Privia Fon Bulten EKIM15

advertisement
Ayl›k Bülten
Ekim 2015
Ekonomik Beklentiler ve Piyasalar
Makro Görünüm
Öncü göstergeler büyümede yavaşlamaya işaret etti
Eylül ayında, bir yandan yurtiçinde süregelen siyasi
belirsizlikler ve güvenlik endişeleri, bir yandan da Fed’in
politikalarına ve küresel büyümeye ilişkin soru işaretleri risk
iştahını olumsuz etkileyerek, Türkiye gibi gelişmekte olan
birçok ülke piyasasında satış eğiliminin sürmesine sebep
oldu. Fed, Eylül ayı toplantısında faiz artırımına gitmezken,
Fed üyeleri orta vadeye ilişkin faiz beklentilerini aşağıya
çekti. Bu değişiklik, faizlerin uzun süre düşük kalacağına dair
güçlü bir sinyal olarak algılandı. Böylece, Fed’in faiz artırım
sürecinin planlanan takvime kıyasla daha yavaş ilerleyeceğini
düşünen piyasalar açısından Eylül ayı toplantısı teyit edici bir
rol oynadı. Bu durum her ne kadar gelişmekte olan ülkelere
sermaye girişleri açısından pozitif bir gelişme olarak
düşünülse de, ilk faiz artırımının zamanlamasına ilişkin
belirsizliğin sürmesi ve faiz artırımlarındaki gecikmenin
küresel büyüme üzerindeki aşağı yönlü riskler sebebiyle
gerçekleşiyor olması piyasanın yönünü belirlemede daha
baskın rol oynadı. Risk iştahı zayıflarken, sermaye çıkışları
Temmuz ve Ağustos ayından sonra Eylül ayında da devam etti
ve yılın üçüncü çeyreği portföy çıkışları açısından 2008
yılından bu yana yaşanan en kötü performansı kaydetti. Eylül
ayında MSCI Türkiye endeksi %5 değer kaybederken, MSCI
gelişmekte olan ülkeler endeksine ve MSCI Dünya endeksi’ne
kıyasla sırasıyla %1,7 ve %1,1 daha olumsuz performans
gösterdi. Türk Lirası’ndaki değer kayıplarının da etkisiyle,
MSCI Türkiye endeksinde yılbaşından bu yana toplam düşüş
%33,5’e taşındı. Döviz sepeti karşısında Türk Lirası aylık
bazda % 3,7 değer kaybetti ve gelişmekte olan ülkelere
kıyasla olumsuz olarak %1,6 oranında ayrıştı. İki yıllık
gösterge tahvilin getirisi ise yükselen risk priminin etkisiyle
%11,5 seviyesini aştı.
Türkiye ekonomisi de büyüme konusunda küresel düzeyde
süregelen endişelerden payını aldı. Eylül ayında Reel Sektör
Güven Endeksi (mevsimsellikten arındırılmış olarak)
2010’dan beri ilk defa 100’ün altına gerileyerek, ekonomide
daralmaya işaret eden bölgeye geçmiş oldu. Ayrıca, iç piyasa
ve ihracat için yeni siparişlerdeki belirgin düşüş de yine,
ekonomideki yavaşlama için öncü bir gösterge oldu. Bu
tabloya, kredilerde devam eden yavaşlama eğilimi eşlik etti.
