ALLAH’IN SIFATLARI * Zati Sıfatları (Sadece Allah’a mahsus) Vali Kaymakam Başkan Ve Muhtar Kıyamdalar. ü c ü d ı d e m e k a a h d a n i yet u ı h y a a l m e bi nefsihi fetül lil havadis Vücut: Allah’ın var olması Kıdem: Başlangıcının olmaması Beka: Sonsuz olması (sonlu olmaması) Vahdaniyet: Bir, tek olması Muhalefetül lil Havadis: Sonradan olan hiçbir şeye benzemez Kıyam bi Nefsihi: Varlığı kendindendir. Muhtaç olmadan vardır. * Subuti Sıfatlar (Canlılarda da kısıtlı düzeyde olan Sıfatlar) Hey İyi İnsan Seni Beni Kalple Tasdik Kurtaracak a y a t l r i a m d e e m i a s a r Hayat: Diri ve canlı olması Basar: Görmesi u d r e t e k v i n e l a m Semi: İşitmesi Tekvin: Yaratma • Kuran’da İsmi sure ismi olmuş peygamberler Kuran’da 25 peygamberin ismi geçmektedir. Bunlardan 6 tanesinin ismi sure ismi olarak tarihi süreçte verilmiştir. Muhammed Suresi Nuh suresi Hud Suresi Yusuf suresi İbrahim Suresi Yunus Suresi • Kader: Allah’ın bütün kâinatta meydana gelecek olayları külli iradesi ile bilip takdir etmesidir. • Kaza: Kaderle belirlenmiş olayların yeri ve zamanı geldiğinde gerçekleşmesine denir. • Cüz-İrade: İnsanın kendisine verilen özgür iradesini kullanarak iyi ya da kötü davranışlara karar vermesi. Kurandaki Ayetlerin Genel Yapısı Muhkem Ayetler: Ayetin ifade ettiği anlam kesinlikle anlaşılırdır, ayrıca ciddi bir yorum gerektirmez. Müteşabih Ayetler: Ayetin ifade ettiği ilk anlam mecazi olabilir bunun için ayet hakkındaki inceleme hadis rivayetlerine bakılarak peygamberin o konuda ifade ettiği bir anlam ve uygulama varsa bunun yorumlanmasıdır (Kur’an’a göre bir ayeti başka bir ayet, yani Allah açıklar. Bkz. Hud suresi 1-2). Allah’ın isimlerine Esma-ül Hüsna (Güzel isimler) da denir. Kur’an-ı Kerim: Doğru Bilgi- Doğru İnanç - Doğru Davranış bilgisi sunarak dünya ahiret dengesini kurmayı amaçlar. Meal: Ayetlerin farklı dile birebir en yakın anlama çevirme. Tefsir: Ayetlerin derin anlamını sunabilmek için açıklama. Müfessir: Tefsiri yapan İslami ilimlere de sahip olan tefsirciler. Sünnetullah: Allah’ın külli iradesi ile oluşturduğu fizikselbiyolojik ve toplumsal yasaların hepsine denir. Sünnet: Peygamberin yaptığı, söylediği, takdir (onayladığı) ettiği her şeyine peygamberin sünneti diyoruz. Üç grupta ifade edilir. 1.Hadis (mana ve düşünce yüklü sözleri)-2.Fiili Sünnet (uygulama) 3.Takriri Sünnet (sahabelerin yaptığı davranışları onaylaması) Hadis: Peygamberin mana ve düşünce yüklü sözleri. Bu sözler hadis külliyatlarında yazılarak günümüze kadar gelmiştir. Muhaddis: Peygamberin yanında hadisleri duyan sahabelere hayatta iken ziyaret ederek birinci ağızdan bu hadisleri toplayan yazan hadis alimleri. Bu muhaddislerin yazdığı hadis kitaplarına Kütüb-i Sitte (altı kitap) ismi verilerek İslam toplumları İslami bilgilere buradan ulaşmakta ittifak etmişlerdir. Bu altı kitabın isimleri ise: 1.Sahihi Buhari 2.Sahihi Müslim 3.Sünen-i Tirmizi 4.Sünen-i Ebu Davud 5.Sünen-i Nesai 6.Sünen-i İbni Mace Zarurat-i Diniyye (Dini Zorunluluklar) İslam beş esası sağladığı zaman toplumun huzurlu olduğunu savunur. Bu esasların gerçekleşmesini ayet ve hadislerle delillendirerek insanlığa telkin eder. (Aklın Dinin Malın Canın Neslin) korunması ADeM CaN Şer’i Deliller: Kuran-Sünnet-İcma (Konsensüs/Konsil)-Kıyas (Fetvalar buna göre verilir). Tevekkül: Yapılması gerek bütün çaba ve gayreti gerçekleştirdik ten sonra oluşacak sonucu Allah’a havale etmek. İbadetler: İstekli –samimi –gösterişten uzak-kolay ve güç yetirebilecek düzeyde sürdürülmelidir. Ehl-i Beyt: Peygamberimizin eş-çocuk-torun-damat gibi ev halkına, aile bireylerine verilen isimdir (Peygamber hayatta iken) Şu an peygamberin soyundan gelenleri ehli beyt olarak ifade etmiyoruz. Sadaka-i Cariye: Kişi öldükten sonra amelleri kesilir üç şey hariç: Evladının ona yapacağı hayırlar-ölmeden bıraktığı ilim ve eserler Salih amel: Faydalı olan iyi niyetle yapılmış dinle çelişmeyen her şey. Mezhepler (11.Sınıf Konusu) İtikadi-Siyasi Mezhepler Ameli (fıkhi) Mezhepler Haricilik (günümüze ulaşmamıştır) Hanefilik Şia (Şiilik) Caferilik Mu’tezile Hanbelilik Maturidilik Malikilik Eşari Şafilik Bütün mezhepler elbette bu kadar değil. Ancak bakanlığımızın bastığı kitaplarda öğrencilerimize bu isimleri vermenin yeterli olduğu görüşündedir. Sınavlarda da bu düzeyden soru gelecektir. Kur’an’daki Ahiret ile ilgili kavramlar Sur: İsrafil’in Kıyametin (son saat) kopmasına neden olacak şiddetli ses çıkaracak olarak ifade edilen sura üfürmesi. Ba’s: İkinci kez sura üfürülünce yeniden dirilme olayı. Mahşer: Dirilmeden sonra hesap için toplanılacak ortamın adı. Mizan: Ahirette dünyadaki yazılan amellerin amel sahiplerine ispat edilmesi. Sevap-günah ölçüsünün sunulması. Amel Defteri (kitabı): Dünyada iken yapılan amellerin kaydedildiği yer. TASAVVUFİ YORUMLAR Tasavvuf nefsi arındırma ahlakı güzelleştirme dini yaşama Allah ulaşma (manen) çabasıdır. Peygamberden aldıkları Allah’ı daha iyi anma düsturunu Ebubekir ve Ali efendilerimizden etkilenerek uygulamaya çalışan insanlar tarihi süreçte önce bireysel sonra kurumsallaştı diyebileceğimiz üç aşamalı değişimle günümüzde de devam eden İslam düşüncesindeki tasavvufi yorumlardır. Zühd dönemi (ilk dönem bireysel yaşam örnekleri) Tasavvufi dönem: Tasavvufi düşüncenin oluşumlarının atıldığı yorumlandığı Allah’ı anma düsturunun belirginleştiği dönem. İmam Gazali-Hallac-Zünnun Mısri-Beyazıt-ı Bestami vb. Tarikat dönemi: Fikirlerin oluştuğu ekollerin önde olanların ismi ile anılan tarikatların oluşumu ve günümüze kadar gelmesi. Ahmet Yesevi (Yesevilik) -Abdülkadir Geylani (Kadirilik) -Ahmet er Rıfai (Rufailik)-Nakşibendilik (Bahauddin Naksibent) –Mevlâna (Mevlevilik)-Yunus Emre-Ahi Evran-Hacı Bektaş (Alevilik-Bektaşilik) Ahmet Yesevi: Divanı Hikmet. Mevlâna: Mesnevi-Divan-ı Kebir-Mektubat-Fi hi ma fih-Meclis-i Seba Hac-ı Bektaş: Makâlât (Dört kapı kırk makam: Şeriat-Tarikat-MarifetHakikat kapısı) (kırk makam bu dört kapı içinde detaylandırılır) Alevilik de ibadet: Cem töreni (İkrar (söz verme) cemi)-Abdal Musa cemi (barıştırma)-Görgü cemi (söz verip temizlenme) –Musahiplik cemi (yol kardeşi) –Dardan İndirme cemi (ölenle helalleşme) –Düşkünlükten Kaldırma cemi (yaşantısı kötü olanlara verilen ceza) türleri vardır. Cemi dede yönetir, Semah saz ve nefes eşliğinde dönülerek yapılır. Dua ve Gülbenk denilen dua türlerinde bolca tövbe yapılır. Muharrem ayında 12 gün oruç tutulur. Su içilmez, eğlence yapılmaz. Alevilikte kurban kesilirken Kurban tığlama duası yapılır, kurban etleri dağıtma işine rıza lokması denir. Ölen kişinin affı için DAR kurbanı kesilir. Yol kardeşliği için kesilen kurbana da musahiplik kurbanı denir. Ş ER'İ DELİLLER : İslam hukukçularının ortak kabul ettiği iki ana kaynak Kur’an ve Sünnettir. İcma da farklı yorumlanmakla beraber üçüncü ortak kaynak kabul edilir. Hanefi ve Şafiiler kıyası, Şii Caferi mezhebi ise aklı, dördüncü kaynak olarak kabul ederler. Dört çeşit deliller şunlardır. 