Ismim Rick Wilson ve Londra`dan geliyorum Annalisa`nın günlüǧü

advertisement
1
Ismim Rick Wilson ve Londra`dan geliyorum
19 yaşındayım ve bir öǧrenciyim. Kingston Üniversite`sine gidiyorum. Bir aǧabeyim ve bir
kız kardeşim var. Aǧabeymin ismi Edward. Kendisi on altı yaşında ve okul`a gidiyor. Kız
kardeşimin ismi Rosie. Kendisi yirmi üҫ yaşında ve evli. Anne, babam ve aǧabeyim ile batı
Londra`da bulunan bir ev`de yaşıyorum. Babam Peter bir denizci ve annem Helen bir
öǧretmen. Ben evli deǧilim, fakat kızarkadaşım var. Ismi Lilly. Kendisi ҫok şirin. Ailem
kendisini gerҫekten ҫok seviyor!
Annalisa`nın günlüǧü
Birinci gün: Internet günlüǧüme hoşgeldiniz! Kullanılan dil ingilizce! Merhaba! Ben italyan
bir öǧrenciyim. Londra`nın Notting Hill şehrinde yaşıyorum. Ingiltere! Burada ingilizce
öǧrenmek iҫin bulunuyorum. Ingiliz ailem Wilsons şu aile fertlerinden oluşuyor:
(eş) Peter
(eşi) Helen
Üҫ ҫocuklar: Edward (16)
Rick
(19)
Rosie (23)
Rosie evli. Kendileri ҫok nazik, fakat ҫok hızlı konuşuyorlar! Onları anlamak ҫok zor.
Üҫüncü gün: Okul`daki ilk günüm! Bugün St. Martin`s Kolejinde ilk ingilizce dersim. Covent
Garden` ın merkezinde büyük bir okul. Bir ҫok maǧaza, cafe ve tiyatroların yakınlarında. Ҫok
muhteşem bir şey! Sınıfım oldukҫa uluslararası. Öǧrenciler mexika, japonya, mısır, ispanya,
macaristan ve isviҫre`den geliyorlar. Öǧretmenimizin ismi Charlotte. Kendisi oldukҫa genҫ
ve güzel. Kendisini gerҫekten ҫok seviyorum ve ҫok iyi bir öǧretmen.
Onuncu gün: Londra`yı seviyorum. Yeniden merhaba! Burası ҫok güzel. Londra`yı
seviyorum. Büyük, fakat ilginҫ bir şehir. Alışveriş yapmayı seviyorum, fakat ҫok pahalı.
Parklara gidiyorum. Parklar gerҫekten ҫok güzel. Müze ve galerilere gidiyorum. Ulusal Galeri
ücretsiz! Otobüs veya yer altı treni ile gidiyorum- ҫok basit. Hava iyi, fakat güneşli.
Yemeklerde iyiydi. Kahve harikaydı. Londra`da bir ҫok italyan kahve barları var. Isterseniz
resimlerime bir göz atın!
Mühendis
Andrew Johnson
Andrew otuz yaşında olan bir mühendis. Yeni Zelanda`dan geliyor, fakat şu an iskoҫya`da
yaşıyor. Aberdeen sahilinden 440 km uzaklıǧında bir petrol kazıma platformunda ҫalışıyor.
Iki hafta boyunca gün`de on iki saat ҫalışıyor, ondan sonra iki hafta tatil`i oluyor. Gün`de 200
sterling kazanıyor. Boş zamanında jimnastiǧe gidiyor ve “snooker” oynuyor. Evli deǧil.
Zoolog
Claudia Luke
41 yaşındaki Claudia amerikan. Kendisi bir zoolog ve üniversite`de ders veriyor.
Kaliforniya`da yaşıyor ve yılan ile başka hayvanları incelediǧi Mojave ҫölünde bulunan
araştırma merkezinde eşi Jim ile birlikte ҫalışıyor. Ҫöl`de ҫalışmayı seviyor. Boş
2
zamanlarında şarkı sözleri yazmasını seviyor ve köpeǧi Brewer`i yürüyüş`e ҫıkartıyor.
Sene`de yaklaşık 60.000 dolar kazanıyor.
Darcey Bussell
Bale dansҫısı
mesleǧi
ülke
şu an ki ikamet yeri
işyeri
diller
aile
boş zamanları
bale dansҫılıǧı ve modellik
Londra, Ingiltere
Sydney, Avustralya
ҫoǧunluk ile Londra ve Sydney
Ingilizce ve biraz Fransızca
Adam Forbes adlı avustralyalı bir bankacı ile evil, Phoebe ve
Zoe adlı iki kızı var
ҫocuk balesi ile ilgili hikayeler yazıyor
David Guetta
DJ Süperstar
mesleǧi
ülke
şu an ki ikamet yeri
işyeri
diller
aile
boş zaman
DJ (disc jockey)
Fransa
Paris
dünya`nın her yerinde: ibiza, miami, mauritius
fransızca ve ingilizce
Senegal`den gelen Cathy ile evil, Tim-Elvis adında bir oǧlu var
ve Angie adında bir kızı var
şarkı sözleri yazıyor ve arkadaşları iҫin müzik yapmayı seviyor
Babur Ali
On altı yaşında ve bir okul müdürü! Babur Ali Hindistan`ın batı Bengal şehrinden geliyor. On
altı yaşında ve Bhabta adlı küҫük bir kasabada yaşıyor. Kasaba`sının bir okul`u yok, fakat
Babur başka bir kasaba`nın özel okuluna gittiǧi iҫin mutlu. Okul`u sene`de 12 sterling, 1.000
rupee tutarında. Babur`un yaşadıǧı kasaba` nın bir ҫok ҫocukları iҫin bu okul ҫok yüksek,
fakat onlar öǧrenmek istiyor, böylece Babur öǧrenmiş olduǧu her şeyi öǧretiyor. Öǧrenmek
isteyen ҫocukların sayısı gittikҫe artıyor, böylece Babur`un arkadaşları kendisine öǧretmekte
yardımcı oluyorlar. Dersler bambu ҫadırlarında veriliyor, fakat bazen dışarıda oturuyorlar.
Okul ücretsiz ve Anand Shiksha Niketan Okulu adını taşıyor ve Babur okul müdürü.
Yoǧun olduǧu günler
Babur`un günleri oldukҫa yoǧun geҫiyor. Hiҫ boş zamanı yok. Sabah beş`te kalkıyor ve
annesine ev işlerinde yardımcı oluyor. Saat sekiz`de üҫ mil uzaklıkta olan okul`a otobüs ile
gidiyor. Öǧlen dörde kadar bütün gün ҫok yoǧun bir şekilde ҫalışıyor. Ondan sonra
kasabasına geri dönüyor ve saat beş`te dersine başlıyor. Akşam sekiz`e kadar ingilizce,
bengali, tarih ve matematik öǧretiyor. „Öǧretmeyi seviyorum. Hiҫ bir zaman yorulmuyorum.“
diyor.
3
Babur`un hedefleri
Şu an okul`un 650 öǧrencisi ve on öǧretmeni var. Babur üniversite`de öǧretmek istiyordu,
fakat öǧretmeyi bırakmak istemiyor. „Her zaman fakir ҫocuklara ders vermek istiyorum.“
diyor.
Mükemmel haftasonum
Jamie Cullum
Şarkı sözü yazarı ve jazz piyanisti Jamie Cullum Londra`da manken ve yemek kitabı yazarı
olan eşi Sophie Dahl ile yaşıyor. Alışveriş merkezlerine gitmekten, fransız filmleri izlemekten
ve haftasonu kart oynamaktan hoşlanıyorlar.
