Hayvanlar Alemi Yazarlar Doç.Dr. Yavuz KILIÇ Yrd.Doç.Dr. Mustafa TANATMIŞ Amaçlar Bu üniteyi çalıştıktan sonra; • en basit gruptan en gelişmiş gruba kadar tüm hayvan gruplarını, • bu grupların sistematik ve temel özelliklerini, • hayvan grupları ile ilgili bazı örnekleri sayabileceksiniz. İçindekiler • Giriş • Subregnum: Mesozoa • Subregnum: Parazoa • Subregnum: Eumetazoa (Gerçek Çokhücreliler) • Coelomata (Bilateria) • Özet • Değerlendirme Soruları • Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar ÜNİTE 4 Çalışma Önerileri • Sınıflandırma esasları ile ilgili üniteyi tekrar gözden geçiriniz. • Hayvan grupları arasındaki geçiş özelliklerini, yakın gruplar arasındaki benzerlik ve farklılıkları tespit ediniz. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ 1. Giriş Hayvanlar Alemi (Animalia) bitkilerden farklı olarak yer değiştirebilen, besinlerini vücut içinde sindirebilen canlı grubunu içine almaktadır. Bu tip canlıların vücutları çok sayıda hücrelerden oluşur ve aynı tipteki hücreler de bir araya gelerek dokuları, dokular da bir araya gelerek belirli bir fonksiyonu yapan organ sistemlerini oluştururlar. İlkel yapılı bazı türler hariç çoğalmaları genellikle eşeylidir. Hayvanlar alemi Mesozoa, Parazoa ve Eumetazoa olmak üzere üç altaleme (subregnum) ayrılır. 2. Subregnum: Mesozoa Protozoa (Birhücreliler) ile Metozoa (Çokhücreliler) arasında geçit formlarını oluşturan Mesozoonlar ağızları ve bağırsakları bulunmayan çok hücrelilerdir. Diğer bazı hayvanların vücut boşluklarında ve gonadlarında endoparazit (iç parazit) olarak yaşarlar. Mesozoa'ya örnek olarak Octopusların (Ahtopodların) sidik torbasında yaşayan Dicyema sp verilebilir. 3. Subregnum: Parazoa Vücut hücreleri diğer metazoonlardan farklı olarak gerçek doku ve organlar oluşturmazlar. Bu grupta Porifera şubesi yer alır. 3.1. Filum: Porifera (Süngerler) Çoğunluğu denizlerde kendilerini bitkiler veya herhangi bir sert zemin üzerine tesbit ederek sabit (larva dönemleri dışında) yaşarlar. Bilinen 5000 kadar türü vardır. Dış görünüşleri vazo kadeh vb. (çoğunlukla radiyar simetrili) seklinde olabildiği gibi şekilsiz veya kümeler halinde bir kitle veya çeşitli maddelerin üzerini örten bir kabuk halinde olan türleri de vardır. Süngerler şekil ve davranış bakımından bitkileri andırırlar. Vücutları deliklerle (por) kaplıdır. Bu deliklerle su alınır. Sindirim boşluklarının bulunmamasından dolayı sindirimi daima hücre içinde (intraselüler) yaparlar. Boşaltım ve solunum olayları da diffüzyonla gerçekleştirilir. Sinir sistemleri yoktur; sadece vücudun uyarılan bölgesi tepki gösterir. Spikül adı verilen inorganik ve spongin denilen organik protein fibrillerinden meydana gelmiş iskeletleri vardır. Eşeyli veya eşeysiz olarak üreyebilirler. Eşeysiz üreme genellikle tomurcuklanma ve rejenerasyon (kendini yenileme) şeklindedir. Besinlerini mikroskobik organizmalar ve organik parçacıklar oluştururlar. Süngerler dört sınıfa ayrılırlar (Şekil 4.1). AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 59 HAYVANLAR ALEMİ 60 Klasis: Hexactinella (Camsı Süngerler): Vücutlarındaki iskeletleri altı ışınlı silis spiküllerden oluşur. Sünger türlerinin çoğu bu sınıfa aittir. Klasis: Calcarea (Kalkerli Süngerler): Spikülleri CaCO3'den oluşur. Klasis: Sclerospongiae: İskeletleri silis, spongin lifleri ile ara madde olan kalsiyum karbonattan oluşmuştur. Klasis: Demospongiae: İskeletleri silis spiküllerden oluşmuştur. Şekil 4.1: Çeşitli Sünger Türleri: a) Pheronema grayi (Hexactinella), b) Leucosolenia variabilis (Calcarea), c) Merlia normani (Sclerospongiae), d) Euspongia sp (Demospongiae) 4. Subregnum: Eumetazoa (Gerçek Çokhücreliler) Bu bölüme giren hayvanlarda gerçek doku ve organlar oluşmuştur. İki altbölüme ayrılırlar. Bunlar Coelenterata (Radiata) ve Coelomata (Bilateria)'dır. 4.1. Coelenterata Coelenteratlar diploblastik hayvanlardır. Yani gelişmelerinde ektoderm ve endoderm olmak üzere iki embriyonik tabaka görülür. ? Bu tabakalardan vücudun hangi kısımları gelişir? Bunların vücutlarında sadece bağırsak boşluğu (gastral boşluk) bulunur. Bazı gruplarda ise bu gastral boşluk yanlara kollar uzatarak gastrovasküler sistemi, yani bir çeşit kanal sistemini meydana getirir. Bu sistem hem ağız hem de anüs görevi yapan tek bir deliğe sahip olup, besinlerin vücudun her tarafına yayılmasını sağlar. Radiyar simetri gösterirler. Sölenterler iki filuma (şubeye) ayrılırlar. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ 61 4.1.1. Filum: Cnidaria (Knitliler) Tatlısu hidraları ve birkaç tatlısu medüzü hariç hepsi denizlerde yaşarlar. Çoğunluğu dimorf hayvanlardır. Yani aynı tür hem polip hem de medüz olmak üzere birbirinden farklı iki tip içerir. Bunlardan polipler tabanları ile kendilerini bir yere bağlayarak sabit yaşarlar. Şekilleri kadeh veya vazo biçimindedir. Medüz formları ise şemsiye şeklinde olup, hemen hemen hepsi serbest yüzerler. Bunlar eşeyli çoğalarak polipleri meydana getirirler. Cnidaria'nın en önemli özelliklerinden biri de knidosit veya nematosit adı verilen yakıcı kapsüllere sahip olmalarıdır. Epidermis hücreleri arasında bulunan bu hücreler korunmaya ve avlarını yakalamaya yararlar. Denizde yüzerken bir yerinize dokunan denizanasının niçin yaktığını hiç düşündünüz mü? Knitliler üç sınıfa ayrılırlar (Şekil 4.2). Klasis: Hydrozoa (Hidralar): Soliter (yalnız) veya koloni (grup) halinde yaşayan türleri