CÜMLEDE ANLAM VE ANLATIM Cümle bir duyguyu, bir düşünceyi, bir dileği anlatan söz dizisidir. Sözcük kavram birimi, cümle ise yargı birimidir. Cümlenin oluşması için iki temel öğe olan “yüklem ve özne”ye ihtiyaç vardır. UYARI: Yargı oluşmadığı halde düşüncenin anlaşılırlığı sağlanmış olan yüklemsiz cümlelere “eksiltili cümle ”denir. Önce acı bir çığlık, sonra ağlaşan,haykıran insanlar... CÜMLEDE KONU: Konu anlatılmak istenendir. Cümlenin konusunu bulmak için vurgulanan sözcüğün içerdiği anlamla (bkz. cümle vurgusu ) öteki sözcüklerin anlamını birleştirmek gerekir. ÖR: Cumhuriyet dönemi romanı, köy ve köylü sorunlarını işler. Cümle vurgusu Konu:Cumhuriyet dönemi romanının içeriği. CÜMLEDE ANLAM İLİŞKİLERİ Cümledeki anlam ilişkilerini beş grupta toplamak mümkündür: 1.Neden-sonuç ilişkisi 2.Amaç ilişkisi 3.Koşul ilişkisi 4.Karşılaştırma ilişkisi 5.Açıklama(yorum) ilişkisi NEDEN-SONUÇ İLİŞKİSİ Yargılardan biri ötekinin gerçekleşmesine neden oluyorsa bu cümleler arasında neden- sonuç ilişkisi vardır. Bu tip cümlelerde “niçin” sorusunun yanıtı aranır. Ör: Derse geç kaldığı için üzülmüş. Trafik yoğun olduğundan gecikmiş. Çalıştı da başardı. AMAÇ İLİŞKİSİ Eylemin hangi amaçla yapıldığını bildiren cümlelerdir. Böyle cümlelerde “hangi amaçla” sorusunun yanıtı aranır. Ör: Okula gitmek için evden çıktı. Konuşmak üzere kürsüye yöneldi. Sizi görmeye geldim buraya. UYARI:Cümlede neden-sonuç ilişkisiyle amaç ilişkisini ayırt edebilmek için , “için” sözcüğü yerine “amacıyla” sözcüğü konur. Ör: Ev almak için (amacıyla) para biriktiriyordu. Hastalandığı için okula gidemedi. KOŞUL İLİŞKİSİ Birden fazla yargı içeren cümlelerde yargılardan biri diğerinin koşulu (şartı) olabilir. Ör: Beni dinlerseniz, kazançlı çıkarsınız. Bu kitabı sana geri almak üzere veriyorum. Çalışırsanız, başarırsınız. KARŞILAŞTIRMA İLİŞKİSİ Birbiriyle ilgili varlıkların ve durumların karşılaştırıldığı cümledir. “Daha ,kadar” gibi sözcükler kullanılarak karşılaştırma yapılır. Ör: Bugün dünden daha soğuktu. Kazanmayı en az senin kadar istiyordu. Tiyatro ruhların ,hastane gövdelerin şifa kaynağıdır. AÇIKLAMA (YORUM) İLİŞKİSİ Birden fazla yargı içeren cümlelerde yargılardan biri diğerinin açıklaması veya yorumu olabilir. Ör: Kitap okumak yararlıdır; sözcük haznemiz gelişir,bilgimiz artar,kavrayışımız hızlanır. CÜMLEDE NESNELLİK- ÖZNELLİK NESNEL ANLATIMLI CÜMLELER Doğruluğu herkes tarafından kabul edilen, kanıtlanabilir nitelik taşıyan cümlelerdir. Ör: Tiyatronun temel amacı toplumu eğitmektir. Milleti , millet yapan en önemli unsurlardan biri de “dil”dir. ÖZNEL ANLATIMLI CÜMLELER Doğruluğu kişiden kişiye değişebilen,kanıtlanması mümkün olmayan, kişinin duygularının da rol aldığı cümlelerdir. Ör: Tiyatro, sinemadan daha önemli bir sanattır. Orhan Veli’nin en güzel şiiri “İstanbul’u Dinliyorum” dur. UYARI Bazı cümlelerde nesnellik ve öznellik bir arada bulunabilir. Ör: İstanbul, Türkiye’nin en güzel ve en kalabalık şehridir. CÜMLEDE ANLATIM BİÇİMLERİ Cümlede iki türlü anlatım biçimi vardır: 