TARIMSAL EKONOMİ VE POLİTİKA GELİŞTİRME ENSTİTÜSÜ TEPGE BAKIŞ Temmuz 2011 / ISSN: 1303–8346 / Nüsha: 7 TARIM SEKTÖRÜNÜN EKONOMİDEKİ YERİ VE ÖNEMİ Hüsnü EGE TEPGE 1. Giriş Tarım sektörü genel ekonomik sistemin ayrılmaz bir parçasıdır. Tarım sektörünün genel ekonomi içindeki yeri, onun genel ekonomi içinde yarattığı katma değerin genel ekonomi içindeki payı ile ölçülmektedir. 2. Tarım Sektörünün Ekonomideki Yeri Tarım sektörünün ekonomiye katkısını diğer bir deyimle ekonomideki yerini Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) tarafından üretim yöntemiyle hesaplanan Tarımsal Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) belirlemektedir. GSYİH’nın genel ekonomi içindeki payı bu katkının büyüklüğünü ortaya koymaktadır. Tarımsal GSYİH’nın büyüme hızları yukarıda belirtilen büyüklüğün etkisini yıllar itibariyle artıracak veya azaltacaktır. Tarım sektörünün ekonomideki önemi ise tarımsal üretimin genel istihdam, dış ticaret ve ekonominin diğer sektörleriyle olan ilişkisinden ortaya çıkmaktadır. GSYİH mal ve hizmet üretiminde ekonominin performansının temel ölçüsüdür. Tarımla ilgili mal ve hizmet üretimi de ekonominin tarım sektörü açısından performansını ortaya koymaktadır. Bu performans sadece tarımın üretim yönünü göstermektedir. Tarım sektörünün hizmet üretimine, ekonomin diğer sektörlere katkısı tarımın genel ekonomi içindeki önemini ortaya koymaktadır. Tablo 1.Tarımsal GSYİH’nın Genel Ekonomi İçindeki Payı (Sabit fiyatlarla) Yıllar 1968 1978 1988 1998 1999 2000 2001 2002 Tarım GSYİH genel GSYİH İçindeki Payı(%) 33,5 23,8 18,9 13,6 11,8 11,9 11,6 11,9 Yıllar 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Tarım GSYİH genel GSYİH İçindeki Payı(%) 11,1 10,4 10,2 9,7 8,6 9,0 9,0 9,1 Kaynak:TUİK Tablo 2’de Tarım sektörünün kendisi gibi doğal kaynakları kullanan, madencilik ve taşocakçılığı ve elektrik, gaz, buhar ve sıcak su üretimi alt sektörlerinin payından oldukça yüksek bir paya sahip olduğu görülmektedir. Sayfa1 Tablo 1 de Tarım sektörünün Genel GSYİH içindeki payları yıllar itibariyle verilmektedir. Tarım Sektörü’nün GSYİH’daki payı 1968 yılında yüzde 33,5 iken, 2010 yılında yüzde 9,1 oranına gerilemiştir. Bu durum gelişen ekonomilerin bir özelliğidir. Bu gerileme tarım dışı GSYİH’nın artış hızına bağlı olarak gerçekleşmektedir (Tablo 1). Tablo 2.Ekonomi Sektörlerinin Genel GSYİH İçindeki Payları(%) (1998 fiyatlarıyla) İktisadi faaliyet kolları Tarım, avcılık ve ormancılık Balıkçılık Madencilik ve Taşocakçılığı İmalat Sanayi Elektrik, gaz, buhar ve sıcak su üretimi ve dağıtımı İnşaat Toptan ve perakende ticaret Oteller ve Lokantalar Ulaştırma, depolama ve haberleşme Mali aracı kuruluşların faaliyetleri Konut Sahipliği Gayrimenkul, kiralama ve iş faaliyetleri Kamu yönetimi ve savunma, zorunlu sosyal güvenlik Eğitim Sağlık işleri ve sosyal hizmetler Diğer sosyal, toplumsal ve kişisel hizmet faaliyetleri Ev içi personel çalıştıran hane halkları 2007 8,6 0,3 0,8 24,0 2,0 6,5 13,3 1,9 14,6 9,8 4,7 3,2 3,1 2,0 1,2 1,6 0,1 2008 9,0 0,3 0,8 23,8 2,2 4,7 13,0 1,8 14,7 10,6 4,8 3,4 3,0 2,0 1,2 1,6 0,2 2009 9,0 0,3 0,8 23,3 2,1 5,2 12,2 2,0 14,4 12,1 5,2 3,7 3,3 2,1 1,3 1,6 0,2 2010 9,1 0,3 0,8 24,2 2,1 5,6 12,7 1,9 14,6 11,9 4,8 3,7 3,0 1,9 1,2 1,5 0,2 3. Tarım Sektörünün Ekonomideki Önemi Tarımsal ürünleri (hammaddeleri) üretme ekonomideki tarımın katkısını ortaya koyarken bundan sonraki süreç (bu ürünlerin pazara çıkarılması işlenmesi v.s. ) yukarıda bahsedilen tarım sektörünün ekonomideki rolü ve önemini belirlemektedir. 