Uploaded by User2332

Hz Peygamberin tefsirinin temel nitelikleri

advertisement
ilmi Dergi Cilt:38 ;,
Sayı:
ı
2002
*Ocak-ŞubtMr
'' -
DiYANET tŞLERi
Dini Yayınlr
-~
..
BAŞKNLIG
Dairesi Başknlığ
*
Üç Ayda Bir Yayımlnr
ISSN 1300-8498 Diyanet Ilmi Dergi, Anksra: Diyanet Işleri
Başknlığ
1971-
Hz. PEYGAMBR'İN
TEFSİRN
TEMEL NiTELKRİ
Yrd. Doç. Dr. Yunus EKiN*
GİRŞ
Tefsir ilminin öncelikle iki temel kaynğı
vardı.
Birincisi Kur'anı
bizzat
kendisi, ikincisi ise Resuluilah (s.av)'ın
tefsirini meydana getiren hadisleridir. Hz.
Peygamber'in tefsirinin anlşıms,
hadis-i şeritn
dindeki konumuyla irtbalı
olduğna
konunun zorluğ
ortadı.
Zira dinin iki temel kaynğı
Kitap ve Sünnet
arsındki
ilşkn
ve birbirlerine nisbetle kblmhirın
tesbiti ve tayini meselesi
çokça tarışln
konulardan biridir. Bu çalışmd,
imkan ölçüsünde, Hz.
Peygamber'in Kur'an tefsirinin temel bazı
hususiyederi üzerinde durulacak, Hz.
Peygambere isnad edilen mevcut tefsir rivayetleriyle ilgili bazı
tasniflere gidilmek
gayret edilecektir. · ·
·
suretiyle konu açıklnmy
Hz. Peygamber'in din! konumuna açıkl
getiren ayetler inceldğ,
bir
kısmnda
O'na itaat, Allah'a itaatle beraber zikredilmekte, hatta Resillullah'a itaat,
Alah'ın
sevgisine, mağfıretin
ve ahiret saadetine kavuşmyı,
aksi durum ise inkar
1
ve ebed! azbı
netice veren bir tavır
olarak açıklnmtdr.
ayetlerde,
Yine bazı
Resillullah'a itaat emredilmekte, O'nun verdiğ
hüküm karşısnd
izhar edilecek bir
burklğn
imanla telif edilmycğ,
enbiyaya itaatin, onları
gönderilş
gaye ve
2
hikmetlerinden olduğ
vurglanmktdı.
Diğer
bir takım
ayetlerde ise
müslümanlar arsınd
çıkan
anlşmzıkr
çözümü için meselenin Allah'a ve
Resı1lü'n
götürütmesi emredilmekte, .Hz. Peygamber'in insanlar için örnek bir
şahsiyet
olduğ
beyan edilmektedir. 3 Bütün bu ayetlerde Allah Resı1lün
itaatle
Kur'anı
kastedilğ
veya Hz. Peygamber'e itaatin bizzat şahsın
ve sağlınd
yapılms
emredilen bir hüküm olduğ
iddia edilemez. Zaman itbarıyl
sadece
hayatta olduğ
dönemin kastedilmş
olduğ
da düşnlmeir.
Çünkü Kur'an
ayetleri her asırdki
müslümana hitap etmektedir. Durum böyle olunca asr-ı
saadeti
idrak edemeyen müslümanlar için Hz. Peygamber'e itaat bizzat şahsın
olamycğın
göre ancak Onun sünnetine ittiba edilmek suretiyle bir anlam ifade
4
eder.
İbn
Kuteybe'nin de belirtğ
gibi, Hz. Peygamber'in tefsirinin bir kısm
vahye
5
daynmktır.
Diğer
bir kısmn
kaynğı
ise, Resillullah'in içthadır.
Nitekim
bazı
hadislerin, "ben şunlar
emredildim" veya "Cibril bana geldi ve şunları
6
söyledi .•. " tarzınd
bir üslupla başlmsı
buna işaret
etmektedir. Ancak böyle
Fakültesi Tefsir Ana Bilim Dalı
Öğretim
*Sakarya Üniversite İlahiyt
1
Al-i İrna,
31-32; Nisii, 13-14.
2
164; Cumu'a, 2.
Nisa, 64-65; Nahl, 64; Bakara, 151; AI-i İmran,
3
Nisa, 59; Ahzab, 21.
4
Şimşek,
Said, Giiniimiiz Tefsir Prob/enileri, s. 188.
5
İbn
Kuteybe, Te 'vi/ii mılteij'
1-lıadis,
s. 183.
fi Müslim, İman,
32-36, Cenaiz, l; Tirmizi, İman,
18.
