7. ÇEVRESEL ETKİLER 7.1. Fiziksel ve Biyolojik Etkiler Proje alanı genel karakteristikleri hakkında Bölüm II’ de geniş bilgi verilmiş olduğu için burada sadece hatırlatma kabilinden kısa bilgiler verilecektir. Projenin gerçekleştirileceği yer Rize İli’ne bağlı Güneysu ilçesi Doğu Karadeniz ikliminin hakim olduğu bir yöredir. Bu iklime göre her mevsim yağışlı ve deniz etkisi altındadır. Bu bölge Türkiye’nin en çok yağış alan bölgesidir. Giresun ve Trabzon yöresinde denize paralel olarak uzanan Doğu Karadeniz dağları doğuya gidildikçe Rize, Ardeşen, Fındıklı yöresinde iyice daralır ve bu sıradağların dorukları giderek kıyıya daha da yaklaşır. Daralan alanlarda yağışlar ve deniz ikliminin etkisi de giderek artar. Topografya ve Jeoloji Proje alanı dar ve dik vadilerle yarılmış, kus uçuşu 30 km mesafede 3000 m kotlarından deniz seviyesine inen ladin, köknar, kızılağaç, çam ormanları ile kaplı bir alandır. Rize İli esas itibariyle paleozoik bir temel üzerinde ve kretasede başlayan büyük orojenezle yüzeye çıkmış granodiorit ve kretase filişlerinden ibaret olmakla birlikte yer yer neojen depolarına da rastlanır. Bütün kıyı kesimi yüzeyde üst kretase serisi volkanik örtü ve tüflerin fazlalığı ile dikkati çeker. Yüksek dağlık sahada ise daha çok magmatik elemanlar hakim durumdadır. Aflore olan granit, andezit ve bazalt kütleleri yüksekliği 3000 m ’yi asan bölgelerin tamamında hakim durumdadır. Alpin Deprem Kuşağı’nda yer alan Türkiye 3 ana deprem bölgesine ayrılır. Bunlar; o .Kuzey Anadolu Kuşağı (Karadeniz kıyısı boyunca) o Güney Anadolu Kuşağı (Antakya çevresi) o Batı Anadolu Kuşağı (Ege Denizi ve Marmara Denizini çevreleyen alan) Kuzey Anadolu Fay Hattı proje alanının güneyinden geçer bununla beraber Rize ve çevresi depremler bakımından oldukça sakin bir bölgedir ve Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’nda IV. Derece deprem bölgesi olarak nitelenmektedir. Maden Kaynakları Rize’de maden yatakları da bulunmaktadır. Çayeli’ne bağlı Madenli beldesinde zengin bakır ve çinko yatakları bulunmakta ve bu madenler isletilmektedir. Hidroloji, Su Kullanımı ve Su Kalitesi Proje alanının en önemli su kaynağı Kale ve Islahiye dereleri ile onların kollarıdır. Proje alanında yerleşim yerleri oldukça seyrektir. Nüfus yoğunluğu km2’de 42 kişi civarında olup Türkiye ortalamasının (88 kişi/km2) çok altındadır. Ayrıca bölgenin tamamı sık ormanlarla kaplı olduğundan ve yerleşim ve endüstrileşme için uygun alan bulunmadığından dolayı önümüzdeki yıllarda da suların hiçbir şekilde kirlenmesi söz konusu olmayacaktır. Diğer Doğu Karadeniz sularında da olduğu gibi burada da dere meylinin çok dik olmasına rağmen yağışlı mevsimlerde dahi az sürüntü maddesi taşıyan ve berrak akan bir görünümdedir. Kale ve Islahiye derelerinin suları mevcut şartları itibariyle sadece enerji üretiminde kullanılabilecek, sulama ve içme suyu olarak kullanılamayacak durumdadır. Bu sebeple de suyun kalitesi üzerinde yapılmış bir çalışma kaydına rastlanılmamıştır. Proje daimi teçhizatı ihalesi öncesinde dere suları tahlil ettirilerek yine de beton ve çelik üzerindeki etkileri araştırılacaktır. Baskın Bitki Örtüsü ve Yaban Hayatı Kıyıdan yaklaşık 750 m yüksekliğe kadar olan saha geniş yapraklı kıyı ormanları ile kaplıdır. Yer yer iğne yapraklıların da aşağı kotlara doğu sarktığı görülür. “Kelşik Flora” adıyla da anılan bu bölge aynı zamanda zengin bir orman altı formasyonuna sahiptir. Bu basamağın hakim türü sakallı kızılağaç (alnus barbata) olup diğer türler kayın, kestane, ıhlamur türleri, gürgen karaağaç türleri, yabani Trabzon hurması, yabani karayemiş, yabani kiraz, defne, çınar, tespih ağacı, meşe, dişbudak ve şimşirdir. 