3.1. Ekonominin diğer sektörleri ile olan ilişkisi açısından önemi Tarım sektörünü, sanayi ve hizmetler sektörleri ile kıyaslamak yanlıştır. Tablo 2 de görüldüğü gibi tarım avcılık ve ormancılık ve diğer 16 sektör iktisadi faaliyet kollarına göre ayrım yapılmaktadır ve hepsinin de ayrı sektörler olarak ve birbirleriyle olan ilişkisi açısından ele alınması gerekmektedir. İktisadi faaliyet kolları Tarım, avcılık ve ormancılık Balıkçılık Madencilik ve Taşocakçılığı İmalat Sanayi Elektrik, gaz, buhar ve sıcak su üretimi ve dağıtımı İnşaat Toptan ve perakende ticaret Oteller ve Lokantalar Ulaştırma, depolama ve haberleşme Mali aracı kuruluşların faaliyetleri Konut Sahipliği Gayrimenkul, kiralama ve iş faaliyetleri Kamu yönetimi ve savunma, zorunlu sosyal güvenlik Eğitim Sağlık işleri ve sosyal hizmetler Diğer sosyal, toplumsal ve kişisel hizmet faaliyetleri Ev içi personel çalıştıran hane halkları Tarım sadece fiziksel ve biyolojik çıktı üreten bir sektör olarak düşünülmemelidir. Tarım sektörü küçük aile işletmeleri, büyük şirket çiftlikleri, kredi ve diğer girdi sağlayan şirketler, işleme sanayi işletmeleri, taşıma firmaları toptancılar, lokantalar, oteller ve perakendeciler gibi çok sayıda ajanın rol aldığı bir sektördür. 3.1.1.İmalat sanayine hammadde sağlaması ve girdi temin etmesi açısından Türkiye’nin GSYİH’sı harcama yönünden ele alındığında yaklaşık % 70 olan tüketim harcamalarının yine yaklaşık % 30’u gıda harcamalarına gitmektedir. Yani gıda harcamaları tüm harcamaların yüzde 21 ini (0,7*0,3=0,21 ) oluşturmaktadır. İmalat sanayinin üretim değeri olarak % 20’sini gıda sanayi oluşturmaktadır. Gıda sanayinin katma değeri ile ilgili ayrıntılı bilgi yoktur. Diğer tekstil, deri ve giyim ve tütün ve tütün mamulleri sanayilerini de kattığımızda bu oran % 37’ye ulaşmaktadır (1). Burada imalat sanayinin kullandığı tarımsal hammaddenin ne kadarının Türkiye’de üretilen hammaddeyle karşılandığı önemlidir. Bu oranın yüksekliği tarımın bu sanayi kolundaki önemini belirleyecektir. Gıda sanayinin alt sektörlerinin ağırlığına bakıldığında %38 ile tahıl ve nişasta mamuller üretiminin ilk sırada yer aldığı görülmektedir. Bunu % 15 ile olmak üzere süt ve mamulleri ve % 14 ile mezbaha ürünleri takip etmektedir. Meyve sebze işleme sanayi % 9’luk bir pay almaktadır. Bu dört sektörün toplam üretim değeri içindeki payı % 76 olmaktadır (Tablo 3). Sayfa2 Kaynak:TUİK Tablo 3.Gıda Sanayi Alt Sektörleri Üretim Değeri (2005) Alt Sektörler Mezbaha ürünleri Süt ve mamulleri Su ürünleri Tahıl ve nişasta mamulleri Meyve sebze işleme sanayi Bitkisel yağ sanayi Şeker ve şekerli mamulleri Yem Toplam Üretim Değeri(Milyar TL) 1.078.098 1.107.771 109.090 2.885.010 691.075 439.899 859.685 