Andropoz ve Menopoz Hakkında Merak Edilenler

advertisement
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
Andropoz ve Menopoz Hakkında Merak Edilenler
İnsanın yaşamı boyunca geçirdiği fiziksel ve psikolojik değişimler, "bebeklik, çocukluk, ergenlik,
yetişkinlik ve yaşlılık" olmak üzere beş gelişim döneminde gerçekleşir. Her gelişim döneminin süresi
ve özellikleri kadınlarda ve erkeklerde farklılık gösterir. Yetişkinlik döneminden yaşlılık dönemine
geçiş evresi olan orta yaş döneminde yaşanan değişiklikler erkeklerde "andropoz", kadınlarda da
"menopoz" olarak adlandırılır.
ANDROPOZUN BELİRTİLERİ VE ÇAĞIRDIĞI HASTALIKLAR
Erkeklik hormonu olarak bilinen testosteronun kandaki düzeyinin azalmaya başladığı ve buna bağlı
olarak çeşitli semptomların ortaya çıktığı andropoz döneminin başlangıcı genel olarak 40’lı yaşlar
olarak kabul edilir. Andropozun en yayın belirtileri arasında ani ateş basmaları, kas ve eklem ağrıları,
konsantre olamama, yorgunluk ve halsizlik, uykusuzluk, zihinsel faaliyetlerde zayıflama, duygusal
değişimler, depresyon, kas ve kemik kaybı, vücutta yağlanma, cinsel istekte azalma ve sertleşme
sorunlarıdır. Andropoz engellenebilen ya da ortadan kaldırılabilen bir durum değildir ancak çeşitli
tedavi yöntemleriyle belirtilerinin azaltılması sağlanabilir. Testosteron hormonu sanılanın aksine
yalnızca cinsellikle ilgili değildir, kaslar, kemik yoğunluğu, kırmızı kan hücrelerinin üretimin, libido
düzeyi ve bağışıklık sistemi ile yakından ilgilidir. Kesin bir yaş sınırı olmamakla birlikte 50 yaşından
sonra tüm erkeklerin hipertansiyon, diyabet, kalp-damar hastalıkları, prostat hastalıkları ve kemik
erimesi gibi andropoz döneminde ortaya çıkabilecek sorunlar için düzenli sağlık kontrolü yaptırmaları
önemlidir.
ANDROPOZUN PSİKOLOJİSİ
Andropoz bir anlamda menopozun erkeklerdeki karşılığı gibidir. Bu dönemde erkeklerde testosteron
üretiminin azalması ve diğer hormon değişiklikleri nedeniyle sertleşmede zorlanma, cinsel istek ve
meni miktarında azalma gibi belirtilerin yanı sıra, depresif ruh hali gibi psikolojik belirtiler de ortaya
çıkar. Orta yaştan sonra tüm erkeklerin testosteron düzeyinde azalma olur ama önceki yaşlarda da
her erkekte testosteron üretim düzeyi farklı olabildiği için her erkekte aynı oranda azalma ve aynı
etkiler görülmez. Andropozla birlikte görülen cinsel, fiziksel ve ruhsal değişiklikleri erkekler genellikle
“erkekliğin bitmesi” olarak düşünürler. Bu da doğrudan zaten bir gerileme yaşanmakta olan cinsel
isteklerini ve sertleşme sorunlarını daha kötü hale getirir, yaşamlarını sorgulamaya, kayıplarını fark
etmeye başlarlar. Bazı erkekler bu durumu tamamen cinsellikten elini ayağını çekerek yaşarken,
bazıları da vakit kaybetmeden bir telafi yolu bulmak için kendilerine genç bir partner aramaya
başlarlar, hatta evlerini barklarını terk ederek genç sevgililerinin peşinden giderler. Aslında toplumda
hiç de azımsanmayacak oranda görülen bu durum “azgınlık” ya da “kadın düşkünlüğü” olarak
nitelendirilir. Ben ise bu durumu “azgın teke sendromu” olarak adlandırıyorum. Cinsel etkinliklerinin
azalmaya başladığı gerçeğinden rahatsız olan erkek, çevresine cinsel hayatında bir değişiklik veya
herhangi bir azalma olmadığını, eskisi gibi devam ettiğini gösterme çabası içinde girerek cinsel
duygu ve isteklerinin esiri olabilir, iradesini ve değer yargılarını ayaklar altına alarak sadece cinsel
haz peşinde koşabilir. Amaçları onlara gençlik iksiri sunacak genç kadınlarla aralarındaki yaş farkını
örtbas etmeye çalışmak olan azgın tekeler gençleşmek için estetik ameliyat, botoks yaptırma, ciltteki
lekeleri temizletme, yaşlılık belirtileri olan dudak ve alın çevresindeki kırışıklıların düzeltilmesi gibi
yollara başvurarak ilişkilerinde kendilerine güvenlerini arttırmaya çalışabilirler.
