gümrük đşlemlerđne özgü muhasebe denetđm modelđ

advertisement
T.C.
ANKARA ÜNĐVERSĐTESĐ
SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ
ĐŞLETME ANABĐLĐM DALI
GÜMRÜK ĐŞLEMLERĐNE ÖZGÜ
MUHASEBE DENETĐM MODELĐ
Doktora Tezi
Mehmet YILDIRIM
Tez Danışmanı
Prof. Dr. Ercan BAYAZITLI
Ankara-2006
ĐÇĐNDEKĐLER
BĐRĐNCĐ BÖLÜM
GÜMRÜK, DEĞĐŞĐM NEDENLERĐ,
RĐSK YÖNETĐMĐ VE GÜMRÜK DENETĐMĐ
sayfa
1. Gümrük
1.1. Tanımı..............................................................................................
4
1.2. Gümrüklerimizin Tarihsel Gelişimi..............................................
5
2. Đthalat Đşlemlerinde Öne Çıkan Hususlar ve Devlet Firma için Önemi
2.1. Kıymet.............................................................................................
13
2.2. Menşe..............................................................................................
16
2.3. Tarife..............................................................................................
17
3. Đhracat Đşlemlerinde Sapmalar............................................................
19
4. Gümrük Đdarelerini Etkin Çalışmaya Đten Sebepğler
4.1. Üretimin Küreselleşmesi...............................................................
20
4.2. Ticaretin Serbestleşmesi................................................................
23
4.3. DTÖ Altında Ticaretin Kolaylaştırılmasına
Yönelik Çalışmalar..........................................................................
25
4.3.1. Uluslararası Anlaşmaların Getirdiği Yükümlükler........
27
4.3.2. Bölgesel Ticaret Anlaşmaları............................................
28
4.4. Đç Çevrelerinin Baskısı.................................................................
32
4.5. Üretim Yönetiminde ve Teknolojideki Gelişmeler....................
32
ii
5. Dünya Gümrük Đdarelerinde Yaşanan Değişmeler..........................
33
6. Ülkemiz Gümrük Đdaresinin Đçsel ve Dışsal Baskılara Tepkisi:
Modernizasyon Projesi.........................................................................
37
7. Mevcut Gümrük Kontrol Sistemi
7.1. Gümrük Kontrolü..........................................................................
45
7.2. Gümrük Mevzuatımızda Kontrol...............................................
47
7.3. Kontrol Yöntemleri.....................................................................
48
7.3.1. Ön Đnceleme ve Eşyanın Fiziki Kontrolü........................
49
7.3.2. Belge Kontrolü veya Ertelenmiş Kontrol.......................
52
7.3.3. Sonradan Kontrol.............................................................
54
7.4. Denetim Elemanlarınca Gerçekleştirilen Kontrol....................
55
7.4.1. Đnceleme..............................................................................
56
7.4.2. Soruşturma.........................................................................
57
7.5. Gümrük Teşkilatındaki Denetimin Örgütsel Yapısı.................
57
8. Mevcut Denetim Sisteminin Açmazları
8.1. Örgütlenme ve Altyapı Sorunu.....................................................
59
8.2. Ülkemiz Yapısından Kaynaklanan Sorunlar..............................
60
8.3. Dış Ticaret Đşlemlerindeki Artış...................................................
62
9. Risk Yönetimi........................................................................................
63
9.1. Risk Yönetim Planı........................................................................
64
9.2. Risk Yönetim Organizasyonu ve Sorumluluklar........................
65
9.3. Risk Yönetim Sisteminin Aşamaları.............................................
67
9.3.1. Belirleme Aşaması...............................................................
68
9.3.2. Değerlendirme Aşaması.....................................................
68
iii
10.
9.3.3. Yönetim Aşaması................................................................
69
9.3.4. Đzleme ve Belgelendirme Aşaması.....................................
70
9.4. Risk Yönetiminin Gümrükte Uygulaması...................................
71
Gümrüklere Özgü Muhasebe Denetimi/Sonradan Kontrol..............
76
10.1. Sonradan Kontrol Denetiminin Uygulanması
Đçin Gereken Şartlar.................................................................
80
ĐKĐNCĐ BÖLÜM
GÜMRÜK MUHASEBE DENETĐMĐNĐN DÜNYA UYGULAMASI
2.1.Amerika Birleşik Devletleri............................................................
88
2.1.1. Planlama ve Hazırlık.....................................................
93
2.1.2. Ön Toplantı....................................................................
93
2.1.3. Çalışma Planın Hazırlanması......................................
94
2.1.4. Görüşme Mektubu........................................................
94
2.1.5. Başlangıç Toplantısı......................................................
95
2.1.6. Alan Çalışması...............................................................
95
2.1.7. Sonuçların Raporlanması.............................................
95
2.1.8. Denetim Grubu ile Đşletme Arasındaki Đlişki..............
96
2.1.9. Sonuç Toplantısı............................................................
97
2.1.10. Denetim Raporunun Yayımlanması...........................
98
2.1.11. Đzleme.............................................................................
98
2.2. Kanada...........................................................................................
99
2.2.1 Đthalatçı Profilinin Çıkarılması..................................
100
2.2.2. Đthalat Sürecinin Tanımlanması..................................
102
2.2.3. Örnekleme Yapılması...................................................
103
iv
2.2.4. Đnceleme ve Değerlendirme.........................................
103
2.2.5. Raporlama
2.2.5.1. Sonuçların Đthalatçıya Raporla Bildirilmesi
104
2.2.5.2. Sonuçların Gümrük Đdaresine
Raporla Bildirilmesi.....................................
105
2.2.6. Đzleme....................................................................... …
106
2.3. Avustralya..................................................................................
106
2.3.1. Ön Đnceleme ve Mali Denetim Planlaması..............
108
2.3.1.1.Ön Bilgi Toplanması ve
Açılış Toplantısı............................................. 108
2.3.1.2.Đşletme Sisteminin Gözden Geçirilmesi.....
109
2.3.1.3.Riskli Alanların Tespiti..............................
109
2.3.2. Analitik Çalışma ve Đlk Değerlendirme................
110
2.3.3. Denetimlerin Tanımlanması ve
Değerlendirilmesi................................................... 112
2.3.4. Đç Kontrol Etkinliğinin Test Edilmesi..................
115
2.3.5. Đşlemlerin ve Kayıtların Değerlendirilmesi......... 117
2.3.6. Denetim Sonuçlarının Değerlendirilmesi............
119
2.3.7. Denetim Sonuçlarının Raporlanması................... 119
2.4. Japonya.................................................................................... 122
2.4.1. Đthalatçıların Seçimi............................................... 122
2.4.2. Bilginin Toplanması............................................... 123
2.4.3. Đthalatçıya Ait Riskin Belirlenmesi...................... 124
2.4.4. Denetim Planın Oluşturulması............................. 126
v
2.4.5. Denetimin Yapılması............................................. 126
2.4.6. Denetimin Sonuçlandırılması................................ 127
2.5. Fransa.....................................................................................
128
2.5.1. Đşletmenin Dış Kontrolü........................................ 128
2.5.2. Đşletmenin Đç Kontrolü.........................................
133
2.5.3. Muhasebe Kayıtlarının Kontrolü........................
136
2.6. Almanya................................................................................
137
2.7. Ülke Uygulamalarının Değerlendirilmesi............................ 139
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ÜLKEMĐZ GÜMRÜK ĐDARESĐNE MODEL ÖNERĐSĐ
3.1. Muhasebe Denetiminin Hukuki Dayanağı........................... 145
3.2.Önerilen Model......................................................................... 151
3.2.1. Örgütlenme ve Personele Đlişkin Öneri................ 151
3.2.2. Uygulamaya Đlişkin Öneri..................................... 156
3.2.2.1.Dış Kontrol................................................. 161
3.2.2.2.Firmanın Bilgilendirilmesi......................
163
3.2.2.3.Đç Kontrolün Değerlendirilmesi................ 166
3.2.2.3.1. Đçsel Kontrol Soruları.............. 168
3.2.2.3.2. Đçsel Kontrolün Test Edilmesi.. 180
3.2.2.4.Đthalat Đşlemlerinin Muhasebe Kayıtları
Üzerinde Đncelenmesi................................. 181
3.2.2.5. Uygunluk Değerlendirme Raporlarının
Hazırlanması............................................. 203
3.2.2.6. Đzleme......................................................... 204
vi
SONUÇ........................................................................................
205
Kaynakça...................................................................................... 209
EK: 1- Dış Ticaret Đşleminde Mal ve Belge Akım Tablosu....... 212
EK: 2- Örnek Bildirim Mektubu................................................ 214
EK: 3- Đşletmeye Yönelik Anket/Soru Bildirimi......................... 215
EK: 4- Đçsel Kontrol Soruları(Örnek)........................................ 220
EK: 5- Fransız Gümrüklerinin Uyguladığı
Đç Kontrol analiz Planı.................................................... 233
EK: 6- Gümrük Đşlemlerinde Uygunluk
Değerlendirme Yönetmelik Önerisi............................... 243
vii
ÖZET
Bu çalışmada, gümrük noktasında kontrola tabi tutulmadan ithalatçıya
teslim edilen eşyanın muhasebe kayıtları üzerinden izlenmesi olan gümrük
muhasebe denetiminin, diğer ülke uygulamaları da gözönünde
bulundurularak ülkemiz için uygulanabilir bir model oluştururulmuştur.
Bu çerçevede, öncelikle gümrük idarelerini değişime zorlayan etkenler
ile bunun sonucunda uygulamada geliştirilen risk yönetimi ve sonradan
kontrol üzerinde durulmuş; genel olarak kavramsal çerçeve ve yöntem
ortaya konulmuştur. Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Avustralya,
Japonya, Fransa ve Almanya örnekleri de incelenerek ülkemiz için
teşkilatlanma ve personel ile uygulamaya yönelik olarak model geliştirilmiştir.
ANAHATAR KELĐMELER : Gümrük mali denetim, uygunluk değerlendirmesi,
sonradan kontrol, risk yönetimi, gümrük muhasebesi
viii
ABSTRACT
Customs audit, which means follow up import goods by means of
accounting records, has been examined in this study within the framework of
post release controls in order to create a model which can be implemented
by Turkish Customs.
In this context, the reasons forcing customs to change, risk
management, the terminology and the methodology of customs audit has
been discussed. The examples of United States of America, Canada,
Australia, Japan, France and Germany have been examined respectively.
According to the examination, a “Turkish Model” for organization, staff and
accounting practices has been determined.
KEYWORDS : Customs audit, compliance assesment, post release control,
risk management, customs accounting
ix
GĐRĐŞ
Son otuz yılda uluslararası ticaretin nicelik ve niteliğinde meydana gelen
gelişme ve değişmeler, özellikle ticaretin serbestleşmesi yanında iletişim ve taşıma
masraflarının düşmesi, yönetim tekniklerinin gelişmesi firmaların faaliyetlerini
küresel düzeyde yapabilmeleri için uygun ortam hazırlamıştır. Bu gelişmeler gümrük
idarelerini de değişime zorlamış, kontrol faaliyetleri konusunda yeni yaklaşımlar
geliştirmeleri gereğini ortaya çıkarmıştır.
Bu sürece paralel olarak gümrükten toplumun ve siyasi otoritelerinin
beklentileri de değişim göstermiştir. Gelir toplama yanında uyuşturucu kaçakçılığı
dahil yasaklı ve kontrole tabi malların giriş ve çıkışlarından kamu düzeni ve
toplumun korunmasına yönelik sınır kontrolü yanında yasal mal hareketinin de
kolaylaştırılması işlevleri yüklenmiştir.
Zira, firmaların üretim ve pazarlama süreçlerinin giderek hızlanması ve
rekabetin en önemli gereklerinden birinin tüketici taleplerine mümkün olan en kısa
sürede cevap vermek olduğu göz önüne alındığında gümrük işlemlerin de buna
paralel olarak kısa zamanda tamamlanması önem kazanmıştır.
Đlk bakışta kontrol ve geçişlerin kolaylaştırılması birbiriyle çelişiyor gibi
görünse de, paranın iki yüzü gibidir. Etkin ve verimli bir gümrük idaresi bu iki işleve
yoğunlaşabilir. Bunun için Dünya Gümrük Örgütü tarafından üye ülkelere risk
yönetimi ve sonradan kontrol olarak ifade edilen muhasebe denetimi önerilmiş ve
uygulaması teşvik edilmiştir.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülke gümrük idareleri bu gerekçelerle, gümrük
işlemlerinin tamamının fiziki olarak kontrolünün mümkün olmadığını görerek,
eşyanın tesliminden sonra eşyaya ilişkin bilgi ve belgelerin muhasebe kayıtları
üzerinden firmada kontrol edilmesi yöntemini benimsemeye başlamışlardır. Bu
yöntemin gereği olarak risk analizi ve hedefleme tekniklerinin kontrol edilecek
unsurların seçiminde etkinlikle kullanılması, tamamen risk yönetimine dayalı olarak
muhasebe denetiminin gerçekleştirilmesi zorunluluğu ortaya çıkmıştır.
Gelinen noktada, gelişmiş ülkeler bunun da ötesine geçerek firmanın
muhasebe sistemi ve içsel kontrol mekanizmasını kontrol ederek, sızıntı veya
kaçağın olup olamayacağını firmanın gönüllü katılımıyla birlikte gözden geçirmekte,
sistemdeki yetersizlikler ve sızıntılar ortaya çıkarılmakta ve giderilmesi için tedbirler
geliştirilerek uygulanması gözetlenmektedir.
Ülkemiz gümrük idaresi de içsel ve dışsal baskılara Modernizasyon
Projesiyle tepki göstermiş; Dünya Bankasından ‘’Kamu Mali Yönetim Projesi’’ nin
bir alt başlığı olarak otuz iki milyon ABD Doları temin ederek, gümrük işlemlerinin
yürütülmesine ilişkin altyapının yeniden yapılandırılmasını amaçlayan Gümrük
Đdarelerinin Modernizasyonu Projesini (GĐMOP) 2001 yılı sonunda tamamlamış ve
gümrük işlemlerinin tamamının elektronik ortamda gerçekleşmesi sağlanmıştır.
Böylece malın gümrükten geçiş süresi kısalmış, veri ambarı yaratılarak risk analizi
yapma imkanı yaratılmış; basitleştirilmiş işlem çerçevesinde belirli şartları taşıyan
ithalatçılara, muayene ve tahlile tabi tutulmadan eşyasını gümrükten çekme imkanı
tanınmıştır.
Tezimizin birinci bölümünde öncelikle gümrüğün tanımı ve tarihsel
gelişimi ile ithalat ve ihracatta öne çıkan unsurlara öz olarak değinilmiş; daha
sonra gümrükleri değişime zorlayan etkenlere ve gümrüklerimizdeki kontrol
mekanizmalarına yer verilmiş; bilahare risk yönetimi ve gümrük işlemlerine
yönelik muhasebe denetimi kavramsal bazda ele alınarak ortaya konmuştur.
2
Đkinci bölümünde ise,
Dünya uygulamasından altı ülke örneği ayrı ayrı
incelenmiş ve buradan mali kontrollere ilişkin olarak ortak noktalar
belirlenerek ülkemiz Gümrük Đdaresi Model Önerisi başlığı altındaki son
bölümde ülkemiz ve gümrüklerimizin yapısı dikkate alınarak bu yöntemin
uygulanmasına ilişkin model oluşturulmuştur. Bu doğrultuda halen mevzuatta
olmayan yönetmelik taslağı da kaleme alınarak tezimize eklenmiştir.
3
BĐRĐNCĐ BÖLÜM
GÜMRÜK, DEĞĐŞĐM NEDENLERĐ,
RĐSK YÖNETĐMĐ VE GÜMRÜK DENETĐMĐ
1. GÜMRÜK
1.1 . Tanımı
Gümrük kelimesinin kökeni konusunda fikir birliği bulunmamakla birlikte,
Đtalyanca “commercia” veya Yunanca “kumerki” kelimesinden değişerek bugünkü
şeklini aldığı genel kabul görmüştür.
Đngilizce “customs”, Fransızca “douane”, Almanca “Zoll” ve Arapça
“Jamarek” kelimeleri gümrük anlamında kullanılmaktadır1.
Türkçe’mizde gümrük sözcüğü iki farklı anlam ifade etmektedir. Bunlardan
ilki vergisel anlamıdır ki, bu en geniş anlamıyla “sınır vergileri” ya da “sınırdan
alınan vergiler” olarak tanımlanabilir. Buradaki sınır kelimesi devletin siyasi sınırını
ifade etmesine karşın serbest bölge ve limanlar gibi istisnaları
bulunmaktadır.
Örneğin, ülkemizde Mersin Serbest Bölgesi siyasi sınırlarımızın içerisinde olmasına
rağmen gümrük mükellefiyeti açısından gümrük sınırı dışındadır. Bu anlamda
gümrük kelimesi: gümrük sınırından ülkeye giriş, çıkış veya geçiş yapan eşyadan,
miktar veya değer üzerinden alınan vergileri ifade etmektedir.
Đkinci anlamı ise, yürürlükteki gümrük ve dış ticarete ilişkin düzenlemelerin
kapsamına giren uluslararası ticaret konusu malların yasal işlemlerinin yapıldığı,
mükellefiyetlerin yerine getirildiği kamu kuruluşudur. Bir başka ifadeyle uluslararası
1
Cemal Erbay, Gümrük Mevzuatı, Maliye ve Gümrük Bakanlığı, Araştırma, Planlama ve
Koordinasyon Kurulu Yayını, No:1986/283 s. 11.
4
mal hareketine serbest dolaşım hakkı kazandıran işlemlerin gerçekleştirildiği idare,
kurum olarak tanımlanabilir.
Keza, 4458 Sayılı Gümrük Kanununun 3 üncü maddesinde de gümrük idaresi
veya idareleri için tanım yapılmış, buna göre: “gümrük mevzuatında belirtilen
işlemlerin kısmen veya tamamen yerine getirildiği, merkez ve taşra teşkilatındaki
hiyararşik yönetim birimlerinin tamamı gümrük idaresi veya idareleri olarak
tanımlanmıştır”.2
Uluslararası tanımının da benzer nitelik gösterdiği anlaşılmaktadır. Dünya
Ticaret Örgütünün bir seri uluslararası ticaretin kolaylaştırılması kapsamında gümrük
geçişlerine ilişkin aldığı karar ve bildiriler arasında önemli yer alan Gümrük
Đşlemlerinin Uyumlaştırılması ve Kolaylaştırılmasına Đlişkin Uluslararası Kyoto
Bildirisinin tanımlara ilişkin bölümünde, gümrük ve gümrük bürosu deyimlerine de
yer verilmiştir. Buradaki ifadesiyle gümrük: vergi ve benzeri yükümlülüklerin
toplanmasında, gümrük kanununun uygulanması ile malın depolanması, taşınması,
ithalatı, ihracatıyla ile ilgili kanun ve düzenlemelerin uygulanmasında sorumlu kamu
birimi olarak;
Gümrük bürosu ise: gümrük işlemlerini yapma yetkisi olan idareyi ve bu
amaçla oluşturulmuş yapı olarak tanımlanmaktadır. 3
1.2.
Gümrüklerimizin Tarihsel Gelişimi
Osmanlı Đmparatorluğu öncesinde kurulmuş olan Türk Devletlerinde ithal
veya ihraç edilen eşya üzerinde çeşitli adlarla vergi toplandığı, ticaret yollarının
güvenliğinin sağlanması karşılığında ve eşyanın ülke içindeki nakli sırasında
2
4458 Sayılı Gümrük Kanununun 3/2 maddesi.
3
WCO, Glossary of International Customs Terms, 1995.
5
nehirlerden, köprülerden veya bazı yollardan dahili gümrük vergisi olarak geçit
vergisinin alındığı ve bu amaçla gümrük teşkilatının kurulduğu bilinmektedir.4
Türk tarihinin ilk gümrük vergisi, Osmanlı devletinin kuruluşu sırasında
Osman Gazi tarafından “Bazar Rüsumu” adı altında, Eskişehir yakınlarında
bulunan Karacahisar pazarına gelen yerli ve yabancı halktan, eşya satmaları halinde
alınan bir akçelik paydır. Daha sonraları Osmanlı Devletinde hem iç hem de dış
ticaret gümrük vergisine tabi tutulmuştur5.
Osmanlı devletinde, dış ticarete konu mal hareketinden üç türlü vergi
alınmıştır. Bunlar, yabancı ülkelerden iç pazarda satmak üzere ülkeye sokulan eşya
üzerinden alınan “amediye”, ülke ürünlerinin veya malların yabancı ülkelere
ihracında sınırdan çıkışında alınan “reftiye” ve yabancı ülke eşyasının ülke
topraklarından geçip yabancı bir ülkeye gönderilmesi halinde alınan “müruriye” adı
verilen gümrük vergileridir.
Öte yandan, bu üç çeşit verginin konulması aynı anda olmamış, belki asırlar
boyu elde edlen tecrübeler, yabancı devletlerle yapılan anlaşmalar ve beliren
ihtiyaçlar nedeniyle zaman içinde muhtelif nizamname ve talimatlarla uygulanmaya
başlamıştır.
Daha sonra yapılan ticaret anlaşmaları nedeniyle, Tanzimat döneminde
oluşturulan Rüsumat Emaneti tarafından, bu “Mediyye”, “Reftiye” ve “Masdariye”
tabirleri tamamen ortadan kaldırılmış, bu tabirlerin yerine, yabancı memleket mahsul
4
Daha ayrıntılı bilgi için bkz. Dr.Turhan Atan, Türk Gümrük Tarihi,1Cilt, Başlangıçtan Osmanlı
Devletine Kadar, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları,
7.Dizi.S.109, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1990.
5
Binnur Çell, Dış Ticaretten Alınan Vergilerden Gümrük Vergisi Hukuku, Đmaj Yayıncılık,
Ankara ,1999, s. 27.
6
ve mallarından dahilde sarf olunmak üzere Osmanlı Đmparatorluğuna gelen mal ve
eşyadan alınan gümrük resmine “Đdhalat Resmi”, yerli mahsul ve mallardan yabancı
memleketlere ihraç olunan mal ve eşyadan alınan gümrük resmine “Đhracat Resmi”
ve yabancı memleketlerden gelip, dahilde sarf olunmayarak diğer bir yabancı
memlekete geçirilen mal ve eşyadan alınan resme de “Müruriye” denilmeye
başlanılmıştır. Bugünkü tabirlerle ithalat, ihracat ve transit işlemlerini kapsayan
vergilerdir.
Yabancı devletlerle ticaret anlaşmaları yapılıncaya ve gümrük tarifeleri
konuluncaya kadar, Osmanlı Devleti'nde gümrük gelirleri, hazine gelirleri içinde
önemli bir yer tutamadığı gibi, her yerde dahi eşit gümrük resmi uygulaması
olamamıştır.
Diğer taraftan, Osmanlılarda gerek mevki itibariyle konumu ve gerekse eşya
cinsi göz önüne alınarak, deniz kıyısında bulunanlara “Sahil Gümrükleri”, sınır
boyunda kurulu olanlara “Hudut Gümrükleri” ve orta yerde bulunanlarına da “Kara
Gümrükleri” adı verilmiştir.
Kara gümrükleri genelde iç ticaret mallarına yönelik iken, sahil gümrükleri
hem iç hem dış ticaret mallarına yönelikti. Gerçekten Đstanbul, Đzmir, Antalya,
Selanik, Beyrut, Trabzon, Kefe gibi merkezler sadece dış ticaret değil, deniz
taşımacılığının daha ucuz ve bazı hallerde daha kolay oluşu nedeniyle, iç ticaret için
de önemli liman ve gümrük merkezleriydi. Bunların yanında daha az işlek olan ikinci
derecedeki limanlarda da gümrükler bulunuyordu. Kara yoluyla yapılan ticarette
gümrük resmi alınması kara gümrüklerinin kurulmasını gerektirmişti. Bursa,
7
Erzurum, Tokat, Diyarbakır, Bağdat, Şam, Halep, Edirne ve Belgrad gibi büyük
şehirlerden başka, daha küçük yerlerde de kara gümrükleri vardı.6
Küçük gümrükler genellikle yakınındaki büyük gümrüklere bağlanır ve bir
ferman gönderilmesi, yahut iltizama verilmesi gibi durumlarda yalnız büyük gümrük
adı yazılır, diğerleri için ise, “ve tevabi' gümrükleri" (ve bağlı gümrükleri)
denilmekle yetinilirdi. 1801 yılında Osmanlı Gümrüklerinin sayısı 100'ün
üzerindeydi.
Osmanlı Đmparatorluğu'nun ilk dönemlerinde, diğer vergiler gibi gümrük
vergileri de, mali yapı içinde hazineye bağlı olarak “Đltizam” ve “Emanet” şeklinde
adlandırılan iki ayrı usule göre toplanıyordu. Gümrükler de, madenler, darphaneler
ve dalyanlar gibi birer kiralama konusu idi. Bu tür kiralamaya konu olan gelir getirici
yerlere “Mukataa” deniliyordu. Bütün mukataalar gibi gümrükler de zaman içinde
iltizam ve emanet usulü ile idare edilmişlerdir.
Vergilerin devlet memurları vasıtasıyla toplanması anlamına gelen emanet
usulü ile idarede “Emin”, devlet tarafından tayin edilen bir memur statüsündeydi.
Toplanan gümrük vergileri, gümrük eminleri ve memurlar vasıtasıyla hazine
hesabına alınıyordu. Buna göre, gümrükte çalışanların maaş ve aylıkları, kira,
kırtasiye, temizlik ve yakacak masrafları, gümrüğüne göre ödenmesi planlanan
tophane, baruthane, kale neferleri ulufeleri gibi harcamalar çıktıktan sonra, artan para
merkeze yollanıyordu.
6
Daha ayrıntılı bilgi için bkz. Dr.Turhan Atan, Türk Gümrük Tarihi,1Cilt, Başlangıçtan Osmanlı
Devletine Kadar, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları,
7.Dizi. S.109, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1990.
8
Đltizamlar açık artırma yoluyla yapılıyordu. Gümrük gelirleri 1-3 yıllık
sürelerle “Mültezim” denilen müteahhitlere ihale ediliyordu.
Đltizamla idarede mültezim, iltizam bedelinin bir miktarını “muaccele” adıyla
peşin olarak öder, kalanı takside bağlanırdı. Mültezim'in hazineye ödediği miktarın
üstünde elde ettiği gelir de onun karı olurdu.
Osmanlı Đmparatorluğu'nun kurulmasından tanzimata kadar dahili gümrük
rüsumunun tahsil usulü, belirtilen şekilde idi. Bazı önemli eyaletler ve yurtluk ve
ocaklık şeklinde idare ettirilen bazı sancaklar hariç, bütün mahallerin gümrükleri, o
zamanların terimlerince “mefruzu'l-kalem” ve “maktu'ü'l-kıdem” şeklinde kabul
edilip, bazı güvenilir kişiler vasıtasıyla idare ettirilmiş, iltizam usulünün tamimi
sırasında da, Đstanbul gibi büyük olmayan mahallerin gümrükleri, sarrafların
taahhütleri altında mültezimlere ihale olunmuş ve gümrüklerin yıllık gelirleri
tamamen devlet hazinesine irad kaydedilmiştir.
Tazminat döneminde gümrük vergilerinin tahsil sisteminde değişiklik
yapılmış, iltizam sistemi kaldırılmış emanet sistemine geçilmiş, ancak başarılı
olmadığı görülünce iki yıl sonra, 1842 yılında tekrar iltizam sistemine dönülmüş ve
1861 tarihine kadar bu sistem uygulanmış, 1861 yılında tekrar emanet sistemine
geçilmiştir.
En son Emanet Usulü'nün uygulanmakta olduğu bu dönemde, gümrük
eminleri doğrudan Hazineye bağlı olduğundan, aralarında herhangi bir irtibat
bulunmadığından ve hatta bir dağınıklılık sözkonusu olduğundan, gümrüklerin bu
durumdan kurtarılması için teşkilat yapısı ile ilgili yapılan çalışmalar sonucu, 1859
yılı Mart ayından itibaren onyedi emanete ayrılmış olan taşra gümrük idareleri,
Hazine yerine daha önce kurulmuş bulunan Đstanbul Emtia Gümrük Eminliği'ne
9
bağlanmıştır. Daha sonra da “Emanet” unvanı “Nezaret” unvanına çevrilmiş, taşra
tuz ve tütün idareleri de nezaretlere bağlanmış ve bilahare, “Duhan” (Tütün) ve
“Memleha” (Tuz) Đdareleri de Đstanbul Gümrük Eminliğine bağlanmış ve 1861
yılında da Đstanbul Emtia Gümrük Eminliği unvanı kaldırılarak, “Rüsumat Emaneti”
kurulmuştur.
Böylece, Tanzimat dönemi yapılan bu yeni düzenlemelerin bir sonucu olarak,
Gümrükler Maliye'den ayrılarak, doğrudan Sadrazamlığa bağlı bir teşkilat olarak,
“Rüsumat Emaneti” adı altında organize edilmiş, “Gümrük Müfettişliği” ihdas
olunmuş ve ayrıca, Gümrük Muhafaza Teşkilatı kurulmuştur.
Öte yandan, Tanzimat Dönemi'nde yapılan önemli çalışmalardan birisi de,
ekonomik alanda olmuş ve Osmanlı Đmparatorluğu ile Fransa arasında ve daha sonra
da diğer devletlerle akdedilen 1838 tarihli Ticaret Anlaşmasının yerine, 1861 yılında
yeni bir Ticaret Anlaşması yapılmıştır.
Bu yeni anlaşma ile 1838 anlaşmasında % 5 olarak düşük tespit edilmiş olan
giriş gümrük vergisi % 8 olarak arttırılırken, % 12 olarak yüksek tespit edilmiş olan
ve bu nedenle esasen sınırlı olan ihracatımızı olumsuz yönde etkileyen çıkış gümrük
vergisi % 8 olarak indirilmiş ve % 1'e kadar da her sene % 1 oranında azaltılması
kararlaştırılmıştır. Diğer taraftan, 28 yıl süreli olan 1861 tarihli ticaret anlaşmasının
sonunda, giriş gümrük vergisinin arttırılması istenmiş ise de, diğer taraf devletler bu
arttırıma yanaşmamışlar, nihayet uzun çabalardan sonra 1907 yılında giriş gümrük
vergisi % 11’e yükseltilebilmiştir.
10
1861 tarihli ticaret anlaşması ile sağlanan diğer bir hak da, manifesto
verilmesi mecburiyetinin getirilmesi konusunda olmuştur. Bu tarihe kadar,
limanlarımıza gelen yabancı gemilerin gümrük idarelerine manifesto verme
zorunlulukları yoktu. Gümrüklü malları istedikleri gibi yükler veya boşaltırlardı.
Manifesto ise gümrüğe gelen bir malın gümrük idaresince takibi yönünden en önemli
belgedir.
Đkinci Meşrutiyet Dönemi'nde teşkilatın yapısında değişiklik yapılarak
gümrükler, Genel Müdürlük olarak Maliye Bakanlığına bağlanmış ve bu teşkilat
yapısı Cumhuriyetin ilk dokuz yılında da aynen sürdürülmüştür.
Lozan
Anlaşmasına
ekli
Ticaret
Sözleşmesi
gereği
Osmanlı
Đmparatorluğu’nun 1916 yılında uygulamaya soktuğu gümrük tarifesini beş yıl daha
uygulamak zorunda kalmış ve hiçbir dış etki olmaksızın hazırlanan gümrük tarifesi,
1499 sayılı Gümrük Tarifesi Kanunu olarak 1929 yılının Ekim ayında uygulamaya
konmuştur.
Diğer taraftan, Cumhuriyet öncesi 1918 senesinde uygulamaya konulan
Gümrük Kanunu, günün değişen ekonomik şartları karşısında yetersiz kaldığından,
bu konuda da yapılan yeni çalışmalar sonucu hazırlanan tasarı kanunlaşmıştır. 2
Mayıs 1949 tarihli 5383 sayılı olan bu kanun, Cumhuriyet döneminin ilk Gümrük
Kanunu'dur.
Bu dönemde, ülkemiz uluslararası gelişmeleri de yakından takip etmiş ve
merkezi Cenevre olarak 1947 yılında kurulan ve 1948 yılında faaliyete geçen
Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması'na (GATT) (bugünkü Dünya Ticaret
Örgütü) katılınırken, merkezi Brüksel olarak 1950 yılında kurulan Gümrük Đşbirliği
Konseyi'nin (bugünkü Dünya Gümrük Örgütü), ilk üyeleri arasında yer almıştır.
11
Uluslararası ticaretin kolaylaştırılması ve bu nedenle de ülkeler arasında
gümrük uygulamalarının yeknesaklaştırılması bakımından, Gümrük Đşbirliği Konseyi
tarafından hazırlanan Nomanklatür ve Kıymet Sözleşmelerine, 7 Ocak 1955 tarihli
6449 sayılı Kanunla taraf olunmuş; yürürlükteki 5383 sayılı Gümrük Kanunu'nda
yapılan değişikliklerle, spesifik tarife terkedilmiş ve kıymet sistemine dayalı yeni
nomanklatür uygulanmaya başlanmıştır.
Diğer taraftan, bu dönemde günün ekonomik şartlarından kaynaklanan
gereklilik nedeniyle yeni bir gümrük kanunu çalışmalarına başlanmış ve hazırlanan
tasarı 1962 yılında yasama organına gönderilmiş, ancak, tasarı o günlerde
kanunlaşamamış, daha sonra yapılan değişikliklerle yeni bir tasarı halinde yasama
organına gidilmiş ve tasarı kanunlaşmıştır. 19 Temmuz 1972 tarihli l615 sayılı
Gümrük Kanunu, 1 Şubat 1973 tarihinde uygulamaya konulmuştur.
Gümrük ve Tekel Bakanlığı 1983 senesinde kaldırılmış, 13.12.1983 günlü
178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Maliye ve Gümrük Bakanlığı kurulmuş,
Gümrük ve Tekel Bakanlığı'nın merkez ve taşra teşkilatı da yeni kurulan bu
Bakanlığın bünyesi içinde aynen yer almıştır.
Gümrük Teşkilatı'nın bu yapısı 1993 senesine kadar sürmüş, 2.7.1993 günlü
485 sayılı “Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararname” ile gümrükler tekrar Maliye Bakanlığı'ndan ayrılarak,
Başbakanlığa bağlı bir Müsteşarlık olarak organize edilmişlerdir.
Cumhuriyet döneminde ve yakın tarihte Gümrük Teşkilatı açısından
gerçekleştirilen en önemli çalışmalardan birisi de, Avrupa Topluluğu ile Türkiye
arasında sağlanan “Gümrük Birliği” konusunda olmuştur.
12
Türkiye ile -o zamanki ismiyle- Avrupa Ekonomik Topluluğu arasında
01.12.1964 tarihinde yürürlüğe giren Ankara Anlaşması ile başlayan, 23.11.1970
tarihinde imzalanan ve 1.1.1973 tarihinde yürürlüğe giren Katma Protokol'le devam
eden bir sürecin sonucu olarak, Türkiye-Avrupa Topluluğu 36. Ortaklık Konseyi'nin
6.3.1995 günlü Kararı ile 1.1.1996 tarihinde başlamak üzere taraflar arasında bir
“Gümrük Birliği” tesisi öngörülmüştür.
Gümrük Birliğinin bir gereği olarak gümrük mevzuatımızda Avrupa Birliği
Gümrük Mevzuatıyla uyumlu hale getirilmiş, bu kapsamda 05.02.2000 tarihinde
yürürlüğe giren 4458 sayılı Gümrük Kanunu, eki Gümrük Yönetmeliği ile bir seri
Bakanlar Kurulu Kararları yürürlüğe konulmuştur.
2. Đthalat Đşlemlerinde Öne Çıkan Unsurlar ve Devlet-Firma Đçin Önemi
2.1.
Kıymet
Zaman içerisinde dış ticarete konu mal akımı üzerinde alınan vergilerde
değişim yaşanmış; ithal edilen malın fiziki birimi başına, yani malın ağırlık, miktar
veya hacim gibi fiziksel birimleri üzerinden vergi alınması olan “Spesifik Tarife”
den, malın değerinin belirli bir oranı şeklindeki “Advalorem” vergilendirme
sistemine geçilmiştir.
Spesifik vergiler sabit bir miktar üzerinden alındıklarından malın fiyatı
yükseldikçe koruyucu etkisi azaldığından, ayrıca vergilendirme tekniği yönünden
zorluklar içerdiğinden terk edilmiştir.
13
Ülkemiz 1954 yılında 6290 sayılı Kanunla dünyanın diğer ülkeleri gibi
kıymet esasına dayanan Advalorem sistemine geçmiştir.
Burada ithal edilecek malın kıymetinden ne anlaşılması gerektiği büyük önem
taşımaktadır. Hangi unsurları kapsayacağı ve nasıl hesaplanacağı doğrudan vergi
yükünü etkileyecektir. Bu hususlarda da zaman içerisinde değişim yaşanmış,
Bürüksel Kıymet Kodu olarak bilinen “farazi fiyattan”, “fiilen ödenen veya ödenecek
fiyata” Cenevre Kıymet Koduna geçilmiştir. Bunun uygulamadaki anlamı, daha önce
gümrük idaresi, mükellefin ibraz ettiği faturayı esas almayıp, kendisi “birbirinden
müstakil bir alıcı ile bir satıcının tam ve serbest rekabet şartları içinde uyuştuğu farz
olunan fiyatı” esas almaktaydı.7, 8
Özellikle gelişmiş ülkelerin öncülüğü ve baskısıyla dünya genelinde bu
sistem 1990 yılların başında terk edilmiş, ülkemizde de 1994 yılının Şubat ayında
Gümrük Kanunda yapılan değişiklikle uygulamaya konmuş yeni sistemle,
uluslararası ticarete konu mal üzerinde alınacak verginin matrahının belirlenmesinde
ödenen veya ödenecek olan satış bedeli esas kabul edilmiştir. Gümrük idaresi
gerektiğinde ilave belge ve araştırma yetkisi de bulunmak üzere mükellefin orijinal
alış faturasını malın kıymeti olarak kabul etmektedir.
4458 Sayılı Gümrük Kanunumuzun Eşyanın Gümrük Kıymeti başlıklı 23 ncü
ve müteakip maddelerinde, ithalatı yapılacak eşyada gümrük verilerine esas alınacak
kıymetin belirlenmesine ait düzenlemelere yer verilmiş, 24 ncü maddede, esas olarak
ithal eşyasının gümrük kıymeti, eşyanın satış bedeli olduğu, satış bedelinin ise,
7
1615 Sayılı eski Gümrük Kanununun 65. maddesi, Kabul Tarihi 19.07.1972, Yayım Tarihi
01.08.1972
8
Cihat Ancın, Gümrüklerde Kıymet, Gümrük Müfettişleri Derneği Yayını, Yayın No:2, s. 51.
14
Türkiye’ye ihraç amacıyla yapılan satışta fiilen ödenen veya ödenecek fiyat olduğu
hükmüne yer verilmiştir.
Yeni sistem daha çok mükellefin ticari durumunu esas alan, farazi veya emsal
kıymet uygulamalarından koruyucu özellik taşımaktadır. Malın gerçek maliyeti
üzerinden vergi ödeme imkânına kazanmıştır.
Her iki sistemde de malın alış bedeli üzerine taşıma, sigorta, yükleme
boşaltma ve malın
gümrükten
çıkış
noktasına kadarki bütün
masrafları
kapsamaktadır.
Ancak, burada şunu da belirtmek gerekir ki, yeni sisteme geçildikten sonra
yoğun olarak düşük kıymetli faturayla kıymet beyanlarıyla karşılaşılmıştır. Özellikle
Dubai ve Uzakdoğu ülkelerinden yapılan ithalatlarda çok önemli boyutlara
ulaşmıştır. Çifte fatura olarak adlandırılan bu durumda, ihracatçı firma kendi
ülkesinin idarelerine normal fatura vermekte, ithalatçıya ise, genellikle boş fatura
veya düşük kıymetli fatura göndermektedir. Özellikle yeterince gelişmemiş ülke
idarelerinde bunu saptamak ve yasal bir dayanağa oturtmak zor olmakta veya çok
zaman almaktadır. Yeterli veri tabanın olmaması, belge ve para transferine ilişkin
kontroldeki yetersizlikler nedeniyle sistem tam olarak uyulanamamaktadır.
Geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde, bu ve buna benzer konularda
sıkıntılar yaşanmaktadır. Çünkü dış ticarette oyunun kuralları diyebileceğimiz bu tür
düzenlemeleri, uluslararası kuruluşların çatısı altında gelişmiş ülkeler, menfaatlerini
gözeterek kendi yapılarına ve sistemlerine göre oluşturmakta, kendi içerisinde sızıntı
olmadan çalışmaktadır. Ancak, gelişmekte olan ülkeler, yeterli alt yapı ve şartlara
sahip olmadan bu sistemleri aynen aldıklarından uygulamada büyük sızıntı ve
sıkıntılar yaşanmaktadır. Belge düzeninin yeterli düzeyde olmaması ve kayıt dışı
15
ekonominin büyüklüğü nedeniyle ithalatta gerçeği yansıtmayan kıymet ve miktarlar
kayıt sistemindeki boşluklarlardan yararlanılarak izlerini kaybettirebilmekte, mali
kayıtlarda gözükmeden satılıp nakde dönüştürülebilmektedir.
Gümrük Đdaresinin, eşyanın gümrükten geçtikten sonra firma kayıtlarına
gidilerek kıymet kaçakçılığını ortaya çıkarma ihtimali de yine ekonomideki kayıt
düzeyiyle yakından ilgilidir. Oturmamış sistemlerde kayıtların güvenirliği ve
ulaşılabilirliği en büyük sorundur.
2.2.
Menşe
Son zamanlarda oluşturulan gümrük birliği ve serbest ticaret anlaşmaları
nedeniyle belli ülkelere ayrıcalık tanınması, malın hangi ülkede üretildiği, vergi
yükü, kota ve diğer sınırlamalar açısından özel önem taşımaktadır.
Menşe, Gümrük Kanununun 73 ncü maddesinde, kara suları da dahil olmak
üzere, tümüyle bir ülkede elde edilen veya üretilen eşyanın o ülke menşeli sayılacağı,
74 ncü madde de eşyanın başka bir memlekette değişiklik veya işlem görmesi veya
üretiminin birden fazla ülkede gerçekleştirilmesi halinde bir ülke menşeli
sayılabilmesi için, o ülkede yeni bir ürün imal edilmesi veya imalatın önemli bir
aşamasının ve ekonomik yönden gerekli görülen en son esaslı işçilik ve eylemin o
ülkede yapılması gerektiği belirtilmiş ve müteakip maddelerde daha ayrıntılı bilgilere
yer verilmiştir.
Maliyeti düşürmek için üretim aşamalarını ülkelerin karşılıklı üstünlüklerine
göre yayarak üretilen malın menşesini tespit etmek, malı ve menşe kurallarını iyi
bilmeyi gerektirmektedir. Bu nedenle Gümrük Kanunun 9 ncu maddesiyle, Gümrük
16
Đdaresine mükellefin yazılı talebi halinde bağlayıcı menşe bilgisi verme yükümlülüğü
getirilerek bağlayıcı menşe bilgisinin veriliş tarihinden itibaren 3 yıl süreyle geçerli
olacağı
öngörülmüştür.
Böylece,
ithalatçıların
bilgi
noksanlığından
kaynaklanabilecek hataları en aza indirme imkânı yanında, üç yıl süreyle de Đdareye
verdiği karara uyma zorunluluğu getirilmiştir.9
Özelikle belli ülke ve mala karşı konulan kota ve anti damping vergisinden
kaçınmak için ithalatçılar tarafından malın menşei saptırılmakta, başka ülke menşeli
olarak gösterilerek malın yurda sokulmasında diğerlerine göre avantaj sağlamaya
yönelinmektedir. Örnegin, Çin malı çakmaklara karşı konulan anti damping
vergisinden kaçınmak için ithalatçı, malı Pakistan menşeli olarak beyan etmekte,
hatta bazı durumlarda malın ve ambalajın üzerine buna ilişkin ibareler yazdıra
bilmektedirler.
Bu tür sınırlama ve ilave yükümlüklerin olduğu mal guruplarında malın
menşeini sadece ithalatçının sunduğu belgelere dayandırmaktan ziyade, gereken
durumlarda mal ve para akımına ilişkin kayıt ve belgelerin kontrol edilmesi, sipariş
noktasından, yükleme, taşıma ve bedelin transferinin incelenmesi daha fazla bilgi
sağlayacaktır.
2.3.
Tarife Tatbiki
Dış ticarete konu olan mal yelpazesinin genişliği ve bunun her gün yeni
icatlarla daha da genişlemesi, bunlara uygulanacak işlem ve vergilerin, mal cins ve
nevine göre değişiklik göstermesi, dış ticaret konusu eşyanın cins, nevi ve
niteliklerine göre sistematik bir şekilde numaralandırılarak sınıflandırılmasını ve
9
4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 9 ncu maddesi ile Gümrük Yönetmeliğinin 19 nucu maddesi.
17
alınacak gümrük vergisi oranlarının karşılıklarında gösterilmesini zorunlu hale
getirilmiştir.
1950 yılında Brüksel’de kurulan ve daha sonra Dünya Gümrük Örgütü adını
alan Gümrük Đşbirliği Konseyi kurulurken, yukarıda bahsedilen sınıflandırmanın
yapıldığı Sözleşme hazırlanmış ve Ülkemiz tarafından da Türkçeye çevrilerek Türk
Gümrük Tarife Cetveli olarak kabul edilmiştir10.
Bütün ülkeler, gümrük işlemlerinde aynı cins malı temsilen aynı numaraları
kullanmaktadırlar. Böylece, bir tarife numarası her ülkede aynı malı göstermektedir.
Đlk sekiz numara uluslararası nitelik taşımaktadır. Her ülke tarafından buna
istatistiksel amaçla numaralar eklenebilmektedir.
Hem gümrük idaresi, hem de firma açısından malın doğru olarak tarifedeki
yerinin saptanması, başta vergilendirme, kota, damping, standart uygulaması olmak
üzere tatbik edilecek gümrük işlemleri ve yükümlülükler açısından büyük önem
taşımaktadır.
Bu nedenle, ithalatçının bu konuda yanlış ve yanılgıya düşmesini önlemek
amacıyla yeni Gümrük Kanununda Gümrük Đdaresine bağlayıcı tarife bilgisi verme
zorunluluğu getirilmiştir. Bu sistemle mükellef, idareye gerektiğinde eşya örneği,
eşyayı tanımlayan ve teknik özelliklerini gösteren bilgi ve belgelerle Đdareye
başvurarak malın tarifesinin belirlenmesini isteme hakkı tanınmıştır. Đdare belirlediği
bu tarifeyi altı yıl süreyle mükellefin ithal ettiği malda uygulamak zorundadır11.
Özellikle Avrupa Birliğine uyum sürecinde geçilen Ortak Tarife nedeniyle
eşyanın son kullanım yeri önem kazanmış, eşyanın ithal aşamasında kullanılacağı
10
Gümrük Giriş Tarife Cetveli hakkında Kanun, 474 Sayılı, 25.05.1964 Kabul Tarihli
11
4458 Sayılı Gümrük Kanunun 9 ncu maddesi ile Gümrük Yönetmeliğinin 18.maddesi.
18
yere göre farklı vergi oranı ve gümrük işlemi getirilmiştir. Dolayısıyla aynı eşya
kullanım nedeniyle farklı tarifelerde yer alabilmektedir.
Örneğin, boya üretiminde de
kullanılan ve petrol türevi olan solvent
maddesinin ithalatı ancak bu amaçla mümkün bulunmaktadır. Ancak içerisine çok az
bir madde ilavesiyle akaryakıt olarak kullanılabilmektedir. Dolayısıyla bazı firmalar
akaryakıt
üzerinden
alınan
vergilerden
kaçınmak
için,
boya
üretiminde
kullanılacaklarını beyan ederek yurda soktukları solventi, akaryakıt istasyonlarına
satarak haksız kazanç sağlama yoluna gidebilmektedir.
Burada, malın kullanıldığı yerdeki firmanın muhasebe kayıt ve belgeleri
üzerinde yapılan denetimle tespiti önem taşımaktadır. Çünkü uygulana gelen denetim
yöntemleriyle bu durumun tespiti imkânsız gözükmektedir.
3.
Đhracat Đşlemlerinde Mevcut Sapmalar
Özellikle ihracatın yoğun olarak teşvik edildiği dönemlerde, ‘hayali ihracat’
olarak adlandırılan, fiilen mal çıkışı yapılmayıp, kağıt üzerinde ihracatın yapılmış
gösterilmesi veya çıkış işlemi konusu malı yüksek değerde beyan edilmesi veya
yurtta işlenmek üzere muaf olarak sokulan malların çıkış yapmış gibi gösterilmesi
şekillerinde ihracattaki sapmalar karşımıza çıkmaktadır. Bunların ortak noktası
haksız KDV iadesi, ihracat teşviklerinden yararlanılması ve/veya yükümlülüklerden
kurtulmak istenmesidir. Zaman içerisinde teşviklerin azalmasıyla bu suistimal
giderek azalmakla birlikte, özelikle haksız Katma Değer Vergisi iadesinden
yararlanmak ve/veya ihracat taahhüdünü kapatmak için bu tür gerçeği yansıtmayan
çıkışlar yapılmaktadır.
19
Bu tür çıkış sapmalarında, genellikle belge üzerinde işlem eksiksiz
görülmektedir. Soruşturmaya intikal ettiğinde de genellikle ifadelerle ve yurt dışı
gümrük
idareleri
nezdinde
yapılan
araştırmalarla
olay
ortaya
konmaya
çalışılmaktadır.
Bu nedenle, çıkış işlemi üzerinde yapılan denetim ve soruşturmalarda, malın
üretim veya temin aşamalarının firmaya ait muhasebe kayıtları üzerinden geriye
yönelik olarak incelenmesi, gerçek durumun ortaya çıkarılmasında önemli rol
oynayacaktır.
4.
Gümrük Đdarelerini Etkin Çalışmaya Đten Sebepler
4.1. Üretimin Küreselleşmesi
Küresel üretimin giderek artması ülkelerin ekonomik ilişkilerini, bir anlamda
bütünleşmelerini hızlandırmış; üretimin küreselleşmesi çok uluslu şirketler ve
bunların bağlı şirketleri, taşeronlar, ortak girişimler ve diğer ortaklıklar tarafından,
üretimin veya üretim aşamalarının, karşılaştırmalı üstünlüğü olan farklı ülkelerde
tamamlanması ve pazarlama faaliyetinin değişik ülkelerde yürütülmesi hareketliliği
kazandırmıştır. Farklı işgücü maliyetleri, yönetim tekniklerindeki gelişmeler,
iletişim ve ulaşım maliyetlerindeki düşüş ve uluslararası ticaret ve yatırım
politikalarındaki serbestleşme üretimin küreselleşmesinde önemli faktörler
olmuştur. Bu faktörler özel sektörü teşvik etmiş ve küreselleşmeyi hızlandırmıştır.
20
Çok uluslu şirketler tarafından gerçekleştirilen üretimin, dünya üretimi
içindeki payı giderek hızlı bir şekilde artmaktadır. 1980’li yılların başında imalat
sektöründen çok uluslu şirketlerin aldıkları pay yüzde 11’lerde iken, bu rakam
1990’lı yıllarda 17’lere, 2000’li yıllarda ise bunun iki katına ulaşmıştır.12
Tablo 1: Dünya Ticareti ve Üretimindeki Değişim
Yüzde Değişim
2000
2001
2002
2003
2004
2000-04
Dünya Mal Đhracatı
11.0
-0.5
3.5
5.0
9.0
4 .0
Tarım ürünleri
4.5
2.5
3.5
3.5
3.5
3.0
Maden
6.0
-0.5
1.0
4.5
5.5
2.5
Đmalat
13.0
-1.5
4.0
5.0
10.0
4.5
Dünya Mal Üretimi
4.0
-0.5
2.5
3.5
4.0
2.0
Tarım
1.5
1.5
1.5
2.5
3.0
2.0
Maden
3.5
-0.5
0.0
3.5
4.0
2.0
Đmalat
6.0
1.0
3.0
3.5
4.0
2.0
Dünya GDP
4.0
1.5
1.5
2.5
3.5
2.0
Kaynak:: DTÇ 2004 Yılı Raporu s.61
Đhtiyaçların en ekonomik olarak karşılanması toplumsal işlevini yüklenen
işletmeler, dış ticaretin varoluş nedeni olan karşılaştırmalı üstünlüklerden
yararlanmak için daha az maliyetli üretim faktörü aramaya başlamışlardır. Küresel
rekabette daha güçlü bir konum elde etmek için gelişmiş ülkelerdeki firmalar
üretim sürecini bölmekte ve dünyadaki düşük maliyetli üretim avantajlarını elde
etmektedirler. Çok uluslu şirketler üretimi, ülkelerin karşılaştırmalı üstünlüklerini
12
Sibel Kulaksiz, “The Impact of Globalization on Customs Administration”, Hazine Dergisi, Ocak
1998, Sayı: 9 s. 87.
21
gözönüne alarak aşamalara ayırmakta ve böylece gelişmekte olan ülkelerin
uluslararası uzmanlaşmaya katılmaları için imkân doğmaktadır.
Bu bağlamda, yabancı doğrudan yatımlardaki gelişmelerin, küresel üretim
artmasında önemli bir faktör olduğunu ileri sürmek yanlış olmayacaktır. Gelişmiş
ülkelerin üretim, dış ticaret rakamlarına baktığımızda bu durum daha açık olarak
ortaya çıkmaktadır. Gelişmekte olan ülkeler, kuvvetli bir genişleme yaşanan dünya
üretimi ve ticaretine en önemli katkıyı sağlamışlardır. 2000 yılında gelişmekte olan
ülkeler üretimlerini yaklaşık %5 artırırken, dünya ortalaması %2,8, mal
ihracatlarını miktar olarak %15, değer olarak %24 artırmışlardır. Böylece 1990’da
%17 olan dünya üretimindeki paylarını 2000 yılında %20’ye çıkarmışlardır. Bunlar
içinde en çok payı ise başta Çin olmak üzere Meksika ve Doğu Asya ülkeleri
almaktadır. Bu ülkeler aynı zamanda en çok yabancı yatırım çeken ülkelerdir.
Tablo 2: Gelişmekte Olan Ülkelerin Üretimi ve Ticaretindeki Artış 1990-2000
(yıllık yüzde değişiklik)
Gelişen Ekonomiler
Dünya
1999
2000
1990-2000
1990-2000
GDP
3.0
5.2
4.5
2.8
Đhracat Miktar
7.0
15.0
9.0
7.0
Đthalat Miktar
4.5
15.5
8.0
7.0
Đhracat Kıymet
9.5
24.0
9.0
6.0
Đthalat Kıymet
4.0
21.0
9.0
6.0
Kaynak:: DTÖ- World Trade Report 2003, trade and trade polıcy development,
Çoğu gelişmekte olan ülkeler, üretim küreselleşmesine yönelik gelişmelerden
önemli kazanımlar elde etmişler, teknolojik gelişmeleri ve uluslararası pazardan
paylarını artırma fırsatı yakalamışlardır.
22
4.2.
Ticaretin Serbestleşmesi
Uluslararası ticaretin önündeki engellerin ortadan kalkması, gümrük vergi
oranlarının gittikçe düşmesi, dünya ticaretinin dünya üretiminden daha hızlı
artması gümrük reformları için önemli birer etken oluşturmuştur. Uluslararası
ticaretin serbestleştirilmesi yönünde atılan her adım, imzalanan her anlaşma
gümrük idarelerine mevcut yapıyı değiştirme yönünde baskı yaratmıştır.
Dış ticaretteki tarife oranlarının kademeli olarak düşürülmesi ve bazı mallarda
ortadan
kaldırılması
global
ticaretin
hacmini
genişletmekte
ve
rekabeti
hızlandırmaktadır. Bu amaca ulaşmak için ikinci dünya savaşından sonra özellikle
batı sanayileşmiş ülkelerin temsilcileri bir araya gelerek dünya ticaretinin
serbestleştirilmesi amacıyla Ticaret ve Tarifeler Genel Anlaşmasını (GATT) 1947
yılında imzalamışlardır. Bu anlaşma çerçevesinde günümüze kadar gelen birçok
görüşmeler yapılmış, yapılan yerin adıyla anılan bu görüşmeler süreciyle tarife
oranlarında önemli düşüşler sağlanmıştır13.
Tarife dışı engeller de en az tarifeler kadar uluslararası ticarette önemlidir.
Son 30 yıldan uzun süredir, tekstil, giyim, kimyasal madde, deri ayakkabı ve çelik
ürünleri çeşitli kısıtlamalar altındadır. Urugay Raund görüşmelerinde, teknik
standartlar, ithal lisansı gümrük kıymetlerinin belirlenmesi, yükleme öncesi
muayene, menşe kuralları ve denetlemenin önündeki çeşitli teknik, bürokratik ve
yasal engellerin düzenlenmesi ve ortadan kaldırılması için çeşitli anlaşmalar
imzalanarak üye devletlerce uygulamaya konulmuştur.
Görüşmelerin temel amacı, dış ticaretteki bütün engelleri en düşük düzeye
indirmek ve ortadan kaldırmaktır. Urugay Round’unda tarifelerin ne oranda
13
Cem Alpar ve M. Tuba Ongun, Dünya Ekonomisi ve Uluslararsı Ekonomik Kuruluşlar,
Türkiye Ekonomik Kurumu, 1985 s.162
23
düşürüleceği konusunda bir anlaşma yapılmamakla birlikte 1994 yılındaki Marrakesh
Protokolü’nün ekinde, her ülke ithalatta uyguladıkları tarifeleri düşürmeyi veya
dondurmayı taahhüt etikleri oranlarda listeler düzenlenerek bağlayıcı olarak kabul
edilmiştir. Bazı mallarda özellikle bilişim teknolojisi ürünlerinde tarifeler sıfıra
düşürülmüştür. 26 Mart 1997 tarihinde bilişim teknolojisi alanında dünya ticaretinin
%92’sine sahip olan 40 ülke, bu ürünlerin ithalatında uygulanan vergi
yükümlüklerinin
büyük
kısmını
2000
yılına
kadar
ortadan
kaldırmayı
kararlaştırmışlardır. Petrol dışındaki bütün endüstriyel ürünlere uygulanan ortalama
ağırlıklı tarife oranları, Urugay Round öncesi dönemle kıyaslandığında %38 oranında
düşürülmüştür. Sıfır vergiyle ithal edilen endüstriyel ürünlerin tüm ithalat hacmi
içindeki
payının
%20
den
%40’e
çıkması
beklenmektedir.
agırlıklı ortalama
1999
1997
1995
1993
1991
1989
1987
14
12
10
8
6
4
2
0
1985
1985-2000 yılları arasında gelişmekte
olan ülkelerin ithalat vergi oranları
agırlıksız ortalama
Gelişmekte olan ülkelerin ithalatlarının %60’nı temsil eden seçilmiş 10 ülkenin verileri dikkate alınarak hazırlanmıştır.
