Misak-ı Milli’nin İlanı (28 Ocak 1920) • Amasya Görüşmeleri’nde alınan kararla yurdun • • her tarafında seçimler yapılarak Mebuslar Meclisinin açılmasına zemin hazırlanmıştır.M. Kemal Erzurum milletvekili seçildi. Meclisin İstanbul’da açılmasına karar verilince M. Kemal İstanbul’a gitmemiştir.(Güvenlik nedeniyle) Fakat onun düşüncelerini temsil eden Felah-ı vatan adıyla bir grup kurulmuştur.Bu grup hazırladığı Misak-ı Milli’yi son Osmanlı Mebusan Meclisine kabul ettirmiştir. (28 Ocak 1920) T.B.M.M’NİN AÇILMASI (23 NİSAN 1920) • M. Kemal 19 Mart 1920’de bir genelge yayınlayarak • • • Ankara’da olağanüstü yetkilere sahip bir meclisin açılması gerektiğini Bunun için hemen seçimlerin yapılmasını, her sancaktan 5 kişinin seçilmesini ve bu seçilenlerin 15 gün içinde Ankara’ya gelmelerini istedi. Ayrıca İtilaf Devletleri tarafından dağıtılan Osmanlı Mebuslar Meclisi üyelerini de kaçabilirlerse gelmelerini istedi. Nihayet bütün hazırlıklar tamamlandıktan sonra 23 Nisan 1920’de T.B.M.M açıldı. İlk T.B.M.M’ nin Özellikleri • Güçler birliği ilkesi benimsenmiştir. (yasama ,yürütme • • • ,yargı güçlerinin mecliste toplanması) Amaç :Böylece çabuk ve uygulanabilir kararların alınması sağlanmıştır. Nedeni :Ülkemiz işgal altında olmasıdır Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu ve meclisin üstünde bir gücün olmadığı belirtilmiştir. Meclisin başkanı aynı zamanda hükümetinde başkanıdır. Padişah ve halifenin yeri meclisin alacağı kararla belli olacaktır. (Halkın tepkisini çekmek istememiştir.) İlk Anayasa 1921 Anayasası ( Teşkilat-ı Esasiye) (20 Ocak 1921) • Kurtuluş savaşının devam ettiği günlerde kabul edilmiştir. • Bu anayasa ile Türk tarihinde ilk kez egemenlik ulusa • • • verilmiştir. Güçler birliği prensibi benimsenmiştir.(Yasama, yargı, yürütme meclis tarafından yapılıyor.) Yeni Türk Devletinin hukuki ve siyasal belgesi olmuştur. Anayasaya göre meclis başkanı hükümetin de başkanı olmakla “Meclis Hükümeti Sistemi” benimsenmiştir. NOT: Cumhuriyetin ilanıyla “Meclis Hükümeti Sistemi” terk edilerek “Kabine Sistemi” ne geçilmiştir. İlk T.B.M.M’ ne Karşı Çıkan Ayaklanmalar • 1. 2. 3. 4. 5. • Ayaklanmaların çıkmasında; Bazı çıkar sahiplerinin halkı kışkırtması, Azınlıkların devlet kurmak istemesi, İstanbul hükümetinin M. Kemal aleyhinde bildiriyi Anadolu’da halka dağıtması, Düzenli ordu kurulması sırasında bazı Kuva-yi Milliyecilerin orduya katılmak istememesi, M. Kemal’in idam cezasına çarptırılmış olması T.B.M.M’ ne karşı ayaklanmaların çıkmasında etkili olmuştur. İstanbul Hükümeti ve İngilizler Tarafından Desteklenen Ayaklanmalar • Aznavur , • Kuva-yi İnzibatiye, • Bolu-Düzce-Hendek ve Adapazarı • Yozgat (Çapanoğlu) • Konya , • Afyon , • Milli Aşireti ayaklanmaları. Azınlıkları Çıkardığı Ayaklanmalar: • Rum Pontus • Ermeni ayaklanmaları Kuva-yi Milliye Taraftarlarının Çıkardığı Ayaklanmalar • Demirci Mehmet Efe • Çerkez Ethem ayaklanmaları Ayaklanmaların sonuçları • Ulusal mücadelenin sonucuna ulaşılması • • • • gecikti. Düzenli ordunun kurulması gecikti. Yurtta maddi ve manevi kayıplara neden oldu TBMM nin ayaklanmaları bastırması ile otoritesi arttı. Kardeş katline neden oldu. T.B.M.M’ nin Ayaklanmalara Karşı Aldığı Tedbirler • 29 Nisan 1920’de Hıyanet-i Vataniye Kanunu • • • • çıkarıldı. 11 Eylül 1920’de İstiklal Mahkemeleri kurularak isyancılar sert bir şekilde cezalandırıldı. İstanbul hükümetinin olumsuz propagandalarına karşı halkı doğru bilgilendirmek için Anadolu Ajansı kuruldu. Damat Ferit hükümetinin Anadolu hareketi aleyhine yaptırdığı fetvalara karşı Ankara müftüsü Rıfat Börekçi fetva yayınlayarak Anadolu’daki mücadelenin haklılığı tüm yurda ilan edilmiştir. Düzenli ordunun kurulması ile Kuvay-i milliye birlikleri kaldırıldı. KURTULUŞ SAVAŞININ BAŞLAMASI Sevr Antlaşması (10 Ağustos 1920) • I.Dünya savaşı bittiğinde itilaf devletleri diğer • devletlerle barış antlaşmalarını hemen imzalamalarına rağmen Osmanlı Devleti’ni nasıl paylaşacaklarına karar veremedikleri için kesin barışı geciktirdiler. 