KEMOTERAPI NEDIR BR 04.2014 copy

advertisement
KEMOTERAPİ
NEDİR?
Özel Klinik ve Merkezler
Kemoterapi nedir?
Kemoterapi; genel anlamı ile bir hastalığın bazı kimyasal
maddeler kullanılarak tedavisini ifade eder. Onkolojik
olarak ise kemoterapi, tümörü tedavi etmek için anti-tümör
ilaçlar olarak adlandırılan çeşitli ilaçların kullanılmasını
anlatır.
Kemoterapi neye yarar?
Normalde vücudumuzda hücreler kontrollü bir şekilde
çoğalır ve ölür. Tümör hücresi ise kontrolsüz ve düzensiz
biçimde çoğalır. Tümör ilaçları bu hücrelerin, çoğalmalarını
durdurarak veya gelişimleri boyunca bazı evrelerde
değişikliğe yol açarak yıkımına neden olur. Bu amaçla tek
bir ilaç kullanabileceği gibi, tedavide etkinliği artırmak
amacıyla, genellikle birden fazla ilaç birlikte kullanılır.
Kemoterapi vermek ile amacımız nedir?
Hastalığa neden olan tümör cinsine ve yaygınlığına göre
kemoterapi vermekte ki amacımız farklılıklar gösterir.
• Hastalığı yok etmek
• Hastalığın yayılmasını engellemek
• Hastalığın ilerlemesini durdurmak
• Ana tümörden vücudun başka kısımlarına yayılan tümör
hücrelerini öldürmek
• Hastalığın sebep olduğu yakınmaları yok etmek
Kemoterapi kararı nasıl alınır?
Kemoterapi kararı, bu konularda uzman olan kişilerin
bulunduğu merkezlerde alınmalıdır. Kemoterapi kararı
verilmeden önce hastalığın tanısı patolojik olarak mutlaka
konulmuş olmalıdır.
Tümörün gözle görülmesi veya radyolojik (röntgen,
ultrason, tomografi veya mamografi vb.) tetkiklerle
saptanması hastanın kemoterapi alması için yeterli değildir.
Kemoterapi veya diğer tedavi kararları verilmeden önce
mutlaka patolojik tanının (doku tanısı) konulması istenir.
Bunun dışında kemoterapi sırasında veya kemoterapi
sonrası izlemde aynı yerde veya vücudunuzun başka bir
yerinde, yeni bir belirti çıkması durumunda, doktorunuz bu
kitlenin de tanısının konulması için biyopsi isteyebilir.
Patolojik tanıdan sonra hastalığınızın yaygınlığının
bilinmesi için öncelikle bazı incelemelerin (kemik iliği,
ultrason, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans, kemik
sintigrafisi ve röntgen) yapılması gereklidir. Hastalığınızın
yaygınlığının bilinmesi; cerrahi, kemoterapi veya
radyoterapi sırasının belirlenmesinde yol gösterici olacağı
gibi, alacağınız ilaç tedavisinin de şekillenmesinde yardımcı
olacaktır.
Hastalığınızın yaygınlığı belirlendikten sonra kemoterapi
etkinliğinin ve yan etkilerinin belirlenmesi amacıyla, tedavi
öncesi ve sonrasında bazı kan testlerinin yapılmasına gerek
duyulabilir. Bu testler tekrarlanarak tedavi etkisi takip
edilir. İlaç tedavisi bittikten sonra da incelemeler periyodik
olarak yaptırılarak hastalığınızda herhangi bir ilerleme olup
olmadığı kontrol edilecektir.
Kemoterapi kim tarafından
uygulanmalıdır?
Kemoterapi uygulaması deneyimli hemşireler tarafından
yapılmalıdır. Çünkü bu ilaçların damar dışına çıkması ile
ciltte yaralar oluşabilir.
Kemoterapiyi hangi sıklıkta ve ne kadar
süre alacaksınız?
Kemoterapi sıklığı ve süresi hastalığınızın tipine,
tedavinin hedefine, kullanılan ilaçlara ve tedavi ile alınan
cevaba göre değişiklikler gösterir. Kemoterapi uygulama
şemanız, sıklıkla haftalık veya 3-4 haftalık olacaktır. İlaç
uygulamaları sırasında belirli aralıklar vermekteyiz.
Bunun nedeni vücudunuzun toparlanmasına izin
vermektir. Kemoterapi sıklık ve süresi konusunda, sağlık
durumunuzda gelişen yeni durumlara bağlı olarak,
doktorunuz başlangıçta belirlenen sıklık, süreleri ve
dozları değiştirebilir. Kemoterapi verilirken uyulması
gereken en önemli kurallardan biri tedavinin düzenli ve
zamanında yapılmasıdır.
