Birinci Basamakta “cinsellik ve cinsel işlev bozuklukları” Doç. Dr. Cebrail Kısa Psikiyatr & Cinsel Terapist Cinsellik; bu kadar ilgi neden ? Cinsellik tarih boyunca insanoğlu için karmaşık,vahşi, gizemli ve ehlileştirilemeyen varoluşsal bir korku kaynağı olmuştur Kötüdür, insanlar sevdiklerine cinselliği yakıştıramaz Üreme yönü destek görürken, “zevk ve hazza” yönelik olan cinsellik ise çoğu kültürde neredeyse yok sayılır Cinselliğin inkârı bir çözüm olmaktan çok sorunları giderek içinden çıkmaz hale getirmektedir Cinsellik; bu kadar ilgi neden ? Cinsel alanda çalışanlarca bilimselleştirilmekte ve daha az anlaşılmaktadır. Cinselliğin biyolojik ve fiziksel özelliklerinin yanı sıra zihinsel ve davranışsal yönleri de var Batı kültürlerinde cinsellik davranışsal olarak ifade bulurken, Doğu toplumlarında ise cinsellik daha çok zihinsel olarak kendisine yer bulmaktadır Cinselliğe toplumsal bakış; inkar Cinselliği tanımlama biçimimiz kültürel alt mirası olmayan bir toplum için cinsellikle ilgili ilk karşılaştığı durum ya da sorunlara göre olacaktır. Yani yeni bir anne için cinsellik çocuğuna “ben nasıl doğdum?” sorusuna cevap verebilmek daha kıdemli bir anne için “evlenene kadar genç kızının bacak arasını nasıl koruyacağına çare bulmak” Erkekler için “cinsel birleşme arayışı” Kadınlar için ise “cinsel birleşmeden kaçış” olarak algılanmaktadır. Hekim olarak cinselliğe bakışımız Toplumsal bakış açısı gibi Hekimler, psikiyatristler, psikologlar ve ebeveynler olarak temel başetme yöntemimiz inkardır. Cinsellik hakkında sorularımız vardır Birinci basamakta ne tür cinsel sorunlarla karşılaşılır ? Cinsellik ne kadar konuşulur? Ne kadar konuşulmalıdır ? Cinsel işlev bozuklukları hakkında bilgiye ihtiyacımız var mı ? Bu konular bizi ilgilendiriyor mu? Aslında cinsel sorunlarla ilgili ne yapmak istediğimize karar vermek gerekir. Cinsellik hakkında sorularımız vardır Hastanın hangi yakınmaları cinsellikle ilgilidir. Cinsellikle ya da cinsel işlev bozukları ile ilgili yakınmalarda neler yapıyorsunuz ? Neler soruyosunuz ? Bilgilendirme amacıyla neler yapıyor sunuz ? Tedavi amaçlı neler yapıyorsunuz ? Cinsel sorun başvurularında ne yapıyorsunuz? Cinsellik konusunda öğrenmeyi yüreklendirmeyen bir kültürden ve eğitim sisteminden geliyoruz Cinsel sorunu ayrıntılı görüşür müsünüz ? Niçin evet? Niçin hayır ? Bu durumlarda neler sorabilirsiniz? Erkek “Eşimi arzulamıyorum” Erkek “Erken boşalma sorunum var” Erkek “Sertleşme olmuyor” Kadın “Olmuyor, yapamıyorum” Kadın “Eşim cinsel olarak istediklerimi yapamıyor” Kadın “vajinal orgazm olamıyorum” Kadın cinsel yanıt döngüsü A: Çoğul orgazm paterni, B: Orgazmsız patern, C: Uyarılma aşamasındaki birkaç kısa atım ve hızla çözülme aşamasına geçilen patern Erkek cinsel yanıt döngüsü Cinsel İşlev Bozuklukları Tüm popülasyonun üçte biri ile yarısı arasındaki bir bölümünün yaşamlarının herhangi bir döneminde en az bir CİB yaşadığı düşünülmektedir Bu bilgi her 2-3 kişiden birinin cinsel yakınması olduğu anlamını taşıyor Erken boşalmanın cinsel bir sorun kabul edilerek, psikiyatrik tanı sistemlerinde yer alması, son 30 yıldır, ICD-9 ve DSMIII´de yer alması ile olmuştur Her sosya-ekonomik düzeyde görülür Cinsel İşlev Bozuklukları Cinsel İstek Bozuklukları Cinsel İstekte Azalma Cinsellikten Tiksinti Duyma Bozuklukları Cinsel Uyarılma Bozuklukları Kadında Cinsel Uyarılma Bozukluğu Erkekte Erektil Bozukluk Orgazmla İlgili Bozukluklar Kadında Orgazm Bozukluğu Erkekte Orgazm Bozukluğu Prematür Ejakülasyon Cinsel Ağrı Bozuklukları Disparoni Vajinismus Erektil disfonksiyonun Erektil disfonksiyonun (ED) tanımı 1992 yılında National Institutes of Health (NIH)’in toplantısında, yeterli seksüel bir ilişki için gerekli penil ereksiyonun 6 ay süre ile başlatılamaması ve devamında yetersizlik olarak tanımlanmıştır. Erektil disfonksiyon erkeklerde yaygın görülen bir patolojidir. Cinsel Tiksinti Bozukluğu Bu bozuklukta kişi bir cinsel eşle cinsel ilişki kurma durumu ile karşı karşıya kaldığı zaman anksiyete, korku ya da iğrenme olduğunu bildirir. Hatta bazı durumlarda panik atak yaşayabilmektedir. Sürekli olarak ya da yineleyici bir biçimde, cinsel fantezilerin ve cinsek etkinlikte bulunma isteğinin az olması (ya da hiç olmaması). Klinisyen kişinin yaşı ve yaşam koşulları gibi cinsel isteğin azaldığı ya da hiç olmadığı yargısına varır. Cinsel sorunlar Cinsel sorunların birincil nedeni nedir ? a) cinsellik hakkındaki bilgi eksikliği,yanlış abartılı bilgilenme ve yanlış öğrenmeler b) cinsellik hakkında bilgi ve beceri eksikliği