Üyesi.
--- -----·-----·-·----··-·------·-----------·-----..---- __J:12Ş7If
DİY
ANET iLMi DERGİ*CLT:
38*SAYI: 1*OCAK-ŞUBTMR
2002
gibi ekser hadisler de bu şekild
bir
bir girizgah her hadis için söz konusu olmadığ
kayıt
bulunmaz. Hadislerin kaynğı,
vahy ve içtihad olarak açıklyn
Şah
Veliyyullah ed-Dehlevl, Hadisin hangi maksatla söylendiğ
hususu veya hedef
açısnd
temel nitelğ
ise, tebliğ
ilgili olanlar ve tebliğ
ilgili olmayanlar
olmak üzere iki gruba ayırmk
suretiyle izah etmektedir. Tebliğ
ilgili olanlara,
ahiret, gayb ve kısmen
ibadetlerle ilgili birtakım
kaideleri ihtiva eden hadisler
girerken; diğer
guruba ise tıp
ve benzeri tecrübeye daylı
konuları
ve Hz.
7
Peygamber'in adetlerini ihtiva eden hadisler dahil olmaktdır.
Kur'an-ı
Kerlın'd,
kitap verilmeden önce kendilerine vahiy gelen Hz. Musa
vahyin sadece
gibi Resfillerin ve kendilerine kitap indirilmeyen neb!lerin kısalr,
olmadığn
yani sünnetin de kısmen
vahiy kaynlı
olabiecğn
Kitapla sınrl
destekleyen huslardı.
Resfiluah'ın
bazı
olaylar ve karlı
sebebiyle ayetlerle
bilinen bir hustır.
Hz. Peygamber'in dini' nitelikteki söz, fiil ve
ikaz edilğ
tı:krile
şayet
diğer
hadiselerdeki gibi ayetler! e tashih ve ikaz edilmş
ve vahyin
bu onlarin tasvip edildikleri anlmı
gelir.
bir ne'vi takririne muhatap olmuşsa'
vahiy geldiğn
işaret
eden ayetler
Üstelik Hz. Peygamber' e Kur'an vahyinin dışna
8
de vardı.
9
"Zikri biz ilıdJ·k
ve O'nu biz "koruyacğız
mealindeki bu ayette belirtilen
sadece Kur'an lafızrn
tahrif ve tağyrden
uzak kalmsı
"zikrin korunması",
şeklind
algınmdr.
Malumdur ki, Kur'an denilince hem lafız
hem de mana
Jafız
ve mana ·olarak korunması
ise müstak!m bir tefsir
akla gelir. Kur'anı
ayetlerin doğru
olarak anlşıms
sağlnmıy
çizgisinin . varlığy,
mümkündür. Tabi! olarak da bu sahih tefsir ayetin, ayetle tefsirinden sonra Sünnet'le
Kerim'in bazı
emirlerini yerine getirmek Hz. Peygamber'in
tefsiridir. Kur'an-ı
beyanirı
bilmekle mümkündür. Bu dururnda Kur'anı
korunması
sünnetin
korunması
gerektirir. Aksi halde Kur'anı
o hükümleri ameJ edilemez bir duruma
düşerl
ve Kur'anı
korunmş
olmasın
fazla bir mansı
da kalmayabiiir. Bu
sebeple, mana rivayetiyle de olsa, müslümanlar sünneti korumaya muvaffak
kılnar
sünnet'in korunması
sağlnmıştr.
Zaten Allah Resulü'nün görevlerinden
tebliğ
yanıd
doğru
anişılp
uygulanmasim sağlmktı.
biri de Kur'anı
Sahilbeden İmran
b. Husayn'in sünneti dışlayn
birisini ikazıy
ilgili şu hadise de
bu hususu teyit etmektedir: İmran
(r.a.) bir mecliste Peygamberimiz'in sünnetinden
biri, "Bize Kur'an'dan bahset!" deyiverir. Bunun
bahsederken kendisine admın
"sen ve arkdşlıniz
Kur'anı
okuyorsunuz. Bana namazdan,
üzerine İmran,
bahsedebilir misin? Bana altın,
deve, sığr
ve
içindekilerden, ve onun sınrlad
zekatınd
bahsedebilir misin? Fakat sen yokken ben (bunları
muhtelif malrın
açıklmrn)
şahid
olmuşt.
Hz. Peygamber bize zekat hususunda şöyle
şöyle
10
farz kıld"
demek suretiyle o admı
ikaz eder.
.
7
Dehlevi, Şah
Vliyyullah, Hucetlaıi'-bdğ,
I, 371-372.
ayetler ve geniş
bilgi için bkz., AfZalur Rahman, Slret Ansiklopedisi, II, 543-545;
Abdülhaık.
