Danışma Meclisi B : 91 28 . 4 . 1983 O :2 sinin bir sakıncası varsa diğeri tarafından telafi edil­ mek imkânı sağlanmış oluyordu; fakat genellikle arz ettiğim gibi, ezcümle son, pratik dediğim engel dola­ yısıyla şu sırada bu çoğunluk esasına dayanan for­ mülleri düşünmeye imkân olmuyor. Önümüzdeki se­ çimlerde, yani 1983 seçimlerinde ve muhtemelen 1986'da yapılacak ara seçimlerde bir tecrübeden geçe­ cektir bu Tasarıyla kabul ettiğimiz sistem; ondan sonra yine çoğunluk sistemi düşünülebilir. Sayın Başkanım; Son cümle olacak : Her halükârda yoğunluk sis­ teminin Türkiye'nin gündeminden çıkmadığı kanaa­ tindeyim. Saygıyla arz ederim. BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Yolga. Sayın Baysal, buyurun efendim. ne karşı değil, partisine karşı sorumlu kılan belirgin sakıncaları mevcuttur. Nispî temsil sistemi, sağlam demokratik gelenek­ lere, oldukça dengeli ekonomik ve toplumsal yapıla­ ra sahip ülkelerde benimsenebilecek bir sistem olmakla beraber, dengeli ekonomik ve toplumsal yapıya sahip olmayan, heyecan ve hareketin hâkim olduğu ülke­ mizde sakıncalı sonuçlar yaratabilecek bir sistemdir. Nispî temsil sistemi, fikir partileri gelişmemiş ve­ ya gelişme yolunda bulunan ülkelerde işlerliği müm­ kün olmayan bir sistemdir. ORHAN BAYSAL — Sayın Başkan, saygıdeğer üyeler; Anayasa Komisyonumuz, ilke olarak nispî temsil sistemini benimsemiş ve bizlere önermiş bulunmakta­ dır. Bu nedenle söz alma ihtiyacını duymuş bulun­ maktayım. Yeni bir seçim sistemi geliştirirken veya ülkemiz için nispî temsil sistemini önerirken, Türkiye'de son 20 yıldır uygulanagelen nispî temsil sisteminin kendi bünyesinden kaynaklanan aksayan ve sakıncalı yan­ ları, ülkemizin gerçeklerine uymayan nitelikleri, ül­ kemizin kendine has tecrübeleri, özellikleri, ihtiyaç­ ları mutlaka göz önünde tutularak değerlendirilme­ lidir. Bu anlamda nispî temsil sistemlerinin uygulandığı ülkelerde, azınlıkları koruma aşamasından, antisosyalist aşamaya geçme, aşırı uçlara kayma eğilimleri sık sık görülmektedir. Sayın Başkan, sayın üyeler; Tasarının tümü üzerinde yaptığım konuşmada, nis­ pî temsil sisteminin ülkemiz için sakıncalarını ay­ rıntılı olarak dile getirmeye çalışmıştım. Bunun için nispî temsil sisteminin şu aşamada sakıncalarını altını çizerek satırbaşları halinde tekrar vurgulamakta yarar görmekteyim. Yüksek malumları olduğu üzere, nispî temsil sis­ teminin; zaman içinde siyasî partilerin sunî olarak çoğalmasını veya bölünmesini kolaylaştıran, bunun sonucu olarak oyların dağılmasına neden olan, do­ layısıyla ülkeyi koalisyon veya azınlık hükümetleri idaresine, istikrarsızlığa terk eden, şahıslardan ziyade partilere oy vermeyi hedef güden, adayların kişilik­ lerini gölgede bırakan, parti merkez teşkilatlarını gi­ derek mutlak hâkim kılan, parti içi oligarşinin geliş­ mesini körükleyen, seçmenlerle adaylar arasında sağ­ lıklı bir ilişkiyi ortadan kaldıran, seçime ilgiyi azal­ tan, seçmeni gerçek seçim olayının dışında bırakan; nihayet, adayları seçildikten sonra kendi seçmenleri— 111 Salt adalet uğruna istikrarsızlığa neden olabilen, ülkeyi uzun süreli hükümet bunalımlarına sürükleyebilen nispî temsil sistemi, anarşinin, faşizmin veya nasyonal sosyalizmin dolaylı nedeni olan bir sistem­ dir. Yakın geçmişimize baktığımızda hemen görüle­ bilir ki, Türk toplumu daima istikrar iktidarı aramış­ tır. Çünkü, ülkenin buna ihtiyacı vardır. Türk seç­ meni oylarını sık sık, tek bir parti iktidarı oluştur­ ma, istikrarlı bir hükümet kurulması yönünde kul­ lanma eğilimi göstermiştir. Ancak, mevcut seçim sis­ temi; yani nispî temsil sistemi buna imkân vermemiş­ tir. 1977 seçimleri bunun somut bir örneğidir; fakat sonuç ve beraberinde getirdikleri yüksek malumları­ nızdır. Kabul etmek gerekir ki, dün olduğu gibi, özel­ likle bugün ve daha bir süre ülkemizde bilhassa istik­ rara ihtiyaç duyulacaktır. İstikrar ise; ancak koalis­ yon veya azınlık hükümetlerini zorunlu kılmayan uy­ gun bir parlamento aritmetiğiyle mümkündür. Bu­ nun için, siyasî partilerin zaman içinde çoğalmaması, oyların dağılmaması şarttır. O halde, benimsenecek bir seçim sistemi, her şey­ den önce partilerin çoğalmamasını, oyların dağılma­ masını, ülkeyi koalisyon veya azınlık hükümetlerinin idaresine terk etmemeyi öngörmelidir ve sağlamalıdır. Nispî temsil sisteminde ise buna olanak yoktur. Anayasa Komisyonumuz, nispî temsil sisteminin sakıncalarını mümkün olduğu kadar giderebilmek amacıyla nispî temsil sistemi olarak çifte barajlı d'Hondt sistemini önermektedir. Bunun üzerinde so­ mut örneklerle bir nebze durmak isterim.