Mevcut zayıf trendin korunması durumunda (kur etkisinden
arındırılmış) kredi büyümesinin yıl sonunda %12’ye doğru
gerileyerek hem Merkez Bankası’nın makul olarak kabul
ettiği %15 seviyesinin, hem de yılın ilk yarısındaki %18
seviyesinin altına inmesi mümkün görünmektedir. Tüm bu
gelişmeler yaşanırken, Tüketici Güven Endeksi zayıflama
eğilimini üst üste dördüncü ayda da sürdürerek 2009’dan beri
en düşük seviyesine geriledi. Öncü göstergelerin ima ettiği
yavaşlama sinyalleri ile büyüme beklentilerinde yatırımcıların
daha temkinli oldukları bir dönemden geçilse de, Eylül ayında
açıklanan ikinci çeyrek GSYH verisi, Türkiye ekonomisinin
yıllık bazda %3,8 büyüyerek beklentilerden daha iyi bir
performans gösterdiğine işaret etti. Başta özel yatırım
harcamalarındaki hızlanma olmak üzere, iç talep
kalemlerindeki güçlü artışlar dikkat çekerken, net dış talep ve
stoklardaki erime büyümeyi frenleyen kalemler oldu. Böylece
yılın ilk yarısında ortalamada %3,1’lik bir büyüme oranı elde
edildi. Her ne kadar bu veri Türkiye’nin 2012’den beri elde
ettiği ortalama büyüme oranına paralel olsa da, daha önceki
yıllarda %4-5 olarak kabul edilen potansiyel büyüme
rakamının belirgin şekilde altında kaldı. Temmuz ayı sanayi
üretimi yıllık bazda %1,5 gibi düşük bir oranda büyüyerek,
diğer öncü göstergelerin ima ettiği şekilde, ekonomik
aktivitenin yılın ikinci yarısında zayıflama riskinin altını
çizdi. Ne var ki, ihracat AB ülkelerindeki toparlanmanın
desteğiyle önümüzdeki dönemde büyümeye daha fazla katkı
sağlayabilecektir.
Eylül ayında tüketici enflasyonu %0,89 artarak hem
beklentileri aştı hem de yıllık bazda enflasyonu %7,14’ten
%7,95’e yükseltti. Enflasyondaki bozulmanın yarısından
fazlası işlenmemiş gıda enflasyonundaki ve çekirdek
enflasyondaki yükselişle açıklanabilirken, Türk Lirası’ndaki
değer kaybının etkilerini de net bir şekilde yansıtmış oldu.
Merkez Bankası tarafından yakından izlenen çekirdek I
endeksindeki yıllık artış %7,66’dan %8,23’e yükseldi. Yıllık
bazda gıda, alkollü içecekler ve tütün enflasyonu ise
%9,71’den %10,73 seviyesine çıktı. Enflasyonun temel eğilimi
açısından önemli bir parametre olarak kabul edilen trend
çekirdek enflasyon (yıllıklandırılmış ve mevsimsel etkilerden
arındırılmış üç aylık ortalama değişim) Eylül ayı itibarıyla,
%9,4 seviyesinde seyrederken, hizmet enflasyonu için %10’u
aşmış olan benzer göstergeyle beraber değerlendirildiğinde,
enflasyonun %5 olan resmi hedefe ve hatta Merkez
Bankası’nın yıl sonu için %6,9 seviyesinde olan beklentisine
dahi yaklaşılması karşısındaki zorlukları hatırlattı.
Hali hazırda Ağustos ayı enflasyon verileri ışığında likidite
politikasında sıkılaşmaya giden Merkez Bankası’nın bu
duruşunu sürdürme ihtiyacı olduğu da enflasyon verisiyle
hatırlanmış oldu. Eylül ayı ortalamasında, Merkez
Bankası’nın parasal duruşu açısından belirleyici olan
faizlerden biri olan ortalama fonlama maliyeti, önceki aya
göre 25 baz puan artarak %8,9 seviyesine yükseldi. Böylece,
Mart ayından beri likidite koşullarını sıkılaştırmaya devam
eden Merkez Bankası’nın ortalama fonlama maliyetinde
yaptığı kümülatif artış 108 baz puana ulaştı. Diğer yandan,
Merkez Bankası’nın Türk Lirası’ndaki değer kayıplarının
belirgin şekilde artmasına rağmen aktif bir politikaya
geçmemesi ise, Türk Lirası’nın küresel risk iştahındaki
gelişmelere ve yurtiçindeki siyasi belirsizliklere karşı bir
tampon geliştirememesine neden oldu. Reel Efektif Kur
Endeksi 2003’ten beri en düşük seviyeye gerilerken, Merkez
Bankası’nın kurdaki oynaklığa karşı geçmiş senelerin aksine
daha toleranslı olduğu algısını oluşturdu. Merkez Bankası
hala faiz koridoruna ve likidite yönetimine dayalı esnek para
politikası mekanizmasını korurken, çerçevenin sadeleşmesi
kapsamında tek faiz uygulamasına giden süreci, Fed’in faiz
artırımıyla başlatacağına yönelik mesajlarını yineledi.
