AR&GE BÜLTEN 2013 HAZİRAN – EKONOMİ İZMİR’İN EKONOMİ HARİTASI Erdem ALPTEKİN Hande UZUNOĞLU Hızla küreselleşen ve zorlu bir rekabetin yaşandığı günümüzde, kentler ekonomideki ve sosyal alanlardaki başarıları ile bulunduğu ülkelerden daha çok ön plana çıkmaktadır. Dünya kenti olarak adlandırılan bu kentler küresel ekonomide önemli birer merkez haline gelmişlerdir. Tokyo, New York, Paris, Londra gibi küresel kentler 400 Milyar Dolar’ın üzerinde milli gelirleri ile dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer almaktadır. Bu kentlerin en önemli özelliği, dünyanın sermaye akışının (yatırımın) en yoğun olduğu yerler olmalarının yanı sıra ticaret ve finansın merkez üssü olmalarıdır. Mega şehirler bir yana küçük popülasyona sahip İbiza, Portofino, Bali, Santorini, Mikonos, Monte Carlo, Dubrovnik sınırlarının çok ötesinde bir ekonomik değere erişmişlerdir. Dünya kenti olmak için kentlerin potansiyelinin ortaya çıkarılması, kentin ekonomik profili ve yatırım olanaklarının ortaya konması, buna göre stratejik planların hazırlanması ve gelecek projeksiyonun yapılması önem taşımaktadır. İzmir, ekonomik büyüklük bakımından değerlendirildiğinde Türkiye’nin üçüncü büyük kenti durumundadır. Bir liman kenti olma özelliği ile tarihin her döneminde önemli bir ticaret merkezi olarak ön plana çıktığı görülmektedir. Doğal kaynaklarının verimliliği, uygun iklim koşulları, sahip olduğu gelişmiş liman ve lojistik altyapısı, dış ticaret odaklı iş ortamı ile İzmir, gerek ülke gerek bölge ekonomisinde önemli bir rol oynamaktadır. Korunaklı bir körfezin etrafında gelişen İzmir verimli toprakları, nitelikli işgücü yapısı, hammadde ve ara mamul kaynakları, iç ve dış pazarlara olan yakınlığı gibi olumlu özelliklere sahiptir ve günümüzde birçok ekonomik aktivitenin merkezi durumundadır. İzmir’in 30 ilçesi bulunmaktadır. Kentin merkez ilçelerinde ticaret, sanayi ve turizm yoğunlukta iken, civar ilçelerinde tarım ve hayvancılık daha yaygın olarak görülmektedir. İzmir 4.005.459 kişilik nüfusu ile Türkiye’nin nüfus açısından en büyük üçüncü kentidir. Kentin yıllık nüfus artış hızı binde 10,1’dir. 10 AR&GE BÜLTEN 2013 HAZİRAN – EKONOMİ 2008 yılı Gayri Safi Katma Değer (GSKD) bakımından İzmir 55,9 milyar TL ile ülke sıralamasında dördüncüdür. Kişi başına gayri safi katma değer ise 14.817 TL’dir. İzmir’in ürettiği GSKD içerisinde hizmetlerin payı % 68,4, sanayinin payı % 26,7 ve tarımın payı % 4,8’dir. İzmir’de istihdam edilen 1.424.000 kişinin % 58,4’ü hizmetler, % 31,6’sı sanayi ve % 10,1’i tarım alanında istihdam edilmektedir. İzmir’in en belirgin özelliği liman ve ticaret kenti olmasıdır. İzmir, doğal limanları ile tüm Ege Bölgesi ticaretinin tamamına yakın bir kısmını, ülke ticaretinin de önemli bir kısmını gerçekleştirmektedir. İzmir sürekli artan ihracatı ile ülke ihracatına en fazla katkı sağlayan kentler arasındadır. 