Türkiye’de Askeri Personele Karşı Yapılan İnsan Hakları İhlalleri 3 Temmuz 2017 1 Bu sayfa boş bırakılmıştır. İçindekiler 1 Önsöz ........................................................................................................................... 1 2 Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmeleri ve Türkiye ....................................................... 1 a. Yaşam Hakkı ............................................................................................................................. 2 b. İşkence Yasağı .......................................................................................................................... 3 Olaylar...................................................................................................................................................... 5 c. Özgürlük ve Güvenlik Hakkı ve Adil Yargılanma ....................................................................... 8 Özgürlük Hakkı ........................................................................................................................................ 8 Adil Yargılanma Hakkı.............................................................................................................................. 9 Kanun Hükmünde Kararnamelerle Yapılan Ihraçlar ............................................................................... 12 d. Düşünce ve İfade Özgürlüğü ................................................................................................... 14 e. Özel Hayata Saygı Hakkı ........................................................................................................ 15 f. Eşitlik Hakkı ve Ayrımcılık Yasağı ............................................................................................ 16 g. Seyahat Hakkı ve Güvenli Bir Yer Arama Hakkı ..................................................................... 16 h. Mülkiyet ve Mülkiyetin Korunması Hakkı................................................................................. 17 i. Yaşama Standardı Hakkı.......................................................................................................... 17 3 Sonuç .......................................................................................................................... 19 Kaynakça .......................................................................................................................... 20 Bu sayfa boş bırakılmıştır. 1 Önsöz1 15 Temmuz 2016 gecesi Türk ordusunun bazı unsurları sokaklara çıkmış, F-16'lar Ankara ve İstanbul semalarında alçaktan hızlı uçuşlar yapmış, tanklar Boğaz'daki köprüleri geçişlere kapatmıştır. Bu olaylar herşeyden ziyade büyük bir kaos yaratmıştır. 15 Temmuz olayları 251 can kaybına ve 1500’den fazla kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. Kamuoyuna yaptıkları basın açıklamasına göre darbe girişimde bulunanların amaçları yönetime el koymak, anayasal düzeni yeniden tesis etmek ve Cumhuriyet’in kurucusu ATATÜRK’e borçlu olunan demokratik değerleri yeniden canlandırmaktı. 20 Temmuz günü Erdoğan başkalınğında toplanan Bakanlar Kurulu Olağanüstü Hal (OHAL) ilan etmiş, ve polis ve yargı yetkisi aşırı şekilde artırılmıştır. OHAL, 20 Temmuz 2017 tarihine kadar 3 kez uzatılmıştır. 2 Erdoğan’ın OHAL’i olabildiğince uzun tutmak istemesinin sebebi, OHAL döneminde kendisine ve hükümete verilen yetkilerle, her türlü muhalif fikri ortadan kaldırmak ve tek adamlığını güçlendirmektir. Nitekim, Erdoğan bu dönemde, referendum sonucu hükümet sistemini parlementer sistemeden (Türk tipi) başkanlık sistemine dönüştürmüştür. Hükümet tarafından darbe teşebbüsüne karşı alınan önlemler ironik bir şekilde demokrasinin kendisine karşı çalışmıştır. Uygulamalar ciddi bir biçimde hukukun üstünlüğünü, insan haklarını ve ülkedeki temel özgürlükleri zayıflatmıştır. Hükümet, darbe girişiminin nasıl gerçekleştiğini açıklığa kavuşturmaya istekli olmamıştır. Darbe girişimini araştırmak amacıyla kurulan meclis araştırma komisyonu darbe teşebbüsüne katılmakla suçlanan şüphelileri, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar da dahil olmak üzere önemli Hükümet yetkililerini komisyon huzurunda konuşmaya davet etmemiştir. AKP milletvekillerinin çoğunlukta olduğu bu komisyonun görevi, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) milletvekillerinin oylarıyla aniden sonlandırılmıştır. Komisyon kapsamlı bir araştırma yapmamıştır. OHAL süresince Hükümet, temel insan haklarını ihlal eden birçok Kanun Hükmünde Kararname (KHK) çıkarmıştır. Hükümet, OHAL yetkilerini çok geniş yorumlayarak Türkiye 1 Bu çalışma, 15 Temmuz 2016 günü ülkelerinden binlerce kilometre uzakta görevde bulunan, olayların planlanmasında veya icrasında hiçbir rolleri olmayan, AKP Hükümetinin yaygın ve kapsamlı cadı avı neticesinde, herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin ve savunma hakkı tanınmaksızın görevlerinden ihraç edilen bazı devlet görevlileri tarafından hazırlandı. Çalışmayı hazırlayanlar, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından, laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti’ne tam bağlıdırlar. Kimin tarafından ve hangi amaçla yapılırsa yapılsın, demokrasiye ve demokratik değerlere karşı yapılan her türlü darbeye, müdahaleye veya tertibe her koşulda, tam anlamıyla karşı olduklarını açık ve net bir şekilde vurgulamak isterler. Yazarlar, tarafsızlığı ve bağımsızlığını kaybetmiş Türk adli sistemine olan güven eksikliği yüzünden Türkiye'ye geri dönememektedirler ve ailelerinin ve sevdikleri kişilerin güvenliği için isimsiz kalmayı tercih etmektedirler. 2 OHAL sırasıyla 5 Ekim 2016, 4 Ocak 2017 ve 19 Nisan 2017 tarihleri itibarıyla 3 ay olarak uygulanmıştır. OHAL, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kuruluna kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermektedir. 1 Cumhuriyeti Anayasası ve uluslararası hukuk tarafından izin verilenin ötesine geçen tedbirler almıştır. 138.148 kişi kamu mesleklerinden ihraç edilmiş, 102.258 kişi gözaltına alınmış ve 50.889 kişi şüpheli olarak tutuklamıştır. 8.271'den fazla akademisyen, 4.424 hakim / savcı3, 160 general 4 , 10.017 subay ve astsubay ve 16.409 askeri öğrenci tasfiye edilmiştir. 234 gazetecinin tutuklanması, 149 medya organı kapatılması, 5 basın hürriyetini ortadan kaldırmıştır.6 Darbe girişiminden sonra, Anadolu Ajansı ve TRT işkenceye maruz kalan askerlerin görüntülerini yayınlamıştır. KHK’larla işkence ve diğer kötü koruyucu kilit muamelelere önlemler karşı askıya alınmıştır. 7 Cezaevlerindeki işkence ve kötü muameme, İnsan Hakları İzleme Örgütü 8 ve Uluslararası Af Örgütü 9 raporlarıyla doğrulanmıştır. Bu kuruluşlar Türkiye'yi OHAL’i sonlandırmaya davet etmiştir.10 Maalesef bu mağdurlar için etkili bir yargı mercii bulunmamaktadır. Insan hakları ihlalleri için bireysel başvurunu yolunu kabul eden Anayasa Mahkemesi de dahil olmak üzere, Türk mahkemeleri bu hukuksuzlukların durdurulmasına herhangi bir şekilde cevap vermemektedir. Hükümet kasıtlı olarak mahkemelere başvuru sürecini yavaşlatmış, başvurular mahkemelerde ve idari organlarda askıya alınıp davaların süresiz olarak devam etmesini sağlanarak iç hukuk yollarının tüketilmesi zorlaştırılmıştır. 