10 Ağustos 1920’de Osmanlı Devleti adına Dar-ı Şura-yı Saltanat (Mebuslar Meclisi dağıtıldığı için) Sevr Antlaşması’nı imzalamıştır. Bu antlaşmaya göre; – İstanbul Osmanlıya verilecek ancak şartlara uyulmazsa işgal edilecek. – Boğazlar savaş ve barışta açık olacak ve Boğazlar Komisyonu tarafından yönetilecek. – Doğu Anadolu’da bir Ermeni Devleti , Suriye ile Irak arasında bir Kürt Devleti kurulacak. Trakya ve Batı Anadolu YUNANİSTAN’A , Irak ve Arabistan İNGİLTEREYE, Konya, Antalya ve Muğla tarafları (GB. Anadolu) İTALYA’YA , Adana-Malatya-Sivas ve Suriye arası (Güney illeri) FRANSA’YA verilecek. – Azınlıklara sınırsız haklar verilecek. – Kapitülasyonların her türlüsü devam edilecek ve bütün ülkeler faydalanacak. Anlaşmanın Önemi; • Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti yok sayılmıştır. • İtilaf Devletleri Osmanlı Devletini aralarında • • • • paylaşmışlardır. İtilaf Devletleri Son Osmanlı Mebuslar Meclisini dağıttıkları için bu antlaşma meclis tarafından onaylanmadığından hiçbir hukuki geçerliliği yoktur. Ölü doğmuş bir anlaşmadır. Uygulanamayan bir antlaşma olması yönüyle 1878 Ayestefanos Antlaşmasına benzerlik gösterir. Türk halkının ulusal mücadele azmini artırmıştır.TBMM aldığı kararla anlaşmayı imzalayan,onaylayan ve kabul eden herkesi vatan haini ilan etmiştir. Osmanlıcılık,Ümmetçilik,ve Turancılık ideolojileri resmen iflas etmiştir. Düzenli Ordu Ne Zaman Kurulmuştur • M. Kemal’in önerileri doğrultusunda T.B.M.M • • • • Hükümeti düzenli ordu kurma kararına vardı. Kuva-yi Milliye birliklerinin tek çatı altında toplanması kararlaştırılmıştır. Çerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe etkilerinin azalmasından çekindikleri için düzenli orduya katılmayarak isyan ettiler. 8 Ekim 1920’de ülkenin her tarafından gelen Kuva-yi Milliye birliklerinin katılımıyla düzenli ordu kurulmuştur. Batı cephesi komutanlığına İsmet Paşa (İnönü) getirildi. KURTULUŞ SAVAŞINDA CEPHELER 1-Doğu Cephesi • Doğu cephesinde Ermenilerle savaşılmıştır. • Ermeniler Sevr antlaşmasına dayanarak Doğu • • • Anadolu’da bir Ermeni Devleti kurmak istiyorlardı ve Türklere saldırıyorlardı . T.B.M.M 15.Kolordu komutanı Kazım Karabekir Paşa’yı Doğu cephesi komutanlığına atadı. Yapılan savaşlarla Doğu Anadolu Ermenilerden kurtuldu. Ermenilerle Gümrü Antlaşması (3Aralık 1920) imzalandı. Gümrü Antlaşması’nın Önemi (3 Aralık1920) • T.B.M.M ’ nin uluslar arası alanda kazandığı ilk • • • siyasi ve askeri başarıdır. İlk kez Gümrü antlaşmasıyla belirlenen doğu sınırımız , Moskova ve Kars antlaşmalarıyla son şeklini almıştır. Ermeniler barış imzalamakla ilk kez Sevr antlaşmasının geçersizliği onaylamış oldular. Ermeni sorunu çözüme kavuşturuldu. 2-Güney Cephesi’nin Önemi • Mondros antlaşmasından sonra Adana,Maraş, Antep ve Urfa • • • • • • • İlk defa İngilizler tarafından işgal edildi. Çukurova’nın verimli toprakları buranın ilgi alanı olmasına neden oldu.İngilizler işgallerin geçici olduğunu söylemesine rağmen direniş cemiyetleri kuruldu. İngilizler Fransızlarla yaptıkları anlaşma ile buraları Fransızlara bıraktı. Fransızlar hem kendileri yerleşiyor hem de Ermenileri teşkilatlandırıyordu. Halk üstün bir cesaret ile savaşmaya başladı. Sivas kongresinde bu bölgede kuva-i milliye kurulmasına karar verildi.Halk bütün gücüyle kuva-i milliyenin yanında yer aldı. Güney Cephesi’nde düşmana karşı Kuva-yi Milliye birlikleriyle karşı konulmuştur. Düzenli ordu savaşmamıştır. Güney Cephesi’ndeki savaşlar Sakarya Savaşı’ndan sonra Fransa ile imzalanan Ankara Antlaşması (20 Ekim 1921) ile sona erdi. Böylece Hatay hariç Suriye sınırı belirlenmiştir. • Güneybatıda yer alan İtalyanlara karşı direniş olmamıştır. • Nedeni; İtalyanların Ege bölgesini Yunanlılara kaptırmalarıdır. • Aramızda çatışma olmadan sorun çözüme kavuşturulmuştur. 