AU. Bayburı Eğiıim Fakültesi Dergisi,YıI l , Sayı 1(2006)120-138 r20 GELENEKSEL TURK HALK MUZIGINDE AYAK PROBLEıvıİ vB GELENEKSEL rÜnr HALK vıÜzİĞi B ĞİrİıvıİNB ylıvs IMALARI Hasan Tahsin sÜıvınÜı,ı,Ü Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Müzik öğretmenliği Bölümü ht s umb ul Iu@ g azi. e du.t Özet Geleneksel Türk Halk Müziği kuraml içerisinde biı takım problemlerin olduğu bilinmek1edir. Var olan problemlerin başında, dizi adlandırmada kullanılan "Ayak" kavramı gelmektedir. Mesleki Müzik Eğitiminde Geleneksel Türk Halk Müziği programı çerçevesinde diziler anlatılırken, kullanılan Ayak ve Makam kavramlanndaki belirsizlik Geleneksel Türk Halk Müziği Eğitimini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu makalenin amacı, Halk Edebiyatı ve Geleneksel Türk Halk Müziği araştrrmalannda kullanılan Ayak kavramı ile Ayak kavramınrn Geleneksel Türk Halk Müziği Eğitimine yansımalannı ele alması açısından önemlidir. Araştırmada belgesel tarama yöntemi kullanllmıştır. Makale, Halk Edebiyatında Ayak Kavramı ve iıgiıi Araştırmalar, Geleneksel Türk Halk Müziğinde Ayak Kavramı ve İıgiıi Araşhrmalar, Müzik Eğitimi ve Geleneksel Türk Halk Müziği, Sonuçlar ve Öneriler olmak üzere dört bölümlerinden oluşmuştur. Geleneksel Türk Halk Müziğinde kullanılan ğak kavramı yerine "Makam Dizisi'' ya da Geleneksel Türk Sanat Müziği Türkii formunda olduğu gibi yalnız Makam adının kullanılması önerilmiştir. Anahtar Sözciikler: Dizi, Ayak, Aşıklık Geleneği, Geleneksel Türk Halk Müziği, Geleneksel Türk Halk Müziği Eğitimi t21 AÜ. Bayburı Eğitim Fakiiltesi Dergisi,Citt ], Sayı ](2006)120-t38 .OMELODIC PATTERN" PROBLEM IN TREDITIONAL TURKISH FOLK MUSIC AND ITS IMPLICATIONS FOR TREDITIONAL TURKISH FOL MUSIC EDUCATION Abstract It is known that there are some problems in the theory of Turkish Traditional Folk Music. One of the most important problems is the concept "Melodic Pattem" which is used to call the scale. While the scales are being told in point of Turkish Traditional Folk Music in hofessional Music Education, the indefiniteness in the concepts of the scale and the Melodic Pattem whiçh are used affects The Education of Turkish Traditional Folk Music. The purpose of thiŞ article is important because it takes up the concept of Melodic Pattem which is used in the search of folk literature and Turkish Traditional Folk Music and how the concept of Melodic Pattem reflects on Turkish Traditional Folk Music. The method of documental scan is used in the search. The article consists of four parts. These are the concept of Melodic Pattem in folk literature and related studies, the concept of Melodic Pattem in Turkish Traditional Folk Music and related studies, music education and Turkish Traditional Folk Music, the results and suggestions. Instead of the concept of Melodic Pattem which is used in Turkish Traditional Folk Musiç, it is suggested that only the name of melodic creation is used as in the form of the scale of melodic creation or the folk song of Turkish Traditional Classical Music Keywords: Scale, Melodic Pattern(Ayak), The Tradition of Folk Folk Music, The Education of Poet(Minstrelhood rradition), Traditional rurkish Traditional Turkish Folk Music AÜ ' Bayburt Eğitim FaküItesi Dergisi,Cilt 1 , Sayı 1(2006)]20-138 t22 Müzik, genel olarak duygu ve düşünceleri seslelle ifade.etme sarıatı olarak ifade edilir. Müzik vasrtası ile insanlann birbirleriyle paylaşımda bulunmaları tarih boyunca kaçınılmaz olmuştur. Farklı ırklardan, milletlerden, kültürlerden ve dinlerden olan insanlar, anlatmak ve paylaşmak istediklerini müzik vasıtasıyla rahatlıkla ifade edebilmekte- dirler. Bunu dünya müziklerine göz attığımız zaman rahatlıkla görebiliriz. Hele aynı dili konuşan ve aynr milletten olan insanlar için bu sıcak buluşma daha yakın ve samimi olmaktadır, Bu manada halka ait olan, kendi duygusunu, düşüncesini, Sevincini, hüznünü, kederini, sevgisini, hasretini dile getirdiği ortak bir paydada buluşup paylaştığı en etkili müzik türü, "Halk Müziği''dir. Halk müziğini İngiliz Breniers, "halkın müşterek mah olan, en sade, düz ve yalın ezgilerdir ki, bestecisi belli değildir'' tanrmr ile açıklar(Atılgan, 2000;164). Halk müziği, topulumun ihtiyaçlarını ifade eden ve kültürün vazgeçılmezen önemli öğelerinden biridir. Ükemizde Geleneksel Türk Halk Müziği üzerine birçok tanım yapılmıştır. Geleneksel Türk Halk Müziği, kendine özgü çalgılan, çalış ve söyleyiş tavırlan, türleri' biçimleri ve geniş dağanyla ulusal nitelikleri bünyesinde taşıyan, halk biliminin diğer dallanyla iç içe oluşan, yöresel müziklerin birleşimiyle ortaya çıkan bir müzik çeşididir(Coşkun,1984;4). Bu kadar büyük bir kültiir hazinesine süip olan Türk Milleti'nin müziğinin de zengin bir doku içerisinde olmasr tartışrlamaz. Fakat bu zenginlik bir takım sıkıntılara da sebep olmaktadrr. Kuramsal olarak Geleneksel Türk Halk Müziği