1. Kur'an 2.Sünnet (Hadisler yoluyla) 3. İcmâ (İslam bilginlerinin görüş birliği içinde bulundukları konular) 4. Kıyas (Birbirine benzeyen meselelerin, hükümlerinde de benzerlik bulunması gerektiği düşüncesinden hareketle oluşturulan yeni hükümler; örneğin içki yasağından hareketle uyuşturucu kullanımının da dinen yasak ve haram olduğuna hükmedilmesi vb.). Ef'âl-i Mükellefîn nedir? Mükellefiyet çağına giren her Müslümanın yapmak zorunda olduğu bazı dinî vazifeler vardır ki, bunlara fıkıh ve ilmihal kitaplarında "mükelleflerin yapacağı vazifeler" anlamına gelen "Ef'âl-i Mükellefîn" denir. Bunlar 8'e ayrılır. Bu 8 fiilden ilk 5'i yapılması; son 3'ü ise yapılmaması, yani terki istenen vazifelerdir. Yapılması istenen fiillere "emir;" terki istenenlere de "nehiy" adı verilir. 1. Farz 2. Vâcib 3. Sünnet 4. Müstehap 5. Mübâh 6. Haram 7. Mekrûh 8. Müfsid Farzlar iki kısıma ayrılır: *Farz-ı Ayn: Bireysel görevler. Namaz kılmak, Oruç tutmak gibi. *Farz-ı Kifaye: Cenaze namazı kılmak, Kuran-ı ezberlemek, Bir toplumda bilim adamlarının bulunması, cihat etmek farz-ı kifaye’dir gibi. Birileri yapınca diğerlerine zorunlu olmayan. Vacip: İslam dininin kutsal kitabı olan Kur’an’da bulunmakla birlikte “açıkça emredilmiş” olmayan emirlerdir. Müstehap: "Sevilen, beğenilen" Nafile sadaka vermek, kuşluk namazı kılmak gibi. Mübah: Mükellefin yapıp yapmamakta tamamen serbest olduğu işlerdir. Oturmak, yemek, içmek, uyumak gibi... Mekruh: Haram olmayan, ancak harama yakın meseleler. Kötü görülen işler denilebilir. Müfsid: Başlanmış bir ibadeti keyfi olarak bozmak. Örneğin oruçluyken bilerek yiyip içmek, namaz kılarken bilerek gülmek gibi. ŞİRK: Şirk kelime anlamı ortak koşmak demektir. Şirk tevhit kelimesinin zıddıdır. Tevhit kuranı kerimin en çok üzerinde durduğu konudur. Kur'an-ı Kerîm'de; «Şirkin pek büyük bir günah ve zulüm olduğuLokman, 13, Kendisine şerik koşulmasını asla affetmeyeceği, bundan başka olan günahları dileyeceği kimseler için affedeceği bildirilmektedir. (Nisa, 48) Çünkü insan, Allah'ın yer-yüzündeki halifesi (vekili)'dir. Zira yeryüzündeki her şey onun em-rine ve hizmetine verilmiş, onun idaresine terkedilmiştir. Öyle ise nasıl olur da kâinatı idare etmek için yaratılan insan, kendisi gibi veya kendi hizmetinde olan şeylerin bazısını ilâh olarak kabul ederek Allah'ı bırakıp, ona ibadet eder veya onları Allah'a şerik koşar? Ölmeden önce iman edip tövbe edilirse şirk de affedilir. Kefaret: işlenen bir günahın bağışlatılması, örtülmesi için şer-î olarak verilen sadaka veya tutulan oruç demektir. Kur’an’da, dört durumda kefaretin gerekeceği bildirilmektedir: Kâtil keffareti, zıhar keffareti, yemin keffareti ve hacda avlanma yasağını çiğneme keffareti (Nisa:4/92, Mücadele:58/1-4, Maide:5/89, Maide 5/95) Dinler: Üç tipte ifade edilir *Hak dinler: Allah tarafından peygamber aracılığı ile iletilmiş bozulmamış dinler. Örnek: İslam (Kitap verilen dinlerin peygamberlerine RASÜL, kitap verilmeyen peygamberlere ise