3-BATI CEPHESİ A- I. İnönü Savaşı’nın Önemi (6-10 Ocak 1921) • Düzenli ordunun Batı Cephesi’nde Yunanlılara • • • • • • karşı kazandığı ilk zaferdir. İsmet Paşa Albaylıktan Generalliğe terfi etti. Çerkez Ethem isyanı bu zaferden sonra bastırıldı. 20 Ocak 1921’de ilk anayasa ( Teşkilat-ı Esasiye) ilan edildi. 12 Mart 1921’de İstiklal Marşımız kabul edildi. Londra Konferansı yapıldı.(21 Şubat 1921) Sovyet Rusya ile Moskova Antlaşması imzalandı.(16 Mart 1921) a-)Londra Konferansı’nın Önemi (21 Şubat-12 Mart 1921) • İtilaf Devletleri Sevr Antlaşmasını yumuşatarak T.B.M.M • • • kabul ettirmek için konferansı toplamışlardır. İstanbul hükümeti adına Tevfik Paşa, T.B.M.M adına Bekir Sami Bey konferansa katılmıştır. İtilaf devletleri her iki hükümeti de çağırıp aralarında ikilik (anlaşmazlık) çıkarıp amaçlarına ulaşmak istemişlerdir. İtilaf Devletleri T.B.M.M’ni konferansa çağırmakla , T.B.M.M ’nin varlığını ilk kez hukuki olarak tanımıştır. b-)Moskova Antlaşması’nın Önemi ( 16 Mart 1921) • Rusya, Misak-ı Milliyi ve Türk Devletini tanıyan ilk Avrupa ülkesi olmuştur. • Kars, Ardahan Türkiye’de kaldı.Batum ise Gürcistan’a verilmiştir. • Batum ’un elimizden çıkmasıyla Misak-ı Milli’den ilk taviz verilmiştir. B- II. İnönü Savaşı’nın Önemi (23 Mart-1 Nisan 1921) • Batı Cephesi’nde Yunanlılara karşı kazanılan ikinci zaferdir. • İtalya, bu zaferden sonra Antalya ve Muğla’dan çekilmeye başladılar. • Fransızlar, anlaşmak için Ankara’ya temsilci gönderdiler. C- Kütahya-Eskişehir Savaşlarının Önemi ( 10-24 Temmuz 1921) • Ordumuz İtilaf Devletleri’nden yardım alan Yunanlılar • • • • karşısında başarısız olarak Sakarya Irmağı’nın doğusuna kadar gerilemiştir. Böylece 1683 II.Viyana kuşatmasından itibaren devam eden geri çekilme Sakarya Irmağı’nın doğusuna kadar devam etmiştir. Bu yenilgiden sonra 5 Ağustos 1921’de M. Kemal’e başkomutanlık verildi. Ayrıca meclisin 3 aylığına tüm yetkileri M. Kemal’e verildi. M. Kemal ilk olarak Tekalif-i Milliye Emirlerini 8 Ağustos 1921’de ilan ederek Sakarya Savaşı için halktan yardım toplamıştır. Yenilgi sayılabilecek tek savaşımızdır. D-Sakarya Meydan Savaşı’nın Önemi (23 Ağustos-13 Eylül 1921) • 1683 Viyana bozgunundan itibaren devam eden geri • • • • • • çekilme sona erdi. Karşı taarruza geçildi. T.B.M.M büyük bir zafer kazandı.Yunan ordusunun taarruz gücü kırıldı. Yunanlılar savunmaya geçti. T.B.M.M M. Kemal ’e Mareşallik ve Gazilik unvanı verdi. (19 Eylül 1921) Kafkas Cumhuriyetleri ile Kars Antlaşması imzalandı. (13 Ekim 1921) Fransızlarla Ankara Antlaşması imzalandı.(20 Ekim 1921) İtilaf Devletleri barış teklifinde bulundular. a-)Kars Antlaşması’nın Önemi ( 13 Ekim 1921) • Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan ile yapılmıştır. • Kars Antlaşması ile doğu sınırlarımız kesinlik kazanmıştır. b-).Ankara Antlaşması’nın Önemi (20 Ekim 1921) • Hatay dışında Suriye sınırı çizildi. • Fransa, Yeni Türk Devleti’ni resmen tanıdı. • Fransızlar, Misak-ı Milliyi tanıyan ilk İtilaf Devleti oldular. E-Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi 26Ağus-18 Eylül 1922) • Milli mücadelenin silahlı mücadelesi başarıya ulaştı. • Yunan işgali sona erdi. Yunanlılar Ege Denizi’ne döküldü. • Afyon,Uşak,Kütahya, Manisa, Balıkesir,Aydın,İzmir ve Bursa Yunan işgalinden kurtuldu. • Malazgirt Savaşı Anadolu’nun kapılarını Türklere açmış, Miryakefalon Türk yurdu olduğunu belgelemiş, Başkomutanlık Meydan Muharebesi ise Anadolu’nun sonsuza kadar Türk yurdu olarak kalacağını ispatlamıştır F-Mudanya Ateşkes Antlaşması’nın Önemi (11 Ekim 1922) • Toplantıya İngiltere,Fransa ve İtalya katılmış, • • • • • Yunanlılar bir gemide sonucu beklediler. Türkiye adına İsmet paşa katıldı. Türkiye ile