İlaçlar zamanında uygulanmaz ise tümör hücreleri hızla
çoğalarak yayılmaya ve verilen ilaçlara karşı direnç
kazanmaya başlarlar. Bu durumda da tedavinin etkinliği
azalır. Bu nedenle sizlere verilen randevulara mutlaka
uyunuz. Kan değerlerinizin veya genel durumunuzun
kemoterapi almaya izin vermediği durumlarda doktorunuz
tedavi zamanınızı değiştirecektir.
Kemoterapi aldıktan sonra
çalışabilir misiniz?
Kemoterapi sırasında çalışmanız; uygulanan tedavi planına
göre farklılık gösterebilir. Çoğu kemoterapide beyaz
kürelerde azalma olması nedeniyle enfeksiyona yatkınlığınız
artabilir. Bulantı, halsizlik vb. yan etkiler nedeniyle
çalışamayabilirsiniz.
Kemoterapi sırasında ve sonrasında başka
ilaçları kullanabilir misiniz?
Kemoterapi almadan önce varsa devamlı kullandığınız
ilaçları doktorunuza söyleyiniz.
Unutmamanız için liste halinde yazmanız daha uygun olur.
Doktorunuz kemoterapi alırken kullanımında sakınca gördüğü
ilaçlarınız olduğunda bunları size belirtecektir. Kemoterapi
bittikten sonra bu ilaçlara tekrar başlayabilirsiniz.Kalp ilaçları
gibi devamlı kullanmak zorunda olduğunuz ilaçları alabilirsiniz.
Aspirin için kısıtlama gerekebilir.
Kemoterapi nasıl uygulanmaktadır?
Kemoterapi, hastalığınızın cinsine, yayılım durumuna göre
değişik şekillerde uygulanabilir. Kemoterapi sıklıkla el üstü
veya kolunuzdaki bir ven (toplardamar) içine konulan ince
bir iğne yoluyla uygulanır. İlaçlar kemoterapi şemanıza
göre seruma karıştırılarak verilir. Bazı kemoterapötik ilaçlar
hızlı uygulanırsa kolunuzda hafif bir yanma yapabilirler. Bu
nedenle olabildiğince yavaş bir şekilde verilirler. Bu işlem
yaklaşık her ilaç için 15-20 dakika sürer. Seruma katılarak
verilen bazı ilaçların verilmesi ise birkaç saat sürebilir. Bazı
hastalara kemoterapi önceden takılmış kataterler yoluyla
uygulanır. Damar içine uygulanan ilaçlar dışında bazı
ilaçlar kas içine (intramüsküler) yapılarak uygulanabilir.
Damar ve kalçaya uygulanan ilaçlar dışında ağızdan kapsül
veya tablet şeklinde de ilaçlar kullanabiliriz. Bazı ilaçlar
kullanılırken tedavi öncesi ve sonrasında kortizon verilmesi
gerekebilir.
Hangi hastalara kateter takılır?
• Hiçbir damar yolu bulunamayan hastalar
• Çok yüksek dozda veya vücuda yan etkileri fazla olan
ilaçlar alınacak ise
• Kemoterapi uzun süreli ise (24 - 48 saat gibi),
• Aldığı tedavi veya hastalığı dolayısıyla çok sık kan tetkiki
gerektiren hastalara kateter takılabilir. Kateter takılması
gerektiğinde sizinle görüşülüp onayınız alınacaktır.
Kemoterapi için hangi ilaçlar kullanılır?
Kemoterapi ilaçları uzun yıllar süren araştırmalar sonucunda
bulunmuştur. Bu araştırmalar sonrasında bulunan ilaçlar,
farklı tümörlerde farklı etkiler gösterebilir. Kullanılacak
ilaçların vücudunuza (kalp, böbrek, akciğer vb.) birtakım yan
etkileri olabilir.
Bu nedenle kullanılacak ilaçlar; hastalığınızın cinsi ve
yaygınlık durumu dışında sizin genel sağlık durumunuza,
yaşınıza ve vücut fonksiyonlarınızın yeterliliğine göre
değişiklik gösterebilir. Tümör tedavisi için klinik
araştırmalar tüm hızıyla devam etmektedir. Gün geçtikçe
daha etkili tedavi yöntemleri ve ilaçlar bulunmaktadır. Yeni
ilaçlar insanlarda kullanılmadan önce etkinlik, yan etki gibi
özellikleri açısından yıllarca süren araştırmalara tabi
tutulurlar ve sonra kullanıma sunulurlar.
Kemoterapi sonrası izlem nasıl olacaktır?