Hicyet's-Smı,
s.235.
9
Hicr, 9.
111
Hakim, Miistedrek, I, 109; •atibi, Muviifakat, IV, 19.
8
İlgi
Hz. Peygamber'in Kur'anı
tefsir etmekle mükellef olduğn
gösteren, "Biz
sana da zikri indirdik ki insanlara kendilerine indiri/eni açzkça anlatas m ve insanlar
da iyicefikirlerini kullansmlar" 11 mealindeki bu ayette, Hz. Peygamber' e, insanlara
açıklnms
maksdıyl
"zikr" indrlğ
anltımkdr.
indirilen ilahi mesajın
Ayette geçen "zikr" kelimesinin şumülne
Kur'an'la beraber, Sünnetin de girdğn
ve hem ayetin ayetle, hem de ayetin sünnetle tefsirinin melhuz olduğ
belirtilmektedir. ı 2 Ayrıca
Kur' an' da "zikr" teriminin kulanım
bakıldğn,
Tevrat, Hz. Peygamber, Kur'an ve risalet gibi vahiy merkezli anlmrı
yüklendiğ
görülmektedir. 13
Bütün bunlardan anlşıcğ
üzere Hz. Peygamber, Kur'anı
yalnızc
bir
mübeliğ
değil
aynı
zamanda O'nun açıklycsdr
ve bu açıklmn
mahiyeti,
Kur' An 'ın
mücmel ayetlerini tafsil, umumi hükümlerini tahsis, mUşkiln
tavzih,
neshe delalet etme, müphem olanı
açıklm
garip kelimeleri beyan etme, tavsif ve
tasvir ederek milşahs
hale getirme, edebi incelikleri ihtiva eden ayetlerin
maksudunu bildirme gibi belli başlı
hususlar şeklind
özetlenebilir" .14
Sünnetle sabit bir beyanı
verdiğ
bilginin değri
hususunda İslam
alimleri
sünneti, mütevatir ve ahad diye tasnif ederek kesin bilgi ifade eden ve etmeyen
aynım
gitmşlerd.
Mütevatir sünnetin yakin yani kesin bilgi ifade etiğ
belirtilirken, haber-i vahidler ise, Hanefilere, Şafiler
ve Malikilere göre, zarıni
ilim
belirtmektedir. 15
ifade ederler. Ahmed b. Hanbel'e göre ise kesin bilgi ifade etiğn
Yine eş-Şvkanl,
M.Ziihid el-Kevserl gibi bazı
alimiere göre ise haber-i vahidler bir
takım
karlneler ve şartl
diihilinde ilim ifade ederler. 16 Haber-i viihidlerle amel
edilmesi hususunda ise, bazı
şartl
ileri sürüise de ittifak olduğ
söylenebilir. 17
Hz. Peygamber'in Tefsirinin Bağlyıc
itelğ
Peygamberimizin bu kısma
dahil olan beyan ve tefsirleri, ümrnetten hiçbir
kimsenin üzerinde söz söylemcği
açıklinrd
ki bunlar daha ziyade O'nun
ait konulara,
gaybi hususlara, ibadat, muamelat ve ukubiitla ilgili pratiğe
bazı
ifadelere dair beyanlrıd.
Cennet ve cehennem
medlülleri anişılmy
alıvi
ile ilgili Kur'an ayetlriİ
açıklms,
kabir azbıyl,
geçmiş
peygamberlerin
ve kavimlerinin başlrınd
geçmiş
olaylarla ilgili,. sahabe dahil ümmetin alimleri
tarfınd
bilinemeyecek türden beyanlrı
bu kabildendir. Yine, Peygamber
olmaksızn,
"es-Salatü'l-vusta" ve "es-Seb'u'l-mesani" gibi
(s.a.v.)'in beyanı
18
tabirlerin anlşıms
zor belki de inıkaszdr.
Bu konuyu doktora çalışms
olarak
inceleyen Suat Yıldrm'n
vardığ
sonuç olarak zikretğ
şu·
ifadeleri de bu
tefsir etmek isteyen her şahıs
diğer
şartlıy
meselede önemlidir; "Kur'anı
11
Nahl, 44.
İbn
Atıye,
Abdülhakk, el-Mıari'vc/z;
VTII, 425; Sıbai,
Mustafa, a.g.e., s.157.
13
Feyrilzabiidi, Besô.ir, III, 13-14; Kahveci, İhsan,
Kur'an 'da Zikir Kavrmı,
s. 31-39.
14
Yıldnm,
Suat, Peygamberimizin Kur'un 'ı Tefsil·i, s.31.
