telefonla iletişime farklı bir bakış - Bilkent University

advertisement
TELEFONLA İLETİŞİME FARKLI BİR BAKIŞ
Karşımızdaki kişiye derdimizi anlatmak, onun düşüncelerini öğrenmek,
birbirimizi anlamak...İletişim bütün bu kavramları kapsayan, geniş bir olgu.
İletişimin değerinden ve öneminden bahsetmeye gerek yok. Sadece biz insanlar
arasında değil, tüm doğada bir iletişim var aslında. Ve bu iletişim sayesinde, tüm
canlılar hayatlarını kolaylaştırıyor. İletişim sayesinde teknoloji ve bilim bugün bu
kadar ilerlemiş durumda. Günümüzde hepimizin kullandığı, çok çeşitli iletişim
araçları mevcut: Televizyon, mektup, gazete, dergi, internet... Tüm bu iletişim
araçları içinde, telefonun ayırt edici özellikleri var. Telefon konuşmasında
iletişimin güçlü yardımcıları, jest ve mimikler, yanımızda olmazlar. Sesimizle baş
başayızdır, tek iletişim kanalımız odur. Yüz ifademizle, hareketlerimizle
anlatabileceğimiz durumları sadece ses tonumuzla anlatmak zorundayızdır. Bunu
başarmak, çok kolay bir şey değil aslında. O nedenle, yüz yüze yapılan
konuşmaların yerini tutamaz telefon görüşmeleri. Ama zaten, telefonun icat ediliş
amacı, yüz yüze görüşmemiz mümkün olmayan insanlarla iletişim kurabilmemizi
sağlamak değil mi? Bu durumda bize düşen, sadece ses tonumuzla iletişimi
olabildiğince başarılı bir şekilde kurmaya çalışmak.
Hepimiz daha önce yaşamışızdır: Bir telefon çalar, heyecanla telefona
koşar, kim arıyor diye bakarız. Arayan kişi sesine hasret kaldığımız biriyse
sevinçten dört köşe oluruz bir anda. Onunla konuşabilmek, ona olan özlemimizi
gidermek açısından çok önemlidir bizler için. Onu göremeyiz evet, ama görmüş
kadar oluruz bazen. Neler yaptığını, nerede olduğunu öğrenme imkânına erişiriz.
Bütün bunlar, telefonun iletişime katkısını ve bize sağladığı kolaylıkları biraz
olsun özetliyor. Düşünüyorum da, telefonla konuşmak çok basit gibi gözüken,
ama çok değerli bir olay. Başka şehirdeki, hatta başka ülkedeki tanıdıklarımızla
görüşmenin mutluluğunu tadıyoruz telefonlar sayesinde. Hatta artık, devrimizin
“akıllı” telefonları sağolsun, görüntülü konuşma imkanımız bile var. Telefonlar,
iletişimde gerçekten de önemli bir role sahip.
Telefonun iletişime katkısı çok fazla evet. Ama, telefon konuşmalarının
tabiri caizse çok “sakat” bir yanı da var. Çünkü ifade edeceğimiz duyguyu,
sadece ses tonumuzu kullanarak, doğru bir şekilde ifade etmek zorundayız.
Günlük yaşamımızda kurduğumuz diyaloglarda, mimik ve jestlerimiz sayesinde,
sözcükleri tam olarak doğru seçmesek bile karşımızdaki kişi bizi anlayabilir.
Vücut dili, bir çoğumuzun tahmin ettiğinden daha etkilidir. Telefon konuşması
esnasında vücut dili ve mimikler olaya dahil olmadığından, konuştuğumuz
kişinin bizi yanlış anlama ihtimali oldukça artar. Espriyle söylediğimiz bir şeyi
ciddiye alıp bize kırılabilir, hatta konuşmanın önemli bir anında hattın
kesilmesiyle söylediğimiz şeyi bambaşka şekilde algılayabilir. Bence bu noktada
bize düşen, tane tane ve anlaşılır konuşmaktır. Herkes ses tonunu ayarlama
konusunda çok başarılı değildir, ama yine de elimizden gelen çabayı göstermemiz
gerektiğini düşünüyorum. Telefon konuşmalarını her zaman samimi olduğumuz
insanlarla yapmıyoruz. Bazen müdürümüzle, patronumuzla, başka ülkeden satış
temsilcisiyle vs. görüşme yapmamız da gerekiyor. Özellikle bu tarz durumlarda
iki kat dikkatli olunması gerek. Çünkü, burada yapılacak hatalar, daha önemli
sonuçlar doğurabilir. Bence e-posta, iş görüşmeleri için telefona oranla daha
doğru bir seçim. Tabii ki e-posta yazarken de kullandığımız sözcükleri doğru
seçmemiz gerekiyor, orası ayrı.
Telefonun artı yönleri saymakla bitmiyor, ama ben eksi yönlerine medyada
pek fazla değinilmediğini düşünüyorum. Buradan yola çıkarak, böyle bir yazı
yazmak istedim. Ayrıca, telefonla konuşmayı çok seven bir insan olarak, kendi
izlenimlerimden de yararlandım. İletişim hassas bir olay bence. Sizin söylemek
istediğinizle karşı tarafın anladığı şeyler bazen çok farklı olabiliyor. Hatta bazen
iki insan, aynı sözlerden farklı anlamlar çıkarabiliyor. Telefon konuşmalarında
iletişim daha da hassaslaşıyor. Kısacası, telefon iletişim için çok kıymetli, aynı
zamanda tehlikeli bir araç. Teknolojinin bize sağladığı bu imkândan tabii ki
yararlanacağız, ama dikkat etmemiz gereken şeyler de yok değil.
Barış EYMÜR / TURK 101 -31
Download