içerisinde çözülmeyi :bekl-yen problemler bulunmaktadır. Bu problemler içerisinde Geleneksel Türk Halk Müziği'ndi karmaşık yapıya sahip olan ve dizi olarak adlandırdığımız "Ayak'' konusudur. Birçok taze ve araştlrmaya konu olmuş Ayak problemi, günümüzde hem kavram olarak hem de içerik bakımından yapıları tartışmalarda güncelliğini hala korumaktadır. "Ayak" kavramr yerine "Makam" kavramrnın kullanrlmasını Savunanlar 'olrnaşna rağmen, "Ayak'' kavramrnın kesinlikle "Makam'' olmadığını, hatta "Ayak" ve "Makam'' yerine farklı bir kavram kullanılması gerektiğini düşünen kişilerle karşılaşmakta mümkündür. Günümüzde Geleneksel Türk Halk Müziği dizi adlandırmasında kullanılan Ayak kavramı konusunda uzman ve akademik kişiler tarafindan bir takım tartışmalar .yaşanmaktadır. Makam-Ayak ilişkisi olarak isimlendirilen bu tartışmalarda, Ayak kavramının makam kavramı olarak kullanılabilirliği konusunda görüş aynhklan vardır' Konu hakkındaki yaşanarı fikir aynlıklan sonucunda Mesleki Müzik Eğitimi veren kurumlarda, Geleneksel Türk Halk Müziği müfredat programı içerisindeki Ayak kavramı, netlik kazanmamaktadır. Bilimsel platformda konuya çözüm getirilmesinin, Mesleki Müzik Eğitimine olumlu yönde yansımalannın olacağı düşünülmektedir. Halk Edebiyatında Ayak Kavramı ve İıgİıi Araştırmalar Aşık Edebiyatında "Ayak'' kavramı, melodi unsuru olarak değil söz unsuru olarak kafiye(uyak) manasında kullanılmıştır' Bundan dolayıdrr ki, araştrrmamrz sırasrnda terminoloji kanşıklığı yaşanmıştır. Aynı karışıklık Halk Edebiyatı alanında konu ile ilgili L23 AU. Bayburı Eğiıim Fakülıesi Dergisi,CiIı 1 ' Sayı 1(2006)120-1 38 yapılan araştırmalarda da problem olmuştur. Aşıklık geleneğinde melodik yani ezgisel konular hakkında yapılan araştırmalarda ise kavram karmaşasından sürekli bahsedilmesinin yanı sıra, konu hakkında bilimsel araştırmaların yetersizliğinden bahsedilmiş ve müzik araştırmacılannın da bu konuya dikkatlerini çekmekten geri durulmamıştır. Aşıklık geleneği içerisinde melodi ve ezgiden bahsederken Halk Edebiyatı araştumacllan tarafindan kullanılan kavram, "Ayak'' kavramı yerine "Makam'' kavramı olmuştur. Hatta yapılan bu araştırma Srrasrnda, günümüzde Geleneksel Türk Halk Müziği araştırmacılannın hala çözemediği problemler arasında var olan "Ayak-Makam İıiştısi" problemine dahi yer verdikleri, 6şık edebiyatı ile ilgili tez çalışmalan içerisinde de tespit edilmiştir. Çeşitli araştırmalarda kavram kanşıklığını ortadan kaldırma adına, "Ayak" kavramı hakkındaki araştırmalarda halk edebiyatçılannın ve müzik araştırmacllannın birlikte çalışmalan gerektiği dahi ifade edilmiştir. Süleyman Şenel, "Kastamonu Yöresi Aşık Musikisi Tür ve Biçimleri'' adlı sanatta yeterlilik tezinde, Kastamonu yöresi Aşık Müziği'ni hem edebi olarak hem de musiki olarak araştırmış ve Aşıkların "Ayak" kavramını söz unsuru olarak kafiyeye eş değer gördüklerini ve melodi olarak da tıpkı söz unsurunda olduğu gibi "Ayak" kavramının başta, ortada ve sonda kullanılan musiki kafiyesi olduğunu Saptamıştır(Şene|,1992;322). Aşıklık geleneğinde "Ayak" kavramı söz unsuru bakımından kafiye(uyak) olarak karşımıza çıktığına göre, melodi-ezgi boyutunda 6şıklık geleneğinde kullanılan kavram adına yapılan araştırmalar içerisinde, Geleneksel Türk HaIk Müziği sahasında konumuzla alakalı kaynak maalesef bulunamamıştır. Yine bu kavram kanşıklığını Halk Edebiyatı araştırmacılannın yapmlş oldukları araştırmalar sonucu bulmaktayız. Melodi-ezgi unsuru olarak edebiyat araştırmalan içerisinde kullanılan kavramlar Hava, Makam gibi kavramlar olmuşsa da genel geçer kavram "Makam'' kabul edilmiştir. Yapılan araştırmalar doğrultusunda, M. Öcal oğuz'un "Halk Şiirinde Tür, Şekil ve Makam'' adlı kitabının "Türkiye Sahası Aşık Makamlan Üzerine Bir Değerlendirme" adlı bölümünde; konu ile ilgili yapılan sekiz araştırmadan bahsedilmiştir. Bu sekiz araştırmanın altısı Halk Edebiyatı ile alakalı olup, Aşık ve Aşık müzikleri hak:lıında bilgi vermektedir. Aşık makamlarının isimleri ve sayılan bakımından önemlidir. İki araştırma ise Nida Tüfekçi ve Mehmet Özbek tarafından yapılmıştır. Tüfekçi, 6şık makamlarının nota değerleri hakkında bilgi ve incelenen makamlann notalan hakkında bilgi vermektedir. Özbek ise yakın zamana kadar işıklann kendi dar çevrelerinden çıkamadıkları için ustalanndan öğrendikleri "hazır ezgi kalıplarını kullanüklan'' görüşüne yeı vermektedir(oğuz, 20ol;22). Murat Karabulut, "Aşıklık Geleneğinde Söz ve Ezgi'' adlı araştırmasının "Aşık Makamlan'' adlı bölümünde toplam l57 Aşık havasrnın varlığından Söz etmektedir ve bunları isimlendirmektedir(Karabulut, 1995;56). Aşıklık geleneğinde önemli bir yer tutan Aşık Fasılları hakkında yapmış olduğu araştıImada Umay Günay; istanbul, Kastamonu, Konya ve Doğu Anadolu Bölgesi Aşıklık geleneğindeki klasik fasıl anlayışından ve fasıl düzeninden bahsederken, 20. asrın AÜ. Bayburt Eğitinı Fakiiltesi Dergisi,Cilt 1 , Sayı ] (2006)]20-138 t24 başlannda istanbul'da Son bulan Aşıklık geleneğinden daha önceki asırlarda devlet desteği altında ciddi bir adap ve erkAn içinde geliştiğini iddia etmektedir. 