D00001c4s1-4y1955.pdf 20.02.2010 14:40:17 Page 2 (1, 2) Yıl: Cilt: IV, 1955 Sayı: I-II • ILAHiYAT FAKÜLTESi D€RGİSİ ANKARA ÜNiVERSiTESi İLAHİYAT FAKÜLTESI TARAFINDAN ÜÇ AYDA BİR ÇlKARILIR 1-11 1955 TÜRK TARİH BASIMEVİ-ANKARA KURUMU ı 9 5 5 D00001c4s1-4y1955.pdf 20.02.2010 14:40:17 Page 11 (1, 2) İSLAM HUKUKUNDA KASANİYEC) .GÖRE BULUNMUŞ ÇOCUK. Prof. Dr. E. PRITSCH ve Prof. OTTO SPIES . İslam Hukuku ha~nda garp ilim aleiiiinde bilhassa son zamanlarda bir çok eserler, yazılar çıkmaktadır. İngilizce, Fransızca Almanca, -İtalyanca ve daha başka dillerde bu hukuku bütününde veya kısımlarında mevzu edinen etütler, memleketirriizde bu saha_da yapılan tetkiklere nazaren diyebiliriz ki oldukça zengindir. .Hukuk tarihiiiiizde uzun _bir· devir kaplamış olan ve komşularımızın bir kısmında hala az çok meriyette bulunari bu hukukun hukuk mukayesesİ bakımından d·a ilgi. çekm~si tabii,. dir. Biz burada Zeitschrift für vergleichende RechtsWiss~nschaft mecmuas!niıi · 57 inci cildinde (ıg54) neşir ve 'ayrı nüsha oÜı.rak da tabedilen "Al k~saniye ··göre isiani hukukunda buhihrriuş çoçuk" unvanlı. :etüd'den bahsetmek istiyoruz. Bu te~ik; kadim hukuk nizamlar.ı, Babil, Roma, ve İslam hukUku sahasında ve · umurriiyetle .hUkclc .intikiyesesi mevz·tilaı:Ulda yazdıği:. kıymetli .yazılariyle ve ıİıemleh:tirriiz huk~k-ve teşkilatı üzerine yaptığı incelemeleriyle tanınmıŞ'olan adı geçen mecmuanın naşiri Prof. Erich Pritsch ile gine' İslam hukukuna dair ihatalı etütleri bulunan kıy­ metli mesai arkadaşı Bon Üniversitesinde Profesör' Otto Spies tarafindan yapılmıştır. Tetkikte şuraya buraya bırakılan yeni doğmuş çoçukların huktiki durumu bakımından ortaya çıkan bir Çok problemler için eski doğu ve batı hukukunda umurriiyetle az ma lumata tesadüf edildiği haİde İsl'am hukukunun buna istisna teşkil ettiği., Kasani'nin ve Sarahsi'nin, büyük eserlerinde. bununla etraflı surette meşgul oldukları hyıt, Babil, Yunan, Mİsır, Roma ve Yahudi hukukunda görülen bilgiler nakil edildikten sonra İslam hukuku· alınmaktadır:: · · ele İslam h~llku bUlunmuş çoÇuklar~ri hukuki dururriunu, sual mevzuu olabilen her noktah:ıazardan üı.fsile tabi tutmuştur. İslamdan onceki Araplarda çoçuk katli yaygın idi. Hz. MUhammed yeni doğari Çoçukların öldürülmesini menetti. Çocukların. himayesi hususunda şiddetlitaleblerde buhındu. Bu çocukları bırakıldıkları yerden kal_dırıp almak ve yetimleri gijrüp gözetmek dm' en mergub, mendub, sevabı mu'ip biı~ m~ . . Kasani'Dln izahatı bir sistem için&~ üç baş kısma ayrılır. Evvela bulunmuş Çoçuğun arapea terirrii olan.Lakitkelimesi lugat ve örf itibariyle açıklanmış, sonra lakitın st.atusü ve üçüncü olarak da lakit'ın hususi durumundan çıkan meseleler teşrih edilrriiş­ tir. İkiiıci kısımda bahis mevzuu edilen statu, hürriyet. statüsüne, dini satatuye ve ailevi . . statuye dairdir. · . .I-c- Roma huk,ukunda justinien denberi olduğu gibi islamda da bulunmuş çoçuğun hürriyeti esastir. Yani böyle' brr çoçuk ',hü:rl~r için . mevzu hukuk hükümlerille ta. . . Kasani [Alaeddin Ebu Bekir bın Mesud bin A.ıımed el-Kasani] Hicri 587 yılında Halep:~e ölıiıüştür. Eserinin adı "Bedai ussana'i fi tertibiş. şera'i, dir. Hanefi fıkhi üzerinedır. '7 cüzdür. Bahsi edilen "Lakit, 6 ıncı 'cüz Ls. 197-200] dedir. Bi.ı sayfaların Almanca tercemesi ettidün sonunda verilmiştir. Kitabın birinci tab'ı [1328-ıgıo] Mısırda yapılmıştır. Ş, Ş. A. .. 1 D00001c4s1-4y1955.pdf 20.02.2010 14:40:17 Page 12 (1, 1) PROF. DR. EIÜCH PRİTSCH ·1 i v""E PROF. OTTO SPİES bidir. Onun köleliğini iddia eden isbat ile mükelleftir; meğer ki lakit bülugundan sonra, kendi kölesi olduğunu iddia eden şahsm kölesi olduğunu ikrar ve kabul ede. Kasani'ye göre böyle bir ikrar (şafii mezhebi .hilafına olarak) makabiine t~sir eder bir kuvveti h<~;,iz değildir. Yani bulunmuş 'çoçuğlın, ancak l).