2012 yılında gümrüklere göre İzmir’in ihracatı 21,1 milyar dolar, ithalatı ise 22,6 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu durumda, ihracatın ithalatı karşılama oranı % 93’ün üzerine çıkmıştır. İzmir’in ülke ihracatındaki payı ise % 13,8’dir. İzmir Alsancak Limanı’ndan kent ticaretinin büyük bir kısmı yüklenmektedir. Bununla birlikte, liman artık yeterli gelmediği için kapasitesinin arttırılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. “Küresel Güç Türkiye Hedef 2023” hedefi doğrultusunda İzmir, Türkiye’nin 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin 100 milyar dolarını gerçekleştirmeyi hedeflemektedir. Liman yatırımlarının tamamlanması ile birlikte bu hedefini gerçekleştirebilecektir. İzmir Alsancak Limanı rehabilitasyon projesi ve Çandarlı Limanı’nın faaliyete geçmesiyle birlikte yüksek tonajlı gemilerin İzmir’e geleceği ve daha fazla hacme hizmet edileceği için İzmir’in ekonomik ve lojistik anlamda büyük yol kat edeceği öngörülmektedir. İzmir’de ticaretin yanı sıra sanayi de oldukça gelişmiştir. Türkiye’de planlı sanayileşmenin başladığı yıllardan itibaren, İzmir de sanayi alanında hızlı bir gelişim göstermiş ve belli bölgelerde sanayi faaliyetleri hızla artmıştır. Her türlü yatırım talebini karşılayacak sanayi alt yapısına sahip olan İzmir’de, yatırımcılara kentin çeşitli bölgelerinde uygun yatırım ortamları sunulmaktadır. Söz konusu yatırım alanları limanlar, havaalanı, tren yolları sayesinde Türkiye’nin dört bir yanı ile bağlantı içerisindedir. İzmir’deki sanayi tesisleri Pınarbaşı-Işıkkent-Kemalpaşa, Çiğli-Menemen ile Karabağlar-Torbalı-Menderes aksları içerisinde bulunan Organize Sanayi Bölgeleri ve Serbest Bölgeler içerisinde faaliyet göstermektedir. Kentte 13 OSB ve 2 serbest bölge mevcuttur. Aliağa, Atatürk, Bergama, Buca Ege Giyim (BEGOS), İTOB Organize Sanayi Bölgesi, Kemalpaşa-Islah, Kınık, Tire faal OSB’ler olup, KemalpaşaBağyurdu, Menemen-Plastik, Ödemiş, Pancar, Torbalı OSB’lerin alt yapı inşaatları devam etmektedir. 11 AR&GE BÜLTEN 2013 HAZİRAN – EKONOMİ Tablo 1: İzmir’de Mevcut Organize Sanayi Bölgeleri OSB Adı Kemalpaşa Islah OSB Aliağa OSB Atatürk OSB Büyüklük (Hektar) İnşaat Toplam Tahsisli Boş Faal Toplam Devam İstihdam Parsel Parsel Parsel Tesis Tesis Eden (Kişi) Sayısı Sayısı Sayısı Sayısı Sayısı Tesis 1.300 927 361 ---- 322 16 338 21.000 922 373 142 231 16 22 38 512 700 594 594 0 566 19 585 30.000 Tire OSB 400 232 123 99 43 11 54 1.159 İTOB OSB 251 367 336 1 71 80 151 2.193 179 96 1 95 1 1 45 Bergama OSB Kemalpaşa (Bağyurdu) OSB Pancar OSB Ödemiş OSB MenemenPlastik İhtisas OSB Kınık OSB Torbalı OSB Buca (Ege Giyim) OSB Toplam 147 95 Kamulaştırma ve imar planı çalışmaları devam etmektedir. 72 62 10 12 93 Alt yapı çalışmaları devam ediyor. 90 İmar planı yapımı devam etmektedir. 85 70 55 2 53 2 2 20 İmar planı yapımı devam etmektedir. 50 136 136 0 38 18 56 2.895 4.382 2.852 1.747 529 1.024 155 1.167 57.129 Kaynak: İzmir Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü İzmir’deki serbest bölgeler ise kent ekonomisine özellikle dış ticaretine büyük oranda katkı koymaktadır. İzmir’in iki önemli serbest bölgesi Ege Serbest Bölgesi ile İzmir Serbest Bölgesi 2012 yılında toplam 5.548.472 Bin Dolar ticaret hacmi gerçekleşmiştir. Ege Serbest Bölgesi tamamen ihracat odaklı çalışan bir sanayi parkı olup Türkiye’nin başta gelen ihracat üslerinden biri konumundadır. İzmir’in Gaziemir ilçesinde 2,2 milyon m2’lik bir alan üzerinde kurulmuştur. Bölge, Uluslararası Adnan Menderes Havalimanı’na 4 km, İzmir Limanı’na 12 km, otoyol ağlarına ise 1 km. mesafededir. 