690 No.’lu KHK, m. 56’ya göre, ihraçlarla ilgili mahkemelere yapılan tüm başvuruların "yetkisizlik" kararı verilerek üyeleri ancak 15 Mayıs 2017 'de atanan ve 2017 Temmuz başı itibarıyla henüz faaliyete geçmeyen komisyona gönderilmesi düzenlemiştir. Bu sayı, Türk adli sistemindeki toplam hakim ve savcı sayısının yaklaşık üçte birini yansıtıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde yaklaşık 360 general kadrosu bulunmaktadır. 5 http://turkeypurge.com/, as of 3 June 2017 6 from http://tutuklugazeteciler.blogspot.de/ 7 https://www.youtube.com/watch?v=FJgFlwztnio 8 https://www.hrw.org/world-report/2017/country-chapters/turkey 9 https://www.amnesty.org/en/countries/europe-and-central-asia/turkey/report-turkey/ 10 Human Rights Watch, “A Blank Check- Turkey Post-Coup Suspensions of Safeguard Against Torture,” (The US, 2016); Amnesty International, “Independent monitors must be allowed to access detainees amid torture allegations,” (2016), https://www.amnesty.org/en/latest/news/2016/07/turkey-independent-monitors-must-be-allowed-to-access-detainees-amidtorture-allegations/ 3 4 2 Işkence ve keyfi olarak tutuklanmaya maruz kalmamak için Türkiye'ye geri dönemeyen ya da kaçmak zorunda kalan birçok kişi, yurtdışındaki Türk konsolosluk hizmetlerinden reddedilğinden dolayı, avukat veya yakınlarına vekaletname bile gönderememektedir. Bu yüzden mahkemelere başvurmada zorluk yaşamaktadırlar. Kararları Türkiye'yi bağlayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (bundan sonra: AİHM), iç hukuk yollarının tüketilmediğini gerekçe göstererek, 15 Temmuzdan sonra Türk vatandaşlarından gelen başvuruları (Mercan vs. Türkiye ve Zihni vs. Türkiye) reddetmiştir. Bununla birlikte, AİHM içtihatları iç hukuk yollarının etkisiz olmasını tesbiti veya mağdurların ulusal mahkemelerde dava açmasının kendileri için tehlike yaratması ya da başka sebeplerle dava açmanın makul olmaması halinde iç hukuk yollarının tüketilmesi şartını aramadan AIHM’in bir başvuruyu inceleyebilceğini kabul etmiştir.11 Binlerce askeri personel sayısız insan hakları ihlali yaşamaktadır. Bu rapor, bu insan hakları ihlallerini dile getirmeye çalışmaktadır. 11 The case of Chiragov and Others v. Armenia (2015, 16 June) http://hudoc.echr.coe.int/eng#{“fulltext”:[“Chiragov%20judgment”],”documentcollectionid2”:[“GRANDCHAMBER”,”CHAMBER”],”itemid”:[“001-155353”]}. 3 2 Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmeleri ve Türkiye İnsan hakları farklı uluslararası ve bölgesel sözleşmelerle ele alınsa da bu çalışmada İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (bundan sonra: İHEB), Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (bundan sonra: AİHS), Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi (bundan sonra: KSHS) ve Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nden (bundan sonra: ESKHS) yararlanılmıştır. 22 Temmuz 2016' da Türkiye, AİHS’i askıya aldığını [spesifik olarak hangi hakların askıya aldığını belirtmeksizin], 2 Ağustos 2016’da ise KSHS' nin tutuklulara insani muamele hakkı, hak arama hürriyeti, özgürlük ve güvenlik hakkı, adil yargılama ve özel hayat saygı haklarıyla alakalı maddeler dahil 13 maddesini askıya aldığını belirtmiştir. 12 Fakat İnsan Hakları Komitesi, tutuklulara insani muamele hakkının (Madde 10, KSHS) ve hak arama hürriyetinin (Madde 2 (3)) herhangi bir koşulda askıya alınamayacağını belirtmiştir. 13 Dahası, KSHS Madde 4(2)'ye göre, aşağıdaki haklara ve yasaklara ilişkin olarak, OHAL zamanında dahi herhangi bir derogasyona izin verilemez: yaşam hakkı, işkence ve zalimane, insanlık dışı, aşağılayıcı muamele ve cezanın yasaklanması, köleliğin yasaklanması, sözleşmeden doğan bir yükümlülüğün yerine getirilmesindeki yetersizlik nedeniyle hapis cezasının yasaklanması, ceza hukukunda yasallık ilkesi, herkesin yasalar önünde eşit sayılması ve düşünce, vicdan ve din özgürlüğü. 14 Türk Anayasası m. 15 (2) istisnai koşullar altında bile uygulanan, derogasyon edilemeyen hakların listesini içermektedir: Birinci fıkrada belirlenen durumlarda da (savaş, seferberlik, sıkıyönetim veya olağanüstü haller anında), savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında, kişinin yaşama hakkına, maddî ve manevî varlığının bütünlüğüne dokunulamaz; kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz ve bunlardan dolayı suçlanamaz; suç ve cezalar geçmişe yürütülemez; suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz. Aynı maddenin birinci fıkrası herhangi bir sınırlamanın yalnızca “durumun gerektirdiği ölçüde” uygulanabileceğini belirtilmektedir; böylece OHAL sırasında dahi gereklilik ve 12 22 Temmuz 2016 tarihli bildiri JJ8187C Tr./005-191, https://wcd.coe.int/com.instranet.InstraServlet? command=com.instranet.CmdBlobGet&InstranetImage=2929966&SecMode=1&DocId=2380676&Usage=2 de mevcuttur 13 Bkz. İnsan Hakları Komitesi, Genel Yorum No: 29, paragraf 13 (a) ve 14, CCPR/C/21/Rev.1/Add.11, 31 Ağustos 2001, http://tbinternet.ohchr.org/_layouts/treatybodyexternal/Download.aspx?symbolno de mevcuttur 14 Theo Van Boven, “Categories of Rights,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), p. 150. ICCPR Madde 4. 1 orantılılık ilkeleri uygulanmakta ve alınan tedbirlerin Türkiye'nin uluslararası yükümlülükleri ile uyumlu olması gerekmektedir. a. Yaşam Hakkı Her insan doğuştan yaşam hakkına sahiptir. Bu temel hak İHEB m. 3, AİHS m. 1 ve KSHS m. 6'da güvence altına alınmıştır. Bu hak kapsamında bir devlet faili meçhul cinayetler karşısında etkili bir soruşturma yürütme yükümlülüğü altındadır. Darbe girişiminden bu yana, en az 54 kişi gözaltında ve hapishanelerde ölü bulunmuş veya daha önce kötü muamele gördüğü için serbest bırakıldıktan sonra hayatını kaybetmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (bundan sonra: AIHM) göre, Devletler bu şüpheli cinayetlere karşı etkili bir soruşturma başlatmak için pozitif bir yükümlülüğün altındadır. Bununla birlikte Türk hükümeti bu ölümleri “intihar” olarak niteleyerek bu cinayetlere karşı etkili bir şekilde soruşturma başlatmaıştır. Örneğin, Kastamonu Jandarma Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı olan Albay İrfan Kızılarslan, girişimi soruşturmasının bir darbe parçası olarak 17 Temmuz'da tutuklanmıştı. Daha sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraç olan Kızılarslan’ın iddiaya göre cezaevi koğuşunda ayakkabı bağlarını kullanarak intihar ettiği belirtildi. Bulunduğu hapishanedeki güvenlik önlemlerinin ayakkabı çok sıkı bağlarının olduğu ve bulundurulması yasak olduğu için bir soruşturma açıldı. Ancak, soruşturmanın akıbeti bilinmemektedir. Hükümet, darbe girişiminden sonra idam cezasını yeniden getirmeyi planlamaktadır. Türkiye, idam cezasını 7 Mayıs 2004'te anayasasından çıkarmıştır. 6 Ekim 2005’te, Türkiye, ölüm cezasının her koşulda kaldırılmasına ilişkin 13 No'lu AİHS Protokolünü onayladı. AİHS'nin 15. maddesine göre, 6 No'lu Protokol'ün 1. maddesi (barış zamanında ölüm 2 cezasının kaldırılması), 13 No'lu Protokolün 1. maddesi (her koşulda ölüm cezasını kaldıran) hiçbir zaman askıya alınamaz. 15 Herhangi bir devlet, ülkesinde bulunan bir kişiyi ölüm cezasının yürürlükte olduğu bir ülkeye iade etmeme yükümlülüğü altındadır. 