Koruyucu hekimlik alanında aşamalar katedilmesi, vitaminlerin de

advertisement
Koruyucu hekimlik alanında aşamalar katedilmesi,
vitaminlerin de giderek daha çok kullanılmasına
neden oluyor. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri gibi gelişmiş ülkelerde vitamin kullanımı
bir çılgınlık halini aldı. Bu moda giderek tüm dünyayı, bu arada ülkemizi de sarıyor.
Vitamin sözcüğündeki, Vita hecesi hayat anlamına gelmektedir. Gerçekten de yaşayabilmek
için bazı vitaminlerin bulunması şart, ayrıca bazılarının da yüksek dozlarının yararlar
sağlayabileceği yolundaki görüşler, bu modanın süratle yayılmasına neden oluyor. Hemen
herkes eşin, dostun tavsiyeleriyle bazı vitaminleri kullanıyor. Kullanıyor da, acaba doğru mu
yapıyor? Bunları kullanması gerekli mi? Gereksiz yere kullanmak zarar verir mi? Ne kadar
vitamine gerek var? Gıdalardan alınmıyor mu?
Bundan sonraki satırlarda, sık kullanılan bazı vitamin ve minerallerle ilgili olarak bu soruların
cevaplarını arayacağız.
VİTAMİN A: Kadınların günde 4 bin, erkeklerin 5 bin ünite A vitaminine ihtiyaçları var. Süt
ve yumurta en iyi kaynak, sık sık süt ve yumurtalı yiyecekler yiyen birisi A vitaminini
yeterince ve hazır olarak almaktadır. Gereğinden fazla alınmasının bir yararı olmadığı gibi
tehlikeleri de vardır. 50 bin ünitenin üstünde alındığında bulantı, kusma, başağrısı, iştahsızlık,
görme bozukluğu ve eklem ağrıları gibi şikayetlere neden olur. Gebelik sırasında, birkez 20
bin ünite A vitamini bebekte sakatlıklara neden olabilir. Normal koşullarda günde 10 bin
üniteye kadar güvenli kabul edilmektedir.
BETA KAROTEN: A vitamininin yapı taşıdır. Vücutta A vitamini haline dönüştürülür.
Ispanak, lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler, kavun, şeftali, kayısı gibi meyveler ve havuç en
önemli kaynaklarıdır. Yüksek dozda alınmasının yararları konusunda çalışmalar halen
sürmekle birlikte, kanser, damar sertliği ve katarakt gibi hastalıkları önlediği yolunda önemli
bulgular elde edilmiştir. Yüksek dozda alınmasının toksik (zehirleyici) etkisi olmamakla
birlikte günde 50 mg.(83 bin ünite) den fazla alınması tavsiye edilmez.
VİTAMİN B6: Günlük ihtiyaç, kadınlarda 1.6 mg., erkeklerde ise 2 mg.dır. Tavuk, balık,
ıspanak, patates, muz, kepekli ekmek, kuruyemiş en önemli kaynaklarıdır. Bunların dışında,
birçok gıdada B6 vitamini bulunduğu için, eksikliği konusunda endişeye düşmemek gerekir.
Fazla dozda alınması, yaşlılarda bağışıklık sistemini güçlendirmek ve bazı sinir sorunlarını
tedavi etmekte kullanılırsa da, 6 ay süreyle günde 100 mg.dan fazla kullanmak sinirleri tahrip
edebilir. Günde 2 bin mg. üstündeki dozlarda, sinir sistemi tahripleri çok daha kısa sürede
olabilmektedir.
VİTAMİN B12: Kadınlarda ve erkeklerde günlük ihtiyaç 2 mikrogramdır. En önemli
kaynakları et, tavuk, balık ve süt gibi hayvansal ürünlerdir. B12 vitamini eksikliğinin,
iyileşmesi mümkün olmayan sinir tahribatlarına neden olması dolayısıyla, hayvansal ürünlerin
hiçbirini yemeyen vejetaryanların, mutlaka ayrıca B12 vitamini alması gerekir. Günlük 100
mikrograma kadar alınmasının güvenli olduğu bilinmesine rağmen aşırı dozlarının zararlı
etkileri konusunda da bir bilgi yoktur.