vardır. Hidrozoonların çoğu hem polip hem de medüz tiplerini içerir. Az sayıdaki bazı türleri ise sadece poliplerden veya medüzlerden oluşmuşlardır. Tatlısu ve denizlerde yaşarlar. Şekil 4.2: Cnidaria Şubesine Ait Örnek Türler: a) Hydra oligactis, tomurcukları ile (Hydrozoa), b) Chrysaura mediterranea (Scyphozoa) c) Eunicella verrucosa (Anthozoa) Klasis: Scyphozoa (Denizanaları): Çoğunluğunu büyük medüzlerin (denizanalarının) oluşturduğu bu sınıf üyelerinin hepsi denizlerde yaşarlar. Bu hayvanların bazılarının çapı 2-2.5 metreye ve tentakülleri 30 metreye ulaşır. Bununla birlikte vücut ağırlıklarının yaklaşık % 96'sı sudan oluşur. Skifozonlar çana benzer vücutlarının nabız atışı gibi açılıp kapanması şeklinde yüzerler. AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ ? HAYVANLAR ALEMİ 62 Klasis: Anthozoa (Mercanlar): Bitki benzeri sölenteratlar olup, sessil (sabit) yaşarlar. Anthozoa sınıfının bireylerinin tamamı polip tipindedir. Denizlerde yaşarlar. 4.1.2. Filum: Ctenophora (Taraklılar) Knidositleri olmayan ve monomorf sölenterelerdir. Vücut şekilleri sölenteratlardan medüzlerinkine çok benzer. 5. Coelomata (Bilateria) Sölomlular olarak adlandırılan Coelomata veya Bilateria alt bölümüne giren canlılar iki yan bakışımlı; ektoderm, endoderm ve mezoderm olmak üzere üç tabakadan gelişmiş olan bağırsak boşluğundan başka sölom adı verilen ikinci bir karın boşluğu da bulunan hayvanlardır. ? Hayvanlarda Mezoderm'den hangi vücut kısımları gelişir? Öğreniniz. Sölomlular Protostomia ve Deuterostomia olmak üzere ikiye ayrılırlar. Birinci ağızlılar olarak isimlendirilen Protostomlarda gelişme sırasında Plastopor (ilk ağız) uzayarak orta kısımları ön ve arkada birer delik bırakacak şekilde kapanır. Ön delik ağızı, arka delik anüsü meydana getirir. Aynı zamanda ektoderm (dış deri) bu bölgelerde içeriye çökerek stomedeum (ön bağırsak) ve proktodeumu (son bağırsak) oluşturur. İkisi arasındaki orta bağırsak ise endoderm (iç deri) kökenlidir. Protostomia'da birçok filum yer alır. 5.1. Filum Platyhelminthes (Yassısolucanlar) Vücutları sırt-karın doğrultusunda yassılaşmış, yumuşak yapılı hayvanlardır. Tatlısu, deniz ve karada nemli yerlerde serbest olarak yaşayan türlerinden başka, çok sayıdaki türü insan ve hayvanlarda parazittir. Sindirim borusunun içindeki boşluğun dışında vücut içerisinde herhangi bir boşluğa rastlanılmaz. Yani vücut duvarı ile organlar arasında gerçek bir sölom gelişmemiştir. Bu nedenle bunlara acoelomata adı da verilmektedir. Organlar arasındaki alanlar ise paranşima ile doldurulmuştur. Solunum, dolaşım ve iskelet sistemleri yoktur. Sindirim sistemleri anüs görevi yapan tek açıklık içerir. Çoğu hermafrodit hayvanlardır. Başlıca üç sınıf altında incelenirler (Şekil 4.3). Klasis: Turbellaria (Silli Solucanlar): Bu sınıftaki türler serbest yaşarlar. Denizlerde, tatlısularda ve bir kısmı da nemli ortamlarda bulunurlar, etçil beslenirler. Gaz değişimi bütün vücut ile olur. Boşaltım organları protonefridiyumlardır. Yüksek rejenerasyon yetenekleri nedeni ile eşeysiz de çoğalabilirler. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ Klasis: Trematoda (Karaciğer Kelebekleri): Yassı ve oval şekilli ve çeşitli hayvanların (sığır, koyun, keçi gibi) iç organlarında parazit olarak yaşayan yassı solucanlardır. Klasis: Cestoda (Tenyalar): Bu sınıf üyelerinin hepsi endoparazittir ve omurgalıların bağırsaklarında ve karın boşluklarında yaşarlar. Vücutlarının ön tarafında skoleks denilen baş kısmı bulunur. Başta vantuz ve çengeller yer alır. Vücudun geri kalan kısmı birbirine benzeyen ve proglotis adı verilen segmentlerden meydana gelmiştir. Sindirim sistemleri ve duyu organları bulunmaz. Şekil 4.3: Platyhelminthes Şubesine Ait Çeşitli Örnekler: a) Planaria lugubris (Turbellaria), b) Dicrocoelium lanceolatum=Küçük karaciğer kelebeği (Trematoda), c) Ergin tenya d) Taenia solium=Domuz tenyası, Skoleks ve proglottis (Cestoda) 5.2. Filum Nemertini (Hortumlu Solucanlar) Denizde, karada ve tatlısularda yaşayanları vardır. Vücut yapıları organizasyon bakımından hem ilkel yapılı hem de yüksek yapılı solucanlara benzer. Hayvanlar aleminde damarlar ilk olarak bunlarda ortaya çıkmıştır ve kapalı dolaşım sistemine sahiptirler. 5.3 Filum Rotatoria (Tekerleklihayvanlar) Çokhücreli hayvanların en küçükleri olup, mikroskobik yapıdadırlar. Vücutları gövde ile ayak olmak üzere iki kısımdan oluşur. Rotatorların en karakteristik özellikleri tekerlek organı adı verilen kirpikli çelenkleridir. Bu organ ön uca kadar uzanan ve ön karın bölgesinde bulunan ağız etrafını çeviren bir sil çelengini kapsamaktadır. Rotatorlarda türlere göre organlar belirli sayıdaki hücrelerden oluşur. Hayvan ergin hale geçse bile bu sayı değişmez. Bazı türleri partenogenetik olarak çoğalabilir. Rotatorlar'ın tatlısu ve denizlerde yaşayan türleri vardır (Şekil 4.5e). AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 63 HAYVANLAR ALEMİ 64 ? Rotatorlar'ın rejenerasyon yeteneği olabilir mi? 5.4. Filum Nematoda (Yuvarlaksolucanlar) Nematodların vücudu uçları iğ şeklinde incelmiş silindir şeklinde ve segment içermez. Bu hayvanlarda vücut boşluğu gerçek sölomda bulunan mezodermik tabakadan yoksundur. Bu nedenle vücut boşlukları yalancı sölom (pseudocoelomata) adı verilen tiptedir. Nemli topraklarda, denizlerde ve tatlısularda yaygın olarak bulunurlar. Türlerin çoğunluğu ekonomik canlılara ve insanlara