M. Meclisi B : 98 1965 genel milletvekili seçimleri ile işbaşına gelen Meclisimizin 3,5 yılı aşan bir zamandan beridir, Anayasa ile her yıl bir hak olarak de­ ğil, o da bir vazife olarak kendisine verilmiş olan âzami tatil müddetini dahi kullanmadan çalışmalarına devam edegelmiştir. 3,5 yıldan be­ ri sosyal ve ekonomik alanda millete faydalı olacak kanunların çıkarılması gayretlerimizde, murakabe fonksiyonunun çalıştırılmasiyle kar­ şılaştık, Burada muhalefetin murakabe hakkını kul­ lanmasını biraz da lüzumsuz kullandığını ifade etmek, iktidar olarak bir mazeret arama mâ­ nasında alınmamalıdır. Değerli arkadaşlarım; son günlerin başlıca konusu olan siyasi hacların iadesi hakkındaki kanun teklifinin Cumhuriyet Senatosunca ka­ bul edilmeden Komisyonda bir kere daha gö­ rüşülmek üzere Komisyona iade edilmesinin is­ tenmesi ve Yüce Senatonun Umumi Heyetinin de bu karan almış olması, tatile girmemek için bir esbabı mucibe olarak gerek bir kısım mulhalefet partileri tarafından kanuniyet kesbetmesıi iddiası, arzusu ileri sürülerek, bir kı­ sım muhalefet partileri tarafımdan da bu vesile ile, «Parlâmento üzerinde gölge mevcudolmuştur», «Parlâmentonun itibarı zedelenmiştir») gilbi esbabı mucibelerle daha bir süre tatile gi­ dilmemesi bu konuda kullanılmaktadır. Gerek siyasi ulakların iadesine dair kanun tasarısı ve gerekse siyasi hakların iadesi hak­ kında Cumhurbaşkanımızın ve basının görüşle­ rini burada eleştirmek yerine, esasında millete mal olmuş olan bu konunun yine milletin ha­ kemliği ile halledilmesini biz A.P. Meclis Grupu demokratik anlayışa daha uygun buluyoruz. Muhterem arkadaşlar, Anayasamızda 5 aydan fazla Meclislerin ta­ tile giremiyeceği hüküm altına alınmıştır. Mec­ lisler yasama ve murakabe görevini yaparlar. Her ikisi de önemli görevleridir. Yasama ve murakabe görevini yapması için en az yılda 7 ay Meclislerin toplantı hailinde, hali faaliyette bulunması Anayasa hükmüne girerken, bu kür­ süden çeşitli partilere mensup çeşitli sayın mil­ letvekili arkadaşlarımız tarafından da zaman zaman ifade edildiği veçhile, milletvekillerinin bir başka vazifesi de, vatandaşla temas etmek, temayülleri yoklamak, ihtiyaçlarını toplamak, 28 . 5 . 1969 O :2 «Halk ne düşünüyor, ne istiyor» bunu tesbit et­ mektir. Halk idaresinin en güzel şekli olan de­ mokrasilerde halkın, milletin temsilcilerinin ve onun vekillerinin zaman zaman millet ihtiyaç­ larını tesbit etmesi ve millet dhtiyaçlarınıaı Hü­ kümet idaresinde administrasyonda takip ve intacı da miUetvekillerinin, senatörlerin vazife­ leri cümlesindendir. Sadace 5 ay tattil, milletve­ killeri ve senatörlerin elbette ki istirahatini te­ min maksadiyle Anayasada yer almış değildir. Muhterem arkadaşlar, Buraya gelen beş muhalefet partisinin «ayın sözcüleri, bâzıları müşterek, aynı kanun isimle­ rini zikrettiler, aynı kanunların ihtiyaoolduğunda, çıkarılmasında ittifak ettiler, pek çok kanunlarda da ayrıldılar. Bundan önce üç defa daha tatile gittik, üç tatilde de yine muhalefet partileri, bugünkü kadar şiddetiyle almasa dahi, alışılmış olan bir metotla tatil önergesimin kar­ şısına çıktılar. Bu sene biraz daha sert çıkışla­ rının sebebi hikmetini elbette ki seçimlerde ara­ mak lâzımigelir. Seçim senesi olduğu için, olması mümkün olanları da değil, olması lâznngelenlerde de değil, sayın muhalefet partileri sözcü­ leri bu kürsüye gelerek, olmasının mümkün ol­ madığını kendileri de bildikleri halde, hattâ devrisin fikriyle zikrinin güzel ıbir örneğini bir siyasi parti sözcüsü burada verdi, «Bunu böyle yaparsanız istismar konusu olur» dedi, zikrini fikriyle birleştirdi... E! Anlaşılıyor ki, önümüz­ deki seçim propagandaları sırasında ve tatil es­ nasında milletvekillerinin vatandaşla teması sı­ rasında kullanacağı malzemenin hazırlığını yap­ makta ve buradan yatırımını yapmaktadırlar. Ineıafla mütalâa edelim, realiteyi göz önünde tu­ talım; bugün burada mulhalefet partilerinden, beş muhalefet partisi sözcüsünün çıkarılma­ sını arzuladığı kanunların isimlerini altalta liste yapalım, bu seçimlere kadar hiç tatil vermezsek çıkarılması mümkün değil... E! Meclislerin se­ çimlerini, seferberlik hali hariç, ertelemek müm­ kün değil. O halde mümkün tolmıyanları burada mümkümmüş gibi göstermek hakikati halde sa­ mimiyete aykırı olan davranışın ta kendisidir. Biz açıkça; Meclislerin çalışma süresini dol­ durduğunu, seçim senesi olması hasebiyle millet­ vekili ve senatörlerin daha çok vatandaşla temas ihtiyacı duyduğunu beyan ediyoruz, samimiyet-