19.yy.istanbul 6şık fasıllarının 3 bölümlü olduğunu, 1.Bölümde girişin; hicaz, hüseyni, saba, eviç, rast, uşşak, kürdi, hüseyni gibi klasik nıusiki makamlarında taksimlerle faslın açıldığından, 2.Bölümde Saba makamında bir gazel ve eviç, ısfahan makamlanndan müseddes ya da muhammes bir semai, ardından acem aşiran makamında bir müstezat okunduğundan belirtmiştir. 19.yy. da İstanbul'da yaşayan Aşıklık geleneğinde klasik makamların ve aruzlu türlerin önemli bir yeri olduğunu savunmuştur(Günay, 2005;11). Tekke şiirinin geliştiği, Kastamonu Aşık fasıllarında ise giriş ve 1. Bölümünde Klasik Türk Müziği Makamlarının ağlr basmasına karşılık ilerleyen bölümlerde 6şık tarzı deyişler ve anonim ürünlere de yer verilmiştir (Düzgün, 2o04;200)' 19.yy Kastamonu dşık fasıllannda giriş bölümünde rast, mahur' hüseyni, hicaz, hizzam. eviç, ferahnak, .şedaraban, uşşak, neva ve buselik makamlarından taksim kullanılırdı(Günay, 2005;73). Konya merkezinde yetişen nşıklann katıldıkları Aşık fasıllan klasik edebiyat ve müzik makamları yanlnda, Mevlevi tarikatının tesiri altında şekillenmiştir. Doğu Anadolu ve Adana 0şık fasıllarında ise Klasik osmanlı Kültürü ve Tekke Edebiyatı etkilerinden büyük ölçüde uzaklaşıldığı, halk diliyle söylenmiş 6şık tarzl söyleyişlerin egemen olduğu ve bunların kendi ezgileri eşliğinde sunulduğu görülmektedir. Ayrıca Doğu Anadolu dşık fasıllannda hikAye anlatma geleneğinin de önemli bir yer tuttuğunu belirtmek gerekir(Düzgün, 2004;200). Geleneksel Türk Halk Müziğinde Ayak Kavramı ve İıgiıi Araştırmalar Ayaklar(Diziler), Türk Halk Müziği'ndeki ezgilerde, belli karakteristik sesleri bünyesinde bulunduran dizi grupları vardır. Genellikle bu gruplara "Ayak" adı verilmek, tedir(Emnalar, 1998;526). islamiyet ile tanışan ve bu dini benimseyen Türkler, Şamanizm etkisi altında kaldıkları eski geleneklerini de bırakmayarak yaşama devam etmişlerdir. Fakat bu din ve gelenek etkisi zümre olarak Türkleri ikiye bölmüştür. Birçok ortak değerini İslam dini açısından yeni bir düzenleme ile değiştiren Türkleı bir taraftan kendi vadisinde eşki gelenekleri ile yaşam sürdüren bir zümre ile diğer taraftan da herkese uzanamayan medrese eğitimi ile müzik, edebiyat gibi farklı uğraşlan olan başka bir zümre olarak ayrılmıştır. Hatta islam dininin etkisi bu kadarla da kalmayarak mezheplerin etkisi ile .tekke, tasavvuf şairleri ve edebiyatı gibi farklı kavramlannda oluşmasına vesile olmuştur(E'mnalaı1998;33). Bu zümre farklılığı, Geleneksel Türk Sanat Müziğini kuramsal açıdan farklı kılarak daha bilimsel bir teoriye yaklaştırmıştır. Bundan dolayıdır ki, Geleneksel Türk Sanat Müziği kuramı içerisinde bu tür kavram tartışmaları günümüzde yapılmamaktadlr. r2s AÜ ' Bayburı Eğiıim Fakülıesi Dergisi'Cilı ] ] (2006)]20- ] 38 ' Sayı Ümit Kaynar; Kerem Ayağı, Garip Ayağı, Hicazkör Ayağı, Divan Ayağı, Müstezat Ayağı, Misket Ayağı, HizzamAyağı, Bozlak Ayağı, Saba Ayağı, iki ve Daha Fazla Ayaklı Türküler olmak üzere on farklı Ayak çeşidinin varlığından bahsetmiştir. Bu Ayak kavramlanrun üç tanesi Geleneksel Türk Sanat Müziği makam kavramları olup dizi olarak kabul edilen Ayak kavramını farklı açıdan ele almıştır. Halk Müziğimizde "Ayak'' kavramı, çoğunlukla salt bir "ezgisel dizi" olarak kullanılırsa da; ezgi dizisiyle birlikte "ağız'' ve "tavır" öğelerinin de etkileyicilik olduğu "ezgisel yapı'' olarak anlaşıImalıdır. "Ayak'' konusu, divan müziğine özgü yerleşik "ezgi kalıplan'' olarak değil, "özgün yapısı" içinde bir "müziksel özellik'' olarak görmek gerekir(Kaynar, 1996;97). Geleneksel Türk Halk Müziğinde Ayak kavramı üzerine yapılan araştırmalar içerisinde özellikle dizilerin gösterimi hususunda kaynak sıkınhsı yaşanmıştır. Genellikle ayak çeşitleri verilmek suretiyle konuya açıklık getirilmeye çahşılmıştır. Köksal Coşkun ve Mustafa Hoşsu'nun araştırmaları porte üzerinde dizilerin gösterimi hususunda oldukça önemlidir. Köksal Coşkun'un yapmış olduğu bitirme çalışmasına göre;Ayak hakkındaAdnan Ataman, Muştafa Hoşsu, Yücel Paşmakçı, Durmuş Yazıcıoğlu, Refik Unal, Güray Tapık ve Mustafa Özgül ile görüşmeler yaparak kavram hakkında bilgi vermiş ve Ayakları 15 çeşide ayırmıştır. Ayaklar hakkında kişilerin vermiş olduklan bilgiler dahi kendi içerisinde farklılık göstermektedir, Aşağıda Mustafa Hoşsu ile Köksal Coşkunun araştırmalarındaki farklılık arz eden Ayak çeşitlerinden ömekler verilecektir. Kerem Ayağı Refik Ünal'a göre Güray Taptık'a göre Mustafa Hoşsu ve Adnan Ataman'a göre AÜ. Bayburı Eğitim Faküttesi Dergİsi,Cilt l, Sayı 1(2006)120-138 Mustafa Özgül'e göre Yahyalı Kerem Ayağı Mustafa Hoşsu'ya göre Mustafa ozgül'e göre Müstezat Ayağı Mustafa Hoşsu, Güray Taptık, Adnan Ataman ve Refik Ünal'a göre t26 127 AÜ. Bayburı