800 ~ 1400 m yükseklikler arasında karışık orman kuşağı bulunur. Hakim türler sakallı kızılağaç, kayın, kestane, gürgen ve iğne yapraklılardan ladin ve çam türleridir. Bu kademede orman altı bitki örtüsü orman gülü ve diğer otsu ve odunsu bitkilerdir. 1400 m kotlarının üzerinde iğne yapraklı türler hakim olur. Bitki örtüsü üst sınırı 2000 ~ 2200 m’lere kadar yükselir. Proje alanı ormanları fauna açısından da oldukça zengindir. Yaban keçisi, kurt, ayı, domuz, tilki, geyik, sansar, çakal, kuşlardan sülün, kartal, doğan, atmaca, şahin, yaban tavuğu bölgede varlığını sürdüren yaban hayvanlarıdır. 7.2. Sosyo Ekonomik Özellikler Bütün Karadeniz Bölgesi yerleşim yerlerinde olduğu gibi Kale HES proje alnında da köylerdeki nüfus giderek kıyıdaki şehir ve kasabalarda toplanmaktadır. Bunun başlıca sebebi vadiler içinde dağınık durumdaki eski yerleşim yerlerinde nüfusun artmasına karşılık yeterli tarım alanı ve iş imkanı bulunmamasıdır. Ekonomi ve İşsizlik Proje alanında vadi boyunca uzanan orman yolu üzerinde gezginci arıcılık yapan şahıslardan başka kimselere rastlamak mümkün değildir. Bölgede yasayan nüfus genişliği en fazla 1 km ’yi bulan sahil şeridi ile bu şeridin 300~400 kotlarına kadar olan yamaçlarında bulunur. Baslıca geçim kaynağı çay ve fındık tarımıdır. Son zamanlarda kivi ve mandalina da yetiştirilmeye başlanılmıştır. Mısır ve lahana da yetiştirilen diğer tarım ürünleridir. Bölge ekonomisinde balıkçılık ve arıcılık da önemli is kollarıdır. Rize ili genelinde tarımla ilgili is kollarında faaliyet gösteren kişilerin toplam nüfusa oranı DİE son verilerine göre %64.5’tir. Gene aynı kurulusun Rize İli genelinde 1990 yılında yaptığı araştırmalara göre son hafta içinde bir iste çalışmamış olanların oranı erkelerde %27, kadınlarda ise %41’dir. İşsiz olup is arayanların oranı ise %5.02’dir. İssizlik bölge halkının en önemli sorunlarının başında gelmektedir. Arazi Kullanımı, Tarım ve Hayvancılık Nüfusun büyük bir kısmı tarım, ormancılık, avcılık ve balıkçılık isleri ile iştigal etmektedir. Baslıca üretilen tarımsal ürünler çay (%95) fındık (%1.5)’tir. Hayvancılık Bölge ekonomisinde önemli bir yer tutmaz. Sığır ve dana yetiştiriciliği hayvancılığın %92’sini teşkil eder. Ulaşım Karadeniz kıyısı boyunca Batuma kadar uzanan D010 No’ lu Devlet Yolu bütün sahil şehir ve kasabalarını birbirine bağlar. Projede yapımı planlanan tesislere Taşlıdere mevkiinden geçerek dere kenarı boyunca uzanan yollar ile ulaşabilmek mümkündür. Bu yollar ile ulaşım her mevsim sağlanabilmektedir. Eğitim ve Sağlık Hizmetleri Rize İli genelinde 565 adet ilköğretim okulu, ilkokul, bağımsız ortaokul, lise bünyesinde ortaokul, Anadolu lisesi bünyesinde ortaokul, işitme engelliler için özel eğitim ilköğretim okulu, özel okul, kız meslek lisesi bünyesinde ortaokul, imam hatip lisesi bünyesinde ortaokul ve bu okullara devam eden toplam 46 977 öğrenci, 15 adet resmi lise, 1 adet Anadolu lisesi, 1 adet Anadolu öğretmen lisesi, 5 adet erkek teknik endüstri meslek lisesi, 2 adet Anadolu meslek lisesi, 3 adet kız teknik meslek lisesi, 2 adet ticaret lisesi, 1 adet Anadolu ticaret lisesi, 1 adet otelcilik ve turizm meslek lisesi, 7 adet imam hatip lisesi ve 6 adet sağlık meslek lisesi ve bu okullara devam eden 14 560 öğrenci ile bu okullarda görev yapan toplam 