MENOPOZUN BELİRTİLERİ VE ÇAĞIRDIĞI HASTALIKLAR
Yaşam gelişim ve değişimin sürekli olduğu bir süreç, yaşlılık da bu sürecin doğal bir parçasıdır.
Yaşlılıkta ortaya çıkan fizyolojik değişimler kadınlarda menopoz ve erkeklerde de andropoz olarak
adlandırılan iki farklı süreçte gerçekleşir. Menopoz en genel anlamıyla kadının yumurtalıklarında
yumurta üretiminin durmasıyla âdetin kesilmesi ve doğurganlık özelliğinin sona ermesidir. Menopoz
genellikle 45-55 yaşları arasında başlar ama 40 yaşından önce ya da 60 yaşından sonra başladığı da
görülebilir. Yumurtalıkların cerrahi operasyon ile alınması veya X ışınları ile yok edilmesi ile yapay
1/4
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
menopoz başlatılabilir. Menopoz döneminin en yaygın semptomları ateş basması ve terleme, baş
ağrısı, baş dönmesi, kilo artışı, kemik erimesi, ciltte kuruma, idrar yolları sorunları, uyku sorunları,
stres, kaygı, panik bozukluk ve depresyondur. Menopoz döneminde kandaki östrojen düzeyinin
azalması kalp ve damar hastalıklarının ve Alzheimer’ın kadınlarda erkeklere göre daha fazla
görülmesinin nedenlerindendir. Bu dönemde yaşanabilecek kalp ritmi değişiklikleri, kolesterol artışı,
diyabet gibi sorunların erken tedavisi için düzenli sağlık kontrolü önemlidir.
MENOPOZUN PSİKOLOJİSİ
Menopoz döneminde değişen hormon seviyeleri belli bir miktarda cinsel istek kaybına neden olsa da
aslında cinsel isteğin azalmasına etki eden en önemli faktör kadınların menopoza ilişkin olumsuz
algılarının yol açtığı psikolojik nedenlerdir. Bu dönemde olduğu düşünülen cinsel istek azalması,
vücutta gerçekleşen biyolojik değişikliklerden çok, kadınların menopozu bir hastalık olarak görmeleri
ve her şeyin bittiği şeklindeki yanlış inanışları yüzünden “eksik kadınlık, değersizlik, hastalıklı
olma” gibi duyguların hâkim olduğu depresyon ya da anksiyete belirtileri nedeniyle ortaya çıkar. Bu
ruh hali içindeki kadının kendini kadın gibi değil, hasta gibi hissederek cinsel çekiciliğinin kalmadığını
düşünmesi, partneri tarafından beğenilmeme kaygısı, cinselliği haz alacağı bir deneyim yerine, görev
olarak görmesi hem kendisini hem de partnerini cinsellikten uzaklaştırabilir. Menopoz döneminde
doğurganlığın sona ermesi, hamile kalma endişesi olmadan ve doğum kontrol yöntemleriyle
uğraşmadan özgürce seks yapabilme avantajı sağlar. Kadının hamile kalma riski olmadan cinselliği
yaşayabilmesi cinsel isteğini arttırıcı ve orgazm olmasını kolaylaştırıcı bir etki yaratır. Ayrıca, kadının
iş, kariyer, aile, çocuklar gibi konularda belirli bir yaşam olgunluğuna erişmiş olması,
sorumluluklarının ve kaygılarının azalması, kendine ve cinselliğe odaklanabilmesine olanak verir ve
cinsellikten daha çok haz almasını sağlar. Menopoz dönemindeki hormon değişiklikleri sonucunda
yaşanan vajinal kuruluk ve ağrılı cinsel ilişki gibi sorunlar lokal hormon veya kayganlaştırıcı jel
uygulamalarıyla kolaylıkla giderilerek cinsellikten alınacak haz kaybı engellenebilir.