„Işimde ҫok seyahat ediyorum ve farklı otellerde kalıyorum, böylece mükemmel haftasonum
aile fertleri ve arkadaşlar ile ev`de geҫiyor. Aǧabeyim Ben`in yakınlarında olan kuzey-batı
Londra` da bir daire`de yaşıyorum. Ve haftasonlarımı kendisi ve eşim Sophie ile geҫirmeyi
seviyorum. Cuma geceleri ҫoǧu kez bir kulübe gitmeyi ve hepimiz dans etmeyi seviyoruz.
Cumartesi günleri geҫ kalkıyoruz ve ben kahvaltı`yı hazırlıyorum; bu benim iҫin oldukҫa
önemli. Ondan sonra mutfaǧımda bulunan piyano`mun başında oturuyorum ve bir kaҫ saat
ҫalıyorum. Şarkı sözleri yazmıyorum, sadece piyano ҫalıyorum. Luna adlı kedim beni
dinliyor. Bazı öǧleden sonraları Portobello alışveriş merkezinde alışveriş yapıyoruz. Eski
eşyaları seviyorum. O alışveriş merkezlerinden siyah deri cowboy ҫizmeleri satın aldım.
Ayrıca eski kartpostal`lara da bakıyorum- geҫmiş`te tanımış olduǧum insanlar ile ilgili
okumayı seviyorum. Akşamları ҫoǧu kez fransız veya japon filmi izliyoruz- yabancı film
izlemekten hoşlanıyorum.
Bunun sonrasında arkadaşlar ile poker adlı kart oyunu oynamayı seviyorum, oyun bazen pazar
sabah`ın erken saatlerine kadar sürüyor. Pazar günleri geҫ yatıyoruz, fakat ondan sonra
genelde fırında tavuk yemeǧi olarak pazar yemeǧini hazırlıyorum. Yemek yapmasından
gerҫekten hoşlanıyorum. Akşamları anne-babamı arıyorum ve haftamın nasıl geҫtiǧini
anlatıyorum, bunu duymaktan hoşlanıyorlar.
Shilpa Shetty
Hindistanlı film aktris ve mankeni Shilpa Shetty`nin hem mumbai`da hem de ingiltere`de
evleri var. Pizza yemekten, bahҫe merkezlerine gitmekten ve hafta sonları kart oynamaktan
hoşlanıyor.
„Burada ingiltere`de mükemmel haftasonum eşim Raj Kundra ile köy`deki evimde geҫiyor.
Cuma günleri genelde televizyon izliyoruz, fakat arkadaşlar ve aile fertleri bazen kart-pokeri
oynamak iҫin bize geliyorlar. Poker`i ҫok seviyorum. Kart oynarken pizza iyi yendiǧi iҫin
pizza ısmarlıyoruz ve ben yeşil ҫay iҫiyorum. Yeşil ҫayı seviyorum.
Cumartesi günleri 10:45 civarlarında geҫ kalkıyorum, ondan sonra uzunca banyo keyfi
yapıyorum. Bazen banyo`da televizyon izliyorum veya müzik dinliyorum. Haftasonları
köy`de kalmayı seviyorum ve ҫimen`in üstünde yanayak dolanmayı seviyorum. Öǧle yemeǧi
iҫin birahane`ye gidiyoruz- orada yapılan „pudding`leri“ seviyorum, özellikle yapışık „toffee
pudding`ini “Cumartesi akşamlarını ev`de geҫirmeyi tercih ediyorum. Yemek programlarını
izlemeyi seviyoruz; en ҫok da Jamie Oliver`i beǧeniyorum. Hindistan yemeklerini yapmasını
seviyorum, fakat haftasonları deǧil.
4
Pazar günleri alışveriş yapmayı ve bahҫe`de ҫalışmayı seviyorum. Giysilerimi her zaman
küҫük butiklerden satın alıyorum ve bahҫe merkezlerine gitmekten hoşlanıyorum. Ҫiҫekleri
seviyorum. Mumbai ve ingiltere`deki evlerim her zaman güzel beyaz zambaklar ile dolu.
Pazar günleri yemek yapmıyorum, bunun yerine dışarıda yemeyi tercih ediyoruz ve bazen
zamanımız olduǧunda yüzmek ve masaj iҫin spa oteline gidiyoruz. Bu mükemmel bir
haftasonu`nu tamamlamanın en iyi yolu.
Beyaz ev`in iҫerisi
1600 Pennsylvania Avenue, Washington DC`de bulunan beyaz ev amerika`nın en ünlü adresi.
Amerikan başkanının ҫalıştıǧı, fakat aynı zamanda ailesi ile birlikte yaşadıǧı yer (ikamet ettiǧi
yer). Bu dünyaca ünlü bina`da ҫocukların doǧum günü partileri, tatil öǧünleri ve düǧünler
kutlanıyor.
Bina
Ilk 1800`de inşa edilen beyaz ev amerika birleşik devleti başkanı`nın 50 ülke`yi ve 304
milyon insanı yönettiǧi yer. Ailesi ile birlikte ikinci ve üҫüncü katta yaşıyor. Beyaz ev`de 16
yatak odası, bir oturma odası, bir mutfak ve bir yemek odası bulunuyor. Özel misafirler
kraliҫe`nin yatak odasında veya Lincoln yatakodasında kalıyorlar.
Beyaz ev`in batı tarafında ofisler bulunuyor. „Oval office“ adlı başkan`ın ofisi de bu bina`da
bulunuyor. Başkanın ҫalışma masasının arkasında üҫ büyük pencere ve diǧer tarafta bir
şömine bulunuyor.
Her yeni başkan yeni perdeler, mobilya`lar ve özel yeni bir halı seҫiyor. Duvar`da eski
başkanların resimleri asılı ve 1880 yılında ingiliz kraliҫesi tarafından hediye edilen ünlü
ҫalışma masası bulunuyor.
Gün ve gün beyaz ev
Beyaz ev ziyaretҫilere ücretsiz bir şekilde aҫık. Gün`de yaklaşık 6.000 ziyaretҫisi oluyor.
Doǧu tarafındaki oda`da başkan özel misafirlerini aǧırlıyor ve basın odasında muhabirler ile
sohbet ediyor.
Beyaz ev`in batı bölümünde yaklaşık 150 insan başkan iҫin ҫalışıyor ve doǧu bölüm`de “first
lady” iҫin ҫalışılıyor. Yüz insan ise bina`yı gece ve gündüz gözetliyor.
Beyaz ev`de altı katta 132 oda, 35 banyoluk, ve beş mutfak bulunuyor. Bunun haricinde üҫ
asansör var. Yemek odasının kapasitesi 140 misafiri aǧırlayacak şekilde. Dışarıda bahҫivanlar
meyve ve sebze ekiyorlar. Bunun haricinde bir tenis saha`sı, koşma yeri ve bir yüzme havusu
bulunuyor. Ayrıca bir sinema, bilardo odası, bowling yeri ve kütüphanesi var. Eski başkan
Reagan`ın söylemiş olduǧu gibi “Beyaz ev aynı sekiz yıldızlı bir ev gibi!”
5
Başarı tutkusu
Nicola Benedetti dünyaca-ünlü bir kemancı. 2004 yılında on altı yaşındayken BBC`nin seҫmiş
olduǧu yılın genҫ müzisyeniydi. Aynı şekilde kemancı olan kardeşi Stephanie`nin yakınında
bulunan batı Londra`nın Chiswick şehrinde yaşıyor. Babaları Gio Benedetti bir iş adamı. Eşi
Francesca ile birlikte iskoҫya`da yaşıyor.
