Toplumsal cinsiyet rollerine uymayan çocuklar

advertisement
İçindekiler
Giriş kısmı
eklenmeli,
ÇTCS ile
Mucadele Ağı
ile ilgili bir
paragraf bilgi,
Ağın küçük
destekler
programinin
parçası olduğu
(zaten yazılı),
neden bu
çalışma yapıldı
(yok çünkü,
ihtiyaç var, bu
ihtiyaç kısmına
PH/KAOSGL
kısmı girer)?
· Çocuk meselesi nasıl bir ihtiyaçla Pembe Hayat ve
Kaos GL’nin gündemine geldi?
· LGBTİ Çocuk var mı?
· Toplumsal cinsiyet rollerine uymayan çocuklar
· Çocuk ve LGBTİ
Bu kısım tek
başlık altında
toplansa, alt
başlıklarda
diğerleri girer
· Hapishane ve LGBTİ ve LGBTİ Hapishanesi
· A’nın Hikayesi
· Çocuğun Ticari Cinsel Sömürüsü
çözüm/sonuç/öneriler olsa...
ön kısma kısaltmalar ve sözlük
(örneğin LGBTİ ne demek) eklemek
gerekiyor, konuyu bilmeyen okuyucu
anlasin...
Çocuk meselesi
nasıl bir ihtiyaçla
Pembe Hayat
ve Kaos GL’nin
gündemine
geldi?
Sarı kısım
diğer
yandandan
sonraya
konsa,
önce
çocuklar
üzerinden
bir ihtiyaç
olduğunu
göstermek
önemli.
Başlık Giriş diye
değişmeli, ya da
başlarken vb...
üstte yazılanlarla
beraber altı
dolmalı
Türkiye’de LGBTİ hakları alanında çalışan her sivil toplum örgütü
“müstehcenlik” ve “genel ahlak” gibi kavramalara dayanan kapatılma
davalarıyla karşı karşıya geldi. Davaların hepsi düşmüş olsa da, çocuk ve
gençlere eşcinselliği özendirerek onların ahlakını bozmakla suçlanmak
hala çok ciddi ve güncel bir tehdit olarak durmaktadır. Diğer yandan
aile ve okul sorunları, cinsel haklar, cinsel yönelimi ya da cinsiyet
kimliği nedeniyle yaşadığı ayrımcılık ve şiddet nedeniyle lgbti örgütlere
başvuran ve psiko-sosyal ve hukuki destek ihtiyacında olan birçok lgbti
çocuk ve genç bulunmaktadır. Bu çocuk ve gençlerin ihtiyaç duydukları
desteğe erişmelerini mümkün kılmak ve sadece lgbti çocuklar için
değil bütün çocuklar için cinsel hakları savunmak lgbti örgütlenmesinin
sorumlulukları arasındadır. burada neden ağ için önemli? ağdaki stklar
için önemli diye de bahsetmek gerekiyor
Cinsel haklar, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ile sınırlı değildir. Cinsel
dokunulmazlık ve cinsel şiddetten korunmak da bu haklar arasındadır.
Cinsel şiddet söz konusu olduğunda, engelli çocukların ve lgbti
çocukların daha fazla risk altında olduğu, ama bu şiddetin görünmez
kaldığı bilinmektedir. Çocukların ticari ve cinsel sömürüsü olan çocuk
fuhuşu ve pornogrofisi ise, seks işçilerinin haklarını savunan lgbti
örgütlenmeler için ayrıca önem vermeleri gereken ve aradaki farkı kalın
harflerle telaffuz etmeleri gereken bir alandır.
sayfa sayıları
girecek
Çocuk ve lgbti alanlarının kesişimi, bu bahsedilen sorun alanlarını
düşünmeyi zorunlu kılıyor. Kaos GL ve Pembe Hayat, çocuk ve gençlik
alanındaki bu sorunların çözümü için çalışmalar yürütmektedir. Bunların
başında, çocuk hakları alanında çalışan sivil toplum örgütleriyle işbirliği
yapmak ve onlarla bilgi ve deneyim paylaşmak gelmektedir. Böylece
çocuk haklarının gündemine lgbti kavramlarını, lgbti örgütlenmenin
gündemine de çocuk ve gençliğin eklemlenmesi amaçlanıyor.