Eğitim Fakütıesi Dergisi,CiIı 1 , Sayı 1(2006)t20-138 Mustafa Özgül'e göre MahUİ beü.crliği gfutereo Mis@at Köksa1 Coşkun'un yaptığı araştırmaya göre Abdal ve Bozlak Ayaklan birbir. lerinden farklı dizilerle ele alınmış ve bu hususta Mustafa Hoşsu ile düşmüşlerdir. Abdal Ayağı fikir aynlığınt AU. Bayhurt Eğitin Fakİ)ltesi Dergisi,Cilı ] ' Sayı 1 (2006)]20- 138 ı28 Bozlak Ayağı (Y) (r) Mustafa Hoşsu'nun Geleneksel Türk Halk Müziği Nazariyatı adlı kitabına göre; Geleneksel Türk Halk Müziği dizileri tıpkı Geleneksel Türk Sanat Müziğindeki gibi dörtlü ve beşli kavramlannın birleşmesi ile oluşmuş ve Tam ses(T), Yanm Ses(Y), orta itıı(o) gibi iki ses arasındaki aralıklann varlığından bahsetmiştir. Mustafa Hoşsu ve Köksal Coşkun' a göre Ayak Çeşitleri şöyledir: Mustafa Hossu'va söre Ayaklar Mava ve Avak Hüseyni Ayağı Engin Hüseyni Ayağı Garip Avağı Kerem Ayağı Ensin Kerem Avağı Kesik Kerem Ayağı Köksal CoŞkun'a söre Ayaklar MayaAyağı Bozlak (Abdal) Ayağı Kalenderi Avağı Hüsevni Avağl Eııgin Hüseyııi Ayağı Garip Ayağı Kerem Ayağı Engin Kerem Ayağı Kesik Kerem Ayağı Yahyalı Kerem Ayağı Yanık Kereın Avağı Bozlak Ayağı Kalenderi Avağı Müstezad Ayağı Müstezat Avağı MisketAvağı Misket Ayağı Abdal Ayağı Azeri Ayağı Azeri Avağı Ibrahimi Ayağı Lavrk AVağr Yörük Ayağı Çubuk Uzun (Çiçek Dağı) Ayağı Fidayda Ayağı r29 AÜ. Bayburı Eğiıim Fokiilıesi Dergisi,Cilı 1, Sayı t(2006)120-t38 Yakup Fikret Kutluğ, Makam Ve Ayak Terimlerinin Ezgisel ve Teknik Açıdan Karşılaştırılması adlı makalesinde; Ayak kavramının 1950 yıllarına kadar kullanılmadığını ve bu yıllardan sonra uydurma bir kavram olduğunu, bu kavramın belirli kalıp ezgileri karşıladığını ifade etmiştir. Ayak kavramının belirli kurallar, prensipler bütünü olan Makam kavramını da tam olarak karşılamadığını buna rağmen ,.Türk ha]k musikisi besteleri Türk musikisinin önemli bir bölümünü kapsar ve bu kapsam içinde makamlar bulunur ve göz ardı edilemez'' ifadesini kullanmıştır(Kutluğ, 2000;515). onur Akdoğu, Türk Müziğinde Türler ve Biçimler adlı kitabında; Türküleri makamlarına göre ayırarak türkü tasnifi yapmıştır. "Geleneksel Halk Müziği'nde yanlış olarak "Ayak'' da denilen makam olgusu dikkate alınarak da türküler adlandınlmıştır' ifadesine yer vermiştir(Akdoğu, l996; l5 1). Günümüzde Ayak-Makam iıiştisi olarak yapılan araştırmalarda, uzman kişi ve akademik camianın Sorunu çözmek adına yapınış oldukları açıklamalarda, ayak konusundaki problemleri ortadan kaldırma adına ortak kanaatlerin geliştiğini görmekteyiz. "Geleneksel Türk Hdk Müziği Dizilerinin İsim|endirilmesinde Karşılaşılan Zorluklar" adlı yüksek lisans tezinde Mehmet Can Pelikoğlu; Geleneksel Türk Halk Müziği kaynak taraması ve uzman kişiler ile yapmış olduğu görüşmeler doğrultusunda konuyu detaylı olarak incelemiştir. Ayak kavramının kullanımının her geçen gün konuyu iyice karmaşık yaplya sokacağını ve ayak kavramı yerine "Makam Dizisi'' kavramının kullanılmasını problemin çözümünü kolaylaştıracağından bahsetmektedir. Sabri Yener, Türk Halk Müziği'nde Diziler ve isimlendirilmesi adh makalesinde; Türk Halk Müziği'nin her yönden incelenerek gerekti terminolojisinin oluşturulmasının zorunlu hale geldiğini savunmuş, Ayak-Makam kavramları üzerine açıklamalarda bulunmuş ve problem çözümü adına; 1. Türk değildir. Halk Müziği dizilerin ifade etmede "Ayak" yeterli ve uygun bir terim 2. Türk Halk Müziği'nde bazı ezgller makam terimi ve makam anlayışı ile ifade edilebilir. Ancak, bazı halk müziği dizilerinin ifadesinde makam terimine de ihtiyatla yaklaşılmalıdır. 3. Türk Halk Ezgileri'ni makam dizileri içerisinde ifade etmek şimdilik en çıkar yol olarak görünmektedir(hüseyni dizisi, hicaz dizisi, nikriz dizisi, saba dizisi vb') gibi sonuçlar önermiştir(Yener, 2001 ;67), KlAsik Musikimiz'de olduğu gibi halk musikimizde de Türk Musikisi makamları kullanılmışfir. Genel olarak aynı aralıkları taşımakla birlikte bu makamların seyir ve karakteri az çok değişiklik gösterir. En çok Hüseyni, Uşşak, Muhayyer Bayati, Neva, AU. Bayburt Eğiıim FaküItesi Dergisi,Cilt 1' Sayı 1(2006)120-138 130 Gerdaniye, Karcığar, Hicaz,Hicaz Hümayun, Uzzal,bazenHicazkdr, Seg6h, Hizzam. Evç, Rast, Mahur Çargdh, Nikriz Zavil, Saba gibi makamlardır. Bu makamlar daha çok belli beste şekillerinde işIenmiştir. Bu konuda da oıtak bir görüş sağlanamamıştır. Halk musikisi mensuplan arasında makam isimlerinden kaçınma, makam yerine "Ayak" yada "dizi" gibi sözlerin kullanma gayreti görülür. Bazen de, Harput folklorunda olduğu gibi, yöresel bazı terimlerin makam yerine kullanılması gerekçe gösterilir(Özalp,200o;427)' Yalçın Tura, Türk Halk Müziğinde Karşılaşılan Ezgi Çizgi|etinin İncelenmesi ve Sınıflandınlması adlı makalesine göre; 1000 ezgi inceleyerek, ezgller içinde vo9l,|8 gibi ezici bir çoğunluğun belli bir makamın ya da bilinen bileşimlerin alışılmış biçimde kullanımı olduğunu, bilinen makamlarla yapılmış değişik