Nicola Benedetti
Müzik tutkusu
“Ben genҫ iken, evimizde müzik o kadar önemli deǧildi. Kemanı ҫalmaya başladıǧımda, dört
yaşındaydım. Ilk dersimde ҫok mutluydum. Aǧlamayı durduramıyordum. Babam Gio her
zaman meşgul`dü. Ҫok aǧır ҫalışıyordu. Annne-babası fakirdi, bu nedenden dolayı bana ve
kardeşime herşeyi vermek istiyordu. Ben de aǧır işi seviyorum ve ne istediǧimi biliyorumbirileri “Bunu yapamazsın” dediǧinde ben “Yok, hayır. Ben yapabilirim.” diyorum. Bu
düşünce tarzım babamın`kine benziyor. Fakat babam bir iş adamı ve ben bir sanatҫıyım. Para
kendisi iҫin ҫok önemli, fakat benim iҫin başarı ҫok para kazanmak anlamına gelmiyor.
Ҫaldıǧım müziǧi seviyor, fakat klasik müziǧi ҫok fazla sevmiyor. Ben kendisine müzik ile
ilgili bir şeyler öǧretiyorum ve kendisi de bana ekonomi ile ilgili bir şeyler anlatıyor.
Kardeşim ile birbirimize ҫok yakınız. Bazen profesyonel anlamda olmasa da birlikte
ҫalıyoruz, fakat düǧün ve noel gibi aile`nin biraraya geldiǧi anları deǧerlendiriyoruz. Işim iҫin
yaşıyorum. Hiҫ bir zaman ҫalışmayı bırakmak istemiyorum. Müzik benim yaşamım.
Gio Benedetti
Iş yapma tutkusu
Italya`nın Lucca şehrinin yakınların`daki küҫük bir köy`de doǧdum. Fakir, fakat mutluyduk.
On yaşındayken amcam ile yaşamak üzere iskoҫya`ya geldim. Bu durum ҫok zordu.
On altı yaşındayken, maǧaza`da ҫok güzel Jaguar modeli bir araba vardı, fakat maddi gücüm
bu arabayı almaya yetmiyordu. Ҫok pahalıydı. Böylece para kazanmak iҫin bir kurutemizleyici işletmesini başlattım. Ҫok kısa süre`de 15 maǧaza aҫıldı. O zaman`da on dokuz
yaşındaydım, Jaguar`yı almaya maddi gücüm yetiyordu. Bu ҫok güzel bir gün`dü!
Nicola her zaman benim gibi baǧımsızdı. Dört yaşındayken keman ҫalıyordu. Şu an
dünya`nın her bir yerinde konserler veriyor. Kendisi ile ҫok gurur duyuyorum. Gün`de yedi
saat ҫalışıyor. Iskoҫya kendisi ile gurur duyuyor. Şu an herkes kendisini tanıyor.
Başka bir enstrüman ҫalamıyorum. Halk müziǧi ve batı müziǧini seviyorum, fakat klasik
müzik deǧil. Nicola ne istediǧini biliyor. Benim gibi başarmaya ҫok hevesli ve hedefine
ulaşmak iҫin ҫok aǧır ҫalışıyor. Kemanı ҫaldıǧında, ҫok tutkulu ҫalıyor- bu iҫinde bulunan
italyan yönü. Kendisini ҫalarken gördüǧümde, ҫoǧu kez aǧlıyorum. Yardımcı olamıyorum.
Ҫok duygusalım.
Oprah
Televizyon star`ı ve bilyoner
A Bayan
6
Oprah Winfrey ünlü bir amerikan televizyon-star`ı. Kaliforniya`da yaşıyor, fakat doǧmuş
olduǧu Chicago`da da bir apartman dairesi var. Oprah amerika`nın en zengin bayanlarından
bir tanesi. Her sene milyonlarca dolar kazanıyor. Bir ҫok para`yı hayır kurumlarına yatırıyor.
B Ҫocukluǧu
Oprah Mississippi ilinin Kosciusko şehrinde 1954 yılında 29 ocak`ta doǧdu. Anne-babası ҫok
fakirdi. Babası Vernon maden sektöründe, annesi Vernita ise ev temizleyicisi olarak
ҫalışıyordu. Oprah`ya bakamıyorlardı, bu nedenden dolayı anneannesi Hattie Mae`yin
yanında yaşadı. Oprah zeki bir insan`dı. Üҫ yaşına girmeden okuyabiliyordu. On yedi
yaşındayken dram okuduǧu Tennessee State Üniversite`si iҫin bir burs kazandı. Yerel
radyo`da haberleri okumaya başladı.
C Başarısı
1984 yılında Oprah A.M. Chigago adlı televizyon talk şovunda ҫalışmak iҫin Chicago`ya
taşındı. Bir sürü ilginҫ insan ile sorunları ile ilgili sohbet ediyor. Oprah “Insanların sorunları
benim sorunlarım.” diyor. Şov ҫok başarılıydı, böylece 1985 yılında 134 ülke`de 49 milyon
insan`ın her hafta izlediǧi bu şov`un ismi The Oprah Winfrey Show olarak deǧiştirildi. 1993
yılında Michael Jackson`u davet ediyor ve 100 milyon insan programı takip ediyor. Geҫen
sene 260.000.000 $ kazandı.
Hayır işleri
1998 yılında Oprah dünya`nın her bir yerinde bulunan fakir ҫocuklara yardım etmek iҫin
Oprah`nin Melekler Aǧ`sı adlı hayır kurumunu kuruyor. 2007 yılında Johannesburg`da
Oprah kızlar iҫin Oprah Winfrey Academy adlı özel okulunu kuruyor. Kendisi “Ben ҫocuk
iken, biz fakirdik ve ҫok paramız yoktu. Öyleyse ne yapmam gerekiyordu? Okul`da 152 kız
öǧrenci kayıtlı ve Oprah kendisinin gerҫek hayatta hiҫ sahip olmadıǧı “kızlarım” diye hitap
ediyor.
Ben Way
Ilk milyonunu on yedi yaşında kazandı. Ilk internet milyonerlerinden biriydi. Ondan sonra
bütün milyonlarını kaybetti. Ve şu an yeniden milyoner! Bunu nasıl başardı?
1980 yılının 28 eylülünde doǧdu. Küҫük Devon adlı bir köy`de okul`a gitti. Okumayı ve
düzgün yazmayı öǧrenmekte zorluk ҫekiyordu, okuyamıyor ve yazamıyordu. 1989 yılında
kendisi dokuz yaşındayken babası kendisine bir bilgisayar verdi. Bilgisayarını gittiǧi her
yerde yanında taşıyordu. 1991 yılında on bir yaşındayken ilk bilgisayar programını yazdı.
1995 yılında on beş yaşındayken kendi bilgisayar şirketini kurdu. 1996 yılında on altı yaşında
okul`u bıraktı. 1997 yılında on yedi yaşındayken ilk milyon sterlingini kazandı. 1999 yılında
on dokuz yaşındayken 18,5 milyon sterling`e sahip`ti. 2000 yılında yirmi yaşındayken
“Sene`nin genҫ girişimciler” ödülünü kazandı. 2001 yılında yirmi bir yaşındayken herşeyi
kaybetti. 2002 yılından bu yana yirmi iki yaşındayken “Rainmakers” adlı yeni şirketini kurdu
ve yeniden milyoner oldu!
7
Altmış sene iҫerisinde roketler planı
Ilk uҫuş ve ay`daki ilk insan arasında sadece altmış sene bulunuyor. Yirminci yüzyıl`da
havacılıktaki gelişim eşsizdi.
1909 yılında ilk hava seyahat`i
1909 yılının 25 temmuzunda fransız Louis Bleriot fransa`nın kuzeyindeki Calais`dan
ingiltere`nin güneyindeki Dover`a uҫtuǧunda ilk hava yolculuǧunu yapan ilk insandı.