Kaynak: DTÖ’nün Dünya Ticaret Raporu 2003 s.23
24
4.3.
Dünya Ticaret Örgütü Altında Ticaretin Kolaylaştırılmasına
Yönelik Çalışmalar
Ticaretin kolaylaştırılması genellikle uluslararası dış ticaret işlemlerinin
basitleştirilmesi ve tek düze hale getirilmesi olarak tanımlanır ve dış ticaret konusu
malın dolaşımı için gerekli olan işlemleri, çalışmaları, formaliteleri, gerekli verileri,
bilgileri toplamayı, iletişimi de ticaret işlemleri kapsamındadır14. Bu tanım gümrük
ve izin işlemleri gibi ithalat ve ihracat işlemlerini, transit işlemlerini, ödemeleri,
sigorta ve diğer finansal gereklilikleri gibi geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.
Bu alandaki ticareti kolaylaştırma çalışmaları UNCTAD, UN ECE (şimdi
UN/CEFACT
yürütmekte)
veya
DGÖ
gibi
kuruluşlarca
uzun
yıllarca
yürütülmektedir. Sürekli olarak artan ticaret hacmi, Uruguay Roundu sonrasında
tarihin en düşük tarife düzeyi ile modern teknolojinin yardımıyla malın sevkinde ve
sınır aşan yönetimdeki anlamlı iyileşme uluslararası ticaretin yapısının iyileştirilmesi
için iş dünyasında önemli bir ilgi yaratmıştır. Çünkü sınırda bekletmeler, değişik
belge aranması, otomasyon eksikliği, işlemlerde yapılan değişiklikler tarifelerin
maliyetinden daha fazla yük getirebilir.
Ticaret işlemlerinin uyumlaştırılması ve basitleştirilmesiyle ilgili özel konular
çoktan DTÖ nün düzenlemelerinde yer almıştır. Örneğin, 1994 GATT anlaşmasının
5, 7, 8, 10. maddeleri, Gümrük Kıymetiyle ilgili Anlaşma, Đthalat Đzni, Menşe Kuralı
gibi. Bununla birlikte, Singapur’daki Bakanlar Konferansında DTÖ’ne ticaretin
kolaylaştırılmasına daha kapsamlı yaklaşılması kararlaştırıldı.
14
Overview of Trade Facilitation Work in the WTO, World Trade Organization,
www.wto.org/english/tratop_e/tradfac2_e.htm, s.1
25
Dünya Bankasına göre, tüm ülkeler tarafından üçte bir oranında gümrük
vergilerinin düşürülmesi Hindistan’ın GDP sini %1,6, Tayland’ın GDP’sini %4,2
artıracaktır. Telekomünikasyon, finans, ulaşım ve ticaretle ilgili hizmetler
ekonominin diğer alanlarıyla doğrudan ilişkili ve birçok sektörün verimliliğini
yükseltecektir.
Doha Görüşmelerinin sonunda, dünya nüfusunun dörtte birini oluşturan Çin,
Litvanya, Moldavya, Ürdün, Umman, Gürcistan, Hırvatistan, Arnavutluk ve diğer
28 ülke daha DTÖ’ne katılmıştır.
4.3.1. Uluslararası Anlaşmaların Getirdiği Yükümlükler
Hiç bir gümrük idaresi ve ticaret erbabı, saatlerce ve günlerce gümrük
idaresinde işlemlerinin tamamlanmasını beklemek istememektedirler. Özellikle
dünya ticaretini ve üretimini yönlendiren ve küreselleşmeyle bu yönde daha
güçlenerek yönlendirici konuma gelen çok uluslu şirketler, mal hareketinin
kolaylaştırılmasını ve önündeki engellerin kaldırılması yönündeki baskılarını ulusal
hükümetler ve uluslararası kuruluşlar kanalıyla hayata geçirme imkânına
kavuşmuşlarıdır. Bu çerçevede DGÖ, DTÖ ve bunların altında devam eden
görüşmelerle, tarife ve tarife dışı engeller ortadan kaldırılmaya çalışılmış; gümrük
kıymeti uygulaması değiştirilmiş, gümrük işlemleri tek düze hale getirilmeye
çalışılmıştır.
1952 yılında Brüksel’de kurulan Dünya Gümrük Örgütüne, halen yaklaşık
dünya ticaretinin %99’una ait işlemleri yürüten 169 ülkenin gümrük idarelerinin
üyesi bulunmaktadır. Amacı gümrük idarelerinin verimliliğini ve etkinliğini artırmak
26
olan DGÖ, bu amacını gerçekleştirmek için üç araç kullanmaktadır. Bu yolla
malların uluslararası dolaşımını kolaylaştırarak dünya ticaretinin ve ekonominin
gelişmesinde önemli rol oynamaktadır.
•
Gümrük işlemlerine ilişkin genel standartların oluşturulması,
•
Bilgi ve en iyi uygulamayı paylaşmak için uluslararası işbirliğini teşvik
etmek,
•
Üyelerine bu standartların uygulamasında yardımcı olmak için teknik
yardımda ve kapasite geliştirmede yardımcı olmak15.
DGÖ altında oluşturulan Teknik Komite sonradan kontrole ve risk
yönetimine ait rehber oluşturulmuş ve üye ülkelerin bunları uygulamaları teşvik
edilmiştir. Ülkemiz açısından ise AB ile varılan Gümrük Birliği Anlaşması ve bunun
sonrasında mevzuatın ve uygulamanın uyumlaştırılması, ülkemiz idaresini diğer AB
gümrük idarelerinin uyguladıkları denetim metotlarını uygulamayı zorunlu hale
getirmiştir. Bu çerçevede AB tarafından “Blue Print” olarak adlandırılan ve gümrük
idarelerinin yapmaları gerekenleri gösteren bir anlamda yol haritası diye
nitelenebilecek rehberi hazırlanmış ve burada da risk yönetimi ve sonradan kontrol
denetim yönetimine yer verilmiştir.
15
Kunio Mikuriya, DGÖ, Genel Sekreter Yardımcısı, Uluslararası Taşımacılık Güvenlik Konulu
Bakanlar Konferansı, 12-13 Ocak 2006, Tokya,
Japonya,www.wcoomd.org/ie/En/Past_Events/speech/Mikuriya%20 Speech%20 Tspt%20M
27
4.3.2. Bölgesel Ticaret Anlaşmaları
Küreselleşen ticaret sisteminde son on yılda bölgesel ticaret anlaşmalarında
(BTA) bir sıçrama yaşanmıştır. 2002 yılı sonu itibariyle Dünya Ticaret Örgütü
tarafından tanınan toplam 259 BTA yapılmıştır. Henüz tanınmamış ancak
uygulanması beklenen 70 anlaşmanın görüşmeleri de devam etmektedir.
Tablo 3: DTÖ Tarafından Kabul Edilen Bölgesel Ticaret Anlaşmaları
DTÖ tarafından kabul edilen bölgesel
ticaret anlaşmaları
2000-2002
1990-1994
1980-1984
1970-1974
1958-1964
0
20
40
60
80
Kaynnak: World Trade Report 2003, Trade and Trade Polıcy Developments, Selected Features ın Trade Polıcy,
28
Tablo 4: Yıllara Göre Bölgesel Ticaret Anlaşmaları
Gelişmiş-
Gelişmiş-
Gelişmekte-
Gelişmekte-
Dönüşmekte-
Gelişmiş-
Gelişmekte
Dönüşmekte
Gelişmekte
Dönüşmekte
Dönüşmekte
Gelişmiş
Olan
Olan
Olan
Olan
Olan
Toplam
1958-1964
2
0
0
1
0
0
3
1965-1969
0
0
0
0
1
0
1
1970-1974
5
3
0
2
0
0
10
1975-1979
0
3
0
1
0
0
6
1980-1984
2
1
0
1
0
0
4
1985-1989
1
1
0
2
0
0
4
1990-1994
3
3
12
5
0
6
29
1995-1999
3
7
10
4
12
28
64
2000-2002
0
11
4
5
4
6
30
Toplam
16
31
26
21
17
40
151
1990’lı yılarda yaşanan sıçrama 1980’li yıllarda yaşanan gelişmelere
bağlamak yanlış olmayacaktır. Avrupa Birliğinin daha derin ve yaygın bütünleşme
çabası içerisine girmesi, Amerika Birleşik Devletlerinin GATT bünyesi içerisinde
yürütülen ve “en çok kayrılan ülke” prensibiyle yürütülen çalışmalardan ayrı olarak
80’li yılların ortalarında Đsrail’le serbest ticaret anlaşması yapması ve bunu 1988
yılında Kanada ve 1994 yılında da NAFTA Anlaşmasıyla genişletmesi, halen 30
ülkenin daha buna katılma çalışmaları; keza Japonya dahil Asya ülkelerinin de
ticareti serbestleştirmeye yönelik en çok kayrılan ülke prensibinden ayrılması,
BTA’nın artmasında önemli bir etken olmuştur.
Diğer önemli bir neden de, 1990’lı yıllarda COMECON (eski Sovyetler
Birliği ile Doğu Avrupa ülkeleri arasındaki ticaret anlaşması’nın çökmesi ve doğu ve
29
merkezdeki Avrupa ülkelerinin Avrupa Birliğine yönelmeleridir. 1990 yılından bu
yana yapılan BTA’nın yaklaşık üçte biri eski doğu bloku ülkeleri arasına yapılmıştır.
Gelişmekte olan ülkeler arasında imzalanan BTA, imzalanmakta olan ve DTÖ
tarafından tanınmamış olan dahil toplam BTA’ların yüzde 30-40’nı oluşturmaktadır.
Sadece Afrika’da yaklaşık 18 ticaret anlaşması, serbet ticaret, gümrük birliği veya
ortak pazar oluşturmak için yapılmıştır.
Gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasında imzalanan BTA’nda da
son yıllarda artış yaşanmış, bunda Avrupa Birliği belirleyici rol oynamıştır.
Tablo 5: Önemli BTA’ndaki Dahili Ticaret, 1995 ve 2002 (Milyar Dolar, Yüzde)
Dahili Ticaret
BTA
Kıymeti
Dünya
Dahili Ticaretin Payı
Đhracat
Đthalat
Đhracatındaki
Payı
1995
2002
1995
2002
AB(15)
1509
24.1
64.0
61.6
65.2
61.9
NAFTA(3)
626
10.0
46.0
56.5
37.7
38.1
AFTA(10)
97
1.6
25.5
24.0
18.8
23.6
CEFTA(7)
19
0.3
14.6
12.2
11.3
10.2
MERCOSUR(4)
10
0.2
20.5
11.5
18.1
17.0
ANDEAN(5)
5
0.1
12.3
10.2
12.9
13.9
2266
36.3
Toplam
Kaynak.DTÖ’nün Dünya Ticaret Raporu 2003
30
Bu tabloya bakıldığında önemli altı BTA’nın büyüklük ve bütünleşme
düzeylerini ve farklılıklarını ortaya koymaktadır. AB ve NAFTA için, ihracatlarının
yarısından fazlası anlaşma dahili ülkeler arasında yapılmakta, diğer dört anlaşmada
bu oran %24 ile %10 arasında değişmektedir.
Dünya genelinde tüm BTA dikkate alındığında dünya ticaretinin %43’ü bu
anlaşmalar altında gerçekleştirilmektedir. Bu oran görüşülmekte olunan BTA
gözönüne alındığında gelecekte artacaktır. Gelecek üç yılda bu oranın %50’yi
geçmesi beklenmektedir.
Tablo 6: Belli Bölgelerdeki Mal Đhracat Hacmindeki Büyüme (yıllık yüzde
değişim)
ĐHRACAT
ĐTHALAT
1990-00
2000-04
2003
2004
1990-00
2000-04
2003
2004
7.0
4.0
5.0
9.0
DÜNYA
7.0
4.5
5.5
10.0
7.0
0.0
1.0
7.5
Kuzey Amerika
8.5
3.5
4.5
10.5
9.0
6.5
6.0
13.0
Latin Amerika
10.5
1.5
1.5
17.5
6.5
3.0
2.0
6.5
Batı Avrupa
6.0
2.5
3.0
6.5
6.5
3.0
1.5
6.5
Avrupa
6.0
2.0
2.5
6.0
Birliği(25)
5.5
9.5
13.0
13.0
Dogu Avrupa
4.0
15.0
13.0
15.0
8.0
8.0
11.5
14.0
Asya
7.5
8.0
13.0
14.5
3.0
3.0
5.0
10.5
Japonya
5.5
3.5
7.0
7.0
10.5
6.5
10.5
14.5
Altı Doğu Asya
8.0
4.5
5.5
14.5
ülkesi
Kaynak: WTO Dünya Ticaret Raporu 2005
31
4.4.
Đş Çevrelerinin Baskısı
Küreselleşen ekonomide rekabette başarılı olabilmek için işletmeler, tüketici
tercihlerindeki değişmelere uyum sağlayabilmeli, daha hızlı ve daha düşük maliyetle
ürünlerin tüketiciye sunulmaları gerekmektedir. Yeni bileşim teknolojisi, yaratıcılık,
üretim, dağıtım ve pazarlama stratejisi rekabette başarılı olmanın belirleyici
faktörleridir.
Küresel rekabette, hammadde
ve yarımamul madde üzerindeki tarife
oranlarının düşürülmesi ve teknolojik ilerleme, genel olarak fiyatın düşürülmesinde
en önemli belirleyici rol oynamışlardır. Ulaşım ve iletişim hizmetinin kalitesinin
artması küresel üretimin artmasında etkili olmuştur. Bütün bunlar gelişmiş ülkelerin
firmalarına büyük avantaj sağlamaktadır. Bürokrasinin basitleştirilerek işlemlerin
hızlandırılması, malın öncelikle gümrük işlemlerini tamamlayarak kullanıma
sunulması, işletmelerin en önemli talebi ve beklentisi haline dönüşmüştür. Firmalar
tekdüze, açık ve basit gümrük mevzuat ve işlemleriyle küreselleşme sürecinde mal
akımını en düşük maliyetle yapmak istemektediler.
4.5.
Üretim Yönetiminde ve Teknolojideki Gelişmeler
Günümüzde özellikle firmaların maliyetini düşürerek artan rekabet karşısında
avantajlı hale gelmek istemeleri yalın üretim yöntemlerini geliştirmelerine ve
uygulamalarını doğurmuştur. Tam zamanında tedarik sisteminin çalıştırılması bu
yeni yönetim anlayışlarının vazgeçilmez parçasıdır. Özellikle yurt dışından tedarik
32
edilen malların üretimde girdi olarak kullanılması durumunda gümrük idaresinin
etkin çalışması sistem açısından özel önem taşımaktadır.
Teknolojideki hızlı değişmeye karşılık, işlemlerin halen elle kağıt üzerinde
yapılması, gümrük işlemlerin yavaş ilerlemesi yüksek maliyete ve rekabet gücünün
azalmasına neden olmaktadır. Teknolojik gelişmeler gümrük idaresi yöneticilerini
reform yapmaya zorlamaktadır. Bilgisayar ve iletişim teknolojisindeki gelişmeler
kağıt üzerindeki işlemleri en aza indirmekte, daha kısa zamanda, daha etkin olarak
gümrük işlemlerini tamamlama imkanı vermektedir.
5.
Dünya Gümrük Đdarelerinde Yaşanan Değişmeler
Dünya Gümrük Örgütü tarafından 2001 yılında üye ülkeler arasında
gümrüklerde modernizasyon ve reformla ilgi araştırma yapılmış, üyelerinin 38’inin
yani toplam üyelerinin %27’sinin katıldığı araştırma sonuçları analiz edilmiştir16.
Araştırma sonuçlarına göre üç ana faktör gümrük işlemlerinin kapsamını ve doğasını
değişime zorlamıştır. Serbest Ticaret anlaşmaları, idarenin performasını gözden
geçirmesi, ve hızlı teknolojinin verdiği avantajı önemli etkin faktör olarak
belirtilmiştir.
Katılımcıların % 75’i gümrük birliği veya serbest ticaret anlaşmalarıyla
oluşan ekonomik bütünleşmeyi değişimde önemli etken olarak görmektedir.
16
Dünya
Gümrük
Örgütü,
Gümrüklerin
Modernizasyonuna
Issues/CustomsModernizationIntegrity/surve_e.htm9/28/2001
33
Đlişkin
Araştırma,
www.wcoomd.org/ie/En/Topics
Uluslararası engellerin kaldırılması, ticaretin giderek daha serbest hale
gelmesi ticaret haçminde bir patlama etkisi yaratmıştır. Örneğin 1995 yılında dünya
üretiminin dört katı ticaret hacminde artış yaşanmıştır. Bunun sonucu ulusal
ekonomiler hiç olmadıkları kadar daha çok bağımlı ve ilişkili konuma gelmişlerdir.
Bu durum, katılımcıların %71’ine göre özellikle gelişmekte olan ülkelere göre
gümrük idarelerinin modernizasyonunda en önemli itici bir güç olmuştur.
Tablo 7: Gelişmiş ve Gelişmekte Olan Ülkelerde Ana Dışsal Etkenler
Gelimiş ve Gelişmekte Olan Ülkelerde Ana Dışsal Etkenler
gümrük birliği veya
serbest ticaret
anlaşmaları
uluslararası ticaretteki
serbestleşme
idarenin çalışmasını
iyileştirmesi
uyuştucu ve güvenliğe
yönelik tehditin artması
0
20
40
gelişmiş ülkeler
60
80
100
gelişmekte olan ülkeler
Kaynak: Dünya Gümrük Örgütü, Gümrüklerin Modernizasyonuna Đlişkin Araştırma,www.wcoomd.org/ie/En/Topics
Issues/CustomsModernizationIntegrity/surve_e.htm9/28/2001 s.4
Gelişmekte olan ülkelerin %66’sı gelir artırmada önemli bir yol olarak dolaylı
vergileri görmektedirler. Artan oranda Gümrük Đdareleri KDV ve diğer gümrük
vergileri gibi dolaylı vergilerin idaresinde sorumlu kılınmışlardır.
Ayrıca, gümrük idaresinin çalışmalarının yeniden gözden geçirmek istemesi
de diğer bir neden olarak gözükmektedir. Gelişmiş olan ülkelere göre %55,
34
gelişmekte olan ülkelere göre %26, uyuşturucu ve güvenlik tehditindeki artış gümrük
idaresini değişmeye iten etkendir.
Tablo 8: Gümrükle Đlgili Yenilenen ve Đyileştirilen Alanlar (cevapların yüzdesi
olarak)
yenilenen ve iyileştirilen alanlar
(cevapların % olarak)
mali yönetim
tarif
işlemlerin iyileştirilmesi
idari yapı
ınsan kaynakları
kaçakçılıkla mücadele
bilgi yönetımı
mevzuat
0
20
40
60
80
Kaynak: Dünya Gümrük Örgütü, Gümrüklerin Modernizasyonuna Đlişkin Araştırma,www.wcoomd.org/ie/En/Topics
Issues/CustomsModernizationIntegrity/surve_e.htm9/28/2001 s.5
Dünya genelinde gümrük idareleri, kendilerini değişime zorlayan nedenler
olarak gördükleri yukarıdaki etkenlere zaman içerisinde değişik dereclerde ve
alanlarda yenileme veya iyileştirmeye giderek tepki göstermişlerdir. Araştırmaya
katılan ülkelere göre gümrük idarelerinde son beş yıl içerisinde değişim yapılan
alanlara bakıldığında: gümrük idarelerinin %82’sinin dış ticaretle ilgili mevzuatta
35
100
değişiklik yaptıkları; dünya genelinde ülkelerin gümrüğün değişen işlevine uygun,
uygulamadaki yeni öncelikleri ve yöntemleri yansıtan ve bunlara uygulama imkan
veren yeni gümrük kanunu çıkarmak veya değişiklikler yapmak yoluna gitmişlerdir.
Araştırmaya katılanların %71’i bilgi yönetimini önemli bir alan olarak
görmekte,
teknolojinin
de
bu
alanda
giderek
artan
bir
rolü
olduğunu
düşünmektedirler.
Yine katılanların %64’ü, gelişmiş ülkelerin % 89’u mücadele stratejelerini ve
çalışma yöntemlerini yenilemişleridir. Değişen yüzüyle Gümrük idaresinin ihlallere
karşı yürüttüğü mücadele, sınırlı kaynakların en etkin şekilde kullanılarak,
kaçakçılığın ve suçun belirlenmesi için risk yönetimi ve istihbarata dayalı hedef
çalışmaların yapılmasıdır.
Katılımcıların %61’i insan kaynakları politikalarını ciddi olarak gözden
geçirmektedirler. Reformlar işe alma, eğitim servisinin fonksiyonu, performans
değerlendirme sistemi uygulamaya geçmişler ve çoğu gümrük idaresi gereklilik
düzeyini üniversite düzeyine çıkarmışlardır.
Çalışma şartlarının değişmesi ve idari performansın gözden geçirilmesi
konularında yarıdan fazla katılımcılar tarafından gümrüklerde iyileştirme yapılmıştır.
Gümrük idarelerinin %57’si ticaretin kolaylaştırılmasını sağlamak için serbest
dolaşıma giriş düzenlemelerini geliştirmek, aynı zamanda kurallara uymayanlar
üzerinde durmak; özellikle uluslararası ticarette gümrüğün rolü olarak öne çıkan
uyuşturucu trafiği ve diğer ticari kaçakçılıkla mücadele etme konularına ağırlık
vermişlerdir.
36
Tablo 9: Gümrük Hizmetinin Đyileştirilmesinde Önemli Rol Oynayan
Öncelikli Teknik ve Yaklaşımlar
gümrük hizmetinin iyileştirilmesinde önemli rol
oynayan öncelikli teknik ve yaklaşımlar
güdüleme ve yönlendirme
eğitim
toplam kalite yönetimi
denetimin etkinleştirilmesi
performansın değerlendirilmesi
işlemlerin basitleştirilmesi
stratjik bilgi toplama
risk yönetimi
0
20
40
60
80
100
Kaynak: Dünya Gümrük Örgütü, Gümrüklerin Modernizasyonuna Đlişkin Araştırma,www.wcoomd.org/ie/En/Topics
Issues/CustomsModernizationIntegrity/surve_e.htm9/28/2001 s.8
6.
Gümrük Đdaremizin Đçsel ve Dışsal Baskılara Tepkisi: Modernizasyon
Projesi
Türk Gümrük Đdaresi, yukarıda özetlenen dışsal ve içsel değişkenlere, baskılara
nasıl bir tepki göstermiş veya nasıl bir değişim geçirmiş ve geçirmektedir.
Ülkemiz gümrükleri açısından değişime zorlayan dışsal ve içsel değişkenlere
baktığımızda: AB ile ortak gümrük birliğine girilmesi, DTÖ ve DGÖ altında yapılan
çokuluslu görüşmelerin etkisi en önemli dişsal baskı olarak gözükmekte, bunun
yanında dış ticaret rakamındaki on katı bulan artışlar, küreselleşmeyle birlikte artan
rekabet karşısından iş çevrelerinin baskısı ve bu süreçte teknolojideki gelişmeler
diğer değişimi zorlayan nedenler olarak sıralayabiliriz.
37
Özellikle 1996 yılında AB ile gümrük birliğine girdikten sonra gümrük idaresi
modernleşme, yeniden yapılanma, mevzuatını AB ile uyumlaştırma süreci içerisinde,
sürekli bir değişim içinde olmuştur. Bu çabaların hedefi mevzuatı ve uygulamayı
AB ile uyumlu hale getirmektir. Bunun için:
•
Teknolojinin sunduğu imkandan yararlanarak gümrük işlemlerinin
bilgisayar ortamında yürütülmesi,
•
Gelişmiş ekonomilerin kullandığı modern gümrük tekniklerinin
kullanılması; bu kapsamda, veri tabanının oluşturulması, risk
yönetiminin gümrük işlemlerinde kullanılması, bunun uzantısı ve
tamamlayıcısı olan sonradan kontrol sistemine geçilerek, klasik
gümürük kontrolundan hedefe yönelmiş kontrola geçilmesi,
•
Gümrük kanunu, Yönetmeliğinin değiştirilerek, AB ile uyumlu hale
getirilmesi,
•
Fiziki
olarak
iyileştirilmesi,
çalışma
modern
koşullarının
bir
yapıya
ve
gümrük
kavuşturulması
kapılarının
alanlarına
yoğunlaşılmış ve bunlarda önemli mesaafeler alınmıştır.
Gümrük
Teşkilatımız,
gümrük
işlemlerinin
bilgisayar
ortamında
yürütülmesine yönelik çalışmaların mali kaynağı olarak, “Kamu Mali Yönetim
Projesi”nin bir alt başlığı olarak Dünya Bankasından 32 milyon Dolar temin
etmiştir17.
Sadece otomosyona dönüşümden ziyade, tümden modernleşmeyi amaçlayan
bu projeyi yürütmek üzere 1997 yılında Modernizasyon Projesi Birim Başkanlığı
oluşturulmuş; gümrük işlemleri yeniden gözden geçirilerek ayıklanmış ve bilgisayar
17
Cahit Gökçelik, Dış Ticarette Bilgisayarlı Gümrük Đşlemleri, Gümrük Müfettişleri
Derneği Yayını Yayın No:8, Ankara 2002, s. 17.
38
ortamına uygun hale getirilmiş; bu amaçla Fransız Gümrük Đdaresinin kullandığı
SOFIX sistemi 6 milyon dolara yapılan anlaşmaya18 BĐLGE adı verilen yazılıma
dönüştürülerek işlemlerin bilgisayar ortamında yürütülmesi imkanı yaratılmış; bunun
hukuki dayanağını oluşturmak üzere 17.06.1998 günlü Resmi Gazetede yayımlanan
Bilgisayar Sistemi Bulunan Gümrük Đdarelerinde Yürütülecek Đşlemlere Đlişkin
Yönetmelik çıkarılmış ve ilk uygulaması 1998 yılının Temmuz ayında Atatürk
Havalimanı Gümrük Müdürlüğünde gerçekleştirirlmiştir. Bugün BĐLGE sistemi,
gümrük işlemlerinin yaklaşık %99’unu gerçekleştiren 54 noktada 59 gümrük
müdürlüğünde kullanılmaktadır.
Beyan sahibi veya temsilcisinin, işlemi yapacak gümrük memuru ve amirinin,
merkezdeki personelin ulaşabildiği entegre bir gümrük proğramı olan BĐLGE’ye
dışardan
EDI
(Elektronik
Veri
Değişimi)
veya
internet
vasıtasıylada
erişilebilmektedir.
BĐLGE sistemi gerçek zamanlı olarak çalışmakta, yani bu sistemde bilgisayar
üzerinde işlem hangi anda yapılıyorsa, gümrük işlemi gerçekte o anda yapılmaktadır.
Đthalatçı veya ihtacatçı tarafından girilen bir veri gümrük işleminin bütün sürecinde
kullanılmakta, böylece her işlem yapanın tekrar veri girmesi gibi zaman kaybettirici
bir süreç yaşanmamaktadır.
BĐLGE sisteminde, Özet Beyan Modülü (OB), Türkiye Cumhuriyeti Gümrük
Beyannamesi (TCGB), Entegre Tarife Modülü (ETM) ve Muhasebe Modülü olmak
üzere başlıca dört modül bulunmaktadır.
18
IT System Procurement and Cost: Case Study-Turkey, Woldbank, www-
wds.worldbank.org/servlet/WDSContentServer/WDSP/IB/2005/02/03/0000.
39
•
Özet Beyan (Manifesto) Modülü: Đthalatta yükü taşıyan aracın gümrüğe
ilk geldiğinde, ihracatta ise işlemleri tamamlan eşyayı taşıyan aracın
gümrükten ayrılışında, taşıtın sürücüsü tarafında yapılan genel beyandır.
Taşıta ve eşyaya ilişkin genel bilgileri kapsar.
•
T.C. Gümrük Beyannamesi Modülü: Özet beyan ile gümrüğe sunulan
eşyanın gümrükçe onaylanmış bir işleme tabi tutulması zorunludur.19
Gümrük rejimine tabi tutulacak eşyaya ait işlemlerin başlatılabilmesi için,
ithalatçısı tarafından yazılı olarak veya bilgisayar yoluyla beyanda
bulunması gerekir20.
Beyanda bulunulduktan sonra tüm gümrük işlemleri bilgisayar ortamında
yapılabilmektedir.
•
Entegre Tarife Modülü: Beyanname tescil edilip onay gördükten sonra,
bu modül arka planda çalışmakta ve kullanıcının girmiş olduğu GTĐP,
menşe, muafiyet gibi verilerden veya başkaca tamamlayıcı bilgilerden
hareketle beyan edilen eşya için tahsili gereken vergiler ile o eşyanın
yurda giriş veya çıkışı için gerekli olan ithal izni, lisansı, kontrol belgesi
gibi belgeleri tespit etmektedir. Bu modül sayesinde maddi hesap
19
4458 sayılı Gümrük Kanunun 46/1 maddesi
20
GK.’nun 58/1 ve 59 ncu maddeleri
40
hatasının önüne geçilmekle birlikte bundan önemlisi mevzuatta yapılan
değişiklikler eşzamanlı olarak güncelleştirilebilmektedir. Böylece Türkiye
genelinde aynı uygulama sağlanabilmektedir.
•
Muhasebe Modülü: Vergileri tahsil etmek için bu modül kullanılmaktadır.
Beyannamede tahakkuk eden bilgiler “otomatik” olarak saymanlık
muhasebe modülüne geldiğinden tahsilât için ayrıca bir işlem
yapılmamaktadır21.
Kaynak: Cahit Gökçelik, Dış Ticarette Bilgisayarlı Gümrük Đşlemleri, Ankara 2002, Gümrük
Müfettişleri Derneği Yayını Yayın no:8, s. 49
21
Gökçelik, a.g.e. s.21-27
41
Bu sistemde ithalat işlemleri:
1. Yükün taşıyıcısı veya temsilcisi tarafından gümrük veri giriş salonu,
EDI veya internet üzerinden özet beyan bilgilerini BĐLGE sistemine
göndermesi ve özet beyanın tescil edilmesi gerekmektedir22.
2. Özet beyanın verilip tescil, onay ve ambar işlemlerinin bitirilmesini
müteakip eşyanın bir rejim beyanına tabi tutulabilmesi için gümrük
beyannamesinin verilmesi gerekmektedir. Bu sistemde fiziki olarak
gümrüğe herhangi bir belge sunmadan ithalatçı tarafından bilgisayar
ortamında
tescil
işlemi
yapılabilmektedir.
Bilahare
ithalatçı
beyanname ve eklerini gümrük idaresine teslim ederek gümrük
“onayını” almaktadır23.
3. Onay işlemi ile birlikte sistemin arka planında çalışan ve Gümrükler
Genel Müdürlüğünce yönetilen risk analizleri sistemi çalışarak ithal
istenen beyanname kapsamı eşyanın hangi muayene memuru
tarafından nasıl muayene edileceği belirlenmektedir.
4. Eşyanın gümrük muayenesi risk yönetimi kapsamında girilen
yüklemelere paralel olarak, beyannameyi, kırmızı, sarı, mavi ve yeşil
hattan birisine atar. Kırmızı ve sarı hat fiziki ve belgelerine göre
tespiti öngördüğünden, bu işlemi yapacak muayene memurunu da
isim olarak belirler. Kırmızı hatta eşyanın fiziki muayenesi yapılır,
sarı hatta ise belgelerine göre eşya kontrolü gerçekleştirilir. Mavi ve
yeşil hatta sevk olunan beyannamelerde ise söz konusu eşyanın
22
GK’ nun 45 ncı maddesi
Onay işlemi, beyanname ve eklerinin gümrük idaresi tarafından alındığına işaret eden gümrük
idaresinin bilgisayar ortamında yaptığı basit bir olur verme işlemiri.
23
42
muayenesi yapılmaz, doğrudan mali yükümlükler yerine getirildikten
sonra giriş işlemi tamamlanır.
Gümrük mevzuatına göre aranan nitelikleri taşıyanlara verilen “sonradan
kontrole tabi ithalatçı statüsüne” sahip firmalar, vergi numarasına göre bilgisayar
sistemine tanıtılmakta ve mavi hatta giren firma eşyası muayeneye tabi
tutulmamaktadır.
Yeşil ve mavi hatta, eşya gümrük idaresinin denetiminde iken kontrole
tabi tutulmamaktadır. Aralarındaki fark, yeşil hat uygulaması eşya veya ithalatçının
özelliğinden kaynaklanırken, mavi hatta ön değerlendirmesi yapılan ve suistimal
yapmayacağına kanaat getirilen firmalara tanınmasıdır.
Sistemde, risk analizi sonucunda eşya bilgisayar tarafından kırmızı hatta
yönlendirilmiş ise, ithalatçısı sonradan kontrole tabi statüsünde de olsa, yüksek riskli
görüldüğünden eşyanın fiziki kontrolü yapılır. Đthalatçı sonradan kontrole tabi
statüsünde ise ve eşyası kırmızı hatta düşmemiş ise mavi hatta gider ve eşyanın
kontrolü yapılmaz. Kırmızı, mavi ve yeşil hatta girmeyenler sarı hatta gider ve
belgelerine göre kontrolü yapılır24.
Genel olarak ülkemizde ithalat işlemlerinin %25’ine yakını kırmızı hatta
işlem görerek fiziki tesbit işlemi yapılırken, gelişmiş ülkelerde bu oran %10
civarındadır. Ancak burada şunu unutmamak gerekir ki, ülkemizde 1998 yılından bu
yana sonradan kontrole tabi ithalatçı statüsü verilmesine rağmen, yani mavi hattan
eşya ithali yapılmasına rağmen sonradan kontrol sistemi uygulanmamakta, yani yeşil
hat uygulaması gibi düşünülmelidir.
BM Uluslararası Ticaret Etkinliği Sempozyumunda geleneksel yöntemlerle
yapılan ticarette, ticari işlem maliyetlerinin tüm dünya ticaret hacminin %7-10'unu
24
Gökçelik, a.g.e. s.46.
43
kapsadığı açıklanmıştır. Bilgisayarlı Gümrük etkinlikleri sisteminin dış ticaret
işlemlerinde uygulanmasıyla ticari işlem maliyetlerinin ise %3’ün altına indirildiği,
bazı işlemlerde ise maliyetlerin söz konusu bile olmadığı görülmektedir25.
Bilge sistemin sağladığı faydaların başında, dış ticaret verilerinin elektronik
ortamda işlenmesi, kağıt belge kullanımını kaldırarak milyonlarca evrakın
dolaşımından kaynaklanan zaman kaybını önlediği gibi, önemli bir maliyet tasarrufu
da sağlamaktadır26.
Gümrük bilgisayar sistemi, doğrudan dış ticaret işlemini yapan iş çevrelerine
ve gümrük idaresine sağladığı etkinlik ve maliyet tasarrufu yanında, Devlet Đstatistik
Enstitüsü, Maliye Bakanlığı gibi diğer kamu kuruluşları içinde önemli faydalar
sağlamaktadır.
BĐLGE sisteminin 2001 yılında kullanılması sonucu geleneksel sisteme göre
günlerce sürebilecek gümrük işlemlerinin, işleme alınıp neticelendirilmesine kadar
geçen sürenin 24 saate kadar indirildiği, Gümrük Başmüdürlüklerinin verilerine göre
2001
yılında
ortalama
olarak
ihracat
beyannamelerinin
%94’ü,
ithalat
beyannamelerinin ise %71.99’u 24 saat içinde kapatılırken, bu rakam 2004 yılında
hem ithalatta hem de ihracatta %98’lere kadar ulaşmıştır27.
25
Murat KULAK, “B2B Uygulamaları”, http://www.web.bilisimsurasi.org.tr/listeler/tbs-e-ekonomi/Feb/att-0014/01Konsoliderapor.doc
26
Recep DEMĐR, “ Ülkelerin Elektronik Ticarete Hazirlik Degerlendirmesi (Türkiye Đçin Bir
Değerlendirme)”, Dis Ticaret Dergisi, Sayı: 22, Temmuz 2001.
27
Oğuz Kara, Dış Ticarette E-Gümrük ve Türkiye Uygulaması, http:/www.bilgiyönetimi.org/cm/s.3
44
Gümrük müdürlüklerinde işlem gören beyannamelerde EDI kullanım oranı
2004 yılında %61 iken, 2005’in ilk altı ayında bu oran %72’ye çıkmıştır. EDI
kullanım oranındaki bu artış, dış ticaret üzerindeki işlem maliyetini düşürdüğü için
firmalara rekabete avantaj sağlamıştır.
Gümrük işlemlerinde kullanılan veriler ile bu verilerle ilgilenen Devlet
Đstatistik Enstitüsü, Maliye Bakanlığı, Dış Ticaret Müsteşarlığı, Bankalar ve diğer
kuruluşlar gibi kurumlarla elektronik ortamda, herhangi bir bürokrasi ve yazışma
yaratılmaksızın veri paylaşımı mümkün hale gelmiştir. Dolayısıyla kurumlar arası
bilgi paylaşımının daha doğru ve etkin olarak yapılma imkânı kazanmıştır28.
BĐLGE sistemi, gümrük işlemlerinde risk kriterlerinin kullanımına imkân
tanıyarak risk yönetimine zemin yaratmış, kaynakların daha etkin olarak riskli malın
kontrolüne tahsis edilmesini sağlamıştır. Bu kapsamda, gümrük idaremizin risk
yönetimi ve sonradan kontrole geçiş için olmazsa olmaz olan fiziki alt yapıyı
sağlamıştır.
7. MEVCUT GÜMRÜK KONTROL SĐSTEMĐ
7.1. Gümrük Kontrolü
Ülkelerarası mal hareketi üzerindeki gümrük kontrolünün önceliği zaman
içerisinde değişim gösterdiği gibi ülkelerin gelişmişlik düzeyine, ekonomik ve politik
koşullara göre de değişim göstermektedir. Zaman zaman gelir toplama, yerli
sanayiyi, sosyal güvenliği ve çevreyi koruma öne çıkmaktadır. Cumhuriyetimizin ilk
28
Gökçelik, a.g.e.s.22
45
yıllarında gelir toplama, daha sonra yerli sanayi koruma öne çıkarken 1980’li yıllarda
ekonomiyi rekabete açma, tüketiciyi koruma politika olarak benimsenmiştir. Bu
gümrük politikaları, ithalatçı ve ihracatçılarla gümrük çalışanlarının karşısına
gümrük ve dış ticaret mevzuatı olarak çıkmaktadır. Dolayısıyla bu politikalardan
beklenen sonucun elde edilebilmesi, bu düzenlemelerin uygulayıcısı ve muhatabı
konumunda olan, işadamlarına, kamu görevlilerine, sistem yapısına ve çalışmasına
bağlı olacaktır. Bu çerçevede genel anlamda gümrük kontrolünün geleneksel amacı:
•
Dış ticaret işlerinin Gümrük Kanunu ve diğer mevzuata uygunluğu
sağlamak,
•
Uyumsuzluk veya suç unsuru varsa bunları ortaya çıkarmak olarak
özetlenebilir.
Ancak, bu yaklaşımda, gelişmiş ülke gümrüklerinin işlevlerine tam uymadığı,
bunlarında ötesinde uyum düzeyini en üst düzeye çıkarmanın ana hedef olduğu,
bunun da iş çevresiyle sağlanan karşılıklı, sürekli iletişim ve geri beslemeyle
sağlandığı, sonraki bölümlerde ABD, Japonya gibi ülkelerin gümrük idarelerine ait
açıklamalarda görülecektir.
Gümrük Đdaresindeki mevcut etkin bir kontrol ticari suçları azaltabilir. Etkin
kontrollerin kullanımı yönetime kaynaklarını daha etkin kullanmasına ve bu
kontrollere dayalı strateji geliştirmesine imkân verir. Bu şekilde idare, kontrolleri
desteklemek için kaynaklarını daha iyi kullanabilecektir.
Gümrük kontrolleri sürekli olarak gözden geçirilmeli ve gerektiğinde
ihtiyaçlara göre değiştirmelidir. Geri besleme değerlendirmeye yönelik gözden
geçirmede en önemli unsurdur. Kontrolü etkileyen birimler ve istihbarat / soruşturma
birimleri arasındaki zaman açısından yerinde yapılan iletişim gerekli ve önemlidir.
46
Etkin kontrolde mevcut kaynakların en iyi şekilde kullanılmasını sağlayan bir
plana sahip olunması anahtar role sahiptir. Bu kontrol planın idari yapıya ve mevcut
kaynaklara dayanması gerekir.
Mallar, ithalatçılar ve endüstrilerin risk değerlendirmesini geliştirmek için
kullanılacak bilginin toplanması ve analizi için merkezi istihbarat servisine gerek
vardır. Bu ithalatın kontrolü için daha etkin hedef belirlemeyi sağlayacaktır. Ayrıca
bu birim diğer gümrük idareleriyle iletişim kurmakla sorumlu olacak ve diğer
mücadeleci birimlerle bilgi paylaşacaktır.
Gerekli ve yeterli düzeyde eğitilmiş sonradan kontrol biriminin oluşturulması,
firma kayıtlarının kontrolü suretiyle beyanlarının doğruluğunun kontrolünü, ithalatçı
nezdinde yapacak personeli kazandıracaktır.
Merkezi veri bankası oluşturulmuş ise, analiz ve karşılaştırma için
kullanılabilir.
7.2. Gümrük Mevzuatında Kontrol
Avrupa Birliği mevzuatına uygun olarak hazırlanan ve 01.11.1999 tarihli
Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4458 sayılı Gümrük Kanununun
3’ncü maddesinin 13 ncü fıkrasında “Gümrük Denetimi” deyimi, “gümrük
mevzuatına ve gereken hallerde gümrük gözetimi altındaki eşyaya uygulanacak diğer
hükümlere uyulmasını sağlamak üzere eşyanın muayenesini, belgelerin varlığının ve
geçerliliğinin kanıtlanmasını, işletme hesaplarının, defterinin ve diğer yazılı
belgelerin tetkikini, nakil araçlarının kontrolünü, bagajların ve kişilerin yanlarında ya
47
da üstlerinde taşıdıkları eşyanın kontrolünü, idari araştırmalar ve benzeri diğer
işlemlerin yapılması gibi özel işlemlerin yerine getirilmesi” olarak tanımlanmıştır.
Bu tanımlamadan gümrüğün denetiminin iki unsuru:
•
Fiziki kontrolü, yani eşyanın, nakil araçlarının, kişilerin ve üstlerinde
taşıdıkları eşyanın kontrolü,
•
Belge ve kayıtların kontrolü, işletme hesapları, defter ve diğer belgelerin
kontrolü,
alanlarını kapsamaktadır. Böylece kanun koyucu Gümrük Đdaremize dış
ticarete konu malın hem fiziki kontrolunu, hem de bunlara ait veya ilgili belgelerin
ve kayıtların kontrol yetkisini vermiştir.
Kanundaki bu yetkiye parelel olarak daha sonaraki maddelerde ve Gümrük
Yönetmeliğinde
bu
kontrollerin
nasıl
yapılacağına
ilişkin
düzenlemelerde
bulunulmuştur.
7.3. Kontrol Yöntemleri
Gümrük mevzuatı birlikte değerlendirildiğinde dış ticaret işlemleri üzerindeki
kontroller üç şekilde yapılmaktadır.
1. Ön inceleme ve eşyanın fiziki kontrolü,
2. Belge kontrolü/etrelenmiş kontrol,
3. Sonradan kontrol,
48
7.3.1. Ön Đnceleme ve Eşyanın Fiziki Kontrolü
Đthal veya ihraç eşyası gümrüğün gözetimi altındayken, Gümrük Kanununun
65’nci maddesinin 1 fıkrasına göre, “Gümrük idareleri, beyanın doğruluğunu
araştırmak üzere;
•
Beyanname ile ilgili ve beyanname eki belgeleri kontrol edebilir ve
beyannamenin içerdiği bilgilerin doğruluğunu araştırmak amacı ile beyan
sahibinden diğer belgeleri de vermesini isteyebilir.
•
Eşyayı muayene edebilir ve ayrıntılı muayene veya tahlil amacıyla
numune alabilirler.”
Bunun fiiliyattaki uygulaması ise Gümrük Yönetmeliğinin 204. maddesinde
düzenlenerek, Đdare amirlerinin veya yetkili kılacakları kişilerin, işlem gören
beyanname üzerinde yapılacak kontrolün şeklini;
•
Fiziki muayene ya da,
•
Belge kontrolü,
şeklinde beyanname üzerine şerh düşerek belirleyecekleri, 205. maddede
fiziki muayenenin nasıl yapılacağı, bir sonraki maddede de belge kontrolünün nasıl
yapılacağı belirtilmiştir.
Đdare amirinin ön incelemesi sonucunda “belge kontrolü” için havale
verilmesi halinde, muayene memuru, beyannamedeki bilgileri ve ekleri inceler,
tarife, miktar, yasaklayıcı ve kısıtlayıcı önlemler ve duruma göre telafi edici vergi
söz konusu ise, buna ilişkin belge kontrollerini de yaptıktan sonra bir uyumsuzluk
yoksa beyannameyi kapatır.
49
Eğer beyanname ve ekleri arasında ciddi bir farklılık görür ve fiziki
muayenenin yapılmasına karar verir ise bunu idare amirine bildirir ve gerek
görülürse eşyanın muayenesi yapılır.
Fiziki muayenede, muayene memuru kendisine teslim edilen beyannameyi
inceler ve kaplardan bir veya birkaç tanesini açmak suretiyle eşyayı muayene eder.
Buna kısmi muayene denir.
Muayene Memuru, gümrük işleminde en önemli işleve, yetki ve sorumluğa
sahiptir. Kendisine havale verilen muayene memuru, gümrük vergilerini veya diğer
vergileri tahakkuk ettirmek veya muaflık hükümlerini uygulamak veya Dış Ticaret
Rejimi ve Türk Parası Kıymetini Koruma Kararları ile Gümrük Kanunu ve diğer
kanun hükümleri bakımından yapılacak işlemleri yürütmekle görevlidir.
Kısmı muayene sonucunda farklı sonuca ulaşılması veya eşyanın faturasında
ve vergi tahakkukunu veya ticaret politikası önlemlerini etkileyecek diğer
belgelerinde kazıntı ve/veya silinti olması, beyanname kapsamı eşya ve beyan sahibi
hakkında imzalı ve adresli veya ciddi değerlendirilebilecek nitelikte bir ihbar
bulunması veya eşyanın, haklarında kovuşturma yapılanlara ait olması halinde,
muayene tüm kaplar için yapılır ki buna tam tespit denir.
Yapılan muayene gümrük işlemleri açısından önemlidir. Çünkü Kanunun
65’nci maddesinin 2’nci fıkrasında da belirtildiği üzere, eşyanın muayene edilmesi
halinde muayene sonuçları, muayene edilmemesi halinde ise beyannamede yer alan
bilgiler eşyanın tabi olduğu gümrük rejimi hükümlerinin uygulanmasında esas alınır.
Burada şunu da belirmek gerekir ki, bu kontrolün etkin ve verimli olarak
kendisinden beklenen cevabı verebilmesi için, fiziki kontrole tabi tutulacak eşyanın
belirlenmesi önemli aşamadır. Mevzuatta bu idare amirinin takdirine bırakılmıştır.
50
Bu noktada risk yönetiminin etkin olarak kullanımı, risk kriterlerinin belirlenmesinde
ülke geneli ve yöresel risklerin dikkate alınması ve bilgisayar yardımıyla da
yürütülen bu değerlendirmeye uygun olarak havale şeklinin belirlenmesi gerekir.
Yükün fiziksel olarak kontrolü, mal ile buna ait belgeler arasında ilişki
kurmak ve malın miktarı ve/veya yapısının doğrulanmasını sağlamak amacıyla
yapılır.
Fiziksel kontrolle ortaya çıkarılabilecek farklıklar şunlardır:
•
Düşük kıymet,
•
Yüksek kıymet,
•
Yanlış tanımlama, tarifelendirme,
•
Menşe/ tercihli rejim yanıltması,
•
Kaçakçılık/ beyan dışı,
•
Cins/ağırlık/miktarın yanlış beyanı,
•
Sahte mallar,
Kontrol için yükün seçimi, özel belirlenmiş yükten tesadüfen seçime kadar
geniş bir seçeneğe sahiptir. Tesadüfen seçimde kısmen analiz de kullanılabilir veya
personelin kendi deneyimine ve sezgisine veya mala ilişkin çeşitli kriterlere
dayanabilir. Bunlar:
•
Yüksek riskli/yüksek vergili mallar,
•
Đthalatçının geçmişi,
•
Đhracatçının geçmişi,
•
Malın menşei,
•
Yükün rotası,
•
Sınırlama veya yasaklar,
51
Gümrük beyanına ilişkin dokümanlar ve manifestonun analizi fiziksel
kontrolü yönlendirebilir. Yüksek riskli mallar ve/veya belirlenmiş ithalatçılar veya
belli ülke menşeli mallar hedef olarak seçilebilir. Bu kriterler dış kaynaklardan
sağlanan
bilgiler
veya
merkezi
istihbarat
biriminin analizine dayanılarak
belirlenebilir.
Pahalı ve çok zaman alan fiziksel kontrol, firma ve ekonomiye malın
maliyetini artırır, rekabet gücünü olumsuz etkiler.
Eğer miktar ve kalitenin yanlış beyanı veya kaçakçılıktan şüpheleniyorsa tam
tespit gerekebilir. Yanlış beyan da ise kısmı kontrol yeterlidir.
Eğer kıymette sorun varsa, genellikle fiziksel kontrole gerek olmayabilir,
bununla birlikte, malı karşılaştırmak için örnek almak gerekebilir.
7.3.2. Belge Kontrolü veya Ertelenmiş Kontrol
Bu tür kontrol esas itibariyle, mal gümrük denetimi altından çıktıktan sonra
ve işlemler tamamlandıktan sonra, geriye dönük olarak, sadece belgeler üzerinde
yapılan kontroldür.
Bu kontroller, gümrük beyannameleri ve eki orijinal fatura, menşe
şahadetnamesi, A.TR, EUR 1, ithal lisansları, özel izin belgeleri, navlun makbuzları
gibi gümrük işlemlerine esas alınan belgeler üzerinde, gümrük ve dış ticaret
mevzuatına
göre
yapılan
işlemin
uygunluğunun
değerlendirilmesidir.
Bu
değerlendirme, başta ödenen vergi olmak üzere, eşyanın tarifelendirmesi, cinsi,
kıymeti, meşesi gibi konuları kapsar.
52
Bazı ülkelerde, ertelenmiş kontrolün yapılacağı gümrük işlemlerine ilişkin
belge, bilgi ve gerekli dokümanlar işlemin yapıldığı gümrük idarelerinde incelenip
arşivlenirken, bazılarında bölgesel kontrol ünitelerinin bulunduğu idarelerde
yapılmaktadır.
Ülkemizde bu tür kontrol, Gümrük Müsteşarlığı bünyesindeki Gümrükler
Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir. Kuruluş mevzuatının verdiği
yetkiye göre, anılan Genel Müdürlük, gümrük mevzuatı ve ilgili diğer mevzuat esas
alınarak, Gümrüklerce tahsil edilen vergiler ile diğer gelirler ve fonlar tarh, tahakkuk
ve tahsilini kontrol etmekle görevlendirilmiştir.
Yakın zamana kadar anılan Genel Müdürlük bu kontrolünü, tüm Türkiye
genelinde işlem gören beyannameleri Ankara’daki merkezde toplayarak gecikmeli
olarak yapmaktaydı. Đki yıl önceki değişiklikle bu yetki Gümrük Başmüdürlüklerine
devredildi.
Tabi ülkemizdeki uygulamayı ertelenmiş kontrol olarak adlandırmak yanıltıcı
olacaktır. Çünkü esas itibariyle yapılan, en azından belge kontrolünden geçerek
gümrük işlemi tamamlanan beyannamenin tekrar kontrolüdür. Burada Merkezin,
çeşitli nedenlerden dolayı taşranın yaptığı işlemi kontrol etmeye gerek duymasıdır.
Ancak zaman içerisinde dış ticaret hacmimizdeki artış buna bağlı olarak beyanname
sayısının milyonlarla ifade edilmesi, tarama olarak yapılan bu kontrolü imkânsız ve
etkisiz hale getirmiş ve Merkez Đdareyi kilitlemiştir. Bunun üzere taşraya yetki
devredilmiştir.
Ancak, bu tür denetimin diğer denetim metotlarıyla birlikte yeniden gözden
geçirilmesi, sistem içinde yeniden değerlendirilerek, gerekliliği ve yöntemi
irdelenmelidir.
53
7.3.3. Sonradan Kontrol
Sonradan kontrol, gümrük gözetiminden çıkarak serbest dolaşıma giren malın
sonradan gümrük denetimine veya kontrolüne tabi tutulmasıdır. Böyle bir dönemdeki
tüm ithalatı, ihracatı kapsayabileceği gibi belli bir dış ticaret işlemini de kapsayabilir.
Bu denetim işlemi gümrük idaresinde olabileceği gibi firmanın iş yerinde de
yapılabilir29.
Sonradan kontrol uygulaması, ithalat işlemleri üzerindeki en temel
basitleştirilmiş gümrük kontrolüdür ve bu nedenle de ticareti kolaylaştırıcı olumlu bir
etki sağlar. Malın gümrükten geçip serbest dolaşıma girmesi için gereken süreyi en
aza indirir ve ithalatçı, mal ulaştıktan sonra en kısa zamanda ekonomiye kazandırır.
Geleneksel gümrük işlemlerinde, mal liman veya kara gümrüğüne geldiğinde
kontrolün konusunu oluşturmakta, gümrüğün denetiminde veya antrepodayken
ithalatçı veya temsilcisi tarafından beyanname ve eki gerekli belgeler, eksiksiz olarak
gümrük idaresine başvurarak işlemlerini yaptırmakta, bütün gerekli kontroller
yapıldıktan, vergi ve resimlerini ödedikten sonra malını çekebilmektedir. Bu işlemler
çoğu zaman günleri hatta haftaları bulmaktadır.
Risk yönetimi tekniği ve sonradan kontrol ile gümrükler, riskli taşımalar
dışındaki
malların
işlemleri
kısa
zamanda
sonuçlandırılarak
serbest
bırakılabilmektedir. Ancak, bu ithalat sonradan kontrole tabi tutulabilmektedir. Bu
kontrolde, ithalatçının işyerinde, mal ve ithalata ait belgeler yanında destekleyici
muhasebe kayıt ve belgelerine de bakılır.
29
Customs Procedures-Post Clearance Audit, UNCTAD Trust Fun for Trade Facilitation Negotiations
Technical Note No:5, s.1
54
Avrupa Birliğine uyum sürecinde yeni Gümrük Kanununu ile daha önce
mevcut olmayan sonradan kontrole imkân veren yasal düzenlemeye yer vermiştir.
Söz konusu Kanunun “Eşyanın Tesliminden Sonra Beyanın Kontrolü”
başlıklı 73’ncü maddesinin 1 fıkrasında “Gümrük idareleri, eşyanın tesliminden
sonra ve beyannamedeki bilgilerin doğruluğunu saptamak amacıyla eşyanın ithal
veya ihraç işlemlerini veya sonraki ticari işlemlere ilişkin ticari belge ve verileri
kontrol edebilirler. Bu kontroller beyan sahibine, söz konusu işlemler ile doğrudan ya
da dolaylı olarak ticari yönden ilgili diğer kişilere veya belge ve verileri ticari amaçla
elinde bulunduran diğer kişilere ait yerlerde yapabilirler. Mümkün olduğu halde eşya
muayene de edilebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Gümrük Yönetmeliğinde de bu tür kontrole tabi tutulacak ithalatçılarda
aranacak şartlar belirtilmiştir. Ancak bunun kimler tarafından, nasıl, ne şekilde
yapılacağı gibi konulara herhangi bir açıklık getirilmemiştir.
Esas itibariyle bu çalışmamızın özü bu tür konulara açıklık getirmeye
çalışmak olacaktır. Halen fiiliyatta da bu kontrol yapılmamaktadır.
7.4. Denetim Elemanlarınca Gerçekleştirilen Kontroller
Gümrük Müsteşarlığında da diğer Bakanlıklarda olduğu gibi çoklu bir
denetim yapısı mevcuttur. Müsteşara bağlı olarak çalışan Teftiş Kurulu yanında
Gümrükler Genel Müdürlüğü, Muhafaza Genel Müdürlüğü ve Kontrol Genel
Müdürlüğüne bağlı Kontrolörlükler mevcuttur. Teftiş Kurulu bünyesindeki
Müfettişler tüm idari birimleri ve bunların işlemlerini teftiş ve soruşturma yetkileri
55
var iken Kontrollerin yetkileri ilgili genel müdürlüklerin faaliyet alanlarıyla
sınırlıdır30.
Genel olarak bakıldığında denetim elemanın iki tür yetkisi mevcuttur.
7.4.1. Đnceleme
Özellikle müfettişler ve diğer merkez denetim elemanları, gümrük
idarelerinin yaptıkları işlemleri, bu kanalla da bu idareler nezdinde yapılan dış
ticareti konu olan gümrük işlemlerini inceleme yetkilerine sahiptirler.
Uygulamada, yılda bir veya iki kez, genellikle yaz ve kış çalışma programı
altında teftişe alınan idareler denetim elemanlarına dağıtılmakta, bunlar tarafından
ilgili idareye gidilerek servis ve işlemler itibariyle inceleme yapılmaktadır. Teftiş
sonucunda mevzuata ve idari düzenlemelere aykırı olarak karşılaşılan geçmiş ve cari
uygulamalar sorgu şeklinde rapor edilmekte ve idareye cevaplandırmak üzere
verilmektedir. Đdare de Cevaplı Rapora, en alttan başlayarak her idari kademedekiler
tarafından verilen süre içerisinde karşılanmakta, böylece ek vergi tahakkuku
gerektiren veya başkaca işlem yapılması gereken hususlar var ise bunlar idarece
tamamlanmaktadır.
Yine bu teftiş içerisinde, Gümrük kanunun 65 inci maddesinin 3 ncü fıkrası
gereği, gümrük müfettişleri ve yardımcıları, gümrük kontrolörleri, muayenesi ve
işlemleri yapılmış eşyanın ikinci muayenesini her zaman yapabilecekleri, gümrük
işlemlerini her zaman denetleyebilecekleri belirtilmiştir.
30
Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 485 Sayılı,
1/7/1993 Tarihli,
56
Dolayısıyla denetim elemanları gümrük idaresini teftiş esnasında cari
işlemleri de kontrol edebilmekte ve gerektiğinde ikinci muayeneye alabilmektedir.
7.4.1. Soruşturma
Merkez denetim elemanları hem gümrük personelini, hem de Kaçakçılık ve
Gümrük mevzuatı çerçevesinde dış ticaret işlemini gerçekleştiren kişileri soruşturma
yetkilerine sahiptirler.
