M. Meclisi B : 61! 25 . 2 . 1964 tedir. 1.925 yılında ilk temeli atılan meteoroloji teşkilâtının 1960 yılında yani, 35 yıl içerisinde kurmuş olduğu iklim istasyonlarının sayısı 85 iken, 1960 yılından 1963 yılı sonuna kadar yani dört sene içerisinde bu istasyonların sayısı 274 e yükseltilmiştir. 1960 yılında memleketimizin yağış karekteıv ni tesbit eden istasyonların sayısı 398 iken 1963 yılı sonunda bunların sayısı 830 a yükselmiştir. Bu rakamlar teşkilâtın şebeke olarak ne derece kuvvetlenmekte olduğunu göstermektedir. Yetkililerin ifadesine göre Türkiye'nin yüz ölçümü itibariyle en az 750 civarında iklim is­ tasyonuna ve 7 500 civarında da yağış istasyonu­ na ihtiyaç vardır. Çünkü, memleketimiz çok fark­ lı büyük iklim sahalarına sahibolduğu gibi, kısa mesafelerde iklim farkları çok değişmektedir. Bu sebeple memleketimizin iklim servetini ortaya ko­ yabilmek maksadiyle bu şebekeyi kuvvetlendir­ mek gerektirmektedir. Memleketin iklim karekterini, memleketin ya­ ğış rejimini ortaya koymaya çalışan bu Genel Mü­ dürlük çalışmaları ile ilmî araştırma yapanların, adlî ihtilâfların daima yardımcısı olmaktadır. Şurasını kabul etmek lâzımdır ki, Meteoroloji Genel Müdürlüğü son seneler içinde büyük inki­ şaflar kaydetmiş, bilhassa yetkili birçok yabancı mütehassıslar tarafından memleketimizde çalışan örnek bir müessese olarak gösterilmekte ve ileri memleketler seviyesine yaklaşan bir teşkilât ola­ rak vasıflandırılmıştır . Hava tahminlerinde kay­ dedilen ilerleme sayesinde vatandaşın, bu teşkilâ­ tın raporlarına olan itimadı artmış durumdadır. Bugün artık köylümüz dahi transistorlu radyo­ ları ile hava raporlarını dinlemektedir. 0:4 ihtiva eden bu oda güzel bir şekilde tezyin edilmiş ve ziyaretçilere gezdirilin oktedir. Bir noktaya dokunmak gerekir ki, Meteoro­ loji Genel Müdürlüğü halkın gösterdiği ilıgiye cevap verebilmek ve bilhassa köylü ve çiftçi vatandaşla iş erbabının meteorolojik ihtiyacım knrşıhyabilmeyi çalışma programına almıştır. Bu maksatla sık sık, bölge bölge mevcut ve gelecek hava durumlarını geniş ölçüde vatandaşa duyurmak gayesiyle özel bir dal­ gadan radyo istasyonu kurmuştur. Ancak belirli saatlerde verilecek hava raporlarını vatandaşın istemiyerek kaçırabileceğini dü­ şünen. Genel Müdürlük rapor yayınlarını Türk müziği ile süslemeyi düşünmüş ve cidden halkın ve bütün vatandaşların dikkat nazarını, üzerine çeken bir karakter taşıyan verici posta kurmuştur. Memleketin her tarafında çok güzel dinlenen bu verici Rusya'nın Kuzeyin­ deki Arkajelsk limanıındaın dahi dinlenmekte olduğunu oradan ü m r a n isimli şilebimizden alman teşekkür mektubu ifade etmektedir. Meteorolojinin sesi adını taşıyan 2500 vatlık İm istasyon bugün Türkiye'nin büyük bir ülgi ile dinlenen radyosu halini almıştır. Muhterem arkadaşlarım, Meteoroloji Ge­ nel Müdürlüğünün gelişme payında gösterdiği büyük gayret Mecliste de aynı şekilde takdir, edildiğinden bu Genel Müdürlüğün bütçesi bakımından 'kendilerine kargı yakın alâka gösterilmektedir. Ve alman her kuruş cidden yerine sarf »edilmektedir. Bu Genel Müdürlüğün bugün en büyük huüusivcıi büyük bir ciddiyetle çalışılması, her­ kesin görevini bilmesi, tam bir otoritenin Teknik personel sıkıntısı çeken Meteoroloji mevcudoloşu ve bilhassa her dairede arzu edil­ Genel Müdürlüğü bu ihtiyacını gidermek üzere mesi lâzımgelen iltimas denilen ve kötü so­ iki sene evvel üç sınıflı bir Meteoroloji Meslek nuçlar doğuran mefhumun bu dairede görül­ Okulu açmıştır. Lise muadili olan bu meslek memesidir. okulunun halen birinci ve ikinci sınıfları okumak­ Ancak şurasını kabul etmek lâzımdır ki, tadır. 1965 yılında ilk mezunlarını verecek olan i gece gündüz 24 saat çalışan bu teşkilâtın per­ bu okul kuruluşun büyük bir ihtiyacını kapata­ soneli çok yıpranmaktadır. Esasında özel eği­ caktır. Okulun binası da inşa halindedir. tim ile yetiştirilmiş personelin bir kısmı, İstiklâl Savaşı sıralarında bir süre Atatürk'­ İ işlerini ve vazifelerini sevdikleri halde bu ün çalıştığı ve halen Meteoroloji Genel Müdürlü­ ı ğü olan eski Genelkurmay binasında Atatürk'ün çalıştığı oda bir müze olarak muhafaza edilmek­ | çalışma tarzına tahammül edememekte ve teş! kilâtı mecburen, bırakmak ve ayrılmak yoluna tedir. O zamandan kalma bir masa ile bir halı, j gitmektedir. Bu suretle uzun senelerin yetişbir soba ve iki perdeden ibaret dört hâtıra ! tirdiği elemanları teşkilât kaybetmektedir. Bu hususu göz önünde tutmak gerekmektedir. ~949~