15
Toksan, Ali, Delil Olma Yönünden Sünnet, s. 167-168, 175-224.
16
Koçkuzu, A.Osman, Rivayet İlimernd
Haber-i Va/ı
idierin İ'tika
ve Teşri
Yönlerinden Değri,
17
Toksan, A.g.e., s.175-176.
18
Al bayrak, Halis, Kur'an 'm Bütnlğ
Üzerine, s. 139.
12
s.l23.
D İVANET
İLM
DERGİ*CL
T: 38*SAYI: 1*OCAK-ŞUBTMR
2002
birlikte ilk planda sahih bir surette Peygamberimiz'den rivayet edilen
olmak ve bunlardan kat'i olarak tahdid ifade edenlerin
tefsirlere vakıf
hududunda durmak mecburiyetindedir." 19 "Kat'i olarak tahdid ifade edenler"
kaydıl
sünnetin tefsirdeki bağlyıc
veya sınrlayc
kısmna
değinmktr.
Sünnetin bağlyıc
nitelğ,
"Allah ve Rasıt!i
bir şey
hükmetiğ
zaman, inanan
artık
işlernd
başk
bir yolu seçmek yarşmz.
"20 mealindeki
erkek ve kadın
ayette de vırgulanmktd.
Yine Hz. Ali'nin, mestlerin üstünün meshedilmesi
olduğ
şu
sözleri de meseleyi izah etmekte ve
mevzusunda söylemiş
desteklemektedir: "Rasulullah 'ı mestlerin üstüne meshederken görmeseydim onlann
altın
meshetmek isterdim." 21 Onun huyaklşım
süımet
teslim olmanı
ve sünnetin
olduğ
yerde içtihada tevessül edilmy~cğn
bir başk
delilidir.
Ayetin anlmı
tesbitte belirleyici özellikteki bu tür beyanlara örnek olarak
Namazla ilgili ayetleri açıklyn
hadisler zikredilebilir: Namazla ilgili ayetler, genel
olarak, namzı
bazı
vakitlerinin beyanı,
daha önceki ümmetiere de emrdilğ,
kişy
günahlardan alıkoyup
iylğe
-yönlendirmesi gibi husları
içem1ektedir. 22
Halbuki Resfıluah'n
beyanlrı,
namzı
kılmş
keyfiyeti, rekatlıni
sayı,
her
rükınde
okunacak ayet ve dualrı,
tafsili olarak namaz vakitleri, hiçbir namzı
kılnmadğ
vakitler, Cum'a, cenai~-v
bayram namzlrı
kılmş
şekli
gibi
3
detaylrı
ihtiva etmektedir?
Peygamber Efendimiz ·"beni namaz kılaren
24
gördüğnz
üzere namzı
kıln.'
· buyrmşt.
Hz. Aişe·
validerniz
Resfıluah'n
namzı
şöyle
tarif eder: "Resfıluah
(sav) nainaza tekbirle başlr
ve
"Fatih'yı
okır,
Rukfı
yaparken başın
iyice eğmdi
gibi tam doğrulmazı
da;
ikisinin arsınd
bir durumda dururdu. Rukfıdan
kaltığnd
tamamen
doğrulmaıkç
secdeye gitmezdi. Secdeden başın
kaldırğn
tam oturadıkç
ikinci kez secdeye varmzdı.
Her iki rekatta "et-Tehiyyatü" -duasın
okurdu.
Oturdğna
sağ
ayğın
diker, sol ayğın
ise yatınrd.
Köpeklerin oturşn
ve
kişn
vahşi
hayanlar gibi dirsekierini kolarıy
yamsın
nehyederdi, namzı
selamla sona erdirirdi." 25 Yine Kur'an'da namaz esnaıd
okunacak kırat
değinl
ayette "Artık,
Kur'an'dan kolayınz
geleni okuyun .." 26 buyrlmş,
Peygamber efendimiz bir rivayette 'Fatihyı
okumaynı
namzı
yoktur," diğer
bir
rivayette de ''Fatiha okunmayan namaz eksiktir"27 buyurmak suretiyle yukarıdi
ayette zikredilen kıra_p
açıklmş
ve tahsis etmişr.
Yine "Beyaz iplik siyah iplikten
28
edilineeye kadar... " ayetincieki beyaz ve siyah iplikten maksctın
sizin için ayırt
18
Albayrak, Halis, Kur 'dn 'ın Bütinlğ
Üzerine, s. 139.
a.g.e., s.7l.
20
At;:ab, 36.
21
Müslim Salat, 240; Ebu davud, Tahare, 63.
22
Hud, 1 14; Bakara, 43, 48, 110, 238; Lukman, 4; Mücadile, 13; Nisa, 43, 103.
