ediTörden Potansiyel Büyük, Madencinin Önü Açılmalı Onur Aydın • onur@madencilik-turkiye.com • twitter.com/OnurMadenTR Madencilik hiç de kolay bir çalışma alanı değildir. Gerek işin doğasından kaynaklanan zorlu süreçler gerekse işleri yavaşlatan bürokrasi nedeniyle, dünya ölçeğinde sayılabilecek bir madenin üretime başlayabilmesi neredeyse 10 yıldan uzun bir süreyi bulmaktadır. Ülkemizde bunun çeşitli örnekleri mevcuttur. Bu konudaki güncel örneklerden bir tanesi de Ciner Grubu şirketlerinden Kazan Soda Elektrik Üretim AŞ tarafından yürütülen Kazan Trona Projesi’dir. Geçtiğimiz günlerde ziyarette bulunduğum Proje, Ankara’nın merkezine yaklaşık 35 km mesafede, Kazan ilçesi sınırları içerisinde yer alıyor. Proje kapsamında, yerin 430 ila 900 metre altında bulunan cevherin çözelti madenciliği ile yeryüzüne çıkarılması sonucu doğal soda külü üretilecek ve elde edilen ürünler dünya genelinde başta cam, kimya ve deterjan sektöründe faaliyet gösteren firmalar olmak üzere pek çok alandaki kuruluşlara satılacak. Tesis yatırım maliyetinin 1,35 milyar dolar mertebesinde bulunduğu Kazan Trona Projesi’nde Çinli bir kimya ve mühendislik şirketi ana yüklenici olarak görev alıyor. Dev projede maden, proses tesisi ve kojenerasyon tesisi olmak üzere üç ayrı alt birim bulunuyor. Proje kapsamında, doğal soda külü üretiminin ihtiyacı olan elektriği üretecek önemli büyüklükte bir elektrik üretim tesisi kurulacak. Burada üretilen elektriğin fazlası da satılabilecek. Kazan’da 1998 yılında gerçekleştirilen trona keşfinin ardından sahayı bulan Rio Tinto şirketi tarafından 2010 yılına kadar çeşitli jeolojik araştırmalar yapılmış ve madenin üretilebilirliği konusunda çalışmalar yürütülmüştü. 2010 yılında projenin Ciner Grubu tarafından devralınmasıyla mevcut planlar geliştirilerek dev bir yatırım planı ortaya kondu. Kasım 2014’e gelindiğinde tesis inşa süreci başlatıldı. Şu an bu dev projede hızla üretime doğru ilerleniyor. Şirketin hedefi Eylül 2017’de 1,5 milyon ton ağır soda külü, Temmuz 2018’de ise nihai hedef olan 2,5 milyon ton ağır soda külü (Na2CO3) ve 200 bin ton sodyum bikarbonat (NaHCO3) üretimine ulaşmak. Bu arada, trona madeninden çözelti madenciliği ile ağır soda külü ve sodyum bikarbonat üretimi son derece çevre dostu bir üretim yöntemi olup bu yöntem, yerin altına sadece sıcak su gönderilerek trona ile sudan elde edilen çözeltinin yeryüzüne alınması şeklinde özetlenebilir. Bu yöntemle dünya üzerinde sınırlı sayıda bölgede üretim yapılabildiği biliniyor. Avrupa ve Ortadoğu’nun bilinen en büyük, dünyanın ise ikinci büyük trona yatağı olan Kazan yatağının 1998’de keşfedilmesinin ardından 2017’de üretime geçilebilecek ve yatırımın 1,35 milyar doları bulacak olması, bizlere madenciliğin ne denli zorlu ve masraflı bir iş kolu olduğunu göstermektedir. Kazan trona keşfini yapan şirketin rezervi kendi beklentilerine göre yüksek bulmaması, projenin Ciner Grubu tarafından devralınmasına kadar geçen süreçte yaşanan boşluklar, tüm süreç içerisinde bürokratik nedenli yavaşlamalar, ülkemizin bu öz kaynağından elde edeceği katma değeri ancak yıllar sonra edinebilmesini sağlayacak. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri incelediğimizde kalkınmanın anahtarının büyük oranda madenler olduğunu görüyoruz. Kazan’daki trona keşfinin yapılmasının ardından bu kaynağın ekonomiye kazandırılması için devletin tüm imkanlarıyla seferber olması halinde, elde edilecek katma değerin ekonomiye kazandırılması bu kadar uzun zaman almayabilirdi. Bu tür stratejik ve ölçek olarak olağanüstü durumdaki maden yataklarının atıl kalmamasını sağlamak, bu sahalarda yatırımcıların üretime geçiş sürecini kolaylaştırmak her daim devletin, hükümetlerin görevi olmalıdır. Halihazırda bilinen yataklarımızın, çevreye ve insana duyarlı olacak şekilde, sürdürülebilir planlamalarla hızla ekonomiye kazandırılması ve genel ortalamada 100-150 metreden daha derinlerini henüz araştıramadığımız topraklarımızda hızla derin arama faaliyetlerinin yürütülmesi halinde, şu an dünya genelinde ilk 20 içerisinde olan ekonomimizin kısa süre içerisinde ilk 10’a yükselmesine büyük destek olacaktır. 4 www.madencilik-turkiye.com Derginin Adı Madencilik Türkiye İmtiyaz Sahibi Mayeb Madencilik ve Yerbilimleri Basım Yayın Ltd. Şti Adına Onur Aydın Genel Koordinatör - Editör Onur Aydın onur@madencilik-turkiye.com Yazı İşleri Müd. O. Çağım Tuğ cagim@madencilik-turkiye.com Yurt Dışı İlişkiler Hazal Birses hazal@madencilik-turkiye.com İdari İşler Volkan Okyay volkan@madencilik-turkiye.com Grafik Tasarım - Uygulama Gökçe Çınar gokce@madencilik-turkiye.com İnternet Teknolojileri Bilgin B. Yılmaz bilgin@madencilik-turkiye.com Abonelik İletişim abonelik@madencilik-turkiye.com Reklam İletişim reklam@madencilik-turkiye.com Hukuk Danışmanı Av. Evrim İnal evrim@madencilik-turkiye.com Akademik Editörler Baş Editör Doç. Dr. Kerim Küçük (DEÜ, Maden Müh. Böl.) Editörler Prof. Dr. C. Okay Aksoy (DEÜ, Maden Müh. Böl.) Prof.Dr. Cahit HELVACI (DEÜ, Jeo. Müh. Böl.) Prof. Dr. Erol Kaya (DEÜ, Maden Müh. Böl.) Prof. Dr. M. Emin Candansayar (AÜ, Jeofizik Müh. Böl.) Prof. Dr. Talip Güngör (DEÜ, Jeoloji Müh. Böl.) Doç. Dr. Ali Sarıışık (AKÜ, Maden Müh. Böl.) Doç. Dr. G. Gülsev Uyar Aldaş (HÜ, Maden Müh. Böl.) Doç. Dr. Hakan Başarır (ODTÜ, Maden Müh. Böl.) Doç. Dr. Melih Geniş (BEÜ, Maden Müh. Böl.) Doç. Dr. Melih Iphar (ESOGÜ, Maden Müh. Böl.) Doç. Dr. Niyazi Bilim (SÜ, Maden Müh. Böl.) Doç. Dr. Nuray Demirel (ODTÜ, Maden Müh. Böl.) Yayın İdare Merkezi 1042. Cd. (Eski 4. Cd.) 1335. Sk. (Eski 19. Sk.) Vadi Köşk Apt. No: 6/8 A. Öveçler ANKARA. Tel : +90 (312) 482 18 60 Fax : +90 (312) 482 18 61 info@madencilik-turkiye.com Baskı Başak Matbaacılık ve Tanıtım Hiz. Ltd. Şti. Macun Mah. Anadolu Bulv. No: 5/15 Yenimahalle - ANKARA Tel: +90 (312) 379 16 17 Yerel Süreli Yayın Tiraj 3500/ ISSN 1309-1670 Ulusal Hakemli Dergidir 1 Aralık 2015