Global Görünüm
Fed’in faiz artırımı ertelenirken, küresel büyüme
endişeleri devam etti
ABD Merkez Bankası Fed’in faiz artırımına gitmesi için ilk
defa Eylül ayı toplantısı piyasalarca ciddi bir ihtimal olarak
değerlendirildiyse de, Fed Eylül ayını da pas geçmeyi tercih
etti. Çin ekonomisindeki yavaşlama sinyalleri ve Çin Merkez
Bankası’nın buna karşı aldığı tedbirler kapsamında Çin
Yuan’ını devalüe etmesinin ardından finansal piyasalarda
küresel bazda oluşan oynaklığın ve emtia fiyatlarındaki
düşüşün getirdiği deflasyonist baskının Fed’in biraz daha
beklemesi konusundaki kararında etkili olduğu anlaşıldı.
Ancak, Fed Başkanının yaptığı konuşmada bu yıl içerisinde
faiz artırımına başlanmasının uygun olduğu şeklinde vurgu
yapması Ekim ayında olmasa da Aralık ayında bir faiz artırımı
gelebileceği şeklinde beklentileri olgunlaştırdı. Eylül ayı
toplantısında Fed aynı zamanda makroekonomik tahminlerini
ve buna bağlı olarak da faiz tahminlerini güncelledi. 2016 yılı
faiz projeksiyonu %1,6’dan %1,4’e ve uzun vadeli faiz
projeksiyonu, yani ekonominin normalleşmesi durumunda
Fed’in uygulamayı planladığı faiz oranı tahmini ise %3,75’ten
%3,5’e revize edildi. Fed’in faiz artırımını ertelemesi ve faiz
beklentilerini aşağı revize etmesi her ne kadar risk iştahı için
ilk etapta olumlu gibi görünse de, Fed’in veri bağımlılığının
artması faiz politikasına ilişkin belirsizlikleri de artırmış oldu.
Bu durum küresel büyümeye yönelik endişelerle birleşince
piyasalarda oynaklığın devam etmesine yol açtı.
Çin ekonomisinin büyüme görünümü açısından öncü veri
olarak takip edilen PMI endeksi 47 olarak açıklanırken son
78 ayın en düşük seviyesine gerilemiş oldu ve enerji talebinin
baskı altında kalacağını gösterdi. Euro Bölgesi PMI endeksleri
ise bir miktar zayıflamakla beraber ılımlı toparlanmanın
devam ettiğine işaret etti. ABD ekonomisi için ise PMI
endeksleri hizmet sektörünün güçlü gittiğini gösterirken,
imalat sektöründe Dolar’ın değer kazanması ve dış talebin
zayıflaması gibi sebeplerle daha zayıf eğilim devam etti.
Büyüme konusundaki endişeler, IMF’in yılda iki defa
yayınlanan Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nda küresel
büyüme beklentisini 2015 ve 2016 yılları için 0,2 puan
düşürerek sırasıyla %3,1 ve %3,6 seviyelerine revize
etmesiyle de destek buldu. IMF ayrıca finansal krizin
üzerinden altı yıl geçmiş olsa da sağlıklı ve senkronize bir
büyüme ortamının hala oluşamadığına vurgu yaptı. Buna
karşın, ABD’de tarım dışı istihdam verisinin beklenenden
oldukça düşük kalarak faiz artırım beklentilerini 2016 yılına
ötelemesi en azından kısa vadede risk iştahının daha olumlu
bir seyir izleyebilmesine olanak tanımaktadır. Bu olumlu
atmosferin kalıcı olup olmayacağı, küresel büyümeye ilişkin
gelecek verilere bağlı olacaktır.
