T.B.M.M. B:121 16.9.2004 0:5 (yumurtalık iltihabı), salpenjit (çocuk yolu iltihabı) ürogenital sistem hastalıklarıdır. Hekimler, sis­ tem muayenelerini tanı ve tedavi amaçlı yapar. Şimdi, bu madde düzenlemesinde üreme organları sisteminin muayenesine yaptırım getiriliyor. Bir kez sormak istiyorum, niçin Türkçe yazmıyoruz da tıbbî terimlerle madde düzen­ liyoruz? Türk Ceza Yasası Tasarısının amaçlarından biri de dilini anlaşılabilir kılmak, halkın an­ lamasını sağlamak değil miydi?! Gelelim bu muayeneye. Madde, yetkili hâkim ve savcı karan olmaksızın kişinin üreme organlan sistemi muayenesine gönderilmesi halinde fail hakkında üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmediyor. Bu madde hangi amaçla düzenlendi; bir cinsel saldın veya tecavüz vakasında delil top­ layabilmek adına. O zaman yeri de Türk Ceza Yasası değil CMUK olmalıdır diye düşünüyorum. Aynca, bu konularda genital sistem muayene istemi yetersizdir. Cinsel saldın durumunda, ör­ neğin anal muayene de gereklidir; ama, anüs genital sistem dışında kalır, gastrointestinal sisteme ait bir organdır. Yine, cinsel saldın, tecavüz durumlannda delil elde etmek için tüm bedenin fizikî muayenesi, kişinin psikolojik muayenesi, giysilerin muayenesi, olayın geçtiği mahallin kontrolü ve buralardan delil toplanması gerekir. Bunlar en basit adlî tıp öğretileridir. Hekimler, bu muayeneye, mağdurun gerçek yaşını tespit etmekle başlar ve cinsel saldınmn tek kanıtı genital muayene değildir, bunu genital muayeneyle sınırlamak da bir bilimsel yanlıştır. Aynca, bu madde düzenlemesi, hastalıklann tanısı ve tedavisi için yapılacak genital muayeneleri de engelleyecektir. Örneğin, yatılı okulda 13-15 yaşlannda bir kız çocuğu hayatî teh­ dit oluşturabilecek, örneğin, bir disfonksiyonel kanama geçirirse, hâkim ve savcı karan yok diye okul müdürü tarafından doktora yollanamayacak veya doktor onu muayene edemeyecektir. Aslında, tasanda yer alan bu "genital muayene" tanımının altında yatan veya üstü örtülen muayene, hymen muayenesidir. Türkçe adıyla kızlık zan muayenesi veya bekâret kontrolü, bekâret denetimidir. Hymen, dış genital organlardan sadece birisidir ve cinsel saldınmn tek kanıtı da bu muayene değildir. Ülkemizde yıllardır toplumsal bir sorun olarak süregelen ve hâlâ önemini koruyan kızlık zarı muayenesi, bir başka deyişle bekâret denetimi, kadın sağlığını psikososyal boyutuyla önemli ölçüde etkileyen, cinsiyet ayırımcılığına dayalı bir uygulamadır. Aynı zamanda, kadının kendi bedeni üzerinde söz sahibi olma hakkını ortadan kaldıran, fiziksel ve ruhsal sonuçlan açısından da kadın bedenine uygulanan bir şiddettir. Kadının insan haklan ihlalidir ve haklı gösterilemez. Mahkemelerin ya da ailelerin zoruyla yapılan bekâret kontrolleri, kadınlann intihar etmelerine ya da namus adına öldürülmelerine neden olabilecek kadar ağır sonuçlan olan uygulamalardır. Bu muayeneye maruz kalan kadın, fiziksel ve psikolojik bir travma yaşar. Yapılan bir bilimsel araştırmaya göre, istekleri dışında kızlık zan muayenesine götürülen genç kızlann yüzde 30'u intihara teşebbüs et­ miş, bunların beşte 1 'i de ölümle neticelenmiştir. Zaten, bekâret kaybı söz konusu olduğunda, pek çoğu da namus temizleme adına öldürülmüştür. Hayatta kalanlann yüzde 93'ünde, bireylerin tüm yaşamlannı olumsuz etkileyecek psikolojik bozukluklar tespit edilmiştir; yani, kadının beden ve ruh bütün­ lüğü bu incelemeyle bozulur. Sağlığın tanımı, basitçe, kişinin bedensel, fiziksel, psikolojik olarak tam bir iyilik halidir. Dolayısıyla, bu muayene, kadm sağlığına yönelik değildir. Kadına yönelik şiddet, genellikle şöyle tanımlanır: Kadının fiziksel, cinsel ve psikolojik yön­ den zarar görmesiyle sonuçlanan ya da sonuçlanması olası eylemler ve kadının maruz kaldığı cin­ siyet ayınmma dayalı her türlü şiddeti kapsamaktadır. Kadının istemi dışında yapılan bu muayene, kadının kendi bedeni üzerindeki söz hakkını or­ tadan kaldıran, fiziksel, cinsel, sosyal ve ruhsal sonuçlan açısından kadına yönelik bir şiddettir. Türk Tabipler Birliği Etik Kurulu raporu ve pek çok uluslararası belge, bu muayeneyi aynen bu cümleyle tanımlar. -217-