1-Doğrudan anlatım 2-Dolaylı anlatım DOĞRUDAN ANLATIM Başkasına ait bir sözün anlatıcının yazısı ya da konuşması içinde aynen kullanılmasıdır. Aynı şekilde kişinin kendine ait sözleri de doğrudan anlatımdır. Ör: Atatürk: “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!.. ” dedi. DOLAYLI ANLATIM Başkasına ait bir sözün anlatıcının ağzından anlatımıdır. Ör: Atatürk, orduların ilk hedefinin Akdeniz olduğunu ve o yöne ilerlemeleri gerektiğini söyledi. CÜMLEDE NİTELİK Bir cümlenin değeri altı niteliğe göre belirlenir: 1-Duruluk 2-Açıklık 3-Yalınlık 4-Özgünlük 5-Doğallık 6-Akıcılık DURULUK: Cümlede gereksiz sözcük bulunmamasıdır. Ör: Partiler arasındaki mevcut anlaşmazlıklar giderek büyüyordu. Partiler arasındaki anlaşmazlıklar giderek büyüyordu. Bu büyük adama duyduğumuz saygı ve hürmet sonsuzdu. Bu büyük adama duyduğumuz saygı sonsuzdu. Bu büyük adama saygımız sonsuzdu. YALINLIK: Yalınlık, anlatımın özentisiz ve süssüz olması demektir. Gereksiz özentiler ve süslemeler cümleyi yalınlıktan dolayısıyla da anlaşılırlıktan uzak kılar. Ör: Atilla İlhan, 80 yıllık ömrünü tamamlayarak ezeli ve ebedi istirahata kavuştu. AÇIKLIK: Cümleden tek bir anlam çıkmalıdır. Cümleden farklı anlamlar çıkıyorsa o cümle açıklık niteliğinden yoksundur. Cümlede açıklık olmayışı üç nedene bağlanabilir: 1-Sözdizimi yanlışı, sözcüklerin yerli yerinde kullanılmaması, Ör: Ben seni Ayşe kadar sevmem. 2-Noktalama yanlışı, gerekli yerde virgül kullanılmaması, Ör: O kadına ne dedi? 3-Zamir eksikliği, 2. ya da 3. tekil kişi zamirinin gerekli yerlerde kullanılmaması, Ör: Söylediklerinden hiçbir şey anlamadım. ÖZGÜNLÜK: Taklit ya da kopya olmayan , başkasına benzemeyen, “kendine özgü olan” demektir. DOĞALLIK: Düşüncelerin içten bir dille anlatımıdır. Ör: Yapacak bunca önemli işiniz varken ,çok kıymetli vaktinizi benden esirgemediğiniz için, nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum. Bana zaman ayırdığınız için teşekkür ederim. AKICILIK: Kulağı rahatsız eden aynı hece ya da sözcüklerin veya sonu gelmeyen uzun cümlelerin kullanılması akıcılığı önler. Uzun cümlelerden ya da benzer seslerin kullanımından doğan anlatım kusurlarından kaçınmalıdır. ANLATIMLARINA GÖRE CÜMLELER Bir varlığı ya da kavramı anlatabilmek amacıyla iki türlü cümle kurulabilir: 1-Tanım cümlesi 2-Açıklama cümlesi TANIM CÜMLESİ: Bir varlık ya da kavramı belirleyici özellikleriyle tanımlayan cümlelerdir. Tanım cümleleri; yüklemi “-dir” ek fiilini almış bir ad cümlesi ya da “denir” veya “adı verilir” fiillerinden biriyle biten bir fiil cümlesi olabilir. Ör: Medeniyet; bir ülkenin ,bir toplumun ,maddi ve manevi varlıklarının , düşün sanat çalışmalarıyla ilgili niteliklerinin tümüdür. Bir ülkenin ,bir toplumun ,maddi ve manevi varlıklarının , düşün sanat çalışmalarıyla ilgili niteliklerinin tümüne medeniyet denir. AÇIKLAMA CÜMLESİ: Bir varlık, bir kavram, bir olgu veya bir durumla ilgili, olarak bilgi veren cümlelerdir. Ör: Medeniyet bir anda, bir günde ortaya çıkan bir varlık değil, yüzyılların birikimidir. UYARI: Yüklemi “-dir” ek fiilini almış her ad cümlesi yukarıdaki örnekten de anlaşılabileceği gibi tanım cümlesi değildir. ATASÖZLERİ VE ÖZDEYİŞLER ATASÖZLERİ Yargı bildiren ya da öğüt veren kısa, özlü, kalıplaşmış sözlerdir. Özellikleri: 1-Kalıplaşmış oldukları için sözcüklerin sırasını değiştirmek, sözcük eklemek, sözcük çıkarmak, sözcük değiştirmek mümkün değildir. 