Temel Makroekonomik ve Finansal Göstergeler
Son Değerler Son 1 Ayl›k Son 3 Ayl›k Son 6 Ayl›k Son 1 Y›ll›k
2014
(30.09.2015)
De€işim
De€işim
De€işim
De€işim De€işimi
74.205,47
%-1,34
%-9,78
%-8,21
%-0,98
%-13,43
BİST 100 Endeksi
KYD Kamu İç Borçlanma
1.445,18
%0,77
%2,18
%4,25
%8,92
%6,15
Araçları Endeksleri (182 Gün)
KYD Kamu İç Borçlanma
1.401,47
%0,35
%1,23
%2,71
%7,64
%4,14
Araçları Endeksleri (365 Gün)
KYD Kamu İç Borçlanma
1.250,17
%-1,47
%-2,62
%-3,24
%5,06
%-2,67
Araçları Endeksi - Tüm
KYD Özel Sektör Borçlanma
149,86
%0,79
%2,46
%4,83
%9,58
%7,18
Araçları Endeksi – Sabit
KYD Özel Sektör Borçlanma
159,33
%0,42
%2,17
%4,78
%9,99
%7,18
Araçları Endeksi – Değişken
3,0256
%3,80
%12,83
%16,48
%32,81
%29,58
USD
3,3829
%3,49
%13,15
% 21,34
%17,54
%19,68
EUR
115,07
%-89,86
%-90,19
%-90,28
%-90,48
%-90,29
Alt›n
578,24
%0,81
%2,47
%4,95
%10,09
%7,49
Repo (O/N, stopajs›z)
263,11
%0,89
%1,39
%3,09
%7,95
%6,21
TÜFE*
Enflasyon
254,25
%1,53
%2,20
%5,08
%6,92
%7,81
ÜFE*
Bu bülten, ‹ş Portföy Yönetimi A.Ş. taraf›ndan ‹ş Bankas› grubu kurum içi iletişimi amac›yla haz›rlanm›şt›r.
*TÜFE ile ÜFE’de baz y›l 2003 = 100
İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu (Hisse Senedi Yoğun Fon) (819)
Kurucu: İş Portföy Yönetimi A.Ş.
Portföy Yönetimi: İş Portföy Yönetimi A.Ş.
Halka Arz Tarihi: 6 Mart 2007
Yatırımcı Profili: BİST Hisse Senetleri Piyasasındaki getiri fırsatlarından yararlanmak isteyen ve bu piyasalardaki
dalgalanmaların riskini alabilecek müşterilerimize yöneliktir.
Fon Yapısı: Hisse senedi yoğun fon olması gereği fon portföyünün en az %80’i Türkiye’de kurulmuş ortaklıkların
hisse senetlerinden oluşur.
Fon Stratejisi: Fon portföyü ağırlıklı olarak hisse senetlerine yatırım yapılarak, piyasalardaki dalgalanmalardan
faydalanılacak şekilde esnek olarak yönetilmektedir.
Portföy İçerisindeki Hisse Senetlerinin
Sektör Bazında Varlık Dağılımı
%28,47
Bankacılık
%11,71
Holding
%8,24
Petrol Ve Petrol Ürünleri
%7,80
İletişim
%7,23
Hava Yolları Ve Hizmetleri
%6,62
Perakende
%4,72
Gayrimenkul Yatırım Ort.
