On5yirmi5.com Kalbi Delik Hastalara Müjde! Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doktor Ali Cevat Tanalp, kalp deliklerinin ameliyatsız kapatılmasının mümkün olduğunu belirtti. Yayın Tarihi : 12 Ağustos 2011 Cuma (oluşturma : 10/21/2017) Özel Medicana Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Tanalp yaptığı açıklamada, tüm kalp deliklerini anjiografi laboratuarında ameliyatsız olarak kapatma olanağının günümüzde henüz mevcut olmadığını belirterek, yeni uygulamayla klinikte en sık rastlanan sekundum tipte ASD'ler, kapatma gerekliliği olan PFO'lar ve uygun bazı VSD'leri cihazla kapatmalarının teknik olarak mümkün olacağını kaydetti. Tanalp, ASD'lerin ameliyatsız kapatmaya uygun olduğuna yönelik değerlendirmede birkaç kriteri göz önünde tuttuklarını anlatarak, "Öncelikli olarak deliğin duvardaki yerleşimine göre 3 türde ASD söz konusu. Cihazla kapama bu gün için ancak sekundum tipte ASD denilen, deliğin kulakçıklar arasındaki duvarın tam ortasında yerleşmiş olduğu durumlarda mümkün olabiliyor. Ancak tüm ASD'lerin yaklaşık yüzde 60-70'inin sekundum tipte olduğu göz önünde tutulduğunda çoğunlukla hastalar bu kriteri karşılıyorlar. Diğer tipteki ASD'lerin bugün için tek kapatma yöntemi cerrahi olarak kapatılma. Başka bir kriter deliğin büyüklüğü. Çok küçük deliklerde cerrahi ya da ameliyatsız kapatma yöntemleri çoğunlukla hayat boyu gerekli olmuyor ve bu hastalar ömür boyu rahatlıkla sorunsuz izleniyorlar. Çok büyük deliklerde de özellikle 30 mm'den daha geniş bir ASD söz konusu ise ameliyatsız kapatma şansı azalıyor. Kalp duvarında deliğin çevresinde en az 4-5 mm sağlam bir doku parçası bulunması da kapatma için kullanacağımız cihazın duvara tam yerleşmesi için diğer bir önemli faktördür. Hastada tüm bu kriterlerin mevcut olup olmadığını tespit etmek için sıklıkla başvurduğumuz yöntem transözefageal ekokardiyografi (TÖE) dediğimiz, hastanın yemek borusuna yerleştirilen özel bir ultrason cihazı ile yapılan incelemedir. TÖE kalpteki deliğin anatomisinin tam tespiti ve ameliyatsız kapamaya uygun olup olmadığını göstermede çok değerli bir yöntemdir. Bu yöntemlerle kesin karar veremediğimiz çok nadir olgularda anjiografi laboratuarında kalp kateterizasyonu ve kalbin MR incelemesi de sağlıklı bilgi verebilmektedir" dedi. AMELİYATSIZ KAPATMA İŞLEMİ NASIL YAPILIR? Tanalp, ameliyatsız kapatma işlemini lokal anestezi altında anjiografi laboratuarında uyguladıklarını belirterek şunları kaydetti: "Çoğunlukla hastanın kasığındaki geniş bir toplar damardan kateter dediğimiz plastik tüplerle giriyoruz. İşlem boyunca bir hastanın yemek borusuna yerleştirdiğimiz TÖE bize rehberlik ediyor. Kapatma cihazı çift taraflı bir şemsiye şeklindedir. Kateter vasıtasıyla kalpteki delikten sağdan sola geçtikten sonra önce ilk şemsiyeyi deliğin sol tarafında daha sonra ikinci şemsiyeyi deliğin sağ tarafında açıyoruz ve işlem tamamlanıyor. İşlem çoğunlukla yarım saat içerisinde tamamlanıyor ve başarı oranı yaklaşık yüzde 95 civarında. Cerrahi ile kıyaslarsak daha kısa hastanede yatış süresi, daha çabuk işlem sonrası iyileşme süresi, cerrahi bir yara izi olmaması ve genel anestezi gerekmemesi gibi üstünlükleri mevcut. İşlemde ciddi komplikasyonlar dediğimiz istenmeyen olayların gerçekleşme ihtimali genellikle yüzde 1'den daha az ancak hastalarda işlem sonrası işlem yapılan kasıkta şişlik ve morarma, yemek borusundaki ultrason cihazına bağlı boğaz ağrısı gibi şikayetler nispeten daha sık görülebiliyor. Hastalar çoğunlukla işlemden 24 saat sonra yaptığımız kontrol ekokardiyografinin ardından taburcu oluyorlar. Daha sonra 6 ayda bir ekokardiyografik kontrollere devam ediyoruz. İşlem sonrası cihaz üzerinde pıhtı gelişmesini engellemek için yaklaşık 6 ay boyunca kan sulandırıcı tedavi uyguluyoruz" dedi. İHA Bu dökümanı orjinal adreste göster Kalbi Delik Hastalara Müjde!