12 AR&GE BÜLTEN 2013 HAZİRAN – EKONOMİ İzmir Serbest Bölgesi ise, Türkiye’deki deri üreticilerinin bir araya gelerek toplam 138 ortaklı olarak 1998 yılında kurduğu dünyanın ilk deri ağırlıklı serbest bölgesidir. Günümüzde AB ülkeleri, Rusya, Orta Doğu ülkelerinin deri pazarlarına hakim, Türkiye’nin tek “deri” arıtma sistemine sahip, ham deri alımı ve işlemesinde lider endüstri ve sanayi merkezidir. Deri işleme ve üretiminde en iyi hizmeti veren İzmir Serbest Bölgesi, özellikle deri üretimi yapan firmalar ile deri yan sanayi ve tüm ağır sanayi için alt yapısı hazır parselleri ve kullanıma hazır fabrika binalarını hizmete sunmaktadır. Bilgiye ve ileri teknolojilere dayalı sanayi firmalarının kurulup gelişmesini teşvik etmek üzere tasarlanmış teknoloji geliştirme bölgeleri, bölgesel ve ulusal kalkınma açısından önemli bir rol oynamaktadır. Bu nedenle son yıllarda İzmir’de teknoloji bölgelerinin kurulumu yaygınlaşmıştır. İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nün kampüsü içerisinde yer alan İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi 2001 yılında kurulmuş, 2004 yılında 1.093 m2 ofis alanında 16 firmaya hizmet ile başlamıştır. Günümüzde 4 binada toplamda 3.550 m 2 ofis alanında yaklaşık 70 firma ve 282 Ar-Ge personeli ile faaliyet göstermektedir. Odamız, İzmir Ekonomi Üniversitesi ve İTOB Organize Sanayi Bölgesi öncülüğünde kentimizde sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir enerji ve bilişim temalarına yoğunlaşmış “İzmir Bilim ve Teknoloji Parkı”nı kurulmuştur. İzmir Bilim ve Teknoloji Parkı İTOB OSB içerisinde yer almaktadır. İleri Tarım Teknolojileri, Tohum Islahı, İleri Gıda Teknolojileri, Sürdürülebilir Enerji Teknolojileri, Jeotermal Enerji, Rüzgâr Enerjisi, Güneş Enerjisi, Dalga Enerjisi, Biyoyakıt Teknolojileri alanlarında faaliyet gösterecektir. Bu teknoparkta üretilecek bilgi ve teknoloji ile verimli topraklarımız ve doğal kaynaklarımız daha verimli kullanılacaktır. Bölgesel ve ulusal kalkınma stratejileri ile uyumlu olarak, bölgede önemli bir katma değer yaratacaktır. OSB’ler ve serbest bölgeler özellikle yabancı yatırımcılar için birer cazibe merkezidir. 2012 yılında İzmir’de yatırım yapan uluslararası sermayeli şirketlerin sayısı 1.800’e ulaşmıştır. İzmir ülke genelinde vergi tahsilatında üçüncü sıradadır. 2012 yılında ödediği vergi 34,6 milyar TL’dir. Bu durumda İzmir ülkede toplam tahsilatın % 10,94’ünü karşılamıştır. İzmir, 4’ü devlet, 5’i vakıf üniversitesi olmak üzere toplam 9 üniversite ile Türkiye’deki üniversitelerin % 5,45’ine sahiptir. İzmir’de Ar-Ge ve inovasyon kapasitesinin geliştirilmesine yönelik önemli bir potansiyel bulunmasına rağmen, İzmirli firmaların Ar-Ge ve yeniliğe verdiği önem diğer bölgelere göre daha düşük kalmaktadır. Bu nedenle sanayi-üniversite işbirliğinin arttırılarak, Ar-Ge merkezlerinin kurulmasına öncelik verilmesi, firmaların teşvik edilmesi önem taşımaktadır. 13 AR&GE BÜLTEN 2013 HAZİRAN – EKONOMİ İzmir’in finans alanında da önemli bir konumu bulunmaktadır. Bankacılık sektörünün yoğun olarak faaliyette bulunduğu İzmir’de, 2012 yılında toplam banka mevduatları 41,7 milyar TL, kullandırılan krediler 45,9 milyar TL’ye ulaşmıştır. Ticaret ve sanayide öncü kent İzmir, tarım alanında da önemli bir potansiyele sahiptir. Verimli ovalarda pamuk, üzüm, zeytin, incir, tütün, sebze-meyve, balık ve hayvansal yan ürünler üretimi yapılmaktadır. Organik tarım ürünlerinin üretimi konusunda da çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Her