2- Kısa ve özlüdürler; az sözle çok şey anlatırlar. 3-Genellikle insanlara doğru yolu gösteren öğüt verici sözlerdir; ama sayıları az da olsa, olumsuz anlam taşıyan atasözleri de vardır. “Devletin malı deniz, yemeyen domuz.” “Bedava sirke baldan tatlıdır.” “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın.” 4-Ya yargı bildirirler ya da öğüt verirler. “Mum dibine ışık vermez.” “Gülme komşuna, gelir başına.” 5-Genellikle geniş zaman ya da emir kipi ile söylenirler. “Akacak kan damarda durmaz.” “Elmayı soy da ye, armudu say da ye.” 6-Bazı atasözleri eksiltili cümle biçimindedir. “Atın dorusu, yiğidin delisi. ” “El el ile değirmen yel ile.” 7-Çoğunluğu mecaz anlatımlıdır. Çok azı gerçek anlatımlıdır. “At yiğidin yoldaşıdır.” “Az söyle çok dinle.” “Horozu çok olan yerde sabah geç olur.” 8-Çoğu secili (kafiyeli) söylenir. “El elin nesine gülerek gider yasına.” “Cambaz ipte, balık dipte gerek.” ÖZDEYİŞLER (VECİZELER) Bilim adamları,sanatçılar, fikir adamları, devlet adamları ve yazarların yaşam boyu edindikleri deneyimleri aktaran, anlamca yoğun, güzel ve özlü sözlerdir. Söyleyeni bellidir. Eksiltili cümle biçiminde bulunmazlar. “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” (Atatürk) “Sağlıktan büyük zenginlik yoktur.” (Emerson) “Kitapsız yaşamak; kör, sağır, dilsiz yaşamaktır.”(Seneca) UYARI: Atasözü ve özdeyişleri doğru anlamak ve yorumlamak için mecazlı sözleri ve vurgulanan kavramları saptamak, anlamlarını belirlemek gerekir. “Dağ ne kadar yüce olsa , yol üstünden aşar.” Örnek soru: 1-Aşağıdaki atasözlerinden hangisi, “Kusurunu anlayıp,özür dileyen kişi affedilmelidir.” anlamına gelir? A) Her güzelin bir kusuru vardır. B) Gül dikensiz olmaz. C) El öpmekle ağız aşınmaz. D) Eğilen baş kesilmez. 2- Aşağıdaki atasözlerinden hangisinde , “etkilenme” söz konusu değildir? A)Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. B)Körle yatan şaşı kalkar. C)Üzüm üzüme baka baka kararır. D)Kır atın yanında duran ya huyundan, ya suyundan. 3- Aşağıdaki atasözlerinden hangileri anlamca birbirine yakındır? A)Her gün bir olmaz. B)Akan su yosun tutmaz C)Her gönülde bir aslan yatar. D)İşleyen demir ışıldar. A. 1-4 B.2-4 C.2-3 D.1-3 4- Aşağıdakilerden hangisi atasözü değildir? A)Azıcık aşım, kaygısız başım. B)Denizden çıkmış balığa döndü. C)Ağaç yaprağıyla gürler. D)Alet işler el övünür. ANLAMINA GÖRE CÜMLELER Anlamına göre cümleleri yedi grupta inceleyeceğiz: 1-Olumlu cümleler 2-Olumsuz cümleler 3-Soru cümleleri 4-Emir cümleleri 5-Dilek (istek) cümleleri 6-Koşul( şart) cümleleri 7-Ünlem (nida) cümleleri OLUMLU CÜMLELER Fiil cümlelerinde yüklemin bildirdiği işin