MUHASEBE STANDARTLARININ ÖNEMİ VE FİNANSAL TABLOLAR MUHASEBE STANDARTLARININ ÖNEMİ VE FİNANSAL TABLOLAR BELİRLENDİ ÖMER CAN DERMAN Kurumsal Finans Yönetmeni 1 MUHASEBE STANDARTLARININ ÖNEMİ VE FİNANSAL TABLOLAR Günümüzde gelişmenin, çağdaşlığın alt yapısında genel olarak standartların varlığı ve önemi çok belirgin bir unsurdur. Ekonomilerin gelişmesine paralel olarak kurumların denetim ve kontrolünde, denetim faaliyetinin işlerlik kazanmasında, mali sonuçların ortak ve geçerli bir dille yorumlanmasında da muhasebe standartlarının rolü kuşkusuz öne çıkmaktadır. Gerek uluslararası gerekse ulusal bazda standart çalışmalarının tarihsel gelişimi 1929 ekonomik bunalımının ardından 1930’lu yıllarda başlamış ve günümüze kadar çok büyük aşamalar kaydetmiştir. Kriz sonrasında batı Ülkelerinde sermaye piyasası kurulları, standart komiteleri, odalar hızla kurulmaya başlanmış, bu süreçte ABD’deki kurumlar daha hızlı biçimde gelişmiş ve 1973 yılında kurulan (IASC) uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi’nin oluşumuna dek etkisini sürdürmüştür. Ülkemizden Türkiye Muhasebe Uzmanları Derneği de 1974 yılında bu komiteye ortak üye olmuş ve günümüze kadar geçen süreçte, komitenin tespit etmiş olduğu standartların Türkiye’de de yayınlanmasında önemli hizmetler görmüştür. 1980’li yıllardan itibaren üniversitelerimizce düzenlenen sempozyumlarda meslek yasasının çıkarılması ve muhasebe sistemi arayışları üzerinde özellikle durulmuş, bu konuda çeşitli kitaplar yayınlanmıştır. 1983- 1984 yıllarında sermaye piyasası Kurulu tarafından standart hesap planları hazırlanmış, 1988 yılında denetim standartları yayınlanmış ve izleyen günlerde değerli akademisyen ve meslek uzmanları tarafından oluşturulan özel komite çalışmalarını tamamlayarak muhasebe standartları 29.01.1989 da resmi gazetede yayınlanmıştır. 2 MUHASEBE STANDARTLARININ ÖNEMİ VE FİNANSAL TABLOLAR TURMOB’UN kurulmasından sonra Maliye Bakanlığı ile birlikte bu kurumun sahiplenmesi ile bu konu her geçen biraz daha gelişerek günümüze ulamıştır. 24.02.2004’de 6924 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe giren TMSK (Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu)’nun değerli çalışmaları ile bugün yayınlanmış 30 standarttan oluşan bir ilkeler manzumesi haline gelmiştir. Bu onun dinamik bir süreç özelliği taşıdığı kuşkusuzdur. Yine bu çerçevede 8 adet de finansal raporlama standardı yayınlanmış durumdadır. Bu standartların açılımına baktığımızda Finansal tabloların sunuluşunun ve içeriğinin düzenlendiği 1 no’lu standarttan başlayarak çeşitli mali tablo kalemlerinin gerçek değerlerinin belirlenme ilkelerinin düzenlendiği görülmektedir. Bu işletme varlıkları içinde önemli yer tutan stok kaleminin, değerleme prensiplerinin incelendiği bir diğer standart konusudur. Aşağıda sözü edilecek olan temel finansal tablolardan biri olan Nakit Akış Tablosunu konu alan standartla da işletmelerin nakit yaratma gücünü, nakit ve nakit benzeri değerlerini nasıl kullandığının sunuluş yöntemi anlatılmaktadır. Muhasebe Politikalarına ilişkin konuların düzenlendiği diğer bir standartta finansal tabloların hazırlanmasındaki ilkeler açısından öne çıkmaktadır. Burada amacımız sözü edilen standartların mali sistem içindeki önemini vurgulamak olduğu cihetle