325.501 7.496.129 Alt Sektör payları (%) 14 15 1 38 9 6 11 4 100 Kaynak:DPT Tablo 4.Sektörler İtibariyle İstihdam (bin, 15+yaş) (2010) Tarım, ormancılık, avcılık ve balıkçılık Madencilik ve taş- ocakçılığı İmalat sanayii Elektrik, gaz ve su İnşaat ve bayındırlık işleri Toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller Ulaştırma, haberleşme ve depolama Mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait Toplum hizmetleri, sosyal ve kişisel hizmetler Toplam Kaynak: TÜİK 5.683 115 4216 165 1431 3.528 1.084 1.109 5.263 22.594 3.2.İstihdam açısından Önemi Doğrudan tarımsal üretimin elde edilmesinde istihdam edilenlerin yanı sıra yukarıda belirtilen iktisadi sektörler de tarımsal hammaddeyi işlerken, taşırken, depolarken ve diğer hizmetler esnasında da istihdam yaratmaktadır. 2002 sanayi işyerleri sayımına göre gıda ve içki, tekstil ve deri ve tütün üretiminde yaklaşık 1 milyon işçi çalışmaktadır. Diğer ekonomi sektörlerinden taşıma depolama toptan ve perakende ticaret, diğer hizmetler (mali, ulaşım v.s) dikkate alındığında tarım sektöründe üretilen her bir hammaddenin ekonomiye katkısı ortaya çıkmaktadır. Tarımsal istihdam son yıllarda gerilemiştir. Tarımsal istihdam, ekonominin diğer sektörlerinin yeterli istihdamı sağlayamadığı sürece önemli olduğu kabul edilmektedir. Bu durum özellikle kriz zamanlarında işsizliği azaltması açısından tarımsal istihdamın önemini daha çok artırmaktadır. 2001 ve 2009 kriz yılları buna en iyi iki örnektir. Diğer yandan tarımsal sanayi de var olan atıl kapasitenin tarımsal hammadde kullanımı sonucunda azaltılmasıyla birlikte işgücü istihdamına ihtiyaç duyulacaktır. Yani imalat sanayi istihdamına tarım sektörünün etkisi olacaktır. Tablo 5. Tarımsal İstihdam ve Genel İstihdam İçindeki Payı Yıllar 1980 1985 1990 1995 2000 2005 2008 2009 2010 Toplam istihdam 16.523 17.547 19.323 20.394 20.579 22.046 21.794 21.277 22.594 Kaynak: TUİK, DPT Tarım Toplam sektöründe istihdamda tarımın istihdam payı (%) 8.960 54,2 8.837 50,4 9.233 47,8 9.538 46,8 7.103 34,5 6.493 29,5 5.896 23,0 5.357 25,0 5.683 25,2 Sayfa3 Bu dört sektör hemen hemen yurtiçi üretimi hammadde olarak kullanmaktadır. Diğer yandan tahıl üretim ve kalitesinin düşük olduğu bazı yıllar sanayi hammaddesi ithalatla karşılanmaktadır. Bitkisel yağ sanayi ise daha çok ithal hammadde kullanmaktadır. Fakat bu alt sektörün üretim değeri içindeki payı % 6 dır. Yem sanayi hammaddesi olarak bazı ürünler ithal edilmektedir.(Tablo 3). Gübre, tarım ilaçları, tarımsal mekanizasyon sanayi tarıma hammadde ve ekipman sağlamaktadır. Gübre ve tarım ilaçları imalat sanayine % 0,5 oranında katkıda bulunmaktadır. 3.1.2.Diğer sektörler açısından önemi Gerek tarım ürünleri ve gerekse tarımsal sanayi ürünleri taşınma, depolama, toptan ve perakende ticaret ve otel ve lokanta hizmetlerine konu olmaktadır. Bu sektörlerin ekonomiye katkısı toplam % 27,3 (2010 yılı) dır. Bu sektörler ile sanayi sektörünün ekonomiye katkısı böylece % 54’e ulaşmaktadır. % 9’luk tarımın doğrudan katkısı göz önüne alındığında tarımın doğrudan ve dolaylı yoldan yaptığı katkı ortaya çıkmaktadır. Yukarıda bahsedilenlerin dışında ekonomiye katkı yapan sektörler ele alındığında bunların gerek kendi katkıları gerekse diğer sektörler aracılığıyla yaptıkları katkıların düşüklüğü Tablo 2’den açıkça görülmektedir. 