yapıldığını veya yapılacağını, isim cümlelerinde ise bir nesnenin ya da durumun var olduğunu gösteren cümlelerdir. Annem pazardan geldi. Salonda üç kişi var. Adamcağız çok dertliydi. OLUMSUZ CÜMLELER Fiil cümlelerinde yüklemin bildirdiği işin yapılmadığını veya yapılmayacağını, isim cümlelerinde ise bir nesnenin ya da durumun var olmadığını gösteren cümlelerdir. Fiil cümlelerinde “-me” , “-mez” ekiyle, isim cümlelerinde ise “değil” ve “yok” sözcükleriyle kurulur. Annem pazardan gelmedi. Salonda üç kişi yok. Adamcağız çok dertli değildi. Olumsuz cümlelerden bazıları olumlu anlam taşıyabilir. Bunlara “biçimce olumsuz, anlamca olumlu” cümle denir. Bu özelliğe göre , cümleleri dört grupta toplayabiliriz: 1-Biçimce olumlu- anlamca olumlu 2-Biçimce olumsuz- anlamca olumsuz 3-Biçimce olumlu- anlamca olumsuz 4- Biçimce olumsuz- anlamca olumlu Uyarı: 1-İki olumsuz öğe art arda gelirse “anlamca olumlu” cümle oluşur. “Bunu ben de bilmiyor değilim.” (Biçimce olumsuz- anlamca olumlu) 2- “mi” soru ilgeci, “sanki” ilgeci, “gel de” zarfı, “kim” zamiri ,“ne” zamiri, “ne.....ne” bağlacı biçimce olumlu cümleleri anlamca olumsuza, biçimce olumsuz cümleleri anlamca olumluya çevirir. “Ben öyle şey yapar mıyım hiç?” “Onun nasıl biri olduğunu bilmez miyim.” “Ayşe başarılı mı sanki...” “Gel de bu adama kızma!” “Hayırsız evladı kim sever.” “Aç ne yemez, tok ne demez.” 3-“-siz” eki almış ad soylu sözcükler, anlamca olumsuz cümle kurar. “Bu çocuk terbiyesiz değil.” SORU CÜMLELERİ 1- “-mi ” soru edatıyla 2- Soru sıfatlarıyla 3- Soru zamirleriyle 4- Soru zarflarıyla kurulurlar. “Onu gördün mü? ” “Hangi mahallede oturuyorsunuz?” “Kim var orada?” “Ne zaman görüşelim?” UYARI: 1-Hem soru eki hem de soru sözcüğü alan cümlelerde soru anlamı , soru ekiyle sağlanır. “Onun nerede oturduğunu biliyor musun?” 2-Cümlede birden fazla soru sözcüğü varsa, soru anlamı, yükleme yakın olanla sağlanır. “Kaç lira kazandığını niçin saklıyorsun?” Soru cümleleri iki türlüdür: 1-Gerçek soru cümleleri 2-Sözde soru cümleleri GERÇEK SORU CÜMLELERİ Yanıt gerektiren soru cümleleridir. Sonunda daima (?) bulunur. “Bunu kaça aldın ?” “Okula ne zaman gittin?” SÖZDE SORU CÜMLELERİ Yanıt gerektirmeyen , bir şey sormak için söylenmemiş soru cümleleridir. Bunlara “biçimce soru cümlesi” de denir. Bu tip cümlelerin sonuna soru işareti, üç nokta, ya da ünlem işareti konabilir. Bu tip cümleler olumsuzluk, özlem, beklenmezlik, karşılaştırma, tehdit... gibi anlamlar taşıyabilir. “Sen ne anlarsın bu işten?” “Ahh, neydi o eğlenceler!...” “Sen kim, o kim?” “Şimdi gelip ben senin kafanı kırmaz mıyım!” EMİR CÜMLELERİ Emir kipiyle çekimlenirler. Olumlu ve olumsuz olmak üzere iki türlüdürler. “Git, bana bir gazete al.” “Bana verdiğin sözü unutma!” Emir cümlelerinin “övme, olasılık, ilenme, dilek, öğüt” gibi anlamları da vardır. DİLEK(İSTEK) CÜMLELERİ Üç kiple kurulabilirler: 1-Dilek-şart kipiyle 2-istek kipiyle 3-Emir kipiyle “Bir gün olup kucağına ulaşsam Gözlerimden döksem sevinç yaşını Sancağının gölgesinde dolaşsam