her bir standardın içeriğine girmekten çok raporlama üzerindeki önemine değinmeyi tercih ediyoruz. Türkiye Muhasebe Standartları ve Finansal Raporlama Standartları bilanço esasına göre defter tutan tüm kamu ve özel sektör gerçek ve tüzel kişilerine ait finansal tabloların aynı ortak ilkelerle hazırlanmasını sağlamak içindir. Söz konusu raporların 3 MUHASEBE STANDARTLARININ ÖNEMİ VE FİNANSAL TABLOLAR ihtiyaca uygun, güvenilir, anlaşılabilir, karşılaştırılabilir ve tutarlı olabilmesi, ayrıca Uluslararası Finansal raporlama Standartları ile uyumlu özellik taşıması bu standartların en temel amacını oluşturur. Bilindiği üzere belirli bir dönem içinde bir iktisadi kurumun ekonomik faaliyetlerine, mal ve para hareketlerine ilişkin veriler, kurumun performansına ilişkin bilgiler finansal tablo hesaplarında yer almaktadır. İşte bu hesapların tasnifi, içeriği, sunum prensipleri de yukarıda sözü edilen standartların konusu olmaktadır. Gerek yılların süzgecinden geçen gerekse 1. no’lu standardın konusunu oluşturan finansal tabloları aşağıdaki biçimde sınıflandırmamız mümkündür. • • • • • • Bilanço ve Gelir Tablosu Öz kaynak değişim Tablosu Nakit Akım Tablosu Kar Dağıtım Tablosu Net İşletme Sermayesi Fon Akım Tablosu Yukarıda belirtilen ilk üç tablo no’lu standartta sayılmış olmakla birlikte diğer tablolarda bunlardan türetilmiş olmaları denetim faaliyetlerine olan katkıları nedeniyle burada belirtilmiştir. Temel finansal tablo olarak her sözü geçen Bilanço ve Gelir tablosunu incelediğimizde bu yazımız kapsamı içinde şöyle bir açıklama getirebiliriz. Bilanço, iktisadi kuruluşun bir an itibariyle 4 MUHASEBE STANDARTLARININ ÖNEMİ VE FİNANSAL TABLOLAR Varlıklarını ve bu varlıklara karşılık o an için bu varlıklar içinde hak sahibi olanları gösteren ve işletmenin mali durumunu muhasebe kayıtlarına göre ortaya koyan bir tablodur. Bir başka deyişle Varlıklar=borçlar + öz kaynaklar Denklemi üzerine kurulmuştur. Bu denklemi, analize elverişli ve kolay anlaşılabilir hale getirmek içinde belirli hesap grupları altında toplarız. Gelir ise bu dönemin gelirleri, katlanılan giderleri ve maliyetlerinin tasnif edildiği ve sonuçlar kar veya zarar olarak ortaya konulduğu bir sonuç raporudur. Burada yapılan tasnif üç bölümde toplanır. Sırasıyla bir gelirin, faaliyet gelirinin ve net gelirin belirlendiği bölümlerden oluşur. Öz kaynak Değişim Tablosu; İşletmenin öz kaynağında oluşan değişiklikleri, öz kaynak kalemlerindeki artış ve azalışları bir bütün olarak gösteren tablo olup, işletmenin mali yapısının tespitinde ciddi rol oynar. Nakit Akım Tablosu; belirli bir dönemde kurumun parasal hareketlerini özetler. İki temel rapordan üretilen diğer finansal tablolarla birlikte ortaya konulan finansal raporlama sistemi yukarda belirtilen standartlar çerçevesinde kurumların performansını ve denetlenebilirliğini tüm şeffaflığı ile mümkün kılabilecektir. Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz ki Muhasebe standartları konusunda yaşanılan bu dinamik süreç giderek daha anlaşılabilir, gerçekçi bilgilerle donanmış finansal tablolar ortaya çıkaracaktır. Etkin ve sistematik bir denetim mekanizmasının ise çağdaş bir değer olarak tüm iktisadi kurumlarımızda olası başarılara bir kaldıraç görevi yapacağını söyleyebiliriz. 5