bileşimlerin oranı olan vo2,l ile bilinen makamlarrn alışılmışın dışında kullanımının oranı olan vo3,6'yı da eklediğimizde vo96.88 gibi bir oran oluşturduğunu ortaya koymuştur. "Bu kümede, başta Hüseyni Ve ona yakın olan Muhayyer, Gülizar, Gerdaniye, gibi makamlar en büyük kesimi oluşturmaktadır. Hüseyni beşlisinin çekirdeği olan eski Nevruz, bugünkü Uşşak cinsinin ağırlıkta olduğu Uşşak, Neva, Tahir, Karcığar gibi makamların oluşturduğu kesim de onlara eklendiğinde, incelenen ezgilerin vo54,6'sını içeren bir bölükle karşılaşılmakladır. Hicaz ailesinin oranı vol2,8'dir vo0,2'l1k Saba ve vo0,l'|ik Şehnaz ve vo3,3'|ik Karcığar'la bu küme 7ol7 oranına ulaşmaktadır. Kürdi ve bileşimlerinin oranı da voZ,7'dir. Böylece, Dügdh perdesinde kalan makamlann oranı 7o7l'i bulmaktadır. Rast Makamı vo3,4 lük bir orana sahiptir. Rast perdesinde kalan makamlann toplamı ise vo9,8'\ bulmaktadır. Segdh makamındaki ezgilerin oranı vo5'| gibi yüksek bir rakamdır. Seg6h perdesinde kalan öteki makamlar da katıldığında, bu bölüğün oran vo1,3'e ulaşmaktadır. Nişabür, Eski Hüzzam, Eski ÇargAh, Evç ve Ferahnak vo|'03'lnk bir küme oluşturmaktadır. Bilinen makam ya da makamların alışılmışın dışlnda kullanımı sınıfina girenler %3'6. Değişik bileşimler vo2,l.Tri-Tetra - Penta ve Hexa cordal yapıdaki ezgiler 7o 3.06, Pentatonik özellikler taşıyanlar voo.oL, Belli bir sınıfa sokulamayanlat voo.02 oranındadır.''(Tura, 1 996;4 15). Hasan Tahsin Sümbüllü, Türkiye'de Ayak Kavramının Geleneksel Türk Halk Müziği Kaynağında Ne Öıçıide Kullanıldığının İncelenmesi adlı Yüksek Lisans Tezine göre; Geleneksel Türk Halk Müziğinde dizi adlandırma olarak kullanılan Ayak kavramının, Aşıklık Geleneğinde söz unsuru olarak ele alındığı ve kafiye (uyak) manasında değerlendirildiğini söylemiştir. Melodi unsuru olarak Aşıklar tarafindan kul_ lanılan Makam-Hava kavramlannın Geleneksel Türk Halk Müziği dizi adlandırmasında kullanılan Ayak kavramı ile örtüşmediği ve Aşıkların Makam-Hava olarak adlandırdıkları kavramlann kalıplaşmış melodiler olduklan tespit edilmiştir(Sümbüllü, 2006;114). 13r AÜ. Bayburı Eğiıim Fakİ)Iıesi Dergisi,Cilı t, Sayı ](2006)120-138 Müzİk Eğitimi ve Geleneksel Türk Halk Müziği Ülkemizde Müzik eğitimini üstlenen üniversiteler ve demekler, cemiyetler gibi birçok kurum ve kuruluşlar vardır. Çoğunlukla dernek ve cemiyetlerde Türk Müziği eğitimi verilmeye çalışılır. Bu kuruluşIarda genellikle bir metoda bağlı kalınmaksızın usta-çırak ilişkisi ile müzik eğitimi verilir. Genel müzik eğitiminden ziyade enstnıman ağırlıklı anlayışı ağırlıktadır. Bu tarz verilen müzik eğitimi özengen müzik eğitimidir. Universiteler gibi kurumlarda ise verilen müzik eğitimi meslek anlayışı içerisinde olduğundan dolayı daha düzeyli ve detaylı olmak zorundadır. Bu kurumların hedef davranlşı ülkemizde müzik eğitimini gerçekleştirebilecek düzeyli eğitimciler yetiştirmektir. Bu kurumlarda gösterilen müzik eğitimi ise mesleksel müzik eğitimidir. "Yalın ve özlü anlamıyla müzik eğitimi; bireye kendi yaşantıSı yoluyla amaçlı olarak belirli müziksel davranışlar kazandırma, bireyin müziksel davranışını kendi yaşantıst yoluyla amaçlı olarak (belirli biçimde) değiştirme ya da bireyin müziksel davranışında kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak belirli değişiklikler oluşturma, bireyin müziksel davranı-şını kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak (belirli biçimde) geliştirme sürecidir. Müzik eğilimi nasıl olursa olsun, müzik eğitiminde benimsenen anlayış ve yaklaşım ile izlenen yol-yöntem ne olursa olsun müziksel öğrenme bireyseldir ve birey ancak kendi yaşantısıyla davranış kazanabilir; birey kendi davranışını ancak kendi yaşantısıyla değişikliğe uğratabilir, kendi yaşantısıyla geliştirebilir. Düzeni, düzeyi, süresi ve kapsamı ne olursa olsun müzik eğitimi, kendi çerçevesi içinde bir bütün olmakla birlikte, yönelik olduğu ana amaç bakımından üç ana türe aynlır: l. Genel Müzik Eğitimi, 2. özengen Müzik Eğitimi ve 3. Mesleksel Müzik Eğitimi. Bunlardan her biri kendi içinde alt türlere aynlır ve çeşitlenir. Genel müzik eğitimi, müzikle ilişkisi ne olursa olsun herkes için gereklidir ve herkese yöneliktir. Özengen müzik eğitimi, müziğe özel ilgisi, isteği ve yatkınlığı olup müziği ken-disi için bir düşkü(hobi) alanı olarak seçenlere dönüktür. Mesleksel müzik eğitimi.ise mü-ziğe üst düzeyde yetenekli olup müziği kendisine bir iş, meslek, ciddi sürekli uğraş, görev alanı veya çalışma alanı olarak seçenlere- belirleyinlere yöneliktir. Görülüyor ki, müzik eğitimi kendine özgü bir bütündür, bu bütün içinde birtakım ana ve alt türlere aynlır ve bunlar arasında belirli ilişkiler vardır. Müzik eğitimini işte bu ken-dine öZgü bütünlüğü, ana-alt türleri ve ilişkileri içinde düşünmek ve ele almak gerekir."