23
Hatipoğlu,
Nihat, Kur'an-ı
Kerimin Doğru
Anlaşı/sd
Hadislerin Ro/ii, Ank., 1999, s. 266-267;
24
Ezaı,
18.
B uhaıi,
25
Müslim, Salat, 240; Ebu Davud, Salat, 122; İbn
Mace, İkamet,
4.
26
Müzemınil,
20.
27
Müslim Sa/at, 34, 38.
28
Bakara, 187.
19
Yıldnm,
gündüzün aydınlğ
ile gecenin karnlığ
olduğn
belirten hadisler, 29 "Altın
ve
30
gümş
biriktirip yığanlr
..." ayetindeki "kenz" den maksdın
zekatı
verilmeyen
3
açıklyn
hadisler,
ı bu kabil beyanlar ayetin anlmı
tesbitte
mallar olduğn
belirleyici nitelikteki beyanlrdı.
Peygamberimizin, gaybl hususlar, kılinat
yartılş
ve geçmiş
milletlerle ilgili
gibi konuları
ihtiva eden tefsirleri de bağlyıc
olaylar, cennet ve cehennemin alıvi
özellik taşır.
Nitekim bu konularda vahyin dışna
bir kaynak yoktur. Zira bu alan
akıl
ya da beşrin
kesbiyle ulaşıck
bir bilgi alnı
değilr.
Hz. Peygamber her
gibi kendisine isnad 'edilen tefsir rivayetleri de rivayet
ayeti tefsir etmdiğ
gelnği
kı yas edilğn
azdır.
Bununla· beraber haber-i vahidlerin zan ifade
etiğ
ileri sürülerek Allah Rasülü 'nün bu yolla sabit tefsirlerini bir tarafa koymak
acele verilmş
bir karar olsa gerektir. Her ne kadar itikadi konularda haber-i
yaklşımr
varsa da, bazı
şartl
ve karinelerle bu kabil nebevi
vahidlere farklı
beyanlrı,
Kur'anı
yorumlanı
göz önünde bulndası
fayda vardı.
Bu
size ait hiçbir sır gizli
konuya dair birkaç misal verelim: "O gün huzura alınrsz;
Hz. Peygamber'in şu sözleri de bir başk
kabnaz." 32 ayetini beyan makınd
örneği
teşkil
eder: "insanlar l<:ıyamet
günü AJlah'a üç kere arz olunur. Bu arzlın
ikisi, cidal ve i'tzarldı.
Üçüncüsüne gelince, işte
o zaman sahifeler ellerde
33
uçş
ur, kimi sağınd
alır
kimi solundan." , Yine· "Allah iman edenlere dünya
haytınd
da ahitte de o sabit sözde daima sebat ihsan eder. "34 mealindeki bu ayet
ilgili olarak Hz. Peygamber, "Bu ayet kabir &ı:ab
hakındzil
olmuştır.
Kabirde
ölüye "Rabbin kimdir" diye sorulur. O , .da "Rabbim Allah, Peygamberim
Muhammed'dir" deiğn
belirttikten sonra bu ifadenin ayette geçen "sabit sözün"
medlı1ü
olduğn
beyan eder. 35
Hz. Peygamber'in Tefsirinin Yönlendirici Nitelğ
Peygamberimiz (sas)'in bir kısm
tefsirleri de Kur'anı
bazı
ayetlerinin verdiğ
mesajı
teyit edici, mana katmnlrı
çerçevesine işaretl
ihtiva eden yönlendirici
açıklmr
olup ayetin mana ve yorumunu sırilayc
değilr.
Bilndğ
üzere Hz.
Peygamber'in muhatplrı
bilgi, kavryış
ve zeka derecesi bakımnd
farklı
gösteriyordu. O, muhatbın
durumuna göre bazen ayetin lazımn,
bazen semeresini
belirtme, ayetlerde
gösterir tarzda bazen de ayetteki kelimelerin sıfatirn
anltır
tasvir edilerek müşahsltır
şeklind
açıklmrd
36
bulnmştır.
Gerek ayetin ayetle ve sünnetle tefsirinde gerekse İslam
alimlerinin
yorumlaınd
Allah Rasülünün tefsirinin bir kısmn
yönlendirici olduğna
dair
vardı:
deliller ve işaretl
29
Buhaıi,
Savnı,
Tevbe, 34.
31
İbn
Kesir, Tefsirı
30
16.
'1-Kıra
'il-azim, IV, 80.
Hiikka, 18.
33
Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 414.
32
:ı.
İbrahim,
27.
Naimlıd,
Müslim, el-Cenne ve Sıjatu
36
Yıldnm,
a.g.e., s.44, 70.