VİTAMİN C: Kadınlarda ve erkeklerde her gün alınması gereken en az miktarı, 60
miligramdır. Sigara içenlerin en az 100 mg. C vitamini almaları gerekir. Her gün taze sebze
ve meyve, özellikle narenciye, lahana, ıspanak, kıvırcık salata gibi yeşil yapraklı sebzeler,
yeşil biber yiyen kişiler, tavsiye edilen en düşük günlük dozun üzerinde C vitamini
aldıklarından emin olabilirler. Yüksek dozda alınması halinde ne gibi yararlar getireceği
yolunda çalışmalar sürmekle birlikte, beta karoten gibi antioksidan etki nedeniyle, kanser,
kalp-damar hastalıkları ve katarakta yakalanma ihtimalini azalttığı belirlenmiştir. Ayrıca,
soğuk algınlığı gibi hastalıklara karşı da direnci arttırmaktadır. Günde 1 grama kadar güvenle
alınabileceği belirlenmiştir. Daha yüksek dozları sindirim sisteminde tahrişlere neden olabilir.
Uzun süre yüksek dozda kullanılmasının, böbrek taşı ihtimalini arttırdığı da bilinmektedir.
VİTAMİN D: Kadın ve erkeklerde her gün alınması gereken en az doz 200 ünitedir. Düzenli
süt içenler ya da süt ürünleri tüketenlerin yeterince D vitamini aldığı söylenebilir. Ayrıca
vücut güneş ışınlarına maruz kaldığında, kendisi de D vitamini üretir. Yaşlılıkta kemiklerin
zayıflamasına (osteoporoz) karşı, günde 400-800 ünite kadar D vitamini takviyesi alınması
yararlı olmaktadır. Günde bir litreden fazla süt içen ya da buna yakın süt ürünü tüketen
kişilerin ayrıca D vitamini almaları risk yaratabilir. Günde 1000 üniteye kadar D vitamini
alınması güvenli olarak nitelendirilirken, günde 5 bin üniteden fazla alınınca böbrekler ve
kalpte hasar riski doğabilir.
VİTAMİN E: Kadınların her gün 12 ünite, erkeklerin de 15 ünite almaları gerekir. Bitkisel
yağlar, kuruyemiş, etler ve yeşil yapraklı sebzelerde bol miktarda bulunur. A ve C vitamini
gibi bunun da antioksidan etkisi bulunmaktadır. Kalp-damar hastalıkları, kanser ve katarakta
karşı koruyucu olduğu bilinmektedir. Diğer ilaçlarla birlikte kullanıdığında Parkinson
hastalığında olumlu etkiler gösterdiği, kalp krizlerinde hasarın azaltılmasında yararlı olduğu
ve yaşlılarda bağışıklığı arttırdığı ileri sürülmektedir. Günde 1000 üniteye kadar güvenli
olduğu bilinmektedir.
B-2 vitamini
Bu vitamin sadece yiyeceğin enerjiye dönüşmesini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kanda
alyuvarların oluşmasını, derinin ve gözlerin sağlıklı olmalarını sağlar. Aşırı derecede alkol
tüketimi vücuttaki B-2 vitaminini azaltır. Ayrıca antibiyotikler, yatıştırıcılar da vücuttaki B-2
vitaminini azaltır. Et, tavuk eti, balık, süt ve süt ürünleri, turp,ıspanak, yumurta, mısır ve
beyaz undan yapılmış ekmek bol miktarda B-2 vitamini içerir.