Bu soruşturma süresince gümrük idaresi ve ilgili firmadan konuyla ilgili her
türlü belge ve bilgiyi isteyebilirler ve gerektiğinde kişilerin bilgisine başvurabilirler.
Gümrük Kanununun 11. maddesinde, “gümrük işlemleriyle doğrudan veya
dolaylı olarak ilgili bulunan kişiler, Gümrük Müsteşarlığının veya gümrük
idarelerinin talebi üzerine gümrük işlemleri ile sınırlı olmak kaydıyla belirlenen
süreler içinde gerekli bütün belge ve bilgileri vermek ve her türlü yardımı sağlamakla
yükümlüdür. Kendilerinden bu konularda bilgi istenilen kişiler, özel kanunlarda
yazılı gizlilik hükümlerini ileri sürerek bilgi vermekten kaçınamazlar” hükmü,
Gümrük Đdaresine ve merkez denetim elamanlarına, araştırma ve soruşturmada
bilgiye ulaşma ve toplama imkânı vermiştir.
7.5. Gümrük Teşkilatındaki Denetimin Örgütsel Yapısı
Dış ticaret işlemlerinin kapsamı uluslararası mal akışının ve bunlara ilişkin
gümrük işlemlerin denetimine ve bunlardan sorumlu olanların idari yapı içerisindeki
yerine bakıldığında iki ana gruba ayırmak gerekir. Bunlardan ilki gümrük işlemleri
57
sürecinde bunların bir parçası ve aşaması olarak yapılan kontroldür ki, bu Muayene
Memuru tarafından yapılmaktadır. Đkincisi ise denetim elemanları tarafından teftiş ve
soruşturmanın bir parçası olarak yapılan kontroldür.
•
Muayene Memuru: Cari işlemde kendisine havale edilen beyanname
kapsamı eşya ve belgeler üzerinde, havalede belirtilen yöntemle her türlü
inceleme ve kontrol yetkisine sahiptir.
Muayene Memurları idari yapı içerisinde, Gümrük Müsteşarlığının taşra
biriminde, ithalat veya ihracat işlemlerinin yapıldığı, gümrük hizmeti veren Gümrük
Müdürlüklerinde görev yaparlar ve yapı içerisinde Müdür Yardımcısı ve Müdüre
bağlı olarak çalışırlar. Bu anlamda bağımsız yapıları yoktur. Özellikle yeni Kanunla
yetkileri azaltılmış ve paylaştırılmıştır. Daha önce kendilerine intikal eden
beyannamelerde tam sorumlu ve yetkili iken, şimdi havale şekliyle ancak muayene
edebilmekte ve aykırı durum olduğunda şerh düşerek idare amirinin vereceği talimat
doğrultusunda işlem yapması gerekmektedir.
•
Müfettiş ve Kontrolörler: Daha öncede belirtildiği üzere, gümrük idaresi
ve işlemleri üzerinde Gümrük ve Kaçakçılık mevzuatı çerçevesinde
inceleme ve soruşturma yapmaya yetkilidirler.
Gümrük Müfettişleri ve Gümrükler Genel Müdürlüğü Kontrolörleri, gerek
genel teftiş programları çerçevesinde idaredeki servislerin teftişi sırasında, bunların
işlem konuları olan dış ticaret işlemlerini, gerekse cari işlemleri inceleme yetkileri
bulunmaktadır. Bu kapsamda gerekli gördüklerinde işlemi tamamlanan, ancak
gümrük
kontrolünden
çıkmamış
eşyayı
denetleyebilirler.
58
da
ikinci
muayene
kapsamında
Đdari yapı bakımından, Gümrük Müfettişlerinin yer aldığı Teftiş Kurulu,
Gümrük Müsteşarlığının ana denetim ve danışma birimidir ve başkanı doğrudan
Müsteşara bağlı olarak çalışır.
Gümrük Kontrolörleri ise Gümrük Genel Müdürlüğüne bağlı olan Birim
Başkanlıkları kanalıyla fonksiyonlarını ifade etmektedirler.
8. Mevcut Denetim Sisteminin Açmazları
8.1. Örgütlenme ve Alt Yapı Sorunu
Muayene memurlarının gümrük işlemlerinin bir parçası olarak yaptıkları
kontroller bir yana bırakıldığında, Müfettişlerin ve Kontrolörlerin yaptıkları
kontroller ve soruşturmalar, ithalat veya ihracat işlemi tamamlandıktan sonra
yapılan ve genellikle ihbar ve şikâyet veya idari işlemler sırasında tesadüfen
ortaya çıkan olayları kapsamaktadır. Bu itibarla çok geriden ve spesifik olayları
kapsadığından,
etkinliği,
özellikle
ekonomik
maliyeti
önleme
etkinliği
tartışılmalıdır.
Mevcut denetim yapısının en önemli eksikliği, üsten genel olarak dış ticaret
işlemlerinin ve bunlardaki sapmalara karşı stratejinin belirlenmemesi, bu konuda
ekonomi, sektör, firma ve işleme, yani genelden özele doğru giderek daralan bir
hedef belirleme sistemi bu yapıda mevcut bulunmamaktadır. Bunun eksikliğini,
ekonomi ve yerli sanayi çekmektedir. Son olarak bunu Çin mallarının, tekstil
ürünlerinin ülkemiz tekstil üreticilerine etkilerinde gördük.
59
1. Soruşturmanın ve denetimin başlatılması açısından, mevcut sistem
olayların gerisinde kalmaktadır.
2. Soruşturma konusu kaçakçılık olayları tek tek farklı denetim elemanları
tarafından ele alındığından, olaylar ve ekonomik boyutu genel olarak
görülmemekte, karar merciine suistimalin boyutu hakkında gerekli geri
besleme yapılamamakta veya 3, 4 yıl gibi olayın ekonomik cazibesi
ortadan kalktıktan sonra yapılabilmektedir. Örneğin, hayali ihracat,
dahilde işleme rejiminin suistimalleri veya eski Mercedes ithali gibi
haksız kazanç sağlamaya yönelik dış ticaret işlemleri gösterilebilir.
3. Küreselleşme ve diğer gelişmeler nedeniyle artık gümrük suçları da
organize, çok karmaşık ve kapsamlı hale gelmiş; belli gruplar bunu
meslek haline getirerek, geri planda olayları organize etmelerine sıkça
rastlanılmaktadır. Hatta organize suç örgütleri diğer kanun dışı faaliyetleri
yanında sistematik olarak da gümrük kaçakçılığı yapmaktadırlar31.
Bu karmaşık ve kapsamlı suçun, tek başına çalışan ve kendine bağlı
uzmanlaşmış birimi olmayan Müfettiş veya Kontrolör tarafından incelenmesi,
araştırılması, tüm yönleriyle ortaya konması kolay olmamakta, olsa bile zaman
almaktadır.
8.2. Ülkemiz Yapısından Kaynaklanan Sorunlar
Gümrük işlemleri dış ticarete konu malla sıkı sıkıya bağlı işlemlerdir.
Dolayısıyla işlemlerin seyri,
31
Mehmet Yıldırım, “Küreselleşme Sürecinde Gümrüklerde Etkinlik Sorunu ve Çözüm Önerileri”,
Gümrük Dergisi, Gümrük Müfettişleri Derneği Yayını, Haziran 1998, Sayı:17, s.11
60
•
Fiziki olarak mala,
•
Ve/veya malın kıymeti, miktarı, cinsi, menşesi gibi hususlarda kesin ve
doğru bilgi veren belgelere bağlıdır.
Özellikle mal gümrüğün denetiminden çıktıktan sonra yapılan denetim ve
soruşturmalarda belgelere ulaşmak ve bunların doğru bilgileri içermesi belirleyici
olmaktadır. Eğer bu belgelere ulaşılamıyor veya yanlış veya yanıltıcı bilgiler
sistemde yer alabiliyorsa, gümrük işlemlerini bunlara dayandırmak veya bunlarla
kontrolü yapmak sağlıklı sonuçlar vermeyecektir.
Kayıt dışı ekonominin GSMH’nın yarısına ulaştığı, belge düzeninin
oturmadığı, vergi ve mali sisteminin tam çalışmadığı ekonomilerde, mal gümrük
sahasından çıktıktan sonra, belge ve kayıtlarla malın takip edilmesi ve gümrük
beyanın bunlar üzerinde kontrolü ne kadar sağlanabileceği önemli soru işaretidir.
Geriye dönük soruşturmalarda genellikle kısa süreli faaliyet gösteren marjinal
firmaların kullanıldığı, belli yoğunlukta ithalat ve ihracat yaptıktan sonra
kapandıkları çok sıklıkla rastlanılan durumdur.
Dolayısıyla, risk yönetimine dayanmayan, kağıt üzerinde her şeyi kontrol
eden ancak fiiliyatta hiç bir şeyi tam olarak kontrol edemeyen bir kontrol sistemi
etkisiz olacaktır. Yıllarca uygulanan bu tür kontrol sistemi, yeni Gümrük Kanunu ve
modernizasyon projesi çerçevesinde dönüşüm sürecine girmiştir. Ancak, burada da
üstten yapılan düzenlemelerle konuya yaklaşılarak hiç bir idari ve alt yapı
oluşturulmadan uygulama başlatılmıştır.
61
8.3. Dış Ticaret Đşlemlerindeki Artış
Daha önceki bölümde dünya ticaretindeki son yıllarda yaşanan değişmeler ile
ülkemiz dış ticaretindeki artış özetlenmişti. Dış ticaret hacmimizdeki artışa paralel
olarak mal hareketini konu alan giriş ve çıkış beyannamelerinde de artışlar
yaşanmıştır. Buna paralel olarak da gümrük idarelerinde gerçekleştirilen işlem
sayısında artış olmuştur. 1990 yılıyla karşılaştırıldığında 2000 yılında ikiye
katlanmış, toplam olarak 742 bin beyannameden 1.597 bin adet beyannameye
yükselmiş, 2005 yılında bu rakam iki katından fazla artarak 3,6 milyon adedi
geçmiştir.
Tablo 10: Yıllar Đtibariyle Gümrüklerimizde Đşlem Gören Beyanname Sayısı
Yılı
Đthalat Beyanname Sayısı
Đhracat Beyanname Sayısı
1990
411.289
331.667
1995
662.253
575.437
2000
1.087.932
717.765
2004
1.552.518
1.780.587
2005
1.651.112
1.950.750
Kaynak: Gümrük Müsteşarlığının Bilgi Đşlem Verileri
Gümrük işlemlerinde yaşanan bu artışa rağmen, gümrük idaresinin alt yapısı ve
personel sayısının değişim göstermemesi, işlemler karşısında göreli olarak
gerilemesi, zaman içerisinde yeni modern denetim yöntemlerini ve teknolojiyi
uygulamayı zorunlu hale getirmiştir.
62
9. RĐSK YÖNETĐMĐ
Risk, bir iş veya faaliyeti olumsuz olarak etkileyen, istenmeyen durum veya
şartlar32, başka bir değişle risk, “amacımıza ulaşmamızı etkileyebilecek herhangi bir
şeyin gerçekleşme olasılığı” olarak tanımlanabilir33.
Faaliyet veya iş riski ise, belirlenen maliyet, plan ve teknik içerisinde genel
olarak faaliyetin amaçlarına ulaşmama olasılığıdır ve iki ana unsurdan oluşur.
Bunlardan birincisi, özel belirlenmiş amaca ulaşamama olasılığı, ikincisi ise bu
amaca ulaşamamanın sonucudur.
Risk yönetimi mümkün olan en iyi sonuca ulaşmak için riski kontrol ve
yönetmeye çalışmaktır ve hemen hemen her karar alma durumunda uygulanabilir.
Gümrük kapsamında düşünüldüğünde, risk yönetimi verimli, etkin ve modern
bir çalışmayı ve daha önemlisi gümrük idaresine, çeşitli işlevlerini yönetmede
yardımcı olur, kaynakların daha etkin olarak kullanılmasını sağlar.
Gümrükte risk yönetimini uygulamanın faydaları şunlardır:
•
Mevcut kaynakları daha etkin kullanmak için yüksek riskli
alanlara yoğunlaşmak,
•
Dolayısıyla kaçakçılığa ve usulsüzlüğe karşı daha etkin görev
yapmak,
•
32
Mevzuata uygun davranan firmaları daha az kontrol etmek,
International Trade Data System Office, Risk Management Plan for the International Trade Data
System, September 1998, Washington, D.C.
33
Risk Yönetimi - Sonradan Kontrol, Dünya Gümrük Örgütü,
www.wcoodm.org/ie/wt/TradeFacil_E.htm
63
•
Gereksiz yere malların dolaşımını engellemekten kaçınmak olarak
sıralayabiliriz.
Bu yaklaşım kapsamında, ayrıca gümrük idaresi sonradan kontrol sistemini
kullanır. Bu kontrolde ithalat işlemini gerçekleştiren ticarethanede, mali ve ticari
kayıtlar dikkatlice incelenir, geleneksel yöntemdeki sınırda veya gümrük idaresinde
gerçekleştirilen, ithalat aşamasında karşılaşılan yığılma ve yoğunluktan kaçınılmış
olur. Bu modern yöntem kullanılarak, gümrük kontrolü ve malın ithal işleminin
yapılarak serbest dolaşıma girmesi, ticaretin kolaylaştırılması konusunda en iyi nokta
gerçekleştirilir34.
9.1. Risk Yönetim Planı:
Risk yönetimi basit anlatımla, mümkün olan en iyi sonuca ulaşmak için riski
kontrol ve yönetmeye çalışmaktır. Hemen hemen her karar alma durumunda
uygulanabilir35. Risk Yönetim Planı ise risk göstergeleri, alanları veya arzulanmayan
değişikliğe neden olabilecek durumları belirlemeye, analiz ve kontrol etmeye yönelik
sistematik bir yaklaşım olarak tanımlanabilir. Bu süreç, riskin kaynaklarını ortaya
koyma, ortaya çıkma olasılığının değerlendirilmesi, onların sonuçları, risk yönetme
planı ve bu program süresince riskin nasıl bir değişim gösterdiğine ilişkin sürekli
değerlendirme yapılmasını kapsar. Bu planın oluşturulması proje yönetiminin
etkinliğini artırır ve maliyeti düşürmede yöneticiye önemli bir imkân kazandırır.
34
Risk Yönetimi-Sonradan Kontrol, Dünya Gümrük Örgütü,
www.wcoodm.org/ie/wt/TradeFacil_E.htm
35
Risk Management-Post-Clearance Control, World Customs Organizatıon,
www.wcoodm.org/ie/wt/tradeFacil_E.htm, s.1
64
Risk değerlendirmesi, risk yönetim programının bir sonucu, çıktısı olarak
düşünülebilir. Risk değerlendirme raporu sürekli olarak yönetimin gözden geçirmesi
gereken önemli bir araçtır. Risk yönetiminin temel unsurları ve parçaları, planlama,
değerlendirme (tanımlama ve analiz etme) çeşitli yönetme-yönlendirme geliştirmek,
riskin nasıl değişim gösterdiğini izlemek ve bu programın belgelemesi olarak
sıralanabilir36.
9.2. Risk Yönetim Organizasyonu ve Sorumluluklar
Risk yönetiminde görevli personelin yetki ve sorumlulukların belirlenmesi,
görev tanımlarının yapılması ve yönetiminin sistematik bir yapıya oturtulması önem
taşımaktadır. Bu kapsamda:
Risk yönetim programının lideri:
Müdür olan bu kişi destek ve ana
takımda çalışacak personeli görevlendirmede ve genel olarak risk yönetiminden
sorumludur. Müdür, riskin belirlenmesinde, risk düzeyinin kararlaştırılmasında, ileri
düzeydeki analiz için hangi riskin seçilmesi gerektiğine, hangi risk yönlendirmeyönetme yaklaşımının kabul edileceğine, riskin nasıl yönetileceğine, risk azaltma
planındaki öncelikleri belirleme konularında son karar ve yetkili merciidir.
Risk programı destek birimi: Müdür tarafından seçilirler ve çekirdek/ana
takımı yönlendirirler. Tüm belgeler, sistemler, kaynaklar, araçlar, veriler, plan ve
işlemler dahil Risk yönetim programının uygulanması ve takip edilmesinden
sorumludurlar.
36
Focused Assessment Program, Risk Opinion under Focused Assessment, US Customs and Border
Protectıon Offıce of Strategic Trade Regulatory Audit Division, October 2003,s.2 www.customs.gov.
65
Ana takımla ve risk işlemlerine destek birimiyle birlikte çalışarak önemli risk
bildirim raporlarını kabul eder ve onların doğru ve eksiksiz olmasını sağlar. Ana
takımla birlikte toplantılar yaparak “açık olan” riskleri gözden geçirir ve
güncelleştirir. Yine süreli ve özel analizler, raporlar, değerlendirmeler ve risk
özetlerini hazırlarlar. Keza risk yönetim programını gözden geçirirler ve yapılması
gereken değişikliklerden sorumludurlar. Değişiklikler belgelenir ve Müdür tarafından
uygun görüldükten sonra uygulanır.
Diğer yandan, Müdüre risk değerlendirme, aylık risk raporları ve risk
yönetimine ilişkin durumları, olayları hazırlarlar. Mevcut risklere ilişkin bilgi
toplama ve yeni risklerin belirlenmesine ilişkin çalışmalara katılırlar.
Ana Çalışma Grubu: Müdür tarafından seçilen grubun ana görevi, özellikle
ana risk bildirimlerini gözden geçirmek, doğrulamak, tamamlamak ve bilahare risk
analizi ve değerlendirmesini yapmaktır. Ayrıca risk azaltma planının gözden
geçirilmesi ve risklerin bir bütün olarak değerlendirilmesinden sorumludur.
Risk belirleme raporlarında, potansiyel risklerin gözden geçirilmesi, risklerin
değerlendirilmesi ve risk yönetme planında önceliklerin belirlenmesi üzerinde
çalışırlar.
Risk Đşlem Destekleyicileri: Risk belirleme raporlarını tamamlamak ve
doğrulamak, destek bilgileri vermek ve gerekçesini ortaya koymak ana görevleridir.
66
Riski Yönlendirmede Son
Yetkili - Müdür
Destek Birimi –Verileri
Analiz Ve Rapor Eder-
Çekirdek Takım / Team
Risk Đşlemlerine Katkıda
Bulunanlar
9.3. Risk Yönetim Sisteminin Aşamaları
Risk yönetim sisteminin genel işleyişi aşağıdaki gibidir.
Risk Data
Başla
Önemli Risk
Raporlarının Gözden
Geçirilmesi
Risklerin
Belirlenmesi
Kabul?
Analız ve
Değerlendirme
Hayır
Belirleme
yööyöö
Risklerin Ve
Projenin
Đzlenmesi
Yönetme
Đşleminin
Tamamlanması
Yönetme Planın
Belirlenmesi
Öncelikli
Yönetim
Planları
Risk Düzeyin
Belirlenmes
Değerlendirm
Aşaması
Đzleme
Aşaması
Yönetme Aşaması
9.3.1.
Değerlendirmeler
Raporlar
67
Analizler
Đstatistikler
9.3.1. Belirleme Aşaması
Risk yönetimi, risklerin belirlenmesiyle başlar ve bunlarda Risk Bildirim
Raporlarına dayanır. Bu raporlar öncelikle içeriği, doğruluğu, bütünselliği, açıklığıkolay anlaşırlığı ve uygunluğu açılarından gözden geçirilir. Ileri analizler için temel
olacak şekilde riskin nasıl, nerede ve ne şekilde ortaya çıkabileceği belirlenir. Bu
aşama mevcut kontrol ve gümrük işlemlerinin derinlemesine tanımlanmasını
gerektirir. Eğer gerekirse bu bildirim raporu gözden geçirilmesi veya genişletilmesi
için geri gönderilebilir. Riskin belirlenirken;
•
katılımcılar/mükellefler/ortaklar,
•
güç ve zayıflıklar,
•
nerede, ne zaman, nasıl ve kimin tarafından riskin oluşturulabileceği,
•
tehditler ve onları yaratacak hileli durumları ne olduğu,
•
bu hilelerin oluşmasına nasıl, niçin fırsat doğduğu37,
9.3.2. Değerlendirme Aşaması
Risk bildirimi uygun görüldükten sonra risk veri bankasına girilir. Bildirimde
yer alan ilgili ve mevcut tüm bilgiler kullanılarak riskin analizi yapılır. Belirlenen
risklerin ne kadar sıklıkla meydana gelebileceğini ve onların olası sonuçlarını tesbit
etmek için mevcut bilgilerin sistematik olarak kullanılmasıdır38. Bu süreçde riskin
37
Kyoto Conventıon - General Annex-Chapter 6, Guidelines on Customs, WCO 2000, Doc.41.232 E,
s.50, www.wcoodm.org
38
M. Uğur Gökçe, Gümrüklerde Sonradan Kontrol ve Risk Analizi, Yayımlanmamış Kontrolörlük
Tezi, s.132
68
meydana gelme olasılığı ve sonucunun şiddet derecesi düşük, orta, yüksek olarak
belirlenir veya karmaşık durumlarda daha ayrıntılı rakamsal bir değer de verilebilir39.
Risk Değerlendirme Matriksi
Sonucun
Şiddeti
(Sş)
Yüksek = 4 puan
Orta = 3 puan
Düşük = 2 puan
öSş*Oo
Yüksek-Düşük
Yüksek - Orta
Yüksek-Yüksek
(4 puan)
(8 puan)
(12 puan)
Orta-Düşük
Orta -Orta
Orta -Yüksek
(3 puan)
(6 puan)
(9 puan)
Düşük-Düşük
Düşük - Orta
Düşük -Yüksek
(2 puan)
(4 puan)
(6 puan)
Düşük = 1 puan
Orta = 2puan
Yüksek = 3 puan
Ortaya çıkma Olasılığı (Oo)
Bu tablo öncelikli veya önemli riskleri belirlemede yardımcı olur. Riskin
sonucunun önemi / şiddeti genellikle ortaya çıkma olasılığından daha iyi anlaşılabilir.
Bu nedenle tabloda sonuca daha büyük ağırlık verilmiştir. Başka bir değişle, sonucu
orta derece ve ortaya çıkma olasılığı düşük olan riskin önceliği veya önemi sonucu
düşük ve ortaya çıkma olasılığı orta olan riskten daha yüksektir.
9.3.3. Yönetme Aşaması
Riski telafi edecek, gözleyecek veya izleyecek planların geliştirilmesi risk
yönetiminin sonucudur. Tüm yüksek riskler için azaltıcı planın hazırlanması gerekir.
39
EU Commission, Standardised Framework for Risk Management in the Customs Administration of
the EU, s.3, www.eu/taxud.org
69
Orta dereceli riskler için daha az risk düşürücü plan oluşturulur. Düşük risk planları
için sadece belli aralıklarla kontrol edilir.
Risk değerlendirmesi yapıldıktan sonra, riske yaklaşımların belirlenmesi ve
bu yaklaşımların riski azaltmak için yapılması gerekenleri kapsaması gerekir. Bunun
maliyeti ve zamanlamasının da yapılması gerekir.
Dört yaklaşımla risk yönetimi ortaya konabilir.
•
Riskten Kaçınma: Yüksek riske yol açan kaynakları ortadan kaldırmak
ve bunları düşük risklere dönüştürmek.
•
Riskin Transferi: Riskin, sistemin bir parçasından diğer parçasına
kaydırılmasıdır.
•
Risk Kontrol: Ortaya çıkma olasılığını ve etkilerini en aza indirmek için
riskin yönetimidir.
•
Riski Kabullenme: Özel bir risk durumunu bilmek ve kontrol için her
hangi bir çaba harcamayarak risk düzeyini kabul etmek.
9.3.4. Đzleme ve Belgelendirme Aşaması
Risk yönetiminin son aşaması her risk unsurunun ve risk düzeyinin
değerlendirildiği risk izleme aşamasıdır. Risklerin durumunu kontrol etmek için
riskler takibe alınır. Bu aşamada analiz dahil yönetim ve belirlemede kullanılabilecek
ilave bilgilerin belirlenmesi yapılır.
Yapılan risk değerlendirmesindeki varsayımları, kayıtları ve seçilen risklerin
gerekçeleriyle açıklayan kayıtlara gerek vardır. Önemli faktörlerin kaybolmamasını
sağlayan bir denetim takibi sağlamak için belgelemeye ihtiyaç vardır.
70
9.4. Risk Yönetiminin Gümrükte Uygulaması
Gümrük mevzuatı, gümrük vergilerinin ödenmesini, kısıtlama ve yasaklara
uyma, kotalar, tavizler ile benzeri diğer ticaret düzenlemelerini uygulamak için
yürürlüğe konur. Her düzenlemede olduğu gibi tacirlerin kuralları isteyerek veya
istemeyerek ihlal etme riski vardır. Risk analizi, gümrük işlemleri açısında ve
gümrük idaresinden beklenen işlevleri etkin olarak yerine getirmede anahtar rol
üstlenir. Risk analizi teknikleri, kontrol yöntemlerini geliştirmek için bu riskleri
teşhis ve tanımlamaya çalışır. Örneğin, fiziksel muayene veya belge kontrolü için
seçim yapmak ya da gümrük kontrolünü ihlalin meydana gelmesi muhtemel risk
alanlarında yoğunlaşmayı sağlar.
Daha önceki bölümlerde ortaya koymaya çalıştığımız, özellikle son yıllarda
dış ticaret alanında yaşanan gelişmeler nedeniyle gümrük idaresinden beklentilerdeki
değişimin karşılanmasında risk yönetimi önemli yere sahiptir. Risk yönetimiyle,
1. Risk taşımayan mal hareketleri daha serbest olarak dolaşıma konu olur,
2. Gümrüğün sınırlı kaynakları riskli alanlarda yoğunlaştırılarak, kontrol
işlevi daha etkin olarak yerine getirilebilir.
Dolayısıyla modern gümrük idaresinin, gümrük işlemlerini risk yönetimi
sistemi üzerine kurması, kontrolünde bu kapsamda yürütülmesi önem arz etmektedir.
Avrupa Birliği içerisinde gümrük idareleri açısından konuya baktığımızda,
tek pazarın daha iyi çalışmasına katkıda bulunulmak üzere tüm üye ülkelerde ticarete
aynı işlemi uygulamak ve gümrük açısından riskleri tekdüze olarak ele alınmasını
sağlamak için uygulanacak risk yönetimiyle ilgili genel unsurları belirlemek üzere
AB içerisinde “Gümrük 2002 Proje Grubu” oluşturulmuş, bu grup “Risk
71
Yönetiminin Temelleri ve Uyumlaştırılması” üzerinde çalışmış ve bu konuda rapor
hazırlamıştır40.
Söz konusu raporda, gümrük için risk, ulusal ve birlik düzeyinde malın
gümrük işlemleriyle ilgili düzenleme ve getirilen önlemlerin uygulanmaması,
kaçınılması olarak tanımlanmıştır.
Risklerin ortaya çıkmasını en aza indirmek için, gümrük idaresi bir yandan
dış ticaret üzerindeki kontrol görevini yerine getirirken diğer yandan da yasal
ticarete konu olan mal akımını kolaylaştırılmak zorundadır. Bu iki uç arasında uygun
bir dengeyi sağlamak, kaynaklarını belirlenmiş önceliklerine daha çok tahsis ederek
daha etkin kullanmak zorundadır. Buna ulaşmada gümrüğün kullanabileceği en
önemli teknik, risk yönetimidir.
Gümrük işlemleri açısından risk alanları, vergi gelirleri toplayan ve
kaçakçılıkla mücadele işlemlerini gerçekleştiren gümrük idareleri için, ilgili gümrük
rejimleri ile işlemleridir41. Örneğin, KDV, gümrük veya diğer vergiler, teşvik
araçları, kota uygulamaları, çevre ve korumaya yönelik yasaklar/kısıtlamalar/izinler.
Risk Göstergeleri, her bir risk alanında kaçakçılık veya vergi gelirlerine ait
risk derecesi veya seviyesini azaltabilen veya artırabilen faktörlerdir. Risk alanlarına
bağlı olarak birkaç risk göstergesi risk değerlendirmesinde kullanılabilir. Gümrük
eşyası için risk göstergeleri; eşyanın tarifesi, menşesi, teslim edileceği ülke, izin
belgeleri, kıymeti, mükellefi, mali veriler, nakil vasıtaları, mükellefin mali durumunu
içerir.
Gümrükteki risk yönetimi stratejik, operasyonel veya taktiksel olabilir.
40
EU Commission, Standardised Framework for Risk Management in the Customs Administration of
the EU, s.1, www.eu/taxud.org
41
WCO, Kyoto Convention-Guidelines on Customs Control, Doc.41.232 E, s.9.
72
Stratejik Risk Yönetimi: Düşük riskli olanların elenmesi ve sadece riske
maruz kalınan ve pratik müdahalenin yapılmasının gerekli olduğu kanısına varıldığı
yerde müdahale edilmesi, stratejik risk yönetimidir.
Operasyonel Risk Yönetimi: Değerlendirilen riski, etkin bir şekilde ele
almak için gerekli olan kontrol düzeyinin tespit edilmesi ile işe başlanmaktadır.
Örneğin, bir ithalatçıya uygulanan denetleme kontrollerinin veya sınırlı sayıdaki
personelin ve ekipmanın etkin olarak nasıl kullanılacağının tespit edilmesi
oluşturmaktadır. Bu yaklaşımdan yararlanarak gümrük bir kapı bekçisi olmaktan,
her taşımayı kontrol etmekten uzaklaşmakta ve sadece en büyük riski arzeden
seçilmiş taşımaları kontrol etmektedir.
Taktiksel Risk Yönetimi: Ani gelişen durumlarla ilgilenmek için alan
çalışması yapan görevlilerce kullanılmaktadır. Gümrük görevlileri taktiksel
çalışmaları, istihbarat, tecrübe ve yeteneklerini birleştirerek hangi taşımaların daha
fazla kontrolü gerektiğine karar vermektedirler.
Örnek risk analizi: Örneğin bir ithalat işleminde risk alanları ve
göstergelerini tablo üzerinde aşağıdaki şekilde gösterilebilir.
Risk
Göstergeleri
Risk
Alanları
Anti damping
Miktar
Kısıtlaması
Ambargo
Tarife Taviz
Özel Tüketim
KDV
Hariçte Đşleme
Dahilde Đşleme
Menşe
Kıymet
X
X
Đthali Belirli
Zamanlarda
Yapılanların
Ürünleri
CN
Kodu
Miktar
X
X
Bu örnekte;
73
En
Yüksek
Oran
Ve
Üretim
KDV
Muaf
Đhracatçı
Ülkenin
Đstatistiksel
Önceki
Kapasitesi
Belirli
Bir
Sektörde
Hatalar
X
Sevk
Yeri
Risk alanı: Anti damping vergisi, dış ticarete konu olan mal hareketinden
alınan bu vergiyi, ihracat konusu mala damping yaparak, yani maliyetinin altında
satılmasını sağlayacak pirim veya teşvikler nedeniyle haksız rekabete neden olan
ülke veya firmaların mallarına karşı konulan vergi olarak tanımlanabilir.
Ülkemizde, 14.06.1989 tarihli 3577 sayılı Đthalatta Haksız Rekabetin
Önlenmesi Hakkında Kanun uyarınca, kanun ve ilgili mevzuata göre yapılan
soruşturma sonucunda dampinge konu olduğu anlaşılan bir ithalatın, Türkiye’de bir
üretim dalında maddi zarara yol açtığının veya maddi zarar tehdidi oluşturduğunun
veya piyasanın bozulmasına neden olduğunun veya bir üretim dalının fiziki
kuruluşunu
geciktirdiğinin
anlaşılması
halinde,
Đthalatta
Haksız
Rekabeti
Değerlendirme Kurulunun önerisi üzerine Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın bağlı olduğu
Bakanın onayı ile geçici veya kesin önlem olarak anti damping vergisi alınabilir42.
Dolayısıyla, gümrük işleminin konusunu oluşturan mal hareketinde, anti
damping vergisi ilave bir mali yükümlülük getirdiğinden bir risk alanı
oluşturmaktadır. Bu mali yükümlülük, belli bir ülke menşeli, belli bir tarife
pozisyondaki malın kıymeti üzerinden alınan ilave yüktür. Bundan kaçınmak için
ithalatçılarının başvuracakları değişkenler, malın menşesini, kıymetini, tarifesini
değiştirerek, kapsam dışına çıkarmaktır.
Dolayısıyla örneğimizde risk göstergeleri:
Menşe: Risk alanı verginin belli bir ülke malına uygulanması
nedeniyle menşeinin yanlış beyanı,
Kıymet: Verginin, ithal eşyasının kıymeti üzerinden alınması
nedeniyle düşük beyan edilmesi,
42
Cahit Soysal , OsmanUysal ve Murat Atabinici, Gümrük ve Dış Ticaret Terimleri Sözlüğü, Gümrük
Müfettişleri Derneği, Đstanbul 1999.
74
Tarife: Verginin belli bir tarife pozisyonu üzerine konması
nedeniyle, bu kapsamda olmayan veya daha düşük vergi
konusu olan malın tarife numarasında beyan edilmesi,
Miktar: Düşük miktarda beyan edilmesi,
Sevkiyat Yeri: Menşe konusunda yanlışlığı kolaylaştırmak için
gerçek dışı beyan,
Risk Değerlendirmesi: Anti damping vergisi uygulamasının yürürlüğe
konmasından önce ve sonraki dönem için yukarıda bahsedilen tarife numarası altında
yapılan mal girişinin karşılaştırmalı analizi, beyanname sayısı, beyan edilen kıymet,
gümrük idareleri verileri kullanılarak hem mükellef, hemde ürünün gösterdiği
ithalattaki eğilim tespit edilir ve ani değişmeler, kaymalar üzerinde durulur. Örneğin
ithal edildiği ülke veya gümrük idaresinin beklenmedik şekilde değişmesi gibi.
Analiz sonuçlarına göre, yüksek, orta veya düşük derecedeki bir risk, seçilen
mükellefe göre risk göstergelerinin her birine uygulanacaktır. Özel durumlara göre,
belirli her gümrük idaresinde kontrolün çerçevesini belirleyecek olan farklı profiller
meydana gelir. Risk göstergelerin hepsi de düşük derece gösterirse kontrol yapmaya
gereksinim duyulmayacaktır. Risk alanları için risk göstergelerinin dereceleri
belirlendiğinde, bunlar kontrol şeklini de ortaya koyacaktır. Örneğin yüksek dereceli
risk göstergesinde malların fiziksel kontrolü, orta derecelide eşyanın sonradan
kontrolü, düşük derecelide ise belgelerin kontrolü şeklinde belirlenebilir43.
43
Erol, Yusuf, Sonradan Kontrol ve Rısk Analızlerı, 01 sayılı 24.11.2004 günlü rapor,s.5
75
10. GÜMRÜKLERE ÖZGÜ MUHASEBE DENETĐMĐ
Zaman içerisinde gümrüğün işlevlerinde değişim yaşanmış; önceleri gelir
elde etmek amacıyla kurulan gümrük idaresi, zaman içerisinde rolü genişlemiş,
uyuşturucu kaçakçılığı dahil yasaklı ve kontrole tabi malların giriş ve çıkışlarından
toplumun korunması, sınır kontrolü sorumluluğu yanında, gümrük yasal ticaretin
kolaylaştırılmasına da özen gösterme noktasına gelmiştir. Gerçekten gümrüğün
işlevlerinin önemi giderek daha iyi anlaşılmakta, gümrük, uluslararası yatırımı ve
ticareti destekleyerek rekabet gelişmesinde rol oynayabilmektedir. Bu konuda DTÖ
tarafından DOHA Round görüşmelerinde ele alınmış, bu konuda önemli adımlar
atılmıştır.
Đlk bakışta aynı anda gümrüklerde beklenen bu iki önemli vazgeçilmez işlevi
birbiriyle çatışıyor gibi görünse de, paranın iki yüzü gibidir. Ekin ve verimli bir
gümrük idaresi bu iki işleve yoğunlaşabilir.
DGÖ tarafından, reçete olarak iki ana uygulama ortaya konmakta,
uygulanması teşvik edilmektedir. Bunlar birbirini tamamlayan aynı yaklaşımın
parçalarıdır ve biri olmadan diğerini uygulama etkinliği zayıflatır. Risk yönetimi ve
sonradan kontrol sistemi bu anlamda birbirini tamamlar; etkin bir sonradan kontrol
sistemi risk yönetimine dayanmalıdır. Bu ikisinin uygulanması, yukarıda özetlenen
gümrükten yeni beklentileri aynı anda karşılama imkânı vermektedir.
Dünya Gümrük Örgütü tarafından üye ülkelerin gümrük idareleri için
hazırladığı rehberin sonradan kontrolle ilgili bölümünde;
Sonradan kontrolün özellikle kıymet kaçakçılığı olmak üzere gümrük
kaçakçılığının ortaya çıkarılmasında ve korunmada en etki önlemlerden biri olduğu;
etkili bir sonradan kontrol denetiminin herhangi bir kıymet sisteminde başarılı olarak
76
başvurulabileceği; GATT kıymet kodunda çoğunlukla gümrük idaresinin ithalatçı
tarafından beyan edilen kıymeti kabul etmek durumunda kaldığı; bu nedenle
kıymetin doğruluğunun kontrolü ve gümrük suçlarının ortaya çıkarılması ve
bunlardan korunmak için etkili bir sonradan kontrol sisteminin oluşturulmasının
gerektiği, kaldı ki artan dış ticaret ve mal hareketinin kolaylaştırılmasına yönelik
baskılar karşısından sonradan kontrolün gümrük idarelerine önemli bir imkân
sunduğu belirtilmektedir44.
DGÖ tarafından bu amaçla Küresel Ticaretin Kolaylaştırılması ve
Güvenliğine ait Temel Standartlar geliştirilmiş ve uyumlaştırılmıştır. 2005 yılında
yayınlanan Standartta dört ana unsurdan oluşmaktadır.
Bunlardan ilki, giriş, çıkış ve transit taşımalara ilişkin elektronik bilgi
•
taleplerinin uyumlaştırılması, bu konuda DGÖ tarafından Gümrük Veri Modeli
oluşturulmuştur.
Đkincisi, her bir DGÖ üyesi yük geldiğinde veya gelmeden önce,
•
geliştirilmiş elektronik bilgiye dayanan yüksek riskli malların belirlenerek risk
yönetimi yaklaşımının uygulanması,
Üçüncüsü ise çıkış ülkesindeki gümrük idaresi yüksek riskli malların
•
çıkışında zorunlu olmamakla birlikte kontrol için gerekli ekipmanları kullanmaları
teşvik edilmesi,
•
Dördüncü ve sonuncusu ise gümrük, temel güvenlik standartlarını
taşıyan iş dünyasıyla işbirliğini geliştirerek gelişmesi yönünde fayda sağlamasıdır45.
44
Gümrük Rehberi, Dünya Gümrük Örgütü, Hizmet Đçin Kullanım, s. 73
45
A.g.e. Konuşma, s.2.
77
Sonradan kontrol, Đthalat ve Đhracatla ilgili Đşlem ve Yükümlüklere ilişkin
GATT 1994 Anlaşmasının VII inci maddesiyle ilgili ticareti kolaylaştırmaya yönelik
önlemdir ve özellikle 1 inci paragrafının c bendinde: “anlaşmayı imzalayan taraflar
ithalat ve ihracat işlemlerinde karmaşıklığı ve işlemleri asgari düzeye indirme, ithalat
ve ihracat için belge aranmasının basitleştirilmesi ve azaltılma ihtiyacının
farkındadırlar”46 denilmektedir.
Sonradan kontrol, gümrük gözetiminden çıkarak serbest dolaşıma giren malın
sonradan gümrük denetimine veya kontrolüne tabi tutulmasıdır. DGÖ’nün tanımına
göre, sonradan kontrol: beyanın doğruluğunun kontrolü için uluslararası ticarete
doğrudan veya dolaylı olarak dahil olan kişi veya firmaların defter ve belgelerin,
gümrük ve ticaretle ilgili verilerin ve sistemlerin kontrol edilmesidir47. Böyle bir
denetim tüm ithalatı ihracatı kapsayabileceği gibi belli bir dış ticaret işlemini de
kapsayabilir. Bu denetim işlemi gümrük idaresinde olabileceği gibi firmanın iş
yerinde de yapılabilir.
Sonradan kontrol uygulaması, ithalat işlemleri üzerindeki en temel
basitleştirilmiş gümrük kontrolüdür ve bu nedenle de ticareti kolaylaştırıcı olumlu bir
etki sağlar. Malın gümrükten geçip serbest dolaşıma girmesi için gereken süreyi en
aza indirir ve ithalatçı mal ulaştıktan sonra en kısa zamanda ekonomiye kazandırır.
Geleneksel gümrük işlemlerinde, mal liman veya kara gümrüğüne geldiğinde
kontrolün konusunu oluşturmakta, gümrüğün denetiminde veya antrepodayken
ithalatçı veya temsilcisi tarafından beyanname ve eki gerekli belgeler, eksiksiz olarak
gümrük idaresine başvurarak işlemlerini yaptırmakta, bütün gerekli kontroller
46
Customs Procedures-Post Clearance Audit, UNCTAD Trust Fun for Trade Facilitation
Negotiations, Technical Note No.5 p.1
47
Gümrük Rehberi, Dünya Gümrük Örgütü, Hizmet Đçin Kullanım, s. 74.
78
yapıldıktan, vergi ve resimlerini ödedikten sonra malını çekebilmektedir. Bu işlemler
çoğu zaman günleri hatta haftaları bulmaktadır.
Risk yönetimi tekniği ve sonradan kontrol ile gümrükler, riskli taşımalar
dışındaki malların işlemleri kısa zamanda sonuçlandırılarak serbest bırakılabilmekte,
ancak bu ithalat sonradan kontrole tabi tutulabilmektedir. Bu kontrolde, ithalatçının
işyerinde, mal ve ithalata ait belgeler yanında destekleyici muhasebe kayıt ve
belgeler de bakılır.
Fayda ve Maliyet
Fayda:
1. Daha etkin kontrol: geleneksel kontrolde, kontrolü yapılacak ithalat işlemi
rasgele seçilerek kontrol edilmesine ve diğerleri doğru kabul edilirken,
sonradan kontrolde, yapılan kontrol, firma ve ithalata ilişkin bilgi ve
istihbarat analizine dayanmaktadır.
Bu yöntem gümrük idaresine, tek bir işleme dayanan geleneksel kontrol
yaklaşımından vazgeçerek daha kapsamlı, sektör ve firma analizine dayanan
bir kontroldür. Gümrük idaresine, daha uzun bir dönemde yapılan ithalatlara
ait, daha geniş kapsamda görmeyi sağlar. Đşletmelerin dış ticaretle ilgili
mevzuata, gümrük kanunu, yönetmelik ve düzenlemelere uyum düzeylerini
iyileştirerek, ülke genelinde yeknesaklığı ve mevzuata uygunluğu artırır.
2. Geliri Artırır: Üzerinde durulan mal grubunda fiyat, tarife, menşei gibi mali
yükümlükleri doğrudan belirleyen unsurlarda bölgesel ve ulusal bazda veri
oluşturma ve bunları karşılaştırma imkânı sağlayacağından, yanıltıcı beyanı
ortaya çıkarma imkânı daha fazladır ve sonradan denetim ile ithalatçının bu
düzeltmesi yoluyla tahsil edilen gelirlerde artış sağlanabilir.
79
3. Đnsan Kaynaklarının Daha Etkin Kullanılması: Geleneksel kontrolden
sonradan kontrol sistemine geçildiğinde, gümrük personeli üzerindeki
ithalatçıların baskısı kalkacağından, çalışanlar planlama, risk analizi ve
sonradan kontrole daha fazla zaman bulacak, riskli ithalatlar üzerindeki
kontrol daha artacaktır. Bu modern tekniği uygulayan gümrüklerde, ithalatın
ancak %10-20 kontrol edilmekte, %80-90 gümrüğün herhangi bir
geciktirmesi olmaksızın serbest dolaşıma girmektedir.
4. Đşlem Süresinin Azalması: Geleneksel yönteme nazaran malın gümrük
gözetimindeki kalış süresi azalmaktadır. Malın hızlı şekilde serbest dolaşıma
girmesi ithalatçı için oldukça önemli bir unsurdur ve rekabet gücünü artırır.
Ambarlama maliyetini azaltır. Malın beklemeden gümrükten geçerek serbest
dolaşıma girmesi, gümrük kontrolündeki ambar ve antrepo maliyetleri ile
sigorta giderlerini ortadan kaldıracaktır.
Maliyet
Sonradan kontrol, normal olarak otomasyonu da kapsayan gümrük
modernizasyon programının bir parçası olduğundan doğrudan sonradan
kontrolün maliyeti göreli olarak düşüktür 48.
10.1. Sonradan Kontrol Denetiminin Uygulanması Đçin Gereken Şartlar
•
Kesin Karar ve Destek: Her yeni uygulamada olduğu gibi ön koşul, idarenin
en üst düzeyde kesin kararlı olması ve uzun dönem bu projeyi desteklemesi,
48
Risk Yönetimi-Sonradan Kontrol, Dünya Gümrük Örgütü,
www.wcoodm.org/ie/wt/TradeFacil_E.htm
80
•
Strateji ve Planlama: Gümrük idaresi sonradan kontrole ait strateji
geliştirmeli ve uygulayıcı konumunda olan personele rehber hazırlamalı,
•
Kapasite Oluşturulması: Gümrük personelinin, sonradan kontrol sisteminin
sunduğu ve getirdiği faydaların tüm kapsamıyla anlatılması, eğitimden
geçirilmesi, ayrıca sunulacak eğitimin, sistemin sağladığı tüm avantajlarından
ortaya koyacak şekilde gerekli çözümsel çalışmayı da kapsamalıdır.
•
Ticaret Yapanlarla Đşbirliği: Genellikle sonradan kontrol, gümrüğe sunulan
belgelerin doğruluğunun kontrol edilmesi için ithalatı yapanın iş yerinde mali
kayıt ve belgelerin kontrol edilmesi olduğu için, gümrük ile iş adamları
arasında olumlu işbirliği ortamının yaratılması önemlidir.
•
Mevzuatın Değiştirilmesi: Çoğu ülkelerde, gümrük kanunları gümrüklere ve
ticaret yapanlara yapmaları gerekenleri ve yükümlülükleri belirtilir ve
gümrüklere ithalat ve ihracatı kontrol için belge ve fiziksel olarak kontrol
yetkisi verir. Çok azı gümrüklere ticaret yapanların iş yerinde kayıt ve
belgeleri inceleme yetkisi verir. Bu nedenle, ülkeler kanunlarını gözden
geçirmeleri ve yeni denetim yöntemini uygulamaları için gerekli yetkiyi
gümrük idarelerine sağlamalıdırlar49.
Sonradan Kontrolü zorunlu kılan ekonomik ve politik (dışsal) faktörler
şunlardır:
Ekonomik Düzeyde: Bilindiği üzere ülkelerin öncelikli amacı hızlı gelişmeyi
sağlamak ve olabildiğince uzun dönemde istikrarlı ve enflasyon baskısı olmadan
gerçekleştirmektir. Ticareti geliştirmek özellikle dış ticareti arttırmak, hükümetlerin
dayandıkları çok önemli stratejileridir. Ticaret politikalarındaki dışa açıklık ve vergi
49
Customs Procedures - Post Clearance Audit, UNCTAD Trust Fun for Trade Facilitation
Negotiations Technical Note No:5, s.3.
81
dışı engellerin ortadan kaldırılması stratejisi gerek Dünya Ticaret Örgütü gerekse
bölgesel birlikler altında yürütülen görüşmelerle genel kabul görmüştür. Bunun
yanında, dış ticaret üzerinden alınan vergilerin azaltılması yönündeki gelişmeler,
ticari ve idari bilgi akışının ve işlemlerin basit ve standart hale gelmesi, dış ticaretin
önünü açmış ve hükümetlerin öncelikleri dış ticaretin gelişmesini desteklemesi
olmuştur.
Bu süreçte gümrük idaresi çok önemli rol oynamaktadır. Etkin çalışan
gümrük idaresi olmadan dış ticaret kontrol edilemez ve politikası uygulanamadığı
gibi bu konuda zamanında ve doğru bilgi de sağlayamaz. Benzer şekilde, dış ticareti
yasak veya özel izinler gereken malların kontrolünü de tam olarak yerine getiremez.
Bu nedenle gümrük üzerinde, değişen beklentileri karşılaması için, işlem ve
yapılarını değiştirmeleri ve modernize etmeleri konusunda büyük bir baskı vardır50.
Politik düzeyde ülkemiz açısından olaya bakıldığında, AB üye olmak yolunda önemli
adımlar atan ve bunun ötesinde 1996 yılında gümrük birliğine giren ülkemiz
açısından, pratik olarak gümrük alanında mevzuatın ve uygulamanın AB ile
uyumlaştırılması kaçınılmazdır.
Đşletme düzeyinde gümrük işlemleriyle bağlantılı olarak yapılan mali
denetimin dünya uygulamasına geçmeden önce, Dünya Gümrük örgütü tarafından
hazırlanan rehberde, dünya ülkelerinin gümrük idareleri için sonradan kontrol
uygulamasında gerekli şartlar ile uygulama aşamaları da genel hatlarıyla
belirtilmiştir51. Buna göre:
50
commercial-System –Based Audit, project, 1999, Phare Customs Programme Coordination Unit,
s.1, www.wto.org
51
Gümrük Rehberi, Dünya Gümrük Örgütü, Hizmet Đçin Kullanım, s. 72-76
82
•
Yasal Yetki: Uluslararası ticarete doğrudan veya dolaylı olarak
karışan kişi veya firmaların ticari ve defter ve belgelerini kontrol
etmek için gerekli olan yetkiyi gümrük personeline veren yasal
dayanağın olması gerekir. Đşletmenin belli bir dönem süresince
sonradan kontrol için defter ve belgelerini denetime sunabilmeleri ile
bunu yerine getirmedikleri takdirde ceza işlemine ait düzenlemenin de
yer alması gerekir.
•
Đdari Yapı: Gümrük idaresi, ülkede ve bölgede halen gerçekleşen ile
potansiyel dış ticaret işlemlerini değerlendirme ve analizi için gerek
duyulan personeli belirlemesi gerekir. Bunların gereken verilere
fiziksel ve elektronik ortamda ulaşmaları sağlanmalıdır.
•
Denetçilerin Taşımaları Gereken Temel Nitelikler: Mali kontrol
uzmanlar tarafından eğitilmiş gümrük denetçileri tarafından yerine
getirilmelidir. Giderek artan oranda elektronik ortamda kayıtların
tutulduğu ve giderek daha karmaşık hale gelen dış ticaret işlemlerinde
denetimi gerçekleştirecek denetçilerin:
o Muhasebe teknikleri ve Genel Kabul Görmüş Muhasebe
Đlkeleri,
o Denetim standartları ve işlemleri,
o Banka işlemleri dahil uluslararası ticari işlemler,
o Gümrük Kanunu, mevzuatı ve işlemleri (kıymet, menşe, tarife
gibi),
o Elektronik kayıt tutma ve bilgisayar sistemleri (EDI gibi)
konularında çalışma bilgilerine sahip olmaları beklenmektedir.
83
•
Denetim Programının Hazırlanması: Gümrük idaresi sonradan
kontrolü ithalatçı/ihracatçı denetimi, kıymet, gümrük müşaviri
denetimi gibi alanlara ayırmalı ve her biri için denetimin
gerçekleştirilmesi sırasında adım adım uygulanabilecek rehber
hazırlamalıdır.
•
Denetim Đçin Hedef Đşletmenin Seçimi: Genel olarak dış ticaretin
artması ve mal hareketinin kolaylaştırılması, malın gümrüklenmesi
esnasında fiziksel kontrolün azaltılması yönünde baskı oluşturmuş;
fiziksel kontrol sadece yüksek riskli taşımalara yönlendirilmiştir. Bu
nedenle, denetim için en iyi seçimin yapılabilmesi için merkezi
istihbarat bilgi bankasının oluşturulması, hedeflemede aktif olarak
kullanılması gerekir. Đstihbarati bilgiler, ticari trend ve her ülke için
yüksek risk taşıyan öncelikli alanlar belirlenerek denetim hedeflemesi
yapılmalıdır. Bu kriterler aşağıdakileri kapsayabilir:
o Firmanın geçmişi,
o Mal/sektörün özelliği,
o Đthalat ve ihracatın kıymeti ve hacmi,
o Diğer gümrük birimlerinde temin edilen bilgiler (denetim
elemanları, muayene memurları gibi),
o Malın menşesi,
o Gelir kaybının oluşma riski,
o Hükümet programındaki öncelikler.
84
Stratejik Denetim Planlaması: Gümrükler tüm kaynakları optimum değer
kapasite de kullanmalıdırlar. Denetim için hazırlan yıllık plan, denetçinin çalışma
saati üzerinde hesaplanmalı, maliyet fayda açısından en uygun plan oluşturulmalıdır.
Denetim Süreci:
o Denetim
Öncesi
Araştırma:
Denetlenecek
firmanın
büyüklüğüne bağlı olarak gümrük idaresi firmaya soru formu
göndererek veya dış kaynaklardan, aşağıdaki konularında yer
aldığı hususlarda bilgi toplar:
Đşletmenin idari yapısı,
Faaliyetleri alanına giren mala ait bilgi,
Kullandıkları ödeme yöntemleri,
Malların kıymeti,
Kayıt tutma sistemleri.
o Đthalatçıyla Temas: Alışılmış uygunluk denetimi yaparken,
gümrük denetime başlamak için gerek duyulan belge ve
kayıtların tipiyle ilgili ayrıntılı bilgileri temin etmek için
firmayla temasa geçilir. Burada:
Ticari faturalar,
Taşıma belgeleri,
Sipariş mektupları
Dağıtım kayıtları,
Hesapların şeması,
Anlaşmalar,
Lisans ve pazarlama anlaşmaları,
85
Ödemeye ait kayıtlar
o Açılış Toplantısı: Görevlendirilen denetim elemanı ile firma
temsilcilerin
gerçekleştirilir.
katıldığı
açılış
toplantısı
Burada
denetimin
kapsamı,
işletmede
amacı
ve
denetimle ilgili diğer hususlar ele alınır. Firma ile denetçiler
arasında teması gerçekleştirecek temsilci de belirlenir.
o Denetim Anketi: Firmanın organizasyon yapısı, ana satıcılar,
ithalatın mal bazında dağlımı, ödeme yöntemleri,
kıymet,
üretim maliyeti gibi konularda bilgi sağlamak için işletmeye
anket tipi sorular yöneltilerek cevaplandırmaları istenebilir.
o Kapanış Toplantısı: Denetim sonucunu tartışmak üzere firma
temsilcileriyle resmi kapanış toplantısı organize edilir.
o Sonuç Raporu: Denetim sonucunda hazırlanan raporun bir
örneği işletmeye verilir. Ayrıca bir örneği de işlemleri yapan
gümrük idaresine verilerek tespit edilen hususların takibi ile
gereği istenir.
o Önlemler ve Değerlendirme: Gümrük yönetimi sonradan
kontrol programının başarısını değerlendirmek, öneri ve
tedbirler geliştirirler. Bunlar:
Đlave olarak toplanan gelirler,
Açılan soruşturmalar,
Maliyet/fayda analizi.
86
MALĐ DENETĐM/SONRADAN KONTROL
ĐSTĐBBARATĐ
BĐLGĐ
POLTANSĐYEL DENETĐM
ALANIN BELĐRLENMESĐ
POTANSĐYEL DENETĐM
HEDEFĐNĐN
BELĐRLENMESĐ
STRATEJĐK
PLAN
Denetimin
Öncelikleri
-kıymet
-menşe
-tarife
DENETĐM ĐÇĐN
ĐŞLETMENĐN SEÇĐLMESĐ
FĐRMADAN VERĐ /BĐLGĐ
TALEBĐ
DENETÇĐNĐN
GÖREVLENDĐRĐLMESĐ
ANKET FORMUN
GÖNDERĐLMESĐ
GÜMRÜK
VERĐLERĐNDEN FĐRMA
AĐT BĐLGĐ TEMĐNĐ
DENETĐM ĐÇĐN
HAZIRLANMA
FĐRMAYLA TEMAS
DENETĐMĐN
TĐP/KAPSAMININ
BELĐRLENMESĐ
DĐĞER GÜMRÜK
BĐRĐMLERĐYLE TEMASA
GEÇĐLMESĐ
KAYITLARIN
KONTROLU
UYGUNLUĞUN
BELĐRLENMESĐ
DENETĐMĐN
YÜRÜTÜLEMSĐ
FĐRMA KAYITLARININ
DOĞRULANMASI
RAPORLARIN
HAZIRLANMASI
SONUÇLARIN
GÜMRÜĞE
BĐLDĐRĐLMESĐ
DENETĐM
TAMAMLANMASI
TESPĐT/ÖNERĐLERĐN
DEĞERLENDĐRĐLMESĐ
VE ĐZLENMESĐ
87
SONUÇLARIN FĐRMAYA
ĐLETĐLMESĐ
ĐKĐNCĐ BÖLÜM
GÜMRÜK MUHASEBE DENETĐMĐNĐN DÜNYA UYGULAMASI
2.1. Amerika Birleşik Devletleri
Amerika Birleşik Devletleri Kongresi 8 Aralık 1993 tarihinde Gümrüklerin
Modernizasyonu ile ilgili olarak Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşmasının
(NAFTA) Uygulanmasına dair bir Kanunu kabul etmiştir. Bu kanun genel olarak
Gümrüklerin Modernizasyonu Kanunu olarak bilinmektedir. Modernizasyon Kanunu
iki
temel
kavram
üzerine
oturmaktadır:
Paylaşılmış
Sorumluluk
(Shared
Responsibility) ve Gönüllü Uyum (Informed Compliance)52.
•
Paylaşılmış Sorumluluk: Gümrüklerin ve ithalatçıların Birleşik
Devletler ticaret ve gümrük mevzuatıyla uygunluğu konusunda
karşılıklı sorumluluk taşımalarını ifade etmektedir.
•
Gönüllü Uyum: Đthalat işlemlerinin mevzuata uygun olarak yerine
getirilmesinin ithalatçıların çabaları ile sağlanmasını ifade eder.
Gönüllü uyum
sistemindeki sorumluluklarıyla buluşması için
ithalatçının yasal yükümlülükleri konusunda açık ve tam olarak
gümrük tarafından bilgilendirilmesi esastır.
Bu kanun, gümrük ile ithalatçılar arasındaki ilişkileri kökten değiştirmiştir.