Bleriot`un uҫuşu bütün avrupa`yı şaşkınlık iҫerisinde bırakıyordı. Insanlar böyle bir uҫuşun
imkansız olduǧunu düşünüyorlardı. Uҫuş kolay deǧildi. 37- yaşındaki mühendis Sayın Bleriot
yüzemiyordu, böylece “Channel”`e inmek istemiyordu. Bacaǧındaki bir yaralanmadan dolayı
ҫok iyi yürüyemiyordu ve bir pusula`sı yoktu. Ayın 25 `in sabah`ında bir kaya`nın yanında
saat 4.30 `da uҫak ile kalkışını yaptı. 22 millik seyahatini tamamlamak 37 dakika`sını aldı.
Uҫak 250 “feet” yüksekliǧinde saat`te 40 mil hız ile uҫtu. Herşey ҫok iyi gidiyordu ta ki bir
bulut`un iҫine uҫana kadar. “Uҫmaya 10 dakika bir süre iҫin devam ediyordum, fakat gökyüzü
ve deniz haricinde kara`yı göremiyordum. Bu uҫuş`un en tehlikeli bölümüydü. Makina ile
ilgili endişe duymuyordum. Makina iyi uҫuyordu. En sonunda kara`yı gördüm.” diye
muhabir`lere anlattı.
Ingiltere`de iniş`i yapmak
Dover`a vardıǧında bayrak sallayan fransız bir gazeteci`yi gördü. Motor`un hızını 60 feet`e
kadar indirdi ve bir tarla`ya düştü. Haberler hızlı bir şekilde bütün dünya`da yayılmaya
başladı ve bay Bleriot`un uҫuşu Londra ve Paris`te kutlandı. 1.000 sterling`lik ödül kazandı.
„Bu uҫuş modern havacılıǧın başlangıcıydı.“ diye „öncülerin torunu“ Lois Bleriot söyledi.
1969 ay`daki ilk insan
1969 yılının 16 temmuzunda sabah saat 9.30`da Apollo 11 Florida`nın Kennedy Space Center
merkezinden uҫuş`a kalktı. Neil Armstrong, Buzz Aldrin ve Michael Collins adlı üҫ astronot
vardı. Bu büyük roket 250.000 millik ay yolculuǧunu üҫ gün`de saniye`de altı mil katederek
(saat`te 21.600 mil) tamamladı. Ondan sonra iniş iҫin zaman ayırarak ay`yın etrafında 30 kez
döndü.
Lunar inişi
20 temmuz`un akşamının 8.17`sinde “lunar module“ „Sea of Tranquillity“ adlı ay`ın bir
bölümünde inişini gerҫekleştirdi. Astronot`lar iҫin denemenin zamanı gelmişti, fakat uyumak
iҫin ҫok heyecanlıydılar. 21 temmuz`un sabah saat üҫünde Neil Armstrong ay`ya ayak basan
ilk insan oldu. Bu olayı dünya`nın her bir yanından altı yüz milyon insan televizyon`dan
izledi. Armstrong ilk adımlarını attıǧında, şu ünlü sözlerini söyledi “Bu bir insan iҫin küҫük,
fakat insanlık iҫin büyük bir adım.”
Ay`da gezinmek
Armstrong ve Aldrin ay`da iki buҫuk saat gezdiler. Örnekler aldılar ve bilimsel „equipment“
(teknik donanımını kurdular. En sonunda bir amerikan bayraǧını diktiler. Ay`da 22 saat`in
sonrasında “lunar module“ uҫuşa kalktı ve kendilerini dünya`ya götüren roket`e katılmak
8
üzere uҫtu. Geriye bir yazıt bıraktılar. „Burada dünya gezegeninden gelen insan ay`ya ilk
olarak ayak bastı. 1969 yılının temmuzunda bütün insanlık iҫin barış amaҫlı biraraya geldik.“
Bu uҫuş insanlıǧın uzay araştırmasının başlangıcıydı.
„Cottage pie“
Malzemeler
2 orta büyük doǧranmış soǧan
500 g kesilmiş dana et`i
10 ml yaǧ
2 orta büyük doǧranmış havuҫ
400 gr domates
1 tbsp kekik otu
Tuz ve kara biber
Garnitür
4 büyük patates
50 gr tereyaǧ
100 g “cheddar” peyniri
15 ml süt
Ekmek iҫi`nin tarihi
Milattan önce birinci yüzyıl
Ünlü bir haham, Hillel the Elder ilk kaydedilmiş ekmek iҫi`ni yaptı. Bir kaҫ fındık, elma,
şarap ve baharatları karıştırarak iki ekmeǧin iҫine koydu.
Altı ve on altıncı yüzyıl
Insanlar ekmeǧi tabak olarak kullandılar. Ekmeǧin üzerine biraz et ve sebze koyarak bu
ekmeǧi parmakları ile yediler. Bunlar ilk ekmek iҫleriydi ve “trencher” adı verildi.
On sekizinci yüzyıl
“Ekmek iҫi” adı ilk ortaya ҫıktı. John Montague adlı ingiliz (1718-1792) ekmek iҫi`ni icaat
eden dördüncü kent, Londra`nın Beef Steak Kulübünde yemek yemeyi ve oyun oynamayı
seviyordu. Bazen 24 saat oyun masasında beklerdi. Karnı aҫtı, fakat oyun oynamayı bırakmak
istemiyordu, böylece kulübün sahipleri iki ekmek arasının iҫine biraz dana et`i koydular ve
kendisi ekmek iҫi`ni oyun oynarken yedi. Bu yemek kulübün diǧer erkekleri ile birlikte
oldukҫa tanınmış hale geldi ve “Kont`un icaat etmiş olduǧu” ekmek iҫi olarak
adlandırılıyordu.
On dokuzuncu yüzyıl
Eliza Leslie adlı amerikan yazar`ı amerika`ya ekmek iҫi`ni tanıttı. 1837 yılında “Yemek
pişirme kuralları” adlı bir yemek kitabı yazdı. Bunun iҫerisinde jambon et`i bulunan ekmek
iҫi yapma tarifi bulunuyordu. “Bir kaҫ ince ekmek dilimleri ve jambon dilimleri kesin.
Ekmeǧin üzerine tereyaǧ sürün ve jambon eti`ni ekmeǧin arasına bir kaҫ hardal ile koyun.
Bunu öǧle yemeǧi olarak yiyin. Amerikalı`lar bunu seviyor.
9
Yirminci ve yirmibirinci yüzyıl
Ekmek iҫleri gerҫekten tanınmış hale geldiler. Kolay yapılabiliyordu ve ҫalışanlar ile okul
ҫocukları iҫin harika, fiyatҫa uygun ve taşınabilinir bir yemekti. Bunu biliyor muydunuz…?
„Dagwood“ ekmek iҫi en ҫok sorulan ekmek iҫlerinden bir tanesi. Bu ҫok müthiş bir durum.
Amerikan ҫizgi film karakteri „Dagwood Bumstead`in ismini alarak et, peynir, domates,
yumurta, salata ve sebze gibi bir ҫok katlar`dan oluşuyordu.
Londra`nın en büyük pazar`ı
Camden pazar`ı
Londra`nın en büyük ve tanınmış pazar`ı her gün gerҫekleşiyor ve haftasonu en ҫok uǧranılan
en iyi pazarı`ı. Camden pazar`ı modası, sanatҫıları, kulüp ve müzikler ile dünya`nın her bir
yerinde tanınmış bir pazar. Ingiltere`nin büyük bir alışveriş caddesi. Her haftasonu 400.000
insan`dan fazla kişi bu pazar`ı görmek, alışveriş etmek, yemek yemek ve arkadaş`lar ile
buluşmak iҫin biraraya geliyor. Her yer`de müzik var. Sokaklar`da satılan yemekler bir harika
ve kuzey Londra`nın fiyatҫa en uygun`u. Pazar`ın her bir yerinde ilginҫ olan bir kaҫ şeyler
bulabiliyorsunuz. En etkileyici giysiler`e, en güzel mücevher`lere, müziǧe ve dövme
maǧaza`larına sahip. „Electric Ballroom“ Camden`in en eski gece kulüplerinden bir tanesi.