Kemoterapi şemanıza göre değişmek üzere ilaç alımından
belli bir süre sonra kan tetkiklerinizin ve muayenenizin
yapılması gerekir. Kemoterapötik ilaçlar kullanımlarından
genellikle 7-10 gün sonra kan hücrelerinizde düşmeye yol
açarlar. Bu her hastada benzer düzeyde olmaz. Bu düzey
genel durumunuz, aldığınız ilaçlar, ilaç dozları ve bu süre
içindeki beslenme durumunuz gibi çeşitli faktörlerden
etkilenir. Bu nedenle eğer 21 günlük aralıklarla uygulanan
bir kemoterapi alıyorsanız, kemoterapi bitiminden 7-10 gün
sonra kan sayımınızın görülmesi gerekebilir.
Kan değerlerinize göre doktorunuz, gerkiyorsa, öneri ve
tedavilerde bulunacaktır. Bir sonraki tedaviyi alabilmeniz için
genel durumunuz ve kan sayımlarınızın iyi olması gerekir.
Yeni kemoterapiyi almadan önce kan sayımı ve bazı
biyokimyasal tetkiklerle (üre, şeker gibi) idrar tetkiklerinin
yapılması gereklidir. Bu nedenle ilk muayeneniz sonrasında,
kemoterapi sonrası 10. gün ve bir sonraki kemoterapi öncesi
için tetkik kağıtlarınızı almayı unutmayınız.
Ayrıca kemoterapi aldıktan sonra, bir sonraki kemoterapiniz
için randevu almayı unutmayınız. Bunun için doğrudan
polikliniğimize gelerek veya uzakta oturuyorsanız
O (232) 386 70 70 numaralı telefonumuzu arayarak
muayene randevunuzu alınız.
Kemoterapinin yan etkileri var mıdır?
Kemoterapinin yan etkileri, ilaç alacak tüm hastalarımızın
ortak çekingenliğini oluşturmaktadır. Tümör hücreleri hızlı
bölünen ve çoğalan hücrelerdir. Kemoterapik ilaçlar bu
hücrelere etki ederken, normal hücrelere de zarar verirler.
Bu yan etkilerden kemik iliği, sindirim sistemi ve saç
follikülleri gibi çok hızlı çoğalan hücreler daha belirgin olarak
etkilenirler. Bu sistemler dışında ilaçlar; kalp, akciğer, böbrek,
mesane ve sinir sistemi üzerinde de yan etkilere sahiptirler.
Bu yan etkiler alınan ilaçlara ve kemoterapi uygulanan kişinin
bireysel özelliklerine göre hastadan hastaya değişiklik
gösterir. Kemoterapötik ilaçların cinsine göre yan etkilerde
değişiklik göstermektedir. Bu etkiler nedeniyle hastalarımıza
aldıkları tedavilere göre koruyucu bir takım ilaçları da birlikte
vermekteyiz. Ancak bazen bireysel özellikler nedeni ile tedavi
şemasında bir takım değişikler yapmak gerekebilir. Örneğin
aynı ilaçları alan kişiler arasında mide bulantısı farklı olabilir.
Bu nedenle her ilaç alımı sonrasında yapılacak düzenli
muayeneleriniz sırasında, size ilaçların yan etkileri konusunda
bazı sorular yöneltilecektir. Bu sırada sizden alınacak bilgiler
ile tedavinizi size en az yan etkiyle verebilmek amacıyla ilaç
şemanızda bazı değişiklikler yapılacaktır. Bu nedenle tedavi ile
ilgili şikayetlerinizi doktorunuza mutlaka anlatınız.
Kemoterapi ile hangi yan etkiler oluşabilir?
• Kemoterapi alımı sırasında ve sonrasında en sık karşılaşan
yan etkiler şunlardır:
• Genel: Halsizlik, iştahsızlık,
• Sindirim sistemi: Bulantı, kusma, ishal, kabızlık,
• Cilt: Saç dökülmesi,
• Kemik iliği: Kansızlık (anemi), lökopeni (akyuvarların
azalması), trombositopeni (pıhtılaşmada rol oynayan
hücrelerin azalması)
• Enfeksiyonlara duyarlılık.
Oluşan yan etkiler ne kadar sürer?
Bu sorunun yanıtına girmeden önce kemoterapiye bağlı yan
etkilerin çoğunun kısa süreli olduğunu bilmeniz
gerekmektedir. Bazı etkiler ilaç alırken gözlenirken bazıları
bir iki hafta sonra ortaya çıkabilir. Bu etkiler alınan ilaçlara ve
kişisel faktörlere bağlı olarak hastadan hastaya da değişiklik
gösterir. Yan etkilerin çoğunluğu ilaç alırken yaşanır. Bu
erken dönem yan etkileri, alınan bazı önlemler ile önlenebilir.