2 Mart 2010 tarihli, Al-Saadoon ve Mufdhi/ Birleşik Krallık kararında, Sünni Müslüman olan iki Iraklı vatandaş, 2003 yılında Irak'ın işgalinden kısa süre sonra iki İngiliz askerinin öldürülmesine karışmakla suçlanıyorlardı. Şüphelilerin İngiliz makamları tarafından Irak devletine iadesi onların asılarak infaz edilmeleri riski içerdiğinden, AİHM’e başvuruda bulundular. AİHM, Sözleşmenin 3. maddesinin ihlal edildiğini; 2. maddesinin ihlal edilip edilmediğine veya 13 No'lu Protokolün 1'inci maddesinin ihlal edilip edilmediğine karar vermenin gerekli olmadığına karar vermiştir. 13 No’lu Protokol m.1’le ilgili olarak şöyle demiştir: “Avrupa Konseyi'ni oluşturan demokratik toplumların temel değerlerinden birini içeren, herhangi bir derogasyonu kabul etmeyen ve her koşulda uygulanan 13 No’lu Protokolle bağlı olan devletler bakımından 1.madde, temel bir hak olan madde 2 ve madde 3’le birlikte sıralanır” (Mahkeme kararının 118. Paragrafı). Türkiye Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, AKP Hükümeti'nin başarısız askeri darbenin girişimcilerini o kadar ağır cezalandıracaklarını ve onların ölmek için yalvaracaklarını söylemiştir. “Bunları öyle deliklere tıkacağız ki [hapishaneler] cezaları için, bunlar bir daha o Allah’ın güneşini nefes aldıkça görmeyecekler. Güneş yüzü görmeyecekler. Bir daha insan sesi duymayacaklar. ‘Gebertin bizi…’ diye yalvaracaklar. Benim kalbimden ve gönlümden geçende odur [idam cezası]. Ama şunu da unutmayın. Bunların topunu idam etsek de yüreğim soğumaz.”16 b. İşkence Yasağı İşkence doğrudan bireyin kişiliğini ve haysiyetini hedef alır ve tarihin her aşamasında en barbar insan hakları ihlallerinden birisini teşkil etmiştir. İHEB m. 5’ e göre: “Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez.”17 1984 İşkence ve Diğer Zalimane, Gayri İnsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme’si özel olarak insanları işkence ve kötü muameleden korumak 15 ECtHR, “Derogation in time of emergency,” Factsheet, Press Unit (2017), 2 Mayıs 2017 erişime açılmıştır, http://www.echr.coe.int/Documents/FS_Derogation_ENG.pdf. 16 “Economy minister says gov’t will make coup plotters beg for death,” Turkish Minute, 1 Ağustos 2016, https://www.turkishminute.com/2016/08/01/economy-minister-says-govt-will-make-coup-plotters-beg-for-death/. 17 Bkz. AIHS, m. 3; KSHS, m. 7. 3 maksadıyla yapılmıştır. 18 İşkence yasağı askıya alınamaz ve işkence olağanüstü hal veya savaş durumunda dahi uygulanamaz.19 Türkiye, Türk Ceza Kanunu hükümleri ve Anayasa’da yer alan maddelere göre, kötü muamele ve işkenceyi ağır bir suç olarak kabul etmektedir.20 Son derece sorunlu bir şekilde, 667 numaralı Kanun Hükmünde Kararname şu maddeye yer vermiştir: “Bu Kanun Hükmünde Kararname kapsamında karar alan ve görevleri yerine getiren kişilerin bu görevleri nedeniyle hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluğu doğmaz” (m.9). Bu hüküm polis ve diğer yetkililere, gözaltına alınan bireylere kötü muamelede bulunabilecekleri ve doğabilecek yasal sonuçlardan korkmadan tutukluların haklarını ihlal edebilecekleri hususunda açık bir mesaj vermektedir. Bu hüküm aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası hukuka bağlı olarak işkence ve kötü muamelenin önlenmesi ve cezalandırılması hususundaki görevlerinin de açıkça ihlalidir. Meclis İnsan Hakları Soruşturma Komisyonu Cezaevi Alt Komisyonu başkanı Mehmet Metiner darbe teşebbüsü sonrasında gözaltına alınan bireylere yönelik işkence iddialarının soruşturulmayacağını resmi olarak beyan etmiştir.21 AKP eski Sakarya milletvekili Ali İnci’nin darbe teşebbüsünün iddia edilen planlayıcılarını hedef alan beyanları, hükümetin intikam duygularıyla güdülendiğini ve adil yargılanma sürecini tamamen bir kenara bırakıldığını açık bir biçimde göstermektedir; “Size bir tavsiyem var. Biz size aşmadan siz kendiniz intihar edin.”22 Bir başka olayda Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı işkence iddiaları hususunda kovuşturmaya yer olmadığı şeklinde karar vermiştir. 23 Darbe girişimi sonrası Türkiye’de sistematik bir biçimde işkence yapıldığını kanıtlayan birçok olay mevcuttur. 18 Adopted 10 December 1984, entered into force 26 June 1987, 1465 UNTS 85. v. the United Kingdom, judgment of 18 January 1978, § 163; Soering v. the United Kingdom, judgment of 7 July 1989, § 88; Chahal v. the United Kingdom, judgment of 15 November 1996, § 79; Saadi v. Italy, judgment (Grand Chamber) of 28 February 2008, § 127; El-Masri v. “The former Yugoslav Republic of Macedonia”, judgment (Grand Chamber) of 13 December 2012, § 195; Al Nashiri v. Poland, judgment of 24 July 2014, § 507. 20 TCK m. 94, 95 ve 96, işkence ve eziyet suçlarını düzenlemiştir. İşkence suçu 3 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasını gerektirir. Suçun çocuğa, gebe kadına, avukata veya diğer kamu görevlisine karşı işlenmesi 8 yıldan 15 yıla veya fiilin cinsel yönden taciz şeklinde gerçekleşmesi halinde 10 yıldan 15 yıla kadar cezalandırılır. Ayrıca işkence suçunun işlenişine iştirak eden diğer kişiler de kamu görevlisi gibi cezalandırılır. İşkence sonucunda ölüm meydana gelmişse, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur. 21 Stockholm Center for Freedom, “Suspicious deaths and suicides in Turkey,” March 2017, http://stockholmcf.org/wpcontent/uploads/2017/03/Suspicious-Deaths-And-Suicides-In-Turkey_22.03.2017.pdf 22 Age. 23 “İşkenceye KHK Bahanesi,” Cumhuriyet, 16 Ocak 2017, http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/661197/iskenceye_KHK_bahanesi.html; Trabzon Office of Chief Public Prosecutor, Prosecution No: 2016/15056, Decision No:2017/123. 19Ireland 4 Olaylar Darbe girişimi üzerinden internet çeşitli resim sonrası yayınlanan ve görüntüler, işkencenin varlığı hususunda kanıt teşkil etmektedir. Örneğin, 18 Temmuz günü Youtube üzerinden yayınlanan bir videoda, 24 yüzlerce asker ve subay bir spor salonunda elleri arkadan bağlı biçimde yerde oturmaktadır. Videonun detaylarında ismi verilen hükümet yanlısı bir subay gözaltına alınanların başlarına elindeki silah ile vurmaktadır. Eylül 2016’da Hürriyet Daily News gazetesinde çıkan bir haberde, geçmişte uygulanan işkence yöntemlerinin 15 Temmuz başarısız darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL süresince tekrar ortaya çıktığı bildirilmiştir. Başka bir olayda, darbe girişiminin hemen sonrasında üst düzey bir subayı savunmak üzere müvekkilini atanan ilk Müdürlüğünde kez bir Ankara gördüğünde; avukat, Emniyet alnında ve boynunda izler ve yaralar, kolllarında sıyrıklar, kelepçe nedeniyle ayaklarının olduğunu üzerinde İnsan oluşan yaralar Hakları çürükler ve izleme ve çürükler örgütüne bildirmiştir. Ayrıca müvekkilinin bacağında bir et parçası eksik olacak biçimde bir yara olduğunu belirtmiştir. Avukatın müvekkili ile özel olarak görüşme isteği reddedilmiş, sağlık raporunun bir kopyası kendisine verilmemiş, ve avukat polis tarafından gözaltına alınmakla tehdit edilmiştir. Müvekkil mahkemeye hakim tarafından resmi olarak tutuklanmadan önce 24 https://www.youtube.com/watch?v=yCNhcov_EfA 5 gözaltında nasıl işkenceye maruz kaldığını