Öpsem, öpsem toprağını taşını” “Seni bastırmayayım kuru yerlere Gül döşeyeyim yollarına sevdiğim.” “Kimseler garip olmasın Hasret oduna yanmasın Hocam, kimseler kalmasın Şöyle garip bencileyin.” KOŞUL (ŞART) CÜMLESİ Üç kiple kurulabilirler: 1-Dilek-şart kipiyle 2-Şart bileşik zamanıyla 3-Ek fiilin şartıyla “Zamanında kalksan, okula geç kalmazsın.” “Çalışırsan sen de kazanırsın.” “Evdeyse onu buluruz.” ÜNLEM CÜMLESİ Öfke,sevinç, korku, acıma, ilenme, usanç.... gibi duyguları içeren cümlelerdir. Bunların da olumlu, olumsuz, soru biçimleri vardır: “Oh, hava ne güzel!” “Yoo, öyle söyleme!” “Oldu mu ya!” Örnek soru: Aşağıdakilerden hangisi bir ünlem cümlesidir? A)Ne kadar da yaramaz bir çocuk. B)Havalar yavaş yavaş ısınıyor. C)Bu kitabı yeni aldım. D)Yemeğimi henüz yemedim. CÜMLE TAMAMLAMA Cümleden bazı sözcükler veya sözcük öbekleri çıkartılarak tamamlanması istenebilir. Cümlede boş bırakılan yerleri tamamlamak için şunlar göz önünde bulundurulmalıdır: 1-Sözcükler ve sözcük öbekleri arasında anlamsal ilişkiye bakılmalıdır. 2-Özne ve yüklemde kişi ve zaman bakımından uygunluk aranmalıdır. 3-Sözcükler ve cümlecikler arasında bağlantıyı sağlayan edatlar ve bağlaçlar, anlama ve anlatıma uygun olmalıdır. Örnek soru: 1-Ayrıntılı olarak düşünmeden................ sözleri aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa, cümle tedbirli bir insanın tutumunu yansıtır? A) yaptığım girişimlerden de iyi sonuçlar aldığım oldu. B) verdiğim bu karar herkesi sevindirdi. C) böyle bir işe girişmemek gerektiğine inanıyorum. D) başladığım bu işte de başarılı oldum. 2-“Okulumuzun düzenlediği gezi hakkında ................... ayrıntılı bilgi vereceğim.” tümcesinde boş bırakılan yere aşağıdaki sözcüklerden hangisinin getirilmesi uygun değildir? A) toplantıda B)hepinize C)kısaca D) birazdan 3-“-İnsanlar...............doğru öğrenmek için ................. eserlere ihtiyaç duyarlar.” tümcesinde boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A)yakın geçmişlerini- eski B)ana dillerini- edebi C)kültürlerini- mizahi D)yeteneklerini – büyük CÜMLE OLUŞTURMA Sıralaması değiştirilmiş sözcük ve sözcük gruplarından kurallı ve anlamlı cümleler oluşturmak için aşağıdaki özelliklere dikkat etmek gerekir: 1-Sözcük grubu oluşturan tamlamaların ve anlamca ilişkili sözcüklerin parçalanmamasına dikkat etmeliyiz. 2-Sözcükleri yan yana getirirken anlam ve çekim özelliklerine dikkat ederek, tümceyi anlatım bozukluğu oluşturmayacak biçimde dizmeliyiz. 3-Dilimizde kurallı bir cümlenin özne + tümleç + yüklem biçiminde dizildiğini unutmamalıyız. 4-Cümleyi oluşturmaya önce yüklemden başlamalı ve yükleme diğer öğelerle ilgili soruları sorarak cümleyi oluşturmalıyız. (Çekimli eylemler ve ek eylem almış ad soylu sözcükler yüklemdir.) Örnek soru: I. başarıya II. hayatta III. ulaşılır IV. çalışmakla V. yılmadan yukarıdaki sözcüklerle kurallı ve anlamlı bir tümce oluşturulduğunda sıralama nasıl olmalıdır? A. IV- II- I- V- III B.V- IV- II- III- I C. II- IV- V- I- III D.II- I- V- IV- III