SIM NO LIKDECEMBER ARA 20 11 L YI A YE 3 SAYIISSUE: 62 K R: 1 A M VE RBE TAŞIT ARAÇLARI YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ ASSOCIATION OF AUTOMOTIVE PARTS & COMPONENTS MANUFACTURERS Tecrübemizi yerli marka yaratmak için kullanmalıyız Ekonomi Bakanı ZAFER ÇAĞLAYAN Türkiye sözünü söyleyecek Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı NİHAT ERGÜN Asıl Gündem: İşimizi Geliştirmek TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı CELAL KAYA Sürdürülebilir hedeflere sahip olmak gerekiyor TİM Yönetim Kurulu Başkanı MEHMET BÜYÜKEKŞİ Rekabet gücünü artıracak adımlar atılmalı İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. TANIL KÜÇÜK Ar-Ge ve yenilikçilik kültürü özümsenmeli İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. MURAT YALÇINTAŞ Ege Bölgesi geleceğe umudunu canlı tutuyor EBSO Yönetim Kurulu Başkanı ENDER YORGANCILAR İleri teknolojili ve yüksek katma değerli yatırımlar Kocaeli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı AYHAN ZEYTİNOĞLU Teknolojik dönüşüme hazır olmak gerekiyor OİB Yönetim Kurulu Başkanı ORHAN SABUNCU Stratejik işbirliği giderek önem kazanıyor OSD Yönetim Kurulu Başkanı KUDRET ÖNEN Küresel olmanın yolu iç pazardan geçiyor ODD Yönetim Kurulu Başkanı MUSTAFA BAYRAKTAR Ağır vergi yükü sektörü etkileyecek OYDER Yönetim Kurulu Başkanı H. ŞÜKRÜ ILISAL Komşu sektörler arasında güçlü bağ var SaSad Genel Sekreteri KAYA YAZGAN 2012 Satış Sonrası Beklentileri CLEPA Aftermarket Baş Danışmanı JOSEF FRANK Avrupa'daki daralma yenileme pazarını nasıl etkileyecek? YPG Yönetim Kurulu Başkanı MESUT URGANCILAR Yatırımcılar için avantajlı konumdayız EBSO Meclis Başkanı MEHMET TİRYAKİ Ar-Ge çalışmaları ile geleceğe yatırım yapmak Gebze Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı NAİL ÇİLER Kayıt dışı ile mücadele giderek önem kazanmalı BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı ARİF ÖZER Krizin yarattığı fırsatlar iyi değerlendirilmeli BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili OYA COŞKUNÖZ YÖNEY Kamuda yerli araç kullanımı yaygınlaştırılmalı TAYSAD Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Başkanı AHMET ARKAN Satın alma yolu ile yeni pazarlar elde edilebilir TOSB Yönetim Kurulu Başkanı YUNUS ÇİFTÇİ 2012'de ihracattan çok, yurtiçi pazarın önemi artacak Anadolu Isuzu Genel Müdürü ÖMER ABLAY Üretici büyümekte olan pazarlara yönelecek BMC Genel Müdür Baş Yardımcısı(Sınai-Ticari) TURGUT CANKILIÇ Yatırımlar sektörün yarınları için çok önemli Ford Otosan Genel Müdürü NURİ OTAY Şehir içi taşımacılıkta çevreye duyarlı otobüslere talep artacak Güleryüz Otomotiv A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İSMAİL HAKKI KESKİN Ar-Ge'ye daha fazla yatırım gerekiyor Karsan CEO'su MURAT SELEK Avrupa'daki fabrikalarımızla daha çok işbirliği gerçekleşmeli Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler Kurulu Başkanı WOLF-DIETER KURZ Tedarik sanayi fikir üretmek için de çalışmalı Oyak Renault Genel Müdürü TARIK TUNALIOĞLU Tedarik sanayi sahip olduğu potansiyeli ileri taşımalı Tofaş CEO’su ALİ PANDIR İhraç pazarlarımızı genişletmeye çalışıyoruz Toyota Genel Müdürü ve CEO'su ORHAN ÖZER Yerlilik çalışmaları artırılmalı Temsa Global CEO'su TAMER ÜNLÜ 2012 BEKLENTİLERİ TAYSAD DERGİ’DEN FROM TAYSAD MAGANIZE Otomotiv sektörünü 2012'de neler bekliyor? Sevgi Özçelik TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı Corporate Communication Specialist Dergimizin bu sayısının her zamankinden daha kalın olduğunu farketmişsinizdir. 2012’ye girdiğimiz bu günlerde, sektörün tüm taraflarına yaşayacağımız yıla ilişkin yorumlarını, düşüncelerini sorduk. Otomotiv sektörünün değerli temsilcilerinden gördüğümüz ilgi öylesine yoğundu ki, sayfa sayımızı da arttırmak zorunda kaldık. Sizlere otomotiv sektörü ile ilgili farklı yön ve bakış açılarıyla zengin bir düşünce çeşitliliği sunmaya çalıştığımız bu sayımızda; bulunulan noktaya dair saptamalar ile 2011 yılının değerlendirmesi ve 2012 yılı öngörüleri yer aldı. Ancak yalnızca durum değerlendirmeleri yapılmakla kalmadı, aynı zamanda 2012 ve sonrası yılların stratejileri de çizildi. What is waiting for the automotive industry in 2012? Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Nihat Ergün başta olmak üzere TAYSAD Dergi’nin sorularını yanıtlayarak düşüncelerini bizlerle paylaşan; TİM Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyükekşi, İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. Tanıl Küçük, We are sure you’ve noticed that this issue is a little bit larger than the İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Yalçınother. It is because we asked all stakeholders their 2012 predictions, astaş, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgansessments and comments. The attention was quite big, that’s why we had cılar, KSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytito increase our page numbers. noğlu, OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan SabunIn this issue we tried to present you a diversity of thoughts with a number cu, OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen, of different point of views on the automotive sector. There are 2011 assessODD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar, ments and 2012 predictions. But the assessments are not only comments OYDER Yönetim Kurulu Başkanı H. Şükrü Ilısal, but they also include strategies for 2012 and afterwards. SaSad Genel Sekreteri Kaya Yazgan, CLEPA AfterMarket Baş Danışmanı Josef Frank, YPG Yönetim Our minister of Economy Zafer Çağlayan and minister of Science, Industry and Technology Nihat Ergün answered the questions of TAYSAD Kurulu Başkanı Mesut Urgancılar, EBSO Meclis and shared their thoughts with us. They were not the only one but also Başkanı Mehmet Tiryaki, Gebze Ticaret Odası Yöthere were TİM Chairman of the Board Mehmet Büyükekşi, İSO Chairnetim Kurulu Başkanı Nail Çiler, BUSİAD Yönetim man of the Board C.Tanıl Küçük, İTO Chairman of the Board Dr. Murat Kurulu Başkanı Arif Özer, BUSİAD Yönetim KuruYalçıntaş, EBSO Chairman of the Board Ender Yorgancılar, KSO Chairlu Başkan Yardımcısı Oya Yöney Coşkunöz, TAYman of the Board Ayhan Zeytinoğlu, OİB Chairman of the Board Orhan SAD Geçmiş Dönem Başkanı Ahmet Arkan, TOSB Sabuncu, OSD Chairmanof the Board Kudret Önen, ODD Chairman of Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi, ana ve yan the Board Mustafa Bayraktar, OYDER Chairman of the Board H. Şükrü sanayi firmalarımızın değerli temsilcilerinin görüşIlısal, SaSad Secretary General Kaya Yazgan, CLEPA Senior Adviser Aftermarket Department Josef Frank, YPG Chairman of the Board Mesut lerini ilgiyle okuyacağınızı umuyoruz. Öte yandan, bir süredir değerli bilgilerini paylaşan TAYSAD Temsilcimiz Ahmet Yılmaz’ın yazıları, bizlere Avrupa’nın ortasından sektördeki sıcak gelişmeleri taşımaya devam ediyor. 2012’de yolunuzu aydınlatacağını umduğumuz bu içeriğimize katkıda bulunan herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yeni sayımızda görüşmek dileğiyle... 4 Kasım November - Aralık December 2011 Urgancılar, EBSO Head of Assembly Mehmet Tiryaki, Gebze Chamber of Commerce’s Chairman of the Board Nail Çiler, BUSİAD Chairman of the Board Arif Özer, BUSİAD Deputy Chairwoman of the Board Oya Yöney Coşkunöz, Former President of TAYSAD Ahmet Arkan, TOSB Chairman of the Board Yunus Çiftçi and representatives of OEM and suppliers shared their thoughts, which we hope you’ll enjoy reading. On the other hand, TAYSAD Germany representative Ahmet Yılmaz’s article provides us the recent developments in the sector in Europe. We hope this content will lighten your road in 2012. We would like to thank anyone who contributed to this content. Hope to see you in the next issue. www.taysad.org.tr İÇİNDEKİLER CONTENTS dergi magazine Yıl Year: 13 Sayı Issue: 62 Kasım November - Aralık December 2011 Sahibi Publisher: TAYSAD adına Yönetim Kurulu Başkanı For TAYSAD, Chairman of the Board of Directors Celal Kaya Yazı İşleri Müdürü Editor in Chief: Özlem Gülşen Arkan Yayın Kurulu Editorial Board: Celal Kaya Dr. Mehmet Dudaroğlu Özlem Gülşen Arkan Sevgi Özçelik Editörler Editorial: Ayşe Uyguner Esra Sak Burçin Yeşiltepe editor@mavitanitim.com.tr Yayın Yönetmeni Publishing: Sevgi Özçelik sevgi@taysad.org.tr TAYSAD DERGİ’DEN FROM TAYSAD MAGAZINE 4 Görsel Yönetmen Art Director: What is waiting for the automotive industry in 2012? Reklam Advertising: Sevgi Özçelik Fırtına Arısoy 2012 SECTOR PREDICTIONS Otomotiv sektörünü 2012'de neler bekliyor? grafik@mavitanitim.com.tr İlter Çıtak 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı Corporate Communication Specialist firtina@mavitanitim.com.tr Murat Dilicioğlu murat@taysad.org.tr Yönetim Yeri Management Centre: TOSB - TAYSAD Organize Sanayi Bölgesi 1. Cad. No: 10/1 Şekerpınar - Çayırova 41480 Kocaeli - Türkiye Tel: +90 262 658 98 18 Faks: +90 262 658 98 39 www.taysad.org.tr info@taysad.org.tr TAYSAD’DAN MESAJ MESSAGE FROM TAYSAD 8 Baskı Printed by: Özgün Ofset Tic. Ltd. Şti. Yeşilce Mah. Aytekin Sok. No: 21 Otosanayi 4. Levent-İstanbul Tel: +90 212 280 00 09 Yerel - Türkçe - İngilizce - İlmi İki Ayda Bir Yayımlanır Tüm yayın hakkı TAYSAD’a ait olup kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. Tüm reklamların sorumluluğu reklam veren firmalara, yazılardaki görüşler yazarlarına aittir. TAYSAD Dergi parayla satılmaz. All publishing rights reserved by TAYSAD and the content may be quoted by indicating source. Advertisements are the liability of advertising firms. Opinions are the liability of writer. TAYSAD Magazine is distributed free of charge. CLEPA Avrupa Otomotiv Yan Sanayicileri Derneği TAYSAD CLEPA üyesidir TAYSAD is a Member of CLEPA 6 Kasım November - Aralık December 2011 22 Actual Agenda: Developing Business Yapım Production: Mavi Tanıtım ve İletişim Ayrılık Çeşme Sok. No: 122 Yeldeğirmeni 34500 Kadıköy - İstanbul Tel: +90 216 418 59 31 Faks: +90 216 348 95 22 mavitanitim@mavitanitim.com.tr Asıl Gündem: İşimizi Geliştirmek Celal Kaya TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of the Board, TAYSAD Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan: "Tecrübemizi yerli marka yaratmak için kullanmalıyız" Minister of Economy Zafer Çağlayan: “We should use our experience for local automobile production” SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE INDUSTRY TAYSAD ALMANYA TEMSİLCİLİĞİ TAYSAD GERMANY LIAISON OFFICE 20 Alman tedarik sanayi 2012'ye nasıl bakıyor? 2012 predictions of German Supply Industry Ahmet Yılmaz TAYSAD Almanya Temsilcisi, exTim GmbH Yönetim Kurulu Başkanı TAYSAD Germany Representative Chairman of the Board of exTim GmbH 26 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün: "Türkiye Sözünü Söyleyecek" Minister of Science, Industry and Technology: “Turkey will decide soon for its position” www.taysad.org.tr 30 "Sürdürülebilir hedeflere sahip olmak gerekiyor" “Sustainable objectives are needed” “High taxes will affect the sector” Mehmet Büyükekşi H. Şükrü Ilısal Ahmet Arkan OYDER Yönetim Kurulu Başkanı OYDER Chairman of the Board TAYSAD Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Former Chairman of TAYSAD 48 "Rekabet gücünü artıracak adımlar atılmalı" “Steps, which would increase competition power, should be taken” C. Tanıl Küçük 48 Josef Frank 49 "Ege Bölgesi geleceğe umudunu canlı tutuyor" Mesut Urgancılar YPG Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of the Board of Aftermarket Development Association 50 "İleri teknolojili ve yüksek katma değerli yatırımlar Ayhan Zeytinoğlu Mehmet Tiryaki KSO Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of the Board of Kocaeli Chamber of Industry EBSO Meclis Başkanı Head Assembly of Aegean Region Chamber of Industry "Teknolojik dönüşüme hazır olmak gerekiyor" 51 "Kayıt dışı ile mücadele giderek önem kazanmalı" Arif Özer BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of the Board of Bursa Industrialists and Businessman Association Kudret Önen 54 "Krizin yarattığı fırsatlar iyi değerlendirilmeli" "Küresel olmanın yolu iç pazardan geçiyor" “Opportunities of the crisis should be evaluated smartly” “The way to being global is through domestic market” Oya Coşkunöz Yöney Mustafa Bayraktar ODD Yönetim Kurulu Başkanı ODD Chairman of the Board www.taysad.org.tr NEWS FROM TAYSAD TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO 98 Comvex İstanbul Ticari Araçlar Fuarı Collaboration of the Commercial Vehicles, Buses and Component Industries 102 Comvex İstanbul Ticari Araçlar Fuarı'nın ardından... KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY 114 'Arka Pencere' Sosyal Sorumluluk Projesi “Rear Window” Social Responsibility Project DÖVME SANAYİ INDUSTRY OF FORGING 118 Ar-Ge odaklı olmak... Be focused on R & D... 52 “Strategic Collaborations are gaining importance” OSD Yönetim Kurulu Başkanı OSD Chairman of the Board "Ar-Ge çalışmaları ile geleceğe yatırım yapmak" Gebze Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of the Board of Gebze Chamber of Commerce OIB Yönetim Kurulu Başkanı OIB Chairman of the Board "Stratejik işbirliği giderek önem kazanıyor" TAYSAD’DAN HABERLER Nail Çiler Orhan Sabuncu 44 "Yatırımcılar için avantajlı konumdayız" “We have advantages for investors" “We should be ready for technological transformation” 40 "Avrupa'daki daralma yenileme pazarını nasıl etkileyecek?" “The shrinkage in Europe; how will it affect aftermarket?” Ender Yorgancılar 38 TOSB Yönetim Kurulu Başkanı TOSB Chairman of the Board CLEPA Senior Adviser Aftermarket Department “Hope is alive in Aegean Region” 37 Yunus Çiftçi CLEPA Aftermarket Baş Danışmanı ITO Yönetim Kurulu Başkanı ITO Chairman of the Board EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of the Board of Aegean Region Chamber of Industry "Satın alma yolu ile yeni pazarlar elde edilebilir" “New markets can come out of purchasing” "2012 satış sonrası beklentileri" “Aftermarket expectations for 2012 ” “R&D and innovative culture should be enhanced” 36 57 SaSad Genel Sekreteri Secterary General of SaSad "Ar-Ge ve yenilikçilik kültürü özümsenmeli" Dr. Murat Yalçıntaş "Komşu sektörler arasında güçlü bağ var" Kaya Yazgan ISO Yönetim Kurulu Başkanı ISO Chairman of the Board 33 "Ağır vergi yükü sektörü etkileyecek" 56 "Kamuda yerli araç kullanımı yaygınlaştırılmalı" TİM Yönetim Kurulu Başkanı Turkish Exporters’ Assembly Chairman of the Board 32 46 BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Deputy Chair of the Board of Bursa Industrialists and Businessman Association ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS 120 Co-Design ve Ar-Ge Konferansı Co-Design and R&D Conference TAYSAD ÜYELERİ TAYSAD MEMBERS 126 Üye Listesi List of members Kasım November - Aralık December 2011 7 TAYSAD’DAN MESAJ MESSAGE FROM TAYSAD Asıl Gündem: İşimizi Geliştirmek Celal Kaya TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of the Board of TAYSAD Saygıdeğer Üyelerimiz, Değerli Okurlarımız, 2 011’e damgasını bu sefer de Avrupa’daki daralma vurdu. Yunanistan ile başlayan süreçte ilk tepkimiz, “bizi etkiler mi, etkilemez mi?” tartışmaları oldu. Oysa küreselleşmenin dilimize yerleştiği ilk anlardan itibaren, artık dünyanın herhangi bir yerindeki herhangi bir yangının er-geç bizi de ısıtacağını zaten sezmeye başlamıştık. 2011’i değerlendirdiğimiz, 2012’yi öngörmeye çalıştığımız şu günlerde yine bir yangının dumanları arasında konuşuyor, öngörülerimizi oluşturmaya çabalıyor, sonu gelmeyen bu krizlerin gündemlerimizi ne kadar sıkıştırdığını bir kez daha düşünüyoruz. 8 Kasım November - Aralık December 2011 Elbette krize bakışımız da birçok konuya bakışımız gibi değişti. Üstelik krizler ve belirsizliklerle baş etme konusunda, hayli deneyimli bir ülkenin insanları olarak kendimizde birtakım üstünlükler bulmaya başlıyorken, krizler karşısında artık eskisi kadar ‘eyvah’lanmadığımızı, çıkış yollarını daha hızlı bulduğumuzu ve reaktif davrandığımızı farkediyoruz. Bu esnekliğimize rağmen, bizim dışımızda oluşan gündemin bizim iç gündemimizi fazlasıyla belirlediğini, şekillendirdiğini kabul etmeliyiz. Değişimin Neresindeyiz? Hepimizin bildiği gerçek; dünya değişiyor, Türkiye değişiyor. Türkiye’de önemli gelişmeler, ilerlemeler oluyor. Bütün bunların içinde otomotiv sanayimizdeki değişimi ise en iyi sizler takdir edersiniz. 20 yıl önceki ile bugünkü istatistiksel değerler arasında derin bir uçurum var. Ancak gelişmiş ülkelerle kıyasladığımızda Türkiye’nin alacağı mesafe çok daha büyük. Bu mesafeyi kapatmak için hepimizin kendi alanında daha iyi, daha hızlı olması gerektiği de çok açık. www.taysad.org.tr Fikir oluşturma süreçlerinde kullanılacak uygun yöntemler, tanımlanmış riskler, önlem planları, işin yapılabilirliğine ilişkin etüt çalışmaları, finans, bilgi ve insan kaynaklarımızın yeterliliği gibi konulardaki hakimiyetimiz yüzümüzü güldürecek sonuçlara ulaşmamıza aracılık edecektir. Daha İyi, Daha Verimli ve Daha Hızlı Olmak Zorundayız Yazının başlarında da belirttiğim gibi, kendi iç gündem ve hedeflerimizi oluşturmamız gerektiğine ve bunun için tüm odaklanmamızı ürünlerimizi, işlerimizi geliştirmeye yöneltmemiz gerektiğine inanıyorum. Yapılanmamızı işlerimizi geliştirmeye yönelik organize etmeli, çalışanlarımızın yeni fikirler üretmesinin önünü açmalı ve yeni yüzlerce fikri üretmekten yorulmamalıyız. Çoklu süzgeçlerden geçirerek önceliklendirdiğimiz fikirler üzerine yoğunlaşmalı, araştırmalı ve projelendirmeliyiz. Zaman ve maliyet kayıpları ile muhtemel hayal kırıklıklarından söz ediyoruz. Sonunun ne olacağı belirsiz bir maceraya atılarak çılgınlık yaptığımızı, risk aldığımızı düşünebiliriz. İşte bu noktada bilimin ve yönetim biliminin tüm incelikleri imdadımıza yetişecektir. Fikir oluşturma süreçlerinde kullanılacak uygun yöntemler, tanımlanmış riskler, önlem planları, işin yapılabilirliğine ilişkin etüt çalışmaları, finans, bilgi ve insan kaynaklarımızın yeterliliği gibi konulardaki hakimiyetimiz, yüzümüzü güldürecek sonuçlara ulaşmamıza aracılık edecektir. Elbette en önemlisi bütün bunlara girişebilecek inanca sahip olmamızdır. Fırsatı görmenin ve o fırsatı değerlendirme isteğimizin bize gerçekleştirme gücünü vereceğine de inanıyorum. Avrupa ve dünyada yaşanan sorunları kendi firmalarımız ve Türkiye için fırsata dönüştürebiliriz. Kabuk değiştirmek, fark yaratmak aynı zamanda “lider” olmayı da kaçınılmaz kılıyor. Sonuç: Yeni Bir Dünya Kuruluyor Aklımıza, İsmet İnönü’nün 1964 tarihli “Johnson Mektubu”nu aldıktan sonra söylediği bilinen “Yeni bir dünya kurulur ve Türkiye de orada yerini alır” sözleri geliyor. Türkiye ve lider konumdaki sektörleri, artık yeni dünyada hangi yeri alacağını vizyonu ve stratejik planları ile belirleyebilecek durumdadır. 2012’nin yenilikler içinde geçmesini temenni eder, ArGe çalışmalarının arttığı ve katma değeri bol yeni bir yıl dilerim. Saygılarımla... www.taysad.org.tr Actual Agenda: Developing Business “Europe in Crisis” was the highlight of 2011. First reaction to the process, started with Greece, was discussions on the impacts of the crisis on our businesses. But the thing is, thanks to globalisation, we are already aware of that any fire around the world would have an impact on us. Therefore in these days, when we try to assess 2011 and predict about 2012, we again discuss about the smoke of a fire, try to make our predictions and think how those neverending crisis throw our agendas into a loop. Of course our perception of crisis has changed like any other subject. We also recognize that being as a part of nation that is quite successful in dealing with crisis, we no longer get depressed in case of crisis and figure things out quickly. Despite all those, we should admit that external agendas shape our internal agendas. Where do we stand at change? The well known fact is the World changes, so does Turkey. Important developments and progress take place in Turkey. Amongst all of them you would appreciate the development of automotive industry most. The gap between the statistics of 20 years ago and today can be appreciated even by an elementary school student. But when we compare Turkey with developed countries it is apparent that Turkey has a lot of steps to take. In order to close this gap we should all be better and quicker. We should be better and quicker. As previously mentioned, I believe we should establish a new agenda and set of objectives of our own, as well as focus on products and business development. We should organise our structures according to business development, enable innovation among our employees and we should not get tired of creating hundreds of ideas. We should focus on and implement the projects that are well designed and reviewed. We are talking about time and cost losses, and the possible disappointments as well. We can think of ourselves as taking risks, furthermore being irrational in an ambiguous adventure. But at that point the particulars of science and the management will help us. Our knowledge on methodology for creating ideas, identified risks, preventive plans, feasibilities and our adequacy on finance, information and human resources will help us to reach our objectives. Of course the most important thing is that we should have faith to achieve our objectives. I also believe that seeing opportunities and the desire to take that opportunity will help us to realize any objective. We can change the problems in the world and Europe into opportunities for ourselves. Change and making difference require being crazy. To summarize “a new world” is being built We remember a saying of İsmet İnönü mentioned in a letter to Johnson in 1964: A new world can be built and Turkey will be a part of that. Isn’t it apparent that Turkey’s place in that world will be determined with our vision and what we are doing today. I wish you to have an innovative, inspiring and developing year in 2012. Kasım November - Aralık December 2011 9 SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR A.I.O.S. 2.223 57 618 BMC 2.899 10 Ford Otosan 8.371 28 16.754 Toplam Totals % 1.065 34 3.906 2 0 3.323 7 55 Traktör F. Tractor % Midibüs Midi-Bus 0 422 239.778 % Minibüs Mini-Bus % Otobüs Bus % Kamyonet Pick Up % B. Kamyon M. Truck % K. Kamyon L. Truck % Otomobil Pass. Car Firmalar Companies Otomotiv sanayi firmalarının 2011 yılı on bir aylık üretimleri Production of automotive manufacturers in the 11 months of 2011 264.903 86 Hattat 4.502 11 4.502 Honda Türkiye 12.101 2 12.101 Hyundai Assan 81.565 14 81.565 Karsan 514 13 M. Benz Türk 1.727 6 16.845 56 15.410 4 Man Türkiye Otokar Oyak Renault 548 306.962 Toyota 1 13 2.755 43 19.600 1.508 24 1.508 664 10 139 1 1.366 2.717 44 306.962 52 Temsa Tofaş 0 2.585 20.312 76 1.176 103.238 18 84.802 14 30 570 0 175.480 41 931 15 681 3.358 22 278.718 84.802 Türk Traktör Toplam 588.668 100 3.913 100 29.842 100 432.404 100 6.356 100 19.478 100 3.114 100 37.248 89 37.248 41.750 100 1.125.525 Kaynak: OSD K. Kamyon: AYA 3.5-1.2 Ton, L. Truck: GVW: 3.5-12 Ton, B. Kamyon: AYA 12 Ton’dan Büyük, M. Truck: GVW 12 Ton And Up Otomotiv üretimde rekora gidiyor Otomotiv sanayisi geçtiğimiz ay üretimde yüzde 10 artış göstererek Ocak-Kasım döneminde 1 milyon 84 bin adede kadar yükseldi. Otomobil üretimi ise yüzde 8 arttı. O tomotiv sanayisi üretimi, kasım sonu itibariyle 1 milyon 84 bin adede yükseldi. Ocak-Kasım döneminde toplam üretimde artış yüzde 10, otomobil üretiminde yüzde 8 oranında gerçekleşti. Ocak-Kasım döneminde üretim büyük kamyonda yüzde 71, midibüste ve otobüste yüzde 36, küçük kamyonda ve minibüste yüzde 29, kamyonette ise yüzde 10 oranında arttı. OSD verilerine göre Kasım 2011'de otomotivde bir önceki yılın aynı ayına göre toplam üretim yüzde 8, otomobil üretimi yüzde 14 oranında arttı. OcakKasım 2011 döneminde bir önceki yıla göre toplam otomotiv sanayisi ihracatı yüzde 4, otomobil ihracatı yüzde 2 arttı. Toplam ihracat 708 bin adet, otomobil 10 Kasım November - Aralık December 2011 Konular Kasım (Kaynak: OSD) Üretim İhracat Pazar 2010 2011 Ocak-Kasım % 2010 2011 % Toplam 89.635 96.250 8 982.765 1.083.775 10 Otomobil 45.453 51.759 14 546.748 588.668 8 Toplam 53.144 61.972 17 684.087 723.771 6 Otomobil 28.765 36.164 26 400.027 406.897 2 Toplam 77.406 66.714 -14 638.438 774.861 21 Otomobil 50.061 44.597 -11 410.323 504.208 23 Türkiye otomotiv sektörü üretim ve satış rekoruna koşuyor. 11 aylık üretim rakamı 1 milyon 84 bin adedi bulurken, sektörün 2008’deki 1 milyon 170 binlik üretim rekorunu kırmasına kesin gözüyle bakılıyor. ihracatı ise 407 bin adet düzeyinde gerçekleşti. İhracat yüzde 26 arttı Kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına göre toplam ihracattaki düşüş yüzde 13 oranında gerçekleşirken, otomobil ihracatında yüzde 26 artış yaşandı. Bu dönemde, ticari araç ihracatı yüzde 6 artışla 301 bin adet düzeyinde, traktör ihracatı yüzde 5 azalışla 8 bin 219 adet düzeyinde gerçekleşti. Ayrıca Avrupa otomotiv pazarında satışlar düşerken, Türkiye otomotiv pazarı yeni tarihi rekoruna doğru koşuyor. Türkiye otomotiv pazarında 2011 yılı OcakKasım döneminde otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 20 artarak 735 bin 33 adet olarak gerçekleşti. Böylece 2010 yılındaki tüm zamanların satış rekoru olan 793 bin adetlik rakamın bu yıl geçilmesi kesinleşti. www.taysad.org.tr Otomotiv sanayi ihracatı Sektör Toplam Ana Sanayi Otomobil Otobüs 2010 Toplam 2010 11 Ay 2011 11 Ay % 10.524.185.321 9.518.482.308 10.680.549.001 12 6.200.089.720 5.639.404.413 5.989.870.992 6 611.349.266 536.825.290 674.411.902 26 Diğerleri 3.712.746.334 3.342.252.604 4.016.266.108 20 Toplam Yan Sanayi 5.381.571.154 4.846.896.694 6.249.927.532 29 Aksam ve Parça 4.294.684.843 3.864.284.974 5.013.050.802 30 958.038.048 866.974.823 1.142.735.007 32 Akümülatör 78.585.048 68.559.451 69.483.290 1 Emniyet Camı 50.263.215 47.077.446 24.658.433 -48 15.905.756.475 14.365.379.002 16.930.476.533 18 İç ve Dış Lastik Toplam Kaynak: UİB ve OAİ, Kasım 2011 U ludağ İhracatçı Birlikleri ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri’nin açıkladığı 2011 yılı Ocak-Ekim döneminde toplam otomotiv sanayindeki ihracat, 15,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu dönemde ihracat, 2010 yılı aynı dönemi ile kıyaslandığında, ana sanayi ihracatında yüzde 11 oranında bir artış olduğu görülüyor. 2010 yılı Ocak-Ekim döneminde 4.388 milyon dolar olan toplam yan sanayi ihracatının ise 2011 yılı aynı döneminde yüzde 30 oranında artarak 5.704 milyon dolar oldu. 2011 yılı Ocak-Ekim döneminde taşıt aracı ihracatı 2010 yılı aynı dönemine göre yüzde 5 artarak 662 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde otomobil ihracatı değişmedi ve 371 bin adede düzeyinde gerçekleşti, ticari araç ihracatı 291 bin ve traktör ihracatı ise 7.224 adet oldu. Türkiye otomotiv pazarı Otomotiv pazarı 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21 oranında artarak 775 bin adet düzeyine ulaştı. T oplam otomotiv pazarı 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21 oranında artarak 775 bin adet düzeyine ulaştı. Ancak 2011 Kasım ayında toplam pazar 2010 yılı aynı ayına göre yüzde 14 oranında azalarak 67 bin adete geriledi. ODD 2011 Yılı Ocak-Kasım dönemi sonuçlarına göre, 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde toplam pazar, 2010 yılı aynı dönemine göre yüzde 21 oranında artarak 775 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Ancak 2011 Kasım ayında toplam pazar 2010 yılı aynı ayına göre yüzde 14 oranında azaldı ve 67 bin adet düzeyine geriledi. 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde otomobil pazarındaki artış yüzde 23 düzeyinde olurken pazar 504 bin adede yükseldi. Diğer taraftan, 2011 Kasım ayı otomobil satışları 2010 yılı aynı ayına göre yüzde 11 oranında azaldı ve 45 bin adete düştü. 2010 yılı Ocak-Kasım döneminde geçen yıla göre toplam otomobil satışları, yerli otomobil satışları ve ithal otomobil satışları yüzde 23 oranında arttı. İthalatın pazar payı 2011 yılı Ocak-Kasım döneminde yüzde 69 gibi çok yüksek bir oranda gerçekleşti. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 11 SEKTÖRDEN HABERLER NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR OICA Genel Kurulu 2012'de İstanbul'da OICA her yıl yaptığı Genel Kurul toplantısını bu yıl 0102 Kasım 2012 tarihlerinde İstanbul’da düzenleyecek. O SD’nin daveti ile yapılacak Genel Kurul Toplantısı ilk gün OICA üyeleri Tüyap Kongre ve Fuar Merkezinde gerçekleştirilecek İstanbul Motor Show’un açılışına katılacak ve öğlenden sonra burada OICA Yönetim Kurulu toplantısını yapacak. 02 Kasım 2012 günü sabah davetlilere açık OICA Yuvarlak Masa toplantısında küresel gelişmeler değerlendirecek, toplantıda ülke raporları da sunulacak. Genel Kurul ise öğlenden sonra toplanacak. OICA üyelerinin daha sonra Bursa’daki sanayi tesislerini ziyareti de planlanıyor. 1919 yılında Paris’te kurulan OICA üyeleri arasında ABD, Japonya, Almanya, Güney Kore, Fransa ve İtalya gibi başlıca üretici ülkelerin de bulunduğu 39 ülkenin ulusal otomotiv sanayi dernekleri yer alıyor. 2011 yılında ABD, Almanya, Fransa, İtalya, Japonya ve Kore’ye ek olarak geçen yıl Çin ve Hindistan da küresel pazarlardaki gelişmeleri dikkate alınarak daimi üye olarak belirlendi. Bu yıl Türkiye ile Güney Afrika, 3 yıl için değişen üye olarak seçildi. OICA Yönetim Kurulunda, küresel marka sahibi ve küresel üretimi 1 milyon adedi aşan kendi şirket veya gruplarına sahip ülkeler daimi üye olarak yer alıyor. OICA ulusal dernekler arasında işbirliği kurarak ortak alanlarda çalışmalar yapıyor, sanayi ile ilgili olarak küresel verileri toplayarak yıllık raporlar halinde yayımlıyor, sanayi politikalarının geliştirilmesine destek oluyor ve başta Birleşmiş Milletler olmak üzere diğer uluslararası kuruluşlarda otomotiv sanayini tek ses olarak temsilini sağlıyor. OICA ayrıca küresel teknik mevzuatın düzenlenmesinde temsil ettiği sanayi adına doğrudan ve çok etkin bir rol oynuyor. OICA aynı zamanda tüm dünyada düzenlenen otomotiv fuarlarını akredite ediyor ve uygun olanları her yıl düzenlenen OICA Fuar Listesine alıyor. 2009 yılından bu yana OSD, TAYSAD ve TAİD’in desteği ile düzenlenen COMVEX İstanbul Ticari Araçlar, Otobüs ve Yan OICA General Assembly to be held in İstanbul Annual General Assembly meeting of OICA will be held in İstanbul on the 1 and 2 November 2012. The invitees of the meeting will participate to the opening of İstanbul Motor Show, which will be held in Tüyap Congress and Fair Center, and continue to the OICA’s General Assembly meeting in the afternoon. On 2nd of November an invitee’s only round table will be held to discuss global developments and present country reports. General Assembly will be gathered in the afternoon. A site visit to facilities in Bursa is also being planned. Sanayi Fuarı da OICA fuar listesine kabul edilmiş bulunuyor. 20-21 Ekim 2011 tarihinde Bükreş/Romanya’da yapılan OICA (The International Organization of Motor Vehicle Manufacturers) Genel Kurul toplantısında OSD, 3 yıl süre ile OICA Yönetim Kuruluna seçildi. Yönetim Kurulu Üyesi ve Başkan Yardımcısı olarak OSD Genel Sekreteri Prof. Dr. Ercan Tezer görev yapacak. Yeni Civic Sedan üretim bandından çıktı Honda, Türkiye’de uzun zamandır beklenen otomobili yeni Civic Sedan için Şekerpınar’daki fabrikasında 19 Aralık’ta üretime başladı. Yeni Civic Sedan’ın yeni yılın ilk haftasında yollarda olması bekleniyor Ş ekerpınar’daki fabrikasından yaptığı otomobil üretimiyle Türkiye otomotiv sektörüne önemli bir destek veren Honda, yeni Civic Sedan’ın üretim heyecanını yaşıyor. Otomobil severlerin uzun bir zamandan beri merakla beklediği yeni Civic Sedan, 19 Ocak 2011’de Şekerpınar fabrikasında üretim bandından çıktı. Yeni Civic Sedan’ın 2012’nin ilk haftasında Türkiye 12 Kasım November - Aralık December 2011 yollarında olması bekleniyor. LineOff töreni sırasında hattan çıkan ilk otomobilin sembolik anahtarı bayiye teslim edildi. Honda’nın Türkiye’de en çok talep gören modeli Civic Sedan, Honda’nın Türkiye pazarında en çok talep gören otomobili olarak dikkat çekiyor. Güvenlikten konfora, performanstan görünümüne kadar baştan aşağı yenilenecek araç için otomobil severlerin Türkiye’de büyük bir talep göstermesi bekleniyor. Honda Türkiye fabrikasının lokomotifi olacak yeni Civic Sedan, Türkiye pazarının yanı sıra Avrupa’nın diğer ülkelerine de gönderilecek. Honda, 2012'de yeni Civic üretimi ile atağa kalkmayı ve hedeflerine ulaşmayı amaçlıyor. www.taysad.org.tr Toyota'nın yeni stratejileri Toyota Başkanı ve CEO’su Akio Toyoda, yeni stratejilerinin başında dünyada en çok sattıkları Corolla modelinin yeni nesli olacağını belirterek, “Bu model Türkiye’de de üretilecek. Türkiye’nin rolünü artırıp büyümemizde etkin olarak kullanacağız” dedi. U luslararası Tokyo Fuarı’nda, Toyota Başkanı ve CEO’su Akio Toyoda Corolla modelini yeniden Türkiye’de üreteceğiz” dedi. Türkiye’deki gelişmeleri heyecanla izlediklerini ve Türkiye’nin Toyota dünyasındaki öneminin büyük olduğunu belirten Toyoda, bu sebeple Türkiye’deki fabrikalarının rolünü artırıp büyümelerinde etkin olarak kullanacaklarını söyledi. Türkiye 3. çeyrek büyümesi TÜİK verilerine göre, 2011 yılının üçüncü çeyreğinde Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,2 arttı. Bu rakamla Türkiye 3. çeyrekte Çin'in ardından dünyada ikinci oldu. Y ılın ilk dokuz ayında ise yüzde 9,6 büyüme ile Çin’i de geride bırakarak ilk sırada yer aldı. Türkiye’nin iç talebiyle bu kadar büyüyebilen ender ülkelerden olduğuna işaret eden ekonomistler, yıl sonu büyüme oranının yüzde 8’i aşacağını belirtiyor. 2011 yılının üçüncü döneminde sabit fiyatlarla en fazla büyüme gösteren sektör, dolaylı mali aracılık hizmetleri oldu. En fazla büyüyen diğer sektörler inşaat (yüzde 10,6), ulaştırma, depolama ve haberleşme (yüzde 9,7), toptan ve perakende ticaret (yüzde 9,6) olarak sıralandı. Turkey’s growth in the third quarter According to the TÜİK data, GDP of Turkey increased by 8,2 percent in the third quarter of 2011. Turkey became second in the world after China, with this growth rate. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 13 SEKTÖRDEN HABERLER Renault elektrikli test merkezini açtı NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR Toyota Motor Avrupa’da görev değişikliği Emin Ataç, Toyota’nın tüm Avrupa Operasyonlarının Parça ve Komponent Satın Almalarından Sorumlu Direktör görevine atandı. Renault, elektrik motorlu araçla ilgili Fransa Lardy’deki özel test merkezi faaliyete geçirdi... 1 R 993 yılında Toyota Türkiye’nin satın alma bölümünde çalışmaya başlayan Emin Ataç, 2003 yılında Toyota Motor Avrupa’nın Brüksel’deki merkezine transfer olup, Toyota’nın Avrupa üretim operasyonlarındaki belirli komponentlerin merkezi satın almasında görev yapmıştır. 2007 yılında ise sorumlulukları genişletilerek, Satınalmada Genel Müdür görevine terfi etmiştir. enault, elektrik motorlu araçla ilgili atağına Lardy'de bu araçlara özel test merkezini faaliyete geçirerek devam ediyor. Bu yatırım ve üç yıl süren elektrikli parçalarla ilgili çalışmalar, Renault'nun bugün yüzde 100 elektrikli, performanslı, emniyetli ve yüksek kaliteye sahip bir araç gamı sunmasını sağlayacak. Test merkezi, elektrikle ilgili yeni teknolojilerin uygulanmasında stratejik bir unsur olan elektrikli motor ve piller için özel test olanaklarının çoğunluğunu bir araya getirecek. 2009 yılında faaliyete geçen bu merkez, zaman içerisinde genişleyerek yüz kadar test bandıyla bugün 3 bin 300 metrekare alana ulaştı. Tesiste üç yıldır, elektrik motorlu araç gamında kullanılan elektrikli organların performans, güvenilirlik ve güvenliğinin sağlanması ve kontrolü ile ilgili önemli testler yapılıyor. Renault, on iki ay içinde pazara sunulacak yeni nesil dört elektrik motorlu aracın ilkleri olan Kangoo Z.E. ve Fluence Z.E.'nin lansmanına hazırlanıyor. Emin Ataç Türkiye PSA’da bir üst sınıfa çıktı Fransız otomotiv üreticisi PSA Peugeot Citroen, durgunluğa karşı geliştirdiği yeni stratejisine Türkiye’yi de ekledi. Bu kapsamda ciddi bir yeniden yapılanmaya girecek PSA Grubu, Türkiye’nin konumunu da “öncelikli ülkeler” arasına alacak. 2 Renault opened elektric test center Renault announced that its practices on electric vehicles are continuing with the opening of a test center in Lardy. This investment and 3 years of electric parts related work will ensure Renault to present 100 percent electric, high performance, safe and high quality vehicle gum. 14 Kasım November - Aralık December 2011 2012 yılından itibaren Toyota’nın tüm Avrupa operasyonlarının Parça ve Komponent Satın Almalarından Sorumlu Direktör görevini yürütecek olan Ataç bu kapsamda, Toyota’nın Avrupa ikmal üstünde, kaynak sağlama, fiyatlandırma ve yeniden yapılandırma çalışmalarından sorumlu olacaktır." 012 yılında borç krizi nedeniyle Avrupa otomotiv piyasasında durgunluk bekleyen PSA, bir yandan gelişen pazarlarda genişlemeyi ve Avrupa pazarına bağımlılığını azaltmayı, diğer yandan da yeni model yelpazesiyle daha üst segmentlere de hitap ederek karlılığı artırmayı hedefliyor. PSA markaları toplam satışlarının yüzde 41’ini, Avrupa dışı pazarlarda gerçekleştiriyor. 2011’de Avrupa otomotiv pazarının durağan bir seyir izleyeceği belirtilirken, yıl sonuna kadar Çin’de pazarın yüzde 7, Latin Amerika’da yüzde 6, Rusya’da yüzde 30 gelişme kaydedeceği tahmin ediliyor. Türkiye’de ise otomotiv pazarı, vergi artışları ve diğer önlemlere rağmen bu yılın ilk 10 ayında yüzde 27 arttı. İşte bu nedenle PSA’nın, 2012’de uygulamayı planladığı adımlar çerçevesinde, öncelikli pazarlara yönelik yeni bir yapılanmayı devreye sokacağı bildiriliyor. Henüz resmen açıklanmasa da, PSA’nın Türkiye’yi halen bağlı olduğu Güney Avrupa bölgesinden çıkartıp 2012’den itibaren gelişme potansiyeli olan “Uluslararası Pazarlar” bölümüne bağlayacağı ifade ediliyor. 2007 yılında Peugeot Türkiye Genel Müdürü olan, ekimde Peugeot Kuzey ve Doğu Avrupa Ticari Direktörlüğü’ne getirilen Jean Pierre Vieux, bu görevde sadece üç hafta kaldı. Kuzey ve Doğu Avrupa Ticari Direktörlüğü çerçevesinde Türkiye dışında 16 ülkeden sorumlu olacağını açıklayan Vieux, PSA Grubu’ndaki yeni yapılanma çerçevesinde bambaşka bir göreve getirildi. Üstelik bu kez sorumluluk bölgesinde yine Türkiye de var. Resmen açıklanmamakla birlikte “Uluslararası Pazarlar” bölümünde satış sonrasi faaliyetleri sorumluluğunu Vieux üstlenecek. www.taysad.org.tr Otomotiv tasarım yarışması ve proje pazarı başlıyor Türkiye ihracatının lokomotifi durumundaki otomotiv endüstrisinin ihracattaki tek temsilcisi Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği, sektörde bir ilke imza atarak “Türkiye Otomotiv Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı ve Tasarım Yarışması” projelerini başlatıyor. T ürkiye'de Ar-Ge ve tasarım kültürünün yerleşmesi, gelişmesi, sektöre yeni işgücü, fikir ve metodların kazandırılması ve dolayısıyla dünya otomotiv piyasasında rekabetçi gücün artırılması hedefiyle, OİB tarafından gerçekleştirilen “Türkiye Otomotiv Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı ve Tasarım Yarışması” projeleri, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın desteği ve TİM koordinatörlüğünde düzenleniyor. Otomotiv sektöründe ilk kez gerçekleştirilen ve gelenekselleşmesi hedeflenen etkinlik, sektörde çalışan profesyoneller, araştırmacılar, akademisyenler, ilgili dallarda eğitim alan öğrencileri içine alan geniş bir kitlenin yaratıcı fikirlerini ortaya koyabileceği, “Proje Pazarı” ve “Tasarım Yarışması” olmak üzere iki farklı projeyi kapsıyor. Tasarım ve projeler için başvurular 2 Ocak - 20 Nisan 2012 tarihleri arasında, online olarak www.otomotivprojeyarismasi.com ve www.otomotivprojepazari.com üzerinden dosya yükleme yoluyla yapılabilecek. 17-18 Mayıs 2012 tarihlerinde, İstanbul Haliç Sütlüce Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek ödül töreni, Ar-Ge Proje Pazarı sergisi ve konferansları kapsayan törenle sona erecek. OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu; “Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden ve son beş yılın ihracat şampiyonu Türk Otomotiv Endüstrisi’nin gelişimi ve global arenada rekabetçiliği için tasarım, inovasyon ve Ar-Ge konularını içine alan topyekün farkındalığı destekleyecek önemli bir adım daha atıyoruz.“ şeklinde dile getiriyor. Turkey’s first automotive design contest and project market starts OIB, the only export representative of automotive industry, commences “R&D Project Market and Design Contest in Turkish Automotive Sector” project. The project aims to enhance and develop R&D and design culture in Turkey, provide new workforce, idea and methods to the sector, and increase competitive power in global automotive market as well. The project is being implemented by TIM with the support of Ministry of Economy. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 15 SEKTÖRDEN HABERLER ASO'dan Türk Traktör'e ödül ASO, 48. Yıl Ödülleri çerçevesinde Türk Traktör'ü 3 dalda ödüllendirdi. A SO 48. Yıl Ödülleri çerçevesinde; Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Ar-Ge, İhracat ve Çevre olmak üzere 5 dalda 48 şirket ödüllendirildi. TürkTraktör’ün kurumlar vergisi kategorisinde, 2010 yılında 47 milyon 776 bin 397,40 lira tahakkuk tutarı ile en yüksek kurumlar vergisi ödeyen şirketler arasında üçüncülük ödülünü aldı. TürkTraktör’ün 2010 yılında gerçekleştirdiği 8 bin 938 adet traktör ve 5 bin 280 adet transmisyon ihracatı ile ihracat dalında ikincilik ödülüne layık görüldü. Sektörünün ilk otomotiv kuruluşu olmasının yanı sıra, Sanayi Bakanlığı tarafından tescillenmiş ilk Ar-Ge merkezine de sahip olması itibariyle de, ArGe çalışmalarıyla üçüncülük ödülünün sahibi oldu. ASO’s award to TürkTraktör TürkTraktör received 3 awards in ASO’s 48th Year Awards. With its export rates in 2010, 8.938 units of tractor and 5.280 units of transmission, the company received the first runner up award in export category. Another award in the R&D category came to the company as a result of being the first in the sector that received Ministry of Industry’s R&D Center registration. İhracat pazarını çeşitlendirdi Hidromek Pazarlama Müdürü Karaağaç, geçen yıl 45 milyon Euro olan ihracatlarının bu yıl yaklaşık 100 milyon euroya ulaşacağını söyledi. “İhracat Yıldızları” ödülü sahibi iş makinesi üreticisi firmanın Pazarlama Müdürü Levent Karaağaç, dış pazarlarını çeşitlendirmeleri sayesinde, Euro Bölgesi’ndeki krize rağmen bu yılın ihracat rakamlarının geçen yılın iki katından fazla artacağını belirtti. 18 Kasım November - Aralık December 2011 NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR V1 Avrupa’da görücüye çıkacak New York’ta ihalesini kaybetmesine rağmen geliştirme çalışmaları sürdürülen Karsan V1, Avrupalıların önüne ilk kez Hollanda’da düzenlenecek Taxi-Expo’da çıkıyor. N ew York taksi ihalesinin finalinde elenen Karsan V1, ilk kez Avrupalıların önüne çıkıyor. Üretime hazır hale getirilmesi amacıyla testlerine devam edilen Karsan V1, bu fuarda prototip haliyle sergilenecek. New York Belediyesi ile TLC’nin (Taksi ve Limuzin Komisyonu) “Geleceğin Taksisi” ihalesi için Karsan ve kardeş kuruluşu Hexagon Studio’nun geliştirdiği Türk malı taksinin prototipi, Amsterdam’daki “Taxi-Expo 2011”de sergilenecek. 2-3 Aralık’taki etkinlik, taksi dünyasındaki gelişme ve yeniliklerin tanıtıldığı, Hollanda’nın yanı sıra Belçika ile Lüksemburg gibi Avrupa ülkelerinin de büyük önem verdiği bir fuar. Aracın konsept hali, daha önce New York’ta Amerikan kamuoyuna tanıtılmış, Autoshow 2010’da da sergilenmişti. V1 will be in Europe Karsan V1, which lost NY cab tender in the final step, will be showcased to Europeans for the first time. V1, of which’s tests are still going on, will be showcased as a prorotype in the expo. ABD’liler Bursalı Combo’ya da sıcak 2 013 yılından itibaren ABD'de satışına başlanacak Bursalı Ram Doblo’yu beklemeye koyuldu. Amerikalılar, şimdilerde de Doblo platformu üzerinde üretilen yeni Opel Combo’nun, Chevrolet markasıyla ABD pazarına uygun olup olmayacağını tartışmaya başladı. Amerikan basınında çıkan haberlerde, pazarda yeni bir sınıf oluşturan Ford Transit Connect’in giderek kabul gördüğü ve satışlarının geçen yıla göre yüzde 16’lık artışla bu yılın ilk 10 ayında 25 bin adedi aştığına dikkat çekilirken, Chrysler Grubu’nun Fiat Doblo’yu Ram markası için hazırladığı, Nissan’ın da Avrupa’da sattığı NV200’ü gelecek yıldan itibaren piyasaya sunacağı hatırlatıldı. Kompakt Van sınıfının ABD’de henüz büyük rakamlara ulaşmadığı, ancak büyük potansiyeli olduğuna dikkat çekilen yorumlarda, yeni uygulamaya girecek yakıt tüketimi normlarının şirketleri zorunlu olarak bu tip araçlara yönlendireceği de ifade edildi. Fiat ile General Motor arasındaki anlaşma uyarınca Doblo temelli yeni Combo’nun Avrupa’da satışına başladığı vurgulanan yorumlarda, aracın, benzer şekilde Chevrolet markasıyla ABD pazarı için de düşünülebileceği dile getirildi. Fiat temelli aynı aracın Ram Doblo ve Chevrolet markalı olarak aynı pazarda satılmasının sorun yaratıp yaratmayacağının da tartışıldığı yorumlarda, tasarım ve motor seçenekleri konusunda yeterince farklılık sağlanmasının sorun yaratmayacağı belirtildi. Bununla birlikte GM yetkililerinin, şu an ABD ve Avrupa dışı diğer pazarlar için böyle bir seçeneği düşünmediği de kaydediliyor. www.taysad.org.tr Yerli otomobile destek Türkiye'nin yerli otomobil markası oluşturulması çalışmalarına bir destek de Alman otomotiv firması Mercedes'ten geldi. Daimler AG Yönetim Kurulu Başkanı Dieter Zetsche D aimler AG Yönetim Kurulu Başkanı ve Mercedes-Benz Binek Araçlar Başkanı Dieter Zetsche, Türkiye’nin yerli otomobil markasını oluşturması projesinde Mercedes-Benz olarak yer almalarıyla ilgili, ‘’Türk hükümetinden bir talep gelirse bundan memnuniyet duyarız ve seve seve değerlendirmeye alırız’’ dedi. Zetsche, Mercedes olarak, Türkiye’de oluşturdukları çok güçlü ve son derece başarılı bir sanayi ve üretim üsleri bulunduğunu ifade etti. Mercedes’in küresel otobüs üretiminin çok önemli bir bölümünün Türkiye’de başarıyla yapıldığını anlatan Zetsche, kamyon üretiminde de Türkiye’deki tesislerinin önemli bir yeri bulunduğuna işaret etti. Türkiye’de otomobil üretimi yapıp yapmayacakları sorusu üzerine Zetsche, belli bir bölgede otomobil üretimi yapmalarının daha çok hacim ile ilgili olduğunu belirtti. Talep hacminin belli bir noktaya ulaşmadığı yerlerde otomobil üretmenin çok ekonomik ve fizibl olmadığını ifade eden Zetsche, Mercedes’in premium otomobiller ürettiğini hatırlatarak, premium araçlarda bu hacme ulaşmanın daha zor olduğunu söyledi. Türkiye’nin yerli otomobil markasını oluşturması çalışmalarında yer almak isteyip istemeyecekleri sorusu üzerine de Zetsche, şunları söyledi: ‘’Türkiye’nin yerli otomobil markasını oluşturması projesinde yer almamızla ilgili Türk hükümetinden bir talep gelirse bundan memnuniyet duyarız ve seve seve değerlendirmeye alırız. Henüz böyle bir teklif gelmedi. Mercedes-Benz’in premium araçlar üretmesinden dolayı böyle bir teklif gelmemiş olabilir, ancak yine ifade etmek isterim ki, böyle bir teklif gelirse bundan memnuniyet duyarız.’’ Mercedes’ support to local automobile Daimler AG Chairman and Mercedes Benz Passenger Vehicles President Dieter Zetsche shared his ideas on being a part of producing a local automobile as Mercedes and said: In case of invitation we will be proudly assess. Being as Mercedes, he also expressed that they have a strong and successful industry and production base in Turkey. Zetsche also said that an important share of their global bus production is being handled in Turkey, as well as their truck production. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 19 TAYSAD ALMANYA TEMSİLCİLİĞİ TAYSAD GERMANY LIAISON OFFICE Alman tedarik sanayi 2012'ye nasıl bakıyor? Ama artan bir oranda orta ve küçük ölçek firmaların da küreselleşme faaliyetlerine hazırlandıklarını izlemekteyiz. Önümüzdeki yıl, Almanya’da mukim her 3 şirketten biri Almanya dışında üretim ünitesi kurmayı düşünüyor, planlıyor. Bu, ülke içindeki faaliyetleri başka ülkelere taşıma anlamında bir faaliyet olarak değil, merkezi sabit tutup artı bir faaliyet olarak düşünülüyor. İkinci halka (Tier2) olarak tanımlanan yan sanayi firmalarında küreselleşme istemi daha yüksek. Ahmet Yılmaz TAYSAD Almanya Temsilcisi, exTim GmbH Yönetim Kurulu Başkanı TAYSAD Germany Representative Chairman of the Board of exTim GmbH A lman otomotiv ana ve yan sanayileri açısından 2011 yılı başarılı bir yıl oldu. Alman orijinli firmalar hem Almanya’da hem de kürenin önemli coğrafyalarında kayda değer büyüme rakamları yakaladılar. Otomotiv sektörü, Almanya’nın bilhassa ihracat ve istihdam yönünden lokomotifidir. Almanya’nın yeni genel ihracat rakamlarının trilyon Avro seviyesine ulaşmasında otomotiv sanayinin katkısı büyüktür. Alman otomotiv ana ve yan sanayi birçok özelliği ile küresel anlamda benchmark’tır. Bu yazıda sizlerle ana sanayiden ziyade yan sanayi firmalarının 2011-2012 yılları mukayesesi, gelecekte daha fazla yönelecekleri/eğilecekleri konuları irdelemek, paylaşmak istiyorum. Birinci konu; küreselleşme: İhracat ve yurtdışı üretim rakamlarından da görüleceği gibi Alman firmaları küreselleşmede bir hayli yol aldılar. Küreselleşmeden en fazla payı büyük şirketler almaktadır. 20 Kasım November - Aralık December 2011 Küreselleşmede firmaların yöneldikleri coğrafyalara baktığımızda, ilk olarak Alman ana sanayilerin faaliyet gösterdiği coğrafyalar görülmektedir. Ama bu yönelimi sadece ana sanayi baskısı altında ‘zoraki mesken’ gibi algılamak tamamen doğruyu yansıtmamaktadır. Tabii ki, Alman ana sanayilerin küresel faaliyet gösterdiği coğrafyalar, yine Alman yan sanayi firmalarına büyük olanak tanımaktadır. Ama küreselleşme stratejilerindeki ana değişkenleri; müşteri çeşitliliği sağlama, inovasyon ve teknolojik öncülüğün getirdiği avantajlar olarak sıralayabiliriz. Alman yan sanayi firmalarının gözde ülkelerini sırasıyla belirtmek gerekirse; Çin, Hindistan, ABD, Rusya, Brezilya, Romanya, Meksika ve Polonya’yı sayabiliriz. Listeden görüldüğü üzere Türkiye ilk beşte yeralmamaktadır. İkinci konu; hammadde kıtlığı/alternatif malzeme arayışı: Önümüzdeki dö- 2012 predictions of German Supply Industry 2011 has been a successful year for German automotive and supply industry. German companies reached to significant growth rates both in Germany and in other important geographies of the globe. Automotive sector is the locomotive of Germany specifically in terms of export and employment. Germany’s new export rates reached to trillion Euro’s mostly because of automotive industry. German automotive and supply industry is a benchmark with its many features. Therefore, in this issue I would like to focus on 2011-2012 assessments of supply industry companies and what will they do in the future. The first subject is globalization. As can be seen by export and international production numbers German companies took major steps in globalization. The bigger shares go to the bigger companies yet SMEs also are ready for globalization. One out of three companies in Germany plans to establish a production unit in out of Germany for the next year. This does not considered as mobilization of operations but as additional activity. In Tier2 companies, globalization desire is higher. When we check the geographical spread of the companies, we mostly see the places where German automotive industry operates. However such intention should not be considered as mandatory. Of course German automotive industry’s operation regions enable supply industry companies to operate there as well. But the main variables of globalisation strategies can be as follows: enabling customer differentiation, inwww.taysad.org.tr dan dolayı alternatif malzeme arayışı hız kazanmıştı. Son gelişmeler doğrultusunda yan sanayi firmalarının Ar-Ge kurumları ile bu yöndeki kooperasyonlarının artacağı tahmin edilmektedir. nem plastik, metal, çelik ve bakır gibi malzemelerde sıkıntılar yaşanacağı tahmin ediliyor. Bu malzemelerde kıtlık ve dolayısı ile arz/talep dengesinden kaynaklı fiyat artışlarının önemli sorunlara gebe olduğu/olacağı hesap edilmektedir. Ana sanayilerin hammaddeden kaynaklı fiyat artışına verdikleri tepkiler henüz yan sanayi açısından kabul edilir seviyede değil. Ayrıca yan sanayi firmaları önemli ölçüde likit kaynaklarını hammadde temini için kullanmak zorunda kalmaktadırlar. Bu da yan sanayi firmalarının zaten güçlü olmayan finans yapılarını zorlamaktadır. Gelecek için risk içeren bu alanda alternatif malzeme arayışı artmıştır. Zaten araç hafifletme ve enerji verimliliği konuların- Üçüncü konu; ürün ve müşteride çeşitlilik: Yan sanayi firmaları artan bir oranda otomotiv ana sanayiden bağımsızlaşma, dolayısı ile büyüme riskini negatife çevirmemek için başka branşlara da yönelmektedirler. Bu branşlar yan sanayi tiplemesine göre değişiklik arz etmektedir. Büyük firmalar (Tier1) enerji sektörüne girer iken, ikinci halka yan sanayiler elektronik ve makina sektörlerine yönelmektedirler. Bu yönelme, bir yanda yatırımlar olarak karşımıza çıkarken diğer yanda da daha çok bu ürün grubundan müşterilere hizmet sunumu olarak gerçekleşmektedir. Dolayısı ile önümüzdeki dönem yan sanayi firmalarının büyüme stratejisinde değişik ama yakın branşlara yönelme göreceğiz. Aslında bu çeşitlilik konusu Türkiye yan sanayi firmaları için hiç de yabancı bir konu değil. Otomotivde faaliyet gösteren yan sanayi firmalarımızın bir çoğu başlangıçta beyaz eşya sektörüne hizmet veren firmalardı ve sonrasında ürün grubuna otomotivi de başarılı bir şekilde dahil etmişlerdi. Aktüel olarak savunma ve uzay sanayilerine yönelim ve/veya bu novation and advantages that arise from technological pioneer. The favourite countries for German supply companies are China, India, USA, Russia, Brazil, Romania, Mexico and Poland. As it can be seen from the list Turkey is not among the top five. financial difficulties for the supply companies. This is a risky area for future and therefore alternative material researches are increasing. With the latest developments supply companies’ cooperation with R&D institutions will likely to increase. The second subject is the lack of raw material and search for alternative materials. It is predicted that lack of plastic, metal, steel and copper will be experienced. This means shortage of those materials will lead to a shift in supply/demand balance and consequently increase in the prices. The reaction of automotive industry to increased prices is not acceptable for the supply industry yet. Besides supply companies mostly use their liquids for raw materials, which results with Third subject is the diversified products and customers. Supply companies are trying to get over their dependency towards automotive industry and search for newer branches, which are diverging based on supply industry categories. Tier1 companies enter energy sector, tier2 companies go with electronic and machinery sectors. These directions realize not only as investments but also as service providing for the customers of these product groups. For ürün grubuna dahil olmaya yönelik faaliyetler gelecek senaryoları açısından doğru bir karar ve gerekliliktir. Almanya’da şirketlerin sürekli gündeminde bulunan Ar-Ge faaliyetlerinin genelde artarak devam edeceğini biliyoruz (2010 yılında toplam Ar-Ge yatırımları 19 milyar Avro üzerinde idi). Önümüzdeki dönem Ar-Ge yatırımları bilhassa ikinci halka yan sanayide hız kazanacak. Yukarıda belirttiğimiz 3 ana eğilim zaten Ar-Ge’yi zorunlu kılmaktadır. Mevcutta firmaların Ar-Ge yatırımları ortalama olarak cironun %7’sine tekabül etmektedir. Bu oran ikinci halka yan sanayide %10’lara kadar çıkmaktadır. Alman yan sanayi firmalarını meşgul eden/edecek bir diğer konu da önümüzdeki dönem artacağı tahmin edilen proteksiyonizm yani korumacılık. Başta Çin ve ABD olmak üzere birçok ülkenin koruma kalkanlarını devreye alacakları tahmin edilmektedir. Özetle, Alman yan sanayi firmalarının yarıdan fazlası 2012 için umutlu. Her ne kadar Avro üzerindeki baskının büyüme rakamlarını aşağıya çekeceğinden emin olsalar da yukarıda belirtilen yeni yönelimler ile risklerin azaltılacağı fikri şimdilik egemen görünüyor. that reason we will see tendency for different but close sectors amongst the supply industry companies in the upcoming period. Diversification is something Turkish companies are familiar with. Most of the suppliers were working with white good sector initially and they included automotive their product groups. Tendency to defense and space industries is a must for future scenarios. We all know that R&D will increasingly continue amongst German companies and in the coming period R&D investments will gain importance among Tier2 companies. The 3 tendency we mentioned above requires R&D. The investment on R&D equals 7 percent for present companies and this increase to ten percent in Tier2. Another subject is that protectionism, which seems to be increasing in the coming period. Specifically China and US, as well as other countries will increase their protection. To summarize, German suppliers are hopeful about 2012. Despite the problems with Euro will decrease the growth rates, these new tendencies will also decrease the risks. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 21 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan: Tecrübemizi yerli marka yaratmak için kullanmalıyız Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye otomotiv üretiminde yüksek performans ve kaliteli iş gücü ve araç tasarımında elde ettiği deneyim, bilgi birikimi ve kalifiye eleman avantajını yerli marka üretimi için kullanmak zorunda olduğunu belirtiyor. 2012’de otomotiv sektörünü neler bekliyor? O tomotiv sektörü diğer sektörler gibi genel sanayi kavramı içinde tanımlanmasına rağmen kendine özgü farklılıkları olan bir sektördür. Uluslararası kalite sistemlerinin uygulandığı, güçlü yabancı ortakları ile tam entegrasyonu sağlamış, Ar-Ge potansiyelini hızla geliştiren, uluslararası yatırım-ortaklık-üretim-ticaret ilişkilerinin en yaygın olduğu sektör, otomotiv sektörüdür. Otomotiv sektöründe, tedarik zinciri içerisinde hammaddeden satış ve pazarlamaya kadar bütün aktiviteler küresel bir pazar içerisinde gerçekleşmekte, bu zincir içerisinde yer alan firmaların oluşturduğu katma değer ekonomi üzerinde olumlu etkisinin çarpan etkisi nedeniyle katlanarak yaşanmaktadır. Yarattığı nitelikli istihdam ile ülkemizin genel teknolojik seviyesinin yükselmesinde önemli bir paya sahip olan otomotiv sektörü için 2012 yılı, yakalanan rekabet gücünün küresel anlamda sürdürülebilirlik mücadelesinin verileceği bir yıl olacaktır. Bu mücadele bilim ve teknolojiyle, inovasyonla, değişimle ve sektörün kendini sürekli geliştirmesiyle kazanılacaktır. Bilindiği gibi, son aylarda Avrupa Birliği ülkelerinde baş gösteren ve önümüzdeki dönemlerde daha da derinleşmesi ihtimal dahilinde olan Avrupa ekonomik krizinin, otomotiv sektörümüzü olumsuz etkileyebilmesi muhtemeldir. Bununla birlikte, IMF Dünya Ekonomik Görünümü isimli 22 Kasım November - Aralık December 2011 Zafer Çağlayan, T.C. Ekonomi Bakanı raporda, 2011 yılı büyüme tahminlerinin gerek dünya gerekse de Avrupa için son dönemde aşağı yönlü revize edilmesi hususu da dikkate alındığında, 2012 yılının aynı zamanda otomotiv sektörümüz için yeni pazarların daha fazla önem kazanacağı bir yıl olması kaçınılmaz gözükmektedir. Bu nedenle özellikle Avrupa odaklı ihracatı bulunan firmalarımızın 2012 yılında gelişmekte olan bölgelere yönelik stratejiler geliştirebileceğini düşünüyorum. Bu kapsamda Rusya Federasyonu, Afrika, Brezilya, Çin, Hindistan ve İran gibi bölgelere gerek sektörel heyet ziyaretleri ve bu ülkelerden önemli muhatapların ülkemize davet edilerek sektörümüzün yakından tanıtılması gerekse de bu ülkelerde düzenlenen uluslararası fuarlara katılım ile pazar payımızın artırılması için yürütülecek çalışmalara Bakanlığımızca destek olunmaya devam edilecektir. 2012 yılını değerlendirirken, 2011 yılına da bakmalıyız. Türkiye otomotiv sektörünün 2011 yılı performansına baktığımızda, 2010 yılında toplam taşıt araçları üretimimizin 1,1 milyon adet düzeyinde gerçekleştiğini, 2011 yılı sonu rakamının ise bu rakamı az farkla da olsa aşacağını tahmin ediyorum. 2012 yılı için ise yukarıda belirttiğim hususlar da dikkate alındığında üretimde, en karamsar ihtimalle 2011 yılı rakamının aşılacağı beklenebilir. Otomotiv sektörünün küresel boyutta resmine bakıldığında ise, IMF Dünya Ekonomik Görünüm Raporunda aşağı yönde revize edilmiş büyüme rakamlarıyla paralellik arz edecek şekilde, uluslararası otomotiv sektörü analizlerinde de tahminlerin aşağı yönlü revize edildiğini görüyoruz. Bu analizlere göre, 2011 yılı toplam motorlu araç üretiminin yaklaşık 80,9 milyon adet olması beklenirken, 2012 senaryoları www.taysad.org.tr iki şekilde karşımıza çıkmaktadır. Birincisi, 2012 global üretim rakamının 86,8 milyon adet olmasıyken, diğeri Avrupa’daki borç krizinin etkilerini derinleştirmesine bağlı olarak bu rakamın 2011 yılına göre en fazla yüzde 1,3’lük bir artışla yaklaşık 81,9 milyon civarında gerçekleşmesi. Benim öngördüğüm tablo iyimser senaryoya daha yakın olarak değerlendirilebilir. Çünkü, küresel üretimde yüzde1,3’lerden daha fazla bir artış beklemekteyim. Bu artış yine, üretim koşulları rekabetçi olmaktan çıkmış, maliyetlerin yüksek olduğu Amerika, Japonya ve AB gibi klasik üreticilerden ziyade, son yıllarda yükselen pazarlar olan Güney Amerika, Doğu Avrupa, Türkiye ve Asya’dan kaynaklanacaktır. Ülkemiz 2012 yılında da, dünya toplam taşıt aracı üretiminde 16. sıradaki yerini muhafaza edecektir. Bununla birlikte bu listedeki Hindistan, Tayland, Rusya Federasyonu ve Endonezya gibi ülkelerin sıralamalarını yukarı yönlü değiştirmesi mümkün olabilir. 2015 yılına kadar ÇHC, Hindistan ve Rusya dışında İran, Tayland ve Türkiye’nin en hızlı büyüyen pazarlar olacağı şeklindeki uluslar arası beklentiler de bu öngörümü destekler niteliktedir. 2011 yılında taşıt aracı ihracatımızın yıl sonu itibariyle bir önceki yıla göre ortalama yüzde16-17 artışla 20 milyar doları aşması mümkün görünmektedir. Sektörün genel ihracatımızdan aldığı payın 2011 yılında da yüzde16 civarında olmasını bekliyorum. Üretimin yaklaşık yüzde 67’sinin ihraç edilebileceği varsayıldığında, adet bazında 2011 yılı ihracatının yaklaşık 750-800 bin adet olacağı söylenebilir. 2012 yılında da Türk otomotiv sektörü yakaladığı yüksek verimliliğe dayalı maliyet avantajı ile önemli bir küresel merkez olma özelliğini güçlendirerek sürdürecektir. Hükümetimizin Orta Vadeli Programında (2012-2014) öngörüldüğü şekilde Türkiye toplam ihracatı 2012 yılında 148,5 milyar dolara ulaşırsa, otomotiv sektörünün genel ihracatımız içindeki payının yüzde15 dolayında olacağı varsayımıyla, sektörde 2012 yılında 22,3 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşılabilmesi mümkün olabilecektir. Otomotiv sektörünün yeni ihracat pazarlarına yönelmesi için neler yapılmalı? Otomotiv sektörü, ihracat odaklı yapısıyla, ülkemiz genel ihracat performansına doğrudan etki eden çok önemli bir sektör konumundadır. Başlıca ihraç pazarlarımız; Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere, www.taysad.org.tr İspanya, Rusya Federasyonu, Romanya, ABD, Belçika ve Polonya’dır. 2010 yılında otomotiv ana sanayi ihracatımızın değer bazında yaklaşık yüzde 77’si Avrupa Birliği üyesi ülkelere yapılmıştır. Yan sanayide pazar bağımlılığı daha az olmakla birlikte yaklaşık yüzde 70 oranında yine AB ülkelerine yönelik olarak gerçekleşmiştir. Söz konusu pazar bağımlılığı sebebiyle son dönemde Batı Avrupa’da yaşanan ekonomik kriz ülkemiz otomotiv ihracatını olumsuz etkileyebilmekte, bu durum da bizlere ihracatta pazar çeşitlenmesinin önemini bir kez daha hatırlatmaktadır. Sektörün pazar bağımlılığının önüne geçilebilmesini teminen uyguladığımız çeşitli ticaret politikası araçları ile sektör firmalarını yeni pazarlara yöneltebileceğiz. Bu çerçevede, Bakanlar Kurulunun 27 Aralık 1994 tarih ve 94/6401 sayılı İhracata Yönelik Devlet Yardımları Kararı’nın 4’üncü maddesinin verdiği yetkiye istinaden hazırlanan ve belirli bir faaliyetin yapılması esasına dayanan çeşitli ihracat destekleri Bakanlığımız uhdesinde yürütülmektedir. Bu destekler çerçevesinde; l 97/5 sayılı Çevre Maliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ kapsamında firmalarımızın, ISO 9000 serisi kalite güvence sistemi ve ISO 14000 çevre yönetim sistemi belgelerini, CE işaretini, uluslararası nitelikteki diğer kalite ve çevre belgelerini alma masrafları desteklenmektedir. l 2009/5 sayılı Yurt Dışında Gerçekleştirilen Fuar Katılımlarının Desteklenmesine İlişkin Tebliğ kapsamında, firmaların yurt dışı fuarlara iştiraklerine ve sektörel nitelikteki uluslararası fuarlara bireysel katılımlarına ilişkin harcamaları belirli oran ve miktarlarda desteklenmektedir. l 2010/6 sayılı Yurt Dışı Birim, Marka ve Tanıtım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ kapsamında, oto yan sanayii sektöründe faaliyet gösteren firmalarımızca yurt dışında gerçekleştirilen tanıtım, marka tescil giderleri ile yurt dışında mal ticareti yapmak amacıyla açılan birimleriyle ilgili giderleri belirli miktar ve oranlarda desteklenmektedir. l 2006/4 Sayılı Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi ve TURQUALITY®’nin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ kapsamında, firmaların; patent, faydalı model, endüstriyel tasarım ve marka tesciline ilişkin harcamaları, kalite belgesi alımına ilişkin giderleri, moda/endüstriyel ürün tasarımcı istihdamına ilişkin giderleri, tanıtım, reklam ve pazarlama faaliyetleri, yurtdışı birimlere ilişkin kira ve temel kurulum giderleri, danışmanlık (strateji, operasyon, organizasyon, teknoloji) giderleri, bilişim ve bilgi yönetimi alanına yönelik harcamaları yüzde 50 oranında 5 yıl süreyle desteklenmekte olup; üretimden pazarlamaya, satıştan satış sonrası hizmetlere kadar bütün süreçleri kapsayacak şekilde yönetsel bilgi birikimi ve kurumsallaşma konularında destek sağlanmaktadır. l2011/1 sayılı Pazar Araştırması ve Pazara Giriş Desteği Hakkında Tebliğ kapsamında, firmalarımızın yurt dışı pazarlara girmelerini teminen, Yurt Dışı Pazar Araştırması Desteği, Pazara Giriş Desteği ve Sektörel Ticaret Heyeti ve Alım Heyeti Programları Desteği ile E-Ticaret Sitelerine Üyelik Desteği sağlanmaktadır. l2010/ 8 sayılı Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ kapsamında firmalar personellerinin eğitimine ilişkin olarak destek alabilmektedirler. Bu bağlamda, eğitim ve/veya danışmanlık ihtiyacının analizi, iş planı ve ihracat stratejilerinin hazırlanması ve izlenmesi, ihracat potansiyelinin belirlenmesi ve ihracat yapmaya hazır hale getirilmesi, süreç iyileştirme ve yönetimi, bilgi ve iletişim teknolojileri danışmanlığı, aynı değer zincirinde yer alan, birbirleriyle ilişki içinde olan ve coğrafi yakınlık içinde bulunan şirketlerin uluslararası rekabetçilik yönünde yol haritalarının hazırlanması konularındaki program giderleri ile Bakanlığımızca uygun görülen diğer konulardaki program giderleri desteklenmektedir. Diğer taraftan, ülkemiz uluslar arası ve bölgesel anlaşmalar yoluyla da ihracat artışını sağlayacak çeşitli önlemler almaktadır. İzlenen pazara giriş stratejisine sinerji sağlayacak şekilde imzalanan Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) bu kapsamda değerlendirilmektedir. STA’ların, ihracatın önündeki tarife ve tarife dışı engellerin kaldırılarak sürdürülebilir bir ihracat artışına neden oldukları, ihracatın ülke ve madde bazında çeşitlendirilmesi ve Batı Avrupa pazarlarına bağımlılığın azaltılmasını sağladıkları, üçüncü ülke pazarlarına girişte AB ve tercihli giriş imkanlarına sahip diğer ülkeler ile eşit rekabet şartlarının teminine yol açtıkları, ikili ve çapraz menşe kümülasyonunun işletilmesi suretiyle rekabet gücünün ve taraflar arasındaki karşılıklı ticaret hacminin artırılmasına neden oldukları gözlemlenmektedir. Bu bağlamda, özellikle otomotiv sanayisi gelişmiş ve gelişmekte olan (Güney Kore, Rusya, Kuzey Afrika, Brezilya, Hindistan, vb.) ülkelerle STA’ların yeni dönemde tamamlanmasına yönelik çalışmalarımız hızla devam edecektir. Kasım November - Aralık December 2011 23 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ Bahse konu destekler ile, otomotiv ana ve yan sanayii sektörlerinde faaliyet gösteren belirli bir üretim aşamasını tamamlamış ve ihracat yapmak isteyen tüm firmalarımıza yurt dışı pazarlarda rekabet edebilir seviyeye ulaşmalarına katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Özellikle KOBİ niteliğine haiz yan sanayi firmalarımızın, uluslar arası standartlarda, çevreye duyarlı üretimler gerçekleştirdiğini doğrulayan belge masraflarından, yurt dışında gerçekleştirilen tanıtım, marka tescil giderleri ile yurt dışında açılan birimleriyle ilgili giderlerine, hiç bilinmeyen pazarlar hakkında pazar araştırması yapılmasından, potansiyel arz eden ve ihracat stratejisi açısından hedef kabul edilen pazarlara girilmesine, yönelinen pazarlarda daha etkili olmak adına bu ülkelere ticaret heyetleri düzenlenmesinden, sektör ihracatı açısından önem arz eden ülkelerden ilgili sektör temsilcilerinin ülkemize davet edilmesine ve bu pazarlarda sektörün buluştuğu fuarlara katılımın desteklenmesine kadar birbirinden özel ama her biri birbirini tamamlayıcı nitelikteki destek mekanizmalarından daha etkin bir şekilde faydalanması gerekmektedir. Neticede, oto ana ve yan sanayiindeki ihracatçı firmalarımızın; yeni dış pazarlara açılma, global rekabet ortamına hazırlanma, uluslar arası piyasa koşullarına uygun pozisyon alabilme, müşteri beklentilerini karşılayacak şekilde üretim yapma, uluslararası piyasadaki rakiplerini tanıma, uluslararası trendleri, sektörle ilgili beklentileri yakından takip edebilme, ulusla- SECTOR 2012 PROJECTIONS rarası standartlara sahip olma, ilgili pazar ve sektöre ilişkin gelişmeler hakkında bilgilenme, ülke ve sektörler itibariyle pazar paylarını arttırma, gidilen ülkelerdeki ithalatçı firmalarla ortak işbirliği imkanları geliştirme, kalite ve potansiyellerini birebir sergiledikleri ürünler ile profesyonel ziyaretçilere yansıtma ve tüm bunların sonucunda ihraç pazarlarını çeşitlendirerek ihracat performanslarını arttırmalarını amaçlamaktayız. Türk otomotiv tedarik sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Taşıt araçları sektöründe gerçekleşen ihracatın yaklaşık yüzde 30’unu yapan Türk otomotiv yan sanayi, teknoloji olarak çok ileri bir düzeye gelmiş ve uluslararası pazarlarda kabul gören kalite belgeleri ile gelişmiş batı ülkelerinde faaliyet gösteren OEM firmalarına yönelik üretim yapacak düzeye erişmiştir. Tedarik sanayi ihracatının %70’inin Avrupa Birliği ülkelerine yönelik olarak gerçekleşiyor olması, ulaşılan teknoloji düzeyinin bir göstergesidir. Otomotiv yan sanayiimiz bugün bazı mamuller dışında bir aracın yüzde 85’ini üretecek alt yapıya ve tasarım potansiyeline sahiptir. TÜİK verilerine göre yan sanayi ihracatımız 2010 yılında bir önceki yıla göre yüzde 31,6 artışla 6,5 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. 2011 yılı ilk 10 aylık ihracat ise 6,9 milyarı aşmış olup, 2011 yıl sonu rakamının 2008 yılı rakamı olan 7 milyar doları fazlasıyla aşması beklenmektedir. Diğer taraftan, oto yan sanayi- Minister of Economy Zafer Çağlayan “We should use our experience for local automobile production” The minister of Economy Zafer Çağlayan stated that Turkey should use her advantages, which are to be high performance, high quality work force and experience, know-how and qualified labour in design to produce local a brand. nationally approved quality certificates they are ready to make production for the international OEM companies that operate in developed countries. 70 percent of the export by supply industry takes place in the European Union countries and this is a indicator for the technology level. Supply industry has the infrastructure and design potential to produce almost 85 percent of a vehicle. What is your assessment on Turkish automotive supply sector? According to data from TÜİK supply industry’s export increased by 31, 6 percent when compared to 2010 and amounted as 6, 5 billion USD. First ten months of 2011 were also higher than this and amounted as 6,9 billion USD. It is being expected that at the end of 2011 we will reach 2008 T urkish automotive supply industry meets almost 30 percent of the export in vehicle industry. In terms of technology the sector is highly advanced and with the inter24 Kasım November - Aralık December 2011 inde ithalat rakamları da giderek artmakta ve sektörde net ihracat eksi değerlerde seyretmektedir. Söz konusu açıkta en önemli unsurlardan biri motor ve aktarma organları ithalatından kaynaklanmaktadır. Aslına bakılırsa, küresel araç üreticilerinin Türkiye’yi üretim üssü olarak seçmelerine paralel olarak Türkiye’deki otomotiv sektörünün yapısı, dünya pazarları için teknolojik düzeyi yüksek ve üretim miktarları ekonomik ölçeklerde araç ve parçaların üretildiği bir konuma dönüşmüştür. Bu durum, yan sanayi firmalarımızın mevcut yapılarını, küresel araç üreticilerinin talepleri doğrultusunda, iyileştirmelerine yönelik çalışmalara, güncel teknoloji, alt yapı ve Ar-Ge yeteneğine sahip, teknik iş birliğinde başarılı ve güçlü, özgün ürün geliştirme becerisi olan, marka rekabet gücü yüksek firma olma gereksinimine itmektedir. Otomotiv sektöründe yaşanan ve her gün daha çok artan rekabet, sektördeki yeni trendleri ve teknolojik gelişmeleri izlemeyi ve sektör ihracatının temelini oluşturan üretime dönük stratejilerin geliştirilmesine olanak sağlamayı gerekli kılmaktadır. Önümüzdeki dönemde, otomotiv sektöründe yaşanacak inovasyonun yüzde 80’inin elektronik ve gömülü yazılım kaynaklı olacağı beklenmektedir. Nitekim, İhracata Dönük Üretim Stratejisi Değerlendirme Kurulu’nun çalışmaları kapsamında Bakanlığımızca yürütülen Girdi Tedarik Stratejisi (GİTES) ile girdi tedariki persamounts, which were 7 billion USD. On the other hand, import rates are also increasing and net export value becomes negative in the sector. One of the most important reasons of that is the import of motor and transmission organs. Turkish automotive sector’s structure became a high tech production base with higher production units for the global automotive producers. And according to the demands of these global automotive manufacturers, supply companies now should have the infrastructure, up-to-date technology, improvement methodologies and R/D ability. They should be successful and strong in technical collaborations. Most of all they should have the ability to develop powerful and unique products to become a company with high brand competition power. The competition in the automotive sector requires following new trends and technological advancements in the sector and enabling development of new production strategies. It is expected that 80 percent of the inwww.taysad.org.tr pektifinden mercek altına alınan otomotiv sanayiinde, büyüyen ve katma değeri hızla artan otomotiv elektroniği ve gömülü yazılım alanında Türkiye’de üretim bulunmadığı, Türkiye’nin yüksek oranda ithalata bağımlı olduğu tespit edilmiştir. Buna çözüm olarak, donanım konusunda ortak kullanıcı sektörlerin tespit edilmesi ve sektörler arasında işbirliği modelinin geliştirilmesi, otomotiv sanayii için elektronik ve gömülü yazılım ihtiyacını belirleyecek bir çalışmanın yapılması ve yetkinliklerin, ihtiyaçların belirlenmesi, kurumlarda bu alanda oluşmuş birikiminin lisans anlaşmaları yoluyla özel sektörün kullanımına sunulması gündeme gelmiştir. Söz konusu önerilerin hayata geçirilmesini teminen ilgili dernek ve kuruluşlardan temsilcilerin katılımıyla, Otomotivde Elektronik ve Gömülü Yazılımlar Çalışma Grubu (OEGY) oluşturulmuştur. Otomotiv yan sanayiinde en fazla ithalat gerçekleştirilen bir diğer ürün kara taşıtları aksam ve parçaları içerisinde yer alan güç aktarma organlarıdır (Motor, şanzıman difrensiyel). Söz konusu ürünlerin Türkiye’de üretimi son derece az olup, bu ürünler otomotiv sektörü tarafından ithal edilmektedir. Bahse konu ürünlerin ithalatı nedeniyle oluşan dış ticaret açığının azaltılmasını da mümkün kılacak şekilde büyük üreticilerin satın alma kararlarını etkileyecek nitelikteki aktarma organlarının, teknolojide gelinen son aşama, üreticilerin beklentileri ve üretimin gerektirdiği ölçek bünovation that would take place in the sector would be electronic and embedded software related. We reviewed the automotive sector from input supply aspect through the Input Supply Strategy, which is being implemented by our ministry within the context of Export Oriented Production Strategy Evaluation Board’s studies. And we identified that there is a lack in production of automotive electronic and embedded software areas in Turkey and accordingly there is a high level of import dependency in these areas. A new agenda has been prepared to be presented, which includes identifying mutual user sectors for the software usage; developing collaboration models for these sectors; conducting a need analysis for the automotive industry to identify the capabilities and needs; and transfer know how of the institutions to private sector through special licence agreements. In order to actualize these suggestions, the Electronic and Embedded Software in Automotive Working Group has been established with the participation www.taysad.org.tr Bu noktada, ayrıca sektör özelinde yapılacak Ar-Ge çalışmalarına verilecek destekler büyük önem taşımaktadır. Ar-Ge konusundaki son gelişmeler memnuniyet verici bir seviyeye ulaşmıştır. 5746 Sayılı Ar-Ge Kanununun Uygulama ve Denetim Yönetmeliği kapsamında 31 Temmuz 2008 tarihinden 30 Kasım 2011 tarihine kadar; otomotiv ana sanayii sektöründe 13 ve otomotiv yan sanayii sektöründe 27 adet firmaya Ar-Ge Merkezi Belgesi verilmiştir. Tedarikçilerin Ar-Ge ve tasarım yeteneklerinin geliştirilmesi, üretimde yerli katkının artırılmasında çok kritik bir rol oynamaktadır. Bu çerçevede, Ar-Ge teşviklerinin tabana yayılması ve üniversite-sanayi işbirliğinin ticarileşebilmesi sağlanmalıdır. Yedek parça üreten firmaların yerel anlamda da tasarım ortaklığı gerçekleştirmelerini teminen, küresel araç üreticilerinin tasarım ve Ar-Ge bölümlerini ülkemizde konumlandırmalarını sağlamak önem taşımaktadır. Bu amaca yönelik olarak; motor ve aktarma organlarında küresel firmaların yatırımlarının ülkemize çekilmesi önem arz etmektedir. Bu çerçevede, motor ve aktarma organlarına yapılacak yatırımların Yatırım Teşvik Mevzuatı kapsamında büyük ölçekli yatırımlar kapsamına dahil edilmiş olması önemli bir adım niteliğindedir. Son olarak, Türkiye otomotiv üretiminde yüksek performans ve kaliteli iş gücü ve araç tasarımında elde ettiği deneyim, bilgi birikimi ve kalifiye eleman avantajını yerli marka üretimi için kullanmak zorundadır. Bu süreçte, özel sektör ve kamu işbirliğinin yanısıra bundan daha önemlisi otomotiv ana ve yan sanayi arasındaki ilişkinin araç konsept ve tasarımından başlayıp artarak devam eden uzun soluklu, güçlü bir işbirliği niteliğine sahip olması kilit rol oynayacaktır. of related associations and institutions’ representatives. red R/D Implementation and Monitoring Legislation. Another major import area is the power trains (i.e. motor, gearbox, axle gear) of the land vehicles. Those have very limited production in Turkey and should be imported by the sector. In order to close the foreign trade gap, those products should be produced here in line with the requirements of the manufacturers, latest technology and scale needed for the production. For this purpose, it is important to attract global companies’ investments to Turkey. Within this context including such investments into high scaled investments, which are identified in Encouraging Investment Regulation, has been an important step. Additionally it is also important to provide incentives for R/D activities of the private sector. R/D activities are becoming incredibly pleasing. 13 companies from automotive industry and 27 companies from supply industry became R/D centers between 31 July 2008 and 30 November 2011 within the context of 5746 numbe- Improving R/D and design skills of the suppliers has an important and critical role in increasing the local contribution to production. Therefore R/D incentives should be enhanced to public and commercialization of university – industry partnerships should be enabled. Suppliers should enable global vehicle manufacturers’ to locate their R/D and design units in Turkey in order to ensure design partnerships. yüklüğü dikkate alınarak ülkemizde üretiliyor olması gerekmektedir. Finally, Turkey should use her high performance and high quality work force advantages that come from automotive production; her experience, know-how, qualified labour advantages that come from vehicle design in producing a local brand. The key to this process is not only the partnership of private sector and the public sector but moreover the relation between automotive industry and the supply industry should be an increasing and long termed strong collaboration starting from vehicle concept and design. Kasım November - Aralık December 2011 25 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün: Türkiye Sözünü Söyleyecek Rekabetin hızlı artışına bağlı olarak verimlilik, kaynakların etkin kullanımı, idari ve teknik organizasyon gibi unsurların büyük önem kazandığını anlatan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün; rekabette öne çıkmayı belirleyecek unsurları anlattı. TAYSAD Dergi’nin otomotiv sanayine ilişkin sorularını yanıtlayan Nihat Ergün yerli marka otomobil üretimi konusunda da gelinen son durumu değerlendirerek, girişimde bulunacak müteşebbisleri yeni desteklerin beklediğini duyurdu ve “önümüzdeki 4 yıl içinde Türkiye’nin yerli otomobil konusunda sözünü söyleyeceğini ve kamuoyunun önüne bir marka ortaya koyacağını umut ediyoruz” dedi. Otomotiv sektörünün geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz? O tomotiv sektörü, tüm gelişmiş ülkelerde ve dünyada olduğu gibi sağladığı katma değer, yarattığı istihdam ve etkileşim içinde olduğu diğer sanayi kollarıyla ülkemizde de ekonomiye yüksek katkısı olan lokomotif ve öncü sektörlerden birisidir. Otomotiv sanayinin ekonomideki lokomotif etkisinin nedeni, ana ve yan sanayi olarak, diğer sanayiler ile olan çok yakın ilişkisidir. Otomotiv sanayi, demirçelik, petro-kimya gibi temel sanayi dallarının başlıca alıcısı ve bu sanayilerdeki teknolojik gelişme ve derinleşmenin de sürükleyicisidir. 26 Kasım November - Aralık December 2011 Nihat Ergün, T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sektörde firmalar arası rekabet hızla artmakta ve buna bağlı olarak verimlilik, kaynakların etkin kullanımı, idari ve teknik organizasyon gibi unsurlar büyük önem kazanmaktadır. Bu çerçevede; Ar-Ge’ye yatırım, kalite yönetimi, ana ve yan sanayi arasında işbirliğine dayanan ilişkiler, nitelikli iş gücü istihdamı, esnek üretim yöntemlerinin uygulanması ve etkin pazarlama gibi özellikler rekabette öne çıkmayı belirleyen unsurlar olmaktadır. Bu rekabet ortamında, büyük ve köklü otomotiv firmalarının bile tutunamadığını ancak, tasarım, teknoloji, üretim, pazarlama, satış sonrası hizmetler ve marka değerini artırma gibi birçok alanda kaliteyi elde eden firmaların tutunabildiğini görmekteyiz. VOLVO ve SAAB firmalarının yaşadıkları süreç bunun en iyi iki örneğidir. Otomotiv sektörünün mevcut durumda odaklandığı nokta, yüksek performans, sürüş keyfi ve sürüş kolaylığı sağ- layan, dayanıklı ve ekonomik araçlar üretmektir. Bu durum bir müddet daha devam edecektir. Ancak, tüketicinin çevreye karşı duyarlılığının artması ile araçların çevreye verdiği zarar ve teknolojinin hızla gelişmesi ile birlikte akıllı araçlara olan ihtiyacın artması, otomotiv sektörünün önümüzdeki yıllarda üzerinde durması gereken hususlar olacaktır. Çoğu Avrupa ülkesinde yüksek zararlı gaz emisyonları nedeniyle fazla vergiye tabi tutulan araçlar artık, tüketicilerin küresel ısınma ve çevre temizliği konusundaki hassasiyeti nedeniyle alıcı bulmakta zorlanacaktır. Bu durum da zararlı gaz emisyonu nispeten az olan hibrit ve elektrikli araçlar gibi yeni teknolojilerin pazarda daha fazla yer almasıyla sonuçlanacaktır. Bu nedenle, ülkemiz otomotiv sanayi için büyük fırsatlar yaratacak olan bu pazara yatırım yapmanın ve işbirliğinin önemi büyüktür. Diğer taraftan, iletişim teknolojisinin otowww.taysad.org.tr motiv sektörü içerisindeki yeri son yıllarda navigasyon cihazlarının yeni araçlarda çokça kullanılması ile gündeme gelmiştir. Ancak, önümüzdeki yıllarda iletişim teknolojilerinin kullanımı daha çok artacak ve tüketicilerin aktif güvenlik teknolojileri ile kendilerini güvende hissedebildikleri, ev ve iş yerleri ile iletişime geçebildikleri ve yol, trafik ve hava durumu ile ilgili hızlı ve güvenilir bilgi alabildikleri araçlar, pazarda rağbet gören modeller olacaktır. Bu noktada, otomotiv firmalarının diğer sektörler ile ilişkilerini tasarım aşamasından başlayarak geliştirmesi ve bu sektörler ile çalışarak tüketicilerine farklı seçenekler sunması önem kazanmaktadır. Örneğin, elektronik ve telekomünikasyon sektörleri ile yapılacak işbirliğinden akıllı araçlar geliştirilecek veya enerji sektörü ile yapılacak işbirliği neticesinde yakıt verimliliği yüksek ve çevreye duyarlı teknolojiler geliştirilebilecektir. 2023 vizyonu için otomotiv sektörü neler yapmalı? Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız 2023 yılı ülkemiz vizyonu içerisindeki Bakanlığımızın rolü; Türk sanayisinin rekabet gücünü ve verimliliğini artırarak, dünya ihracatından daha fazla pay alan, ağırlıklı olarak yüksek katma değerli ve ileri teknolojiye dayalı ürünlerin üretildiği, istihdam sorununu çözmüş, nitelikli işgücüne sahip, topluma ve çevreye duyarlı bir sanayi yapısına dönüşümü hızlandırmaktır. Bu çerçevede, gerek ülkemiz sanayisinin genelini kapsayan gerekse de otomotiv sektörü özelinde yol haritaları çizilerek kısa, orta ve uzun vadeli hedefler belirlenmiştir. Bu kapsamda otomotiv sektörüne yönelik strateji çalışmalarına “Bölgede Üretim ve Ar-Ge Merkezi Olmak” vizyonuyla yola çıkılmış ve ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla Türkiye Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2011–2014) hazırlanmıştır. Bu Minister of Science, Industry and Technology Nihat Ergün: “Turkey will decide soon for its position” What is your assessment regarding the future of automotive sector? W ith its added value, employment scale and its interactions with other sectors, automotive sector is one of the locomotive and pioneer sectors also in Turkey, as in the developed countries and the world. The reason behind this position arises from the close relations of automotive industry and supply industry with other industries. The sector does not only purchaser of basic industries like steel, iron, petroleum and chemistry but also is the stimulation of technological development and deepening. As the competition rises among the companies, factors like efficiency, effective use of resources, administrative and technical organizations also gain importance. In this context, features like R/D investments, quality management, relations between automotive and supply industry, qualified staff employment, implementation of flexible production methods and efficient marketing become leading factors in competition. In today’s competition environment even major companies may fall when the companies which can ensure high quality in design, technology, production, marketing, after sales and brand value may rise. VOLVO and SAAB are the perfect examples for this. Automotive sector focuses on manufacturing durable and economical vehicles with high performance, enjoyable and easy driving features. This will long for a while but consumers’ increasing awareness on environment, the damage that the vehicles cause in the environment, and need for "Orta ve uzun vadede yüksek hedefleri ve gelişme potansiyeli bulunan Türk otomotiv sektörünün önünde çok önemli fırsatlar vardır. Bunlar; son dönemlerde ülkemizde siyasi istikrar ve güven ortamının bulunması, mali disiplinin devamı ve uygun vergi politikalarının uygulanması, böylece; yatırımların arttırılması, talep istikrarının sağlanması, iyi yetişmiş insan gücümüzün varlığı, güçlü yabancı ortaklarımızın bulunması, en son teknolojiyi uygulayan üretim tesislerimizin mevcudiyeti, Ar-Ge’ye önem verilmesi, küreselleşme, rekabet gücünün gelişmesi ve ihracatta sürekliliktir." smart vehicles due to advancing technology will lead to changes in the automotive sector. The vehicles, which already have been charged with extra tax fees will hardly find customers in most of the European countries due to the increasing sensitivity on global warming and environmental issues. That will lead to higher market share for hybrid and electric vehicles. For that reason it is important to make investments on that market which will create major opportunities for our automotive industry. On the other hand, communication technologies also have an increasing importance for the automotive sector due to the navigation tools’ use in the new vehicles. It is possible that the vehicles, which enable the driver to access quickest and safest information on traffic & weather or their workplaces and homes, to feel safe with the active safety technologies, will be the most wanted in the market in the future. Therefore it is important for the automotive companies to develop their relations with other sectors starting from the design processes and to provide options for their customers. For example collaborations with electronic and telecommunication sectors would enable developing smart vehicles or collaboration with energy sector would enable developing fuel efficient and environment friendly technologies. What is your assessment regarding the supply industry? Turkish automotive sector had taken many www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 27 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ belgenin genel amacı “Otomotiv Sektörünün Sürdürülebilir Küresel Rekabet Gücünü Artırmak ve İleri Teknoloji Kullanımının Ağırlıklı Olduğu Katma Değeri Yüksek Bir Yapıya Dönüşümünü Sağlamak” olarak belirlenmiştir. Bu amaca ulaşmak üzere beş hedef tespit edilmiş ve bu hedeflere ilişkin toplam 27 eylem belirlenmiştir. Söz konusu eylemlerin hayata geçirilmesi için ilk toplantılar Bakanlığımız koordinasyonunda yapılmış ve kaydedilen gelişmelerin değerlendirilmesine devam edilmektedir. Bu noktada, otomotiv sektörüne düşen görev bu eylemlerin uygulanması aşamasında özverili ve istekli bir şekilde çalışmalara katkı sağlamasıdır. Orta ve uzun vadede yüksek hedefleri ve gelişme potansiyeli bulunan Türk otomotiv sektörünün önünde çok önemli fırsatlar vardır. Bunlar; son dönemlerde ülkemizde siyasi istikrar ve güven ortamının bulunması, mali disiplinin devamı ve uygun vergi politikalarının uygulanması, böylece; yatırımların arttırılması, talep istikrarının sağlanması, iyi yetişmiş insan gücümüzün varlığı, güçlü yabancı ortaklarımızın bulunması, en son teknolojiyi uygulayan üretim tesislerimizin mevcudiyeti, Ar-Ge’ye önem verilmesi, küreselleşme, rekabet gücünün gelişmesi ve ihracatta sürekliliktir. Otomotiv tedarik sanayini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türk otomotiv sektörü, ithal ikamesi amaçlı traktör ve ticari araç montajı yapımına başladığı 1960’lı yıllardan bu yana çok aşama kat etmiştir. Yarım asırlık bu süreçte, ülkemiz küresel otomotiv markalarının bölgedeki üretim üssü haline gelmiş, hatta bazı firmalar tasarım ve Ar-Ge birimlerinin bir bölümünü ülkemize konuşlandırmıştır. Aynı zamanda teknik ve ticari beceri düzeyi yüksek, güçlü ve rekabetçi bir yan sanayi oluşmuştur. Sadece ana sanayi değil otomotiv yan sanayi de önemli miktarda ihracat gerçekleştirerek küresel pazarlarda kabul gören, kaliteli bir üretim anlayışına sahip olduklarını göstermişlerdir. 2006 yılından bu yana tüm sektörler içerisinde en fazla ihracat yapan otomotiv sektörünün ihracatındaki yan sanayi oranı yaklaşık yüzde 35 seviyelerindedir. Bu oran yan sanayinin ülkemiz otomotiv sektörü için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Çoğu KOBİ niteliğindeki işletmeler olan otomotiv yan sanayisinin geldiği bu noktayı daha ileriye götürmeyi hedefleyen Bakanlığımız, gerek Ar-Ge merkezi, reka28 Kasım November - Aralık December 2011 SECTOR 2012 PROJECTIONS bet öncesi işbirliği ve SAN-TEZ gibi destekleri ile gerekse de KOSGEB tarafından sunulan çeşitli teşvik imkânları ile sektörün gelişmesine destek olmaya devam etmektedir. Yerli otomobil konusunda önümüzdeki günlerde size göre hangi gelişmeler olacak? Ülkemiz otomotiv sanayi küresel marka ve modellerin üretim merkezi olduğu gibi, bir otomobilin her şeyini yapabilecek imkân, kabiliyet, sermaye birikimi ve müteşebbis gücüne sahiptir. Bu potansiyel hâlihazırda Türkiye için 40 milyar dolar ticaret hacmi bulunan bir sektördür. Bunun 20 milyar dolara yakın kısmı ihracattan, 20 milyar dolarlık kısmı da ithalattan oluşuyor. Bu ticaret hacmine sahip otomotiv sanayinde yerli markaların yer almasının ülkemizin gelecek vizyonu açısından büyük önemi vardır. Bu açıdan; l Sanayimizin geleceği küresel markaların kararlarına bağımlı olmamalı. l Stratejik kararları, ihtiyaçlarımız doğrultusunda kendimiz alabilmeliyiz. l Ülkelerin prestiji ve küresel bilinirliği pazarda sahip olduğu marka sayısıyla doğru orantılıdır. l Marka ile markayı ayakta tutan teknolojinin elde tutulmalı ve böylece katma değerin ülke içerisinde kalması sağlanmalı. steps since the 60’s when tractor and commercial vehicle assembly started. During these fifty years Turkey became regional manufacturing base of global automotive brands, further more she became R/D and design base for some companies. Therefore competitive, powerful and technically and commercially skillful supply industries arised. Not only the automotive industry but also supply industry proved its high quality production comprehension with its export rates. Automotive industry is the export leader since 2006 and 35 percent of its export comes from the supply industry. This is an indicator for the importance of supply industry for Turkish automotive sector. Most of these companies are SMEs and our ministry continues its supports for the development of the sector with supports like R&D center, pre-competition collaboration and SAN-TEZ, as well as with KOSGEB’s various incentive opportunities. Diğer taraftan; Türkiye’deki ekonomik gelişmeler, insanların satın alma gücündeki artış, kredi mekanizmalarının ucuz ve uzun vadeli işlemesi, otomobil sahibi olma arzusunun yüksekliği, Türkiye’deki otomobil sahipliğinin dünya ve Avrupa ortalamalarının altında olması, gelişen yollar ve ulaşım imkânları, insanların seyahat etme arzularının artması gibi gelişmeler, otomotiv pazarında yaşanacak genişlemenin bir işareti olarak değerlendirilebilir. Dolayısıyla otomotiv pazarında talebin önümüzdeki yıllarda artacağını söyleyebiliriz. Bu noktada, ülkemizdeki potansiyeli iyi değerlendirip, marka, model, tasarım ve fiyat olarak Türkiye’deki tüketicinin taleplerine cevap verebilecek yeni ürünler ortaya koyacak girişimcilerin ortaya çıkacağını ve birkaç yerli markanın üretime başlayacağını öngörüyoruz. Bakanlık olarak, yerli marka otomobil üretme girişiminde bulunacak müteşebbislere, mevcut teşviklerin yanı sıra ne tür bir destek sağlayabiliriz bunun arayışı ve çalışması içerisindeyiz ve yakın zamanda bir sonuç almayı hedefliyoruz. Aynı zamanda önümüzdeki 4 yıl içinde Türkiye’nin yerli otomobil konusunda sözünü söyleyeceğini ve kamuoyunun önüne bir marka ortaya koyacağını umut ediyoruz. www.taysad.org.tr 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS TİM Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyükekşi: Sürdürülebilir hedeflere sahip olmak gerekiyor TİM Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyükekşi, ihracatın sürdürülebilir geleceği için, girişimcilik, inovasyon, teknoloji ve Ar-Ge'nin önemini vurguluyor. 2012 ve sonrası için beklentileriniz neler? 2 011 yılının ilk 9 ayında gerçekleştirdiğimiz yüzde 9,6’lık büyüme oranı ve yüzde 20 ihracat artışı ile çok güzel bir ivme yakaladık. 2012 yılında Türkiye’nin güçlü ekonomi ve ihracat performansını sürdüreceğine inanıyoruz. 2012 yılında 150 milyar dolar ihracat hedefliyoruz. Avrupa ekonomilerindeki tüm sorunlara rağmen biz büyüme ve ihracat artışını Çin, Hindistan, Avustralya, Kanada, Endonezya, Brezilya, Arjantin gibi pazarlara ağırlık vererek yapmayı sürdüreceğiz. 2012 yılı yakaladığımız bu başarıları yeni fırsatlara dönüştürmenin yılı olacak. Cari açığı kademeli bir şekilde azaltıp, ekonominin daha sağlıklı büyümesi temin ede- Mehmet Büyükekşi, TİM Yönetim Kurulu Başkanı rek, başarılı bir yıl geçireceğimize inanıyorum. Uzun vadeli baktığımız zaman ise 2023 hedeflerimizin devam ettiğini, bu hedeflere ulaşmak için orta ve uzun vadeli stratejilere odaklanmayı sürdüğümüzü ifade etmek istiyorum. "Sustainable objectives are needed" 9,6 percent of growth and 20 percent of export increase in the first nine months of 2011 are the indicators of a successful acceleration. We believe strong economy and export performance of Turkey will continue in 2012. We are aiming 150 billion USD amount of export in 2012. Despite the problems in European economy, we will continue our growth and export increase with focusing on markets like China, India, Australia, Canada, Indonesia, Brazil and Argentina. 2012 will be the year when we transform these successes into new opportunities. I believe we would have a great year by decreasing current deficit gradually and ensuring a healtier growth for the economy. For the long term our 2023 objectives continue and we are focusing on mid and long termed strategies to achieve these objectives. 30 Kasım November - Aralık December 2011 İş dünyası gelecek için neler yapmalı? İş dünyası geleceği iyi planlamalı, yalnızca bugünü değil yarını yani geleceği de göz önüne alarak, uzun vadeli ve sürdürülebilir hedefler koymalı. Girişimci olmalı, her an her yerdeki fırsatları işe dönüştürmeli, vizyoner olmalı, geleceğe umutla bakmalı. Sürdürülebilir bir gelecek için ne gibi önlemler alınmalı? Ekonominin tüm aktörleri ortak bir çatı altında sürdürülebilir gelecek için buluşmalı. Sürdürülebilir gelecek için çevreci, yenilenebilir çözümler hayatımıza daha sık yer edinmeli. Enerji kaynaklarının etkin kullanımı ve yenilenebilir enerji kaynaklarının yönetimi için yapılan çalışmalar artırılmalı. İhracatçılar cephesinden bu sorunun yanıtını şöyle vereyim; ihracatımızın sürdürülebilir geleceği için girişimcilik, inovasyon, teknoloji ve Ar-Ge’ye daha çok önem verilmeli. www.taysad.org.tr Firmanızın Kalite Bölümü veya Ar-Ge çalışanı iseniz, 29 Şubat’a kadar bize email atın, 1 adet kupa bardak sizin olsun. 29 Subat’a kadar email atın + WIN2 fuarında bize önceden bildirerek ziyaretimize gelin, hem 2 adet kupa hem de semsiyenizi alın. Binder, WIN2 fuarında 29 Mart – 1 Nisan 2012 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. Tanıl Küçük: Rekabet gücünü artıracak adımlar atılmalı İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. Tanıl Küçük, Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendirirken, risk ve zorlukların yeni fırsatlar ve açılımların kapısını aralamak için itici bir güç olduğunu aktarıyor. Z or geçen 2008 ve 2009 yıllarının ardından, 2010 tüm dünya için bir toparlanma yılı olmuş, Türkiye ise 2010’da elde ettiği yüzde 9’luk büyüme oranı ile krizden çıkışta dikkat çekici bir başarı ortaya koymuştu. Ancak yüksek büyümeye yüksek cari açığın eşlik etmesi, elde edilen başarıyı bir miktar gölgelemişti. Mevcut göstergeleri değerlendirdiğimizde Türkiye ekonomisinin 2011’de de aynı dinamikler üzerinde yürüdüğünü görmekteyiz. 2011’in ilk çeyreğini yüzde 12, ikinci çeyreğini yüzde 8,8 ve üçüncü çeyreğini de yüzde 8,2’lik büyüme oranları ile kapattık. Yılın dokuz ayı sonundaki büyüme ise yüzde 9,6 olarak gerçekleşti ve bu oranla Türkiye dokuz ay itibarıyla, Çin’i de geride bırakarak, dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi oldu. Büyümedeki bu göz doldurucu performansın yanında, yüksek cari açık maalesef, 2011’de de ekonomimizin en kırılgan tarafını oluşturdu. Mevcut veriler çerçevesinde, 2011’i 80 milyar dolara yaklaşan bir cari açıkla kapatacağımız görülüyor. 2011’in ilk yarısında cari açığa karşı ekonomiyi daraltıcı nitelikte bazı önlemler alınmış, Ağustos ayından itibaren ise, küresel ekonomide beliren durgunluk tehdidine karşı genişletici nitelikte önlemler gündeme gelmişti. Bu önlemlerin ekonomi üzerindeki etkisini net olarak tespit etmek mümkün olmamakla birlikte, yılın son aylarında cari açığın artış hızında nispi bir azalma söz konusudur. GSYİH içinde, ilk çeyrekte yüzde 32 Kasım November - Aralık December 2011 C. Tanıl Küçük, İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı 11,7 ikinci çeyrekte yüzde 11,2 olan cari açık payı üçüncü çeyrekte yüzde 8,1’e gerilemiştir. Öncü göstergeler cari açığın artış hızındaki yavaşlamanın dördüncü çeyrekte de devam edeceği yönündedir. Bu nispi yavaşlamada, yılın ikinci yarısından itibaren kurların yukarı doğru hareket etmesinin etkili olduğu düşünülebilir. Büyümede, ilk dokuz ayda elde edilen sonuca bakarak, 2011’i öngörüldüğü şekilde yüz- "Türkiye, ekonomisindeki en önemli kırılganlık olan cari açıkla mücadeleyi sürdürmelidir. Ancak bu mücadele, büyümeden yüksek oranlı tavizler verilmesi anlamına gelmemelidir. Zira, Türkiye, yüksek büyüme potansiyeli olan ve sorunlarını çözebilmek için büyümek zorunda olan bir ülkedir." de 7,5 hatta son çeyrekteki performansa bağlı olarak yüzde 8’i aşan bir büyüme oranı ile kapatmamızın neredeyse kesinleştiğini şimdiden söyleyebiliriz. Öte yandan işsizlik oranındaki düşüş devam etmekte, aynı şekilde bütçe performansı da olumlu seyrini sürdürmektedir. Tüm bunlar, ekonominin 2011’den 2012’ye taşıyacağı olumlu miraslardır. Ancak, küresel ekonomideki Türkiye’yi de etkileyebilecek belirsizlikler, 2012’nin zor bir yıl olarak öngörülmesine yol açmaktadır. Gerçekten de, en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa Birliği’ndeki sıkıntılar ve içerde de, cari açığı kontrol altında tutmak hedefiyle kurgulanmış, ekonomiyi nispeten soğuk tutmaya yönelik önlemlerin etkisiyle 2012’nin, dış ve iç talebin yavaşlayacağı bir yıl olması muhtemel görünmektedir. Ancak, kriz ertesindeki iki yılda, 2010 ve 2011’deki deneyimlerimiz, dış talep zayıflasa bile, dışarıdan sermaye aktığı sürece, iç talepte canlılığın ve Türkiye ekonomisinde de büyümenin devam ettiği yönündedir. Nitekim hem 2010 hem de 2011’e girerken, büyüme öngörüleri yüzde 4-5’ler civarında iken gerçekleşmeler www.taysad.org.tr bu oranların epeyce üzerinde olmuştur. 2012 için de Ekonomik Program’da büyüme öngörüsü yüzde 4’tür. Küresel ekonomide, Türkiye’ye yönelik sermaye akışını radikal biçimde etkileyecek gelişmeler yaşanmadığı takdirde, büyümemizin 2012’de de devam etmesi ve öngörülen oranın gerçekleşmesi muhtemeldir. İyimser kaldığı düşünülebilecek bu yorumun ötesinde, 2012’nin, üretim açısından, talebin yavaşlaması, faiz oranlarının artış eğilimine girmesi, kurlardaki yukarı doğru hareketin devam etmesi gibi bazı riskler getirdiği doğrudur. Ancak, risk ve zorluklar, fırsatların ve yeni açılımların kapısını aralamak için itici güçtür. İnanıyoruz ki, sanayicimiz, daha önceki zor yıllarda olduğu gibi, 2012’de de sıkıntıları aşmasına yardımcı olacak fırsatları yaratmayı başaracaktır. Burada yapılması gereken sanayimizin mücadelesine destek verilmesi ve rekabet gücünü artıracak adımların atılmasıdır. Ayrıca, şunun altını çizmeliyiz ki, Türkiye, ekonomisindeki en önemli kırılganlık olan cari açıkla mücadeleyi sürdürmelidir. Ancak bu mücadele, büyümeden yüksek oranlı tavizler verilmesi anlamına gelmemelidir. Zira, Türkiye, yüksek büyüme potansiyeli olan ve sorunlarını çözebilmek için büyümek zorunda olan bir ülkedir. Hedefimiz, büyümeyi dışarıdan gelen kaynağa bağımlı yapıdan mümkün olduğunca çıkaracak ve cari açık sorununu hafifletecek yapısal adımları, daha fazla zaman kaybetmeden bir an önce atmak olmalıdır. 2012’den de en büyük beklentimiz budur. Steps, which would increase competition power, should be taken İSO Chairman C. Tanıl Küçük assess Turkey’s economical situation and tells that risks and challenges are the stimulus of new opportunities and openings. Turkey should fight against current deficit, which is the biggest vulnerability. But this fight should not end up with making up consessions from the growth. Because Turkey has high growth potential and she has to grow in order to solve her problems. Our aims are to freed growth from its dependent structure and take necessary steps to eliminate current deficit problems. That’s what we expect from 2012. www.taysad.org.tr İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş: Ar-Ge ve yenilikçilik kültürü özümsenmeli Dr. Murat Yalçıntaş, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş, rekabet gücü yüksek bir ekonomiye sahip olmanın ve sürdürülebilir, istikrarlı ve yüksek tempolu bir kalkınma rotasında ilerleyebilmenin anahtarının dünya çapında itibarlı marka yaratmaktan geçtiğini ifade ediyor. 2012 neler getirecek? 2 012 yılının tüm dünya için zorlu bir yol olacağını düşünüyorum. Türkiye açısından ise tam olarak bir hüküm belirtmek mümkün değil. Çünkü Türkiye, küresel krizin ortaya çıktığı 2008 yılından beri ortaya koyduğu verilerle, krizden derin bir şekilde etkilenen ülkelerden farklı bir çizgi ortaya koyuyor. Bir anlamda Türkiye ekonomisi, beklentilerin ve tahminlerin aksine gelişmelerle, uzmanları şaşırtmayı seviyor. Bu girişten sonra ifade etmeliyim ki, genel olarak Türkiye ekonomisinin 2012 yılında kayda değer biçimde yavaşlayacağı öngörülüyor. Ama bu yavaşlamanın ora- 2011 yılında doğrudan yabancı yatırımlarda 2010 yılına göre büyük artış var. Küresel ölçekte birçok firmadan da Türkiye’ye yeni yatırım kararları geliyor. Türkiye’nin kredi notunda gerçekleşecek ilave artışlar güvenli liman arayışındaki uluslararası fonların Türkiye’yi daha fazla tercih etmesini sağlayacaktır. Kasım November - Aralık December 2011 33 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ nı henüz net değil. Sözgelimi Orta Vadeli Program’da büyümenin yüzde 4 seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor. OECD ise, 2012 büyümemizi yüzde 3 olarak tahmin ediyor. 2012 sonrasında ise büyümenin, küresel koşullarda iyileşmeye paralel bir şekilde tekrar yükseleceği görüşü hakim. Türkiye ekonomisi üzerine görüş beyan edenlerin ortak kanaati, AB’deki gelişmelerin Türkiye’nin 2012’deki büyümesini belirleyen ana etken olacağı yönündedir. Ayrıca Suriye başta olmak üzere, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde ortaya çıkan gelişmeler de bu tabloya olumluolumsuz katkı yapabilecek. Burada çok önemli bir nokta var: 2012’de Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve İspanya’nın büyüme hızlarının yüzde 0–1 aralığına gerileyeceği bekleniyor. Bu ülkelerdeki gelişmeler çok önemli. Çünkü bu ülkeler, Türkiye’nin toplam ihracatından en fazla pay alan ülkeler... Dolayısıyla dış talepte 2011 yılına göre daha fazla gerileme olabilir. Bu ise ihracatımızın olumsuz yönde etkilenmesi demektir. Buna karşı bizim ise alternatif pazarlara artan oranda ağırlık vermemiz gerekiyor. Bu, zorunluluk... SECTOR 2012 PROJECTIONS AB’deki gelişmeler, bize finansman açısından da olumsuzluk yaşatacaktır. Neden? Çünkü Türk şirketler yurtdışı kredi ihtiyaçlarını büyük ölçüde Avrupalı bankalardan temin ediyor. Oysa Yunanistan’a ve birkaç AB ülkesine yönelik tasarlanan kurtarma planı çerçevesinde, bu ülkelerin kamu tahvillerini portföyünde bulunduran Avrupalı bankaların zarar yazmaları gerekecek. Bu nedenle de AB’den dışarı giden fonlarda azalma olacak. Bu durumda AB kaynaklı fonlara 2010 ve 2011 yıllarında nispeten kolay erişebilen bankalar ve reel sektörün yurtdışı kredi imkanları daralacak. Bu da cari açığın finansmanında bazı sıkıntılar yaşanmasına yol açacak. Enflasyona gelince; elbette bazı vergi ve fiyat artırımlarının enflasyonu artırıcı özellikleri, 2012 yılında olmayacaktır. Ancak Türk Lirası’nın değer kaybından doğan fiyat artışları, enflasyonu etkilemeyi sürdürecektir. Bununla birlikte enflasyonda 2011 yılının son aylarında yaşanan artışın, 2012 yılının ilk aylarında da devam etmesi beklenmektedir. Merkez Bankası 2012 yılsonu enflasyon hedefini yüzde 5,2 olarak açıkladı. Ancak enflasyon bu hedefin en az 1,5-2 puan üzerinde gerçekleşecektir. Bu arada Avrupa’dan kaynaklanan sorun- lardan dolayı Doların bütün para birimlerine karşı değer kazanması neticesinde Dolar/TL kuru daha da artabilir. Tabii ki süreç içerisinde Merkez Bankası’nın uygulamaları kurlardaki hareketin sınırlarını etkileyecektir. Diğer taraftan 2012 yılına disiplinden taviz vermeyen kamu maliyesi ve çok sağlam bir bankacılık sistemi ile girilmektedir. Özellikle mali disiplinin Orta Vadeli Plan’da öngörüldüğü biçimde daha da kuvvetlendirmesi, 2012 yılında Türkiye’nin elini güçlendirecektir. 