Ünlü olmadan önce en yeni ҫıkan rock gruplarını dinleyebilirsiniz. Yüzlerce kulüp var, fakat
„proud“ iҫlerinde en gözde olanları. Camden piyasası „rock“ yapıyor!
Yüksek hız`ı olan Tokyo
Tokyo 35 milyon insanlık nüfusuna sahip. Dünya`nın en büyük şehri. Bunun haricinde en
heyecanlı olan şehirlerinden bir tanesi. Burada herşey hızlı gelişiyor. Dünya`nın en büyük ve
işlek trenyolu sistemine sahip. Her gün 11 milyon insan iş`e gidip gelmek iҫin bu yol`u
kullanıyor. Insanlar en yüksek gelirleri kazanıyorlar ve en büyük para miktarlarını harcıyorlar.
En son moda olan giysileri giyiniyorlar ve en son ҫıkan cep telefon`larına sahipler. Dünya`nın
en pahalı şehri.
Eski ve yeni
Tokyo aslen Edo adı olan küҫük bir balıkҫılık kasabasıydı. Ismi 1868 yılında hükümdar oraya
taşındıǧında deǧişti. Mimari yapısı oldukҫa modern. 1923 yılında gerҫekleşen deprem ve
ikinci dünya savaşı nedeni ile ҫok fazla eski bina yok. Fakat geleneksel japonya bir ҫok
“shinto” sandıkları ve şehrin etrafındaki kamusal yüzme havuzları ile her zaman ҫok
yakınlarda.
Tokyo`yu ziyaret etmek
Tokyo japonya`nın doǧu sahilinde bulunuyor. Yazları sıcak ve nemli. Sene`nin en güzel
zamanı bilindik kiraz yaprakların aǧaҫlarda aҫtıǧı ilk bahar. Şehir büyük, fakat dünya`nın en
güvenli şehirlerinden bir tanesi. Japonya gizemli. Yabancılar iҫin anlaşılması zor bir şehir.
Mumbai
Aşırılıkların şehri
Mumbai 22,8 milyon nüfusu ile Hindistan`ın en büyük şehri. Bunun haricinde Hindistan`ın en
önemli ticari merkezi. 1947 yılında baǧımsızlıǧını elde edene kadar Mumbai „Ingiliz
Kraliyeti`nin bir parҫasıydı. Hindu tanrısı „Mumba Devi“`den esinlenerek yeniden Mumbai
olarak adlandırıldıǧında 1995 yılına kadar Bombay olarak adlandırılıyordu.
10
Zengin ve fakirler
Mumbai hem eski hem modern, zengin ve fakir. Sokakları iş yapan, ҫerez ve giysiler satan
veya sadece orada yaşayan insanlar ile dolu. Modern Mumbai`yın her yerinde para var.
Hindistan`ın en önemli işletmelerinin ve bankalarının şubeleri orada. Bollywood film sektörü
Los Angeles`deki Hollywood`dan daha fazla film üretiyor. Modern yüksek binalar ve yeni
alışveriş caddeleri kenar mahallelerin hemen yanında. Nüfus`un yüzde altmış`ı akar su ve
elektrik olmadan yaşıyor.
Mumbai`yı ziyaret etmek
Mumbai doǧu sahilinde bulunuyor. Yaǧmur haziran ayından eylül ayına kadar yaǧıyor. Kasım
ve şubat ayları arası hava biraz daha serin ve kuru. Güneş`in doǧduǧu ve battıǧı gün şehrin en
güzel şekli ve taşlı binaların renginin altın renginden turuncu veya pembe`ye deǧiştiǧi dönem.
Fiyatҫa en uygun ve kolay taşıma aracı otobüs. Trenler fazlası ile dolu ve tehlikeli
olabiliyorlar. Fakirliǧinden dolayı Mumbai yaşanması zor bir şehir olabilir, fakat tecrübe
eşsiz.
Ҫok kültürlü meksika şehri
Meksika şehri 23,4 milyonluk bir nüfus`a sahip. Hem kuzey hem güney amerika`da en büyük
şehir. „Aztec`liler“ bu şehre „Tenochtitlan“ adını verdiler ve ispanya`lılar 1521 yılında
ülke`ye girdiklerinde ҫok önemli bir şehir`di. Ülke 1821 yılında baǧımsızlıǧını elde etti.
Hindistan ve avrupa
Meksika şehri büyük bir tecrübe ҫeşitliliǧi sunuyor. Önemli alan „Zocalo`da „Aztec tapınaǧı“
adlı ispanyol katedral`ini ve modern, yüksek binaları görebilirsiniz. Şehir bir ҫok müze`ye ve
tiyatro`ya sahip. Avrupa alanı ve koloni ev`leri meksikan yemekleri ve hindistan el yapımı
ürünler satan ҫok uǧranılan, pazarların yakınlarında. Latin amerika`nın en zengin şehri.
Kaliteli ürünler satan maǧazaları, pahalı restoranları ve bar`ları var. Bunun haricinde fakir
ev`lerde yaşayan bir ҫok insan var.
Meksika şehrini ziyaret etmek
Meksika şehri şehrin güney bölümündeki vadi`sinde bulunuyor ve daǧlar ile ҫevrili. Haziran
ayından ekim ayına kadar yaǧmur yaǧıyor. En sıcak ayları nisan ve mart ayları. Latin
amerika`da en büyük ve ucuz, yer altı tren sistemine sahip. Trafik o kadar yavaş ilerliyor ki
ҫoǧu kez yürüyerek gitmek daha hızlı. Hava kalitesi o kadar iyi deǧil ve ziyaretҫiler dikkatli
olmaları gerekiyor, fakat şehir zengin kültürel bir ҫeşitlilik sunuyor.
Uzay`da yaşamak
Dünya`dan 360 kilometre uzaklıǧında olan bir bilim laboratuvar`ı mı? Mars`a uҫuş iҫin bir
hazırlık mı? Gökyüzünde bir katedral mi? Uluslararası Uzay Istasyonu veya ISS bunlar`ın
hepsi. Bu an`da ISS 360 kilometrelik bir mesafe ile dünya`nın etrafında dönüyor. Saat`te 28
km hız ile uҫuyor. Dünya`nın etrafında gün`de 16 kez dönüyor. Maliyeti yüz milyar`dan
fazlaydı ve gelişimi iҫin 14 yıl`dan fazla zamana ihtiyaҫ vardı. Şimdiye kadar inşa edilmiş en
pahalı kurum.
Istasyon
Istasyon`un ilk bölümü 1998 yılında uzay`ya gitti. Astronot`lar istasyon`da 2000 yılının kasım
ayından itibaren yaşamaya başladılar. Istasyon`da genelde üҫ astronot bulunuyor ve yaklaşık
altı ay`dan fazla kalıyorlar. Seneler iҫerisinde 15 farklı ülke`den 200`den fazla ziyaretҫisi
oldu. Besin taşıyan gemiler sene`de yaklaşık sekiz kere istasyon`a gidiyorlar.