zarar veren parazitlerdir. Parazit yaşayanları da dahil çoğu ayrı eşeyli (diğer parazit solucanlarda görülmeyen bir özellik), yalnız birkaçı hermafrodittir. Bağırsak solucanı (Ascaris lumbricoides), kıl kurdu (Oxyuris vermicularis) bu grubun en tanınmış örnekleridir (Şekil 4.4). Şekil 4.4: Nematoda Şubesine Ait Örnek Türler: a) Ascaris lumbricoides=Bağırsak solucanı, b) Oxyuris vermicularis=Kıl kurdu Nematodlar ve rotatorlarla birlikte vücut boşluğu yalancı sölom tipinde olan Acanthocephala (Başıdikenli Solucanlar), Nematomorpha (Kılsolucanları), Gastrotricha (Sillikarınlılar), Kinorhyncha (Derisi Dikenli solucanlar) filumları da bulunmaktadır (Şekil 4.5). Şekil 4.5: Çeşitli Pseudosölömata Şubelerine Ait Örnekler: a) Acanthocephala, b) Nematomorpha, c) Gastrotricha, d) Kinorhyncha, e) Rotatoria ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ 5.5. Filum Mollusca (Yumuşakçalar) Yumuşakçalar hayvanlar aleminin ikinci büyük filumunu oluştururlar. Yaşayan 130000 kadar türü vardır. Vücutları ön uçta baş, ventral tarafta kaslı bir ayak ve dorsalde iç organlar kitlesi olmak üzere üç kısımdan oluşur. Vücudun dorsal yüzeyini örten ve derinin değişimi ile meydana gelen mantonun bulunuşu karakteristiktir. Mantonun epitel hücreleri salgılarıyla ya kalın bir katikula ya da CaCO3'dan oluşan bir kabuk meydana getirirler. Bazılarında kabuk tamamen kaybolmasına karşılık manto devamlı kalır. Solunum genellikle solungaçlarla yapılırsa da bazı ilkel formlarda doğrudan doğruya organların hava ile teması sağlanır. Bazı gruplarda da (Pulmonata) akciğerler gelişmiştir. Molluskların açık dolaşım sistemleri vardır. Bir kısım molluskun gelişiminde larva devresi (trokofor larvası) görülür. Mollusca şubesi beş sınıfta incelenir. Bu gruptan itibaren tüm hayvan grupları vücutlarında gerçek bir sölom boşluğuna sahiptirler. Klasis: Gastropoda (Salyangozlar): Sümüklü böcekler ve deniz salyangozlarını içeren Gastropodlar tek parçalı kabuğu bulunan yumuşakçalardır. Gastropodlarda kuvvetli kaslardan yapılmış geniş bir ayak yüzeyi ve iyi gelişmiş bir baş bulunur. Gastrapodları diğer mollusklardan ayıran en önemli özelliklerden biri, embriyonik gelişmeleri sırasında görülen ve torsiyon adı verilen olaydır. Salyangozların hepsi genç safhada bilateral simetrilidir. Sonradan vücudun her iki yanının eşit büyümemesi yüzünden bilateral simetri bozulur. Bu nedenle iç organlar kitlesi ayağın üzerinde ve dikey eksen etrafında 180°lik bir dönme yapar. Torsiyon nedeni ile arka kısım öne geçer. Tatlısu, deniz ve karada yaşayan türleri vardır (Şekil 4.6). Şekil 4.6: Gastropoda Sınıfına Ait Örnekler: a) Fusus syracusanus, b) Turbonilla lactea, c) Vermetus arenarius Klasis: Amphineura (Kitonlar): Elips şeklinde, genellikle küçük ve kabuklu hayvanlardır. Ayak vantuz gibi cisimler üzerine yapışır. Denizlerde yaşarlar (Şekil 4.7). Klasis: Scaphopoda (Deniz Dişleri): Huni şeklinde iki ucu açık bir kabukları bulunan gruptur. Skafopodların hepsi denizlerde yaşarlar (Şekil 4.8). AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 65 HAYVANLAR ALEMİ 66 Şekil 4.7: Chiton olivaceus (Amphineura) Şekil 4.8: Scaphopoda Sınıfına Örnek Tür Deptalium vulgare Klasis: Bivalvia (Midyeler): Dorsal bölgede ligamentlerle birbirine bağlanmış iki parçalı kabuğa sahiptirler. Bunlarda bir baş bölgesi olmadığı gibi göz de bulunmaz. Radulaları yoktur. Çoğu denizlerde, az bir kısmı da tatlısularda yaşarlar (Şekil 4.9). ? Bulduğunuz bir yumuşakça kabuğunun gastropod mu yoksa midye kabuğu mu olduğunu nasıl anlarsınız? Şekil 4.9: Bivalvia Sınıfına Ait Örnekler: a) Mytilus galloprovincialis, b) Chlamys glabra, c) Ensis siliqua Klasis: Cephalopoda (Kafadanbacaklılar): Cephalopodlarda mollusklar için karakteristik olan ayağın ön kısmı birleşerek ağzın etrafında bulunan kolları ve tentakülleri, geri kalan kısmı da manto boşluğunun ön tarafında bulunan huniyi oluşturmuştur. Mürekkep balıkları ve ahtapodlar bu grup içinde yer alır (Şekil 4.10). Şekil 4.10: a) Sepia officinalis = Mürekkep balığı (Cephalopoda), b) Octopus vulgaris = Ahtapod (Cephalopoda) ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ Mürekkep balıklarına bu ismin niçin verildiğini biliyor musunuz? 67 ? Bu hayvanlarda bulunan mürekkep bezi tehlike sırasında salgısı ile kamuflaj sağlar. 5.6. Filum Annelida (Halkalı Solucanlar) Annelidler tatlısu, deniz ve karalarda yaşayan, vücutları hemen hemen birbirine benzeyen segmentlerden oluşmuş ve gerçek sölom boşluğuna sahip halkalı kurtlardır. Sindirim, boşaltım, sinir ve üreme sistemleri vardır ve bu yapılar ya vücut boyunca uzanır ya da kısmen metamerizm gösterirler. Annelidlerin hepsinde olmamakla birlikte çoğunda damar sistemi (kapalı dolaşım sistemi) bulunur. Annelidler beş sınıfa ayrılarak incelenirler (Şekil 4.11). Şekil 4.11: Annelida Şubesi İçin Örnek Türler: a) Nereis virens (Polychaeta), b) Lumbricus terrestris (Oligochaeta), c) Hirudo medicinalis = Tıbbi sülük (Hirudinea) Klasis: Polychaeta (Deniz Solucanları): Denizlerde yaşayan annelidlerdir. Poliketleri diğer annelidlerden ayıran en önemli özellik vücut segmentlerinin her iki yanındaki çıkıntılar (parapod) üzerinde sayısız kitin kıllar (seta) bulunmasıdır. Gelişmelerini trokofora evresinden geçerek tamamlarlar. Mollusklar ve annelidler gibi iki ayrı filumda aynı larva evresinin (trokofora) görülmesini nasıl yorumlarsınız? Poliketlere örnek olarak tipik bir deniz solucanı diyebileceğimiz Nereis diversicolor verilebilir. Klasis: Oligochaeta (Toprak ve Tatlısu Solucanları): Çoğunluğu tatlısularda, bazı türleri de karada nemli ortamlarda yaşayan annelidlerdir. Vücut yüzeyinde birçok kitin kıl bulunursa da parapod bulunmaz. Hemen hepsi hermafrodit hayvanlardır. Gelişmelerinde larva evreleri yoktur. Oligoket'lere en iyi örnek olarak toprak solucanı (Lumbricus terrestris) verilebilir. AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ ? 