GDRDS: Kutanoz vaskulit, nekrotizan venulit veya lokositoklastik vaskulit olarak da adlandırılan palpabl purpura, nekroz, ulser, nodul, urtiker ve livedo retikularis gibi cesitli deri lezyonlarının izlenebildiği kucuk damar vaskulitidir. Burada sunulan arastırmanın amacı kliniğimizde lokositoklastik vaskulit tanısı almıs hastaların demografik ozellikleri, klinik ve laboratuar bulguları, eslik eden semptom ve muhtemel etyolojik faktorleri belirlemekti. GEREC-YONTEM: Calısmaya 2004-2011 yılları arasında Suleyman Demirel Universitesi Tıp Fakultesi Dermatoloji kliniğince takip edilen ve klinik ve/veya histopatolojik olarak lokositoklastik vaskulit tanısı alan hastalar dahil edildi. Hastalar ile ilgili veriler Enlil hasta takip modulunde taranarak, hasta dosyaları ve tıbbi kayıtları geriye donuk olarak incelenerek elde edildi. Olguların yası, cinsiyeti, lezyon suresi, yerlesim yeri ve tipi, lezyonlardaki semptomların ve deri dısı bulguların varlığı, muhtemel etyolojik faktorler, laboratuar bulguları ve tedavi secenekleri kaydedildi. BULGULAR: Calısmaya yas ortalaması 51.04 ·}18.29 (13-82) arasında değisen 28’i (%56) erkek, 22’si (%44) kadı 50 hasta alıdı Dcelenen hastaları deri lezyonlarıen sı alt ekstremite yerlesimli olup bunu sıasıile ust ekstremite ve govde izlemekte idi. Lezyonları buyuk coğnluğ palpabl purpurik papuller seklinde olup kasıtıen sı eslik eden semptomdu. Hastalar etyolojik acıan incelendiğnde ilaclar ve enfeksiyonları ilk sıada yer aldığıve buyuk coğnluğnda tedavi amaclısistemik kortikosteroid tedavisinin tercih edildiğ izlendi. Tartıma ve SONUC: Kutanoz lokositoklastik vaskulitli olguların yaklasık yarısı idiyopatik, diğer yarısı ilaclar, kimyasallar, viral, bakteriyel ve fungal enfeksiyonlar, sut proteini veya gluten alerjileri, lenfoproliferatif bozukluklar, solid tumorler, konnektif doku hastalıkları, inflamatuar barsak hastalıkları gibi kronik hastalıklar ile iliskilidir. Lokositoklastik vaskulit en sık alt ekstremitelere yerlesen purpurik papullerle karakterizedir ve lezyonlara ağrı, kasıntı, yangı eslik edebilir. Histopatolojik olarak perivaskuler notrofilik infiltrat ve damar duvarında fibrinoid depozitler izlenmekte ve tedavide sıklıkla kortikosteroidler kullanılmaktadır. Klinik ve epidemiyolojik bulgular acısından buyuk oranda literatur verileri ile uyumlu olan calısmamızda lezyonlara buyuk oranda eslik eden semptomun kasıntı ve en sık eslik eden ekstrakutanoz bulgunun artralji olması gibi bazı literatur verileri ile farklılık gosteren sonuclar da elde edilmistir. Hastalığa ait demografik ve klinik ozelliklerin tam olarak belirlenmesi icin benzer arastırmalara ihtiyac vardır.