B-6 vitamini
Vücudun protein ve yağı öğütmesini sağlar, ayrıca bağışıklık ve sinir sistemlerinin düzenli
çalışmalarına yardım eder. Kanda hemoglobin oluşmasını sağlar. Hemoglobin bildiğiniz gibi
vücuda oksijen taşır. Beyinde depresyonla savaşan kimyasal madde olarak bilinen serotoninin
oluşmasına yardım eder. Aşırı derecede alkol kullanmak, sigara alışkanlığı ve kan basıncını
düşüren ilaçlar bu vitamin için zararlıdır. Tavuğun göğüs eti, böbrek, karaciğer, domuzeti,
yumurta, pirinç, soya fasulyesi, yulaf, fındık, fıstık, muz, patates, avokado ve somon balığı en
fazla B-6 vitamini içeren besinlerdir.
Folik asit
Vücutta hücrelerin gelişmelerini folik asit sağlar. Yaşlılık, alkollü içki kullanmak, doğum
kontrol hapları vücudun folik asit rezervlerini azaltır. Çok uzun bir süre düzenli olarak aspirin
almak kolesterol miktarını düşüren ilaçlar, sara ilaçları da vücuttaki folik asit miktarını azaltır.
Folik asidin azalması, kanser riskini artırır, kansızlık yaratabilir. Hamile kadınlarda yeterli
miktarda folik asidin bulunmaması, doğacak bebeklerin özürlü olmalarına yolaçabilir.
Karaciğer, yumurta sarısı, ıspanak, yeşil yapraklı sebzeler, brokkoli, portakal ve portakal suyu
bol miktarda folik asit içerir.
Kalsiyum
Dişlerin ve kemiklerin güçlü olmaları için öncelikle kalsiyum gereklidir. Kalsiyum aynı
zamanda kalp atışlarını düzenler, kanın gerektiği gibi pıhtılaşmasını sağlar, kaslar ve sinirler
için yararlıdır. Kalsiyum kan basıncının yükselmesini ve kalın bağırsak kanserini önleyebilir.
Ancak yapılan araştırmalara göre her on kadından sekizi, bol miktarda kalsiyum içeren
yiyeceklerle beslenmek istemiyor. Hamilelik, bebeği anne sütüyle emzirme, menopoz,
kafeinli içecekler vücuttaki kalsiyum miktarını azaltır süt ve sütlü besinler, mısır, sardalya
balığı, kalamar, ıstakoz ve brokkoli bol miktarda kalsiyum içeren besinlerdir.
VÜCUT VİTAMİN İSTER, GERİSİ BAHANE!
Üşütüp hastalanmamanın, daha sağlıklı ve dinç görünmenin en kestirme yolu, vücut ile dost
olan vitaminleri almak.
Vitamin sözcüğünü dilimizden hiç düşürmeyiz. Her yaşta vücudun vitamine ihtiyacı vardır.
Vitaminler ise en iyi beslenme yolu ile alınabilir. Bunun yanında eczanelerden aldığımız
vitaminlerin de hayatımızdaki yeri büyük. Alman hastanesi Biyokimya uzmanı Dr. Süreyya
Şahinoğlu vitaminleri, hayatımızı devam ettirmek için gerekli olan küçük miktardaki
maddeler olarak tanımlıyor. Şahinoğlu, “Vitaminler, hayvansal ve bitkisel kaynaklı besinlerde
bulunan organik bileşiklerdir. Yaşamın idamesinde gerekli olan vitaminlere günlük
gereksinim çok az miktardadır. Bazı vitaminlerin eksikliklerinde çeşitli hastalık semptomları
ortaya çıkar. Birçok insan vitaminlerin gıdanın yerini alabileceğini düşünür ama bu doğru
değildir.” diyor. Dr. Şahinoğlu‟nun da belirttiği gibi vücut vitamin üretemez ve dışarıdan
alınabilmesi için mutlaka meyve ve sebze tüketmek gerekir. Bunun için günlük olarak içinde
yeterli vitamin barındıran besinlerin düzenli olarak alınması gerekiyor. Vücudun bir günlük
vitamin ihtiyacını, dört porsiyon sebze ve meyve veya dört porsiyon hububat, yada iki
porsiyon süt ve süt ürünleri alarak sağlayabileceğiniz gibi iki porsiyon et ve yumurta gibi
protein içerikli yiyecekler günlük vitamin
ihtiyacını karşılayabiliyor.
