Basın Bülteni OPTİMUM PR - 0212 2740774 “Savunma hücrelerimiz kanseri yenecek!” Merck-Pfizer, onkolojide son 50 yılın buluşu olarak değerlendirilen ‘bağışıklık sistemi ile kanser tedavisinde’ 20 klinik çalışma yürütüyor. Merck-Pfizer işbirliğinde geliştirilen, FDA onayı ile hızlanan immünoterapi araştırması, son 50 yılın en önemli buluşu olarak değerlendiriliyor. Hedefe yönelik tedavilerin de üstünde, kişinin savunma hücrelerinin harekete geçirilerek kanserin tedavi edilmesinin hedeflendiğini açıklayan Merck Global Onkoloji Başkanı Andrew Schiermeier, “Cilt, baş-boyun ve kolon kanserinde çığır açacak tedaviler üzerinde çalışıyoruz ve çok heyecanlıyız. Merck olarak geliştirdiğimiz ‘anti PdL1 molekülü’ ile ilk defa kendi bağışıklık sistemimizden faydalanarak kanseri tedavi edeceğiz” diye konuştu. Geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye gelerek, yeni geliştirilen kanser tedavilerine yönelik araştırmaların masaya yatırıldığı ve paylaşıldığı toplantıya katılan Merck-Pfizer İmmünoonkoloji İşbirliği Genel Müdürü Andrew Schiermeier, “Merck olarak yeni geliştirdiğimiz anti pdL1 molekülü hakikaten bizi çok heyecanlandırıyor. Çünkü 20 yıldır bu konuda araştırmalar yapılıyor olmasına rağmen ilk defa kendi bağışıklık sistemimizden yararlanarak kanserle mücadele etme yolunda bir adım atmış bulunuyoruz. Pfizer’in de geliştirdiği, benzer ama bizimkiyle aynı olmayan çeşitli molekülleri var. Bu sektördeki, bu alandaki rekabetin ne kadar yoğun olduğunu göz önünde bulundurarak 2014 yılının Eylül ayında alınan bir karar ile bu konuda stratejik bir işbirliği yapmaya karar verdik. Bu kararı vermemizdeki temel nedenlerden biri de Pzifer’in de bizimle aynı felsefeye sahip olmasıydı. Her iki tarafta hastalar üzerinde en iyi etkiyi yaratabilecek ilaçlar geliştirmek istiyor.” diye konuştu. En güçlü silah bağışıklık sistemi ile kanseri tedavisi! Üzerinde çalışılan 20 klinik araştırma olduğunu belirten Andrew Schiermeier, yeni tedavilerle ilgili şu bilgileri verdi: “Mevcut tedaviler kemoterapi odaklı. Kanseri durduruyor ama geçici bir süre. Kanser hücresi mutasyona uğrayarak tekrar ortaya çıkıyor. Üzerinde çalıştığımız tedavilerde ise ilk defa kanser hücreleriyle mücadeleyi kendi hücrelerimizle yapacağız. Yani kendi hücrelerimiz kanser hücrelerine bağlanıyor ve vücuda ‘bu hücreler burada olmamalı’ mesajını veriyor. İnsanın bağışıklık sistemi aslında vücutta olmaması gereken yabancı hücrelerle mücadele etme konusunda çok güçlü olabiliyor. Bu tedavinin de özelliği, bağışıklık sisteminin gücünden faydalanılmasında yatıyor ve bu bizim elimizdeki en güçlü silahımız.” Türkiye, Merck için ITC (Intercontinental) Bölge Merkezi! Gelecek yıl 350. yılını kutlamaya hazırlanan dünyanın eski ilaç ve kimya şirketi Merck, onkoloji alanında son 50 yılın en önemli buluşuna imza atmaya hazırlanırken, Türkiye Genel Müdürü Şehram Zayer, Türkiye’nin de Merck için çok önemli bir konuma sahip olduğunun altını çizdi. Inter Continental Bölgesi olarak adlandırılan 69 ülkenin Türkiye’den yönetildiğini vurgulayan Zayer, şu bilgileri verdi: “Merck olarak, ilaç ve kimya sektöründe orta ölçekli bir oyuncuyken bugün yaşam bilimleri, sağlık hizmetleri ve performans malzemeleri dediğimiz yüksek performansa dayalı kimyasallarda faaliyet gösteren global bir şirketiz. Ar-Ge bütçemiz 1.8 milyar euro. Türkiye’de onkoloji, nöroloji, fertilite ve büyüme hormonu gibi niş alanlarda varız. İlk etapta Türkiye’de klinik çalışmalar üzerine yatırım yapıyoruz. Bu da bilimsel çalışmaların Türkiye’ye yayılması ve gelişmesi için çok güzel bir araçtır.” Merck hakkında Merck, sağlık hizmetleri, yaşam bilimleri ve performans materyalleri alanında öncü bir bilim ve teknoloji firmasıdır. Yaklaşık 40.000 çalışanımız, kanser veya multipl sklerozu tedavi etmeye yönelik biyofarmasötik tedavilerden, bilimsel araştırma ve üretim için en son sistemlere, akıllı telefon ve LCD televizyonlar içinlikit kristallere kadar yaşamı iyileştiren yeni teknolojiler geliştirmek için çalışmaktadır. Merck, 2014 yılında 66 ülkedeki satışlarından 11,3 milyar Euro tutarında gelir elde etmiştir. 1668 yılında kurulan Merck, dünyanın en eski ilaç ve kimyasal şirketidir. Kurucu aile, halka açık şirketler grubunun büyük hissedarı olmayı sürdürmektedir. Merkezi Almanya’nın Darmstadt şehrinde bulunan Merck, Merck isim ve markasının küresel haklarına sahiptir. Bunun tek istisnası, şirketin EMD Serono, MilliporeSigma ve EMD Performance Materials ile faaliyet gösterdiği Birleşik Devletler ve Kanada’dır. Merck İlaç Ezca ve Kimya A.Ş Rüzgarlıbahçe Mah.Kavak Sok.No:16-18 Kavacık Tic. Mrkz. Kat:5 Kavacık – İstanbul - TÜRKİYE