M. Meclisi B : 44 21 . 2 * 1975 O : 3 İkinci defa görüşülmek

advertisement
M. Meclisi
B : 44
İkinci defa görüşülmek suretiyle kabul edilmiş­
tir.
1974 Haziranında toplanan 59 ncu Çalışma Kon­
feransında ise:
Kanser yapan madde faktörlerinin yarattığı mes­
lekî tehlikelerin önlenmesine ilişkin 139 sayılı Söz­
leşme,
Eğitimle ilgili ücretli izin konusundaki 140, sayılı
Sözleşme ile,
Kanser yapan madde ve faktörlerin yarattığı mes­
lekî tehlikelerin önlenmesine ait 147 sayılı Tavsiyename,
Eğitimle ilgili ücretli izine ilişkin 148 sayılı Tavsiyename,
Kabul olunmuştur,
1. Doklardaki yeni yükleme-boşaltma yöntem­
lerinin sosyal etkilerine ilişkin 137 sayılı Sözleşme
Yükleme - boşaltma işçilerine imkân nispetinde
düzenli ve sürekli bir iş sağlanmasını, bunların ça­
lışma koşullarını iyileştirilmesini öngören tedbirlere
yer vermektedir.
Bu sözleşme Ulaştırma Bakanhğıyle ortak bir ça­
lışmayı gerektirdiğinden, bu yolda gerekli işbirliğine
girişilmiştir. Sözleşmenin onaylanıp onaylanmayaca­
ğı, bu çalışma sonuçlarına göre belli olacaktır.
2. Asgarî istihdam yaşıyle ilgili 138 sayılı Söz­
leşme;
Çeşitli sektörler için ayrı ayrı kabul edilmiş olan
sözleşmeleri sektör farkı gözetmeksizin yeknesak bir
belge haline getirmektedir. Sözleşme, asgarî istihdam
yaşını genellikle 15 yaş olarak saptamaktadır. Niteli­
ği yönünden gençlerin sağlık, güvenlik ve ahlâkî du­
rumlarına zararlı olabilecek işlerde bu sınır ilke ola­
bilecek işlerde bu sınır ilke olarak 18 yaştır.
Sözleşme, üye ülkelerin esas itibariyle çocuk işçi
için saptanan asgarî yaş sınırlarının gittikçe yüksel­
tilmesini ve çocuk işçi çalıştırma olanağının zaman­
la kaldırılmasını amaç edinen bir politika izleme­
lerini öngörmektedir. Bu kurallar mevzuatımız ve
plan hedefleriyle büyük ölçüde bağdaşmaktadır. An­
cak, tarım sektöründe çalışanların çalışma koşullan
henüz düzenlenememiş olduğundan bu düzenleme
yapıldıktan sonra bu sözleşmenin onaylanması ye­
rinde olacaktır.
3. Kanser yapan madde ve faktörlerin yarattı­
ğı meslekî tehlikelerin önlenmesine ait 139 sayılı
Sözleşme:
Meslek gereği yasaklanacak
veya izne veya
kontrole tabi tutulacak kanser yapan maddelerin,
21 . 2 * 1975
O : 3
belirli zamanlarda saptanmasını ve yasaklanmaya ko­
nacak istisnaların izin belgesine bağlanmasını ön­
görmektedir.
tş mevzuatımız bu sözleşmenin öngördüğü tedbir­
lerle, esaslarla paralellik göstermektedir. Ancak, tarım
sektöründe çalışanların durumları mevzuatla düzenlen­
miş değildir. Bu sektörde çalışanların iş ve sosyal gü­
venliklerini sağlayan mevzuat, oluşturulduktan ve bu
sözleşmenin yürürlüğe girmesinden sonra gelişen ko­
şullar içinde onaylanmasının uygun olacağı düşünül­
mektedir.
Dördüncü sözleşme, eğitimle ilgili ücretli izin ko­
nusundaki 140 sayılı Sözleşmedir. Belirli bir devre
için eğitim amacı ile ve uygun malî yardımlarla bir­
likte, işçilere izin verilmesini hedef tutmaktadır. Bu
amaçla, üye ülkeler kendi koşullarına uygun metodlarla ihtiyaca göre kademeli olarak, her düzeydeki for­
masyonu, genel eğitim, sosyal ve sendikal eğitimi amaç­
layan ücretli izin verilmesini teşvik edici bir politika
uygulayacaklardır.
Her ne kadar, 1470 sayılı İş Kanununda eğitimle ilgi­
li ücretli izin konusunda özel hükümler yer almamakta
ise de, (bir müddet sonra bu konuya geleceğim.) bazı
toplu sözleşmelerde buna dair hükümler öngörülmek­
tedir. Ayrıca, Bakanlığımızca hazırlanmakta olan işçi
ve çırakların eğitimi hakkındaki kanun tasarısında,
ücretli eğitim iznine olanak sağlayan hükümler de yer
almaktadır.
Sözü geçen sözleşmelerin her biriyle ilgili yukarıda
değinilen dört tavsiyenameye gelince; bu belgelerin
üye ülkeler tarafından onaylanmaları söz konusu de­
ğildir. Bu tavsiyenameler, ülkemiz mevzuatının uluslar­
arası normlar doğrultusunda geliştirilmesine olanak
sağlayan ve ülke koşullan içinde mevzuat çalışmaları­
na ışık tutan bir nitelik taşımaktadır. Böylece, bir
hukuk tekniği gereği olarak bu hususların zapta geçi­
rilmesini müteakip (ki, bu zabıtlar gönderilecektir)
bundan sonra Bakanlığımızın görevlerini üç anabölümde toplamak mümkündür.
Birinci sorun, istihdam sorunudur. Söz alan arka­
daşlarımın hemen hepsi bu istihdam sorunu üzerinde
durmaktadırlar. Yerden göğe kadar hakları vardır.
Çünkü, bugün istihdam sorunu, bilhassa işsizlik soru­
nu, bir hastalık gibi, bir çığ gibi, sadece Türkiye'yi
değil, bütün dünya devletlerini sarmıştır, sarmaktadır.
Binaenaleyh, istihdam sorununda, demin bir arkada­
şım söyledi, zaman geçiyor, dünya dönüyor, bu dün­
yanın dönmesi nispetinde, oranında tedbir alan mem­
leketler yakayı kurtaracaklar, diğer memleketler ise
484 —
Download