2015 31 medikent Diyabetik Hastalarda KAN ŞEKERİ AYARINI BOZAN NEDENLER Diyabetik hastalarımız zaman zaman bozulan kan şekeri ayarı nedeniyle gelirler. Böyle durumlarda hastanın ilaç dozlarını değiştirmeden önce mutlaka sebep olabilecek muhtemel çok sayıda faktörün hasta ile konuşularak irdelenmesi gereklidir. Bu noktada hastanın kendisine bağlı olabilecek faktörlere dair hekimine karşı dürüst olması önem taşır. Diyabete uygun beslenme tarzının terkedilmiş olması ya da ilaçların düzensiz kullanılması gibi hastaya bağlı faktörlerin olmadığından emin olunduktan sonra diğer sebepler araştırılır. Diyabetik Prof. Dr. Mehtap ÇAKIR Kent Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı hastalarda bazen yeni eklenen bir sağlık problemi kan şekeri ayarını bozar. Bu nedenle ateş, kilo kaybı, karın ağrısı gibi yeni eklenen problem varsa hekime bilgi verilmelidir. Bu anlamda en çok göz ardı edilen sorunlardan birisi diyabetik hastalarda görülen diş ve dişeti hastalıklarıdır. Kan şekeri ayarı konusunda sorun yaşayan ama sebebi bulunamayan hastaların mutlaka diş muayenesi yaptırılmalıdır. Bunun haricinde de diyabetik hastalarımıza düzenli aralıklarla diş hekimine gitmelerini öneriyoruz. 2015 32 “Teorik olarak insülin enjeksiyon bölgesinin her enjeksiyonda farklı olması ve aynı bölgeye en erken bir ay sonra gelinmesi önerilmektedir.” İnsülin kullanan diyabetik hastalarda ise, farklı problemler kan şekeri ayarını bozabilir. Bu hastalarda çok sıklıkla insülinin yanlış kullanımına bağlı kan şekeri ayarı bozulması görüyoruz. Burada insülinin yanlış kullanımı farklı şekillerde olabilir. Örneğin hasta insülini yanlış bölgeye yapıyor olabilir. İkinci ihtimal doğru bölgeye (örneğin karın cildinden) yapmaktadır ama bölge değiştirmemektedir. Teorik olarak insülin enjeksiyon bölgesinin her enjeksiyonda farklı olması ve aynı bölgeye en erken bir ay sonra gelinmesi önerilmektedir. Fakat pek çok insülin kullanan hastaya sorduğumda insülini devamlı kendilerine en kolay gelen yerden yaptıklarını belirtmektedirler. Bu durum insülin enjeksiyonu yapılan bölgede lipoatrofi (yağ dokusu kaybı) ya da lipohipertrofi (yağ dokusu artışı) gelişimine sebep olabilir. Her iki durumda da insülin emilimi bozulacağından kan şekeri ayarı da bozulur. Bu durumu önlemek açısından insülin enjeksiyon yerlerinin devamlı değiştirilmesine “rotasyon” denir. Hastanın kendisi için bir rotasyon biçimi belirlemesi her defasında nereye insülin yapacağını hatırlamasını sağlar ve düzenli uygulamaya imkân verir. Ayrıca insülin her enjeksiyon bölgesinden farklı hızda emilir. En çabuk kana karıştığı yer karın bölgesidir. Kollara yapılan insülin daha yavaş kana karışır. En yavaş kana karıştığı yer ise kalçalardır. Bunun yanında bacağa yapılan insülinin emilimi sonrasında yürüyüşe çıkılırsa hızlı, oturulacak olursa daha yavaştır. İnsülin bölgelerini ve kan şekerini düzenli takip eden bir hastada zaman içerisinde kan şekerinin nasıl değiştiğine dair kendisine özel bir bilgi zamanla oluşacaktır. Aşağıda Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Derneği’mizin “İnsülin Uygulama Teknikleri” broşüründen alınmış bir çizimde insülin uygulama bölgeleri görülmektedir. İnsülin bunun dışındaki alanlara yapılmamalıdır. “İnsülinin en yavaş kana karıştığı yer kalçalardır.” Bunun dışında diyabet ilerleyici bir hastalık olduğundan, hasta aynı şekilde beslenmesine, egzersiz yapmasına ve ilaçlarını almasına rağmen yıllar içinde başka herhangi bir sebep olmaksızın ilaç ihtiyacının artabileceği de unutulmamalıdır. Sonuç olarak, kan şekeri ayarı bozulması hasta ve hekimin işbirliği içinde çözebileceği bir sorundur. İlaç dozlarının sebep ortaya konmadan değiştirilmesi, hastada kan şekeri düşmesi (hipoglisemi) ya da kan şekeri yükselmesi (hiperglisemi) yapabileceğinden tehlikeli olabilir. “İnsülinin en çabuk kana karıştığı yer karın bölgesidir.” medikent