yıl 1 milyonun üzerinde ziyaretçi çeken İzmir, yat turizmden kültür turizmine, inanç turizminden kruvaziyer turizmine kadar hemen hemen her çeşit turizm olanağına sahiptir. İzmir kruvaziyer turizmde yakaladığı başarı ile adını dünyada duyurmuştur. Artık dünyanın en büyük kruvaziyer gemileri İzmir’e sefer koymaktadır ve her yıl bu rakam gittikçe artmaktadır. Kruvaziyer gemiler, İzmir için önemli bir gelir kaynağı haline gelmiştir. Dünyanın en bereketli jeotermal kaynaklarına ve kaplıcalarına sahip olması İzmir’i sağlık turizminde bir adım öne çıkarmaktadır. Bu nedenle, İzmir’in EXPO 2020 adaylığı için “Daha İyi Bir Dünya için Yeni Yollar / Herkes İçin Sağlık” teması işlenmektedir. İzmir’de tarım, hayvancılık ve balıkçılık sektörü ile turizm, lojistik ve enerji sektörlerine yatırım yapılması öne çıkan sektörler açısından oldukça avantajlı görünmektedir. Tablo 2: İzmir Makroekonomik Verileri 2007 2008 2009 İşsizlik Oranı (%) İşsiz Sayısı (Bin Kişi) İstihdam Düzeyi (Bin Kişi) İstihdam Oranı (%) Kamu Yatırımları (Milyon TL) Teşvikli Sabit Yatırım Tutarı (Milyon TL) İhracat (Milyar $)1 İthalat (Milyar $)1 2010 2011 2012 10,5 11,8 16,2 15,1 14,7 14,8 142 156 227 231 243 247 1.202 1.171 1.170 1.303 1.410 1.424 41,5 39,9 39,0 42,5 45,5 45,3 428,9 464,4 492,9 457 609 705 759 1.063 679 1.920 2.394 8.834 17,7 21,6 14,3 16,8 20,1 21,1 21,1 26,1 16,1 22,2 22,3 22,6 14 AR&GE BÜLTEN 2013 HAZİRAN – EKONOMİ Dış Ticaret Dengesi -3,4 -4,5 -1,9 -5,4 -2,2 (Milyar $)1 İhracatın İthalatı 83,8 82,7 88,2 75,7 90,1 Karşılama Oranı (%)1 Kurulan 5.396 4.813 4.432 5.103 5.532 Firma Sayısı Kapanan 1.909 2.941 3.002 1.773 2.371 Firma Sayısı Yabancı 987.303 1.040.217 1.060.273 1.155.820 1.388.271 Turist Sayısı Brüt Vergi Tahsilatı 15,4 17,7 17,5 22,7 27,5 (Milyar TL) Banka Mevduatları 21,6 26,8 29,7 33,7 37,9 (Milyar TL) Banka Toplam Nakdi 14,7 19,9 21,5 29,4 38,8 Kredileri (Milyar TL) Banka Şube 600 667 697 718 748 Sayısı Uluslararası Sermayeli 1.800 Şirket Sayısı (1954- 2012) 1 TUİK Gümrüklere Göre Dış Ticaret -1,4 93,3 4.985 2.027 1.368.924 34,6 41,7 45,9 772 Bu bilgiler ışığında, İzmir’in çok yönlü ekonomisi ile oldukça dinamik bir görünüm sergilediği görülmektedir. Son dönemde altyapı yatırımlarının hız kazanması ile potansiyelinden daha fazla yararlanabilecektir. EXPO 2020 adaylığı için de gerekli olan bu projelerin hızla hayata geçirilmesi, İzmir’in EXPO sürecine de hız ve güç katacaktır. Bununla birlikte, İzmir’in en büyük hedefi, dünya kenti olmaktır. Brookings Enstitüsü’nün 18 Ocak 2012 tarihinde yayınladığı “2011 Yılı Küresel Metropol İzleme Raporu”nda dünyanın en büyük 200 metropol ekonomileri, 2010-2011 dönemi için gelir ve istihdam büyüme oranlarındaki değişim baz alınarak sıralanmıştır. Kişi başına düşen gelirin yıllık büyüme oranı ve istihdamdaki yıllık büyüme oranına göre yapılan bu değerlendirmede, Türkiye’den üç metropol ilk 10 kent arasına girmeyi başarmıştır. 15 AR&GE BÜLTEN 2013 HAZİRAN – EKONOMİ Dünyanın en hızlı büyüyen metropolleri listesinde ilk 10 kent sıralamasında; İzmir listenin 4. sırasında yer almıştır. Rapora göre, İzmir’in gelişiminde en fazla katkıyı ticaret ve turizm sektörü yapmıştır. Potansiyelini tam olarak ortaya koyduğu zaman İzmir, dünyanın zengin ve en hızlı gelişen kentleri arasındaki yerini daha da pekiştirecektir. 16