Bazı yan etkiler ise zamanla ortaya çıkar. Bu etkilerde sonraki
ilaç uygulamalarında önlemler alınarak çözümlenebilir. Ancak
bazen, uzman denetimi dışında, uygulanan kemoterapiye
bağlı olarak kalp, akciğer, böbrek ve genital sistemle ilgili
kalıcı hasar oluşabilir. İlaçlara bağlı yan etkiler, sağlığınızda
önemli sorunlar oluşturduğunda ilaçlarınız doktorunuz
tarafından değiştirilecektir. Ancak etkin bir tedavi alınırken,
önlenebilir yan etkiler nedeniyle tedavinizi aksatmanızı,
uygulanan tedavinin etkinliğinin azalmasına neden
olabileceğinden dolayı istemeyiz. Gerekli durumlarda
doktorunuzla iletişime geçerek sorunlarınızın çözümlenmesi
veya en aza indirilmesi en doğru yaklaşım yoludur.
Bulantı ve kusma
Bulantı ve kusma; kemoterapi sırasında ve sonrasında görülen
yan etkilerden birisidir. Alınan ilaçlara bağlı olarak hastadan
hastaya değişen derecelerde gözlenir. Bazı hastalarımızda hiç
bulantı ve kusma gözlenmezken bazı hastalarımızda çok
şiddetli bulantı ve kusmalar görebilmekteyiz. Bu nedenle
hastalarımızın çoğuna kemoterapi ilaçları verilmeden önce
bulantı ve kusmayı önleyen bazı ilaçlar kullanmaktayız.
Bulantı ve kusma kemoterapötik ilaçların mide ve beyindeki
kusma merkezini etkilemesiyle ortaya çıkar. Bulantı ve
kusma ilaç alımı sırasında başlayabileceği gibi saatler sonra
da başlayabilir. Bazen kemoterapi sonrasında başlayan
bulantı-kusma uzun süre devam edebilir. Bazı hastalarımızda
ise, kemoterapi almaya başlamadan önce psikolojik bulantı
ve kusmalar görmekteyiz.
Bulantı ve kusmayı önlemek amacıyla antiemetik ilaçlar olarak
adlandırılan çeşitli ilaçlar kullanmaktayız. Hastanın durumuna
göre kullanılan ilaçlarda ve dozlarında değişiklikler yapmaktayız.
Antiemetik almanıza rağmen uzun süren veya beslenmenizi
etkileyecek kadar şiddetli bulantı ve kusmalarınızın olması
durumunda doktorunuza bilgi vermeniz uygun olur.
Bulantı ve kusma konusunda
benim alabileceğim bazı önlemler var mıdır?
• Tedavi öncesinde aşırı gıda almamak
• Tedaviniz sırasında bulantı ve kusma durumunuz
oluyorsa, kemoterapi öncesi ve sonrasındaki 1-2 saat
boyunca gıda almamak
• Kemoterapi aldığınız gün boyunca hafif ve
azar azar beslenmek
• Rahatsız edici bulantı ve kusmalar oluyorsa tedavi öncesi
ve tedaviden sonraki gün sıvı gıdalar almak
• Yemeklerinizi hızlı yememek
• Lokmalarınızı iyi çiğnemek
• Yemek kokusundan rahatsızlık duyuluyorsa;
soğuk veya ılık yemekleri tercih etmek
• Sizi rahatsız eden kokulardan uzak durmak
(sigara, parfüm gibi....)
• Sabahları rahatsız eden bulantılarınız oluyorsa tost,
kraker gibi kuru gıdalar almak
• Kola gazoz gibi içecekleri içmemek. Doğal meyve suları
içmek
• Yağlı yiyeceklerden kaçınmak
• Sevdiğiniz yiyecekleri tercih etmek
• Yemekten sonra oturmak (yemek bitiminden sonra en az
2 saat uyumayarak, besinlerin sindirimini sağlayın.)
• Bulantı ve kusmanız olduğunda derin derin ve yavaşça
soluk alıp veriniz
• Rahat giyecekler giyiniz
• Taşıt tutmanız var ise ve uzun bir yoldan geliyorsanız
kemoterapi almaya aynı gün gelmemeye çalışmak
• Bulantınız olduğu dönemlerde hoşunuza giden işleri
yapmaya çalışmak (sevdiklerinizle sohbet etmek televizyon
izlemek veya müzik dinlemek)
• İştahsızlık ve beslenme bozukluğu durumunda ayrıca
diyet uzmanımızla görüşmeniz sağlanacaktır.
Saç dökülmesi
Kemoterapi alan her hastada görülmese de saç dökülmesi
(alopesi) sık karşılaştığımız yan etkilerden birisidir. Saç
dışında vücudun başka bölgelerindeki kıl ve tüylerde de
dökülme görülür. Kemoterapi başlamadan önce
saçlarınızın dökülüp dökülmeyeceği konusunda
doktorunuzdan bilgi alabilirsiniz. Dökülme ilk
kemoterapiden sonra başlayacağı gibi bazen sonraki
tedavilerde de başlayabilir. Kısmi veya tam dökülme
olabilir.