2011 yılında doğrudan yabancı yatırımlarda 2010 yılına göre büyük artış var. Bu Türkiye ekonomisine duyulan güveni gösteriyor. Küresel ölçekte birçok firmadan da Türkiye’ye yeni yatırım kararları geliyor. Ayrıca Türkiye’nin kredi notunda gerçekleşecek ilave artışlar güvenli liman arayışındaki uluslararası fonların Türkiye’yi daha fazla tercih etmesini sağlayacaktır. Sonuç olarak, 2012 yılına Avrupa merkezli gelişmelerin damga vuracağı beklenmektedir. Avrupa kaynaklı krizin derinleşmesi tabii ki ülkemizi kaçınılmaz olarak etkileyecektir. En büyük ihracat pazarımız ve en büyük fon kaynağımız olan Avrupa’daki gelişmeler hem ticaret kanalıyla hem de finansman kanalıyla ülkemizde olumsuz etki gösterecektir. Bununla birlikte sağlam kamu maliyesi ve güçlü bankacılık sistemimiz bu süreçte en önemli avantajlarımızdır. Benim uyarım şudur: 2012 yılının gündemini Avrupa kaynaklı sorunlar oluşturacaktır. Bu nedenle kamu kesiminin ve özel sektörün temkinli davranmasında fayda var. Özellikle Avrupa odaklı ticaret ve finansmanın olumsuz etkileneceğine dikkat edilmeli ve alternatif planlar hazırlanmalıdır. Sürdürülebilir bir ekonomik gelişme için önerileriniz nelerdir? Hemen belirteyim ki yapılması gereken ilk şey, makroekonomik istikrarın sürdürülmesidir Bu noktada Merkez Bankası gayet başarılı bir para politikası yürütüyor. Hükümet de bütçe performansı ise beklentileri aşmaya başladı. Kamu göstergeleri çok olumlu. Bu yılı neredeyse denk bir bütçe ile bile bitirebiliriz. Bu önümüzdeki dönemde en büyük avantajlarımızdan biri olacak. Ekonomiye gelebilecek beklenmedik şoklara karşı makroekonomik politikalar açısından elimiz gayet sağlam ve geniş bir hareket alanımız var. Buna, daha önce belirttiğim gibi, bir de sağlam bankacılık sistemimizi eklemek gerek. Ancak diğer taraftan birçok farklı alan34 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr da yapılmayı bekleyen birçok reform var. Türkiye’nin rekabet edebilirliğini mikro ölçekte daha da artıracak adımlara ihtiyacımız var. Türkiye’de iş yapmak açısından en sorunlu alanların “yüksek vergi oranları, vergi düzenlemeleri, kısıtlayıcı istihdam düzenlemeleri, eğitim açısından işgücünün yetersizliği” gibi konulardır. Bu sorunları ortadan kaldıracak reformlar yapılmalı. Böylece “istihdam üzerindeki vergi yüklerinin azaltılması, daha basit ve tabana yayılan bir vergi sisteminin oluşturulması, kayıt dışılığın azaltılması, mesleki eğitimin yaygınlaştırılması” sağlanmalıdır. Bu alanlarda gerekli reformları yapılması, iş ortamımızı çok daha rekabetçi ve cazip hale getirecektir. Elbette Ar-Ge, teknoloji, yenilikçilik konuları var ki, işte Türkiye’nin bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğu atılımı bir ileri aşamaya sıçratmak için kesinlikle bu alanlara yoğunlaşması lazım. Türkiye artık teknolojiyi ithal eden değil, kendi teknolojisini üretebilen ve hatta ihraç eden bir ülke olmak zorunda. Firmalarımızın Ar-Ge ve yenilikçilik kültürünü özümsemeleri, bunun çağın olmazsa olmaz bir gerekliliği olduğunun bilinicine varmaları ve bu faaliyetlere daha fazla kaynak ayırmaları gerek. Türkiye’nin artık dünya çapında tanınan ve itibarlı markalar oluşturması lazım. Rekabet gücü yüksek bir ekonomiye sahip olmanın ve sürdürülebilir, istikrarlı ve yüksek tempolu bir kalkınma rotasında ilerleyebilmenin anahtarı bana göre bu alanlarda yatıyor. Ayrıca belirtmek isterim ki, Türkiye’de ithalatımızın önemli bir bölümünü oluşturan petrol ve gaz ithaline, yani enerji sorununa da kalıcı çözümler üretmeliyiz. Enerjide dışa bağımlı yapımızı güneş ve rüzgar gibi doğal enerji kaynaklarıyla, hidroelektrik santralleriyle ve nükleer enerjiyle çeşitlendirmeliyiz. Yine ithalatımızda ara mal ithalatının büyük bir yer tuttuğunu fark ederek bu konuda önlemler almalıyız. Yani ara malı üretebilmeliyiz. Son olarak ifade etmeliyim ki, ekonomik başarı özgür bir siyasi ortamla mümkündür. Türkiye özgürlükleri yaygınlaştırmada, demokratikleşmede son dönemde büyük başarılar kat etti. Ancak bunu, daha da ileri seviyeye taşımak zorundadır. Türkiye özgürlükçü, devleti değil bireyi merkeze alan yeni bir Anayasa’yı ivedilikle yapmalıdır. Çünkü büyüyen Türkiye’ye mevcut anayasa dar gelmektedir. Ve nihayet siyasi partiler reformu da hayata geçirilmelidir. www.taysad.org.tr İTO Chairman of the Board Dr. Murat Yalçıntaş: R&D and innovative culture should be enhanced Dr. Murat Yalçıntaş says that the key to a competitive economy and sustainable, consistent and high performance development is creating a brand with a world wide reputation. What will 2012 bring? I believe 2012 will be a difficult year for the entire world. For Turkey it is not possible to make a prediction because the datas show that it has a different situation other than the countries in crisis since 2008. In other words, Turkish economy loves to shock the experts with its growth. Yet I have to say that a slowing, of which is not clear yet in terms of the rate, is being expected for Turkish economy in 2012. For example mid term program expects a 4 percent of growth. OECD expects a 3 percent. Growth after 2012 will be in rise again in line with better global conditions. Mutual consideration is that developments in the EU will be the main factor that has an impact over Turkey’s growth, as well as developments in Middle East and North Africa. And there is this important point, which is that in 2012 Germany, England, France, Italy and Spain are expected to experience a 0 to 1 percent of shrinking in their growth. That is important because those are the countries with the biggest share in Turkey’s export. Therefore international demand may fall when compared to 2011. This also means negative developments for the export. For that reason we should focus on alternative markets. This is not a need, this is mandatory. EU developments also will bring us financial difficulties because most of the Turkish companies meet their credit needs from European banks. And according to rescue plan for Greece (and some other EU member countries) those banks with public bonos will make loss. Then the banks and real sector’s international credit opportunities will be decreased, which will end up with financing current deficit. In terms of inflation, of course some tax and price increases will not affect the inflation but price raises due to value loss of Turkish Lira will effect the inflation. Nevertheless, recent increase in inflation will probably continue in the first months of 2012. Central Bank announced its inflation expectation for the end of 2012 as 5,2 percent. But it is for sure that it will be realized at least 1,5 to 2 points higher than that. On the other hand USD exchange may increase due to the problems in Europe. Of course practices of central bank will affect the limits of exchange movements. Another thing is that no concessions should be made to the disciplined public finance and a stronger banking system should rule 2012. Strengthened financial discipline will strengthen Turkey. In 2011 foreign investments increased, which is an indicator of trust in Turkey. Many investment decisions are on their way and additional raise in credit notes will also make Turkey a safe choice for the international funds. To summarize 2012 will be shaped by the European developments. A deeper crisis will of course have an impact over Turkey, because our biggest export market and funding resource Europe will negatively affect both through commerce and finance. However public finance and banking system are our best advantages at the moment. My warning is that 2012 will be a year for the problems in Europe. For that reason both public and private sector should be cautious. It should be noted that Europe based commerce and finance will be negatively affected, so alternative plans should be prepared. Kasım November - Aralık December 2011 35 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar: bazı avantajları yer almaktadır. İzmir son yıllarda, yatırım olanaklarını arttırarak ve altyapı imkanlarını geliştirerek, yerli ve yabancı yatırımcıları bünyesine katmaya devam etmektedir. HTM Tank Inc., Cummins gibi sektöründe dünya devi firmaların İzmir’de yatırıma başlamış olması, önemli altyapı çalışmalarının devam ediyor olması, Petkim Yarımadası’nda temeli atılan 5 milyar dolarlık Star Rafinerisi, Kale Grubu ve Pratt&Whitney ortaklığı ile kurulan havacılık sektöründe faaliyet gösterecek olan Kale Pratt&Whitney Uçak Motorları A.Ş.’nin üretimini İzmir’de gerçekleştirecek olması, İzmir ve bölgemizin yatırım atağının sadece bir kısmını ifade etmektedir. Ege Bölgesi geleceğe umudunu canlı tutuyor EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir’in son yıllarda yatırım olanaklarını arttırarak ve altyapı imkanlarını geliştirerek, yerli ve yabancı yatırımcıları bünyesine katmaya devam etmekte olduğunu ifade ediyor. 2012 ve sonrasında bölge sanayisini nasıl değerlendiriyorsunuz? D ünyayı sosyal, politik ve ekonomik bir kaosun sınırına getiren 2011 yılı; güçlü mali yapısı, doğru ekonomi politikaları ile büyüme çizgisinde, yatırım yapılabilir Türkiye için kredi notunun arttığı, büyüdüğü bir ortam sağlamıştır. Dünya, Arap Baharı ve Avrupa’nın borç krizi ile uğraşırken, Türkiye 2011 yılının ilk 9 ayında yüzde 9,6 büyüyerek dünya devlerinin de üzerinde bir gelişme kaydetmiştir. Büyümenin yanı sıra ülkemiz son açıklanan verilerle; işsizlik, sanayi üretim, kapasite kullanım oranlarında olumlu gelişmeler kaydetmiştir. Bilindiği gibi dünya ekonomi çevreleri, 2012 yılını karanlık bir yıl ilan etmişlerdir. Ancak yeni yılda karşılaşacağımız gelişmeleri tahmin etmenin çok zor olduğu ortadadır. Küresel ekonominin kötü gidişatı göz önünde bulundurulacak olursa, 2012 yılı ülkemiz ve bölgemiz açısından zor bir yıl olacaktır. Ancak dış ticaret açığının dengelenmesi, ihracata yönelik üretimin arttırılarak, iç pazarda da yerli malına ağırlık verilmesi yatırımlarla desteklendiği takdirde, yakalanan büyüme trendi sürdürülebilir bir seviyede tutulabilecektir. 2012 yılı için ortaya konan öngörüler, dünyadaki siyasal karışıklıklar ve özellikle 36 Kasım November - Aralık December 2011 Bu yatırımları hızlandıracak olan EXPO 2020 yarışı, İzmir’in olduğu kadar, bölge ekonomisine daha şimdiden canlılık getirmiştir. EXPO’nun gerçekleştirildiği şehirlere ve ülkelere yapmış olduğu ekonomik, sınai, ticari ve turistik katkıları göz önünEnder Yorgancılar, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Avrupa’nın borç krizi göz önüne alındığında, ülkemiz için de yavaşlamayı işaret etmektedir. IMF’nin projeksiyonu, 2012 yılı için Türkiye’nin yüzde 2 oranında büyüyeceğini ifade ederken, son olarak OECD’nin öngörüleri yüzde 3 oranında, daha iyimser bir tabloyu ortaya koymaktadır. Dünya ve Türkiye’ye dair beklentiler ve projeksiyonlar, yavaşlamayı, küçülmeyi öngörürken, Türkiye’den ayrıştıramayacağımız Bölgemiz sanayisi açısından da elbette beklentiler yönünde gelişebilecektir. Türkiye’de açıklanan kapasite kullanım eğrisi doğrultusunda bölgemizde de aynı ivmenin izlendiği, Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşu ile bölgemizdeki büyük sanayi kuruluşlarının analizleri sonucu, ortak noktaların çokluğu dikkate alındığında farklı bir tablo beklemek zor gibi. Ancak bölgemizin özellikle de İzmirimizin "Yatırımı, üretimi, ihracatı ve istihdamı artırarak cari açığı düşüren, yerli üretimi arttıran ve yerli malı kullanmayı mecbur eden, buna paralel ithalatı azaltan bir yapı içinde hazırlanmalıdır." Chairman of the Board of Aegean Region Chamber of Industry Ender Yorgancılar: “Hope is alive in Aegean Region” It is not possible to say something different about expectations on our region especially when all predictions regarding Turkey and the World indicates a time for slowdown and further more downsizing. The capacity usage curve in Turkey shows a similar trend in our region and it is also difficult to expect a different frame based on the analysis of major industrial enterprises in our region with the ISO 500. However, the region, specifically İzmir has some advantages. The city improved its investment and infrastructure opportunities and continues to attract local and foreign investors, which include investments of major sector leading companies like HTM TANK Inc. and Cummins, some major infrastructure work, production of Kale Pratt&Whitney Aircraft Motor A.Ş. and finally 5 Billion USD amounted Star Refinery at Petkim Peninsula. EXPO 2020 competition, which is going to accelerate these investments, already boomed up regional economy. When we think of the economic, industrial, commercial and touristic contribution of EXPO to the cities and countries, where it took place, the region is still hopeful about 2012 despite the pessimistic scenarios due to the crisis in Europe. If İzmir can win EXPO competition, İzmir will get in a long termed development road. www.taysad.org.tr de bulunduracak olursak; ekonomi çevrelerince Avrupa’daki kriz ortamı da hesaba katılarak ortaya konan olumsuz senaryolar karşısında Ege Bölgesi geleceğe umudunu canlı tutmaktadır. İzmir’in EXPO yarışından galip çıkması ile İzmir, Ege Bölgesi ve tüm Türkiye uzun soluklu bir ilerleme ve kalkınma rotasına girecektir. Yatırımların ve ihracatın attırılması için neler yapılabilir? Dünya Bankası İş Yapma Raporu’nda Türkiye 71. sırada yer almaktadır. Yani öncelikle yatırım ortamını iyileştirici, yatırım yapmayı kolaylaştırıcı, teşvik edici ve bürokrasiyi azaltan bir anlayış içinde olmamız gerekmektedir. Sonrasında da, teşviklerle iller arasında yaratılan haksız rekabetin giderilmesi sağlanmalıdır. Bu konuda Hükümetimizin düzenleyici çalışmalar içinde olduğunu biliyoruz. Yatırımı, üretimi, ihracatı ve istihdamı artırarak cari açığı düşüren, yerli üretimi arttıran ve yerli malı kullanmayı mecbur eden, buna paralel ithalatı azaltan bir yapı içinde hazırlanmalıdır. Kurucusu olduğumuz İzmir’deki 10 Organize Sanayi Bölgesi’nin 39.339.652 m2’lik toplam alanının, 23.594.678 m2‘lik kısmı sanayi parseli olup, yaklaşık 7.671.914 m2‘lik alanı da (yüzde 32,5) boş parsel olarak yatırımcılarını beklemektedir. Bu boş alanları doldurmak, hakkaniyetli teşviklerle mümkün olacaktır. O nedenle bizler, mevcut uygulamada azami teşviklerin sağlandığı 4. Bölge teşviklerine benzer uygulamaların, bölge ayrımı yapılmaksızın tüm OSB’lere de sağlanması gerektiği inancındayız. Bugün dünyadaki gelişmeler göstermektedir ki, odaklandığımız pazarlardan alternatif pazarlara geçmemiz gerekmektedir. Değişen bu dünya düzeninde yeni arayışlar içinde olmalıyız. Bu konuya ilgili Bakanlıklarımız ciddi mesai harcasa da bizlerin de çabası önemlidir. Diğer yandan ihracat yapan firmalarımızın teşvik ve desteklerle bu süreci atlatması çok önemlidir. Eximbank son zamanlarda kaynaklarını artırsa da küresel şartlar, daha çok ve değişik kaynağı zorunlu kılmaktadır. Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak, bizler üyelerimizi olası yeni pazarlar konusunda bilgilendirmeye, Irak, Azerbaycan ve yakında Fas iş seyahatlerimizle, düzenlenen fuarlara üyelerimizin katılımlarının sağlanması ile katkı koymaya çalışıyoruz, çalışmaya da devam edeceğiz. www.taysad.org.tr Kocaeli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu İleri teknolojili ve yüksek katma değerli yatırımlar KSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Kocaeli'nin sahip olduğu güçlü sanayi yapısı ile en uygun üretim bölgelerinden biri olduğunu aktarıyor. serbest bölge ve 3 teknopark bulunmaktadır. 2012 ve sonrasında bölge sanayisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Yatırımların ve ihracatın arttırılması için neler yapılabilir? Öte yandan, Türkiye’nin 2023 yılı 500 milyar dolarlık ihracat hedefi bulunmaktadır. Türkiye’nin 500 milyar dolarlık 2023 yılı hedefine göre; Kocaeli’nin ihracatı 80 milyar dolar, ithalatı ise 200 milyar Dolar olacaktır diye tahmin ediyoruz. Bununla birlikte, bölgemizin taşıdığı yük miktarı da her yıl artmaktadır. İlimizde bu yükü taşıyacak lojistik konusunda yeni alt yapı yatırımlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu hedefe ulaşmak için de mevcut limanlarımızın geliştirilmesi de önemlidir. K ocaeli konumu ve ulaşım ağlarının merkezinde olmasıyla yatırımlar için gözde bir şehir. Türkiye imalat sanayinden yüzde 13 pay sahibi ve dış ticaretten aldığı pay yüzde16. Toplanan vergi gelirlerinin ise yüzde 13,1’inin karşılıyor ve Türkiye’nin 500 büyük firmasının 83’ü Kocaeli’nde faaliyet gösteriyor. İlimiz, 34 limana ev sahipliği yapması nedeniyle, sanayi şehri olmasının yanında aynı zamanda bir liman şehri. Dünyadaki gelişmelere paralel olarak ilimizde de teknoparklardan, organize sanayi bölgelerine ve serbest bölgelere taşınacak bir üretim ve ihracat gücü yaratılması hedeflenmektedir. Kocaeli’nde 13 adet organize sanayi bölgesi, 2 adet Kocaeli, şüphesiz, sahip olduğu güçlü sanayi yapısı ile en uygun üretim bölgelerinden biri. Bununla birlikte ilimiz, artık, ağır sanayi yatırımı yerine, dünya ile rekabet edebilen, ileri teknolojili ve yüksek katma değerli yatırımlara yönelmeye başlamıştır. Bu bakımdan, İzmit Körfezi’nde bulunan limanların, dört misline çıkacak ticaret hacmini kaldıracak şekilde modernizasyonlarının yapılması, limanların ana yollara bağlantılarının düzeltilmesi ve demiryollarına bağlantılarının yapılması gerekmektedir. Bölgede bulunan limanların demiryolu ile bağlantısının yapılmasıyla, Anadolu’daki diğer illerimizin de sanayileşmelerine katkı sağlanmış olacaktır. Kasım November - Aralık December 2011 37 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu: Teknolojik dönüşüme hazır olmak gerekiyor OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu, günümüzdeki rekabet koşulları ve BRİC ülkelerinin yükselişi göz önünde bulundurulduğunda tedarik sanayinin teknolojiye uyum sağlaması gerekliliğine işaret ediyor. 2012’yi nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012’de otomotiv sektörünü neler bekliyor? 2 012 yılı için sektörel ihracat hedefimiz 20 milyar dolardır. Dünya ekonomisinin içinde bulunduğu durum ve özellikle Euro Bölgesi’nde derinleşmekte olan kriz 2012 ile ilgili sağlıklı tahminler yapmamızı engellemektedir. Endüstrimiz ihracat odaklı bir sektör konumundadır. Ülkemizde üretilen araçların 2/3’ünden fazlası da ihraç edilmektedir. Dolayısıyla en önemli pazarımız konumunda bulunan AB ülkelerinde krizin derinleşmesi hem üretim hem de ihracat rakamlarına olumsuz yansıyacaktır. Bu nedenle 2012 yılında 2011 rakamlarına tekrar ulaşmanın başarı olacağı kanaatindeyiz. Pazarlar açısından değerlendirildiğinde AB’deki finansal krizin derinleşmesi durumunda otomotiv ihracatımızda AB’nin payı birkaç puan düşebilir. Özellikle Amerika ülkeleri ve Eski Doğu Bloğu ülkelerinin payı biraz daha artabilir. Ancak temel olarak AB’nin otomotiv endüstrimiz için önemini 2012 yılında da koruyacağını söyleyebiliyoruz. Afrika ve Ortadoğu’daki siyasal istikrarsızlıkların seyri de bu ülkelere yönelik ihracatımızda belirleyici olacaktır. Gelecekte yeni pazarlara açılmanın size göre şartları neler? Yeni pazarlara ulaşabilmek genellikle uzun bir süreç gerektiriyor. Endüstrimiz yapısı gereği profesyonel bir örgütlenme ve pazarlama stratejisine sahiptir. 38 Kasım November - Aralık December 2011 Orhan Sabuncu, OİB Yönetim Kurulu Başkanı Siparişlerimiz çoğu zaman 6 ay öncesinden netleşir, bu doğrultuda üretim planlamalarımızı yaparız. Yani, bir iki yıl içerisinde endüstrinin rotasını komple farklı bir yöne çevirmesi mümkün değildir. Bu nedenle AB ülkeleri yaşanan krize rağmen endüstrimiz için en önemli pazar olmaya devam edecektir. Diğer taraftan endüstrimiz yeni pazarlara ulaşma konusunda da oldukça başarılıdır. Amerika ülkeleri, Eski Doğu Bloğu Ülkeleri, Kuzey Afrika gibi pazarların öneminin önümüzdeki yıllarda artacağını tahmin ediyoruz. "AB ülkeleri yaşanan krize rağmen endüstrimiz için en önemli pazar olmaya devam edecektir. Amerika ülkeleri, Eski Doğu Bloğu Ülkeleri, Kuzey Afrika gibi pazarların öneminin önümüzdeki yıllarda artacağını tahmin ediyoruz." Yeni pazarlara ulaşabilmeyi kolaylaştıran en önemli faktör hiç kuşku yok ki hedef pazar olarak belirlenen ülkelerle STA imzalanmasıdır. Bu şekilde ülkemizde üretilen ürünler belirli bir geçiş süreci sonrasında hedef ülkeye gümrük vergisi olmadan girebilme şansına ulaşmaktadır. Diğer taraftan özellikle Güneydoğu Asya, Kuzey ve Güney Amerika gibi uzak pazarlara yönelik uzakyol navlun destekleri sağlanması da bu pazarlara ulaşabilme açısından önemlidir. Lojistik altyapının sektörün ihracat hedeflerini karşılayabilecek şekilde modernize edilmesi, hedef pazarlara yönelik fuar organizasyonları, alım ve ticaret heyetleri düzenlenmesi de yeni pazarlara ulaşabilmek açısından önem taşımaktadır. 2023 vizyonuna nasıl hazırlanmalıyız? 2023 yılı için hedeflediğimiz 4 milyon adet üretim, 3 milyon adet ihracat ve 75 milyar USD ihracat gelirine ulaşabilmemiz için Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi ve 2023 yılı Otomotiv İhracat Strateji Belgesi’nin hükümet belgeleri haline gelmesi ve uygulamaya konulması çok www.taysad.org.tr önemlidir. Geçtiğimiz aylarda 5 hedef ve 27 eylem planından oluşan Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi, kamuoyu ile paylaşılmıştı. 2011–2014 dönemini kapsayan belgedeki hedeflere ulaşabilmek için belirlenen eylemlerin 2014 yılına kadar hayata geçirilmesi planlanıyor. Buna göre; Ar-Ge altyapısını iyileştirmek, Şirketlerin tasarım, üretim, markalaşma beceri ve kapasitelerini artırmak, Otomotiv sektöründe iç ve dış pazarları geliştirmek, Hukuki ve idari düzenlemeleri iyileştirmek, Fiziki altyapıyı geliştirmek olarak beş ana hedef belirlenmiştir. Bu hedeflere ulaşmak için belirlenen 27 eylem planı hayata geçirildikten sonra 2023 yılı hedeflerimiz için en önemli adımlar atılmış olacaktır. Burada şunu bir kez daha vurgulamak gerekiyor; 4 milyon adet üretim ve 3 milyon adet ihracat hedefine ulaşabilmek için en az 5 ana sanayi firmasının ülkemize yatırım yapması gerekiyor. Ancak özellikle binek otomobil üzerindeki yüksek vergiler firmaların ülkemize yatırım yapma konusunda isteksiz davranmalarına yol açmaktadır. Bu nedenle motor hacmi yerine araç yaşı ve emisyon miktarlarına göre yapılacak vergi düzenlemesinin yabancı yatırımcılar için ülkemizi daha cazip hale getireceğine inanıyoruz. Ana sanayi yatırımlarının yan sanayi yatırımlarını da beraberinde getirdiğini düşündüğümüzde söz konusu yatırımların gerçekleşmesi halinde sektörün istihdama katkısı da önemli ölçüde artacaktır Söz konusu yatırımları ülkemize çekmek için hükümetin ve sektör temsilcilerinin birlikte çalışarak lobi gücü oluşturmaları da önem taşımaktadır. Tedarik sanayicileri yeni pazarlara girmek için neler yapmalı? Günümüzün rekabet koşulları ve özellikle Çin, Hindistan gibi ülkelerin yükselişi göz önünde bulundurulduğunda tedarik sanayimiz teknolojik gelişmelere uyum sağlamaya mecburdur. Otomotiv yan sanayinde mekanikten elektroniğe geçiş yaşanmaktadır, ana sanayinde de fosil yakıtlı araçlardan hybrid ve elektrikli araçlara geçiş sektörde önümüzdeki dönemde büyük bir dönüşüme yol açacaktır. Bu dönüşümü sağlayamayan tedarikçilerimizin hayatta kalma şansları azalacaktır. Özellikle batarya teknolojisi hybrid ve elektrikli taşıtlar açısından önem kazanmaktadır. Bu konuda girişimle- www.taysad.org.tr OIB Chairman of the Board Orhan Sabuncu: We should be ready for technological transformation Orhan Sabuncu indicates the importance of supply industry’s technological harmonization especially when BRIC countries’ rise and today’s competition conditions taken into consideration. tion amounts. For that reason we believe achieving 2011 results would be a success in 2012. In terms of markets, with deeper crisis Europe’s share in export may fall down a few points yet share of US and former Eastern Block countries’ may increase. But essentially we can only say that EU’s importance for our industry will continue. Additionally, political instabilities in Africa and Middleast may also have an impact over our export. What should we do for 2023 vision? What is your assessment regarding 2012? What should we expect from 2012? 2 012’s export objective is around 20 billion USD however the current situation and specifically the crisis in Eurozone make it hard for us to make predictions about 2012. This is an export oriented sector and more that 2/3 of the production is exported. Therefore a deeper crisis in Europe, our most important market, would definitely affect both export and produc- rin ve yatırımların yapılması gerekmektedir. Özellikle elektrikli araçlarda değişime ayak uydurulmazsa araç üzerinde yaratılan katma değer oranı çok düşeceğinden bu durum otomotiv endüstrimizi olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle devletin sağlayacağı Ar-Ge destekleri kadar tedarikçi firmalarımızın söz konusu dönüşümü iyi okuyup, bu dönüşüme hazırlıklı olmaları da önem taşımaktadır. Özellikle başlıca pazarımız konumunda bulunan AB ülkelerinde söz konusu dönüşümün şimdiden başladığı göz önünde bulundurulursa, tedarikçilerimizin hızla bu yönde adımlar atmasının gerekliliği bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Biz hem kalite hem de fiyat açısından rekabetçi bir yapıya sahip yan sanayimizin yeni pazarlara ulaşacağına, mevcut pazarlardaki güçlü konumunu gelecekte de sürdüreceğine inanıyoruz. What we aimed for 2023 were 4 million units of production, 3 million units of export and 75 billion USD export income. It is very important to turn Automotive Strategy Document and 2023 Automotive Export Strategy Document into government documents and commence the implementation in order to achieve these aims. Automotive Strategy Document was launched a few months ago with 5 main objectives and 27 action plans, which should be actualize before 2014 in order to achieve the objectives. Those objectives are defines as; the improvement of the R&D infrastructure, to increase the capacity of the auto production companies’ design, production and branding skills, to explore and expand domestic and foreign markets for the automotive sector, the improvement of legal and administrative regulations and to enhance the physical infrastructure. Inception of these 27 action plans would be the most important steps for 2023 vision. It is also needed to be mentioned again that 2023 vision’s realization depends on at least five major automotive industry companies’ investment in Turkey. However high tax rates in Turkey causes reluctance amongst the companies. For that reason a new tax regulation based on age and emission amounts of the vehicles, instead of motor size, would attract foreign investors. Automotive industry always brings supply industry investments with it so this will also increase the sector’s contribution to the employment. Such investments require lobbying activities of the government and the sector representatives. Kasım November - Aralık December 2011 39 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen: Stratejik işbirliği giderek önem kazanıyor OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen, tedarik sanayicilerinin Ar-Ge çalışmalarında küresel başarı elde edebilmesinin koşulunun, "rekabet öncesi işbirliği" yapılarak ortaya çıkan sinerjide saklı olduğunu aktarıyor. 2012 otomotiv sanayine neler getirecek? 2 010, küresel krizin etkilerinin hızla giderildiği ve otomotiv sanayimizde olumlu yönde önemli gelişme sağlandığı yıl oldu. Dış pazarlarda derinleşen ekonomik kriz nedeni ile daralan ihracata rağmen, ülkemizde artan iç pazar talebi sayesinde bu gelişme 2011 yılı ilk 11 ayda da devam etti. 2011 yılı ilk 11 aylık dönem değerlendirildiğinde, ihracat ve üretimde bir önceki yılın aynı dönemine göre artış gerçekleşti, üretimde Aralık ayında da artışın devam etmesi sonucu, AB ve ABD’de devam eden krize rağmen rekor üretim adedine ulaşmayı bekliyoruz. Aynı şekilde toplam yıl göz önüne alınırsa, iç pazarda da çok iyi bir yılı geride bırakacağımızı söyleyebiliriz. Ancak, Kasım ayında toplam pazar 2010 Kasım ayına göre yüzde 14, otomobil pazarı ise yüzde 11 azaldı. 2010 Kasım ayına göre, hafif ticari araç pazarında düşüş yüzde 21 düzeyindeyken, ağır ticari araç pazarında daralma yüzde 8 oranında oldu. Ancak yılın ilk yarısında yüksek oranda gerçekleşen iç talep artışı son aylardaki durgunluk ve Kasım ayındaki gerilemeye rağmen yıllık artışın yüksek kalmasını sağladığı dikkat çekicidir. Bilindiği gibi, 12.10.2011 tarih ve 2011/2304 sayılı Kararname ile motorlu taşıt araçlarında yapılan ÖTV artışları ile motor silindir hacmi 1600 cm3’ü geçen fakat 2000 cm3 ‘ü geçmeyenlerde yüz- 40 Kasım November - Aralık December 2011 de 60 olan oran yüzde 80’e ve motor silindir hacmi 2000 cm3 ‘ü geçenlerde ise yüzde 84 olan oran yüzde 130’a yükseltildi. Otomobillerde zaten yüksek olan vergiler böylece daha da artmış oldu. Bu artış, ayrıca ÖTV sisteminde araçlar arasında vergi oranlarındaki dengesizliği daha da arttırdı. İhracatımızın önemli oranını oluşturan bu segmentdeki üretim, Avrupa’daki krizin etkisi henüz geçmediği için iç talebe bağlı olarak artıyordu. Ancak, sanayimizde üretim ve ihracatta önemli yer tutan ve tasarımı da Türkiye’de geliştirilen bazı hafif ticari araçlarda ÖTV oranının yüzde 10’dan yüzde 15’e yükselmesine bağlı olarak iç talebin azalması ve üretimin olumsuz etkilenmesi beklenmektedir. Bunun ilk işaretleri geçen ay alındı ve talep yüzde 21 dolayında azaldı. 2012 yılı ise bu etkilenmenin daha fazla hissedileceği bir yıl olarak değerlendirilmektedir. Bu segmentwww.taysad.org.tr te vergilerin kısa sürede tekrar eski haline dönmesini bekliyoruz. Öte yandan, aynı Kararname ile sanayimizde finansmanda önemli yer tutan kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekillerine göre yapılan ithalatta “Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu” kesintisi oranı yüzde 3’den yüzde 6’ya çıkartıldı. Bu artışın özellikle KOBİ niteliğindeki aksam ve parça üreten tedarikçilerimizde önemli finansman maliyeti artışlarına neden olması beklenmektedir. Sonuç olarak, bu Kararname ile ortaya çıkan ÖTV ve KKDF artışlarının, sanayimizin üretimini ve finansman maliyetlerini olumsuz etkileyecek sonuçlar yaratacağı tahmin edilmektedir. OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen: "Strategic Collaborations are gaining importance" OSD Chairman Kudret Önen says that global success in R&D activities comes from the synergy of pre-competition collaborations. Gelecekte Türk otomotiv sanayi nasıl şekillenmeli? Bilindiği gibi, sanayi stratejimiz, tedarik zincir içinde verimlilik artışı ve katma değeri yüksek yenilikçi ürünlerde üretimi arttırarak mevcut ihracat projelerine ek olarak yeni projelerin gerçekleştiril- "OSD olarak, sanayimizin vizyonunu, “Daha fazla katma değer üreterek Avrupa Birliği içindeki en rekabetçi üretim ve gelişmiş bir Ar-Ge merkezi olmaktır” şeklinde TAYSAD ile ortak olarak belirledik. Bu uzun soluklu yolda uzun vadeli ihracat projelerinin, ortak tasarım projelerinde yer alacak güçlü tedarikçilerimizle ile desteklenmesi ilk başta gelen beklentimizdir." What will 2012 bring to automotive industry? 2 010 was the year for recovery from the crisis with positive developments for automotive industry. Though the crisis deepened in international markets and consequently shrinked the export rates, increasing domestic demand made this development continue in 2011’s first 11 months. And when we assess these 11 months we see that export and production has increased when compared to the same period of the year before. We are, in case this production continues, waiting for a record in the production units despite the crisis in EU and US. And also when we look at the whole year we can say that this was a one good year for domestic market. However, in November total market decreased by 14 percent; automobile market decreased by 11 percent; commercial light vehicle market decreased by 21 percent and commercial heavy vehicle market decreased by 8 percent when compared to the same period of 2010. Nevertheless, high demand from the first half of the year compensated annual increase despite the withdrawal in November and regression in recent months. Additionally the final regulations on PCT increased already high taxes, which also increased the imbalance between the vehicle taxes. The manufacturing in this segment was increasing with domestic demand but increased PCT will most likely decrease domestic demand and production. The first indicator came last month and demand decreased by 21 percent. So 2012 will be the year that we are going to be affected by that. We are waiting taxes to be decreased again. How should the Turkish automotive industry be shaped in the future? As known our industrial strategy is to actualize new projects in addition to the present ones by increasing efficiency in the supply chain and manufacturing innovative products with high added value. Additionally we also continue on R/D investments and activities to attract such investments in order to be an Excellence Center, as well as working on with supply companies to improve design activities. With 44 out of 111 R&D centers, our industry is the first sector amongst others. This proves our determination for success. The new R&D regulation enables more incentives for high tech products to be designed in Turkey. Therefore it will be possible for Turkish automotive industry companies to improve their R&D departments, directly working on design via high tech opportunities and present competitive products for the global markets. Accordingly OTAM and ODTÜ Seat Test Center’s establishments are over. However it is required to finalize basic R&D infrastructure, which is composed of “automotive test area, climatic wind tunnel and car crash test. This is the first objective mentioned in the sector strategy paper. Another important thing is to remember www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 41 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ mesidir. Ayrıca, küresel etkinlikte bir “Mükemmeliyet Merkezi” olabilmek amacıyla, Ar-Ge alanında yatırımlar yapmaya ve Ar-Ge faaliyetleri ile ilgili yatırımlarını da ülkemize çekmeye yönelik olarak, tedarikçi firmalarımız ile birlikte tasarım çalışmalarının geliştirilmesi yönünde yoğun çalışmalarımız devam etmektedir. Sanayimiz, 2011 yılı Kasım ayı itibariyle Türkiye’de kurulan 111 Ar-Ge merkezi içinde 44 adet Merkez ile diğer sektörler arasında ilk sırada yer almaktadır. Sanayimizin Ar-Ge merkezleri sayısı ile elde ettiği birincilik bu hedefe ulaşma konusunda kararlılığını göstermektedir. Yeni Ar-Ge mevzuatı ile birlikte, sanayimiz ileri teknoloji gerektiren ürünlerin Türkiye’de tasarlanabilmesi amacıyla daha geniş teşvik imkanına kavuşmuş- SECTOR 2012 PROJECTIONS rın gerçekleştirilmesinin firmalar arasındaki işbirliği ile yakın ilgili olmasıdır. Ülkemizde de az sayıda da olsa, rakip firmalar ile işbirliği yapılarak gerçekleştirilen Ar-Ge projeleri hayata geçirilebilmekteyse de, ülkemizde bu konudaki örneklerin çoğalması gerekmektedir. Özellikle tedarikçi firmalarımızın Ar-Ge konusunda küresel başarı elde edebilmelerinde, “Rekabet Öncesi İşbirliği” konusuna önem vermeleri ve bu şekilde ortaya çıkacak sinerjiyi efektif olarak değerlendirebilmeleri çok önemli olacaktır. Bugün itibariyle otomotiv sanayi, üretiminin yüzde 70 ila 80’ini ihraç etmekte ve ihracatının yüzde 90’ını AB ülkelerine gerçekleştirmektedir. Dünya Motorlu Araçlar Üreticileri Birliği (OICA) 2010 yılı verilerine göre, Türkiye 1.095 bin adetlik üretimi Bu gelişmelere paralel olarak Ar-Ge alt yapısı için gerekli çalışmalar arasında yer alan “Otomotiv Teknoloji ve Ar-Ge Merkezi (OTAM)” ve “ODTÜ Koltuk Test Merkezi” kuruluşları tamamlanmıştır. Ancak bunlara ek olarak sanayimiz için stratejik önem taşıyan “Otomotiv Test Pisti, Klimatik Rüzgar Tüneli ve Araç Çarpma Testi”nden oluşan temel Ar-Ge alt yapısının öncelikle gerçekleşmesi zorunlu bulunmaktadır. Bu konu Sektör Strateji Belgesinde de “İlk Hedef” olarak yer almaktadır. Diğer bir üzerinde durulması gereken husus da Ar-Ge, tasarım ve teknoloji geliştirmede hızlı, etkili ve verimli çalışmala42 Kasım November - Aralık December 2011 As of today automotive industry exports 70 to 80 percent of its production and 90 percent of this export take place in the EU. According to OICA’s 2010 datas Turkey is the 16th around the world in motor vehicle production with a number of 1.095 thousand units, which is higher than Italy, Poland and Checz Republic. Our industry is the leader in EU countries in the light commercial vehicles segment and the first runner up in bus production, which should be mentioned as a global success of our industry with local brand bus and truck production. "Yeni yatırımların desteklenmesi yanında tedarikçilerimizin küresel rekabet boyutuna ulaşmak üzere yeni araç projelerinde “ortak tasarım” işlevini başarması geleceğimiz için büyük bir önem taşımaktadır. Ortak tasarım gücü ne kadar artarsa, otomotiv sanayinin yarattığı katma değer o kadar artacaktır." tur. Yakın gelecekte, Türk otomotiv sanayi firmalarının Ar-Ge bölümlerini daha da geliştirmesi, ileri teknoloji olanaklarını kullanarak tasarım süreçlerinin doğrudan içinde yer alması ve bunun sonucunda da dünya pazarlarına rekabet düzeyi yüksek ürünler sunması mümkün olacaktır. quick, efficient and effective studies on R&D, design and technology development are highly relevant to close collaborations between the companies. Though we can see a few collaborations between the rivals, Turkey still needs more examples on that. Suppliers should focus on precompetition collaborations and need to benefit from the synergy that would arise from such collaborations. Most of the automotive industry is composed of companies with global partnerships. Those companies actualize most of the production, export of many models to EU all by themselves being as production bases. With above mentioned production units Turkish automotive industry has an important place in international arena. Work commitment in Turkish automotive ile İtalya, Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nin önünde dünya motorlu araç üretiminde 16. sırada yer almıştır. Sanayimiz 2010 yılı üretim adetleri ile AB ülkeleri arasında hafif ticari araç üretiminde birinci ve otobüs üretiminde ikinci sırada yer almaktadır. Özellikle yerli marka otobüs ve kamyon üretiminde ülkemizin AB küresel başarısının önemini burada vurgulamak isterim. Otomotiv sanayinin önemli çoğunluğu, AB Ülkeleri ile küresel ortaklığı bulunan firmalardan oluşmaktadır. Toplam üretimin önemli bir oranını gerçekleştiren bu firmalar, birçok modelin Avrupa’ya ihracatını, üretim üssü olarak tek başına yapmaktadır. Türk otomotiv sanayinin, gerçekleştirdiği üretim adetleri ile yukarıda da belirtildiği üzere, uluslararası ölçekte önemli konumda yer almaktadır. www.taysad.org.tr sector is higher than the EU countries and when considered with the labor costs, this would provide us superiority in terms of competition power. As known, Sectoral Strategy Paper has been prepared with the contributions of OSD and TAYSAD with a supply chain integrity approach and launched by the Minister of Science, Industry and Technology on 14th of April 2011. The aim of the paper is “to increase automotive industry’s sustainable global competition power and transform its production into a new structure with high technology and added value”. Accordingly Ministry of Economy is working on a new strategy document in order to find better solutions for supply problems of the sector in the context of current deficit. Türk otomotiv sanayinde “işe bağlılık oranı”, rakip olarak değerlendirilen yeni AB üyesi ülkelerle kıyaslandığında çok yüksektir. Otomotiv sanayinin var olan işçilik maliyeti avantajının bu faktör ile birlikte değerlendirilmesi, rekabet gücü açısından sanayimize önemli üstünlük kazandırmaktadır. Bilindiği gibi, otomotiv sanayinin sürdürülebilir küresel rekabeti açısından sanayimiz için önemli olan “Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi” OSD ve TAYSAD’ın ortak katkıları ve tedarik zinciri bütünlüğü yaklaşımı ile hazırlanmış ve 14 Nisan 2011 tarihinde, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız tarafından kamuoyuna açıklanmıştı. Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi’nin amacı, Türk otomotiv sanayinin “Ar-Ge Yeni yatırımlarımızın ortak bir proje içindeki, ihracata, daha fazla katma değere ve rekabetçi ürünlere yönelik yeni ve büyük yatırımları ile yenileme ve tedarikçilerimizdeki dar boğaz giderme yatırımları da, daha düşük vergilendirme ile desteklenmelidir. Diğer taraftan, rekabet gücümüzün sürdürülebilirliği için Strateji Belgesi Eylem Planında yer alan hedeflerin sorumlu ve ilgili kurumlar ile işbirliği içinde devamlılığı ve Hükümetimiz tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Geleceğe hazırlanmak için neler yapılmalı? Elli yıllık bir geçmişe sahip olan otomotiv sanayimiz, gerek üretim gerek ihracattaki başarısını destekleyen birçok avantaja sahip bulunmaktadır. Kendisini geliştirmiş, deneyimli yerli tedarikçilerimiz bunların en başında geliyor. Üretimimizdeki başarıların en önemli bileşeni, tedarikçilerimizin yurt içinde güçlü olduğu kadar küresel pazarlarda da rekabet üstünlüğüne sahip olmasıdır. Tedarikçilerimizle olan ilişkilerde geleceğe baktığımızda stratejik işbirliği büyük önem taşıyor. Uzun vadeli, şeffaf, karşılıklı güvene dayalı işbirliği bu stratejik ortaklığın en önemli temeli olarak sayılabilir. Otomotiv sanayi olarak motorlu taşıt aracı üretimimizi, yakın bir gelecekte 2 milyon adede çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmada, tedarikçilerimizle birlikte yeni yatırımlarının önemi ve bu uzun soluklu ilişkide stratejik işbirliğinin önemi çok büyüktür. Yeni yatırımların desteklenmesi yanında tedarikçilerimizin küresel rekabet www.taysad.org.tr Bununla birlikte, Ekonomi Bakanlığı da dış ticaret açığının azaltılması temel hedefi kapsamında otomotiv sanayinde tedarik sorunları ve çözüm yollarını belirlemek üzere yeni bir strateji çalışmasını sanayimiz ile birlikte sürdürmektedir. Sanayimizin beklentisi, özellikle tevsi yatırımları ile ilgili yatırım kararlarımızı olumsuz etkileyen Mevzuat eksiliğinin ivedi olarak giderilmesidir. It is also needed to support new and bigger investments on export, higher added value and competitive products, as well as renewal and decreasing the shortcomings of suppliers through lower taxes. Expectation of our industry is eliminating the lack of legislation which negatively affects our extending investments. On the other hand, for the sustainability of our competition power the objectives mentioned in strategy document should be supported by relevant stakeholders and the government. Üssü Olma” vizyonu çerçevesinde, “Otomotiv Sanayinin Sürdürülebilir Küresel Rekabet Gücünü Artırmak Ve Üretimini İleri Teknoloji Kullanımının Ağırlıklı Olduğu Katma Değeri Yüksek Bir Yapıya Dönüşümünü Sağlamak” olarak belirlenmiştir. boyutuna ulaşmak üzere yeni araç projelerinde “ortak tasarım” işlevini başarması geleceğimiz için büyük bir önem taşımaktadır. Ortak tasarım gücü ne kadar artarsa, otomotiv sanayinin yarattığı katma değer o kadar artacaktır. OSD olarak, sanayimizin vizyonunu, “Daha fazla katma değer üreterek Avrupa Birliği içindeki en rekabetçi üretim ve gelişmiş bir Ar-Ge merkezi olmaktır” şeklinde TAYSAD ile ortak olarak belirledik. Bu uzun soluklu yolda uzun vadeli ihracat projelerinin, ortak tasarım projelerinde yer alacak güçlü tedarikçilerimizle ile desteklenmesi ilk başta gelen beklentimizdir. Bu nedenle, OSD ve TAYSAD işbirliğinin her alanda artarak devam etmesi bu ortak vizyonumuz çevresinde önemli bir yere sahiptir. Geleceğin üretim hedefini sağlayacak olan yeni yatırımlarda, taşıt aracı üreten firmalar ile bunlara aksam ve parça sağlayan sanayimizin ortak bir proje temelinde, yeni yatırım teşvikleri ile desteklenmesi gereklidir. Kasım November - Aralık December 2011 43 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS ODD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar: Küresel olmanın yolu iç pazardan geçiyor ODD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar, iç pazarın otomotiv sektöründe küresel oyuncu durumundaki ülkelerin seviyesine taşıyacak teşvik ve uygulamalara ihtiyaç olduğunu ifade ediyor. Ü retiminin yüzde 75’ler civarındaki bölümünü ihraç etmekte olan sanayimizin, ihracatının büyük bölümü AB ülkelerine yapılıyor. 2010 yılında otomotiv sektörümüz 793 bin adet pazar, 1 milyon 95 bin adet üretim, 754 bin adet taşıt ihracatı gerçekleştirirken, toplam sektör ihracatının değeri 15 milyar 906 milyon doları aştı. 2011 yılı otomotiv sektörü için yılsonu toplam pazarı 900 bin adet, üretimi 1 milyon 200 bin adet ve 20 milyar dolar seviyesinde ihracat gerçekleşmesi beklenmekte. Gelecek yıl ise pazarın 775825 bin adetler aralığında gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Dünya otomotiv pazarının 2011 yılında yüzde 5,3 artışla 79 milyon adede ulaşması bekleniyor. 2012 yılında ise bir önceki yıla göre yüzde 11 artışla toplam pazarın 88 milyon olarak gerçekleşmesi tahmin edilmektedir. 2010 yılı toplam dünya satışları sonuçlarına göre Çin 18,7 milyon satışla ilk sırada yer aldı. Türkiye toplam 793 bin adet satışla 2010 yılında 18’nci olurken, AB otomotiv satışlarında 6’ncı sırada yer aldı. Toplam dünya üretimi sonuçlarına göre Çin 18 milyon üretimle ilk sırada yer aldı. Türkiye toplam 1 milyon 95 bin adet üretim ile 2010 yılında 16’ncı olurken, AB otomotiv üretiminde 5’nci sırada yer aldı. Dünya otomotiv üretiminin 2011 yılında yüzde 5 artışla 81 milyon adede ulaşması bekleniyor. 2012 yılında ise bir önceki yıla göre yüzde 11 artışla toplam üretimin 90 milyon olarak gerçekleşmesi tahmin edilmektedir. 44 Kasım November - Aralık December 2011 Mustafa Bayraktar, ODD Yönetim Kurulu Başkanı "Türkiye otomotiv pazarı potansiyelinin çok gerisinde yer alıyor. Büyük bir iç pazardan gücünü alan Türkiye otomotiv sektörünün küresel oyuncu olma olanağı daha da artmış olacaktır." Ülkemizin, dünyanın düşük büyüme sürecine girdiği önümüzdeki dönemde sürdürülebilir büyümeyi gerçekleştirmesi, üretim ve istihdamı artırabilmesi için iç pazar ve tüketim dinamiklerini harekete geçirmesi çok önem kazanacaktır. 2012 ile ilgili özellikle Avrupa bazlı problemlerin küresel ekonomiyi olumsuz etkileyeceğini düşünüyoruz. Dünya ekonomisinde artan belirsizlik ve olumsuzluklar neticesinde küresel büyüme beklentileri aşağı yönwww.taysad.org.tr lü revize edildi. Artan kurlar ve ÖTV oranları ile sektörümüzde 2012’ye yönelik pazar tahminleri de büyüme yerine daralmaya bırakmıştır. İç pazarımızı otomotiv sektöründe küresel oyuncu durumundaki ülkelerin seviyesine taşıyacak teşvik ve uygulamalara ihtiyaç var. Odaklanmamız gereken ilk nokta, Türkiye açısından iç pazar olmalı. İç pazar büyümeden, güçlenmeden atacağınız hiçbir adım ya da alacağınız hiçbir önlem uzun soluklu ve kalıcı olmaz. Türkiye’de kişi başına düşen araç sahipliği, Avrupa ortalamalarının çok altında bir orana sahiptir. Türkiye 1000 kişiye düşen 135 araç ile Batı Avrupa ülkeleri ortalaması olan 606’nın çok gerisinde ve Doğu Avrupa ülkeleri arasında ise sonuncu. Diğer yandan, Türkiye’de otomobil kullanabilecek genç nüfusun payı Avrupa ortalamalarının çok üzerinde bir orana sahip. Türkiye otomotiv pazarı potansiyelinin çok gerisinde yer alıyor. Büyük bir iç pazardan gücünü alan Türkiye otomotiv sektörünün küresel oyuncu olma olanağı daha da artmış olacaktır. 2010 yılı sonu itibariyle toplam araç parkımız 11 milyon 266 bin düzeyindedir. Otomotiv sektöründe toplam araç parkının yüzde 51’i, 12 yaş üstü ve yüzde 34’ü de 16 yaş üstü araçlardan oluşan parkımızı gençleştirmeye ve yenileştirmeye hizmet edecek teşviklerin geliştirilmesinin de Türkiye ekonomisini önümüzdeki süreçte canlı tutmak adına çok önemli katkısı olacağı görüşündeyiz. Ülkemizin çevreye Kyoto Protokolü çerçevesinde yerine getirmesi gereken taahhütleri var. Otomobil sektörünün payı kapsamında vergilendirme, çevre etkileri göz önüne alınarak yeniden yapılandırılmalı. Özellikle kullanım vergisi olan Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin tam tersi düzene geçirilmesine ihtiyaç var. Araçlar yaşlandıkça vergisi artmalı, çevreye ve toplum sağlığına duyarlı olan yeni teknoloji araçlar da vergi oranları ile teşvik edilmeli. Montaj hatları ile gelişen ve büyük emekler verilerek başlanan bu yolculuk bugün bizleri otomotiv endüstrisinde dünyanın sayılı üretim merkezlerinden biri haline getirmiştir. Sektörün yıllar içerisinde kurumsallaşan yapısı, gerek teknik bakımdan gerek insan gücü ve çalışan kalitesi bakımından dünyanın önde gelen üretim ve ihracat merkezlerinden biri konumuna gelmesine imkan sağlamıştır. Otomotiv sektörü bugün, yarattığı büyük hacimli katma değer ile ülkenin önde gelen sektörü konumundadır. Fabrikalarımızın ürettiği ürünler dünya arenasında çok www.taysad.org.tr ODD Chairman of the Board Mustafa Bayraktar: The way to being global is through domestic market ODD Chairman Mustafa Bayraktar states that a set of practices and incentives are needed for the domestic market in order to reach to the level of countries, which are the global players of the sector. T his journey of great efforts started with assembly lines and today it made us one of the most important production bases of the automotive industry. Institutionalized structure of the sector allowed us to be an important production base both in technical and human resources terms. Because of its high volume added value, automotive sector is one of the leading sectors of Turkey. The products manufactured in our facilities, achieving great successes in international arena and become vehicle of the year. They are exported to all around the world. We also have qualified human resources, engineers and work force. Thousands of enterprises provide services in international quality and standards and contribute to the life quality of people. Turkish automotive sector is at an important place in the world with its domestic sales, automotive industry, supply industry and export. This is not only because of domestic market’s development but also because of the hard work of both automotive and supply industry. Their collaborations önemli başarılar kazanmakta, yılın ticari aracı, yılın otomobili seçilmektedir. Ülkemizde üretilen araçlar tüm dünyaya ihraç edilmekte, dünya kalitesinde yetişmiş insan kaynağımız, mühendislerimiz ve işgücümüz bulunmaktadır. Motorlu taşıt satışı ve satış sonrası hizmetlerinde binlerce işletme uluslararası kalite ve standartlarda hizmet vermekte ve insanımızın yaşam kalitesine katkıda bulunmaktadır. Türkiye otomotiv sektörü iç pazar satışları, ana sanayii, yan sanayii ve ihracatı ile dünya ülkeleri arasında önemli bir konuma ulaşmış bulunmaktadır. İç pazarın gelişmesinden ve ulaştığı konumdan güç alan otomotiv sanayi, gerek ana sanayi enabled an important technological know how and provide our country an important competitive advantage in global competition environment. It is apparent that R&D investments are the most important factor for technology creation and development. We cannot think of the sector separated as automotive industry, supply industry or domestic market. All success objectives would be the outputs of mutual working. There is a need for practices and incentives that would bring our domestic market to the level of countries, which are the global players of the automotive sector. We should first focus on domestic market. Without a strong domestic market, no step or measure would be long lasting. Turkish automotive market is far behind of its real potential. Turkish automotive sector, which is strengthened with a greater domestic market, would have more opportunities to become a global player. gerek yan sanayinin üstün çalışmalarıyla çok önemli noktalara geldi. Ana sanayi ile yan sanayinin her alandaki güç birliğinden doğan çalışmalar çok önemli bir teknolojik birikime sahip olunmasına yol açarak, küresel rekabet ortamında ülkemiz otomotiv sanayi için büyük bir rekabet üstünlüğü sağlamaktadır. Ar-Ge yatırımlarının sektörümüz açısından teknoloji yaratma ve geliştirilmesinde en önemli unsur olduğu görüldü. Sektörün ana sanayi, yan sanayi, iç pazarı ayrı düşünülemez. Gerek sektörün ulaştığı başarı gerekse önümüzdeki dönemde hedeflenen başarı ancak sektörün her kesiminin ortak çalışmalarının bir neticesi olacaktır. Kasım November - Aralık December 2011 45 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS OYDER Yönetim Kurulu Başkanı H. Şükrü Ilısal: Ağır vergi yükü sektörü etkileyecek OYDER Yönetim Kurulu Başkanı H. Şükrü Ilısal, otomotiv sektörünün kuvvetli yönlerinin, zayıf yönlerine göre daha baskın olduğunu ifade ediyor. Ilısal'a göre ağır vergi yükü sektörü etkileyen ana unsurlardan biri... 2012 için otomotiv pazarını nasıl değerlendiriyorsunuz? S ektör 2011 yılında yeni bir rekora imza attı, her zaman söylediğimiz gibi esasında bu çok doğal ve olması gereken bir yükseliş. Altyapısı hazır olan bir büyüme, bu şekilde değerlendirdiğimizde rekor yerine yükseliş veya gelişim ifadesini kullanmayı daha sağlıklı buluyorum. Bu rakama ulaşılırken geçen senelerden farklı bir zamanlama yaşadık, bu da pazarın özellikle Ocak ayına geçen seneye göre yüzde123’lük bir büyümeyle başlamasıydı. Bu büyüme yıl içinde hızını kaybederek Ağustos ayına kadar devam etti ve bu noktadan itibaren aylık bazda rakamlar geçen senenin gerisine düşmeye başladı. Fakat buna rağmen çok iyi bir adede ulaşıldı. 2012’yi bu gelişmeler ile değerlendirdiğimde 2011 ilk yarısı gibi olmayacağını fakat yılın ikinci yarısından itibaren yükselişin olacağını öngörüyorum. Elbette bu söylediklerim normal şartlar altında, olası bir kriz bu senaryonun dışında kalıyor. Bu şekilde bir öngörünün yılsonu rakamlarına yansıması, bu yıla göre yüzde 5-10 daralma anlamına gelir. Sektörün size göre kuvvetli ve zayıf yönleri neler? Sektörün SWOT analizini yaptığımızda kuvvetli yönlerin giderek zayıf yönlere baskın olduğunu görüyoruz. Zayıf yön olarak nitelendirilebilecek en önemli unsur, otomobiller üzerindeki ağır vergi yüküdür. Bugün Türkiye’de 1.6 araçlarda toplam alınan (ÖTV+KDV) vergi yüzde 46 Kasım November - Aralık December 2011 H. Şükrü Ilısal, OYDER Yönetim Kurulu Başkanı 62’dir. Bu oran Avrupa’da yüzde 20’ler civarındadır. 