ANDROPOZ VE MENOPOZ DÖNEMİNDE CİNSELLİK
İlerleyen yaşlarda cinsel yaşam fiziksel, psikolojik ve kültürel faktörlerden doğrudan etkilendiği için
bu faktörlerin iyileştirilmesi, cinsel sağlığın korunması ve tatmin edici bir cinsel yaşamın
sürdürülebilmesi için gereklidir. Öncelikle yaşlılıkta cinselliğin olmayacağı ya da olmaması gerektiği
şeklindeki yanlış yargılardan vazgeçilmelidir. Çünkü cinsellik doğumla başlayan ve ölüme kadar
süren temel bir insani ihtiyaçtır. Cinselliği bir takıntı haline getirmeyen, anın tadını çıkaran, rahat ve
huzurlu olan bir kişi, her yaşta cinsel haz alabilecek aktivitelerde bulunabilir. Cinsellik yemek yeme,
su içme, uyuma gibi temel insani ihtiyaçlardan biridir, böyle bir olguyu yaşlılar için yok saymak
gerçekçi bir yaklaşım değildir. Çünkü yaşlı olsa da her insanın rahatlamaya, gevşemeye, arzulamaya,
arzulanmaya, cinsel haz alıp vermeye, ruhunu ve bedenini özgürce paylaşmaya ihtiyacı vardır. Kadın,
erkek herkes doğası gereği cinsel arzularını tatmin etmek ve cinselliği yaşamak ister. Cinsellik
yalnızca cinsel ilişki demek değildir; öpüşmek, sevişmek, mastürbasyon ile kendi kendine zevk
vermek ve oral seks gibi cinsel olarak kişiyi uyaran tüm eylemleri içerir. Haz alıp haz vermeye odaklı
gerçek cinsellik, partnerlerin cinsel birleşmeye ruhen ve bedenen hazırlanma süreci olan önsevişme
ile başlar. “Kadınların daha çok ihtiyaç duyduğu” ve erkeklerin çoğu zaman çok yanlış bir şekilde
“görev” gibi algıladığı önsevişme, sağlıklı ve mutlu bir cinsellik için kesinlikle yaşanması gereken bir
deneyim, hatta gerekliliktir. Haz veren bir cinselliğin yolu kişinin kendi vücuduyla barışık olmasından
geçer. Çünkü her organ yaşlandığı gibi cinsel organlar da yaşlanır. Yani sağlıklı ve mutlu bir
cinselliğin cinsel organlar ve vücut görüntüsü ile genellikle ilişkisi yoktur. Cinsellikte çekincelere yer
yoktur, çift yaşlanmaya bağlı olarak karşılıklı çekiciliklerini yitirmiş olabilirler. Ancak ilerleyen
yaşlarda cinselliği bir performans gösterisi olarak görmeden, cinsel fanteziler kurarak, samimi ve açık
olarak konuşarak, fantezi ve cinsel isteklerle ilgili suçluluk ve korku duymayarak, tensel uyum ve
karşılıklı anlayış ile cinsel çekicilik tekrar elde edilebilir. Ayrıca dengeli beslenmek, düzenli egzersiz
yapmak, sigara ve alkol tüketmemek gibi sağlıklı yaşam alışkanlıklarının, ilerleyen yaşlarda cinsel
yaşam açısından önemi daha da artmaktadır. Diyabet ve yüksek tansiyon gibi kronik hastalıklar için
kullanılan bazı ilaçlar cinsel işlevleri etkileyebildiği için doktor kontrolünde ilaç değişikliği yapılabilir.
