100.YIL YİBO 2006-2007 ERMENİ SORUNU TÜRK-ERMENİ İLİŞKİLERİ ASILSIZ ERMENİ SOYKIRIM TASARISI 24 NİSAN 1915 ERMENİ SORUNUN ORTAYA ÇIKIŞI YER DEĞİŞTİRME (TEHCİR KANUNU) ERMENİLERİN DÖRT T PLANI ERMENİ KATLİAMLARI TÜRK - ERMENİ İLİŞKİLERİ Ermeniler; Pers, Makedon, Selefkit, Roma, Part, Sasani, Bizans, Arap ve Türklerin hakimiyeti altında yaşamışlardır. Ermenileri Bizans'ın zulüm idaresinden kurtaran ve onlara insanca yaşama hakkını bahşeden, Selçuklu Türkleri olmuştur. Fatih döneminde ise, Ermenilere din ve vicdan hürriyeti en üst düzeyde verilmiş, Ermeni cemaati için dini ve sosyal faaliyetlerini yönetmek üzere Ermeni Patrikliği kurulmuştur. Osmanlı Devleti'nin çalışan, liyakatli, dürüst ve üretken her teb'asına sağladığı imkanlardan Gayr-i Müslimler içinde en çok faydalananlar; Ermeniler olmuştur. Askerlikten, kısmen de vergiden muaf tutulurken, ticarette, zanaatta, çiftçilikte ve idari işlerde yükselme fırsatını elde etmişler ve devlete bağlı, milletle kaynaşmış ve anlaşmış olduklarından dolayı "millet-i sadıka" olarak kabul edilmişlerdir. ERMENİ SORUNUN ORTAYA ÇIKIŞI Osmanlı Devleti zayıflamaya başlayıp, hemen her konuda Avrupa'nın müdahalesine maruz kalınca, Türk - Ermeni ilişkilerinde de bir bozulma devri başlamıştır. Batılı ülkeler Osmanlı Devleti'ni bölerek bölgesel çıkarlarına ulaşabilmek için Ermenileri Türk toplumundan koparmayı hedeflemişlerdir. Özellikle Avrupa'nın bazı büyük devletleri "ıslahat" adı altında bir yandan Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışırken, bir yandan da Ermenileri, Osmanlı yönetimine karşı teşkilatlandırmışlardır. Böylece ülke içinde ve dışında teşkilatlanan ve silahlanan Ermeni komiteleri ile Ermeni Kiliseleri'nin kışkırtıcı faaliyetleri sonucunda, Ermeni toplumu yavaş yavaş Türklerden uzaklaşmaya başlamıştır. Ermeniler, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonunda, imzalanan Berlin Antlaşması ile Rusya'dan "işgal ettiği Doğu Anadolu topraklarından çekilmemesini, bölgeye özerklik verilmesini veya Ermeniler lehine ıslahat yapılmasını" talep etmişlerdir. Bu isteklerle birlikte Ermeni sorunu ilk kez ortaya çıkmaya ve uluslararası bir şekil almaya başlamıştır. Böylece Ermeniler, Ruslar ve İngilizler tarafından kullanılmaya başlanmış ve İngiltere'nin elinde Rus yayılmacılığına karşı bir ileri karakol vazifesi görmüşlerdir. İngiltere ve Rusya tarafından tarih sahnesine sunulan Ermeni Sorunu, aslında emperyalizmin Osmanlı Devleti'ni yıkma ve paylaşma politikasının bir uzantısıdır. Sözde Ermeni soykırımı iddiaları ve yalanları da işte bu politikanın propaganda ürünüdür!.. ASILSIZ ERMENİ SOYKIRIM TASARISI Türkler Ermenistan'ı işgal ederek Ermenilerin topraklarını ellerinden almışlardır. Türkler 1877-78 savaşından itibaren Ermenileri sistemli olarak katliama tabi tutmuşlardır. Türkler 1915 yılından itibaren Ermenileri planlı şekilde soykırıma tabi tutmuşlardır. Talat Paşa'nın Ermenilerin soykırıma tabi tutulması konusunda gizli emirleri vardır. Soykırımda hayatlarını kaybeden Ermenilerin sayısı 1,5 milyondur. BU İDDİALARIN HEPSİ DE OBJEKTİF BİR İNCELEME KARŞISINDA DAYANAKSIZ KALMAKTADIR. 24 NİSAN 1915 24 Nisan 1915 tarihinde Ermeniler, kendilerinin Türkler tarafından katledildiklerini iddia ederler. Ve her yıl 24 Nisan’da anma ve merasimler düzenlerler.Ayrıca Fransa’da Ermenilerin baskısıyla 24 Nisan 2003 tarihinde Ermeni Soykırım Anıtı dikilmiştir. Bu anıtın diktirilme amacı ise Ermenilerin kendilerini dünya kamuoyuna haklı göstermek istemeleridir.Halbuki 24 Nisan 1915 tarihinde Ermeniler soykırıma uğramamış aksine Türk halkı katliama ,tecavüze akla gelmedik işkencelere maruz kalmıştır.Bunları yapanlar da Ermenilerdir. 