T. B. M. M. B:47 17 » 12 4 1985 0: 3 130 bin civarındadır. Bu kapasitenin ancak yüzde toaçtia piyasa dengjesimin oluşmasına büyük kat­ 52'Si, yani 62 bin kadarı Sağlık ve Sosyal Yardım kıları olacak milî ilaç sanayüdkı de bir an önce Bakanlığının bünyesindedir. Türkiye'de yatak sayısı(kuruteasıoda fayda mülahaza esnekteyiz., Sayın milllidtvdkillerti,. 1983 yitalda Sağlık ve Sos­ , nm yeterli olmasına karşılık, yataklı tedavi kurum­ larının dağınık olması, yatak ihtiyacı doğurmaktadır. yal; Yardım Bakanlığınaı 'bağlı olarak düzenlenen Sos­ Bazı hastanelerde yatak işgal oranı yüzde 80 - 90'ı yal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel bulurken, bazılarında ise bu oran yüzde 20'lere düş­ Müdürlüğü, sosyal ve ekonomik yönden yoksulluk mektedir. Bakanlık hastanelerinde ise bu oran yüzde üçindıe bulunan korunmaya ımulhtaç çocuk, genç, yaş­ 53 civarındadır. Yataklı tedavi kurumlarının tek el­ la ve şakalara hizmet götürmekle yükümlü kılımmışde toplanmasıyla verim yükselecek, hizmetin daha ıtır.. bakanlık, yeni çocuk yuvaları kreşler ve huzur­ koordoneli yürütülmesi sağlanmış olacaktır. evleri açarak, sosyal yandımıa muhtaç vaıtandaşlanmızâ kucak açmıştır. Ayrıca,» bakanlığın, koruyucu Yataklı tedavi kurumlarını bir çatı altında top­ aile ve çocuk köyleri projeleninii de taikdÜrte karşılklarken, üniversiteleri ticaret metaı haline getiren üni­ yoruz. versite hastaneleri de bakanlıkça kontrol edilebilme­ SalIgın hastalıklara karşı millî hudulüar ve sahil­ lidir. Halkımız üniversite hastanelerinden yeterince lerimizi korumak .amacı lifle fiaaiyeıt gösteren Hudut faydalanamamaktadır. Zannederim Ankara'daki tıp ve Sabiler Sağlık Genel Müdürlüğü de, bakanlıkça fakültesi hastanelerindeki hasta tedavi ve hasta ba­ modernıize edilmekte ve eğitim çalkşmalarına ağır­ kım toplamı kadar, Ankara'da bir Numune Hasta­ lık verilmektedir. nesinde veyahut Ankara Hastanesinde hasta tedavi ve bakımı yapılmaktadır. Fakülte hastaneleri idarî iSayıın miletövefcilılerii, Sağlık ve Sosyal' Yardım yönden mutlaka Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı­ Bakanlığı denlince ilik aklımıza gelen, 'tedavi edici nın kontrolünde tutulmalıdır. •sağlık hizmetleri, yanli hastane, hekim ve hasta gel­ Sayın milletvekilleri, büyük bir problem haline mektedir. Bugün tedialvi kurumlarımızın raısyonel ve gelmiş bulunan poliklinik hizmetlerinde bakanlığın, arzu edildiği gibi liıyü' çalıştığını, hasta kabulden ta­ Kamu Sağlık Merkezi uygulamasıyla önemli bir burcu edilene kadar her işlemin mükemmel yürü­ rahatlama olmuştur. Sağlık ocaklarının araç, gereç, düğünü savunacak değilıim. Tedavi kurumlarımızda­ personel yönünden takviye edilip, rantalbl çalışmaları ki dağınıklığın günahı ne hüküimetıim'izdedlir, ne de temin edildiği takdirde, hastane önlerinde yığılmala­ bakanlığımızdadır. Yılardır uygulanan yanlış sağlık rın azalacağı, taşradan büyük merkeze akının du­ politikaları, hekim iısitilhdam poliMkalan bunun anaracağı ve en önemlisi, ihtisas hastanelerimizde po­ ısorumluisudur. Yulardır uygulaman ve hiçbir devlet liklinik hizmetlerinden çok ileri tetkik ve tedavile­ memuruna verilmeyen yanlış bir ayricahğın hekim­ rin daha verimli yapılacağı kanaatindeyiz. lere verilknesli, hastane hiyerarşisini bozmuş; «Mu­ ayenehaneden geç, hastaneye yat» alışkanlığının doğ­ masına da bu yanlış uygulamalar sebep olmuştur. Hakimlerimize görmekle mükellef oldukları kut­ si hizmetlere uygun bir ücret politikası takip editımedlikçe, muayenehane edebiyatları devam edecek­ tir, Bugün, Sağlık ve Sosyal! Yardım Bakanlığınca uygulaması düşünülen döner sermaye ve prim sis­ teminin bu aksakfoklları büyük ölçüde düzelteceğS* ne linanıyoruz. Pr&n «listemi, hekimlerimlizî teşvik edecek, daha fazla hastaya bakmalarına, hasta ile daha çok ilgilenmelerine yol açacaktır, En mühimi, hasta, hekim seçme imkânını elde edecektir. Sayın milletvekilleri, sağlık kuruluşlarının dağı­ nık olması ve çeşitli makamlarca yönetilmesi, mali­ yet itibariyle çok pahalıya mal olmakta ve verimi düşürmektedir. Bugün Türkiye'de yatak kapasitesi Sağlık kuruluşlarındaki dağınıklığın bir sakınca­ sı da, devletin sağlık kuruluşlarına ayırdığı paranın ayrı ellerde harcanılmasıyla maliyetin yükselmesidir. Bakanlıktan sınırlı bir bütçe ile çok fazla hizmet beklemenin yanlış olacağı kanaatindeyiz. Yıllar iti­ bariyle bakanlığa ayrılan bütçe oranlarında çeşitli değişiklikler vardır; ama hükümetimiz her geçen yıl bakanlığın bütçesini artırma gayreti içerisindedir. Bugün dünyada gelişmiş ülkelerde sağlık bakanlığı bütçelerine ayrılan oran yüzde 10 ila 25 arasında değişmektedir. Amerika Birleşik Devletlerinde büt­ çenin yüzde 23'ü, Batı Almanya'da yüzde 19'u, Yugoslavyarda yüzde 11'i, Japonya'da ise bütçenin yüzde 20'si sağlık bakanlığına ayrılmaktadır. Bakan­ lığın bütçeden alacağı pay ilerideki yıllarda artırıl­ dığı takdirde, daha iyi bir sağlık hizmetini halkı­ mıza sunacağına inanıyoruz. (A —