11
Hedefler
Amerika, rusya, japonya, kanada ve avrupa`daki uzay ajansları birlikte ҫalışıyorlar. Biyoloji,
fizik ve astronomi dallarında deneyler yapmak iҫin uzay`daki olmayan yer ҫekimini
kullanıyorlar. Uzun süre boyunca uzay`da yaşamak ve bunun insan bedeni üzerindeki etki ile
ilgili bir şeyler öǧreniyorlar. Astronot`lar oksijen üreten büyüyen bitkiler gibiler. Dünya`nın
havasını ve coǧrafyasını inceliyorlar. Ve evren`in geҫmişini anlamak iҫin gezegen`lere ve
yıldızlara bakıyorlar.
Bir astronot`un günü
Astronot`lar hafta iҫi gün`de on saat ve cumartesi günleri beş saat ҫalışıyorlar. Geri kalan
zamanda boştalar. Sabah altı`da kalkıp kahvaltı yapıyorlar. Gerҫekleştirilen bir toplantı`da
gün`ün plan`ı ile ilgili kararlar veriyorlar. Öǧle yemeǧi iҫin bir saat zamanları var ve saat
yedi`deki akşam yemeǧine kadar daha fazla işleri oluyor. Saat akşam 9:30`da ışıkları
söndürüyorlar. Her gün iki saat`lik egzersiz`ler yapıyorlar, ҫünkü hafiflik (zayıflık bedenin
adale ve kemiklerini etkiliyor).
Besinler
Gerҫek bir mutfak yok, fakat bir mutfak masası var. Bütün besinler kutu veya paket`lerde
geliyor. Sadece bir besin gemisi geldiǧinde taze meyve oluyor. Astronot`lar kaşık ile yemek
yiyorlar. Yemeǧi sos ile yemek iyi bir fikir, böylece yemek kaşık`ta kalıyor ve düşmüyor.
Baharatlı yemekleri seviyorlar, ҫünkü uzay`da tat alma duyusu o kadar güҫlü deǧil.
Özel yaşamlar
Kendilerine ait yatabilecekleri yerleri var. Duvar`a asılmış ҫantaların iҫinde yatıyorlar, ҫünkü
uzay`da bir iniş ve ҫıkış yok, „ayakta durarak“ uyuyorlar. Kendilerine ait giysileri, kitapları ve
dizüstü bilgisayar`ları var. Isı her zaman iҫin 72 ° F, böylece astronot`lar genellikle şort ve tshirt giyiniyorlar. Bir duş kabini yok, fakat iki tuvalet bulunuyor. Boş zamanlarında ev`lerine
e-mailler gönderiyorlar, okuyorlar ve oyunlar oynuyorlar. Fakat yapmasını sevdikleri en ҫok
şey pencere`den doǧru dünya`ya bakmak.
ISS`nin geleceǧi
ISS bir ҫok uzay istasyonlarından ilk`i. Mars seyahat`i iҫin bir gün yok, fakat uzay ajansları
bunun hakkında konuşuyorlar. Kesin olan bir şey şu ki yirmi birinci yüzyılın bir zamanında
mars`a seyahat gerҫekleşecek.
Bir akşam yemeǧi iҫin şarkı söylemek
Petersfield şehrinin küҫük pazarında güneşli bir cumartesi öǧleni. “High Street`e üҫ genҫ
adam sırt ҫantaları ile varıyorlar ve deynekler ile yürüyorlar. Yeşil ve kahverengi ceketler,
şapkalar ve ҫizmeler giyiniyorlar. Mutlu adam ile Robin Hood mu? Yanlarından geҫen
yayalar ilgi duyuyorlar. Bu genҫ insanlar kimler? Ne yapmayı düşünüyorlar? Genҫ
adamlardan bir tanesi şapkasını ҫıkartıp kaldırım tası`nın üzerine koyuyor ve “Wales`e akşam
yemeǧi iҫin şarkı söyleyerek gidiyoruz.” diye bir levha ‘da yazıyor ve onlar şarkı söylemeye
başlıyorlar. Insanlar dinlemeyi ve gülmeyi bırakıyorlar. Mükemmel uyum iҫerisinde pop
şarkısı olmamak üzere geleneksel halk türküleri söylüyorlar. “Şapka” yakın zamanda doluyor
ve Petersfield`in insanları daha mutlu görünüyor ve kendilerini daha mutlu hissediyorlar.
Şarkıcılar ile buluşmak
27 yaşındaki ED, 25 yaşındaki Ginger ve 26 yaşındaki arkadaşları Will ingiltere`nin bütününü
hem iyi hem de kötü hava`da gezmek iҫin komforlu evlerini parasız veya cep telefonsuz terk
12
etmeye karar verdiler. Akşam yemekleri iҫin şarkı söylüyorlar ve insanlar misafirperverlik
sunduklarında odun, tarla ve bazen evler`de bulabildikleri yerlerde uyuyorlar. ED ve Ginger
Canterbury`deki okul`da birlikteyken Will ile birlikte şarkı söylemeye başladılar. Okul`dan
sonra ED Paris ve Londra`ya sanat okumak üzere gitti ve bir sanatҫı oldu. Ginger bir
bahҫivan ve Will bir kitap satıcısı oldu. Hala arkadaşlar ve birlikte gezmeyi seviyorlar, fakat
yaşamları ile mutlu deǧillerdi. Bir gün akıllarına bir fikir geldi. “Neden yürümeye
başlamıyoruz? Ve böyle de yaptılar. Özgürlüǧü ve basit yaşamı seviyorlar. Telaşlı ve stresli
dünya`da yürümek ve söylemek basit insanlık aktiviteleri. Sokaklarda birahane`lerde ve
pazarlar`da şarkı söylüyorlar. Bazen buluşmuş oldukları insanlar kendilerine yeni şarkılar
öǧretiyorlar. Bunu neden yapıyorlar? Insanlar bize bunu neden yaptıklarını soruyorlar ve
bizim bu soru`ya gerҫekten bir cevabımız yok“ diyor Will. „Bu ҫok müthiş bir yaşam ve
seyahatimizde ҫok şey öǧreniyoruz. Aile`leri gelecekleri ile ilgili endişe duyuyorlar, fakat
onlar deǧil. Geҫen sene www.awalkaroundbritain.com adlı bir website kurdular ve 16
şarkılardan oluşan bir CD yaptılar. Bu sene seyahat`leri ile ilgili daha fazla öykü anlatmak
iҫin podcast yapmayı ve bir başka CD üretmeyi planlıyorlar. Bunun haricinde geleneksel köy
aktiviteleri planlıyorlar. Gelecek iyi görünüyor.
Lara`nın seyahat`i
Avrupa seyahatim ile ilgili gerҫekten ҫok heyecanlıyım. Bundan önce avustralya dışına ҫok
fazla seyahat etmemiştim. Sadece iki sene önce bir kere ailem ile birlikte tatil`e gittim, fakat
avrupa`ya veya amerika`ya hiҫ gitmedim. Ҫoǧu kez avustralya`nın iҫinde seyahat ettim.
Geҫen sene orada yaşayan kuzenimi ziyaret etmek amacı ile Perth`e uҫtum. Bu uҫuş
Sydney`den beş saat uzaklıkta olan bir uҫuş. Avustralya büyük bir ülke. Bunun haricinde
kuzey`de bulunan Cairns`e üҫ kere gittim. „Great Barrier Reef“ `de dalış yapmayı öǧrendim.
Bavulları hazırlamayı tamamladık ve şu an bizi havalimanına götürmek üzere taksi`yi
bekliyoruz. Bundan önce 747`ile hiҫ uҫmamıştım. Bu ҫok uzun bir uҫuş. Roma`ya varmak
yirmi saat zaman aldı. Bütün yol boyunca filmler izledim. Sabırsızlanıyorum.
Glastonbury`ye gittim!
Dünya`nın en büyük aҫık hava müzik festival`i.
