Biri bizi dinliyor !.. Adı: DNA Y.Mim. Çelik ERENGEZGİN “Ağzından çıkanı kulağın duysun !...” 1 İstediğiniz şeye dikkat edin. Ona sahip olabilirsiniz !.. Çünkü DNA, içimizdeki yaşayan internettir.. Gönderdiğimiz tüm mesajlar daima ve inanılmaz bir süratle yerine ulaştırılmaktadır.. 2 DNA’nın normal beden sıcaklığında çalışabilen organik bir süper iletken olduğu artık anlaşıldı. Halbuki yapay süper iletkenlerin fonksiyon görebilmeleri için -140 ºC , -200º C arasında çok düşük sıcaklıklar gerekmekteydi.. Bu yüzden DNA iplikçikleri tüm zihinsel mesajlarınızı derhal algılamakta, kaydını alıp gereğini yapmakta !.. 3 Rus bilim adamları, DNA’nın; kesip biçmeden ve genlerini değiştirmeden, sözlerle ve frekanslarla etkilenebileceği ve tekrar programlanabileceğini kanıtladı. Sözdizim (sintaks) , anlambilim (semantik) ve gramerin temel kurallarını DNA ile karşılaştırdılar. DNA ile aynı harmonik yapıya ve işlevsel kurallara sahip olduğunu fark ettiler !. 4 DNA, ses ve düşünce tarafından modüle edilmiş lazer ışınlarına ve radyo dalgalarına daima reaksiyon göstermekteydi. Asırlar boyu, düşünceyi odaklayarak bedenlerde güçlü etkiler sağlanması, böylece bilimsel olarak açıklanmaktaydı. İnsanların, sözcük ve cümleleri kullanarak DNA’da yapısal değişiklikler sağlayabileceğini deneysel olarak kanıtladılar ! Örneğin, x - ışınları tarafından hasar görmüş kromozomları bu yöntemle tamir etmeyi başardılar. 5 Bir başka örnekte kurbağa embriyolarının DNA bilgi modelleri bu yolla değiştirilerek kertenkele embriyolarına dönüştü ! Tüm bilgi, DNA dan genler kesilip tekrar eklendiğinde karşılaşılabilecek yan etkiler ve uyumsuzluklar olmadan iletilmişti. Bu sonuç, kesip çıkarma işlemi yerine sadece kullanılan lisan ve onun titreşimi ile sağlanmıştı. 6 Ezoterik ve ruhsal öğretmenler, bedenimizin, sözcükler ve düşünce ile programlanabileceğini yüzyıllardır bilmekteydiler. Bu olgu nihayet bilimsel olarak kanıtlanmış ve açıklanmıştır. Daha sonra, bu program bilgilerinin iletilmesinde mesafenin de önemli olmadığı anlaşıldı. Çünkü zihinsel enerji, zaman ve mekandan bağımsız işlev görüyordu.. 7 İşte bir örnek : Bir kraliçe karınca, kolonisinden uzaysal olarak ayrı olduğunda, yuvanın inşası hala gayretle ve plana göre devam etmekteydi. Eğer kraliçe ölürse, kolonideki tüm çalışma duruyordu. Çünkü hiçbir karınca ne yapılacağını bilmiyordu. Kraliçe uzakta da olsa, "inşa planlarını" kolonisindeki karıncalara “grup bilinci” yolu ile gönderiyordu. Canlı olduğu sürece, istediği kadar uzakta olabilmekteydi... Demek ki !.... DNA@bedenimiz.com adresine ! gönderdiğimiz mesajlara, yani sözlerimize dikkat etmeliyiz..