Yunanistan arasındaki silahlı mücadele sona erdi. Yunanlılar 15 gün içerisinde Doğu Trakya’yı Meriç Irmağı’nın sol kıyısına kadar ,terk edecek. İstanbul ve Boğazlar T.B.M.M ‘ne bırakıldı. Böylece savaşmadan İstanbul , Boğazlar ve Doğu Trakya’yı kurtarmış olduk. Kurtuluş Savaşı’nın silahlı safhası bitmiş, diplomatik safhası başlamıştır. Osmanlı Devleti’nin merkezi İstanbul T.B.M.M ’ne bırakılmakla, Osmanlı Devleti hukuken sona erdi. LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI ( 24 TEMMUZ 1924) A-KATILAN DEVLETLER • Konferansa, İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Yugoslavya katılmıştır. • **Boğazlarla ilgili madde görüşülürken Bulgaristan ve Rusya’da katılmıştır. A.B.D ise gözlemci olarak katılmıştır. • **T.B.M.M ’yi İsmet Paşa temsil etmiştir. B-KARARLAR • Yunanistan’la olan sınırımız Mudanya Ateşkes’te belirtildiği gibi • • • • • • • • • olacak.Meriç nehri sınır olacak. Ege adalarından, on iki ada İtalya’ya , Gökçeada ve Bozcaada ( Çanakkale Boğazının korunması için) Türkiye’ye , diğer adalar Yunanistan’a verildi. Savaş tazminatı olarak, Yunanistan Karaağaç’ı Türkiye’ye bıraktı. Kapitülasyonlar kaldırıldı. Boğazlardan barış zamanı askeri olmayan gemiler geçebilecek. Savaş zamanı Türkiye savaşta yer alırsa , boğazlar üzerinde istediğini yapma hakkına sahiptir.Ancak Türkiye’nin başkanlığını yaptığı bir “Boğazlar Komisyonu” boğazlardan geçişi kontrol edecek. Suriye sınırı, 16 Mart 1921’ Fransa ile imzalanan Ankara Antlaşmasıyla belirtildiği gibi olacak. Irak sınırı ve Musul sorunu ,İngiltere ve Türkiye arasında görüşüldükten sonra halledilecek. Osmanlı dış borçlarının, Osmanlı’dan ayrılan devletlere paylaştırılarak ödenmesine karar verildi. Yabancı okulların, Türkiye’nin koyacağı kurallar çerçevesinde faaliyete devam etmesi kararlaştırıldı. Ortodoks Patrikhanesi, İstanbul’da kalacak ancak siyasi faaliyette bulunmayacak. Lozan’dan Kalan Problemler ve Lozan Antlaşması’nın Türk Tarihi Açısından Önemi • İtilaf Devletleri bu antlaşmayla Misak-ı Milliyi ve Yeni Türk Devletinin bağımsızlığını tanımıştır. • Boğazlar Komisyonu’nun kalması milli egemenliğimizi sınırlamıştır. Boğazlar sorunu kalmıştır. • Musul alınamamış ve Irak sınırı kesinlik kazanmamıştır .Musul sorunu kalmıştır. INKILAPLAR A-Siyasal Alanda Yapılan İnkılaplar • Saltanatın kaldırılması ( 1 Kasım 1922) • Ankara’nın başkent olması (13 Ekim) • Cumhuriyetin ilanı (29 Ekim 1923) • Halifeliğin kaldırılması (3 Mart 1924) • Siyasi Partiler kuruldu. 1-Saltanatın kaldırılması (1 Kasım 1922) – Osmanlı saltanatı sona erdi – TBMM ülkenin tek temsilcisi haline geldi – Laikliğe geçişin ilk aşaması gerçekleşti – İtilaf devletlerinin ikilik çıkarma planları sona erdi – Cumhuriyetin ilanı için zemin hazırlandı – Demokratikleşme yolunda önemli bir adım atıldı. 2-Cumhuriyetin ilanı (29 Ekim 1923) • Devletin ve rejimin adı belirlendi • M. Kemal ilk cumhurbaşkanı seçildi.İlk başbakan İsmet İnönü, TBMM başkanı Fethi Bey seçildi. • Cumhurbaşkanının belirlenmesiyle devlet başkanı sorunu çözüldü • Meclis hükümeti yerine kabine sistemine geçilerek hükümet krizi çözüldü. 3-Halifeliğin kaldırılması (3 Mart 1924) • Laikliğe geçişin önemli bir aşaması gerçekleşti • İnkılapların önü açıldı • Ümmetçilik anlayışı sona erdi, ulusal egemenlik pekişti. 4-Türkiye’nin Yeniden Teşkilatlandırılması Ve Ankara’nın Başkent Olması: Ankara’nın Başkent olma nedenleri • Türkiye’nin orta kesiminde bulunan Ankara’nın askeri ve siyasi yönden güvenli bir konumda bulunması • Ankara’nın ülkenin her tarafıyla ulaşım ve haberleşme imkanlarına sahip olması • Ülkenin her köşesine hizmet götürmeye elverişli bir konumda bulunması • TBMM’nin Ankara’da açılması ve kurtuluş savaşının idari merkezi olması etkili olan nedenlerdir. 