ZEHİRLENMELERDE İLK YARDIM Kimyasal etkileri ile yaşayan organizmaya zararlı olan maddeler zehir olarak adlandırılır. Zararlı maddelerle bilerek ya da yanlışlıkla karşılaşan organizmaların gösterdiği klinik tablo zehirlenme olarak adlandırılır. En sık temizlik maddeleri, ağrı kesiciler, depresyon giderici ilaçlar, sakinleştirici ve uyku ilaçları, alkol ve böcek ilaçları ile zehirlenmeler meydana gelmektedir. Zehirlenmelerde genel belirtilere bakacak olursak, bulantı kusma, karın ağrısı, nefes darlığı, morarma, solunum durması, bilinç kaybı, tansiyon düşmesi ya da yükselmesi, çarpıntı, kalp durması gibi tablolar görülebilir. Zehir değil hasta tedavi edilmelidir. Tüm zehirlenme vakaları adli vakalardır. İlk müdahaleden hemen sonra mutlaka zehir danışma merkezleri aranmalıdır (114 Ulusal Zehir Danışma Merkezi) Solunum yoluyla gerçekleşen zehirlenmeler, karbonmonoksit zehirlenmesi, tüp kaçakları, şofben, yapıştırıcılar, boyalar ve ev temizliğinde kullanılan bazı deterjanlar solunum yoluyla zehirlenmelere neden olabilir. İlkyardımı yapacak kişi kendi için gerekli önlemleri aldıktan sonra hasta bulunduğu ortamdan uzaklaştırılır, yaşamsal bulguları değerlendirilir, koma varsa koma pozisyonu verilir, derhal yardım çağrılır. Solunum yoluyla oluşan zehirlenmelerden özellikle kış aylarında ülkemizde soba kullanım oranlarının yüksek olması nedeniyle sık karşılaşılan karbonmonoksit zehirlenmelerinden detaylı olarak bahsedilecektir. Karbon monoksit zehirlenmesi, Yapısında karbon taşıyan bileşiklerin tam yanmaması sonucu karbonmonoksit açığa çıkmasıyla oluşur. Karbonmonoksit fabrika gazları, egzoz gazları, odun, kömür ve doğal gaz gibi karbonlu yakıtların dumanlarında bulunur. Kötü baca sistemleri, yangınlar, kapalı garajlar ve fırtınalı hava koşulları karbonmonoksit oluşması ve birikmesini sağlar. Karbonmonoksidin hemoglobine bağlanma yeteneği oksijenden yaklaşık 200 kat fazladır. Oluşan karboksihemoglobin (COHb) nedeniyle, oksijenin dokulara sunumu azalır. Kanda karboksihemoglobin düzeyi ölçülerek zehirlenmenin ciddiyeti anlaşılır, tabi hastanın klinik bulguları da oldukça önemlidir. Hafif baş ağrısı baş dönmesinden ciddi koma tablosuna kadar farklı durumlarda hastalarla karşılaşılabiliriz. Yorgunluk, bitkinlik, baş dönmesi, sersemlik hissi, bulantı kusma, baş ağrısı, bayılma, bilinç değişikliği, tansiyon düşüklüğü sık görülen belirtilerdir Karbonmonoksit uzaklaştırılarak atılmamalıdır. zehirlenmesinden açık şüphelenilen havaya çıkarılmalıdır. Ancak durumlarda hasta derhal ortamdan burada kurtarıcının da hayatı riske Hastanın yaşam bulguları değerlendirilir, 112 aranarak derhal bir sağlık kurumuna ulaştırılır. Karbonmonoksit zehirlenmesi yaygın görülen ve engellenebilir zehirlenmelerdendir. Tüm ısıtma sistemlerinin ve bacaların bakımı her yıl düzenli olarak yetkin kişilere yaptırılmalıdır. Ev içinde, kapalı garajlarda ya da pencere kenarlarında jeneratör ve bacasız ısıtma araçlarını kullanması tehlikelidir. Sindirim yoluyla olan zehirlenmeler; ev ya da bahçede kullanılan kimyasal maddeler, zehirli mantarlar, besin zehirlenmeleri, ilaç ve alkol ile gelişen zehirlenmeler sayılabilir. Sindirim yoluyla olan zehirlenmeler bilerek kasıtlı olabildiği gibi özellikle yaşlı ve küçük çocuklarda bilmeden de gerçekleşebilir. Özellikle bazı temizlik maddelerinin ve tarım ilaçlarının üzerinde isim olmayan farklı şişelere konulması yanlışlıkla içilmelerine sebep olabilir. Zehirlenmeye sebep olabilecek bu tür maddelerin çocukların ulaşamayacakları yerlere konulması gerekmektedir. Özellikle sonbaharda ormanlardan toplanan mantarların toplanarak yenilmesi ciddi karaciğer yetersizliğine neden olarak hayatı tehdit etmektedir. Bu konuda ciddi uyarıların yapılması gerekmektedir, bazen aynı aileden birden fazla kişinin ölümüne sebep olmaktadır. Besin zehirlenmeleri, mikroorganizma ya da toksini bulaşmış besinlerin yenilmesi