Bu çalışma da bu çabanın bir sonucudur. Defence for Children tarafından
desteklenen ve ÇTCS ile Mücadele Ağı tarafından yürütülen “Çocuğa
Karşı Cinsel Şiddetin -Özellikle Seyahat Ve Turizmde Çocukların Cinsel
İstismarının- Azaltılması” projesi kapsamında gerçekleştirilen bu
çalışma Nisan-Haziran 2016 tarihleri arasında Ankara’da yapılan bir dizi
toplantının bir çıktısıdır. Pembe Hayat ve Kaos GL yönetim kurulu üyeleri,
avukatları, çalışanları, stajyer sosyal hizmet uzmanları, Kaos GL Eğitim
Çalışma Grubundan öğretmenler, Sosyal Hizmet Çalışma Grubundan
sosyal hizmet uzmanları, Liseli LGBTİ grubu üyeleri toplantılara katılarak
bu bilgi notunun hazırlanmasına katkı verdi. Toplantılar, çocuk hakları
alanında önemli çalışmaları bulunan Emrah Kırımsoy, psikolojik rehber
danışman Berna Savcı, çocuk ve lgbti alanında çalışan Selin Berghan
kolaylaştırıcılığında gerçekleştirildi.
Çocuk ve çocuk haklarının temel kavramlarının tartışılması ile başlayan
toplantılar, lgbti çocukların yaşadığı sorunlar, cinsel haklar, çocukların
ticari cinsel sömürüsü, okullarda zorbalık, kapalı kurumlarda lgbti
çocukların yaşadığı şiddet gibi sorunların tanımlanması ve çözümlerin
tartışılmasıyla devam etti. Toplantı çıktılarından hazırlanan bu bilgi
notunun lgbti çocukların hak savunuculuğunda bir başlangıç noktası
sağlaması dileğiyle, cinsel şiddete uğrama riski
yüksek
olan lgbti çocukların haklarının
savunulmasında mı denmek istendi?
bu kısmın madde madde
değil de düz yazıya,
paragraflara dönüşmesi
gerekiyor, niye böyle bir
kısım varı tanımlayacak bir
yazı...
Sorun
Alanları: LGBTİ+ Çocuk
Var mı?
· LGBTİ kavramlar yetişkinler için kullanılıyor. LGBTİ çocuk var mı?
· LGBTİ örgütlenmenin çocuk algısı nasıl?
· “Çocuk”, “çocukluk”, “çocuğun karar alma mekanizmalarına dahil
olması”, “çocuğun yüksek yararı” gibi kavramlar biliniyor mu,
tartışılıyor mu?
· Çocuk kavramı net bir şekilde yapılamasa da “yetişkin olmayan”
durumu görmek ve buna ilişkin bir farkındalık kazandırmak gerekiyor.
· Çocuk kavramı mevcut yasalarda farklı şekillerde ele alınıyor. Ceza
kanunu, iş kanunu, korunmaya ihtiyaç duyan çocuk tanımlarında yaş
aralıklarında birbirlerinden farklılıklar gösteriyor. Evrensel insan hakları
açısından Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi bir standart
belirliyor.
· Eşcinselliğe ilişkin en yaygın önyargılar “çocukluk” üzerinden gelişiyor.
“LGBTİ’lerin çocukken maruz kaldığı cinsel saldırı sonrasında cinsel
yöneliminin belirlendiği” yanılgısı ile “eşcinsel erkeklerin çocuk
istismarcısı gibi algılanması ve sunulması”, eşcinselliğe ilişkin
önyargıları besliyor.
· LGBTİ çocuklar, akranları heteroseksüel çocuklara göre istismara daha
fazla açıklar. Ergen intiharlarında LGBTİ ergenlerin oranı daha yüksek.
· Türkiye’de muhafazakar toplum yapısı kendini özellikle toplumsal
cinsiyet ve cinsel istismar taciz meselelerinde göstermektedir. Erkek
çocukların maruz kaldığı cinsel şiddetin çoğu zaman görünmez kalması
bunun örneklerinden biridir. Bu görünmezlik, erkek çocukların ihtiyaç
duydukları destek hizmetlerine erişimi engellemektedir.