Oldukça rahatsız eden durum olmasına rağmen tedavi
bitiminde saçlarınız tekrar çıkmaya başlayacaktır. Bazı
hastalarda saç farklı renkte çıkabilir. Kemoterapi sırasında
saçların korunması için alabileceğiniz bazı önlemler vardır:
• Saçlarınızı kısa kestirmek (kısa saç sitili saçlarınızı daha
dolgun ve kalın gösterecektir)
• Besleyici ve yumuşatıcı şampuanlar kullanmak
• Aşırı tarama ve fırçalamadan kaçınmak
• Saç kurutma makinalarını mümkün olan en düşük
sıcaklıkta kullanmak
• Saç spreyleri, bigudileri kullanmaktan kaçınmak,
• Güneşten korunmak için şapka veya eşarp kullanmak
gibi önlemlere uymalısınız
Saç kaybı sizi psikolojik yönden önemli düzeyde etkilerse
peruk kullanabilirsiniz. Bu nedenle tedaviden önce,
peruk temini için gerekli girişimlerde bulununuz.
İshal
Kemoterapi sırasında kullanılan ilaçların bağırsak
mukozasını etkilemesiyle İshal ortaya çıkabilir. İshal
dışkının yumuşaması şeklinde görülebileceği gibi
tamamıyla sulu dışkılama olarak da görülebilir. İshaliniz 24
saatten uzun sürüyorsa veya ishal süresince şiddetli ağrı
veya kramplarınız varsa doktorunuza bilgi veriniz.
Bu durumda ishali kesmek için çeşitli ilaçlara başlamak
gerekebilir. Doktorunuzun haberi olmadan kendi başınıza
ilaç almayınız. İshal olduğunuz zaman günlük dışkılama
sayınızı, dışkı kıvamını ve rengini gözlemleyiniz.
İshalinizi kontrol etmek için şu önlemlere
başvurabilirsiniz:
• Azar azar ancak daha sık beslenmek
• İshal nedeniyle kaybolan sıvıyı yerine koymak amacıyla
su, açık çay, elma suyu, ayran gibi sıvılardan mümkün
olduğunca çok almak. Sıvıları oda sıcaklığında ve yavaş
içmek
• İshal ve kramplara neden olabilen ve çok posa bırakan;
çiğ sebzeler, taze veya kurutulmuş meyveler, fındık,
çekirdek, patlamış mısır, kepekli ekmek, fasulye gibi
gıdalardan kaçınmak
• Yoğurt, yumurta, haşlanmış patates, balık, tavuk
(derisiz), pirinç, şehriye çorbası, muz, yağsız peynir gibi az
posalı besinleri tercih etmek
• İshalinizi artırıyorsa süt içmekten kaçmak.
• Kahve, alkol ve tatlılardan kaçınmak
• İshal vücudunuzun önemli bir minerali olan potasyum
kaybına neden olacağından, aksi söylenmedikçe, muz,
patates, şeftali veya elma suyu, pirinç lapası gibi gıdaları
almaya çalışmak
• Eğer ishaliniz şiddetli ise doktorunuza haber vererek
sadece sıvı gıdalar almak. Patates, pirinç çorbası, yoğurt,
makarna yemeğe çalışmak
• Anal bölgenizi her dışkılamadan sonra iyice
temizleyerek, ılık suyla durulamak.
• Eğer ishaliniz tüm bu önlemlere rağmen düzelmiyorsa
ihtiyacınız olan sıvı ve besinlerin damar yoluyla verilmesi
gerekebilir. Sadece sıvı gıda ile beslenmeniz 3 günden
fazla sürmemelidir. Bu durumda doktorunuza başvurunuz.
• İki günden fazla süren şiddetli ishal ile birlikte ağız
yoluyla günde en az 4 litre sıvı alınamaması durumunda,
böbrekleriniz zarar görebileceğinden derhal doktorunuzla
temasa geçiniz
Ağız, dil ve yanakta yaralar
Kemoterapi ağız ve boğazda kuruma, kızarma ve yaralar
oluşturarak yanmalara neden olabilir. Bu bölgede kuruluk
ve tahrişe neden olarak kanamalara da yol açabilir. Bu
nedenle kemoterapi sırasında iyi bir ağız bakımı önemlidir.
Ağrı ve yaralar dışında, ağız içinde yaşayan
mikroorganizmalarla gelişebilecek enfeksiyonlar ciddi
sorunlara yol açabilirler.
Kemoterapi sırasında ağız sağlığınız için gerekli önlemler
şunlardır:
• Eğer mümkünse kemoterapi başlamadan önce dişlerinizin
çürük, apse gibi çeşitli sorunlarının saptanması ve
giderilmesi için diş hekiminize başvurmak
• Diş hekiminizden kemoterapi sırasında yapılması gereken
ağız bakımınızla ilgili bilgi almak. (Kemoterapi başladıktan
sonra dişlerinizle ilgili bir sorunun çözümlenmesi, kanama,
ağrı gibi nedenlerle zor olabilir. Böyle bir durumun varlığında
en uygun zamanın belirlenmesi için doktorunuzla
görüşünüz.)