35
---------------
73.
--------"--------
DİY
ANET İLM
DERGİ*CLT:
38*SAYI: 1*OCAK-ŞUBTMR
2002
(el-habô.is) yapan kasabadari
"Lut'a da hüküm ve ilim verdik O'nu çirkin işler
"37 mealindeki ayette geçen "el-habais" kelimesi kötü, bayğı
işler
anlmı
gelmektedir. Ayet-i kerimede Lut kavminin işledkr
kötülüklerden söz
kelimenin kapsmın
edilmektedir. Burada "habilis" genel olarak anltımk
girenierin bazılr
başk
ayetlerde belirtilmektedir. Bunlar, kadınlr
bırakp
erkeklerle ilşk
kurma, yol kesme, toplanırd
edepsizlik yapma38, Allah 'ın
Elçisini yalanlama ve ana yurdundan çıkarm
tehdidinde bulunma39 gibi . fena
\şlerdi.
Ancak bunlar "habais"in şumülna
giren birkaç husustur40 • Görüldğ
üzere
ne Ankebut 29 ne de Şuar
167. ayetler, tek başlrın,
zikredilen kavrmın
anlam
alnı
tamamen sınrlayc
bir açıklm
ihtiva etmemektedirler.
Bakara 143'te41 anltı,
Ümmet-i
Hz. Peygamber bir rivayet~,
insanlara şahitlk
yapma hadisesinin Kıyamet
günü meydana
Muhammed'in, diğer
gelcğin
bildirir42 • Yine aynı
ayetin tefsiri hakınd
Ebu Hureyre (r.a.) şu hadisi
kılnca
nakletmektedir: "Allah Rasulü ile bir cenazeye gittik. Cenaze namzı
cemaat ölü için "ne iyi admı"
deyince Rasulullah "vacip oldu" dedi. Sonra yine
bir cenazeye gittik,. meyyitin namzı
kıldtan
sonra cemaat bu
beraberce başk
deyince ResulHaı
yine "vacip oldu" dedi. Bunun üzerine
kez "ne kötü admı"
Ubeyy b.Ka'b kalkarak "Ya Rasulullah vacip oldu demekle neyi kastediyordunuz."
Alah'ın
şu
sözüdür deyip
Diye sordu. Cevaben; Hz. Peygamber bunun mansı
üzerinde şahitler
olasınz
diye... " kısmn
Bakara 143. ayetinin "... İnsalr
okudu43 ." Birinci hadiste müslan_rı
alıretki
şahdetlrin,
ikinci hadiste ise
muteber olduğ
bildirilmekte ve böylece hadisler ayetin
dünyadaki şahdetlrin
olmayan farklı
yönlerini ifade etmiş
olmaktdır.
Yine Burüc 3.
birbirine zıt
kelimesinin anlmı
için "kıyamet
günü" ve "arefe giinii"
ayetindeki "meşhid'
4
şeklind
iki açıklm
Rasillüllah'tan rıakledimt.
.
tutucu diğer
bir misal de şudr:
Fatiha Sfuesindeki "sıratBu konuya ışk
müstakirn" ifadesini, Hz. Peygamber (sav), bir rivayette "İslam,
diğer
bir rivayette
bilakis "sıratise "Kur'an" olarak izah etmektedir. Bu durum bir tezat değil
müstakim" teriminin şumlüne
ve değişk
sıfatirn
işaret
edilmesi anlmı
gelmektedir. 45 .
.
Müfessir İbn
Aşur
(v.1973), tefsirine yazdığ
mukaddimede Kur'an ayetlerinin
geniş
bir mana yelpazesine sahip olduğn
belirttikten sonra Hz. Peygamber'den
yapmktdır:
"Allah Rasulü'nün
nakledilen tefsir rivayetleri için de şu açıklmr
kurtadı
37
Enbiya, 74.
Ankebfit, 29.
39
Şuari,
167; Nml, 56.
40
Albayrak, a.g.e., s. 105.
41
"İşte
böylece, sizin insalığ
şahitler
olmanız,
Rasülıin
"
ümmet kı/d.
42
Buhari, Tejsir, 7.
43
Yıldnm,
a.g.e., s. 125.
44
İbn,
Kesir, a.g.e., VIII, 384.
45
İbn
Teymiyye, Mukaddimefi usuli't-tefsir, s.42.