· Çocuklara karşı cinsel suçlar söz konusu olduğunda failin yaptığı fiil
yerine, failin cinsel yönelimine odaklanılıyor ve çoğu zaman pedofili
ile cinsel yönelim mevzuları birbirine karıştırılıyor. Karaman’daki çocuk
tecavüzü olayının t24 Haber’de “küçükken erkeklerden hoşlanmaya
başladım” manşetiyle yer alması gibi.
· Çocuk haberlerinde de LGBTİ haberlerinde olduğu gibi mağdurun
mahremiyetinin korunması gerekiyor.
· Son zamanlarda LGBTİ hareket içinde açılma ve LGBTİ sivil toplum
örgütleriyle iletişim kurma yaşı çocukluk dönemine indi. Ancak LGBTİ
sivil toplum örgütlerinin çocuk alanı ile ilişkilenme ve çocuklarla
iletişim, birlikte örgütlenme deneyimleri yeterli değil.
· Çocuk örgütleriyle lgbti sivil toplum örgütlerinin birlikte hareket
etmeleri, LGBTİ çocuklar için önemli. Çocuk örgütlenmelerinin LGBTİ
alanına ilişkin deneyimleri olmaması, LGBTİ çocuklarla temaslarını
zorlaştırıyor. Her iki alanın bu konuda birbirini desteklemesi gerekiyor.
· Çocuklara ilişkin yapılan hazırlanan raporlarda çocukların gelişim
süreçlerine ilişkin ihtiyaçları, gereksinimleri belirlenirken, LGBTİ
çocuk olma hallerine ilişkin bir belirleme yapılmıyor. Çocuklara ilişkin
raporlarda lgbti çocuklar görünmüyor!
Toplumsal cinsiyet
rollerine uymayan
çocuklar
“Toplumsal cinsiyet rollerine uymayan
çocuklar” yani LGBTİ çocuklar ve baskın
toplumsal cinsiyet rollerine uymayan
tüm çocuklar ayrımcılığa maruz
kalıyor.
Modern tıp cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği konusunda mesele çocuk
olunca kararsız kalıyor! 18 yaşın altında çocukların cinsel kimlik karmaşası
yaşayabileceğini, bu yüzden hemen karar vermemek gerektiğini söylüyor.
Buradan baktığımızda cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği sanki genç ve
yetişkinlere aitmiş gibi duruyor.
dert tıbbi
bir şey mi?
kararlı olsa
tıp sorun
çözülecek
mi? neden
Ancak ilkesel olarak bize eşcinsel, biseksüel, trans, interseks olduğumuz
tıptan
söylenmediği müddetçe cinsel yönelim, cinsiyet, ya da cinsiyet kimliği
ataması yapmamamız gerekiyor. Çocukların gelişimsel süreçleri birbirinden girildi ki?
farklı olabilir, gelişimsel süreçleri gibi cinsel yönelimlerine, cinsiyet
çocuk
kimliklerine karar verme süreçleri de birbirinden farklı olabilir.
gelişimciler
i daha mı
Bütün çocukların “heteroseksüel” olduğu ön kabulüyle hareket edersek LGBTİ
açık?
çocukları görünmezliğe mahkum ederiz. Sonra da o “görünmezliğe mahkum
çocuk
ettiğimiz çocuklar var mı? Varsalar ne sorun yaşıyorlar?” sorusunu sorarız
hakları
birbirimize. O çocukların en önemli sorunlarından biri “yok sayılmaları”.
konusunda
Eşcinsel, biseksüel, trans ve interseksleri yok sayarak yapılarını inşa eden
çalışanlar?
toplumsal yapı, hapishanesini de eğitim sistemini de heteronormatif bir
şekilde inşa eder. Doğal olarak o hapishanedeki, o okuldaki LGBTİ çocuklar var
olamazlar; var olamadıkları için de sorunları da görünmez olur.
Türkiye’de çocukların etnisitesi olduğunu taş atan çocuklardan öğrendik.