1924 anayasasında 89. ve 105 maddelerine göre ülke büyükten küçüğe doğru şu şekilde teşkilatlandırılmıştır. BİRİM • İL • İLÇE • BUCAK • KÖY YÖNETİCİ VALİ KAYMAKAM BUCAK MÜDÜRÜ KÖY MUHTARI Çok Partili Rejim Denemeleri a-Cumhuriyet Halk Fırkası • Meclis içinde farklı düşünenler çeşitli gruplar • • • • • kurdular.(Halk Zümresi ve Islahat grubu,tesanüt (Dayanışma) grubu,İstiklal grubu) M. Kemal Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubunu kurdu. Bu grup 9 Eylül 1923’te Halk Fırkası adını aldı. Cumhuriyetin ilanından sonra Cumhuriyet Halk Fırkası adını aldı. Böylece Cumhuriyet tarihinin ilk siyasi partisi kuruldu. Ekonomide Devletçiliği savunmuştur. b-Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası: • Cafer Tayyar Paşa ve Kazım Karabekir Paşa • • • • • tarafından kuruldu. Liberalizmi (Serbest Piyasa Ekonomisi) savunuyordu. İnkılaplara karşı olanlar partide toplanmaya başladı. Doğu illerinde Şeyh Sait isyanı çıktı. Bazı partililerinde ayaklanmada rolü olduğu anlaşılınca parti 3 Haziran 1925’te hükümet tarafından kapatıldı. Cumhuriyet tarihinin ilk muhalefet partisidir. c-Serbest Cumhuriyet Fırkası: • Fethi Bey tarafından kuruldu. • Laiklik ve Cumhuriyet karşıtlarının partiye dolmasıyla Refet bey tarafından kapatıldı. • Böylece Atatürk döneminde çok partili rejim denemeleri sona erdi. • Menemen olayının çıkması partinin kapatılmasının yerinde olduğunu göstermiştir. Şeyh Sait İsyanı (Doğu İsyanı): Nedenleri 1. İngiltere’nin Musul meselesi nedeniyle halkı kışkırtması 2. İnkılapların, dine karşı olduğunu savunanlar tarafından halkın kışkırtılması 3. Saltanat ve hilafet yanlılarının yeni rejime karşı tepki duymaları 4. Terakkiperver partisinin sert muhalefetinin rejim karşıtlarını cesaretlendirmesi nedeniyle çıktı. • Erzurum,Elazığ,Muş,Bitlis,gibi illerde yayıldı. • Takrir-ı Sükun yasası çıkarılıp ve İstiklal mahkemelerinin kuruldu.İsyan bastırıldı. • İsyan nedeniyle Musul Meselesi İngiltere’nin istediği gibi sonuçlanmıştır.Musul, Irak’a bırakılmıştır M. Kemal’e Suikast Girişimi • • • • • • Terakkiperver Cumhuriyet fırkasının kapatılıp Şeyh Sait isyanının bastırılmasından sonra Cumhuriyete karşı olanlar M. Kemal’e İzmir gezisinde suikast yapmayı düşündüler. M. Kemal’in İzmir’e bir gün gecikmeli gelmesi olayın ortaya çıkmasına neden oldu.(14 Haziran 1926) Cinayet şebekesini yunan adalarına kaçıracak olan kişi durumu İzmir valisine haber verdi. Suikast yapacak olanlar silahlarıyla birlikte ele geçirildi. İstiklal mahkemelerinde yargılanarak gerekli cezaya çarptırıldılar. M. Kemal yayınladığı bir bildiride ‘Benim naçiz vücudum bir gün toprak olacaktır.Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır’ diyerek cumhuriyet rejiminin ölümsüzlüğünü dile getirmiştir. Menemen Olayı: • Derviş Mehmet adında tarikat mensubu çıkardı • Asteğmen Kubilay’ın başının kesilmesiyle devam eden olaylar askerler tarafından bastırılıp isyancılar idam edildi. B-HUKUK ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR • 20 Ocak 1921’de ilk anayasa Teşkilat-ı Esasiye ilan • • • • • edildi. Cumhuriyetin ilanından sonra 1924 anayasası ilan edildi. 17 Şubat 1926’da Medeni Kanun ilan edildi. İsviçre’den alındı. a) Birden fazla kadınla evlenme yasaklandı. b) Mirasta ve boşanmada kadın erkek eşitliği geldi. 8 Mayıs 1928’de Borçlar Kanunu –İsviçre’den 10 Mayıs 1928’de Ticaret Kanunu-- Almanya’dan 1Temmuz 1928’de Ceza Kanunu – İtalya’dan alınarak ilan edildi. C-EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR • 3 Mart 1924’te Tevhid-i Tedrisat Kanunu ilan edildi. Eğitim • • • • • öğretim laikleştirildi. Bütün okullar Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlandı. Medrese ve okul ikiliğine son verildi 1Kasım 1928’de Latin alfabesi kabul edildi. 15 Nisan 1931’de Türk Tarih Kurumu kuruldu. 12 Temmuz 1932’de Türk Dil Kurumu kuruldu. 1924’te Topkapı Sarayı müze haline getirildi. Aynı yıl Etnoğrafya Müzesi ve Güzel Sanatlar Akademisi açıldı. 