2/4
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
CİNSEL TERAPİ HER YAŞTA ALINABİLİR
Yaşın ilerlemesiyle birlikte, cinsel istek, haz ve orgazm kademeli olarak azalabilir. Erkeklerin cinsel
istekleri azalabilir, boşalma problemleri ortaya çıkabilir, cinsel açıdan uyarılmaları için gereken süre
uzayabilir, sertleşmenin olması daha çok zaman alabilir ve sertleşme sorunları yaşayabilirler. Ayrıca
yaşlanan erkelerde prostat bezinin büyümesi ve sorun çıkarması sık rastlanan bir durumdur. Aynı
şekilde yaşlanma ile prostat kanseri riski de artar ve prostat kanseri de sertleşme bozukluklarına yol
açabilir. Kadınlarda ise östrojen hormonundaki azalmaya bağlı olarak vajinadaki kayganlık, esneklik
ve cinsel istek azalabilir. Ayrıca bazı durumlarda orgazm sırasında rahatsızlıklar da olabilmektedir.
Ancak menopoz sonrası yıllarda cinsel olarak aktif olan kadınlarda bu etkilerin daha az olduğu
görülmüştür. Kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı, depresyon, romatizma, sigara,
alkol ve hormon düzensizlikleri yaşlılıkta cinselliği olumsuz etkileyebilir. Bu değişiklikleri genellikle
eşin kabul etmesi ya da anlaması zordur. Bu değişikliklerin çiftin cinsel yaşamını etkileyip
etkilemediği ya da evlilik hayatında veya cinsel aktivitelerde sıkıntılara yol açıp açmadığına karar
vermek önemlidir. Eğer bu faktörler sorunu tetiklediğinde bazı tıbbi müdahaleler mümkündür,
bunlara örnek olarak çeşitli kayganlaştırıcıların kullanımı ya da sertleşme bozukluğunu çözmek için
ilaç kullanılması ve penis protezleri verilebilir. Ayrıca azalan cinsel aktiviteler nedeniyle sıkıntı,
utangaçlık ve suçluluk duyan çift; cinsellik ile toplumun kendilerinden beklediği davranışlar arasında
çatışma yaşayabilir. Bu nedenle yaşlıların cinsellikle ilgili duygu ve düşüncelerini ifade etmede
desteğe, bireysel psikoterapiye, evlilik terapisine veya cinsel terapiye ihtiyaçları olabilir.
ANDROPOZ VE MENOPOZ DÖNEMİNDE ÇİFTLER NE YAPMALI?
Sevmek, gözde değil tendedir, sözde değil eylemdedir. Bu yüzden “Seni seviyorum” demek çok ağır
ve ciddi bir sözdür. Bunun farkında olmak, tene dokunmak ve gereği olan eylemleri aşkla yapmak
gerekir... Kendini koşulsuzca kabul etme ve sevme, kendini keşfetme, hayatın sırrına vakıf olma ve
hayatın gerçek anlamını bulma yolculuğunun başlangıç noktası,SİZ'siniz. Çünkü her insanın sağlıklı
ve mutlu olma, gerçek mutluluğu deneyimleme ve hayatın amacını keşfetme gücü vardır. Hayatın
sırrı olan aşkın seks; her insana hayata dair en zor soruların yanıtını bulabilmesi için yardımcı
olacaktır, büyüme ve değişme serüvenlerine rehber olacaktır. Zor olan, acı veren ve cesaret isteyen
hayatın sırrını bulma yolculuğu, insanın kendini keşfetme sürecidir, cennet bahçesine girme ve
oradaki meyvelerin tadına bakma deneyimidir. Her insanın bedeninde ve ruhunda “cennet bahçesi”
gizlidir. Bu bahçeye girdiğinizde hem kendinizi hem partnerinizi hem de hayatınızı inceleyebilirsiniz,
kendinizi bütünleme ve dengeleme sanatını öğrenirsiniz, içinizdeki zihinsel, duygusal, spritüel ve
iletişimsel tüm unsurlar uyum içinde birleştirirsiniz, kendinizle, partnerinizle ve hayatla barış içinde
olursunuz. Ancak bu zor bir iştir ve tüm keşifler gibi kararlılık, yürek ve cinsel enerji ister, geçmişten