Gümrük idaresi ile ithalatçı arasındaki ilişkinin bir anlamda ortaklığın temellerini,
çatısını oluşturmuş, her iki taraf kanun ve düzenlemelere uygunluğun sorumluluğunu
paylaştırmıştır. Kıymet, tarife ve vergi oranları konusundaki kanuni sorumluluk
52
Focused Assessment Program, US Customs and Border Protectıon Office of Stradtegic trade
Regulatory, Audit Division, October 2003, www.customs.gov
88
ithalatçılara verilmiş ve verileri gümrük idaresine tam ve zamanında vermek
suretiyle gerekli özeni göstermeleri beklenmiştir. Gümrüklere ise kıymet, tarife ve
vergi oranını belirlemek konusunda nihai sorumluluk verilmiştir. Gönüllü Uyum
sistemi ithalatçının tüm kanuni zorunlulukları ve haklarından tam olarak
bilgilendirilmesine dayanır. Bu kanun ile gümrük idaresi, gümrük işlemleri
konusunda kamuyu bilgilendirmek amacıyla daha çok kaynak ve zaman kullanacak
ve böylece gönüllü uyum düzeyini artırmaya çalışacak ve yasa karşısında,
ithalatçının sorumluluğu ve hakları konusunda bilgilendirecektir.
Amerika Birleşik Devletlerinde, 1509 sayılı Kanununun 19 uncu maddesi
uyarınca ticari kayıtların doğruluğu ve vergi uygulamalarına esas olabilecek düzeyde
olup olmadıkları gümrüklerce incelenebilir. Bu amaçla, mali kontrolleri yapacak
gruplara rehberlik etmek üzere Uyum Değerlendirme Programı adı verilen bir
program geliştirilmiştir. Modernizasyon Kanunu çerçevesinde bu düzenleyici
kontrollerin öncelikli amacı gelecekteki mevzuat uyum düzeyinin yükseltilmesidir.
Bu
amaçla oluşturulan
mali
kontrol
gruplarında (CAT-Compliance
Assessment Team) aşağıda belirtilen çeşitli disiplinlere mensup görevliler
bulunmaktadır53.
53
•
Sorumlu denetçi (auditor) - (Grup Başkanı)
•
Bilgisayarlı Mali Kontrol Uzmanlarının da içinde bulunduğu denetçiler,
•
Uluslararası Ticaret Uzmanı,
•
Đthalat Uzmanı,
•
Đşletmelerin bire bir kontrolü ile sorumlu bir uzman(Account Manager),
Compliance Assessment Team Documents (CAT KIT), US Customs Service Office of Strategic
Trade Regulatory Adit Division, s.11, 2003
89
•
Gerekli olması halinde diğer uzmanlar.
Amerikan örneğinde Uyum Değerlendirilmesi (Compliance Assessment), bir
mali kontrol grubu tarafından istatistiksel bazı testleri de içeren klasik mali kontrol
teknikleri kullanılarak ve genellikle işletmenin cari mali yıla ilişkin kayıtlarını
kapsayacak şekilde yapılan bir ithalat mali kontrolüdür.
Amaçları:
•
Kontrol dönemi içinde ithalatçının işlemlerinin kabul edilebilir bir
mevzuat uygunluk düzeyinde olup olmadığını kontrol etmek,
•
Đşletmenin gümrük işlemleri konusunda gerekli iç kontrolleri yerine
getirdiğini belgeleyip belgeleyemediğini kontrol etmek.
Bu değerlendirmelerin sonucunda işletmenin mevzuat uygunluk ile ilgili bir
risk kategorisi belirlenecektir. Đşletmenin kabul edilebilir bir mevzuat uyum
düzeyinde bulunduğuna karar verilirse, ilgililerle son bir toplantı yapılarak sonuçlar
tartışılır ve “mali kontrol raporu” kaleme alınır.
Denetim sonucunda, mevzuat uyum düzeyi gümrükçe kabul edilebilecek
düzeyin altında bulunursa ya da gümrükle ilgili firma iç kontrollerinin belgelenmesi
gerekiyorsa, mali kontrol grubu ile işletme yetkilileri uyumsuzluğun, herhangi bir
vergi kaybı dahil neden ve sonuçlarını ortaya çıkarmak üzere ortaklaşa çalışırlar.
Çalışma sonucunda uyumsuzluğun neden ve sonuçları değerlendirildikten sonra
ithalatçıyla denetimin sonuçlarının tartışıldığı toplantı yapılır ve mali kontrol raporu
düzenlenir.
Eğer ithalatçının uyum düzeyinin geliştirilmeye ihtiyacı varsa veya gümrükle
ilgili içsel kontrollerini belgeleyemiyorsa, işletme Uyum Geliştirme Planı
(compliance improvement plan) adı verilen bir plan hazırlamak ve uygulamak
90
zorundadır. Đthalatçı düzeltici, ıslah edici işlemleri uyguladıktan sonra, eğer bu
işletme için görevlendirilmiş “müşteri/işletme yöneticisi” varsa bunun da yardımıyla
uygulama takip edilir. Đşletmenin, bünyesinde ve işlemlerinde gerekli düzenlemeleri
yapıp yapmadığı kontrol edilerek, uygunluk düzeyinin kabul edilebilir düzeye ulaşıp
ulaşmadığı konusunda firma takibe alınır. Bu takip süreci boyunca firmanın
uygunluk düzeyinde gerekli düzelmenin olmadığı gözlenirse firma hakkında gerekli
yasal önlemlere başvurulur.
Đthalatçı işlemlerini ve sistemlerini iyileştirerek uyum düzeyini artırmaktadır.
Bunun sonucu devletin topladığı gelirler artacak ve ithalatının daha az kontrolü, daha
az rutin denetim gibi diğer faydalar artacaktır. Eğer uygunluk düzeyi iyileşmez ise
gönüllü, yasal incelemeye alınır.
91
Uygunluk Değerlendirme Süreci
1. Hazırlık:
• Uygunluk değerlendirmesini yapacak
yöneticileri seçilir.
• Đthalatçı belirlenir ve haberdar edilir.
• Durum tesbiti yapılır.
• Takım üyeleriyle irtibata geçilir.
• Strateji tespit toplantısı yapılır.
takımın
2. Aşama :
• Firmadaki mevcut içsel denetimin anlaşılması,
• Çalışılacak alan için seçilen içsel örneklerin ve
muhasebe sisteminin gözden geçirilmesi,
3. Aşama:
•
•
Đthalatçıyla birlikte başlangıç toplantısı yapılması,
Alan çalışmasına başlanılması,
4. Alan Çalışması:
• Uygulanacak örnek planın kararlaştırılması,
• Uygunluk testi,
• Đçsel kontrollerin değerlendirilmesi,
• Uyumluluk oranının belirlenmesi,
• Gelir kaybının hesaplanması
5. Uygunluk düzeyi kabul edilebilir mi?
•
•
•
•
•
• HAYIR ise
Uyumsuzlukların neden ve
sonuçları belirlenir.
Uyum geliştirme planı istenir.
Bitiş toplantısı düzenlenir.
Rapor yazılır.
Geliştirme planının doğruluğu ve
uygulanmasının gerçekçiliği
gözden geçirilir.
•
•
92
• EVET ise
Bitiş toplantısı firmayla
birlikte yapılır.
Rapor yazılır.
A.B.D uygulamasında mali kontrollerin aşamaları aşağıdaki şekilde
sıralanabilir:
2.1.1. Planlama ve Hazırlık
Sorumlu denetçi başkanlığında oluşturulan mali kontrol grubu işletmeleri
ithalat miktarlarına ve içinde bulundukları sektörün stratejik önemine göre mali
kontrol için seçer. Mali kontrole Đşletme Profili (Account Profile) çıkarılmak
suretiyle başlanır. Bu profil firmanın geçmişe ait verilerini, gümrükle ilgili
bilgilerini, sektöre ait trendler ile firmanın ithalat faaliyetlerine ilişkin analizleri
içerir54.
Daha sonra grup lideri, grup üyeleri ile bir planlama toplantısı yapar ve ilk
toplantıda tüm üyelerin görev ve sorumlulukları belirlenir. Đşletmede yapılacak mali
kontrollerin hedeflerini belirlemek üzere mümkün olan en yüksek düzeyde bilgi
toplanmalıdır. Bunun da yöntemi işletmeye gönderilecek anket sorularıdır. Kontrolün
başlamasından aylar önce grup lideri işletme ile bağlantı kurarak, işletme ile bir ön
toplantının düzenlenmesini ve firmanın üst düzey yetkililerinden birinin azami
düzeyde işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla temsilci olarak belirlenmesini talep
eder.
2.1.2. Ön Toplantı
Ön toplantıda kontrol grubu, işletme tarafından karşılanan anket soruları
gözden geçirir, istenen ticari kayıtlar konusunda açıklamalarda bulunur, kontrolün
54
Account Management Handbook, U.S.Customs Service, s.1-1, www.customs.gov.
93
süresine ilişkin plan tartışır ve işletmeden gümrük idaresinin muhatap olacağı yetkili
bir işletme personelinin tespiti istenir. Ayrıca işletmeden, dış ticaret işlemlerinin
bilgisayar kayıtlarından incelenmesinde Bilgisayarlı Mali Kontrol Uzmanı ile birlikte
çalışmak üzere bir uzman görevlendirmesi istenir.
Đşletmenin gözden geçirilmesinde zaman planı çerçevesinde hareket
edilmesine dikkat edilir ve kontrol grubu, mali kontrolün bir yıl içinde bitirilmesini
sağlamak için gerekli unsurların özetlendiği bir özet plan ortaya koyar.
2.1.3.Çalışma Planın Hazırlanması
Ön toplantıdan sonra mümkün olan en kısa süre içerisinde, kontrol grubu ve
işletmenin ortak çalışması ile taraflarca üzerinde uzlaşılan çalışma planı
oluşturulmalıdır. Bu planda;
● Doldurulan anketlerin mali kontrol grubuna geri verileceği tarih,
● Örneklemenin seçileceği ve inceleme için gerekli belgelerin belirleneceği
tarih,
● Belgelerin kontrol grubuna teslim edileceği tarih,
● Alan çalışmasının bitirilmesinin öngörüldüğü tarih bulunur.
2.1.4. Görüşme Mektubu
Đşletmenin ankete verdiği cevaplar gözden geçirildikten sonra, mali kontrol
grubunca, resmi başlangıç toplantısının yapılacağı tarih ve kontrollerde kullanılacak
kayıt ve belgelerin bir ön listesi yazı ile işletmeye gönderilir.
94
2.1.5. Başlangıç Toplantısı
Bu toplantıda kontrol grubu, kontrolün amacı, kapsamı, kullanılacak
örnekleme metodu ve süresi konusunda açıklamalar yapar. Grup lideri merkez
ofisinde irtibat kurulabilecek kişilerin isim ve telefon numaralarını işletme
yetkililerine verir. Ayrıca kontroller sırasında sorulan soruların cevaplarının ve
istenen belgelerin zamanında karşılanmasının mali kontrol sürecini çabuklaştıracağı
işletme yetkililerine hatırlatılır.
2.1.6. Alan Çalışması
Mali kontroller boyunca grup üyeleri işletmenin çalışma yöntemi ve içsel
kontrol mekanizmaları konusunda bilgi sahibi olurlar. Đşletmede yazılı olarak tutulan
kayıtlar, sözleşme ve sipariş mektubu gibi belgelerin incelenmesine ek olarak
gümrüğe sunulan bilgileri etkileyebilecek konumda bulunan işletme personelinin
bilgisine de başvurulabilir. Grup ayrıca işletmedeki işleyişin ne ölçüde belgelendiği
ve bunun gümrük işlemleri konusunda ne ölçüde doğru veri teşkil ettiği gözden
geçirilir.
2.1.7. Sonuçların Raporlanması
Grup üyeleri her ticaret alanı için sonuç çizelgeleri hazırlanır ve uygunluk
düzeyi belirlenir. Bu sonuç raporları kontrol sürecinin hedeflerinden her birini tam
karşılayacak yeterli bilgileri kapsar ve görüş almak üzere işletmeye yapılacak sonuç
95
ve önerilere de temel teşkil ederler. Sonuç raporlarının firmaya bildirilmeden önce
son halini almasından ilgili bölgenin Düzenleyici Mali Kontrol Bürosu (Regulatory
Audit Division) sorumludur.
Đşletmenin uyum düzeyi kabul edilebilir nitelikte ancak, gümrük işlemleri için
içsel kontrolleri belgelerle desteklenemiyorsa, kontrol grubu ithalatçıya yazılı iç
kontrol prosedürleri geliştirmeleri konusunda tavsiyede bulunur. Uyum düzeyi kabul
edilebilir nitelikte değilse sistemdeki yetersizlikler değerlendirilerek Uyum
Geliştirme Planı’nın oluşturulması sürecinde işletmeye rehberlik edilir.
Eğer bir vergi geliri kaybı tespit edilirse, gümrük idaresi bunların toplam
miktarını araştırma yetkisine sahiptir. Đlk aşamada firmaya toplam vergi kaybının
miktarı konusundaki görüşü sorulur. Firma buna yanaşmaz ve yapmazsa kontrol
grubu gerekirse inceleme yaptığı işlemlerin kapsamını da genişleterek uygun
yöntemlerle bizzat bu hesaplamayı yapar.
Ödenmeyen vergilerin miktarının belirlenmesinde özel öngörü yöntemi
kullanılır. Eğer firma öngörü sonuçlarını kabul etmiyorsa, firmadan sorunun
büyüklüğünün belirlenmesi ve vergi kaybının hesaplanması istenir.
Mali
kontrolün
tamamlanmasından
sonra
kontrol
grubu,
uygunluk
seviyelerinden hareket ederek işletmenin uyum risk kategorisini belirler.
2.1.8. Denetim Grubu ile Đşletme Arasında Đlişki
Đşletme ile mali denetimi gerçekleştiren takım arasındaki koordinasyon
işlevini grup lideri yürütür. Lider, firmaya uygunluk düzeyleri konusunda
tavsiyelerde bulunur ve mevzuat ihlallerinin tespit edildiği durumlar dışında kalan
96
düzeltme gerektirebilecek sorunlardan işletme yetkililerini haberdar ederler. Mevzuat
ihlalinin tespiti halinde Soruşturma Bürosu (Investigation Office) durumdan haberdar
edilir. Bu aşamada mali kontrole devam edilip edilmeyeceğine bu büro karar verir.
Buna ek olarak kontrol grubu yerli sanayii koruma, kamu güvenliği ve sağlığı
ya da vergi gelirleri üzerinde etkiler doğurabilecek ihlaller konusunda Mücadele
Değerlendirme Gruplarına da başvurabilirler. Bu grup, içinde teftiş bürosundan
görevlilerin de bulunduğu karma nitelikte bir oluşumdur. Başlıca işlevleri:
● Đhlale ilişkin olayın niteliği ve boyutu konusunda bir ön değerlendirme
yaparlar.
● Bu konuda gümrüğün üretebileceği en uygun çareyi belirlerler.
● Sorunun çözülüp çözülmediği konusunu izlerler.
Uyum
değerlendirme
süresince,
önemli
görülen
sorunlar
firmayla
görüşülebilir. Eğer firmanın istenen belge ve kayıtları sunmada kaçındığı,
savsakladığı anlaşılırsa, ithalatçının yazılı olarak dikkati çekilerek, olabilecek
gelişmeler bildirilir.
2.1.9. Sonuç Toplantısı
Grup lideri, tüm ticari alanlar değerlendirildikten sonra işletme yetkilileri ile
bir resmi toplantı düzenler ve bulunan farklılıklar ve hatalar tartışılır ve firma için
belirlenen risk kategorisi yetkililere bildirilir. Eğer işletme uyum ve iç kontrol düzeyi
açısından orta ya da yüksek risk grubunda yer alıyorsa firmaya bir uygunluk
geliştirme planı hazırlaması konusunda süre verilir. Bu süre mali kontrol raporundan
itibaren altı aydır ve bu süre boyunca firma standart risk kategorisinde tutulur. Firma
97
bu süre içerisinde uygunluk düzeyini kabul edilebilir düzeye yükseltecek önlemleri
alacağını ve mali kontrol sonucu tespit edilen farklılıkları veya ihlalleri düzelteceğini
yazılı olarak idareye taahhüt eder.
2.1.10. Denetim Raporunun Yayımlanması
Sonuç raporlarına dayanılarak grup lideri mali kontrol raporuna son halini
verir. Rapor sonuç toplantısından itibaren doksan gün içerisinde tamamlanır. Eğer
gümrük firmaya erteleme ve öngörülen tamamlama tarihini bildirmemiş ise rapor
tamamlandıktan sonra bir örneği 30 gün içerisinde firmaya gönderilir. Eğer firma
hakkında resmi bir soruşturma başlatılmışsa rapor bu süre içinde firmaya
gönderilmeyebilir.
2.1.11. Đzleme
Đthalatçı uyum geliştirme planında yer alan tüm düzeltici önlemleri yerine
getirdikten sonra gümrük, uyum değerlendirme sürecinde belirlenen düzeltme
işlemlerinin yapılıp yapılmadığı ile düzeltici işlemlerin tamamen uygulanıp
uygulanmadığını belirlemek için firma hakkında bir takip süreci başlatılır. Burada
firma tarafından alınan önlemlerin etkinliğine ve bunların mali kontrol sürecinde
ortaya çıkarılan ihlallerin düzeltilmesinde etkili olup olmadığına karar verilir. Eğer
izleme süreci sonunda firmanın uyum düzeyinin kabul edilebilir seviyede olduğuna
karar verilirse mali kontrol grubu işletmenin risk düzeyinin yeniden ayarlanmasını
98
önerebilir. Đzleme süreci hakkında da grup liderince, sürecin uzunluğu ve
sonuçlarının değerlendirildiği bir rapor hazırlanır.
2. 2. Kanada
Kanada uygulamasında gümrük mali kontrolleri, Uygunluk Değerlendirmesi
(Compliance Assessment Review (CAR)) olarak adlandırılmakta ve Kanada
Gümrükleri Uygunluk Yönetimi Bölümünce yürütülmektedir.
Mali kontrollerin başlıca amacı, belli sektörlerdeki ithalatçıların gümrük
mevzuatı ile uyum düzeyinin belirlenmesidir. Diğer bir amaç ise mali kontroller
sonucunda karşılaşılan hatalı unsurların ithalatçı tarafından detaylı olarak
öğrenilmesinin sağlanması, gerekli düzeltmelerin yapılması ve gelecekte bu hataların
tekrarlanmamasına yardımcı olunmasıdır. Kanada Gümrük Kanunu (Customs Act
Section 32.2) ithalatçılara, beyanlarının hatalı olduğunu düşünmeleri halinde
beyannamelerini düzeltme hakkını vermektedir. Bu düzeltme 90 gün içinde
yapılmazsa, durumun tespiti halinde para cezası ile cezalandırılırlar. Gümrük
merkezi idaresi için mali kontrollerin amacı ise hataya en çok konu olan unsurların
belirlenmesi suretiyle kaynakların bu alanlara etkili bir şekilde tahsis edilmesinin
sağlanmasıdır. Mali Kontrolün aşamaları şunlardır:
99
1- Đthalatçının yaptığı işlerin, ithal edilen eşyanın ve bu
eşyanın sınıflandırılmasının ve ithalatçının başlıca
Planlama
satıcıları ile bunlara ait risk durumlarını içeren bir
ithalatçı profilinin oluşturulması.
2- Firmanın eşya ithal etmekte takip ettiği prosedürün
ve muhasebe kayıtlarının, ithalat süreçlerinin ve
bunların
Mali Kontrolün
Yapılması
kontrolünün
tam
olarak
anlaşılması
amacıyla mali kontrolü yapanlarca iyice anlaşılması.
3- Đthalatçının işlemlerinden bir kısmının örnekleme*
amacıyla seçimi.
4- Beyan
edilen
unsurların
gözden
geçirilmesi
incelenmesi ve değerlendirilmesi.
Rapor
5- Nihai raporun hazırlanması.
Hazırlanması
6- Elde edilen sonuçları desteklemek üzere gerekli delil
ve belgelerin tam olarak toplandığından emin
olunması.
7- Đthalatçının
beyanında
düzeltme
yapması
öngörülüyorsa mali kontrol dosyasının izlemeye
Đzleme
alınması.
2.2.1. Đthalatçı Profilinin Çıkarılması
Đthalatçı profilinin çıkarılmasından amaç, ithalatçının önemli satıcıları, ithal
eşyası ve bunlara ilişkin riskleri kapsamak üzere tüm işlemleri temsil edecek nitelikte
*
Örnekleme : Araştırma evreninden, bu evreni tüm olarak temsil edebilecek bir kesitin alınması işidir.
Bkz. Aysel Aziz, Araştırma Yöntemleri – Teknikleri ve Đletişim, Đletişim Araştırmaları Derneği,
Ankara, 1990.
100
bir örneklemenin yapılmasına yardımcı olmaktır. Bu örnekleme, firmanın uygunluk
düzeyinin ölçülmesine temel teşkil edecektir.
Đthalatçı Profilinin Çıkarılma Amacı
• Đthalatçının ticari işleri ile ilgili bilginin
toplanması.
• Đthal eşyasının tarife tatbikatına ilişkin
bilgilerin toplanması.
• Önemli satıcıların belirlenmesi.
• Üretim sürecinin tanımlanması.
• Firmanın işlemlerinden belirli trendler
çıkarılması.
• Đthalatçıya ilişkin risklerin ve diğer özel
durumların ortaya konması
Tüm önemli hususların incelemeye dahil
edildiğinin tespit edilmesi.
• Mali kontrolün tahmini zaman çerçevesinin
oluşturulması. Bu kapsamada göz önünde
bulundurulması gereken mali kontrol
aşamaları
- Ön görüşmeler ve işletmenin tesislerinin
gezilmesi.
- Đşletmenin çalışma sisteminin gözden
geçirilmesi.
- Örneklemenin oluşturulması.
- Mali kontrollerde asli unsurları (defter,
kayıt, v.b.) destekleyecek belgelerin
istenmesi.
-Elde edilen sonuçların değerlendirilmesi.
- Raporun hazırlanması.
- Kapanış Görüşmesi.
Profil Çıkarılırken Yapılacak Đşlemler
• Đlişki
kurulabilecek
diğer
birimlerin
belirlenmesi.
• Firma adresinin, bağlantı kurulacak kişilerin
belirlenmesi ve firmaya yapılacak mali
kontrolün sözlü olarak bildirilmesi. Firmaya
konuyla ilgili olarak resmi bir yazı ile
haberdar edileceklerinin söylenmesi.
• Internet üzerinden yapılabilecek inceleme.
• Đlgili diğer kamu kuruluşları ile bağlantı
kurulması.
• Đthalatçının defter ve kayıtlarının nerede
tutulduğunun belirlenmesi.
• Mali yılsonunun belirlenmesi.
• Mali kontroller sırasında firmada inceleme
yapmak üzere başka görevlilerin bulunup
bulunmadığının tespiti.
• Mali kontrol ekibine verilen verilerin
incelenmesi.
• Yukarıda belirtilen resmi yazının işletmeye
gönderilmesi: Bu yazıda;
30 günlük hazırlık süresinin bulunduğu ve
gerekli belgeler işletmeye bildirilir.
• Vergi beyanları.
• Đthal edilen eşyaya ilişkin listenin yanlış tarife
tatbikatı olasılığına karşı incelenmesi.
• Đthal eşyasının toplam kıymet bazında
satıcılara göre sıralanması ve bunun defter ve
kayıtlardaki bilgilerle karşılaştırılması.
• Planın Hazırlanması.
• Planın hazırlanmasına ilişkin bir Kontrol
Listesi (Planning Checklist)
• Kullanılan zamanı ve maliyetleri içine alan bir
bütçenin oluşturulması
101
2.2.2. Đthalat Sürecinin Tanımlanması
Burada amaç, anlamlı sonuçlara ulaşabilmek ve işletmeye gerekli önerilerde
bulunabilmek üzere inceleme yapılacak alanın genişliğini belirlemektir.
Đthalat Sürecinin
Yapılması gerekenler
Tanımlanmasında Amaç
•
•
Gümrük işlemlerine
Đthalatçı ile bir açılış görüşmesinin yapılması.
ilişkin sistemin
Firmada görüşülebilecek diğer personelin
tanımlanması ve bunlara
belirlenmesi.
ilişkin belgelerin
•
Firmanın tesisinin gezilmesi.
belirlenmesi.
•
Satın almalara, eşyanın firmaca teslim alınışına,
Gümrük işlemlerine
yapılan ödemelere, bunların muhasebeleştirilmesine
ilişkin önemli ithalat
ve eşyanın gümrükçe serbest bırakılmasına ilişkin
süreçlerinin ve kontrol
olarak özet bir tanımlamanın yapılması.
yöntemlerinin
•
•
•
Tüm ithalat sürecinde kullanılan belgeler ve
tanımlanması.
bunların birbirleri ile bağlantısı ve gümrük ile
Đthalatçının sistemine
ilgisinin belirlenmesi.
ilişkin güçlü ve zayıf
•
yönlerin belirlenmesi ve
bunun uygunluk ya da
Gümrük yapılması gereken kontrollerin ithalatçı ile
görüşülmesi.
•
Firmada ithalat süreçlerinin ve bunlara ilişkin
uygunsuzluğa etkisinin
kontrollerin söylendiği şekilde gerçekleştirilip
belirlenmesi.
gerçekleştirilmediğinin tespit edilmesi amacıyla
inceleme yapılması. Bu incelemenin eşyanın
firmaca teslim alınması, ödeme ve
muhasebeleştirilmesi üzerinde yoğunlaştırılması.
•
Gümrük işlemleri konusunda firmada yapılan
kontrollerin değerlendirilmesi ve buradan riskli
alanların belirlenmesi.
•
Planlamaya ilişkin belgelerde risklerin
kaydedilmesi.
102
2.2.3. Örnekleme Yapılması
Örneklemeden amaç, belirli bir ithal eşyası kategorisi için ithalatçının
uygunluk düzeyinin ölçülmesidir.
Yapılması Gerekenler
Örneklemeden
Amaç
•
Belirli eşya
•
kategorileri ile ilgili
ithalatların tümünü
suretiyle yapılabilir.
•
temsil edebilecek
nitelikteki işlemlerin
Örnekleme ithalatçının defter ve kayıtlarından alınmak
Örnekleme sorunlu olarak nitelenebilecek eşya baz
alınarak yapılabilir.
•
Ya da rastlantısal olarak 100 gümrük işlemi seçilerek
örnekleme yoluyla
örnekleme işlemi yapılabilir. Bunlar içinden
seçilmesi. Bu
incelenecek ithalat işlemleri belirlenebilir.
örnekleme başlıca
•
100 işlem arasından seçilen işlemlerin, tüm işlemleri
ithalat işlemleri,
yeterince temsil edip etmediğinden emin olunur.
satıcıları, tarife
Ayrıca profilde belirtilen firmaya ilişkin özel durumlar
tatbikatını v.s.
dikkate alınır.
içerecektir.
•
Örnek olarak alınan işlemlere ilişkin destekleyici
belgeler incelenir.
•
Gerekli olduğu durumlarda örnekleme metodolojisine
ilişkin diğer prensiplere başvurulur.
2.2.4. Đnceleme ve Değerlendirme
Örnekleme yapıldıktan sonra, belli bazı belgelerin incelenmesi ve mali
kontrol prosedürünün tamamlanması gerekir.
103
Đncelenecek Konu
1. Kıymet
Konuya Đlişkin
Kaynak Belgeler ve
Unsurlar
Prosedürler
-Ödenen ya da
-Telif hakları, lisanslar v.s. ait
ödenebilir fiyat,
anlaşma veya belgeler
-Telif hakları, lisanslar
-Maliyet tabloları,
v.s.,
-Firmanın yazışmalarına ait
-Navlun,
dosyalar,
-Taşıma ücreti,
-Kontratlar,
-Komisyonlar,
-Diğer mali beyanlara ilişkin
belgeler,
-Taşıma ücretlerini gösterir
belgeler,
-Satıcılara ait faturalar,
-Đptal edilmiş çekler (ödeme
emirleri),
2. Tarife tatbikatı
Yanlış tarife tatbikatı
-Eşyanın bakarak incelenmesi,
-Kataloglar,
-Ürünlere ilişkin diğer yayınlar,
-Faturalarda belirtilen eşya cinsi,
-Laboratuvar analizleri.
3. Menşe
Yanlış menşe beyanı
-Menşe Şahadetnameleri.
2.2.5. Raporlama
2.2.5.1. Sonuçların Đthalatçıya Raporla Bildirilmesi
Kontrol süreci boyunca tüm bulgular konusunda ithalatçının bilgilendirilmesi
önemlidir. Bu çerçevede haftalık toplantılar düzenlenir ve ithalatçıya elde edilen
sonuçlara cevap verme imkânı tanınır. Böylece ithalatçıdan çok değerli bilgiler
edinilebilir.
104
Nihai rapor şu unsurları içermelidir:
•
Mali Kontrolün amacının da belirtildiği bir giriş, incelenen periyot,
kapsam, incelenen beyan unsurları (kıymet, menşe, v.s.), ithalatçının
gelecekteki yükümlülükleri, rapora verilecek cevaba ve cezai işlem
uygulanmaksızın yapılabilecek ayarlamalara ilişkin zaman sınırı,
•
Tespit edilen hatalara ilişkin özet tablo (rapora ekli) bulunan hataların
ayrıntıları, bunlara ilişkin tavsiyeler ve düzeltilmesine ilişkin yapılması
gerekenler.
Eğer ithalatçı hiçbir cevap vermiyorsa ya da cevap vermesi
beklenmiyorsa bu metin nihai metin halini alır. Sadece çok önemsiz hatalar
söz konusu ise ya da hiçbir hata söz konusu değilse firmaya gönderilecek bir
yazı yeterli olabilir.
2.2.5.2. Sonuçların Gümrük Đdaresine Raporla Bildirilmesi
Gümrüğün ihtiyaç duyduğu bilgiler doğal olarak ithalatçınınkilerden farklı
olacaktır. Đthalatçı sadece mali kontrolün sonucunu öğrenmek isterken, Gümrük
Merkezi Đdaresi ihlallere ilişkin trendleri tespit etmek üzere çok çeşitli bilgiye ihtiyaç
duyabilir. Böylece idare kaynaklarını hataların odaklandığı noktalara tahsis edebilir.
Mali kontrol ekibi doğal olarak kontrollerin iyi planlanıp yürütüldüğünü
göstermek ihtiyacı içinde olacaktır. Bu amaçla kontrol sırasında toplanan delillerin
yeterli, uygun ve incelenen periyoda ilişkin olduğu gösterilmiş ve raporun
incelemeye ilişkin tüm sonuçları içerdiği ispat edilmiş olacaktır.
105
2.2.6. Đzleme
Bir ithalatçı hakkında, kendiliğinden düzeltebileceği hususlara işaret edilen
bir rapor düzenlenmişse, söz konusu hususların gereği gibi ve zamanında yerine
getirilip getirilmediğinin izlenmesi gerekir. Belirlenen süreler zarfında söz konusu
düzeltmeler gerektiği gibi yerine getirilmezse ithalatçıya para cezası uygulanacaktır.
2.3. Avustralya
Avustralya Gümrük Đdaresi, dar anlamda firmanın belgelerinden yararlanarak
dış ticaret işlemlerinin kontrolünden daha öteye giderek, Amerikan yaklaşımına
benzer bir anlayışla öne çıkmakta, gümrük işlemlerindeki mali kontrolleri gümrük
mevzuatına
uyumun
sağlanmasında
başta
gelen
araçlardan
biri
olarak
değerlendirilmektedir. Mali kontrollerle bir yandan ithalatçıların işlemlerinin
mevzuata uygunluğu azami oranda sağlanmaya ve kontrol edilmeye çalışılırken, öte
yandan bu sürece yardımcı olmak amacıyla firmanın iç kontrollerini istenen düzeye
çıkarması sağlanmaya çalışılmaktadır. Uygunluğun iyileştirilmesi amaç olarak
görülmekte ve bu kapsamda işletmenin gönüllü olarak gelecekteki yasal
yükümlülükleri karşılamalarında yardımcı olmak, buna ulaşmak için, eğitim ve
önerilerle, örnek olarak seçilen cari işlemlerin kontrolü, yerinde görme ve sonradan
işlemlerin denetimini gerçekleştirmektir55.
Bu kapsamda mali kontrolden beklenen, işletmenin;
● gümrük mevzuatına uygunluk düzeyinin belirlenmesi,
55
A Guide to Customs Audits Under Compliance Improvement, Factsheetö Australian Customs
Service, s.3, www.customs.gov.au
106
● iç kontrol sisteminin etkili ve yeterli düzeyde olup olmadığının ortaya
konması,
● ihtiyaç tespit edilen durumlarda uygunluk düzeyinin iyileştirilmesine
yönelik önerilerde bulunulmasıdır.
Avustralya Gümrük Đdaresinin sonradan kontrol kapsamında uyguladığı mali
denetimin yapısı ve sürecine bakıldığında, aşağıdaki aşamaları görmekteyiz56.
Ön inceleme ve planlama
Analitik çalışma ve ilk
değerlendirme
Denetimlerin tanımlanması
ve değerlendirilmesi
Uygunluk oranının test
edilmesi ve kontrol
değerlendirmesi
Đşlemlerin ve bunlara ilişkin
kayıtların değerlendirilmesi
Sonuçlarının
değerlendirilmesi
Raporlanması
56
Company Audit Methodology, Australian Customs Service, No: 24, 1998.
107
2.3.1. Ön Đnceleme ve Mali Denetim Planlanması
Đşletmede gerçekleştirilecek mali denetimin başlangıcını oluşturan bu
aşamada: işletme yönetimiyle mali denetimden beklenen sonuçların elde edilmesini,
karşılıklı ve gönüllü olarak uyum düzeyini artırmayı teminen karşılıklı yardıma
dayanan bir ilişkinin kurulmasına çalışılarak,
•
Mal, para ve belge akışına ve işletmenin işleyiş ile bilgi sistemine
ilişkin genel bilginin edinilmesi,
•
Denetim sırasında ziyaret edilecek yerlerin tespit edilmesi,
•
Uygulanacak gümrük mali denetimin amaç ve kapsamının açıkça
belirlenmesi,
•
Zaman ve kaynak tahsisinin belirlendiği mali denetim planının
hazırlanmasıdır.
Denetlemeden beklenen amaçları gerçekleştirmek ve etkin olarak yerine
getirebilmek için görevli ekip tarafından aşağıda özetleyeceğimiz çalışmalar yapılır.
2.3.1.1. Ön Bilgi Toplanması ve Açılış Toplantısı
Đşletme hakkında daha önce yapılan çalışmaların derlenmesi kapsamında
mevcut raporlar incelenir, gerektiğinde düzenleyen denetçilerle görüşülerek bilgi
alınmaya çalışılır. Ayrıca firmanın faaliyette bulunduğu sektör ve olası risklerle ilgili
gümrük ve diğer kurum ve kuruluşlar nezdindeki veri bankalarından yararlanılarak
bilgi toplanır.
108
Đşletme hakkında ön bilgi toplandıktan sonra, üst düzey yöneticileri ve
varsa gümrük işlemlerini takip eden gümrük müşavirinin de katıldığı açılış toplantısı
gerçekleştirilerek; firmadaki iç kontrol mekanizması, uygulamada karşılaşılan
sorunlar anlaşılmaya çalışılır. Ayrıca yapılacak çalışmanın amacı, zaman belirtilerek
genel uygulama planı, çalışmalarda işletme adına temasta bulunulacak yetkilinin
tespiti yapılır. Denetimi yapacakların çalışma yeri, sağlanacak gerekli donanım ve
veriler ulaşma imkânları netleştirilir.
2.3.1.2. Đşletme Sisteminin Gözden Geçirilmesi
Đşletmede mal, para ve belge akımları, yapılan görüşme ve incelemelerle
anlaşılmaya çalışılır. Bu akımlara yön veren, karar alma noktasındaki personel tespit
edilir, işletmede daha önce yapılmış çalışmalar değerlendirilir.
Firmadaki işleyiş mekanizması anlaşıldıktan sonra, yapılacak denetimin
sistem mi yoksa işlem esaslı mı olacağına, işletmedeki inceleme sonucunda edinilen
bilgilere göre karar verilir. Đşlem hacmi düşük olan ve işleyiş sisteminde yapı ve
personel olarak yetersizlikler bulunan firmalarda işlem temelli yöntem kullanılarak
mali denetim gerçekleştirilecektir. Kurumsallaşmış, büyük ölçekli, sistem ve iç
kontrolü anlamlı düzeyde olan işletmelerde yapılacak denetim sistem esaslı olarak
uygulanabilecektir.
2.3.1.3. Riskli Alanların Tespiti
Firmada mevcut sistemden dolayı meydana gelebilecek potansiyel hata
noktaları belirlenmeye çalışılır ve işlemler kontrol edilirken ne tür hataların
109
oluşabileceği üzerinde durularak, alan çalışmasında özellikle üzerinde durulacak
kırmızı alanlar belirlenmeye çalışılır. Her işlem incelenirken, nasıl bir hata
gerçekleşmiş olabileceği sorusu akılda tutulur. Firmada meydana gelebilecek
potansiyel hataları belirlemek üzere CAPE (control and potantial error matrix) adı
verilen ve tespit edilen potansiyel hataların sistematik bir değerlendirmeye tabi
tutulmak üzere listelendiği bir matriks kullanılmaktadır.
Bu çalışmalar sonucunda, incelenmesi gereken önemli konular, görülmesi
gereken yerler, tesisler, denetimin aşamaları ve süreleri, amaç ve kapsamın yer aldığı
plan hazırlanır. Buradaki süreler kesin değildir, değerlendirme sürecinde karşılaşılan
duruma göre değiştirilebilir.
2.3.2. Analitik Çalışma ve Đlk Değerlendirme
Bu aşamada denetim yapanlar, gümrük idaresi ve işletmeden yer alan verileri
kullanarak çeşitli istatistiksel hesaplamalar, trend analizi ve karşılaştırmalar
yapılarak, işletmede yer alan mali verilerin zaman içerisindeki ve/veya diğer firma
veya genel ithalat seyriyle karşılaştırmalı olarak irdelenerek, genel yaklaşımla
sapmaların tespitine çalışırlar.
Örneğin, aynı tür faaliyette bulunan ve aynı malı getiren iki firmanın zamana
yaygın olarak birim mala ödedikleri vergi tutarlarının karşılaştırılması veya firmanın
anti damping vergisi konmuş mal ithalatında, önceki ve sonraki ithalat rakamlarının
karşılaştırılması, ithal ülkesinde veya malın tarifesinde ani bir kırılma yaşanıp
yaşanmadığının rakamların zaman içerisinde gösterdiği seyirden ipuçları bulunabilir.
110
Dolayısıyla, denetimi gerçekleştirenler, işlemler üzerinde durmadan mevcut
verileri kullanarak riskli alanları, sapmaların görüldüğü noktaları yakalamaya
çalışırlar. Bunun için örneğin:
●
Ödenen vergi oranları konusundaki trendler,
•
Đthalat miktarı ile satış miktarı veya üretiminde kullanılan çıktı miktarı
•
Ödenen vergiler ile ithalat miktarının trendi,
●
Üretim maliyetleri konusundaki trendlere bakılabilir.
Đlk değerlendirme aşaması ise, denetçi tarafından gümrük idaresinde ve
işletmede yapılan analitik kontroller sonucunda elde edilen bilgiler bir araya
getirilerek firmanın gümrük mevzuatına uyumu konusundaki güvenilirliği hakkında
genel bir kanaate ulaşılmasını ifade eder. Đşletmenin güvenilirliği konusunda
denetçinin kafasında oluşacak kanaatte işletme yetkilileri ile yapmış olduğu bire bir
görüşmeler de etkili olur. Firmanın güvenilirliği düşük, orta veya yüksek şeklinde
ifade edilir. Gümrük nezdinde yüksek güvenilirliğe sahip işletmenin başlıca
nitelikleri aşağıdaki şekilde ifade edilebilir.
●
Daha önce yapılan mali denetimlerde işletme hakkında ciddi bir yanlış
uygulamaya rastlanmamış olması,
●
Son mali denetimden bu yana işletmede hiçbir önemli sistem, fiziksel
çevre ve personel değişikliğinin olmaması,
●
Đşletme personelinin güvenilir ve deneyimli olarak nitelendirilebilmesi,
●
Đşletme hakkında trend analizi yapmaya yardımcı olacak nitelikte bir dizi
analitik kontrolün varlığı.
111
Yukarıdaki noktaların bulunmadığı durumlarda firmanın güvenilirliği düşük
ya da orta olarak değerlendirilmelidir. Bu değerlendirme yapılırken denetçi aşağıda
belirtilen işletmeye bağlı risk göstergelerini hesaba katmalıdır:
●
Analitik kontrollerin sonuçları,
●
Firmada bugüne kadar yapılmış tüm mali kontrollere ait bilgiler,
●
Sektördeki rekabetin durumu ve düzeyi,
●
Firmanın vergi ödemelerindeki güvenilirliği,
●
Anahtar konumundaki personelin gümrük mevzuatı ve ithal edilen
eşyaya ilişkin bilgi düzeyi,
●
Gümrük veri bankalarında yapılan sorguların sonuçları,
●
Firmanın faaliyetlerinde ve performansında meydana gelen değişmeler,
● Hatalı olmaları nedeniyle değiştirilen beyanların sayı ve türleri,
●
Firma yönetimi ya da gümrük müşaviri tarafından firmada daha önce
herhangi bir gözden geçirmenin yapılıp yapılmadığının tespiti.
2.3.3. Denetimlerin Tanımlanması ve Değerlendirilmesi
Firmadaki iç kontrolün yeterli olup olmadığının tespiti, yapılacak
kontrollerin kapsamını belirlemek açısından önem taşımaktadır. Bu nedenle, firmada
mevcut kontrol mekanizmalarının değerlendirmesini yapmak üzere, öncelikle
kontrole ilişkin ya da kontrolün denetleyici veya düzeltici olup olmadığı, dönemi,
kim tarafından yapıldığı, elle veya bilgisayar ortamında yapılıp yapılmadığı, etkinlik
düzeyleri, bu konuda daha önce bir tespit veya değerlendirmenin yapılıp yapılmadığı
hususları tespit edilmeye çalışılır.
112
Potansiyel hatalara ilişkin tespit ile mali denetime ilişkin toplanan
bilgilerden yararlanılarak iç kontrolün güvenirlik düzeyi tespit edilir. Bu ön
değerlendirme düşük, orta veya yüksek olarak belirlenir ve bu değerlendirme
yapılacak testin büyüklüğünün belirlenmesinde esas alınır.
Eğer firmada yeterli düzeyde iç kontrolün varlığı tespit edilemezse
yapılacak mali kontrolün sistemin tamamına yönelik (sistem temelli – system based)
olarak yapılması mümkün olmayacaktır. Bu durumda işlemlerin bazen tamamının
incelenmesine kadar varabilen işlem temelli (transaction based) yaklaşım
kullanılacaktır.
Kontroller sistematik olarak değerlendirilirken potansiyel hataları dikkate
alarak iç kontrollerin bunları önleyici ya da denetleyici bir nitelikte yapılıp
yapılmadığı belirlenmeye çalışılır. Bu nedenle denetçi, örneğin bir ithalat işleminde
iç kontrol işlemlerinin yapıldığı firmada, mal, para ve belge akışını gözönünde
bulundurularak, alışların, ödemelerin, alış kararı ve siparişle başlayan gümrük
işlemleri, depolama, satış veya girdi olarak üretimde kullanma noktasına kadar ki
alanları kapsar. Bunu gözden geçirirken:
●
Firmaya ulaşan her eşya kayıtlara sağlıklı olarak alınmakta mıdır?
●
Bunlar gümrüğe gerektiği gibi beyan edilmekte midir?
●
Eşyanın gümrük kıymetinin hesaplanmasında gerekli tüm unsurlar
kıymet dahil edilmiş midir?
●
Eşyanın tarife tatbikatı, vergi oranları, menşei uygulamaları gümrük
mevzuatına uygun olarak gerçekleştirilmiş midir? gibi sorulara cevap
aranmasıdır.
113
Bu kontrol sonuçları da gerçekleştirilen kontrolün türü (önleyici ya da
denetleyici) ile birlikte CAPE adlı matrikse kaydedilir.
Firmada mali yükümlülüklerin hesaplanmasında, üretim sürecinin bilgisayar
aracılığıyla kontrolü ile içsel kontrolün temel olarak alındığı bilgisayar kaynaklı
bilgilerin ne ölçüde güvenilir olduğunu anlamak için denetim elemanları tarafından
elle de yapılarak kontrol edilir.
Avustralya Gümrük Đdaresi tarafından kullanılan matrikse, firmada gümrük
işlemlerine ilişkin her potansiyel hata alanının belirlenmesi ile yapılan iç kontrollerin
kaydı yapıldığından denetçi, firmada etkin bir kontrol bileşiminin var olup
olmadığını anlayabilir. Bu matriskte şu bilgiler bulunur:
●
Potansiyel hataların yani gümrük mevzuatı ile çelişen durumların
tanımlanması,
●
Đşletmenin iç kontrollerinin tanımlanması,
●
Hangi
kontrollerin
önleyici
hangisinin
denetleyici
olduğunun
belirlenmesi,
●
Kontrollerin potansiyel hatalar üzerindeki etkilerinin belirlenmesi
(kontrollerin etkinliği),
●
Gerekli durumlarda uyum testlerinin yapılması,
●
Bu test sonucu kontrollerin etkinliği konusunda bir değerlendirmenin
yapılması ve bunun matrikse kaydedilmesi,
●
Đşlemlerin ve bunlara ilişkin kayıtların incelenip incelenmeyeceğine karar
verilmesi.
Dolayısıyla bu matriks sayesinde denetçi, işletmedeki potansiyel hata
alanlarını, karşılığında mevcut iç kontrolleri, kontrollerin etkinliğinin ölçülmesi ve
114
bunun sonucunun değerlendirmeye tabi tutularak, potansiyel hata alanlarının yer
aldığı işlemlerin ve bunlara ilişkin kayıtların incelenip incelenmeyeceğine, ne ölçüde
inceleneceğine karar verilmesini kapsar. Bu anlamda denetimin aşamalarının yer
aldığı karar vermede kullanılan sistematik bir liste olan CAPE önemli bir işlevi
vardır.
Denetçi, firmada gerçekleştirilen iç kontrol mekanizmaları ve noktaları
üzerindeki değerlendirmelerini tamamladıktan sonra, önemli riskleri azaltıcı etkileri
bulunan önemli kontrolleri tanımlamalıdır. Daha sonrada, firmadaki bu kontrollerin
riskleri önlemede ne kadar etkili olduklarının test ile kanıtlanabilir.
Firmanın yaptığı kontrollerin güvenilirliği düşük, orta ve yüksek olarak
derecelendirilmelidir. Bunlar daha sonra uyum testlerine ait örnekleme büyüklüğüne
karar verilirken göz önünde bulundurulacaktır.
2.3.4. Đç Kontrol Etkinliğinin Test Edilmesi
Bu
aşamada
denetçi,
firmadaki
mevcut
kontrollerin
etkinliğini
denetlemek üzere uygunluk testleri hazırlarken öncelikle kontrollere ilişkin:
kontrollerin sıklık ve türleri, kimin yaptığı, elle mi yoksa bilgisayarla mı yapıldığı ile
kontrollerin etkinliği üzerine yapılan ön değerlendirme hususları tespit edilir.
Denetçi daha önce açıklanan iç kontrol değerlendirme sonuçları ile yürütülen
işlemlere ilişkin gözlemler ve personelle yapılan görüşmeler göre firmanın
güvenilirlik oranını belirler ve buna bağlı olarak da her işlem grubu için test
büyüklüğüne karar verir.
115
Güvenirlik Düzeyi
Yüksek
Test Büyüklüğü
Denetçinin Kanaati
Hafif bir test
Denetçi kontrollerin düzenli
(30 birim kontrol-
çalıştığından emindir ve sadece bunu
örn.30
doğrulamaya çalışmaktadır.
beyanname)
Orta
Orta düzeyde bir
Denetçi kontrollerin düzenli
test (65 birim)
çalıştığını düşünmektedir. Ancak
emin değildir.
Yüksek düzeyde
Düşük
Denetçi kontrollerin düzenli
bir test (100 birim) çalıştığına güvenmemektedir ve
mevzuatla uyumsuzluğa ilişkin
belirtiler aramaktadır.
Burada belirtilen test büyüklüğüne ait rakamlar elle yapılan kontroller için
geçerlidir. Güvenilir bir bilgisayar sistemi üzerinde yapılan kontrollerde her işlem
grubu için 2-3 örnek yeterli olabilir.
Firmadaki her kontrol noktası test edildikten sonra denetçi, iç kontrollerin
güvenilirliğini esas alan bir değerlendirme yapar, hatalar değerlendirilirken ortada bir
kaçakçılık niyetinin olabileceği ihtimali gözden uzak tutulmamalıdır. Tüm bu
değerlendirmeler sonunda firmanın iç kontrol sistemine ilişkin güvenilirlik düzeyi
aşağıdaki şekilde derecelendirilir.
Düşük
Hiç güven oluşmamış
Orta
Dikkate değer bir güven mevcut ancak bazı çekinceler de mevcut
Yüksek Đleri düzeyde bir güven mevcut
116
2.3.5. Đşlemlerin ve Kayıtların Değerlendirilmesi
Bu aşamada denetçi, alan çalışması yaparak firmadaki kayıt, belge ve
stoklarının tam ve gerçeği yansıtıp yansıtmadığı, gümrük idaresi için doğrudan
kullanılabilecek güvenilir bir delil niteliği taşıyıp taşımadığını test eder.
Bu testler firmadaki gümrük işlemlerinin gözlenmesi, soruşturulması,
doğrulanması, yeniden hesaplanması ve analitik olarak gözden geçirilmesi gibi
uygulamaları kapsar. Bu testler, gümrük işlemleri açısından önem arz eden risk
alanlarını örneğin tarifelendirmeyi, kıymet beyanı gibi işlemleri kapsayacaktır.
Testler tüm işlemleri kapsayabileceği gibi örnekleme teknikleri de
kullanılabilir. Örnekleme teknikleri kullanıldığında kontrol edilecek işlem grupları
yüksek kıymetli ya da riskli işlemlere yönelik olarak bölümlendirilebilir.
Teste Đlişkin Örneklemenin Büyüklüğü
Ön Değerlendirme
Đç Kontrollerin
Kontrol Edilecek
Sonuçları
Değerlendirilme Sonuçlar
Birim Sayısı
Sistem Temelli Mali Kontrol
Sistem Temelli Mali Kontrol
200
Yapılmaması Halinde
Yapılmaması Halinde
Düşük veya Orta
Düşük
200
Düşük
Orta
200
Düşük
Yüksek
100
Orta
Orta
150
Orta
Yüksek
50
Yüksek
Düşük
100
Yüksek
Orta
50
Yüksek
Yüksek
30
117
Teste ilişkin örneklemenin büyüklüğü yukarıda görüldüğü üzere esas olarak
denetçi tarafından saptanan firmanın güvenilirlik düzeyine göre değişmektedir.
Bu aşamada bir önceki bölümde belirtilen tekniklere göre toplam işlemler
içinden örnekleme yapılır. Önceki aşamalarda şekillendirilen işlemlerin ve bunlara
ilişkin kayıtların değerlendirilmesi aşamasına geçilir. Yapılan incelemelerde hiçbir
hata ile karşılaşılmazsa toplam işlemlerin %95’i içindeki hatalı işlem oranının %
1,5’i geçmeyeceğine hükmedilebilir. Ancak bunların parasal değer olarak tutarları
konusunda ise bu tür bir ön kabulle hareket edilemez. Çünkü bu değerler seçilen
işlemlerin niteliğine bağlıdır ve kullanılan örnekleme metoduna göre değişebilir.
Eğer herhangi bir hata ile karşılaşılırsa ve bunların diğer işlemlerden
ayrılamaz nitelikte olduğu ve onları da etkileyebileceği düşünülürse ileri düzeyde
araştırmalara geçilmelidir. Eğer çok önemli uygunsuzluk belirtileri ile karşılaşılırsa
denetçi incelemelerini duruma göre firmanın işlemlerinin tamamına da yayabilir.
Burada temel prensip, eğer belirlenmiş hatalar söz konusu ise bundan sonra
“kabul edilebilir” hata oranı şeklinde bir yaklaşımın mümkün olmayacağıdır. Ayrıca
bu hataların somut sonuçları da izleme aşamasında dikkate alınmalıdır.
Firmanın istemi dışında oluşmuş hatalar tespit edildiğinde, denetçi bunu
ekibiyle tüm boyutlarıyla tartışır, yapılması gereken işlem hakkında karar verir ve
firmaya uygunluk düzeyini artırması yönünde önerilerde bulunur.
Firmada kaçakçılık şüphesi uyandıran durumlarla karşılaşıldığında, derhal
gerekli önlemler alınılarak merkez ofisi ve soruşturma birimlerine haber verilir.
118
2.3.6. Denetim Sonuçlarının Değerlendirilmesi
Bu aşamaya kadar, denetim ekibi firmadaki mevcut iç kontrol mekanizmasını,
kayıt ve belgeleme güvenirliğini incelemiş, test etmiş ve belli bir kanaat
oluşturmuştur. Kontrollerinin bu aşamasına kadar yapılan incelemeler sonucu ortaya
çıkarılan
tüm
tespitler
toparlanarak
bunlarla
ilgili
sonuçlar
kaydedilir.
Değerlendirmelere göre tespitler için öncelik sıraları belirlenir ve buna göre ele
alınırken, firmanın çeşitli düzeltmeler yapması ve daha yakından kontrolünün yeterli
olacağı düşünülen durumlar ise daha sonra ele alınır.
Tespit edilen her durumu, firma yetkililerince de teyit edilmesini sağlamak ve
mümkünse alınması gereken önlemleri firma ile yapılacak ortak çalışmayla
belirlemek amacıyla firma irtibat yetkilisiyle görüşmelerde bulunulur.
2.3.7. Denetimlerin Raporlanması
Kapanış toplantısında tartışılacak hususlara esas teşkil edecek şekilde bir
taslak mali kontrol raporunun kaleme alınması gerekmektedir. Firmaya yapılan
öneriler ve firmanın bunlara cevabı raporda yer almalıdır. Bu rapor firmaya verilir.
Raporların hazırlanması, denetçilerin ortaya koyduğu çalışmanın kalite ve
güvenilirliği ortaya koyması açısından önemlidir. Denetim sonunda firmaya ve yerel
gümrük idaresine yönelik olmak üzere iki farklı amaç ve içerikli rapor hazırlanır. Bu
raporlar hazırlanırken:
•
Çalışma Notlarının Gözden Geçirilmesi: Çalışma notlarının yardımıyla
denetim boyunca yapılan tüm çalışmalar gözden geçirilir, denetim esnasında
119
kullanılan yaklaşım ve program, firmada karşılaşılan zayıf noktalara ilişkin
risk değerlendirmesi ve tespit edilen hususlara ait notlar gözden geçirilerek
taslak raporun hazırlanması için son hale getirilir.
•
Taslak Đşletme Raporunun Hazırlanması: Tespit edilen hususların açık,
yapıcı ve özlü olarak ifade edildiği taslak rapor, firmayla yapılacak kapanış
toplantısına esas teşkil eder. Alan çalışmasından hemen sonra hazırlanan
raporda, denetim sürecinde işletmede karşılaşılan kontrol zayıflıkları,
işlemlere ait inceleme sonuçları, somut tespitlerle ortaya konmalıdır.
Rapor, önemli tespitlere ait genel değerlendirme ile alınması gereken
önlemler, işletmede yapılması gereken düzenlemeler konusunda beklentiler
ile işbirliği düzeyinin yer aldığı özet-giriş bölümü; içindekiler, geçmişte
yapılan mali denetimler ile yapılan denetimin amaç ve kapsamının yer aldığı
başlangıç; tespitlerin yer aldığı gözlemler; tespitlerin gümrük açısından
önemi ve öneriler; diğer hususlar bölümü yer alır.
Bu taslağın bir örneği, kapanış toplantısı düzenlenmeden önce gözden
geçirilmek ve onaylanmak üzere merkezdeki mali kontrollerden sorumlu
büroya gönderilir. Buradaki amaç raporun gümrük üst yönetimi ve Ticari
Uygunluk
Biriminin
(Commercial
Compliance
Branch)
amaç
ve
beklentilerini karşılayacak kalitede olmasını sağlamak, üçüncü kişilerle,
firmayla paylaşmadan son şeklini vermektir..
•
Kapanış Toplantısı: Alan çalışmasının sonunda düzenlenen taslak raporun
onaylanmasının ardından, mali kontrol bulguları konusunda görüş birliği
oluşturmak amacıyla işletme yönetimi ile tartışmak ve işletme tarafından
alınması gereken öneriler konusunda görüş birliği oluşturmak, firmanın
120
gönüllü uyumunu sağlamak için denetim ekibi ile işletme yetkilileri
arasında kapanış toplantısı yapılır.
Toplantı sırasında denetçilerce yapılan önerilere, firmanın 14 gün
içerisinde yazılı olarak cevap vermesi istenir. Verilen cevaplar rapora son
şeklini vermede yararlanılır.
•
Nihai Đşletme Raporunun Hazırlanması: Kapanış toplantısını takiben
işletmenin cevabi yazısı da geldikten sonra nihai firma raporu kaleme
alınmalıdır. Bu rapor kapanış toplantısından itibaren 14 gün yani alan
çalışmasının bitişinden itibaren 1 ay içinde yayımlanmalıdır.
Raporda, taslak rapor metni ve firmanın öneriler konusundaki yazılı
cevabı yer alır. Bu rapor da merkezi birimce yayımlanmadan önce gözden
geçirilir.
•
Gümrük Đdaresine Yönelik Raporun Hazırlanması: Mali denetimin
son aşamasını, firmanın gümrük işlemlerini gerçekleştiren gümrük
idaresine yönelik raporun hazırlanması oluşturur. Raporda,
mali
kontrolün amaçları konusunda genel değerlendirme, ortaya çıkarılan
önemli olaylar ve alınması önerilen önlemler ile firma tarafından
gösterilen işbirliğinin yer aldığı özet – giriş; gerçekleştiren personel,
kullanılan zaman ve bütçeye ilişkin bilgilere değinilen mali kontrolün
özeti; mali kontrollerin sonuçları ile gümrükçe firma için öngörülen
izleme aşaması; mali kontroller boyunca karşılaşılan ve daha ileri
düzeyde çözümler gerektiren gümrük politikaları ve mevzuatına ilişkin
denetçilerin yorumları; diğer hususlar ile mali kontrol sisteminde
121
geliştirilmesi ve değiştirilmesi gerektiği düşünülen hususlara ilişkin
tekliflere yer verilir.
Bu rapor da yayımlanmadan önce idarenin onayından geçer. Mali
kontroller sırasında üretilen tüm çalışma notları ve raporlar gizli
niteliktedir ve bu niteliğine uygun şekilde muhafaza edilmelidir.