• Her yemekten sonra dişlerinizi diş ve diş etlerine fazla
bastırmadan fırçalamak. (Bu amaçla yumuşak diş fırçaları
kullanınız.)
• Alkol içeriği yüksek gargara kullanmamak.
• Bir bardak suya bir kaşık karbonat koyarak hazırlayacağınız
suyla ağzınızı sık sık çalkalamak
• Varsa protezlerinizin bakımını iyi yapmak. Ağzınıza uygun
olmayan protezleri kullanmamak (Ağzınız ve boğazınızda
ağrı olması durumunda doktorunuzla bağlantı kurunuz. Bu
durumda çeşitli ilaçlar kullanmanız gerekebilir.)
Ağızda yara ve yemek yerken ağrınız
varsa neler yapmalısınız?
• Muz, bebek mamaları, haşalanmış patates, yumuşak
peynir, puding, dondurma, sütlaç gibi yumuşak gıdaları
tercih etmek
• Çiğ meyveler, tost, kraker gibi sert ve kuru gıdalardan
kaçınmak
• Bol bol sıvı almak
• Dudaklarınız kuruyorsa yumuşatıcı kremler kullanmak
• Ağzınızı karbonatlı suyla sık sık çalkalamak. Bir bardak
suya 5-6 damla Batticon (ağız temizliği temizliği için
kullanılabilen solüsyon) damlatarak yemeklerden sonra
günde en az 6 kez olacak şekilde gargara yapınız. Daha
sonra normal suyla gargara yaparak ağzınızı Batticon'dan
arındırınız
Halsizlik / Anemi / Kansızlık
Kemoterapi kemik iliğini etkileyerek oksijen taşınmasında rol
alan kırmızı kürelerin (alyuvarlar) yapımını azaltır. Kırmızı
kürelerin azalmasına kansızlık (anemi) denilir. Yeterli
oksijenin olmaması dokuların gerekli ihtiyaçlarını
karşılamamasına neden olur.
Anemi yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı baş dönmesi gibi
şikayetlere neden olabilir. Hemoglobin değeriniz belli bir
sınırın altına inerse size kan verilecektir.
Anemi olduğunda şunlara
dikkat etmemiz gerekir:
• Dinlenmeye daha fazla zaman ayırınız. Geceleri daha fazla
uyuyunuz
• Aktivitelerinizi kısıtlayınız. Yorucu işlerden kaçınınız
• Otururken veya yatıyorsanız yavaşça ayağa kalkınız
• Dengeli beslenmeye dikkat ediniz
Enfeksiyonlar
Kemoterapi beyaz kürelerinizde (akyuvarlar, lökositler)
azalmaya neden olarak enfeksiyonlara karşı duyarlılığınızı
azaltır. Bu durumda vücudunuzun ağız, akciğerler, deri,
ürüner sistem gibi değişik bölgelerinde enfeksiyon ortaya
çıkabilir. Bu nedenle kemoterapiler arasında ve öncesinde
beyaz küreleriniz kontrol edilir.
Değerler düşük çıkarsa ilaç alımınız erteleneceği gibi,
sonraki ilaç uygulamalarında da benzer durumla
karşılaşmamak için gerekli önlemler (ilaç dozları azaltır
veya beyaz küreleri artırıcı ilaçlar gibi) alınır.
Böyle bir durumla karşılaşmanız durumunda sizlerin
alacağı önlemler şunlardır:
• Gün boyunca ellerinizi sık sık yıkamak. (Özellikle
yemeklerden önce ellerinizi yıkayınız.)
• Tuvalet öncesi ve sonrasında ellerinizi yıkamak
(Tuvaletten sonra ellerinizi mutlaka antiseptik
solüsyonlarla yıkayınız.)
• Grip gibi bulaşıcı hastalığı olan kişilerden uzak durmak.
• Yakın zamanlarda kızamık, çocuk felci, kabakulak, gibi
aşıları yaptırmış çocuklardan uzak durmak
• Meyve sebzeleri iyice yıkamadan yememek
• Suları kaynatarak içmek
• Kuruyan ve çatlayan cilt bölgelerinize yumuşatacı losyon
veya kremler kullanmak
• Diş etlerinin zedelenmemesi için yumuşak diş fırçaları
kullanmak
• Traş olurken jilet yerine traş makinesi kullanmak.
• Bıçak, iğne gibi aletlerle bir yerlerinizi kesmemeye
çalışmak
• Doktorunuzun haberi olmadan aşı yaptırmamak
• Dışarıdan yemek yememek
• Hayvanlarla uğraşıyorsanız koruyucu eldivenler giymek.