sonucu ortaya çıkan sıklıkla mide barsak (bulantı, kusma, ishal) ve santral sinir sistemi bulgularının görüldüğü, birden fazla kişide aynı anda ortaya çıkabilen bir zehirlenme tablosudur. Çoğu bakteri kaynaklı olabilse de, kimyasal maddeler ve parazitlerde sebep olabilir. İlaçlarla meydana gelen zehirlenmeler, bilerek canına kastetme ya da bilmeyerek fazla miktarda ilacın alınması ile oluşur. Bilinç kontrolü yapılmalı, yaşam bulguları değerlendirilmelidir. Ağız madde ile temas ettiyse çalkalanmalı. Yakıcı maddelerin alınması durumunda hasta asla kusturulmamalıdır, yine bilinç kaybı varsa da hasta kusturulmamalıdır. Derhal bir sağlık kuruluşuna ulaştırılmaları gerekmektedir. Hasta ve hasta yakınları sorgulanarak ne tür ilaçlar kullanıyor, herhangi bir tedavi görüyor mu, ya da evde ne tür ilaçlar bulunur gibi sorulara cevap aranmalıdır. Cilt yoluyla olan zehirlenmeler, zehirli madde vücuda direkt deri yoluyla alınır. Böcek sokmaları, hayvan ısırıkları, ilaç enjeksiyonları ve tarımsal ilaçlar cilt yoluyla zehirlenmelere yol açabilirler. Zehir bulaşmış giysiler derhal çıkartılarak hastanın vücudu su ve sabunla yıkanmalıdır. Ancak kurtarıcı kıyafetlere çıplak elle temas etmemelidir. Derhal 112 aranarak hasta sağlık kuruluşuna ulaştırılmalıdır. Güneydoğu Anadolu bölgesindeki akrep türleri zehirlenmeye yol açabilir. Akrebin zehir kesesinin dolu ya da boş olmasına göre enjekte edilen zehir miktarı değişkendir. Her sokma zehirlenme ile sonuçlanmayabilir. Akrebin soktuğu cilt bölgesinde ağrı, kızarıklık, kaşıntı, şişlik görülebildiği gibi yaşamı tahdit eden yüksek tansiyon ya da düşük tansiyon, kalp çarpıntısı, kas güçsüzlüğü, görme problemleri olabilir. Gerekirse temel ve ileri yaşam desteği verilir. Sokulan cilt bölgesi su ve sabunla yıkanır, kısa süreli buz uygulanabilir. Bu bölge kesilerek kanatılmaz, turnike uygulanmaz, amonyak sürülmez. Benzer önlemler arı ve yılan sokmalarında da uygulanır. Zehirlenmeler dışında ilk yardım müdahalesi gerektirecek bazı durumlardan da bahsedeceğiz. Halk arasında sara nöbeti diye adlandırılan vücudun bir bölgesinde ya da tamamında ritmik kasılmalarla seyreden, hastanın bilincinde kapanmaya neden olan, solunumunu bozarak morarma gözlenebilen bir klinik tablodur. Her zaman kasılma olması şart değildir, bazen uzaklara dalma şeklinde de nöbetler olabilir. Hastanın hareketlerine engel olmaya çalışmayın. Hastanın etrafındaki sert eşyaları uzaklaştırarak zarar vermesini önleyin, başının altına yumuşak bir cisim koymaya çalışın, başını yana çevirin. Nöbetlerin çoğunluğu kendiliğinden geçer, bu nedenle yapılacak en önemli şey nöbet sırasında hastanın düşmesi veya etrafındaki eşyalara çarparak kendine zarar vermesidir, kurtarıcı buna engel olmalıdır. Kalp krizi, önceden bilinen kalp rahatsızlığı olan hastalarda olabildiği gibi daha önceden herhangi bir sağlık sorunu bulunmayan kişilerde de gelişebilir. Hastalarda genellikle göğüs ağrısı, bulantı kusma, nefes darlığı ve terleme görülür. Bazen karın bölgesinde mide ağrısını taklit eden ciddi ağrı olur ve hastanın durumu fark etmesi zorlaşır. Hiçbir şikayeti olmadan da direkt olarak kriz ölümle sonuçlanabilir. Kalp krizi geçirdiği düşünülen bir hasta ile karşılaşıldığı zaman panik yapmadan hastayı da sakinleştirerek derhal yardım istenir. Hasta kalabalık bir ortamda ise etraftaki kalabalık dağıtılır, hastanın rahat nefes alması sağalanır. Hasta bir odada ise camlar açılarak odanın havalanması ve hatanın daha rahat oksijen alması sağlanır. Hastayı rahatsız edebilecek kemer, kravat vb. giysiler çıkartılır. Rahat bir şekilde oturtulur ya da düşük tansiyon belirtileri varsa rahat bir yere yatırılarak ayakları kalp seviyesinin üzerine çıkartılır. Ambulans ile sağlık kururluşuna ulaştırılması sağlanır. Kaynaklar. 1. Zehirlenmeler tanı ve tedavi rehberleri, 2007, Sağlık Bakanlığı, HM Yayın No: SB-HM2007/14 2. www.acilafet.gov.tr