NEBİ denir [Kur’an’da tam tersidir Bakara 213; A’raf 157; Meryem 51, 54]). *Muharref (bozulmuş) Dinler: Allah tarafından gönderilmiş ama insanlar tarafından içeriği değiştirilmiş dinlere denir. Örnek: Yahudilik. *Batıl Dinler: İnsanlar tarafından uydurulan dinlerdir. Örnek: Budizm, Satanizm, Sihizm, Taoizm vs… -Hint Dinleri: “Ha Bu Çay Sicak” şifreleme Hinduizm, Budizm, Caynizm, Sihizm -Çin ve Japon Dinleri: “Tao! Konforum Şinto” J Taoizm, Konfüçyanizm, Şintoizm(Japon) Bu uzak doğu dinlerinin özünde savunulan ilkeler aslında ilahi dinlere benzer, doğru görüşlü ve davranışta olma, basit hayat yaşama, merhametli olma kibir ve günahtan uzak olma gibi telkinleri vardır. Bazı önemli özellikleri şöyle sıralayabiliriz. *Brahmanizm aslında Hinduizm’dir. *Hinduizm’in birçok kutsal kitabı vardır. Vedalar, Brahmanalar vb. *Hinduizm kast sistemini savunur. Din adamları (Brahmanlar) Hükümdarlar, Tüccar sınıfı ve çiftçiler, Köylüler ve işçiler diye dört grupta toplum öngörüsü vardır. Sınıflar arası geçiş yoktur, nasıl doğdun ise öyle yaşarsın. Ancak öldükten sonra ruh göçü ile döndüğünde yeni bir sınıfta yer alabilirsin. (Reenkarnasyonu savunurlar) Hinduizm’de: Brahma yaratıcı-Vişnu Koruyucu-Şiva Yokedici tanrıdır. BUDİZM: Kurucusu Siddharta Gautama’dır. Lakabı Buda’dır. Temel amaç NİRVANA’ya ulaşmaktır (Hırsın ve arzuların bittiği son nokta). Buda (aydınlanma) puta tapınmayı yasaklamış ama sonraki toplumlar onun heykellerini yaparak saygı göstermeye başlamışlardır. Kutsal kitabı TİPİTAKA’dır (Üç sepet anlamına gelir: Doktrindisiplin-budanın insan ve evren ile ilgili görüşleri) CAYNİZM: Mahavira kurucusudur, Buda’nın çağdaşıdır. Kurucusu tanrıdan bahsetmemiş olmasına rağmen tapınaklarında tanrının heykelleri vardır. Tanrıya inanırlar. Cennet cehennem kavramı ve ölümsüzlüğe inanırlar. Rahip ve rahibelerle dini ritüellerini yaparlar. SİHİZM: Guru Nanak kurucusu. Yukarıdaki dinler MÖ.den beri varken sihizm 1400 MS. Yayılmaya başlamıştır. İslam Hindistan topraklarına yayılınca İslam etkisinin de tesiri ile İslam & Hindu sentezlemesi gibi bir din ortaya çıkmıştır. MONOTEİSTTİRLER. Altın Mabet kutsaldır. Dua etmek ve elleri yıkamak vs. ibadettir. Adi-Granth kitaplarıdır. TAOİZM: Lao Tzu kurucusudur. Panteisttirler. Tabiat tanrılaştırılmıştır. En eski Çin dinidir, maneviyata erdemli olamaya vurgu ortak noktasıdır. TAO-TE-KİNG kitabı ana felsefeleridir. Tao: Yaratıcı ilke Te: İnsan Erdemi King: Kitap anlamındadır. KONFÜÇYANİZM: En eski ve en büyük Çin dinidir. Evlenmeden ve erkek evlat bırakmadan ölmek büyük günah sayılır. Konfüçyüs n Beş Klasik-Dört Kitap isimli eseri ana felsefelerini oluşturur. Çin medeniyetini canlı tutma çabası denilebilir. Beş Klasik: Değişiklikler-Tarih-Şiirler-Törenler-İlkbahar, Sonbahar nameleridir. Dört Kitap: Konfüçyüs konuşmaları-Büyük Bilgi-Orta yol Doktrini-Mansiyus’un (Çin düşünürü) Sözleri ŞİNTOİZM: Japonların milli dini Tanrıların yolu anlamındadır. Tabiat güçlerine ve ruhlara tapınma vardır. En büyük tanrı güneç tanrıçasıdır. El yüz ayak yıkanır mabede gidilir süs eşyalarını karşısında diz çökülür ve ibadet tamamlanır. Rahip kavramı da vardır. Evlenmeyi Şintoist rahipler cenazeyi Budist rahipler idare eder. Bu yüzden Japonlar “Biz Şintoist doğarız, Budist ölürüz.” derler. AİLE DİNDİR, EV İSE