1933’te İstanbul Üniversitesi ve Ankara Dil Tarih Coğrafya Fakültesi açıldı. NOT: Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’nun kurulması Atatürk’ün Milliyetçilik ilkesiyle doğrudan ilgilidir. D-TOPLUMSAL ALANDA YAPILAN İNKILAPLAR • 25 Kasım 1925’de “Şapka Kanunu “ çıkarıldı. • 30 Kasım 1925’de tekke , zaviye ve türbeler çıkarılan bir • • • • • • • kanunla kapatıldı. 1925 Yılında Hicri ve Rumi takvimler kaldırılarak Miladi takvim kabul edildi. 1 Ocak 1926’dan itibaren uygulamaya geçildi. İlk nüfus sayımı yapıldı.(28 ekim 1928) Uluslar arası rakamlar kabul edildi. (20 Mayıs 1928) 1931 Yılında bir kanunla Okka ,arşın vb. yöresel ölçü birimleri yerine Kilo, metre ve litre gibi ölçü birimleri kabul edildi. 24 Haziran 1934’te Soyadı Kanunu kabul edildi. 1934 çıkarılan bir kanunla din görevlilerinin dini elbiselerle ibadet yerleri dışında dolaşmaları yasaklandı. En yetkili kişi hariç (Diyanet İşleri Başkanı gibi) 1935 Yılında hafta sonu tatili Cuma’dan Pazar gününe alındı. •Türk Kadınına Siyasi Haklar Verildi. a) 30 Nisan 1930’da belediye seçimlerinde seçmen olma hakkı, b) 26 Ekim 1933’te muhtar seçme ve köy ihtiyar heyetine seçilme hakkı, c) 5 Aralık 1934’te milletvekili seçilme ve seçme hakkı verildi. NOT: Bir çok Avrupa ülkesinde Türk kadınından yıllar sonra milletvekili seçilme hakkı verilmiştir. Türkiye’de 1935 Yılındaki yapılan seçimlerde meclise 18 kadın milletvekili girmeyi başarmıştır. E-EKONOMİ ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR Milli Ekonomi Alanında Yenilikler • 17 Şubat 1923 ‘de “İzmir İktisat Kongresi” toplandı Milli ekonominin hedefleri belirlendi. a- Yatırım yapacak şirketlere kolaylık sağlanacağı, b- Milli bankanın kurulacağı, c- Demiryolu yapımına önem verileceği, d- Yerli malı kullanımı teşvik edileceği belirtilmiştir. • Ayrıca kongrede “Misak-ı İktisadi” (Ekonomi Andı) • • ilan edildi. Buna göre; ekonomik kararlar uygulanırken ekonomik bağımsızlığın titizlikle korunması kararlaştırıldı. Özel teşebbüsün yetersiz olmasından dolayı 1930’dan itibaren “Devletçi” bir ekonomi politikası uygulanmaya başlanmıştır. 1933 yılında “İlk Beş Yıllık Kalkınma Planı” hazırlandı ve başarıyla uygulandı. 1-Tarım Alanında Gelişmeler • Köylünün durumunu düzeltmek için Aşar (Öşür) vergisi 1925’te kaldırıldı. • Ziraat Bankasının verdiği kredi artırıldı. • Çiftçinin tarımda makine , iyi tohum , gübre ve ilaç kullanımı teşvik edildi. • Çiftçiye damızlık hayvan, tohum, fidan , borç para verildi. • 1929’da “Tarım Kredi Kooperatifleri” kuruldu. 2-Sanayi Alanında Gelişmeler • 1925’te “Sanayi ve Maadin Bankası” kuruldu. • • • • • • (Yıpranmış Osmanlı tesislerini tamir etmek için.) 1927’de “Teşvik-i Sanayi Kanunu” çıkarıldı. (Halk sanayiye teşvik edildi, ancak halkın gücü olmadığından “Devletçilik” politikası izlendi.) 1933’te “İlk Beş Yıllık Sanayi Planı” hazırlandı. 1933’te Sümerbank kuruldu. 1938 ‘de “İkinci Beş Yıllık Kalkınma Planı” hazırlandı Ancak 1939’da II.Dünya Savaşı’nın çıkması bu planın uygulanmasına engel olmuştur. Ülkedeki madenleri aramak için 1935’te Maden Tetkik Arama Enstitüsü (M.T.A) kuruldu. Madenleri işlemek içinde Etibank kuruldu. 1939’da Türkiye’nin ilk demir çelik fabrikası olan Karabük Demir-Çelik Fabrikası kuruldu. 3-Ticaret Alanında Gelişmeler • 1924’te İş Bankası kuruldu. ( İş sahiplerine kredi vermek amacıyla kuruldu) • 1 Temmuz 1926 ‘da “Kabotaj Kanunu” çıkarıldı. Böylece; Türk karasularında yolcu ve yük taşıma hakkı yalnızca Türk gemilerine verildi. • Ayrıca Denizbank’ın kurulmasıyla denizcilik faaliyetleri artmıştır 4-Bayındırlık Alanında Gelişmeler • Demiryolları yabancı şirketlerin elinden • • • alınarak devletleştirildi. Yeni demiryolları yapıldı. Cumhuriyetin ilanından 1938 yılına kadar 3360 km demiryolu yapılmıştır. Osmanlı Devleti’nden 18335 km kalan karayolu 1948 yılında 45000 km’ ye çıkmıştır. Denizcilik alanında Kabotaj Kanunu çıkarılmış ve yeni liman ve iskeleler yapılmıştır. Pek çok yeni şehir ve kasaba inşa edilerek modern bir görünüm almıştır. ATATÜRK DÖNEMİNDE DIŞ POLİTİKA Dış politikada; milli gücümüze dayanma ve tam bağımsızlığımızı zedelemeyecek şahsiyetli bir politika amaçlanmıştır. Dış politikada ilke; Yurtta sulh cihanda sulh olmuştur. Milli egemenliğimize saygılı devletlerle dostane ilişkiler kurulmuştur. 