40 yıllık bir otomotiv tecrübesi, yaygın ve kaliteli yetkili satıcılık yapılanması ve üretimde giderek artan kalite ise sektörün kuvvetli yönleri arasındadır. High taxes will affect the sector OYDER Chairman of the Board H. Şükrü Ilısal states that strengths of the automotive sector are superior to its weaknesses. According to Ilısal, high tax rates are one of the major factors that affect the sector... The SWOT analysis of the sector shows there are fewer weaknesses than the strengths. The most important one is the high tax rates for the automobiles. Today this equals to 62 percent (PCT + VAT) in 1.6 vehicles. This rate equals to 20 percent in Europe. A 40 years old automotive experience, extended and quality dealership and increasing quality in production are the strengths of the sector. Önümüzdeki yıllarda yetkili satıcıların gelişimi, konumlanması nasıl olacak? Önümüzdeki dönem yetkili satıcılık mesleğinin geleceğini belirleyecek önemli bir zaman dilimi. Geçmiş yıllardaki karlılıkların azalması neticesinde mesleğimiz giderek cazibesini yitirme tehlikesi yaşıyor. Bugün yetkili satıcı olmak isteyen veya yeni markalara başvuru yapan kişilerin sayısına bakmak lazım. OYDER olarak bu mesleğin bizden sonraki kuşaklara bırakılabilmesi için gayret gösteriyoruz. Devletimiz ve Distribütörler gün geçtikçe yetkili satıcılara daha fazla önem vermekte ve desteklemektedirler, bundan memnuniyet duyuyorum. Hiçbir yetkili satıcı sessiz terk edişlerle mesleğini bırakmak istemez. Önümüzdeki dönemde yetkili satıcılar, öncelikle kurumsallaşarak hareket etmek durumundalar, yatırımlar ve masraflar bilinçli ve kontrollü yapılmalı, otomobil ile ilgili olan her türlü faaliyetten sonuna kadar istifade edilmeli, sadece satıştan para kazanılması beklenmemelidir. www.taysad.org.tr 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS SaSad Genel Sekreteri Kaya Yazgan: Komşu sektörler arasında güçlü bağ var maliyetlerimizi olumsuz yönde etkileyecektir. Bu gibi olası maliyet artışları konusunda sektörümüzün –en azından- hazırlıksız olmadığını söyleyebiliriz. Ayrıca sektörümüzde görev alan birçok firmanın savunma ürünleri yanında sivil üretim hatları olduğunu da biliyoruz. Bu üyelerimiz ve yan sanayi olarak sivil sektörden yararlanan savunma sanayii kuruluşları olumsuzluklardan etkilenecektir. Ama bu etkinin de çok büyük olmayacağını, alınan tedbirlerle sektörün cirosunda önemli bir azalma olmayacağını öngörüyoruz. Kaya Yazgan, SaSad Genel Sekreteri Savunma sanayinin 2012 beklentilerini nelerdir? Dünyada ve ülkemizde savunma sanayini nasıl değerlendiriyorsunuz? Ü lke ekonomisinde 2012’de -boyutu konusunda bir görüş birliği yoksa da- bir daralma olacağı, en azından büyüme hızımızın azalacağı bekleniyor. Bildiğiniz gibi ülkelerin savunma sanayii, piyasanın kısa dönemli dalgalanmalarından çok uzun dönemli stratejik devlet politikalarına göre şekillenen bir sektördür. 2007-2009 döneminde de bunu gözledik. Bu açıdan 2012’de Türk Silahlı Kuvvetlerine yapacağımız satışlarda olumsuz gelişmeler yaşanmayacağını tahmin ediyoruz. Kredi faizlerinde, teminat mektubu masraflarında ve döviz kurlarındaki artışlar kuşkusuz Ekonomik krizin küresel etkileri bizi daha çok düşündürüyor. Örneğin Avrupa sektörümüzün alt yüklenici olarak önemli bir ihracat pazarını oluşturuyor. Onların krize girmesi bizi dolaylı olarak etkileyebilir. Bu düşünce ile Avrupa’nın yaşadığı krizin bizler için bir fırsata dönüştürülmesi 2012’de çalışmalarımızın odağında yer alacaktır. Otomotiv sektörü ve savunma sanayi 2012’de birlikte neler yapabilir? Savunma sanayicisinin otomotiv sanayiine vereceği ve onlardan alacağı çok şey olduğuna inanıyoruz. Bu komşu sektörler arasında var olan ilişkinin daha da gelişmesi için çalışmalar yürütmeliyiz. 2011’de bir savunma sanayicisi grubuyla Bursa’ya gelmek için girişimde bulunmuş ama programlarımızı uyduramamıştık. Bildiğiniz gibi 2011 sonlarında savunma sanayii konusunda bir arama konferansında bir araya geldik. 2012’de Bursa ziyaretini gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. TAYSAD yöneticilerinin ve bir otomotiv yan sanayici grubunu da Ankara’ya bekleriz. CLEPA Aftermarket Baş Danışmanı Josef Frank 2012 Satış Sonrası Beklentileri C LEPA web sitesine, her üç ayda bir marketle ilgili fikir veren bir faaliyet barometresi yükledik. Katılımcılar arasında üreticiler ve ticaretçiler var. 2012 için belirli rakamlarımız yok, ama 2011’in son çeyreğinde toplamda yüzde 87 pozitif bir görünüm var (üreticiler yüzde 75 ve ticaretçiler yüzde 92). 2011 üzerinden küçük bir düşüş eğilimi gördük. Bu da 2 basamak gelişmeden ileri geliyor. 2012’de bazı Avrupa ülkelerinde durgunluğa sebep olabilecek finansal krizler için endişe duyuluyor. Her ne kadar satış sonrası, varolan araba parkıyla her zaman için sığınılacak bir liman olsa da, araçlar, hem iyi hem de kötü zamanlarda korunmaya ve onarılmaya ihtiyaç duyar. Satış sonrasındaki en büyük zorluk, araçların tamir ve korunmalarına ilişkin gerekli bilginin edinilmemesidir. Piyasada hayatta kalabilmek için Tamir ve Koruma Bilgisi (RMI) ile net kısımların kimlik saptamaları için olan Araç Kimlik Saptama Numarası (VIN)’na giriş yapmak can alıcı bir öneme sahip. Burada OEM, yeterli bilgiye ve Bağımsız Operatörlere (IO) gerekli bilgiyi vermeyi zorunlu kılan yasama konulu yönergelere sahip. Bu, Euro 5/6 ve VI Emisyon Mevzuatı’nın yanı sıra Blok Muafiyet Mevzuatı (BER 461/2010)’nın da bir parçasıdır. Bilgi güç anlamına geldiğinden, OEM zorunluluklarını yerine getirmekte oldukça isteksiz. Satış sonrasında OES ve IAM arasında eşit şartlar sağlamayı garanti etmek, CLEPA için 2012’nin ana odak konusu olacak. Gördüğünüz gibi 2012 için zorluklar var, ama biz iyimser kalmaya devam ediyoruz. 48 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr YPG Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Urgancılar Avrupa'daki daralma yenileme pazarını nasıl etkileyecek? Aftermarket expectations for 2012 We installed at CLEPA a business barometer which gives a quarterly idea about the market. The participants are the suppliers and the trade. We do not have figures for 2012,but at the end of 2011, for the last quarter, overall 87% had a positive outlook (suppliers 75% and trade 92%.). We have seen over the year 2011 a small downward tendency, coming from a 2 digit growth. For 2012 the fears are the financial crisis which could lead to recession in some European countries. However the aftermarket is always a safe harbor with the existing car park, cars need to be maintained and repaired in good or bad times. The biggest challenge within the aftermarket is to have the necessary knowledge to repair and maintain the vehicles. Access to repair and maintenance information (RMI) and access to the Vehicle Identification Number (VIN) for unequivocal parts identification are crucial to survive. Here the OEM have the knowledge and the legislator issued directives to oblige the OEM to give the necessary information to the Independent Operators (IO). This is part of the Euro 5/6 and VI emission regulation and also part of the Block exemption Regulation (BER 461/2010). Since knowledge is power the OEM are very reluctant to fulfill their obligations. To assure a level playing field in the aftermarket between OES and IAM, for CLEPA this issue will be the main focus in 2012. There are , as you can see challenges for 2012 but we remain optimistic. www.taysad.org.tr Yenileme pazarı 2012’den neler bekliyor? Y enileme Pazarı’nın 2012’de genişleyeceği ve iş hacminin yüzde 5 ile yüzde 10 arasında artacağını bekliyoruz. Bunun nedeni, hem Türkiye’deki araç parkının büyümesi hem de yeni araç satışlarında 2012’nin ilk çeyreğinde bir daralma beklenmesi ve bu daralmanın yedek parça satışlarına olumlu yansıyacağının düşünülmesidir. Avrupa’daki daralma yenileme pazarını nasıl etkileyecek? Avrupa’daki daralmanın Yenileme Pazarı’nda fazla etkisini göstermeyeceğini düşünsek de böyle bir durum olursa büyüyen ve Avrupa’ya göre henüz doymamış olan Türk pazarının önemi artacaktır. Uluslararası tedarikçilerin Türkiye pazarına destekleri devam edecektir. Bildiğiniz gibi uluslararası bir çok firma Türkiye’de organizasyonlarını kurmakta ya da yeniden yapılandırmaktadır. Diğer yandan, Avrupa’daki daralmanın Türk yedek parça üreticilerini olumsuz etkileyeceğini düşünüyoruz, çünkü en büyük müşterileri Avrupa’da. Dünyada ve ülkemizde yenileme pazarı nasıl gelişiyor? Teknoloji her geçen gün etkisini artırıyor. Yenileme Pazarı parça satışından veri, servis ve bilgi satışına geçiş yapıyor . Bize göre en büyük gelişme budur. Özellikle Amerika, hem kişi başına düşen araç sayısı hem de Yenileme Pazarı açısından doyum noktasında. Avrupa’da kişi başına düşen araç sayısı batı bölgelerinde doyum noktasında, Doğu Avrupa ülkele- rinde hala gelişme olasılığı mevcut. Amerika ve Avrupa’da internet mecraları kullanılarak Yenileme Pazarı genişletilmeye çalışılıyor. Yenileme Pazarı açısından özellikle Latin Amerika ve Orta Doğu’da inanılmaz bir potansiyel var ve bu fırsatalar önümüzdeki üç ila beş yıl gelişerek devam edecek. Türkiye’de otomotiv sektörünün ve dolayısıyla Yenileme Pazarı’nın önümüzdeki 10-12 sene önünün açık olduğu muhakkak. Ancak ülkemizde Yenileme Pazarı genişlerken insanların alım gücü azalıyor ve yedek parça değişimi de bundan olumsuz etkileniyor. Diğer pazarlara göre ülkemizdeki bir farklılık da Bağımsız Yenileme Pazarı ile araç üreticilerinin resmi servislerinin arasındaki günden güne artan yoğun rekabettir. Chairman of the Board of Aftermarket Development Association, Mesut Urgancılar: The shrinkage in Europe; how will it affect aftermarket? Though we think that it will not have an impact over the aftermarket, we think that in such case Turkey’s importance will increase due to its growing and unsatisfied market. International suppliers’ support for Turkish market will continue. As it is well known, many international companies are either establishing or restructuring their local organizations in Turkey. On the other hand, the shrinkage in Europe will definitely have an impact over the part manufacturers, as they have their major customers in Europe. Kasım November - Aralık December 2011 49 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS EBSO Meclis Başkanı Mehmet Tiryaki: Yatırımcılar için avantajlı konumdayız için değişik sektör temsilcileri ile olan temaslarımızda kiminin tedirgin, kiminin ise karamsar olduğunu görüyor, ama işimizi büyüteceğiz diyenlerin ise çoğunlukta olduğunu müşahade ediyoruz. İlk 3 aylık dönemden sonra Türkiye’nin önü açık. 2011 yılı kadar hatta daha iyi bir büyüme beklentisi mevcut. İşten ziyade tahsilât ve finans konusunda tıkanıklıklar olabilir. Normal şartlar altında, 2012 ikinci yarısı 2011’den daha iyi olacak. Ege Bölgesi’nde otomotiv sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Menmet Tiryaki, Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı Sanayiciler 2012’den neler bekliyor? A vrupa ülkelerinde yaşanan ekonomik yavaşlamanın 2012 yılında da devam edeceği görülüyor. Ancak bu ülkelerde kapanan işyerlerinin, fabrikaların işleri yakın coğrafyalardaki ülkelere kayıyor, firmalar büyümelerine bu ülkeler üzerinden devam etmeyi planlıyorlar. Bu ülkeler içinde de en şanslılardan biri Türkiye. Özellikle AB ülkelerinin tekstil, gıda ve otomotiv yan sanayi sektörlerinde kapanan işyerlerinin işleri başta Türkiye olmak üzere dünyadaki daha uygun koşulları olan ülkelere kaymakta, yatırımlar buralarda yoğunlaşmaktadır. Bu ülkemiz adına, geleceğe dönük olumlu beklentilerin artmakta olduğunun göstergesidir. Öte yandan birçok sektördeki sanayicilerimizin 2012 yılına ait beklentileri Avrupa ve dünyadaki beklentinin aksine ülkemizdeki büyümenin pozitif yönde olacağı şeklinde. Uzun vadede beklentimiz çok olumlu. Kısa vadedeki beklentilerimizde belli sıkıntılar olabilir bu da herkesi endişeye sevk ediyor. Tabii ki sıkıntılardan etkilenmiyoruz demek yanlış olur. 2012 yılı 50 Kasım November - Aralık December 2011 Otomotiv sanayi, Ege Bölgesi’nde İzmir’de BMC ile başladı. Ama sonrasında Bursa-Adapazarı hattına geçiş yaptı. Hala İzmir’de otomotiv yan sanayi ciddi boyuttadır. Ve ayrıca limanı ile önemli bir güçtür. Otomotiv sanayi şimdiye kadar ağırlıklı olarak Marmara Bölgesi’nde büyüdü. Bunun Türkiye açısından doğru bir politika olduğunu düşünmüyorum, ülkeye yayılmalıydı. O dönemleri hatırlıyorum. Ford Otosan Eskişehir ve Gölcük’e fabrikalarını kurdu. O zamanın yetişmiş personelini diğer bölgelerde istihdam etmek pek kolay olmadı ve olmayacaktı. Nitelikli insan faktöründen dolayı o bölgeye kuruldu. Ama bundan sonra artık sanayi Balıkesir, Manisa ve İzmir aksında gelişecektir. Muhakkak İzmir-İstanbul otoyolu planladığı "İzmir Kalkınma Ajansı, özveriyle bölgemize yatırımcı çekmek için çaba harcıyor. Ama AB ülkelerindeki sıkıntılar ve dünyadaki krizden sonra bütün ülkeler yatırımcı çekmeye çalışıyor. Yatırımcıyı çekmek için bazı kriterler var. Yatırımcı o ülkede canlı bir pazar varsa gelir ki, Türkiye'de dinamik bir pazar var." gibi önümüzdeki 5 yılda biterse bundan sonra otomotiv gibi birçok sanayinin gelişeceği alanın bu aks olduğunu düşünüyorum. Çünkü ulaşım kolaylaşacak. İzmir’in de liman gibi çok büyük bir avantajı var. Otomotiv ana ve yan sanayisi için ayrıca bölgemizde Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Bölgesi kuruldu. Alt yapı çalışmaları yapıldı, ihaleleri tamamlanıyor. Diğer yandan İzmir Kalkınma Ajansı, özveriyle bölgemize yatırımcı çekmek için çaba harcıyor. Ama AB ülkelerindeki sıkıntılar ve dünyadaki krizden sonra bütün ülkeler yatırımcı çekmeye çalışıyor. Yatırımcıyı çekmek için bazı kriterler var. Yatırımcı o ülkede canlı bir pazar varsa gelir ki, Türkiye’de dinamik bir pazar var. Yatırımcı kimsenin karakaşına kara gözüne gelmiyor. Nitelikli insan, altyapı, maliyet gibi temel noktalarda avantajlı olmak istiyor. “Gelin demek’ yeterli değil. Yatırımcıya aradığı kriterleri sunmak zorundayız. Başka ülkeler bu konuda çok cazip imkânlar ortaya koyuyor. Tedarik sanayi Avrupa’daki daralmaya karşı nasıl önlem almalı? Bugün Avrupa’da kapanan her firmanın işinin gideceği çok fazla adres kalmadı. Eski Doğu Avrupa ülkelerinden memnun değiller. Uzakdoğu uzak... Ürün çok geç geliyor. Türkiye, Avrupa’da kapanan her fabrikanın işinin belli bir kısmını alacak diye düşünüyorum, o işler Türkiye’ye gelirse eğer, krizi fırsata çeviririz söylemi gerçeğe dönüşür. Bunlara şahit oldukça ülkemizin geleceğine olan güvenimiz artıyor. Ülkemiz şu anda dış yatırım açısından şanslı ve avantajlı bir konumda. Şimdiye kadar başardıklarımıza bakınca buna inanıyorum. Özellikle 2013 ve 2014 yıllarında yapacağımız sıçramaların, büyümelerin hazırlıklarını, planlarını şimdiden yani 2012 yılında yapmalıyız. Bu sıkıntılı dönemleri önümüzdeki yılların hazırlıklarını yaparak geçirmeliyiz. Tedarik konusunda frene basmadan önce bu gerçeğin de iyi değerlendirilmesinin gerektiğine inanıyorum. www.taysad.org.tr Gebze Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nail Çiler Head Assembly of Aegean Region Chamber of Industry Mehmet Tiryaki: “We have advantages for investors” Automotive industry has been developed in Marmara Region until now. However I never found that correct. It should have been expanded to all regions. I remember those times. Ford Otosan built its facilities in Eskişehir and Gölcük. But it was not easy to employ qualified work force in different regions. That’s why they built them there. But now this is going to change. The industry will develop also in Balıkesir, Manisa and İzmir line. If the highway between İzmir and İstanbul finish in five years as planned, I believe this will develop a new line for the automotive industry. It is because the transportation will be easy. İzmir has an advantage of being a harbor city. Additionally Automotive Supply Industry Special Region has been established. Infrastructure works are completed, tenders are being finalized. On the other hand İzmir Development Agency is putting effort on attracting investors to the region. But we are not alone. Every other country is searching for investors after all this crisis and problems in Europe. There are some criteria to attract investors. They should see a lively market in a country and Turkey has a dynamic market. They also want to have advantages like qualified human resource, infrastructure and cost efficiency. It is easy to invite but it is not enough without providing the investors such criteria. Other countries have some real attractive opportunities in that matter. www.taysad.org.tr Ar-Ge çalışmaları ile geleceğe yatırım yapmak 2 009 yılının son çeyreğinde başlayan ekonomik büyüme 2011 yılının üçüncü çeyreği ile birlikte yaklaşık iki yıldır üst üste başarı ile sürmektedir. Türkiye Gayri Safi Yurt İçi Hasıladaki büyüme oranı 2011 yılının son çeyreğinde yüzde 8,2 olarak gerçekleşti. 2011 yılının ilk dokuz ayı göz önüne alındığında, Türkiye yakaladığı yüzde 9,6’lık oranla Çin’in önünde dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi oldu. 2011 yılının tamamında ise yüzde 8 seviyelerinde bir büyüme yakalaması beklenmektedir. Yakalanan bu istikrar ortamı, bizlere 2012 yılı için oldukça umut vericidir. Her ne kadar son dönemde enflasyonda ve cari açıkta gerçekleşen artışlar tüm iş dünyasını tedirgin etmekle birlikte, özellikle cari açıktaki düşme trendi pozitif gelişme sağlamaktadır. İmalat sanayindeki büyüme ekonomik büyümenin en önemli faktörlerinden biri olduğunu, ilgili veriler bizlere göstermektedir. İhracatın uzun bir aradan sonra ithalat rakamlarını geride bırakması, geleceğe ve özellikle de 2023 yılı 500 milyar dolar ihracat hedefine, adım adım güvenle yaklaştığımızı resmetmektedir. Cari açığın azaltılmasına yönelik farklı dinamikler uygulamaya ivedilikle konulmalı, ayrıca teşviklerle açık, daha aşağılara çekilmelidir. Bununla beraber imalat sektöründe en önemli maliyet unsuru olan enerji gideri için de yenilenebilir enerji kaynakları hızla uygulamaya konulmalıdır. Dünya ekonomisinin büyüme tahminleri IMF tarafından yüzde 4, OECD tarafından yüzde 3,4 olarak açıklanmıştır. Orta Vadeli Programda ise Türkiye’nin büyüme rakamı yüzde 4 olarak tahmin edilirken, IMF ise bunu yüzde 2 seviyelerinde açıklamıştır.. Büyüme cari açığın daralmasıyla daha büyük anlam kazanacaktır. 2012 yılında sürdürülebilir bir ekonomik gelişme açısından Türkiye’nin farklı alternatif pazarlara yönelmesi ve girmesi gerekmektedir. Dış ticaret açığımızdaki en önemli sorunlardan biri de ihracatımızdaki yüksek teknolojili ürünlerin oranının yüzde 4,3 gibi oldukça düşük seviyede olmasıdır. Düşük teknolojili ürünlerin ihracat oranı ise yüzde 32,6’dır. Bu durum da dış ticaret açısından önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Ar-Ge yatırımları neticesinde yüksek teknolojili ürünlerin üretimine ağırlık verilerek, yüksek teknolojili ürünlerin ihracatımızdaki oranının artırılması hedeflenmelidir. Teknoloji yoğun ürünlerin üretimi artırılarak barter anlaşmaları aracılığıyla enerji maliyetleri düşülerek, üretim sektörü desteklenmelidir. 5 Ocak 2011 tarihinde Bilim, Sanayi ve Teknolojili Bakanı Nihat Ergün tarafından açıklanan Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi’nde belirlenen “Orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya’nın üretim üssü olmak” vizyonu ile gerçekleştirilecek projeler de bu sorunun ortadan kaldırılmasına büyük katkı sunacaktır. Kasım November - Aralık December 2011 51 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arif Özer: Kayıt dışı ile mücadele giderek önem kazanmalı BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arif Özer, 2012 dönemecinde Türkiye ekonomisini değerlendirdi. İhracatı ve yeni yatırımları yorumladı. 2012 sonrasında bölge sanayisini nasıl değerlendiriyorsunuz? 2 010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da Türkiye ekonomisi hızlı büyümesini sürdürdü. 9 aylık ortalama büyüme rakamı yüzde 9,6 oldu. Bu yılı, ortalama yüzde 8,5‘luk büyüme rakamıyla kapatacağımızı öngörüyoruz. Söz konusu büyüme hızı Türk ekonomisi açısından çok büyük bir başarı olarak değerlendirilse de büyük ölçüde ithal ürünlere ve iç tüketime dayalı olarak bu büyümenin dış ticaret açığını ve cari açığı patlattığı bir gerçektir. Öte yandan gerek Dünya Ekonomisindeki, özellikle Avrupa Birliği’ndeki borç krizi ve Avrupa’daki daralma, 2012 yılında büyümenin sürdürülebilirliği konusunda negatif bir tablo ortaya çıkarmaktadır. Bölge sanayimizin ihracatı büyük ölçüde Avrupa Birliği’nedir. Avrupa Birliği’ndeki borç krizi ve büyüme sorunu çözülmedikçe bizim için risk devam edecektir. Bu sorun da kısa vadede kolay çözüleceğe benzemiyor. Doların Euroya karşı aşırı değer kazanması da sanayimiz ve ihracatımız için olumsuz bir parametredir. Bu nedenle, zor geçecek 2012 yılı için temkinli olmakta yarar vardır. Yatırımların ve ihracatın arttırılması için neler yapılabilir? Yatırımların ve ihracatın arttırılması için yatırım ikliminin iyileştirilmesine ve mikro reformlara, yeni teşvik sistemine gereksinim vardır. Ar-Ge teşviklerinin KOBİ’lere indirgenmesi ve yayılımı konusunda da yeni teşvik sistemi gerekmektedir. 52 Kasım November - Aralık December 2011 Arif Özer, Bursa Sanayici ve İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Özellikle ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 75‘lere çıkartılması ve bunun bir çıpa olarak kabul edilip buna göre hedef ve stratejiler saptanmalı, ayrıca rekabetçi kur politikaları benimsenmelidir. Hangi sektörde faaliyet gösterirse göstersin, işletmeler için özellikle KOBİ’ler için önemli sorunlarından birisi artan kredi faiz oranları ve finansa erişimdir. Bu sorunlara ilave olarak, 2012 yılında satışlarda düşme olasılığı da söz konusudur. Diğer yandan, Türkiye’de gelmiş geçmiş bütün hükümetler, verginin tabana yayılması ve kayıt dışı ile mücadele siyaseten zor geldiği için, dolaylı vergilere yüklenmekte, bu tutum hem kayıtlı kesim açısından rekabeti olumsuz etkilemekte hem de kayıt dışılığı körüklemektedir. Kayıt dışılığa kayıtsız kalmak sürdürülebilir büyümenin önünde ki en büyük engellerden biridir. Özellikle yüzde 45’lerde olan sigortasız çalışanın kayıt altına alınması zorunludur. Bu yıl bütçeden sosyal güvenlik için ayrılan 67 milyar lira, olayın vehametini gözler önüne sermektedir. Yeni bir vergi sistemine olan ihtiyacımız artık bastırılamayacak düzeydedir. Bu yolda, vergi denetim kapasitesinin daha etkin ve güçlü hale getirilmesi anahtar bir öneme sahiptir. Rüzgarı arkamıza almışken yapısal reformları hayata geçirmenin tam zamanıdır. www.taysad.org.tr 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Oya Coşkunöz Yöney: Krizin yarattığı fırsatlar iyi değerlendirilmeli BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Oya Coşkunöz Yöney, AB'nin toplam ihracatımızdaki payının azaldığını belirterek, sanayicilerin daha hızlı büyüyen ülkelere yönelmesi gerektiğini aktarıyor. 2012’yi nasıl değerlendiriyorsunuz? 2 012’yi doğru değerlendirebilmek için önce geçtiğimiz 4 yılın değerlendirmesini yapmamız gerekli. 2008 yılında finansal krizi önce ABD yaşamıştı. Hemen akabinde tüm dünya ekonomisine yansımaları ile devam etti, halen toparlanma sürecini yaşasa da dünyayı küresel ölçekte 2008 krizine taşıyan dengesizlikler, alınan pekçok tedbire rağmen sürüyor. 2011’i belirsizliklerin hakim olduğu, küresel ölçekte iktisadi büyümenin yavaşladığı bir yıl olarak geride bırakıyoruz. 2012 , özellikle Avrupa için zor bir yıl olacak gibi duruyor..Büyüme öngörü verileri neredeyse her gün değişiyor. Dünya genelinde büyüme beklentisi ise yüzde 2’ler seviyesinde. Euro Bölgesi’nde negatif büyüme olmasına artık kesin gözle bakılıyor. Avrupa’dan kaynaklı olumsuzlukların döviz piyasalarına yansımalarını hep beraber takip ediyoruz. Türkiye’nin ihracatının yüzde 48’i bilindiği gibi Avrupa ülkelerine. İhracatın yüzde 49’u da Euro cinsinden yapılan ihracat. İthal girdimizin ağırlığı ise yüzde 63 gibi bir oranla USD cinsinden. Bu durum kalıcı olursa, yani güçlü USD zayıf Euro konusu, önümüzdeki dönemde ciddi bir problem olarak karşımıza çıkacaktır. Üstelik bu alana müdahil olma şansımız da yok. AB kaynaklı olumsuzlukların, ticaret hacmindeki düşüş gibi daha farklı uzantılarla da seneye kapıyı çalabileceğini unutmamamız gerekiyor. Büyüyemeyen Avrupa’nın toplam ihracatımızdaki payı 54 Kasım November - Aralık December 2011 Oya Coşkunöz Yöney, BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili son beş yılda yüzde 10 azaldı. Artık biz de, daha hızlı büyüyen ülkelere mal satamalıyız. Sektörlerin 2008’den bu yana farklılık arayışına girdiğini ve ihracatçılarımızın ticaret yollarımızı değiştirme ve çeşitlendirme arayışlarına girdiklerini görüyoruz. Bu yüzden ihracatı çeşitlendirmek adına krizin bir fırsat yaratabileceğini söyleyebilirim. Elbette ihracatı yeni ülkelere, bölgelere taşımak vakit alacaktır. Keza Avrupa’nın krizden çıkışı da bugünden yarına olmayacaktır. Bu yüzden 2012 yılında ihracatta ve büyüme öngörülerinde daha durağan bir seyir beklemek yanlış olmaz. Ancak bu bir umutsuzluk ya da kaygı se- bebi olmamalı. Gerek özel sektor, gerekse siyasi otorite tarafından alınmış tedbirler var. Daha aktif bir mekanizma izliyoruz. Durgunluk beklentisi kaygıdan kaynaklı değil, sürecin getirdiği bir durgunluk olacak. Sanayiicilerimizin cevaplayacağı en önemli soru; bu sürecin nasıl yönetileceği olacaktır. 2012, fırsatları, zorlukları ile birlikte çok dikkatli yönetilmesi gereken bir yıl olacaktır. Bursa’da otomotiv sanayini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bursa otomotiv sanayinin merkezi olma durumunu sürdürüyor. Tofaş fabrikası kurulmadan önce de Bursa’da otomowww.taysad.org.tr tive yönelik üretim olduğunu görüyoruz. Özellikle karoseri sanayi ile ilgili olarak ilk metal profilden otobüs kasası Kemal Coşkunöz tarafından otobüsler için yapılmaya başlanmıştı ve bu sanayi hızla gelişti. Belki de otomobil fabrikalarının yer olarak Bursa’yı seçmelerinin nedeni karoseri sanayinin yerleşik olmasıdır. Otomobil fabrikaları için onlara hizmet edecek tedarikçiler ve alt yapıyı sağlayan bir ortam olması son derece önemli. Aksi takdirde rekabetçi olamazlar. Bursada ulaşım en büyük sorunlardan biri. Gerek demiryolu, gerek havayolu, gerekse de limanlar açısından Bursa sıkıntı yaşıyor. Ulaşımın ağırlıklı olarak karayolu ile yapılması hem maliyet açısından hem de yetebilme açısından problem. Bursa’daki mevcut otomobil fabrikaları kapasitelerinin sonuna geldi. Mevcut alanlarında daha fazla büyümeleri olanaklı görünmüyor. Deputy Chair of the Board of Bursa Industrialists and Businessman Association Oya Coşkunöz Yöney: Opportunities of the crisis should be evaluated smartly Deputy Chairwoman of BUSİAD Oya Coşkunöz Yöney indicates the shrinking share of EU in our export and tells it is time to direct other countries. Arazi fiyatlarının pahalı olması Bursa da yatırımı güçleştirdi. Ancak, son dönemde Bursa’daki yan sanayiinin etki alanlarını genişlettiğini görüyoruz. Bursa’nın 200-300 km çapındaki otomobil fabrikaları Toyota, Ford, Honda, Hyundai Bursalı üreticilerle çalışıyor. Ayrıca Bursa’daki yan sanayiciler dünyanın dört bir yanına ihracat yapıyorlar. Bundan sonra Bursa’da katmadeğeri yüksek iş alanlarına yatırım olacağı görüşündeyim. Çünkü Bursa’da nitelikli eleman bulunabiliyor. İstanbul ile kıyaslandığında Bursa’da yaşam daha kolay. Bu nedenle nitelikli iş gücünü çekebiliyor. Daha ucuz iş gücü gerektiren işlerin Türkiye’nin teşvik verilen çeşitli bölgelerine kayması doğru olur. Bursa’daki otomotiv sanayicileri, 2011 yılında kapasite kullanım oranlarını arttırdı. Ancak 2012 yılı için yeni yatırımlar konusunda temkinli olmayı tercih edecekler diye düşünüyorum. Tedarik sanayi gelecekte nasıl şekillenecek? Otomotivde tedarik sanayi tamamen ana sanayinin gelişim ve tercihlerine paralel olarak ilerliyor. Ana sanayicilerin tedarikçilerine daha fazla iş aktarmayı tercih etmesi nedeniyle tedarikçilerin iş alanları genişledi ve birinci seviye tedarikçilerin ciroları büyüdü. Yine dünyada ana sanayicilerin daha az tedarikçi ile çalışma politikaları tedarikçiler arası şirket satın almalarına sebep olmaktadır. Ülkemizde yüzde 100 Türk sermayeli ana sanayi bulunmuyor. Tedarikçiler, yabancı ortaklıklar sayesinde küresel pazarlara açılma yolu ile gelişiyor. Tamamen yerel boyutta kalan tewww.taysad.org.tr W commercial volumes. This Europe, which can not grow, lost 10 percent of its share in our export in the last five years. That’s why we should sell to the growing countries. We see that sectors are trying to figure out things and searching for new routes and new markets. That’s why I say that crisis may bring opportunities. Of course exporting to new countries may take time but Europe also won’t recover from the crisis in a year time. Therefore it is not wrong to expect a slowdown in 2012’s export and growth predictions. But this should not be a reason for despair or concern. Both private sector and political authority take necessary precautions. We have a more active mechanism. Recession expectation is not because of concern, but because of the process. Industrialists should ask themselves how to manage this process? 2012 will be a year to be managed very carefully with its opportunities and challenges. e should assess the last four years in order to predict about 2012. 2008 crisis started in US but right after that it affected all world economies. Despite it seems like we are in recovery and though lots of measures are taken, the problems from that era are still going on. 2011 was a year of ambiguity and slowing down in global scale. It seems like 2012 will be problematic for Europe. Growth figures are changing day by day. Average growth expectation around the world is around 2 percent. It is for sure Eurozone’s growth will be negative. We can see the affects of problems in Europe in the currency markets. It is known that 48 percent of Turkish export take place in Europe and 49 percent of this export is in Euro. 63 percent of our import input is in USD. If this situation continues we will have serious problems in the coming days. And this area is not something we can intervene. We should not forget that EU based problems will also show themselves in lower What is waiting for supply industry? darikçilerin sıkıntı çekecekleri çok açık. Gelecek, küresel rekabete hazır olan ve kendini ülke dışına taşıyarak pazarını çeşitlendiren, Ar-Ge çalışmaları ile rekabetçi ve yenilikçi ürünler sunabilen tedarikçilerin olacak. Yan sanayide Ar-Ge merke- zine sahip olan tedarikçiler çoğalıyor, ya- Supply industry in automotive progress according to the development and preferences of the automotive industry. As the automotive industry prefers to cite more business to suppliers, their business areas are expanded and the revenue of first level suppliers is increased. On the other hand, the automotive industry’s working with a limited number of supplier principle lead to mergers and acquisitions. We don’t have 100 percent Turkish automotive industry. Suppliers develop by foreign partnerships. It is for sure that completely local suppliers will have problems. The future will be the suppliers’, whom are ready for competition, have varied product range, and are able to present competitive and innovative products. The numbers of suppliers with R&D centers are increasing. Lean production and management techniques are expanding. Our entrepreneur, dynamic and flexible industrial structure attracts the world. lın üretim ve yönetim teknikleri gittikçe yaygın kullanılıyor. Girişimci,dinamik ve esnek sanayici yapımızla Türk yan sanayi dünyanın ilgisini çekmektedir. Kasım November - Aralık December 2011 55 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS TAYSAD Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Arkan: Kamuda yerli araç kullanımı yaygınlaştırılmalı onlar gibi bağımlıyız. Ekonomik zorluklarımız da benzerlik taşıyor. İkincisi; dünya ölçeğinde bakarsak bu sektörde bence 3 ülke, sırasıyla Çin ve Hindistan bütün dünya için Rusya, kendi pazarı için sürekli atakta ve özellikle Çin rekabetçi ve yenilikçi yapısı ile giderek dünyada söz sahibi olmaktadır. AB’nin işi giderek zorlaşacaktır. Yerli araç konusunda ne düşünüyorsunuz? Ben araçların milliyetini içindeki katma değerle ölçmenin doğru olduğuna inanıyorum. Bir aracın üretiminde üretildiği ülkeden yüzde 60’ın üzerinde katma değer varsa o araç, o ülke ürünüdür. Araca Türkçe isim koymakla araç Türk malı olmaz. Anadol ve sonrasında üretilen bir kısım araçlar sektörde marka ve katma değer yönünden bir şanstı. Bu şans kullanılamadı ya da kullandırılmadı. Sektörel bazda hatta firmalar bazında dış ticaret dengeleri doğru ve sağlıklı analiz edilerek, dış ticaret testisini doğru taşıyan firmalarla, testiyi kıran ve ülke ekonomisini tehlikeye sokanları ayırt edecek takipler yapılmalı. Ahmet Arkan, Geçmiş Dönem TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı 2012’yi sektör için nasıl değerlendiriyorsunuz? 2 012 Otomotiv sektörü için bir büyüme yılı olmayacaktır. Hatta 2.çeyrekten itibaren dış pazarlarda daralmalar da yaşanabilir. Yan sanayimizin özellikle ticari araçlar için ihracatı yeni yıla dönük bir kısım belirsizlik içermektedir. Yeni pazarlar ve yenilikçi ürünlerle pazar payları kapmaya çalışılmalıdır. Tecrübeniz otomotiv sektörünün geleceğini nasıl görüyor? Bu soruyu iki açıdan ele almakta fayda var. Birincisi; Türkiye’de otomotiv sektörü son dönemlerde rakamsal artışlar ve dış “Türkiye’de otomotiv sektörü son dönemlerde rakamsal artışlar ve dış pazarlardan aldığı paylarla büyüme eğiliminde görünse de giderek katma değer açısından büyük bir erozyon yaşıyor.” 56 Kasım November - Aralık December 2011 pazarlardan aldığı paylarla büyüme eğiliminde görünse de giderek katma değer açısından büyük bir erozyon yaşıyor. Ülkemizde 2001-2005 yılları arasında ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 76 ile %63 arasında gezinirken, bugün bu oran yüzde 54’lere düşmüştür. Otomotiv sektörü 2000-2006 yılları arasında dış ticaret dengesini sağlamışken, hatta fazla verirken, 2010 yılı sektörel bazda 19 milyar dolar ihracat ve 25,2 milyar dolar ithalatla kapanmıştır. Dış ticaret dengesi yüzde 75’lere gerilemiştir. 2011’de korkarım bu oran yüzde 70’lere düşecektir. Bu neden önemli? Türkiye borçlanmayı sürdürebildiği sürece belki yaşam devam eder, aksi halde biz 70 sentlere muhtaç durumları yaşadık, bugün ki tablolar o günlerden karanlık. Kaybolan katma değeri yeniden tesis etmek bugünkü rekabet koşullarında çok zor. Bu bağlamda şunu da söylemek isterim; sektörel bazda İspanya örneğini iyi okumak lazım. 2000-2006 yılları arasında her yıl 3 milyon araç üreten İspanya, ağırlaşan ekonomik şartları nedeniyle 2006’dan sonra hızla üretim kaybı yaşamış, 2 milyon civarına düşmüştür. Sektörel bazda biz de Türkiye’de bugün sektörde önemli mesafeler almış başarılı yan sanayiler de oluşmuştur. Ancak bugün yan sanayinin önemli bölümü ihracatla yaşama çabasında. Devletin yerli araç üretin mesajı duyguları okşayan bir mesaj, ancak öncelikle devlet her kademede yerli araç kullanmalı ki bugün de yarın da ülke kazansın, sanayici de motive olsun. Korkarım ekonomide bugün gelinen nokta en diptir, daha kötüye gitmeyiz. Zira 2011 Ocak-Ekim toplam ihracat 111,4 milyar dolar, toplam ithalat 201,6 milyar dolardır. Dış ticarette karşılama oranı yüzde 54’lere düşmüştür. 111,4 milyar dolar ihracata karşılık ara malı ithalatı Ocak-Ekim döneminde 145,2 milyar dolardır. Borçlanmak geleceğin gelirini harcamaktır. Açıklar borçla kapatılarak üretim sürdürülemez. Gerçekçi olalım. Çanlar hepimiz için çalıyor. “2010 yılı sektörel bazda 19 milyar dolar ihracat ve 25,2 milyar dolar ithalatla kapanmıştır. Dış ticaret dengesi yüzde 75’lere gerilemiştir. 2011’de korkarım bu oran yüzde 70’lere düşecektir.” www.taysad.org.tr TOSB Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi: Satın alma yolu ile yeni pazarlar elde edilebilir TOSB Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Çiftçi, önümüzdeki dönemde satın alma yolu ile yeni pazarlar elde etmenin mümkün gözüktüğünü dile getiriyor. Sanayiciler 2012 yılından neler bekliyor? 2 012 yılı tüm dünya için zor bir yıl olacağa benziyor. Özellikle en büyük müşterimiz olan AB’deki sıkıntılar ve ufukta görülen resesyon bizi de etkileyecektir. Dolayısı ile daha temkinli ve planlı hareket etmeliyiz. Diğer taraftan AB’deki bu durum bize bazı fırsatları da sunabilir. Önümüzdeki yıl AB’de bazı fabrikalar kapanabilir ve satışa çıkabilir. Bu gibi fırsatları değerlendirmek ve satın alma yolu ile yeni pazarlar elde etmek de mümkün gibi gözüküyor. Buna da hazır olmak gerekir. Çin ve Hindistan bundan önceki Doğu Avrupa’nın çözülmesinde ve 2008-2009 krizinde çok miktarda satın alma işlemi gerçekleştirdi. Bu yolla hem pazar elde ettiler hem de ucuz fiyatla yeni yatırımlar yapmış oldular. Otomotiv sektörü yeni pazarlara nasıl yönelebilir? Ana sanayinin kendi pazarlama stratejileri vardır. Dolayısı ile araç pazarlama işi biz yan sanayiden farklı bir iş. Bizim yan sanayi olarak yeni ve alternatif pazarlara da yönelmemiz gerekir. Ancak çoğunlukla OE pazarına hitap eden TAYSAD üyelerinin bir anda yeni pazarlar oluşturması da mümkün değildir. Zira ana sanayinin olmadığı ülkelere yan sanayi ürünü satmak pek de olası değildir. Yedek parça amaçlı bir miktar satış olsa da özellikle az gelişmiş pazarlar fiyat hassasiyetinden dolayı ucuz uzak doğu mallarını tercih etmektedirler. Belki Güney Amerika OE üreticileri için yeni bir pazar olarak değerlendirilebilir. Ancak bu ülkelerde de gümrük vergisi ve uzak yoldan dolayı lojistik önemli bir bariyerdir. www.taysad.org.tr Yunus Çifkçi, TOSB Yönetim Kurulu Başkanı İhtisas OSB’ler gelecekte nasıl şekillenecek? Sadece ihtisas değil bütünü ile OSB uygulaması şu ana kadar sanayileşmenin önünü açmak için bulunmuş en iyi formüldür. Türkiye son yıllarda OSB kanun ve mevzuatı ile rakip ülkelerin bir adım önüne geçmiş ve sanayileşmede örnek model uygulayan ülke konumuna gelmiştir. Özellikle bizim gibi tüm alt yapılarını kendi kaynakları ile yapan OSB’ler, devletin ve yerel yönetimlerin sırtından önemli bir yükü ve maliyeti almışlardır. OSB’lerin kendi alt yapılarını oluşturmalarının sanayicilere önemli bir maliyeti vardır. Ancak kamunun kaynak sınırlılığından dolayı on yıllar süren alt yapı eksiklikleri hızla giderilmiş ve bir an önce üretime geçme imkânı doğmuştur. Diğer taraftan yerel idareler ellerindeki kaynakları sanayi dışı alanlara yönlendirmiş ve halkın yaşam şartları iyileştirilmiştir. En önemlisi de sanayinin çevreye olan etkisi negatiften pozitife dönmüştür. Özellikle ihtisas OSB’lere baktığımızda ise pek çok avantajın yanında sektörel dayanışma ile yaratılan sinerji ve bütün dünyada önem atfedilen kümelenme bakımından ekonomiye son derece olumlu katkı sağlanmaktadır. Ancak ihtisas OSB’ler de ihtisas olma özelliğini muhafaza etmek çok da kolay değildir. Zira toplumsal alışkanlıklarımızdan dolayı oluşan baskılar ihtisas OSB yönetimlerimizi zorlayabilir. Ancak yönetimlerin ülkenin ve genelin menfaatini dikkate alarak bu baskılara direnmesi gerekir. Aksi takdirde çok emek ve maliyetle oluşturulan bu güzel örnekler heba olabilir. Kasım November - Aralık December 2011 57 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Anadolu Isuzu Genel Müdürü Ömer Ablay: TOSB Chairman of the Board Yunus Çiftçi: “New markets can come out of purchasing” TOSB Chairman Yunus Çiftçi says that purchasing can lead to new markets in the next term. 2012'de ihracattan çok, yurtiçi pazarın önemi artacak Automotive industry has its own marketing strategies. Therefore marketing is different than supply business. We need to direct to new and alternative markets. However it is not easy to create new markets for TAYSAD members, whose target group is OE markets. You can not sell supply products in a country where automotive industry does not exist. There may be some sale in terms of spare parts but specifically under developed markets prefer far east products, which are cheaper. South America may be a new market for OE manufacturers. But due to the distance between, logistics and custom taxes are important obstacles for that. Anadolu Isuzu General Manager Ömer Ablay: Domestic market will gain importance rather than export in 2012 The times, when automotive manufacturers produce everything, are long gone. Now all manufacturers work with suppliers and this, of course, leads to an expectation over the quality of the supply industry. This relation turned into many partnerships in recent years. Being as ISUZU we sometimes make audit visits to our suppliers and share our knowhow according to their improvement level. We have practices on co-design, new technology, material development, cost efficiency and alternative energy sources. The economic crisis in Europe hurt European automotive sector badly. All economic measures and packages indicate delay in the demand. And when we look at the export data of 11 months, we see that export grew 1, 7 percent. Yet domestic market has a bigger growth trend. That’s why we expect a slow growth in 2012, when will be the year of domestic market rather than export. 58 Kasım November - Aralık December 2011 Ömer Ablay, Anadolu Isuzu Genel Müdürü 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? 2 012 yılı ve sonrası için yatırımlarımızın büyük kısmını tamamladık, modellerimizin bazılarını yeniledik. Geliştireceğimiz yeni modeller için fizibilete çalışmalarımız devam ediyor. Üretim için yeterli isthidamımız, tesisimiz ve teknolojimiz mevcut. 2012 yılı 2011 yılına kıyasla daha iyi bir yıl olacak, içinde bulunduğumuz segmentlerde büyüme bekliyoruz. COMVEX Fuarında lansmanını yaptığımız ve oldukça beğeni kazanan yeni toplu taşıma otobüsümüz Citibus için beklentimiz yüksek. Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Otomotiv Sanayisi, ana üreticilerin her şeyi ürettiği dönemleri çoktan geride bıraktı. Artık bütün üreticiler, üretimde kullandıkları parçaların bir kısmını o ya da bu şekilde yan sanayicilere hazırlatıyor ve bu da doğal olarak yan sanayinin kalite- si üzerinde önemli bir beklenti yaratıyor. Bu ilişki son yıllarda bir çok alanda iş birliğine dönüşmüş durumda. Isuzu olarak yan sanayicilerimizi belli dönemlerde uluslararası Isuzu standartlarına göre denetliyoruz ve onlara gelişimleri doğrultusunda know-how’larımızı aktarıyoruz. Özellikle, co-design, yeni teknoloji, malzeme geliştirilmesi, maliyetlerin aşağıya çekilmesi ve alternatif enerji kaynakları konusunda çalışmalarımız olmakta. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Avrupa’da yaşanan ekonomik kriz, Avrupa otomotiv sektörünü ciddi bir şekilde yaralamıştır. Alınan ekonomik önemler ve açılan paketler, taleplerin bir süre öteleneceğini işaret etmektedir. Kaldı ki, 11 aylık ihracat verisini incelediğimizde ihracatın yüzde 1,7 oranında büyüdüğü görülmektedir. Ancak yine de iç pazar oldukça yüksek oranda büyümektedir ve beklentimiz 2012’de de büyümenin yavaşlasa da devam edeceği yönündedir. Özetlersek 2012 ihracattan çok, yurtiçi pazarın önemli olacağı bir yıl olacak. www.taysad.org.tr 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS BMC Genel Müdür Baş Yardımcısı(Sınai-Ticari) Turgut Cankılıç: Üretici büyümekte olan pazarlara yönelecek Turgut Cankılıç, önümüzdeki dönemin pazar fırsatları ile ana-yan sanayi işbirliğindeki açık alan faaliyetlerini değerlendirdi. 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? G enel olarak bakıldığında Otomotiv Sektöründeki düşünce; 2011 yılının, yılın ikinci yarısındaki daralmaya rağmen, rekor düzeyde satış ile tamamlanacağı, 2012 yılı için ise kısmen belirsiz bir havanın hakim olduğu yönündedir. 2012 yılının satış adetlerinin, 2010 yılından daha geriye düşmeyeceği ve 2011 yılına göre bir miktar azalacağı öngörülmektedir. Yurtiçinde artan döviz kurları ve ÖTV, yurtdışında ise olası bir kriz ile çalkalanan Avrupa pazarı, gelecek yıl konusunda beklentilerin 2011 den daha yukarıda olmasını engellemektedir. 2012 yılı sonrası için genel görüş net olmamakla birlikte, 2012 yılının ilk altı ayı sonunda sektörün takip eden birkaç yılı daha net görülebilecektir. Otomotiv ana-yan sanayi işbirliğinde açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Günümüzde firmalar, rekabet stratejilerini desteklemek üzere, müşteriye sunulan değer paketini farklılaştırabilmek adına her gün biraz daha yan sanayinin sağladığı olanaklardan faydalanıyorlar. Dışarıdan temin edilen parça, servis, yetenek ve teknolojilerin toplam maliyet ve nihayet toplam değer üzerindeki payı arttıkça da satın alma faaliyeti, iç ve dış paydaşların değer yaratmaya odaklı doğru entegrasyonunu sağlamak açısından gittikçe daha stratejik bir faaliyet olarak karşımıza çıkıyor. Bu noktada, tedarikçileri ile değer yaratan entegrasyonlar oluşturmayı amaçlayan şirketlerin ilk önce kendi iç fonksiyonlarının doğru bir şekilde entegre etmesi gerektiğinin de altını çizmeliyim; 60 Kasım November - Aralık December 2011 Turgut Cankılıç, BMC San. ve Tic. A.Ş. Genel Müdür Baş Yardımcısı (Sınai&Ticari) zira iç entegrasyonu sağlamak başarılı dış entegrasyonlar için bir ön şart. Böyle bakarsak, şirketlerin tedarikçileri ile işbirliği ilişkileri geliştirebilmek için bu ilişkileri doğru bir şekilde tasarlamak, geliştirmek ve bu ilişkilerin sürekli iyileşmesine yatırım yapmak, kaynak ayırmak zorunda olduğunu görüyoruz. Bu sebeple de her yatırım analizinde olduğu gibi, kaynakların doğru yatırımlara aktarılması sağlanmalı; yani tedarikçilerin ve tedarik pazarının genel durumu analiz edilerek her harcama kategorisinin kendi dinamiklerini ve alıcı şirket hedeflerini de gözeterek her kategoriye uygun ilişki tipi tasarlanmalı ve yönetilmelidir. Dolayısıyla, bir şirketin her tedarikçisi ile stratejik işbirliği ilişkisine girmesi kaynak israfına yol açacağından doğru olmayacaktır. İşbirliği ilişkisi, ancak doğru tedarikçiler ile ve doğru harcama grupları için yapılırsa gerçekten her iki taraf için de değer yaratan sonuçları üretecektir. Bu konuda, BMC açısından değerlendirildiğinde; doğru işbirlikleri, BMC’nin rekabetçi gücünü kalite, maliyet, çevrim zamanı, üretim/tasarım kolaylığı ve verimliliği veya bunların değişik kombinas- yonları açısından arttıracak ve ürününü müşteri gözünde rakiplerine göre bir adım öne çıkartmasını sağlayacak işbirlikleridir. BMC olarak şu an biz de satın alma organizasyonumuz bünyesinde bu yönde çalışmalar yapmakta ve 2012 ve sonrasına doğru hazırlanmaktayız. Önümüzdeki dönemde, tedarikçilerimiz ile yeni ürün devreye alma, modüler/fonksiyon tasarımları oluşturma, ortak tasarımlara gitme, öneri-değerlendirme, değer analizi/mühendisliği yapma, tercihli tedarikçi havuzu oluşturma temeline oturtacağımız kalite, maliyet ve teknoloji öncelikli işbirlikleri kuruyor, geliştiriyor ve kendimizi geleceğe hazırlıyor olacağız. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Otomotiv sektörü, üretiminin önemli bölümünü ihraç etmektedir. İhraç pazarları arasında Avrupa önemli paya sahiptir. Bu sebeple Avrupa pazarındaki daralma otomotiv sektörü ihracatını olumsuz etkileyecektir. Bu nedenlerle üreticiler büyümekte olan yeni pazarlara yönelecektir. www.taysad.org.tr Ford Otosan Genel Müdürü Nuri Otay: Yatırımlar sektörün yarınları için çok önemli Ford Otosan Genel Müdürü Nuri Otay, her türlü verimlilik artırıcı çalışmanın ana veya yan sanayinin tam ve açık ortaklığıyla daha verimli yapılabileceğine değiniyor. 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? 2 012 yılında Türkiye otomotiv pazarının ilk 6 ayda düşük gideceğini, ikinci 6 ayda ise kısmen toparlanacağını tahmin ediyoruz. Artırılmış olan ÖTV vergisi ve diğer ekonomik kısıtlar nedeniyle 2012 yılı için yüzde 5-10 mertebesinde daralacak bir endüstri öngörüyoruz. Avrupa’daki ekonomik çalkantı nedeniyle özellikle yılın ilk yarısında daralan ihracat beklenirken, yüzde 70’i yerli üretilen hafif ticari araçların ÖTV’lerinin tekrar azaltılarak yerli üretime, yerli yan sanayiye ve daha da önemlisi istihdama katkı sağlanmasını bekliyoruz. İç pazarın büyümesi oranında yatırımcıları cesaretlendirici tedbirler alındığında hem iç hem de dış yatırımcılar yerli araç üretmeye daha fazla özenecektir. Son 10 yılda Türkiye’nin en çok satan markası Ford olarak her zamanki gibi hedefimiz 2012 yılında da liderliğimizi sürdürmek olacaktır. Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Üretici kimliğiyle 50 yılı aşkın bir geçmişe sahip Ford Otosan olarak gelişmeye açık alanları özellikle dört ana başlıkta toplamak mümkün: Mühendislik, imalat, kalite ve maliyet. Mühendislik açısından bakıldığında artık her ürün grubunda, sadece imalat değil, mühendislik ve geliştirme alanında uzmanlaşmış tedarikçilere ihtiyaç duyulduğundan, ana sanayi olarak kendi deneyim www.taysad.org.tr Nuri Otay, Ford Otosan Genel Müdürü ve birikimimizi paylaşmak/aktarmak ve kalıcılığını sağlamak adına gereken tedbirlerin alınması gerektiğini düşünüyoruz. Bu kapsamda, sahip olduğumuz birikimlerden imalatçılarımızı faydalandırmanın, uzun vadede bahsedilen uzmanlaşmış ürün grubu imalatçıları yaratacağının bilincindeyiz. "Ürün onayları ve kalite sürekliliğinin sağlanması konusundaki hızın artması gerekiyor. Bunun için birlikte çalıştığımız yan sanayide, kurumumuz ile entegre çalışan tecrübeli ve etkin bir proje grubu yapılanması gerekliliğinin yanı sıra doğru ve kesintisiz iletişim de şarttır." Diğer taraftan imalat süreçlerinde arzu edilen yüksek kapasiteli ve hızlı üretime uygun üretim ekipmanlarının yanı sıra yüksek adette ve hızlı kalıp üretim yeteneğiyle ilgili deneyim paylaşımı yapmak da yerinde olacaktır. Kalite konusunda dile getirilmesi gereken üç önemli nokta bulunurken Ford Otosan olarak biz bu konuda örnek gösterilecek, yan sanayi desteği sağlayan şirket olarak öne çıkıyoruz. Gerek kalite sistemlerinin kurulması ve belgelendirilmesi (Q1) gerekse de uzun vadede takip ve iyileştirilme konusunda (QoS, MSA, SPC, G8D vb) köklü disiplinler uyguluyoruz. Bu açıdan sektörümüz ve sanayide örnek teşkil ediyoruz. Ancak proje devreye girişlerinde eskiye göre artık çok daha hızlı davranılması gerektiği de aşikâr. Özellikle ürün onayları ve kalite sürekliliğinin sağlanması konusundaki hızın artması gerekiyor. Bunun için birlikte çalıştığımız yan sanayide, kurumumuz ile entegre çalışan tecrübeli ve etkin bir proje grubu yapılanması Kasım November - Aralık December 2011 61 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS gerekliliğinin yanı sıra doğru ve kesintisiz iletişim de mecburi. Ancak Ford Otosan olarak için gereken alt yapı ve sistemlere sahibiz. Son olarak rekabetin özellikle yoğun olduğu sektörümüzde, sürekli gelişim prensibi paralelinde maliyeti iyileştirecek her türlü verimlilik artırıcı çalışma halen genelde biz üreticiler tarafından yapılıyor ve yönlendiriliyor. Bu iş ana veya yan sanayinin tam ve açık ortaklığıyla daha verimli yapılabilir. İş ortaklığı prensibi paralelinde her türlü inovasyon karşılıklı olarak hem uygulama hem de getiri olarak da paylaşılabilir. Özellikle teşvik uygulamalarında yan sanayi ile ortak harekete etmek ve imalat, mühendislik ve ihracat gibi alanlarda onlar da sürece dahil edilebilir. Ayrıca ortak bir proje çerçevesinde, yüksek kullanımlı hammadde alımlarının konsolidasyonu sağlanarak maliyet avantajı sağlanabilir. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Avrupa’da ekonomik krizin başladığı ve ihracatımızın nispeten negatif etkileneceği 2012 yılının ilk yarısında iç pazar faiz artışları ve ekonomiyi daraltıcı diğer tedbirlerle daralırken, yerli üreticiye bu ÖTV uygulamasıyla kesilen cezanın acilen kaldırılması istihdamın devamlılığı, otomotiv sektörünün yatırımları, özetle sektörün yarını için çok önemlidir. Investments are important for tomorrow Ford Otosan General Manager Nuri Otay points out every kind of efficiency increasing practice may become more efficient with the partnership of automotive and supply industry. Being as a manufacturer for 50 years, we can define the improvement areas as engineering, production, quality and cost. In terms of engineering, every product group now needs suppliers who are specialized not only in production but also in engineering and development. That’s why we believe that we should take necessary precautions in order to transfer automotive industry know how and experiences and ensure the permanence. In this context we are aware of such transfer will lead to have long termed specialized suppliers. On the other hand, sharing experiences not only on the equipments, which are available for high capacity and quick productions, but also on high numbers and quick mold production skills will be useful. Güleryüz Otomotiv A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hakkı Keskin: "Şehir içi taşımacılıkta çevreye duyarlı otobüslere talep artacak" Güleryüz Otomotiv A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hakkı Keskin, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları içinde şehiriçi taşımacılığın AB regülasyonlarına uygun hale getirileceğini tahmin ettiklerini ifade etti. 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? 2 012 yılında Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları içinde şehiriçi taşımacılığın AB regülasyonlarına uygun hale getirileceğini tahmin ediyoruz. Bu çalışmalarının paralelinde minibüs taşımacılığının ve basamaklı otobüs kullanımının zaman içinde kaldırılacağının ve yerine üretmekte olduğumuz 9mt,10,5 mt,12 mt yeni nesil alçak tabanlı otobüslerin kullanılacağını tahmin ediyoruz. Bu çalışma yeni nesil otobüslerin kullanımını arttıracaktır. 2012 yılı ve sonrasında Ar-Ge çalışmalarını yapmakta olduğumuz CNG motorlu, hidrojen motorlu ve EURO 6 emisyonlu çevreye duyarlı otobüsleri daha fazla talep olacağını tahmin ediyoruz. Bu konudaki çalışmalarımıza devam ediyoruz. In terms of quality there are three important points. We, as Ford Otosan, are a leading company in providing supply industry support. We have old practices both in establishing quality systems and certification (Q1) and long term monitoring and improvements (QoS, MSA, SPC, G8D). In that sense we are example but it is apparent that projects should be incepted quickly, specifically in terms of product approvals and quality sustainability. Therefore our suppliers should have a unit working integrated with us and ensure information flow. However being as Ford Otosan we have the required infrastructure and systems. Finally in such sector, where the competition is harsh, cost efficiency practices are being implemented almost only by the manufacturers. This would have more efficient results with the partnership of automotive and supply industry. Every innovation would be shared in exchange of both practice and the results. Especially in terms of incentive practices, supply industry may be involved in manufacturing, engineering and export areas. Besides, a mutual project may provide a cost advantage through ensuring consolidation of highly used raw material purchases. 