anlatmıştır. Polis, mahkeme esnasında hakim ile özel olarak konuşmuş, mola esnasında da avukatı tutuklamakla tehdit etmiştir. Gözaltına alınanlar işkence altında ifade vermeye zorlanmıştır. Tutukluların birçoğu mahkemede verdikleri ifadelerde, gözaltı sırasında vermiş oldukları ifadeleri işkence altında verdikleri gerekçesiyle reddetmiştir. Gözaltındakilerin ve tutukluların uygun bir biçimde sağlık kontrolüne tabi tutulmaları engellenmiştir. Hastaneye götürüldüklerinde hastanenin dışında bekletilmişler, bu sırada polis hastaneye girerek sağlık raporlarını getirmiştir. İşkenceyi belgelendirme hususunda yönlendirici ilkeleri içeren ve dünyaca bilinen İstanbul Protokolü’ne göre [İşkence, ve Diğer Zalimane, İnsanlık dışı, veya Aşağılayıcı Muameleleri Etkili Biçimde Soruşturma ve Belgelendirme Prensipleri], sağlık personeli gözaltına alınanları özel olarak incelemeli ve bu esnada polis veya diğer güvenlik güçleri hiçbir şekilde inceleme odasında bulunmamalıdır. Avukatlar ve doktorlar insan hakları örgütlerine polisin inceleme sırasında çoğu kez içeride durmak için ısrar ettiğini bildirmişlerdir. 6 Devletlerin aynı zamanda siviller tarafından uygulanan işkenceyi de engelleme zorunluluğu bulunmaktadır. Eğer bir işkence vak’ası bildirilmişse, hakkında etkili zorunluluğu vardır. İstanbul Protokolü’ Benzer şekilde, hükümetlerin bir 25 inceleme durum başlatma İronik olarak, bu kural nde de İşkencenin geçmektedir. Önlenmesi Sözleşmedi m. 7’ de bu kuralı belirtmektedir. Ancak, hükümet askerlerin ve yüksek rütbeli subayların ciddi şekilde dövülmesi ve linç edilmesine yönelik olarak herhangi bir soruşturma başlatmamıştır. Boğaziçi köprüsündeki olaylarda, iki Hava Harp Okulu öğrencisi (Murat Tekin ve Ragıp Enes Katran) ile dört mehmetçik köprü üzerindeki insanlar tarafından lince maruz kalmış ve ciddi şekilde dövülerek öldürülmüştür. Murat Tekin’in otopsi raporuna göre 15 Temmuz 2016 gecesi boğazı bıçakla kesilmek suretiyle öldürülmüştür. Hükümet askeri öğrencilerin ve mehmetçiklerin vahşice öldürülmesi karşısında herhangi bir soruşturma başlatmamıştır. Nigel S. Rodley, “Integrity of the Person,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), s. 174. 25 7 KSHS m.10 (1)’e göre; “özgürlüğünden yoksun bırakılan herkes, insani muamele ve insanın doğuştan sahip olduğu insanlık onuruna saygı görme hakkına sahiptir.” Bu madde aynı zamanda işkenceyi ve kötü muameleyi yasaklaya 7’nci madde ile de ilişkilidir.26 Göz altına alınma sürecinden sonra devletler gereğinden fazla kalabalık cezaevlerinin varlığını önlemeli ve hücrede kalma sürelerini kısıtlamalıdır. 27 Cezaevleri kapasistesinden cok fazla tutuklu bulundurmakta, bundan dolayı, cezaevlerinde fiziksel şartlar ve hijyen standardatları son derece yetersizdir. Cezaevleri yeterli sağlık, içme suyu, ısınma, ve havalandırma imkanlarından yoksundur. c. Özgürlük ve Güvenlik Hakkı ve Adil Yargılanma Özgürlük Hakkı İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi m. 9’a göre, hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez. Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi (KSHS) m. 9’a göre, “Herkes kişi özgürlüğü ve kişi güvenliği hakkına sahiptir. Hiç kimse keyfi olarak Gözaltına alınamaz veya tutulamaz. Hiç kimse hukukun öngördüğü sebepler ve usuller dışında özgürlüğünden yoksun bırakılamaz.” Özgürlük hakkının sınırlandırılması bir ülkenin iç hukukunda belirtilen kanuni sebeblere dayanmalıdır. İnsan Hakları Komitesi, hazırladığı “Olağanüstü Hallerde Kısıtlamalar” başlıklı (Genel Yorum No. 29) belgeye göre, kişi özgürlüğü (KSHS m. 9) hakkının kısıtlanmasına ilişkin şöyle demiştir: Komite’nin görüşüne göre, kanunilik ve hukukun üstünlüğü ilkeleri adil yargılanma hakkına olağanüstü durumlarda da saygı gösterilmesini gerektirir. Sadece hukuka uygun şekilde kurulmuş olan bir mahkeme yargılama ve cezalandırma yetkisine sahiptir. Masumiyet karinesine uyulmalıdır. Derogasyonun mümkün olmadığı hakların korunmas için, mahkeme önünde yargılanma hakkının kullanılması ve yasal tutuklu kalma süreleri ihlal edilmeden, gecikmeksizin hüküm verilmesi gerekliliği taraf Devlet’in derogasyonun gerekli olduğuna karar vermesi gerekçesiyle ortadan kaldırılmamalıdır (para. 16). 26 27 Nigel S. Rodley, “Integrity of the Person,” s. 174. Age, s. 182. 8 Binlerce askeri personel darbe teşebbüsüne herhangi bir şekilde katılmadığı halde, darbe soruşturmaları kapsamında meslekten ihraç edilmiş ve/veya tutuklanmıştır. Hükümet bu ihraçlara karşı herhangi bir somut delil ileri sürmemiş; diger bir deyişle, ihraç edilen personelin herhangi bir adli suç veya disiplin suçu işlediğine dair herhangi bir somut delil ileri sürülmemiştir. Kişi gözaltına alınmasından dolayı sahip olduğu temel insan haklarını kaybetmez, gözaltı süresince de bu haklarını devam ettirir.28 Hatta, devletler gözaltına aldığı bireye karşı pozitif bir yükümlülük içendedir. Kişi gözaltına alınması ve/veya tutuklanması durumunda kendisine isnat edilen suçlar hakkında bilgilendirilme hakkına, 29 insani muamele hakkına, 30 mahkeme veya hakim huzurunda gözaltı kararını itiraz etme hakkına sahiptir. 31 Gözaltı ve tutukluluğun hukukiliğini denetlemek için, gözaltına alınan veya tutuklanan kişi derhal bir hakim huzuruna çıkarılmalıdır. 32 Olağanüstü hal boyunca, hükümet bu yetkilerini muhalifleri ya da muhalif gördüklerini bastırmak amacıyla istismar etmiştir. Kanun hükmünde kararnameler gözaltını süresini 4 günden 30 güne uzatmıştır.33 AİHM bir kararında olağanüstü hal boyunca herhangi bir yargısal denetim olmadan 14 günlük gözaltı süresinin sözleşmenin ihlali olduğuna karar vermiştir. Türkiye’de yargısal denetim olmadan uygulanan 30 günlük gözaltı süresi, polis tarafından yapılan işkenceleri kolaylaştırmakta, mahkemeler işkence iddialarını soruşturmamaktadır. Adil Yargılanma Hakkı İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi (İHEB) m. 10’a göre, “herkesin, hak ve yükümlülükleri belirlenirken ve kendisine bir suç yüklenirken, tam bir şekilde davasının bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından hakça ve açık olarak görülmesini istemeye hakkı vardır.” Adil yargılanma hakkı, ayrıca Kişisel ve Siyasal Haklar Sözlemeşi (KSHS) m. 14 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) m. 6’ da detaylı olarak düzenlenmiştir. Bu maddelerde açıkca belirtilmemiş olmasına rağmen, bütün insan hakları mekanizmaları herkesin mahkemelere başvuru hakkı olduğunu kabul etmiştir.34 28 Sangeeta Shah, “Detention and Trial,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), s. 265. 29 KSHS, m. 9(2); AİHS, m. 5(2). 30 KSHS, m. 10(1). 31 KSHS, m. 9(4), AİHS, m. 5(4). 32 KSHS m. 9(3), AİHS m. 5(3). 33 KHK no. 667, m. 6 (a). 34 Shah, age, s. 273. 