• Tırnaklarınızı çok kısa kestirmemek ve manikür-pedikür
yaptırmamak
Kemoterapiden sonraki günlerde aşağıdaki
durumlar halinde mutlaka doktorunuza
başvurunuz:
• Ateşiniz 38 C'nin üzerine çıkarsa
• Aşırı terleme,titreme olursa
• İdrarda yanma olursa
• Şiddetli öksürük ve boğaz ağrısı varsa
• Anormal genital akıntı ve kaşıntı olursa
• Vücudunuzda şişlik, kızarıklık, hassasiyet olursa
Kanama sorunları
Kemoterapinin kemik iliğini etkilemesiyle pıhtılaşmayı
sağlayan hücreler (trombosit) azalabilir. Trombositler azaldığı
zaman kanamaya eğilim artar. Eğer vücudunuzda morluklar
oluşuyor,ciltte kırmızı küçük lekeler beliriyor, krmızı renkli
idrar çıkarıyorsanız, siyah renkte veya kanlı dışkılıyorsanız,
burun veya dişeti kanamalarınız oluyorsa doktorunuza
mutlaka bilgi veriniz. Kan sayımınıza göre çok düşük
değerleriniz varsa kan veya trombosit verilmesi gerekli olabilir.
Trombosit sayınız düşükse şu
önlemleri almalısınız:
• Doktorunuza danışmadan herhangi bir ilacı
(örneğin aspirin, ağrı kesici ilaçlar) almamalısınız
• Doktorunuz izin vermedikçe alkollü içkiler almamalısınız
• Dişlerinizi zorlamadan ve çok yumuşak bir diş fırçasıyla
fırçalamalısınız
• Burnunuzu elinizi kullanmadan ve zorlamadan
temizlemelisiniz
• Herhangi bir nedenle vücudunuzda yanık oluşmamalıdır
• Kesici aletleri kullanırken dikkatli olmalısınız
• Yaralanmaya neden olabilecek aktivitelerden
kaçınmalısınız
• Cinsel ilşki sırasında dikkatli olmalısınız
• Yürürken veya yatarken başınızı bir yere çarpmamalısınız
Kabızlık
Kabızlık dışkılama sayısında azalma ve dışkınızın
sertleşmesidir. Kemoterapi sırasında kabızlık, aldığınız
ilaçlara bağlı olabileceği gibi, aktivite azalmasıyla ve
yetersiz beslenmeyle de ortaya çıkabilir. Bir iki günden
daha fazla sürede gaz veya dışkı çıkaramıyorsanız
doktorunuza bilgi veriniz. Bu durumda laksatifler veya
dışkınızı yumuşatıcı bazı ilaçlar kullanmanız gerekli
olabilir. Kendi başınıza ilaç kullanmayınız.
Kabızlık olduğu durumlarda şunlara dikkat etmelisiniz:
• Bol miktarda sıvı almalısınız. (Özellikle ılık veya sıcak
olmasına dikkat ediniz.)
• Sebze, meyve, patlamış mısır, hoşaf (komposto),
fındık, ceviz gibi bol posa bırakan besinleri tüketmeye
çalışmalısınız
• Herhangi bir engel yok ise günlük düzenli egzersiz
yapmalısınız (yürüyüş gibi...)
• Her gün aynı saatlerde dışkılamaya çalışmalısınız
Cilt ve tırnak lezyonları
Kemoterapi aldığınız süre içinde cildinizde kızarıklık,
kaşıntı, kuruluk, soyulma gibi sorunlar görülebilir.
Bunlar genellikle önemli sorunlar oluşturmazlar.
Tırnaklarınızda kolay kırılma, çizgilenme ve koyulaşma
olabilir.
Dikkat edilecek hususlar:
• Sivilce çıkıyorsa cildinizi temiz ve kuru tutunuz
• Cildinizde kuruma oluyorsa, nemlendirici krem ve
losyonlar kullanınız. Sık sık kısa süreli banyolar yapınız.
Alkol içeren kolonya, parfüm ve traş losyonlarından
kaçınınız
• Tırnaklarınızı korumak için iş yaparken eldiven kullanınız
• Güneş ışınları kullanılan ilaçların cildiniz üzerine etkisini
arttırabilir. Bu nedenle güneşten korununuz. Gerekirse
güneşe karşı koruyucu losyonlar (faktör 15) kullanınız.