(Uçan' 1997;8). Müzik eğitimini amaç bakımında üç ana türe ayırdıktan sonra mesleki müzik eğitimi hakkında bilgi vermek gerekir. "Mesleki müzik eğitiminde müziği bizzat yaparak yaşamanrn ötesinde, onu bil- gili, bilinçli, düzenli-planlı-yöntemli, kurallı ve yeterli olarak yaralan' seslendiren, yorumlayan, kuramlayan, araştıran, uygulayan ve öğreten Sanatçı, bilimci, eğitimci ve AU. Boyburt Eğitiın FaküItesi Dergİsi,CiIı ] ' Sayı 1(2006)120'I38 L32 teknolog yetiştirmeye dönük bir strateji uygulanır. Bu uygulamalarda, bireyin ilgisiisteği, yatkınlığı-yeteneği doğrultusunda ve ölçüsünde gelişip etkin katılım Ve doyum sağlaması değil, onun ötesinde, dahn, işin ya da mesleğin gerektirdiği biçim' kapsam ve düzeyde uğraşmanca (profesyonelce) hazırlanması, biçimlenmesi, uzmanlaşmast, gelişmesi ve yetkinleşmesi esastır.''(Uçan' 1997;33). Bu üç müzik eğitimi arastnda da ilişki mevcuttur ve birbirlerinden ayırt edilmeksizin ele alınması gerekir. Mesleki müzik eğitimi için özengen müzik eğitimi büyük önem taşımaktadır. "Genel müzik eğitimi, iş-meslek, okul, bölüm, kol-dal ve program türü ne olursa olsun, aynm gözetmeksizin, her düzeyde, her aşamada, her yaşta herkese yönelik olup, sağlıklı ve dengeli bir insanca yaşam için gerekli asgari ortak-genel müzik külttirünü kaiandırma-yı amaçlar. Özengen müzik eğitimi' müziğe ya da müziğin belli bir dalına özengence (ama-törce) ilgili, istekli ve yatkın olanlara yönelik olup, etkin bir müziksel katılım, zevk ve do-yum sağlamak ve bunu olabildiğince, sürdürüp geliştirme için gerekli müziksel davranışlar kazandırmayı amaçlar. Mesleki müzik eğitimi ise, müzik alanının bütününü, bir kolunu/da-lını, o bütün, kol ya da dal ile ilgili bir işi meslek olarak seçen, seçmek isteyen, seçme eği-limi gösteren, seçme olasılığı bulunan ya da öyle görünen, müziğe belli düzeyde yetenekli kişilere yönelik olup, dalın, işin ya da mesleğin gerektirdiği (müziksel) davranışları ve bi-rikimi kazandırmayı amaçlar. Genel, özengen ve mesleki müzik eğitimi arasında belirli ilişkiler Ve örtüşümkesişim alanlan vardır. Bu bağlamda' özengen müzik eğitimi genel müzik eğitimine dayalı ve mesleki müzik eğilimine hazırlayıcı olması bakımından büyük önem taşlr. Müzik eğitiminin sorunları, temelde, müzik eğitiminin yönelik olduğu üç ana amaca bağlı nitelikler göz önünde bulundurularak belirlenmeyi, çözümlenmeyi ve çözüme kav uş -turmayı gerektirir. "(U çan, |99'7 :3'7 ). Ayak-Makam ilişkisi hakkında uzman kişilerin yapmış olduklan yorumlardarı da anlaşılacağı gibi kavram tartışması hala sürmektedir ve dizi adlandırmasında tespit edilecek kavram hala belirsizlik içerisindedir. Bu belirsizliğin Mesleki Müzik Eğitimi veren kurumlar ve Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı ilköğretim, ortaöğretim Müzik dersleri ile Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri Müzik Bölümü Geleneksel ve Çağdaş Müzik Dersi müfredatına yansımaları da araştırmada ele alınmaya çalışılmıştır. 1978 ile 1998 yıllan arasında uygulanmakta olan lisans programında, Türk Halk 1 dönem 2 kredi, Ana çalgı (bağlama) 8 dönem 2'şer kredi olarak eğitim verilmiştir. Ayrıca Temel Bağlama adı altında 2.sınıfta 2 kredi olmak üzere gösterilen bir ders vardır ve bu dersi Ana Çalgı (Bağlama) dersini almayan öğrenciler almak zorundadlr. l978 lisans prögramına göre Gazi Üniversitesi G.E.F. Müzik Öğretmenliği lisans programında yer alan Türk Halk Müziği, Temel Bağlama ve Ana Çalgı (Bağlama) ders Müziği içerikleri Yrd.Doç. Erdal Tuğcular'ın "Türkiye'de Müzik Öğretmenlerinin Müzik Eğitimi Bölümlerinde Aldıkları Çalgı Eğitiminin Müzik Öğretmenlerine Yansıması'' adlı AÜ. Bayburı Eğiıim FaküIıesi Dergisi,Cilı 133 l, Sayı l(2006)l20-I38 Yüksek Lisans Tezinin Ekler bölümünde şu şekildedir; Ana çalgı (Bağlama) dersi içeriğinde; "La duraklı Hüseyni, Kürdi, Seg6h ezgiler. Karcığar makamı, Teke ve 7-eybek tavrı bunları hazırlayıcı alıştırmalar. Hicaz makamı ve bu makama ilişkin alıştırma Ve etütler. Nihavent ve Nikriz makamlan, Silifke ve Azeri tavn. Bunlara hazırlayıcı alıştırma ve etütler.'' Temel Bağlama Dersi içerİğinde; "Re ve La hüseyni dizisinde özgün çalışmalar ve birlikte halk müziğinden seçilmiş örneklerin çaldırılması.'' Türk Halk Müziği dersi içeriğİnde; "Türk Halk Müziği'nin tarihi gelişimi, halk çalgıları, halk müziğinde Ayaklar(Makamlar), halk müziğinde usuller, bu usul ve makamlara ömek teşkil edecek türküler.'' (Tuğcular, |992;EKIY_9), olarak ders içeriği verilmiştir. Ana Çalgı(Bağlama) dersinde makam kavramı kullanılmış, Temel Bağlama ders içeriğinde makam kavramı yerine dizi kavramı kullanılmış ve Türk Halk Müziği ders içeriğinde Ayak ve Makam kavramlan eş anlamlı olarak kullanılmıştır. Dizi adlandırması olarak da Makam-Ayak kavramları birlikte kullanılarak belirsizliği yansltmışfi r. l998 yılında, yÖı<'tın üniversitelerdeki eğitim fakültelerini yeniden yapılandırması ile müzik eğitimi bölümü, resim-iş eğitimi bölümü ile birleştirilmiş ve eğitim fakültesi bünyesinde güzel sanatlar eğitimi bölümüne dönüştürülmüştür. Bu yıldan itibaren müzik eğitimi, müzik eğitimi ana bilim dalı ismi ile halen müzik öğretmeni yetiştirmeye devam etmektedir. 