Aynı süreçte birçok çocuğun yetişkinlerle aynı suçları işledikleri için
aynı cezaları aldıklarını hatta aynı cezaevlerine konulduklarını öğrendik.
öğrenen kim? çocuklarla olan
toplantılarda onlar mı söyledi?
ilgiyi daha
iyi
göstermek
gerekiyor
ya da
çıkarmak
gerekiyor
Pozantı Cezaevi sürecinde çocukların maruz kaldığı cinsel saldırıları dile
getirmelerinin ne kadar zor olduğunu ve durumun da çocuklar için ne kadar
vahim olduğunu gördük. Cinselliğin halen ceza, ehlileştirme aracı ve işkence
olarak uygulandığı hapishane sisteminde çocuk olmak ve LGBTİ çocuk olmak
daha da zor olsa gerek.
Çocukların gelişimsel süreçleri devam ettiği için lezbiyen, gey, biseksüel,
trans ve interseks çocuklar için Pembe Hayat ve Kaos GL kendi içinde ve
eğitimlerinde “gökkuşağı çocukları” kavramını veya “toplumsal cinsiyet
rollerine uymayan çocuklar” tanımını kullanmayı tercih ediyor.
çocuk
odağı
üzerinden
değil de
Hapishane alanına taşıdığımızda “gökkuşağı” diyemez hale geliyoruz, çünküörgütler
“gökkuşağı” gökyüzüne, özgürlüğe ait bir kavram ve bu çocuklar gökyüzünüodağından
yazılmış
görmemekle cezalandırılıyorlar.
hissi
“Toplumsal cinsiyet rollerine uymayan çocuklar” dediğimizde her seferinde
veriyor
toplumsal cinsiyet rollerinin pek de matah bir şeyler olmadığını da
anlatıyoruz. Ancak çocukların sisteme uyum sağlayamadığı her durumda
cezalandırmayı, hapsetmeyi kendine iş edinen adalet sistemi içinde negatif
algılanacak bir durumdan da kaçınmaya imtina ediyoruz ve nihayetinde
meselenin adını “Hapishanede LGBTİ Çocuk” koyarak ilerliyoruz.
“Çocuk ve LGBTİ”
LGBTİ hakları mücadelesi çeyrek yüz yıla yaklaşıyor. Bu süreçte özellikle
hem hareketin yaygınlaşması hem de internet vasıtasıyla LGBTİ’ler cinsel
yönelim ve cinsiyet kimliklerine ilişkin sorulara daha erken yaşlarda cevap
bulmaya başladılar. Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğini keşfetme ve kabul
etme arasında geçen gelgitli sürecin tamamlanmasına “açılma” diyoruz.
Eskiden “açılma” süreci LGBT’lerin gençlik yaşlarına tekabül ederken, artık
heteroseksüel ergenler gibi ergenlik sürecinde cinsel yönelim ve cinsiyet
kimliğine ilişkin soruları ergenlik döneminde yani çocukluk döneminde
yaşıyor ve cinsel yönelimini adlandırmaya başlıyor. Bu süreçte biz de
çocuk alanına ilişkin temasımızın nasıl olması gerektiği sorusunu LGBTİ
hareket olarak yeni cevaplamaya çalışıyoruz. Bu yazı tam da bu tartışmaları
gerçekleştirdiğimiz bir aşamada yazılıyor.
A'nın hikayesi önemli ve
anltılmalı ancak hapisane
konusu bu kadar uzun iken
ÇTCS konusu sadece
tanımlar var... LGBTI cocuk
ne yasiyor? nasil? neden?
vb eksik.
“Hapishane
ve LGBTİ”
ve “LGBTİ
Hapishanesi”
“Hapishane”ye ilişkin tartışmalar LGBTİ hareketin içinde Kaos GL
Dergisi üzerinden takip edilebilir. Dergi yayınlanmaya başladığı andan
itibaren tutuklu ve hükümlülerin talepleri doğrultusunda ücretsiz
gönderiliyor. 90’larda “kardeşime dokunma” kampanyasına paralel
mektup kampanyaları üzerinden ilerleyen süreç 2004 yılında Eşcinsel
Trans Tutsak Ağı sürecinde yapılan birkaç etkinlikle komisyon kurulmaya
çalışıyor ancak çok ilerleme kat edilemiyor.