68 HAYVANLAR ALEMİ Klasis: Hirudinea (Sülükler): Vücutları dorso-ventral yassılaşmış olup, ön taraftaki segmentler ağızın etrafında küçük bir vantuza, arka segmentlerde anüsün arkasında geniş bir vantuz şeklinde değişmiştir. Vücut dıştan çok küçük ve sayıları fazla olan halkalardan yapılmış olmasına karşın bu halkalar sülüklerin vücudunu oluşturan içteki 34 halkaya karşılık gelmez. Gelişmeleri doğrudandır. Genel kanının aksine bütün sülükler kan emici değildir. Birçoğu diğer omurgasızlarla beslenirler. Tatlısu, deniz ve karada yaşayan türleri vardır. Bu sınıfa örnek olarak tıbbi sülük (Hirudo medicinalis) gösterilebilir. Annelidlerin Echiuroidea ve Sipunculoidea olmak üzere iki küçük sınıfı daha vardır. 5.7. Filum: Arthropoda (Eklembacaklılar) Günümüzde bilinen iki milyona yakın hayvan türünün 2/3'ünü içeren büyük bir gruptur. Karada, havada, toprak içersinde, tatlı, acı ve tuzlu sularda yaşayan türleri olduğu gibi bazıları da bitki ve hayvanlarda parazit olarak yaşarlar. Eklembacaklılarda vücut Annelidlerde olduğu gibi segmentlerden meydana gelmiştir. Fakat bu segmentlerin hepsi aynı yapıda değildir (heteronom segmentleşme). Segmentlerin benzer olanları bir araya gelerek vücudun baş, göğüs (toraks) ve karın (abdomen) bölgelerini meydana getirirler. Vücutları dış taraftan asıl maddesi kitin olan kutikula ile kaplanmıştır. Genellikle esnek olan kutikul kalsiyum karbonat ve diğer yabancı maddelerle çok sert bir kabuk oluşturabilir (örneğin yengeçlerde). Arthropotlarda genel olarak her segmentten bir çift eklemli üye çıkar. Üyeler yaptıkları işe göre anten, bacak vb. faklılık gösterir. Fakat gruplara göre üye sayısı değişebilir. Sinir sistemleri ip merdiven sinir sistemi şeklindedir. Dolaşım sistemleri açık olup, kan kısmen damarlarda kısmen de sinus adı verilen vücut boşluklarında dolaşır. Solunum solungaçlarla (suda yaşayanlarda) ve trakelerle yapılır. Trakeler vücudun her iki yanında bulunan deliklerden içeriye doğru uzanan ve dallanmış olan kitin kanalcıklar şeklindedir. Ayrı eşeyli hayvanlardır. Arthropoda şubesi iki altşubeye ayrılır. 5.7.1. Subfilum: Malacopoda Annelidlerle arthropodlar arasında geçit teşkil eden formlardır. Segment sınırları dıştan belirgin değildir. Üyeleri eklemsiz olup, uçlarında tırnak ve çengeller yer alır. Onycophora (Kütük Ayaklılar) ve Tardigrata (Sakal Hayvancıkları) olmak üzere iki küçük sınıfa ayrılırlar (Şekil 4.12). Şekil 4.12: Euarthropoda a) Peripatus capensis (Onycophora), b) Echiniscus spinulosus (Tardigrata) 5.7.2. Subfilum: ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ Bunlarda vücudu oluşturan segment sınırlar dıştan belirgindir ve üyeler eklemlidir. Altı sınıfa ayrılırlar. Klasis: Crustacea (Kabuklular): Türlerin büyük bir kısmı deniz ve tatlısularda bazı türlerde karada yaşarlar. Vücutları baş, toraks ve abdomenden oluşur. Başta iki çift anten yer alır. İstakoz, karides gibi türlerde baş ile toraks birleşerek cephalotoraksı oluşturmuştur. Solunum solungaçlarla yapılır. Karada yaşayan türlerde (yalancı trake) adı verilen solunum organları vardır. Bu gruba yengeçler, istakozlar, karidesler, tesbih böcekleri ve su pireleri örnek verilebilir (Şekil 4.13). Şekil 4.13: Crustacea'ya Ait Örnekler: a) Potamon fluviatilis = Yengeç, b) Galathea squamifera = Istakoz, c) Penaeus kerathurus = Karides, d) Armadillidium = Tesbih böceği, e) Daphnia pulex = Su piresi Klasis: Chelicerata (Keliserliler): Keliseratlarda anten bulunmaz. Vücut genellikle baş ve göğüsün birleşmesiyle oluşan sefalotoraks ve abdomen olmak üzere iki kısma ayrılır. Fakat keneler ve akarlarda tüm vücut kısımları birleşmiş ve tek bir parça halindedir. Sefalotoraks altı çift üyeye sahiptir. Bu üyelerin ilk çifti genellikle makas şeklinde olan ve avlarını parçalamaya yarayan keliserlerdir. Üyelerin ikinci çifti ise pedipalplerdir. Pedipalpler duyu organlarını taşıdıkları gibi avlanmada da yakalayıcı olarak rol oynarlar. Geriye kalan dört çift üye ise yürüme bacakları şeklindedir. Solunum suda yaşayanlarda solungaçlarla, karasal türlerde ise kitapsı akciğerler (akreplerde) ve boru trakeleri ile (böyülerde) veya her ikisi ile yapılabilir (örümceklerde). Keliseratlara örnek olarak örümcekler, akrepler, keneler ve uyuz böcekleri verilebilir (Şekil 4.14). AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 69 70 HAYVANLAR ALEMİ Şekil 4.14: Bazı Chelicerata Türleri: a) Buthus occitanus = Akrep, b) Sarcoptes scabiei = Uyuz böceği, c) Argiope sp = Örümcek, d) Hydrachna sp = Su akarı Klasis: Pantopoda (Deniz Örümcekleri): Küçük vücutlu ve uzun bacaklı artropotlardır. Sefalotoraks bölgesi dört çift üye içerir. Abdomenleri çok küçülmüştür. Denizlerde yaşarlar. Klasis: Pentastomida (Beş Ağızlılar): Dil veya kurt şeklinde, yumuşak derili arthropodlardır. Vücut bölgelere ayrılmaz ve bir çok halkalardan oluşmuştur. Ön uçta bu sınıfa Pentastomida adının verilmesine neden olan beş delik vardır. Bunlardan ortadaki ağızdır. Pentastomidlerin erginleri sürüngenlerle, sıcak kanlı hayvanların burun boşluğu, alın boşluğu, akciğer gibi organlarında yaşar. Larvaları ise balıklarla memelilerin iç organlarında bulunur. Solunum ve dolaşım organları bulunmaz. Şekil 4.15: Bazı Myriapoda Türleri: a) Lithobius sp = Taşa akan, b) Scutigera sp = Ev çıyanı, c) Scutigerella sp. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ Klasis: Myriapoda (Çok Ayaklılar): Vücut baş ve uzun bir gövde olmak üzere iki kısımdan oluşur. Başta bir çift anten ile ağız üyeleri yer alır. Gövde bir birine benzeyen segmentlerden oluşmuştur. Genellikle son segment dışında her segmentten bir veya iki çift üye çıkar. Hepsi karalarda özellikle nemli ortamlarda yaşayan hayvanlardır. Bunlara örnek olarak kırkayakları, çıyanları örnek olarak verebiliriz (Şekil 4.15). Klasis: Insecta (Hexapoda, Böcekler): Böcekler arthropodların en çok tür içeren sınıfıdır. Vücutları baş, toraks ve abdomen olmak üzere üç bölgeden oluşur. Başın üst tarafında bir çift anten ile gözler, alt tarafındada ağız parçaları yer alır. Ağız parçalarından özellikle mandibullar (üst çene) ve I. maksiller (alt çene) ile labium (alt dudak) böceklerin beslenme biçimine göre değişikliye uğrayarak çiğnemeye (çekirgeler vb.), sokup-emmeye (sivrisinek), emmeye (kelebekler) ve yalayıp-emmeye (arılar) uygun biçimler almıştır. Böceklerin göğüs bölgesi üç segmentten oluşur. Bu segmentler altta üç çift bacak pek çok türde de üstte ikinci ve üçüncü segmentlerde olmak üzere iki çift kanat içerir. Kanatlar böceklerin yaşayış biçimlerine uygun olarak çeşitli şekillere değişmiştir. Örneğin sineklerde arka kanatlar, pirelerde ise her iki kanat çifti de körelmiştir. Abdomen bölgesi türlere göre değişmekle birlikte onbir segmentten oluşur ve her iki eşeyde de üreme kanallarnın dışarıya olan açıklıklarını içerir. Böcekler Apterygota (Kanatsız Böcekler) ve Pterygota (Kanatlı Böcekler) olmak üzere iki altsınıfa ayrılırlar. Kara hayvanları olan böcekler omurgasız hayvanlar içinde uçabilen tek grubu oluştururlar. Tatlısularda yaşayan türleri vardır. Fakat denizlerde bulunmazlar. İnsekta sınıfı 4'ü Apterygota, 28'i Pterygota sınıfına ait olmak üzere 32 ordo altında incelenir. Bunlara ait bazı örnekler şekil 4.16 ve şekil 4.17'de verilmiştir. Şekil 4.16: Kanatsız böcek (Apterygota) örnekleri: a) Lepisma sp = Gümüşbalık, b) Entomobrya sp. AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 71 HAYVANLAR ALEMİ 72 Şekil 4.17: Bazı Kanatlı Böcekler (Pterygota) ordoları için örnek türler: a) Polyphylla fullo = Mayıs böceği (Coleoptera), b) Pieris brassicae = Lahana kelebeği (Lepidoptera), c) Gryllus campestris = Cırtlak (Saltatoria), d) Pediculus corporis = Elbise biti (Phthiraptera), e) Calopteryx splendens = Kız böceği (Odonata), f) Vespula sp = Eşekarısı (Hymenoptera), g) Sarcophaga sp = Et sineği (Diptera), h) Forficula auricularia = Kulağakaçan (Dermaptera), ı) Ameles sp = Peygamber devesi (Mantodea), j) Aelia rostata = Kımıl (Hemiptera) 5.8. Filum: Bryozoa (Yosunhayvanları) Tek veya koloni halinde çoğu türleri denizde bazı türleri de tatlı sularda kendilerini sert bir zemine tespit ederek sessil yaşarlar. Koloni tipleri çok şekillidir. Ağızları, üzerinde uzayıp kısalabilen tentakülleri bulunan ve lofofor adı verilen bir kenarla çevrilmiştir. Bryzoonların dolaşım, boşaltım ve solunum organları yoktur. ? Bu sistemlerin niçin bulunmadığını ve bunların fonksiyonlarının nasıl yerine getirildiğini düşününüz. Çok küçük olmaları (0.5 mm) nedeni ile bu sistemler bulunmaz. Gaz alışverişi vücudun bütün yüzeyi ile yapılır. Boşaltım maddesi amonyak vücut yüzeyinden diffüzyon ile dışarıya atılır. Eşeyli olarak çoğalabilirler. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ 5.9. Filum: Brachipoda (Dallıbacaklılar) Brachipod'lar kalsiyum karbonattan yapılmış biri dorsalde, diğeri ventralde (midyelerde bulunan sağ ve sol kabukların aksine) yer alan iki kabuk içinde bulunan hayvanlardır. Kendilerini sert bir sapla genellikle kayaların üzerine tesbit ederler Denizlerde yaşarlar. İkinci ağızlılar olarak isimlendirilen Deuterostomia'ya giren canlılarda gelişme sırasında ya embriyonun ilk ağızı (blastopor) ergin hayvanın anüsü olur, ağız ventralde ön uca yakın bir yerde ikincil olarak meydana gelir ya da ilk ağız tüm olarak kapanır ve ergin hayvanda hem ağız hem de anüs yeniden meydana gelir. Bu canlılarda sindirim kanalı tüm olarak endoderm kökenlidir. Deutorostomia grubuna giren filumlar şunlardır: 5.10. Filum: Echinodermata (Derisidikenliler) Derisidikenliler deniz hayvanlarıdır. Baş ve beyinleri yoktur. En önemli özellikleri ergin dönemde radiyar (ışınsal) simetri göstermeleridir. Fakat larvaları bilateral simetrilidirler ve 5'li ışınsal simetri başkalaşım süresince meydana gelir. Erginlerinde ağızın bulunduğu taraf oral, karşı tarafa da aboral taraf denir. Anüs aboral taraftadır (bazı deniz yıldızları ve yılan yıldızlarında anüs bulunmaz). Hemen hepsinde kalker plaklardan oluşmuş bir iç iskelet bulunur. İskelette dikenler, tüberküller ve kabartılar yer alır. Işınsal bir sinir sistemleri bulunur. Derisi dikenlilerin bir diğer önemli özellikleri de vücut duvarından çıkan tüp şeklindeki uzantılardır. Bunlara tüp ayaklar (ambulakral) denir. Tüp ayaklar hareketi sağladığı gibi, dokunmaya, tutunmaya, avın yakalanmasına ve solunuma yarar. Bir çok tür