9 Mahkemeler bağımsız ve tarafsız olmalıdır. Bağımsızlıktan, mahkemelerin yürütme organının veya tarafların müdahelesinden bağımsız olması; tarafsızlıktan ise, hakimlerin taraflara karşı herhangi bir önyargıya kapılmadan yargılamayı yapması anlaşılmalıdır.35 Buna göre, bir hakim bakmakta olduğu davada herhangi bir önyargıya sahip olmamalı, ve medya ve kamuoyu baskısından etkilenmemelidir.”36 Askeri personele karşı iddianameler genellikle maddi delillerden çok soyut ithamlara dayanmaktadır. Hakimler ve savcılar — daha önce 5000’e yakın hakim ve savcının başına geldiği gibi — düzmece suç isnadlarıyla meslekten atılmak ve tutuklanmak tehlikesinden ya da başka bir yere sürülme ihtimalinden dolayı hükümetin emirlerine boyun eğmek zorunda kalmaktadır. Bir sanığın ceza yargılamasındaki hakları masumiyet karinesini, kendi aleyhinde tanıklık yapmamayı veya bir suçu itirafa zorlamamayı, hakkındaki suç isnadını hemen öğrenmeyi, savunması yapmasını sağlayacak imkanlara sahip olmasını, mahkumiyet aleyhine temyiz hakkına sahip olmasını ve suçta ve cezada kanunilik ilkesini kapsar. IHEB m. 11(2)’e göre, “Hiç kimse işlendiği sırada ulusal yada uluslararası hukuka göre bir suç oluşturmayan herhangi bir eylem veya ihmalden dolayı suçlu sayılamaz. Kimseye suçun işlendiği sırada uygulanabilecek olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.” Bu hak kanunsuz ceza olmaz ilkesi olarak bilinmektedir.”37 Şüpheli ve sanıklar, genellikle yeterli düzeyde savunma hazırlayacak şartlara sahip değildir. Kanun Hükmünde Kararnamelere göre, bir tutuklu 6 ay’a kadar avukatını görmekten men edilebilir. Hatta, bir tutuklu kendi başına bir avukat seçme yetkisi idare tarafından sınırlandırılabilir. Bundan dolayı, tutukluların yeterli bir düzeyde savunma yapma hakkı ciddi biçimde kısıntıya uğramıştır. Mahkemede iddiameyi okuma yükümlülüğü sona erdirilmiştir. Tutuklu personel, kendilerine karşı yönledirilen suçlamaları mahkeme huzurunda dahi öğrenememe durumuyla karşı karşıya kalmaktadır. 31 Ocak 2017 tarihinde, İzmir’deki bir duruşmada, bazı sanıklar iddianameyi önceden görmediklerini belirtmesi üzerine, mahkeme başkanı 1300 sayfalık iddianamenin14 sayfalık özetini okumuştur. Şüpheli ve tutuklular, tecrübeli ve alanında uzman avukat bulmakta zorlanmaktadır. Bir baro başkanı bir konuşmasında darbe girişiminden sonra gözaltı alınan ve tutuklanan kişilere bilerek avukat tayin etmediklerini itiraf etmiştir. 38 Bir baro başkanın böyle bir açıklaması 35 Age, p. 275. Age. 37 Bkz. AİHS m. 7. 38 Stockholm Center for Freedom, “Turkey’s descent into arbitrariness-the end of rule of law,” (April 2017), s. 6. 36 10 tutukluların savunma haklarının ne derece kısıtlanmış olduğunun büyük bir göstergesidir.39 16 Mayıs 2017 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde çıkan yazısında Şafak Pavey, Sincan cezaevinde söylemiştir. kalan 40 teğmen stajyer pilotların hiçbirinin avukatının olmadığını Müvekkili adına başvuruda bulunması gerekli olan kanun yollarına bilerek başvurmayarak müvekkilin mağduriyetine sebep olan avukatlar da çoğu kez karşılaşılmıştır. Bu müvekkilller çoğu kez tututlu yargılanmakta ya da işkence maruz kalmaktadır. Bu insanların doğru bir şekilde temsil edilmesi, yaşam haklarının korunması içinde büyük önem arzetmektedir. Kanun Hükmünde Kararnamelere göre, avukat ve müvekkili arasındaki görüşmeler kayıt altına alınabilmektedir. Tutukluların avukat görüşme sayısına ve süresine sınırlamalar getirilmiştir. Polis veya cezaevi idaresi avukat ve müvekklili arasındaki belge değişimi önleme yetkisine ve bunlara el koyma hakkına sahiptir. AKP milletvekilleri ve hükümet destekçilerinin yargılamalara izleyici olarak katılmasına bilerek izin verilmektedir. Duruşmalar boyunca, bu şahıslar sadece tutuklu askerleri değil, onların ailerini ve avukatlarını aşağılamakta ve tehdit etmektedir. Tutuklu yakınları bu yüzden duruşmalar katılmaktan çekinmektedir. Herhangi bir polis ya da hakim müdahelesine tabi olmayan bu şahıslar, avukatları ise tutuklu askerlerin savunmasını bırakması yönünde tehdit etmektedir. Darbe girişimi davalarının ilk gününde, tutuklu askeri personel kalabalık bir halk kitlesi önünde geçirlerek yuhalanmıştır. 41 Protestocular idam cezası talep etmiş ve tutuklu askerlerin üzerine ip atmıştır. 42 7 Haziran 2017 tarihinde Erdoğan yaptığı bir konuşmada, darbe girişiminde sonra tutuklanan insanların mahkum olduktan sonra tahliye olsalar bile, halkı onların suratına tükürmek gibi cezalandırmalarda bulunmaya davet etmesi açıkça bir nefret suçu oluşturmaktadır.”43 39 Age. Şafak Pavey, “Cezaevi artık ‘eza’ evi,” Cumhuriyet, May 17, 2017, http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/741499/Cezaevi_artik__eza_evi.html. 41 http://www.bbc.com/news/world-europe-39998049 42 https://www.euractiv.com/section/freedom-of-thought/news/tense-trial-opens-of-alleged-turkey-coup-ringleaders/ 40 43 “Erdogan says people will punish Gulen followers in the Streets if they ever get out of jail,” Turkish Minute, June 8, 2017, https://www.turkishminute.com/2017/06/08/erdogan-says-people-will-punish-gulen-followers-in-the-streets-if-they-everget-out-of-jail/. 11 Kanun Hükmünde Kararnamelerle Yapılan Ihraçlar Hükümet, 15 Temmuz’dan sonra yaklaşık 140.000 kamu görevlisini herhangi bir idari veya adli soruşturma yapmadan mesleklerinden ihraç etmiştir. Darbe teşebbüsüne iştirak eden askeri personel sayısı 2.000 olarak gösterilse de, hükümet şimdiye kadar 10.000 fazla askeri personeli ihraç etmiştir. Bu ihraç kararları herhangi bir savunma hakkı tanınmadan alınmıştır. Idari soruşturma usulüne hakim olan temel ilkeler dikkate alınmamıştır. Ayrıca, binlerce askeri personel istifa edilmeye ya da erkenden emekli edilmeye zorlanmıştır. Çağdaş hukuk sistemine ve Türk Anayasasına göre, idarenin tüm işlem ve eylemleri yargısal denetime tabidir. Anayasa Mahkemesi, kanun hükmünde kararnamelerle ilgili açılan davaları yetkisi olmadığı gerekçesiyle reddetmiştir. Bu durum diğer mahkemeleri de olumsuz etkilemiştir. Bu yüzden herhangi bir mahkemenin KHK’larla ilgili davalara bakma ihtimali mümkün gözükmemektedir. 690 No’lu KHK ihraçlara ilişkin mahkeme yoluna bütün bütün kapatmış ve KHK’larla ilgili başvuruları Olağanüstü Hal Komisyonu’na yönlendirmiştir. Komisyon üyelerinin ancak 15 Mayıs 2017 tarihinde belirlenmesi, 1 yıl boyunca ihraçlara karşı herhangi bir kanun yoluna başvurulamaması sonucunu doğurmuştur. Komisyonun yapısı bağımsız olmasının önüne geçmiş ve onun etkili bir mekanizma olarak ortaya çıkmasını engellemiştir. 7 kişiden oluşan komisyonun, 3 üyesi başbakanlık tarafından, 2 üyesi adalet ve içişlerin bakanlığından, diğer 2 üyesi ise Hakimler Yüksek Kurulunca seçilmiştir. Bu üyelerin seçimini yapan kurumlar, daha önce ihraç işleminde bulunmuş kurumlardır.44 Komisyonun 2 yıllık görev süresi boyunca bütün başvuralara cevap verebilmesi için günlük yüzlerce başvuruyu incelemesi gerekmektedir.45 İhraç edilmiş personel ihraç edilmesine sebep olan delilleri göremeyecektir, dolayısıyla ihraç edilen personelin ihraç işlemine karşı etkili bir savunma yapma ihtimali ciddi bir biçimde sınırlandırılmıştır.46 Bu doğrultuda, TSK kendi ihraçları için herhangi bir delil ve hukuki sebep ileri sürmemiştir. KHK’larla herhangi bir maddi delile veya şahsı suç isnadına yer vermeden, “teröre örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarlarla irtibatı” olma şeklindeki sebebe dayanarak 100.000 fazla kamu görevlisi ve askeri personeli kamu görevinden çıkarılmıştır. “Terör örgütlerine ve devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunan yapı, oluşum ve gruplara” üyelik, mensubiyet ve iltisak veya bu gruplarla Uluslarası Af Örgütü, “Gelecek Karanlık: Türkiye’de İhraç Edilen Kamu Çalışanlarına Yönelik Sonu Gelmeyen İhraçlar” (Amnesty International, 2017), p. 18. 