Şapka ve uzun kollu giysiler kullanabilirsiniz
• Kemoterapi verilen damarlarınızda bir süre sonra
koyulaşma gözlenebilir. Bu durum kemoterapiden birkaç
ay sonra genellikle kaybolur. Cilt bölgesinde birkaç saat
veya gün süren kaşıntılar oluşabilir. Nemli bezle
kompresler faydalı olabilir
• Kemoterapi ilaçları damar dışına kaçarsa ciddi sorunlara
yol açabilirler. Bu nedenle ilaç alırken veya sonrasında
herhangi bir yanma ya da ağrı olması durumunda
doktorunuza haber veriniz. Bu her zaman bir sorun
olduğunu göstermez ise de en az bir kez doktor tarafından
gözlenmesinin yararı olabilir
• İlaç alırken veya sonrasında, ani gelişen kaşıntı,
kızarıklık, nefes darlığı durumunda doktorunuza veya ilacı
veren hemşireye hemen haber veriniz
• Kemoterapi uygulanan damarlarınızın bulunduğu
bölgeye tedavi sonrasında, günde en az 3 defa ve her
defasında 20 dakika olacak şekilde sıcak ıslak havlu
pansumanları (cildinizi yakmayacak derecede) yaparak
damar ve deride oluşan hasarın iyileşmesine yardımcı
olunuz
Böbrek ve mesane üzerinde olan etkileri
Bazı kemoterapi ilaçları böbrek ve mesanede kalıcı hasar
bırakabilirler. Bu nedenle kemoterapi öncesinde yapılan
kan tahlillerinizde böbrek fonksiyonlarınız izlenir. Gerekli
görülürse daha detaylı tetkikler de istenebilir. Kemoterapi
alırken bol sıvı alarak ilaçların böbrekten atılmasına
yardımcı olunuz.
Şu durumlarda doktorunuza mutlaka bilgi veriniz:
• İdrar yaparken yanma oluyorsa
• Sık sık idrara gidiyorsanız
• Titreme,ateş ve birlikte bel ağrısı varsa
• Kanlı idrar yapıyorsanız
• İdrarınızda renk değişikliği olmuş ise
Cinsel fonksiyonlar üzerinde olan etkileri
Kemoterapi ilaçları bazen, yaşınıza ve genel sağlık
durumunuza bağlı olarak, hem kadınlarda, hem de erkeklerde
cinsel organların fonksiyonlarını etkileyebilir. Erkeklerde
sperm sayısı ve fonksiyonları üzerine etki ederek, geçici veya
kalıcı kısırlık yapabilirler. Cinsel istek üzerine etkisi yoktur.
Eğer çocuk istiyorsanız ve kısırlığa neden olabilecek bir
kemoterapi alacaksanız; kemoterapi öncesi, ileride
kullanılmak üzere spermler saklanabilir. Kemoterapi aldığınız
sürece, kullandığınız ilaçların kromozomlar üzerine olan kötü
etkilerinden dolayı cinsel ilişkide mutlaka korunmanız
gerekir.
Kadınlar: Kemoterapi ilaçları yumurtalıklarınızı ve üretilen
hormonlarınızı etkileyebilir. Bu nedenle normal adet gören
kadınlarda kemoterapi sonrasında adet düzensizliği
başlayabilir veya tamamen kesilebilir, kemoterapinin
hormonal etkileri nedeniyle menopoza benzer; ateş
basmaları, vajinada kuruluk, yanma ve kaşınma gibi şikayetler
olabilir.
Yumurtalıklar üzerine olan etkileri kalıcı veya geçici
kısırlığa neden olabilir.
Adet gecikmesi ya da olmamasına karşın, kemoterapi
alırken gebe kalabilirsiniz. Kullanılan ilaçların zararlı
etkileri nedeniyle defektli çocuklar doğabileceğinden bu
sürede mutlaka doğum kontrolü uygulamanız gerekir.
Sinir sistemi üzerinde olan etkileri
Kemoterapi sırasında kullanılan bazı ilaçlar sinirler üzerine
olumsuz etkiler göstererek ellerde ayaklarda uyuşma,
karıncalanma, yanma ve his kaybı yapabilirler. Nadir de olsa
işitme kaybı, denge ve yürüme bozuklukları gibi şikayetlere
neden olabilirler. Bu bozukluklar ilaçlar kesildikten sonra
genellikle düzelir. Sinirlerde etkilenme olduğunda; kesici
aletlere, sıcağa karşı dikkatli olmanız gerekir.
Bu kılavuz kemoterapi hakkında sizleri bilgilendirmek
amacı ile Kent Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü'nce
hazırlanmıştır.
YAŞAMI
SİZİN İÇİN
KOLAYLAŞTIRIYORUZ
kenthospital.com
kenttipmerkezi.com
internationalkent.com
karacigernakli.org
bobreknaklikent.com
kemikiliginaklikent.com
sgkkent.com
saglikkenti.com
/KentSaglikGrubu
/kentsaglikgrubu
KENT HASTANESİ
8229/1 Sokak No:56 35580 Çiğli-İZMİR
Tel: (0232) 386 70 70 (pbx)
Faks: (0232) 386 70 71
Download