eşeysiz (vücut parçalarını yenileyerek) çoğalma yeyeneğine sahiptir. Derisidikenliler beş sınıf içerisinde incelenirler (Şekil 4.18). Şekil 4.18: Echinodermata'ya Ait Örnek Türler: a) Asterina gibbosa = Denizyıldızı, b) Ophiothrix fragilis = Yılanyıldızı, c) Cidaris cidaris = Denizkestanesi, d) Holothuria tubulose = Denizhıyarı, e) Antedan mediterranea = Denizlalesi AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 73 74 HAYVANLAR ALEMİ Klasis: Asteroidea (Denizyıldızları): Vücutları merkezi bir disk ve ondan çıkan kollardan oluşur. Genellikle beş kolludurlar. Fakat kol sayısı daha fazla olabilir. Klasis: Ophiuroidea (Yılanyıldızları): Yılana benzer, ince uzun gevşek yapılı kollarını yılanlar gibi oynatarak hareket ederler. Klasis: Echinoidea (Denizkestaneleri): Bu sınıfta kol yoktur. Şekilleri genellikle basık bir yarımküreyi andırır. Klasis: Holothuroidea (Denizhıyarları): Bu sınıf diğer bütün Ekhinodermlerden dikensiz uzun ve kaslı bir vücudun bulunuşuyla ayırt edilebilir. Klasis: Crinoidea (Denizlaleleri): Türlerin çoğunluğu bir sap ile kendilerini bir yere tesbit ederek yaşayan bitkilere benzer değişik şekilleri olabilen Ekhinodermlerdir. Vücutları merkezi olarak yerleşmiş ve yukarıya dönük bir ağız ile tüy benzeri çok sayıda dallanmış kollara sahiptir. 5.11. Filum: Chaetognatha (Kıllı Çeneliler) Saydam görünüşlü, silindirik yapıdaki vücutları baş, gövde ve kuyruk olmak üzere üç bölgeye ayrılır. Yuvarlaklaşmış olan başın alt alt tarafında ağızın bulunduğu Vestibula adı verilen bir odacık yer alır. Bu odacığın yanlarında 4-14 kadar kıvrık dikenler vardır ve bunlarla av yakalanır. Gövde de yatay olarak yanlarda bazı türlerde iki parçalı bazı türlerde de tüm kenarları çevirerek kuyrukla birleşen tek parça halindeki yüzgeçleri vardır. Dolaşım, solunum ve boşaltım sistemleri bulunmaz. Ketoğnatlar deniz hayvanlarıdır. 5.12. Filum: Chordata (Kordalılar) Hayvanlar aleminde en yüksek organizasyonlu grubunu oluşturan Chordata şubesinin en karakteristik özelliği sırt bölgelerinde vücutları boyunca uzanan ve notochorda (sırt ipliği) adı verilen bir yapıya sahip olmalarıdır. İlkel kordatlar dışında diğer bütün kordatlarda notokorda omurganın oluşumunda rol oynayan embriyonik bir yapıdır. Kordalılar için önemli bir diğer özellikte embriyonik evrede farinks'in (yutak) ön kısmında oluşan çift haldeki solungaç yarıklarıdır. Chordata şubesi dört altşubeye ayrılır. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ Şekil 4.19: Bazı Chordata Türleri: a) Balanoglossus sp (Hemichordata), b) Ascidia mentula (Urochordata), c) Amphioxus lanceolatus (Cephalochordata) 5.12.1. Subfilum: Hemichordata (Yarım Kordalılar) Hem yüksek omurgasız hem de aşağı omurgalı özelliği gösterirler. Notokort vücudun ön kısmında ve kısadır. Hepsi denizlerde kum ve çamurlar içinde gömülü olarak yaşarlar (Şekil 4.19a). 5.12.2. Subfilum: Urochordata (Kuyruğu Kordalılar) Torba şeklindeki hayvanlardır. Notokort yalnız larva döneminde ve kuyruk kısmında bulunur. Denizlerde yaşarlar (Şekil 4.19b). 5.12.3. Subfilum: Cephalochordata (Başı Kordalılar) Vücutları iğ şeklindedir. Notokort burun ucundan kuyruğuna kadar uzanır ve tüm yaşamı süresince varlığını korur. Denizlerde yaşarlar (Şekil 4.19c). 5.12.4. Subfilum: Vertebrata (Omurgalılar) Bu altşubeye giren hayvanların vertebratlardan; yani omurlardan oluşmuş bir yapıları vardır. Yedi sınıfa ayrılarak incelenirler. Bu sınıflardan ilk beşindeki hayvanlarda vücut sıcaklıkları değişken olduklarından Poikilotherm (soğukkanlı), son ikisinde ise vücut sıcaklıkları sabit olduğundan Homoiotherm (sıcakkanlı) hayvanlar olarak adlandırılırlar. Klasis: Cyclostomata (Yuvarlak Ağızlılar): Bu sınıftaki hayvanların kaygan, pulsuz derileri ve uzunluğu bir metreye ulaşan silindir şeklinde vücutları vardır. Çeneleri ve çift yüzgeçleri yoktur. Burun delikleri bir tanedir. Ağızları yuvarlak bir dudakla çevrilmiş olup, vantuz şeklinde ve emicidir. Genel olarak denizlerde yaşarlar, AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 75 76 HAYVANLAR ALEMİ yumurta bırakacakları zaman tatlısulara geçerler. Ağızlarındaki vantuzla diğer balıkların karın boşluklarına girip endoparazit olarak yaşarlar. Klasis: Chondrichthyes (Kıkırdaklı Balıklar): İskeletleri kıkırdak halindedir ve gerçek kemikleri yoktur. En iyi bilinen kıkırdaklı balıklar köpekbalıkları ve kalkan balığı tipinde olan vatoz balıklarıdır. Genellikle solungaçları 5-7 çift olup, Cyclostomlarda olduğu gibi her biri ayrı bir delikle dışarıya açılır. Derileri omurgalıların dişlerine benzeyen plakoid tipte pullarla örtülüdür. Bunlarda diğer balıklarda bulunan hava keseleri veya yüzme keseleri yoktur. Ayrı eşeylidirler. Median (tek) ve lateral (çift) yüzgeçleri mevcut olup, hepsi denizlerde yaşarlar (Şekil 4.20). Şekil 4.20: Chondrichthyes'lere Ait Bazı Türler: a) Hexanchus griseus = Köpekbalığı, b) Raja miraletus = Aynalı vatoz Klasis: Osteichthyes (Kemikli Balıklar): Bu sınıf üyelerinde iskelet en azından belli kısımlarda kemik yapıdadır. Vücutları çok değişik şekillerde olabilir ve pullarla örtülüdür. Bazı türleri ise yayın balıklarında olduğu gibi pulsuzdur. Solungaçlar yutağın her bir yanında ve operkulumun altında dörder çift solungaç yayları üzerinde bulunurlar. Çoğunlukla solunuma yardımcı olan bir hava keseleri ve akciğerli balıklarda (Dipnoi) akciğer benzeri organlar gelişmiştir. Ayrı eşeylidirler. Genellikle