62 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr İsmail Hakkı Keskin, Güleryüz Otomotiv A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Türkiye otomotiv sanayini genel bir üretim merkezi haline dönüşmektedir. Bunun için otomotiv ana sanayi ve yan sanayinin sıkı işbirliği içinde olması gerekmektedir. Ancak böylelikle Türkiye otomotiv sanayisinde dünyada saygın bir yer elde edebilir ve koruyabilir. Bu nedenle otomotiv ana sanayinde ithal yoluyla temin edilen ve kullanılan ekip monte malzemelerin Türkiye’de üretilmesi için ana sanayi firmaları, yan sanayi firmalarına düzey, kalite ve test konularına destek verebilir. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Avrupa’daki finansal daralma doğal olarak otomotiv sanayini doğrudan etkilemektedir. Ancak gelişmekte olan Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin AB’ne uyum çalışmaları içinde toplu taşıma araçlarına ihtiyaçları nedeniyle şehir içi otobüsleri talepleri devam etmektedir. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 63 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Karsan CEO'su Murat Selek: Ar-Ge'ye daha fazla yatırım gerekiyor 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? olması sebebiyle ürün geliştirme çalışmaları çok sınırlı kalmıştır. Bu yapı içerisinde yan sanayinin ürün geliştirmeye katılımı mümkün olmamaktadır. Bu nedenle Ar-Ge’ye ve ürün geliştirmeye yönelik yatırımların arttırılması gerekmektedir. K arsan olarak otomotiv sektörünün 15 yıl içindeki beklentilerini yerine getirmesinde büyük rol oynamayı amaçlıyoruz. Bu amaç doğrultusunda önümüzdeki dönemde mevcut işlerimize ek olarak daha uzun vadeli ve hacimli işlere yönelmeyi planlıyoruz. Mevcut işbirliklerimiz daha büyük çaplı operasyonlar haline gelebilir. Esnek bir yapıya, yüksek mühendislik gücüne ve üretim kapasitesine sahip olan Karsan’da bu potansiyel mevcut. Kapasitenin yetmediği durumlarda projeler fizibil ise ek yatırımlar da yapabiliriz. Bireysel ulaşım sahasında, toplu taşıma konusunda özgün Türk ürünlerini ortaya çıkarmak, ürün tasarımı, pazarlama, satış ve satış sonrasına ağırlık vermek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde bu planımızı gerçekleştirmek istiyoruz ve bunları sadece Türkiye için değil bölgesel bir şirket olarak çevre pazarların da ihtiyaçlarını gidermek üzere gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Karsan CEO'su Murat Selek dır. Türkiye’nin ana ve yan sanayi işbirliğini daha da geliştirmesi gerekmektedir. Mevcut durumda verimlilik artışı, maliyet düşürme ve ürün geliştirmeye yönelik müşterek faaliyetlerde istenilen düzeye ulaşılamamıştır. Bilhassa otomotiv ana sanayinde lisans altında üretim yapılıyor Öte yandan bu yıl sonunda 2011 için toplam 7 bin adet civarında iç pazar, 15 bin adet üzerinde ihracat olmak üzere toplam 22 bin adet civarında satış hedefliyoruz. 2012’nin de 2011’e benzer şekilde gelişeceğini tahmin ediyoruz. Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Japonya gibi otomotiv sanayinde başarıya ulaşmış (sık aralıklarla yeni model geliştiren, üretimde yüksek verimlilik sağlayan, yüksek kaliteli ürünü düşük fiyatla sunabilen) ülkeler başarılarını; ana ve yan sanayileri arasında geliştirdikleri uzun vadeli ilişkilerine, karşılıklı dayanışmalarına ve güven oluşturma unsurları esasına dayalı bir sistem üzerine kurmuşlardır. Otomotiv sektöründe diğer hiçbir sektörde rastlanmayan şekilde ana sanayi, yan sanayi, yetkili bayi ve servisleri bir bütünlük içindedir. Bu kapsamda ürün kalitesinin uluslar arası ölçeklere ulaşması sağlanmakta64 Kasım November - Aralık December 2011 "Otomotiv sektöründe diğer hiçbir sektörde rastlanmayan şekilde ana sanayi, yan sanayi, yetkili bayi ve servisleri bir bütünlük içindedir. Bu kapsamda ürün kalitesinin uluslar arası ölçeklere ulaşması sağlanmaktadır. Türkiye’nin ana ve yan sanayi işbirliğini daha da geliştirmesi gerekmektedir." Otomotiv sektörü bugün dünyada en fazla istihdam sağlayan sektörlerin başında geliyor. Dünya otomotivinin toplam üretiminin 4’te biri ise Avrupa’da gerçekleştiriliyor. Sektör Avrupa’da doğrudan ve dolaylı olarak 12 milyon kişiye istihdam yaratıyor. Dolayısıyla Avrupa hükümetleri ve sendikaları koşullar ne olursa olsun otomotiv yatırımlarının yurtdışına çıkmasını istemiyorlar. Euro Bölgesi’nde yaşanan borç krizinden dolayı da Avrupalı otomotiv üreticileri şu an büyük bir zorluk içerisindeler. Bağımsız araştırma şirketi J.D.Power’ın yayımladığı son rapora göre borç krizine ve siyasi gerginliklere rağmen dünya otomotiv sanayinin yüzde 7 dolayında büyümesi beklenirken, Euro Bölgesi’nde ise yüzde 4’e yakın bir daralma beklediğini belirtiliyor. Bu durumda Avrupa’dan kısa vadede Türkiye’ye gelecek yeni bir yatırım olmayacağı ortada. Avrupa’da alım gücünün düşmesi sebebiyle otomobil satışları ve dolayısıyla otomobil üretimi de yavaşlayacaktır. Bu da Türkiye’de üretim tesisi bulunan Avrupalı firmalar tarafından siparişlerin azalması veya iptal edilmesi anlamına gelmekte. Otomotiv, bugün Türkiye’nin en büyük ihracatçı sanayisi ve daha büyük olma noktasında iddialı ancak sektör JV’lerin hakimiyetinde. Globalleşmenin etkisiyle önümüzdeki dönemlerde Avrupa’daki krizin Türk otomotiv sektörüne olan olumsuz yansımalarını görebiliriz. “Taşeron” olarak kalmamız ekonomik olarak belli bir boyuta gelene kadar bir sorun yaratmayabilir, ancak; bizden biraz daha kaliteli ve ucuza iş yapan bir başka ülke çıkarsa, bir anda elimizdekileri kaybedebiliriz. Bu nedenle taşeronluğa devam etmek Türkiye için çok tehlikeli bir karar olur. www.taysad.org.tr 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler Kurulu Başkanı Wolf-Dieter Kurz: Avrupa'daki fabrikalarımızla daha çok işbirliği gerçekleşmeli Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler Kurulu Başkanı Wolf-Dieter Kurz, Avrupa’daki Daimler fabrikalarında yapılan üretim için, Türkiye’deki yan sanayi şirketlerinden çok daha fazla parça ve komponent alınması gerektiğine inandığını belirtiyor. 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? 2 011 yılı Türk otomotiv sanayii için bir büyüme yılı oldu. Türkiye ekonomisinin 2012 yılında da büyümeyi sürdüreceğini düşünüyoruz, ancak bu büyüme daha düşük bir seviyede olacak. Mercedes-Benz Türk 2012’de de fabrikalarına ve ürünlerine yatırım yapmaya devam ederken, tüm ürün gruplarındaki pazar paylarını korumayı ve artırmayı hedeflemektedir. Otomotiv ana - yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Diyaloğun güçlendirilmesi: MercedesBenz Türk olarak 3 yıldır her yıl bir Tedarikçi Günü düzenliyoruz. İlki İstanbul’da yapılan bu organizasyon 2. yıl Aksaray’da, 26 Ekim 2011’de ise tekrar İstanbul’da gerçekleşti. Bu toplantılarda tedarikçilerle ilgili her konuda beklentileri ve konuları olan şirket departmanlarımız, konularını dile getirme olanağını buluyorlar. Böylece Tedarikçi Günü organizasyonları ile şirketimiz ve yan sanayicileri arasında iyi bir diyalog zemini oluşturuldu. Ancak yeni ürün projelerinde hem bizim bilgi verebilmemiz, hem de tedarikçilerimizin önerilerini alabilmemiz için daha fazla diyaloğa ihtiyaç duyuyoruz. Bu nedenle önümüzdeki aylarda bu projelerle ilgili ürün grupları bazında toplantı dizileri organize edeceğiz. 66 Kasım November - Aralık December 2011 Wolf-Dieter Kurz, Mercedes-Benz Türk A.Ş. Direktörler Kurulu Başkanı Sistematik ve ortak Ar-Ge çalışmalarının gerçekleştirilmesi: Türkiye’de tedarikçileriyle beraber Ar-Ge çalışmaları başlatan ilk şirket Mercedes-Benz Türk’tür. Tedarikçilerimizin ürünlerimiz için komponent ve parça geliştirmeleri ve hatta bu konuda inovasyonlar yapmaları, gelişmeye çok açık bir konudur. Son yıllarda tedarikçilerimizin bu konuda yoğun çalıştıklarını ve ayırdıkları kaynakların hızla arttığını biliyoruz. Bununla birlikte bu çalışmaları sistematik bir hale getirerek birlikte yürütülmesi konusunda birlikte ilerlemek gerekmektedir. Avrupa’daki Daimler Fabrikaları için üretim yapılması: Avrupa’daki Daimler fabrikalarında yapılan üretim için, Türkiye’deki yan sanayi şirketlerinden çok daha fazla parça ve komponent alınması gerektiğine inanıyoruz. Bu alanda işbirliğini teşvik amacıyla 2008 yılında Almanya’daki ana otomobil fabrikamızda yaklaşık 20 Türk tedarikçi ile beraber iki günlük bir sergi düzenlemiştik. 2012 yılında aynı amaçla, ancak daha geniş katılımlı bir etkinlik planlamaktayız. Organizasyonu birlikte gerçekleştirmek istediğimiz için planlama çalışmalarına TAYSAD’ı da katmış bulunuyoruz. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Ekonomilerde büyük artış ve gelişmelerin kaydedildiği dönemlerden sonra sakinleşme dönemlerinin yaşanması normal görülmelidir. Ancak Avrupa’daki güncel durumda bazı ülkelerin ekonomik dar boğaza girmeleri, ekonomik daralmayı güçlendiren bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır. Bu gelişmenin sonunda pazarların hangi ölçüde daralacağı henüz tam olarak bilinmemektedir. Dolayısıyla daralmanın otomotiv sektörünü nasıl etkileyeceği konusunda kesin bir tahmin yapmak da mümkün değildir. www.taysad.org.tr 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Oyak Renault Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu: Tedarik sanayi fikir üretmek için de çalışmalı Oyak Renault Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu, stratejileri geliştirirken yerel değil küresel bakmak gerektiğini ifade ederek, tedarikçilerin sadece iş üretmek için değil, fikir üretmek için de çalışması gerektiğinin altını çiziyor. 2011 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? B ildiğiniz üzere, Renault gibi güçlü bir grubun 17 farklı ülkede faaliyet gösteren 38 üretim tesisinin özellikle kalite, verimlilik ve esnek üretim konularında en önde gelen üretim tesisi olmamız nedeniyle ve ortaklarımız Oyak ve Renault’nun birbirlerine ve Türkiye’ye duydukları güven çerçevesinde uzun vadeli öngörülere dayanan bir strateji izleyerek doğru zamanda doğru çalışanlarla doğru modellere yaptıkları yatırımlar sonucunda Oyak Renault, 14 yıldır aralıksız olarak Türkiye otomobil üretimi ve ihracatının lideri konumunda yer alıyor. 2011 yılını geçen yıl olduğu üzere yine kendi üretim ve ihracat rekorlarımızla tamamlayacağız. Bu başarıya ulaşmamızda ortaklarımızın gücünün yanı sıra yüksek nitelikli çalışanlarımız ve bizimle birlikte gelişen ve büyüyen imalatçılarımız da rol aldılar. Avrupa pazarında sürecek olan düşüş ve Avrupa ekonomisinin dünya ekonomileri üzerindeki etkisinden kaynaklanan belirsizlikler 2012 yılının otomotiv sektörü için zor bir yıl olacağını işaret ediyor. Biz Oyak Renault olarak 5 kıtada 100’den fazla ülkeye otomobil ihraç ediyoruz. Bu da bizim 100’den fazla ülkenin standartlarına uygun otomobil üretme becerimizi göstermektedir. Esnek üretim yapabilme kabiliyetimiz nedeniyle bu tür reka- 68 Kasım November - Aralık December 2011 Tarık Tunalıoğlu, Oyak Renault Genel Müdürü betten hiç çekinmiyoruz. Oyak Renault, yine esnek üretim sistemi sayesinde pazarlardaki iniş ve çıkışlara kolaylıkla uyum gösterebiliyor. 2012 yılında Fluence ZE ve yıl içerisinde pilot fabrika olarak devreye alacağımız Clio 4’ün getireceği dinamikle oluşacak ürün ve pazar çeşitliliğimiz önümüzdeki yılı da belirsizliklere rağmen 2011 yılı ile aynı sevide yani üretimimiz ve ihracatımızda bir düşüş yaşamadan bitirme konusunda bize güven veriyor. Evet "Otomotiv sanayimiz, rakipleri yeni AB üyesi ya da BRİC ülkeleri ile karşılaştırıldığında; başarılı kalite yönetim sistemleriyle ve verimliliği ile çok önemli bir avantaja sahip. Otomotiv Sanayinin potansiyel ve üstünlükleri ile küresel yatırımlar için “Çekim Merkezi” olmaya devam etmesi gerekiyor." bizi zor bir dönem bekliyor ancak bu dönemi başarıyla atlatmak için çok güçlü silahlarımız var. Geçmişteki tecrübeler izlendiğinde dünyada benzeri yükseklikte ve hızda düşüşe neden olan kriz sonrasında baştaki seviyeye gelinmesi için aradan 4-5 yıl geçmesi gerektiği görülüyor. Ve yine geçmişteki tecrübelerimiz göstermiştir ki Renault her kriz döneminden daha da güçlenerek çıkabilmeyi başarmıştır. Bugün de alacağımız tedbirlerle, krizlerden sonra her zaman gelen büyüme aşamasına daha yüksek bir rekabet gücüyle gireceğimize inancımız tam. Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Elektrik motorlu araç üretimi aslında ülke olarak da eksiğimiz olan ileri teknoloji hakimiyeti konusundaki eksiğimizi kapatmak için vesile olacak. Başlangıçta özellikle elektrikli motor ve pil üretiminin, çok yeni ve çok az sayıda endüstriyel aktör tarafından sahip ve hakim olunan bir teknoloji olması nedeniyle yerlilik oranwww.taysad.org.tr larımız düşük olacak. Ancak tedarikçilerimizle proje üzerinde eş zamanlı olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hedefimiz diğer modellerimizde yakaladığımız yüksek yerlilik oranlarını elektrik motorlu araçta da elde etmek. Tedarikçilerimiz bunu biliyorlar ve bu konuda oldukça istekliler. Otomotiv Sanayimiz, rakipleri yeni AB üyesi ya da BRİC ülkeleri ile karşılaştırıldığında; başarılı kalite yönetim sistemleriyle ve verimliliği ile çok önemli bir avantaja sahip. Otomotiv Sanayinin potansiyel ve üstünlükleri ile küresel yatırımlar için “Çekim Merkezi” olmaya devam etmesi gerekiyor. Bunun için; kısa süreli ve kriz odaklı önlemlerin yanı sıra kriz sonrası ile orta ve uzun vadeli stratejik hedefleri unutmamak gerekiyor. Otomotiv Sanayimiz, küresel rekabet karşısında gücünü korumak amacıyla Ar-Ge konusunda da yoğunlaşmaya başladı. Bu çalışmalar özellikle 2009 yılında yürürlüğe giren Ar-Ge Destekleri Mevzuatı çerçevesinde hız kazandı. Bu umut verici olmakla birlikte yeterli değil. Tüm paydaşların işbirliğiyle hazırlanmış olan Otomotiv Strateji Belgesi çerçevesinde belirlenen eylem planları doğrultusunda çalışmaların hızlanması gerekiyor. Sanayimiz ileri teknoloji gerektiren ürünlerin Türkiye’de tasarlanabilmesi amacıyla daha geniş teşvik imkanına kavuştu. Bundan sonra artık tasarım sürecine odaklanmak ve bu sürecin her safhasında daha aktif ve yoğun olarak çalışmak gerekiyor. Stratejilerimizi geliştirirken yerel değil küresel bakmak durumundayız. Tedarikçilerimiz özellikle uluslararası işbirliği fırsatlarını değerlendirmeli; bizimle birlikte sadece iş üretmek için değil, fikir üretmek için de çalışmalılar. Bunun yanı sıra ino- Oyak Renault General Manager Tarık Tunalıoğlu: Supply industry should also work on creating ideas Tarık Tunalıoğlu, general manager of Oyak Renault, says strategy development needs a global point of view and emphasizes that suppliers should not work only to produce business but also ideas. What is your assessment regarding 2011? What do you expect from 2012 and afterwards? R enault has 38 production facilities located in 17 different countries and we are the leading one in terms of quality, efficiency and flexible production. The trust between Oyak and Renault and their trust in Turkey, which enable long termed strategy planning, and the investments in right models with the right employees at the right time make Oyak Renault the production and export leader of Turkey for 14 years. We will finish 2011 with our own production and export record, which is the result of the power of our partners, as well as our highly qualified staff and manufacturers. The shrinkage in European market and its impact over the world economies, which can not be predicted at the moment, indicates that 2012 will be a difficult year. Being as Oyak Renault, we export to five continents and more than 100 countries, which is the indicator of our ability to produce in line with the standards of more than 100 countries. Due to our flexible production ability we are not avoiding such competition. Oyak Renault can easily adapt situations in the markets as a result of this flexible production system. In 2012 Fluence ZE and Clio 4, which will be pilot within the year, will create a dynamic and therefore, despite the ambiguity, we believe we will finish the year with the same level in 2011. It is for sure hard times are waiting for us but we have strong guns to get over these times. Previous experiences show that it takes 4 to 5 years for recovery after such crisis. But they also show that Renault recovers every crisis with more strength. That’s why we believe that we will start the next growth period with high competition power. What will be the impact of shrinkage in Europe? It will continue in 2012 too and we believe that it will be around 3 percent. Yet a minor increase will be seen in total world market. This increase will be because of BRIC markets. Global crisis led to a restructuring in the automotive industry, which is the lowww.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 69 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı Sevgi Özçelik, TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen Arkan, TAYSAD Başkanı Celal Kaya, Oyak Renault Genel Müdürü Tarık Tunalıoğlu vasyonu sadece üretilen ürün için değil, aynı zamanda üretim yöntemleri için de düşünmeyi de göz ardı etmemeleri gerekiyor. Otomotiv Sanayi Strateji Belgesinde yeni teknolojilerin hızla devreye alınması için yapılması gerekenler eylem planlarıyla detaylı olarak ele alınıyor. Teknoloji geliştirme konusunda ülkemizin zayıf kaldığı bir gerçek ancak açığımızı kapamak için artık hükümet politikalarıyla destek verilmeye başlandı. Biz de Oyak Renault olarak teknoloji konusundaki birikimimiz ve tecrübemizle paydaşlarımızla rekabet öncesi işbirliği içerisinde çalışmaya hazırız. Türkiye çok dinamik bir ülke, Türk insanımız çok çalışkan ve gelişime açık. Bu nedenle belki çok kısa vadede olmasa da bile orta vadede, yeni gelişmekte olan teknolojilere eşlik ederek hakim olmaya ve ileri yeni teknolojiler geliştirmeye süratle başlayabileceğimize eminiz. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Avrupa’daki daralma 2012 yılında da sürecek. Renault Grubu olarak önümüzdeki yıl bu daralmanın yüzde 3 civarında olacağını öngörüyoruz. Buna rağmen toplam dünya pazarında az da olsa bir artış olacak. Bu artış özellikle Çin, Rusya, Hindistan, Brezilya gibi gelişmekte olan pazarlardan kaynaklanacak. "Küresel rekabette ön sıralarda yer almak için fark yaratmak gerekiyor. Farkı yaratmak için ise yeni teknolojilere yönelmeli ve yaratıcılığı teşvik etmeliyiz." pay almaya devam edecekler. Bu durum önümüzdeki dönemlerde Türkiye için de önemli fırsatlar yaratacak. Küresel rekabette ön sıralarda yer almak için fark yaratmak gerekiyor. Farkı yaratmak için ise yeni teknolojilere yönelmeli ve yaratıcılığı teşvik etmeliyiz. Elektrik motorlu araçlar yeni bir teknoloji bu konuda henüz dünyada öne çıkan ülke bulunmuyor. Türkiye bu konuda hem ana sanayisi hem de yan sanayisi ile öne çı- comotive of many economies. The rules of global trade are being revisited. The new chapter will be more competitive. The ones who can follow this transformation will save their places and receive their share from the world trade. This will provide many opportunities to Turkey in the next term. Becoming prominent in global competition requires making a difference, which would be possible through orienting new technologies and encouraging creativity. Electric vehicles are new and no countries are leading the markets at the moment. Turkey can achieve this with her automotive and supply industry. The Fluence will be a revolution in the industry. This is a new opportunity for Turkey. Political authority was one of the first managements in the world that implemented recovery strategy but we still need new regulations on tax, social security, input costs, incentives that would bring us to the level of our rivals. kabilir. Oyak Renault’nun bu yıl seri olarak üretimine başlayacağı elektrik motorlu Fluence ile sanayimizde devrimsel nitelikte bir değişim yolu açılacak. Bugün karşımızda Türkiye için yeni bir fırsat var. Siyasi otorite, küresel krizden çıkış stratejisini dünyada ilk uygulayan yönetimlerden biri oldu ancak hala vergiden sosyal güvenliğe, girdi maliyetlerinden teşviklere kadar, rakiplerimizle rekabette bizi en azından eşit seviyeye getirecek düzenlemelere ihtiyacımız var. "Elektrik motorlu araçlar yeni bir teknoloji bu konuda henüz dünyada öne çıkan ülke bulunmuyor. Türkiye bu konuda hem ana sanayisi hem de yan sanayisi ile öne çıkabilir." Küresel kriz, lokomotif sektörlerden olan küresel otomotiv sanayinde bir yeniden yapılanma süreci başlattı. Küresel ticaretin kuralları da yeniden oluşuyor. Ve küresel ticaretin yeni boyutu daha yüksek rekabet olacak. Bu değişim ve dönüşüme ayak uyduranlar, dünya ticaretindeki yerlerini koruyacak, dünya ticaretinden 70 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Tofaş CEO’su Ali Pandır: Tedarik sanayi sahip olduğu potansiyeli ileri taşımalı Tofaş CEO'su Ali Pandır, yerli katma değeri artırmanın yolunun rekabetçiliği ve verimliliği artırmaktan geçtiğini belirterek, bunun başarılmasında ana sanayi firmalarıyla "co-design" işbirliklerinin geliştirilmesinin önemli olduğunu anlatıyor. 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? 2 012 yılını değerlendirmek için öncelikle bu yılın nasıl geçtiğini hatırlamamızda yarar var. Türkiye otomotiv pazarında 2011 yılında beklemedik gelişmeler doğrultusunda iki farklı yarı yaşandı. Yılın ilk yarısına tüm beklentilerin üzerinde çok hızlı bir giriş yapan otomotiv pazarı, ilk çeyrekte yüzde 83 oranında, ikinci çeyrekte yüzde 40 oranında büyüme gösterdi. Yılın ikinci yarısına girdiğimizde ise ekonomiyi soğutma tedbirlerinin de etkisiyle bu büyüme trendi önce yavaşlamaya ardından da küçülmeye doğru bir değişim gösterdi. Bu arada Ekim ayında binek otomobillerde 1600 cc üzeri motor hacimlerinde ÖTV artışı kararı alındı. Hafif ticari araç sınıfında ise ÖTV oranı yüzde 10 olarak belirlenen segmentte bu vergi oranı yüzde 15’e çıkarıldı. Sonuç olarak, yılın üçüncü çeyreğinde binek otomobil ve hafif ticari araçtan oluşan toplam pazar yüzde 2,9 oranında küçüldü. Kasım ayında daralma yüzde 14’ü aştı. Ancak, ikinci yarıda pazarda yaşanan daralmaya rağmen ilk yarıdaki yüksek oranlı büyüme sonucunda yılın ilk 11 ayında binek otomobil ve hafif ticari araçtan oluşan toplam pazar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 oranında artışla 735 bin adedi aştı. Bu dönemde binek otomobil satışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 artarak 504.208 adede 72 Kasım November - Aralık December 2011 Ali Pandır, Tofaş CEO ulaştı. Bu yıl Ocak-Kasım döneminde hafif ticari araç pazarı da yüzde 14 oranında artışla 230 bin 825 adet olarak gerçekleşti. Sonuç olarak, 2011 yılından 2012 yılına baktığımızda, her ne kadar Aralık ayında pazar kampanyaların da etkisiyle geçen yıl ile aynı seviyede bir performans gösterse de 2012 yılında binek otomobil ve hafif ticari araçtan oluşan toplam pazarda yüzde 10 seviyesinde bir daralma bekliyoruz. "Türk otomotiv sanayi ana ve yan sanayisiyle birlikte global pazarlarda rekabetçi konumunu korumak ve sahip olduğu potansiyeli daha ileri taşımak zorundadır. Bunun başarılmasında ana ve yan sanayi arasındaki işbirliği büyük önem taşımaktadır." 2012 sonrasına da baktığımızda ise bu yılın ilk yarısında pazardaki büyümenin sürdürülebilir değildi. Bu nedenle geçmiş yıllardan ileriye doğru projeksiyon yaptığımız da her yıl yüzde 10-15 oranında artışla 1 milyon adete doğru giden bir Türkiye pazarı sağlıklı büyüme gösteren bir otomotiv pazarı olarak görülmelidir. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? Avrupa binek otomobil pazarı OcakKasım 2011 döneminde yüzde 1,4 oranında düşüşle 12,1 milyon adet olarak gerçekleşti. Aynı dönemde hafif ticari araç pazarı ise yüzde 7,6 büyüme göstererek 1,4 milyon adede ulaştı. Avrupa’da yaşanan ekonomik sorunların da etkisiyle 2012 yılı için Avrupa’daki toplam otomotiv pazarında bir daralma bekleniyor. Türkiye’nin otomotivde en büyük ihraç pazarı olan Avrupa’daki her türlü gelişme Türk otomotiv sanayini doğal olarak etkilemektedir. 2011 yılının Ocak-Kasım dönemi sonuçlarına göre araç üretiminin yüzde 70’ini ihraç eden ana sanayinin 2012 yılındaki ihracat performansının www.taysad.org.tr 2011’e göre daha yavaş olması öngörülmektedir. Tofaş açısından ise 2012 ve sonraki dönemde ihracatta avantajlı bir konumda olduğunuzu belirtebiliriz. Şimdiye kadar Avrupa’da ağırlıklı olarak ihracat yaptığımız İtalya ve Fransa pazarlarına bu yılsonu itibariyle Almanya ve İngiltere’yi de ekledik. Bursa fabrikamızda Opel ve Vauxhall markaları için Fiat Doblo platformunda Combo modelinin üretimine başladık ve böylece üretim yaptığımız marka sayısını da 5’e çıkardık. Yılda 40 bin adet olarak gerçekleşecek olan Combo üretimi ve ihracatı sayesinde, Avrupa ülkeleri arasındaki ekonomik farklılıklardan doğan pazar dengesizliklerini giderebileceğiz. Böylece Tofaş olarak 2012 yılı için ihracat performansımızın 2011 yılından daha iyi olmasını bekliyoruz. Otomotiv ana–yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Türk otomotiv sanayi ana ve yan sanayisiyle birlikte gerek üretim, gerek istihdam, gerekse ihracatta yarattığı katma değerle ülkemiz açısından stratejik bir öneme sahiptir. OSD verilerine göre, otomotiv sanayi Ocak-Kasım 2011 döneminde toplamda 16,9 milyar ABD doları aşan bir ihracata imza atmıştır. Bu ihracat tutarının 10,7 milyar ABD dolarlık kısmı ana sanayinin gerçekleştirdiği taşıt aracı ihracatından sağlanmıştır. Geriye kalan 6,2 milyar ABD doları ise yan sanayi tarafından gerçekleştirilen ihracatı göstermektedir. Türk otomotiv sanayi ana sanayisi ve yan sanayisinin birlikte yarattığı sinerji sonucunda ülkemizin ihracatta bir numaralı sektörü haline gelmiştir. İşte bu noktada, Türk otomotiv sanayi ana ve yan sanayisiyle birlikte global pazarlarda rekabetçi konumunu korumak ve sahip olduğu potansiyeli daha ileri taşımak zorundadır. Bunun başarılmasında ana ve yan sanayi arasındaki işbirliği büyük önem taşımaktadır. Otomotiv yan sanayi yerli katma değeri artırmak için verimliliğini ve rekabetçiliğini artırmak için çalışmak durumundadır. Bunun başarılmasında ana sanayi firmalarıyla “co-design” seviyesine kadar ulaşan işbirliklerinin daha da geliştirilmesi önemli katkı sağlayacaktır. Tofaş olarak bu konuda, birlikte çalıştığımız yan sanayi firmalarıyla işbirliğimizi sürekli geliştirme anlayışıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tedarikçi firmalarımızla birlikte yürüttüğümüz projeleri ve işbirliğimizi WCM (World Class Manufacturing-Dünya Klawww.taysad.org.tr Tofaş CEO Ali Pandır: Supply industry should take its potential forward Ali Pandır states that the way to increase added value is through increasing competitiveness and efficiency and tells the importance of developing codesign partnerships to achieve this. T urkish automotive industry, both automotive and supply industries, needs to save its competitive position in the global markets and take its potential forward. The partnership between main and supply industry is vital for this achievement. On the other hand the supply industry should work to increase local added value, efficiency and competitiveness. Developing co-design partnerships would contribute to achieve this. Being as Tofaş, we have a continous improvement approach in our relations with our suppliers. WCM practice, which is a method aiming continous improvement of quality, work safety, efficiency, environment and delivery, enabled us to bring our mutual projects and partnerships to a new level. The practice’s strength comes from the participation of the staff and cultural change it created through its objectives, which are “zero accident” “zero error” “zero fault” “zero stock” “zero waste”. sında Üretim) uygulamasıyla yeni bir boyuta taşıdık. WCM, iş güvenliği, kalite, verimlilik, çevre ve teslimat alanlarına odaklanarak üretim yetkinliğini sürekli iyileştirmeyi hedefleyen sistematik bir yoldur. Gücünü çalışanların katılımı ile “Sıfır kaza”, “Sıfır Arıza”, “Sıfır Hata”, “Sıfır Stok”, “Sıfır İsraf” hedefleri doğrultusunda yarattığı kültürel değişimden almaktadır. Bu da çalışma ortamında Kalite, Maliyet, Verimlilik ve Müşteri memnuniyeti konularına odaklanarak iyileştirmeler, mükemmeliyet çalışmaları yapmayı gerektirir. Tofaş olarak 2006 yılında çıktığımız WCM yolunda Bursa fabrikamız çok önemli kazanımlar elde etti. Fiat dünyasında Gümüş seviyeye ulaşan ilk fabrika olduk ve lider This requires focusing on issues like quality, cost, efficiency and customer satisfaction and making improvements and excellence practices. Being as Tofaş we started WCM in 2006 and since then our Bursa facility win a lot. We became the first silver level factory and now we are a candidate for gold. We also started to share our know how with our suppliers, with whom we also started practicing WCM. We are supporting our suppliers in establishing WCM, which is a long term journey. Therefore we contribute them to improve them and produce the most economic product with highest quality. konumumuzla Altın’ın en büyük adayları arasında yer alıyoruz. İşte bu noktadaki bilgi birikimi ve deneyimimizi tedarikçi firmalarımızla da paylaşmaya başladık. Şu an için tedarikçilerimiz arasında satınalma ciromuzun yüzde 40’ını oluşturan kısmında WCM çalışmalarımıza başladık. Kısa zamanda ise bu oranı yüzde 50 seviyesine çıkaracağız. Tofaş olarak uzun soluklu bir yolculuk olan WCM ile tedarikçi firmalarımıza entegre bir üretim yönetim modeli kurmak konusunda destek oluyoruz. Böylece rakiplerinden sıyrılmayı ve müşteri beklentilerini en üst düzeyde karşılamayı hedefleyen yan sanayi firmalarımızın en iyi kalitede, en ekonomik ürünü üretme yolunda ilerlemelerine katkıda bulunuyoruz. Kasım November - Aralık December 2011 73 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Toyota Genel Müdürü ve CEO'su Orhan Özer: İhraç pazarlarımızı genişletmeye çalışıyoruz Toyota Türkiye Genel Müdürü ve CEO'su Orhan Özer, kaliteli üretimin ancak kaliteli tedarik sanayi üretimi ile sağlanabileceğini belirterek, Yan Sanayi Geliştirme Faaliyetleri çerçevesinde mümkün olduğunca katkıda bulunmaya çalıştıklarını ifade ediyor. 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? O tomotiv Sanayi Derneği’nin açıkladığı gibi, 2011 yılının ilk 11 aylık sonuçlarına göre otomotiv sektöründe üretimde yüzde 10, ihracatta yüzde 6 ve pazarda yüzde 21 oranında bir önceki yılın aynı dönemine göre önemli oranda artışlar görüyoruz. Dolayısıyla, 2011 yılı sektör açısından başarılı bir şekilde sona erecek gibi görünüyor. Fakat 2012 yılının bu kadar parlak olamayacağını düşünüyorum. Son 3 aylık dönemde gerçekleşen iç pazardaki daralmanın yanısıra, Avrupa’daki durumun belirsizliğinin bir sonucu olarak azalan ihracat nedeniyle 2012 yılı otomotiv sektörü için zor bir yıl olacaktır. 2011 yılı seviyelerine ulaşmak için çok fazla gayret sarfetmek gerekecektir. Biz, üretiminin yüzde 90’ını ağırlıklı olarak Avrupa’ya ihraç eden bir şirket olarak, Avrupa’da yaşanan olumsuz gelişmelerin etkilerine rağmen 2011 yılı üretimimizi geçen yıla kıyasla yüzde 10 oranında arttırmış olacağız. Ancak 2012 yılında, öngördüğümüz üzere, rakamsal olarak üretim ve ihracatımız bu rakamların altında kalacaktır. Toyota Türkiye olarak, biz 2012 yılından ziyade üreteceğimiz yeni modelle birlikte gelecek olan üretim artışına odaklanacağız. Temellerimizi güçlendirme aktivitelerimizi sürdürerek, şir- 74 Kasım November - Aralık December 2011 Orhan Özer, Toyota Otomotiv San. Türkiye A.Ş. Genel Müdür ve CEO ket olarak daha da esnek, verimli ve yalın bir organizasyon olacağız. 2012 yılında, küresel ekonomiye ve özellikle Avrupa bölgesine ilişkin belirsizliklere "Yan sanayilerimiz, araç geliştirme ve üretim zincirindeki tüm aşamalarda takımımızın ayrılmaz bir üyesidir. Bugün ulaştığımız yüksek kalite seviyesi bu çabaların karşılığını aldığımızı kanıtlıyor. Gelecekte de yan sanayimizle işbirliğimizi geliştirerek devam ettirmek istiyoruz. rağmen, Türkiye bölgemizde en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olmaya devam edecektir. Ülkemizin son ekonomik verilerine baktığımızda, dış ticaret açığında bir olumsuzluk söz konusu, bu olumsuzluğun 2012 yılından başlayarak, orta vadede çözüleceğini düşünüyorum. Küresel gelişmelerin yarattığı baskının kısmen Türkiye’ye de yansıması düşünülebilir ancak ben iyimserim ve ülkemizin fazla etkilenmeyeceğine inanıyorum. Otomotiv ana – yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Türkiye’de otomotiv yan sanayi, ana sanayideki gelişmelerin sonucunda hızla gelişti. Özellikle Gümrük Birliği’nden sonraki süreçte önemli yabancı ortaklıkların kurulması ile Türk Otomotiv Sanayi ihracata yönelik rekabetçi bir sanayi niteliği kazanırken, ana sanayi ile birlikte yan sanawww.taysad.org.tr yi de Türkiye imalat sanayinin lokomotifi haline geldi. Temsa Global CEO'su Tamer Ünlü: Ana ve yan sanayi arasındaki işbirliğini daha fazla geliştirmek için öncelikle ana sanayinin kendi gelişim sürecine yan sanayisini de dahil etmesi gerektiğine inanıyorum. Bunu da kendi üretim yöntemlerini, kalite anlayışlarını ve yönetim değerlerini yan sanayi firmalarına düzenli ve planlı bir şekilde eğitimlerle aktararak, ortak birtakım gelişim faaliyetleri düzenleyerek gerçekleştirebilirler. "Yerlilik çalışmaları artırılmalı" Biz de kaliteli üretimin ancak kaliteli yan sanayi üretimi ile sağlanabileceğine olan inancımız nedeniyle, SQI-Yan Sanayi Geliştirme Faaliyetleri çerçevesinde mümkün olduğunca yan sanayimize katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Temellerin güçlenmesi çalışmalarımızda yan sanayimizi de sürece dahil ediyoruz. Rekabetçilik seviyelerinin arttırılabilmesi Toyota mühendislerimizin bu firmalarımızdaki ilgili ekiplerle ortaklaşa yaptıkları kalite, maliyet ve proses iyileştirme çalışmalarıyla kendilerine destek oluyoruz. Yan sanayilerimiz, araç geliştirme ve üretim zincirindeki tüm aşamalarda takımımızın ayrılmaz bir üyesidir. Bugün ulaştığımız yüksek kalite seviyesi bu çabaların karşılığını aldığımızı kanıtlıyor. Gelecekte de yan sanayimizle işbirliğimizi geliştirerek devam ettirmek istiyoruz. Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasil etkiler? Otomotiv sektörü yan sanayisi ile birlikte bugün 1,1 milyon adetlik araç üretimi ile ülkemizin lokomotif sektörüdür. Aynı zamanda kaliteli üretimi nedeniyle Avrupa’nın otomotiv üretim üssü olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Fakat Avrupa ülkelerinde yaşanan krizler ve Avrupa otomobil pazarındaki küçülme, Türk otomotiv sektörünü, özellikle bizim gibi yoğun olarak Avrupa’ya yönelik üretim yapan şirketleri 2012 yılında olumsuz etkileyecektir. Krizin Doğu Avrupa’yı daha az etkileyecek olması nedeniyle bu bölgeye olan ihracatımıza ağırlık vereceğiz. Bunun da dışında başka pazarlara ve başka ülkelere yönelik arayışları arttırmamız gerekecektir. Bu anlamda serbest ticaret anlaşmalarının en kısa zamanda yapılması ile otomotiv sektöründeki olumsuz etkilenmenin önüne geçilebilecektir. Biz de Toyota Türkiye olarak, iki yıl içerisinde üreteceğimiz C segment sedan ve ileride üreteceğimiz modellerimizi ihraç edeceğimiz pazarları genişletme çabası içerisindeyiz. www.taysad.org.tr 2012 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz? 2012 ve sonrası için beklentileriniz nelerdir? Avrupa’daki daralma otomotiv sektörünü nasıl etkiler? F inansal krizin Avrupa’da odak pazarlar dışındaki ülkelerde beklenen ikinci dalga riskinin alım potansiyelini genel olarak negatif etkilemesi beklenmektedir. Kalite, hafif araç, yakıt sarfiyatında iyileştirme çalışmaları ve Satış Sonrası Hizmet desteği müşteriler için LCC (Life Cycle Cost) algısını arttırmakta ve önem kazanmaktadır. 2009 ve sonrasında kriz ile etkilenen ve ertelenen “Odak Pazarlar”daki toplu alım ihaleleri ve toplu siparişler ile pazar payı ve verimlilik artışı öngörülmektedir. Özellikle şehiriçi segmentte yakıt tasarrufu beraberinde daha az hava kirliliği, problemsiz işletme sağlayan yüksek üretim kalitesi, güvenilirlik, marka farklılaşması getirmektedir. Odak Pazarlarda 2014 yılında kanuni zorunluluk olan Euro 6 geçişine hızlı tepki vere- bilen şirketler markalarının 2. el değerlerini de arttırmaktadır. Cari açık baskısı ile iç talepteki yavaşlama (kurlardaki artış, faiz artışı) 2012’de de yurtiçi otomotiv pazarını baskı altında tutacaktır. Büyüme beklemiyoruz, ciddi düşüşler de beklemiyoruz. Otomotiv ana-yan sanayi işbirliğinde gelişmeye açık alanlarda ne gibi faaliyetler yapılabilir? Bugün ana sanayi - yan sanayi arasında beraber ürün geliştirme, kalite iyileştirme konularında güzel çalışmalar yapılıyor. OSD – TAYSAD birlikte çalışmalar yapmaktalar. Gelişmeye açık konu, hala Türkiye’den tedarik edilememesi sebebi ile ithal etmek durumunda olduğumuz malzemeler var. Bunlar için birlikte hareket edip, yerlilik çalışmaları yapılabilir. Araç homologasyon testleri için yurt içinde imkan yok. Yurt dışına gidiyor araçlar. Bu konuda çalışma yapılabilir. Kasım November - Aralık December 2011 75 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Yazaki Avrupa Üretimden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Yazaki Türkiye Genel Müdürü Uran Zaman: “Çevreci araç teknolojileri yeni iş alanları yaratacak” Autoliv Türkiye Genel Müdürü Patrice Colomb: “Önemli ölçüde büyüme bekliyoruz” 2012 yılından beklentileriniz neler? A 2012 yılından beklentileriniz neler? 2012’de dünya ekonomisini oldukça zorlu bir dönem bekliyor. Avrupa borç sorunuyla boğuşmaya devam edecek, ABD ise yetersiz büyüme rakamlarıyla yetinecek, dünya ekonomisinin motoru durumundaki Çin’de ise yavaşlama giderek artacak. 2012’de Türk ekonomisinde yavaşlama işaretleri daha da artacak. Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek? Türk otomotiv sektörü üretiminin yüzde 80’ini Avrupa’ya ihraç ettiği için, Avrupa’daki muhtemel bir daralma Türkiye’deki otomotiv sektörünü çok olumsuz etkileyecektir. Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir? Elektrikli otomotiv konusunda Türkiye ge76 Kasım November - Aralık December 2011 rekli yatırımı yaparsa, yeni pazarlar ve iş alanları yapabilir. Aksi takdirde konvensiyonel üretim tarzı ile devam edilmesi durumunda yeni pazarlar bulunmasında çok sıkıntı yaşanabilir, cünkü tüm dünyadaki otomotiv sektörü bir doyum noktasına ulaşmış durumda. utoliv Türkiye olarak, 2012 yılında hem yerel hem de ihracat yaptığımız OEM’lerle gerçekleştireceğimiz yeni projelerimiz neticesinde önemli ölçüde bir büyüme bekliyoruz. Dolayısıyla, 2012 yılında yeni ekipmanlara, üretim hatlarına ve yeni tesislere yatırım yapmayı sürdüreceğiz. Ek olarak, hem mavi hem de beyaz yaka çalışanlarımızın sayısını da arttıracağız. Diğer taraftan satışlarımızın yüzde 50’si ihracat odaklı ve bu nedenle yaşanabilecek satış düşüşlerine karşı farklı senaryolar üzerinde de çalışıyoruz. Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek? Türk otomotiv sektörü, ülkemizde üretip ihraç ettiği araçlar ile Avrupa’da büyük bir paya sahiptir. Hem Avrupa pazarı hem de Türkiye pazarının tedarikçisi olarak, olumlu ve olumsuz gelişmelere maruz kalıyoruz. Ancak OEM’lerin birçoğuna hizmet verdiğimiz için bu etkinin dengeli olacağını düşünüyoruz. Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir? Türkiye pazarının diğer ülkelerle kaşılaştırmalı rekabetçiliğinin Türkiye’nin yeni www.taysad.org.tr Yeni iş alanları geliştirebilmeliyiz ihracat projelerini almasında çok önemli olduğunu görmekteyiz. Yalın yönetim, düşük vergi sistemi, etkili gümrük hizmetleri, rekabetçi lojistik nakliye faatliyetleri ve daha da önemlisi verilen eğitimin kalitesi ne yönelik tüm faliyetler Türkiye’nin stratejik avantajlarıdır. Otomotiv sektöründe rekabet oldukça yüksektir. Tüm gelişmekte olan ekonomiler hatta gelişmiş ekonomiler bile yeni yatırımları ülkelerine çekmeye çalışmaktadırlar. Bu kapsamda,gelişmekte olan diğer ülkelerdeki gibi yeni yatırımlar, yeni projeler ve işçi maliyetleri üzerindeki devlet teşviği son derece önemlidir ve bu devlet teşvikleri Türkiye piyasasına kesinlikle daha fazla yabancı yatırım çekilmesini sağlayacaktır. Autoliv Türkiye General Manager Patrice Colomb: “We are expecting a significant growth” Due to our new projects with both local and international OEM’s, we are expecting a significant growth in 2012. For that reason we will continue to invest on new equipment, assembly lines and new facilities in 2012. Additionally we will increase our employment. Since almost 50 percent of our sales are export based, we are working on different scenarios. We also see the importance of Turkey’s involvement in new export projects. Lean management, lower tax system, efficient custom services, competitive logistic transportation activities and the quality of education are the strategic advantages of Turkey. This is a competitive sector and all economies are trying to attract new investments to their countries. Within this context, new investments, new projects and human resource costs need state incentives, which would increase attraction on state incentives. www.taysad.org.tr Aşkın Özçiçek, Coşkunöz Metal Form A.Ş Satış Pazarlama Müdürü 2012 yılından beklentileriniz neler? Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek? beplerle Avrupa’daki daralmanın Türkiye araç üretimlerini fazla etkilemeyeceğini öngörüyoruz. vrupa’daki daralmadan dolayı, küresel gelişmelere karşı duyarlı bir yapı gösteren Türkiye otomotiv sektöründe de araç üretim adetlerinin olumsuz yönde etkileneceğini öngörmekteyiz. Ancak Türkiye’de üretilen araçların bütün dünya pazarlarına sevkedilmesinden dolayı bu daralmanın Avrupa’ya paralel olmayacağını, daralmanın daha kısıtlı olacağını düşünmekteyiz. Diğer bir avantajımız ise yeni model araç üretimlerinin ülkemizde artarak devreye girmesi ve eski model ömürlerinin uzatılmasıdır. Bu se- Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir? A "Ana sanayilerimizin yeni model üretimleri söz konusu olduğunda, mevcut üretimdeki modellerin üretiminin başka ülkelere kayması ya da devam etmesi bizler için ayrı bir şans olmakta ve yeni pazarlar oluşturmaktadır." Türkiye’de otomotiv yan sanayinin gelişimi ana sanayilerindeki gelişmelere paralel olarak devam etmektedir. Yeni araç ve projeler geldikçe yan sanayi de gelişimini sürdürmektedir. Diğer taraftan ana sanayilerimizin yeni model üretimleri söz konusu olduğunda, mevcut üretimdeki modellerin üretiminin başka ülkelere kayması ya da devam etmesi bizler için ayrı bir şans olmakta ve yeni pazarlar oluşturmaktadır. Günümüzde inovasyon gittikçe önem kazanmakta olup çağın yakalanabilmesi, teknolojik ilerlemelerin sağlanabilmesi ve yeni iş alanlarının geliştirilebilmesi için Ar-Ge faaliyetlerinin önemi çok büyüktür. Yan sanayi firmaların yeni projelerdeki ağırlıklarını arttırabilmeleri ve yeni iş alanları geliştirebilmeleri için Ar-Ge faaliyetlerini arttırmalı, ana sanayinin artan ihtiyaçlarına cevap verebilecek kaynakları ayırabilmelidir. Tabi bununla birlikte Ar-Ge faaliyetlerinin devletimiz tarafından daha fazla desteklenmesi ve finanse edilmesi de gerekmektedir. Kasım November - Aralık December 2011 77 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Dünya ve Türkiye’de Ekonomik Gelişmeler ve Beklentiler men tüketim artışı nedeniyle ithalat kaynaklı cari açığın yüksekliği (yıl sonu beklenti 77 milyar dolar) nedeniyle sürdürülebilirliği konusunda endişeler taşınan rekorlar kıran yüksek büyüme rakamları ve bunların sonucu olarak gittikçe artan enflasyon” geçmiş yılın kısa bir özeti olarak ifade edilebilir. IMF, 2012’de zayıf sermaye girişleri nedeniyle, Türkiye’deki büyüme oranının hızla yüzde 2’ye düşmesini beklemektedir. 2011 yılında hızla yükselen enflasyonun yılın sonunda yüzde 5,5’lik hedefin epeyce yukarısında yüzde 9,5’a ulaşacağıı tahmin edilmektedir. Diğer yandan daha sınırlı dış finansmanın, cari açığı GSYH’nin yüzde 8’ine indirebileceği ve ithalatı bastırabileceği, ithalatın bastırılabilmesi durumunda ise, enflasyonun hala yüksek bir oran olan yüzde 6,5’a düşmesinin de beklenebileceği belirtilmiştir. Erdem Torun CMS Jant ve Makina Sanayii A.Ş. Bütçe-Stratejik Planlama ve IT Direktörü 2 008 yılındaki global krizin olumsuz etkileri henüz ortadan kalkmamışken, Uzak Doğu’da yaşanan tsunami ve depremin emtia fiyatlarında yarattığı yüksek artışa bir de global krizin gelişmemiş ülkelerdeki gelir dağılımını iyice bozmasına dayanan Arap Baharı ayaklanmaları eklenince dünya 2011 yılında son derece çalkantılı bir yıl geçirmiştir. Yaşananların dünya ekonomisinde yarattığı olumsuzluklar, dünya hasılasının gelişme potansiyeli yüksek ülkelere kayması şeklinde kendini göstermiştir. Ancak yeni kurulan refah dengesi ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu hızlı büyüyen ülkelerin ekonomik performansı ile birlikte, olumsuzlukların 2010 yılından itibaren ortadan kalkmaya başladığı görülmektedir. IMF son yayınladığı raporlarda, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen dünya ekonomisinin 2011 ve 2012 yıllarında %4 78 Kasım November - Aralık December 2011 düzeyinde (2010 yılındaki büyümenin yaklaşık 1 puan altında) büyüyeceğini öngörmektedir. (tabiî ki bu tahminlerin arkasında yaşanan durgunluk ve orta vadeli bir mali konsolidasyonla borç kaynaklı krizin sürmeyeceği varsayımları yatmaktadır.) Buna rağmen 2011 yılında tüm dünya, krize sürdürülebilir olmayan yüksek kamu borcu ile yakalanan ve borcun ödenmeme riskini artıran güven sorunu ile gittikçe derinleşen, Avrupa’daki kriz için alınan kalıcı ve yapısallıktan uzak önlemlerin yetersizliğinin yanı sıra, gecikmesini ve Avrupa para birliğini neredeyse dağılma noktasına kadar getirmesini endişe ile izlemiştir. Bu durum önümüzdeki dönemde dünya ticaret hacminin yarısına yakınını elinde bulunduran Avrupa başta olmak üzere özellikle gelişmiş ülkelerde resesyon beklentisini güçlendirmiştir. Dış ticaret hacminin yarısından fazlasını oluşturan Avrupa’daki durgunluğa ve dünyanın gelişmiş ekonomilerindeki resesyon beklentilerinin güçlenmesine rağmen Türk ekonomisi için 2011 yılında; “Makro ekonomik görünüm itibariyle güçlü fakat TC merkez bankasının ekonomiyi soğutma amacıyla aldığı tedbirlere rağ- Her ne kadar Türk finans piyasalarının sağlıklı bir yapıda olduğu kabul edilse de, dış borç yükünün önemli bir kısmının Avrupalı bankalarda olmasının taşıdığı riskin yanı sıra bankacılık sitemindeki yüksek kredi artış hızı büyüme finansmanıwww.taysad.org.tr nın yurtdışına bağlılığı nedeniyle sürdürülebilirliği ve olumsuz bir gelişme halinde Avrupa’daki krizden negatif etkilenileceği yönündeki şüpheleri güçlendirmektedir. Otomotiv Sektörü 43 yıllık geçmişi ile demografi ve tüketici davranışları konusunda uzman global bir pazarlama şirketi olan ve en çok otomotiv endüstrisi ile ilgili yaptığı çalışmalarla tanınan J.D. Power tahminini, tüm dünyada ekonomik büyüme beklentilerinin düşmesi ile birlikte 2011 yılında dünya otomotiv pazarının 78 milyon adet, 2012 yılında ise 83,5 milyon adet olarak açıklamış (bu rakamlar önceki tahminlerine göre öngörülerini geri çektiğini göstermeketdir.) Firmanın tahminlerine göre 2012 yılında dünyada pazar büyümesinin yüzde 3ler civarında olacağı, bölgesel büyümelerin ise K. Amerika’da yüzde10, AsyaPasifik’te yüzde 9, Japonya’da yüzde16 olacağı, Batı Avrupa’da ise pazarın daralacağı yönündedir. Tüm Avrupa’da üretimin ise yüzde 3,6 daralacağı öngörülmektedir. Türk otomotiv pazarı, 2011 yılı neredeyse tamamlanmak üzereyken 11 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 büyüyerek 735 bin adetlik ölçeğe ulaşmıştır. Bu artışta toplam pazar portföyünde en büyük payı olan otomobil satışlarındaki %23 civarındaki artış önemli bir rol oynamıştır. Otomobil satışlarındaki artışı yüzde 14 ile hafif ticari araç satışlarındaki artış izlemesine rağmen, satışlardaki daralma son 4 aylık dönemde de sürmüştür. 11 aylık dönemde performansı ile önceki döneme göre yüzde 4’lük bir artışla toplam 18.5 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştiren ve ağırlıklı olarak Avrupa’ya ihracat yapan Türk otomotiv sektörü, 2011 yılında Avrupa dışındaki ülkelere yönelik arayışlarını hızlandırmıştır. Yılın ilk çeyreğindeki yüksek artışın etkisi ile rekor düzeyde artan satışlar, ÖTV zammı ile birlikte son dört ayı gerileme ile kapmasına rağmen genel kanı olarak yıl sonu toplam pazarın 850-900 bin adet ile yılı yeni bir rekorla kapatabileceği, bu rakamın 2012’de ise yüzde 10 civarında bir daralma ile 775-825 bin adetler civarında gerçekleşeceği öngörülmektedir. 2011 yılı boyunca Avrupalı otomobil üreticilerinin işten çıkartılmaları sürerken, Türk otomotiv sektöründe yeni yatırımların devreye girmesi ve toplam üretimdeki yüzde10’luk üretim artışı ile birlikte Ford, Tofaş, Renault, Hyundai, Toyota, Honda gibi üreticilerde binlerce yeni işçiye istihdam sağlanmıştır. Otomotiv Yan Sanayi 11 aylık dönemde Otomotiv Ana Sanayi ihracatı 11 milyar USD seviyesinde, Otomotiv Yan Sanayi ihracatı ise 7,7 milyar USD seviyelerinde gerçekleşmiştir. Toplam otomotiv ihracatı ise 18,6 milyar USD seviyesine ulaşmıştır. Yan sanayinin yıllar itibariyle ana sanayi içerisindeki payı gittikçe artmıştır. Önümüzdeki dönemde otomotiv yan sanayideki trendleri en çok etkilemesi beklenen etkenlere baktığımızda; lKarlılığın düşük olması ve gittikçe düşmesi kısa vadede maliyet, uzun vadede katma değer verimliliği odaklanması zorunluluğunu getireceği, lÖnümüzdeki dönemde finansal kaynaklara ulaşım sorunu olabileceği, lKrizle hızlanan sektörel konsolidasyonlar ve boşalan stokların yerine koyulması amacıyla gerçekleşen talep artışının yan sanayide daha çok kapasite eksikliğine neden olabileceği, l Buna rağmen konjonktürel belirsizlik ve gelecek kaygısının yatırım kararlarını olumsuz etkileyebileceği, l Tüm dünya ile birlikte özellikle Avrupa’daki gelir düşüşünün satışları olumsuz etkileyebileceği, l Ekonomik krizin etkisinin süreceği ve en büyük pazarda durgunluk beklentisinin yaygınlaşacağı, Krizle, risklerin yanı sıra BRIC ülkeleri ve Orta Doğu’daki yeni pazarlar için potansiyel fırsatların doğabileceği beklenmektedir. Tüm bunlara ek olarak ana sanayideki yenilikçi ve innovatif çalışmaların; Mikro hibridleşmenin artarak sürmesi, yeni jenerasyon motorlarda ‘Downsizing’le yakıt tüketimi azaltma çalışmaları, yeni malzeme ile hafifletme araştırmaları, hem elektrikli hem de hibrit araçların yaygınlaşması, bunların şarj istasyonları gibi alt yapı ihtiyaçlarının artması, araçlarda küçültme ve Turboşarj sistemleri geliştirmelerinin hız kazanması, CO2 salınımlarında ACEA CO2 normları ile uyumlu araç sayısındaki artış, binek araçlarda SCR benzeri sistemlerin kullanılmasının yaygınlaştırılmasının yanında bu ve benzer gelişmelerin hız kazanması nedeniyle yan sanayide yenilçi AR GE ile yeni iş ve Pazar fırsatları potansiyel olarak belirginleşeceği öngörülmektedir. WEF (Dünya Ekonomik Forumu) Rekabet sıralaması endeksine göre; Türkiye verimliliğe dayalı ekonomiler listesinde bulunmaktadır. (GDP per capita 3000-9000 Amerikan Doları) Rapora göre Türkiye’nin rekabetin 12 temel kriteri açısından, Rekabet için etmenlere dayalı Temel gerekliliklerde 68. sırada; 1. Enstitülerde 88., 2. Altyapıda 56., 3. Makroekonomik çevrede 83., 4. Sağlık ve ilköğretimde 72. Verimliliği pekiştiren unsurlarda 55. sırada; 5. Yüksek eğitim ve öğretme 71., 6. Emtia Pazar verimliliği 59., 7. İşgücü Pazar verimliliği 127., 8. Finansal piyasa gelişimi 61., 9. Teknolojik olarak hazır olma 56., 10. Pazar hacmi 16. sırada yer almaktadır. İnovasyon ve çok yönlülük unsurlarında 57. sırada; 11. İşin çok yönlülüğü 52., 12. İnovasyon 67. sırada yer almaktadır. Bu tablo değerlendirildiğinde, Avrupa dışı yeni pazarların araştırılmasını ana ve yan sanayiye rekabet avantajı sağlayacak avantajlarını ve varlıklarını Coğrafi konumu, Gelişmiş finansal piyasa yapısı, İyi eğitilmiş ve gelişmiş ülkelere göre ucuz ve kaliteli insan kaynağı, Uluslararası iş yapma deneyimi (ülkenin en büyük ihracatçıların otomotiv sektöründe bulunması) AB ile Gümrük Birliği anlaşması, Ana ve yan sanayinde orijinal ekipman üretimi seviyesinde Ar-Ge kabiliyeti ve deneyimini de kullanarak yakaladığı dış pazar geliştirme fırsatlarını inovatif teknolojik Ar-Ge’ye dayalı olarak değerlendirmelidir. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 79 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS Managing Director Aftermarket Turkey Federal Mogul Rıza Demirer: "Müşterilere daha fazla ulaşmak gerekiyor" “OE projelerinden pay alınabilir” 2012 yılından beklentileriniz neler? 2012 yılından beklentilerimiz olumlu. 2010 ve 2011’de de olduğu gibi 2012’nin hem Avrupa OE hem de Türkiye tamir sektörü açısından olumlu geçeceği görüşündeyiz. Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek? Tunç Doğan Hema Endüstri, Hema Trw, Hema Otomotiv Genel Müdür General Manager 2012 yılından beklentileriniz neler? 2 012 yılı ile ilgili genelde küçülme olacağı ile ilgili bir izlenim var. Dünyada yaşanmakta olan ekonomik ve politik problemlerin sektörü olumsuz etkileyeceği bekleniyor. Bizim müşterilerimizden aldığımız geri dönüşler ise bunu tam teyit etmiyor. Özellikle ihracat ayağımızda tarım sektörü ve motor üniteleri pazarları güçlü kalmaya devam edecek gibi gözüküyor. 2009 yılındaki daralmanın ardından 2010 yılında yumuşak bir geçişle pazarın toparlanacağını bekliyorduk. Ancak 2009 sonunda başlayan dikey artış 2010 yılında devam etti, 2011 yılında da bizim hitap ettiğimiz pazarlarda rekor seviyelere ulaştı. 2012 yılında da bunun korunacağını düşünüyoruz. Özellikle tarım sektörünün bütün dünyada güçlü kalmaya devam edeceği görülüyor. Biz dünyada birçok noktaya traktörler için hidrolik sistemler, güç üniteleri, transaksıl gibi komple ana üniteler ihraç ediyoruz. Bu nedenle pazarı yakından takip edebiliyoruz. Avrupa ve Amerika’nın yanında Brezilya ve Meksika’da da pazar büyük bir ivmeyle büyümeye devam ediyor. İç pazarda traktör konusunda bu sene belki geçen yılın yüzde 10 altında seyredebilir. Burada kredi faizlerinin düşük kalması önemli, pazar daralırsa daha önce söz verilmiş olan hurda indiriminin satışlara ivme kazandı- 80 Kasım November - Aralık December 2011 racağını düşünüyoruz. Ancak tarım sektöründe uzun dönem içinde bütün dünyada olduğu gibi artış yönünde gelişme olacağını bekliyoruz. Avrupa’daki daralma sektörü nasıl etkileyecek? Şu anda 2012 plan ve projeksiyonlarımızda Avrupa OE satışlarımız olarak bir daralma öngörmüyoruz. Daralma olması durumunda da OE alanında çok kısa zamanda bir B planı üretmek mümkün değildir. OE Jeneratör, motor bizim Avrupa, Amerika ve Çin’deki en büyük pazarlarımız. Bu sektör de çok büyüdü, önümüzdeki yıl için gönderilmiş olan siparişler bütün kapasitemizi doldurmuş durumda. Eğer Avrupa’da bir daralma olursa bundan etkilenmemek mümkün değil. Bu nedenle temkinli davranmaya çalışıyoruz. Bu daralmada en önce otomotiv sektörü zarar görüyor. Ticari araç sektörü çok büyük sekteye uğradı ve ancak bu sene toparlanma sürecine girdi. Bu nedenle bu pazardaki daralmanın iç piyasaya kaçınılmaz negatif yansıması olur. Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir? Burada önemli olan Ar-Ge çalışmalarına ara vermeden devam etmek. Pazarlamasatış faaliyetlerine aynı şekilde hızla devam ederek, müşterilere daha fazla ulaşmak, mevcut projelerle birlikte yeni projelerde de yer almak ve ulaşamadığımız pazarlara girmek. Hedefimiz, müşterilerimizin maliyetlerini aşağıya çekerken daha teknolojik ürün tasarlayarak müşterilerimize rekabet üstünlüğü sağlamak. Bu nedenle müşterilerimizi çok iyi dinliyoruz, onların sorunlarına çözüm ortağı olmaya çalışıyoruz. Müşterilerimize en iyi servisi vermeyi ilke edindik. Bu amaç, ticari kaygılarımızdan önce gelince, başarı da kendiliğinden geliyor. Trakya Cam Sanayii A.Ş. Otomotiv Camları Başkan Yardımcısı Dr. Reha Akçakaya: “Katma değerli ürünlerle yeni açılımlar elde edilebilir” www.taysad.org.tr projelerinin olgunlaşması uzun bir süreç almaktadır. Ancak boş kapasitemizin çıkması durumunda tamir sektörüne ağırlık vererek değerlendirebiliriz. Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir? Biz Federal-Mogul olarak küresel bir şirketin bir parçasıyız, bu sebeple iş paylaşımı ve yeni pazar/müşteri arayışları birçok fabrikanın koordinasyonunu sağlayan merkezi birimler tarafından koordine ediliyor. Merkezi ürün geliştirme, merkezi satış departmanları ile yoğun bir çalışma içinde çalışmaktayız. Bu sebeple Federal-Mogul Türkiye olarak münferit pazarlama aktiviteleri, yeni projeler, farklı iş alanları geliştirme gibi bir faaliyetimizi bu merkezi koordinasyon birimleriyle birlikte karar vermek zorundayız. Ancak küresel bağlantıları olmayan ve bağımsız hareket edebilen firmalar dünyanın her köşesindeki OE projelerinden pay alabilir. Bunların çok güzel örneklerini görüyoruz. 2012 Yılından beklentiler 2012 yılı Şişecam’ın otomotiv camı iş alanında 2013-2016 yılları arasında hedeflediği büyümenin bir anlamda hazırlık yılı olacaktır. Geçmiş yıllarda alınan işlerin devreye girişi ile satışlarımızda bir miktar da artış bekliyoruz. Türkiye’deki otomotiv sanayi büyümesinin üzerindeki hedeflerimizi gerçekleştirmek üzere Avrupa’daki pazar payımızı arttıracak olup bu esnada yeni müşterilerin ve araçların yeni beklentilerini karşılamanın zorluklarını aşmak için çaba harcayacağız. Avrupa’daki daralma sektörünü nasıl etkileyecek? 2012’de Avrupa pazarlarında sıfır büyüme veya hafif bir düşüş beklemek doğrudur, ancak Şişecam’ın ve tabii ki diğer Türk yan sanayisinin bu pazardaki payını arttırma potansiyeline bakıldığında durağan veya küçülen bir pazarda büyümenin mümkün olduğu görülecektir. Burada tabii ki kur avantajının tekrar terse dönmemesi ve kalite beklentilerinin karşılanması önem taşıyor. Bu hem yerli müşterilerimizin ihracatı hem de doğrudan ihracatımız bakımından önem taşıyor. Yeni pazarlar ve yeni iş alanları geliştirmek için neler yapılabilir? Değerli TL, elektrik ve doğalgaz zamları ve diğer maliyet unsurlarının olumsuz etkisi altında önemli ilerlemeler kaydedilmesi zordur. Özellikle iç pazarın yabancı araç egemenliği altında olması ana ve yan sanayimizi ihracat odaklı bir kar / maliyet kıskacına alabiliyor. Diğer yandan yeni ve katma değerli ürünlerle yeni açılımlar elde etmek mümkün, bizim bu yöndeki çabalarımız sürüyor. Bu şekilde kur / maliyet hassasiyetinden uzaklaşarak müşterilerimize yüksek fiyatlı ürünler sunmak istiyoruz. Yeni iş alanları geliştirmenin etkili yollarından biri de stratejik alanlardaki firmaları satın almak ve sıçramalı büyüme ile ürün çeşitlendirmesini birlikte yakalamaktır. Bizim bu konuda da araştırmalarımız devam ediyor. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 81 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ SECTOR 2012 PROJECTIONS ğer yandan Avrupa ekonomilerinde daralmanın başlaması, değer kaybeden TL ve Merkez Bankası’nın Ekim ortasından bu yana para politikasını sıkılaştırması da büyüme açısından madalyonun diğer yüzünü, yani aşağı yönlü riskleri oluşturuyor. Bankalar 2012'yi nasıl değerlendiriyor? Türkiye'nin önde gelen bankalarının ekonomistleri okurlarımız için dünya ve Türkiye ekonomisini değerlendirdiler. ihtiyaç duyulduğunun ve ekonomik görünümün aşağı yönlü risklerin arttığına işaret ettiğinin altı çiziliyor. Gelişmekte olan ülkelerde ise aşağı yönlü riskler artsa da, büyümenin görece güçlü seyrini koruduğu görülüyor. Türkiye ekonomisi Ekonomi yılın ikinci yarısında yavaşlıyor, büyüme trendi üzerinde yukarı ve aşağı yönlü riskler mevcut… Dünya ekonomisi Dünya ekonomisinde ekonomik riskler Avrupa ekonomileri odaklı arttı… D ünya ekonomisi, 2011’in ilk yarısında görece güçlü bir büyüme kaydettikten sonra, yılın ikinci yarısında Avrupa öncülüğünde yavaşlama trendine girdi. Avrupa’da sorunlu kamu maliyesine sahip ülkelerde artan riskler, global ekonomiye ilişkin endişeleri artırıyor ve global finansal piyasaları risk altına sokuyor. Avrupa ekonomisinin son çeyrek itibarıyla resesyona girdiği belirtilirken resesyonun kısa sürerek 2012’nin ikinci çeyreğinden itibaren yeniden büyümeye geçeceği öngörüsü de var. Avrupa ekonomileri odaklı olarak gündem uzunca bir süredir “kalıcı çözüm” başlığı altında toplanıyor, ancak kalıcı çözüm için büyümeye 82 Kasım November - Aralık December 2011 Türkiye ekonomisi 2011 yılı ilk yarısında rekor büyüme kaydettikten sonra yılın ikinci yarısında yavaşlayan bir trend çiziyor. Öncü göstergeler hem özel tüketim hem de yatırımların belirgin bir şekilde yavaşladığına işaret ederken büyüme trendi üzerinde hem yukarı hem aşağı yönlü riskler dikkat çekiyor. Ekonomide yavaşlamaya rağmen, yıllık olarak yüksek seyreden krediler ve cari açık büyüme üzerinde belirgin bir risk oluşturuyor. Di- 2011 yılında enflasyon Merkez Bankası’nın yüzde 5.5’lik hedefinin oldukça üzerinde gerçekleşeceği, 2012 yılı sonunda ise, ekonomideki yavaşlama ve baz etkisinin de yardımıyla, enflasyonun gerileyeceğini öngörüyoruz. Dış ticaret dinamikleri, 2009 yılındaki kriz sonrası hızla bozulurken 2011 yılı Eylül ayı itibarıyla 12 aylık dış ticaret açığı rekor seviyeye ulaştı, üçüncü çeyrekte ise yılın ilk yarısına göre kısmi bir iyileşme görülüyor. Avrupa ekonomilerinin daralması ve bölgesel gelişmeler yılın dördüncü çeyreğinde ihracatta aşağı yönlü riskleri artırırken 2012 yılında dış ticaret dinamiklerinin iyileşme eğiliminde olacağını düşünüyoruz. Dış ticaret açığı bağlamında, cari işlemler açığı yüksek seyrederken kalıcı olacak düşürülmesi için yapısal tedbirler alınmasının kritik önem taşıyor. 2011 yılında enflasyon Merkez Bankası’nın yüzde 5.5’lik hedefinin oldukça üzerinde gerçekleşeceği, 2012 yılı sonunda ise, ekonomideki yavaşlama ve baz etkisinin de yardımıyla, enflasyonun gerileyeceğini öngörüyoruz. Merkez Bankası, son dönemde küresel ekonomiye dair giderek artan sorunların yurt içi iktisadi faaliyet üzerinde durgunluğa yol açma riskini azaltmak amacıyla politika faizini düşürürken 20 Ekim’de de enflasyonist riskleri öne çıkarak, faiz koridorunun üst bandını yükselterek para politikasını belirgin bir şekilde sıkılaştırdı. Dünya Ekonomisi 2 012 yılında; gelişmiş ülke ekonomilerindeki gelişmeler paralelinde global ekonomideki yavaşlama eğiliminin devam etmesi, bu dönemde, gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik aktivitenin de dış ticaret ve finansman kanalı üzerinden yansıyacak etkiler paralelinde bir miktar ivme kaybetmesi, Euro Alanı’nda politika yapıcıların mevcut sorunların giderilmesi adına ortak bir karara varması, ancak, bölgedeki yapısal sorunların varlığını sürdürmesi ve alınan kararların uygulanması aşamasında ortaya çıkabilecek sorunlar nedeniyle Euro Alanı kaynaklı risklerin piyasaların gündeminde kalmaya devam etmesi, www.taysad.org.tr Zayıf talep koşulları ve yüksek işsizlik oranının, dünyada enflasyonun kısa-orta vadede yatay seyretmesine neden olması; başlıca gelişmiş ülkelerde gevşek para politikası, dolayısıyla da düşük faiz oranı uygulamalarına uzunca bir süre devam edilmesi; para politikasındaki normalleşme sürecinin oldukça tedrici bir şekilde gerçekleşmesi, Global ekonomide yavaşlama süreciyle birlikte, dış ticaret dengeleri yüksek tutarda açık veya fazla veren ülkelerden kaynaklanan global dengesizliklerin bir miktar azalmakla birlikte önemini koruması; bu durumun, global büyümede istikrarın sağlanmasını olumsuz yönde etkilemesi, Gelişmiş ekonomilerde kamu borcu nedeniyle ortaya çıkacak yüksek düzeydeki refinansman ihtiyacı konusunda belirsizliklerin devam etmesi; bu durum ve ardından yaşanması “olası” bir yeniden yapılandırma sürecinin, gelişmiş ülkelerde bankacılık sisteminin sermaye artırma ihtiyacını veya borç azaltma eğilimini desteklemesi, Küresel likidite bolluğu ile gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki faiz farkının devam etmesinin gelişmekte olan ülkelere yönelik kısa vadeli sermaye akımlarının sürmesine neden olması; ancak, risk algılamasına karşı duyarlılığı yüksek olan kısa vadeli sermaye akımlarının gelecek dönemde dünya ekonomisindeki gelişmelere paralel bir seyir izlemesi, Petrol fiyatlarının 2012 yılında ortalama USD/varil 100 civarında gerçekleşmesi beklenmektedir. Türkiye Ekonomisi 2012 yılında; başta Avrupa Birliği (AB) ülkeleri olmak üzere Türkiye’nin ana ihraç pazarlarındaki gelişmelerin, Türkiye’de ekonomik aktivitenin seyri üzerinde etkili olmaya devam etmesi; bu kapsamda, sorunların devam ettiği AB’de büyümenin zayıf bir performans sergilemesi ve Türkiye’de ekonomik aktivitenin ivme kaybetmesi; ayrıca, Türkiye’ye yönelik sermaye akımlarındaki olası bir gerilemenin büyümeyi daha da sınırlandırabilmesi, Dış talebe ilişkin belirsizliklerin devam etmesi, ekonomideki yavaşlamanın iç talep koşullarının enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı kurmasını engellemesi; öte yandan, oynaklığın yüksek olduğu gıda ve enerji fiyatlarındaki gelişmelerin önemini koruması, Enflasyonda 2011’in son çeyreğinde kaydedilen yüksek oranlı artışın diğer para politikası araçlarıyla kontrol altına alınwww.taysad.org.tr Makroekonomik Öngörüler 2011 Gerçekleşme Tahmini 2012 Öngörü 7,8 3,5 Cari Denge (Milyar USD) -74,3 -68,8 AB Tanımlı Genel Yön. Nom. Borç Stoku/GSYH (%) 39,7 37,5 Reel Faiz (%)(1) 1,1 3,2 DİBS Faizi (%)(2) 8,7 9,5 - Ortalama 11,0 9,7 - Uçtan Uca 12,3 6,6 - Ortalama 6,5 7,6 - Uçtan Uca 10,3 6,3 Reel Ekonomik Büyüme (%) ÜFE (%) TÜFE (%) (1):Yıllık ortalama DİBS faizi ile gelecek yıla ait ortalama enflasyon (TÜFE) arasındaki ilişkiyi yansıtmaktadır. (2): İhalelerde oluşan yıllık ortalama bileşik DİBS faizidir. 2012 yılında Türkiye’de reel ekonomik büyümenin yüzde 3,5 düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. ması paralelinde, TCMB para politikasını yurtiçinde büyümeyi destekleyici yönde şekillendirmesi; bu çerçevede, 2012 sonunda politika faizinin yüzde 5,75 seviyesinde kalması, zorunlu karşılık oranlarının yurtdışı piyasalardaki gelişmelere paralel aktif bir politika aracı olarak kullanılmaya devam edilmesi, 2012 yılında iç talepteki yavaşlamanın bütçe gelirlerinin azalmasında etkili olması; bununla birlikte, bütçe disiplininin korunmaya devam edilmesi; bu kapsamda, Hazine’nin iç borç çevirme oranında beklenen gerilemenin borçlanma maliyetleri üzerindeki olası baskıları hafifletmek suretiyle bütçe giderlerinin kontrolünü kolaylaştırması, Türkiye’ye yönelik sermaye akımlarının küresel risk algılamasındaki gelişmeler paralelinde şekillenmesi beklenmektedir. Küresel ekonomide resesyon öngörmeyen ancak toparlanmanın yavaş ve tedrici olacağı varsayımını esas alan temel öngörüler doğrultusunda, 2012 yılında Türkiye’de reel ekonomik büyümenin yüzde 3,5 düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Yukarıda sıralanan beklentiler çerçevesinde oluşturulan Türkiye’nin makro ekonomik göstergelerine ilişkin tahminler aşağıdaki tabloda yer almaktadır. Büyüme: Sanayi üretimi ve kapasite kullanımı gibi büyümenin öncü göstergeleri, 2011 yılının son çeyreğinde ve 2012 yılında, ekonomik aktivitede kısmi bir yavaşlamaya işaret etmektedir. Euro Bölgesi borç sorunu ve süren belirsizlikler, dış talep azalışı kanalıyla GSYH büyüme hızını sınırlayacaktır. GSYH’nın, Orta Vadeli Program’da öngörülen düzeyin biraz altında, %3-3,5 aralığında büyüyeceği genel olarak öngörülmektedir. Dış ticaret ve ödemeler dengesi: En büyük dış ticaret partnerimiz olan Euro Bölgesi’nde artmakta olan resesyon olasılığı ve ekonomik aktivitede daralma beklentisi, dış ticaret hacmimizin artışını sınırlayacaktır. 2011 yılında GSYH’nın yaklaşık yüzde 10’u düzeyinde öngörülen Cari AÇIK/GSYH’nın bu ekonomik senaryoda kısmen yavaşlaması beklense de, dış finansman koşullarındaki bozulma eğilimi, ekonomimiz açısından önemli bir kırılganlık kaynağıdır. Yapısal bir ekonomik sorun haline dönüşmüş olan cari açığın finansmanında kısa vadede sorun yaşanıp yaşanmayacağı, büyük ölçüde T.C. Merkez Bankası’nca uygulanacak para ve kur politikalarınca belirlenecektir. Uzun dönemde cari açığa yapısal çözümler geliştirilmesi ve sağlıklı finansman kaynakları yaratılması ise ekonomi yönetimi önündeki öncelikli hedef olmaya devam etmektedir. Kasım November - Aralık December 2011 83 2012 SEKTÖR ÖNGÖRÜLERİ Fiyat istikrarı: Son dönemde döviz kurlarında yaşanan hızlı seyir ve bazı ürün gruplarında yapılan vergi düzenlemeleri, arz yönlü fiyat baskılarını artırmış ve özellikle üretici enflasyon oranlarının yükselmesine neden olmuştur. Ancak, 2012 yılında ekonomide yaşanması beklenen yavaşlamaya paralel olarak, büyük dışsal şoklar olmadığı sürece, tüketici fiyatlarının yılsonunda yüzde 5-yüzde 6 bandına gerilemesi beklenmektedir. Kamu Finansmanı: 2011 yılında kamu finansmanında yaşanan iyileşmeye rağmen, enflasyon beklentilerinde yaşanan artış ve bankaların fonlama maliyetlerinin yükselmesi, 2012 yılında artan faiz oranları nedeniyle bütçe dengesini olumsuz etkileyebilecektir. Ancak, kredibilitesini her geçen gün artıran ekonomimiz, mali disiplin korunduğu sürece, istikrarlı şekilde büyümeye ve istihdam yaratmaya devam edecektir. E uro bölgesinde çözüme yönelik önemli gelişmeleri izlerken Aralık ayında bir kez daha bölgeye dair 2012 büyüme beklentimizi aşağıya çektik. ING grubu olarak 2012 yılında Euro bölgesinde negatif büyümeyi artık kaçınılmaz görüyoruz. Bunun da yakın zamanda EUR üzerinde USD’ye karşı belirgin bir baskı oluşturacağını düşünüyoruz. Bu ortamda son dönemde de görüldüğü üzere Türkiye’de finansal piyasaların göreli istikrarlı seyri, TL’nin diğer gelişmekte olan para birimlerine oranla olumlu performansı ileriye yönelik kırılganlıkların azaldığına ve mevcut politika duruşunun yerindeliğine işaret ediyor. Nitekim sanayi üretimi verileri, güven endeksleri Türkiye’de büyümenin 2011’in son çeyreğinde de güçlü olduğuna işaret etse de, 2012 yılı itibarıyla büyümede yavaşlama eğiliminin belirginleşeceğini öngörüyoruz. Bu bağlamda 2011 büyüme öngörümüzü Aralık ayında %7.2’ye yükseltirken, bunun yaratacağı baz etkisini dikkate alarak 2012 büyüme öngörümüzü de %2.6’ya düşürdük. Merkez Bankası’nın (MB) kredi büyümesini odak alan cari açıkla mücadele politikalarının etkileri de Ekim ayı itibarıyla belirginleşmeye başladı. Dış ticaret açığında Ekim ayı itibarıyla büyük olasılıkla iki yıldır devam eden artış eğiliminin sonuna geldiğimiz teyit edildi. Cari açıkta da tepe noktasını Ekim ayı itibarıyla aştık. 2012’de ekonomik aktivitede dolayısıyla kredi büyümesinde öngördüğümüz yavaşlamaya paralel olarak Eylül so- 84 Kasım November - Aralık December 2011 SECTOR 2012 PROJECTIONS nunda US$ 77.5 milyar düzeyine kadar çıkan yıllık cari açığın 2012 sonuna kadar dönemde toplamda US$19 milyar azalarak US$ 58 milyara kadar düşeceğini öngörüyoruz. Aslında 2012 için %16’lık kredi büyümesi öngörümüz ve kredilerdeki büyüme ile cari açık arasındaki güçlü korelasyon dikkate alığında söz konusu düşüşün 2012 sonu itibarıyla US$ 30 milyara kadar çıkabileceğine işaret ediyor. Sonuç olarak TL üzerindeki baskının göreli olarak azalacağı bir döneme girdiğimizi söylemek yanıltıcı olmayacaktır. Tabii burada enflasyonun iki haneye çıkmakta olduğu bir dönemde, dış risklerin de etkisiyle MB’nin kısa vadeli faizleri yüksek düzeylerde tutmaya devam edeceği beklentimizi de vurgulamakta yarar var. Nitekim bu duruşun hem kredilerdeki yavaşlamayı desteklemek, hem enflasyon beklentilerini kontrol altında tutmak hem de Avrupa merkezli dış belirsizliklerin sermaye akımları üzerinde yarattığı baskıyı dengelemek için önemli olacağını düşünüyoruz. Ancak Kasım ayında yukarı yönde sürpriz yapan enflasyon verisine karşın bono piyasasında gösterge faizin düşüş eğilimini bir süre koruması ve genel olarak istikrarlı seyrini koruması önümüzdeki yıl piyasalarda faiz artışının çok güçlü olmayacağına işaret ediyor. Nitekim Hazine’nin 2012’de iç borç çevrim oranlarını azaltmayı öngördüğü de dikkate alınırsa, 2008-2009 benzeri bir global likidite/kredi krizi yaşanmadığı ve ekonomik büyümede öngörülen yavaşlama gerçekleştiği sürece önümüzdeki yılın ilk yarısında iki haneli ancak yılın ikinci yarısında yeniden tek haneye inebilecek bir faiz görünümü bugün itibarıyla mümkün görünüyor. Ancak dış belirsizliklerin devam ettiği düşünülecek olursa kısa vadede temkinli duruşu ve sıkı politika duruşunu korumak gerekiyor. Enflasyonda %5 hedefine yakınsama daha uzun zaman alabilecekse de 2012’de hedef aralığında bir enflasyon görme olasılığımız hala güçlü görünüyor. TÜRKİYE BANKALAR BİRLİĞİ Türkiye’de, bankacılık sektörünün 2011 yılındaki performansı, makroekonomik koşullar ve kamu kesimi tarafından alınan tedbirler tarafından belirlenmiştir. Ekonomik faaliyetin yavaşlatılması ve büyüyen cari açığın kontrol altına alınması amacıyla Merkez Bankası tarafından alınan parasal tedbirler ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından alınan ihtiyatlı önlemler bankaların bilanço yapısına, büyümesine ve kar hacmine yansımıştır. 2011 yılında uluslararası piyasalardaki so- runlar daha da derinleşmiş, risk alma arzusu azalmış ve belirsizlik artmıştır. Dünya ekonomisinin büyüme hızı ile beklentiler gerilemiştir. Özellikle bazı AB ülkelerindeki kamu borç sorununun ve finansal sektördeki sıkıntıların Birlik üyelerine yayılmaya başlaması, ve daha çok sayıda ülkenin kredi derecelendirme notunun düşmesi risk primlerinin hızla yükselmesine neden olmuştur. Piyasalarda var olan riskler ve belirsizlikler özellikle yılın ikinci yarısında daha da belirgin hale gelmiştir. Bankalar kredi verirlerken daha ihtiyatlı davranmış, yükselen faizler nedeniyle kredi talebi de yavaşlamaya başlamıştır. Genel olarak 2011 yılında bankaların kaynak maliyeti artmış, aktif getirisi ise azalmıştır. Bu nedenle, yıllık bazda kar hacmi azalmış, özkaynak büyümesi de çok yavaş olmuştur. Daha yüksek riskli bir ortama rağmen özkaynak karlılığı gerilemiştir. Öte yandan, özkaynak büyümesinin yavaşlaması nedeniyle sermaye yeterliliği de gerilemiştir. Bankacılık sektörünün yıl boyunca şube ve personel sayısını artırdığını, alternatif dağıtım kanallarından sunduğu hizmetlerde işlem hacminin hızla arttığını ve ekonomiyi finanse etme kapasitesini koruduğu görülmektedir. 2012 yılında sektörün davranışlarını önemli ölçüde yine dış piyasalardaki riskler ve bu risklerin ülkemize yansıması belirleyecek gibi görünmektedir. 2012 yılında uluslararası risklerin önemini koruması durumunda, kredi işlem hacminde ve mevduat büyümesinde duraklama eğilimi ile karlılıktaki gerilemenin devam etmesi beklenmektedir. Özellikle Türkiye’nin en önemli dış ticaret ve finans partneri olan Avrupa Birliği bölgesinde sıkıntıların artması durumunda, bu bölgeden kullanılan dış kaynaklarda azalma görülebilecektir. Bununla beraber önümüzdeki durgun dönemde, sektörün yüksek sermaye yeterliliğini koruması, takipteki alacaklarının düşük düzeylerde kalması ve karlılığında düşüşün sınırlı kalması sağlanabilirse, bankacılık sektörü dış kaynaklı istikrarsızlıkların ülkemize olumsuz etkilerini sınırlandırma konusunda çok önemli bir rol oynayacaktır. Ayrıca istikrarsızlığın azaldığı dönemlerde ekonomik büyümeyi finanse etmek için yeterli mali gücü olacaktır. Bu nedenle, küresel risklerde artış, ekonomik aktivitede yavaşlama ve karlılıkta düşüş beklenen önümüzdeki dönemde, sektörün mali gücünün korunması ve karlılığındaki gerilemenin sınırlandırılmasının krizle mücadele açısından çok önemli olduğu düşünülmektedir. www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD TAYSAD Başkanı Celal Kaya, Almanya Federal Cumhuriyeti Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Parlamenter Müsteşarı Dr. Andreas Scheuer ve beraberindeki heyeti TAYSAD'da ağırladı. Almanya'dan TAYSAD'a ziyaret Almanya Federal Cumhuriyeti Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Parlamenter Müsteşarı ve beraberindeki heyet TAYSAD'ı ziyaret etti. A lmanya Federal Cumhuriyeti Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Parlamenter Müsteşarı Dr. Andreas Scheuer, Almanya Federal Cumhuriyeti Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Yük Taşımacılığı ve Lojistik Bölümü Başkan Yardımcısı Norbert Tiedemann, Logistic Alliance Germany CEO’su Stefan Schröder, Leipzig Halle Havalimanı Kargo İş Geliştirme Kıdemli Danışmanı Christoph Tichelkamp, Almanya Federal Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu Protokol, Basın, Politika Sorumlusu Ulrich Münch’ün yer aldığı ziyaret, TAYSAD Başkanı Celal Kaya ve Genel Sekreter Yardımcısı Cüneyt Kalkan’ın evsahipliğinde gerçekleştirildi. Türkiye’nin en büyük dış ticaret ortağının Almanya olduğunu belirten TAYSAD Başkanı Kaya, Türk otomotiv tedarikçileri ile Almanya ana sanayicileri ve yan sanayicilerini daha çok bir araya getirmek amacında olduklarını söyleyerek, Türkiye’de ve Almanya’da kurulu Ar-Ge Merkezleri arasındaki işbirliklerini artırmanın ve Almanya’da bir lojistik merkezi kurulmasının hedefleri arasında yer aldığını ifade etti. Türk sanayicilerinin Almanya’ya vize almaları konusunda yaşadığı sıkıntılara değinen TAYSAD Başkanı, Almanya Başkonsolosluğu yetkililerinin ve Parlamenter Müsteşarı’nın konuya yönelik desteğini talep etti. Almanya Federal Cumhuriyeti Ulaşım, İnşaat ve Kentsel Kalkınma Bakanlığı Parlamenter Müsteşarı Dr. Andreas Scheu- er ise konuşmasında, temaslarının her iki taraf için olumlu işbirliklerine olanak sağlayacağını belirtti. Türk-Alman ortaklığının çok güçlü olduğunu ve Türkiye’nin Almanya için çok önemli olduğunu belirten Scheuer, ulaştırma ve lojistik konusunda Almanya Federal Cumhuriyeti stratejik eylem planının hayata geçirilmesinde koordinatör olduğunu ifade etti. Bu nedenle buradaki temaslarının önümüzdeki dönemde hayata geçirilecek projelerde önemli bir rol oynayacağını da sözlerine ekleyen Scheuer, vize konusunda sanayicilerin yaşadığı sıkıntıların giderilmesi için yardımcı olacaklarını söyledi. TAYSAD Genel Sekreter Yardımcısı Cüneyt Kalkan’ın Türk otomotiv sanayi ve TAYSAD hakkındaki detaylı sunumunun ardından heyet, Trakya Cam, Omsan ve Kanca firmaları ile ikili görüşmeler gerçekleştirdi. TAYSAD Başkanı Celal Kaya konuşmasında, Türkiye ve Almanya arasındaki ticaretin ve işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla, 01 Ocak 2011 tarihinde TAYSAD Almanya Temsilciliği’ni açtıklarını belirterek, temsilciliğin ana hedefinin TAYSAD ve üyelerinin tanıtımını yapmak, yeni teknolojilerde know-how transferi ve tedarik zincirinde yeni işbirlikleri sağlamak, Almanya’daki Ar-Ge merkezleri ve üniversiteler ile olan işbirliklerini geliştirmek olduğunu sözlerine ekledi. 86 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr HER ŞEY FİYAT DEĞİLDİR…. PETROFER Soğutma Sıvılarının Avantajları: Otomotiv, otomotiv yan sanayi, uçak sanayi, basınçlı döküm ve demir çelik sektörlerinde… l Takım ömrünü uzatır, lBanyo ömrünü uzatır, lİşletme hızını arttırır, lMakineyi temizler, lMakine ve parçaları korozyondan korur, lDuruşları azaltır, lİşletme maliyetlerini düşürür. ISO 9001 ISO 14001 TS/ISO 16949 TSE EN ISO/IEC 17025 FM APPROVAL PETROFER ENDÜSTRİYEL YAĞLAR SAN. VE TİC.A.Ş. İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi 10008 Sokak No:1, 35620, Çiğli- İzmir/ TÜRKİYE Tel: +90 232 376 84 45 (pbx), Fax: +90 232 376 79 42, www.petrofer.com.tr - info@petrofer.com.tr FLENDER APPROVAL TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Zaim TMMOB İzmir Şubesi Salı Toplantıları TMMOB İzmir Şubesinin Otomotiv ve Yan Sanayi Komisyonu tarafından MMO Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi Akdeniz Salonu`nda düzenlenen panele TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen Arkan ve TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Zaim konuşmacı olarak katıldı. T oplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren TMMOB İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özsakarya, şube bünyesindeki Otomotiv ve Yan Sanayi Komisyonu`nun 2 yıllık dönemde büyük bir fedakârlık göstererek bu zaman zarfında 27 adet toplantı, 10 firma ziyareti, 1 arama konferansı, 2 Salı toplantısı yaparak önemli çalışmalara imza attığını söyledi. Özsakarya, “Komisyonun gerçekleştirdiği arama konferansı sonucunda ortaya çıkan sorunlardan biri de otomotiv ana sanayi ile yan sanayi ilişkilerindeki problemler olarak görülmektedir” diye konuştu. Programın Moderatörlüğünü gerçekleştiren TMMOB İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi ve Otomotiv Yan Sanayi Komisyonu Sorumlusu Bülent Deveci konuşmasında “Komisyonumuz, Başkanımızın da bahsettiği gibi oldukça yoğun bir faaliyet dönemi geçirdi. Yeni dönemde de üyelerimizi bilgilendirmek ve yan sanayimizin gelişimini sağlamak amacıyla çalışmalarımızı yoğun bir şekilde devam ettireceğiz. 2011 yılının son etkinliğinde TAYSAD’ı 88 Kasım November - Aralık December 2011 ağırlamaktan dolayı oldukça memnunuz” dedi. Toplantıda ilk sunumu gerçekleştiren TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen Arkan; TAYSAD ve üyelerinin ülkemiz için yarattığı ekonomik değer ve istihdama dikkat çekerken Ege Bölgesinin de bu değerdeki payının yüksek olduğuna ancak bu payın daha da artırılması gerektiğine değindi. Dünyadaki ve otomotiv sanayindeki son küresel gelişmelere değinen Gülşen Arkan, firmaların bundan sonraki dönemde kısa-orta ve uzun vadeli stratejik planlarını bu gelişmeleri de dikkate alarak yapmaları gerektiğini, Ar-Ge konusundaki yatırımlarını ve işbirliklerini geliştirmelerinin son derece önemli olduğunu belirtti. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki fırsatlara değinen Gülşen Arkan, bölgelere göre farklılaşan tüketici taleplerinin de irdelenmesi gerektiğine dikkat çekti. Konuşmasında son olarak 2023 Ihracat vizyonu içinde Otomotiv sanayinin hedeflerine ve “Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi”ndeki planlara değindi. TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen Arkan TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Zaim “Otomotiv Tedarik Sanayinden Beklentiler Başlıklı” sunumunda, küreselleşen otomotiv sanayinden yan snayicilerimizin daha fazla pay alabilmeleri hangi gereklilikleri yerine getirmeleri gerektiğine değindi. Zaim “Küreselleşme öncesi, yeni tedarikçi geliştirmede son derece tutucu ve milliyetçi bir tutum içinde olan gelişmiş ülkeleri Ana Otomotiv Sanayi küreselleşme sonucu artan rekabet koşulları altında daha rekabetçi tedarik için, gelişmekte olan ülkelerin yan sanayilerine, kapılarını açmışlardır. Elbette bu fırsatların karşısında yeni tehditlerde oluşmuştur ki, bu tehditlerin en büyüğü yeterli gelişimi gösteremeyen yerel yan sanayicinin mevcut pazarını da kayıp edebilme tehdidir. Çünkü bugün Otomotiv Ana Sanayi küresel satınalma yapmakta ve hatta tedarik ettiği birçok parçanın tedariğini ülke bazında değil platform bazında yapmaktadır. Bu durum karşısında müşteri hedef kitlesini Ana Otomotiv Sanayi olarak belirleyen her yan sanayicinin vizyonunda küresel tedarikçi olabilme hedefi olmalıdır. Elbette bu gelişmeler Yan Sanayi’nden beklentiler açısından çıtayı devamlı yukarı doğru hareket ettirmektedir. Küresel otomotiv üretimi, doymamış pazarlara, gelişmekte olan ülkelere, coğrafi yön olarak da batıdan doğuya kayıyor, sanayinin küresel tedarikçilerden beklentisi ise bu harekette, Ana Sanayini takip edebilme kabiliyeti. Bizler tedarikçiler olarak coğrafi sınırların ötesini düşünmek, sınırlarımızın çok ötesindeki Ana Sanayine nasıl tedarikçi olabileceğimizi planlamak zorundayız.” dedi. www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD Van için elele Van’da yaşanan felaketin izlerini bir nezbe olsun silebilmek için TAYSAD öncülüğünde kan bağışı kampanyası düzenlendi. TAYSAD üyesi firmalardan Armetal, Denso, Durden, Farplas, İleri Group, Kanca, Kale Oto Radyatör, Sistem Teknik, Tekiş Kalıp, TAYSAD ve TOSB çalışanları kan bağışı kampanyasına destek verdi. 90 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projesi T.C. Ekonomi Bakanlığı tarafından desteklenen “Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projesi” TAYSAD Üyesi 10 kuruluşun kurumsal altyapısını güçlendirerek rekabet kabiliyetlerini arttırmayı hedefliyor. TAYSAD ile InoTec Teknoloji ve Yönetim Danışmanlığı’nın işbirliği yaptığı, Ekonomi Bakanlığı’nın desteklediği Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projesi TAYSAD üyesi 10 firmanın katılımı ile 30 Mart 2011 tarihinde start aldı. T oplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren TMMOB İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özsakarya, şube bünyesindeki Otomotiv ve Yan Sanayi Komisyonu`nun 2 yıllık dönemde büyük bir fedakârlık göstererek bu zaman zarfında 27 adet toplantı, 10 firma ziyareti, 1 arama konferansı, 2 Salı toplantısı yaparak önemli çalışmalara imza attığını söyledi. Özsakarya, “Komisyonun gerçekleştirdiği arama konferansı sonucunda ortaya çıkan sorunlardan biri de otomotiv ana sanayi ile yan sanayi ilişkilerindeki problemler olarak görülmektedir” diye konuştu. Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projesi toplantısını takiben her firmada bir gün süren yerinde analiz çalışması yapılarak firma çalışanları ve yöneticilerin katılımı ile mevcut durum analizleri gerçekleştirildi. InoTec Danışmanlarının kılavuzluğunda yürütülen analiz çalışmaları sonucunda firmaların güçlü yönleri ve gelişime açık alanlarını tespit edilip, her firmaya özel raporlar hazırlandı. Yerinde analiz çalışmasının genel sonuçları ise 13 Mayıs 2011 tarihinde yine TAYSAD Seminer Salonu’nda firma temsilcilerinin katılımı ile ele alınarak proje kapsamında yürütülecek olan eğitim ve da92 Kasım November - Aralık December 2011 nışmanlık faaliyetlerinin planlaması gerçekleştirildi. Eğitim ve Danışmanlık İhtiyaç Analizi Sonuçları Sunum Toplantısı 13 Mayıs 2011, TAYSAD 13 ay sürecek olan proje ile katılımcı firmaların küresel rekabet kabiliyetinin arttırılması hedeflenmektedir. Bu amaçla InoTec tarafından tasarlanan 12 K Üretim Sistemi Mükemmellik Modeli araç olarak kullanılmaktadır. tir. Proje sonunda yine 12 K Model kriterleri kullanılarak gerçekleştirilecek analiz sonucunda her firmanın kat etmiş olduğu mesafenin belirlenmesi planlanmıştır. Proje kapsamındaki 10 kuruluşta gerçekleştirilen analiz yandaki tabloda belirtilen kriterler üzerinden gerçekleştirilmiş ve analiz sonucunda firmaların ortalamaları belirlenmiştir. Projeye İstanbul’dan Konak Civata, Kormas Elektrikli Motor, Kocaeli’nden Teknokauçuk, İzmir’den Dönmez Debriyaj, Bursa’dan ECS Elektrik, Laspar Kauçuk, TDM Otomotiv, Toksan Otomotiv, Kütahya’dan Kros Otomotiv ve Sivas’tan Estaş Eksantrik olmak üzere 10 firma katılmaktadır. Proje başlangıcında 12 K Modeli’nin 75 Kriteri baz alınarak her kurum özelinde analiz yapılması ve bu analizler doğrultusunda ortaya çıkan eğitim ve danışmanlık ihtiyacının bir proje planına yerleştirilerek 13 ay süresince yürütülmesi hedeflenmişwww.taysad.org.tr l Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme Atölye Çalışması (Hat Dengeleme, 5S ve Kaizen) K/N Kriter 1 Strateji ve Hedefler 2 Ürün ve Üretim Stratejisi 3 Yönetim Sistemleri Yaklaşımı 4 Liderlik Anlayışı 5 Müşteri Odaklı Ürün Geliştirme 6 Tedarik Zinciri Yönetimi 7 Yetenek Geliştirme ve Takım Çalışması 8 Kararlı Operasyonlar 9 Sürekli İyileştirme ve İş Yeri Temizlik ve Düzeni 10 Zamanında Teslimat (Just in Time) 11 Kaynağında Kalite ve Hatasızlaştırma 12 Performans Ölçüm Sistemi Proje sırasında tüm kurumların kendi toplam puanını arttırmaya odaklanması gerekirken, proje sonunda gerçekleştirilecek analiz sonucunda elde edilecek olan toplam puanın artma oranı tüm projenin başarı kriteri olacaktır. l Kilit Performans Göstergeleri Yönetim Sistemi İhtiyaç analizi sonucunda firmaların alması gereken eğitim konu başlıkları ve bu eğitimlerin kurumlar bünyesinde atölye çalışmaları ile desteklenerek 12K Model Kriterleri çerçevesinde belirlenen altyapıların kurulması planlanmıştır. Proje kapsamında belirlenen eğitim konu başlıkları; l Hedef Maliyet Odaklı Ürün Geliştirme lKüresel Rekabet Yolunda Kurumsal Altyapının Oluşturulması lProje Planlama ve Proje Yönetimi lKurumsal Hedefler Doğrultusunda Ürün ve Üretim Stratejisinin Belirlenmesi lLiderlik Kriterleri Oluşturma ve Liderlik Yetkinliklerini Geliştirme www.taysad.org.tr l Yetenek Geliştirme ve Takım Çalışması l Yalın Üretim ve Tedarik Zinciri Yönetimi l 12K Model Analisti l Yalın Üretimi Destekleyen Problem Çözme Kültürü l Proses Geliştirme Teknikleri olarak belirlenirken, kurumların kendi tesislerinde yürütülecek danışmanlık faaliyetleri; l Küresel Rekabet Yolunda Kurumsal Dönüşüm Projelerinin Planlanması l KPI Yönetim Sistemi Atölye Çalışması ile KPI Takibinin Başlatılması l Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme Atölye Çalışması (VSM ve Katma Değer Analizi) l Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme Atölye Çalışması (SMED ve TPM) l Hedef Maliyet Odaklı Ürün Geliştirme Atölye Çalışması l KPI Verilerinin Takibi ve Yorumlanması l Proses Geliştirme Atölye Çalışması l Müşteri Geri Bildirimlerinin Ürün ve Proses Geliştirmede Kullanılması Atölye Çalışması l Verimlilik Arttırma ve Maliyet Düşürme Atölye Çalışması (KANBAN ve Hata Önleme) l Gelişim Seviyesinin Tespiti Konu başlıklarından oluşmuştur. Eylül 2012 tarihine kadar yürütülecek olan proje faaliyetleri kapsamında 30 günlük eğitim ve her kurum özelinde 17 günlük danışmanlık faaliyeti gerçekleştirilmesi planlanmıştır. Bu güne kadar yürütülen çalışmalar kapsamında eğitim faaliyetlerinin büyük bir bölümü tamamlanırken, her firma başına 5 günlük danışmanlık faaliyeti gerçekleştirilmiştir. Yoğun çalışma temposu içinde yürütülen faaliyetler sonucunda katılımcı kurumların altyapılarında daha şimdiden önemli ölçüde gelişim kaydettikleri tespit edilmiştir. Bu faaliyetin gerçekleşmesinde Ekonomi Bakanlığı’nın sağlamış olduğu destekler firmalarımızın eksikliklerini gidermesinde çok önemli bir kaldıraç görevi görmüştür. Kasım November - Aralık December 2011 93 12K Model ile Üretim Sistemlerinde Mükemmellik Küresel pazarlarda rekabet edebilmeleri için kurumların en önemli kritik başarı faktörleri kurumsal altyapıları ve üretim süreçlerini yönetme kabiliyetleridir. Üretim yapan kurumların en önemli odak noktası; küresel rekabet koşullarında hedef maliyetlerde, kalitede ve teslimat sürelerinde kar edebilecek ölçüde ürünler üretmektir. Sektör dinamikleri çerçevesinde, ürünlerin kullanımda oluşabilecek riskler nedeni ile sürekli olarak müşteri isteklerinin değişmesi söz konusu olmakta ve bu risklerin doğru yönetilmesine yönelik olarak, kurumlar yönetim ve üretim kabiliyetlerini bu paralelde geliştirmek zorunda kalmaktadırlar. InoTec Teknoloji ve Yönetim Danışmanlığı Ltd. Şti. tarafından geliştirilmiş olan 12K Üretim Sistemi Mükemmellik Modeli, firmaların günümüz rekabet koşullarında uluslararası standartlarda bir model ile gerekli üretim sistemi altyapılarını kurabilecekleri ve gelişim için yol haritası oluşturabilecekleri bir üretim sistemi yönetim modelidir. Böyle Bir Modele Neden İhtiyaç Duyuldu? • Kalite Yönetim Sistemlerinin genel içerikli olması • Kalite belgelerinin uygulamada şirketlerin başarısının tek göstergesi olmaması • Şirketlerin kendilerini diğer şirketlerle karşılaştırmak için ortak kıyaslama zeminleri bulamaması Modelin Amacı 12 K Model, kurumların bütünsel kriterler doğrultusunda verimliliklerini sürekli arttırarak, üretim maliyetlerini düşürmesini ve karlılığını arttırmasını amaçlamaktadır. Kurumların üretim ve doğrudan olarak üretimi destekleyen birimlerinin faaliyetlerini kapsayan, üretim verimliliğine ve maliyetlerine etki eden süreçler bu modelin kriterleri kapsamındadır. Kurumlara ne yarar sağlayacak? • Üretim sisteminin bütünsel olarak değerlendirilmesi • Yüksek verimliliğe sahip bir sistemin oluşturulması için yol haritası sunması • Şirketlerin sistemlerinin 1000 üzerinden bir skala ile değerlendirilmesi • Sistem gelişiminin kriter puanlama yardımı ile takip edilebilmesi • Dünya standartlarında kullanılan ilgili tekniklerin entegre yapı içinde uygulanma kolaylığı • Gerçek uygulamalar içermesi ve sonuçlarının ölçülebilir olması • Kıyaslama imkanı • İnsan Kaynağı motivasyonu 12K Üretim Sistemi Mükemmellik Modeli 12K Model, temelde 12 ana kriterden oluşmakta olup bu başlıklar 3 temel grupta sınıflandırılmaktadır. STRATEJİK: Stratejik kriterler, temel stratejiler ve hedeflerin belirlenme seviyesini içermekte olup, bu kapsamda başarı için gerekli yönetim sistemlerinin araç olarak kullanıldığı, ürün ve üretim stratejilerinin tespit edildiği ve bunların başarılı şekilde hayata geçirilmesi için gerekli olan liderlik anlayışının sergilendiği kriterlerdir. OPERASYONEL: Operasyonel kriterler, temel stratejiler ve hedefler doğrultusunda mevcut veya yeni ürünlerin gözden geçirilerek üretim proseslerinin yalın üretim sistemi çerçevesinde yapılandırıldığının ve sürekli olarak iyileştirildiğinin tespit edildiği kriterlerdir. SONUÇ: Sonuç kriterler, belirlenen stratejiler ve hedefler doğrultusunda yapılandırılan üretim proseslerinin performansının sürekli olarak iyileştiğinin ölçümler sonucunda kanıtlanmasını kapsayan Performans Ölçüm Sistemi kriterleridir. Model 3 ana kriterden oluşmaktadır: 1. STRETEJİLER VE HEDEFLER Kurumun üretim sistemi altyapısını geliştirmek için tüm kurumun Stratejik Planı çerçevesinde oluşturulan strateji ve Hedefler sürekli gözden geçirilerek tüm sistemin aynı hedefe odaklanması sağlanmaktadır. 2. ÜRÜN VE ÜRETİM STRATEJİSİ Vizyonuna ulaşmak için bugün ve gelecekte üretilecek olan ürünlerin belirlenmesi ve buna ilişkin üretim stratejilerinin oluşturulması sağlanır. 3. YÖNETİM SİSTEMLERİ YAKLAŞIMI 12 K Modeli; Toplam Kalite Yönetimi doğrultusunda Süreç Yönetim Sistemini benimsemekte olup, ISO/TS 16949, ISO 14001 ve OHSAS 18001 standartlarını entegre olarak uygulamaktadır. Diğer taraftan üretim operasyonlarında Yalın Üretim, problem çözme ve verimlilik arttırmada Yalın Altı Sigma disiplinlerini araç olarak kullanmaktadır. 4. LİDERLİK ANLAYIŞI 12 K Modeli çerçevesinde uzun dönemli hedeflerin oluşturulması, bu hedeflere uzanan stratejilerin tespiti, belirlenen stratejiler doğrultusunda projeler oluşturulması ve projelerin hayata geçirilmesi ve takibi için her kademede Liderlik yetkinliklerine sahip çalışanlara ihtiyaç duyulmaktadır. 5. MÜŞTERİ ODAKLI ÜRÜN GELİŞTİRME Üretim sistemi verimliliği, müşteri odaklı ürünlerin geliştirilmesine ve yeni ürünlerin devreye alınması sırasında müşteri isteklerinin ön planda tutulmasına bağlıdır. 12K Model Ürün Geliştirme Süreci; Değer Mühendisliği, QFD, DoE, DFMEA, Dizayn Geçerli Kılma, PFMEA, Kontrol Plan, MSA, SPC gibi teknikleri içermekte olup, APQP ve PPAP aktivitelerini tümü ile kapsamaktadır. Diğer taraftan yeni ürünlerin proses dizaynı aşamasında Yalın Üretim tekniklerinden yararlanılırken, dizaynın geliştirilmesi sırasında 8D geri besleme metodu kullanılmaktadır. 6. TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ 12K Modeli tedarikçilerini iş ortağı olarak görmekte, kendi başarısının aynı zamanda tedarikçilerinin desteği ile mümkün olacağı prensibinden hareket etmektedir. Ürün ve Üretim Stratejisi doğrultusunda tedarikçilerin seçimi, değerlendirilmesi ve geliştirilmesine kaynak ayrılmakta ve ürün geliştirme süreçlerine tedarikçiler dahil edilmektedir. 7. YETENEK GELİŞTİRME VE TAKIM ÇALIŞMASI 12 K Modeli uygun yeteneklerde çalışanların ilgili pozisyonlarda çalıştırılmasına ve tüm iyileştirme ve geliştirme çalışmalarında takım çalışması esasına dayanmaktadır. Böylece hem geniş tabana yayılım, hem de öğrenen organizasyon yapısı oluşturulmaktadır. 8. KARARLI OPERASYONLAR Üretim verimliliğinin arttırılabilmesi, israflardan arındırılması ve operasyonların yönetiminin sağlanabilmesi için operasyonların kararlılığı ön planda tutulmaktadır. Operasyonların kararlılığı yeni ürün devreye alma sürecinin bir çıktısı olarak operasyonel talimatlarla tanımlama, doğru çıktıyı elde etmek üzere tüm etkileyen faktörlerin kontrol altına alınması ve yeterliliğinin ölçülmesini kapsamaktadır. 9. SÜREKLİ İYİLEŞTİRME VE İŞ YERİ DÜZENİ Üretim birimleri ve destekleyen proseslerde oluşan israfların önüne geçilmesi için tanımlı bir sürekli iyileştirme sistemi kullanılmaktadır. Bu sistem iş yeri temizlik ve düzenine yönelik standartlaştırılmış aktiviteleri de içermektedir. 10. ZAMANINDA TESLİMAT (Just in Time) Kurum, iç veya dış müşterilerinin taleplerini asgari seviyede kaynak kullanarak tam zamanında, talep edilen miktarlarda karşılamaya yönelik bir sistem kurmuş ve yönetmektedir. Tüm proses adımlarında müşterinin talebini karşılamaya yönelik müşterinin çekmesi sonucu faaliyete geçen tedbirler planlanmış ve uygulanmaktadır. 11. KAYNAĞINDA KALİTE VE HATASIZLAŞTIRMA Kuruluş, tüm proseslerde hatanın oluşmasını önleyen ve oluşan hataların yakalanmasını sağlayan sistemler kullanmaktadır. Kuruluş genelinde hataların görünür hale getirilmesini sağlayan tedbirler alınmış, çalışanların hataları gelişim fırsatı olarak görmesini sağlayan kültür oluşturulmuştur. 12. PERFORMANS ÖLÇÜM SİSTEMİ Orta ve uzun vadeli hedefler doğrultusunda proseslerin performansını takip eden bir sistem oluşturulmuş, rakamsal göstergeler belirlenmiş, periyodik olarak gözden geçirmeler yapılarak gerekli aksiyon planları oluşturulup, yine periyodik olarak takip edilmektedir. TAYSAD’DAN HABERLER NEWS FROM TAYSAD TAYSAD Almanya Temsilcisi Ahmet Yılmaz Otomotiv sanayinde işbirliği alanları TAYSAD Almanya temsilciliği DEİK işbirliği ile 7 Aralık 2011 tarihinde “Otomotiv Sanayinde İşbirliği Alanları” başlıklı toplantısını Berlin’de gerçekleştirdi. D EİK (Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi) tarafından 7 Aralık 2011 tarihinde Berlin’de düzenlenen “II.Türk-Alman İşbirliği ve Yatırım” konferansı kapsamında “Otomotiv Sanayinde İşbirliği Alanları” başlıklı toplantı TAYSAD Almanya temsilciliği tarafından organize edildi. Otomotiv alanındaki 35 üst düzey temsilcinin katıldığı toplantıda Türk –Alman otomotiv sana- yindeki son gelişmeler ve Ar-Ge alanındaki işbirliği olanakları görüşüldü. TAYSAD Almanya temsilcisi Ahmet Yılmaz’ın moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıda Genel Sekreter Özlem Gülşen Arkan yaptığı sunumda Türkiye’deki otomotiv sanayinin hızlı gelişiminden ve yeni yatırımlarından bahsetti. Son 5 yıldır özellikle otomotiv tedarik sanayindeki artan Ar-Ge çalışmalarına değinen Arkan birlikte işbirliği yapılacak önemli alanların bulunduğunu; Türkiye’deki hükümet politikalarının da bu yöndeki çalışmaları desteklediğini belirtti. Özellikle gelişmekte olan bölgelerdeki yeni yatırım alanlarına dikkat çeken Arkan, Alman firmaları ile uzun yıllara dayanan çalışma kültürü bulunan Türk firmaları ile bu bölgeler- VDA İstatistik, Analiz ve Öngörü Bölüm Başkanı Marius Baader 96 Kasım November - Aralık December 2011 de de risklerin paylaşılarak ortak girişimlerde bulunulabileceğini söyledi. Bu tür işbirliklerinin daha hızlı somut projelere dönüşmesi için de TAYSAD olarak Almanya temsilciliklerini açmış olmaktan dolayı duydukları memnuniyeti ifade etti. VDA (Alman Otomotiv Sanayi Derneği) İstatistik, Analiz ve Öngörü Bölüm Başkanı Marius Baader sunumunda 2011 yılındaki üretimde ve satışlarda olumlu yönde gelişmeler kaydedildiğini, 2012 yılında ise yüzde 5 ve üzerinde bir seviyede daralma beklendiğini belirtti. Otomotiv sanayinin önümüzdeki yıllarda gerek satış gerekse de üretim olarak özellikle Asya bölgesinde güçleneceğini belirten Baader ; Avrupa’da ise önemli bir artış beklenmediğini ifade etti. 2020 yılına dek dünya üretim ade- Berlin Teknik Üniversitesi DAI Labor Birimi Frank Steuer www.taysad.org.tr OTAM - Prof.Dr.Metin Ergeneman di toplam 30 milyon adet artarken bu artışın sadece 4 milyonunun AB ülkelerinde olacağını söyledi. Avrupa’daki tüketicideki güven sorununa değinen Baader kriz söyleminin devam ettiği ve belirsizliklerin çoğaldığı bir ortamda satışların da beklenen seviyede ilerlemediğini belirtti. Almanya’da Ar-Ge konusunda harcanan her 3 Euro’nun 1 Euro’sunun otomotiv sanayi tarafından gerçekleştirildiğini paylaştı (2010 yılında Almanya’daki toplam Ar-Ge harcaması: 19,6 milyar Euro; bütçenin yüzde 3’ü). Berlin Teknik Üniversitesi DAI Labor biriminden Frank Steuer yaptığı sunumda gelecekteki aracı tarif ederek mobilite içeriğinin ve müşteri beklentilerinin çok değişeceğini belirtti. Araçların da tıpkı bügün cep telefonlarında olduğu gibi bütünsel bir iletişim ağının parçası haline geleceğini söyleyen Steuer, ulaşımın insanlar için çabuk erişilebilir, hızlı ve ekonomik olması gerektiğini anlattı. Akıllı araç kavramının altyapı yatırımları ile birlikte hayatımıza gireceğini dinleyicilerle paylaştı. 4 ana enstitüden oluşan ve üniversite sanayi işbirligi alanında Almanya’nın nadir örneklerinden birisi olan NFF, Volkswagen NFF Otomotiv Araştırma Merkezi Sorumlusu Kai Wittek projeleri ile adından sıkça bahsettirmektedir. NFF ayrıca şoförsüz ilk aracı trafiğe çıkaran enstitüdür. NFF (Niedersachsen –Niedersächsisches Forschungszentrum Fahrzeugtechnik) Otomotiv Araştırma Merkezi sorumlularından Kai Wittek, 2007 yılında Braunschweig Teknik Üniversitesi içinde faaliyete geçtiklerini; yılda yaklaşık 60 proje hayata geçirdiklerini belirtti. Yeni araç teknolojileri konusunda çalışan merkezin ana ve tedarik sanayinden önemli üyeleri bulunduğunu ifade eden Wittek; akıllı araç, çevre teknolojileri, emisyon azaltma, yeni malzemeler gibi alanlarda proje çalışmalarının sürdürüldüğünü belirtti. TAYSAD üyesi İnci Akü firması Yeni Teknolojiler Akü Yöneticisi Z. Can Aksakal yaptığı sunumda öncelikle İnci Holding’in firmalarını tanıtarak akü fabrikalarının mevcut durumu, müşterileri ve yeni yatırımları hakkında bilgileri paylaştı. Yeni teknolojiler konusunda üniversiteler, araştırma merkezleri ile yaptıkları Ar-Ge çalışmalarına değinen Aksakal, bu çalışmaların sonucu olarak özellikle son 5 yılda patent sayılarında da önemli gelişme kaydettiklerini ifade etti. Akü alanında fir- malarının birçok ilke imza attığını da vurgulayan Aksakal Ar-Ge konusundaki yatırımlarını ve işbirliklerini artıracaklarını söyledi. Toplantının sonunda katılımcılar arasında görüşmeler gerçekleşti. Automotive industry collaboration areas TAYSAD Germany held “Automotive Industry’s Collaboration Areas” meeting in Berlin, on 7th December 2011, within the context of DEİK’s “2nd Turkish-German Collaboration and Investment” Conference. TAYSAD organized the meeting, which was participated by 35 senior executives and provided a platform to discuss recent developments in TurkishGerman automotive industry and R/D collaboration opportunities. İnci Akü A.Ş. Yeni Teknolojiler Akü Yöneticisi Z. Can Aksakal www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 97 TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO Ticari araç, yan sanayi ve lojistik sektörü 24- 27 Kasım tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen Comvex ve Logist Eurasia fuarlarında buluştular. İki yılda bir düzenlenen fuarlara bu yıl 21 ülkeden 374 firma ve firma temsilciliği katıldı. OSD - Otomotiv Sanayii Derneği, TAİD - Ağır Ticari Araçlar Derneği ve TAYSAD Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği işbirliği ile düzenlenen COMVEX İSTANBUL Ticari Araçlar, Otobüs ve Yan Sanayi Fuarı, OICA Uluslararası Motorlu Araç Üreticileri Organizasyonu listesinde yer alıyor. Comvex İstanbul Ticari Araçlar Fuarı T icari araç, otomotiv yan sanayi ve lojistik sektörünü buluşturan Comvex İstanbul ve Logist Eurasia fuarları, 24-27 Kasım 2011 tarihlerinde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.Avrupa’nın en büyük ticari araç üretim merkezi olan Türkiye’nin yeni ticari araç modelleri, TÜYAP’ta üçüncüsü düzenlenen Comvex İstanbul Ticari Araçlar, Otobüs ve Yan Sanayi ile Logist Eurasia fuarlarında bir araya geldi. Fuarın açılış töreninde konuşan TÜYAP İcra Kurulu Başkanı Serdar Yalçın, yolcu ve yük taşımacılığında kullanılan ticari araçların en son modellerinin yanı sıra seçkin yan sanayi kuruluşlarının ürün ve 98 Kasım November - Aralık December 2011 hizmetlerinin sergilendiği fuarın, TÜYAP için 2012 Auto Show Fuarı öncesinde prova niteliği taşıdığını söyledi. İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER) Başkan Vekili Şükrü Eltutar ise katılımcı ve ziyaretçi sayısı ile fuarın lojistik sektörünün en önemli etkinliği olduğunu ifade etti. Ağır Ticari Araçlar Derneği (TAİD) Başkanı Bahadır Özbayır ise ülkenin yükünü taşıyan ağır ticari araçların en yeni modellerinin tanıtıldığı fuarın, ülke ekonomisinde yaşanan canlılığı yansıttığını söyledi. OSD Başkanı Kudret Önen, Comvex 2009’un küresel krizin olumsuz şartlarına rağmen OICA standartlarına uygun ola- rak başarı ile gerçekleştirildiğini belirttiği konuşmasında, otomotiv sanayinin uluslararası ilk fuarı olan Comvex’in genişleyerek süreklilik kazanmasının, sektörün küresel rekabet gücünün göstergesi olarak büyük önem taşıdığını ifade etti. Önen, hafif ticari araç üretiminde birinci ve otobüs üretiminde ikinci sırada bulunan otomotiv sanayinin temsil edildiği bu fuarın, özellikle uluslararası boyutta öneminin önümüzdeki yıllarda daha da artacağına inandıklarını sözlerine ekledi. Kudret Önen, Önen, toplam taşıt aracı ihracatının küresel krizin etkisiyle 10 ayda yüzde 5 artarken, ticari araç ihracatının yüzde 12 dolayında artış göster- www.taysad.org.tr TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Celal Kaya, Comvex İstanbul Fuarı'nın açılışında bir konuşma yaptı. Sektör temsilcileri Comvex İstanbul Fuarı'nın açılışını kurdele keserek yaptılar. diğini ifade ederek, “2011 yılında bu gelişmelerle sanayimizde AB ve ABD’de devam eden krize rağmen, toplam üretim olarak yeni bir rekor yıl beklenmekteydi. Ancak sanayimizde üretim ve ihracatta önemli yer tutan ve tasarımının da Türkiye’de gerçekleştirilen bazı hafif ticari araçlarda ÖTV oranının yüzde 10’dan yüzde 15’e çıkarılması hepimiz için büyük bir sürpriz oldu. Bu araçlar ihracatımızın önemli bir oranını oluşturuyor.” dedi. Avrupa’daki krizin etkisinin henüz geçmediğini belirten Kudret Önen, “Avrupa’nın bundan sonra ne olacağı, üretimimizin nerelere gideceği de soru işareti haline geliyor. Bu ortamda biz www.taysad.org.tr özellike ticari araçlarda üretimimizi iç pazarın desteği ile artırıyorduk. Bu sınıfta gerçekleştirilen ÖTV artışı sonrası iç talebin azalması bekleniyor. Otomotiv sanayimizi de bu tabii negatif olarak etkileyecektir. Dağıtıcılarımız, satıcılarımız daha bu farkı piyasa ile tam paylaşmadılar. Esas bence farkın 2012 yılında çıkacağını ve 2012’de gerek üretim gerek satışta bu konuda adedin azalacağını öngörüyoruz. Bu koşullara rağmen Türk otomotiv sanayi yakın bir gelecekte 2 milyon adet üretim, 1,5 milyon adet ihracat, 50 milyar dolar ihracat geliri ve 600 bin istihdam hedeflerine ulaşmak üzere yoğun ve hedef odaklı çalışmalarına kararlılıkla devam etmektedir.’’ açıklamasında bulundu. Fuarın açılış töreninde konuşma yapan TAYSAD Başkanı Celal Kaya ise, 2011 yılının otomotiv sanayisi açısından önemine değindiği konuşmasında, otomotiv yan sanayi firmalarının AB ülkeleri dışında yeni pazarlar yaratması açısından fuarın son derece değerli olduğunu sözlerine ekledi. Hedeflerinin gelişmiş pazarlardaki etkinliklerini artırmak, yeni pazarlardaki ilişkilerini geliştirmek olduğunu söyleyen Kaya, fuarı ziyaret eden yabancı sektör temsilcileri ile iş bağlantıları kurarak bu hedeflerini gerçekleştireceklerini ifade etti. Otomotiv yan sanayi firmaları olarak gelişen pazarları yakından takip ettiklerini söyleyen Kaya, Rusya, Çin, Brezil- Kasım November - Aralık December 2011 99 TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO Ziya Karabulut, Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü ya ve geçen dönem Belarus gibi ülkelere doğrudan yatırım gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi. Ar-Ge Merkezi ünvanına sahip 32 otomotiv yan sanayi firmasından 29’unun TAYSAD üyesi olduğunu belirten Kaya, 15 firmanın da başvuru aşamasında olduğunu belirttiği konuşmasında, Ar-Ge merkezi olan firmaların toplam çalışan mühendis sayısının 1.850 kişiye ulaştığını ve otomotiv yan sanayi firmaları olarak ana hedeflerinin Ar-Ge çalışmalarını arttırarak katma değeri yüksek ürünleri üretmek olduğunun altını çizdi. 100 Kasım November - Aralık December 2011 “Türkiye’deki Ar-Ge merkezlerinde 2.600 proje üzerinde çalışılıyor” Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü Ziya Karabulut da Türkiye’de bulunan 110 Ar-Ge merkezi içinde 15 bin araştırmacının istihdam edildiğini, buradaki şirketlerin toplam cirolarından Ar-Ge’ye ayırdıkları payın 5 milyar lirayı aştığını vurguladı. 110 Ar-Ge merkezinden çoğunu otomotiv ana ve yan sanayinin oluşturduğuna işaret eden Karabulut, 100 Ar-Ge merkezin- T.C. Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı'nı temsilen açılış törenine katılan Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü Ziya Karabulut ise konuşmasında, rekabete dayalı bu yüzyılda, teknoloji tabanlı mal ve hizmet üretmenin önemine değindi. Ülkemizin Çin'den sonra rekabette gelişen ikinci ülke olmasında Ar-Ge'nin payının büyük olduğunu belirten Karabulut, Ar-Ge projelerinde bakanlık olarak rekabet öncesi işbirliği projelerine önem verdiklerini söyledi. de 2 bin 600 proje üzerinde çalışıldığını kaydetti. Açılış törenine ODD Başkanı Mustafa Bayraktar, OYDER Başkanı Şükrü Ilısal ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis Başkanı Erdal Bahçıvan da iştirak etti. İki yılda bir organize edilen otomotiv sektörünün önemli derneklerinin güç birliğini simgeleyen Comvex İstanbul, TAYSAD, OSD ve TAİD işbirliğiyle gerçekleştiriliyor. Fuara bu yıl, Avrupa ve Ortadoğu başta olmak üzere 21 ülkeden 378 firma ve firma temsilciliği katılım gösterdi. www.taysad.org.tr Kudret Önen, OSD Yönetim Kurulu Başkanı Collaboration of the Commercial Vehicles, Buses and Component Industries Bahadır Özbayır, TAİD Başkanı Şükrü Eltutar, İSDER Başkan Vekili COMVEX İSTANBUL Commercial Vehicles, Buses and Components Expo took place on 24-27 of 2011 in Istanbul. The Automotive Manufacturers Association (OSD), Heavy Commercial Vehicles Association (TAİD) and the Association of Automotive Parts and Components Manufacturers (TAYSAD) and the International Organization of Motor Vehicle Manufacturers (OICA) held the event, in which latest models of commercial passenger and freight vehicles and the products and services of leading components suppliers showcased at the TÜYAP Fair Convention and Congress Center, Büyükçekmece, İstanbul. Known as the manifestation of the joint strength of the commercial vehicle, bus and components industries, the COMVEX ISTANBUL Commercial Vehicles, Buses and Components Expo played a significant part in accelerating and introducing international working relationships to an industry that is one of the driving forces of the economy in Turkey. www.taysad.org.tr Serdar Yalçın, TÜYAP İcra Kurulu Başkanı Kasım November - Aralık December 2011 101 TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO Comvex İstanbul Ticari Araçlar Fuarı'nın ardından... Ford Otomotiv San. A.Ş. Genel Müdürü Nuri Otay ve TAYSAD Başkanı Celal Kaya Ford Otomotiv San. A.Ş. Genel Müdürü Nuri Otay, Ford Connect hakkında bilgi veriyor. Sektör temsilcileri Logist Eurasia fuarlarını da ziyaret ettiler. Man Türkiye A.Ş. 102 Kasım November - Aralık December 2011 Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü Ziya Karabulut, TAYSAD Başkanı Celal Kaya Tüm Otobüsçüler Federasyonu www.taysad.org.tr BMC San. ve Tic. A.Ş. Otomotiv Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Merkezi A.Ş. Firmaların Vitrini: Fuarlar 2011’de üçüncüsü düzenlenenTicari Araçlar, Otobüs ve Yan Sanayi Fuarı Comvex 24 – 27 Kasım tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. COMVEX Fuarı, 41 ülkenin ulusal otomotiv derneğinin üye olduğu OICA - Uluslararası Motorlu Araç Sanayicileri Birliği’ nin listesinde yer alıyor. Katılan firmalarla, hem fuar hem de pazar üzerine konuştuk. “Bir fuara katılmayı bayrak gösterme olarak değerlendiriyoruz.” Murat Taşkın Akkardan San. ve Tic. A.Ş. Satış Müdürü Sales Manager Fuardan çok büyük bir beklentimiz yoktu. Tek beklentimiz, mevcut müşterilerimiz, hem ana sanayi, hem yedek parçada mevcut müşterilerimizle ilişkilerimizi tazelemek, onlarla bir görüşme imkanı yaratmaktı. Bunun yanında da yeni bir takım görüşmeleri yapabilmeyi hedefliyorduk. O anlamda, çok yoğun olmasa da, beklentilerimizin karşılanması yönünde, belli oranda başarılı oldu. Bir fuara katılmayı bayrak gösterme olarak değerlendiriyoruz. Çok büyük satış anlamında bir beklentimiz yok ama kendimizi göstermek, tanıtmak ve unutturmamak adına 2013 Comvex fuarına da katılmayı düşünebiliriz. yine, ticari araç üreticilerinin satışları, üretimleri arttı. Dolayısıyla, bizim de verdiğimiz ürünler arttı. O anlamda iyi ve güzel bir yıldı. Yılı da, satış hedefleri anlamında güzel neticelerle kapatacağız. 2012’deki sektöre yönelik olarak, ciddi ekonomistler bile kesin bir şey söyleyemiyorlar. Dolayısıyla 2012, hem Türkiye hem Avrupa hem de dünya ekonomisi açısından çok ciddi belirsizliklere gebe. Her an herşeyin olabileceği öngörülüyor. Baktığımız zaman, özellikle bizi çok daha yakından ilgilendiren Avrupa’da, hükümetler devriliyor krizler nedeniyle. Birçok büyük bir ülke, çok ciddi problemlerle uğraşıyorlar. Dolayısıyla eğer problemlere çözüm bulunmazsa, önümüzdeki aylarda ciddi bir takım sorunlar olabilir, ciddi dalgalanmalar olabilir. Bu da, direk Türkiye’den kaynaklanmasa dahi direk Türkiye’yi etkileyecektir diye düşünüyoruz. Dolayısıyla 2012 yılında her halükarda temkinli ve tedbirli olmakta fayda var. Çok karamsar olmaya gerek yok belki. Ama temkinli ve tedbirli olmak gerekir. TAYSAD Faaliyetleri ve Akkardan TAYSAD bizim meslek örgütümüz. Çok güzel çalışmalar yapıyorlar. Gerek bilgilendirme, gerek bizi temsil etme, gerekse eğitimle ilgili çalışmalarını çok olumlu buluyoruz, destekliyoruz. Olabildiğince de katılımda bulunmaya çalışıyoruz. Tedbir Gerektiren Yıl: 2012 2011 yılı, ticari araç üreticilerinin, 2008 sonlarında başlayan krizden kurtulmaya başladıkları yıllardı. Dolayısıyla bu sene Akkardan Sanayi ve Ticaret A.Ş. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 103 TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO "2012’nin İkinci 6 Aylık Dönemine Dikkat Etmek Gerekiyor..." Emre Çiftçi Çiftel Elektromekanik San. ve Tic. Ltd. Şti. Kalite Güvenliği ve Planlama Sorumlusu Quality Assurance and Planning Officer Fuar için beklentilerimiz yeni ürünlerimizi tanıtmak, yeni müşterilerle tanışmaktı. Fuarla birlikte, beklentilerimiz belli oranda karşılandı. Ama 2013 Comvex fuarına katılmaya henüz karar vermedik. 2011 yılı, son çeyrek hariç, ilk dört çeyreğinde iyi geçen bir yıldı. Son çeyrekte biraz durgunluk var. Ama, önceki yıllara göre daha iyi geçti. Önümüzdeki sene, ilk 6 aylık dönemde olumlu şeyler görülüyor ama ikinci 6 aylık dönemde, Avrupa’daki krizden dolayı, belli düşüşler olacak gibi görünüyor. Çiftel Elektromekanik San. ve Tic. Ltd. Şti. "Yurt dışından katılım az" Bülent Bozdemir Döksan Basınçlı Döküm ve Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. Fabrika Müdürü Factory Manager Fuar öncesi, etkinliğin Ticari Araçlar Fuarı olması sebebiyle katılımcı olan otomotiv üreticilerinin satınalma birimlerinin tedarik sanayi firmalarını ziyaret ederek, potansiyel tedarikçi değerlendirmesinde bulunacaklarını öngörüyorduk. Ayrıca, tedarik sanayicilerinin de kendi aralarında ziyaretler gerçekleştirerek işbirliği fırsatları arayacaklarını bekliyorduk. Uluslararası ölçekte iş yapan ya- bancı tedarik sanayicilerinin de yerli sanayicileri ziyaret edebileceklerini değerlendirmiştik. ziyaretçilerin, potansiyel iş fırsatları açısından daha yüksek bir profilde olduklarını değerlendirdik. Fuar süresince organizasyon anlamında herhangi bir sorunla karşılaşmadık. Ziyaretçi sayısının Automechanika-İstanbul ile kıyaslandığında daha düşük olduğunu gözlemledik. Ana sanayilerin bir kısmının satın almacıları standımızı ziyaret ettiler. Dış ülkelerden katılımın olmadığı görüldü. Fuara katılım amacımız kendimizi yerli araç üreticilerine tanıtmaktı. Mevcut müşteri portföyümüz içinde yerli müşteri sayısının az olması ve iş hacminin toplam içinde çok düşük kalması sebebiyle, Döksan olarak iç piyasaya ağırlık vermeye karar vermiştik. Bu fuarı bahsettiğim strateji çerçevesinde önemli bir fırsat olarak değerlendirdik. Türkiye içindeki otomotiv tedarik sanayi firmalarının gerek katılımcı gerekse ziyaretçi olarak fuara geldikleri görüldü. Yurtdışından fazla bir ziyaretçinin olmadığını değerlendirdik. Özellikle fuar esnasında son iş günü olan Cuma öğleden sonra standımıza uğrayan Bu kapsamda fuara katılımın beklentimizi karşıladığını söyleyebilirim. Bunun dışında bazı potansiyel iş fırsatlarının da yakalanmış olması fuara katılmaktan dolayı memnuniyet duymamızı sağlamıştır. Döksan Basınçlı Döküm ve Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. 104 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr "Fuarların Niteliği mi, Niceliği mi?..." Sinan Uzun Eren Fren ve Debriyaj Balataları San. ve Tic. Ltd. Şti. Genel Müdür General Manager Bence Türkiye’de otomotiv ve yedek parçası anlamında bir fuar olmalı. İki yılda bir, büyük ve katılanların nitelikli olduğu tek bir fuar olmalı. Birçok arkadaş da bu düşünceye katılıyor. Fuar çok güzel hazırlanmış, katılım gayet iyi ama insanlar çok fazla fuar olmasından bıkıyorlar heralde. Pek katılmıyorlar. Avrupa Uyum Yasaları Uygulanmalı Balata sektörü olarak baktığımızda, bu sektörde 2012 yılında eğer Avrupa Uyum Yasaları uygulanmazsa, mevcut kaos devam ederse. Yani kaos dediğim şu; Türkiye’ de balata kullanımında herhangi bir standart yok. Varolanların hiçbirisi uygulanmıyor. Avrupa uyum yasalarına göre ECE R.90 uygulaması yapması lazım. Yani fren tip onayı düşüyor araçların, buna kimse aldırmıyor. Biz bunu kimseye de anlatamıyoruz. Ama ne zaman Sanayi Bakanlığı, fren tip onayının düşmemesi için gerekli olan Avrupa Uyum Yasalarını yürürlüğe sokar yani ECE R.90 uygulamasını başlatır, o zaman diyebiliriz ki sektör gerçekten ayakları üzerinde durmaya başladı. Yoksa şu andaki gidiş, balata sektörünün sonu gibi görünüyor. Yani, çok uzun olmayan bir dönemde balata sektörü bitecek. Bütün firmalar, kaliteye ilişkin hiçbir kaygı olmadan ithalat yapıyorlar. Şimdi demin burada, Konya’lı müşterilerimiz, Konya’lı arkadaşlar geliyorlar. Adam pabucu, balatayı Çin’den getiriyor. Var mı belge; yok, soran var mı; yok. Şimdi R13 uygulaması var Türkiye’de. Ama mecburi R13 uygulaması, sadece aracının onayı alınıncaya kadar. Araç tip onayı alındıktan sonra tip onayının düşmemesi için, ya aynı orjinali kullanması lazım balata olarak, ya küçük E belgesi ya da büyük E belgesi olması lazım balatanın. Böyle bir şey yok. Bu mecbur olmadığı sürece, buna geçilmediği sürece, bizim balata firmalarının yaşam şansı yok. Böyle düşünüyorum ben. TAYSAD ve Eren Balata ACMA Yurtdışı İlişkiler Direktör Yardımcısı Anand Kumar Nair, TAYSAD Başkanı Celal Kaya ve Genel Sekreter Özlem Gülşen Arkan ile TAYSAD standında görüştü TAYSAD elinden gelen bütün gayreti gösteriyor, beğeniyoruz. Biz biraz uzaktan izliyoruz, İzmir’ de olduğumuz için. Bir de TAYSAD’a yeni üye olduk, daha tam alışmadık. Alıştıkça TAYSAD’ın faaliyetlerini daha iyi kavrıyoruz. Mailler güzel, okuyoruz, izliyoruz. Yani herhangi bir eleştirimiz yok, beğeniyoruz. Elinden gelen gayreti gösteriyor çünkü. Tırsan Treyler San. ve Tic. Nakliyat A.Ş. www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 105 TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO Kormas Elektrikli Motor San. ve Tic. Ltd. Şti. "Fuarlar sönük geçiyor..." Sedat Güney Kormas Elektrikli Motor San. ve Tic. Ltd. Şti. Fabrika Müdürü Factory Manager Comvex fuarları genellikle durgun geçiyor, özellikle bu bizim için biraz daha durgun geçti. Ama bizim bu fuarlara katılmaktaki amacımız zaten müşteri bağlamaktan ziyade, bu sektörde hala olduğumuzu göstermek, yani prestij amaçlı katılıyoruz biz, bu tip fuarlara. Çünkü yurtdışından pek katılım olmadı, dolaşanlarda da çok büyük bir yabancı potansiyeli yok. Comvex fuarları biraz san- 106 Kasım November - Aralık December 2011 ki sönük geçiyor. Bu, üçüncü fuarımız bizim, ilk ikisi oldukça sönüktü. Bu da biraz sönük geçiyor ama beklentilerimizin üstünde. İnşallah daha iyi de olur. Biz zaten istanbul’ daki tüm fuarlara katılmak zorundayız ve hepsine de katılıyoruz. Dediğim gibi bu fuarlar iç piyasaya yönelik gerçekleşiyor, beklentilerimizi karşıladı mı? Bu sektörde varolduğumuzu gösterdik en azından, müşterilerimizle görüştük. O anlamda faydası oldu. Boş geçmiş bir fuar değil yani. Ama daha iyi olmasını beklerdik. “Satış Sonrası Pazarında Güçlüyüz” 2011 bizim için oldukça iyi geçti. Özellikle, biz satış sonrası pazarında çok güçlüyüz. Yurt dışındaki fuarlara çok katıldık. Dört tane yurt dışı fuarına katıldık ve bu fuarlar bizim için oldukça olumlu geçti. Üretim kapasitemizi ciddi anlamda arttırdık. Bir projeye de başladık; 12 K projesi. Bununla birlikte üretim adetlerimizde yaklaşık %30 - %35’ lik ciddi bir artış oldu. Biz zaten imal ettiğimiz malların %70’ ini yurtdışına ihraç ediyoruz. Yurt içi %30 civarında bir satışımız var. 2011 bizim için çok iyi geçti, 2012 için de ciddi hedeflerimiz var. Özellikle satış sonrası pazarında çok güçlüyüz, yeni ürünler yaptık bununla ilgili. Ürün çeşitliliğimizi arttırdık. Her ne kadar 2012 yılında ciddi bir kriz gözüküyor olsa da, biz çeşitli sektörlere çeşitli motorlar yaparak, yani sektörleri biraz daha farklılaştırarak bu krizi ya da oluşabilecek bir krizi biraz daha rahat geçirmeyi hedefliyoruz. 2008-2009 yılındaki kriz ve yansımalarında biz, sektör çeşitlendirerek çok ciddi bir satış yakaladık. Yani büyümemizi en azından durdurmadık. Çok da yükselmedi ama aynı şekilde devam etti. Bu bizim için iyiydi. Ne işçi çıkardık ne de küçülmeye gittik. Yatırımlar devam etti. 2012 yılı için de ciddi yatırımlarımız var. 2016 senesine kadar bir hedefimiz var; 1.000.000 motor üretmek. Bunu gerçekleştirmek için de çalışıyoruz. TAYSAD ve 12 K Projesi Taysad faaliyetleriyle bayağı bir ilgiliyiz şu anda. Özellikle 12 K projesi, Taysad’ ın desteklediği bir proje. Sürekli mailler geliyor, bilgilendiriliyoruz, eğitimler oluyor, elemanlarımızı gönderiyoruz bu eğitimlere. Bu anlamda Taysad gayet iyi çalışıyor. www.taysad.org.tr neredeyse hizmet vermediğimiz bir sektör yok diyebilirim. Bu noktada da, piyasadaki herhangi bir negatif dalgalanmadan etkilenmeyecek kadar farklı alanda hizmet veriyoruz. O yüzden bizim için güzel bir atılım yılı oldu. Otomotiv sektörünün önümüzdeki sene, ÖTV’lerden ötürü, nasıl bir yol izleyeceği hala bir muamma. Ama bizim için bir sıkıntı olacağını zannetmiyorum, çünkü global bir firmayız. Ve sırf Türkiye’de değil, Yunanistan, Türkiye ve bütün Orta Doğu bizim ilgi alanımız. O noktada da, ciddi yatırımlarımız var. Bu sebeple de, aynı şekilde devam edeceğini, hatta yüzde 10 - yüzde 15 gibi bir artış sağlayacağımızı ümit ediyoruz. 2011’de bizim için yeterli ölçüde iyi geçti. Teknofoam İzolasyon San. ve Tic. A.Ş. "Fuarlar Tanıtım Açısından Gerekli..." Murat Hapçı Teknofoam İzolasyon San. ve Tic. A.Ş. Satış ve Pazarlama Müdürü Sales and Marketing Manager Açıkçası, 2011 Comvex fuarını beklentilerimi karşıladığı için iyi buldum. Biz aküstik konusunda ürün veren bir firmayız ve Comvex fuarında stand kuran firmaların çoğu da bizim müşterilerimiz. Burada hem müşterilerimizle bir araya geldik. Hem yurt dışı firması olduğumuz için, bizim için burada varlığımızı tekrar göstermek önemliydi. Bu noktada da ben amacıma ulaştığımıza inanıyorum. Gelen kişiler profesyonel kişiler oldu bu sefer, hoşumuza giden o oldu. Sorular çok düzgün geldi, bu beklediğimiz ve bulamadığımız bir şey açıkçası. O yüzden, Comvex’ten beklediğimi bulduğuma inanıyorum. Önümüzdeki sene Busworld de yer alacak sonuçta. Zannediyorum bu dokuz hall, Busworld’den önce güzel bir açılış oldu bizim için de. Gidişita bağlı olarak 2013 Comvex fuarına da katılmayı düşünüyoruz. Bizim zaten her sene, minimum iki tane fuar organizasyonuna katılma durumumuz söz konusu. Dolayısıyla, 2013 Comvex fuarı da eğer bu güzellikte olursa, büyük bir ihtimalle orada da oluruz. Teknofoam 2012’ de Artış Bekliyor 2011 yılı firmamız için iyi geçti. Çünkü Teknofoam İzolasyon, birden fazla sektörde hizmet veren bir aküstük firması. Otomotiv, inşaat, boya sektörü. Türkiye’de, Yiğit Akü Malzemeleri Nakliyat ve Tic. A.Ş. www.taysad.org.tr TAYSAD ve Teknofoam TAYSAD’ın faaliyetlerinden memnunum. Ar-Ge çalışmalarına daha fazla önem veriyorlar. Bu sene, sanırım yirmi dokuz üye Ar-Ge’yi içinde barındırdı. Sadece üyeleriyle daha içli dışlı olmalarını isterim açıkçası. Bilgilendirme panellerine devam etmeleri lazım. Şu anda iyi gidiyor, fakat otomotivin kendisinin dışında, otomotivin yan sanayisinin, yani üyelerinin, ilgi alanlarıyla da alakalı geliştirici bir şeyler yapmalarının taraftarıyım. Genelde gelip kendi ürünlerimizi ve kendi sistemlerimizi tanıtabileceğimiz kişilerle bağlantı kuruyor. Ama bizim kendi ürünlerimizi belki böyle bir organizasyon, daha iyi yerlere taşıyabilmek adına, bilgi birikimini paylaşabileceğimiz, üyelerin kendi arasında bilgi dağıtımını verebileceğimiz küçük konferanslar düzenlenebilir. Bu, bilgi akışı için daha iyi olabilir. Ama şu anda da gayet iyi gidiyor. Hayes Lemmerz Jantaş Jant San. ve Tic. A.Ş. Kasım November - Aralık December 2011 107 TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO şünüyoruz. Aslında, biz fuarlara çok katılmıyoruz. Bundan evvel İran’da bir fuara katıldık, bu ikinci fuara katılışımız. Bir takım eksiklerimiz olduğunu gördük en azından. Bu yüzden ona da katılacağız. Avrupa’daki Kriz İhracatı Etkiliyor Tekersan Jant San. A.Ş. "Fuarla Beraber Eksiklerimizi Gördük..." Mustafa Bostancı Tekersan Jant San. A.Ş. Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı Chief Financial Officer Executive Vice President Biz genellikle ana otomotive imalat yapıyoruz, jant sektöründe. Ana otomotivde de ürünlerin, genellikle bir, iki sene öncesinden tasarımları yapılıyor. Onun için, çok büyük beklentimiz yoktu bu fuar için. Çünkü perakendeye mal vermiyoruz. Ana sanayiye ve OEM’e (Orjinal Parça Üreticisi) mal veriyoruz. Bildi- ğiniz gibi, OEM de iki sene evvelden tasarımlara başlıyor. İşte orada alabilirsiniz, fiyat oluştuktan sonra. Ancak o zaman bir bağlantı yapabilirsiniz. Yani bizim çok büyük bir beklentimiz yoktu, piyasada ismimiz duyulsun diye katıldık. Ama yine, yan sanayilerde bir takım tedarikçilerimiz olsun diye onlarla görüştük. Bizim imalatımız traktör ağırlıklı. Ağırlıklı ticari araç olduğu için, burada traktör yok. Bir de ihracata çalışıyoruz. Üretimimizin tamamını zaten şu anda satıyoruz. İki milyon adede yakın bir jant üretiyoruz, bunun yüzde 40’ı ihracat, yüzde 60’ı da iç piyasa. Yani çok büyük bir beklentimiz yoktu ama memnunuz fuardan. 2013’te yapılacak olan Comvex fuarına katılmayı da dü- Biz ana otomotive bağlıyız. Bu yüzden, ana otomotiv iyi olduğu sürece biz de iyi durumdayız. Yani Tekersan, hemen hemen altın çağını yaşıyor. Otomotivden dolayı yurt dışında da oldukça iyiydi, ama 2012 beklentilerimiz 2011 gibi olmayacak gibi gözüküyor, Avrupa krizinden dolayı. Çünkü üretimimizin yüzde 40’ı ihracat. Hatta siparişlerimizin bazılarında iptaller bile olmaya başladı. İç piyasada şu anda bir problem yok, fakat ana otomotiv Ford’ a, Tofaş’ a mal veriyoruz. Onların da üretimleri neredeyse yüzde 60’ı, yüzde 70’i ihracat olduğu için, iç piyasa da etkilenecek gibi gözüyor. 2012 için program yaparken, bize 2011 gibi geldi. Yani ana otomotivden, yurt dışından gelen talepte bir değişiklik yok ama bir tedirginlik var. yani aynı paralelde bir program yaptık. Üretim adedlerimizi aynı paralelde. Ama, 2012’ nin ikinci çeyreğinde falan bir gerileme olacak diye düşünüyoruz. TAYSAD Faaliyetleri ve Tekersan TAYSAD faaliyetlerinden memnunuz. Ben aynı zamanda TAYSAD’ın Tekersan temsilcisiyim. Devamlı görüşüyorum ve oldukça memnunuz. Çok faydası oluyor bize. "Fuarlar Etkin Müşteri İlişkisi Sağlıyor..." Onur Akçam Türk Henkel Kimya San. ve Tic. A.Ş. Türkiye Yan Sanayi Satış Müdürü Turkey Supplier Industry Sales Manager Fuardan beklentimiz, hem ana sanayi hem de yan sanayilerle buluşmaktı. Gördüğüm kadarıyla bir çok yan sanayi firması burada. Çok müşterimizle karşılaştık, yeni müşteri ilişkileri sağladık. Bu anlamda, şu an’a kadar beklentilerimizi karşıladı. 2011 çok güzel geçti bizim için. Özellikle, 2009’un iyileşmesi tabii ki 2010’la beTürk Henkel Kimya San. ve Tic. A.Ş. 108 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr "Fuarlar Tanıtım Açısından Gerekli..." Ali Atakan Eku Fren Kampana ve Döküm San. A.Ş. Satış ve Pazarlama Müdürü Sales and Marketing Manager Fuar öncesinde yurtiçinden ve yurtdışından yoğun katılım ile yedek parça pazarına hitap eden müşterilerimizle buluşabilmeyi, ana sanayi firmaları ile görüşme sağlayabilmeyi ve otomotiv ana sanayi hakkındaki son gelişme ve teknolojileri yerinde görebilmeyi amaçladık. Aynı zamanda yoğun katılım ile birlikte fuarı bir reklam faaliyeti olarak değerlendirmek amacındaydık. Fuarın düzenlendiği tarih firmamız için uygundu. Fuarın süresi yeterliydi. Fuar alanı tamamen kullanılmış ve katılımcı yoğunluğu yeterliydi. Otomotiv ana sanayi ve ağırlıklı olarak ana sanayi tedarikçilerinin olduğu yüksek nitelikli katılım fuarın cazibesini arttırmıştır. Comvex, ana sanayi ile iletişim kurabilme açısından, iletişim kanallarının tazelenmesi açısından iyi bir fırsattı. Ana sanayiye yönelik yeni firmalar ile tanışma ve hali hazırda iletişim içinde olunan firmalar ile görüşebilme imkânımız olmuş ve bu en iyi şekilde değerlendirilmiştir. Otomotiv sektöründeki son gelişmeler ve hitap ettiğimiz sektörde teknolojinin hangi yönde ilerlediğinin görebilme şan- Eku Fren Kampana ve Döküm San. A.Ş. sı yakaladık. Özellikle yedek parça pazarına hitap eden ziyaretçi yoğunluğu beklentinin altında kaldı. Gerek yurtdışı gerek yurtiçi piyasalardan beklenen katılım yoktu. Genel anlamda da ziyaretçi yoğunluğu beklentilerin altında kaldı. Fuarda satın alma konusunda bizimle işbirliği talep eden firmalardan da ziyaretçilerimiz oldu. Firmamıza alternatif tedarik imkânı sunabilecek firmalardan teklifler aldık, satın alma birimimizin portföyüne yeni, firmalar ekledik. lama olur mu, olmaz mı? Krizin ayak sesi budur. Gördüğümüz kadarıyla, henüz böyle bir durum yok. Son iki ayda Man, Mercedes, Temsa tedarikçi günlerine katıldık. 2012’ de olumsuz anlamda birşey görmüyoruz şu anda. Yani çok büyük bir artış yok önceki gibi tabii, ama bir kriz görmüyoruz açıkçası. gün gelmesi güzel. Onun dışında, eğitimlerle ilgili takip ediyoruz. Şu an’a kadar iki tane eğitime katıldı arkadaşlarımız. Geri dönüş çok iyi. Yani sektöre odaklı olduğu için, Taysad üyeliği çok işimize yarıyor. Sektörden insanlarla sektörden durumlar konuşabilmek. Çünkü, her türlü eğitimi alabilirsiniz ama sektörü konuşmak, müşterinin davranışını bilmek, beklentisini bilmek çok güzel. İki eğitim aldık, çok faydalıydı bizim için. Ama dediğim gibi üyeliğimiz daha çok yeni. raber geldi. 2011, 2010’dan da iyiydi. Yüzde15 büyüdük. Pazara daha çok nüfuz ettik. Çok iyi bir seneydi bizim için, iyi de bitireceğiz. 2012 hefelerimizi 2011’e göre yaptık zaten. Kriz Yok Şu an kasımın sonuna yaklaşıyoruz, ekim başından itibaren krizin ayak sesleri geliyor diye duyduk ve müşteriler de konuşmaya başladı. Açıkçası, henüz bize gelen bir şey yok. Henkel olarak biz genelde, yapıştırıcı ve sızdırmazlık ürünleri sağlıyoruz ve çok geniş bir yelpazemiz var. Yani aracın yaklaşık 200 noktasında varız. Böyle olunca da birçok tedarikçimiz var. Türkiye’ de yaklaşık 150 tane müşterimiz var otomotiv anlamında. Biz genelde şuna bakarız; ağır kamyon, ticari araçlarda bir yavaş- www.taysad.org.tr TAYSAD Faaliyetleri ve Henkel Bir senedir TAYSAD’a üyeyiz, çok yeni yani. Özellikle bu bilgilendirme mail sistemi bence harika. İçeriği çok efektif, her Kasım November - Aralık December 2011 109 TİCARİ ARAÇLAR FUARI COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO "Ürünlerimiz ilgi gördü" Veysel Sürmeli Kale Oto Radyatör San. ve Tic. A.Ş. Satış Müdür Yardımcısı Assistant Sales Manager Kale Oto Radyatör, 24-27 Kasım 2011 tarihleri arasında düzenlenen Ticari Araçlar, Otobüs ve Yan Sanayi “Comvex İstanbul” fuarına üçüncü kez katılmış oldu. Fuar firmamız ve sektörümüz açısından oldukça başarılı geçmiştir. Fuar standında binek araç, hafif ticari araç, kamyon, otobüs ve traktör gruplarına ait Motor Soğutma Modülleri, Radyatör, Intercooler, Kondenser, Yağ Soğutucusu, Isıtma ve Havalandırma HVAC Sistemleri sergilenmiştir. Ar-Ge Müdürlüğümüzce geliştirilen yeni ürünler kapsamında; hafif ticari araçlar için “Tavan Tipi Klima” İş makinası ve endüstriyel uygulamalar için geliştirilen “Plate and Bar” teknolojisiyle üretilen Yağ Radyatörleri, Intercooler ve Radyatör ürün grupları hem otomotiv müşterilerimize ve hem de fuar ziyaretçilerimize tanıtılmıştır. Söz konusu ürünler yoğun ilgi görmüştür. Veysel Sürmeli Fuar süresince, yurtiçi ve yurtdışından gelen OEM müşterilerimizin satınalma, mühendislik ve Ar-Ge bölüm yetkilileri ile yeni projeler ve teknik gelişmeler konusunda bilgi paylaşılmış, yurtiçi bayilerimiz ile de ikili görüşmeler yapılarak, onların talep ve istekleri değerlendirilmiştir. "Fuara Katılmamak Kayıp Olur..." Basri Akgül Otokar Otomotiv ve Savunma Sanayi A.Ş. Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Executive Vice President of Sales and Marketing Comvex’i sektörün temsilcisi olan OSD ve TAYSAD’ın yanısıra TAİD de destekliyor. Dolayısıyla derneklerin böyle ortak bir organizasyonu sonucunda yapılan fuarda tabii ki biz olmak durumundayız. Diğer taraftan da senede bir kere böyle bir fuarın olması ürünlerimizi göstermemiz açısından özellikle önemli. Dolayısıyla orada olmadığımız zaman, bir sene kaybetmiş oluruz. Onun için, bu fuarda da yerimizi aldık. Fuarlar Müşteriler İçin de Avantaj Mümkün olduğu kadar düzgün bir şekil- 110 Kasım November - Aralık December 2011 Otokar Otomotiv ve Savunma Sanayi A.Ş. de, ürünlerimizi de mümkün olduğu kadar sergileyerek, gelip müşterilere ulaşmaya çalışıyoruz. Tabii, üretici tarafında böyle olunca, tüketici tarafında da aynı şeyler geçerli. Tüketici de gelip tüm ürünleri bir arada görmek istiyor. Bu yüzden, ya şirket şirket dolaşacaklar, bayi bayi dolaşacaklar ya da bu tür fuarlara gelecekler. Dolayısıyla tüketici de buraya geliyor. Böyle olunca, burada birçok tüketiciyle bir araya geliyoruz. O bakımdan iyi oluyor. Hem araçlarımızı toplu bir vaziyette gö- www.taysad.org.tr rüyorlar, hem biz onları görmüş oluyoruz. Bu sene fuar iyi gitti. Geçmiş yıllara baktığımızda, krize denk gelmişti, firmalar ilgi göstermemişti. Ama orada da çok fazla müşteri yoktu ama öz müşteri geldi. Müşterilere daha çok vakit ayırdık. O da verimli geçmişti ama bu seneki daha iyiydi. Gelen sayısı oldukça fazla. Firmalar da boş durmuyorlar bu arada. Yani müşterinin buraya gelmesini beklemiyoruz, biz de Anadolu’dan, Türkiye’nin değişik noktalarından potansiyel müşterilerimizi İstanbul’a davet ediyoruz. Bu sene iyi, ilk gün bayağı iyiydi, ikinci günü ilk gününe göre biraz zayıftı, ama bugün de oldukça doluydu. Üyesi olduğumuz otomotiv derneği bunu desteklediği için, biz de dernekleri desteklediğimiz için katılmaya devam edeceğiz. Derneğin yönetim kurulunda da, bir şekilde temsil ediliyoruz. Orada da olduğumuz için bu fuarlar, kendi yaptığımız bir organizasyon aslında. Sektörün Yarını 2012 yılının ilk yarısında, talebin biraz düşüş trendinde olacağını düşünüyoruz. Umudumuz şu; bu beş, altı aylık dönemde Avrupa’ nın bir parça kendini ne yapacağına karar verecek olması. Batan batacak, çıkan çıkacak. Yani bu işlerde en önemli konu belirsizliktir. Belirsizlik insanları yatırım yapayım mı, yapmayayım mı diye ikilemde bırakıyor. İnsanları beklemeye alır her zaman. Ama birşeyler belirli olursa, o zaman rahatlıkla önünüzü görüp, yaparsınız ya da yapmazsınız. En azından ne yapacağınızı bilirsiniz. Belirsizlikte ne yapacağınızı bilemezsiniz. Bu belirsizliğin, biraz geçeceğini tahmin ediyoruz. Türkiye’nin zaten ekonomi politikası da belli. O da, o politikalar doğrultusunda gideceği için, biz 2012 yılının ilk yarısının biraz daha düşük tempolu gideceğini düşünüyoruz. Ama ikinci yarısında da, artık insanların yavaş yavaş bir hareketlenmeye geçeceğini ve yılın ikinci yarısının da daha iyi geçeceğini, en azından ilk yarıdaki azalmanın, ikinci yarıdaki yükselmeyle birlikte bir dengeye gireceğini tahmin ediyoruz. Ondan sonraki yıllarda, 2013, 2014 yerel seçimlere doğru bir adım atıldı. Onların da etkisiyle, pazar biraz daha hareketlenecektir mutemelen. Dolayısıyla 2012 yılı biraz zor bir yıl. Ama baktığımızda, 2011’den iyi mi olur, kötü mü olur; üç aşağı, beş yukarı benzer gider. Ama ilk altı ayı biraz daha düşük, ikinci altı ayı daha yüksek gidecek şekilde kendini dengeleyeceğini tahmin ediyoruz ama 2013’ten sonra da gene belli bir yükseliş trendine gireriz diye tahmin ediyorum. "Karsan, Fuara yeni modelleriyle katıldı" Rüştü Başargan Karsan Otomotiv Sanayii ve Tic. A.Ş. Ağır Vasıta Satış Müdürü Sales Manager for Heavy Vehicles Bu fuarda, elektrikli ‘zeus’ modelimizi ve J-10, Hyundai markaları da sergilendi. Karsan çok markalı üretim yapan ve aynı zamanda OEM olarak da faaliyet göstermeye başlayan bir firma. Pazarda, J-9’larla beraber bilinen, fakat Renault’ ya kamyon, ağır vasıta üreten, fakat bunların sadece üretimini yapan, satış ve pazarlaması Renault Trucks tarafından yapılan ürünler. Onun dışında, Hyundai ile stratejik bir iş birliği var. Geçtiğimiz günlerde bir iyi niyet anlaşması imzalandı. Önümüzdeki günlerde de bunun üretim anlaşması yapılacak. Dolayısıyla, bir, iki yıl içinde Karsan yeni modelleriyle, Hyundai ile yapacağı bu işbirliğiyle, biraz da BredaMenarinibus otobüslerinin Türkiye’de pazarlanmasıyla beraber çok farklı ölçekte de gelecek diye düşünüyoruz. Karsan Taksi’nin yürüyen modeli hazırlandı. Testleri devam ediyor ve yürüyen bir model Amsterdam’da sergilenecek. Bunun dünya çapında, büyük metropollere pazarlanmasıyla ilgili çalışmalar devam www.taysad.org.tr Karsan Ağır Vasıta Satış Müdürü Rüştü Başargan ediyor. Türkiye’de de çeşitli belediyelerden konuyla ilgili temaslar var. Onlarla da faaliyetler, farklı birimler tarafından takip ediliyor. Yani çok değişik iş modelleriyle çalışan bir firma Karsan. Geçtiğimiz aylarda Busworld’e katıldık. Karsan olarak değil ama birlikte iş yaptığımız BredaMenarinibus katıldı. Oradaki fuar izlenimlerimizle bu fuarı karşılaştırdığımızda, orada da oldukça yoğun bir katılım vardı ama hemen akabinde, Türkiye’de böyle benzer bir fuarın, bu kadar yoğun katılımla olması memnuniyet verici. Kamu Alımları Otobüs Pazarını İyileştiriyor Otobüs pazarına baktığınızda, kamunun ciddi alımları var bu dönemde, regülasyonların devreye girmesiyle beraber 2012’de, Haziran sonundan itibaren artık alçak tabanlı araçların çalışacak olması ve bu sürede de basamaklı araçların belediyeler tarafından onaylanmıyor olması, herkesin bir arayış içinde olduğunu gösteriyor. Görüştüğümüz halk otobüsçüleri hem bu yönde hem de doğalgazlı otobüslerin yakıtla ilgili bir avantajı olduğunu biliyorlar. Bu konuda da na- Kasım November - Aralık December 2011 111 TİCARİ ARAÇLAR FUARI sıl bir açılım olabilir onu araştırıyorlar. Otobüs A.Ş.’nin ihaleleri, şu ana kadar dizel araçlara yönelik yapıldı, ama önümüzdeki dönemde onlar da Enerji A.Ş.’le beraber bir altyapı faaliyetini tamamlayabilirlerse doğalgazlı araç ihalelerine çıkabileceklerini söylediler. Bu yönde de hazırlığımız var. Halk otobüslerinin kendi bünyelerinde de bu tip yatırımları yapıp işletme giderleri açısından daha avantajlı olacağını düşündükleri doğalgazlı otobüs alımıyla ilgili görüşleri olduğunu biliyoruz. Burada da bir tane doğalgazlı araç sergiledik. Genellikle olumlu tepkiler alıyoruz. Özellikle aracın dış tasarımını çok daha estetik buluyorlar diğer markalara göre. Ama biz henüz perakendede bir müşteri temasımız çok fazla olmadı. Karsan, bir senedir otobüs işinde, çok eskiden bu işlerle uğraşmış ama bu markanın Türkiye’ye gelmesiyle COMMERCIAL VEHICLES, BUSES AND COMPONENTS EXPO TAYSAD Üye İlişkileri Sorumlusu Murat Dilicioğlu ve Karsan Satınalma Müdürü Durmuş Büyüktuncel beraber geniş bir ürün yelpazesi de olduğu için, bunları yerleştirip iç pazara uygun hale getirmesi biraz zaman aldı. O da normaldi aslında, çünkü sekiz metrelere on sekiz metreye kadar geniş bir ürün gamı var. 2012’de hem perakendede hem de kamu satışlarında, ihalelerle ilgili daha aktif olacağız. Bu sene kamuya yönelik faaliyetlerimizle geçti. Önümüzdeki dönemde bu sürecek. "Sektörün potansiyeli yükseliyor..." Serkan Özerbay Ford Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. Ticari Araçlar Ekip Lideri Team Leader of Commercial Vehicles Sektörün potansiyelinin yükseldiği bir dönemde, ekonominin genel olarak, her ne kadar yurt dışından kötü haberler gelse de, iyi gittiği bir dönemde, beklediğimiz potansiyel yüksekti ve bu anlamda da aslında son Cumartesi ve Pazar’da da bunları göreceğimizi umuyoruz. Cumartesi de bayağı kalabalıktı fuar. O açıdan, genel olarak memnunuz. Bu, yıllardır art arda katıldığımız bir organizasyon. Onuncu kez liderliğe gidiyoruz, ve bu açıdan gene yılı başaralı bir şekilde kapatmayı umuyoruz. Genel olarak şöyle diyebiliriz, ekonomi iyi gittiği sürece ticari araçta, binek araç sektöründe, aynı potansiyeli koruyacağımızı düşünüyoruz. Ama işte vergi mevzuatları, krizler, ÖTV artışı gibi şeyler tabii ki sektörün dengelerini değiştirebilir. Buna da 2012’de piyasanın nasıl tepki vereceğini hep beraber göreceğiz. 112 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY 'Arka Pencere' Sosyal Sorumluluk Projesi Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Eğitim Vakfı, Ford Otosan ile iş birliğine girerek, "Arka Pencere" isimli sosyal sorumluluk kampanyasını başlattı. Ford Otosan Satın Almadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Kabatepe, OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu Sosyal sorumluluk projeleri ne ifade ediyor? S osyal sorumluluk, algıyı etkileyen önemli bir unsur olarak her zaman karşımıza çıkıyor. Biz kurum olarak, sosyal sorumluluğumuza iş stratejilerimizin ve kurumsal kimliğimizin bir parçası olarak bakıyoruz. Kurum olarak, sosyal sorumluluğumuzun sadece üyelerimiz ve çalışanlarımızla ilgili değil aynı zamanda içinde faaliyet gösterdiğimiz toplumdaki sosyal paydaşların ve diğer grupların da ihtiyaçları ve değerleriyle de ilgili olduğuna inanıyoruz. OİB olarak, sosyal sorumluluğumuza büyük bütçelerle hayata geçirdiğimiz projeler olarak değil, kurumumuzun içine işlemiş bir kültür olarak bakıyor ve her kurum ve kuruluşun sosyal paydaşlarına ve içinde bulunduğu topluma karşı olan sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğine inanıyoruz. Kurumlar ve kuruluşların bu projeleri hayata geçirirken kazanımları size göre neler olabilir? Bugüne kadarki araştırmalar gösteriyor ki, kurumsal sosyal sorumluluk çalışmaları, kurum itibarına doğrudan katkı yapıyor. Sosyal sorumluluk projelerinin en büyük getirilerinden olan kurum itibarının yükselmesinin yanı sıra kurumun her alandaki kazançları daha fazla oluyor. Kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetleri, hem çalışanlar hem iş ortaklarımız hem de üyelerimizle aramızdaki güven bağını güçlendiriyor. Elde ettiğimiz geri bildirimler, sosyal sorumluluk projelerimizin kamuoyu tarafından desteklendiğine ve beğenildiğine işaret ediyor. Sosyal sorumluluk 114 Kasım November - Aralık December 2011 OİB Başkanı Orhan Sabuncu: "Öncelikli hedefimiz, gerekli çalışmaları yaparak okulumuza ‘Yeşil Bina’ sertifikası almaktır. Bu çalışmalarla okulumuz kendi enerjisini kendi üretecek, su ve elektrik tüketimini azaltacak, atık suları değerlendirebilecek. Enerji alanındaki projeler bize bu alanda tasarruf sağlamamıza katkı sağlayacak." alanında yürüttüğümüz çalışmaların kurumumuza başta marka değeri, kurumsal itibar, farkındalık, çalışan ve üye sadakati olmak üzere pek çok açıdan katkılar sağladığı inancındayız. Araştırmalar, sosyal sorumluluk alanında öne çıkan kurumların rekabette de öne çıktığını, çalışanlar, müşteriler ve iş ortakları nezdinde öncelikli olarak tercih edildiğini göste- riyor. Eğitimden kültüre, çevreden sanata kadar pek çok değişik alanlara yatırım yapan şirketler, projelerinde değer yaratmayı ve sürdürülebilirliği ön plana çıkarıyorlar. Sosyal sorumluluk çalışmaları, kurum içinde çalışan motivasyonunu, aidiyetini artırıp ve iş süreçlerine daha etkin katılmasına yardımcı olurken, insan kaynağı açısından kurumun bir cazibe noktası olmasını da sağlıyor. “Arka Pencere” projesi ile neleri hedeflediniz? Böylesi projelerin gelişmesi için temel olarak neler yapılabilir? OİB olarak, Türkiye’de alanında bir ilk ve tek olan OİB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ni 2010 yılında Bursa’da hizmete sunduk. Bu büyük projeyle birliğimiz, Türkiye’ye ekonomik ve sosyal alandaki katkılarından dolayı TBMM tarafından ‘TBMM Üstün Hizmet Ödülü’ne layık bulundu. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği olarak sektörün en önemli ihtiyaçları arasında yer alan nitelikli eleman gücünü karşılayabilmek amacıyla hizmete sunduğumuz OİB Teknik ve EML’nin eğitim alanında en iyi şekilde yer www.taysad.org.tr alabilmesi için otomotiv sektöründen ana ve yan sanayi firmaları ile işbirliği yaparak çeşitli projeler üretiyoruz. Okulumuzun kaliteli eğitim verebilmesi için enerji ihtiyacından tutun da, teknolojiyi takip edebilmek için gerekli yeni donanımlardan, seminer salonuna, bakım onarımına kadar çeşitli ihtiyaçlar doğuyor. Doğaldır ki; bunların hepsini devletimizden bekleyemeyiz. Bizler okulumuzun ihtiyaçlarını karşılayabilmek amacıyla kurduğumuz OİB Eğitim Vakfı ile bu ihtiyaçları karşılayabilmek adına çalışmalarımızı başlattık. Bu doğrultuda, ana sanayi firmalarımızdan Ford Otosan ile işbirliğine girdik ve ihtiyaçlarımızı karşılayabilmek için ‘neler yapabiliriz’i masaya yatırdık. Sonuçta karşımıza ‘Arka Pencere’ projesi çıktı. Arka Pencere, OİB Eğitim Vakfı öncülüğünde, Ford Otosan’ın desteğiyle hayata geçirilen bir kurumsal sosyal sorumluluk projesidir. Aslında bu pencere bizim için okulumuz ve eğitim adına açılan yeni bir sayfa olacak. Ana sanayi ile işbirliğimizin somut halde eğitime yansıması olacak. ‘Arka Pencere’ okulumuz adına, sektörümüz adına, eğitim adına, gençlerimiz adına hepimize bir ışık tutacak… Projemizin bir de sloganı var: “Aydınlık geleceğe bir pencere de siz açın” Projemiz kapsamında Ford Transit Connect araçlarında kullanılan cam yerine takılan panellerin yerlileştirilme çalışmalarında üretilen deneme parçalarını, milli servet olarak değerlendirdik. Bu panelleri bertaraf etmek yerine, Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Eğitim Vakfı ve Ford Otosan işbirliğinde bir sosyal sorumluluk projesine dönüştürüp çeşitli setler haline getirdik. Bu proje kapsamında, söz konusu panelleri çeşitli fotoğraf baskılarıyla değerlendirdik. Bu fotoğraflardan farklı setler oluşturduk. Örneğin özel bir koleksiyondan aldığımız fotoğraflar ile ‘Atatürk’ten Hatıralar Seti’, Sadberk Hanım Müzesi Koleksiyonu’ndan aldığımız fotoğraflar ile ‘Arkeolojik Eser- "Sosyal sorumluluk çalışmaları, kurum içinde çalışan motivasyonunu ve aidiyetini artırıp, çalışanların iş süreçlerine daha etkin katılmasına yardımcı olurken, insan kaynağı açısından kurumun bir cazibe noktası olmasını da sağlıyor." www.taysad.org.tr “Rear Window” Social Responsibility Project OIB’s Education Foundation collaborated with Ford Otosan on a new Social Responsibility Project named “Rear Window” T he project aims to meet needs and sustain qualified education standards of OIB Technical and Industrial Vocational High School. For that reason Connect model commercial vehicles’ back windows will be used as ad areas to receive donations. The environment friendly project will also initiate the green building certificate process for the school and recycle Connect’e back windows. Initially 1000 donations are expected, which will start from 500 TL. Detailed information would be available on www.arkapencere.org web site. The ad areas will host various pictures changing from Atatürk’s memoir set to Classical Automobile Collection of Koç Museum. with automotive industry. The project will be a new light for us, for sector and for education. That’s why we want to have attention of all our stakeholders and take their support. OIB and OIB Education Foundation President ORhan Sabuncu said: Ford Otosan Deputy General Manager on Purchasing Cengiz Kabatepe said: This foundation established to meet the needs of this school. In that sense we made collaboration with Ford Otosan and thought on what to do. Finally we came up with “Rear Window”. This will be a new page for us, as it is an output of our collaboration When Connects were exported to US, at some models back windows are requested to be closed with panels. We made some trials and produced hard panels. What is left of from those trials will be now recycled and used within the project. ler Seti ve ‘Osmanlı Eserleri Seti’ ve bunun yanında Nuri Erbak Koleksiyonu’ndan yararlanarak oluşturduğumuz “Bursa Nostalji Seti” Milli Eğitim Bakanlığı arşivinden yararlanarak oluşturduğumuz “Okul Seti”, Genel Kurmay Başkanlığı yardımlarıyla oluşturduğumuz ‘Çanakkale Seti’ ve son olarak da Rahmi M. KOÇ Müzesi Koleksiyonu’ndan seçtiğimiz özel kareler ile ‘Klasik Otomobiller Seti’ adıyla çeşitli setler oluşturduk. görülen ‘OİB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nde eğitim ve çevre odaklı projelerde değerlendirilecek. Öncelikli hedefimiz, gerekli çalışmaları yaparak okulumuza ‘Yeşil Bina’ sertifikası almaktır. Bu çalışmalarla okulumuz kendi enerjisini kendi üretecek, su ve elektrik tüketimini azaltacak, atık suları değerlendirebilecek. Enerji alanındaki projeler bize bu alanda tasarruf sağlamamıza katkı sağlayacağı için okulumuz için gerekli yönetim bütçesine de destek olacaktır. Panellerin tanesinin en az 500 TL’lik olmak üzere, herhangi bir üst sınır olmaksızın bağış makbuzu karşılığında, OİB Vakfı’na bağış olarak alınmasını düşündük. Bu güzel eserler karşılığında yapılacak bağışlar, Türkiye’nin ilk otomotiv lisesi olma özelliğine sahip, Bursa’da yer alan, TBMM tarafından Üstün Hizmet Ödülü’ne layık Sektörümüzün katkıları ile bütçemiz doğrultusunda okulumuzun eksikliklerini giderecek ve eğitim kalitesini yükseltecek yeni projeler ile planımızı daha da geliştirmeyi hedefliyor; böylece daha kaliteli ve ekolojik bir ortamda sizlerin ihtiyacı olan nitelikli elemanlar yetiştirmeyi ve Türkiye sanayisine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Kasım November - Aralık December 2011 115 KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK Eğitim’e yatırım başlı başına bir sosyal sorumluluk projesi. Bu kapsamda otomotiv endüstrisine neler öneriyorsunuz? Otomotiv endüstrisi, sektörler arasında en disiplinli, en fazla Ar-Ge gerektiren, insan hayatının ön planda bulunduğu, en ileri teknoloji gerektiren ve daha birçok önemli detaya sahip bir iş kolu. Endüstrimiz için ihtiyaç duyulan altyapıyı güçlendirmek adına, özellikle eğitim alanına yatırım yapmaktan, hiçbir zaman kaçınmamamız gerek. Dolayısıyla endüstrimizin eğitime her zaman önem vermesini, hatta okulumuzu desteklemesini ve ona sahip çıkmasını önemsiyoruz. Önümüzdeki dönemlerde okulumuza kardeş okulların gelmesini de istiyoruz. Çünkü bizim 2023 yılı hedefleri doğrultusunda 4 milyon adet araç üretimi hedefimiz çerçevesinde eğitime daha çok yatırım yapmamız gerekecektir. CORPORATE SOCIAL RESPONSIBILITY Projenin desteklenmesi için tedarik sanayicileri neler yapabilir? OİB Eğitim Vakfı olarak Ford Otosan ile beraber yürüteceğimiz bu tamamen eğitim ve çevre odaklı Arka Pencere isimli Sosyal Sorumluluk projemize, tüm otomotiv sektör temsilcilerimizin gönüllü olarak vereceği desteği bekliyoruz. Sizin aracılığınız ile bağış yaparak projemize katkıda bulunmak isteyenler, www. arkapencere.org adresli web sitemizde yer alan bağış formu aracılığıyla bizlere bildirebilirler. Projemize emeği geçen tüm arkadaşlarımıza ve sektör temsilcilerimize değerli katkıları için şimdiden teşekkür ediyoruz. "Endüstrimizin eğitime her zaman öncelik vermesini önemsiyoruz. 2023 yılı hedefleri doğrultusunda 4 milyon adet araç üretimi hedefimiz çerçevesinde eğitime daha çok yatırım yapmamız gerekecektir." Otomotiv endüstrisi gelecek için nelere yatırım yapmalı? Otomotivin geleceğinin yenilenebilir enerji ile çalışan araçlarda olduğunu her "Yenilenebilir enerji ile çalışan araçlara doğru dönüşümü bir fırsat olarak değerlendirip, bu alana yatırım yapmak çok önemli. Gelecekte, bu dönüşümü iyi okuyup bu alanda doğru adımlar atan firmalarımızın ayakta kalacağını veya rakiplerinin önüne geçeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz." fırsatta dile getirmeye çalışıyoruz. En önemli pazarımız olan AB ülkelerinde bu yönde dönüşüm başlamış durumda. Pek çok AB ülkesi düşük karbon emisyonuna sahip araçlara özel teşvikler uygulamakta. 2050 yılından itibaren büyük Avrupa şehirlerinin merkezlerine benzinli ve dizel araçların girişinin yasaklanması dahi tartışılmaktadır. Ülkemiz otomotiv endüstrisinin bu dönüşümün dışında kalması düşünülemez. Bu konuda başlıca pazarımız konumunda bulunan AB ülkelerindeki gelişmeleri dikkate aldığımızda, ana ve yan sanayi firmalarımızın bu dönüşüme ayak uyduramamaları otomotiv endüstrimiz açısından 116 Kasım November - Aralık December 2011 olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle yaşanmakta olan bu dönüşümü bir fırsat olarak değerlendirip, bu alana yatırım yapmak çok önemli. Gelecekte, bu dönüşümü iyi okuyup bu alanda doğru adımlar atan firmalarımızın ayakta kalacağını veya rakiplerinin önüne geçeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Ülkemizde elektrikli taşıtlar konusunda yasal altyapı büyük ölçüde tamamlanmış durumdadır. ÖTV oranlarının yüzde 3 ile yüzde 15 arasında belirlenmesi de olumlu bir gelişmedir. Teknik altyapı konusunda ise hala yol almamız gerekmektedir. Özellikle şarj istasyonlarının kurulması konusunda belediyelerimize önem- li görevler düşmektedir. Otomotiv yan sanayinde mekanikten elektroniğe geçiş yaşanmaktadır. Bu dönüşümü sağlayamayan tedarikçilerimizin hayatta kalma şansları azalacaktır. Özellikle batarya teknolojisi hybrid ve elektrikli taşıtlar açısından önem kazanmaktadır. Bu konuda girişimlerin ve yatırımların yapılması gerekmektedir. Özellikle elektrikli araçlarda değişime ayak uydurulmazsa araç üzerinde yaratılan katma değer oranı çok düşeceğinden bu durum otomotiv endüstrimizi olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle devletin sağlayacağı teşvikler kadar tedarikçi firmalarımızın söz konusu dönüşümü iyi okuyup, bu dönüşüme hazırlıklı olmaları da önem taşımaktadır. Otomotiv endüstrisi gelecek için global anlamda tüm süreçlerini yeniden gözden geçiriyor. Çevreci yaklaşıma sahip bu süreçte fosil yakıtlı araçların karbondioksit salınımını her geçen gün daha da aşağıya çekmekten elektrikli araç üretimine kadar çok farklı çalışmalar yürütüldüğünü hepimiz biliyoruz. Bizler de otomotiv endüstrisi olarak bu yaklaşımın dışında kalamayız. Bunun için kendi okulumuzu kurduk ve çevreci yaklaşımı endüstrimize aşılayabilmek için işi temelden, yani öğrencilerimizden başlamak üzere en tepeye kadar yaymayı hedefliyoruz. www.taysad.org.tr DÖVME SANAYİ INDUSTRY OF FORGING Ar-Ge odaklı olmak... 1953 yılından beri her üç yılda bir düzenlenen Uluslararası Dövme Kongresinin 20'ncisi 13-17 Kasım tarihleri arasında Hindistan'ın Haydarabad şehrinde gerçekleştirildi. Kongre izlenimlerimi aktaran Kanca A.Ş. Ar-Ge Müdürü Taner Makas, "Avrupa gibi Çin ve Hindistan tehditlerine karşı kendimizi güvende hissedeceğimiz ileri teknoloji ürünleri ortaya koyabilen bir endüstriye sahip olmak için Ar-Ge odaklı çalışmalarımıza çok daha fazla ivme vermeliyiz." diyor. 5,6 milyon ton ile Avrupa özellikle katma değeri, teknolojisi yüksek dövme ürünler alanında dünya liderliğini yürütüyor. Avrupa içinde lider ise yüzde 43 oran ile otomotivde de olduğu gibi sanayi devi Almanya. Son dönemlerdeki yükselişi ile Hindistan 2.4 milyon ton üretimi ile Kuzey Amerika ve Japonya'yı geride bırakıyor. Taner Makas Kanca A.Ş. Ar-Ge Müdürü Research and Development Manager D ünyanın dört bir yanından irili ufaklı dövme firmaları ve bu sektöre hizmet eden makina ekipman ve çeşitli malzeme tedarikçileri bu kongrede bir araya gelip görüşme ilişkilerini geliştirme fırsatı buldular. Türkiye'yi temsilen TAYSAD üyesi Omtaş, Parsan ve Kanca yanısıra Ankara'da faaliyet gösteren Aksan A.Ş.'nin temsilcileri ile toplam 10 kişi katıldı. Kongre organizasyonu genel olarak Avrupa, Amerika, Hindistan, Çin, Japonya dövmeci birliklerinin ortak girişimi ile düzenleniyor. TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Alper Kanca'nın aynı zamanda Başkan Yardımsı olduğu Türk Dövme Sanayicileri Derneği, Dövsader'in de bünyesinde bulunduğu Avrupa Dövmeciler Birliği (Euroforge) en geniş katılımcı grubu ile temsil edildi. 2010 yılında toplam 22,6 milyon tonluk dövme üretimindeki en yüksek pay, verilerin ne kadar sağlıklı olduğu tartışılsa dahi, 10 milyon ton ile Çin'e ait. 118 Kasım November - Aralık December 2011 1990'lı yıllarda Hindistan’da dövülen parça miktarı 350 bin tonu geçmezken, aradan geçen 20 yıl sonunda bugün tek bir Hintli firmaya ait dünyanın değişik bölgelerindeki tesislerde 350 bin tondan fazla dövme parça üretildiğini görmek Hindistan'ın bu alandaki atılımının en somut göstergesi. “Hindistan’ı bu kadar öne çıkaran etkenler nedir?” diye sorguladığımızda çelik ve enerji fiyatlarının dünyanın diğer bölgelerine göre çok farklı olmadığını, Hintli dövmecilere çok avantaj sağlamadığını görüyoruz. Üstelik enerji Forging Industry Association (FIA) sıkıntısı nedeniyle sık sık enerji kesintileri yaşamaktan şikayetçiler. Yerli çelik imalatçıları tedarikte sıkıntılar yaşıyor. Avrupa'daki işçilik maliyetlerinin 8-10 kat düşüğü gibi bir işçilik söz konusu fakat Avrupa'da otomasyon ile neredeyse 2-3 işçi ile üretilen bir parçanın Hindistan'da yaklaşık 10 kişi ile üretilmesi de bu cazibeyi ortadan kaldırıyor. Peki öyleyse nedir Hintli dövmecileri ön plana çıkaran? Gözüme çarpan iki unsuru sizlerle paylaşmak istiyorum. Birincisi Hindistan'da büyüyen ve devlet tarafından ciddi anlamda desteklenen yerli otomotiv sanayiindeki gelişme. Hindistan'da iki ve üç tekerlekli araç dahil güncel olarak yaklaşık 18 milyon adet motorlu araç üretiliyor. Bu rakamın yaklaşık 4 milyonunu dört tekerli binek araçları oluşturuyor ki henüz 5-6 yıl öncesine kadar bu rakamların yarısı telaffuz ediliyordu. Hindistan Sanayi EUROFORGE Confederation of Chinese Metalforming Industry Association of Indian Forging Industry Sindicato Nacional da Indústria de Forjaria Japan Forging Association Korea Forging Cooperative Australian Forging Group Incorporated Uluslararası Dövme Kongresi Avrupa, Amerika, Hindistan, Çin, Japonya dövmeci birliklerinin ortak girişimi ile düzenleniyor. www.taysad.org.tr 2010 yılında üretilen 22,6 milyon ton dövme üretiminin dağılımı Güney Amerika % 2 Çin % 45 Kuzey Amerika % 8 Japonya %9 Hindistan % 10 Avrupa % 25 Bakanının kongre açılışında yaptığı konuşmada üzerine basarak vurguladığı bir rakam var. “2020 yılına kadar yani 7 yıl içinde bu rakamı 10 milyon adete çıkarmak istiyoruz” diyor. Bu söylem, Hintli dövme firmalarının kendilerini güvende hissetmeleri için, tesise, ekipmana, teknolojiye yatırım yapmaları için önemli bir güvence, bu nedenle korkmadan, arkalarına bakmadan koşuyorlar. Satır arasında, Hindistan örneğinde de görüldüğü gibi, endüstrinin, özellikle otomotiv sektörünün gelişiminde, dövme sanayinin önemli rolünü bir daha vurgulamak istiyorum. Hintli Sanayi Bakanının dövme tonajları hakkında bilgileri otomotiv üretim verileri ile ilişkilendirmesinde temel gerekçe elbette dövme endüstrisinin otomotiv sektörü için en önemli tedarikçilerden birisi olması gösterilebilir. Hintli dövme sanayiinin gelişimine etken ikinci unsur olarak ise tedarik zincirinde önemli bir adımı ham dövme parça ile işlenmiş montaja hazır parça arasındaki kademeyi ortadan kaldırmış olmaları olarak görüyorum. Dövme parça tedarikçilerinin tümü aynı zamanda talaşlı imalat tesislerine de sahip, müşterilerine bitmiş parça tedarik ediyor. Bu şekilde daha yalın bir tedarik zinciri ile sağladığı katma değeri müşterisi ile paylaşıyor. Dikkate değer bir başka konuyu vurgulamak istiyorum. Avrupalı dövme firmalarının hiç birisi ne Çin ne de Hindistan dövmecilerini kendilerine karşı bir tehdit olarak görüyor. Yukarda bahsettiğim gibi enerji, malzeme, işçilik konularında maliyetlerin düşüklüğünün değil, esas gücün, teknolojisi yüksek ürünler ortaya koyabilme kabiliyetinden geldiğine inanıyorlar, yani Ar-Ge'nin gücüne. OECD'nin yayınladığı ülkelerin GSMH içindeki Ar-Ge harcamaları grafiğinde fark açıkça görülüyor. Avrupa firmaları cirolarının yüzde 2'den fazlasını Ar-Ge harcamalarına ayırırken Hindistan'da bu oran 0.8 civarında. Bu nedenle ki kongre sırasında sunulan 66 bildirinin 32'sini Avrupa menşeili bilimsel çalışmalar oluşturuyordu. OECD grafiğinde gözden kaçırılmaması gereken başka bir nokta ise Çin ve Kore'nin 10 yıl öncesi verilere göre çok hızlı büyüme göstermeleri. Hepsinden öte, ülke olarak bizim bulunduğumuz pozisyona bakacak olursak, Avrupa gibi Çin ve Hindistan tehditlerine karşı kendimizi güvende hissedeceğimiz ileri teknoloji ürünleri ortaya koyabilen bir endüstriye sahip olmak için Ar-Ge odaklı çalışmalarımıza çok daha fazla ivme vermeliyiz. İsrail Japonya Kore ABD OECD toplamı 2,28 Fransa İngiltere Hindistan motorlu araç üretimi EU27 x 1 milyon adet 1,77 Çek Cum. 20 Çin 18 Çin 16 Ülkelerin GSMH içindeki Ar-Ge harcamaları İtalya 14 Brezilya 12 Rusya 10 Hindistan 8 Türkiye (0,72) 6 4 Polonya 2 Meksika 0 2005 www.taysad.org.tr 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 0,0 1,0 1999 2008 2,0 3,0 4,0 5,0 Kasım November - Aralık December 2011 119 ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Co-Design ve Ar-Ge Konferansı TAYSAD üyesi Figes A.Ş. tarafından düzenlenen "Otomotiv ve Savunma Yan Sanayinde Co-Design ve ArGe" konferansı 25 Kasım 2011 tarihinde gerçekleşti. TAYSAD ve SASAD’a da ayrıca teşekkür ederim. Gerçekleştirdikleri çalışmalar ile ülkemizdeki sivil toplum kuruluşlarının en iyi örneklerini sergiliyorlar.” dedi. ANSYS UK Üst Düzey Hesap Yöneticisi Dr. Stuart Hartle SinerjiTürk Etkin İş ve Güç Birliği Platformu Başkanı Abdullah Raşit Gülhan SinerjiTürk Etkin İş ve Güç Birliği Platformu Başkanı Abdullah Raşit Gülhan’ın oturum başkanlığında gerçekleştirilen açılış konuşmalarında; sanayisinin yapısı, ana sanayinin tedarikçiler ile olan işbirliği ve otomotiv sanayi Ar-Ge yapılanması hakkında bilgi verdi. HOSHİN Yönetim Danışmanlığı Yönetim Danışmanı Ali Kemal Yazıcı ANSYS UK adına konuşmasını gerçekleştiren Üst Düzey Hesap Yöneticisi Dr. Stuart HARTLE’da firmalarına ait savunma ve otomotiv sanayi uygulamaları hakkında bilgi verdi. Ford Otosan A.Ş. Aktarma Organları Direktörü Ergün Güraslan Ford Otosan A.Ş. adına konuşmasını gerçekleştiren Motor ve Aktarma Organları Direktörü Ergün Güraslan, Ford Otosan A.Ş.'nin Ar-Ge faaliyetleri hakkında detaylı bilgi aktardı. OTAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ali Göktan Figes A.Ş. Genel Müdürü Dr. Tarık Öğüt Figes A.Ş. Genel Müdürü Dr. Tarık Öğüt konuşmasında “Savunma ve Otomotiv Sanayii üretim özellikleri açısından son derece yakın ve biribirlerini tamamlayıcı sektörler. Bu nedenle işbirliklerinin artması son derece önemli. Biz FİGES olarak bu konferans ile iki önemli sanayinin işbirliklerinin artmasını hedefliyoruz. Burada bizlere destek veren 120 Kasım November - Aralık December 2011 OTAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ali Göktan konuşmasında OTAM (Otomotiv Teknolojileri Araştırma Merkezi) ve OTEP (Otomotiv Teknoloji Platformu) faaliyetleri ile Türkiye’deki Ar-Ge yapısı hakkında bilgi aktardı. HOSHİN Yönetim Danışmanlığı adına konuşmasını gerçekleştiren Yönetim Danışmanı Ali Kemal Yazıcı, otomotiv Otokar A.Ş. Bilgisayar Destekli Mühendislik Müdürü Namık Kılıç www.taysad.org.tr BMC A.Ş. Genel Müdür Başyardımcısı Muharrem Erkan BMC A.Ş. adına konuşmasını gerçekleştiren Genel Müdür Başyardımcısı Muharrem Erkan, BMC’deki Ar-Ge yapılanması ile otomotivde yenilikçi düşüncenin oluşturulması hakkında bilgi verdi. FNSS A.Ş. Geliştirme Programları Direktörü Semiha Yaşar FNSS A.Ş. Geliştirme Programları Direktörü Semiha Yaşar’da konuşmasında FNSS’teki Ar-Ge altyapısının nasıl oluşturulduğu, co-design çalışmalarına firmalarının bakış açıları ve tedarikçileri ile birlikte çalışmayı hedefledikleri ürün grupları hakkında bilgi verdi. TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Mehmet Dudaroğlu konuşmacı olarak yer aldığı açılış oturumunda öncelikle mevcut hükümetin Ar-Ge ve katma değerli ürün üretme kabiliyetimizi geliştirme konusundaki olumlu ve destekleyici yaklaşımına değindi. 5746 sayılı kanun ile Ar-Ge çalışmalarının ivme kazandığını ifade eden Dudaroğlu, sanayimizin maliyet odaklı bir üretim yapısından katma değeri yüksek ürüne yönelik Ar-Ge destekli bir üretim yapısına geçmeye çalıştığını belirtti. Dudaroğlu sözlerine şu şekilde devam etti: “Otomotivde küresel talepler değişiyor. Regülasyonlar, rekabet, küresel pazarlar ve tüketici tercihlerinin değişimi konuları gündemimizde yer alıyor. TAYSAD olarak değişen yapıya uyum sağlamada ivme kazanmaları yönünde Ar-Ge altyapısı ve projeleri için üyelerimize birebir destek oluyoruz. 2008 yılının Haziran ayından itibaren bugüne dek yaklaşık 110 firma Ar-Ge merkezi olarak onaylandı. Bu firmaların 10 tanesi ana sanayi, 32 tanesi tedarik sanayi olmak üzere toplam 42 tanesi otomotiv sanayindendir. 32 tedarik sanayi firmasının da 29 tanesi TAYSAD üyesidir. Amacımız 2012 yılında bu sayımızı 50 firmaya yükseltmektir. 5746 sayılı kanun çerçevesinden yararlanamayan firmalarımıza da Ar-Ge projeleri yapmaları için destek oluyoruz. Bu anlamda da gerek TÜBİTAK,TTGV gerekse de SanTez projelerinden aldığımız pay yüzde 50 oranında artış göstermiştir.” Ar-Ge’ye yatırımın şirket stratejisine etkisini de detaylı olarak aktaran Dudaroğlu, konuşmasının sonunda TAYSAD’ın yapısını detaylı olarak aktarıp Savunma Sanayi ile işbirliklerini geliştirmek istediklerini ifade etti. www.taysad.org.tr Öğleden sonra paralel olarak gerçekleştirilen; Savunma Ana Sanayi Tedarik Zinciri Yönetimi, Savunma Sanayinden Otomotiv Sanayine Teknoloji Transferi, Nasıl Co- Designer Olduk? “Zorluklar, Engeller Faydalar” başlıklı 3 tartışma paneli ile Ar-Ge Teknolojilerinde Son Gelişmeler başlıklı bilgilendirme amaçlı oturumda ise konunun uzmanlarının sunumlarıyla birlikte dinleyicilerin de etkileşimli ve etkin katılımlarıyla tartışma ortamı yaratıldı. Savunma Ana Sanayi Tedarik Zinciri Yönetimi panelinde konuşmacılar Otomotiv Yan Sanayi firmalarının Savunma Sanayi tedarik süreçlerini daha yakından tanımamaları amacıyla tecrübelerini katılımcılar ile paylaştı. Panele Kale Oto Radyatör A.Ş. Mühendislik Müdürü Zeki Tosun’da konuşmacı olarak katıldı. Nasıl Co- Designer Olduk? “Zorluklar, Engeller Faydalar” panelinde konuşmacılar, Co-Designer olma konusundaki deneyimlerini paylaşmışlardır. Panele MARTUR A.Ş. Ar-Ge Direktörü Recep Kurt, CMS Jant A.Ş. OEM Ürün Geliştirme Departman Müdürü Ali Öktem ile Tasarım Müdürü Ümit Yüksel ve Mako A.Ş. Ürün Geliştirme Yöneticisi Ali Yazıcı konuşmacı olarak katıldı. Ar-Ge Teknolojilerinde Son Gelişmeler konulu bilgilendirme panelinde sektörde bulunan başlıca yazılım, donanım ve mühendislik hizmeti veren firmaların temsilcileri son gelişmeleri katılımcılar ile paylaştı. Panelde Figes A.Ş. adına Yapısal Analizler ve Tasarım Ekini Yöneticisi S Utku Cemal Ünlü, FEA Teknik Destek Ekibi Yöneticisi Ercenk Aktay ile SMT Uygulama Mühendisliği Yöneticisi Ahmet Demirkesen konuşmacı olarak katıldı. Savunma Sanayi Müsteşarlığı Kara Araçları Daire Başkanı M. Levent Şenel TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Mehmet Dudaroğlu konuşmasında Savunma Sanayii olarak Otomotiv sanayisinin bilgi birikimi ve yeteneklerinin farkında olduklarını ve birikim ve yeteneklerden yararlanmak istediklerini söyledi. Ayrıca Savunma Sanayi Müsteşarlığı olarak yerli üretim ile Savunma Sanayinin ihtiyacı olan tüm ürün gamlarının yerli olarak üretilebilmesi için her türlü desteği sağlamayı hedeflediklerini belirtti. Savunma Sanayi Müsteşarlığı adına konuşmalarını gerçekleştiren Kara Araçları Daire Başkanı M. Levent Şenel’de Co-Design and R/D Conference TAYSAD Member Figes A.Ş. held a conference on “Co Design and R&D in Automotive and Defense Supply Industries”on 25th November 2011. Kasım November - Aralık December 2011 121 ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Bosch’tan kalitede Türkiye’de bir ilk Bosch, küresel anlamda önemli bir üretim merkezi olan Bursa Fabrikası’nın kalitede ulaştığı istikrarla, KalDer tarafından verilen ‘Mükemmellikte Süreklilik Ödülü’nü ikinci kez almaya hak kazandı. B osch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Bursa Fabrikası, KalDer tarafından verilen ‘Mükemmellikte Süreklilik’ ödülünü ikinci kez, dünyanın en prestijli ödüllerinden 'Shainin Mükemmellik Ödülü'nü ise Türkiye'de ve Bosch Grubu'nda ilk kez alarak; yönetim kalitesindeki üstünlüğünü ve sürdürülebilir mükemmellikteki kararlılığını bir kez daha ortaya koydu. KalDer kalitenin istikrarını teşvik etmek amacıyla başlattığı uygulama kapsamında Mükemmellikte Süreklilik Ödülü'nü ilk kez 2007 yılında kazanan Bosch Bursa Dizel Fabrikası, 'Büyük Kuruluşların Operasyonel Birimi' kategorisinde başvurduğu organizasyonda, bu ödülü bir kez daha almak için başvuran ilk ve tek şirket unvanını elde etti. Sadece en az üç yıl önce Avrupa EFQM Mükemmellik Ödülü ve Ulusal Kalite Büyük Ödülü kazanmış kuruluşların katılabildiği "Mükemmellikte Süreklilik" ödül sürecine "Büyük kuruluşların Operasyonel Birimi" kategorisinde, Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Bursa Fabrikası da başvuruda bulundu. 'Mükemmellikte Süreklilik Ödülü', bu yıl 20'ncisi gerçekleştirilen Kalite Kongresi çerçevesinde 30 Kasım akşamı Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen bir ödül töreninde Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Teknik Genel Müdürü Dr. Andreas Wolf'e ve Ticari Genel Müdür Dieter Wohlfarth'a takdim edildi. Mükemmelliğin, Bosch'un kurucusu Robert Bosch'un 1886 yılında Almanya'nın Stuttgart kentinde ilk atölyesini açtığından bu yana şirkete yön veren temel ilkelerden biri olduğunu belirten Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young, "Bursa Fabrikamız, Bosch Türkiye’nin gözbebeği olduğu kadar, otomotiv yan sanayisi anlamında Bosch 122 Kasım November - Aralık December 2011 Grubu’nun da dünyadaki en değerli üretim tesislerinden biridir. Ar-Ge yatırımlarımız ve ulaştığımız 5 bini aşkın istihdam rakamıyla Bosch'un Türkiye'deki uzun vadeli stratejisinin adeta bir simgesi haline gelmiştir. Bizim için bu kadar değerli bir üretim tesisimizin kalitede ulaştığı istikrarlı noktanın çok anlamlı bir ödülle bir kez daha takdir edilmiş olması, bize sonsuz gurur veriyor" diye konuştu. Bosch Bursa Fabrikası, Shainin Mükemmellik Ödülü'nü alan ilk tesis oldu Bosch Bursa Fabrikası, dünya çapında Shainin metotlarını kullanarak performanslarını sürekli iyileştirmeyi hedefleyen lider firmalar tarafından tanınan en prestijli ödüllerden olan 'Shainin Mükemmellik Ödülü'nü de alarak Bosch dünyasında ayrıcalıklı bir yer edindi. A first in quality from Bosch Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. Bursa Factory received KalDer’s “Continuity in Excellence” award for the second time and one of the most prestigious awards of the World, “Shainin Excellence Award” for the first time both in Turkey and in Bosch. These two awards proved the superiority and determination of the Bosch in management quality and excellence. KalDer commenced this practice in order to encourage the stability of the quality and Bosch received this award for the first times in 2007. This second time Bosch, which was in the “Large Enterprises’ Operational Units” category, was the only company who applied for a second time. www.taysad.org.tr Sistem Mühendisliğinde bir ilk... D ünya çapında 120.000 üyesi olan ve otomotiv dünyasının en saygın topluluklarından Society of Automotive Engineers, Olgun Çelik mühendisleri (Tahsin Karaca, Murathan Soner, Sinan Ertunç, Mehmet Ali Arpacık, Mustafa Karaağaç, Ahmet Kanbolat) tarafından kaleme alınan ve Sistem Mühendisliği alanında Türkiye’de bir ilk olan makalemizi rekor seviyede bir puan vererek onaylamıştır. “Verimlik ve Kapasite Değerlendirmeleri Üzerine Eşdeğer Ürün Yaklaşımları” adlı bu makalemiz 2 yıldan beri Japon Yalın Üretim sistemini özümseyen ve Yalın Enstitü ile koçluk anlaşması yaparak sürekli gelişim ilkesini benimseyen Olgun Çelik’in çalışmalarının başarılı bir sonucudur. Olgun Çelik, sistem alanında geliştirdiği bu yaklaşımla üretim yöntem sistemlerine ve bilim dünyasına büyük katkıda bulunmuştur. İki yıldan beri şirket içerisinde benimsenen yalınlık felsefesi artık hem Olgun Çelik’i tamamen yalın üretim sistemlerini uygulayabilecek kapasiteye hem de sahip olduğu birikimi başkalarına aktarıp akademik dünyaya sunacak boyuta getirmiştir. Olgun Çelik mühendislerinin bu başarısıyla ilgili olarak Olgun Çelik Genel MüdürüAhmet Kanbolat da beyanatta bulunarak “Mühendislere verilen eğitimlerin meyvelerini vermeye başladığını, küresel sahada mevcut performansımızın da üzerinde performans göstermek ve daha büyük başarılar kazanmak için hiçbir masraftan kaçınmadan Olgun Çelik çalışanlarına eğitimler verilmesine devam edileceğini” belirtti. One More Article by OlgunCelik! ociety of Automotive Engineers that is one of the most prestigious societies of automotive world and that has 120.000 members worldwide approved the article written by OlgunCelik engineers (Tahsin Karaca, Murathan Soner, Sinan Ertunç, Mehmet Ali Arpacık, Mustafa Karaağaç, Ahmet Kanbolat) and that is a first in Turkey in system engineering giving a record score. This article of ours titled “Equivalence Unit Assumptions on Productivity and Capacity Evaluations” is a successful result of the works of OlgunCelik that internalizes Japanese Lean Production system for 2 years and embraces the principle of sustainable development by establishing a coaching agreement with Lean Institute. OlgunCelik has contributed a lot to production method systems and science world with this approach developed in system engineering. The lean organization philosophy that has been embraced within the company for 2 years brought OlgunCelik to a capacity to implement lean organization systems entirely as well as to a level of transferring the knowledge it has to others and presenting its works to academic world. OlgunCelik General Manager, Mr. Kanbolat made a statement about this success of OlgunCelik engineers, and declared that the first outcomes of the trainings that were given to the engineers were showing up and OlgunCelik would keep training its employees without avoiding from any expenditure to gain more successes and to perform better than we currently do in the global arena. Olgun Çelik ekibini güçlendiriyor Dünya yaprak yay teknolojisini yönlendiren Olgun Çelik son olarak ekibini Zekiye Aydemir’in katılımıyla güçlendirdi. “Kalite Müdürü-Üretim” pozisyonunda görev yapacak Zekiye Aydemir, Olgun Çelik’in kaliteden taviz vermeyen hizmet anlayışına sahip olduğu bilgi birikimi ve tecrübeyle katkıda bulunacaktır. Dokuz Eylül Üniversitesi Makine Mühendisliği mezun olan Aydemir, lisans eğitimini takiben Almanya’da çeşitli üniversitelerde dil eğitimi görmüş ve ertesinde de Essen Üniversitesinde Makine Mühendisliği alanında yüksek lisansını tamamlamıştır. Profesyonel iş hayatı boyunca önemli görevler üstlenen Aydemir, TÜV SÜD GmbH’de Baş Denetçi & İzmir Bölge Yöneticisi ve Cevher Jant San. A.Ş’de Kalite Güvence ve Kontrol Müdürü olarak görev yapmıştır. Aydemir, çok iyi derecede Almanca ve İngilizce bilmektedir. Telform A.Ş. fark yaratmaya devam ediyor… Telform A.Ş. , 1996 yılında 300 m2'lik alanda 10 kişi ile başladığı üretim serüvenine Gebze Plastikçiler Organize Sanayi’deki yeni fabrika binasına 2011 yılı başında taşınarak 120 çalışana ulaştı. Kuruluşunda yabancı ortağı olan Telform, 2009 yılında bu ortaklığın sona ermesi ile tamamen yüzde 100 Türk ortaklı bir firma olmuştur. 2009 sonrası müşteri yelpazesini arttırırken makine yatırımlarına da hız vermiştir. Bünyesindeki otomatik CNC, PLC ve Mekanik Makineler ile Basma Yaylar, www.taysad.org.tr Çekme Yaylar, Torsiyon ve Çift Torsiyon Yaylar, Segman Yayları ve Keçe Yayları, Bant ve Tel malzemeden şekil verilmiş parçalar ile Vidalı ve Vidasız Kelepçeler üretmektedir. Telform A.Ş., Yurt içi ve yurt dışındaki otomotiv, beyaz eşya, elektrik, elektronik ve bağlantı elemanları sektörünün lider firmalarına hizmet vermeğe devam etmektedir. Telform A.Ş., 2011 yılında tüm yönetim kadrosu ve çalışanlarının desteği ile planları dâhilinde olan ISO/ TS 16949:2009 Kalite Belgesini SGS firmasından almıştır. Ayrıca yine SGS firmasından, süresi dolmuş olan ISO 9001:2008 Kalite Belgesini de yenileyerek hedeflerine emin adımlarla ilerlemektedir. Bunun yanında yeni üretimine başladığı inşaat sektöründe kullanılan Boru Kelepçelerinin de üretimini tam otomatik makinelerde yapmaktadır. Telform A.Ş. 2012 yılında da hedefleri doğrultusunda fark yaratmaya devam edecektir. Kasım November - Aralık December 2011 123 ÜYELERDEN HABERLER NEWS FROM MEMBERS Ulusal Kalite Başarı Ödülü Farba’nın… Farba, 2006 yılında başladığı EFQM Mükemmellik Modeli çalışmalarındaki hedefine bu yıl 19.’sunun verildiği Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü alarak ulaştı. KalDer ve TÜSİAD işbirliğinde gerçekleştirilen 20. Kalite Kongresi’ne katılan Farba, her geçen yıl yükselttiği başarı çıtasını aldığı ödüllerle bir kez daha kanıtladı. D ünyanın dört bir yanından irili ufaklı dövme firmaları ve bu sektöre hizmet eden makina ekipman ve çeşitli malzeme tedarikçileri bu kongrede bir araya gelip görüşme ilişkilerini geliştirme fırsatı buldular. Türkiye'yi temsilen TAYSAD üyesi Omtaş, Parsan ve Kanca yanısıra Ankara'da faaliyet gösteren Aksan A.Ş.'nin temsilcileri ile toplam 10 kişi katıldı. Türkiye Kalite Derneği’nin ile Türk TÜSİAD tarafından 29-30 Kasım 2011 tarihlerinde İstanbul Lütfü Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen 19. Kalite Kongresi kapsamında, Kalite Ödülleri ve Mükemmellik Aşamaları Belgeleri sahiplerine verildi. Düzenlenen törende; Farba “Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü” aldı. 2006 yılında EFQM mükemmellik modeli çalışmalarına başlayan Farba; “Yalın Mükemmellik” stratejisi kapsamında belirlediği yol haritasına uygun olarak; 2007 yılında: Mükemmellikte Kararlılık 2008 yılında: Mükemmellikte Yetkinlik – 4 yıldız 2009 yılında: Bursa Kalite Büyük Ödülü 2010 yılında: Mükemmellikte Yetkinlik – 5 yıldız 2011 yılında ise; Ulusal Kalite Başarı Ödülü’nü almıştır. Ödül töreninde Farba Genel Ayhan Gürbay tarafından, kazanılan ödüllerin amaç değil, birer araç olduğu, mükemmellik yolunda çalışanları cesaretlendirip, motive ettiği vurgulandı. Ayhan Gürbay sözlerine şu şekilde devam etti; "Kayaları şekillendiren dalgaların gücü değil, sürekliliğidir. Farba olarak, 2004 yılında başladığımız Yalın üretim çalışmalarımız ve 2006 yılında başladığımız EFQM mükemmellik modeli çalışmalarımız hedeflerimize Farba Genel Müdürü Ayhan Gürbay ödülü TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi'den aldı. uygun olarak devam etmektedir. Ulusal Kalite Başarı ödülünü Farba çalışanları adına almaktan gurur duyuyorum. Önümüzdeki yıllarda Ulusal Kalite büyük ödülü ve Avrupa Kalite büyük ödülü için çalışmalarımıza devam edeceğiz." Fark Yaratmak ana temasıyla düzenlenen kongrede, iş dünyasının başarılı isimleri 124 Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr tecrübelerini, yeni kuşak girişimcilerle paylaştı. Mükemmellik Yolculuğu paralel oturumunun konuşmacılarından biri Farba Genel Müdürü Ayhan Gürbay idi. Farba’nın EFQM Mükemmellik Modeli çalışmaları ile ilgili kazanımlarını, modelin kuruluşlara ve çalışanlara kazandırdığı iyi uygulamaları katılımcılar ile paylaştı. Odelo Automotive Signal Lights’ın Bayraktarlar Holding tarafından satın alım sürecinde EFQM Mükemmellik Modeli çalışmalarının faydasını ve özellikle stratejik yönetim konusunun önemini vurguladı. Ulusal Kalite Ödülleri bu yıl 19. kez veriliyor. Türkiye’de KalDer tarafından temsil edilen Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı’nın (EFQM) Mükemmelliğe Yolculuk Programı kuruluşları gelecekte daha başarılı olmak için motive eden ve onları sistematik iyileştirme yapmada destekleyen bir programdır. Bu yıl 19. kez dağıtılan Ulusal Kalite Ödülü’ne başvuran kuruluşlar, Avrupa Kalite Yönetim Vakfı’nın (EFQM) Mükemmellik Modeli’nin 32 kriterine göre, sistemlerini ve performans sonuçlarını açıklayan başvuru dokümanı hazırlarlar. Bu dokümanlar 6-8 kişilik değerlendirme ekibi üyeleri tarafından incelendikten sonra belirlenen puan seviyesini aşan kuruluşlar finalist olmaya hak kazanır. Finalist olan kuruluşlara yapılan saha ziyareti ile başvuru dokümanında yazılan bilgiler doğrulanarak, sonuçlar Ulusal Kalite Ödülü jürisine sunulur. Akademisyenler ve Mükemmellik Modeli’ni uygulayan kurum ve kuruluşların üst düzey yöneticilerinden oluşan Ulusal Kalite Ödülü Jürisi, değerlendirme sonuçlarını inceler ve ödül verilecek kuruluşları belirler. Değerlendirme sonuçları ödül töreninde açıklanır. National Quality Success Award Went to Farba… Turkish Society for Quality KalDer held 19th Quality Congress in Lütfü Kırdar Congress and Convention Center on 29-30 November 2011. With the collaboration of TÜSİAD, the Congress hosted “National Quality Awards” Ceremony. Farba received “National Quality Success Award” at the ceremony. www.taysad.org.tr Geleneksel TOSB 2011 spor turnuvası Ekim ayında başlayan geleneksel TOSB 2011 Firmalar arası spor turnuvaları Futbol, Bowling ve Masa tenisi dallarında yapılmakta olup futbol müsabakaları Hatice Bayraktar E.M.L.halı sahasında, Bowling karşılaşmaları Lifeport Tesislerinde, Masa Tenisi ise Bölge Müdürlüğü binasındaki masa tenisi salonunda yapılmaktadır. Kanca, Bowling şampiyonluğundan sonra Futbol turnuvasında da şampiyon oldu. TOSB Futbol turnuvası yarı finalde, Kanca2 - Sekiso ve Kanca1 - Mecaplast müsabakalarında Her iki Kanca takımı rakiplerini yenerek finale yükselmiştir. 4 Kasım Cuma günü FİNAL ayağında, turnuvaya katılan iki takımımız Kanca-1 ve Kanca-2 karşı karşıya gelmiştir. Soluk soluğa ve kıyasıya mücadelenin yaşandığı müsabaka, karşılıklı atılan goller ve Kanca-1 takımımızın 9-2 lik galibiyeti ile sonuçlanmıştır. Çok çekişmeli geçen oyunlar sırasında rakip takımların centilmenliği , karşılıklı iyi niyetleri dikkat çekti.Denilebilir ki bu müsabakalarda asıl şampiyon dostluk, arkadaşlık ve amatör spor ruhu oldu. 55 milyon dolarlık yeni jant fabrikası Hayes Lemmerz International ile İnci Holding'in ortak yatırımı olan HL İnci Jant San. A.Ş, ikinci alüminyum jant fabrikasını Manisa'da kuruyor. 5 milyon dolar yatırım planlanan ve 650 kişilik istihdam sağlayacak, Hayes Lemmerz Alüminyum Jant Fabrikasının temeli Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nde atıldı. Yeni fabrika ile Grup'a ait toplam jant fabrikası dörde çıkarken, grubun jant üretim kapasitesi yüzde 100 oranında artarak 4 milyon adede yükselecek. Ran Oto 50'den fazla ülkeye ihracat yapıyor NSK Group bünyesinde rot ve süspansiyon sistemleri üretimi yapan Ran Oto, 'Rota' markasıyla 5 ayrı kıtada 50'den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Traktör, hafif ticari araç ve iş makineleri gruplarına yönelik rot, rot başı, rot kolu, komple rot ve süspansiyon parçaları ürettiklerini ifade eden Ran Oto Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Zeki Cidik, kalıphane, sıcak dövme, talaşlı imalat ve montaj bölümleriyle entegre bir tesis olduklarını ve Türk otomotiv yan sanayinin öncü kuruluşları arasında yer aldıklarını söyledi. 2012 yılında açılışını yapacakları yeni fabrikalarıyla kapasitelerini arttıracaklarını dile getirdi. Laspar, beş yılda 4.5 milyon Euro’luk yatırım yapacak Otomotiv başta olmak üzere, denizcilik, makine inşaat ve raylı sistem sektörlerine yönelik üretim gerçekleştirdiklerini açıklayan Laspar Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Tosun, firmalarına beş yıl içinde yaklaşık 4.5 milyon Euro’luk yatırım yapmayı planladıklarını aktardı. Makine hat yatırımları ile otomasyon yatırımlarının aralıksız devam ettiğini belirten Tosun, yatırımlarda önceliği, büyümeye yönelik test ekipmanları alanına vereceklerini açıkladı. Bu yılı, 24 milyon Euro civarında bir ciro ile kapatacakları öngörüsünde bulunan Tosun, cirolarını 2012 yılında 27 milyon, beş yıl sonra da 37 milyon Euro’ya çıkarmayı hedeflediklerini dile getirdi. Büyüme rakamlarıyla çalışan sayılarının da artacağını belirten Tosun, bu yıl ayrıca Volkswagen ve BMW’ye de doğrudan ürün göndermeye başladıklarını bildirdi. Kasım November - Aralık December 2011 125 TAYSAD ÜYELERİ 1 126 TAYSAD MEMBERS Firma Adı Telefon Faks Ana Sayfa A RAYMOND BAĞLANTI ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6581058 +90 262 6581073 http://www.araymond.com 2 AKA OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2703300 +90 224 2703301 http://www.akaoto.com.tr 3 AKÇELİK DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 3767432 +90 232 3280746 http://www.akcelik.com.tr 4 AKIM METAL SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 5931990 +90 216 5931999 http://www.akimmetal.com.tr 5 AKKARDAN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7446630 +90 262 7441873 http://www.akkardan.com 6 AKTAŞ HAVA SÜSPANSİYON SİSTEMLERİ A.Ş. +90 224 5248571 +90 224 2612330 http://www.aktasgroup.com 7 ALBA KALIP VE OTOM. MAK. İML. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6582000 +90 262 6582001 http://www.albakalip.com.tr 8 ALKAN OTOMOTİV PARÇALARI ÜRETİM SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6788600 +90 262 6588601 http://www.kanca.com.tr 9 AL-KOR MAKİNA KALIP SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 8765820 +90 212 8765826 http://www.al-kor.com.tr 10 ANADOLU RULMAN İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş. +90 380 7355154 +90 380 7355177 http://www.anadolurulman.com.tr 11 A-PLAS PLASTİK VE LASTİK SANAYİ +90 224 2610550 +90 224 2610554 http://www.a-plas.com.tr 12 ARFESAN ARKAN FREN ELEMANLARI SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7510269 +90 262 7510189 http://www.arfesan.com.tr 13 ARGEN OTOMOTİV MÜHENDİSLİĞİ ÖZEL ARAÇ İML. SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3941725 +90 216 3941511 http://www.argen.com.tr 14 ARIKAN KRİKO VE MAK. SAN. TİC. A.Ş. +90 222 2360770 +90 222 2360774 http://www.arikankriko.com.tr 15 ARKPRES EMNİYET KEMERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 3495490 +90 262 3493793 http://www.arkpres.com 16 ARMETAL MAKİNA METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6445704 +90 262 6445703 http://www.armetal.com.tr 17 ARPEK ARKAN PARÇA ALÜMİNYUM ENJ. VE KALIP SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6589744 +90 262 6589749 http://www.arpek.com.tr 18 ASAŞ FİLTRE SAN. VE TİC. A.Ş. +90 326 4561560 +90 326 4561023 http://www.asasfilter.com 19 ASİL ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2806100 +90 224 2806200 http://www.asilcelik.com.tr 20 ASSAN HANİL OTOMOTİV OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 3176800 +90 262 3651814 http://www.assanhanil.com.tr 21 ASV SAN. VE TİC. KOLL. ŞTİ. +90 212 8867387 +90 212 8867396 http://www.asv.com.tr 22 ATAY MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 5933777 +90 216 5933775 http://www.ataymakina.com 23 ATAYLAR MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 212 6890233 +90 212 6890215 http://www.ataylar.com 24 AUTOLIV CANKOR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6484600 +90 262 6484601 http://www.autoliv.com 25 AVİTAŞ KOMPOZİT PLASTİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3782105 +90 216 3782235 http://www.avitas.com.tr 26 AYDINLAR YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 332 2216400 +90 332 2216401 http://www.aydchassis.com 27 AYGERSAN AYDINLATMA GEREÇLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 312 8154561 +90 312 8154220 http://www.bayraktarlar.com 28 B PLAS BURSA PLASTİK METAL İNŞ. VE TUR. SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2610900 +90 224 2610918 http://www.bplas.com.tr 29 BANDO KAYIŞ SANAYİ VE TİCARET (TÜRKİYE) A.Ş. +90 262 6771120 +90 262 6771128 http://www.kaleoto.com.tr 30 BANT BORU SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6774700 +90 262 7514637 http://www.bantboru.com 31 BASKI DEVRE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 3901036 +90 216 3544941 http://www.baskidevre.com.tr 32 BELDESAN OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 3234130 +90 212 3230695 http:// 33 BELKA KAUÇUK ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 4111500 +90 224 4111503 http://www.belka.com.tr 34 BELTAN VIBRACOUSTIC TİTREŞİM ELEMANLARI SAN. A.Ş. +90 224 2707100 +90 224 2431436 http://www.beltan.com.tr 35 BEMAG MAKİNA ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7510160 +90 262 7510163 http://www.bemag.com.tr 36 BEŞER BALATACILIK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 4781801 +90 232 4781778 http://www.beser.com.tr 37 BEYÇELİK GESTAMP KALIP VE OTO YAN SAN. PAZ. VE TİC. A.Ş. +90 224 2700600 +90 224 2415200 http://www.beycelik.com.tr 38 BİLEN EGZOST SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3645959 +90 216 3643662 http://www.bilenegzost.com 39 BİRİNCİ OTOMOTİV SAN. A.Ş. +90 216 4661990 +90 216 3647401 http://www.birinciotomotiv.com.tr 40 BODYCOTE ISTAŞ ISIL İŞLEM SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 8770300 +90 232 8770301 http://www.istasas.com.tr 41 BORÇELİK ÇELİK SAN. TİC. A.Ş. +90 224 2804000 +90 224 5190130 http://www.borcelik.com 42 BOSAL MİMAYSAN METAL İŞLEME SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7514425 +90 262 7514434 http://www.bosal-mimaysan.com 43 BOSCH FREN SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2610500 +90 224 2610510 http://www.bosch.com.tr 44 BOSCH REXROTH OTOMASYON SAN. VE TİC. A.Ş. GEBZE ŞUBESİ +90 262 6760000 +90 262 6760101 http://www.boschrexroth.com.tr 45 BOSCH SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2192500 +90 224 2192502 http://www.bosch.com.tr 46 BOSİM SAÇ İŞLETME MERKEZİ LTD. ŞTİ. +90 216 5970450 +90 216 3960456 http://www.bostemboru.com 47 CAVO OTOMOTİV TİCARET VE SANAYİ A.Ş. +90 262 7547512 +90 262 7547513 http://www.cavo.com.tr 48 CENGİZ MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6581220 +90 262 6581228 http://www.cengizmakina.com.tr 49 CEVHER DÖKÜM SAN. A.Ş. +90 232 4781000 +90 232 4781010 http://www.cevherdokum.com.tr 50 CHEMETALL SANAYİ KİMYASALLARI TİC. VE SAN. A.Ş. +90 262 6774900 +90 262 6774950 http://www.chemetall.com 51 CHEP KONTEYNER VE PALET LTD. ŞTİ. +90 216 5377730 +90 216 5377737 http://www.chep.com 52 CMS JANT VE MAKİNA SAN. A.Ş. +90 232 3991000 +90 232 3991010 http://www.cms.com.tr 53 COMPONENTA DÖKÜMCÜLÜK TİC. VE SAN. A.Ş. +90 224 5734263 +90 224 5734273 http://www.componenta.com 54 COŞKUNÖZ METAL FORM MAKİNA END. VE TİC. A.Ş. +90 224 2800100 +90 224 2431146 http://www.coskunoz.com.tr 55 CPS OTOMOTİV TEKSTİL SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6581800 +90 262 6581807 http://www.c-p-s.com.tr 56 CPS PRESSFORM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6581800 +90 262 6581807 http://www.c-p-s.com.tr 57 CRH OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6581160 +90 262 6581163 http://www.crh-group.com/ Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr 58 Firma Adı Telefon Faks Ana Sayfa ÇAĞATAY KABLO SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 212 7388484 90 212 7388487 http://www.cagataykablo.com 59 ÇAVUŞOĞLU MAKİNA VE OTOM. YAN SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 7591564 +90 262 7591566 http:// 60 ÇELİKEL ALÜMİNYUM DÖKÜM İML. SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3111442 +90 216 3111067 http://www.celikel.com 61 ÇETİNPRES OTO YAN SAN. A.Ş. +90 262 6582140 +90 262 6582148 http://www.cetinpres.com 62 ÇİFTEL ELEKTROMEKANİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6581810 +90 262 6581029 http://www.ciftel-ltd.com 63 ÇİMSATAŞ ÇUKUROVA İNŞ. MAK. SAN. VE TİC. A.Ş. +90 324 2218400 +90 324 2218404 http://www.cimsatas.com 64 ÇOLAKOĞLU METALURJİ A.Ş. +90 262 6767500 +90 262 7548420 http://www.colakoglu.com.tr 65 ÇORLU OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 282 6514393 +90 282 6515524 http://www.corluotomotiv.com 66 DELPHI AUTOMOTİVE SYSTEMS LTD. ŞTİ. +90 216 5283000 +90 216 5283102 http://www.delphi.com 67 DELPHI OTOMOTİV SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 4887200 +90 232 4887205 http://www.delphi.com 68 DENET CIVATA SAN. A.Ş. +90 212 5676748 +90 212 4800800 http://www.denetcivata.com 69 DENSO OTOMOTİV PARÇALARI SAN. A.Ş. +90 262 6795700 +90 262 6795757 http://www.denso.com.tr 70 DESTAŞ DİJİTAL ELEKTRONİK SAN. VE TİCARET A.Ş. +90 216 3785703 +90 216 5950811 http://www.destas.com.tr 71 DİTAŞ DOĞAN YEDEK PARÇA İMALAT VE TEKNİK A.Ş +90 216 5457000 +90 216 5451373 http://www.ditas.com.tr 72 DOĞAN LASTİKÇİLİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7512550 +90 262 7510570 http://www.teknokaucuk.com 73 DOĞAPARK İNŞ. TUR. TEKS. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 4641268 +90 216 4641271 http://www.doapark.com.tr 74 DOĞU PRES OTOMOTİV VE TEKNİK SAN. TİC. A.Ş. +90 224 2190050 +90 224 4111407 http://www.dogupres.com 75 DOSTEL MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7510230 +90 262 7510288 http://www.dostelmakina.com 76 DOW CORNING KİMYA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 4677645 +90 216 4673909 http://www.dowcorning.com 77 DÖKSAN BASINÇLI DÖKÜM VE MAK. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6582910 +90 262 6582669 http://www.doksandokum.com.tr 78 DÖNMEZ DEBRİYAJ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 3768766 +90 232 3768999 http://www.donmezdebriyaj.com.tr 79 DURDEN PLASTİK ÜRÜNLER VE YAPIŞKAN FİLM TİC. VE SAN. A.Ş. +90 262 6582771 +90 262 6582772 http://dourdin.fr 80 DYTECH DYNAMIC FLUID TECNOLOGIES S.P.A +90 262 3736660 +90 262 3736077 http://www.dayco.com 81 ECOPLAS OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6771560 +90 262 6771569 http://www.ecoplas.com.tr 82 ECS ELEKTRİK ENJ. VE KABLO SİS. SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 4111015 +90 224 4111017 http://www.ecselektrik.com 83 EGE ENDÜSTRİ VE TİC. A.Ş. +90 232 4911400 +90 232 4911515 http://www.egeendustri.com.tr 84 EGE FREN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 3973600 +90 232 4790208 http://www.egefren.com.tr 85 EGEBANT ZIMPARA VE POLİSAJ MALZ. SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6791313 +90 262 6791300 http://www.egebant.com.tr 86 EKU FREN KAMPANA VE DÖKÜM SAN. A.Ş. +90 262 6581010 +90 262 6581000 http://www.eku.com.tr 87 ELBA BASINÇLI DÖKÜM SAN. A.Ş. +90 236 2330600 +90 236 2330602 http://www.elba.com.tr 88 ELRİNGKLİNGER TR OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 224 4932462 +90 224 4932464 http://www.elringklinger.com.tr 89 EMAS ELEKTROTEKNİK MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 5492252 +90 212 5492580 http://www.emasas.com.tr 90 EMEK KALIP APARAT VE MAK. SAN. A.Ş. +90 262 6589984 +90 262 6589986 http://www.emekkalip.com.tr 91 ERDEMİR ÇELİK SERVİS MERKEZİ SA. VE TİC. A.Ş. +90 262 6792727 +90 262 6792709 http://www.erdemir-csm.com.tr 92 EREN FREN VE DEBRİYAJ BALATALARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 232 8770412 +90 232 8770586 http://www.erenbalata.com.tr 93 ERKURT TEKSTİL VE YALITIM ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2610023 +90 224 2610015 http://www.erkurt.com 94 ERLER DIŞ TİC. A.Ş. +90 216 5733858 +90 216 5733857 http://www.impa-imalat.com.tr 95 ERMETAL OTOMOTİV VE EŞYA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2802000 +90 224 2610971 http://www.ermetal.com 96 ERSAN KAUÇUK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3042444 +90 216 3042471 http://www.ersankaucuk.com 97 ERSEL AĞIR MAKİNE SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6581340 +90 262 6580527 http://www.ersel.com 98 ERTANLAR MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 222 2360553 +90 222 2360555 http://www.ertanlar.com 99 ESTAŞ EKSANTRİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 346 2181220 +90 346 2181231 http://www.estas.com.tr 100 FABIO HAVA SÜSPANSİYON SİSTEMLERİ VE YEDEK PARÇALARI SAN. TİC. LTD. ŞTİ. +90 224 4110260 +90 224 4110262 http://www.fabio.com.tr 101 FARBA OTOMOTİV AYDINLATMA VE PLASTİK FABRİKALARI A.Ş. +90 212 2564960 +90 212 2561043 http://www.farba.com 102 FARHYM OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 312 3980254 +90 312 3980258 http://www.farhym.com 103 FARLAS OTOMOTİV PAZARLAMA A.Ş. +90 212 2385454 +90 212 2382627 http://www.bayraktarlar.com 104 FARPLAS OTO YEDEK PARÇALARI İML. İTH. İHR. A.Ş. +90 262 6796500 +90 262 6796554 http://www.farplas.com 105 FAURECIA POLİFLEKS OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 4594020 +90 216 4594026 http://www.faurecia.com 106 FCMP TR METAL İŞLEME SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 236 3131251 +90 236 3131651 http://www.kfi.com.tr 107 FEDERAL MOGUL İZMİT PİSTON VE PİM ÜRETİM TESİSLERİ A.Ş. +90 262 2260820 +90 262 2262405 http://www.federalmogul.com 108 FEDERAL MOGUL PİSTON SEGMAN GÖMLEK ÜRETİM TES. A.Ş. +90 212 2926313 +90 212 2926268 http://www.federalmogul.com 109 FERRO DÖKÜM SAN. VE DIŞ TİC. A.Ş. +90 262 6534260 +90 262 6531852 http://www.ferrodokum.com.tr 110 FESTO SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 90 216 4441378 +90 216 5850050 http://www.festo.com 111 FICOSA INTERNATIONAL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 4111450 +90 224 4111458 http://www.ficosa.com 112 FİGES FİZİK VE GEOMETRİDE BİLGİSAYAR SİM. HİZ. TİC. A.Ş. +90 224 2808525 +90 224 2808532 http://www.figes.com.tr 113 FİLKAR OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 332 2390761 +90 332 2390764 http://www.filkar.com.tr 114 FKK GÜNEY OTO LASTİK TAKOZ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 362 2668090 +90 362 2668094 http://www.fkk.com.tr www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 127 TAYSAD ÜYELERİ 128 TAYSAD MEMBERS Firma Adı Telefon Faks Ana Sayfa 115 FONTANA PİETRO KALIP SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 5931837 +90 216 5931892 http://www.fontana-group.com 116 GALSAN PLASTİK VE KALIP SAN. A.Ş. +90 262 6777575 +90 262 7512775 http://www.galsan.com 117 GATES POWERTRAIN PLASTİK METAL VE MAKİNE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 232 4559000 +90 232 4559001 http://www.gates.com 118 GKN ESKİŞEHİR OTOMOTİV ÜRÜNLERİ ÜRETİM VE SATIŞ A.Ş. +90 222 2362505 +90 222 2362509 http://www.gkndriveline.com 119 GÖKSAN BASINÇLI DÖKÜM LTD. ŞTİ. +90 216 5932903 +90 216 5932908 http://www.goksankalip.com 120 GRAMMER KOLTUK SİSTEMLERİ A.Ş. +90 224 2193000 +90 224 2197737 http://www.grammer.com 121 GREEN CHEMICALS KİM. MAD. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 4565175 +90 216 4565169 http://www.green-chemicals.com 122 GTB KABLO SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6776200 +90 262 6776258 http://www.gtbotomotiv.com 123 GÜÇLÜ PRES MAK. SAN. TİC. A.Ş. +90 262 6580343 +90 262 6580344 http://www.guclupres.com.tr 124 GÜÇSAN PLASTİK KALIP METAL SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 262 7511801 +90 262 7511889 http://www.gucsanplastics.com 125 GÜNGÖR OTOMOBİL YAN. SAN. A.Ş. +90 262 7511856 +90 262 7510532 http://www.gungorotomobil.com.tr 126 GÜRSETAŞ DÖKÜM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6583001 +90 262 6583011 http://www.ersen.com 127 GÜVEN OTOMOTİV PARÇALARI ÜRETİM SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6788600 +90 262 6588601 http://www.kanca.com.tr 128 HANİL CF OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 3496279 +90 262 3496285 http://www.hanilcf.com.tr 129 HASÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 4444140 +90 216 5930890 http://www.hascelik.com 130 HAYES LEMMERZ JANTAŞ JANT SAN. VE TİC. A.Ş. +90 236 2334329 +90 236 2334330 http://www.jantas.com.tr 131 HEKİMOĞLU DÖKÜM SAN. NAK. VE TİC. A.Ş. +90 462 3255042 +90 462 3255044 http://www.karceliktas.com.tr 132 HEKSAGON MÜHENDİSLİK VE TASARIM A.Ş. TAYSAD OSB ŞUBESİ +90 262 6732100 +90 262 6580435 http://www.hexagonstudio.com.tr 133 HEMA ENDÜSTRİ A.Ş. +90 282 7581040 +90 282 7581071 http://www.hemaendustri.com 134 HIZLANLAR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6536140 +90 262 6536141 http://www.hizlanlar.com 135 HİSARLAR MAKİNE SAN. VE TİC. A.Ş. +90 222 4112430 +90 222 4112247, http://www.hisarlar.com.tr 136 HP PELZER PİMSA OTOMOTİV A.Ş. +90 262 6489300 +90 262 6589140 http://www.pelzerpimsa.com.tr 137 ISE OTOMOTİV GELİŞTİRME SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 382 2159450 +90 382 2159459 http://www.ise-automotive.com 138 ISILSAN MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. +90 264 2767670 +90 264 2758794 http://www.isilsan.net 139 İLERİ MEKANİK MAKİNA KALIP İMALAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6486666 +90 262 6589170 http://www.ilerigroup.com 140 İLKERLER OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 212 6139200 "+90 212 6137886 http://www.ilkerler.com 141 İNCİ AKÜ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 236 2332510 +90 236 2332513 http://www.inciaku.com 142 İNELLİ PLASTİK TEKSTİL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 3767500 +90 232 3767113 http://www.inelli.com.tr 143 infoTRON ELEKTRİK VE BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ ÜRETİM VE TİC. A.Ş. +90 216 6510955 +90 216 6510954 http://www.infotron.com.tr 144 İNTER KAUÇUK VE EVA LTD. ŞTİ. +90 212 5151247 +90 212 5151292 http://www.intereva.com.tr 145 İZELTAŞ EL ALETLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 4721375 +90 232 4721378 http://www.izeltas.com.tr 146 KALE BALATA OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7440386 +90 262 7440389 http://www.kalebalata.com 147 KALE MAKİNA TESİSAT SANAYİ TİCARET LTD. ŞTİ. +90 216 6251600 +90 216 5930509 http://www.kaleclamp.com 148 KALE OTO RADYATÖR SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 7441852 +90 262 7441275 http://www.kaleoto.com.tr 149 KALIPYANSAN STANDART KALIP ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 3781212 +90 216 3782780 http://www.kalipyansan.com 150 KALİBRE BORU SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 3166600 +90 262 3350792 http://www.kalibreboru.com.tr 151 KANCA EL ALETLERİ DÖVME ÇELİK VE MAK. SAN. A.Ş. +90 262 6788600 +90 262 6788601 http://www.kanca.com.tr 152 KANSAİ ALTAN BOYA SANAYİ VE TİC. A.Ş. +90 232 8701470 +90 232 8770070 http://www.kansaialtan.com.tr 153 KAPLAM KAĞIT PLASTİK AMBALAJ SAN. TİC. A.Ş. +90 224 6718482 +90 224 6718483 http://www.kaplam.com.tr 154 KARAT GÜÇ SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6776200 +90 262 6776248 http://www.deltaguc.com 155 KARDEŞ ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 6249204 +90 212 5413559 http://www.kardeselektrik.com.tr 156 KAYNAK TEKNİĞİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6797800 +90 262 6797700 http://www.askaynak.com.tr 157 KERİM ÇELİK MAMULLERİ İMALAT VE TİC. A.Ş. +90 216 5813000 +90 216 5813045 http://www.kerimcelik.com 158 KIRPART OTOMOTİV PARÇALARI SAN. TİC. A.Ş. +90 224 5865350 +90 224 5865353 http://www.kirpart.com.tr 159 KONAK CİVATA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 5611212 +90 216 5611981 http://www.konakcivata.com 160 KONEKS PİSTON GÖMLEK İMALAT SAN. TİC. A.Ş. +90 332 2390800 +90 332 2390615 http://koneks.com.tr 161 KORMAS ELEKTRİKLİ MOTOR SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 6601011 +90 216 6601044 http://www.kormas.com 162 KORMETAL SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 6946000 +90 212 5095508 http://www.kormetal.com 163 KROS OTOMOTİV SAN. TİC. A.Ş. +90 274 2662500 +90 274 2662469 http:///krosotomotiv.com.tr 164 LASPAR KAUÇUK YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 224 2806900 +90 224 4842597 http://www.las-par.com 165 LUCAS ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 264 2768750 +90 264 2752891 http://www.lucaselektrik.com 166 MAGNA OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 262 3156875 +90 2623156879 http://www.magna.com 167 MAHLE FİLTRE SİSTEMLERİ A.Ş. +90 262 7515301 +90 262 7515310 http://www.mahle.com 168 MAHLE MOTOR PARÇALARI SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 232 2518694 +90 232 2518695 169 MAJOR SKT OTO DONANIM A.Ş. +90 224 2805400 +90 224 2805444 http://www.majorskt.com 170 MAKERSAN MAKİNA OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 7512505 +90 262 7513580 http://www.makersan.com 171 MAKO ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2195600 +90 224 2195681 http://www.mako.com.tr Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr 172 Firma Adı Telefon Faks Ana Sayfa MAKTEL MAKİNE VE TEL SAN. A.Ş. +90 216 5614580 +90 216 3118388 http://www.maktel.com.tr 173 MAPA CİVATA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 8866677 +90 212 8866675 http://www.mapaclutch.com 174 MA-PA FREN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6580700 +90 262 6580690 http://www.mapaclutch.com 175 MA-PA MAKİNA PARÇALARI ENDÜSTRİSİ A.Ş. +90 262 6580700 +90 262 6580690 http://www.mapaclutch.com 176 MARTUR SÜNGER VE KOLTUK A.Ş. +90 212 3450025 +90 212 3450035 http://www.martur.com.tr 177 MATAY OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 4833550 +90 224 4833564 http://www.matay.com.tr 178 MAYSAN MANDO OTOMOTİV PARÇALARI SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2431350 +90 224 2435902 http://www.maysanmando.com 179 MEBANT İZOLASYON VE BANT SAN. A.Ş. +90 232 4336071 +90 232 4572073 http://www.mebant.com.tr 180 MECAPLAST OTOMOTİV ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6580478 +90 262 6580487 http://www.mecaplastgroup.com 181 MEKRA LANG OTOMOTİV YAN SANAYİ A.Ş. +90 312 6401216 +90 312 6401225 http://mekra-turkey.com 182 MESA MAKİNA DÖKÜM GIDA SAN. TİC. A.Ş. +90 332 2391872 +90 332 2391876 http://www.mesamakina.com.tr 183 MURAT TİC. KABLO SAN. A.Ş. +90 262 6796700 +90 262 6580210 http://www.muratticaret.com 184 MUTLU AKÜ VE MALZ. SAN. A.Ş. +90 216 3041590 +90 216 3041869 http://www.mutlu.com.tr 185 MUTLU PLASTİK VE AMBALAJ SAN. A.Ş. +90 212 5504582 +90 212 6513039 http://www.mutluplastik.com.tr 186 NEŞE PLASTİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 262 6581090 +90 262 6581096 http://www.neseplastik.com 187 NORM CİVATA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 3767610 +90 232 3767613 http://www.normcivata.com 188 NURSAN ELEKTRİK DONANIM SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 8559300 +90 212 8559304 http://www.nursanelektrik.com 189 OCAK KALIP MAKİNE İMALAT SAN. TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 7512732 +90 262 7512736 http://ocakkalip.com 190 OLGUNÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 236 2330444 +90 236 2331305 http://www.olguncelik.com.tr 191 OLİMPİA OTO CAMLARI SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6463878 +90 262 6463882 http://www.olimpia.com.tr 192 OMTAŞ OTOMOTİV TRANSMİSYON AKSAMI SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6555544 +90 262 6555401 http://www.omtas.com.tr 193 OPAŞ OTOMOTİV PLATİNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 6429050 +90 212 5579097 http://www.opasauto.com 194 ORMETAL YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 6718141 +90 224 6718465 http://www.yaysanteknik.com.tr 195 ORSAN TİCARİ ARAÇ SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ. +90 282 6818400 +90 282 6818414 http://www.orsantr.com 196 ORSAN YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 282 6818400 +90 282 6818414 http://www.orsantr.com 197 ORTADOĞU RULMAN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 312 2898900 +90 312 2846253 http://www.ors.com.tr 198 OTOPARSAN OTOMOTİV PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 212 8580143 +90 212 8580146 http://www.otoparsan.com 199 OT-SA OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 5962785 +90 216 3964420 http://www.ot-sa.com 200 ÖZEN PRES MAKİNA VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6581200 +90 262 6581209 http://www.ozenpres.com 201 ÖZKAR OTOMOTİV PARÇALARI İMALAT SAN. A.Ş. +90 262 6580338 +90 262 6580340 http://www.ozkarotomotiv.com 202 ÖZLER PLASTİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 4566666 +90 212 4566697 http://www.ozlerplastik.com 203 PAKSAN MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 5505700 +90 212 5505528 http://www.paksan.com.tr 204 PARSAN MAKİNA PARÇALARI SAN. A.Ş. +90 216 4931266 +90 216 4931280 http://www.parsan.com 205 PERSİFLEKS PLS. FAB. LTD. ŞTİ. +90 216 6612290 +90 216 6614228 http://www.otoerbaylar.com.tr 206 PİMSA ADLER OTOMOTİV A.Ş. +90 262 6582778 +90 262 6582786 http://www.pimsaadler.com.tr 207 PİMSA POLİÜRETAN İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3641080 +90 216 3641117 http://www.pimsa.com.tr 208 PLAST MET PLASTİK METAL SAN. İMALAT VE TİCARET A.Ş. +90 216 5405252 +90 216 5403856 http://www.plast-met.com.tr 209 PROFİL SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 224 4842636 +90 224 4842535 http://www.profilsan.com 210 RAN OTO YEDEK PARÇA KALIPÇILIK MAKİNA ELEKTRONİK OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 224 6761219 +90 224 6621240 http://www.ranrota.com http://rapro.com.tr 211 RAPRO KİMYA TURİZM BİLİŞİM SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 4497978 +90 232 4597960 212 RİETER ERKURT OTOMOTİV YAN SAN VE TİC. A.Ş. +90 224 4832729 +90 224 4832727 213 ROLLMECH AUTOMOTİVE SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2437570 +90 224 2438767 http://www.rollmech.com 214 RÖZMAŞ ÇELİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 262 7510826 +90 262 7511314 http://www.rcstr.com 215 RÖZMAŞ METAL SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6771000 +90 262 6771009 http://www.rcstr.com 216 SA-BA ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER İML. VE TİC. A.Ş. +90 216 5931955 +90 216 5931440 http://www.sa-ba.com.tr 217 SAFKAR EGE SOĞUTMACILIK KLİ. SOĞ. HAVA TES. İHR. İTH. SAN VE TİC AŞ +90 232 8333764 +90 232 8333755 http://www.safkar.com.tr 218 SANGO OTOMOTİV ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6796100 +90 262 6796161 http://www.sango-sti.com 219 SAN-PAR KALIPÇILIK PARÇA İMALATI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 216 3072400 +90 216 3075015 http:// 220 SARIGÖZOĞLU HİDROLİK MAKİNA VE KALIP SAN. TİC. A.Ş. +90 236 2337050 +90 236 2337047 http://www.sarigozoglu.com.tr 221 SCHNEİDER ENERJİ ENDÜSTRİSİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6480400 +90 262 6589870 http://www.areva-td.com 222 SEKİSO OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6580539 +90 262 6580540 http://www.sekiso.com.tr 223 SEL METAL OTOMOTİV VE MAKİNA İMALAT SANAYİ +90 262 7511315 +90 262 7512228 http://www.selmetal.com 224 SENTEZ OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 232 4359410 +90 232 4359497 http://www.sentezotomotiv.com 225 SERVET MADENİ EŞYA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 212 7361886 +90 212 7361891 http://www.servetmadeni.com 226 SIGARTH METAL İŞLEME SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6582601 +90 262 6582605 http://www.sigarth.com 227 SIZMAZ CONTA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 2192113 +90 212 4854146 http:// 228 SİSAN SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6582680 +90 262 6582699 http://www.sisansanayi.com www.taysad.org.tr Kasım November - Aralık December 2011 129 TAYSAD ÜYELERİ 229 130 TAYSAD MEMBERS Firma Adı Telefon Faks Ana Sayfa SİSMAK OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 3280255 +90 232 3280262 http://www.sismak.com 230 SİSTEM TEKNİK SANAYİ FIRINLARI A.Ş. +90 262 6582914 +90 262 6581819 http://www.sistemteknik.com 231 SKT YEDEK PARÇA MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2434100 +90 224 2431424 http://www.skt.com.tr 232 SOM CİVATA SOMUN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 312 2671467 +90 312 2671068 http://www.somas.com.tr 233 STANDARD PROFİL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 3133100 +90 212 2321936 http://www.standardprofil.com 234 STANDART YAY SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 5495986 +90 212 5495990 http://www.standardyay.com 235 SUPAR SUPAP VE PARÇA SAN. TİC. A.Ş. +90 332 2482394 +90 332 2487521 http://www.supar.com 236 SUPSAN MOTOR SUPAPLARI SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 3363200 +90 212 5927268 http://www.supsan.com.tr 237 SÜPERPAR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 8770212 +90 232 8770217 http://www.superpar.com 238 ŞAHİN MOTOR YATAKLARI SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6533361 +90 262 6533101 http://www.sahin.com.tr 239 ŞESAN YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6588962 +90 262 6580312 http://www.sesan-semak.com 240 TAEGUTEC KESİCİ TAKIMLAR SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3134010 +90 216 3134050 http://www.taegutec.com.tr 241 TAKOSAN OTOMOBİL GÖSTERGELERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 5541525 +90 212 6425297 http://www.takosan.com.tr 242 TANATAR KALIP PRES İŞLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD ŞTİ. +90 222 2360970 +90 222 2360969 http://www.tanatarkalip.com.tr 243 TAYSAN OTO YAN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2433516 +90 224 2433515 http://www.erkurtholding.com 244 TDM OTOMOTİV SAN. TİC. LTD. ŞTİ. +90 224 4842573 +90 224 4842493 http://www.tdmtr.com 245 TEFAŞ KİMYASAL VE SERAMİK KAPLAMA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6580220 +90 262 6588202 http://www.tefas.com.tr 246 TEKERSAN JANT SAN. A.Ş. +90 216 4745715 +90 216 4745697 http://www.tekersan.com.tr 247 TEKİŞ TEKNİK EROZYON KALIP SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6580404 +90 262 6580413 http://www.tekiskalip.com.tr 248 TEKLAS KAUÇUK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6484400 +90 262 6417963 http://www.teklas.com.tr 249 TEKNOFOAM İZOLASYON SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 5170956 +90 216 5170957 http://www.teknofoam.com 250 TEKPOL TEKNİK POLİÜRETAN SANAYİ VE TİC. A.Ş. +90 216 3786451 +90 216 3786456 http://www.tekpol.com.tr 251 TELFORM KELEPÇE VE YAY SAN. TİC. A.Ş. +90 262 7514420 +90 262 7514510 http://www.telform.com.tr 252 TEMEL CONTA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 4835409 +90 232 4259269 http://www.temelconta.com.tr 253 TERBAY MAKİNA ENDÜSTRİ VE TİCARET A.Ş. +90 232 4782525 +90 232 4782526 http://www.terbay.com.tr 254 TEZMAKSAN MAKİNA SA. VE TİC. A.Ş. +90 212 6746010 +90 212 5651842 http://www.tezmaksan.com 255 THYSSENKRUPP OTOMOTİV PARÇALARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6582607 +90 262 6447528 http://www.thyssenkrupp.com 256 TI OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 224 4110110 +90 224 4110111 http://www.tiautomotive.com 257 TI OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. / GEBZE +90 262 6784800 +90 262 6784890 http://www.tiautomotive.com 258 TIR-SAN TREYLER SAN. VE TİC. NAKLİYAT A.Ş. +90 216 5640200 +90 216 3118097 http://www.tirsan.com 259 TİRSAN KARDAN A.Ş. +90 232 4636161 +90 232 4225332 http://www.tirsankardan.com.tr 260 TKG OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2807900 +90 224 4823934 http://www.tkg.com.tr 261 TOKSAN YEDEK PARÇA İMALAT TİCARET VE SANAYİ A.Ş. +90 224 4111950 +90 224 4111959 http://www.toksanotomotiv.com 262 TOPÇESAN TOPBAŞ ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2612555 +90 224 2610137 http://www.topbasgroup.com.tr 263 TOYOTA TSUSHO EUROPE S.A. - TÜRKİYE GEBZE ŞUBESİ +90 262 6788100 +90 262 6580284 http://www.toyota-tsusho.com 264 TOYOTA TSUSHO OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 262 6788100 +90 262 6580284 http://www.ttesa.net 265 TOYOTETSU OTOMOTİV PARÇ. ÜRETİM VE TİC. A.Ş. +90 262 6588710 +90 262 6588717 http://www.toyetsu.com.tr 266 TOZMETAL TİC. VE SAN. A.Ş. +90 212 8805660 +90 212 8806147 http://www.tozmetal.com 267 TRAKYA CAM SAN. A.Ş. "+90 212 3503366 +90 212 3504366 http://www.sisecam.com 268 TRİGO ÇÖZÜM SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 3520167 +90 212 3520168 http://www.trigo.net 269 TUTANLAR MOTORLU ARAÇLAR TİC. VE SAN. A.Ş. +90 212 6891370 +90 212 6891368 http://www.weger.com.tr 270 TÜRK HENKEL KİMYA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. +90 216 5794000 +90 216 4690748 http://www.henkel.com.tr 271 UÇAR METAL MAKİNE OTOMOTİV PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6556018 +90 262 6555915 http://www.ucar.com.tr 272 ULUS METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. +90 262 6771021 +90 262 6771025 http://www.ulusmetal.com.tr 273 USO OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3641090 +90 216 3646547 http://www.uso.com.tr 274 ÜNÜVAR ELEKTRONİK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 4205000 +90 216 4156507 http://www.unuvar.com 275 VALEO OTOMOTİV SİSTEMLERİ END. A.Ş. +90 224 2700400 +90 224 2610055 http://www.valeo.com 276 VAN PRES DÖKÜM KROMAJ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2431458 +90 224 2431460 http://www.vanpres.com.tr 277 VERİTAS OTOMOTİV SAN. LTD. ŞTİ. +90 282 7264762 +90 282 7251847 http://www.veritas-ag.de 278 YAZAKİ OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş. +90 224 2701000 +90 224 5248999 http://www.yazaki-europe.com 279 YEMENİCİ OTOMOTİV VE PARÇALARI SAN. VE TİC. A.Ş. +90 262 6432122 +90 262 6412836 http://www.yemenici.com 280 YENMAK MOTOR GÖMLEK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 332 2489276 +90 332 2484855 http://www.yenmak.com.tr 281 YETSAN OTO KALORİFER VE RADYATÖR SAN. TİC. A.Ş. +90 364 2350413 +90 364 2350415 http://www.yetsan.com 282 YILDIZ KALIP SAN. VE TİC. A.Ş. +90 212 7711515 +90 212 7712898 http://www.yildizkalip.com 283 YİĞİT AKÜ MALZEMELERİ NAKLİYAT SAN. VE TİC. A.Ş. +90 312 2670280 +90 312 2670861 http://www.yigitbattery.com 284 YOĞURTÇUOĞLU KAUÇUK PARÇA SANAYİ +90 224 4823002 +90 224 4823001 http://www.omrubber.com 285 ZATEL PRES DÖKÜM SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 3951302 +90 216 3950112 http://www.zatel.com.tr 286 ZF LEMFÖRDER AKS MODÜLLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. +90 232 3981307 +90 232 3981391 http://www.zf.com 287 ZF TÜRK SAN. VE TİC. A.Ş. +90 216 5920750 +90 212 5920764 http://www.zf-group.de Kasım November - Aralık December 2011 www.taysad.org.tr