TAPINAKTIR. Müslümanların bilmeleri, öğrenmeleri gereken ilimlere İslami İlimler denir. İslami ilimler, “Akli” ve “Nakli” ilimler olmak üzere ikiye ayrılır. “Nakli ilimler" Tefsir, Hadis, Kelam, Akaid (inanç-akide), Fıkıh, Tasavvuf gibi ilimlerdir. Bunlara “Din Bilgileri” de denir. Bunlardan Akaid, Fıkıh ve Tasavvuf (Ahlak) ilimlerini, ihtiyaç miktarınca öğrenmenin, kadın ve erkek, akıllı ve baliğ her Müslümana farz-ı ayn, diğerlerini öğrenmenin ise farz-ı kifaye olduğu, İslam alimlerince ifade edilmektedir. “Akli ilimler” akıl ile incelenerek, tecrübe edilerek elde edilen ilimler olup, nakli ilimlerin anlaşılmasına ve tatbik edilmesine yardımcıdırlar. Bu bakımdan bunların da öğrenilmesinin farz-ı kifaye olduğu belirtilmektedir. “Fen Bilgileri” de denilen bu ilimler, matematik, mantık ve diğer deney ve incelemeye dayanan ilimlerdir. Ayetül-Kürsi: Allah’a imanı, en üst düzeyde ve insanın bütün varlığına nüfuz edecek bir bilinç halinde anlatan ve Peygamberimiz tarafından "Ayetlerin En Büyüğü" şeklinde vasıflandırılan bu ayet, Bakara Suresi 255. Ayetidir. Ayetül-Kürsi olarak isimlendirilmiştir. Anlamından soru gelebilir, oku……. " O Allah ki, O’ndan başka ilah yoktur. O Hayy’dır (ezeli hayat sahibi) Kayyûm’dur. (Varlığı kendisindendir) O’ nu ne uyku tutar ne uyuklama. Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi O’nundur. O’nun katında, O’nun izni olmadan şefaat edecek kim var? O, kullarının geleceğini de bilir, geçmişini de. Kulları ise O’nun ilminden, ancak O’nun dilediği kadar kavrayabilirler. O’nun Kürsüsü (tahtı) gökleri ve yeri kaplamıştır; her ikisini de görüp gözetmek O’na ağır gelmez. O pek yüce, pek büyüktür. " Bazı Kavramlar: Zahir: Görünen & Batın: Görünmeyen Şirk: Yaratıcıya ortak koşma & Ahkam: Hüküm, karar Kâfir: İnanmayı reddeden, küfür üzere olan ile aynı anlamda Münafık: Kalben inanmayan-gizli inkârcı Aforoz: Hıristiyanlık ve Yahudilikte, dinden ve cemaatten uzaklaştırma cezası. Akaid, akide: İslâm dininde inanılacak şeyler, iman bilgileri Amel defteri: İnsanların dünyada iken yaptığı bütün işlerinin yazıldığı ve Arasat meydanında herkese verilecek olan defter. Arafat: Mekke-i Mükerrem’e şehrinin yirmi beş kilometre güneydoğusunda bulunan ve haccın farzlarından biri olan vakfenin yapıldığı mübarek yerin adı. Mahşer: Yeniden dirilmenin ve hesap gününün başladığı toplanma alanı. Tevazu: Alçak gönüllülük; kendisini başkaları ile bir görmek Milli Seciye: bir toplumun, bir milletin ahlakını, karakterini, ruhi ve manevi özelliklerini ifade eder. Arş: Allah Teâlâ’nın yarattığı en büyük varlık. Yedi kat göklerin ve kürsînin üstünde olup, halk (madde) âleminin sonu, emr (maddesizlik) âleminin başlangıcı. Ashab: Peygamber efendimizi sağlığında peygamber iken bir ân gören, eğer âmâ ise (gözleri görmüyorsa) bir ân konuşan büyük ve küçük Müslümanlar. Ba’s: Dirilme, diriltme, diriltilme. Kıyamet koptuktan sonra Allah Teâlâ tarafından ölülerin diriltilmesi. Bid’at: Peygamberimizin ve dört halifesinin zamanlarında bulunmayıp da dinde sonradan meydana çıkarılan Batıl: Fânî, geçici, devamlı olmayan, yok olan. Haham: Sinagoglarda ibadeti yöneten din görevlisi. Sinagog/Havra: halk evi", "küçük mabet", "dua ve ibadet yeri", "Sabbat evi" gibi anlamlara da gelir. Şabat: "İşi bırakmak" Musevi (Yahudi) dinine göre, Tanrı'nın Evren'i yarattıktan sonra kutsadığı ve "yarattıklarını karşıdan seyrettiği" yedinci gün anısına kutsal dinlenme günü sayılan Cumartesi'nin adı. Musevi dininin en önemli günlerinden biri olup bir bayram günü addedilir. Tevhid: Allah Teâlâ’nın bir olduğuna inanmak, (Bütün ilahi dinlerin en üst değeri) On Emir: Musa’ya taş tablet üzerinde verildiği söylenen bir dizi dini ve ahlaki öğretiler bütünüdür. Emirler. 