24 Nisan 1915 , 2345 Ermeni Komitecisinin yakalandığı tarihtir bu tarihte ne bir Ermeni göç ettirilmiş ne de tecavüze katliama uğramıştır. TEHCİR KANUNU (YER DEĞİŞTİRME) 27 MAYIS 1915 Ermenilerin binlerce Türk'ün canına mâl olan isyan ve katliamları karşısında bile, Osmanlı Hükümeti'nin ortaya koyduğu sakin ve sağduyulu tavır, belgeleriyle sabittir. Ancak, tedhiş hareketleri bir türlü durmak bilmeyince hükümet, ülkenin çeşitli bölgelerinde yaşayan Ermenileri, savaş bölgelerinden uzak yeni yerleşim merkezlerine götürmek zorunda kalmıştır. 27 Mayıs 1915 tarihli yer değiştirme kanunu ve bu kanuna dayalı olarak çıkarılan emirler çerçevesinde; Erzurum, Van ve Bitlis vilâyetlerinden çıkarılan Ermeniler, Musul'un güney kısmı, Zor ve Urfa sancağına; Adana, Halep, Maraş civarından çıkarılan Ermeniler ise Suriye'nin doğu kısmı ile Halep'in doğu ve güneydoğusuna nakledilmişlerdir. ERMENİLERİN ŞİDDETE YÖNELİK EYLEMLERİNE KARŞI OSMANLININ SERGİLEDİĞİ TUTUM Yer değiştirmeye tabi göçmenlerin; sevk, yerleştirme ve geçimlerinin sağlanması için 1915 yılında 25 milyon, 1916 yılı sonuna kadar ise 230 milyon kuruş harcandığı belgelerden anlaşılmaktadır.Ermenilerin yer değiştirilmeleri, onları imha etmek değil, devlet güvenliğini sağlamak, onları korumak amacını gütmüştür ve dünyanın en başarılı yer değiştirme uygulamasıdır. Şayet, Osmanlı Devleti Ermeni tebaasından kurtulmak isteseydi; bunu asimilasyon yoluyla veya savaşı gerekçe göstererek rahatlıkla halledebilirdi. Osmanlı, yer değiştirme uygulamasıyla savaş şartlarında her an ölümle burun buruna gelebilecek olan yüz binlerce Ermeni'nin hayatını kurtarmıştır. Nitekim, yeni bölgelere yerleştirilen Ermeniler sağ salim hayatlarını sürdürürken, Rus ordusu saflarında Türklere karşı savaşan Ermeniler, savaş şartları gereği ölmüşlerdir. Eğer Osmanlı geçmişte Ermenilerin iddia ettiği gibi Ermenileri katletseydi bugün Ermeni sorunu diye bir şey olmazdı, Ermenilerden eser kalmazdı… ERMENİLERİN DÖRT T PLANI 1)ASILSIZ ERMENİ SOYKIRIM TASIRISINI TANITMA ,DÜNYA KAMUOYUNA DUYURMA. 2)ASILSIZ ERMENİ SOYKIRIM TASARISINI TÜRKİYE’NİN TANIMASI .YANİ BU ASILSIZ TASARIYI TÜRKİYE’NİN KABUL ETMESİ. 3)BU SÖZDE SOYKIRIM KARŞILIĞINDA TÜRKİYE’DEN TAZMİNAT KOPARMAK. 4)BÜYÜK ERMENİSTAN HAYALİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN TÜRKİYE’DEN TOPRAK TALEBİNDE BULUNMAK. ERMENİLER SOYKIRIMA UĞRAMAMIŞTIR Türk tarihinde hiçbir millet ne bir işkenceye ne bir zulme ne de tecavüze, soykırıma uğramıştır. Tarih sahnesinde yer alan Türk devletleri ırk ,dil, din, cins ayrımı yapmadan her millete eşit muamele etmiştir. Ayrımcılık yapmamıştır. Keyfi davranmamıştır. Belgelerde arşivlerde bu bilgiler sabittir. ERMENİ KATLİAMLARI..! ERMENİ ÇETELERİNİ VE KATLİAMLARINI GÖRECEKSİNİZ Ermeniler vahşete doymayacaklar Anadolu da gözü olan devletlerin oyunlarına gelerek on binlerce insanımızı, çoluk çocuk ,kadın,ihtiyar demeden katledeceklerdir. BU ASILSIZ KARALAMALARA MEYDAN VERMEYELİM Türkiye Cumhuriyeti Devletinin haklı olduğu bir davada nasıl haksız bir duruma düştüğünü bu Asılsız Ermeni Soykırım Tasarısının bazı yerlerde onaylanmasıyla gördük. Kim bilir yarın Osmanlı bünyesinde yaşamış diğer azınlıklarda aynı Ermeniler gibi hayal peşinde koşarlar mı? Düşünmek gerekir..! ASILSIZ ERMENİ SOYKIRIM TASARISI UYDURMADIR Bu sözde tasarı uydurmadır. Gerçekle yakından uzaktan alakası yoktur.Tarihi gerçeklerden kimse kaçamaz. Tarih yalan söylemez. VURAL AYDIN Sosyal Bilgiler Öğretmeni 100.YIL Y.İ.B.OKULU ESKİPAZAR