مَنْ عَمِلَ صَالِحًا فَلِنَفْسِهِ وَمَنْ أَسَاءَ فَعَلَيْهَا ثُمَّ

advertisement
ِ‫الرحِيم‬
َّ ِ‫الرحْمَن‬
َّ ِ‫الله‬
َّ ِ‫ِبسْم‬
َ‫ُم ِإلَى رَِّبكُمْ ُترْ َجعُون‬
َّ ‫س ِه َو َم ْن أَسَا َء َفعََلْيهَا ث‬
ِ ‫َمنْ عَ ِم َل صَاِلحًا فَِلَن ْف‬
Muhterem Müminler.
Alemlerin Rabbi olan Hz.ALLAH (c.c.) Casiye Suresinde (15) :
“Kim iyi iş yaparsa faydası kendinedir, kim de kötülük yaparsa zararı
yine kendinedir. Sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.” Buyuruyor.
Hz.Pir Efendimiz diyor ki !..
Tasavvufun kolları tarikatlar kıyamete kadar devam edecektir, aşikar veya
gizli. Şüphe olunmaya. İşte ilm-i zahirle iktifa edip, ilm-i batını ki hakiykat ilmini
aklın düzenlediği felsefe ile bağdaşdıramayıp, zaman zaman inkara dönüştürmeleri…
Bakabildikleri açıdan öyle görülür. Fakat anlıyamadığım yönü ilmin her dalı güzeldir.
İlim ALLAH’ı bilmektir. Hakiykatları inkara götüren ilim nedir? “Benim dediğim
dedik, çaldığım düdük” iddiasında fikr-i sabit hastalığına tutuldunsa bu hastalığın
tedavisine kimsenin gücü yetmez. Umulur ki, tövbe, istiğfar edile.
Gerçeği gören ve yaşayan ehl-i aşkı, ehl-i hakiykati inkarlarıyla ne kadar
rencide ettiğini ne zaman anlayacaklar? Bunların mana kaybının hesabını mana
mahkemesinde verebilecekler mi? O özlemi duyulan mahkeme dünyada olsa idi mana
şahitlerinin şehadetleri ile davayı kaybeder, hatasını anlar, hakiykate yönelirlerdi. O
zaman imtihan dünyası yaratılış hikmetini kaybederdi.
Mana-yı tasavvufu inkar cehalettir, iyi bilelim. Bu gerçeklerin ilanını
İslami yönü ile anlatabilir isek; gerçek İslam, cumhuriyet, demokrasi, laiklik, insan
hakları İslamiyet’i bu güzellikler dışında mütala etmek, aslından saptırmak İslam’a
vurulan büyük darbe ve gerçekleri tahrif olur.
08.07.2016 M1
Download