2.4. Japonya
Japonya gümrük idaresi tarafından uygulanan gümrük işlemleri üzerindeki
mali denetim yöntemi, daha önce incelediğimiz ülke uygulamalarından farklı bir
yaklaşım göstermektedir. Đthalat işlemlerini gerçekleştiren çok sayıda firma olmasına
rağmen, ithalatın büyük çoğunluğunu az sayıda firma gerçekleştirmektedir.
Dolayısıyla bu firmaların sistem ve işlemleri gözden geçirilir, iyileştirilmesi yönünde
çaba harcanır, kaynaklar bunlar üzerinde yoğunlaştırılırsa, ülke genelinde gümrük
işlemlerindeki uygunluk düzeyi artırılmış olacaktır.
Japonya’da gümrük mali kontrolleri “ithalatçıların yönetimi” adı verilen bir
uygulama paralelinde yürütülür. Mali kontroller yoluyla incelenecek işletmeler
belirlenir, bilgileri toplanır ve risk düzeyleri tespit edilir57.
2.4.1. Đthalatçıların Seçimi
Japonya’da dokuz bölgesel gümrük idaresi bulunmakta ve bunların her
birinde bir Đthalat Sonrası Mali Kontrol (post import audit) birimi bulunmaktadır.
57
Technical Comitee on Customs Valuation, Theme Meeting on Post Đmport Audit 12 th Tession,
Topic 5: How to Manage Post Import Audit , Japan
122
Her birim bir yıl içinde 1 milyon Japon Yeni ve fazlası ithalat gerçekleştiren
firmaları belirlerler. Bunların ülke çapında toplam sayısı 41.000 adet civarındadır.
Son beş yılda bu tür ithalatçıların sayısı ikiye katlanmıştır.
2.4.2. Bilginin Toplanması
Firmaların risk düzeylerinin belirlenmesi için öncelikle gümrük idaresindeki
veriler ve diğer kaynaklardan sağlanan bilgiler toplanır. Bu kapsamda:
● Đthalat beyannamelerine ilişkin veriler,
● Önceki mali kontrollere ait kayıtlar,
● “Dun&Bradstreet Business Information Report” gibi yayınlardan elde
edilen ticari bilgiler,
● Đhracat beyannameleri,
● Şüpheli ithalat beyannameleri,
● Muhbirlerden veya iş aleminden alınan duyumlar elde edilir.
Buna ek olarak, piyasaya yeni girmiş ya da uzun süredir mali kontrolden
geçmemiş ithalatçılara bir mektup gönderilerek sorulara posta yoluyla cevap vermesi
istenir. Bu mektup içeriğindeki anket, firmanın satış miktarını, yaptığı ithalat miktarı
ve tutarı, ticaret yaptığı yurt dışındaki firmalar ile ticaretini yaptığı eşyanın cinsi,
miktarı, başlıca alıcı ve ihracatçıları gibi unsurları öğrenmek amacıyla gönderilir.
123
2.4.3. Đthalatçıya Ait Riskin Belirlenmesi
Denetim birimi, firmanın gümrük işlemleri açısından aşağıda yer alan
çizelgedeki koşulları göz önünde bulundurarak ithalatçının risk düzeyini belirler. Bu
risk düzeyi mali kontrollerin sonuçlarına ve edinilen diğer bilgilere göre yeniden
gözden geçirilir.
Riskin
Düzeyi/Mali
Kontrol
Đhtiyacı
Şartlar
Mali Kontrollerin Periyodu
Mali Kontrolün Türü
Yüksek
• Önceki mali kontrollerde geniş ölçüde 2 yılda bir
usulsüzlüklere rastlanması,
• Đdare ile işbirliği yapılmaması,
• Belirli istihbarat nedeniyle şüpheli olmaları
Genel Mali Kontrol
Düşük
• Önceki mali kontrollerde hiç ya da önemsiz
düzeyde usulsüzlüğe rastlanması,
• Đdareyle işbirliği yapması,
• Şüpheli durumda olmaması
• Geniş çaplı ithalatçılar ya da
Basitleştirilmiş Usullerden
yararlandırılan onaylamış
ithalatçılar
• Diğer ithalatçılar.
• 7 yılda bir genel mali
kontrol
• Mali kontrol yapılmaz
ya da gerekirse özet
bir mali kontrol
Nötr
Diğer kısımlara girmeyenler
• Geniş çaplı ithalatçılar ya da
Basitleştirilmiş Usullerden
yararlandırılan onaylamış
ithalatçılar
• Diğer ithalatçılar.
• 4 yılda bir (genel mali
kontrol)
• Gerektiğinde (genel
mali kontrol veya
özet bir mali kontrol)
Piyasaya yeni Daha önce mali kontrole tabi tutulmamış
girenler
(Mali kontrol
ihtiyacı:
yüksek)
Uzun
zamandan
beri mali
kontrole tabi
tutulmamış
olanlar
(Mali kontrol
ihtiyacı:
yüksek)
Geniş çaplı ithalatçılar.
Diğer ithalatçılar.
• Derhal genel mali
kontrole tabi tutulur
• Mümkün olduğunca
çabuk (genel mali
kontrol)
• Geniş çaplı ithalatçılar ya da
Basitleştirilmiş Usullerden
yararlandırılan onaylamış
ithalatçılar.
• Diğer ithalatçılar.
• Derhal genel mali
kontrole tabi tutulur
• Mümkün olduğunca
çabuk (özet mali
kontrol gerekirse
genel mali kontrol)
•
•
6 yıl ya da daha uzun süredir mali kontrole
tabi tutulmamış (Düşük Risk grubundakiler,
Piyasaya yeni girenler ve diğerleri hariç)
Diğerleri
(Mali kontrol
ihtiyacı:
gereksiz)
124
Japonya Gümrük Đdaresi iki tür mali kontrol uygulamaktadır, genel ve kısmı
mali kontrol. Genel mali kontrollerde, gümrük işlemlerindeki iki yıllık zaman aşımı
dikkate alınarak, son iki yılın tüm ithalat beyannameleri incelenir. Bir ithalatçı geniş
ölçekli bir firma ise, Basitleştirilmiş Usullerden yararlandırılan onaylanmış
ithalatçılardan ise ya da beyannamelerinde hatalar olduğu düşünülüyorsa genel mali
kontrole tabi tutulur. Ancak firmanın bu hataları bilerek ve isteyerek yaptığı
anlaşılırsa 7 yıl geriye kadar gidilebilir.
Kısmi mali kontrolde ise, kısmi mali kontrol ithalat beyannamelerinin bir
bölümünün kontrolü anlamına gelmektedir. Eğer bir ithalatçı küçük ölçekli bir
kuruluş ise ve işlemlerinin hatalı olduğu düşünülmüyorsa bu kontrol yöntemiyle
denetlenir. Bir özet mali kontrol iki ya da daha az ünite gerektirir. Bir ünite bir gün
çalışacak bir denetçiyi ifade etmektedir.
Gümrüğün kısmi mali kontrolleri kullanma sebebi kısıtlı insan kaynağını en
etkili şekilde kullanabilme gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Đkinci bir neden ise
gümrüğün tüm ithalatçıları izlediği mesajını vermek ve özellikle küçük ölçekli
firmaları eksik bilgi sahibi oldukları kıymet gibi konularda yönlendirmektir.
Genellikle mali kontrole tabi tutulacak firmalar her ay belirlenir. Risk
durumlarına bağlı olmak üzere bir sonraki ay içinde kontrol edilecek firmalara ait bir
liste çıkarılır. Ayrıca bunlara çeşitli gerekçelerle kontrol edilmesi gerekli olan
firmalar da eklenir. Bunun ardından ise firmalar arasından öncelikle kontrol
edilecekler belirlenir.
125
2.4.4. Denetim Planının Oluşturulması
Bu aşamada kullanılacak insan kaynağı, firmaların ölçeğine ve risk düzeyine
göre dağıtılır. Örneğin büyük ölçekli bir firma için 50 ile 90 ünite tahsis edilebilir ki
bu da 5-6 denetçinin birkaç haftalık çalışmasını ifade etmektedir. Ortalama olarak bir
mali kontrol için 5 - 6 ünite ayrılmaktadır.
2.4.5. DenetiminYapılması
Mali kontrol planının oluşturulmasından sonra bir ön mali kontrol yapılarak
firma ile temasa geçilir ve asıl mali kontrol yapılarak süreç sona erer.
Mali kontrol planın oluşturulmasından sonra, ön mali kontrol aşamasında
firma hakkında toplanan tüm bilgiler incelenir, olası hataların yoğunlaşabileceği
riskli alanlar belirlenmeye çalışılır.
Japonya’da ithalat beyannameleri NACCS (Nippon Automated Cargo
Clearance System) adı verilen bir sistem aracılığıyla elektronik ortamda
verilmektedir. Beyannameye ilişkin bilgiler bu sistemden CIS (Customs Intelligent
Database System) adı verilen veri bankasına aktarılır. Bu veri bankası üzerinde
ithalatçının beyanname sayılarındaki değişmeler, ithal eşyasının çeşitleri, toplam
kıymetleri, miktarları ve eşyanın ihracatçısı hakkındaki bilgiler incelenir. Buna ek
olarak geçmişte yapılmış mali kontroller mevcutsa bunlar da gözden geçirilir.
Kural olarak denetime alınan işletme, mali kontrol programından 2 hafta
kadar önce haberdar edilir. Böylece işletmeye, gerekli defter ve kayıtları hazırlaması
126
için zaman tanınmış ve konuyla ilgili işletme yetkililerinin kontroller esnasında hazır
bulunmaları temin edilmiş olur.
Mali kontrolün alan çalışması yapılmak üzere firmaya gelindiğinde ise,
ithalat işlemlerinden sorumlu personelin isimleri, bilgisayarlı muhasebe sistemine
ilişkin bilgiler ve ne tür defter ve kayıtların tutulduğuna ilişkin bilgiler istenir.
Bundan sonra tüm defter ve kayıtlar incelenir ve ön mali kontrollerde belirtilen
hususlar teyit edilmek üzere ilgili personelden bilgi alınır. Defter ve kayıtlar şüpheli
eksik veya yanlış olarak değerlendirildiğinde bu konuyla ilgili personel ve gerekirse
bankalar da sorgulanabilir.
Mali kontrolün sonunda firmaya sonuçlar hakkında bilgi verilir. Japonya’da
mali kontroller sonunda ortalama olarak tüm ithalat beyannamelerinin %40’ının
doğru, %60’ının ise hatalar içerdiği anlaşılmıştır. Bu son gruptaki ithalatçılara
beyanlarını kendiliğinden düzeltme hakkı verilmektedir.
2.4.6. Denetimin Sonuçlandırılması
Mali kontrollerin tamamlanmasının ardından firmanın risk düzeyini de
yeniden gözden geçiren bir rapor yazılır. Kontroller sırasında işlemlerinde usulsüzlük
bulunmayanlar için mali kontrol böylece son bulur. Ancak tersi durumdakiler için ek
bazı prosedürler devreye sokulur.
Japonya’da ödenecek gümrük vergisinin tutarı verilen beyannamede esas
olarak ithalatçı tarafından belirlendiğinden hatalı beyanların da ithalatçı tarafından
kendiliğinden düzeltilmesi beklenmektedir. Mali kontrollerin amacı sadece geçmişte
yapılmış hataların tespiti değil gelecekte meydana gelebilecek hataların da
127
önlenmesidir. Bu amaçla belirlenen hataların ithalatçı tarafından kendiliğinden kabul
edilip düzeltilmesi yönünde denetçiler tarafından tavsiyelerde bulunulmamaktadır.
Uygulamada da olayların çoğu yukarıda belirtilen şekilde gerçekleşmektedir. Bunun
aksine hareket eden az sayıda ithalatçıya ait hatalı beyannamelerin gümrük
idaresince düzeltilmesi yetkisi de mevcuttur ve söz konusu ithalatçılar konusunda
kanuni takibata geçilebilir. Hatalı beyannameler düzeltildiğinde sadece hataya isabet
eden gelir eksikliği değil, ek vergiler de tahsil edilir.
Gümrük işlemlerinin mevzuata uygunluk oranının yükseltilebilmesi için mali
kontroller de dahil olmak üzere alınan klasik mali önlemlerin yanı sıra halkla ilişkiler
faaliyetleri etkin olarak yürütülmekte ve ithalatçılara danışmanlık hizmetleri
verilmektedir.
2.5. Fransa
Fransa Gümrük Đdaresi tarafından gerçekleştirilen mali denetimler, başlıca üç
temel aşama üzerine kurulmuştur.
●
Firma hakkında genel bilginin toplandığı dış kontrol,
● Firmadaki iç yapı ve kontrollerin değerlendirildiği iç kontrol ve
●
Đşlemlerin kontrolü
2.5.1. Đşletmenin Dış Kontrolü
Fransız gümrüklerinin mali denetimi, firmada kontrol edilecek unsurların
tanımlanması ve bu unsurlara ilişkin riskin belirlenerek hedefleme yapılması
amacıyla dış kontrolle başlar. Bu süreçte, firma dışında kullanılabilecek bilgiler
128
tanımlanır, ulaşılabilir bilginin analizi yapılır ve bu bilgilerin yapılmakta olan
kontroller için sağlayacağı fayda belirlenir.
Fransız gümrük idaresi tarafından firmanın dış kontrollerde kullanılacak bilgi
kaynaklarının başında idarelerinde oluşturulan dış ticaret ile ilgili veri bankaları gelir.
Bunlar dış ticaret ve mevzuat ihlallerine ilişkin veri bankalarıdır58.
•
BEATRICE: Gümrük beyannamelerindeki bilgilerden oluşan dış ticarete
ilişkin veri tabanıdır ve kamuya açık olarak internet üzerinden ulaşılabilir.
Genel olarak mal hareketine ait bilgileri kapsar.
•
ASTRID: Dış ticaret bilgilerinin istatistikî analizinin yapılabildiği bir veri
tabanıdır ve firmalar ve ürünler hakkında bilgi edinmek için sadece
gümrükte çalışanlar tarafından ulaşılabilmektedir.
•
ELISA: Ürün bazında istatistikî bilgilerin listelenmesi amacıyla kullanılan
veri tabanıdır. BEATRĐCE veri tabanı ile genel olarak eşya akışı
incelenirken ASTRĐD veri tabanı ile firmalar, ELĐSA ile ise
beyannamenin istatistikî olarak incelenmesi gerçekleştirilir.
•
SCENT: Karşılıklı yardımlaşma esasına dayalı olarak çalışan ve Avrupa
Birliği’ne üye ülkelerin ilgili bölümlerine komisyon bazında ve dışındaki
özel veri bankalarına erişim imkânı sağlayan bilgisayarlı iletişim
ağlarıdır.
58
Ayla Küçükoğlu, Teslimden Sonra Kontrol Yönteminin (Post Release Control) Uygulamasana
Đlişkin Esaslar “Fransa Örneği”, T.C. Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı Gümrük Uzmanlık Tezi,
s.25, Ankara, 1998.
129
Mevzuat ihlallerine ilişkin veri bankaları ise:
•
FNID: CERDOC (Centre du Renseignement, d’Orientation et de la
Contrôle-Đstihbarat, Yönlendirme ve Kontrol Merkezi) ya da DNRED
(Direction National du Renseignement et des Enquêtes DouanièresĐstihbarat ve Gümrük Soruşturmaları Genel Müdürlüğü) tarafından
yapılan soruşturma ve istihbaratlarla gümrük ihlal ve kaçakları ile ilgili
bilgilerin yer aldığı veri tabanıdır. Bu veri tabanına bakılarak incelenilen
şirket hakkında daha önceden bir soruşturma yapılıp yapılmadığı ya da bir
birim
tarafından
soruşturma
talebinde
bulunulup
bulunulmadığı
öğrenilebilir. Bu veri tabanına girilen bilgiler hiçbir suretle değiştirilemez,
silinemez.
•
ALICE: Para cezalarının tutulduğu veri tabanıdır. Açılan her para cezası
dosyası FNID’e girilir. ALICE, FNID’deki bu bilgileri kullanılır.
Gümrük idaresindeki bu veri tabanları dışında diğer kurumlardaki verilerden
yararlanılır.
•
Maliye Kaynaklı Bilgiler: Firmanın maliye ve vergi kaydıyla ilgili
beyanname ve kayıtları, denetim elemanları raporlarını kapsar.
•
Diğer Đdari ve Yargısal Bilgi Kaynakları: Ticaret mahkemelerine ait
kayıtlar ve diğer mali kontrollerin sonuçları. Bunlara ilave olarak
bankalar, sigorta firmaları, aracı ve taşıyıcılar ile basından da
yararlanılarak denetim kapsamına alınan firmalar hakkından dış
kaynaklardan bilgi toplanır.
130
Fransız Gümrük Đdaresi belirtilen bilgi kaynaklarından hareketle işletme
hakkında dışarıdan edinilebilecek bilgilere ilişkin aşağıda örneği yer alan analiz planı
hazırlar.
1. Risk Değerlendirmesi
11-Tanımlama
111-Đşletmenin adı ve ticaret unvanı
112-Ticaret sicil numarası
(Đşletmenin dış ticaretle ilgili veri bankalarında sorgulanmasında kullanılır)
113-Đşletme merkezinin adresi
114-Kuruluşların adresi ve yerleşim planı (stokların ve belgelerin tutulduğu
yerler)
115-Kuruluş tarihi (yeni kurulmuş işletmeye ait riskin belirlenmesi)
116-Hukuki şekil (tüzel ve gerçek kişiliğin karışması riski)
117-Faaliyet alanı (yer aldığı sektöre ilişkin risk)
118-Yöneticiler (sorumlu ve muhatapların tespiti)
1181-Đsimleri
1182-Adresleri
1183-Görevleri (yönetici, yönetim kurulu başkanı, genel müdür v.s.)
119-Çalışan sayısı
12-Sermaye dağılımı-Mali bağlantıların belirlenmesi (bağlı şirketlere ait risklerin
belirlenmesi)
13-Muhasebe hesaplarının analizi
131-Sonuç hesapları
1311-Đş hacmi
1312-Đhracat (satışlar)
1313-Đthalat (alışlar)
1314-Sonuçlar-Kar veya zarar (işletmenin mali durumuna ilişkin potansiyel
risk)
132-Bilânço
1322-Maddi duran varlıklar
1323-Mali (maddi olmayan) duran varlıklar (diğer işletmelere iştirakler)
131
1324-Alacaklara ilişkin karşılıklar
1325-Sermaye
1326-Borçlar
14-Maliye ve gümrük nezdindeki güvenilirliği
141-Đşletmeye ilişkin hususlar
1411-Gümrüğe ilişkin (mevzuat ihlali veri bankalarının sorgulanması)
1412-Vergiler (Yapılan mali kontrollere ilişkin raporlar)
1413-Diğer (polis, v.s.)
142-Yöneticilere ilişkin hususlar (Mevzuat ihlalline karışıp karışmadıkları)
1421-Gümrüğe ilişkin
1422-Vergiler
1433-Diğer (topluluk vergileri)
2. Đşletmeye Đlişkin Đşlemlerin Đncelenmesi
21-Đthalat
211-Avrupa Birliği Ülkeleri
2111-Diğer bir üye ülkede serbest dolaşıma giriş
2112-Üçüncü ülke rejimine tabi ürünlere ilişkin mevzuat
212-Üçüncü ülkeler
2121-Beyanname sayısı
2122-Eşya ve ülke bazında kronolojik inceleme
2123-Đkame ürünlerin ortaya konması
2124-Đthalatın dönemsel analizi
2125-Gümrükleme işlemlerinin mantığı (ithal eşyasının bulundurulduğu yerler
konusundaki anormal durumlar)
2126-Ürüne uygulanan mevzuat (Ürün konusundaki kısıtlama, yasak, kota,
anti-damping gibi önlemler)
2127-Ürüne ilişkin risk (tarife kaydırması riski ve sığınak pozisyonların
belirlenmesi)
2128-Satıcılar
2129-Ekonomik etkili rejimler
2130-Vergi benzerleri (parafiscal)
132
Mali denetimle görevli personel yukarıda sıralanan bilgi kaynaklarından
yararlanarak dış kontrole ilişkin analiz planında yer alan hususları tam olarak
karşılamaya çalışarak, firma risk değerlendirmesi yapmaya çalışır.
2.5.2. Đşletmenin Đç Kontrolü
Fransız Gümrük Đdaresi, ithal eşyasına ilişkin belge ve işlemlerin, firma
içindeki dolaşımını ve firmanın bunların takibine ve doğruluğunun kontrolüne ilişkin
genel yapısının incelenmesi amacıyla firmanın iç kontrolü gerçekleştirilir. Bunun
için, firmadaki mevcut bilgi kaynaklarının belirlenmesi, bilgilerin değerlendirilmesi
ve üretilen bilgilerin yapılan kontrole sağlayacağı katkının belirlenmesine yöneliktir.
Öncelikle firmaya ait ayrıntılı bir organizasyon şeması çıkarılarak firmada
yerine getirilen değişik işlevlerle görevli organlar belirlenir. Bunun sonrasında, bu
işlevin yerine getiriliş şeklini tanımlamaya ve değerlendirmeye yardımcı olmak üzere
işlevsel bir yaklaşım geliştirilerek, temel işlevlerinin her biri için, firma bünyesinde
yer alan birimler (servisler) tarafından yapılan işlemleri ayrıştırmak amacıyla bir
yatay analiz yapılarak; firmada ne tür iş yapıldığı, incelenecek işlemlerin hangi
serviste kimler tarafından gerçekleştirildiği, ne tür çalışma yapıldığı (kağıt üzerinde
veya bilgisayar aracılığıyla), birimler arası belge akışının nasıl gerçekleştiği konuları
üzerinde durularak cevap bulmaya çalışılır.
Gümrük mali kontrolleri açısından firmaya işlevsel açıdan bakıldığında
aşağıdaki alanları görmekteyiz.
● Alış işlevi (ithalat),
● Satış işlevi (ihracat),
133
● Stoklama işlevi,
● Borç işlevi,
● Alacak işlevi,
● Üretim işlevi (ekonomik etkili rejimler).
Bu işlevleri yürüten birimlerde işleyişle ilgili olarak, ne tür işlemler
gerçekleştirilmekte, kimler, nasıl işlemleri yapmakta, belgeler ile ilgili olarak
kullanılan fatura, beyanname gibi belgeler, sipariş mektubu gibi firmada oluşturulan
belgeler; arşivlemeyle ile ilgili olarak ise arşivleme
yeri, şekli (kağıt veya
bilgisayar ortamı) ve sınıflandırma mantığı (kronolojik, siparişe göre, satıcıya göre)
üzerinde durulur.
Firmanın işlevsel analizinde denetimi yürütenler eşya ve belge takibi üzerinde
dururlar. Eşya takibinde, kimden satın alındığı, nerede stoklandığı, herhangi bir
işleme tabi tutulup tutulmadığı, kime satıldığı, belgelerin takibinde ise kimin, nasıl
hangi belgelerle hangi işlemi gerçekleştirdiği, bu belgelerin ne işe yaradığı,
belgelerin firma içerisinde nasıl dolaştığı, nerede arşivlendiği belirlenmeye çalışılır.
Akış şeması ve ilgililerin dinlenmesi yanında Fransız Gümrük Đdaresi, çeki
listesi şeklindeki firmanın iç işleyişine ilişkin kapsamlı değerlendirme tablosunu
kullanır. Örneğin ekte yer alan “Değerlendirme Tablosu” ile gümrük idaresine
yapılan beyanın unsurlarıyla, firmanın işleyiş gereği ve hukuki zorunluluk gereği
oluşturulan belge ve kayıtlar karşılaştırılır. Diğer bir amaç ise firmada potansiyel
hata konusu olabilecek risk taşıyan işleyiş zayıf noktaları belirlenecektir.
Firmanın
Đç
Đşleyiş
Değerlendirme
gerçekleştirilen;
134
Tablosu
hazırlanarak
denetimi
a. Firmanın ithalatlarında uyguladığı gümrük rejimleri, özellikle ekonomik
etkili gümrük rejimleri, antrepo ve geçici depolama işlemleri, firma
ithalatının gümrük mevzuatı karşısındaki yapısı,
b. Gümrük işlemlerinin gerçekleştirildiği birimle ilgili olarak konuşlandığı
yer, diğer birimlerle ilişkileri, yapısı, personel sayısı, görev dağlımı,
aldıkları gümrük eğitimi, yeterlilikleri, iletişim ve donamın imkânları,
fiziksel ulaşım durumları, gümrükle ilgili sürekli mevzuatı ve uygulamayı
sağlama ve takip etme imkânı, satıcıların dağlımı, tarifelendirmeye ait
değerlendirme yapılarak risk durumu, güçlü, zayıf noktalar ortaya
konmaya çalışılır.
c. Son bölümde ise, firmanın gerçekleştirdiği ithalat işleminin sipariş
noktasından, taşınması, alımı ve gümrük işlemleri, depolama ve çıkışına
kadar ki yürütülen işlemler ayrıntılı olarak değerlendirilir.
Sahte menşe ve eşya beyanı ile gümrüklenememe riskine karşı, sipariş işlevi,
siparişi kimin verdiği, özel numarayla malın teslim alınmasına kadar takip edilip
edilmediği, gümrükleme servisiyle iletişimi ve koordinasyonu, sipariş verilen ürüne,
satıcıya, miktar ve fiyata ait bilgiler, sahte menşe, miktar ve kıymet farklılığına
ilişkin olarak eşyanın izlediği yol, sevkıyatı takiple sorumlu servis, ürün ve satıcıya
göre önemli taşımalar, sevkıyat yazısı ile taşıma senetlerinin düzenli olarak
gümrükleme birimine gönderilmesi üzerinde durularak mevcut sistemin ve
işleyişinin değerlendirilmesi yapılır.
Malın teslim alınması ve gümrüklenmesiyle ilgili olarak; ulaşan mala ait
bilgilerin gümrükleme servisine intikal şekli, süresi, bildirilmeme riski, bilginin türü
ve dayanağı, gümrükleme sürecinde eşyanın beklediği yer, alımda kontrolü yapmakla
135
sorumlu birim, teslim belgesiyle sipariş arasındaki uygunluk, markaların tespiti ve
kapların sayımı ile siparişle karşılaştırılması, buna ait belgeler ve bunların
güvenirliği, gümrüklemeyle ilgili stok defter kaydı, stok defterini tutma yöntemi,
girişte sorumlu kişiler, servisler, ambar ve geçici depolama yerlerindeki stok
defterini tutma şekli, stok kayıtla sorumlu servis, defterdeki bilgiler, giriş ve çıkış
yazılarının iletilmesi, düzenlenen belgeler ve dayanağı, güvenirliği, gümrük
beyannamesiyle uygunluğunun kontrolü;
Gümrükçe kontrol edilmemiş eşyanın kontrolü amacıyla işletmedeki
depolama işlemi, depolama yeri, iç düzeni, dahilde işleme rejimi kapsamında eşya
girişiyse eşya çıkışına izin veren servis, çıkış izni konuları üzerinde durulur.
Dolayısıyla yukarıda özetlenen değerlendirme tablosu yardımıyla firmadaki
ithalat sürecine ilişkin mal akımına ait yapılan işlemler, sorumlular ve düzenlenen
belge ve kayıtların güvenirliliği, birimler arasındaki belge ve bilgi akışları
değerlendirilmiş olur.
2.5.3. Muhasebe Kayıtlarının Kontrolü
Bundan sonraki aşamada, ithalat işlemi muhasebe kayıtlarıyla kontrol edilir.
Bunu yaparken ya bundan önceki aşamada yapılan tespit ve değerlendirmeye bağlı
olarak belirlenen riski yüksek mal girişi, satıcı veya işlem hedef olarak seçilir ya da
genel kapsamlı kontrol yaklaşımı seçilir.
Fransız yaklaşımında muhasebe kayıtlarının kontrolüne başlamadan önce,
denetim elemanı işletmedeki muhasebe birimini inceler, burada:
a. Görev dağılımı,
136
●
Kim hangi işi yapmaktadır?
●
Denetçinin firmadaki muhatapları kimlerdir?
●
Bu kişilerin işletmedeki sorumlulukları nelerdir?
b. Muhasebe organizasyonu,
●
Muhasebe servisinin firma içindeki fiziksel yeri,
●
Bilgi kaynaklarının durumu: Bilgisayarlar ve kapasiteleri.
c. Muhasebe belgelerin arşivlenmesi,
●
Tarih sırasına göre,
●
Satıcı ya da alıcıya göre,
●
Arşivlenen diğer belgeler,
●
Belgelerin birbirleriyle ilgi ve bağlantısı üzerinde durur.
Bundan sonraki aşamada muhasebe belgelerini inceler, buna firmanın
muhasebe planıyla başar, bilahare satıcılar, alıcılar, yardımcı hesaplar, gider
hesapları gibi mal ve para akımının kayıtları belgelerle karşılaştırılarak, gümrüğe
sunulan beyanın doğruluğu kontrol edilir.
Denetim sonucunda görülen eksiklikler rapora bağlanılarak karşılanması için
işletmeye, takip ve işlem yapılması gereken hususlar varsa firmanın işlemlerini
gerçekleştiren mahalli gümrük idaresine ve merkez idaresine bu raporlarında
eklendiği genel değerlendirme raporu hazırlanarak verilir.
2.6. Almanya
Avrupa Birliği, sonradan kontrolün risk analizine dayanması, sistematik ve
düzenli olması gibi genel çerçeve belirleyerek ayrıntıları ve uygulamaya ilişkin
düzenlemeleri üye ülkelerin iradesine bırakmıştır. Almanya Gümrük Đdaresi, Maliye
137
Bakanlığına bağlı olarak görev yapmakta; Gümrük ve Kaçakçılık Kanununu gibi ayrı
düzenlemeler
bulunmadığından
sonradan
kontrolün
dayanağı
olan
hukuki
düzenlemeler, Vergi Kanunu içerisinde 193-208 inci maddelerde yer almaktadır59.
Sistem olarak bakıldığında, yaklaşım olarak Amerika ve Japonya örneğinden uzakta,
Fransa’ya daha yakın olduğu; ancak, ana hatları itibariyle benzerlik taşıdığı
görülmektedir. Söz konusu maddelerde denetimin işletmede yapılacağı, denetimin
kapsamı, dönemi, kimin yapacağına ilişkin talimatın bir örneğinin firmaya önceden
bildirileceği, denetim sonunda firmayla görüşüleceği ve sonucun rapora bağlanacağı
hususlarında düzenlemeler bulunmaktadır.
Bu kanun maddelerine bağlı olarak, Almanya’da sonradan kontrol görevini
yürütülenlerin çalışma usul ve esasları bir yönetmelikle düzenlenmiştir.
Almanya’da sonradan kontrol denetimini yapan 1000’in üzerinde personel
bulunmakta ve idare içerisinde özerk ve merkezi yönetim birimi olarak bölge
düzeyinde Başmüdürlük bünyesinde görev yapmaktadır. Başmüdürler tarafından
verilen denetim talimatıyla görevlendirilmekte ve Başmüdürlük faaliyet alanı
içerisindeki işletmeleri denetleyebilmektedirler.
Denetlenecek firmaların seçiminde riski yüksek olanlara öncelik verilmekte,
denetim raporlarındaki risk değerlendirmeleri risk/veri ambarına aktarılmakta ve
firmanın risk düzeyini belirlemede etkili olmaktadır.
Sonradan kontrole başlamadan önce diğer ülke uygulamalarında olduğu gibi
hazırlık yapılmakta, firma dış kaynaklardan sağlanacak bilgiler toplanarak riskli
alanlar belirlenmektedir.
59
Twinning Programı Kapsamında Klaus Schıerenbeck, Svenja Otto Tarafından Hazırlanan Mevzuat
Grubu Faaliyet Raporu, 2005, s.2
138
Fransa ve Amerika örneğinde olduğu gibi Almanya uygulamasında da
sonradan kontrol idari işlemin bir parçası olarak uygulanmakta ve bu sırada
soruşturmayı gerektiren bir hususa rastlanılması durumunda konu soruşturmacı
birime intikal ettirilmektedir.
Avrupa Birliğinde denetim birimleri 3 grupta toplanmaktadır:
1. Dış denetim,
2. Đç denetim,
3. Soruşturma birimi.
Bu birimlerin görev ve yetkileri her üye ülke mevzuatında farklı olarak
düzenlenmekle birlikte özellikle dış denetim ve soruşturma görevlerinin farklı
birimlerce yerine getirilmesi konusunda AB içerisinde fikir birliği bulunmaktadır.
Dış denetim kapsamında yapılan sonradan kontrolde, denetlenecek firmanın
muhasebe kayıtlarından yola çıkılarak, firma kayıtları ile gümrük kayıtları
karşılaştırılarak yapılmaktadır. Đç denetimden ve soruşturmadan tamamen ayrılmıştır
ve soruşturma yetkileri bulunmamaktadır.
2.7. Ülke Uygulamalarına ilişkin Genel Değerlendirme
Çalışmamızın başında son yıllarda dış ticarette yaşanan gelişmelere
değinilerek bunların nasıl gümrük idarelerini değişmeye zorladıklarına değinilmiş;
toplumun ve siyasi otoritenin gümrük idarelerindeki beklentilerinde meydana gelen
değişim ile gümrüğe yüklenen yeni işleve ve buna dünyadaki gümrük idarelerinin
gösterdiği tepkilere, değişimlere yer verilmişti.
139
Bu bağlamda, ülkemiz gümrük idaresinin son on yılda bu dışsal etkenlere
karşı gösterdiği tepki, değişim, modernizasyon projesine değinilmiş, bunun
uzantısında gelişmiş ülke gümrüklerinin geliştirerek uyguladığı risk yönetimi ve
sonradan kontrol sistemi uygulamasına yönelik olmak üzere model önerimiz bir
sonraki bölümde ortaya konmaya çalışılacaktır.
Konu ülkemiz açısında düşünüldüğünde birçok olumsuz şey söylemek
mümkündür. Belge sistemin oturmaması, kayıt dışı ekonominin yüzde ellilerle ifade
edilmesi, firmaların kurumsallaşma düzeylerinin yetersiz oluşu, verilere bilgisayar
ortamında ulaşmadaki yetersizlikler, devletin birimleri arasında bilgi değişimindeki
engeller, bu konuda eğitilmiş yeterli personelin bulunmaması ve etik problemi gibi,
malın gümrük denetimine tabi tutmadan teslimine ve bilahare gerektiğinde belge ve
kayıtlara giderek kontrole karşı birçok şey söylenebilir. Ancak, ne söylersek
söyleyelim, ne kadar karşı çıkarsak çıkalım, dışsal değişkenler nedeniyle gümrük
idaremizin risk yönetimi ve sonradan kontrol sistemini uygulamaktan başka bir
çaresi yoktur. Bu gün ithalat, ihracat, transit ticaret ile ülkemizde dış ticarete konu
olan malın değeri 300 milyar dolarlarla ifade edilmekte, yılda yaklaşık beş milyon
belge ile işlem görmektedir. Toplam sekiz bin personelle bu mal hareketinin sadece
gümrükten geçiş noktasında kontrol edilmesi fiziken mümkün olmadığı gibi edilmek
istense de ekonomiye ve topluma maliyeti rasyonel olmayacaktır.
Dolayısıyla birbirini tamamlayan bu iki yeni sistemi kullanarak gümrük
idaremiz malı en kısa zamanda, en az toplumsal maliyetle ekonomiye kazandıracak;
hem de risk yönetimiyle, toplum sağlığı ve güvenliğini, sosyal hayatı ve ekonomik
düzeni tehdit eden mal hareketlerine karşı kendisinden beklenen korumayı
gerçekleştirebilecektir.
140
Öncelikle gümrük mali kontrollerine yaklaşımları açısından A.B.D,
Avustralya ve Kanada gibi Anglo-Sakson ülkelerinin sistemleri arasında bir
paralellik bulunduğu gözlenmektedir. Japonya bulunduğu coğrafya itibariyle daha
kendine özgü bir örnek olarak karşımıza çıkarken, Avrupa’da incelediğimiz Fransa
ve Almanya benzer özellikler sergilemektedir.
Gümrük işlemlerine konu olan mal hareketlerinin muhasebe kayıt ve
belgelerle
kontrol
edilmesi,
yukarıda
açıkladığımız
ülke
uygulamalarına
baktığımızda farlılıklar arz etmektedir.
•
Amerika, Avustralya gibi Anglo-Sakson ülkelerle kıta Avrupası
arasındaki en önemli fark, Anglo-Sakson ülkelerinde ana yaklaşım dış
ticaret işlemlerinin mevzuata uygun gerçekleşmesini en üst düzeye
çıkarmaktır. Bunun içinde, sistem tek taraflı denetim işlevinden öteye,
gönüllü bir birliktelikle işletmeyle birlikte hareket ederek öğretici ve
iyileştirici bir yaklaşımla, firma kayıt ve iç kontrol sisteminin gözden
geçirilerek hatayı oluşturan aksaklıkların ortaya çıkarılması ve
iyileştirilmesine yöneliktir.
•
Bu ülkelerde mevzuat ihlalleri ve kaçakçılıkla mücadelede pro-aktif
olarak adlandırılabilecek bir yaklaşım sergilenmektedir. Bu sistemin
temelinde mevzuat ihlalleri ve kaçakçılık olayları ortaya çıkmadan
önce gerekli önlemlerin alınması yer almaktadır. Ticari uyum adı
verilen kavram çerçevesinde idare ve ithalatçı karşılıklı gönüllü
işbirliği içinde bu uyum seviyesini yükseltmek amacıyla gerekli
önlemleri almaktadırlar. Dolayısıyla, geçmişten çok geleceği esas alır
ve firmanın gönüllü katılımıyla uyum düzeyi üst düzeye taşınır.
141
•
Fransa örneğinde olduğu gibi Avrupa uygulamasında, mali denetim
gümrük işlemlerinde yapılan hatayı, kaçağı bulmaya yöneliktir.
Özellikle Almanya örneğinde gümrük işlemleri için yapılan mali
denetim, dış denetimin bir parçası olarak düşünülmekte, dar kapsamlı
tamamen ABD ve Japonya uygulamasından farklı olarak hata ve
kaçağı
hedef
almaktadır.
Dolayısıyla
belirttiğimiz
ülke
uygulamalarının gerisinde bir yaklaşım sergilemektedir.
•
Anglo-Sakson ülkelerindeki mali kontrol sistemi daha çok firmada
daha önce yapılmış iç kontrollerin sonuçlarını esas almakta ve bu
sonuçlar üzerinden hareket etmektedir. Firmadaki iç kontrol
sisteminin gümrük işlemleri açısından güvenilir olup olmadığı, hatayı
en aza indirip indirmediği, önemli bir kalkan olup olmadığı üzerinde
özellikle durulmaktadır.
Değerlendirme sırasında gerek duyulduğunda ithalatçı firmanın iç
kontrollerinin güvenilirliğinin artırılmasına yönelik iyileştirmeler
konusunda firmaya idarenin görüş ve tavsiyeleri ile yardımcı
olunmaktadır.
Ancak, şunu da unutmamak gerekir ki, söz konusu ülkelerde
ekonomik hayatın her düzeyinde kayıt sisteminin çok gelişmiş olması
ve mali denetimlerin gerek kamusal ve gerekse özel kurumlarca
etkinlikle yerine getirilmesi sistemin bu şekilde yapılanmasında etkili
olmaktadır.
•
Ülkemizin de içinde bulunduğu kıta Avrupası sisteminde ise,
mevzuat ihlalleri ve kaçakçılıkla mücadelede reaktif bir yaklaşım
142
sergilendiği gözlenmektedir. Bu sistem ise, ihlal ve kaçakçılık ortaya
çıktıktan
sonra
uygulanması
etkinlikle
yoluyla
tespit
caydırıcı
edilerek
etkinin
gerekli
yaptırımın
oluşturulması
esasına
dayanmaktadır. Ülkemizde gerek kurumsallaşma düzeyinin nispeten
düşük düzeyde olması ve gerekse kayıt ve kontrol sistemlerinin
gelişmekte olması böyle bir yaklaşımı zorunlu kıldığı söylenebilir.
Ancak, bu yaklaşım sadece gümrük ile ilgili konularda değil, hemen
hemen devlet ile vatandaş arasındaki bütün ilişkilerde görülmektedir.
Özellikle ülkemizde, devlet ile vatandaş arasında bir denklik yoktur.
Devlet her zaman üstündür, kural koyar, uymayan olursa,
yakaladığında cezalandırır.
Gümrük mali kontrol sisteminin dünya ölçeğinde ortak yönleri
bulunduğu da bu çalışma sonucunda ortaya çıkmıştır. Bunlar
aşağıdaki şekilde ifade edilebilir:
●
Gümrük işlemlerine özgü mali denetimlerde, genel olarak firmaların
gümrük mevzuatına uyum düzeylerinin belirlenmesi ve kontrol
sonuçlarına göre bu düzeyin geliştirilmesi amacına yöneliktir.
●
Gümrük mali denetimin başlıca aşamaları:
- Firmanın seçimi, bildirim ve hazırlık toplantısı,
- Denetimin planlanması,
-Firmanın dış analizi, ön değerlendirme,
-Firmanın iç analizi ve iç kontrol sistemi,
-Đthalat işlemlerinin muhasebe kayıtları ve diğer ticari belgeler üzerinden
kontrolü,
143
-Mali kontrol raporunun hazırlanması ve yayımlanması,
-Đzleme.
●
Gümrük mali kontrolleri, ileri düzeyde gümrük mevzuatı, genel ve
maliyet muhasebesi ile firma bilgisine sahip denetçilerden oluşan özel
birimlerce
yerine
getirilmekte;
genelde
bölge
esasına
göre
örgütlenmektedirler.
●
Mali kontrol uygulamalarında önemli ölçüde risk değerlendirme
yönteminden yararlanıldığı ve kontrol edilecek unsurlara ilişkin hedefleme
yapıldığı gözlenmektedir. Gerek firmanın seçiminde, gerekse firma içerisinde
işlemlerin kontrolünde risk analizinden yararlanılmaktadır. Gümrük idareleri
ölçeğinde risk analizi ve mali kontrol sonuçlarının birbirini besleyen süreçler
olduğu görülmektedir.
●
Mali kontroller, diğer denetim faaliyetlerinden ayrılan bazı özellikler
göstermektedirler. Bunlardan en önemlisi kontrol edilen ile eden arasındaki
ilişkinin şeklinde ortaya çıkmaktadır. Mali kontroller sırasında firma ile
mümkün olduğunca işbirliği içinde çalışılmasına dikkat edilmektedir. Ayrıca
firmaya yapmış olduğu hatalı işlemleri tekrar etmemesi için çeşitli önerilerde
bulunmak ve sonuç olarak gümrük mevzuatı ile uyum seviyesinin en üst
düzeyde gerçekleştirilmesine yardımcı olmak başta gelen amaçlardan biri
olarak ortaya çıkmaktadır.
●
Yukarıda belirtilen yöntem ve amaçlara paralel olarak mali kontrol
birimlerinin soruşturma yetkileri bulunmamaktadır. Soruşturma gerektiren
durumların tespiti halinde derhal durumu soruşturma yetkisi bulunan denetim
elemanlarına bildirilmektedir.
144
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ÜLKEMĐZ GÜMRÜK ĐDARESĐNE MODEL ÖNERĐSĐ
3.1. Muhasebe Denetiminin Hukuki Dayanağı
Avrupa Birliğine uyum sürecinde yürürlüğe giren yeni Gümrük Kanunumuz,
daha önce sistemimizde mevcut olmayan, firmaların gümrük işlemleri açısından mali
denetimine imkân veren yasal düzenlemeye yer vermiştir.
Ülkemizde ithal edilen eşyanın sonradan kontrolü yöntemi ile gümrük
denetimine tabi tutulması, ithal eşyasının ilgilisine, gümrük muayene ve gümrük
laboratuar tahliline tabi tutulmaksızın beyan esas alınarak teslim edilmesi, gerek
görülmesi halinde bu eşyanın depo veya fabrikada, buradan çıkarılmış olması halinde
ise satış işlemine ilişkin tüm ticari ve kanuni defter ve belgelerin kontrol edilmesi
esasına dayanmaktadır. Belirli şartları taşıyan firmalara, başvuruları halinde sonradan
kontrole tabi ithalatçı belgesi düzenlenerek sonradan kontrolden yararlanma izni
verilmektedir.
Burada amaçlanan, risk analizleri teknikleriyle yasal eşya trafiğini
kolaylaştırırken, gümrük kontrollerinin yüksek risk içeren işlemlere yönlendirilmesi
ve bu suretle ithale konu malların gümrük işlemlerinin bir an önce tamamlanarak
süratli bir şekilde ekonomiye kazandırılmasıdır.
Sonradan kontrolün yasal dayanağı; 4458 sayılı Gümrük Kanununun 73 üncü
maddesi, Gümrük Yönetmeliğinin 253, 254 ve 255 inci maddeleri, 17/6/1998 tarih ve
23375 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Bilgisayar Sistemi
Bulunan Gümrük Đdarelerinde Yürütülecek Đşlemlere Đlişkin Yönetmeliğin 28 inci
145
maddesi ile 23/9/1998 tarih ve 23472 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 21 Seri
Nolu Gümrük Genel Tebliğidir.
Sonradan Kontrole Tabi Đthalatçı Belgesi hükümleri “Bilgisayar Sistemi
Bulunan
Gümrük
Đdarelerinde
Yürütülecek
Đşlemlere
Đlişkin
Yönetmelik”
hükümlerinin uygulandığı, yani bilgisayar sistemi bulunan ve BĐLGE yazılımının
kullanıldığı gümrük idarelerinde bu sisteme tanıtılmak suretiyle kullanılmaktadır.
Gümrük Kanunun “Eşyanın Tesliminden Sonra Beyanın Kontrolü” başlıklı
73 ncü maddesinin 1 fıkrasında: “Gümrük idareleri, eşyanın tesliminden sonra ve
beyannamedeki bilgilerin doğruluğunu saptamak amacıyla eşyanın ithal veya ihraç
işlemlerini veya sonraki ticari işlemlere ilişkin ticari belge ve verileri kontrol
edebilirler. Bu kontroller beyan sahibine, söz konusu işlemler ile doğrudan ya da
dolaylı olarak ticari yönden ilgili diğer kişilere veya belge ve verileri ticari amaçla
elinde bulunduran diğer kişilere ait yerlerde yapabilirler. Mümkün olduğu halde eşya
muayene de edilebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Gümrük Kanunumuzda yer alan bu düzenleme esas itibariyle 2913/92 sayılı
AB Gümrük Kodunun 78’nci maddesi hükmüne paralellik arz etmektedir. AB
Gümrük Yönetmeliğinde (Komisyon Tüzüğünde) sonradan kontrole ilişkin bir
düzenleme bulunmamakta, bu nedenle de üye ülkeler arasında yeknesak bir
düzenleme ve uygulamaya rastlanamamaktadır60.
Gümrük Yönetmeliğinin 253 ncü maddesinde ise, gümrük idareleri,
beyannamedeki bilgilerin doğruluğunun saptanması için, eşyanın ithal veya ihraç
işlemlerini ya da bu işlemlerden sonraki ticari işlemlere ilişkin ticari belge ve verileri
60
Ali Nural, “Sonradan Kontrol-Firma Denetimi”, Gümrük Dünyası Dergisi, Gümrük Kontrolörleri
Derneği Yayını, Sayı:47, 2006, s. 6.
146
eşyanın tesliminden sonra kontrol edebileceği, mümkün olan durumlarda, eşyanın
muayenesini de kapsayabileceği belirtilmiştir.
Bir sonraki madde ise, sonradan kontrole tabi ithalatçıyı tanımlarken esasen
de sonradan kontrolün tanımını yapmıştır. Burada, belge kontrolü ve fiziki muayene
yapılmadan ithal eşyası teslim edilen ve daha sonra söz konusu eşyaya ilişkin
gümrük beyannamesi, ticari belge ve verileri incelenerek gerektiğinde, eşyasının
fiziki muayenesinin imalathane, fabrika, özel depo, işyeri ve benzeri yerlerde
yapılmasına karar verilen ithalatçıyı, sonradan kontrole tabi ithalatçı olarak
tanımlamıştır.
Bu noktada açıklığa kavuşturulması gereken diğer bir husus da kimlerin
sonradan kontroller kapsamında mali denetime tabi tutulacağının belirlenmesidir.
Dünya örneğinde ithalat yapan tüm firmalar mali denetime konu
olabilmektedir. Firmalar belli periyotlarla veya risk analizi sonuçlarına göre kontrol
edilmektedirler. Bu ülkelerde mali kayıt sisteminin ileri düzeyde gelişmiş olduğu,
gümrük idarelerinin bilgi ve istihbarat toplamak üzere bilgisayarlı veri bankalarının
da içinde yer aldığı bir sistemi etkinlikle kullanıldığı ve kayıt dışı ekonominin önemli
boyutta olmadığı görülmektedir.
Ülkemizde ise kayıt dışı ekonominin yüzde ellilerle ifade edildiği, mali kayıt
sisteminin arzulanan düzeyde olmadığı, bilgi ve istihbarata ilişkin sistemlerin henüz
gelişmekte oldukları gerçeğinden hareketle, tüm ithalat işlemlerinin bu yolla kontrol
edilmesinin çeşitli riskler doğuracağı açıktır. Ayrıca, ülkemiz uygulamasında risk
analizleri ve sonradan kontrol sisteminin nispeten yeni başlayan uygulamalar olması
nedeniyle sonradan kontrole tabi tutulacak, bu kapsamda gümrük kontrolleri mal
girişi esnasında yapılmayacak firmaların seçimi önem taşımaktadır.
147
Bu bağlamda mevzuatımızda, sonradan kontrole tabi ithalatçıda aranacak
koşullar Gümrük Yönetmeliğinin 255’nci maddesinde düzenlenmiştir. Bu kontrole
tabi tutulacakların aşağıdaki koşulları taşımaları gerekmektedir.
•
Kamu kuruluşu, Dış Ticaret Sermaye Şirketi, Sektörel Dış Ticaret
Şirketi veya Anonim/Limited şirket statüsünde olması,
•
Bununla birlikte bir önceki yılda gerçekleştirdiği dış ticarete ilişkin
faaliyetine ait parasal veya beyanname sayısı olarak alternatifli ölçü
getirilmiş, bu koşullardan birinin karşılanması yeterli kabul edilmiştir.
Bunlar:
100 gümrük beyannamesi kapsamı eşyayı ithal etmiş
olmak,
veya aynı tarife pozisyonunda 50 beyannamelik ithalat
yapmış olması,
en az toplam 2 milyon CIF Dolarlık mal ithal etmek,
en az 10 milyon FOB dolarlık mal ihraç etmek,
en az toplam 500 bin CIF Dolarlık kıymette aynı tarif
pozisyonuna giren eşya ithal etmek,
•
Đthalatçının Yönetim Kurulu üyeleri ve %10’dan fazla hissesi olanlar
ile temsil yetkisine haiz firma mensuplarının hırsızlık, emniyeti
suistimal, dolandırıcılık, yalan yere şahadet, yalan yere yemin, suç
tasnifi, iftira, irtikâp, rüşvet ve kaçakçılık cürümlerinden biri
dolasıyısıyla hapis cezası gerektiren bir suçtan veya Kaçakçılık
148
Kanunu ile Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkındaki Kanuna
muhalefetten mahkûmiyet kararı olmaması,
•
Yukarıda yazılı bulunanlar ile basitleştirilmiş usulden yararlanma izni
verilecek tüzel kişi adına Vergi Usul Kanununun 359 ncu maddesinde
belirtilen fiiller nedeniyle veya Gümrük Kanununun vergi kaybına yol
açan işlemlere ilişkin cezaları düzenleyen 234 ila 238 nci maddeleri
hükümlerine giren fiiller nedeniyle uygulanması kesinleşmiş herhangi
bir ceza bulunmaması,
•
Gümrük Kanununun 239 ila 21 nci maddelerinde belirtilen usulsüzlük
cezalarına ilişkin bir yıl içinde 10 kezden fazla işlenmemiş olması,
gerekmektedir.
Bu şartlar birlikte değerlendirildiğinde, herhangi bir kanunsuzluğa ve suça
karışmamış kişilerce kurulan ve yönetilen bir limited veya anonim şirket, yılda 2
milyon dolarlık ithalat veya aynı tarifedeki maldan 500 bin dolarlık ithalat veya 10
milyon dolarlık ihracat yapmış veya 100 beyannamelik ithalat veya aynı eşyadan 50
beyannamelik ithalat yapmış ise bu sonradan kontrole tabi ithalatçı statüsünü
almamaları için bir neden bulunmamaktadır.
Aranan koşullar, firmanın kurumsallaşma düzeyi, iç kontrol sistemi ve belge
düzenine ilişkin bir değerlendirmeye ait olmadığı gibi, risk düzeyine ilişkin bir
değerlendirme de aranmamaktadır. Geçmiş yıllardaki faaliyeti, yeni kurulup
kurulmadığı, firmanın faaliyette bulunduğu sektör, mal grubunun risk durumu göz
ardı edilmektedir. Bu çerçevede, öncelikle firmanın kayıt sisteminin mali kontrolleri
etkinlikle yürütmesini sağlayacak standartlara sahip olması gerekmektedir. Diğer bir
deyişle firmanın, gerçekleştirdiği ithalat işlemlerine ilişkin iç kontrol düzeyi belli bir
149
seviyenin üzerinde olmalıdır. Bu amaçla sonradan kontrole tabi tutulacak firmaların
kayıt sistemlerinin niteliklerine ilişkin bir standart geliştirilebilir.
Yine diğer uygulamalardaki gibi şekilsel ve kağıt toplama veya fiziksel
ölçütlerin daha ötesinde, denetimin özü malı teslim ettikten sonra firmada tutulan
belge ve kayıtlardan hareketle gümrük işlemlerin kontrol edilmesi olduğundan,
firmadaki belge ve kayıt tutma sistemi ve düzeyi ile iç kontrol sisteminin
değerlendirilerek, sonradan kontrol için risk düzeyine ait ölçülerin aranması, sistemin
mantığına daha uygun olacaktır.
Diğer yandan, Gümrük Yönetmeliğinde bu tür kontrole tabi tutulacak
ithalatçılarda aranacak şartlar belirtilmiş, ancak bunun kimler tarafından, nasıl, ne
şekilde yapılacağı gibi konulara herhangi bir açıklık getirilmemiştir.
Ancak, cari hedef olarak ortaya konan ve önceki anlayışa göre bir adım ileri
olan ve mevzuatsal dayanağı da oluşturulan bu anlayış, modern gümrük yaklaşımın
bir kaç adım gerisinde, dar ve kısır bir yaklaşım sergilediğini söylemek yanlış
olmayacaktır. Çünkü temel anlayış yine aynı, yani yanlışı, hatayı, kaçağı ortaya
çıkarmaya, bulmaya yöneliktir. Sistem yine tek taraflı çalışmakta, masanın diğer
tarafıyla, ithalatçılarla karşılıklı bir etkileşmeyle uyum düzeyinin yükseltilmesi ve ilk
harekette başlayarak sistemin risk yönetimi üzerine kurulması anlayışını tam olarak
yansıtmamaktadır.
Đkinci bir önemli eksiklik ise, sektör analizinden hareketle firma, ithalat
işlemlerine
ulaşmak
yerine,
firma
ve
özellikle
ithalat
işlemleri
üzerine
yoğunlaşılmaktadır. Sektör analizleri firma analizleri ve takibi yapılmamaktadır.
150
3.2. Önerilen Model
Gerek çalışmamızın ilk kısımlarında özetlediğimiz etmenler, gerekse Avrupa
Birliği tarama süreci, mevzuat ve uygulamanın tamamen AB ile uyumlaştırılma
gerekliliği, ülkemiz Gümrük Đdaresinin sonradan kontrol uygulamasını zorunlu hale
getirmiştir. Bu nedenle ortaya koymaya çalışacağımız önerinin olabildiğince
uygulanabilir
olmasına
özen
gösterilmiştir.
Öneri
oluşturulurken
gümrük
işlemlerinde firmanın uyum düzeyini artırmak amacıyla muhasebe denetiminin kim
tarafından, nasıl yapacağı sorusu karşılanmaya çalışılacaktır. Bu nedenle önerimiz:
●
denetimi yapacak insan kaynakları ve örgütlenmesine,
●
sistemin yapısına ve uygulamasına yönelik olacaktır.
3.2.1. Örgütlenme ve Personele Đlişkin Öneri
Sistemin özü, dış ticarete konu malın gümrük noktasından geçişini
kolaylaştırarak, firma ve ekonomiye maliyetini düşürmek, bunun içinde gümrük
idaresinin kontrolünü zincirin başka bir halkasına ertelemesi; mal gümrüğün
denetimindeyken değil, işletme kontrolüne girdikten sonra belge ve kayıtlardan
yararlanılarak kontrolünün yapılması olduğundan, bu denetimin taşra düzeyinde
örgütlenmesi gerekmektedir. Dünya uygulamasına baktığımızda da bu doğrultuda
yapılanma görmekteyiz.
Gümrük Teşkilatının daha önceki uygulama deneyimi de bu görüşümüzü
doğrulamaktadır. Yaklaşık altı yıl öncesine kadar, taşra idaresi tarafından Türkiye
genelinde tüm ithalat beyannamelerinin birer nüshası ekleriyle birlikte Merkezdeki
151
Kontrol Genel Müdürlüğüne intikal ettirilir, burada görevli Muayene Memurları
tarafından teker teker incelenerek vergi kaybı olup olmadığı araştırılırdı. Ancak bu
uygulamada sistem tıkandığı, üç yıl geriden kontrol yapılabilir olduğu için, bu
kontrol başmüdürlükler düzeyine indirilmiştir.
Dolayısıyla, Merkezden bir örgütlenmeyle denetimi gerçekleştirmeye
çalışmak, hem olayın mantığı, hem de fiziki yetersizlikler nedeniyle uygulanabilir
gözükmemektedir.
Bu nedenle, Merkezi Đdarede Kontrol Genel Müdürlüğüne bağlı olarak ve
ülkemiz ticaretinin bölgesel dağılımı da dikkate alınarak, önemli Başmüdürlükler
nezdinde
Uygunluk
Değerlendirme
Birimlerinin
oluşturulmasıdır.
Gümrük
Müsteşarlığının taşra teşkilatının ülke genelinde yayılışında daha çok coğrafi etkenler
ile ülkemizin büyük sınır kapıları ve havalimanları ile limanların bulunduğu yerlerin
dikkate alındığı gözlenmektedir. Ancak, çalışma konumuz olan uygunluk
değerlendirmesi firmada yapıldığından, ticaret ve sanayi firmalarının yoğunlukla
bulunduğu yerlere öncelik verilerek buralar da birimler oluşturulmalıdır.
Gümrük Müsteşarlığı Merkezi idarede, başta gümrük politika ve uygulaması
ile kaçakçılıkla mücadelede öncelikleri tespit edecek, çalışmalara yön verecek,
strateji belirleyecek üst düzey bir birime ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle Gümrük
Müsteşarı, Teftiş Kurulu Başkanı, Gümrükler Genel Müdürü, Gümrükler Muhafaza
Genel Müdürü ve Kontrol Genel Müdüründen oluşacak Strateji Tespit Kurulu
oluşturulmalı ve bu Kurul, ekonomideki önceliklere ve intikal eden bilgilere göre
sapmanın yoğun olduğu sektörler, firmalar veya bunlara ait genel ve özel kriterleri
belirleyerek, sonradan kontrolü politika belirleme düzeyinde yönlendirmelidir.
