TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU Hazırlayan: Sıla Özsümer Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı Türkiye Düzenli Ekonomi Notu ve Raporun İçeriği Hakkında Değerlendirme Dünya Bankası geçtiğimiz günlerde düzenli olarak hazırladığı Türkiye Ekonomi Notu’nu yayınlamıştır. Raporda Türkiye ekonomisinin son dönem durumu değerlendirilerek, gelecek beklentileri hakkından öngörüler paylaşılmıştır. Ülke ekonomisinde özellikle darbe girişimi sonrasında yaşadığı siyasi sorunlar dolayısıyla 2016’nın üçüncü çeyreğinde küçülme meydana gelmiştir. Hem düşüşe geçen turizm gelirleri hem de tüketici güveninde yaşanan azalmalar nedeniyle üçüncü çeyrek büyümesi bir önceki çeyreğe göre %2,7 oranında düşüş göstermiştir. Tüketici güveninin yanı sıra reel sektörde de güven endekslerinde azalma izlenmiştir. Bu oran Mart 2009 tarihinde bu yana en yüksek düşüş olarak değerlendirilmektedir. Hane halkının tüketimlerini ertelemesi ile birlikte özel tüketim ciddi bir darbe almıştır. Özel tüketim üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre %2,6 oranında küçülmüştür. Yatırımlar da benzer bir yönde ilerleyerek %1,7 oranında daralmıştır. Üçüncü çeyrekte ülke ekonomisine katkı yapan tek nokta kamu harcamaları olarak görülmektedir. Üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre kamu harcamalarında %6,1 artış gerçekleşmiştir. Dış ticarete bakıldığında ise hem ithalat hem de ihracatta düşüşler görülmektedir. Özel tüketimdeki düşüşe bağlı olarak ithalatta, dış talepteki düşüşler ve turizmdeki daralma ile (%36 oranında düşüş göstermiştir) ihracatta azalma gözlenmiştir. Özel tüketimdeki azalma imalat sektörüne de olumsuz olarak yansımıştır. Sektör üst üste üç çeyrek boyunca daralma göstermiştir. Üçüncü çeyrekte ise bir önceki çeyreğe göre %4,8 oranında küçülme göstermiştir. Üçüncü çeyrekte tarım %0,9, hizmetler %1,7 ve inşaat ise %4,6 daralma gerçekleşmiştir. Dördüncü çeyrekte ekonomik toparlanma beklenenin altında gerçekleşmiştir. İmalat ve sanayi sektörü üçüncü çeyrekte ciddi bir düşüş kaydettikten sonra Ekim ayında hızlanmaya başlamıştır. Fakat Kasım ayında yatay bir seyir izleyerek beklentilerin altında kalmıştır. Aralık ayında ülke çapında yaşanan elektrik kesintileri ile sanayi olumsuz etkilenmiştir. Tüketici kredilerindeki artış az da olsa özel tüketimde toparlanma sinyalleri göstermektedir. Fakat şirketlerin Türk Lirası’nın değer kaybına bağlı olarak düşüşe geçen karlılık oranları dördüncü çeyrekte yatırım harcamalarının kısılmasına neden olmuştur. Dördüncü çeyrekte bazı Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin büyümesi ile ihracatta artış izlenmektedir. Bu kapsamda ihracat büyümeye bir önceki çeyreğe göre daha fazla katkıda bulunmaktadır. 1 Aralık ayında vergilerdeki yükseliş ve gıda fiyatlarındaki ciddi artışa bağlı olarak enflasyonda 1,5 puanlık bir yükseliş izlenmektedir. Özellikle tütün otomobillerde artışının ürünleri uygulanan enflasyona ve vergi etkisi görülmektedir. Petrol fiyatlarındaki artış Türk Lirası’nın değer kaybetmesi ile birlikte enerji fiyatlarında yükselmelere sebep olmuştur. 12 aylık çekirdek enflasyon 0,5 puanlık bir artış ile %7,5’e yükselmiştir. Türk Lirası’nın döviz karşısındaki değer kaybının fiyatlara yansıması ile enflasyonun 2017 yılı birinci çeyreğinden itibaren olması öngörülmektedir. Buna ek olarak olumsuz hava koşulları sebebiyle gıda fiyatlarında da yükselme beklenmektedir. Tablo1: 2014 – 2019 yılı Türkiye Reel Büyüme ve Tüketici Fiyatları Enflasyonu Oranları 10,0% 9,0% 8,0% 7,0% 6,0% 5,0% 4,0% 3,0% 2,0% 1,0% 0,0% Reel Büyüme Tüketici Fiyatları Enflasyonu 2014 5,2% 8,2% Reel Büyüme 2015 6,1% 8,8% 2016 2,1% 8,5% 2017 2,7% 9,0% 2018 3,5% 8,5% 2019 3,7% 8,0% Tüketici Fiyatları Enflasyonu Kaynak: Dünya Bankası’ndan alınan veriler ile düzenlemiştir. Cari açık Eylül ile Kasım ayları arasında 1,3 milyar dolar artış göstererek 33,7 milyar dolar seviyesine yükselmiştir. Bu artışın 1,2 milyar dolarlık bölümü turizmdeki düşüşten kaynaklanmaktadır. 2017 yılında enerji fiyatlarındaki artışa bağlı olarak cari açıkta artış öngörülmektedir. 