geleceğe zaman içinde atlamayı bırakıp, bugüne ve cennet bahçesine odaklanmak cesaret ister. Bu
kadim yolculukta sevgi sanatını -önce kendinizi, sonra başkalarını daha sonra da hayatı sevme
sanatını- öğrenirsiniz, kendi yaşamınıza ancak kendiniz anlam verebilirsiniz, hayatın geçmişte ve
gelecekte değil şimdi ve burada yaşandığını fark edebilirsiniz. Unutmayın, keşfedilmemiş ve
deneyimlenmemiş bir hayat tam bir hayat değildir, hayatın ancak küçük bir bölümüdür. Hayatın
anlamı zıtlık, deneyimleme ve mizah kavramları özümsenerek bulunur. “Her şey zıddıyla açığa
çıkar” diyen Mevlana ne güzel söylemiş... Aslında her şey zıtların birbiri içinde olma durumudur. Gizli
ve gizemli olan ve “sır”denilen şey aslında açık ve aleni olanın ta kendisidir. Sekse ve aşka dair,
kadına ve erkeğe dair, kadın-erkek ilişkilerine dair, hayata dair düşünce sistemimizi yeniden
oluşturmamız gerekiyor, romantizm ve erotizmle yoğrulmuş cinsel duygularımızın kontrolüyle,
hayatımızın yönetimini rahatlıkla elimize alabiliriz, hayatın sırrına vakıf olabiliriz. “Hayatın sırrı aşkın
sekstir.” Çünkü insan cinsellikle var olur, varlığını hisseder. Bu nedenle hayatın sırrı çok basittir ve bu
basitliği hayatına indirgeyen sırra vakıf olabilir. Özünde hayatın sırrını barındıran aşkın seks, insanın
kendisini, doğasını, sınırlarını ve hayal dünyasını keşfe çıktığı bir deneyimdir. Ancak bu deneyim eksik
ya da yanlış bilgilerle değil, doğru bilgiler ve farkındalıkla yaşandığında, aşkın doyumsuzluğunu ve
hayatın sırrını açığa çıkarır. İnsanın doğuştan getirdiği bir içgüdüsü olan cinselliğin geliştirilmesi ve
sorunlu yönlerinin çözümlenmesi mümkündür.nAndropoz ve menopoz dönemlerindeki çift
sorunlarının çözümünün anahtarı, farkındalık, hoşgörü ve sabırdır. Çiftler öncelikle bu dönemlere
girdiklerinin farkında olmalı ve yaşayacakları değişimlerin neler olabileceğini bilmelidir. Böylece
3/4
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
bireysel olarak yaşanacak olumsuzlukların ilişkilerine yansıması konusunda birbirlerine karşı hoşgörü
gösterebilirler. Bu süreçte empati çok önemlidir. Çünkü “Gençliğim, cinsel hayatım bitti, artık
yaşlandım hiçbir işe yararam” düşüncesinin hâkim olduğu andropoz ve menopoz dönemlerinde
erkeğin de kadının da en büyük ihtiyacı anlayış ve destek görmektir. Ancak bu sayede bu kritik
dönemi atlatarak yalnız olmadıklarını, birlikte korkularını göğüsleyebileceklerini, sorunlarının
üstesinden gelebileceklerini ve yaşamın her şeye rağmen yaşanmaya değer olduğunu anlayabilirler.
Hatta o güne kadar üstlendikleri sorumluluklar ve yaşam mücadelesi içinde birbirlerine yeterince
ayıramadıkları zamanı telafi ederek yaşadıkları her anın tadına birlikte varabilirler. Bu kritik dönemde
evlilik çatışmaları ve cinsel sorunlarını yumuşaklık, sevecenlik, güven ve tanışıklık sayesinde kolayca
aşılabilir ve mutlu bir yaşamı birlikte sürdürmeye devam edebilirler. Çiftlerin birbirlerine karşı sevgi
ve bağlılıklarını ifade etmelerinin önemli yollarından biri cinselliktir. Çiftlerin ilerleyen yaşlarında
ulaştıkları duygusal olgunluk birbirleriyle daha nitelikli yakın ilişkiler kurmalarını sağlar. Kadın-erkek
ilişkisinin niteliğinin artması yaşayacakları cinselliğin de daha nitelikli olması anlamına gelir.