38
de size şahit
olması
için sizi mu 'tedil bir
--------
Hz. PEYGAMBR'İN
TEFSİRN
TEMEL NiTELiKLERi
ayetten çıkarlc
nihai ve tek mana olmayıp
aksine, ayetlerin anlam
46
çerçevesindeki genişlğ
dikkatlerimizi çeken açıklmrd"
• Bu görüşn
izah
sadedinde şu hadis-i şerif
zikretmeh.'te devamın
da konuyla ilgili tahlillerini
yapmktdır:
İlki
Ebu Said b. Mualla'dan rivayet edilen şu hadistir: "Ben namaz
kılaren
Allah Rasulü beni çağırmş,
ben de namazda olduğm
için cevap
vermişt.
Daha sonra yanı
vardığm
''Niçin çağırdm
cevap
söylemişt.Bun
üzerine
vermedin." Diye sorunca cevaben namazda o.lduğm
"Allah ve Rasulü sizi çağırdn
icabet edin" 47 diye
Hz. Peygamber, Alah'ın
48
buyrdğn
duymaın
mı"
şeklind
bana mukabele etmiş.
A.yette zikredilen
imtisal, 'davet edilen şey'l
de hidayetin kastedilğ
ilk bakışt
"icabet" kavrmıyl
anlşımktdr.
Ayrıca
ayetteki "deaküm" fiili "lima yuhylküm'' mütealkıdr.
Hz.
Peygamber bu anlmrı
yanıd
başk
bir manı
da düşnlebisğ
göstererek hadi'ste geçen "icabet" kelimesine luğavi'
mansı
yüklemiŞ
ve
49
müteallaktan kat-i nazar ederek kelimeyi hak1(9 mansıd
kulanmıştr
ki ayetin
anlmıdki
genişlğ
ve tefsirindeki esnkliğ
.işaret
etmesi açısnd
mühimdir.
bazı
beyanlrı
değrlnim
ve misallerle Resulah'ın
ayetlere
Buraya •kadar yapıln
getirdğ
tefsiriyle (sünnetiyle) Kur'an tefsirini donurmaığ,
bazı
beyanlrı
tamamen yönlendiren, örnek teşkil
eden ve ufuk açan açıklmr
kabilinden olduğ
vurgulanmaya gayret edilmştr.
-·
Bu çerçevede bazı
tefsir rivayetlerini değrlnim:
Fatiha Süresi'nin
ve "sapıklr
kavrmlın
Hz. Paygamber
sonundaki "gazaba uğraynl"
50
"Yahudiler" ve "Hıristyanl
olarak açıklmştr.
Yukarıdi
bakış
açısyl
bu
hadfs-i şerif
değrlni,
ayetin yegane· anlmı
olarak anlşımi:.
Zira Hz.
umum ifade eden 'bir lafzın
şumülne
girenlerden bir
Peygamberin bu beyanı,
kısmn
açıklm
veya örneklendirme kabilindendir. Bunun anlmı
ise şu olmaıdr:
"Gazaba Uğrayn
lar" ve "sapıklr
hadiste zikredilenlerden ibaret değilr.
Ancak bu
vasıflr
üstünde taşıyn
topluluklar için en yerinde· misal de Yahudiler ve
Hıristyanld.
sı
Peygamberimiz bir başk
hadisinde ise, Enfal (8/60) ayetteki "kuvvet" terimini tefsir
kabilinden "Dikkat edin kuvvet atmkır."
Şeklind
tefsir etmiş
ve bunu üç kez
tekralmış.
ResUluilah 'm "kuvveti" atmak· 'olarak tefsiri, zikredilen kelimenin
çünkü bu yorum kuvvetin nevilerinden en
yegane yorumu olarak algınmz;
52
belirgin ve önemlisine dikkat çekmek maksdın
ma'tuf olarak değrlnib.
46
47
el-Cez1iirl, Tefsir't-alı
ve't-Tenvir, 9. Mukaddime, İbn
Aşur
yukarıdi
açıklmsy
bütünlük arzeden Sünnet'in bağlyıc
ilgili gerek anikiJi taksiminde gerekse
göstererek bu konuya değrli
sebeb-i nuzul rivayetleriyle ilgili tasnifinde de benzer bir yaklşım
katılrd
İbn
Aşur
bulnmştr.
Enfal, 24.
48
İbn
Kesfr, a.g.e., III, 574.
49
İbn
Aşur
el-Cezairf, Tefsirii't- Talu·ir ve 't- Tenvir, 9. Mukaddime
5o T'
. . "'.r.
. -·
?
ıruz,
ı e 1 sır,
51
Abduh, Muhammed, Tefsir'l-KınHakm,
I. 98; İsmail
Ceralıoğu,
Doğuş
ve ona Hız
Veren Am iller, s. 26.
52
Ebussufid, İrşadü
ak/i 's-selim, IV, 32.
Kur'an Teftirinin
DİYANET
iLMi DERGİ*CLT:
38*SAYI: I *OCAK-ŞUBTMR
2002
tefsiri, Kur'anı
anlşıms
ve açıklnmsd
Netice olarak, Resı1luah'n
kendisinden hiçbir zaman müstağnl
kalınmyc
temel bir kaynak ve örnek bir
kısmen
tefsirdir. Şu veya bu hadis vahye dayanmaktan ziyade, genel ve ilke bazınd
vahye kısmen
de Resulah'ın
içthadın
dayınr.
Mütevatir olanlar kesin bilgi ifade
yanıd,
Resuluilah 'ın
ederken, ahad olanlar zannl bilgi ifade ederler. Bunları
tefsiri ayetleri tahsis, tafsil ve takyid ederek, Kur'an tefsirini şekilndrm
ve güzel
olarak anlşıs
sağlr.
Hz. Peygamber'e ait
bir örnek olmak suretiyle doğru
bazı
tefsirler tahdid ifade ederken, bir kısm
açıklmr
ise yönlendirici ve temsil
nitelğdr.
Bu sebeple söz konusu rivayetlere,' sözün söyleniş
maksat ve hikmeti
daha isabetli olduğ
düşnilmektr.
gözönünde bulundurularak yaklşımsn
BİLYOGRAF
Ahmet b. Hanbel, Miisned, İstanbul
Al bayrak, Halis, Kur 'an 'm Bütnlğ
Abduh, Muhammed, Tefsir'l-KuanHkı,
1992.
Üzerine, İstanbul
I 993.
Beyrut ts.
Abdülhaık,
Abdülğan,
Hicyet's-Smı,
Beyrut 1986
Afzalur Rahman, Sfret Ansiklopedisi, (terc. Mustafa Aykaç, Kenan Dönmez, Talha
Özkök, Ergin Öztürk, Sami Şenr,
Necdet Şensoy)
İstanbul196.
Cerahoğlu,
İsmail,
Kur'an Tefsirinin Doğuş
ve Ona Hız
Veren Anıiler,
An k, 1968.
Buhar!, Muhammed b. İsmail,
el-CanıisSf,
İstanbul.
Dehlevl, Şah
Veliyyullah, Hıcetulai'
l-baiğ,
Beyrut 1990.
Ebussuud, Muhammed b. Muhammed, İrşadü
akli's-enı,
Beyrut ts.
Ebu Davud, es-Sicistfinf, Siinen, İstanbul
1992.
Feyruzabadl, Mecdüddfn, Besairii zevi't-nıyf,
Beyrut ts.
Hakim, Ebu Abdurrahman, Miistedrek, Beyrut ts.
Hatipoğlu,
Nihat, Kur'an-ı
Kerimin Doğru
Aniaşıms
mda Hadislerin Ro/ii, Ank., 1999.
İbn
Atıye,
Abdilıak,
El-MıaTri'vecfz,
Duha 1985.
·
İbn
Teymiyye, Ahmed, Mukade/imefi zısuli't-efr,
Beyrut 1972.
İbn
Kesfr, Ebu'l-Fida İsmail,
Tejsiru'l-Kıanzm,
İstanbul
1985.
İbn
Hazın,
Ebu Muhammed, el-İiıkam
fi ıtsli
'1-a/ıkm,
Beyrut. 1983.
İbn
Kuteybe, Abdullah b. Müslim, Tefsiru Garibi'l-Kur'an, Beyrut 1978.
.. --· ..... --- -·-··
. --- -- , Te'vilii mılteif'-ads,
Beyrut 1985.
Kahveci, İhsan,
Kur 'an 'da Zikir Kavrmı
ve Boyutları,
(Basılmş
yüksek lisans tezi)
İstanbul
1995.
Haber-i Valıidern
İ'tika
ve Teşri
Koçkuzu, Ali Osman, Rivayet İlimernd
Yönlerinden Değri,
Ankara 1988.
İbn
Aşur,
muhammed et-Tahir, Tefsir't-aıvn,
Tunus 1984.
ts, ei-Mtbü'Iİslamy
Müslim, Salıi/İst
Sıbru,
Mustafa, es-Simı
ve Mekint/ıaf'-şr
'1-İslamf,
Beyrut 1995.
Şimşek,
Said, Giiniimiiz Tejsir Problemleri, İstanbul
1995.
Şatib,
Ebu İshak,
Mıvafkt,
Kahire 1970.
Tirmizi, Ebu İsa,
Siinen İstanbul
1992.
Toksarı,
Ali, Delil Olma yöniinden Siinnet, Kayseri 1994.
Yıldrm,
Suat, Peygamberimizin Kur'iim Tefsiri, İstanbul1983
.
.· . 64.·
Download