2748 öğretmen bulunmaktadır. Ayrıca ilde Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne bağlı ilahiyat, Su Ürünleri, FenEdebiyat ve Eğitim Fakülteleri ile Rize Meslek Yüksekokulu ile Karadeniz Teknik Üniversitesi Fındıklı Meslek Yüksekokulu da eğitim vermektedir. Bu fakültelere 171 ve yüksekokullara ise 1686 öğrenci devam etmekte olup, fakültelerde 29, yüksekokullarda ise 40 öğretim görevlisi hizmet vermektedir. Devlet istatistik Enstitüsü (D-E) 2000 yılı verilerine göre Rize ili genelinde kadınların %79.3’ü, erkeklerin %96.4’ü okuma yazma bilmektedir. Sağlık Durumu Rize İl merkezinde 7 adet Devlet, 2 adet SSK hastanesi vardır. Bu sağlık kurumlarında 85 adet mütehassıs hekim, 134 adet pratisyen hekim, 37 adet diş hekimi, 279 adet hemşire, 244 ebe ve 143 sağlık memuru hizmet vermektedir. Toplam yatak kapasiteleri ise 768’dir. 3787 kişiye 1 mütehassıs hekim, 2402 kişiye 1 pratisyen hekim, 8700 kişiye 1 diş hekimi, 1154 kişiye 1 hemşire, 2251 kişiye 1 sağlık memuru ve 1319 kişiye 1 ebe düşmektedir. Proje alanında yöreye özgü bir hastalık veya sağlık problemi bulunmamaktadır. 7.3. Projenin Çevreye Olası Önemli Etkileri Nehir tipi HES projeleri ürettikleri faydaya göre çevre üzerinde en az olumsuz etki yaratan endüstriyel projelerdir. Önemsiz de olsa bu olumsuz etki iki safhada incelenmiştir. Bunlar: o İnşaat esnasındaki etkiler o İsletme esnasındaki etkiler İnşaat Safhasında Fiziksel ve Biyolojik Çevre Üzerinde Etkiler İnşaat esnasında tünel ve iletim kanalı için yapılacak yaklaşık 61 000 m3 kazı malzemesi projenin meydana getireceği en büyük fiziksel etkidir. Bu faaliyetlerin çevre üzerindeki olumsuz etkilerini minimuma indirebilmek için kazı malzemesinin uygun bir yerde istif edilerek üzerinin tekrar ağaçlandırılması mevcut paşanın ortadan kaldırılmasında en akılcı çözüm yolu olarak görülmektedir. İşletme Esnasında Fiziksel ve Biyolojik Çevre Üzerinde Etkiler İsletme esnasında Kale ve Islahiye dereleri yatağından alınarak toplam 3 km kadar yataktan daha üst kotlarda serbest yüzeyli tünel içerisinde götürülecektir. Böyle bir durumda yeraltı su seviyelerinde bir değişiklik olması beklenmelidir. Böyle bir durumda sızdırmazlık şartlarına inşaat esnasında önem verildiği taktirde bu durumun etkisi minimuma indirilebilecektir. Regülatör yeri ile santral arasındaki dere yatağında da su rejimi değişecektir. Ancak her durumda dere yatağındaki canlı hayatını devam ettirebilmek için yeterli bir miktar suyun dere yatağına bırakılması zorunludur. Regülatör yerlerinin hemen mansabında yatağa karısan pek çok küçük yan dereler bulunmaktadır. Bu derelerin getirdiği sular yataktaki flora ve faunanın canlılığını garanti edecektir. Ayrıca her bir dere yatağı için Kale 3 Regülatörü’nden en az 0.17 m /s ve Taşcami Regülatörü’nden de en az 0.28 m3/s suyun sürekli olarak bırakılacağı kabul edilmiştir. İnşaat ve işletme Hallerinde Sosyo Ekonomik Çevre Üzerine Etkiler Proje büyük ölçüde işsizliğin yaşandığı bölgede inşaat esnasında kendi çapında bir hareketlilik getirecek ve bölge ekonomisine katkıda bulunacaktır. Projenin çevreye en önemli etkisi yılda üreteceği 42.088 GWh enerji ile pozitif yönde olacaktır. Çünkü ülkemizde enerji çok pahalıdır ve tüketimin %68’i ithal edilmektedir. D-E 2000 yılı raporlarına göre tüketilen enerjinin %11’i odun ve gübreden temin edilmektedir. Oysa kaba bir hesapla yılda yaklaşık 13 000 adet, her biri 2.5 ton ağırlığında bir ağacı kesilmekten kurtaracak enerji Kale HES’ te üretilecektir.