45 Age. 46 Age. 44 12 irtibiat kavramları muğlak bir kriter olduğundan herhangi bir eylem veya maddi delil olmadan birçok kamu görevlisi hükümet tarafından tamamen muhalif görülmeleri sebebiyle KHK’larla ihraç edilmiştir. Nitekim, darbe girişiminden 2 gün sonra, darbe girişimiyle alakası olmayan 50.000 kişinin herhangi bir delil gösterilmeksizin kamu görevinden çıkarılması bu insanların hükümet tarafından yapılan fişlemelere dayanılarak ihraç edildiğinin kanıtıdır. Gerçekten, hükümet bu listeleri 15 Temmuz 2016 tarihinden önce hazırlanmıştır. Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek ihraç edilen askeri personel listelerinin, kendisine yakın askeriye içindeki sempatizanları tarafından hazırlandığını açık bir şekilde birçok kez itiraf etmiştir. 47 Erdoğan ve Perinçek yanlısı emekli ve muvazzaf askerler, Ergenekon ve Balyoz davalarında yargılanmayan generalleri ve yüksek rütbeli personeli Gülenist olarak kabul etmiş ve bu insanların ihraç edilmesinde rol almışlardır.48 Daha önce Hakkari’de görev yapmış ve 15 Temmuz sonrasi ihraç edilmiş bir asker Uluslararası Af Örgütüne şöyle konuşmuştur: Ben terörle mücadele eden, dağlarda operasyonlara giden, rahat yataklarda yatamayan, doğru düzgün yemek yiyemeyen veya temiz içme suyu bulamayan bir askerdim. Arkadaşlarımın gözlerimin önünde öldüklerini gördüm. Hiç kimsenin yapmak istemediği bir işi yapıyordum ama toplum tarafından da bir kahraman olarak görülüyordum. Fakat şimdi bir terörist ve bir hain olarak görülüyorum. Asker arkadaşlarımdan biri uğradığımız bir saldırıda yaralanmıştı. Kendisi yedi ay süreyle işe gelemedi, neredeyse ölüyordu. İşinin başına döndükten bir ay sonra da ihraç edildi.49 KHK’lar ayrıca ihraç edilen personeli ömür boyu kamu görevine ve özel güvenlik şirketlerine girmekten men etmiş, personelin pasaportlarını iptal etmiş ve devlet lojmanlarından faydalanmalarını sonlandırmıştır. İhraç edilen personelin herhangi bir soruşturma tabi olmayan yakınları da yukarıdaki yaptırımlara maruz kalmış, suçun (herhangi bir suç varsa) şahsiliği ilkesi açık biçimde ihlal edilmiştir. Bazı durumlarda, ihraç edilen askeri personelin eşleri dahi tutuklanmış ve gözaltında ve cezaevinde işkence ve kötü muameleye tabi tutulmuştur. 50 Yurtdışında bulanan ihraç edilmiş oğlunu ve kızını ziyaret etmek isteyen ailelerin pasaportlarına el konulmuş ve yurtdışına çıkmalarına hukuksuz bir şekilde engel olunmuştur. Uluslararası Af Örgütü ihraçlarla ilgili durumu şöyle özetlemiştir: Kitlesel düzeydeki bu ihraçlar, son derece muğlak ve genel bir şekilde ifade edilen 47 https://www.youtube.com/watch?v=-MVsf2O5lIA https://www.youtube.com/watch?v=n-IGieQl_QI 49 Amnesty International, age, s. 13. 50 http://stockholmcf.org/detained-wives-of-turkish-officers-subjected-to-abuse-letter-reveals/ 48 13 “terör örgütleriyle iltisakı bulunduğu” gerekçesiyle ve keyfi olarak gerçekleştirildi. İhraç edilen kamu çalışanlarına meslekten çıkarılmalarının nedenleri belirtilmediği gibi, bu kişilerin haklarında verilen ihraç kararlarına karşı itirazda bulunabilecekleri etkili bir yolları da bulunmuyor. Sadece bir anda işlerinden olmakla kalmayıp, aynı zamanda tüm kamu hizmetinin de dışına atılan bu kişilerin çoğu için söz konusu bu durum, kariyerlerine devam edememe ya da arkadaşlarının veya ailelerinin desteği olmaksızın geçimlerini idame ettirememeleri anlamına geliyor. İhraç edilenlerin pasaportları da yetkililer tarafından iptal edildiğinden, yurtdışındaki istihdam imkânlarına da erişemiyorlar.51 d. Düşünce ve İfade Özgürlüğü Düşünce özgürlüğü din, vicdan ve inanç özgürlüğünü kapsar (İHEB, m. 18; KSHS, m. 18). 52 Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi m. 9’ a göre, 1. Herkes düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne sahiptir; bu hak, din veya inanç değiştirme özgürlüğü ile tek başına veya topluca, kamuya açık veya kapalı ibadet, öğretim, uygulama ve ayin yapmak suretiyle dinini veya inancını açıklama özgürlüğünü de içerir. 2. Din veya inancını açıklama özgürlüğü, sadece yasayla öngörülen ve demokratik bir toplumda kamu güvenliğinin, kamu düzeninin, genel sağlık veya ahlakın ya da başkaları- nın hak ve özgürlüklerinin korunması için gerekli sınırlama- lara tabi tutulabilir. İHEB m. 19 ve KSHS m. 19 ve 20 ifade özgürlüğünü düzenlemektedir. Bu hak AİHS m. 10’ da şöyle düzenlenmiştir; 1. Herkes ifade özgürlüğü hakkına sahiptir. Bu hak, kamu makamlarının müdahalesi olmaksızın ve ülke sınırları gözetilmeksizin, kanaat özgürlüğünü ve haber ve görüş alma ve de verme özgürlüğünü de kapsar. Bu madde, Devletlerin radyo, televizyon ve sinema işletmelerini bir izin rejimine tabi tutmalarına engel değildir. 2. Görev ve sorumluluklar da yükleyen bu özgürlüklerin kullanılması, yasayla öngörülen ve demokratik bir toplum- da ulusal güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya kamu gü- venliğinin korunması, kamu düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın, başkalarının şöhret ve haklarının korunması, gizli bilgilerin yayılmasının önlenmesi veya yargı erkinin yetki ve tarafsızlığının güvence altına alınması için gerekli olan bazı formaliteler, koşullar, sı- nırlamalar veya yaptırımlara tabi tutulabilir. Düşünce ve ifade hürriyetine göre hiç bir kimse belli bir biçimde düşünmeye zorlanamaz. Hiç kimse görüş ve düşüncelerinden dolayı ayrımcılığa ve baskıya tabi tutulamaz.”53 1982 Anayasa’sı m. 15(2)’ye göre, düşünce özgürlüğü olağanüstü hallerde dahi sınırlandırılamaz. 51 Amnesty International, age, s. 24. Kevin Boyle and Sangeeta Shah, “Thought, Expression, Association and Assembly,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), s. 218. 52 14 KHK’larla yapılan ihraçlarla ilgili bir akademisyen şöyle yazmıştır: Cumhurbaşkanı Erdoğan, OHAL’in tek amacının terörizmle mücadele olduğunu belirtmişir, fakat Türk hükümeti terörizm tanımını geniş tutarak; OHAL kapsamından alınan orantısız önlemleri muhalif grupları ortadan kaldırmak amacıyla kullanmıştır. Bunun sonucu olarak onbinlerce kamu görevlisi terörist örgütlerle irtibati ve iltisakı olduğu gerekçesi kullanılarak ihraç edilmiş ve/veya tutuklanmıştır. OHAL kapsamında alınan önlemler düşünce ve ifade hürriyetine ortadan kaldırmak amacıyla kullanılmıştır. Şu açık bir durumdur ki; Türk hükümeti, devlet politaklarını eleştirmeyi ve muhalif görüşleri terörizm kavramı içine sokarak, devam etmekten olan OHAL’in amacı dışına çıkmıştır.”54 Türk hükümetinin bu davranışı, toplumun geniş bir kesimine karşı demokrasi ve ifade özgürlüğünün kısıtlanması niteliğindedir.55 Uluslarası Af Örgütüne göre, insanların siyasi ve muhalif görüşlere sahip olmasına dayanılarak yapılan ihraçlar KSHS m. 26’ ya göre, ayrımcılık yasağı ihalidir. 