1.Karşımda başka ilahların olmayacak. 2.Kendin için oyma put, yukarda göklerde olanın yahut aşağıda yerde olanın yahut yerin altında sularda olanın hiç suretini yapmayacaksın, onlara eğilmeyeceksin ve onlara ibadet etmeyeceksin. 3.Yehova'nın, Rab'ın ismini boş yere ağıza almayacaksın. 4.Sebt gününü takdis etmek için onu hatırında tutacaksın. Altı gün işleyeceksin ve bütün işini yapacaksın, fakat yedinci gün efendin Rabb'e Sebttir. Sen ve oğlun ve kızın, kölen ve cariyen ve hayvanların ve kapılarında olan garibin hiçbir iş yapmayacaksınız. Çünkü Rab gökleri, yeri ve denizi ve onlarda olan bütün şeyleri altı günde yarattı. 5.Babana ve anana hürmet edeceksin. 6.Öldürmeyeceksin. 7.Zina etmeyeceksin. 8.Çalmayacaksın. 9.Komşuna karşı yalan şahitlik yapmayacaksın. 10.Komşunun evine tamah etmeyeceksin, komşunun karısına yahut kölesine yahut cariyesine yahut öküzüne yahut eşeğine yahut komşunun hiçbir şeyine tamah etmeyeceksin. Tebliğ: Dini yayma anlatma çabası. Peygambere farz olan görev. Feraset/Firaset: Allah Teâlâ’nın, müminlere ihsân ettiği işlerin iç yüzüne vâkıf olma kuvveti (6. his gibi bir şey) Peygamberlerin Sıfatları: 1) Emanet (güvenilir olmak), 2) Sıdk (doğruluk), 3) Tebliğ, 4) Adalet (âdil olmak), 5) İsmet (hiç günah işlememek) [Kur’an’a göre hiç kimse günahsız değildir. Örneğin Taha 121; Yusuf 110; Enbiya 87; Kasas 15; Muhammed 19; Abese 1-10], 6) Fetanet (diğer insanlardan daha akıllı olmak) 7) Emn-ül-azl: Peygamberlikten azl olunmamak atılmamak Dikkat: Fetanet ile firaseti karıştırmayın HAVARİ: İsa tarafından seçilen, üç yıl süren aleni hayatı boyunca O'nunla beraber yaşayarak O'nun sözlerini dinlemiş olan ve sonra da O'nun tarafından İncil'i tanıtıp yaymakla görevlendirilmiş olan on iki kişiye Havari denilir. YENİ AHİT: İncil’e verilen isim (Ahit-i Cedid de denir) ESKİ AHİT: Tevrat’a verilen isim (Ahit-i Atik de denir) KİTAB-I MUKADDES: Tevrat + İncil’e verilen ortak isim. VAFTİZ: İnsana ilahi lütuf temin ederek onu her günahtan alındırmak ve Hıristiyan dinine girmek için yapılan bir kutsama ayinidir. Zımmi: İslâm devletindeki gayr-i müslim vatandaş. Zebur: Dört büyük kitaptan biri. Davud’a indirilen kitap. Kefaret: Örtmek. Allah Teâlâ’nın bazı hususlarda kullarının kusur ve günahlarını affetmek ve örtmek için vesile yaptığı şeylerden her biri. Mesela: Yemin ettin, bozdun kefaret ödersin. Suffe/Suffa: Gündüzlü ve yatılı olarak Müslümanlara hizmet veren, tüm masrafları gönüllülerle karşılanan bir eğitim kurumu Ashab-ı Suffe: İslam’ın Medine’de mescidde okuyan öğrencileri. İslam’da Sanat Dalları Mimari, Edebiyat, Musiki, Hat, Tezhip, Ebru, Minyatür Hat: Yazı yazma sanatına denir. Hüsnühat: Güzel yazı demektir. Örnek: Camilerdeki isimler Tezhip: Yazılan metni, levhayı, kitap cildini boya ve yaldızla, motifle süsleme. Minyatür: Küçük, renkli resim sanatıdır. Duygu yüklü nesneldir. Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiye Cumhuriyeti Devleti, dileyen vatandaşlarımıza Diyanet İşleri Başkanlığı aracılığıyla dinî konularda hizmet götürmektedir. Başbakanlığa bağlı olan bu kamu kuruluşu, İslam dini ile ilgili işlerin yürütülmesi, toplumun din konusunda aydınlatılması ve ibadet yerlerinin yönetimi gibi hizmetleri gerçekleştirmektedir (T.C. Anayasası, 136. Madde). Din işleri, Osmanlı Devleti’nde Şeyhülislamlık makamı tarafından yürütülmekteydi. Şeyhülislamlık, 1920 yılında Ankara’da kurulan Birinci Meclis Hükümeti’nde “Şeriye ve Evkâf Vekâleti” adıyla bakanlık olarak yer almıştır. 3 Mart 1924 tarihinde Halifelik ile birlikte Şeriye ve Evkâf Vekâleti de kaldırıldı. Böylece halka din hizmetlerini sunan bir kurum kalmamış oldu. Atatürk, “Din ve mezhep herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiçbir kimse, bir diğerini ne bir din ne de bir mezhebi kabul etmeye zorlayabilir. Din ve mezhep hiçbir zaman politika aleti olarak kullanılamaz.” Bu sebeple başbakanlığa bağlı Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuş, din işleriyle ilgili bütün yetki ve görevler de bu kuruma devredilmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığına da Millî Mücadele’ye büyük katkıları olan zamanın Ankara Müftüsü Börekçizade Mehmet Rıfat Efendi getirilmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı; yurt içinde il ve ilçe müftülükleri, Türk vatandaşlarının yoğun olarak yaşadığı ülkelerde ise müşavirlik ve ataşelikler şeklinde teşkilatlanmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığının Yürüttüğü Kamu Hizmetleri Fetva: Dinî konularla ilgili olarak çeşitli kişi ve kuruluşlarca yöneltilen soruların cevaplanması. Tebliğ: Vaaz, hutbe, konferans, seminer, kurs ve panel gibi yollarla dinimizin anlatılması ve Müslümanların aydınlatılmasına yönelik faaliyetler. İbadet ve Cami: İmamet, hitabet, ezan, ikâmet, mukabele, dinî gün ve gecelerde mevlit okunması ve özel program düzenlenmesi, cemaatin din konusunda aydınlatılması, isteyenlere Kur’an-ı Kerim ve ilmihâl bilgilerinin öğretilmesi yanında camilerin bakımı. Eğitim: Eğitim merkezlerinde din görevlilerinin hizmet öncesi ve hizmet içi eğitim görmeleri. Kur’an kurslarında Kur’an’ı yüzünden okuma ve ilmihâl bilgilerinin öğretilmesi yanında isteyenlere hafızlık yaptırılması. Yayın: Toplumun din konusunda aydınlatılması hususunda yazılı, sesli ve görüntülü yayımların yapılması. Din görevlileri: Müftü-İmam-Müezzin-Vaiz-Kur’an Kursu öğretmeni-Gassal (ölü yıkayıcı) Atatürk' ün İslamiyet’e Hizmetleri Kur’an’ı ilk kez Türkçeye çevirtti, bastırdı ve ücretsiz dağıttırdı. Kur’an‘ın bilimsel tefsirini yaptırdı, bastırdı ve ücretsiz dağıttırdı. ("Hak Dini Kur’an Dili" ismi ile 1936 da Elmalılı Hamdi Yazır). İmam Buhari’nin sağlam hadislerinin çevirisini yaptırdı ve aynı şekilde halka ulaşmasını sağladı. Arapça okunan, dinleyenin anlamadığı, hutbe okuma işini Türkçeye dönüştürdü. (1932) Camilerin din görevlisi ihtiyacını karşılamak için imam hatip okulları açtı. İslam medeniyetinin eğitim kurumları *Suffa (yukarıda açıklamıştık) *Camiler, mescidler *Küttablar Dini bilgi, okuma yazma, matematik gibi temel bilgilerin verildiği ilköğretim-ortaöğretim gibi bir kurum *Beytül Hikme (Bilgelik evi) Abbasilerde kurulmuş din ve astronomi, matematik ilimlerinin