%4,48
Demir, Çelik Temel
%4,04
Otomotiv
%2,85
Biracılık Ve Meşrubat
%2,69
Gıda
%2,42
İnşaat, Taahhüt
%2,28
Cam
%1,93
Diğer
%1,56
Dayanıklı Tüketim
%1,11
Sigorta
%0,95
Elektrik
%0,90
Kimyasal Ürün
Son 1 Aylık Getiri
Son 3 Aylık Getiri
Son 6 Aylık Getiri
Son 1 Yıllık Getiri
Yılbaşından
Bu Yana Getiri
Fon Büyüklüğü: 8,5 milyon TL
Birim Fiyatı: 0,019399 TL
Risk Değeri: 6
Karşılaştırma Ölçütü: %90 BİST-100 Endeksi +
%10 Brüt Ters Repo Endeksi
Fonun Standart Sapması: %1,16
Karşılaştırma Ölçütünün Standart Sapması: %1,21
Fonun Yıllıklandırılmış Bilgi Rasyosu Değeri: 2,12
Fonun yönetim ücreti: %2,48
Erken Çıkış Komisyonu: Bulunmamaktadır.
Tedavüldeki Pay Oranı: %17,58
Fon Yöneticisi: M. Kemal Özmen
Dağıtım Kanalları: İş Bankası Şubeleri, Bankamatikleri,
Netmatikleri, İnteraktif Telefon ve İnternet Bankacılığı
En Az Alınabilir Pay Adedi: 2.500.000 adet ve üzeri
500.000 adet ve katları
En Az Satılabilir Pay Adedi: 500.000 adet ve üzeri
500.000 adet ve katları
T. Repo
%2,62
Fon Net Karşılaştırma
Getirisi Ölçütü Getirisi
%-0,94
%-1,11
%-7,80
%-8,58
%-5,00
%-6,88
%1,38
%0,28
%-10,06
%-11,40
Hisse&VİOP
%97,38
30.09.2015 tarihli birim fiyatlar baz alınarak hesaplanmıştır.
Fon'dan Tahsil Edilecek Ücretler
TAP
Yılllık Fon toplam gider oranı üst limiti
%3,65
31/12/2013 - 30/09/2015 dönemi itibariyle
%2,74
Fon toplam gider oranı üst limiti
Yönetim ücreti (yıllık)
%2,48
Aracılık komisyonları
%0,12
Saklama ücreti
%0,01
Diğer giderler
%0,10
Dönem içi toplam gider oranı
%2,10
Her alım ve satımda minimum pay adedi kadar talimat
verilebilmekte, bunun üzerindeki alım ve satım talimatları
500.000 pay ve katları üzerinden gerçekleştirilmektedir.
Alım Saatleri: İleri fiyat uygulamasına tabidir. Saat
13:30’dan önce iletilen alış talimatları gün sonunda oluşacak
fiyat üzerinden ertesi işgünü, 13:30’dan sonra iletilen alış
talimatları ise ertesi işgünü sonunda oluşacak fiyat
üzerinden 2. işgünü gerçekleştirilir.
Satım Saatleri: İleri fiyat uygulamasına tabidir. Saat
13:30’dan önce iletilen satış talimatları gün sonunda
oluşacak fiyat üzerinden 2. işgünü, 13:30’dan sonra iletilen
satış talimatları ise ertesi işgünü sonunda oluşacak fiyat
üzerinden 3. işgünü gerçekleştirilir.
İş Portföy Privia Bankacılık Değişken Özel Fon (820)
Kurucu: İş Portföy Yönetimi A.Ş.
Portföy Yönetimi: İş Portföy Yönetimi A.Ş.
Halka Arz Tarihi: 6 Mart 2007
Yatırımcı Profili: Sabit getirili menkul kıymet piyasalarındaki getiri fırsatlarından yararlanmak isteyen müşterilerimize
yöneliktir.
Fon Yapısı: Ağırlıklı olarak sabit getirili menkul kıymetlerden oluşur.
Fon Stratejisi: Değişen piyasa şartlarında dinamik olarak yönetilen ve ağırlıklı olarak sabit getirili menkul kıymetlere
yatırım yapan fon, yatırımcısını faiz oranlarındaki dalgalanmalardan azami ölçüde yararlandırmayı amaçlar.
Fon Büyüklüğü: 48,9 milyon TL
Birim Fiyatı: 0,023087 TL
Risk Değeri: 3
Karşılaştırma Ölçütü:
%75 KYD Kamu İç Borçlanma Araçları Endeksleri – Tüm
%10 KYD Özel Sektör Borçlanma Araçları Endeksi – Sabit
%10 KYD Özel Sektör Borçlanma Araçları Endeksi – Değişken
%5 Brüt Ters Repo Endeksi
Fonun Standart Sapması: % 0,27
Karşılaştırma Ölçütünün Standart Sapması: %0,26
Fonun Yıllıklandırılmış Bilgi Rasyosu Değeri: 0,74
Fonun yönetim ücreti: %2,01
Erken Çıkış Komisyonu: Bulunmamaktadır.
Fon Yöneticisi: M. Kemal Özmen
Dağıtım Kanalları: İş Bankası Şubeleri, Bankamatikleri,
Netmatikleri, İnteraktif Telefon ve İnternet Bankacılığı
En Az Alınabilir Pay Adedi: 1.000.000 ve katları
Portföydeki Özel Sektör Tahvillerinin
Sektör Bazında Varlık Dağılımı
%16,49
Finansal Kiralama, Faktoring
%13,95
Elektrik
%12,65
Turizm
%12,61
Holding
%8,33
Sağlık
%6,67
Perakende
%6,63
Yatırım Ortaklığı
%5,94
Gıda
%5,58
Otomotiv
%4,12
Tekstil
%4,04
Aracı Kurum
%2,99
Gayrimenkul Yatırım Ort.
Fon Net Karşılaştırma
Getirisi Ölçütü Getirisi
%-0,20
%-0,49
%-0,38
%-0,41
%-0,79
%-0,23
%7,39
%5,19
%-0,52
%0,79
Son 1 Aylık Getiri
Son 3 Aylık Getiri
Son 6 Aylık Getiri
Son 1 Yıllık Getiri
Yılbaşından
Bu Yana Getiri
30.09.2015 tarihli birim fiyatlar baz alınarak
hesaplanmıştır.
Fon'dan Tahsil Edilecek Ücretler
Yılllık Fon toplam gider oranı üst limit
T. Repo
%11,19
TBP
Mevduat
%7,03
ÖST
%24,74
Bono
%57,04
%3,65
31/12/2013 - 30/09/2015 dönemi itibariyle
Fon toplam gider oranı üst limiti
%2,74
Yönetim ücreti (yıllık)
%2,01
Aracılık komisyonları
%0,02
Saklama ücreti
%0,01
Diğer giderler
%0,04
Dönem içi toplam gider oranı
%1,58
Her alım ve satımda minimum pay adedi kadar talimat
verilmekte, bunun üzerindeki alım ve satım talimatları
1.000.000 pay ve katları üzerinden gerçekleştirilmektedir.
Alım ve Satım Saatleri: İleri fiyat uygulamasına tabidir.
Saat 13:30’dan önce iletilen alış ve satış talimatları
gün sonunda oluşacak fiyat üzerinden ertesi işgünü,
13:30’dan sonra iletilen alış ve satış talimatları ise
ertesi işgünü sonunda oluşacak fiyat üzerinden
2. işgünü gerçekleştirilir.
İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu (Hisse Senedi Yoğun Fon) (819) ve İş Portföy Privia
Bankacılık Değişken Özel Fon (820) izahnamesine www.isportfoy.com.tr ve www.kap.gov.tr’den ulaşılabilir.
Bu sayfalardaki her türlü bilgi, yorum ve değerlendirmeler, karşılığında herhangi bir maddi menfaat temin
edilmeksizin, yatırımcıları bilgilendirmek amacıyla İş Portföy tarafından hazırlanmıştır. Hiçbir şekilde yönlendirici
nitelikte olmayan bu bilgiler yatırımcılar tarafından danışmanlık faaliyeti olarak kabul edilmemeli ve yatırım
kararlarına esas olarak alınmamalıdır. Bu raporda yer alan her türlü bilgi, değerlendirme, yorum ve istatistiki şekil
ve değerler hazırlandığı tarih itibarıyla mevcut piyasa koşulları ve güvenilirliğine inanılan kaynaklardan derlenerek
hazırlanmıştır. Raporda sunulan görüş, bilgi ve veriler, yatırımcılara kendi oluşturacakları yatırım kararlarında
yardımcı olmayı hedeflemekte olup, herhangi bir menkul kıymetin alım-satım teklifi ve/veya taahhüdü anlamına
gelmemektedir. Yatırımcıların verecekleri yatırım kararları ile bu raporda sunulan görüş, bilgi ve veriler arasında bir
bağlantı kurulamayacağı gibi, burada yer alan bilgi, değerlendirme, yorum ve istatistiki şekil ve değerlendirmelerin
kullanımı sonucunda ortaya çıkacak doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan İş Portföy’ün ya da çalışanlarının
herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Raporda yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların
kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu
nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar
doğurmayabilir. Geçmişteki performanslar gelecekteki performansın bir göstergesi ya da garantisi olarak kabul
edilmemelidir.
İşbu rapor, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Türk Ceza Kanunu uyarınca koruma altındadır; İş Portföy’ün yazılı izni
olmadıkça değiştirilemez, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz veya bilgisayar sistemlerine aktarılamaz. Aksi
davranışlara karşı her türlü yasal yola başvurma hakkımız mahfuzdur.
“Fonlara dair veriler 30/09/2015 tarihi itibarı ile hazırlanmıştır.”
Fonların risk değerleri, fonların volatilitesi dikkate alınarak, haftalık getiriler kullanılmak suretiyle hesaplanır. En az
risk 1, en fazla risk 7 olmak üzere risk değerleri 1-7 arasındadır. İlgili risk değerleri 23.09.2015 tarihi itibarıyla
hesaplanan değerlerdir. Belirtilen risk değerleri fonların geçmiş performansına göre belirlenmiş olup gelecekteki
risk profiline ilişkin güvenilir bir gösterge olmayabilir. Risk değeri zaman içinde değişebilir. En düşük risk değeri
dahi, ilgili fonlara yapılan yatırımın hiçbir risk taşımadığı anlamına gelmez. Daha detaylı bilgi için spk.gov.tr’de yer
alan “Yatırım Fonlarına İlişkin Rehber”i inceleyebilirsiniz.
Karşılaştırma ölçütü Fonun izahname ve Yatırım Fonlarına İlişkin Esaslar Tebliği'nde belirtilen yatırım yapılabilecek
varlıklara uygun olarak belirlenmiştir.
İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu’nun (Hisse Senedi Yoğun Fon) (819) karşılaştırma ölçütü
02.01.2014 tarihi itibarı ile “%90 BİST-100 Endeksi + %10 Brüt Ters Repo Endeksi” olarak değiştirilmiştir.
Vergi: Gelir Vergisi Kanununun geçici 67. maddesi uyarınca, hisse senedi yoğun fonlar dışındaki fonların katılma
belgelerinin elden çıkarılması esnasında elde edilen gelirler üzerinden ilk giren ilk çıkar yöntemine (FİFO’ya) göre %10
stopaj uygulanır. Hisse senedi yoğun fon niteliğindeki İş Portföy Privia Bankacılık Hisse Senedi Özel Fonu’na (Hisse
Senedi Yoğun Fon) (819) ilişkin stopaj oranı %0’dır. Dağıtım Kanalı: Tüm Satış Kanallarımız.
Download