3.3 Dış ticaret açısından önemi Tablo 6 dan da görüldüğü gibi toplam dış ticaret açısından Türkiye döviz kaybederken tarım ürünleri ticareti ya fazlalık vermekte veya çok az döviz kaybına sebep olmaktadır.Tablo 7 de tarımsal dış ticaretimiz verilmektedir. Tarım ürünlerinin gıda maddesi olarak dış ticaret dengesi yıllar itibariyle fazla vermektedir. Fakat çoğunlukla kuraklığın ve krizin etkisiyle olmak üzere tarımsal hammadde ithalatı ihracatın üstünde gerçekleşmiştir. Tarım ürünleri hammadde ithalatı buğdayda kaliteli hammadde sorunu ve içeride işleme rejimi kapsamında, pirinç ve yağlı tohumlarda ise Türkiye’nin açığı olduğu için yapılmaktadır. Diğer yandan tarım ürünlerinin hammadde olarak ithalatı tarımsal sanayi açısından atıl kapasitenin değerlendirilmesine dolayısıyla işlenen ürünlerin ihracatına ve katma değer yaratılmasına neden olmaktadır. Tablo 6- Tarımsal ve Genel Ticaret (milyon $) Tarım Ürünleri Ticareti Toplam Dış Ticaret İhracat (2008) 11.474 107.272 İthalat (2008) 13.038 170.063 İhracat (2009) 11.189 102.142 İthalat (2009) 9.630 140.928 İhracatın ithalatı karşılama oranı (2008) 88 63 İhracatın ithalatı karşılama oranı (2009)(%) 116 72 Tarımsal Hammaddeler 762 4.645 -3.883 16,4 769 4.535 -3.766 17,0 608 3.523 -2.915 17,3 Tarımsal Ürünler Toplamı 9.769 9.812 -43 99,6 11.474 13.038 -1.564 88,0 11.189 9.630 1.559 116,2 Kaynak:TÜİK Tablo 7. Tarım Ürünleri Dış Ticareti (Milyon $) YILLAR 2007 2008 2009 İhracat İthalat Denge İhracatın ithalatı karşılama oranı (%) İhracat İthalat Denge İhracatın ithalatı karşılama oranı ( %) İhracat İthalat Denge İhracatın ithalatı karşılama oranı ( %) Gıda Maddeleri 9.007 5.167 3.840 174,3 10.705 8.503 2.202 125,9 10.581 6.107 4.474 173,3 Kaynak: TKB, Uluslararası Standart Ticaret Sınıflamasına (SITC, Rev.3) göre TUİK verilerinden derlenmiştir. 4. Genel Değerlendirme Tarım sektörü, gerek hammadde üretmesi ve gerekse tarımı ilgilendiren sanayisi ile birlikte ülkemizde hala ekonomiye diğer sektörlere göre daha fazla katkı sağlamakta ve ekonomik öneme haiz durumdadır. Genel GSYİH’yı oluşturan sektörler tek tek göz önüne alındığında bu daha açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Bu durum ülkemizin büyük tarım potansiyelinden dolayı genel ekonomide ayrı bir öneme sahip olduğunu göstermektedir. Tarımsal sanayi daha çok yerli hammadde kullanırken katma değeri daha yüksek ürünler üretmektedir. Ekonominin diğer sektörlerinin hammaddeyi büyük miktarlarda ithal ederek değerlendirmesi dış ticaret açığımızın başlıca sebebidir. Çünkü tarımsal dış ticaret açığı yıllar itibariyle ya hiç olmamakta ya da çok az miktarlarda olmaktadır. Ülkemizin içinde bulunduğu işsizlik göz önüne alındığında tarımın genel istihdama ve özellikle kriz dönemlerinde istihdama yaptığı sosyal ve ekonomik katkı göz önüne alınmalıdır. 1-http://www.dpt.gov.tr 2-http://www.tuik.gov.tr 3-http://www.tarim.gov.tr Sayfa4 Kaynaklar