1998 yılında, yÖı<'tın üniversitelerdeki eğitim fakültelerini yeniden yapılandırması doğrultusunda yapılan ders programlnda Türk Halk Müziği Eğitimi dersi ir yarıyılda, 2 kredi olarak belirlenmiştir. 1998 YoK Ders Tanımı'na göre Geleneksel Türk Halk Müziği; "Türk Halk Müziği; Bu ders, Türk Halk Müziği'nin özelliği. tarihsel gelişimi, kuramsal temelleri ve çalgılarının tanıtımı ile değişik örnekleri ve okul müziğinde kullanılırlığı konularını kapsar.''(1998 YÖK Ders Tanımı). Yapılan intemet taramasında, Mesleki Müzik Eğitimi veren kurumlar içerisinde, AÜ. Bayburt Eğiıim Fakülıesi Dergisi,Cilt ], Sayı ](2006)120'138 134 Gazi Üniversitesi GEF GSE Müzik Öğretmenliği Bölümü haricinde diğer üniversitelerin Müzik Bölümleri ders içeriklerine rastlanılmamlş veya içerik bakımından tefemıatlı olarak ele alınmadığı tespit edilmiştir. Bu yüzden Ayak veya Makam kavramlan hakkında Gazi Üniversitesi GEF GSE Müzik Öğretmenliği Btıitımtı Türk Halk Müziği ve Bireysel Çalgı (Bağlama) ders içerikleri hakkında bilgi verilecektir. 1998 yılı lisans programına göre; Bireysel Çalgı(Bağlama) ders içeriklerinde; ..Halk müziğinde çok kullanılan hüseyni ve uşşak ezgilerden başlamak üzere diğer makamlarla da ilgili ömeklerin öğretimi. Kürdi, Hicaz,Karcığar makamlarında alıştırma, etüdü ve ezgilerin çalınması, bas parrnak kullanımı. 7nybek tavrı, sol kararlı makamların kullanılması. Azeri tavrı, si kararlı makamlann kullanılması."gibi cümleler kullanılarak ayak kavramındansa makam kavramı tercih edilmiştir. Türk Halk Müziği ders içeriğinde; "İçerik: THM'nin kökleri ve tarihsel gelişimi. Ses sistemi. Makam-Ayak ve seyir. Usuller, formlar ve repertuar çalışması.'' olarak ders içeriği verilmiş' Bireysel Çalgı (Bağlama) dersinde makam kavramı karşıhğında Türk Halk Müziği ders içeriğinde Makam-Ayak kavramı kullanılmıştır' Dizi adlandırması olarak da Makam-Ayak kavramlan birlikte kullanılarak belirsizliği yansıtmıştır(Gazi, web;2006). 1978 ve 1998 Lisans Programları ders içerikleri karşılaştınldığında, "Ayak" kavramı bakımından iki programda da belirsizlik söz konusu olmuştur. Ayak ve Makam kavramları birlikte kullanılmıştır. Hatta dizi adlandırmaları olarak Ayaktan ziyade makamsal ifadeler çoğunluktadır. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı ilktığretim ve ortaöğretim kurumlan Müzik dersi müfredat programı içerisinde bulunan ünitelerde, dizi adlandırması olarak "Ayak'' veya "Makam" kavramlan ile alakalı bir kavram tespit edilmemiştir. Milli Eğitim Bakanlığl'na bağlı Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri Müzik Bölümü Geleneksel ve Çağdaş Müzik Dersi öğretim programına göre; r.35 AU. Bayburı Eğiıim Fakültesi Dergisi,Cih l Sayı 1(2006)120-138 ' UNITE 6 TüRK HALK ı,ıüzİĞİ Unitenin Amacı Bu ünite ile öğrencilerin, Türk Halk Müziği'nin temel yaplsınl, ses dizilerini, oluşumlannı, tavırlannı tanımalan, kavramalan ve Türk Halk Müziği ömeklerini çalgısıyla seslendirmeleri amaçlanmaktadır. Kazandırılacak Yeterlikler Bu ünitedeki eğitim etkinliklerini basan ile tamamlayan her öğrenci; 1. Türk Halk Müziği'nin anonim yaprsrnl açıklar ve örnekler verir. 2. Türk Halk Müziği'nin toplumdaki yerini ve toplumsal olaylann halk müziğine yansımalannı ömekler vererek açıklar. 3. Türk Halk Müziği'nin ses dizileri olan ayaklan tanır ve çalgısıyla seslendirir. farklılık gösteren halk müziği tavrrlannı ayırt Türk Halk Müziği ömeklerini çalgısıyla seslendirir. 4. Yörelere göre 5. eder. Kavramlar: Ayak, Anonim, Garip, Müstezat, Kerem, Bozlak, Tavır üNirpNİN AÇILIMI TüRK HALK ıvıüzİĞi A.TüRK HALK ııaüziĞiNnn AYAKLAR(DiZi) B.HALK MüzİĞi DEĞişTiRiCi işenrrıEni C.HALK MÜZİĞINDE TAVIRLAR (MEB-AGSL,web;2006). Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri Müzik Bölümü Geleneksel ve Çağdaş Müzik Dersi öğretim programl içerisinde Ayak kavramı tespit edilmiştir ve Makam kavramı hiç kullanılmamıştır. Sonuçlar ve Öneriler Makam-Ayak kavramları hakkında yapılan tartışmaların görüldüğü üzere Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK'e bağlı kurumlarda önemli problemleri yol aEığı ve belirsizliğin Türk Eğitim Sistemine de yansıdığı aşikdrdır. l, Sayı 1(2006)120-138 136 Dizi adlandırması bakımından, kavram olarak bu belirsizliğin bir an önçe ortadan AÜ. Bayhurı Eğitim FcıküItesi Dergisi,CiIt kaldırılmasl ve bu konuya gerekli önemin gösterilmesi kaçınılmazdır' Geleneksel Türk Halk Müziğinde bir takım terim sorunlarının varlığı tespit edilmiş olup, öncelikli olarak Geleneksel Türk Halk Müziği terminolojisi oluşturulması gerekliliği görülmektedir' Geleneksel Türk Halk Müziğimizi gelecek nesillere sağlam aktarabilmek ve kendi öz müziğimizi farklı milletlerden olan insanlara tanıtabilmek adlna teoride yaşanan' "Ayak'' ve buna benzer Slkıntılar üzerine müzik