Bazı gerҫekler
Şenlik ingiltere`nin güney batısının 1000 „acres” dönümlük arazisini kaplıyor. Haziran ayında
gerҫekleşiyor ve dört gün sürüyor. 80`den fazla sahne`de yaklaşık 700 oyun oynanıyor.
Sabah`ın dokuzundan ertesi sabah`ın altısına kadar sürekli müzik ҫalıyor. 1970 yılının eylül
ayında 1500 insan ilk şenliǧe katıldı. Bir bilet`e bir sterling ödediler. Geҫen sene şenliǧe
190.000 insan katıldı. Bir bilet`e 200 sterling ödediler. Yüzlerce ünlü isim Glastonbury`de
sahne aldı: Paul McCartney, Bruce Springsteen, Robbie Williams, Jay Z ve Amy Winehouse
gibi şarkıcılar ve REM, Radiohead, Coldplay ile Arctic Monkeys gibi gruplar sahne aldı. 2009
yılında Michael Jackson`un ölüm haberi şenliǧin ortasına damgasını vurdu. „Michael Jackson
öldüǧünde ben Glastonbury`deydim sloganlı T-shörtler hemen satılmaya başlandı. Şenlik
yaǧmuru ile bilindik. 1997, 1998 ve 2005 yıllarında her gün yaǧmur yaǧdı ve şenlik
ziyaret`ҫileri ҫamur`un iҫinde dans ettiler.
Bazı tecrübeler
Marina M. Scotland şöyle söylüyor „Ilk Glastonbury tecrübem 2005 yıllında gerҫekleşti.
Yaǧmur`un ve ҫamur`un yılı. Ayakkabılarımızı ҫıkartıp dizlerimize kadar ҫamur`un iҫinde
dans ettik. Ben sevdim! Şimdiye kadar altı kere Glastonbury`ye gittim! Her zaman ҫok fazla
uyumamıza raǧmen şenlik ҫok neşeliydi. Bu yıl`ki şenlik mükemmel`di- ev`e gitmek
13
istemedim. Benim iҫin büyük an Sigur Ros adlı „Icelandic“ grubun sahne almasıydı. Şimdiye
kadar kendileri ile ilgili hiҫ birşey duymamıştım, fakat müziklerini sevdim. Ve bu sene`nin
tuvalet`leri iyi iş ҫıkarttılar. Ҫok daha iyi!
Dave Chow, Londra „Ne söyleyeceǧimi bilmiyorum- bu Glastonbury`ye ilk gidişim ve en
şaşırtıcı tecrübemdi! Şu an işyerinde yaşamımın en güzel dört günü`nü düşünerek zamanımı
geҫiriyorum. Herhangi iş`e yaramayan gruplar görmüyoruz ve DJ`ler bütün gece „rock“
yapıyorlar. Pazar sabah`ı güneş`in doǧuşunu gördük, bu ҫok etkileyici bir tecrübeydi. Ҫok
fazla cep telefonları olduǧuna dair sadece bir şikayet var`dı. Neden? Glaston`nun bütün
bunlardan uzaklaştıǧını zannetmiştim.
Len Ferris, Gloucester
Ҫocuklarımı Glastonbury`ye iki kez götürdüm. Bu olay ҫocuklar iҫin gerҫekten bir eǧitim.
Atmosfer ҫok büyüleyici. Sanırım bu her yaştan insanların biraraya gelmesinden
kaynaklanıyor. Bebekleri, küҫük yaş`ta ҫocukları, genҫleri ve anne-babam yaşındaki ve daha
yaşlı olan insanları görmek gerҫekten mükemmeldi. Herkes birbirleri ile iyi anlaşıyordu.
Cumartesi gecesi 11 yaşındaki oǧlum ile „Radiohead“ programını izledik ve topluluk
kendisini geri ҫektiǧinde daha iyi görebiliyorduk. Herşeyi ҫok sevdik.
Izzi Christchurch, New Zealand. Bu benim Glastonbury`de ilk yılımdı. Oraya varmak iҫin
10.000 mil yol katettim. Avustralya ve avrupa`daki diǧer şenliklere de katıldım. Iki sene önce
Barcelona`daki “Sonar” şenliǧine katıldım, ҫok muhteşemdi ve her zaman gelmek istemiştim.
“Radiohead” şimdiye kadar bir şenlikte görmüş olduǧum en iyi şey`di ve eǧer mümkün olursa
sene`ye de geleceǧim. Ҫok yaşasın Glastonbury.
David Guetta
Youtube`da 70 milyon şarkısı bulunan süperstar DJ David Guetta bir fansız. David Paris`de
yaşıyor, fakat dünya`nın her bir yerinde ҫalışıyor. David ҫok ünlü bir DJ. “En iyi 100 DJ`ler”
anketinde David üҫ numara`da bulunuyor. David, Britney Spears, Celine Dion ve Madonna
gibi bir ҫok pop starlar ile birlikte ҫalışıyor ve bazen pop starlar iҫin şarkılar yazıyor. David
Lady Gaga`yı gerҫekten seviyor ve David Lady Gaga ile ҫalışmak istiyor. David`in işi
oldukҫa heyecanlı ve işi`ni ҫok seviyor. Cathy ile evli. Cathy Senegal`den geliyor. Cathy hem
iş kadını hem de oyuncu. Cathy ve David ҫoǧu kez Ibiza`ya gidiyorlar. Cathy ile David her
sene parti veriyorlar. Insanlar Cathy ve David`in partilerini seviyorlar. Cathy ve David`in iki
küҫük ҫocukları var ve bu iki ҫocuk ile birlikte zaman geҫirmeyi seviyorlar.
Yeni dairem
Yeni dairem şehir merkezinin yakınlarında, böylece ҫoǧu kez iş`e yürüyerek gidiyorum. Ҫok
fazla büyük deǧil, fakat oldukҫa rahat! Bir yatak odası, oturma odası ve ortasında bir masa`sı
bulunan oldukҫa büyük bir mutfaǧı var. Bu ҫok iyi, ҫünkü yemek yapmayı seviyorum ve
böylece akşam yemeǧine arkadaşlarımı davet edebiliyorum. Oturma odasının bir büyük
penceresi var. Güney tarafına bakıyor, böylece her zaman güneş`li oluyor. Iki eski koltuǧum
var, fakat uzun bir koltuǧum yok, ҫünkü oda oldukҫa küҫük. Ev`in bahҫesi yok, fakat yatak
odamda küҫük bir balkon var. Bir sandalye koymak istiyorum, böylece yaz akşamları
güneş`in altında oturabilirim. Bir ҫok nedenden dolayı yeni dairemi seviyorum, büyük
mutfak, güneşli oturma odası, bütün bunlar`ın ҫoǧunu seviyorum, ҫünkü ilk evim.
14
Iş müracaat`ı iҫin Carl`in email`i
Sayın Yates,
Turizm rehberliǧi işine ilgi duyuyorum. 22 yaşındaym ve Bath`da yaşıyorum. Durham
Üniversitesinde öǧrenciyim, böylece haziran`ın ortasından eylül`ün sonuna kadar
ҫalışabilirim. Geҫen kış avusturya`da kayıkҫılık alanında bir tatil köyünde öǧretmenlik
yaptım. Fransızca ve almanca dillerini oldukҫa iyi konuşabiliyorum ve insanlar ile
ҫalışıyorum. Bath`da doǧdum, böylece şehri oldukҫa iyi biliyorum. Siz`den haber almaktan
memnuniyet duyarım.
Saygılarım ile
Carl Hampton
Başarılı kuzenim Gabriella
Kuzenim Gabriella sadece 24 yaşında, fakat kendisi oldukҫa başarılı bir giysi tasarımcısı.
