C. Senatosu B : 28 azından siyasal nezaketi göstererek organa saldırmamalıdır. Savunmuşunuz, kararı aldırmış­ sınız, yanlış, doğru, o da iptal etmiş şimdi ku­ surlu hale düştünüz diye, düşen bir kimse çıkıp kusurunu meydana çıkarana saldırmamalıdır. Parti eğiliminde kalmadığına güzel örnekler de veriyor Anayasa Mahkemesi, Anayasa Mahke­ mesinde her halde bütün sayın yargıçlar bir kanaldan gelmiş değildir. Dokunulmazlık ka­ rarını kaldıran arkadaşların partisinin de des­ teklediği kimseler bulunduğu halde güzel bir örnekle oybirliği kararı çıktığı zaman bu yü­ ce yargıçlara duyduğum saygıyı bir kat daha gönül dolusu duydum. Yalnız bunu söylerken hiçbir organ kusur yapmaz mı? Elbette yapar. Ama her halde bu kusuru bilimsel eleştirilere ve kamu oyunun yargılarına vermek gerekir, bırakmak gerekir. Yoksa karşılıklı bulunan organlar birbirini suçlama gibi hele aynı hakla kanuşamıyacak bu kürsüde organları suçlamak hatalı olur. BAŞKAN — Sayın Yıldız bir var, dikkatinizi çekerim. dakikanız AHMET YILDIZ (Devamla) — Bitiriyorum efendim. Anayasa Mahkemesi ve Danıştay gibi organların demin de arz ettiğim gibi Cumhu­ riyete, daha doğrusu daha geniş deyimiyle re­ jimimize yaptıkları büyük hizmetler, demokra­ siye olan inancı kuvvetlendirmektedir. 100 yıl önce, şu kadar yıl önce, Berlin'de mahkemeler denildi. Türkiye'de de çoktan beri mahkemeler olduğuna inanıyoruz ama teminatsız hâkim ve bağımlılığı yeter olmıyan organlar, elbette bu­ günkü kadar etkin olamazdı, Orasını da kabul etmek gerekir. Ama bugün artık Türkiye'de özellikle bu iki büyük org'an Ankara'da Danış­ tay var, Anayasa Mahkemesi vardır dedirtti. Bunu dedirten yüce yargıçları saygı ile selam­ lamayı ödev bilirim. Sizleri de saygı ile selâm­ larım. (Alkışlar) BAŞKAN — Teşekkür ederim Saym Yıldız. Sayın senatörler, candan inanmanızı rica ederim ki, Yüce Senatoyu temsil etmek şerefine nail olan bir faniyi en çok bahtiyar eden hâ­ dise Yüce Senatonun Riyasetinin tarafsızlığın­ da ittifak etmesidir. Biraz evvel bir hâdise zu­ hur etmiştir, o hâdisenin çıplak yüzünü muh­ terem Heyetinize göstermeğe mecburum, Zabıt­ ları getirttim, zabıtlar aynen şu ifadeyi tesbit 29 . 1 . 1969 O :3 etmiş bulunmaktadırlar, «açık konuşayım, mi­ salini açıkça söyüyeyim, bir zamanlar bu kür­ süden memleketinin 150 senelik vilâyetinin ka­ za olmaması için müdafaasını yapan bir me­ bus suç işledi. Küfür etti diyerek elleri kolları bağlandı, yasama dokunulmazlığı kaldırıldı ve cezaevlerinde günlerce inim inim inletildi.» Bu beyandan bizim anladığımız manâ şudur: Mah­ keme kararı olmadan mevkuf olmak mümkün değildir. O sebepten dolayıdir ki, çok hürmet ettiğimiz bir adalet müessesesini överken, alkı­ şa tutar şekilde layık olduğu şekilde Heyeti Umunıiyeye takdim ederken, diğer taraftan kendisini daima ayakta tutmak mecburiyetinde kaldığımız bir adalet müessesesini yermiyelim ve onu mahkûm etmiyelim şeklinde, müdahale etmiştim. Bu müdahalede haklı idim, bir daha böyle hareket olursa bu müdahaleyi tekrar vicdanım müsterih olarak yaparım. Teşekkür elerim, beni dinlediğiniz için. Sayın Nıısret Tuna, AHMET NUSRET TUNA (Kastamonu) — Muhterem arkadaşlar, Anayasa Mahkemesi son Anayasamızın getirdiği bir müessesesidir. H::ıüiî TUrkirye'mkde tatbikatı azdır. Yeni ku­ ndan müesseselerin ömürlü olması ve hakikaten kendisinden beklenen gayenin tahassül etmesi için iopyekün riayet etmemiz, üzerinde dur­ mamız lâzımgelen mevzular ve mevhumlar var­ dır, Hakikaten demokrasi bir organlar rejimi­ dir. Organla:1 ahenkli bir surette çalıştığı müd­ detçe bu Devlet nizamı iyiye doğru gider, iyi­ liğinden bahsedilir. Fakat bu organlar ahengi­ ni kaybedip birbirine sürtüşecek şekilde çalış­ maya başladığı zaman artık orada şikâyetler başlar. Benim söz almamın, konuşmak için talibolmamm sebebi şu oldu. Anayasa Mahkemesini tetkik eden, Anaya­ samızda bir kurul yoktur. Bu kurulun karar­ larının üzerinde, bunu tetkik edecek ayrı bir crr;an yoktur. Anayasa Mahkemesinin münacobetleri asıl olarak Meclistedir. Mecliste Anayasa Mahkemesinin salâhiyet bakımından bir­ biri ile çatışması daima mümkündür. Bu pek n?k, Anayasa Mahkemesini evvelce kuran de­ mokrasilerde rasladığımız hallerdendir. Şimi1 ' i şunu müşahede etmekteyiz. Parlâmento, biıl'iîissa çok partili rejimin parlâmentolarında, k ı m b k h fikirler vardır. Bir kanun çıkacağı — 215 —