152
Kontrol Genel Müdürlüğü ise mali kontrollerin koordinasyonunu sağlamak,
kontrol aşamalarını izlemek ve elde edilen sonuçları değerlendirerek kontrol
stratejilerini belirlemek üzere yukarıda belirtilen Strateji Tespit Kuruluna sunacaktır.
Kontrol Genel Müdürlüğünün en önemli görevlerinden biri de ülke düzeyinde ithalat
ve ihracat işlemi gerçekleştiren firmaların bire bir izlenmesi olacaktır. Bu amaçla
uygunluk değerlendirme sonuçlarına ilişkin tüm raporlar burada toplanacak, bu
şekilde oluşturulacak bir veri bankası, Müsteşarlıktaki kontrol ve denetimle görevli
tüm birimlere çok önemli ölçüde fayda sağlayacaktır.
Personele
ilişkin
öneriler
kısmında
öncelikle
gümrük
uygunluk
değerlendirmesini firma düzeyinde yapacak personelin sahip olmaları gereken
niteliklerin ortaya konulması gerekmektedir. Dünya uygulamasında da görüldüğü
üzere mali kontrolleri yapacak kişilerin ileri düzeyde muhasebe (genel ve maliyet
muhasebesi), gümrük mevzuatı ve uygulamaları ile işletme bilgisine sahip olmaları
gerekmektedir. Birçok disiplini içine alan bu yönleri ile mali kontroller, personelin
çok iyi seçilip yetiştirilmesi gereken bir çalışma yöntemi olarak karşımıza
çıkmaktadır. Bu nedenle yukarıda bahsettiğimiz Başmüdürlükler nezdinde Uygunluk
Değerlendirme Birimlerinde sürekli olarak görevlendirilmek üzere muhasebe,
işletme dalında üniversite eğitimi görmüş kişilerin seçilerek yoğun bir gümrük, dış
ticaret, muhasebe, bilgisayar eğitimine tabi tutularak yetiştirilmeleri gerekli
görülmektedir.
Bu düzeydeki personel sürekli olarak bölge örgütünde görev yapacaklar, altı
ayda bir hazırlanacak yaz ve kış çalışma programıylarıyla Gümrük Müfettişi ve/veya
Kontrolörlerin veya grup lideri olarak görevlendirilenlerin başkanlığında uygunluk
değerlendirmesini gerçekleştireceklerdir. Bu personelin bir kısmına, stratejik
153
sektörlerdeki riskli önemli ithalatçıların, Japonya ve Amerika uygulamasında olduğu
gibi “ithalatcı yönetimi” sistemi kapsamında gümrük işlemlerinin takip sorumluğu
verilerek, bu firmaların uygunluk değerlendirmesine alındığında grupta yer
alacaklardır61. Daha önceki bölümde belirtildiği gibi, ithalatın büyük bir kısmının
çok az sayıdaki firma tarafından gerçekleştirdiği gerçeğinden hareketle bu firmaların
gümrük işlemlerinin uygunluğunun sağlanarak ülke genelinde uygunluk düzeyinin
artırılacaktır.
Özellikle Amerika uygulamasında uygunluk değerlendirmesi, denetçi, ithalat,
ekonomi, sektör, muhasebe ve bilgisayar uzmanından oluşan grup tarafından
gerçekleştirilmektedir.
Ülkemiz gerçeğine baktığımızda benzer bir grup oluşturma imkânsız
görülmektedir. Ancak, hangi unvanla olursa olsun bir personelin uygunluk
değerlendirmesiyle görevlendirilmesinin yeterli ve anlamlı olmayacağı açıktır.
Diğer yandan, 2000 yılından bu yana gümrük işlemlerinde basitleştirilmiş
işlemlerden firmalar yararlandırılmakta, ancak bu konuda herhangi bir denetim
mekanizması oluşturulmadığından fiilen yeşil hat anlamına gelmekte, herhangi bir
gümrük denetimine tabi tutulmamaktadır.
Gelinen bu noktada, uygunluk değerlendirmesi/sonradan kontrol için en
uygun, yetişmiş kariyer sahibi personel Müfettiş ve Kontrolörler gözükmektedir.
Kaldı
ki,
denetim
elemanlarını
sadece
gümrük
idarelerinin
teftişi
için
görevlendirilmeleri, bilgisayar ortamında risk analizi yapılan, yeşil, mavi hattın ve
sonradan kontrol sisteminin uygulandığı taşra idaresinin teftişine ayrılması, en
azından eldeki kaynakların etkin kullanımı açısından fazla anlamlı olmayacaktır.
61
Daha fazla bilgi için, Account Management Handbook, U.S. Customs Service, 2001,
s3, www.customs.gov
154
Matriks yönetim anlayışıyla, bir personele birden fazla işlev yüklenerek,
Müfettiş ve Kontrolörlerin başkanlığında sektöründe uzmanlaşmış uygunluk
değerlendirme personeli, alan çalışmasında tecrübe kazanmış Muayene Memuru,
Uzman ve Bilgi Đşlem Uzmanından, işletmenin büyüklüğü ve önemine göre grup
oluşturulabilir.
Bu kapsamda değerlendirildiğinde oluşturduğumuz Türkiye modelinde,
uygunluk değerlendirmesiyle ilgili örgütlenme ve personeli aşağıdaki şekilde
tanımlayabiliriz.
•
Uygunluk Değerlendirme Birimi (UDB): Kontrol Genel Müdürlüğüne bağlı
olarak Başmüdürlük nezdinde, mevzuat dahilinde bu sonradan kontrol
uygulamasından sorumlu olan ve Uygunluk Değerlendirme Personelinin
görev yaptığı taşra birimini,
•
Uygunluk Değerlendirme Personeli (UDP): Bu kadro oluşturulup atama
yapılana kadar, Müsteşarlık tarafından Muayene Memuru ve üstü
görevlerdeki Müsteşarlık personelinden görevlendirilenler ile bu kadroya
açıktan atanan ve Uygunluk Değerlendirme Birimi bünyesinde daimi olarak
görevli olan personeli,
•
Uygunluk Değerlendirme Yetkilisi (UDY): Uygunluk değerlendirmesini
gerçekleştirmekle görevlendirilen Müfettiş veya Kontrolörü; Grubu ise
bunların başkanlığında UDP, Uzman, Muayene Memuru ile diğer unvan ve
görevlilerden oluşturulan ve Kurul tarafından onaylanan grubu,
155
•
Strateji Tespit Kurulu: Gümrük Müsteşarı, Teftiş Kurulu Başkanı,
Gümrükler Genel Müdürü, Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü ve Kontrol
Genel Müdüründen oluşan Kurulu şeklinde oluşturulabilir.
Yukarıdaki yapılanmaya paralel ve tamamlayıcı olarak idare dışında ancak
kamu adına denetim faaliyeti yürütecek dış denetim mekanizmasından da
yararlanılabilir. Ülkemizdeki Yeminli Mali Müşavirlik sistemi model alınarak
Yeminli Gümrük Müşavirliği sisteminin oluşturulup, bu Müşavirler aracılığıyla,
firmaların işleyişlerinin gümrük mevzuatına tam uygunluğu, işleyiş ve yapılarının
idarenin kontrollerini etkin şekilde yapmasını sağlayacak özellikte olup olmadığını
periyodik olarak denetleyebilirler. Böylece bir yandan, firmalarda yapılacak mali
kontrollere önemli bir temel oluşturulurken, öte yandan idaremizin firmaları birebir
izleme imkânları önemli ölçüde genişleyecektir.
3.2.2. Uygulamaya Đlişkin Öneri
Sonradan kontrol sistemi, dış ticaret işlemlerinde geleneksel kontrol
anlayışından tamamen farklıdır. Buradaki fark sadece malın gümrükten geçip serbest
dolaşıma girdikten sonra, ithalatçı firmada, belge ve kayıtlar üzerinde yapılan kontrol
ile beyanın doğrulanması işlemi değildir. Bunun ötesinde, daha da ileri aşamaya
geçilerek, firmanın uyum düzeyinin belirlenmesi, yetersiz ise birlikte bunun
iyileştirilmesi için bir plan oluşturulması ve uygulanmasının izlenmesidir. Endüstri
ve sektör analiziyle başlar, firmanın iç kontrol mekanizmasının gözden geçirilerek
zayıf noktaların belirlenmesi ve uyum düzeyinin değerlendirilmesiyle devam eder.
156
Firmanın gümrük işlemlerinin seyrini doğrudan etkileyen risk derecesini, iç kontrol
mekanizmasının mevcut durumu ile uygunluk düzeyi belirleyecektir.
Bugün gelinen dış ticaret yapısında, az sayıda firma dış ticaret işlemlerin
büyük bölümünü gerçekleştirmektedirler. Örneğin, Amerika’da ithalatçı firmaların
%2’si toplam ithalatın %80’ini yapmaktadırlar. Bu nedenle eldeki kaynakların daha
etkin kullanılması için, bu ithalatçılara yoğunlaşılmaktadır. Amerika, Japonya gibi
gelişmiş ülke gümrüklerinde “müşteri yönetimi” olarak adlandırabileceğimiz sisteme
geçilmiştir. Burada, en çok ithalat yapan ve ülkenin hassas sektörlerinde faaliyet
gösteren firmaların her biri özel olarak takip edilmekte, bütün ithalatı, ihracatı takip
edilerek
firmayla
birlikte
firmanın
gümrük
işlemlerindeki
uyum
düzeyi
yükseltilmeye çalışılmaktadır. Böylece gümrük idaresi kendisinden beklenen işlevi
de en üst düzeyde gerçekleştirmesi sağlanmış olmaktadır.
Bu nedenle sonradan kontrol işleminin daha geliştirilmiş seviyede
düşünülmesi gerekir. Sadece firmanın gümrüğe sunduğu beyanın kontrolünün
ötesinde, yukarıda özetlediğimiz bir yaklaşımla firmanın risk düzeyini belirlemeye
ve bunu iyileştirmeye yönelik olmalıdır. Defter ve belgelerin kontrolü sadece bunun
bir parçasıdır. Firmanın iç kontrol mekanizmasının yeterliliği, dış ticaret işlemlerinin
zaman
içerisindeki
seyri,
bunların
istatistiksel
analizi
gibi
birçok
alanı
kapsamaktadır.
Bu nedenle Gümrük Kanunumuzun “Eşyanın Tesliminden Sonra Beyanın
Kontrolü” başlıklı 73 ncü maddesinin 1 fıkrasında tanımlanan sonradan kontrole
ilişkin düzenlemeyi geniş anlamda yorumlamak, yukarıda bahsettiğimiz kapsamda
firmayla birlikte gümrük işlemlerinde uyum düzeyini yükseltmeye yönelik birlikte
bir çaba olarak görmek gerekir. Denetim, kontrol kelimesinin kendisi negatif, itici,
157
ürkütücü bir anlamı vardır. Bu nedenle bu kapsamdaki çalışmaların mali denetim
veya sonradan kontrol olarak değil, “uygunluk değerlendirmesi” şeklinde ifade
edilmesinin, firmaların sürece gönüllü katılımlarını sağlamak açısından yararlı
olacağı düşünülmektedir.
Bu nedenle, Uygunluk Değerlendirmesini, firmanın gümrük işlemleri
açısından taşıdığı risk düzeyini belirlemek amacıyla, gözden geçirilen dönemde
gümrük ve dış ticaret mevzuatına uygunluk düzeyi ile gümrük işlemleri açısından iç
kontrol ve kayıt sisteminin değerlendirilmesi, sonradan kontrolü, gereksinim
duyulması halinde geliştirilmesi için birlikte uygulama programı hazırlanması ve
sonuçlarının takip edilmesi süreci olarak algılanması, sonradan kontrolün bunun
ortasında yer alan bir parçası olduğunun düşünülmesi gerekir.
Dünya
uygulamaları
ve
sistemin
yapısı
ve
mantığı
gözönünde
bulundurulduğunda, ülkemiz uygulaması için uygunluk değerlendirmesinin aşamaları
aşağıdaki şekilde özetlenebilir.
Öncelikle uygunluk değerlendirmesine alınacak kişilerin belirlenmesi gerekir.
Bunun için de dış ticaret ve gümrük politikası çerçevesinde stratejik öneme sahip
sektörlerde, gümrük işlemleri açısında önemli yere sahip firmalar risk düzeyleri de
dikkate alınarak belirlenmelidir. Sektör analizinde, Dış Ticaret Müsteşarlığının
görüşü de dikkate alınarak, Strateji Tespit Kurulu tarafından, yılda en az iki defa
uyum değerlendirilmesine tabi tutulacak sektörler ve gerek duyulduğunda firma
düzeyinde ve/veya tespitte dikkate alınması gereken genel ve özel kriterler
belirlenmelidir.
Uygunluk değerlendirmesine alınacak firma, dış ticaret hacimlerine ve içinde
bulundukları sektörün stratejik önemine göre belirlendikten sonra, değerlendirmeyle
158
görevli grup tarafından aşağıda özetlenen değerlendirme süreci takip edilerek
tamamlanır.
1. Dışsal kaynaklardan sektöre ait trendler, firmanın cari ve geçmişe ait
verileri, gümrükle ve dış ticaret yapısıyla ilgili bilgileri ile geçmişte
karşılaşılan
uyumsuzluk
durumlarının
da
yer
aldığı
Ön
Değerlendirme yapılır.
2. Uygunluk değerlendirmesinde üzerinde durulacak alanların kapsam
ve hacmini belirlemede kullanılmak üzere kişiye Bilgi Formu
gönderilerek, firmanın organizasyon yapısı, mal, nakit ve belge
akışına ait işlem ve kayıt sistemine ilişkin bilgi edinir.
3. Dışsal ve içsel kaynaklardan elde edinilen bilgiler gözden geçirilerek,
firma temsilcileriyle hazırlık toplantısı yapılır. Bu toplantıda, zaman
unsuru da belirtilerek karşılıklı sorumlulukların da yer aldığı çalışma
planı hazırlanır.
4. Firmanın yönetim yapısının ve işleyişinin gümrük işlemleri açısından
ortaya çıkardığı riskleri ortaya koymak, sonradan kontrolün
yapılacağı alanların ve hacmin belirlenmesi, potansiyel uyumsuzluk
yaratabilecek nedenlerin saptanması ve düzeltilmesi için önerilerin
ortaya konulması amacıyla hazırlanan soru formuna verilen
karşılıklardan da yararlanılarak, firmanın içsel kontrol düzeyini
belirlemeye yönelik değerlendirme yapılır.
5. Yapılacak sonradan kontrole ilişkin alan çalışmasının genişliğini,
firmanın risk düzeyi ile içsel kontrol düzeyi belirler. Kontrolde,
gümrüğe sunulan beyanname, belge ve bilgilerin doğruluğu ve
159
işlemlerin usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığını saptamak
amacıyla, kıymet, tarife, menşe gibi inceleme konuları ticari belge,
kayıt ve veriler üzerinde incelenir. Gerektiğinde gümrüğe sunulan
bilgileri etkileyecek konumda olan işletme personelin bilgisinden de
yararlanılır.
6. Sonradan kontrole ilişkin alan çalışması tamamlandıktan sonra, firma
yetkilileriyle bilgilendirme toplantısı düzenlenerek, yapılan tespitler,
özellikle ihtilaf konusu hususlar, hukuki değerlendirme ve tespit
edilen hususların gümrük vergileri ve sonuçları açısından etkileri
konusunda bilgi verilir ve sonucu tutanağa bağlanır. Firma, uyum ve
iç kontrol düzeyi açısından orta veya yüksek risk grubunda yer
alıyorsa, getirilen önerilerin de dikkate alınarak Uygunluk Geliştirme
Planı hazırlanması istenir ve raporun teslim tarihinden itibaren üç
aylık süre verilir. Gerekli görüldüğünde bu süre altı aya kadar
uzatılabilir. Đhtiyaç duyulması halinde planın uygulandığının tespitine
kadar işletme için geçici risk düzeyi belirlenebilir.
7. Sonuç raporunda, uygunluk değerlendirmesinde beklenen amacın da
belirtildiği giriş, incelenen dönem, incelemenin kapsamı, incelenen
beyan unsurları, firmanın eleştirilen hususları karşılama zamanı ve
başkaca bir işlem gerektirmeden yapılması gerekenlere ilişkin verilen
süre ile değerlendirme sonucu belirtilir.
Tespit edilen hatalar, özellikle maddi yükümlülüklere ilişkin
ayrıntılar ile tavsiye ve önerilerin belirtildiği cevaplı rapor, sonuç
160
raporuna eklenir. Gerektiğinde cevaplı raporun karşılanması için 15
günden az olmamak üzere süre verilir.
8. Uygunluk değerlendirmesi sonucunda, gerek duyulduğunda firmanın
gümrük işlemlerinin yapıldığı ilgili gümrük idaresine yönelik
getirilen teklif ve önerilerin de yer aldığı rapor ile sonuç raporu ve
ekleri Müsteşarlığa sunulur.
9. Firma, uyum geliştirme planı ile uyum değerlendirme sürecinde
belirlenen düzeltme işlemini hayata geçirip geçirmediği belirlemek
için izlemeye alınır ve etkili olup olmadığına göre risk düzeyi
yeniden gözden geçirilebilir.
Bu aşamaları daha yakından ayrıntılı olarak inceleyelim.
3.2.2.1. Dış Kontrol
Uygunluk değerlendirmesi kapsamına alınacak firma belirlendikten sonra
firmaya gitmeden firma hakkında gümrük ve diğer dış bilgi kaynakları kullanarak
elde edilecek tüm bilgilerin toplanması, bunlardan yararlanılarak firmanın içinde yer
aldığı sektöre ait trendler, gümrükle ve dış ticaret yapısıyla ilgili bilgileri ile geçmişte
karşılaşılan uyumsuzluk durumlarının da yer aldığı ön değerlendirme yapılır ve bu
aşamada aşağıdaki bilgi kaynaklarından yararlanılır.
a. Gümrük Kaynaklı Bilgiler
Ülkemiz Gümrük Đdaresinde BĐLGE Projesi, EDI Projesi, Araç Takip
Sistemi, Kara Kapıları Araç ve Đhbar Takip Sistemi, Dahilde Đşleme Sistemi
161
Teyidlerinin yer aldığı otomasyon projeleri yürütülmektedir. Bunlarla bağlantılı
olarak kısa adı GÜVAS olan Gümrük Veri Ambarı Sistemi oluşturulmuştur. Bu
projenin altında, dış ticaret istatistikleri, kıymet ve performans sorgulamaları yer
almaktadır.
Dış ticaret istatistikleri veri ambarında:
•
Gümrüklere ve firmaya göre istatistikler,
•
GTĐP ve ülkeye göre istatistikler,
•
Ülkeye, firmaya ve GTĐP’e göre istatistikler,
•
Gümrük bazında rejim ve firmaya göre istatistikler,
•
GTĐP bazında firmaya ve ülkeye göre birim kıymet listesi,
•
Firmaya ve ülkeye göre GTĐP listesi,
•
Ülke ve GTĐP bazında firma istatistiği,
Verilerinin de yer aldığı 17 farklı sorgulama yapılabilmektedir. Performans
sorgulaması altında ise:
•
Hukuk - ceza - gümrük bazında açılan dava,
•
Hukuk - ceza - mahkeme sonucuna göre dava,
•
Hukuk- ceza - sanıklarına göre dava,
•
Hukuk - idare - firma bazında açılan dava,
•
Hukuk - idare - şahıs bazında açılan dava verileriyle ilgili sorgulama
yapılabilmektedir.
162
Bunlara ilave olarak denetim grubu, internet erişimiyle firmanın kuruluşuna
ve devamında yapılan değişikliklere ilişkin TOBB bünyesindeki Ticaret Sicili
Gazetesinden sorgulama yapılabilir. Devamında yine bu sitedeki sanayi veri tabanına
girerek firma hakkında bilgi toplanabilir. Keza Maliye Bakanlığı verilerinden de
yararlanabilir.
Böylece değerlendirme yapmak için firmaya gitmeden firma ve kurucuları,
dış ticaret işlemlerinin yapısı, ceza, hukuki ve idari yaptırım gerektiren ihlaller,
üretim kapasitesi ve firma yapısı gibi bilgilere ulaşılarak, firmanın ön
değerlendirmesi yapılır.
Dış kontrol firmaya gitmeden firma hakkında genel bir bilginin edinilmesini
ve firmanın tanınmasını sağlar. Böylece denetçi, firmanın gümrük açısından hangi
riskleri taşıdığı konusunda genel bir fikir sahibi olabilir. Buna göre yapacağı
kontrollerin hangi alanlara daha fazla yoğunlaşması gerektiği konusuna bir ölçüde
açıklık getirebilir.
3.2.2.2. Firmanın Bilgilendirilmesi
Dış kontrol yoluyla hakkında genel bir bilgi edinildikten sonra firmaya
gönderilen resmi bir yazı ile mali kontrol için seçildikleri belirtilerek, mali
kontrollerin hukuki dayanağı ve amaçları, normal şartlar altında mali kontrollerin
yapılacağı zaman aralığı, süresi ve firmanın hazırlaması gereken ticari belgeler,
muhasebe defterleri ve diğer belgeler firmaya bildirilerek hazırlanmaları için makul
bir süre verilir. Bu süre genellikle firma büyüklüğü de dikkate alınarak 15 ila 30 gün
arasındadır. Örnek Bildirim Mektubu eke konulmuştur (Ek1).
163
Gönderilen yazıya, ön değerlendirmeye göre son şekli verilen Anket
Soru/Bilgi Formu firmaya gönderilir ve belirlenen sürede karşılanarak iade edilmesi
istenir. Anket Soru Formu Örneği çalışmamız ekinde yer almaktadır (Ek 2).
Yazıda belirtilen günde firmaya gidilip yetkililerle bir başlangıç toplantısı
yapılarak, firma yetkililerine uygunluk değerlendirmesinin amaç ve kapsamı
konusunda genel bir bilgi verme yanında, esas olarak çalışma planına son şeklini
vermek için ön değerlendirme sonuçlarıyla Anket Soru Formuna verilen cevaplar
karşılaştırılarak çelişen hususlar açıklığa kavuşturulur. Katılımcıların da görüşleri
alınarak sürenin de belirtildiği çalışma planı oluşturulur. Gerek duyulursa tesisin
gümrük işlemleri açısından önem arz eden yerleri toplantı sonrasında ziyaret edilir.
Ayrıca çalışma ortamı ile çalışma süresince temasta bulunulacak işletme
yetkilisinin belirlenmesi istenir.
Firma yetkilileri ile yapılan ilk toplantının ardından grup bir araya
gelerek çalışma planına son şeklini vererek, özellikle değerlendirme sürecinin
aşamaları ve tahmini süreleri ile özellikle üzerinde durulacak alanlar belirlenir.
Yukarıdaki özetlenen firma dışı ve içi bilgi kaynaklarından yararlanılarak,
sistematik olarak firmaya ilişkin aşağıda yer alan ön değerlendirme yapılır.
164
Ön Değerlendirme Çizelgesi
a. Firma ve Yöneticilerin Tanımlanması
•
Firmanın adı ve ticaret unvanı
•
Ticaret sicil ve vergi numarası
•
Firma merkezi ve şubelerin adresi
•
Kuruluşların adresi ve yerleşim planı (stokların ve belgelerin tutulduğu
yerler)
•
Kuruluş tarihi (yeni kurulmuş veya el değiştirmiş ise işletmeye ait riskin
belirlenmesi)
•
Faaliyet alanı (yer aldığı sektöre ilişkin risk ve firmanın sektördeki yeri)
•
Yöneticiler (sorumlu ve muhatapların tespiti)
-
Đsimleri
-
Adresleri
-
Görevleri (yönetici, yönetim kurulu başkanı, genel müdür v.s.)
-
Çalışan sayısı
b. Sermaye Dağılımı - Mali Bağlantıların Belirlenmesi (Bağlı Şirketlere Ait
Risklerin Belirlenmesi)
•
Muhasebe hesaplarının analizi
•
Sonuç hesapları
•
Đş hacmi
•
Đhracat (satışlar)
•
Đthalat (alışlar)
•
Sonuçlar-Kar veya zarar (işletmenin mali durumuna ilişkin potansiyel
risk)
•
Bilânço
•
Maddi duran varlıklar
•
Mali (maddi olmayan) duran varlıklar (diğer işletmelere iştirak ve
ortaklıklar)
•
Alacaklara ilişkin karşılıklar
•
Pasifin incelenmesi
165
•
Sermaye
•
Borçlar
c. Firmanın Maliye Ve Gümrük Nezdindeki Güvenilirliği
•
Firmaya ilişkin hususlar
•
Gümrük işlemleri (GÜMSAV veri bankasından ceza, hukuki ve idari
ihlallerin sorgulanması)
•
Yöneticilere ilişkin hususlar
•
Gümrük işlemlerinin ihlali ve kaçakçılığa karışıp karışmadıkları
d. Đthalat Yapısının Đrdelenmesi
•
Avrupa Birliği Ülkelerinden
•
Üçüncü ülkelerden
•
Beyanname sayısı
•
Eşya ve ülke bazında kronolojik inceleme
•
Đkame ürünlerin ortaya konması
•
Đthalatın dönemsel analizi
•
Mala uygulanan mevzuat (Ürün konusundaki kısıtlama, yasak, kota,
anti-damping gibi önlemler)
•
Mala ilişkin risk (tarife kaydırması riski ve sığınak pozisyonların
belirlenmesi)
•
Đthalatın çoğunluğunun yapıldığı yurt dışı satıcılar
•
Firmanın yararlandığı ekonomik etkili rejimler
3.2.2.3. Đç Kontrolün Değerlendirilmesi
Ticari faaliyette bulunan firmalar kurumlaşma düzeylerine bağlı olarak, çeşitli
derece ve düzeyde de olsa:
•
Verilerin, kayıtların, mali ve diğer raporların güvenirliğini,
•
Đşlemlerde etkinliği ve verimliliği,
166
•
Đşlemlerin ilgili kanun ve mevzuata uygunluğunu geçekleştirmek için
kendi içerisinde içsel kontrol mekanizmaları oluştururlar.
Oluşturulan bu içsel kontroller denetim ve yönetim için anlamlı bir güvence
sağlar. Ancak, en son, en gelişmiş, en karmaşık içsel kontrol sistemi bile ne kadar iyi
düzenlenirse düzenlensin insan hatası veya çalışanların ortak eylemi gibi sebeplerle
kesin bir güvence sağlayamaz.
Gümrük açısından firmanın sahip olduğu içsel kontrol sistemi önemlidir.
Çünkü etkin olarak uygulanan sağlıklı bir içsel kontrol sistemi, gümrük mevzuatına
uygunsuzluğuna karşı ilk kalkandır ve yeterli bir içsel kontrol mekanizmasına sahip
olmak firmanın ciddi çalıştığını gösterir.
Firmadaki mevcut içsel kontrolün değerlendirilmesi, etkinliğinin ortaya
konması, gümrük ve firma açısından olumlu sonuçlar ortaya koyacaktır.
•
Gümrük açısından:
o Anlamlı bir güven düzeyi oluşmasını sağlayacağından kontrolün
kapsamını düşürecektir.
o Zayıf olan alanlar ortaya çıkacağından, bu alanlar üzerinde durma
imkânı verecektir.
o Karşılaşılan sorunların olası nedenleri belirlenebilecektir.
•
Firma açısından:
o Güvenilir bir kontrol sistemi kanunlara ve düzenlemelere uyumda
yardım sağlayacaktır.
o Firmanın uyumsuzluğa ve/veya bilmeyerek kanuna aykırı konuma
düşmeme riskini azaltacağından daha az tedirgin olunacaktır.
167
Bu nedenle, hem firma hem de gümrük açısından içsel kontrolün
değerlendirilmesi zaman ve kaynaktan tasarruf sağlayacaktır.
Đçsel Kontrolün öncelikli değerlendirilmesi için firmaya yönelik içsel kontrol
soruları hazırlanır ve firma tarafından makul bir zaman dilimi içerisinde karşılanması
istenir.
3.2.2.3.1. Đçsel Kontrol Soruları
Değerlendirmede özellikle üzerinde durulacak alanların tespiti için firmaya
yönelik içsel kontrol sorularının amacı, gümrük işlemleriyle ilgili mevcut içsel
kontroller ve firmanın yönetim yapısı hakkında bilgi sağlamaktır. Sorular
hazırlanırken denetim grubuna, firmanın değerlendirilmesinde özellikle üzerinde
durulacak olası kontrol alanları hakkında bilgi sağlamaya, ithalat işlemleri ve içsel
kontrol yapısını ortaya koyacak şekilde oluşturulmalıdır. Her bir firmanın faaliyetleri
farklı olduğundan, sorular her bir denetim adayı firmanın şartlarına göre
değiştirilmelidir62.
Đthalatçı soruları tam ve kapsamlı olarak cevaplandırdığında, değerlendirme
grubu öncelikli değerlendirme alanları için yaklaşım planı yapabilir. Soruların
sonuçları, gümrük personeli ve firma çalışanlarıyla görüşmeler, firma işlemlerinin
araştırılması ve sınırlı deneme firmanın içsel kontrol sisteminin etkinliğini belirlemek
için kullanılabilecektir. Bunun sonucunda da genişletilmiş denemeye gerek olup
olmadığına karar verilecektir.
62
Focused Assessment Program, U.S. Customs and Border Protection Office of Strategic Trade
Regulatory Audit Division, Đnternal Control Management and Evaluation Tool, s. 3-D,
www.customs.gov
168
Sorulara cevap verirken, firma kendi içsel kontrol ve gümrük işlemlerine
yönelik çalışmaları gözden geçirme imkânı kazanacak, yürütülecek değerlendirme
çalışmasında ele alınacak önceliklere daha çok hazırlanmış olacaktır.
Đçsel kontrol birbiriyle ilişkisi beş parçadan oluşan süreçtir ve etkin bir içsel
kontrol için bu unsurların hepsine ihtiyaç vardır. Bu itibarla firmaya yönelik
sorularda bu kapsamda hazırlanmalıdır ve her bir alan yukarıda belirtilen şekilde
değerlendirilerek içsel kontrol düzeyi konusunda karar verilmelidir.
Aşağıda oluşturulan sorular, bir firmanın içsel kontrolün yeterlilik düzeyini
değerlendirebilmek ve bilgi sağlamada kullanabilmek amacıyla örnek olarak
oluşturulmuşlardır. Firma durumuna, denetimin amacına ve diğer değişkenlere göre
daha geliştirilerek kapsamlı hale getirilebilir. Ayrıntılı olarak hazırlanmış iç kontrol
soru örneği çalışmamıza eklenmiştir (Ek 3).
1. Çevresel Koşulların Kontrolü: Yönetici ve çalışanlar, örgütlenme
yoluyla bir atmosfer, çalışma ortamı yaratırlar ve sürdürürler. Bu ortam, içsel
kontrole ve yöneticilere yönelik destekleyici ve olumlu bir yapı oluşturur. Bunun
başarılmasını çeşitli faktörler belirler. Yönetici ve denetçiler olumlu kontrol
ortamının başarılıp başarılmadığını anlayabilmek için, bu kontrol ortamını belirleyen
faktörlerin her biri üzerinde durmalıdırlar.
•
Personel eğitim almış mı? Onların sorumluluk alanlarına giren konularda
son bilgiler düzenli olarak güncelleştiriliyor mu?
169
•
Personel görevlerini yerine getirebilmek için özel bilgi ve yetkilere sahip
mi? Örneğin, kıymetle ilgili olarak hukuk işleri bölümüyle görüşme
yetkisi gibi,
•
Organizasyon içinde firmanın gümrük bölümü ve faaliyetleri, yönetim ve
üst düzey yöneticiler tarafından desteklendiğine dair göstergeler var mı?
•
Görüşülen personel, gümrükle ilgili işlemlerin iyileştirilmesine yönelik
öneriler getirebiliyor mu?
•
Uygun görülen gümrük personelinin önerileri diğer çalışanlar tarafından
dikkate alınıyor ve uygulanıyor mu?
•
Yönetim ithalat servisinde çalışanların doğruluk ve ahlaki davranışlarını
vurgulayan ortamı yaratmış ve ahlaki olmayan davranışlara karşı bir
yaptırım oluşturmuş mudur?
•
Yönetim, gümrüğe doğru bilgilerin aktarılmasını vurgulayan yaklaşım
sergilemektedir mi?
•
Her bir çalışan kendi yaptığı işlemin nasıl gümrük işlemleriyle ilişkili
olduğunu ve etkilediğini bilinmekte midir? ve gümrükle ilgili içsel
kontroldeki rolünün farkında mıdır?
2. Risk Değerlendirmesi: Đçsel kontrolün ikinci parçası risk yönetimidir.
Risk değerlendirmesinin ön koşulu, firma hedefinin ve amacının tutarlı ve açık
olarak, hem idari hem de çalışma düzeyinde ortaya konmasıdır. Öncelikle
amaçlar oluşturulmalıdır. Firmanın, bu amaçlara etkin ve verimli olarak
ulaşmasını engelleyebilecek riskleri belirlemeye ihtiyacı vardır. Đçsel kontrol,
firmanın içsel ve dışsal olarak karşı karşıya kaldığı risklerin değerlendirmesini
170
sağlamalıdır. Riskler belirlenir ve olası etkileri tahlil edilir. Yönetim, daha sonra
risk yönetimi için yaklaşımını kesin ve açık olarak belirler, bu riskleri azaltmak
için, gereken içsel kontrol çalışmalarına ve etkin ve verimli işlemler, doğru
gümrük bilgileri, yasa ve düzenlemelere uyum için ulaşılması gereken içsel
kontrol amaçlarına karar verir. Yönetici veya değerlendirmeyi yapan, amaçların
ortaya konulmasında, risklerin belirlenmesinde, risk tahlilinde ve risk yönetimde
yönetim süreci ve yöntemi üzerinde duracaktır.
•
Sorumlu personel gümrükle ilgili özel riskin farkında mı?
•
Personelden, düzenli olarak işlerinde gümrük işlemlerini olumsuz olarak
etkilemesi muhtemel risklerin değerlendirmesinin yapılması isteniyor
mu? Đç kontrol ve işlemler için gerek duyulan iyileştirme soruluyor mu?
Örneğin, hizmet içi eğitim, daha iyi rehberin hazırlanması, iletişimin
iyileştirilmesi gibi.
•
Firmanın gümrük temsilcileri, özellikle ithalat ve yabancı mal alımında
planlama sürecine ve işlemlere dâhil ediliyorlar mı?
•
Firma, gümrük uyumunu çok önemli ve yaygın olarak etkileyebilecek
değişikliklerin oluşturabileceği risklere özel dikkat göstermekte midir?
•
Firma, gümrük bilgi sistemindeki değişiklikten, hızlı büyüme ve
genişlemeden veya hızlı küçülmeden, gümrük rejimleri altındaki
ithalatlardan, firmanın yeni faaliyetlerinden veya yeni bölgelerden yapılan
ithalatlardan ortaya çıkabilecek risklerin farkında mıdır?
3. Kontrol Đşlemleri: Đçsel kontrolün üçüncü parçası kontrol faaliyetleridir.
Đçsel kontrol çalışmaları olan politikalar, işlemler süreci, teknikleri ve
171
mekanizmalar, uygulanan risk değerlendirme sürecinde belirlenen riskleri
hafifletmeye yönelik yönetimin alacağı kararlarda yardımcı olur. Kontrol
faaliyetleri, firmanın planlama, uygulama ve gözden geçirme sürecinin
vazgeçilmez parçasıdır.
Kontrol faaliyetleri, firmanın tüm düzeyde ve işlemlerinde ortaya çıkar.
Uygun görme, yetkilendirme, doğrulama, yeniden değerlendirme, verimliliğin
gözden geçirilmesi, güvenlik faaliyetleri, belge ve kayıt tutma gibi oldukça geniş
bir alanda farklı işlemleri kapsar. Yönetici veya değerlendirici her bir anlamlı
faaliyet için belirlenmiş hedef, amaçlarla ilgili risklere yönelik firma yönetiminin
emirleri kapsamındaki kontrol faaliyetlerini üzerinde durmalıdır. Bu nedenle,
yönetici veya değerlendirici, kontrol faaliyetlerinin risk değerlendirme süreciyle
ilgili olup olmadığı ve bunların uygulanan yönetim talimatlarına uygun olup
olmadıkları üzerinde durmaları gerekir. Đçsel kontrol işlemlerinin yeterliliği
değerlendirilirken gözden geçirilen uygun kontrol faaliyetlerinin oluşturulup
oluşturulmadığı, sayısal olarak yeterli olup olmadıkları ve bu faaliyetlerinin etkin
çalışma, işleme düzeyi üzerinde yoğunlaşılmalıdır. Bu tahlil ve değerlendirme
bilgisayar sistemi üzerindeki kontrolü de kapsamalıdır. Yönetici veya
değerlendirici, sadece risk değerlendirme sürecindeki kontrol faaliyetlerinin
oluşturulup oluşturulmadığı üzerinde durmamalı, aynı zamanda bunların gerekli
şekilde kullanılıp kullanılmadığı üzerinde de durmalıdırlar.
•
Personel
önemli
işlem
ve
durumları
kaydetme,
rapor
etme
sorumluluklarının farkında mıdırlar? Örneğin, ödemeden sorumlu
bölümün ödeme, özel bir ithalat faturası karşılığı olmasa bile ithalatla
172
ilgili ödemeleri gümrük bölümüne rapor etmesi gerektiğinin bilincinde
mi?
•
Personel iç kontrol işlemlerinin önem ve anlamını kavramış mı? Tedarik
bölümü niçin yabancı para ödemelerini gümrük bölümüne bildirmesi
gerektiğini anlamış mı?
•
Sorumlu personel gümrüğü ilgili karar vermede önemli olan bilgileri
paylaşıyorlar mı? Örneğin, komisyon veya lisans anlaşmaları gümrüğe
veriliyor mu?
•
Belgeler zamanında düzenleniyor mu? ve gümrüğe doğru raporlama
yapmak için işlem için gerekli bilgileri kapsıyor mu?
4. Bilgi ve Đletişim: Đçsel kontrolün dördüncü unsurunu, firmanın çalışması ve
faaliyetlerini kontrol etmesi için dışsal olduğu kadar içsel durumuyla ilgili güvenilir
bilgilerin oluşturulmasıdır. Bilgiler kaydedilmeli, uygun şekilde ve zamanında firma
içindeki yöneticilere veya diğer çalışanlara iletilmelidir. Yönetici ve/veya
değerlendirmede bulunanlar, bilgi ve iletişim sisteminin içsel kontrol amaçlarını
karşılayacak düzeyde olup olmadığı ve kurumsal ihtiyaçlara cevap verip vermediği
üzerinde durmalıdırlar.
•
Đlgili personel gümrüğün gerek duyduğu bilginin sağlanması için iletişimin
gerekli olduğunun farkında mıdır? Hukuk işleri bölümünün çalışanları
yabancı mal tedarikine ilişkin her hangi bir anlaşmanın bildirilmesi
gerektiğinin farkında mı?
•
Firmadaki gümrük işlemlerinden sorumlu olan personel, şirketteki diğer
bölümlerle açık ve etkili bir iletişim kanalına sahip mi?
173
•
Gümrük bölümü yabancı satıcılar, komisyoncular ve gümrüklerle açık ve
etkin bir dış iletişime sahip mi?
•
Üçüncü
kişiler,
firmanın
etik
değerleri
konusunda
açık
olarak
bilgilendirilmişler mi ve yasa dışı gümrük işlemlerine göz yumulmayacağı
algılanmış mı?
•
Yönetim etkin iletişim metotlarını kullanmakta mıdır? Örneğin, işlem rehberi,
talimatlar, notlar, internet gibi.
•
Üst düzey yöneticiler gümrükle ilgili açık ve doğrudan iletişimi destekliyorlar
mı?
5. Đzleme: Đçsel kontrolün beşinci ve son parçası ise izlemedir. Đçsel kontrolü
izleme performansın niteliğini değerlendirme, denetim ve diğer gözden geçirmelerde
bulunanların etkili olarak düzeltilmesini sağlamalıdır. Đçsel kontrolün izlenmesi süre
gelen izleme faaliyetleri ve içsel kontrol sisteminin ayrı olarak değerlendirilmesini
kapsar. Süre gelen izleme normal işlemleri, yönetme ve kontrol işlemlerini kapsar,
ayrı değerlendirme ise belli zamanda içsel kontrolün etkinliğine yoğunlaşan yeni bir
bakıştır.
•
Yönetimin gümrük işlemlerinin sürekli izlenmesini sağlayan ve sorunun
olduğu noktayı belirlemeye yönelik özel değerlendirme yapacak stratejisi
ve düzenli gerekli testi yapan sistemi var mıdır?
•
Đçsel kontrolün etkin olup olmadığı konusunda yönetime geri besleme
sağlamak amacıyla firma çalışanlarıyla toplantı yapılmakta mıdır?
•
Denetçiler kontrol işlemlerinin etkinliğini gözden geçiriyorlar mı?
Tedarik servisinden bir personel gümrük servisine doğru alım bilgisi
174
bildirmesini sağlamak için alım kayıtlarını, hesaplarını veya kayıtlarını
kontrol ediyor mu?
•
Gümrük işlemleri gözlemleniyor ve gözden geçiriliyor mu?
Her firma farklı kapasitesi, bilgi birikimi, deneyimi, eğitim düzeyi olan
elamanlara sahiptir. Ayrıca, her firma farklı hacimde, değişik gümrük işlemleriyle
farklı
firma
ve
ülkelerden
mal
ithalatı
gerçekleştirmektedirler.
Yukarıda
sayılanlardan daha fazla değişkenler nedeniyle firmanın ithalatıyla ilgili gümrük
riskini değerlendirmeye çalışırken her firmanın farklı özellikler taşıdığı göz ardı
edilmemelidir.
Burada esas olarak ithalat işlemini gerçekleştirirken işletmenin organizasyonu
ve çalışma sistematiği incelenir. Bir gümrük işleminin firmanın hangi servisi
tarafından, kimin sorumluluğunda ve hangi aşamalardan geçerek gerçekleştiği
ayrıntıları ile incelenir.
Asıl amaç firmanın yönetim ve işleyişinin gümrük idaresi açısından ortaya
çıkardığı riskleri ortaya koymaktır. Örneğin yeterli bilgi düzeyine sahip olmayan bir
dış ticaret müdürü veya muhasebe müdürü önemli ölçüde hatalı işlem riski
oluşturabilir. Đthal eşyasının firma içinde izlenmesine yönelik sistemin yetersizliği de
gümrük idaresi için önemli bir risk göstergesi olabilir. Yukarıda belirtilen hususların
incelenmesi için aşağıdaki check-list işletmeye uygulanmalı ve sonuçlar dikkatle
değerlendirilmelidir.
175
AŞAMALAR
GÜMRÜKLEME ORGANĐZASYONU
1. GÜMRÜKLEME ĐŞLEMĐNDEN SORUMLU SERVĐSĐN ĐNCELENMESĐ
1.1. Servisin diğer yetkileri
1.2. Bulunduğu yer
1.3. Servisin Yapısı
1.4. Çalışan personelin isim ve sayısı
1.5. Görev paylaşımı
1.6. Gümrük işlem ve mevzuatına ilişkin bilgi düzeyleri
1.7. Teknik araçlar
1.8. Servise ait haberleşme araçları (telefon, faks, makinesi vb...)
1.9. Bürolar
1.10. Şirket tesislerine ulaşım
1.11. Đş gereçlerinin bulunması (tartı aleti vb.)
2. ĐTHALAT
2.1. Kullanılan gümrük rejimleri
2.2. Ambar veya geçici depolama yerlerinin kullanımı
2.3. Antreponun yerinin ve kullanım şeklinin incelenmesi
2.4. Đthalat beyanının şekli (elle, bilgisayar ortamında, tamamlayıcı beyan v.s.)
2.5. Şirketin gümrüklemeye yönelik hazırlık çalışmalarının ve mal akışının
belirlenmesi
2.6. Satıcıların listesi
2.7. Satıcılara göre ürünlerin listesi
2.8. Ürünlerin tarifeye göre sınıflandırılması
2.9. Mevzuat araştırması
3. SĐPARĐŞ
3.1. Siparişin kaynağı (hangi servis ya da kişi?)
3.2. Sipariş işlemini gerçekleştiren servis
3.3. Siparişi veren kişiler (kimliği, görev dağılımı)
3.4. Siparişe konu olan olay (servisler arası talep, stok dosyasında belirtilmiş
176
sipariş hususu)
3.5. Siparişe ilişkin belgeler
3.6. Sıra ile numaralandırması
3.7. Sipariş belgesinin üzerindeki bilgiler (gümrükleme işleminin hazırlığında
belgeyi kullanma olasılığı)
3.8. Ürün referansları
3.9. Miktar
3.10. Alış fiyatı ve şartları
3.11.Yeni alıcı ve satıcılar belirlenir
4. EŞYANIN ĐZLEDĐĞĐ YOL
4.1. Takipten sorumlu servis
4.2.Önemli taşıma şekilleri (ürüne ve satıcıya göre)
4.3.Sevkıyat yazısı düzenli bir şekilde gümrüklemeden sorumlu servise verilmekte
midir?
4.3.Gümrüklemeden sorumlu servise taşıma senetleri teslim edilmiş mi?
5. EŞYANIN ALIMI VE GÜMRÜK ĐŞLEMLERĐ
5.1.Eşyanın alımından sorumlu servis
5.2.Đlgili kişiler
5.3.Eşyanın işletmeye varış yeri
5.4.Gümrüklemeden sorumlu servise dair bilgi
5.5.Servise görevi ile ilgili talimatlar hangi yolla ulaşmaktadır. (yazılı, sözlü)
5.6.Gümrüğün müdahalesi boyunca eşyanın bekletildiği yer (depoda gümrükleme)
5.7.Eşyanın işletmeye kabulü sırasında yapılan kontroller
5.8.Kontrolleri yapmakla sorumlu kişi veya servisler
5.9.Teslim belgesiyle sipariş belgesi arasındaki uygunluk
5.10.Kapların sayımı
5.11.Markaların tespiti ve sipariş belgesiyle karşılaştırılması
5.12.Đşletmenin işlemlerini yürüttüğü gümrük idaresi hakkında bilgi ve gümrük
işlemleri
5.13.Gümrükleme işlemleriyle ilgili stok defterine kayıt
177
5.14.Stok defterini tutma yöntemi
5.15.Girişten sorumlu kişiler veya servisler
5.16.Stok defterinde öngörülen bilgiler
5.17.Ambar veya geçici depolama yerlerinin kullanımı
5.18.Ambar veya geçici depolama yerlerine ait kayıt ve defterlerin tutulma şekli
5.19.Kayıt işleminden sorumlu servis
5.20.Tamamlayıcı beyanların incelenmesi
5.20.1. Đzin no
5.20.2.Kayıt sıra nosu
5.20.3.Tamamlayıcı beyanlarda sürelere riayet
5.20.4Stok defter kayıtlarıyla beyanname arasındaki uygunluk
6. DEPOLAMA
6.1.Gümrükçe kontrol edilmemiş eşyaların kontrolü
6.2.Miktar sayımı
6.3.Kalite kontrol
6.4.Gümrük işlemlerinden sorumlu servisin bilgi notu
6.5.Şirketin stok defterine kayıt
6.6.Đlgili servis
6.7.Kayıt şekli (ürün referansı)
6.8.Şirketin stok defteriyle gümrüğün defteri arasındaki uygunluk
6.9.Depolamanın organizasyonu
6.10.Depolama yeri
6.11.Eşyaların çıkışı
6.12.Çıkışa izin veren servis (üretim servisi, satış servisi)
6.13.Eşyaların
yerlerini
belirleme
olanağı
(Đşleme
tabi
olduğunda-
(transformation))
Kaynak: Gökçe ag.e.195
Öncelikle değerlendirmenin temel amacı firmanın içsel kontrolünün gümrük
risk düzeyi için yeterli olduğunu doğrulamak olduğundan, çalışma grubu risk alanın
değerlendirmek için firmayla birlikte çalışmalıdır.
178
Eğer firma bir alanda göreli olarak düşük çalışıyorsa ve diğer faktörlerin
niteliği risk alanını yükseltmiyorsa, bu alan düşük riskli olarak değerlendirebilir.
Keza, firmanın faaliyetlerindeki ani değişmeler risk alanlarını etkiler. Hızlı
olarak büyüyen firma kontrollü büyüyen firmaya göre, gümrük işlemlerinin
uygunluğu açısından, artan ithalat ve kontrolü etkileyen dinamik yapı nedeniyle daha
yüksek risk alanına sahip olabilir. Özellikle firma yeterli risk değerlendirmesine
sahip değilse dinamik değişikliklere cevap vermede sıkıntı yaşayabilir.
Buna karşın eğer firma bazı gümrük işlemlerini azaltıyorsa, risk alanı
değerlendirmesinde üzerinde durulmalı, firma temsilcileriyle görüşülmelidir.
Eğer gümrük vergisi risk alanını belirlemede bir unsur ise, bazı mallar
diğerlerine göre, aynı miktarda ithalat yapılıyor olsa bile, daha yüksek risk alanına
sahip olacaktır.
Gümrük kaynak ve imkânlarının daha etkin kullanılmasını sağlamak için
önceliklerin belirlenmesine yönelik değerlendirme yapmanın temeli, denetimde
üzerinde durulacak sınırların belirlenmesidir. Denetim grubu risk değerlendirmesine
bağlı olarak bu sınırı belirleyecektir. Uygunluk değerlendirme analizi firmanın çeşitli
gümrük işlemleri hakkında geniş, önemli bilgi sağlayacaktır.
Denetim grubu, sorulara verilen cevapları ve içsel kontrole ilişkin kayıtları
incelediğinde firmanın tüm içsel kontrol sürecini, hızlıca ve özet bir şekilde gözden
geçirecektir. Özel durum belirlendiğinde bu alanlar üzerinde daha detaylı olarak
durulur.
Gümrükte üzerinde durulan en önemli alanlardan biri kıymettir. Firmanın
muhasebe kayıt ve defterleri gözden geçirilerek, kıymet konusu ortaya konur.
179
Kıymetteki risk düzeyinin raporda belirtilmesi gerekir. Risk alanının düzeyi daha
yüksek vergili ithalatlarda daha yüksek olacaktır.
Tarifelendirmede gümrüğün en önemle üzerinde durduğu konulardandır ve
raporda yer alması gerekir. Bazı endüstrilerde ve bazı firmalarda sınıflandırma için
risk düşük düzeyde olurken bazı durumlarda vergi oranı yükseldikçe risk düzeyi
artacaktır.
3.2.2.3.2. Đçsel Kontrolün Test Edilmesi
Đçsel kontrolün değerlendirilmesinin birinci aşaması, kanunlara ve mevzuata
uygunsuzlukların olasılığını gösteren risk düzeyini belirlemektir. Bundan sonraki
aşama
içsel
kontrol
sisteminin
gözden
geçirilmesidir.
Bu
ikisi
kontrol
testi/incelemenin genişliğini ve temel yapısını belirler. Bu test içsel kontrolün
etkinliğinin değerlendirilmesini sağlar. Đçsel kontrolün testi, içsel kontrol sisteminin
yapısının gözden geçirilmesi ve risk düzeyinin sonuçlarının birleşimi içsel kontrolün
yeterliliğine ilişkin görüşün temelini oluşturur. Đçsel kontrol testinin genişliği
aşağıdaki şekilde şematize edilebilir.
Đçsel Kontrol Testinin Genişliğinin Belirlenmesi
Risk Düzeyi
Genişliği
+
Đçsel Kontrol Sistemi
=
Kontrol Testinin
Yüksek
Zayıf
Yeterli
Güçlü
Yüksek/geniş
Ortadan Yükseğe
Düşükten Ortaya
Orta
Zayıf
Yeterli
Güçlü
Ortadan Yükseğe
Orta
Düşük/Dar
Düşük
Zayıf
Yeterli
Güçlü
Düşükten Ortaya
Düşük
Çok Düşük
180
3.2.2.4.Đthalat Đşlemlerinin Muhasebe Kayıtları Üzerinden Đncelenmesi
Bu aşamaya gelene kadar kontrol grubunun neler yapması gerektiğini
özetleyecek olursak;
1. Dış ticaret istatistiklerinden ve bunlarda yaşanan değişikliklerden, makro
verilerden ve politikalardan hareketle gümrük işlemleri açısından hassasiyet gösteren
öncelikli sektörler seçilir. Örneğin, son günlerde tekstil üreticileri tarafından Çin
tekstilinin sektörü tehdit ettiğine ilişkin bilgiler basında yer almaktadır ve ulusal
çıkarlarımız açısından özel önem taşımaktadır. Gümrük işlemleri açısından da
damping vergisinden kaçınmak için menşe sapması yapıldığı konusunda denetim
elemanlarınca yürütülmekte olan soruşturmalar olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla
denetimi yapacak grup tarafından tekstil sektörü seçilebilir.
2. Bundan sonraki aşamada, gümrük idaresindeki veri bankasından
yararlanarak sektörde ithalat yapan firmalara, bunlardan en çok ithalat yapanlar tespit
edilir. Bu firmaların en az son üç yılda yaptıkları tekstil ithalatlarındaki değişmeler
üzerinde durulur. Ani sıçramalar, keskin değişikliler varsa diğer dışsal kaynaklardan
sağlanacak bilgilerle birlikte sonradan kontrole tabi tutulacak firmalar tespit edilir.
Burada gümrüğün yaklaşımı her bir dış ticaret işlemine dayanan çalışma
sisteminden ziyade firma esas alınarak, firmanın dış ticaret mevzuatına
uygunluğunun bütünsel bir yaklaşımla izlenmesi, kontrol edilmesi, karşılıklı
etkileşimle, firmayla birlikte bu uygunluk düzeyinin iyileştirilmesi esasına dayanır.
Birlikte mevzuata aykırı düşme riskini en aza indirgemeye çalışılır.
181
Gümrük, ithalatçıyı, ithalat hacmine, kıymetine ve geçmişteki mevzuata
uyumda gösterdiği performansına bakarak seçer. Đthalatçının performansını analiz
etmek için hesap, yönetici veya grubu tarafından, firma faaliyetleri koordine edilir,
dış ticaretteki uygum problemleri belirlenir ve bu sorunları çözmek için firmayla
birlikte çalışma gibi çeşitli aşamalar takip edilir.
Bu yaklaşımın arkasında yatan sebep, toplam ithalatçıların %2’sinin değer
olarak toplam ithalatın %80’inin gerçekleştirmesi gerçeğidir. Dolayısıyla bu %2’nin
gümrük işlemlerinin uygunluk düzeyinin takip edilmesi, birlikte iyileştirilmesi, tek
tek işlemleri esas alan yaklaşıma göre kaynakların daha etkin ve verimli
kullanılmasını sağlayacaktır63.
3. Sonradan kontrolü veya mali denetimi yapacak takım tarafından firma
belirlendikten sonra firmanın içsel kontrol sisteminin değerlendirilmesi yapılarak,
risk düzeyi ve içsel kontrol sisteminin güvenirlik düzeyine göre kontrol testinin
genişliği belirlenir. Đçsel kontrol sisteminin değerlendirilmesi esnasında risk düzeyi
yüksek olan alanlar “kırmızı noktalar” belirlenir. Muhasebe denetiminde özellikle bu
noktalar üzerinde durulur.
Firmaya ait ithalat işlemleri muhasebe kayıtları üzerinden incelenirken iki
yöntem uygulanabilir. Bunlardan ilki firmaya ilişkin olarak dış analiz sonucu
edinilen bilgilerden hareket ederek yapılan risk analizi ve hedefleme sonuçlarına
göre firmada kontrol edilmesi gereken hususların belirlenmesi ve buna yönelik
olarak “hedeflenmiş mali kontrol”lerin yapılmasıdır.
Đkincisi ise yapılan işlemlerin belli dönemlere ayrılarak firmanın ithalat
işlemlerinin tamamı üzerinde kontrollerin gerçekleştirilmesidir. Firmanın genel risk
63
US Customs Service, Trade Compliance Risk Management Process, s.5, March 1999,
www.customs.gov
182
düzeyinin çok yüksek olması gibi durumlarda yapılan ithalat işlemlerinin tamamının
gözden geçirilmesi gerekebilir. Ancak böylesi durumlar dışında genellikle uygun
örnekleme yöntemi kullanılmak suretiyle tüm ithalat işlemlerini temsil edebilecek
nitelikte örnekler seçilerek kontroller yapılır. Bu aşamada örneklemenin doğru olarak
yapılması çok önemlidir. Çünkü ithalat işlemlerinin hepsinin seçilmemesine rağmen
mali kontrol sonuçları tüm ithalat işlemlerine yaygın olarak değerlendirilecektir.
Mali kontrollerin en önemli aşamalarından olan işlemlerin incelenmesinde
öncelikle firmanın muhasebe servisinin çalışma yöntemi anlaşılmaya çalışılır. Bu
amaçla:
●
Muhasebe servisindeki görev dağılımı ve sorumlu personel,
●
Muhasebe işlemlerinin kâğıt ya da bilgisayar ortamında tutulduğu,
●
Muhasebeye ilişkin belgelerin arşivlenme şekli belirlenir.
Bundan sonra kontroller sırasında incelenecek hesaplar, bu çerçevede
firmanın hesap planı, kesin mizanı, tutmakla yükümlü olduğu muhasebe defterleri
(yevmiye defteri, büyük defter ve envanter defteri), varsa yardımcı defterleri
(satıcılar yardımcı defteri, ticari mallar yardımcı defterleri, v.b.), ithalat
beyannameleri ve bunların ekleri firmadaki irtibat görevlisinden istenir. Firmaya ait
hesap planı ile kesin mizan incelenerek kullanılan hesap isimleri belirlenir. Bundan
sonra yapılacak örneklemenin sonuçlarına göre seçilen beyannamelerden ya da
muhasebe hesaplarından hareket edilerek incelemeye başlanılır.
Kontrollerde kullanılacak hesaplar başlıca dört kategoride değerlendirilebilir.
a) Diğer işletmelerle doğrudan ve dolaylı bağlantıları gösteren hesaplar,
b) Borçların muhasebeleştirildiği hesaplar,
c) Alışların muhasebeleştirildiği hesaplar,
183
d) Ödemelerin muhasebeleştirildiği hesaplar.
a) Diğer işletmelerle doğrudan ve dolaylı bağlantıları gösteren hesaplar aşağıdaki
şekilde özetlenebilir:
Doğrudan Bağlantılar
24- Mali Duran Varlıklar
110- Hisse Senetleri
240- Bağlı Menkul Kıymetler
242- Đştirakler
Dolaylı Bağlantılar
245- Bağlı Ortaklıklara Borçlar
-Alınan Borçlar
32- Ticari Borçlar
33- Diğer Borçlar
-Verilen Borçlar
12- Ticari Alacaklar
13- Diğer Alacaklar
-Tahsil Edilmeyen Alacaklar
128- Şüpheli Ticari Alacaklar
138- Şüpheli Diğer Alacaklar
b) Borçların Muhasebeleştirildiği Hesaplar: Bu borçlar ithal edilen eşya veya duran
varlığa ilişkin olabileceği gibi işletmeler arası doğrudan ve dolaylı bağlantıları da
gösterebilir.
32- Ticari Borçlar
320- Satıcılar
321- Borç Senetleri
329- Diğer Ticari Borçlar
33- Diğer Borçlar
332- Đştiraklere Borçlar
184
333- Bağlı Ortaklıklara Borçlar
c) Alışların Muhasebeleştirildiği Hesaplar:
Eşya pazarlanmak üzere ithal edilmişse;
153- Ticari Mallar
157- Diğer Stoklar
Eşya herhangi bir değişime uğruyorsa yani üretimde kullanılmak üzere ithal
edilmişse üretim süreci boyunca:
150- Đlk Madde ve Malzeme
710- Direkt Đlk Madde ve Malzeme Giderleri
711- Direkt Đlk Madde ve Malzeme Giderleri Yansıtma
151-Yarı Mamuller-Üretim
152- Mamuller
d) Ödemelerin Muhasebeleştirildiği Hesaplar:
100- Kasa
102- Bankalar
103- Verilen Çekler ve Ödeme Emirleri
121- Alacak Senetleri (Ciro yoluyla)
159- Verilen Sipariş Avansları
321- Borç Senetleri
Bu noktada, dış ticaret işlemlerinde malın kıymetinin kontrolune yönelik
gümrük denetimi açısından, “Yurt Dışı Sipariş Avansları Hesabı” önem
taşımaktadır.
Mal ve hizmet, maddi ve maddi olmayan duran varlıklar ile özel tükenmeye
tabi varlıklarla ilgili olarak firmaların bu varlıklara ilişkin yurt içi ve yurt dışı
185
siparişleri sırasında ödedikleri peşin bedellerin izlendiği “Verilen Sipariş Avansları”
ana hesabı altında yer alan yurt dışı sipariş avansları yardımcı hesabında: yurt
dışından satın alınmak üzere siparişe bağlanan stoklarla ilgili olarak yapılan avans
ödemeleri izlenmektedir 64.
Bu hesabın borcunda, mal bedeli, ithal harcı, banka masrafları, kredi
kullanımı ile faizleri, navlun, sigorta, gümrük vergisi, gümrükte ödenen ardiye,
yükleme, boşaltma gibi giderler, fonlar, komisyonlar, gümrük müşavirine yapılan
ödemeler gözükür.
Her bir siparişe ait mal bedeli dışında ithalat süresince yapılan giderlerin de
bu hesaba kaydedilmesi, malın kıymetine ilişkin kontrolde, bu giderlerin bir kısmının
da gümrük vergisinin matrahının unsurlarından olması nedeniyle önem arz
etmektedir. Örneğin, navlun, sigorta veya ardiye için yapılan ödemeler kıymetin
unsurlarını oluşturmaktadır.
Ancak, şunu da göz önünde tutmak gerekir ki, her parti için ayrı bir yardımcı
hesap açılabileceği gibi, her parti ithalata ait her bir maliyet unsurunun da ayrı alt
hesaplarda izlenmesi mümkündür65.
Bu hesabın kalanı henüz fiili ithali gerçekleşmemiş partiler için yapılan
harcamaları göstermektedir. Đthal işlemi tamamlandıktan sonra bu hesabın kalanı
ithal edilen varlığa göre ticari mallar, hammadde veya yardımcı malzeme hesabına
devredilir.
Esas itibariyle her ithalat işleminde yurt dışına avans verilmesi söz konusu
olmayabilir. Yurt dışındaki ihracatçı firmaya yapılan ödeme şekline göre, örneğin
64
Yüksel Koç Yalkın, ‘’Genel Muhasebe Đlkeler Uygulamalar, Tekdüzen Muhasebe Sistemi’’
12.Bası, Ankara, Turhan Kitabevi, 2001,s.345.
65
Ümit Ataman ve Haluk Sümer, ‘’Dış Ticaret Đşlemleri ve Muhasebesi, Yeni Mevzuata Göre
Düzenlenmiş’’ 5. baskı, Đstanbul, Türkmen Kitabevi, 1996, s.220.
186
peşin ödeme, mal karşılığı, belge karşılığı ödeme şekillerinde olduğu gibi avans
ödemesi söz konusu değildir 66 - 67.
Ancak, dış ticaret işlemlerinde en çok karşılaşılan, yurt dışı avans işlemi olan
akreditif işlemleridir. Bu işlemde, ithal edilen malın bedeli ihracatçıya bir banka
aracılığıyla mal teslim alınmadan önce ödenir. Bu nedenle de yurt dışından satın
alınacak mal için verilen avans niteliğindedir68.
Esas itibariyle bir ithalat işleminin sonradan kontrolünün özü; belge, para ve
mal akımının kayıt ve belge üzerinde izlenmesidir. Bunun içinde bir ithalat işleminde
gerçekleşen bu akımların ve bunlara ilişkin belgelerle, muhasebe kayıtlarının iyi
bilinmesi gerekmektedir.
Bu akımların seyri, birbirine göre zamanlaması ödeme şekline göre değişiklik
göstermektedir. Örneğin en yaygın ödeme şekli olan akreditifli ödemede işlem seyri
aşağıdaki gibi gerçekleşmektedir.
Đthalatçı firma, yurt dışındaki ihracatçı firmayla anlaşma yaptıktan sonra
aldığı proforma faturayla (1) akreditif açtırmak için bankaya mektupla birlikte
başvurur (2). Banka ithalatçının talimatıyla akreditif mektubu (kürşat mektubu)
düzenleyerek yurt dışındaki muhabir bankaya gönderir(3). Banka akreditif masrafını
ve vergileri ithalatçının hesabından tahsil eder ve kürşat mektubunun bir örneğini
ithalatçıya verir. Đthalatçı satış şekline göre (FOB veya CFR ise) malı sigorta yaptırır.
Akreditif bedeli ithalatçının yaptığı anlaşmaya göre;
66
Başlıca ödeme şekilleri: peşin ödeme, mal karşılığı ödeme, belge karşılığı ödeme,malın elden
çıkarılmasını izleyen ödeme, kredili ödeme, fazla bilgi için bkz: Ümit Ataman ve Haluk Sumer, a.g.e.
s.30, 295-305
67
Daha fazla bilgi için bkz. Edip Yetik, Ödeme Şekillerinin Gümrük Denetimi Açısından Önemi,
Gümrük Dünyası Dergisi, Gümrük Kontrolörleri Derneği Yayını, Yılı :2006, Sayı: 47, s. 8.
68
Yalkın, Yüksel Koç, a.g.e., s.348
187
1. Đthalatçı firmanın gayri nakdi kredisi yoksa,
a. Đthalatçının hesabından akreditif tutarı bloke edilir,
b. Teyidli akreditifte muhabir banka ihracatçıya mal bedelini
ödedikten sonra amir bankaya kürşat mektubunda belirtilen süre
içinde borçlandırır ve amir banka ithalatçının bloke hesabından bu
tutarı alır.
c. Teyitsiz akreditifte, muhabir banka belgeleri ihracatçıdan aldıktan
sonra amir bankaya gönderir. Belgeler ve şartlar uygunsa muhabir
banka alacaklandırılır ve aynı gün döviz satım belgesi düzenlenir.
2. Đthalatçı firmanın bankada bir gayri nakdi kredisi varsa, ithalatçının
müracaatı sırasında hiç bir tahsilât yapılmaz.
a. Teyitli akreditifte, muhabir bankanın borçlandırmasından sonra
ithalatçının hesabından akreditif bedeli alınır ve döviz satım
belgesi düzenlenir.
b. Teyitsiz akreditifte, amir banka muhabir bankayı alacaklandırdığı
gün akreditif tutarının tamamını tahsil eder.
Mal bedeli döviz olarak ödenecekse, ithalatçı Türk Lirası veya döviz tevdiat
hesabından ödeyebilir.
3. Vadeli akreditifte, ithalatçı malı gümrükten çektikten sonra malın bedelini
öder.
Malın bedelinin ödenmesine ve bunlara ilişkin masrafları gösterir dekontlar
bankadan alınarak muhasebe dosyasına konur. Böylece ithalat işlemine ilişkin para
akımı ve bunu gösterir belgeler tamamlanmıştır. Mal gümrüğe, belgelerde bankaya
188
gelmiştir. Bankadan temin edilecek belgeler önemlidir. Çünkü bunlarla mal
gümrükten çekilir.
Bundan sonraki belgeler mal akımına, malın gümrükten çekilişine ilişkin
belgelerdir. Đthalatçı malın bedelini ödediği bankadan aşağıdaki belgeleri alır69.
•
Fatura
•
Uluslararası Taşıma Belgesi (Tır Karnesi, CMR, Konşimento)
•
Çeki Listesi
•
Varsa Atr 1, Euro 1 Belgesi
•
Menşe Şahadetnamesi
•
Varsa Sigorta Poliçesi
•
Döviz Alım Belgesi
Giriş beyannamesi düzenlenerek bankadan temin edilen yukarıdaki belgeler
buna eklenir. Gümrük Müşaviri aracılığıyla veya kendi bünyesindeki elemanıyla
gümrük idaresindeki işlemleri takip ederek Katma Değer Vergisi ve ithalde alınan
diğer vergileri ödeyerek mal gümrükten çeker.
Bu işlemler sonucunda muhasebeye;
•
Gümrük tarafından fiili ithal tarihi yazılı tasdikli fatura,
•
Gümrük giriş beyannamesinin nüshası,
•
Gümrük vezne makbuzu,
•
Diğer harcamaları gösterir hesap belgesi ve makbuzlar
intikal eder. Bu belgeler ithal edilen malın gümrüğe beyan edilen cins, miktar,
kıymet ve menşesini, serbest dolaşıma girmesi için ödenen mali yükümlükleri
gösterir.
69
Diriöz, Ozan, Dış Ticaret Đşlemlerinde Kullanılan Belgeler, Gümrük Dünyası Dergisi, Gümrük
Kontrolörleri Derneği Yayını, Yılı: 2006, Sayı: 44, s. 6
189
Yukarıda özetlenen para ve mal akımı ve bunlara ilişkin belgelere
dayanılarak muhasebe kayıtlarında, bu akımlardan ilki olan mal bedelinin transferine
ilişkin akreditif açtırma kaydı, bilahare malın gümrükten çekilerek teslim alınmasına
ilişkin kayıttır.
___________________
/ ________________________
VERĐLEN SĐPARĐŞ AVANSLARI HES.
- Yurt Dışı Avanslar
ÖDENECEK VERGĐ VE FONLAR HES.
- Vergi, Resim ve Harçlar
BANKALAR HES.
Yurtdışı Sipariş Avansının Banka Aracılığıyla Ödenmesi
(Akreditif Açtırılması).
_____________________ / _________________________
Daha öncede açıklandığı gibi malın maliyetine giren, ithalatı sırasında
ödenmesi ve yapılması zorunlu olan vergi ve diğer mali yükümlülükler ve giderlerde
yurt dışı avanslar yardımcı hesabında gözükür. Dolayısıyla bu hesaba kaydedilen
tutarların ilgili belgeleriyle karşılaştırılması, gümrük işlemlerinin mali kontrolü
açısından özel önem taşımaktadır. Böylece Gümrük Vergisi açısından malın
kıymetini oluşturan unsurlarının kontrol edilmesi de mümkün olacaktır.
Bu noktada denetçi tarafından eşyanın gümrük mevzuatına göre gümrük
kıymetinin belirlenmesinin çok iyi bilinmesi ve kıymeti oluşturan unsurlara ilişkin
firmada
ve
gümrükte
bulunan
belgelerle
ile
muhasebe
kayıtlarının
karşılaştırılmasının yapılması gerekmektedir.
4458 sayılı Gümrük Kanunumuzun 23 ncü maddesiyle başlayan Eşyanın
Gümrük Kıymeti başlıklı Üçüncü Bölümünde, kıymetin belirlenmesine ilişkin
190
çerçeve çizilmiştir. Bir ithalat işleminde eşyanın gümrük kıymeti, Türkiye’ye ihraç
amacıyla yapılan satışta fiilen ödenen veya ödenecek olan fiyattır70.
Fiilen ödenen ve ya ödenecek fiyattan ise, ithal eşyası için alıcının, satıcı
veya satıcı yararına yaptığı veya yapması gereken ödemelerin toplamıdır. Bu fiyat,
ithal eşyasının satış koşulu olarak, alıcının satıcıya veya satıcının bir yükümlülüğünü
karşılamak üzere üçüncü bir kişiye yaptığı veya yapacağı tüm ödemeleri kapsar.
Ödemeler para transferi şeklinde olabileceği gibi, akreditif veya ciro edilebilir bir
kıymetli evrak kullanılarak ya da doğrudan veya dolaylı olarak yapılabilir71.
Aynı maddenin son fıkrasında da, “satıcı yararına veya satıcı ile yapılan bir
anlaşma yoluyla da olsa, alıcının kendi hesabına yaptığı faaliyetler (pazarlama dahil),
satıcıya yapılan dolaylı bir ödeme olarak değerlendirilemez ve bu tür işlemlere ilişkin
giderler ithal eşyasının kıymetinin tespiti sırasında gerçekte ödenen veya ödenecek
fiyata ilave edilemez” denilmektedir.
Đthal eşyasının kıymeti belirlenirken fiilen ödenen veya ödenecek fiyata
nelerin ilave edileceği aynı Kanunun 27 nci maddesinde açıklanmıştır.
Buna göre, eşyanın gerçekte ödenen veya ödenecek fiyatına dahil edilmemiş
olan fakat alıcısı tarafından üstlenilmiş olan;
•
Satın alma komisyonları dışındaki komisyonlar ve tellâliye,
•
Gümrük işlemleri sırasında söz konusu eşya ile tek eşya muamelesi gören
kapların maliyeti,
•
Đşçilik ve malzeme giderleri dahil ambalaj bedeli,
Đthal eşyasının üretiminde ve ihraç amacıyla satışında kullanılmak üzere, alıcı
tarafından doğrudan veya dolaylı olarak bedelsiz veya düşük bedelle sağlanan,
70
Gümrük Kanunu Madde: 23
71
Gümrük Kanunu, madde: 24/3
191
gerçekte ödenen veya ödenecek fiyata dahil edilmemiş olan aşağıda sayılan mal ve
hizmetlerin kıymetinden verilecek uygun miktardaki pay;
•
Đthal eşyasına katılan malzeme, aksam, parça ve benzerleri,
•
Đthal eşyasının üretimi sırasında kullanılan araç, gereç, kalıp ve benzeri
aletler,
•
Đthal eşyasının üretimi sırasında tüketilen maddeler,
•
Đthal eşyasının üretimi için gereken ve ithal ülkesi dışında ifa edilen
mühendislik, geliştirme, sanat ve çizim çalışmaları, plan ve taslak hazırlama
hizmetleri.
•
Kıymeti belirlenecek eşyanın satış koşulu olarak, alıcının doğrudan veya
dolaylı olarak ödemesi gereken, gerçekte ödenen veya ödenecek fiyata dahil
edilmemiş royalti ve lisans ücretleri72,
•
Đthal eşyasının tekrar satışı veya diğer herhangi bir şekilde elden çıkartılması
veya kullanımı sonucu doğan hâsılatın, doğrudan veya dolaylı olarak satıcıya
intikal eden kısmı,
•
Đthal eşyası için Türkiye’deki giriş liman veya yerine kadar yapılan nakliye ve
sigorta giderleri.
Đthal edilen eşyanın gümrük kıymetinin belirlenmesinde yer alan yukarıdaki
unsurların bir kısmını, ithal aşamasında ibraz edilmesi gereken belgelerden ve
eşyadan çıkartma ve kontrol etme imkânı varken, bir kısmını belirlemek ve kontrol
etme imkânı bulunmamaktadır. Özellikle alıcı ve satıcı arasında yapılan anlaşma
72
Royalti ve Lisans Ücreti: Đthal eşyasının imalatı, ihraç edilmek üzere satışı veya kullanımı ya da
yeniden satışı ile ilgili ödenen patent, dizayn, know-how, model, marka, tescil tasarım, telif hakkı ve
imalat prosesleri gibi isimler altında yapılan ödemelerdir ( Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel
Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma’ya Đlişkin Yönetmelik md. 4).
192
tarafından belirlenen ve kıymeti etkileyen yükümlülükleri kontrol etmede ithalatçının
muhasebe kaydı en önemli zemin oluşturacaktır.
Ancak, yine Kanunun 24/d fıkrasında belirtildiği gibi eşyanın satış bedelinin
gümrük kıymetine esas alınabilmesi, alıcı ve satıcı arasında bir ilişki bulunmamasına,
böyle bir ilişki varsa da bu ilişkinin fiyatı etkilemediğinin belirlenmesi gerekir.
Dolayısıyla yapılan mali kontrolün bir faydası da firmanın muhasebe kayıtlarında
böyle bir ilişkiyi görme imkânını vermesidir. Tekdüzen Muhasebe Sistemi’nde, Mali
Duran Varlıklar hesap grubu altında, iştirakler dahil tüm mali yatırımları yer
almaktadır. Bu hesaplar doğrudan ilişkiyi gösterir.
24- MALĐ DURAN VARLILAR
240- Bağlı Menkul Kıymetler
242- Đştirakler
245- Bağlı Ortaklıklar
248- Diğer Mali Duran Varlıklar
Sağladığı oy hakkı veya yönetime katılma hakkı %10’un altında olan hisse
senetleri ile bir yıldan daha uzun sürede paraya dönüşecek diğer menkul kıymetler
bağlı menkul kıymetler hesabında; oy hakkı veya yönetime katılma hakkı en az %10
ile en fazla %50 oranında ise iştirakler hesabında; bu oran %50’nin üzerinde ise bağlı
ortaklıklar hesabında izlenir73. Alıcı ve satıcı arasında doğrudan bir ilişkinin olup
73
Yalkın, Yüksel Koç, a.g.e.,s.355
193
olmadığı bu hesaplar incelenerek ortaya konur ve böyle bir ilişki varsa ithalat
eşyasının satış bedelinde bir trasfer fiyatlamanın olup olmadığı araştırılır74.
Đthalatçı ve ihracatçı arasında, satış fiyatını etkileyen doğrudan bir ilişki
olabileceği gibi dolaylı bir ilişki de olabilir. Dolaylı bir ilişkiyi belirlemek için kısa
ve uzun vadeli alacaklar ile borçlara ilişkin hesapları incelemek gerekir.
Tekdüzen hesap planında, kısa vadeli alacaklar dönen varlıklar grubunda,
uzun vadeli alacaklar duran varlıklar grubunda yer almaktadır75.
1- DÖNEN VARLIKLAR
12- TĐCARĐ ALACAKLAR
120-
Alıcılar
121-
Alacak Senetleri
122-
Alacak Senetleri Reeskontu (-)
126-
Verilen Depozito ve Teminatlar
127-
Diğer Ticari Alacaklar
128-
Şüpheli Ticari Alacaklar
129-
Şüpheli Ticari Alacaklar Karşılığı (-)
13- DĐĞER ALACAKLAR
74
75
131-
Ortaklardan Alacaklar
132-
Đştiraklerden Alacaklar
133-
Bağlı Ortaklıklardan Alacaklar
136-
Diğer Çeşitli Alacaklar
daha fazla bilgi için Çelik, Orhan, Transfer fiyatlama...
Yalkın, Yüksel Koç, a.g.e.,s.330,331
194
137-
Diğer Alacak Senetleri Reeskontu (-)
138-
Şüpheli Diğer Alacaklar
139-
Şüpheli Diğer Alacaklar Karşılığı (-)
DURAN VARLIKLAR
22-
23-
TĐCARĐ ALACAKLAR
220-
Alıcılar
221-
Alacak Senetleri
222-
Alacak Senetleri Reeskontu (-)
226-
Verilen Depozito ve Teminatlar
229-
Şüpheli Alacaklar Karşılığı (-)
DĐĞER ALACAKLAR
231- Ortaklardan Alacaklar
232-
Đştiraklerden Alacaklar
233-
Bağlı Ortaklıklardan Alacaklar
236-
Diğer Çeşitli Alacaklar
237-
Diğer Alacak Senetleri Reeskontu (-)
239-
Şüpheli Diğer Alacaklar Karşılığı (-)
Tekdüzen Muhasebe Sisteminde borçlar, kısa vadeli yabancı kaynaklar ve
uzun vadeli yabancı kaynaklar olmak üzere iki bilânço grubundan oluşmakta,
bunlardan dolaylı ilişkiyi gösterebilecek olanlar şunlardır76.
3-
KISA VADELĐ YABANCI KAYNAKLAR
32-
76
TĐCARĐ BORÇLAR
Yalkın, Yüksel Koç, a.g.e., s.375 – 376.
195
33-
4-
320-
Satıcılar
321-
Borç Senetleri
322-
Borç Senetleri Reeskontu (-)
326-
Alınan Depozito ve Teminatlar
329-
Diğer Ticari Borçlar
DĐĞER BORÇLAR
331-
Ortaklara Borçlar
332-
Đştiraklere Borçlar
333-
Bağlı Ortaklıklara Borçlar
336-
Diğer Çeşitli Borçlar
337-
Diğer Borç senetleri Reeskontu (-)
UZUN VADELĐ YABANCI KAYNAKLAR
42-
TĐCARĐ BORÇLAR
420-
Satıcılar
421-
Borç Senetleri
422-
Borç Senetleri Reeskontu (-)
426-
Alınan Depozito ve Teminatlar
429-
Diğer Ticari Borçlar
43-
DĐĞER BORÇLAR
431-
Ortaklara Borçlar
432-
Đştiraklere Borçlar
433-
Bağlı Ortaklıklara Borçlar
436-
Diğer Çeşitli Borçlar
196
437-
Diğer Borç Senetleri Reeskontu (-)
Đthal edilen malın ödeme şekline göre yukarıdaki kayıtta ödemenin kaynağına
göre “102- Bankalar” hesabı değişiklik gösterecektir.
Mal bedeli ödenmeden, mal mukabili ithalat veya vadeli akreditife göre
ithalat yapılmış ise; Bankalar hesabı yerine “Yurt Dışı Satıcılar” hesabı
alacaklandırılır. Fiili ithal tarihindeki döviz satış kuru esas alınarak “Verilen Sipariş
Avansları” hesabı borçlandırılır. Böylece mal bedelinin “Verilen Sipariş Avansları”
hesabına tahakkuk kaydı yapılmış olur.
Poliçe kabul edilerek, kabul kredili akreditif veya kabul kredili vesaik
mukabili ödemeye göre ithalatta, “Verilen Sipariş Avansları” hesabı poliçe kabul
tarihindeki döviz satış kuru esas alınarak
hesaplanan poliçe bedeli ile
borçlandırılırken, “Borç Senetleri” (Döviz Borç Senetleri) hesabı alacaklandırılır.
Đthal edilen mal gümrükten çekilip teslim alındıktan sonra ithalat sırasında
ithal edilen partinin maliyetini oluşturan giderlerin kaydedildiği “Verilen Sipariş
Avansları” yardımcı hesabı “Ticari Mallar” hesabına aktarılır.
Bir partide birden fazla mal ithal edilmiş ise, gümrük, fonlar, navlun, sigorta
ve diğer harcamalar her mal için ayrı ayrı dikkate alınarak her malın maliyeti ayrı
ayrı hesaplanır. Ticari mallar hesabının yardımcı hesaplarına ayrı ayrı kaydedilir77.
_____________________ / _________________________
TĐCARĐ MALLAR
ĐNDĐRĐLECEK KDV
VERĐLEN SĐPARĐŞ AVANSLAR
-Yurtdışı Avanslar
BANKALAR
_______________________ / _______________________
77
Ataman, Ü. - Sümer, H. a.g.e., s. 247
197
1) Mal mukabili ithalatta, kredili ithalatta veya navlun, komisyon, sigorta,
patent, turizm hizmetleri gibi bir hizmet ithalatında yurt dışı satıcılara olan borçlar
Yurt Dışı Satıcılar Hesabında izlenir. Mal mukabili veya vadeli akreditif ödeme
şekline göre yapılan ithalatta mal gümrükten çekildiği tarihte verilen Yurt Dışı
Avanslar hesabı ithal edilen mal bedeli kadar borçlandırılırken bu hesap
alacaklandırılır. Bu kayıt sırasında fiili ithalat tarihindeki T.C. Merkez Bankası döviz
satış kuru esas alınır78. Kurdaki değişiklik nedeniyle satıcıya olan borçtaki değişiklik
Maliye Bakanlığının yayımladığı kur ile yeniden değerlendirilir.
_________________ /____________________
VERĐLEN SĐPARĐŞ AVANSLARI HES.
-Verilen Yurtdışı Sipariş Avansları
SATICILAR HES.
-Yurt Dışı Satıcılar
________________ / _____________________
TĐCARĐ MALLAR HES.
VERĐLEN SĐPARĐŞ AVANSLARI HES.
-Verilen Yurt Dışı Sipariş Avansları
Fiili Đthalatı Gerçekleştirilen Malın Stok Hesabına Devri.
_________________ / _____________________
Yıl sonunda kur farkı nedeniye yurt dışı satıcıya olan borç, Türk Lirası olarak
değişim göstermiş ise, Maliye Bakanlığının kur değerlerine göre ayalanır.
_________________ / ___________________
FĐNANSMAN GĐDERLERĐ HES.
-Kısa Vadeli Borçlara Ait Kambiyo Giderleri
SATICILAR HES.
-Yurt Dışı Satıcılar
Dönem Sonu Kur Farkı.
________________ / __________________
78
Ataman, Ü.-Sümer, H. a.g.e.,s. 250
198
Mal bedeli yurt dışı edildiğinde, kur farkıda oluşmuş ise aşağıdaki gibi
kaydın yapılması gerekir.
________________ / _________________
SATICILAR HES.
- Yurt Dışı Satıcılar
FĐNANSMAN GĐDERLERĐ HES.
- Kısa Vadeli Borçlara Ait Kambiyo Giderleri
BANKALAR HES.
- Vadesiz Döviz Tevdiat
Mal bedelinin yurt dışına transferi.
______________ / _________________
Firma yaptığı mal ve hizmet alışı karşılığında yurt dışı satıcıya yabancı para
birimi üzerinden düzenlenmiş olan borç senedi de verebilir. Özellikle kabul kredili
ödeme şekline göre yapılan ithalatta kullanılır ve verilen borç senetleri Dövizli
Borç Senetleri hesabında izlenir. Bir önceki açıklamada olduğu gibi, ithalata ilişkin
olarak yapılan giderler Verilen Yurt Dışı Sipariş Avansları hesabında
borçlandırılarak izlenmekte, Dövizli Borç Senetleri hesabı alacaklandırılmakta, kur
farkları dikkate alınarak yeniden TL cinsinden borç değerlendirilmekte, ödeme
yapıldığında da borçlandırılarak aktarılmaktadır.
Burada gümrük denetimi açısından muhasebe kayıtları incelenirken, mal ve
para hareketi ile bunları temsil eden belgeler karşılaştırılması, bu işlem sırasında da
Gümrük ve Dış Ticaret Mevzuatının uygunluğun arandığı hususu gözardı
edilmemelidir.
Bu bağlamda vurgulamak gerekir ki alıcı ile satıcı arasındaki dolaylı
bağlantıya ilişkin ipuçları borç ve alacak hesaplarındaki hareketlerden ortaya
çıkarılabilir. Örneğin anlamlı bir neden yok iken önemli bir alacak veya borçtan tek
taraflı olarak vazgeçilmesi bu tür bir ilişkinin göstergesi olabilir.
199
Bu aşamada yukarıdaki muhasebe kayıtlarından yola çıkılarak bir ticaret
firmasının ithalat işlemleri incelenerek beyanname ve diğer ispat edici belgelerin
teyit edilmesi amacıyla yapılacak kontrolün ana hatları aşağıdaki şekilde olacaktır.
1. Örnekte firmanın yaptığı ödemeye ilişkin Verilen Sipariş Avansları
Hesabındaki -tutarın doğruluğunun teyit edilmesi için ithalat işlemi ile ilgili belge
ve bilgiler incelenmeye başlanır.
● Sipariş, teyit mektupları ve proforma fatura üzerindeki tutarlar ile
muhasebe kaydına alınan tutar arasındaki uygunluk tespit edilir. Karşılaştırmada,
malın cinsi, birim fiyatı, miktarı üzerinde durulur. Bunlar arasında bir uygunsuzluk
varsa bunun nedeni araştırılır. Malın yüklendiği, bedelinin transfer edildiği firmalar
üzerinde durularak, malın menşesinde sapma yapılıp yapılmadığı üzerinde durulur.
● Bu tutarın faturaya ve beyannameye doğru olarak yansıtılıp yansıtılmadığı
kontrol edilir. Beyanname ekindeki fatura ile muhasebe kaydına esas teşkil eden
faturanın uygunluğu teyit edilir.
● Eşyanın fiili ithalatı tamamlandıktan sonra Ticari Mallar hesabına alındığı
görülmektedir. Bu hesaba alınan tutar ile beyanname ve fatura bilgileri
karşılaştırılarak kaydın doğru yapılıp yapılmadığı belirlenir.
Eşyaya ilişkin miktar ve kıymete yönelik takip bir yandan muhasebe kayıtları
üzerinden yapılırken diğer yandan eşyanın fiziki olarak firma içindeki dolaşımı da
stok kayıtları üzerinden yapılır. Böylece dış ticarete konu mal akımı, belge akımı ve
para akımı arasında uygunluk ortaya konur. Özellikle fiziksel mal akımının kontrolü
için stok fişlerinde belirtilen miktarlarla (adet, kg, vb.) faturada ve beyannamede
belirtilen miktarlar arasındaki uyum aranır.
200
Yurt dışından ithal edilen mal, üretim sürecinde kullanılmak üzere ithal
edildiğinde ise yapılan kayıtlara ilişkin kontrol, malın stoka alınışına ait kayıtların
kontrolünden farklı olarak üretim süreci ve çıktı miktarı ile ithalat ile çıktı arasındaki
oran miktar kontrolü açısından önem taşımaktadır.
● Đlk aşamada yukarıdaki örnektekine benzer şekilde verilen yurt dışı
avanslar ve satıcılar hesabındaki tutarla sipariş ve teyit mektuplarındaki, faturadaki
ve beyannamedeki tutarların uygunluğu tespit edilir.
● Eşya üretime girene kadar yapılan kayıtların önceki kayıtlarla ve
birbirleriyle uygunluğu kontrol edilir.
●
Stok fişleri yardımıyla eşyanın üretim sürecine giren miktarı (input)
●
Eşyanın maliyet unsurlarını oluşturan hammadde, işçilik ve diğer
belirlenir.
maliyet kalemlerinin izlendiği Direkt Đlk Madde Malzeme Giderleri Yansıtma, Direkt
Đşçilik Giderleri Yansıtma ve Genel Üretim Giderleri Yansıtma Hesaplarındaki
tutarlar incelenerek nihai ürünün toplam maliyeti belirlenir.
●
Bu aşamada yapılması gereken en önemli işlem üretim süreci sonunda
ortaya çıkan nihai ürün (çıktı) miktarının stok fişlerinden tespitidir.
Üretime giren miktar ile çıkan miktar arasındaki oran (çıktı/girdi) bize
verimlilik oranı adı verilen rakamı verecektir. Doğal olarak her ürün için verimlilik
oranı farklı bir değer alacaktır. Bunun için mali kontrolü yapan denetçilerin eşyaya
ilişkin verimlilik oranını önceden bilmeleri gerekmektedir. Yapılan inceleme
sonucunda ürüne ilişkin verimlilik oranı ile uyuşmayan çıktı veya girdi düzeyleri ile
karşılaşıldığında bunun sebepleri dikkatle araştırılmalıdır. Bu durumda çıktıya ilişkin
miktar, verimlilik oranı dikkate alınarak ithal edilen miktarla karşılaştırılır.
201
Verimlilik oranı ölçeği miktar kaçakçılıklarını ortaya çıkarmada önemli bir
araç olarak kullanılabilir. Bu oran firmanın stoklarının tümüne uygulanarak her bir
ürün için kaçakçılık ihtimali olup olmadığı belirlenebilir. Ancak verimlilik oranları
kontrol edilirken belli bir esneklik marjının bulunacağı da açıktır. Çünkü verimlilik
sadece çıktı ve girdi oranına bağlı bulunmamaktadır. Örneğin işgücünün verimliliği,
kullanılan üretim teknolojisinin düzeyi gibi etkenler de verimlilikte etkili olmaktadır.
Verimlilik oranları ile ilgili diğer bir nokta ise aynı ürün için ülke ya da
dünya çapında farklı verimlilik oranlarının ortaya çıkabilecek olmasıdır. Bunun için
yapılacak olan belirlenen ürün için firmada dönemsel olarak, yani yıllar ve aylar
itibariyle gerçekleşen verimlilik oranlarından bir fikre ulaşılmaya çalışılmasıdır.
Kullanılabilecek diğer bir yol ise, firmanın üretim yaptığı sektörde aynı ürünü üreten
ve benzer ölçekteki firmaların o ürüne ilişkin verimlilik oranlarının karşılaştırılması
yoluyla verimlilik oranı konusunda ortalama bir değere ulaşılmasıdır.
Maliyet muhasebesi kayıtları izlenerek mali kontroller yapılırken ortaya çıkan
önemli güçlüklerden biri de stoklardan üretime sevk edilen girdiler ile çıktılar
arasındaki bağlantıyı birebir kurmakta ortaya çıkacak güçlükler olacaktır. Örneğin
tekstil üretimi yapan entegre bir tesiste pamuk hammaddesinden aynı zaman dilimi
içerisinde birden fazla nihai ürün (ceket, pantolon, gömlek, v.b.) elde ediliyor
olabilir. Bu durumda her bir nihai ürün miktarı, stok ve satış kayıtları üzerinden
tespit edilmelidir.
202
3.2.2.5. Uygunluk Değerlendirme Raporlarının Hazırlanması
Sonradan kontrole ilişkin alan çalışması tamamlandıktan sonra, firma
yetkilileriyle bilgilendirme toplantısı düzenlenerek, yapılan tespitler, özellikle ihtilaf
konusu hususlar, hukuki değerlendirme ve tespit edilen hususların gümrük vergileri
ve sonuçları açısından etkileri konusunda bilgi verilir ve sonucu tutanağa bağlanır.
Firma, uyum ve iç kontrol düzeyi açısından orta veya yüksek risk grubunda
yer alıyorsa, getirilen önerilerin de dikkate alınarak Uygunluk Geliştirme Planı
hazırlanması istenir ve raporun teslim tarihinden itibaren belli bir süre, genelde üç
aylık süre verilir. Gerekli görüldüğünde bu süre altı aya kadar uzatılabilir. Đhtiyaç
duyulması halinde planın uygulandığının tespitine kadar firma için geçici risk düzeyi
belirlenebilir.
Sonuç raporunda, uygunluk değerlendirmesinde beklenen amacın da
belirtildiği giriş, incelenen dönem, incelemenin kapsamı, incelenen beyan unsurları,
firmada eleştirilen hususlar ile bunları karşılama zamanı ve başkaca bir işlem
gerektirmeden yapılması gerekenlere ilişkin verilen süre ile değerlendirme sonucu
belirtilir.
Tespit edilen hatalar, özellikle maddi yükümlülüklere ilişkin ayrıntılar ile
tavsiye ve önerilerin belirtildiği cevaplı rapor, sonuç raporuna eklenir. Gerektiğinde
cevaplı raporun karşılanması için 15 günden az olmamak üzere süre verilir.
Uygunluk değerlendirmesi sonucunda, gerek duyulduğunda firmanın gümrük
işlemlerinin yapıldığı ilgili gümrük idaresine yönelik getirilen teklif ve önerilerin de
yer aldığı rapor ile sonuç raporu ve ekleri Müsteşarlığa sunulur.
203
Son aşamada ise firmaya ve gümrük idaresine yönelik raporlar düzenlenir.
Firmaya yönelik raporda firmanın işleyiş şekline ve ithalat işlemlerine ilişkin olarak
tespit edilen hatalı durumlar açıklanarak bunların ortadan kaldırılması için firmanın
alması gerektiği tavsiye edilen önlemler sıralanır. Raporun onaylanmasının ardından
firmaya yazılan bir yazıyla tespit edilen bu hususlarla ilgili olarak firmanın makul bir
süre içinde cevap vermesi istenir.
3.2.2.6. Đzleme
Đdareye yönelik olarak hazırlanan raporda ise firmanın gümrük işlemlerinin
mevzuata uygunluğu ile tespit edilen hususlara ilişkin olarak denetçilerin görüşleri
belirtilir. Firmanın gümrük açısından oluşturduğu riskler dereceleri ile belirtilerek
gümrük idaresince alınması gerekli tüm önlemler sıralanır.
Mali kontroller sonucu tespit edilen hataların tekrar edilmesini önlemek
amacıyla alınması gereken önlemlerin ne ölçüde alındığı takip edilir. Firmanın
işleyişinde somut değişiklik olmadığı anlaşılırsa daha ileri düzeyde inceleme ve
soruşturma yöntemlerine başvurulur.
Firma, uyum geliştirme planı ile uyum değerlendirme sürecinde belirlenen
düzeltme işlemini hayata geçirip geçirmediğini belirlemek için izlemeye alınır ve
etkili olup olmadığına göre risk düzeyi yeniden gözden geçirilebilir. Ayrıca takip
süresince firma için ayrı bir risk düzeyi belirlenebilir.
204
SONUÇ
Dış ticarete konu olan mal üzerindeki gümrük kontrol yöntemleri
arasında dünyada giderek yaygın olarak uygulanan ve eşyanın tesliminden sonra
firmanın muhasebe kayıtları üzerinde gümrük denetiminin yapılması yöntemi,
gümrük idarelerinin daha etkin kontrol yapasını, ithalatçıların ise daha kısa zamanda
ve düşük maliyetle mallarını serbest dolaşıma sokma imkanı vermektedir.
Esas itibariye sonradan kontrol olarak ifade edilen gümrük işlemlerine
yönelik muhasebe denetim sistemi, dış ticaret işlemleri üzerindeki geleneksel kontrol
anlayışından tamamen farklıdır. Buradaki fark sadece malın gümrükten geçip serbest
dolaşıma girdikten sonra, ithalatçı firmada belge ve kayıtlar üzerinde yapılan kontrol
ile beyanın doğrulanması işlemi değildir. Bunun ötesinde, daha da ileri aşamaya
geçilerek, firmanın uyum düzeyinin belirlenmesi, yetersiz ise birlikte bunun
iyileştirilmesi için bir plan oluşturulması ve uygulanmasının izlenmesidir. Endüstri
ve sektör analiziyle başlar, firmanın iç kontrol mekanizmasının gözden geçirilerek,
zayıf noktaların belirlenmesi ve uyum düzeyinin değerlendirilmesiyle devam eder.
Firmanın gümrük işlemlerinin seyrini doğrudan etkileyen risk derecesini, iç kontrol
mekanizmasının mevcut durumu ile uygunluk düzeyi belirleyecektir.
Bugün gelinen dış ticaret yapısında, az sayıda firma dış ticaret işlemlerin
büyük bölümünü gerçekleştirmektedirler. Örneğin, Amerika’da ithalatçı firmaların
%2’si toplam ithalatın %80’nini yapmaktadırlar. Bu nedenle eldeki kaynakların daha
etkin kullanılması için, bu ithalatçılara yoğunlaşılmaktadır. Amerika, Japonya gibi
gelişmiş ülke gümrüklerinde, “müşteri yönetimi” olarak adlandırabileceğimiz
sisteme geçilmiştir. Burada, en çok ithalat yapan ve ülkenin hassas sektörlerinde
205
faaliyet gösteren firmaların her biri özel olarak takip edilmekte, bütün ithalatı,
ihracatı takip edilerek, firmayla birlikte firmanın gümrük işlemlerindeki uyum düzeyi
yükseltilmeye çalışılmaktadır. Böylece gümrük idaresi kendisinden beklenen işlevi
de en üst düzeyde getirmesi sağlanmış olmaktadır.
Bu nedenle, sonradan kontrol işleminin daha geliştirilmiş seviyede
düşünülmesi gerekir. Sadece firmanın gümrüğe sunduğu beyanın kontrolünün
ötesinde, yukarıda özetlediğimiz bir yaklaşımla firmanın risk düzeyini belirlemeye
ve bunu iyileştirmeye yönelik olmalıdır. Defter ve belgelerin kontrolü sadece bunun
bir parçasıdır, firmanın iç kontrol mekanizmasının yeterliliği, dış ticaret işlemlerinin
zaman
içerisindeki
seyri,
bunların
istatistiksel
analizi
gibi
birçok
alanı
kapsamaktadır.
Dünya uygulamasına bakıldığında, firma düzeyinde muhasebe denetimin
bir başka deyişle uygunluk değerlendirmesini yapan birimin taşra birimlerinde
örgütlendikleri, özel olarak işe alınıp, dış ticaret mevzuatı yanında genel muhasebe,
maliyet muhasebesi, istatistiksel teknikler ve bilgisayar konularında eğitimden
geçirildikleri görülmektedir.
Dünyada etkinlikle uygulanan bu sistemin uygulamasına gümrük
birliğine üye ve AB aday ülke olan ülkemizde de geçilmesi bir zorunluluk haline
gelmiştir.
Ülkemiz
için
model
önerisi
bölümünde
ortaya
çıkan
sonuç,
Gümrüklerimizin muhasebe denetimini yapabilecek hukuki altyapıya sahip olduğu,
örgütlenme ve eğitim çalışmalarıyla bu yöntemin ülkemizde de başarıyla
uygulanabileceğidir. Bu nedenle, belli Başmüdürlükler nezdinde Uygunluk
Değerlendirme Birimlerinin oluşturulması, Uygunluk Değerlendirme Personeli
istihdam edilinceye kadar Muayene Memuru ve üstü görevdeki gümrük personelinin
206
ilave eğitimden geçirilerek, başarı ve yeterlilik durumlarına göre Müsteşarlıkça
atamalarının yapılmasının geçiş noktasında zaman ve etkinlik kazandıracağı
düşünülmektedir.
Gelinen bu noktada, uygunluk değerlendirmesi/sonradan kontrol için en
uygun, yetişmiş, kariyer sahibi personel Müfettiş ve Kontrolör gözükmektedir.. Kaldı
ki denetim elemanlarını sadece gümrük idarelerinin teftişi için görevlendirilmeleri,
bilgisayar ortamında risk analizi yapılan, yeşil, mavi hattın ve sonradan kontrol
sisteminin uygulandığı taşra idaresinin teftişine ayrılması, en azından eldeki
kaynakların etkin kullanımı açısından fazla anlamlı olmayacaktır.
Bu nedenle, Müfettiş ve Kontrolörlerin tek başlarına ve/veya bir önceki
madde doğrultusunda seçilmiş personel ile sektörde uzmanlaşmış Uzman ve Bilgi
Đşlem Uzmanı ile birlikte işletmenin büyüklüğü ve önemine göre grup şeklinde
görevlendirilebilirler.
Bu bağlamda, gümrük idarelerini kapsayan Yaz ve Kış Teftiş Programı
yerine bu dönemdeki çalışmalar sonradan kontrol alanına kaydırılabilir.
Tezimizde önerilen bir yenilikte de Strateji Tespit Kurulunun
oluşturulmasıdır.
Gümrük Müsteşarı, Teftiş Kurulu Başkanı, Gümrükler Genel
Müdürü, Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü ve Kontrol Genel Müdüründen
oluşacak Kurul, ekonomideki önceliklere ve intikal eden bilgilere göre sapmanın
yoğun olduğu sektörler, firmalar veya bunlara ait genel ve özel kriterleri
belirleyecek, böylece politika belirme düzeyinde üst düzey bir işlev görecektir. Bu
anlamda önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır.
Sonuç olarak, ülkemiz gerçekleriyle düşünüldüğünde: belge sisteminin
oturmaması, kayıt dışı ekonominin yüzde ellilerle ifade edilmesi, firmaların
207
kurumsallaşma düzeylerinin yetersiz oluşu, verilere bilgisayar ortamında ulaşmadaki
yetersizlikler, devletin birimleri arasındaki bilgi değişimindeki engeller, bu konuda
yetişmiş yeterli personelin bulunmaması ve etik problemi gibi malın gümrük
denetimine tabi tutulmadan teslimine ve bilahare gerektiğinde belge ve kayıtlara
giderek kontrole karşı birçok olumsuzlukları da dile getirmek mümkün olsa da
gümrük işlemlerine özgü muhasebe denetim yönteminin ülkemiz gümrük sistemine
uyarlanarak uygulamaya geçilmesi, Gümrük Teşkilatından beklenen işlevlerin
etkinlikle yerine getirilmesinde önemli ölçüde yardımcı olacaktır. Modernizasyon
Projesiyle başlayan yeniden yapılanma ve değişim sürecini bir adım daha ileri
götürecek; AB gümrük idareleriyle mevzuat ve uygulama açısından tam bir uyum
sağlanacaktır.
208
KAYNAKÇA
1615 Sayılı Gümrük Kanunu, kabul tarihi 19.07.1972, yayım tarihi 01.08.1972
4458 Sayılı Gümrük Kanunu, kabul tarihi 27.10.199, yayım tarihi 04.11.199
4458 Sayılı Gümrük Kanunu Đlgili Kararlar ve Tebliğler, Gümrük Vakfı,
Yayın No:1, , Cilt 1, Đsmat Matbaacılık, Ankara 2000
A Guide to Customs Audits Under Compliance Improvement, Factsheetö
Australian Customs Service, www.customs.gov.au
Alpar, Alpar- Ongun, M. Tuba, Dünya Ekonomisi ve Uluslararsı Ekonomik
Kuruluşlar, Türkiye Ekonomik Kurumu, 1985
Account Management Handbook, U.S.Customs Service, www.customs.gov.
Ancın, Cihat, Gümrüklerde Kıymet, Gümrük Müfettişleri Derneği Yayını, Yayın No:2,
Atan, Turhan, Türk Gümrük Tarihi,1Cilt, Başlangıçtan Osmanlı
Devletine Kadar, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih
Kurumu Yayınları, 7.Dizi.S.109, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1990
Ataman, Ümit- Sumer, Haluk, Dış Ticaret Đşlemleri ve Muhasebesi, Đstanbul
Ermete Matbaası, 1988, s.327-354
Aziz, Aysel, Araştırma Yöntemleri – Teknikleri ve Đletişim, Đletişim
Araştırmaları Derneği, Ankara 1990
Commercial-System –Based Audit, project, 1999, Phare Customs Programme
Coordination Unit, www.wto.org
Company Audit Methodology, Australian Customs service, Volume No 24,
1998
Compliance Assessment Team Documents (CAT KIT), US Customs Service
Office of Strategic Trade Regulatory Adit Division, 2003
Customs Procedures-Post Clearance Audit, UNCTAD Trust Fun for Trade
Facilitation Negotiations Technical Note No.5
Çell, Binnur, Dış Ticaretten alınan
Hukuku,Đmaj Yayıncılık, Ankara 1999,
Vergilerden
Gümrük
Vergisi
Diriöz, Ozan, Dış Ticaret Đşlemlerinde Kullanılan Belgeler, Gümrük Dünyası
Dergisi, Gümrük Kontrolörleri Derneği Yayını, Yılı: 2006, Sayı: 44, s. 6
209
Demir, Recep, Ülkelerin Elektronik Ticarete Hazirlik Degerlendirmesi (Türkiye Đçin Bir
Değerlendirme), Dis Ticaret Dergisi, Sayi: 22 Temmuz 2001.
Dünya Gümrük Örgütü, Gümrüklerin Modernizasyonuna Đlişkin Araştırma,
www.wcoomd.org/ie/En/TopicsIssues/CustomsModernizationIntegrity/surve_e.htm9/28/2001
Developments, Selected Features in Trade Policy, www.wto.org.
Erbay Cemal, Gümrük Mevzuatı, Maliye ve Gümrü Bakanlığı, Araştırma,
Planlama ve Koordinasyon Kurulu Yayını, No:1986/283
EU Commission, Standardised Framework for Risk Management in the
Customs Administration of the EU, www.eu/taxud.org
Focused Assessment Program, Risk Opinion under Focused Assessment, US
Customs and Border Protectıon Offıce of Strategic Trade Regulatory Audit
Division, October 2003,s.2 www.customs.gov
Focused Assessment Program, U.S. Customs and Border Protection Office of
Strategic Trade Regulatory Audit Division, Đnternal Control Management and
Evaluation Tool, s. 3-D, www.customs.gov
Focused Assessment Program, US Customs and Border Protectıon Office of
Stradtegic trade Regulatory, Audit Division, October 2003, www.customs.gov
Gökçe, M. Uğur, Gümrüklerde
Yayımlanmamış Kontrolörlük Tezi,
Sonradan
Kontrol
ve
Risk
Analizi,
Gökçelik, Cahit, Dış Ticarette Bilgisayarlı Gümrük Đşlemleri, Ankara 2002,
Gümrük Müfettişleri Derneği Yayını Yayın no:8,
Gümrük Giriş Tarife Cetveli hakkında Kanun, 474 Sayılı, 25.05.1964 Kabul
Tarihli
Gümrük Rehberi, Dünya Gümrük Örgütü, hizmet için kullanım,
Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri
Hükmünde Kararname, 485 Sayılı, 1/7/1993 Tarihli,
Hakkında
Kanun
International Trade Data System Office, Risk Management Plan for the
International Trade Data System, September 1998, Washington, D.C.
IT System Procurement and Cost: Case Study-Turkey, Woldbank, wwwwds.worldbank.org/servlet/WDSContentServer/WDSP/IB/2005/02/03/0000.
Kara, Oğuz, Dış Ticarette E-Gümrük ve Türkiye Uygulaması,
http:/www.bilgiyönetimi.org/cm/s.3
http://www.web.bilisimsurasi.org.tr/
Kulak,Murat,B2BUygulamaları,
isteler/tbs-e-ekonomi/Feb/att-0014/01-Konsoliderapor.doc
210
Kulaksiz, Sibel, The Impact of Globalization on Customs Administration,
Hazine Dergisi, Ocak 1998, sayi 9
Küçükoğlu, Ayla, Teslimden Sonra Kontrol Yönteminin (Post Release
Control) Uygulamasına Đlişkin Esaslar ‘’Fransa Örneği, T.C. Başbakanlık
Gümrük Müsteşarlığı Gümrük Uzmanlık Tezi, Ankara 1998
Kyoto Conventıon-General Annex-Chapter 6, Guidelines on Customs, WCO
2000, Doc.41.232 E, www.wcoodm.org
Mikuriya, Kunio, DGÖ, Genel Sekreter Yardımcısı, Uluslararası Taşımacılık
Güvenlik konulu Bakanlar Konferansı, 12-13 Ocak 2006, Tokya,
Japonya,www.wcoomd.org/ie/En/Past_Events/speech/Mikuriya%20 Speech%20
Tspt%20M
Nural, Ali, Sonradan Kontrol-Firma Denetimi, Gümrük Dünyası Dergisi,
Gümrük Kontrolörleri Derneği Yayını, Sayı:47, 2006,
Overview of Trade Facilitation Work in the WTO, World Trade Organization,
www.wto.org/english/tratop_e/tradfac2_e.htm,
Risk Management-Post-Clearance Control, World Customs Organizatıon,
www.wcoodm.org/ie/wt/tradeFacil_E.htm,
Soysal, Cahit, Uysal, Osman, Atabinici, Murat, Gümrük ve Dış Ticaret
Terimleri Sözlüğü, Gümrük Müfettişleri Derneği, Đstanbul 1999
Schıerenbeck, Klaus- Otto, Svenja tarafından hazırlanan Mevzuat Grubu
Faaliyet Raporu, 2005,
Technical Comitee on Customs Valuation, Theme Meeting on Post Đmport
Audit 12 th Tession, Topic 5: How to Manage Post Import Audit , Japan
US Customs Service, Trade Compliance Risk Management Process, s.5,
March 1999, www.customs.gov
WCO, Glossary of International Customs Terms, www.wcoodm.org
WCO, Kyoto Convention-Guidelines on Customs Control, Doc.41.232 E,
WTO Trade Report 2005, Trade Report 2003, Trade and Trade Policy, www.wto.org
Yetik ,Edip, Ödeme Şekillerinin Gümrük Denetimi Açısından Önemi, Gümrük
Dünyası Dergisi, Gümrük Kontrolörleri Derneği Yayını, Yılı :2006, Sayı: 47, s.8
Yıldırım, Mehmet, Küreselleşme Sürecinde Gümrüklerde Etkinlik Sorunu ve Çözüm Önerileri,
Gümrük Dergisi, Gümrük Müfettişleri Derneği Yayını, Haziran 1998, Sayı:17
211
EK: 1
DIŞ TĐCARET ĐŞLEMĐNDE MAL VE BELGE AKIM TABLOSU
Aşağıda ise firmanın alış yani ithalat işlemine ilişkin olarak kullanılan
belgeler ve işletme içinde gerçekleşen işlemler gösterilmektedir:
Sipariş ve taşıma
Đşlemler
Belgeler
Muhasebeleştirme ve Düzenleme
Stoklama
Đşlemler
Đşlemler
Belgeler
Satışlar
-Sipariş fişi
Sipariş
Siparişlerin
çıkması
Eşyanın
(varışı)
-Satış faturaları
-irsaliyeler
-Satıcı katalogları
-Yazışmalar
Belgeler
-Faturalar
Siparişlerin
Üretimde
Muhasebesi
kullanılması
yola Taşıma belgeleri
-Nakit ödemeler
-Banka hesap özetleri
-Sigorta
-Üretim Fişleri
Eşyanın
Ürünlerin çıkışı
muhasebe
-Elleçleme
Ödemelerin
kayıtlarına
-Depolama
Muhasebesi
alınması
alınması -Teslim fişi
Ödemelerin
-Nakit ödemeler
Muhasebesi
-Banka hesap özetleri
-Alış fişi
-Eşyanın muhasebe
kayıtlarına alınması
Stoklama
Faturalar
Alışların
Muhasebesi
Yukarıda gösterilen şema aracılığıyla iki unsurun işletme içindeki kontrolü gerçekleştirilebilir:
212
-Referanslar
-Tahsisler
Eşyanın
Sipariş
Siparişin
Gümrüklenmesi
Taşınması
Belgeler
Teslim
Satış/Üretimde
Alınması
Kullanılması
Satıcı
Sigorta ve
Fatura,
Teslim Fişi
Stoktan Çıkış
Katalogları,
Taşıma
Çeki listesi,
Alış Fişi
Fişleri,
Sipariş Fişi,
Sözleşmesi,
Taşıma
Stok
Satış Faturaları
Yazışmalar,
Uluslarası
Makbuzu,
Defterine
Đrsaliyeler
Proforma
Taşıma
Sigorta
Kaydı
Üretim Fişleri
Fatura
Belgesi,
Makbuzu,
Sözleşmeler
(TIR
TIR Karnesi,
Karnesi,
CMR,
CMR,
Tahlil veya Diğer
Hamule
Alınması
Senedi,
Gereken
Konşimento,
Sertifikalar
Orijinal
Manifesto)
Muhasebeleştirme
Siparişin
Teslim
Teslim Şekline
Alışların ve
Üretime
Muhasebesi
Şekline
Göre Ödemelerin
Yapılan
Alınışın veya
Göre
Muhasebesi
Giderlerin
Satışın
Ödemelerin
(Banka Hesap
Muhasebesi
Muhasebesi
Muhasebesi
Özeti)
213
Örnek Bildirim Mektubu
EK: 2
T.C.
GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI
KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Đstanbul Uygunluk Değerlendirme Birimi
Sayı:
Konu: Uygunluk Değerlendirme bildirimi
PASA DIŞ TĐCARET A.Ş.
GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE
Tirebolu Sok. No.7/1
Ayrancı/ANKARA
Firmanız, 4458 sayılı Gümrük kanunun 73 ncü maddesi ve Uygunluk
Değerlendirme Yönetmeliği uyarınca uygunluk değerlendirmesi kapsamına
alınmıştır. Bu bağlamda, firmanızın 2005 yılı gümrük işlemleri yaklaşık MayısHaziran 2006 döneminde incelenerek, firma yetkililerinin aktif katkı ve
katılımlarıyla firmanızın gümrük işlemleri değerlendirilerek uyum düzeyi üst
düzeye çıkarılmaya çalışılacaktı.
Bu amaç doğrultusunda hazırlanan ve 01.04.2006 tarihine kadar karşılanarak
intikal ettirilmesi gereken anket soru formu ilişikte gönderilmektedir.
Yapılacak çalışmanın amaç ve kapsamı, dönemi, planı ve anket sorularına
verilen karşılıkların değerlendirmek üzere, firmanızın üst düzey yetkilileri ile
gümrük müşaviri veya gümrük işlemlerinde sorumlu yetkilisinin de hazır
bulunacağı bilgilendirme toplantısı 15.05.2006 tarihinde merkez idare
binanızda yapılması planlanmaktadır.
Bilgilerini ve toplantı konusunda aşağıda yer alan telefon numarasından temasa
geçilmesini rica ederim.
Mehmet YILDIRIM
Gruba Başkanı
Ek.1 anket soru formu
214
EK: 3
ĐŞLETMEYE YÖNELĐK ANKET / SORU BĐLDĐRĐMĐ (Örnek)
a. Genel Đdari Bilgi: Lütfen aşağıda yer alan bilgi taleplerinin eksiksiz ve
doğru olarak karşılandığını gözden geçirerek kontrol ediniz.
1.
Firmanın tam adı ve vergi numarası,
2.
Genel olarak idari yapı, yönetim şeması ve benzeri
bilgiler,
3.
Muhasebe görevlilerinin ad ve unvanları,
4.
Firmanın varsa yan kuruluşları, iştirakleri, bağlı
ortaklılarına ait bilgiler,
5.
Đlişkide bulunduğu yabancı firmaların unvan ve
adresleri,
6.
Firmanın
yaptığı
faaliyete
ilişkin,
ürünlere,
bölümlere, müşterilere, çalışan sayısı, üretim yerine
ait genel bilgiler,
7.
Bu bildirimi hazırlayan personelin adı, unvanı,
telefon numarası,
b. Gümrükle Đlgili Faaliyetler: Lütfen aşağıda yer alan bilgi taleplerinin
eksiksiz ve doğru olarak karşılandığını gözden geçirerek kontrol ediniz.
1.
Gümrük mükellef numarası,
2.
Gümrük
işlemlerinin
yürütüldüğü
daire,
şube,
bölümü ait idari yapılanma,
3.
Firmanın işlemlerini yürüten Gümrük Müşavirlerinin
ad ve adresleri,
4.
Ana yabancı tedarikçilerin ad ve adresleri (kıymet
olarak
toplam
gerçekleştirildiği),
215
ithalatın
%10’dan
fazlasının
5.
Đthal edilen malın dağıtımı (üretime sunulması,
doğrudan satışa çıkarılması gibi),
6.
Đhracat varsa bun ait genel bilgiler,
7.
Đthalatın gümrük rejimi olarak dağılımı
c. Kayıt Sistemi:
1.
Gümrük bilgilerin hazırlanmasında kullanılan bilgi
ve kayıtların kaynağının tanımlanması. Aslından
nasıl
oluşturulduğu,
tutulduğu
ve nakledildiği,
kullanma ve arşivlemesinin nasıl yapıldığı,
2.
Kayıtların tutulduğu ve saklandığı yerler,
3.
Aşağıda yer alan konularda yabancı malların
tedarikinde kullanılan mali sorumlu, belge ve hesap
işleyişinin akım şeması veya/ve tanımlaması,
- Yabancı malların satın alınması,
- Yabancı mallara ait makbuz/alındılar,
- Defterlere kaydı,
- Yabancı satıcıya yapılan ödemeler,
- Müşterilere dağıtım,
- Eğer varsa, malların ihracatı,
4.
Yukarıda
belirtilen
işlemlerden
sorumlu
olan
personelin belirlenmesi,
5.
Yukarıdaki işlemlerin
hesapların
işlemleriyle
fatura
belirtilmesi,
mali
ilişkilendirmede
numaraları,
numarası
kaydında kullanılan
gibi
gümrük
bağlayıcılar
ana
kayıtları
gümrük
kullanılan
gümrük
beyanname
varsa
tescil
bunların
açıklanması,
6.
Yabancı mal alımlarında ne tür ödeme yöntemi
kullanılmakta, ödemeler hangi para birimi üzerinde
yapılmakta, hangi sıklıkla ödeme yapılmaktadır.
216
7.
Genellikle ne kadar sürede muhasebeye kaydına
geçilmektedir. Bekleme süresi ne kadardır.
d. Đçsel Kontrol
1.
Yukarıda belirtilen gümrük işlemlerin yürütülmesiyle
ilgili firmanın resmi politikası ve işlem el kılavuzu
veya yazılı talimatı nelerdir. Eğer resmi yazılı yöntem
yoksa gümrük kanunu, yönetmeliği ve kurallara
uygunluğun sağlanabilmesi için firma tarafından
uygulanan yöntemler hakkında özet bilgi veriniz,
2.
Yardım, komisyon, telif hakkı, patent ücreti, taşıma
ve
diğer
benzeri
bildirilmesini
giderlerin
sağlamak
için
gümrüğe
hangi
doğru
yöntem
uygulanmaktadır.
3.
Malın kıymeti dışında uluslararası taşıma ve sigorta
gibi giderlerin doğru ve tam olarak belgelenmesini
sağlamak için ne tür yöntemler kullanılmaktadır.
4.
Gümrük işlemleriyle ilgili olarak firmanın içsel
kontrol
sisteminin
etkinliğinin
değerlendirme
sonuçlarını açıklayın,
e. Gümrük Kıymeti
1. Firmanın ithal edilen malın satıcılarıyla bağı var mı? nasıl bir
ilişki mevcut, firma bu ilişkiden dolayı herhangi bir mali veya
ticari menfaat sağlamakta mıdır?
2. Yabancı satıcıya ithal edilen malın fatura edilen kıymetin
hepsi ödenmekte midir? Ödeme dönemi nedir? Gümrük giriş
işleminde kullanılan faturada gösterilmeyen herhangi bir ilave
ödeme var mı? Lüttfen aşağıda yer alan numaraları yazılı
ithalata ait faturalar için yapılan ödemeleri belgelendiriniz:
217
(seçilen ithalatta kullanılan faturaların listesi)
3. Firma yurt dışındaki herhangi bir satıcıya mali veya maddi
yardım sağlıyor mu? Örneğin, firmaya:
a. Üretilen ürünlerden veriliyor mu?
b. Kullanılmak üzere makine tahsis edimli mi?
c. Plan veya proje sunuldu mu?
d. Fabrika giderleri için ödeme yapılıyor mu?
e. Yurt dışındaki fabrikada çalışan herhangi bir kişi için
ücret ödeniyor mu?
f. Malın üretilmesi için araştırma ve geliştirme desteği
veriliyor mu?
g. Yabancı satıcı için borç veriliyor mu?
yukarıdaki işlemlerde kullanılan ana hesapları belirtiniz.
4. Firma, yurt dışındaki satıcı firmanın temsilcisi ise ilişki ve
satış koşullarını açıklayın, varsa yazılı anlaşma örneğini lütfen
ekleyin,
5. Firma nasıl ve ne zaman ithal edilen mal için isim/marka
almıştır.
6. Malın fabrikadan alınıp yurt dışı ve içi taşınması, yurda giriş
noktasına getirilmesi ve son varış yerine ulaştırılmasına
varıncaya kadar ki taşıma işlem ve sorumlulukları açıklayın.
Muhtelif taşımalara ait ücretlerin kaydedildiği ana hesapları
belirtiniz.
7. Firma veya satıcı ile nakliyeci arasında yapılan yüklenme,
taahhüt anlaşmasını açıklayın. Nakliyeci tarafından herhangi
bir geri ödeme yapılmış ise açıklayın ve kaydedildiği ana
hesapları belirtiniz.
8. Karı ve tüm maliyetleri kapsamayan yurt dışı satıcının mal
fiyatını açıklayın,
9. Hesap dönemi içerisinde veya diğer zamanda, firmaya ve/veya
satıcıya, ödenen ve intikal eden, ithal edilen malla ilgili olarak
218
fiyat artışı, iade, avans veya fiyat düzenlemesi (doğrudan veya
dolaylı olarak yabancı satıcı ve ihracatçıdan) varsa lütfen
açıklayın ve bu işlemlerin kaydedildiği ana hesapları belirtin.
10. Döviz kurundaki dalgalanmasının muhasebeleştirilmesi ve
işlemlerini açıklayın ve kayıt edildiği ana hesapları belirtiniz.
11. Mal için yapılan ödeme dışında yapılan araştırma ve
geliştirme, organizasyon gideri gibi yapılan diğer ödemeleri
açıklayın.
12. Yurt içine ithal edilen malın satış fiyatının belirlenmesi veya
kontrol edilmesine ait koşullar varsa bunları açıklayın.
13. Đthal edilen mal için firmanın ödediği fiyat, yabancı firmanın
belirlediği koşul veya sınırlamalara bağlı olarak belirlenmişse
açıklayın.
14. Aracı kullanılmış ise buna ait koşulları açıklayın. Aracıların ad
ve adreslerini açıklayınız ve bu işlemlerin kaydedildiği ana
hesapları belirtiniz.
15. Đthal mal için telif ve lisans ücreti ödenmiş ise bunun
koşullarını açıklayın. Lütfen telif ve lisans anlaşmalarının
örneklerini ekleyin ve bunların kaydedildiği ana hesapları
belirtin.
16. Eğer varsa kota, visa ve lisans alma ve ödeme şartlarını ve
sorumluluklarını
açıklayın.
Đşlemlerin
kaydedildiği
ana
hesapları belirtiniz.
17. Transfer fiyatlama varsa buna ilişkin anlaşma örneğini ile
bununla ilgili Maliye Bakanlığı ve diğer kurumlara ilettiğiniz
bildirim ve belgeleri ekleyiniz.
219
EK: 4
ĐÇSEL KONTROL SORULARI (Örnek)
Burada ele alınacak hususlar hem yöneticilere hem da denetçilere, firmanın
içsel kontrol mekanizmasının ne kadar/ nasıl iyi düzenlendiğini, çalıştığını ve ihtiyaç
duyulduğunda ne, nerede, nasıl iyileştirilebileceğini belirleme konusunda yardımcı
olacak bilgiler içermektedir. Ayrıca, özellikle büyük ve karmaşık firmalarda, malı
denetimi yapalar için soruların oluşturulmasında ve firma personeliyle yapılan
görüşmeyi yönlendirmede yararlanılabilir,
Çevrenin Kontrolü
Yönetici ve çalışanlar, örgütlenme yoluyla bir atmosfer, çalışma ortamı
yaratırlar ve sürdürürler, bu ortam, içsel kontrole ve yöneticilere yönelik destekleyici
ve olumlu bir yapı oluşturur. Bunun başarılmasını çeşitli faktörler belirler. Yönetici
ve denetçiler olumlu kontrol ortamının başarılıp, başarılmadığını anlayabilmek için
bu kontrol ortamını belirleyen faktörlerin her biri üzerinde durmalıdırlar.
Üzerinde durulması gereken noktalar aşağıda belirtilmiştir. Yönetici ve
denetçiler şekilden ziyade kontrolün gerekliliği üzerinde durmalıdırlar. Çünkü belki
kontrol oluşturulmuş fakat çalışmıyor olabilir.
220
Đçsel Kontrol Noktaları
Değerlendirme
Doğruluk ve Ahlaki Değerler
1.
Yönetim, ithalat servisinde çalışanlarına doğruluk ve ahlaki
davranışları vurgulayan ortamı yaratmış ve ahlaki olmayan
davranışlara karşı bir yaptırım oluşturulmuştur.
2.
Gümrükle ilişkiler yüksek düzeyde doğruluk ilkesiyle
yönlendirilmekte:
• Sonradan
farkına
varılan
düzeltmeler
gümrüğe
bildirilmekte,
• Yönetim, denetçi ve diğer kontrolörlerle işbirliği
içerisinde, mevcut sorunlar onlardan saklanmıyor ve
onların getirdikleri öneri ve değerlendirmelere değer
verilmektedir.
3.
Firma, gümrüğün taleplerinin karşılanması için gerekli
işlemleri anlamış ve iyi tanımlamış, zamanında ve uygun
şekilde karşılanmasına dikkat ediyor.
Sorumluluk ve Yeterlilik
1.
Yönetim, uygun yöntemle gümrükle ilgili işlerin gerektirdiği
yetenek, beceri ve bilgi değerlendirmesini yapıyor.
2.
Firma, çalışanlarına gümrükle ilgili yeterlilik düzeyini
muhafaza etmeye ve iyileştirmeye yönelik eğitim ve öneriler
sağlıyor.
• Çalışanların
ihtiyaçlarını
karşılayacak
uygun
eğitim
programı mevcut.
• Firma, sürekli eğitimin gerekliliğinin bilincinde ve eğitim
almış personelin durumları kontrol ediliyor.
Yönetimin Düşüncesi ve Çalışma Şekli
1.
Yönetim, gümrüğe doğru bilgilerin aktarılmasını vurgulayan
yaklaşım sergilemektedir.
2.
Yönetim, gümrük işlemleri üstünde anahtar rolü üstlenen
yetenekli personele gereken önemi veriyor.
221
3
Firmanın ithalat servisi, gerektiğinde diğer servislerle iletişim
kurma yetkisi yeterli düzeyde var ve ithalat servisi ile diğer
servisler arasında gümrük işlemlerinin gerektirdiği bilgi ve
sorumlukla ile ilgili güçlü ve eş zamanlı koordinasyon
mevcut.
4.
Yönetim,
gümrük
çalışanlarının
çalışmalarına,
dışsal
denetçilere ve gümrükle ilgili diğer çalışmalara gereken
önemi veriyor ve ilgili çalışanları bilgilendiriyor.
5.
Đthalat servisi ile orta düzey yöneticiler arasında uygun
karşılıklı iletişim mevcut.
Đdari Yapı
1.
Đthalat servisi uygun yerde oluşturulmuş.
2.
Gümrük işlemleriyle ilgili önemli sorumluluk ve yetkiler
belirlenmiş ve tüm idareyle iletişimi kurulmuş. Özellikle
aşağıdaki:
• Önemli işlem ve faaliyetlerden sorumlu karar verme
konumunda
olan
yöneticiler,
tamamen
görev
ve
sorumluklarının farkındalar.
• Karar veren ve önemli noktalardaki yöneticiler içsel
kontroldeki
sorumluklarını
anlamışlar
ve
birlikte
çalıştıkları personelin kendi sorumluluklarını anlamalarını
sağlamışlar.
Yetki ve Sorumluluklarının Dağılımı
1.
Firma uygun şekilde yetkilendirmeyi ve idari hedef ve
amaçları gerekleştirmek üzere, gümrük işlemleriyle ilgili
sorumluluğu uygun personele devretmiş ve paylaştırmıştır.
• Yetki ve sorumluluk açık olarak idarenin her kesiminde
paylaştırılmış / belirlenmiş.
• Karar verme sorumluluğu açık olarak yetki ve sorumluğun
dağılımıyla ilişkilendirilmiştir.
2.
Her bir çalışan, kendi yaptığı işlemin nasıl gümrük
işlemleriyle ve diğerlerin işleriyle ilgili olduğunu ve
222
etkilediğini bilir ve gümrükle ilgili içsel kontroldeki rolünün
farkındadır.
3.
Gümrük
işlemleri
için,
yetkinin
dağlımı
sorumluluk
dağılımıyla ilişkili ve uyumludur.
•
Belli düzeyde çalışanlar sorunları çözme ve uygulamayı
iyileştirmede yetkilendirilmişlerdir.
•
Đşin yaptırılmasına yetkilendirilmiş alt düzeydekilerle,
ilgili üst düzey personel arasında uygun bir denge
mevcuttur.
Đnsan Kaynakları, Politikaları ve Uygulamaları
1.
Gümrük işlemlerinde çalışanların sorumlulukları gerektiği
gibi gözetlenip denetleniyor.
Gözetim Grupları
1.
Firma içerisinde, işlemleri ve programları gözlemleyen ve
gözden geçiren mekanizmalar mevcuttur.
• Firmada,
gümrük
işlemlerinin
işsel
mali
denetim
çalışmalarını gözden geçiren üst düzey yönetim kurulu
veya heyeti vardır.
• Đçsel mali denetim çalışanları, firmanın gümrük işlem ve
sistemlerini gözden geçirir ve yönetime bilgi sağlar, tahlil,
değerlendirme, öneri ve tekliflerde bulunurlar.
Risk Değerlendirmesi
Đçsel kontrolün ikinci parçası risk yönetimidir. Risk değerlendirmesinin ön
koşulu, firma hedefinin ve amacının tutarlı ve açık olarak, hem idari hem de
çalışma düzeyinde ortaya konmasıdır. Öncelikle amaçlar oluşturulmalıdır.
Firmanın, bu amaçlara etkin ve verimli olarak ulaşmasını engelleyebilecek
riskleri belirlemeye ihtiyacı vardır. Đçsel kontrol, firmanın içsel ve dışsal olarak
karşı karşıya kaldığı risklerin değerlendirmesini sağlamalıdır. Riskler belirlenir
ve olası etkileri tahlil edilir. Yönetim, daha sonra risk yönetimi için yaklaşımını
223
kesin ve açık olarak belirler. Bu riskleri azaltmak için gereken içsel kontrol
çalışmalarına ve etkin ve verimli işlemler, doğru gümrük bilgileri, yasa ve
düzenlemelere uyum için ulaşılması gereken içsel kontrol amaçlarına karar verir.
Yönetici veya değerlendirmeyi yapan, amaçların ortaya konulmasında, risklerin
belirlenmesinde, risk tahlilinde ve risk yönetimde yönetim süreci, yöntemi
üzerinde duracaktır.
Aşağıda belirtilen listedeki etkenler üzerinde durulabilir.
Đçsel Kontrol Noktaları
Değerlendirme
Faaliyet Amaçlarının Tespiti
1. Firmadaki
gümrük
biriminin
amaçları,
firmanın
amaçlarıyla uyumlu, bağlantılıdır.
Risklerin Belirlenmesi
1. Yönetim gümrük risklerini belirler.
• Risklerin belirlenmesinde nitel ve nicel yöntemler
kullanılmış, tekrarlama süresi ve zamanı esas
alınarak göreceli risk derecesi belirlenmiştir.
• Riskin
belirlenmesinde,
derecelendirilmesinde,
tahlilinde ve hafifletilmesinde uygun personelle
iletişim içerisinde bulunulmuştur.
• Belirlenen riskler, kısa ve uzun dönem tahmin ve
stratejik planlamada yer almıştır.
• Belirlenen riskler, mali denetim, değerlendirmelerde
üzerinde durulan nokta olarak ortaya çıkmaktadır.
2. Dışsal
faktörlerden
dolayı
ortaya
çıkan
gümrük
işlemlerine ait riskleri belirleyecek yeterli mekanizmalar
mevcuttur. Firma şu riskler üzerinde durmalıdır:
• Toplum, gümrük idaresi ve Meclisin beklenti ve
ihtiyaçlarında değişikliğin meydana gelmesi,
•
Yeni mahkeme kararı, kural, yönetmelik veya
224
yasaların ortaya çıkması,
•
Đş ortamı, politik veya ekonomik değişiklerin
sonucunda oluşan,
•
Önemli
satıcılar,
aracılar,
yükleniciler
ve
temsilcilerle mevcut ilişkilerden,
•
Diğer firma ve yurt dışı bağlantılarla ilişiklerden
ortaya çıkan,
3. Đçsel faktörlerden dolayı ortaya çıkan gümrük işlemlerine
ait riskleri belirleyecek yeterli mekanizmalar mevcuttur.
Firma şu riskler üzerinde durmalıdır:
•
Gerekenden
daha
az
faaliyet
ve
personel
sonucundan oluşan,
•
Yabancı kaynaklı, ithalat işlemleri veya işlem
sürecindeki önemli değişiklik sonucunda,
•
Yeni ürün, üretim hattı veya diğer iş faaliyetleri
sonucunda meydana gelen,
•
Yeniden yapılanma veya organizasyon sonucunda
ortaya çıkan,
•
Bilgi sisteminin akışından,
•
Personel değişikliğinden veya yeterli nitelikte
olmayan veya eğitim görmeyen yeni personelden,
•
Hızlı büyüme veya ithalat işlemlerindeki ani artış
sonucunda,
4. Yönetim, geçmişte karşılaşılan uyum problemleri gibi
diğer faktörler üzerinde durmaktadır.
Risk Tahlili
1. Gümrük riskleri belirlendikten sonra, yönetim olası
etkilerinin tahlilini yapmalıdır. Aşağıdaki hususları
dikkate alarak:
•
Yönetim, risk tahlili için resmi veya resmi
olmayan süreç oluşturmuştur.
225
•
Düşük, orta ve yüksek riskleri belirlemek için
kıstas oluşturulmuştur.
•
Risk tahlili için uygun düzeyde yönetici ve
çalışanlar ayrılmıştır.
•
Faaliyet amaçlarına bağlantılı olarak riskler
belirlenmiş ve tahlil edilmiştir.
•
Risk tahlili, riskin ağırlığı ve yoğunluğu dikkate
alınarak yapılmaktadır.
•
Risk tahlili, her bir riskin oluşma sıklığı ve
olasılığı ile düşük, orta veya yüksek kategoride
olup olmadığını belirlemeyi de kapsamaktadır.
•
Belirleme, riski azaltmak veya yönetmek için nasıl
en iyisi ve hangi özel işlem, eylem alınması
gerektiği konularında yapılmalıdır.
2. Yönetim, gümrük uyumuyla ilgili risk yönetimi için
yaklaşım geliştirmiş ve ne kadar risk kabul edilebilirliğine
dayanan kontrol oluşturulmuştur.
•
Bu yaklaşım, firmanın gümrük işlemlerine bağlı
olarak firmadan firmaya değişiklik gösterecektir.
•
Bu yaklaşım, riski uygun görülen kabul edilebilir
düzeyde tutmaya göre şekillendirilmiş ve yönetim
kabul edilebilir risk düzeyinin belirlenmesinde
sorumluluğu yüklenmiştir.
•
Özellik
arz
eden
riskleri
azaltmaya
veya
yönetmeye dayanan özel kontrol işlemleri ve
faaliyetlerine karar verilmiş ve buna ait uygulama
gözlemlenmektedir.
Değişim Sürecinde Risk Yönetimi
1. Firma, hükümet, ekonomi, endüstri, düzenleme, faaliyet
veya gümrüğe uyumu etkileyebilecek diğer şartlardaki
değişmenin yarattığı riskleri belirleyecek, tanımlayacak
226
ve karşı tedbir alacak mekanizmalara sahiptir.
2. Firma, gümrük uyumunu çok önemli ve yaygın olarak
etkileyebilecek değişikliklerin oluşturabileceği risklere
özel dikkat göstermektedir.
3. Firma, aşağıdaki hususlardan ortaya çıkabilecek risklerin
farkında:
•
Gümrük bilgi sistemindeki değişiklikten,
•
Hızlı
büyüme
ve
genişlemeden
veya
hızlı
küçülmeden,
•
Gümrük rejimleri altındaki ithalatlardan veya
firmanın yeni faaliyetlerinden,
•
Yeni bölgelerden yapılan ithalatlardan.
Kontrol Faaliyetleri
Đçsel kontrolün üçüncü parçası kontrol faaliyetleridir. Đçsel kontrol
çalışmaları olan politikalar, işlemler süreci, teknikleri ve mekanizmalar,
uygulanan risk değerlendirme sürecinde belirlenen riskleri hafifletmeye yönelik
yönetimin alacağı kararlarda yardımcı olur. Kontrol faaliyetleri, firmanın
planlama, uygulama ve gözden geçirme sürecinin vazgeçilmez parçasıdır.
Kontrol faaliyetleri, firmanın tüm düzeyde ve işlemlerinde ortaya çıkar.
Uygun görme, yetkilendirme, doğrulama, yeniden değerlendirme, verimliliğin
gözden geçirilmesi, güvenlik faaliyetleri, belge ve kayıt tutma gibi oldukça geniş
bir alanda farklı işlemleri kapsar. Yönetici veya değerlendirici her bir anlamlı
faaliyet için belirlenmiş hedef, amaçlarla ilgili risklere yönelik firma yönetiminin
emirleri kapsamındaki kontrol faaliyetlerini üzerinde durmalıdır. Bu nedenle,
yönetici veya değerlendirici, kontrol faaliyetlerinin risk değerlendirme süreciyle
227
ilgili olup olmadığı ve bunların uygulanan yönetim talimatlarına uygun olup
olmadıkları üzerinde durmaları gerekir. Đşsel kontrol işlemlerinin yeterliği
değerlendirilirken, gözden geçirilen uygun kontrol faaliyetlerinin oluşturulup
oluşturulmadığı, sayısal olarak yeterli olup olmadıkları ve bu faaliyetlerinin etkin
çalışma, işleme düzeyi üzerinde yoğunlaşılmalıdır. Bu tahlil ve değerlendirme
bilgisayar sistemi üzerindeki kontrolü de kapsamalıdır. Yönetici veya
değerlendirici, sadece risk değerlendirme sürecindeki kontrol faaliyetlerinin
oluşturulup oluşturulmadığı üzerinde durmamalı, aynı zamanda bunların gerekli
şekilde kullanılıp kullanılmadığı üzerinde de durmalıdırlar.
Đçsel Kontrol Noktaları
1. Gümrük
işlemleriyle
ilgili
uygun
Değerlendirme
politikalar,
işlemler,
teknikler ve mekanizmalar mevcuttur.
• Yönetim
risklerin
belirlenmesi
ve
uygulamanın
yönlendirilmesi için gereken kontrol faaliyetleri ve
eylemlerini belirlenmiştir.
2. Gerekli olarak görülen kontrol faaliyetleri yerinde ve
başvurulmaktadır.
• Politika ve çalışma talimatlarında tanımlanan kontrol
faaliyetlerine gerçekten ve etkin olarak başvurulmaktadır.
• Çalışanlar ve üstleri, içsel kontrol faaliyetlerinin amaçlarını
anlamışlar.
Bilgi ve Đletişim
Đçsel kontrolün dördüncü unsurunu, firmanın çalışması ve faaliyetlerini
kontrol etmesi için dışsal olduğu kadar içsel durumuyla ilgili güvenilir bilgilerin
oluşturulmasıdır. Bilgiler kaydedilmeli, uygun şekilde ve zamanında firma içindeki
yöneticilere veya diğer çalışanlara iletilmelidir. Yönetici ve/veya değerlendirmede
228
bulunanlar, bilgi ve iletişim sisteminin içsel kontrol amaçlarını karşılayacak düzeyde
olup olmadığı ve kurumsal ihtiyaçlara cevap verip vermediği üzerinde durmalıdırlar.
Đçsel Kontrol Noktası
Değerlendirme
1. Đçsel ve dışsal kaynaklardan gümrük işleriyle ilgili bilgiler
toplanmakta
ve
belirlenen
amaçlarla
ilgili
faaliyet
performanslara ilişkin raporun parçası olarak yönetime
sunulmaktadır.
2. Gümrük
işlemleriyle
ilişkili
bilgiler
belirlenmekte,
toplanmakta ve yeteli ayrıntılarla, doğru şekil ve formatta,
görev ve sorumluluklarını etkin ve verimli olarak yerine
getirmelerine imkân verecek yeterli zaman içerisinde doğru
kişiye dağıtılmaktadır.
3. Yönetim,
gümrük
işleriyle
ilgili
etkin
içsel
iletişim
oluşturulmasını sağlamıştır.
• Çalışanlar içsel kontrol yaklaşımını, bunu içerisindeki
rollerini ve yaptıkları işlerin diğerlerinin çalışmalarıyla
nasıl ilişkili olduğunu anlamışlardır.
• Çalışanlar, beklenmeyen durum meydana geldiğinde,
sadece olay üzerinde değil neden üzerinde de durmaları
gerektiği, böylece içsel kontroldeki potansiyel zayıflıkların
belirlenebileceği ve ileride daha fazla zarar meydana
gelmeden
düzeltilebileceği
konusunda
bilgilendirilmişlerdir.
• Đdare içerisinde aşağı/yukarı veya karşılıklı kolay bilgi
akışını ile değişik işlemleri yapan birimler arasında kolay
iletişim sağlayacak mekanizmalar mevcuttur.
4. Yönetim, gümrük uyumunu etkileyebilecek gruplarla etkin
dışsal iletişimi sağlamaktadır.
• Müşteriler, satıcılar, danışmanlar, müşavirler ve gümrük
uyumuyla ilgili anlamlı katkı sağlayabilen diğerleriyle açık
229
ve etkili iletişim kurulmuştur.
• Gümrük ve diğer devlet birimleriyle iletişim teşvik
edilmektedir.
• Yönetim,
gümrük
idaresinin
öneri,
düzenleme
ve
tavsiyelerine dikkate almakta, zayıflıkları belirleyecek
veya sorunları düzeltecek işlemleri uygulamaktadır.
Đzleme
Đçsel kontrolün beşinci ve son parçası ise izlemedir. Đçsel kontrolü izleme
performansının niteliğini değerlendirme ve denetim ve diğer gözden geçirmelerde
bulunanların etkili olarak düzeltilmesini sağlamalıdır. Đçsel kontrolün izlenmesi süre
gelen izleme faaliyetleri ve içsel kontrol sisteminin ayrı olarak değerlendirilmesini
kapsar. Süre gelen izleme normal işlemleri, yönetme ve kontrol işlemlerini kapsar,
ayrı değerlendirme ise, belli zamanda içsel kontrolün etkinliğine yoğunlaşan yeni bir
bakıştır.
Đçsel Kontrol Noktaları
Değerlendirme
Sürekli izleme
1. Yönetim, gümrük işlemlerinin sürekli izlenmesini sağlayan ve
sorunun
olduğu
noktayı
belirlemeye
yönelik
özel
değerlendirme yapacak stratejisi ve düzenli gerekli testi yapan
sistemi var.
• Yönetimin stratejisi, performans izleme ve amaçların
kontrolüne ilişkin düzenli geri besleme sağlar.
• Đzleme
stratejisi,
değerlendirmeyi
özel
gerektiren
gözden
gümrükle
geçirmeyi
ilgili
ve
önemli
faaliyetlerin belirlenmesini kapsar.
• Strateji, özel gümrük işlemleri için kontrol faaliyetlerinin
düzenli değerlendirilmesine yönelik planı da kapsar.
2. Normal faaliyetler sırasında firma çalışanları içsel kontrolün
230
etkili çalışıp çalışmadığı konusunda bilgi sağlamaktadır.
3. Đçsel kontrolün etkin olup olmadığı konusunda yönetime geri
belseme sağlamak amacıyla firma çalışanlarıyla toplantı
yapılmaktadır.
Özel Değerlendirme
1. Đçsel kontrolün ayrı değerlendirilmesinin sıklık ve kapsamı
firma için uygun düzeyde:
• Risk değerlendirmesinin sonuçları ve sürekli izlemenin
etkinliği, özel değerlendirmenin kapsam ve sıklığını
belirler.
• Đçsel
kontrolün
uygun
bölümleri
düzenli
olarak
değerlendirilmektedir.
• Đçsel veya dışsal denetçiler dahil gerekli bilgi ve
yeteneklere
sahip
kişilerce
özel
değerlendirme
yönlendirilmektedir.
2. Firma içsel kontrolün değerlendirilmesine yönelik yöntemi
mantıklı ve uygun görülmektedir. Aşağıdaki noktalar dikkate
alınmış:
• Kullanılan
yöntem,
değerlendirmeyi,
liste
anket
kullanılarak
soruları
gibi
yapılan
diğer
oto
araçları
kapsamaktadır.
• Özel değerlendirme, içsel kontrol çalışmalarını doğrudan
test eden ve kontrol şeklinin gözden geçirilmesini de
kapsıyor.
• Değerlendirme grubu uyumlu çalışma için değerlendirme
sürecine ilişkin plan geliştirmiştir.
Denetim Kararı
1. Firma, denetim ve gözden geçirmede rastlanılan bulguları öne
çıkaran mekanizmalara sahiptir.
• Yöneticiler, denetim ve değerlendirme sonuçlarını zaman
kaybetmeden değerlendirip gözden geçiriyorlar.
231
• Yönetim, öneri ve eksikleri yerine getirecek uygun
işlemleri belirliyorlar.
• Düzeltici işlemler uygulamaya konuyor veya iyileştirmeler
belirlenen zaman diliminde yerine getiriliyor.
2. Firma yönetimi,
232
EK: 5
Fransız Gümrüklerinin Uyguladığı Şirketlerin Đç Đşleyişi Konusundaki Analiz
Planı
Puanlar
AŞAMALAR
RĐSKĐN
SONUÇ ve
Zayıf-
TANIMI
ANALĐZ
Güçlü
A- GÜMRÜKLEME
ORGANĐZASYONU
A1. YERĐNDE
GÜMRÜKLEME USULÜ
(18/11/92 tarihli ve 5719 sayılı
Gümrük bülteni )
A11. Đthalat
A111. Kullanılan gümrük
rejimleri
- Aynı zamanda hem serbest
dolaşıma giriş (SDG) hem de
dahili tüketime sunuş (KDV
ya muaf ya da ödenmiş)
- Topluluk vergisi yönünden
ekonomik etkili rejime tabi
olduktan sonra SDG ve dahili
tüketim
(Dahilde
işleme
rejimi/antrepo)
- Hem SDG hem de mali
yönden
ekonomik
etkili
rejime tabi olması (ulusal
dahilde işleme rejimi)
- Topluluk vergisi yönünden
ekonomik etkili rejime tabi
olması
(Dahilde
işleme
233
rejiminde vergilerin askıya
alınması
sistemi,
dahilde
işleme rejiminde vergilerin
geri ödenmesi sistemi)
- Serbest
dolaşıma
girdikten
sonra topluluk sınırları dışına
tekrar ihracat (DAÜ -Deniz
aşırı ülkeler)
- Fransa
ile
DAÜ
arasında
yapılan mübadele sonrasında
eşyaların
dahili
tüketime
sunulması
- Fransa
ile
DAÜ
arasında
yapılan mübadele sonrasında
eşyaların
mali
yönden
ekonomik etkili rejime tabi
olması
A112.Ambar
veya
geçici
depolama yerlerinin kullanımı
A12. Antrepo rejimin öngördüğü
durumlarda çıkışa tabi olma
A14. Beyan şekli
Tek idari belge
Manuel
SOFI
Stok
defterine
kayıt yolu
Tamamlayıcı
beyan:
- Parça parça
- Genel (aylık)
A2. GÜMRÜKLEME
ĐŞLEMĐNDEN SORUMLU
234
SERVĐSĐN ĐNCELENMESĐ
A21. Şirketin bünyesinde
Alım prosedürüne Ayrıntılı
servisin yeri
entegre olamama teşkilat şeması:
riski
-Lojistik servis
-Đşletme servisi
-Kabul servisi
A22. Servisin diğer yetkileri
Koordine olamama Yetkilerin
riski
niteliği,
gümrükleme
işlemiyle
uyumu
A23. Bulunduğu yer
Đlgili diğer
Bodrum katta,
servislerden uzak
antrepo
olma riski
girişinde vb.
A24. Servisin Yapısı
Şirket gümrük
müşavir
hizmetlerinden
yararlanıyor
mu?
A241. Çalışan Sayısı
Tatil
dönemlerinde
personel
yetersizliği riski
A242. Kişilerin Kimliği
A243. Görev paylaşımı (Kim
Servisin iç
hangi işi yapıyor?)
teşkilat şeması
A244. Kişilerin gümrüklerle
Mesleki
bilgi Kabul ve
ilgili olarak eğitilmesi
yetersizliği riski
işletme
servisleri
yerinde
gümrükleme
usulüyle ilgili
235
bir eğitim
görmeleri.
A2441. teorik eğitim
Niteliği
A2442. mesleki deneyimler
Niteliği
A25. Teknik araçlar
Varış belgeleri ve
A251. servise özgü haberleşme
yükleme
araçları (telefon, faks, makinesi
belgelerini
vb.)
ulaştırma
zorlukları
A252. Bürolar
A2521. Ulaşım kolaylığı
Kontrolleri
yapma zorluğu
A2522. Đş gereçlerinin
bulunması (tartı aleti vs...)
A2523. Büroların güvenliği
Gözetim
(gözetim araçları)
kameraları,
bodrum
katında
bulunan bir
büro ve
atölyenin
pencereleri
demir
parmaklık
A253. Şirkete ulaşım imkânları
Araç-gereçlerin
Yürüyerek
(servis üretim, depolama ve
tespitinde zorluk
ulaşım
kabul yerlerine uzak ise)
hem
kolay hem de
hızlı yapılıyor
mu?
A254. Mesleki dokümantasyon
Mevzuatla
ilgili Dokümantasyo
A2541. Gümrük bülteni
gelişmeler
n gerekliliğine
A2542. Kâğıt formatındaki tarife
konusunda yeterli ilişkin
236
A2543. Mikro fişler
bilgi mevcut mu?
değerlendirme
A2544. Diğerleri
A26. Şirketin gümrüklemeye
Acele
etme
yönelik hazırlık çalışmaları ve
hazırlıksız
mal akışı
riski
A261. Satıcıların listesi
Gruba
ve
olma
ait Đşletme
işletmelerin
servisince
satıcılar arasında tutuluyor.
yer alma riski
A262. Satıcılara göre ürünlerin
listesi
A263. Ürünlerin önceden
Ürünlere
Beyan
tarifeye göre sınıflandırılması
uygulanan
tarafından
mevzuatın
sahibi
iyi
bilinmemesi riski
A264. Mevzuat araştırması
B-ITHALAT ĐŞLEMĐNĐN
TANIMI
B1. SĐPARĐŞ
B11. Siparişin kaynağı (hangi
Gümrük
servis ya da kişi?)
işlemlerinin
takibini yapan
servise
göre
teşkilat
şemasındaki
yeri
B111. Sipariş veren servis
Đç
teşkilat
şeması
Đşletme servisi
B112. Siparişi veren kişiler
Servisler arasında
(kimliği, görevi)
iletişimsizlik riski
B113. Siparişe konu olan olay
Sorumlulukların
237
(servisler arası talep, stok
belirsizliği riski
dosyasında belirtilmiş sipariş,
v.b.)
B12. Siparişe ilişkin belgeler
Gümrükleme
işlemiyle
bağdaşmaması ve
tüm
siparişlerin
sayımındaki
imkânsızlık
B121. Belgenin niteliği ve
bütünlüğü
B122. Sıra ile numaralandırması
Belli yazılımlar
B123. Sipariş belgesinin
aracılığıyla
üzerindeki bilgiler (gümrükleme
elektronik
işleminin hazırlığında belgeyi
ortamda izleme
kullanma olasılığı)
(siparişten
B1231. Ürün referansları
faturalama/tesli
B1232. Miktar
mata kadar bir
B1233. Alış fiyatı ve şartları
kimlik
numarası
altında idare ve
takibi )
B13. Gümrükleme işlemini
yürütmekle sorumlu servisle
koordinasyon
B131.Siparişin sistematik
Gümrüklenmeme
bilgileri
riski
B132. Yeni satıcılara dikkat
Sahte
edilmesi
beyanı
B133. Yeni ürünlere dikkat
Sahte eşya beyanı
edilmesi
B2 EŞYANIN ĐZLEDĐĞĐ YOL
238
menşe
B21. Takipten sorumlu servis
Eşyaların
gelişlerine
yanlış
dair
tahminde
bulunma riski
B22. Önemli taşıma şekilleri
(ürüne ve satıcıya göre)
B23. Sevkıyat yazısı düzenli bir
Geç kalma riski,
şekilde gümrüklemeden sorumlu
sahte
kıymet
servise verilmekte midir?
beyanı,
gerçek
teslimat ile sipariş
arasındaki
fark
riski
B24. Gümrüklemeden sorumlu
servise taşıma senetleri teslim
edilmiş mi?
B3. EŞYALARIN ALIMI VE
GÜMRÜK ĐŞLEMLERĐ
B31. Eşyaların alımından
sorumlu servis
B32. Đlgili kişiler
B33.Alım yeri
Uzak olma riski
B34. Gümrüklemeden sorumlu
servise dair bilgi
B341. Yazılı talimatların varlığı
Eşyaların
B342. Bilgi türü (Sözlü, yazılı,
gümrükleme
bilgisayara veri girişi...)
işleminin
B343. Süre
yapılmaması riski
B35. Mühürlü gönderiler için bir
Gümrüğün haberi
talimatın mevcudiyeti
olmadan
yükü
indirme riski
B36. Gümrüğün müdahalesi
Parçalanma
boyunca eşyanın işletmede
dağılma riski
239
ve
bekletildiği yer (meskende
gümrükleme)
B37. Alım sırasında yapılan
kontroller
B371. Kontrolleri yapmakla
Stok
defteri
sorumlu kişiler veya servisler
kayıtlarıyla
B372. Teslim belgesiyle sipariş
gümrük
belgesi arasındaki uygunluk
arasındaki
B373. Kapların sayımı
uyumsuzluk riski
beyanın
B374. Markaların tespiti ve
sipariş belgeleriyle
karşılaştırılması
B375. Bu aşamada ortaya çıkan
sorunların çözümlenmesi
B38. Gümrük idaresi hakkında
bilgi ve gümrük işlemleri
B381. Bilgi türü
B382. Varış yazısı üzerine
Kâğıt üzerinde
iletilen istihbaratın niteliği
Bilgisayara
B383. Gümrükleme işlemleriyle
veri
ilgili stok deftere kayıt
yoluyla
B3831. Stok defterini tutma
Diğer
girişi
yöntemi
B3832. Girişten sorumlu kişiler
Onaylı-
veya servisler
onaysız
B3833. Stok defterinde
öngörülen bilgiler
Ekonomik
etkili
rejimler
hakkında özel
ibare
240
B385. Ambar veya geçici
depolama yerlerinin kullanımı
B3851. Ambar veya geçici
depolama yerlerinin stok
defterinin tutulma şekli
B3852. Kayıt işleminden
sorumlu servis
B3853. Stok defterinde
öngörülen bilgiler
B3854. Çıkış ve giriş yazılarının
iletilmesi
B39. Tamamlayıcı beyan
B391. Sürelere riayet
B392. Tamamlayıcı beyanların
belirlenmesi
B3921. Đzin no.
B3922. Kayıt sıra nosu.
B393. Stok defteri kayıtlarıyla
beyanname arasındaki uygunluk
B4. DEPOLAMA
B41.Gümrükçe kontrol
Beyannamenin
edilmemiş eşyaların kontrolü
bilgileriyle
uyuşmazlık riski
B411. Miktar sayımı
B412. Kalite kontrol
B413. Gümrük işlemlerinden
sorumlu servisin bilgi notu
B42. Şirketin stok defterine kayıt
B421. Đlgili servis
B422. Kayıt şekli (ürün
referansı)
B423. Şirketin stok defteriyle
241
gümrüğün defteri arasındaki
uygunluk
B43. Depolamanın
organizasyonu
B431. Depolama yeri
Gümrükleme
B432. Deponun iç düzenleme
işlemi yapıldıktan
yöntemi (hangi eşya, nerede
sonra
bulunuyor)
bulunması
eşyaların
zorlaşıyor mu?
B44. Eşyaların çıkışı
B441. Çıkışa izin veren servis
Dahilde işleme
(üretim servisi, satış servisi)
rejimine
B442. Çıkış izni
durumunda
B443. Eşyaların yerlerini
önemlidir
belirleme olanağı (Đşleme tabi
olduğunda-(transformation))
242
tabi
EK: 6
GÜMRÜK ĐŞLEMLERĐNDE UYGUNLUK DEĞERLENDĐRME
YÖNETMELĐK ÖNERĐSĐ
BĐRĐNCĐ BÖLÜM
Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar
Amaç
Madde 1: Bu Yönetmeliğin amacı, gümrük idaresinin kendisinden beklenen işlevi
etkin olarak yerine getirebilmesi amacıyla, diş ticaret işlemlerini gerçekleştirenlerle
birlikte, işlemlerinin, gümrük ve dış ticaret mevzuatına uygunluk düzeyinin
iyileştirilmesine yönelik karşılıklı sorumluluk, usul ve esaslarını düzenlemektir.
Kapsam
Madde 2: Kişilerin, dış ticaret işlemlerinde uyum düzeylerinin iyileştirilmesi için, iç
kontrol ve kayıt sistemi ile muhasebe, ticari kayıt ve belgelerinin incelenerek
değerlendirilmesi;
birlikte
iyileştirilmesi
ve
izlenmesine
ilişkin
karşılıklı
sorumluluklar ile kişinin, gümrük işlemleri karşısında taşıdığı risk düzeyinin
belirlenmesine ilişkin usul ve esasları kapsar.
243
Hukuki dayanak
Madde 3- Bu Yönetmelik, 27/10/1999 tarih ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 73
üncü maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
Madde 4- Bu Yönetmelikte geçen;
a) Uygunluk Değerlendirmesi: işletmenin gümrük işlemleri açısından
taşıdığı risk düzeyini belirlemek amacıyla, gözden geçirilen dönemde gümrük ve dış
ticaret mevzuatına uygunluk düzeyi ile gümrük işlemleri açısından iç kontrol ve kayıt
sisteminin değerlendirilmesi, sonradan kontrolü, gereksinim duyulması halinde
geliştirilmesi için birlikte uygulama programı hazırlanması ve sonuçlarının takibe
edilmesi sürecini,
b) Strateji Tespit Kurulu veya Kurul deyimi: Gümrük Müsteşarı, Teftiş
Kurulu Başkanı, Gümrükler Genel Müdürü, Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü ve
Kontrol Genel Müdüründen oluşan Kurulu,
c) Beyan Sahibi Deyimi: Kendi adına beyanda bulunan kişiyi veya adına
beyanda bulunulan kişiyi,
d) Kişi veya Đşletme Deyimi: Gerçek ve tüzel kişiler ile hukuken tüzel kişilik
statüsüne sahip olmamakla birlikte yürürlükteki mevzuat uyarınca hukuki tasarruflar
yapma yetkisi tanınan kişiler ortaklığını,
244
e) Sonradan Kontrol Deyimi: Beyannamedeki bilgilerin doğruluğunu ve
işlemlerin usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığını saptamak amacıyla eşyanın
ithal ve/veya ihraç işlemlerinin ve/veya sonraki ticari işlemlere ilişkin ticari belge ve
verilerin gümrük işlemlerinin bitirilmesinden sonra kişilere ait yerlerde kontrolünü,
f) Uygunluk Değerlendirme Birimi (UDB): Kontrol Genel Müdürlüğüne
bağlı
olarak
Başmüdürlük
nezdinde,
mevzuat
dahilinde
bu
yönetmeliğin
uygulamasından sorumlu olan ve Uygunluk Değerlendirme Personelinin görev
yaptığı taşra birimini,
g) Uygunluk Değerlendirme Personeli (UDP): UDP kadrosu oluşturulup
atama yapılana kadar, Müsteşarlık tarafından Muayene Memuru ve üstü görevlerdeki
Müsteşarlık personelinden görevlendirilenler ile UDP kadrosuna açıktan atanan ve
UDB bünyesinde daimi olarak uygunluk değerlendirmesiyle görevli olan personeli,
ğ) Uygunluk Değerlendirme Yetkilisi (UDY) Deyimi: Bu yönetmelik
uyarınca uygunluk değerlendirmesini gerçekleştirmekle görevlendirilen Müfettiş
veya Kontrolörü; Grubu deyimi ise bunların başkanlığında UDP, Uzman, Muayene
Memuru ile diğer unvan ve görevlilerden oluşturulan ve Kurul tarafından onaylanan
grubu,
Đfade eder.
245
ĐKĐNCĐ BÖLÜM
GENEL USÜL VE ESASLAR
Uygunluk Değerlendirmesine Tabi Kişiler
Madde 5- Bu Yönetmelik kapsamında yapılacak uygunluk değerlendirmesi, eşyanın
ithal veya ihraç işlemlerini veya sonraki ticari işlemlere ilişkin ticari belge ve
verilerin kontrolünün yapılmasını teminen gümrük işlemleriyle doğrudan ya da
dolaylı olarak ilgili bulunan kişiler ile söz konusu işlemlere ilişkin bilgi, belge ve
verileri ticari amaçla elinde bulunduran diğer kişileri kapsar.
Birinci fıkrada belirtilen değerlendirme, kişilere ait yerlerde yapılır. Ancak, bunun
mümkün olmaması halinde ve Kurul kararı ile resmi dairede yapılabilir.
Uygunluk Değerlendirmesinin Kapsamı
Madde 6- Đşletmenin gümrük işlemleri açısından taşıdığı risk düzeyini belirlemek
amacıyla, gözden geçirilen dönemde, gümrük ve dış ticaret mevzuatına uygunluk
düzeyi ile gümrük işlemleri açısından iç kontrol ve kayıt sisteminin değerlendirilmesi
ile sonradan kontrolü, gereksinim duyulması halinde geliştirilmesi için birlikte
uygulama programı hazırlanması ve sonuçlarının takip edilmesi sürecini kapsar.
246
Uyum Değerlendirmesine Alınacak Kişilerin Belirlenmesi ve Kontrol Şekli
Madde
7- Dış ticaret ve gümrük politikası çerçevesinde stratejik öneme sahip
sektörlerde, gümrük işlemleri açısında önemli yere sahip kişiler risk düzeyleri de
dikkate alınarak belirlenir.
Sektör analizinde, Dış Ticaret Müsteşarlığının görüşü de dikkate alınarak, Strateji
Tespit Kurulu tarafından, yılda en az iki defa uyum değerlendirilmesine tabi
tutulacak sektörler ve gerek duyulduğunda firmaların tespiti yapılır ve/veya tespitte
dikkate alınması gereken genel ve özel kriterleri belirlenir.
Dış ticaret işlemlerinde duyulan ihtiyaca ve genel stratejiye uygun olarak, uygunluk
değerlendirmesinin dönem ve yoğunluğu Kurul tarafından belirlenir.
Kurul, risk analizi kriterlerine göre düzenli aralıklarla sonradan kontrole gerek
bulunmadığını düşünüyorsa, uygunluk değerlendirmesi belirli gümrük işlemleri
ve/veya belirli konularla da sınırlı olabilir.
Gerekli görülmesi halinde, planla belirlenen kontrollerin dışında da uygunluk
değerlendirmesi veya sadece sonradan kontrol yapılabilir. 2004 sayılı Đcra ve Đflas
Kanunu uyarınca iflasın söz konusu olması halinde, sonradan kontrol gecikmeksizin
yapılır.
247
Değerlendirmede, Gümrük Kanununun 197 nci maddesinin (4) üncü fıkrası hükmü
saklı kalmak kaydıyla, 197 nci maddesinin (2) nci fıkrasındaki zamanaşımı süreleri
esas alınır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
UYGUNLUK DEĞERLENDĐRME ĐŞLEMLERĐ
Uygunluk Değerlendirmesine Đlişkin Bildirim
Madde 8- Görevlendirilen UDY/P veya UDG Başkanı tarafından, 7 inci madde
uyarınca belirlenen kişilere, uygunluk değerlendirmesi kapsamına alındıkları ile bu
değerlendirmede yetkili ve görevli personel veya grup ile değerlendirmenin hukuki
dayanağı, genel olarak kapsamı ve dönemine ait yazılı bildirimde bulunulur. Bu
bildirime gerek duyulursa sonraki maddede yer alan Bilgi Formu da eklenebilir.
Bildirim, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri doğrultusunda, değerlendirmeye
başlamadan en az 15 gün önce, değerlendirmeye alınan kişiye tebliğ edilir.
Kişilerce, tebligat tarihinden itibaren bir hafta içerisinde yazılı olarak, geçerli ve
kabul edilebilir bir neden ileri sürülmesi halinde, başlama tarihi, Kurul veya UDB
tarafından görevli UDY/P’nin görüşü de dikkate alınarak istisnai olarak ileri bir
tarihe ertelenebilir. Bu erteleme toplam altı ayı geçemez.
248
Değerlendirme amacını tehlikeye düşürmesi durumunda önceden tebligatta
bulunulmayarak, mahalline geldiğinde, bildirim, yetkili ve görevli personel
tarafından tebliğ edilir.
Kurul veya UDY/UDB tarafından, uygunluk değerlendirmesinin herhangi bir
aşamasında, değerlendirmenin kapsamı değiştirilebilir ve bu durum yeni bir
bildirimle tebliğ edilir.
Kişilerin, yukarıdaki fıkralarda yer alan tebligatlara karşı, Gümrük Kanununun 242
inci maddesinde belirtilen itiraz hakkı saklıdır. Ancak, bu itiraz yapılacak uygunluk
değerlendirmesini durdurmaz.
Uygunluk Değerlendirme Süreci
Madde 9- Görevlendirilen UDY/G veya UDB, değerlendirmeye tabi tutulacak
kişileri Kurul talimatı doğrultusunda ve/veya dış ticaret hacimlerine ve içinde
bulundukları sektörün stratejik önemine göre belirledikten sonra UDY/P tarafından:
i. Dışsal kaynaklardan, sektöre ait trendler, kişinin cari ve geçmişe ait verileri,
gümrükle ve dış ticaret yapısıyla ilgili bilgileri ile geçmişte karşılaşılan
uyumsuzluk durumlarında yer aldığı Ön Değerlendirme yapılır.
ii. Uygunluk değerlendirmesinde üzerinde durulacak alanların kapsam ve
hacmini belirlemede kullanılmak üzere kişiye Bilgi Formu gönderilerek,
249
işletmenin organizasyon yapısı, mal, nakit ve belge akışına ait işlem ve
kayıt sistemine ilişkin bilgi edinir.
iii. Dışsal ve içsel kaynaklardan elde edinilen bilgiler gözden geçirilerek,
işletme temsilcileriyle hazırlık toplantısı yapılır. Bu toplantıda, zaman
unsuru da belirtilerek karşılıklı sorumlulukların da yer aldığı çalışma planı
hazırlanır.
iv. Đşletmenin yönetim yapısının ve işleyişinin gümrük işlemleri açısından
ortaya çıkardığı riskleri ortaya koymak; sonradan kontrolün yapılacağı
alanların ve hacmin belirlenmesi, potansiyel uyumsuzluk yaratabilecek
nedenlerin saptanması ve düzeltilmesi için önerilerin ortaya konulması
amacıyla hazırlanan soru formuna verilen karşılıklardan da yararlanılarak,
işletmenin içsel kontrol düzeyini belirlemeye yönelik değerlendirme yapılır.
v. Yapılacak sonradan kontrole ilişkin alan çalışmasının genişliğini,
işletmenin risk düzeyi ile içsel kontrol düzeyi belirler. Kontrolde, gümrüğe
sunulan beyanname, belge ve bilgilerin doğruluğu ve işlemlerin usulüne
uygun olarak yapılıp yapılmadığını saptamak amacıyla, kıymet, tarife,
menşe gibi inceleme konuları ticari belge, kayıt ve veriler üzerinde
incelenir, gerektiğinde gümrüğe sunulan bilgileri etkileyecek konumda olan
firma personelin bilgisinden de yararlanılır.
250
vi. Sonradan kontrole ilişkin alan çalışması tamamlandıktan sonra, firma
yetkilileriyle bilgilendirme toplantısı düzenlenerek, yapılan tespitler,
özellikle ihtilaf konusu hususlar, hukuki değerlendirme ve tespit edilen
hususların gümrük vergileri ve sonuçları açısından etkileri konusunda bilgi
verilir ve sonucu tutanağa bağlanır. Firma, uyum ve iç kontrol düzeyi
açısından orta veya yüksek risk grubunda yer alıyorsa, getirilen önerilerin
de dikkate alınarak Uygunluk Geliştirme Planı hazırlaması istenir ve
raporun teslim tarihinden itibaren üç aylık süre verilir; gerekli
görüldüğünde bu süre altı aya kadar uzatılabilir. Đhtiyaç duyulması halinde
planın uygulandığının tespitine kadar firma için geçici risk düzeyi
belirlenebilir.
vii. Sonuç raporunda, uygunluk değerlendirmesinde beklenen amacın da
belirtildiği giriş, incelenen dönem, incelemenin kapsamı, incelenen beyan
unsurları, firmanın tenkit edilen hususları karşılama zamanı ve başkaca bir
işlem gerektirmeden yapılması gerekenlere ilişkin verilen süre ile
değerlendirme sonucu belirtilir.
viii. Tespit edilen hatalar, özellikle maddi yükümlülüklere ilişkin ayrıntılar ile
tavsiye ve önerilerin belirtildiği cevaplı rapor, sonuç raporuna eklenir.
Gerektiğinde cevaplı raporun karşılanması için 15 günden az olmamak
üzere süre verilir.
251
ix. Uygunluk değerlendirmesi sonucunda, gerek duyulduğunda firmanın
gümrük işlemlerinin yapıldığı ilgili gümrük idaresine yönelik getirilen teklif
ve önerilerin de yer aldığı rapor ile sonuç raporu ve ekleri Müsteşarlığa
sunulur.
x. Firma, uyum geliştirme planı ile uyum değerlendirme sürecinde belirlenen
düzeltme işlemini hayata geçirip geçirmediği belirlemek için izlemeye
alınır ve etkili olup olmadığına göre risk düzeyi yeniden gözden
geçirilebilir.
Soruşturma Önlemleri ve Teklifi
Madde 10- Uygunluk değerlendirme sürecinde, soruşturmayı gerektirir bir fiilin
tespit edilmesi halinde, bu konuda ayrı bir yöntem izleneceği kişiye bildirilir. Bu gibi
durumlarda, 10/07/2003 tarihli, 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu,
26/09/2004 tarihli, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 04/12/2004 tarihli, 5271 sayılı
Ceza Muhakemeleri Kanunu hükümleri uyarınca eşya, bilgi, belge ve veriler için el
koyma dahil gerekli tedbirler alınarak, soruşturma teklif raporuyla konu vakit
geçirilmeden
Müsteşarlık
Makamına
intikal
ettirilir.
Gerek
soruşturmanın açılması uygunluk değerlendirilmesini durdurmaz.
252
görülmedikçe
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
UYGUNLUK DEĞERLENDĐRMESĐNDE YÜKÜMLÜLÜKLER,
Uygunluk Değerlendirmesinde Yükümlülükleri
Madde 11- Kişiler, uygunluk değerlendirmesine esas oluşturacak gerekli her türlü
bilgi, veri, kayıt, defter, belge ve diğer evrakı vermek ve her türlü yardımı
sağlamakla yükümlüdür. Gerekli belgeler, bilgi işlem sistemi vasıtasıyla tanzim
edilmiş ise kişiler bu bilgi, belge ve verilere doğrudan veya dolaylı erişimde
görevlisine yardımcı olmak zorundadır.
Kişilerin veya belirlediği kişilerin bilgi veremeyecek durumda olmaları halinde veya
verilen bilgilerin açıklayıcı veya yeterli olmaması halinde görevliler, gümrük
işlemleriyle doğrudan ya da dolaylı olarak ilgili bulunan diğer kişilerden de bilgi
talep edebilirler.
Kişiler, görevli UDY/G veya UDP’ye uygun bir çalışma ortamı ile gerekli
donanımları tahsis ederler.
Çalışmalarda firmanın mesai saatlerine uyulur. Kişiler tarafından kabul edilmesi
halinde mesai saatleri dışında da çalışma yapılabilir.
253
UDY/G veya UDP, kontrole tabi kişilerin doğrudan veya dolaylı olarak dış ticaretle
ilgili işlemlerin gerçekleştirildiği her türlü yere girme ve inceleme yapma yetkisine
sahiptir. Kişilere ait yerlerde yapılacak bu tür kontrol sırasında kontrole tabi kişi veya
kişiler, temsilci veya vekilleri bulunmalıdır.
Uygunluk değerlendirmesi için UDG’nin görevlendirilmesi halinde, kapsama alınan
kişi ile her türlü temas UDG Başkanı tarafından yerine getirilir.
UDG Başkanı, değerlendirme kapsamına alınan kişi ve Müsteşarlıkla temasta Grubu
temsil eder. Grup çalışmalarında gerekli konularda kararlar çoğunlukla alınır, karşı
görüş ve çekincelerin gerekçeleri belirtilir.
Görevlendirilen UDY/G/P, uygunluk değerlendirmesine başladıklarında, kimliklerini
ve görevlendirme yazılarını ibraz ederler ve çalışmaları süresince, firmanın gönüllü
uygunluk düzeyini artırmaya yönelik çaba ve bilgilendirme yaklaşımı içinde
bulunurlar. Gerekirse ihtiyaç duyulan konularda eğitim çalışmalarını yönlendirirler.
BEŞĐNCĐ BÖLÜM
DĐĞER HÜKÜMLER, YÜRÜRLÜK ve YÜRÜTME
Diğer Hükümler
Madde 12- Kurul’un çalışma ve sekretaryasına ilişkin düzenlemeler ile bu
Yönetmelik kapsamına uygun Çalışma Yönergesi, Teftiş Kurulu Başkanlığı ve ilgili
254
Genel Müdürlüklerin görüşleri de alınarak Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından,
yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde hazırlanır.
Yürürlük
Madde 13 - Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde 14 - Bu Yönetmelik hükümlerini Gümrük Müsteşarlığının bağlı olduğu
Bakan yürütür.
255
Download