1-Musul meselesi: • • • • • Nedenleri Musulun misakı milli sınırlarında yer alması Bu sorunun Lozanda halledilememesi İngilterenin petrol yataklarını kaybetmek istememesi sorunun ortaya çıkmasına neden oldu. Sonuçları Şeyh Sait isyanı nedeniyle Musul sorunu İngilizlerin istediği gibi sonuçlandı. İki ülke arasında Ankara anlaşması yapıldı.(5 haziran 1924) Bu anlaşmaya göre; – Musul, Kerkük Süleymaniye İngiliz mandası olan Irak’a verildi. – Buna karşılık Musul petrollerinin %10 unun geliri 25 yıl süreyle Türkiye’ye verilmesi kararlaştırıldı.Ancak Osmanlının kalan borçlarını ödemek için topluca para alan Türkiye bu hakkından vazgeçti. • Önemi • Böylece bugünkü Türk –Irak sınırı çizildi. Montrö boğazlar sözleşmesi (20 Temmuz 1936) • • • • • Nedeni: 1-Almanya ve İtalya’nın saldırgan tavrı 2-Lozan anlaşmasında boğazlar, boğazlar komisyonuna verilerek egemenlik hakkımızın kısıtlanması 3- Dünya barışının tehlikeye düşmesi Sonuç 1-İsviçre’nin Montrö şehrinde imzalanan anlaşma ile Boğazlar komisyonu kaldırıldı. Boğazların yönetimi Türkiye’ye verildi. 2-Boğazlar meselesi kesin olarak halledildi. Balkan Antantı (9 Şubat 1934) • Nedeni :İtalya ve Almanya’nın tehdidi. • Katılan devletler; Türkiye, Yunanistan, Yugoslavya, Romanya • Önemi; Böylece batı sınırımız güvence altına alındı. • Not :Bulgaristan II. Balkan savaşında kaybettiği yerleri geri alma düşüncesiyle katılmamıştır. Sadabat Paktı (8 Temmuz 1937) • Nedeni:İtalya’nın Akdeniz’de saldırgan tavrı • Katılan devletler; Türkiye, İran , Irak, Afganistan • Önemi: Ortak savunma kararı alınarak doğu sınırımız güvence altına alındı. Hatay Sorunu • 20 ekim 1921 İskenderun – Antakya özerk oldu. • 9 eylül 1935 Fransa mandası Suriye üzerinden • • • • kalktı.Suriye bağımsız oldu.Hatay Suriye’ye bırakıldı. Türkiye milletler cemiyetine başvurarak durumun düzeltilmesini istedi.Hatay halkının geleceğine kendisinin karar vermesi gerektiğini ileri sürdü. Milletler cemiyeti gözetiminde yapılan halk oylaması ile Hatay bağımsız oldu. (2 eylül 1938) Devlet başkanı Tayfur Sökmen , hükümet başkanı Abdurrahman Melek’tir. 30 Haziran 1939 da Hatay meclisinin aldığı karar sonucu Hatay, Türkiye’ye katıldı Türkiye’nin jeopolitik önemi • Jeopolitik; Coğrafi, ekonomik, sosyal, siyasal ve stratejik faktörlerin bir devletin dış politikasına etkisinin incelenmesidir. • Ülkenin bulunduğu yerin önemi demektir. • Ülkemiz dünyanın kritik bir bölgesinde olması Asya Avrupa arasında bir köprü olması Karadeniz ve Akdeniz arasındaki su yollarına egemen olması (Marmara ve boğazlar) Petrol açısında zengin Ortadoğu ülkeleri ile Sanayileşmiş Avrupa ülkeleri arasında yer alması Yerüstü ve yeraltı zenginlikleri önemimiz artırmaktadır Atatürk’ün düşünce sistemini oluşturmasına neden olan etkenler • Osmanlının içinde bulunduğu durum • Fransız ihtilali ve yaydığı düşünceler • Çağdaş ilkelere dayanan yeni bir devlet kurma fikri Atatürkçü düşünce sistemi o Esasları Atatürk tarafından belirlenen ; o devlet hayatına, fikir hayatına , ekonomik hayata , toplumun temel kurumlarına , devletin rejimi ve işleyişine ilişkin o gerçekçi fikirlere ve ilkelere ATATÜRKÇÜLÜK denir. Türk milletinin , Bugün ve gelecekte tam bağımsızlığa , Huzur ve refaha sahip olması , Devletin millet egemenliği esasına dayandırılması , Aklın ve ilmin rehberliğinde , Türk kültürünün çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarılması amacını hedef alır. Nitelikleri • Atatürkçülüğü oluşturan ilkeler bir bütündür. • • • • Birbirinin devamı ve tamamlatıcısıdır. Kişi hak ve hürriyetlerine önem verir. Yurtta ve dünyada barışın korunmasından yanadır. Durağan değildir. Evrenseldir. A-Atatürk ilkelerinin ortak özellikleri • Dış baskı ve zorlama yoktur • Akla mantığa uygundur. • Atatürk tarafından hem söz hem de uygulama ile belirlenmiştir. • Birbirinden ayrılamaz bir bütündür. B-Atatürk ilkelerinin dayandığı temel esaslar • • • • • • • • • • • Milli tarih bilinci Vatan ve millet sevgisi Milli dil Bağımsızlık ve özgürlük Egemenliğin millete ait olması Çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine yükselme Milli kültürün geliştirilmesi Türk milletine inanmak ve güvenmek Mailli birlik ve beraberlik, ülke bütünlüğü Barışçılık Akılcılık MİLLİ GÜÇ UNSURLARI 1-Siyasi güç • Türk devletinin genel siyaseti Atatürkçü düşünce sistemindeki hedefleri gerçekleştirmektir. Türk milletinin çizeceği siyaset bu sistemle gelişecektir. • Bu yolu izlerken gösterdiği bu dinamizm “siyasi güç”tür. • Dayandığı ilkeler; Milli egemenlik, Egemenliği, demokrasinin gelişmesi yolunda kullanmak Ekonomik güç • Güçlü ve bağımsız bir devlet ancak güçlü bir ekonomi ile sağlanır. • Bu nedenle siyasi gücün en büyük yardımcısıdır. Askeri güç • Türk ordusu Atatürkçü düşünce sisteminin temel unsurlarındandır. • Ülkemizin gelişip kalkınması ancak askeri gücün kuvvetli olması ölçüsünde geçerlidir. Sosyo -kültürel güç • Milleti oluşturan insan gücünün özellikleri ve kültürünün oluşturduğu bir güçtür. • Eğitim, güçlenip kalkınma açısından yaşamsal öneme sahiptir.Atatürk’e göre en önemli nokta eğitimdir. • Cumhuriyeti ve inkılapları koruyacak kuşakları yetiştirmenin en iyi yolu eğitimdir. ATATÜRK İLKELERİ CUMHURİYETÇİLİK • Özünde bağımsızlık ve demokrasi bulunur. Halkın kendi kendisini yönetmesi olarak tanımlanır. • Atatürk’e göre içeriğinden ödün verilmemesi, siyasi parti tartışmaları dışında tutulması gereken bir ilkedir. • Cumhuriyetçiliği, milliyetçilik ve halkçılık tamamlar MİLLİYETÇİLİK • Ulusal sınırlar içinde, • Ulusun varlığını ve birliğini sürdürmesi ve • Bunu yücelterek yeni kuşaklara aktarılması anlayışıdır. Bütünleyici ilkeleri; 1-Ulusal bağımsızlık 2-Ulusal birlik ve beraberlik 3-Yurt ve ülke bütünlüğüdür. Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunun kurulması HALKÇILIK • Milletin çıkar ve yararının eşit olarak gözetilmesidir. • Sosyal alanda yapılan devrimler halkçılıkla ilgilidir.Aşar vergisinin kaldırılması vb. • Milliyetçilik ve Cumhuriyetçiliğin doğal sonucudur. LAİKLİK • Devlet ve hukuk kurallarının akla dayandırılmasıdır. • Din ve inanç özgürlüğüne karışılmamasıdır. • Bütünleyici ilke Akılcılık ve Bilimselliktir. İNKILAPÇILIK • Çağın gereklerine uygun gelişme, ilerleme yenilikleri gerçekleştirme anlayışıdır. • Yapılan yenilikler bu ilkeyi destekler. • Atatürk ilke ve inkılaplarının temel amacı çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak ve daha ileri gitmektir. • Bütünleyici ilkeleri ;Çağdaşlaşma ve batılılaşmadır. DEVLETÇİLİK • Halkın içinde özel girişimin yeterli olmaması nedeniyle devletin ekonomik hayata girmesidir. • I. 5 yıllık kalkınma planı, KİT lerin kurulması BÜTÜNLEYİCİ İLKELER • Ulusal Egemenlik • Yurtta Barış Dünyada Barış Toplumun barışını sağladığı için ülke içinde HALKÇILIĞI Dünyada uluslar arası barışı amaçladığı için MİLLİYETÇİLİĞİ bütünler • Özgürlük ve bağımsızlık • • • • • : Tüm ilkelerin temelini oluşturur. Çünkü;Devleti var eden anlayıştır. Akılcılık ve bilimsellik :Laikliği bütünler Çağdaşlaşma ve Batılılaşma :İnkılapçılığı bütünler İnsanlık ve insan sevgisi : Ülkedeki insanları yüceltmek ve refahını artırmak için anlayışı nedeniyle Halkçılık Savaşçı bir anlayışı benimsememek özelliği ile milliyetçiliği bütünler