a-) "Andolsun ki biz, 'zikir'den (Tevrat'tan) sonra Zebur'da da: 'Hiç şüphesiz arz'a salih kullarım vârisçi olacaktır!' diye yazdık!" [Enbiya(21): 105];... b-) "Allah sizlerden iman edip de 'salih' amellerde bulunanlara va'detmiştir: 'Hiç şüphesiz, onlardan öncekileri nasıl güç ve iktidar sahibi (istihlaf) kıldıysa, onları da yeryüzünde güç ve iktidar sahibi (istihlaf) kılacak, kendileri için seçip beğendiği dinlerini, kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak ve onları, korkularından sonra güvenliğe çevirecektir. Onlar, yalnız bana ibadet ederler ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Kim ki, bundan sonra küfre saparsa, işte onlar fasık olanlardır!" [Nur(24): 55];... c-) "Biz ise, yeryüzünde mustaz'af bırakılanlara (güçten düşürülenlere) lütufta bulunmak, onları (yeryüzünde) 'imamlar' yapmak ve 'vârisler' kılmak istiyoruz!" [Kısas(28): 5];... Her yönüyle mustaz'af bırakılmış olan şu asrımızın insanlarına, onların şanlı bir kıyam ve direniş ile gerçekleştirdikleri İslam İnkılabına adetâ- parmak basarcasına işaret eden bu ayet-i kerimelerin, teorik tefsirinden ziyâde, İslam İnkılabı'yla oluşup devam eden pratik tefsirine atfı nazar edilmesi ve öylece ihticacda bulunulması daha isabetli olacaktır. Şanlı ve cihan-şümul İslam İnkılabı'nın kurucusu olan Merhum İmam Humeynî(ra)'nin, sürekli olarak Sahib-i Zaman (as)'ın ülkesi! diye vurguladığı, İslam İnkılabı merkezinin, gerçekten, Sahib-i Zaman'a layık bir konuma geldiği, dost-düşman herkes tarafından yakinen müşahede edilmektedir...33 (Yüce Rabbimiz; cümlemizi, o şanlı Sahib-i Zaman'a gerçek asker, yani Hizbullah eylesin!...Amin!) 33 Konuyla ilgili İmam Humeynî (ra)'nin tavsifatına örnek olarak, bakınız; 'Siyasî ve İlâhî Vasiyetname' (terc): 19; 1987 Hacc Mesajı, sah. 16,62.