2 Tablo 2: Türkiye Cari Dengesi 2014 – 2019 0,0% -1,0% -2,0% -3,0% -4,0% -3,7% -4,1% -5,0% -4,7% -5,0% -5,5% -6,0% -6,0% -7,0% Cari Denge 2014 -4,7% 2015 -3,7% 2016 -4,1% 2017 -5,0% 2018 -5,5% 2019 -6,0% Kaynak: Dünya Bankası’ndan alınan veriler ile düzenlemiştir. ABD Başkanlık seçimi sonrasında yeni Trump Yönetimi’nin beklenenden daha hızlı bir şekilde faiz arttırması öngörüsü dolayısıyla gelişmekte olan ülkelerden finansal çıkışlar hızlanmıştır. Türkiye’de yavaşlayan büyüme, yükselen enflasyon ve cari açık yatırımcıların endişelerini arttırmıştır. Merkez Bankası’nın müdahaleleri yeterli bulunmamıştır. Yurtdışındaki bankaların Türk banklara borç verme konusunda daha temkinli davrandığı görülmektedir. Türk bankaların dış finansmana bağımlı olduğu göz önünde bulundurulduğunda gelecek günlerde yurtiçi piyasalarda kredi artışının yavaşlaması mümkündür. Son dönemde Türk Lirası’nın hızlı değer kaybını T.C. Merkez Bankası’nı faiz zorlamaktadır. gerçekleştirilen artışının artırımına Kasım düşük ardından ayında bir Aralık faiz ayında gerçekleştirilen toplantıda kısa vadeli faiz oranları değiştirilmemiştir. Bu durum döviz kurundaki değer kaybını hızlandırmıştır. Sonuç olarak Ocak ayında Merkez Bankası gecelik borç verme faiz oranını %9,25’e, geç likidite borç verme oranını ise %11’e yükseltmiştir. Bu adımlar Türk Lirası üzerindeki aşağı yönlü baskıyı azaltmıştır. Yine de devam etmekte olan değer kaybı sadece enflasyon açısından değil aynı zamanda ülkenin finansal istikrarı açısından da tehdit yaratmaktadır. Bu 3 durum şirketler için doğrudan, bankalar için ise dolaylı riskler oluşturmaktadır. Anlamlı oranda gerçekleştirilecek olan bir faiz artışı Türk Lirası’nın değerinin korunması, finansal istikrar ve Merkez Bankası’na olan güvenin yenilenmesi konusunda önem teşkil etmektedir. Grafik 3: T.C. Merkez Bankası Gecelik Borç Alma ve Borç Verme Faiz Oranları 12,00% 10,00% 8,00% 6,00% 4,00% 2,00% 0,00% Mart 2016 Gecelik Borç Alma Faiz Oranı 7,25% Gecelik Borç Verme Faiz Oranı 10,50% Nisan 2016 7,25% 10% Mayıs 2016 7,25% 9,50% Gecelik Borç Alma Faiz Oranı Haziran 2016 7,25% 9% Temmu z 2016 7,25% 8,75% Ağustos 2016 7,25% 8,50% Eylül 2016 7,25% 8,25% Kasım 2016 7,25% 8,50% Ocak 2017 7,25% 9,25% Gecelik Borç Verme Faiz Oranı Kaynak: T.C. Merkez Bankası’ndan alınan veriler ile derlenmiştir. Grafik 4: T.C. Merkez Bankası Geç Likidite Borç Verme Oranları 12,00% 10,00% 8,00% 6,00% 4,00% 2,00% 0,00% Mart 2016 Nisan 2016 Mayıs 2016 Hazira Temm Ağusto Eylül Kasım Ocak n 2016 uz s 2016 2016 2016 2017 2016 Geç Likidite Borç Verme 12,00% 11,50% 11,00% 10,50% 10,25% 10,00% 9,75% 10,00% 11,00% Kaynak: T.C. Merkez Bankası’ndan alınan veriler ile derlenmiştir. 4 Grafik 5: T.C. Merkez Bankası Gecelik Borç Alma, Borç Verme Faiz Oranları ve Geç Likidite Borç Verme Oranları 14,00% 12,00% 10,00% 8,00% 6,00% 4,00% 2,00% 0,00% Mart 2016 Nisan 2016 Mayıs 2016 Haziran 2016 Temmuz 2016 Gecelik Borç Alma Faiz Oranı Ağustos Eylül 2016 2016 Kasım 2016 Ocak 2017 Gecelik Borç Verme Faiz Oranı Geç Likidite Borç Verme Kaynak: T.C. Merkez Bankası’ndan alınan veriler ile derlenmiştir. 2016 yılında merkezi yönetim harcamalarında %15,3 oranında artış gerçekleşmiştir. Yavaşlayan ekonomik aktivite sebebiyle vergi gelirinde azalma meydana gelmiştir. Fakat faiz ve hisse geliri, sermaye geliri gibi vergi dışı kalemlerden gelir sağlanması dolayısıyla merkezi yönetim gelirlerinde %14,8 oranında artış olmuştur. Net ihracatta iyileşme doğrultusunda 2017 yılında büyümenin toparlanması beklenmektedir. 2017 yılında ekonomik büyümenin kamu harcamaları, net ihracat, özel tüketim ve yatırımlar olması beklenmektedir. AB’de büyümenin artması ile ihracatta toparlanma beklenmektedir. Fakat güvenlik endişeleri dolayısıyla turizmde gerilemenin devam etmesi olasıdır. Türk Lirası’ndaki değer kaybı hane halkı tüketimini azaltmasına neden olabilecektir. Benzer bir şekilde şirket bilançolarında düşüş olması mümkündür. Dolayısıyla yatırımın düşme olasılığı bulunmaktadır. Bütün bu gelişmeler çerçevesinde Dünya Bankası Türkiye’nin beklenin altında büyümesi öngörmekte olup 2016 yılı büyüme tahminini %2,1’e indirmiştir. 2017 yılı için büyüme tahminini ise %2,7 olarak belirtmiştir. 5