araştırmacılannın mutlak Surette eğilmesi gereklidir, Yapılan araştırmada, Ayak" kavramının tanım ve kullanımlnın Geleneksel Türk arz Haık Mü;iği ı<aynagı ile akademik ve uzman kişiler arasında bir takım farklıhklar bütünleşmesi kavram ettiği görülmektedir. Bu farklılıkların ortadan kalkması, ilk olarak ,uy-"rino" olacağı düşünülmektedir. Kavram olarak Makam kavramı ortak dolayı "Ayak'' kavramı yerine "Makam" kavramının kullanılması prob- kuilanıldığından lemi geçici süre için bile olsa çözüme ulaştırabileceği düşünülmektedir. Dizi adlandırmada kullanllan "Ayak'' kavramının, Makam kavramınr tam olarak karakkarşılamadığı için, karar sesi, güçlüsü, yedeni, asma kalış perdeleri, dizisi, seyir kullanımı kavramının teri gibi *uku-, oluşturan unsurlar içerisinde "Makam Dizisi'' düşünülmektedir. Geleneksel Türk Halk Müziği içerisinde yöreprobiemi çözebileceği ilavel_ sel özellikler de dikkate aiındığında, Makam Dizisi ifadesine ek olarak bir taklm formları Müziği er kullarulması gerektiği de düşünülmektedir. Geleneksel Türk Sanat içerisinde Türkü formuna ait eserlerde kullanrlan, yalnız Makam adı ile isimlendirme dizi adlandırma da ikinci bir öneri olabilir. Örnek olarak Hicaz Türkü, Uşşak Türkü, Muhayyer Türkü, Hicaz Türkü... Türk Ayak ve Makam kavramları hususunda yapılan tartlşmaların ve Geleneksel müzik ulusal adına Haık Mü;iği eğitimine olumsuz yansımalarının ortadan kaldınlması kulsempozyumları, kongrelerin düzenlenmesi ve buna bağlı olarak müzik eğitiminde önerilmektedir' lanıiabiimesi için müfredatlar oluşturularak kaynak kitaplar yazılması Kaynaklar AKD7ĞU, onur. (1996). Türk Müziğiııde Türler ve Biçimler. Ege Üniversitesi Yayınları, İzuİn ' ATILGAN, Halil. (2000). Halk Müziğimizde Aııonimlik Beste Meselesi,Türk Halk Miiziğiııde Çeşitli Görüşler. TURHAN, Salih. Küttür Bakanlığı Yayınlcırı, ANKARA coŞKUN' Köksqt. (tg84). Türk Halk Müziğinde Ayaklar. İzmir: Dokuz Eytül üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bilimleri Bölünıü (Yayınlanmamış Lisans t37 AU. Bayburı Eğitim FaküIıesi Dergisi,Cilı t , Sayı l(2006)t20-t 38 Bitirme Çalışması) oÜzcÜu, Dilaver' (2004). G rafiker Yayıncılık, AN KARA Aşık Edebiyatı, Tiirk Halk Edebiy(ın EMNALAR, Atınç. (I998). Tüm Yöııleriyle Türk Hatk Müziği U ııive r sitesi B as ımev i, İzm İ n El Kitabı. ve Nazcıriyatı. Ege GÜNAY, Umay. (2005). Türkiye'de Aşık Tarzı Şiir Geleneği ve Rüya Motifi. Akça ğ Yayınları, AN KARA . HOŞSU ' Mustafa. (l997). Geleııeksel Türk Hatk Müziği Nazariyatı. Konıbassan A.Ş' IZMIR KARABULUT, Murat. (1995)' Aşıklık Geleneğinde Söz ve Ezgi' Kayseri: Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimter Enstitüsti (Yayııılanmamış Yiiksek Lisans Tezi) . KAYNAR, Ümit. (t996). Türk Hatk Kültürü ve Halk Müziği. Ege Yayınları, İsruıınuı KUTLUĞ,. Yakup Fikret. (2000). Türk Musikisinde Makamlar-İnceleme-. Yapı STlıı B r] t oĞUZ, Öcal. (200t ). Halk Şiirinde Tür' Şekil ve Makam. Akçağ Yayuıları, ANKARA K re di Yay ı nlar ı, İ BUL ozeıp, M. Nazmi. (2000)' Türk Musikisi Tarihi. Milli Eğitim Basımevi, İsrlıı- PELİK)ĞLU, Mehmet C. (1gg8). GelenekselTürk Hatk Müziği Dizilerinin İsimleııdirilmesinde Karşılaşılan Zorluklar. Trabzon: Karadeııiz Teknik üııiversitesi Sosyal Bilimler EnStitüSü (Yayııılanmamış Yüksek Lisans Tezi) sÜuaÜrrÜ, H.Tahsin. (2006). Türkiye'de Ayak Kavramının Geleneksel Türk Halk Müziği Kaynağında r'ıe ötg'ıde Kullanıldığıııın incelenmesi. Aııkara: Gazi üniı,ersitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü (Yayuılanmamı.ş Yüksek Lisans Tezi) . ŞE|\EL, Süleyman. (1992). Kastqmonu Yöresi Aşık Musikisi Tür ve Biçimleri. IStanbul: İstqnbııl Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yayııılanmamış Sanatta Yeterlik Tezi) TUĞCULAR, Erdal. (l9g2). Türkiye'de Müzik öğretmenlerinin Müzik Eğitimi Bölümlerinde Aldıkları Çalgı Eğitimiııiıı Müzik öğretmenlerine Yansıması. Ankara: Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Eııstitüsü (Yayınlanmamış Yüksek Lisaııs Tezi) TURA, Yalçın. (1996). Türk Halk Müziğinde Karşılaşılan Ezgi Çizgiterinin İııcelenmesi ve Sııııflandırılması,V.Milletlerarası Türk Halk Kükürü ı<oigiesi; Halk Müziği, oyun, Tiycıtro, Eğlence, Seksiyon bildirileri. Kiiltür Bakanlığı Yayınları, ANKARA UÇAN, Ali. (1997). Mtizik Eğitimi Temel Kcıvramlar-İlkeler-Yaklaşımlar. Müzik Ans ikl op e dis i Yay ı nları, AN KARA YENER' Sabri. (200l ). Türk Hqlk Müziğinde Diziler ve İsimleııdirilmesi, Müzikte 2000 Sempozyumu. Neyir Matbaacılık, ANKARA Nt : Baybgfı. Eğİıim Fakİikcsi Dcrgİsİ.Cilı l,,,Sayı 1(20a6II20' 1 38 Gazi Üniversitesi GEF GSE Müzik öğretmenliği Bölümü Dersiçerikleri (2N6İ '.'| .'htip:İlwww,guzelsanai'İarlgazİ;edu.trİmııziklderslıfhtm,'" ;' MEB-AGSL Ders öğretim Programı (2006) ı'; 1 ,. ' .:.r fınpilltı|cb.n&:goi'ıi,üindirlttkbİwgıamlarİa|nguzİanlisÜelCa'gfuııaıııigı.pd7 YöK Ders Programları (2006) htıp:llwww.yok.goutrıegitiiiııögrltiieİtogret' men" . .i lt .,1: