FOTOĞRAF KİMYASI GÖZDE GÜVEN 2014201039 BÜŞRA GÜRSES 2014201038 BUSE TATLIDİL 2014201060 SÜMEYYE YAKAR 2014201069 Bir cismin görüntüsünün ışık veya başka bir ışıma enerjisi yardımıyla bir yüzey üzerinde gözle görülür ve kalıcı bir şekilde elde edilmesi işlemine fotoğrafçılık denir. Elde edilen görüntüye de fotoğraf denir. Fotoğraf kartı, film veya cam üzerinde ışığa duyarlı ince bir katmandır. Işığa duyarlı bu katman emülsiyon olarak adlandırılır. Fotoğrafın temel öğesi ışıktır, bu nedenle fotoğraf kısaca ‘ışıkla yazım’ olarak tanımlanır. Fotoğrafçılık sözcüğünün kökeni, Fransızca ‘Photographie’ sözcüğünden gelmekte olup, eski Helen dilinde ışık anlamına gelen ‘Photo’ sözcüğü ile yazım anlamına gelen ‘graphia’ sözcüğünden üretilmiştir. Türkçe sözlükte fotoğrafın tanımı: ‘görüntüyü, ışığa karşı duyarlı bir yüzey üzerine özel bir makine ile saptama yöntemi’ şeklinde yapılmaktadır. İnsanoğlu dünyayı gözleriyle en, boy ve derinlik olmak üzere üç boyutlu olarak algılar. Fotoğrafta ise en ve boy olmak üzere iki boyut bulunur. Fotoğraftaki gölgeler ve perspektif, üçüncü boyut olan derinliği fotoğrafa vermektedir. Fotoğraf, zaman ve mekan içinde anın dondurulmasını sağlar, Roland Barthes, fotoğrafın sonsuza dek kopyaladığı şeyin yalnızca bir kez olduğunu ifade etmekte ve fotoğraf için, ‘var oluş açısından asla yinelenemeyecek olanı mekanik olarak yineler’ demektedir. FOTOĞRAFIN TARİHSEL GELİŞİMİ Sanatçılar, Rönesans döneminde perspektifi kullanmaya başlayınca fotoğraf makinesinin dedesi sayılabilecek karanlık kutuyu yani Kamera Obscura’yı bulmuşlardır. İcat eden kişi Alhazen (Ibn al-Haytham)’dır. 1550’li yıllarda Jerome Çordan karanlık kutudaki küçük deliğin önüne mercek koyarak daha iyi bir görüntü elde etmiştir. 18.Yüzyılda fotoğraf makinesi bulunmuş olmasına rağmen, fotoğraf kimyası çok daha geç başlamış ve yavaş ilerlemiştir. 19.yüzyılın hemen başlarında, Thomas Wedgwood kağıdı gümüş nitrat eriğine batırarak negatif elde etmeyi başarmıştır, ancak bu buluşunu daha ileriye götürememiştir. Henry Fok Talbot, çeşitli kimyasal maddelere batırarak ışığa karşı duyarlı bir kağıt yapmıştır. 1839’da Sir John Herschel tarafından Talbot’un buluşu için ilk defa ‘Fotoğraf ’kelimesi kullanılmıştır. Talbot, modern fotoğrafçılığın temelini atmıştır. Günümüzde kullanılan filmlerin asıl babası George Eastman’dır. Eastman 1883-1884 yıllarında kağıt tabanlı, 1889 yılında da saydam tabanlı role filmleri geliştirerek piyasaya sunmuştur. Daha sonraları 1950-1960’lı yıllarda ise film tabanları ateşe dayanıklılık gösteren asetattan ve polyester gibi maddelerden yapılmaya başlanmıştır. 20.yüzyılda en büyük gelişme renklerde ve merceklerde olmuştur. Renkli fotoğrafçılık ise 1855 yılında Clerk Maxwel’in elde ettiği renklerin bugünkü ölçülere uygun olmasa da bütün renklerin mavi, yeşil ve kırmızıdan oluştuğunu kanıtlamasıyla başlamıştır. FOTOĞRAF ÇEKİM VE FOTOĞRAFIN KAĞIT YÜZEYLERE BASILMASI Fotoğraf sürecinde gümüş halojenürler , diazo bileşikleri, amorf selenyum ve çinko oksit gibi, ışığa duyarlı malzemeler kullanılır. En yaygın kullanılan fotoğraf malzemelerinde ışığa duyarlı madde olarak gümüş halojenürler kullanılır. FİLM ÜZERİNDE GÖRÜNTÜ OLUŞUMUNUN ŞEMATİK GÖSTERİMİ Emülsiyonun, bir fotoğraf makinesi veya diğer bir uygun cihaz içerisinden ışığa tutulması ile gümüş tuzu kristallerinin yüzeyinde başlayan fotokimyasal bir reaksiyon sonucunda oluşan gizli görüntü, filmin banyo edilmesi ile tüm kristallerin metalik gümüş görüntüsüne dönüşümünü sağlar. Doğrudan pozitif fotografik görüntüler, negatif gümüş görüntünün banyo edilmesi ve sonradan gümüşün, oksidan bir çözeltide çözdürülmesi ile elde edilir. Pozitif görüntünün şekline sahip, gümüş halojenürün arta kalan kısmı, ya ışık tarafından fiziksel veya bir indirgen madde tarafından kimyasal bir şekilde donuklaştırılır. Bundan sonra, pozitif bir görüntü için banyo edilir. FOTOĞRAF MALZEMELERİ Tüm filmler ve plakalar, selüloz asetat, poliester veya cam gibi bir taşıyıcı yüzeyine sürülmüş, bir emülsiyondan ibarettir. FİLMLERİN BANYO EDİLMESİ Modern banyo çözeltileri, başlıca 4 çeşit fonksiyonel yapıcıdan oluşmaktadır. Bunlar; organik bir indirgen madde, bir koruyucu, bir hızlandırıcı ve bir tutucudur. Banyo çözeltileri, kimyasal bakımdan polihidroksit, amino hidroksit, veya poliamid türevleridir ve çoğunlukla aromatiktir. Ticari olarak önemli banyo maddeleri hidrokinon, pmetilaminofenol, fenidon ve p-fenilendiaminler gibi bazı malzemelerdir. Bu son sayılanlar özellikle renkli fotoğraflar için önemlidir. Fotoğraf malzemesinin hafifçe asidik bir banyoya batırılması ile banyo istenilen noktada durdurulur. Bu çoğunlukla seyreltik asetik asittir ve banyo işlemi gerekli alkali ortamı bozar. Yıkamadan sonra malzeme kurutulur. Bu süreç, iki banyodan oluşur, alışılmış banyo işlemini, dayanıklı kılma banyosu izler. Bu banyo işlemi sodyum tiyosülfat, potasyum tiyosiyanat veya üreden oluşur. Bu suretle, oluşan gümüş kompleksleri malzemeden uzaklaştırılmamış olurlar. KAYNAKÇA Prof. Dr. BAĞ, Hüseyin, Yrd.Doç.Dr. SÜRÜCÜ, Ahmet, Kimyada Özel Konular, Pegem Yayıncılık, Ekim 2012, Baskı 3, Sayfa 89-95