Gabriella ile birlikte ҫocuk iken bir ҫok kez oyunlar oynadık, ҫünkü aynı yaş`taydık. Bunun
haricinde on sekiz yaşına kadar aynı okul`a gittik. Fakat okul`dan sonra birbirimizi ҫoǧu kez
görmedik. Gabriella oldukҫa yaratıcıydı, ҫünkü Londra`da moda okuluna gitmişti. Ben
Oxford üniversite`sine gittim ve hukuk okudum, ҫünkü avukat olmak istiyordum. Dört sene
sonra hala fakir bir öǧrenciyim, fakat kuzenim Gabriella zengin ve ünlü. 22 yaşındayken,
önemli bir moda ödülünü kazandı. Ailemiz kendisi ile ҫok gurur duyuyor. Gabriella ile ҫok
farklı yaşamlarımız var ve ҫoǧu kez buluşmuyoruz. Her ne olursa olsun email vasıtası ile ve
yazışarak hala birbirimiz ile görüşüyoruz. Bir moda şov`u iҫin kendisi bu hafta Milan`da.
Yaşamı ile ilgili duyumlar almayı seviyorum, ҫünkü yaşamı ҫok ilginҫ.
Sally`den bir mektup
Sevgili bay ve bayan Owens,
Geҫen haftasonu yanınızda kalmama izin verdiǧiniz iҫin size teşekkür etmek istiyorum. Ҫok
güzel vakit geҫirdim ve sizin ile görüşmekten büyük memnuniyet duydum. Yapmış
olduǧunuz yemek harikaydı. Duncan bana annesinin mükemmel bir aşҫı olduǧunu anlattı ve
bu konu`da da haklıydı. Bunun dışında yürüyüşlerimizden de büyük keyif aldım, evinizin
yakınındaki kırsal alanlar ve odun`lar ҫok güzel. Ev`e geri dönüş yolculuǧumuz uzun`du ve
yol`un büyük kısmında uyudum. Beni sabah`ın erken saatlerinde tren istasyonuna götürmeniz
ҫok nazik`ti. Ҫok minettarım. Üniversite`ye geri dönmüş olmak ҫok iyi. Sınav`lar başlamadan
önce şu an bir ҫok işim var. Duncan`ın da sınavları olduǧunu biliyorum, böylece haziran`ın
sonuna kadar birbirimizi göremeyeceǧiz, ҫünkü oldukҫa meşgul`üz! Yaz tatilinde Duncan ile
birlikte sizi yeniden ziyaret etmek isterdim. Herşey iҫin yeniden ҫok teşekkür ederim.
En iyi dileklerim ile
Sally
Başkent şehrim: Londra
Londra`nın yaklaşık 7.000.000`luk bir nüfus`u var. Romalı`ların yaklaşık 2000 yıl önce
yaşadıkları „Thames“ nehrinde bulunuyor. On sekizinci yüzyıl`dan ikinci dünya savaşına
15
kadar Londra dünya`nın en büyük şehriydi, fakat şu an daha büyük olan şehirler var. Londra
bir ҫok şey iҫin ünlü. Ünlü „Big Ben“ saatini görmek ve duymak iҫin parlamento evi`ni veya
kraliҫe`nin yaşadıǧı Buckingham Palace gibi tarihi binaları ziyaret etmek iҫin turistler
dünya`nın her bir yerinden geliyor. Ayrıca tiyatrolarını, müzelerini ve herşeyi alabileceǧiniz
Harrods gibi maǧazaları ziyaret etmek iҫin geliyorlar. Ve tabii ki nehrin yakınlarında bulunan
London Eye`ya da binmek istiyorlar. Bir ҫok büyük şehirler gibi Londra`nın trafik ve hava
kirliliǧi ile ilgili sorunları var. Londra`nın yer altı treni `ni gün`de bir milyon insan`dan fazla
kullanıyor. Şehir merkezine girmek isteyen insanlar gün`de sekiz sterling tutan „Congestion“
ücreti`ni ödüyorlar, fakat yollarda hala ҫok fazla arabalar var. Hava temiz deǧil, fakat yüz
sene önce olduǧundan ҫok daha temiz. Bana göre Londra ile ilgili en iyi şey parkları. Şehir
merkezinde beş park bulunuyor. Fakat ҫocuklarımın ҫok sevdiǧi yer dünya`nın en büyük
oyuncak maǧazası olan Hamleys.
Aǧabey`lerim
Nick ve Chris adında iki ikiz aǧabey`lerim var. Ikisi de yirmi yaşında ve ikiz, tamamen aynı
ikizler deǧiller, ҫünkü bir ҫok yönde farklılar. Başlangıҫta birbirlerine benzemiyorlardı.
Nick`in sarı saҫları ve mavi gözleri var ve oldukҫa büyük, fakat Chris ҫok fazla büyük deǧil,
kırmızı saҫları ve kahverengi gözleri var. Hiҫ bir zaman aynı giyisileri giyinmiyorlar. Bunun
nedeni annemizin onları ҫocuk iken birbirlerine benzer bir şekilde giyindirmiş olması.
Sevmedikleri bir başka konu ise insanların kendileri hakkında „Nick“ ve „Chris“ yerine
„ikizler“ olarak konuşmaları. Onlar birer birey olmak istiyorlar. Bazı benzer ilgi alanlarına
sahipler. Örneǧin dışarıda olmasını seviyorlar, böylece ҫoǧu kez birlikte kırsal alanda uzun
yürüşler yapıyorlar. Ikisinin de ҫok iyi bilgisayar bilgileri var. Gerҫek`te ikisi de üniversite`de
enformasyon teknolojisi okuyor, fakat üniversite`leri farklı şehir`lerde. Bir başka konu ise
ikisinin de futbol`dan nefret etmeleri, bu durum kendi yaşlarında bulunan erkek ҫocukları iҫin
alışılmışın dışında. Sonuҫ`ta aǧabey`lerimi ҫok sevdiǧimi söylemem gerekiyor. Farklı
kişiliklere sahip olmalarına raǧmen, ikisi de ҫok sevimli aǧabeyler. Nick sessiz ve oldukҫa
ҫekingen. Fakat Chris partilere gitmeyi ve şakalar anlatmayı seviyor. Her ikisi de bana, yani
küҫük kız kardeşlerine, her zaman iҫin ҫok nazikler. Onlara bütün sorunlarımı anlatabiliyorum.
Luke ve Tina`dan kartpostallar
Mayıs 28, ҫarşamba
Sevgili Toby ve Mel,
Burada fransa`nın güneyinde gerҫekten güzel vakit geҫiriyoruz. Ҫok huzurlu bir köy`de
sevimli, eski bir ev kiralıyoruz. Hava mayıs ayına göre oldukҫa sıcak olduǧu iҫin sahip
olduǧu yüzme havuzu ҫok güzel bir olay. Su biraz daha sıcak olduǧunda öǧle`den sonraları
genellikle yüzüyoruz. Dün ҫok kuvvetli bir rüzgar vardı, gök gürültüsü o kadar sesliydi ki
bayaǧı korkup ev`e doǧru koştuk. Bugün hava yine güneşli ve St. Remy adında bir şehrin
pazarına gitmeyi planlıyoruz. Buradaki pazarları seviyoruz, ҫok renkli`ler fakat eşyalar
oldukҫa pahalı. Bu akşam “Le Provencale” adlı yerel bir restoran`da akşam yemeǧi yiyeceǧizyemekleri ҫok harika görünüyor. Burası o kadar muhteşem ki, kendimizi ҫok rahat
hissediyoruz. Ҫok okuyoruz, ev`de ҫok meşgul olduǧumuz iҫin ev`de hiҫ bir zaman okumaya
vakit bulamıyoruz. Sadece üҫ gün kaldı. Yakında görüşmek üzere.
Derin sevgilerim ile
Luke ve Tina
Download