ürlerlıı yapabileceği ·eski tasarrufları, sonradan hükümsüz olmaz · 2 - Lakit'ın dini statusu; islamda siyasi ve dini cemaat ayın zamanda medeni statu olduğundan Kasani'ye göre (esas itibariyleYahudi hukukunda olduğu gibi) ço-. cuğun bulunduğu yerde ikamet edenlerin eksensinin dinine nazaren tayin edilir. Çocuğun bir kilise veya sinagogta bulunması da bilhassa cheınıniyeti haizdir. 3:- Ailevi statuye gelince bu, çoçuğuı.-ı. kimd~n olduğu bilinmediğinden meçhuldür. Üçüncü kısım aşağıdaki :inevzulara ayrılır: ı- Hırıstiyanlık tesiri altında 'sonraki Roma hukuku gibi İslam' hukuku da lakitın bulunduğu yerden alınmasını dinen makbul~ hayırlı bir. flll saya. 2 - Bulan kimsenin hukuki durumu, kimsenin, çocuğu . onun elinden aiin.ağa mezun olmadığıkabul edilmek suretiyle temin edilrpiştir. Onı.i :ıpiıhafa:ia, alakqyma hakkı bulanındır;kendi rizasiyle verirse istirdad edemez. .· - · ~ ' ' g-,- Lakitın akı·abası malum değilse akrabalığın hukuken ehemmiyeti olan hususlarda akraba yerine kadı tarafından temsil edilen, devlet, (Sultan, beytülmal) kaim olur. aa- Muhtaç lakitın nafakası beytulmal tarafından ödenir. bb- lakit üzerine vasayet devlete aittir. cc- Lakıt tazmin etmesi lazım gelen bir fiil ika ederse devlet öder. 'Devlet diyet'i ödemekle akilenin, mevlamn yerine geçer ve lakit artık başka bir patron seçemez. Lakit öldürülecek olursa fail tarafından ödenecek diyet devlete ait olur. 4· Lakitın malum olmıyan babasına karşı mü:,asebetine gelince, babalık iddiası çoolarak bilhassa kolaylaştırılrmştır. Lakitııı bizzat kendi çocuğu olduğunu söyleyen kimsenin iddiası bir isbata muhtaç olmaksızın doğn1daiı· doğruya haki. lmt sayılır. Çünkü bu iddia da bir ilrrar mündeıniçtir; B~ cİa her iki t~rafııı yani gerek Ürrai' edenin ve gerek lakitıiı ınenfaatınadır. Fakat bu, sadece aile statusu bakırmn­ dandir; hürriyet ve diyanet statusu bakımından değildir. Bu itiba.rla bir köle veya gayri ınüslim (ziirınll), çocuğmı babalığını iddia eder~e (ço~uk aleyhine olarak) iddia edilen bu vakia'nın · (şahadetle) ,ispatı, tesbiti lazım gelir. Bir kadın, lakitm kendi çocuğu olduğunu .iddia ederse bu iddia a~cak kocası tara:fuidan tasdik edilirse yahut akilesi, kadının lehine şahadet eder veya· kadın·Çoc~ğun kendi çocuğu olduğu hakkLoıda ispat getirirse tutulur. Kasani'de muhtelif şahısJarın (erkekler ve kadınlar), bulunanın kendi çocuğu olduğunu iddia etmeleri hali bilhassa tethl edilmiştir: · cuğun menfaatına Bulan, bulduğu çocuğu evlad edinebilir mi? meselesi lsla.'m hukukund~ varit değil­ dir. Çünkü İslam hukuku bizim bildiğimiz manada: bir adapsiyon tanımaz. Bunu:ri yerine babalığı ikrar yolundan istifade edilir. Bu ikrar lakita, doğrudan doğruya tanıyanın çocuğu durumunu verir. Bu itibarla böyle. bir tanıma ile bulan dahi lakite · · 1:endi çcıcuğu yapıuış olur.. Hırıstiyaıılıkta tesis edilen, bulunmuş çocuklara mahsus evler, bilindiğine göre es- D00001c4s1-4y1955.pdf 20.02.2010 14:40:17 Page 12 (1, 2) İSLAM HUKUKUNDA KASANiYE GÖRE BULUNMUŞ ÇOCUK IS ki Yahudi dünyasında yoktur. Ibni Hallikaıi'a göre (ı. 6ıo) şark İslam aleminde Türk prensi Gökbörü, bir lakithane yaptırmıştır. Bu zat: 2 "Dullar iÇin, yetim çocuklar iÇfn ve bir de lakitlar için bir ev yaptırdı; sonuncusuna sütnineler tayin etti. Her bulunan çocuk emzirilmek üzere bu sütnindere götürülebilirdi. Her bir evde bulunanların hergünkü ihtiyaçları temin edilmişti,,. Prof. S. Ş. ANSAY \ . .'fi 2 550-630 (ı ıs6-1232) yılİarı aras~da yiışamış olan ve daha ·birçok hayratı olduğundan balisedilen Erbil Atabeyi Muzafferueldin Said acimdaki bu zat mezkur tesisiı:i Erbilele yaptırmıştır (bak. Süheyl Ünver, Selçuk Tababeti s. 23, 24). S. Ş. A.