AŞKIN SEKSTE MANEVİ VE CİNSEL BOŞALMA...
Erkek ve kadının cinselliği farklı yaşar. Erkeğin fizyolojisi onu boşalmanın hazzını yaşama hedefli,
penise odaklı, doğrusal, dolaysız seks yapmaya ve “cinsel boşalma”ya yönlendirir. Kadın ise
romantizmi ve ardından gelen erotizmi tüm bedenine dağılmış olarak yaşar ve “manevi boşalma” ile
tatmin olur. Erkek için herhangi bir cinsel uyaranın varlığı cinsel boşalması için yeterli olabilir ama
kadın duygusal ve fiziksel yapısı gereği sekse yavaş yavaş hazırlanır, yataktan ve seksten önce
manevi olarak tatmin olmayı ister. Bu nedenle cinsel uyumun yakalanması erkeğin kadını önce
manevi olarak boşaltmasıyla mümkündür. Kadının cinsel isteği ve yoğunluğu, cinsel boşalma ve
orgazm süresi ve şiddeti manevi boşalmasına bağlıdır. Erkeğin partnerinin manevi boşalmasını
sağlayabilmesinin birçok yolu vardır ama bunların en iyisi olan beş yol şöyledir: (1) aşkla dokunmak,
(2) ilgiyle dinlemek, (3) birlikte kaliteli vakit geçirmek, (4) onu biricik kılmaktır, (5) romantizm
sunmak... Bu beş yolu izleyen bir erkek, kadını manevi olarak boşaltmış yani tatmin etmiş olur.
Cemal Süreya'nın dediği gibi; “Bazı adamlar, incitmeden sevemezdi; kırardı, dökerdi, yangınlar
bırakırdı arkalarında… Bazı adamlarsa, tüm geçmişi unutturur, parmak uçlarından öperdi...” Yani
erkeğin nezaketli olanı makbuldür; soğukluğuyla üşüteni değil, nezaketle seveni; öfkesini kusanı
değil, nezaketle öpeni; olumsuza odaklananı değil, nezaketle iltifat edeni; çok konuşup yoranı değil,
nezaketle dinleyip anlayanı… Kadın da erkeğe manevi boşalmanın bir karşılığı olarak, aşkla ve
gönülden bir armağan olarak erotizmle birlikte ruhunu ve bedenini sunar. Erkek almaya hak
kazandığı bu armağanı, aşkla, tutkuyla ve şehvetle kabul eder. Erkekleri mutlu etmenin birçok yolu
vardır ama en iyi beş yolu; (1) yaptıklarını fark edip takdir etmektir, (2) mutlu etmeyi başardığını ona
gülümseyerek göstermektir, (3) varlığına ve sunduklarına ihtiyaç duymaktır, (4) erotizm sunmaktır,
(5) aşkla hizmet davranışlarında bulunmaktır . Bu manevi ve cinsel tatmin olma sürecinin sonucunda
da çift müthiş bir cinsel uyum içine girer, daha derin hazlara ulaşır. Erkeğin aşkının nesnesi olan
kadın, aşkı ruhunda ve bedeninde hisseden kadın, erkek için vazgeçilmez olduğunu ve erkeğin
kendisi için yanıp tutuştuğunu hisseden kadın, manevi boşalmasının üstüne bir nevi bonus olarak
“cinsel boşalma” da yaşayabilir.
Yayınlanma tarihi: 03.05.2017
Makale adresi: http://www.cemkece.com.tr/m-andropoz-ve-menopoz-hakkinda-merak-edilenler.html
Web : http://www.cemkece.com.tr
Facebook: http://facebook.com/drcemkece
Twitter: http://twitter.com/drcemkece
Google+: https://plus.google.com/114707731481596974039
Instagram: http://instagram.com/drcemkece
Youtube: http://youtube.com/user/cisedorgtr
RSS: http://feeds.feedburner.com/drcemkece
4/4
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download