56 e. Özel Hayata Saygı Hakkı Özel hayata saygı hakkı, bir kişinin aile hayatına, konutuna ve yazışmalarına saygı gösterilmesi hakkını kapsar. Bu hakka müdahaleler ancak demokratik toplum düzenin gereklerine göre söz konusudur. Yani bu hakka getirilen bir sınırlama toplumsal bir ihtiyaçtan ortaya çıkmalıdır. AİHS m. 8(2)’ye göre: Bu hakkın kullanılmasına bir kamu makamının müdahlesi, ancak müdahalenin yasayla öngörülmüş ve demokratik bir toplumda ulusal güvenlik, kamu güvenliği, ülkenin ekonomik refahı, düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için gerekli bir tedbir olması durumunda söz konusu olabilir. Yurtdışında görevlendirmede bulunan bir personel, ihraç edilmesinden sonra, polisin ailesinin evinde iki kez arama yaptığını ve arama sırasında ev halkına herhangi bir bilgilendirmede bulunmadığını söylemiştir. Başka bir olayda, arama kararının soran ev halkı polis tarafından aşağılanmıştır. 53 Age, p. 226. Saeed Bagheri, “Derogating from Fundamental Human Rights under the Turkish State of Emergency’” (OHRH Blog, 24 March 2017) http://ohrh.law.ox.ac.uk/derogating-from-fundamental-human-rights-under-the-turkish-state-ofemergency/, accessed March 25, 2017. 55 Agm. 56 Amnesty International, age, s. 19. 54 15 Silivri cezaevinde tutuklu bulunan askeri personelin ise aileleriyle mektup ve telefon yoluyla görüşmeleri dahi yasaklanmıştır. Diğer suçlardan tutuklu bulunan kişiler için böyle bir sınırlandırma mevcut değildir.57 AİHM, daha önce tutukluların yazışmalarının engellenmesinin özel hayatın saygı gösterilmesi hakkı ihlali olarak görmüştür.58 Golder/ The United Kingdom davasında ise, bir mahkumun avukatıyla yazışmasının engellenmesini de bu hakkın ihlali olduğuna karar vermiştir.59 Ayrıca, terör örgütlerine bağlantılı olduğu iddia edilerek 140,000 yakın kamu görevlisi ve askeri personelin isimlerinin resmi gazetede ilan edilmesi, özel hayata saygı gösterilmesi hakkı ihlalidir. f. Eşitlik Hakkı ve Ayrımcılık Yasağı Bütün insan hakları sözleşmeleri ve belgeleri eşitlik hakkını garanti eder ve herhangi bir sebeple ayrımcılığı yasaklar.60 Bu yüzden, insanlar konumu, ırkı, rengi, cinsiyeti, dini, siyasi fikri ve bir gruba olan üyeliği dikkate alınmadan bir takım haklara hak kazanmiştır. Bu doğrultuda, devletler iş alımlarda, eğitimde, sağlık ve ev sağlama hizmetlerinde herhangi bir sebeple ayrımcılığın önüne geçmek zorundadır. 61 Olağanüstü KHK’lara göre, ihraç edilen personel bir daha herhangi bir kamu hizmetine girmekten men edilmiştir. Bazı ihraç edilen personelin yakınları da eğitim, ve sosyal güvenlik haklarından mahrum edilmiştir. g. Seyahat Hakkı ve Güvenli Bir Yer Arama Hakkı İHEB m. 13’e göre, “Herkesin bir devletin toprakları üzerinde serbestçe dolaşma ve oturma hakkı vardır. Herkes, kendi ülkesi de dahil olmak üzere, herhangi bir ülkeden ayrılmak ve ülkesine yeniden dönmek hakkına sahiptir.”62 İhraç edilen personel için, özel sektörde çalışmak için herhangi bir sınırlama olmamasına rağmen, hükümet baskısından ve KHK’larda terörle ilişkili gösterildiklerinden dolayı kimse onları istihdam etmemektedir. Ülke bu insanlar için adeta bir açık cezaevine dönüşmüş durumdadır. İhraç edilen bir asker, adeta medeni ölüme terk edildiklerini söylemiştir. Bu insanlar ayrıca toplum tarafından dışlanmaktadır. KHK’lar ihraç edilen 57 http://t24.com.tr/haber/silivri-cezaevinden-mektup-gondermek-yasaklandi,365614. & Fell v. the United Kingdom, judgment of 28 June 1984. 59 Golder v. the United Kingdom, judgment of 17 June 1971. 60 İHEB m. 1’e göre: “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eş it doğarlar.” İHEB m. 1, 2(1) ve 7; KSHS, m. 2,3 and 26; AİHS m. 14 ve Protocol No. 12. 61 Daniel Moeckli, age, s. 170,. 62 KSHS, m. 12; AİHS Protocol (IV), m. 2(2). 58Campbell 16 personelin pasaportlarını da iptal ettiğinden dolayı ülke dışına çıkamamaktadırlar. Bu sınırlama, hukuksuz bir şekilde ihraç edilen personelin yakınlarına da uygulanmaktadır. Yurtdışına çıkmak isteyen anne, baba veya eşlerin pasaport başvuruları reddilmekte veya elkonulmaktadır. Yurtdışıdaki konsolusluklar ve büyükelçilikler bazı personelin pasaportuna hukuksuz bir şekilde el koymuştur. Bu insanlara herhangi bir konsolosluk hizmeti de sunulmamaktadır. Yeni doğan bebekler için yapılan kimlik başvurusu reddedilmiştir. Bu tarz keyfi uygulamalar 1963 Tarihli Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi ihlalidir. h. Mülkiyet ve Mülkiyetin Korunması Hakkı İHEB m. 17’ye göre, “Herkesin tek başına veya başkalarıyla ortaklaşa mülkiyet hakkı vardır. Hiç kimse keyfi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamaz.” AİHS Ek Protokol No.1 m. 1’e göre, “Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir.” Mülkiyet hakkını gerektiği gibi kullanmak için ve onurlu bir yaşam sürdürebilmek için, her bireyin sosyal güvenlik ve sosyal yardım dahil minimum mülkiyet haklarından yararlanması gerekir. AİHM’e göre sosyal güvenlik hakları da mülkiyet hakkına dahildir. Ihraç edilen personel malvarlığına tedbir kararı koyulmuştur. Emeklilik hakkı kazanmış bazı personelin emeklilik hakları ellerinden alınmıştır. Bazı askeri personele OYAK Emekli Maaş sistemindeki paralarını geri almada zorluk çıkarılmaktadır. Malvarlığına el koyma tedbirine başvurmak için malvarlığı suçla bağlantılı veya suçtan edilmiş olmalıdır. Askeri personelin elkonulan malvarlığı ya da emeklilik sonucu hak kazandığı tazminatın herhangi bir suç kapsamında elde edildiği konusunda herhangi bir delil mevcut değildir. Elkoymalar, gerekli usul ve prosedürlere uymamamaktadır. i. Yaşama Standardı Hakkı İHEB m. 25’e göre, “herkesin kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı vardır. Herkes, işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılık ve kendi iradesi dışındaki koşullardan doğan geçim sıkıntısı durumunda güvenlik hakkına sahiptir.” Bu madde, İHEB m.1’in detaylandırılması olarak görülmüştür.63 İHEB m.1’e göre, “bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar.” 63 Asbjorn Eide, “Adequate Standard of Living,” s. 196. 17 ESKHS m. 11, bu haktan devletler için doğan yükümlülüğü artırmıştır. İHEB m. 25, belli bir seviyede yaşamak için minimum standardı “kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı” olarak tariff etmiştir. Herbir devlet, ülkesindeki insanların beslenmesi için gerekli imkanları kolaylaştırmalıdır. Bir kimse yeterli seviyede beslenemiyorsa, devlet o kişi için gerekli beslenme yardımını sağlamak zorundadır. 64 Beslenme, giyim, konut ve sağlık hizmetlerine erişmede herhangi bir ayrımcılık yine ESKHS m. 11’in ihalidir. İhraç edilen personel, kamu görevi almaktan men edilmiştir. KHK’larla terörle ilişkili gösterildiklerinden dolayı ve hükümetin özel sektör üzerindeki baskısından dolayı özel sektörde de iş bulamamaktadırlar. Bu personel, meslekleri boyunca yararlandıkları konut ve sağlık hizmetlerini de kaybetmiştir. Ayrıca birçok persolin ciddi geçim sıkıntısı yaşamaktadır. 64 Eide, p. 200 citing to CESCR, General Comment 15, HRI/GEN/1/Rev.9 (Vol I) 55. 18 3 Sonuç Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan bu yana beş kez askeri darbeye maruz kalmıştır. 