2005-2006 döneminde vicdani retçi Mehmet Tarhan’ın hapishane
sürecinde Kaos GL ve Ankaralı anarşistler tarafından yeniden hapishane
konusu LGBTİ hareketin içinde gündemleşti. Ancak LGBTİ tutuklu ve
hükümlülerden özellikle 2000’lerin ikinci yarısından itibaren LGBTİ
örgütlere talepler daha fazla gelmeye başladı. Bu konuda CİSST’in
Hapishanede LGBTİ Olmak üzerinden yürüttüğü çalışmalar da LGBTİ
hareketin gündemine daha fazla girmesini sağladı.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin de bu alanda çalışan LGBTİ örgütleriyle
masaya oturduğu alanlardan biri “hapishane”, çünkü LGBTİ tutuklu ve
hükümlüleri heteronormatif hapishanede nereye koyacağını bir türlü
bilmiyor. Bir türlü bilmediği için de en iyisi ayrı bir hapishane yapılması
olduğuna karar veriyor ve LGBTİ hapishanesi yapmak için kolları
sıvıyor. Bunu yaparken de LGBTİ tutuklu ve hükümlülerin taleplerinin
bu olduğunu söylüyor ve bunu böyle meşrulaştırıyor. Burada LGBTİ
tutuklu ve hükümlülerin taleplerinin doğrudan ayrı bir hapishane değil,
diğer mahkumların kendiliğinden faydalandıkları kısıtlı imkanlardan
faydalanma talebi olarak değerlendirmek gerekir. Çünkü mevcut
hapishaneler LGBTİ tutuklu ve hükümlüleri koruyamayacakları ya da
hapishanede düzeni sağlayamayacakları endişesi ile diğer tutuklu ve
hükümlülerin faydalandığı hizmetlerden LGBTİ tutuklu ve hükümlüler
faydalanamıyor. Hapishaneler kompleks yapılar içinde yapılmış olsalar
bile cinsiyetli hapishaneler olduğu için özellikle geçiş sürecinde olan
ya da geçiş sürecini tamamlamak istemeyen trans mahkumları nereye
koyacağını bilemiyor.
“Çocuk, LGBTİ ve Hapishane” bu üç kavramın yan yana gelmesi için
bu üç ayrı alanın LGBTİ hareketin içinde nasıl gündemleştiğinin kısaca
aktarırken “hapishanede LGBTİ çocuk” olmak meselesinin hem çocuk
alanında, hem LGBTİ alanında hem de hapishane çalışmaları alanında
yeni gündemleşmeye çalışıldığının ve bu yazının aslında bu tartışmayı
geliştirmesi amacıyla yazıldığının altını bir kez daha çizmek isteriz.
A’nın Hikayesi
Kaos GL’nin destek olduğu çocuklardan biri Ankara Çocuk Eğitimevinde
tutulan trans çocuk A. idi. A’nın hikayesi bizim hapishanede çocuk
kavramı ile tanışmamıza vesile oldu.
A’nın annesi gündeliğe temizliğe giden ev eksenli çalışan bir kadın.
Gittiği evlerden birinin oğlu ile A arasında cinsel yakınlaşma oluyor.
Bunu fark eden aile A’dan ve annesinden şikayetçi oluyor. A bu olay
gerçekleştiğinde 15 yaşında, mahkeme sürecini nasıl geliştiği ve ceza
aldığının farkında değil. Sadece İzmir’deki Çocuk Eğitimevi’ne gitmeden
önce annesi bir süre orada kalması gerektiğini anlatıyor. İzmir’deki
Çocuk Eğitim Merkezi’nin müdürü bu çocukla ne yapacağını bilemediği
için, A’ya “Senin gibilerden Ankara Çocuk Eğitim Merkezi’nde çok var.
Sen oraya git” diye yönlendiriyor. A, bu yönlendirme sonrasında verdiği
dilekçe ile Ankara Çocuk Eğitim Merkezi’ne geliyor. Geldiğinde İzmir’deki
‘müdür amcanın’ söylediği gibi olmadığını fark ediyor. Ankara Çocuk
Eğitim Merkezi’ndeki sosyal hizmet uzmanı ve hapishanede çocuk
olmak üzerine yüksek lisansını yapan sosyal hizmet uzmanı arkadaşımız
vasıtasıyla biz A. ile tanıştık.
A trans eğilimleri olduğu için diğer çocuklardan ayrı tutulmasına karar
verilmiş ve yetişkin misafirhanesinde kalıyordu. A’nın ayrı tutulması
konusunda iki gerekçeleri vardı. Sosyal hizmet uzmanı gerçekten iyi
niyetli olduğu için A’ya çürük elma muamelesi yaptığını düşünmüyorum
ancak yine de cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığının en bariz
görünür olduğu alanlardan birinin “araya mesafe koymak” üzerinden
şekillendiğini unutmamak gerekiyor.
İkincisi de A’yı akran zorbalığına karşı korumak. Çünkü gerçekten A
akranları tarafından zorbalığa maruz kalabilir ve sosyal hizmet uzmanı
da onu 7/24 koruyamayacağı için böyle bir önlem aldı. Ancak bu aynı
zamanda Çocuk Eğitim merkezi denilen “kapalı, ıslah etmesi beklenen”
merkez içinde çocuğun tekrardan tecrit edilmesine yol açmaktadır.
Çocukla görüşmelerimizde çocuğun Çocuk Eğitim Merkezi üzerinden
“ceza aldığını” ve ıslah edilmek için orda tutulduğunu fark etmediğini
gözlemledik. A için merkez sadece internete istediği zaman giremediği,
annesinin ve ablasının kıyafetleri ile “kadın” olamadığı ama iyi insanların
ona sevgi gösterdiği bir merkezdi. Kolluk kuvvetleri, mahkeme çocuğun
suçlu olduğuna ve tecrit edilmesi gerektiğine karar verdi. Hem
kovuşturma sürecinde hem de yargı sürecinde kimse bunu A’ya anlatma
gereği duymadı.
Çocuğun
Ticari Cinsel
Sömürüsü
LGBTİ çocukların ailede, okulda
ve iş hayatında yaşadıkları
şiddet ve ayrımcılık nedeniyle
fuhuş sektöründe akranlarına
göre daha fazla yer aldıkları
bilinmektedir.
Birçok lgbti çocuk için fuhuşun tek hayatta kalma alanı olması ciddi
toplumsal, ekonomik ve sosyal sorunlara işaret etmektedir. Öte yandan
seks işçilerinin haklarını savunan lgbti örgütlenmeler için de seks işçiliği
ile çocuğun ticari cinsel sömürüsü arasında bir ayrım ortaya koymak
gerekmektedir.
Fuhuş sektörüyle doğrudan ya da dolaylı ilgili olsun olmasın, Pembe
Hayat ve KAOS GL çocuk ve gençlerle çalışmalarında BM Çocuk Hakları
Sözleşmesi’nin ve ilgili diğer uluslararası haklar literatürünü temel alır.
Buna göre;
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 34 ve 35. maddeleri
uyarınca taraf devletler, çocuğu her türlü cinsel sömürüye ve cinsel
istismara karşı koruma güvencesi verirler. Bu amaçla; özellikle çocukların
yasa dışı veya psikolojik olarak zararlı herhangi bir cinsel etkinliğe
özendirilmelerini veya zorlanmalarını, ticari amaçlı cinsel sömürüde
kullanılmalarını, cinsel istismarla ilgili işitsel veya görsel materyallerde
kullanılmalarını önlemek amacıyla her türlü tedbiri almakla
yükümlüdürler.
Sözleşmeye ek olarak hazırlanan “Çocuk Satışı, Çocuk Fuhşu ve Çocuk
Pornografisi ile İlgili Ek Protokol” ise çocuk satışı, çocuk fuhşu ve çocuk
pornografisinin engellenmesi ile ilgili hükümlerin işlerlik kazanmasını
amaçlamaktadır. CEDAW (Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın
Önlenmesi Sözleşmesi) ile Palermo Protokolü (Sınır Aşan Örgütlü̈
Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ne ek Başta Kadın ve Çocuk
Ticareti Olmak Üzere İnsan Ticaretinin Önlenmesi, Durdurulması ve
Cezalandırılması Hakkında Protokol) de bu kapsamda kullanılan diğer
uluslararası belgelerdir.
2010 yılında yürürlüğe giren “Çocukların Cinsel İstismar ve Sömürüye
karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi” (Lanzarote
Sözleşmesi), çocuğa karşı cinsel istismar ve sömürüyü önlemeyi, cinsel
suç mağduru çocukları korumayı, çocuklar açısından adaleti sağlamayı ve
faillerin cezalandırılmasını amaçlar. Lanzarote Sözleşmesi, ceza yasaları
için çocukları cinsel istismar ve sömürüden korumak amacıyla dünyadaki
en yüksek yasal standartları açık ve anlaşılır bir şekilde sunmaktadır.
Lanzarote Sözlesmesi’ne göre çocuğun cinsel istismarı, bir çocukla
özellikle zor kullanma ve tehdit ile cinsel faaliyetlerde bulunma suçudur.
Bu faaliyetler;
· zor, güç ve tehdit kullanarak,
· aile içi dahil, çocuk üzerinde güven veya yetki gerektiren mevkii
kullanarak,
· bir zihinsel veya fiziksel özürlülük veya bağımlılığı sebebiyle, çocuğun
özellikle savunmasız bir durumundan yararlanarak gerçekleşebilir.
Bu eylemler; çocuğu yasadışı bir cinsel eyleme zorlamayı ya da
ikna etmeyi, çocuğu fuhuş ya da diğer yasadışı cinsel eylemler için
sömürmeyi, çocuğu pornografik gösteriler ve materyaller için sömürmeyi
içermekte, ancak bunlarla sınırlı kalmamaktadır1.
1_ UNICEF Türkiye Hastane Temelli Çocuk Koruma Merkezleri için Başvuru Kitabı –
İhmal ve İstismara Uğrayan Çocuğa Bütüncül Yaklaşım. 2011.
İki çocuk arasında geçen cinsel içerikli gösterme ya da dokunma tarzı
eylemler zorlama olmadığı koşulda, bazı durumlarda cinsel oyun olarak
adlandırılabilmektedir. Her iki çocuk da 4 yaşın altındaysa ya da iki çocuk
arasındaki yaş farkı 4 yaştan az ise çocuklar eylemi tam olarak kavrayacak
olgunlukta değilse bu durum cinsel oyun olarak değerlendirilmektedir2.
Cinsel istismar, çocuğa ya da üçüncü kişi/kişilere yönelik ayni ve/veya
nakdi bir karşılık içerirse, çocuğa karşı ticari cinsel sömürü (kısaca CTCS)
olarak tanımlanır. CTCS’nin en temel biçimleri çocuk fuhuşu, çocuk
pornografisi, cinsel amaçlı çocuk ticareti, çocuklarla cinsellik amaçlı
turizm ve çocuk evliliklerdir3.
Lanzarote Sözleşmesi’ne göre;
Çocuk fuhuşu; ödeme olarak para veya herhangi bir ücret ya da bedel
verilmesi veya vaat edilmesi karşılığında, bu ödemenin, vaadin veya
bedelin çocuğa mı yoksa üçüncü bir kişiye mi yapıldığına bakılmaksızın,
bir çocuğu cinsel faaliyetler için kullanma eylemidir.
Çocuk pornografisi; görsel olarak bir çocuğun gerçek veya temsili açık
cinsel ilişkiye girdiğini ortaya koyan veya bir çocuğun cinsel organlarının
cinsel amaç öncelikli olarak her türlü gösterimini içeren herhangi bir
materyali ifade eder.
2_ UNICEF Türkiye 2011.
3_ ECPAT. ECPAT. “Çocuklara Yönelik Ticari Cinsel Sömürü Hakkında Sorular ve
Cevaplar”. Çev. Ayşe Pınar Köprücü. 2007.
Download