BD fiUBAT 2011 En çok özlediğim ses! U zun y›llar önce, tam bir sa¤›rl›kla ”sessiz aleme” göç etti¤im zamandan bu yana, duydu¤um seslerin an›lar›yla ›st›rab›m› hafifletmeyi düflündüm. Aradan y›llar geçti; art›k ne bir kuflun flak›yan na¤melerini, ne bir müzi¤i, ne de bir dost sesinin izlerini haf›zamda bulabiliyorum. Geçenlerde, genç bir dostumun sordu¤u bir soru zihnimi kurcalad›. Bir an için kendimi, iflitebilen mutlu insanlar aras›nda buldum. Hayatta üç gün iflitebilsem ne yapard›m? ‹kinci gün, asla duymad›¤›m sesleri arar, onlar› dinlerdim. Gökyüzünde süratle kayan bulutlar aras›nda kaybolup giden bir uça¤›n homurtusuna dalar; pervanelerin havac› o¤luma söyledi¤i flark›y› dinlerdim. Radyomu açar ve sevdi¤im ses sanatç›lar›n›n söyledi¤i flark›lar› arar bulurdum. ‹kinci günün akflam› hemen bir senfoni orkestras›n›n konse144 Gönderi: Dr. GÜRBÜZ TURGAY rine gider, viyolonsellerin tatl› na¤meleri aras›nda Caruso, Schumann, Heink, Mary Garden gibi billur ses sanatç›lar›n›n rüyas›na dalard›m. Üçüncü gün kuflluk vakti k›rlara ç›kar, ormanlar›n vahfli sessizli¤ine dalar, kayalar›n aras›ndan akan engin bir ›rma¤›n u¤ultusunu dinlerdim. Buradan, rüzgarla nazl› nazl› meyillenen da¤lara, çay›rlara döner; çay›r kufllar›n›n içli ça¤›r›fllar›na kulak verir, güne veda eden son c›v›lt›lar›n› dinlerdim. Geceleyin penceremin önüne oturup, karanl›kta pervas›zca konuflan sevgilileri doyas›ya kadar dinler, ya¤murun dam› döven sesinin ahengiyle kendimi uykuya b›rak›rd›m. ‹lk gün ne mi yapard›m? Uyan›r uyanmaz yaln›zca bir ses arard›m. Bütün bir gün yaln›z bu sese kendimi verir, onu, bir daha unutmayacak flekilde haf›zama ifllerdim. Bu ses, duyma mutlulu¤una ulaflamad›¤›m o¤lumun sesidir. •