yumurta ile ürerler (ovipar). Bazı türleri ise ovovivipar'dır (canlı doğurur). Tatlı, tuzlu, acı, çok soğuk ve çok sıcak olmak üzere değişik su ortamlarında yaşamlarını sürdüren türleri vardır (Şekil 4.21). Şekil 4.21: Osteichthyes Örnekleri: a) Salmo trutta = Alabalık, b) Anguilla anguilla = Yılanbalığı, c) Scophthalmus rhombus = Kalkanbalığı ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ 77 Klasis: Amphibia (İki Yaşamlılar, Kurbağalar): Amphibia sınıfının birçok türleri kısmen karada kısmen suda yaşarlar. Genel olarak yumurtalar suda geliştiği gibi larva evresi de suda geçer. Ergin evrede karaya çıkan türlerin çoğunluğu da üreme zamanı tekrar suya dönerler. Böyle bir yaşam tarzı önemli morfolojik ve anatomik değişiklikleri gerektirmiştir. Bu değişiklikler neler olabilir? Bunlar çift yüzgeçlerin yerine bacakların, solungaçlar yerine akciğerlerin meydana gelişi gibi değişikliklerdir. Derileri çıplaktır. Dıştaki kısımda ise bol miktarda mukus ve zehir bezleri ile renklerini oluşturan pigment hücreleri, kan damarları ve sinirler yer alır. Kalpleri (iki atrium ve bir ventriculus) 3 odalıdır. Ayrı eşeylidirler. Döllenme iç ve dış döllenme şeklinde olur. Çoğunlukla oviparlardır. Gelişmeleri genel olarak metamorfozludur. Amphibia larvaları erken evrelerde dış solungaç ile solunum yaparlar; sonra iç solungaçlar meydana gelir. Metamorfoz tamamlanıp, ergin hale geçince de yerlerini akciğerler alır. Günümüzde yaşayan Amphibialar üç ordo (takım) altında toplanırlar (Şekil 4.22). Şekil 4.22: Amphibia Ordoları İçin Örnekler: a) Ambystoma sp = Kuyruklu kurbağa (Urodela), b) Rana sp = Kuyruksuz kurbağa (Anura), c) Lehthyopsis sp = Bacaksız kurbağa (Apoda) Ordo: Apoda (Bacaksız Kurbağalar): Bacakları bulunmayan bu hayvanlar, dış görünüşleri bakımından yılan veya solucanlara benzerler. Genel olarak derileri dış taraftan halkalara ayrılmıştır. Toprak altında yaşadıklarından gözleri az veya çok derecede körelmiştir. Ülkemizde bulunmazlar. Ordo: Urodela (Kuyruklu Kurbağalar, Semenderler): Bu gruba dahil hayvanlar kertenkeleye benzerler (derilerinin çıplak olmasından kolayca tanınırlar). Kuyruk hem larva hem de ergin dönemde mevcuttur. Ülkemizde 8 türü yaşamaktadır. Ordo: Anura (Kuyruksuz Kurbağalar): Amphibiaların çoğunluğunu oluşturan bu takıma dahil türler ergin dönemde kuyruksuzdurlar. Sıçramaya elverişli arka bacakları daha uzundur. Ülkemizde 11 türünün yaşadığı bilinmektedir. AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ ? 78 HAYVANLAR ALEMİ Klasis: Reptilia (Sürüngenler): Türlerin büyük bir çoğunluğu karasal yaşam koşullarına uyum gösteren Reptilia sınıfı üyelerinde vücut keratinleşmiş pullarla kaplıdır. Bazen buna ek olarak kemik plaklarda bulunabilir. Bunlar bir çok sürüngende zaman zaman yenilenir. Sürüngenlerin bir kısmı bacaklı bir kısmı ise bacaksızdır. Büyük bir kısmı karada yaşamakla beraber, deniz kaplumbağaları, deniz yılanları gibi bazı türleri de suculdur. Fakat bunlarda bile solunum akciğerle yapılır. Ayrı eşeylidirler. Erkeklerinde çiftleşme organı bulunur. İç döllenme görülür. Genellikle ovovivipardırlar; yani canlı doğururlar. Gelişmelerinde metamorfoz görülmez. Bu hayvan grubunda ancak bazı yılan ve kertenkeleler zehirlidir. Ülkemizde yaşayan hiç bir kertenkele zehirli olmadığı gibi , yurdumuzda yayılış gösteren 33 yılan türünden ancak 7 türü zehirlidir ve bunların da çoğunluğu Viparide (Engerekgiller) familyasına aittir. Reptillerin günümüzde yaşayan türleri dört ordo halinde incelenirler (Şekil 4.23). Şekil 4.23: Çeşitli Reptilia Ordoları İçin Örnek Türler: a) Sphenodon punetatus = Tepegöz (Rhynchocephala), b) Lacerta viridis = Yeşil kertenkele, c) Vipera xanthina = Engerek (Squamata), d) Chelonia mydas = Çorba kaplumbağası (Chelonia), e) Timsah (Crocodilia) Ordo: Rhynchocephala (Tepegözler): Günümüzde Yeni Zelanda civarında yaşayan sadece bir türü bilinmektedir. Tepe kısmında hala görme işlevini yapabilen üçüncü bir gözün bulunması önemli bir özellikleridir. Ordo: Squamata (Yılan ve Kertenkeleler): Karada ve suda yaşayan türleri vardır. Lacertilia (Kertenkeleler) ve Ophidia (Yılanlar) olmak üzere iki alt takıma ayrılırlar. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ Ordo: Chelonia (Kaplumbağalar): Bunların en tipik özellikler vücutlarının sert bir kabukla kuşatılmış olmasıdır. Dilleri dışarıya uzatılmaz. Göz kapakları mevcuttur. Denizlerde ve karada yaşayan türleri vardır. Ordo: Crocodilia (Timsahlar): Suda yaşarlar. Derileri kalın ve köselemsi yapıda olup üzerinde keratinleşmiş plaklar bulunur. Göz kapakları vardır ve küçük olan dilleri dışarıya uzatılmaz. Klasis: Aves (Kuşlar): Kuşlar sıcak kanlı hayvanların ilk sınıfını oluştururlar. Vücutlar tüylerle kaplıdır. Bacaklarında keratinden ouşan pullar vardır. Ön üyeleri değişikliğe uğrayarak uçmaya elverişli kanat şeklini almıştır. Arka üyeler ayak şeklinde olup yürüme, koşma, yüzme, kazma vb. değişik amaçlar için değişik şekiller almıştır. Ayaklarında en fazla 4 parmak bulunur. Kuşlarda uçmayı kolaylaştıracak bazı yapılar gelişmiştir. Örneğin vücudun hafiflemesini sağlayan akciğerlere bağlı hava keseleri kemiklerin içine kadar uzanır. Çenelerde diş yoktur; fakat boynuzsu maddelerden yapılmış bir gaga vardır. Ayrı eşeylidirler. Erkekler çekici, renkli tüyleri ve ötüşleriyle dişilerden kolayca ayrılırlar. Çok az sayıdaki türün dışında (ördek, kaz, kuğu gibi) genellikle