gösterildiği kurumlar) *Nizamiye Medresesi: Selçukluların kurduğu Din, edebiyat, felsefe, astronomi, matematik ilimlerinin öğretildiği kurumlar. *Medreseler: Sivas Gök, Erzurum Çifte Minareli Medrese gibi. *Enderun: Dini ve beşerî ilimleri veren saray okulu En Meşhur 10 Müslüman Bilim Adamı *Farabi: 874-950Yılları arasında Ortadoğu da yaşadığı sanılan Farabi çağında tam bilinememiş ve değeri anlaşılamamış ve yaşadığı çağdan 200 sene sonra bilinmeye başlamıştır. Matematik, Botanik, Tıp, Felsefe, Mantık ve Musiki alanında eserler vermiştir. *İbn-i Sina:980-1037 yılları arasında bugün ki Özbekistan sınırlarında yaşamış olan İbni Sina tıp alanında mikrobun varlığını keşfeden bilim adamı olup, 150’den fazla eser bırakmıştır bunlardan 17 tanesi tıp ile alakalıdır. Felsefe ile de görüşleri meşhurdur. *Ali Kuşçu:1474-1525 yılları arasında yaşayan Ali Kuşçu Astronomi ve Matematik dâhisi olarak bilinir. Özbekistan sınırları arasında kalan Semerkant’ta doğmuştur. *El Buruni:973-1051 yılları arasında yaşamış olan ve bugün Özbekistan ve Türkmenistan arasında bir bölge olan Harezm de doğmuş. Astronomi, Tarihçi, Botanikçi, Eczacılık uzmanı, Jeolog, Şair, Mütefekkir, Matematikçi, Coğrafyacı ve Hümanist olarak çok yönlü çalışmış olan bir bilim adamıdır. İlk kitabını 17 yaşında yazmıştır. Kitaplarının adı ise ilginçtir. Boş geçen asırlardan kalan eserler, Meskenler arasındaki mesafeyi düzeltmek için Mekânların sonunu sınırlama, gibi *Mimar Sinan: Kanuni devrinin en büyük mimarıdır. Osmanlı İmparatorluğunun gelmiş geçmiş bilinen en büyük mimarlarındandır.1489 1588 yılları arasında yaşamıştır. 99 yıl hayatına binlerce eser sığdırmış ve 350 ye yakın eser yapmış bunlardan 84 cami 52 mescit, 57 medrese, 35 küçük saray, 20 kervansaray vb. Mimar Sinan’ı anlatmakla bitiremeyiz. *Kindi:9. yüzyılda yaşamış büyük İslam âlimi olan Kindi, ilk defa pergel kullanan, sıvıların özgül ağırlıklarını bulan, felsefe, tıp, ilahiyat, siyaset, matematik, astronomi, meteorolojiye, psikolojiden diyalektiğe, optik, kimyanın da aralarında olduğu 20 den fazla farklı alanda 270 e yakın eser vermiş çok yönlü İslam âlimlerinden bir tanesi *Battani:859 929 yılları arasında yaşamış olan Battani bundan 1000 yıl kadar önce Matematikte Trigonometriyi bulan ve Müslüman ve Astronomi ve Matematikçi olarak bilinmektedir. Ayın güneş etrafında dönmesini 365 gün, 5 saat, 48 dakika 24 saniye olarak hesaplamıştır. *Razi:865- 925 yılları arasında yaşamış olan Razi, Tahran yakınlarında Rey de doğmuştur. Tıp, eczacılık, Simya gibi çok alanda eserler vermiş bir İslam âlimi olup, ilk göz ameliyatını yaptığı bilinmektedir. *Sabit Bin Kurra:9. yy yaşamıştır. Matematik, Astronomi ve tıp konularında çalışmalarda bulunmuştur. Diferansiyeli hesabını İlk o hesaplamıştır. Parabol, Pisagor genel ispatını yapmıştır *Nurettin Batruci: Modern astronominin kurucusu kabul edilir ve bütün gezegenlerin iki kutuplu olduğu, gök cisimlerinin hareketlerinin kutuplar arasında olduğunu, gezegenlerin günlük dönüşlere sahip olduklarını, yıldızların bulunduğu gök tabakalarının değişken olduğunu, gök cisimlerinin hareketlerinin doğudan batıya doğru olduğunu v.b gibi birçok astronomi gerçeğini bundan 800 sene önce tespit etmiş batılı ilim adamları ise ondan 400 veya 500 sene sonra bunları fark edebilmişlerdir.