15 Temmuz olayları, bu darbelerden hiç birine benzememektedir. Ana muhalafet partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu bu olayları birçok kez “kontrollü darbe” olarak nitelemiştir. Erdoğan bu iddiayı reddetmiş, fakat bu noktada ulusual ve uluslararası toplumu ikna edememiştir. Kendisi ve devlet yetkilileri darbe teşebbüsene ilişkin çoğu kez birbiryle çelişkili ifadeler vermiştir. Darbe teşebbüsüne ilişkin birçok soru halen cevap beklemektedir. Ne görevi sonra eren 15 Temmuz Darbe Girişimi Araştırma Komisyonu ne de devam etmekte olan davalar bu sorulara cevap vermektedir. Fakat bu darbe girişiminden en çok kazançlı çıkan kişi Erdoğan olmuştur. Olağanüstü Hal süresi içerisinde hazırlanan referendum sonucu Türkiye parlementer sistemden, Türk tipi başkanlık sistemine geçmiş ve Erdoğan’ın partili cumhurbaşkanı olarak görevine devam etmisine izin verilmiştir. Bu değişikler Türkiye’yi demokrasiden diktatörlüğe kaydırmıştır. 65 Referandum boyunca yapılan milyonlarca oy hilelerine rağmen Erdoğan referandumu ancak %51’lik bir oranla kazanabilmiştir.66 1 yılı bulan OHAL demokratik düzeni ciddi bir biçimde ortadan kaldırmıştır. Erdoğan rejimi OHAL’i bu dönemde gerçekleştirdiği hukuksuzluklara kılıf olarak kullanmaktadır. Başlıca hukuksuzlar ve insan hakkı ihlalleri; sebepsiz yere tutuklanan ve gözaltına alınan binlerce insan, gözaltında ve cezaevinde sistemli işkence ve kötü muameleler,140,000’den fazla kamu görevlisinin ihracı. Ihraçlara karşı mahkeme yolu kapatılmış, OHAL komisyonunun ise bağımsız ve tarafsız olmayan yapısıyla ihraçları etkili bir biçimde inceleyip hakkaniyetle bir inceleme yapması mümkün gözükmemektedir.67 Hukuk devleti ilkesi ortadan kalkmıştır, daha önce Türkiye tarihinde görülmeyen büyüklükte insan hakkı ihlalleri ortaya çıkmış ve devam etmektedir. Hukukun üstünlüğü ilkesi, Erdoğan’ın açık cezaevinde milyonlarca insan için sadece bir hayalden ibarettir. 65 http://www.economist.com/news/leaders/21720590-recep-tayyip-erdogan-carrying-out-harshest-crackdown-decadeswest-must-not-abandon 66 https://www.bloomberg.com/politics/articles/2017-04-18/the-fraud-claims-tainting-turkey-s-referendum-winquicktake-q-a 67 Amnesty International, age, p. 17. 19 Kaynakça Aşağıdaki internet adresleri 8 Temmuz 2017 tarihi itibarıyla ulaşılabilir niteliktedir. 15 Temmuz Iddianameleri Aksoy v. Turkey, Application No. 21987/93, judgment December 18, 1996, paras. 78, 86. Uluslarası Af Örgütü, “Gelecek Karanlık: Türkiye’de İhraç Edilen Kamu Çalışanlarına Yönelik Sonu Gelmeyen İhraçlar” (Amnesty International, 2017) Article 12, ICCPR; Article 2(2), ECHR Protocol (IV). Articles 94 and 95 of the Turkish Penal Code Asbjorn Eide, “Adequate Standard of Living,” Campbell & Fell v. the United Kingdom, judgment of 28 June 1984. CAT Article 3 Daniel Moeckli, “Equality and Non Discrimination,” ECHR Article 3, ICCPR Article 7. ECHR Article 7. ECtHR, “Derogation in time of emergency,” Factsheet, Press Unit (2017), accessed May 2, 2017, http://www.echr.coe.int/Documents/FS_Derogation_ENG.pdf. Eide, p. 200 citing to CESCR, General Comment 15, HRI/GEN/1/Rev.9 (Vol I) 55. Golder v. the United Kingdom, judgment of 17 June 1971. http://stockholmcf.org/detained-wives-of-turkish-officers-subjected-to-abuse-letter-reveals/ http://t24.com.tr/haber/silivri-cezaevinden-mektup-gondermek-yasaklandi,365614. http://turkeypurge.com/, as of 3 June 2017 http://tutuklugazeteciler.blogspot.de/ http://www.bbc.com/news/world-europe-39998049 http://www.economist.com/news/leaders/21720590-recep-tayyip-erdogan-carrying-outharshest-crackdown-decades-west-must-not-abandon https://www.amnesty.org/en/countries/europe-and-central-asia/turkey/report-turkey/ https://www.bloomberg.com/politics/articles/2017-04-18/the-fraud-claims-tainting-turkey-sreferendum-win-quicktake-q-a https://www.euractiv.com/section/freedom-of-thought/news/tense-trial-opens-of-allegedturkey-coup-ringleaders/ https://www.hrw.org/world-report/2017/country-chapters/turkey https://www.turkishminute.com/2016/08/01/economy-minister-says-govt-will-make-coupplotters-beg-for-death/. https://www.turkishminute.com/2017/06/08/erdogan-says-people-will-punish-gulenfollowers-in-the-streets-if-they-ever-get-out-of-jail/. https://www.youtube.com/watch?v=FJgFlwztnio https://www.youtube.com/watch?v=-MVsf2O5lIA https://www.youtube.com/watch?v=n-IGieQl_QI https://www.youtube.com/watch?v=yCNhcov_EfA 20 Human Rights Committee, General Comment No. 29, paras 13 (a) and 14, CCPR/C/21/Rev.1/Add.11, August 31, 2001, available at http://tbinternet.ohchr.org/_layouts/treatybodyexternal/Download.aspx?symbolno Human Rights Watch, “A Blank Check- Turkey Post-Coup Suspensions of Safeguard Against Torture,” (US, 2016); Amnesty International, “Independent monitors must be allowed to access detainees amid torture allegations,” (2016), https://www.amnesty.org/en/latest/news/2016/07/turkey-independent-monitors-must-beallowed-to-access-detainees-amid-torture-allegations/ ICCPR Article 10(1). ICCPR Article 9(2), ECHR Article 5(2). ICCPR Article 9(3), ECHR Article 5(3). ICCPR Article 9(4), ECHR Article 5(4). Ireland v. the United Kingdom, judgment of 18 January 1978, § 163; Soering v. the United Kingdom, judgment of 7 July 1989, § 88; Chahal v. the United Kingdom, judgment of 15 November 1996, § 79; Saadi v. Italy, judgment (Grand Chamber) of 28 February 2008, § 127; El-Masri v. “The former Yugoslav Republic of Macedonia”, judgment (Grand Chamber) of 13 December 2012, § 195; Al Nashiri v. Poland, judgment of 24 July 2014, § 507. Kevin Boyle and Sangeeta Shah, “Thought, Expression, Association and Assembly,” in note 7 above, p. 218. Nigel S. Rodley, “Integrity of the Person,” in International Human Rights Law, Ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), p. 174. Notification JJ8187C Tr./005-191, dated July 22, 2016, available at https://wcd.coe.int/com.instranet.InstraServlet? command=com.instranet.CmdBlobGet&InstranetImage=2929966&SecMode=1&DocId=23 80676&Usage=2 Saeed Bagheri, “Derogating from Fundamental Human Rights under the Turkish State of Emergency’” (OHRH Blog, 24 March 2017) http://ohrh.law.ox.ac.uk/derogating-fromfundamental-human-rights-under-the-turkish-state-of-emergency/, accessed March 25, 2017. Safak Pavey, “Cezaevi artık ‘eza’ evi,” Cumhuriyet, May 17, 2017, http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/741499/Cezaevi_artik__eza_evi.html. Sangeeta Shah, “Detention and Trial,” note 7 above, p. 265. Stockholm Center for Freedom, “Suspicious deaths and suicides in Turkey,” March 2017, http://stockholmcf.org/wp-content/uploads/2017/03/Suspicious-Deaths-And-Suicides-InTurkey_22.03.2017.pdf Stockholm Center for Freedom, “Turkey’s descent into arbitrariness-the end of rule of law,” (April 2017) p. 6. The case of Chiragov and Others v. Armenia (2015, 16 June) http://hudoc.echr.coe.int/eng#{“fulltext”:[“Chiragov%20judgment”],”documentcollectionid2”:[“GRANDCHAMBER”,”CHAMBER”],”itemid”:[“ 001-155353”]}. Theo Van Boven, “Categories of Rights,” in International Human Rights Law, ed. Daniel Moeckli, Sangeeta Shah and Sandesh Sivakumaran (Oxford: Oxford University Press, 2014), p. 150. ICCPR Article 4. 21 Trabzon Office of Chief Public Prosecutor, Prosecution No: 2016/15056, Decision No:2017/123. Turkish Government Decree-Law 667, Article 6 (a). UDHR Article 1 provides that, “all human beings are born free and equal in dignity and rights.” See UDHR Articles 1, 2(1) and 7; ICCPR Articles 2,3 and 26; ECHR Articles 14 and Protocol No. 12. UDHR Article 12, ICCPR Article 17. 22 Bu sayfa boş bırakılmıştır. 23