çiftleşme organı bulunmaz. Kuşların hepsi yumurtlarlar ve bunlarda iç döllenme görülür. Kuşların çoğu yuva yapar ve yumurtalarını yuvaya bırakarak kuluçkaya yatarlar. Klasis: Mamalia (Memeliler): Yavrularını süt salgılayan göğüs bezleriyle besleyen memelilerde vücut genellikle belirli zamanlarda dökülen kıllarla örtülüdür. Deniz memelileri hariç diğer türleri dört üyeye sahiptir. Deniz memelilerinde ise arka üyeler kaybolmuştur. Kalpleri dört gözlü olup, solunum akciğerlerle yapılır. Ayrı eşeyli olan bu hayvanlarda döllenme iç döllenme şeklindedir. Küçük olan yumurtaları gelişmelerini çoğunlukla uterusta (rahim=dölyatağı) tamamlarlar. Günümüzde yaşayan memeliler üç altsınıfta incelenirler. Subklasis: Prototheria (Yumurtlayan Memeliler): En ilkel memelileri içerir. Kuşlarda olduğu gibi üreme, boşaltım ve sindirim sistemleri ortak bir kanalla (kloak) dışarıya açılır. Yumurta ile ürerler; fakat yumurtadan çıkan yavrular meme bezlerinin sütüyle beslenirler. Yalnız Avusturalya ve çevresindeki adalarda yaşarlar (Şekil 4.24a). Subklasis: Metatheria (Keseli Memeliler): Yavruları tam olarak gelişmeden doğduklarından, bunların gelişmesi karın derisinde torba gibi oluşan bir kesedeki süt salgısı yapan meme başlarından emzirilerek yapılır. Bunlara örnek olarak Avustralya'da yaşayan kanguruları verebiliriz (Şekil 4.24b). AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 79 80 HAYVANLAR ALEMİ Şekil 4.24: a) Ornithorhynchus anatinus (Prototheria), b) Macropus rufus = Kanguru (Metatheria) Subklasis: Eutheria (Plasentalı Memeliler): Bunlarda yavru ana hayvanın uterusu içinde gelişerek doğar. Plasenta adı verilen bir yapı ile besin ve oksijenin ana hayvanın dolaşım sisteminden alınması ve boşaltım maddeleri ile karbondioksitin ana hayvanın dolaşım sistemine verilmesi sağlanır. İnsan dahil memelilerin çoğu bu gruptandır. Özet Günümüzde yaşayan 2 milyona yakın hayvan türü bilinmektedir. Bu hayvan türlerinin 2/ 3'ni böcekler oluşturur. Böcekler sadece tür sayısı olarak değil, birey sayısı olarak da büyük miktarlara ulaşırlar. Örneğin bir arı kovanında 60000, bir beyaz karınca yuvasında 1 milyon bireye rastlamak mümkündür. Birçok araştırmacıya göre böceklerin toplam kütleleri, karada yaşayan diğer hayvanların kütleleri kadardır. Bilinen hayvan türlerinin %10'u ise denizlerde yaşar. Dünyamızın 2/3'nin okyanus ve denizlerle kaplı olduğu gözönüne alındığında, denizlerdeki türlerin az olması çok şaşırtıcıdır. Buna karşılık bazı gruplara ait hayvan türlerinin büyük bir çoğunluğunun yaşam ortamı kısmen veya tamamen denizlere bağlıdır. Örneğin denizanaları (Scyphozoa), mercanlar (Anthozoa), haşlamlılar (Cnidaria), denizhıyarları, denizyıldızları, denizkestaneleri, denizgülleri (Echinodermata), denizsolucanları (Polychaeta), derisi dikenli solucanlar (Kinorhyncha), dallıbacaklılar (Brachipoda), kıllı çeneliler (Chaetognatha), mürekkep balıkları, ahtopodlar (Cephalopoda), tulumlular (Urochordata), kıkırdaklı balıklar (Chondrichthyes), kemikli balıkların çoğunluğu, memelilerden foklar (Odondoceti), denizinekleri (Sirenia), balinalar (Cetacea) ile süngerler, yumuşakçalar ve kabukluların büyük bir kısmı denizlerde yaşarlar. Denizlerde Amphibia ve Myriapoda üyelerine rastlanılmaz. En büyük hayvan grubunu oluşturan böcekler ise sadece birkaç tür ile temsil edilirler. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAYVANLAR ALEMİ Değerlendirme Soruları Aşağıdaki soruların yanıtlarını verilen seçenekler arasından bulunuz. 1. Aşağıdaki altsınıflardan (subklasis) hangisi yumurta ile üreyen memeliye aittir? A. Metatheria B. Apterygota C. Pterygota D. Eutheria E. Prototheria 2. Aşağıdaki şubelerin hangisinde gelişme sırasında ektoderm ve endoderm (dibloblastik) olmak üzere iki tabaka görülür? A. Arthropoda B. Cnidaria C. Chaetognatha D. Mollusca E. Echinodermata 3. Aşağıdaki sınıflardan hangisi Vertebrata'ya aittir? A. Trematoda B. Chondrichthyes C. Cephalopoda D. Myriapoda E. Ophiuroidea 4. Aşağıdaki gruplardan hangileri sıcakkanlı (=homoiotherm) hayvanlara aittir? A. Derisidikenliler ve yumuşakçalar B. Balıklar ve kurbağalar C. Kuşlar ve memeliler D. Yassısolucanlar ve yuvarlak solucanlar E. Memeliler ve kertenkeleler 5. Aşağıdaki hayvan gruplarından hangisi çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük (mikroskobik) bir hayvan grubuna aittir? A. Platyhelminthes B. Annelida C. Cnidaria D. Brachipoda E. Rotatoria AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ 81 82 HAYVANLAR ALEMİ Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar Başoğlu, Muhtar ve İbrahim Baran. Türkiye Sürüngenleri. Kısım 1. Kaplumbağalar ve Kertenkeleler. İzmir: 1977. Başoğlu, Muhtar ve İbrahim Baran. Türkiye Sürüngenleri. Kısım 2. Yılanlar. İzmir: 1980 Demirsoy, Ali. Omurgalılar (Anamniyota) (Yaşamın Temel Kuralları). Cilt III / Kısım 1. Ankara: 1987. Demirsoy, Ali. Omurgalılar (Amniyota) (Yaşamın Temel Kuralları). Cilt III / Kısım 2. Ankara: 1992. Demirsoy, Ali. Omurgasızlar / Böcekler (Yaşamın Temel Kuralları). Cilt II / Kısım 2. Ankara: 1992. Demirsoy, Ali. Omurgasızlar = İnvertebrata / Böcekler Dışında (Yaşamın Temel Kuralları). Cilt II / Kısım 1. Ankara: 1998. Geldiay, Remzi ve Semahat Geldiay. Genel Zooloji. İzmir: 1978. Kocataş, Ahmet. Deniz Biyolojisine Giriş. İzmir: 1988. Kuru, Mustafa. Omurgalı Hayvanlar. Erzurum: 1987. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