Yiyeceklerin içinde bulunan vitaminlerin içeriğinde değişiklikler görülebiliyor. İklim, toprak,
ürünün ham ya da olgun oluşu, ürün toplama yöntemleri, taşıma ve depolama gibi çok sayıda
faktör meyve ve sebzelerde vitamin kaybına yol açabiliyor.
Yaş ile vücut için gerekli vitamin miktarı arasında da bağlantı bulunuyor. Özellikle çocukların
tüm vitaminleri eksiksiz alması gerekiyor. Otuzlu yaşlardan sonra ise özellikle kadınların
kaybettiği kalsiyumu kazanması gerekiyor. Menopoz dönemleri ile birlikte artan kalsiyum
kaybı, osteoporoz (kemik erimesi) hastalığına yol açıyor. Bu nedenle bu dönemlerdeki
kadınların D vitamini alması gerekiyor. Bunun için süt ve süt ürünlerinin tüketilmesi büyük
önem taşıyor. Erkeklerin günlük demir ihtiyacı 10 mg, kadınların ise 15 mg. Bunun sebebi ise
kadınların adet, gebelik ve emzirme dönemlerinde demire daha fazla ihtiyaç duyması ve
demiri depolama kapasitelerinin erkeklere oranla daha düşük olması.
Yapılan araştırmalar her vitaminin insan vücudu üzerine farklı etkileri olduğunu gösteriyor. A
vitamini göz ve cilt sağlığında; B vitamini sağlıklı büyüme ve sinir sisteminin gelişmesinde;
C vitamini kemiklerin ve dişlerin gelişiminde; E vitamini ise sağlıklı adale gelişimi ve kan
dolaşımı sistemi üzerinde etkili oluyor. Yüksek dozlarda kullanılan vitaminler
osteoporoz, kalp hastalığı, kanser gibi pekçok hastalığın seyrinin yavaşlamasında etkili
oluyor.
Her derde deva gibi görülen C vitamini insan hayatının bir numaralı koruyucusu. Yapılan
araştırmalar C vitamininin, vücudun direncini arttırıp insanı kanser, körlük ve romatizmadan
koruduğunu, kemikleri kuvvetlendirdiğini ortaya çıkardı.
Yorgunluk hissinin kaynağı, genellikle bu vitaminin eksikliği olarak görülüyor.
C vitamini gençlik iksiri görevini de üstleniyor. Deri, kemik, kıkırdak, ve dişleri koruyan
„kollajen‟ adlı maddenin oluşumunu sağlıyor. Organların genç kalmasına yardımcı olarak
daha sağlıklı ve dinç olmada etkili oluyor. Ayrıca kemik erimesini de önlüyor. Kalp ve kan
dolaşımı hastalıklarından korunmak için de bol miktarda C vitamini tüketmek gerekiyor.
Vücut için vitaminler kadar önemli bir grup madde daha var ki, onlar da mineraller. Dr.
Süreyya Şahinoğlu, “Mineraller olmadan vitaminler görev yapamaz. Mineraller kemik, diş,
yumuşak doku, kas, kan, sinir hücrelerinin yapısında bulunurlar. Hormon üretimi, sinirlerden
mesaj iletimi gibi bir çok biyolojik reaksiyonda, reaksiyonu hızlandırıcı rol oynarlar.
Kalsiyum, iyot, demir, magnezyum, fosfor, potasyum, selenyum, sodyum, çinko en
önemlileridir.” diyor.

VİTAMİNLERİN ÖZELLİKLERİ
Vitamin Erkeklerde Kadınlarda
Kaynakları
adı
günlük
günlük
önerilen önerilen
doz
doz
Vitamin 1000
800
Karaciğer,patates,
A
mikrogram mikrogram havuç, ıspanak,
RE*
RE
mango, süt, yumurta
sarısı, mozzarella
peyniri, kayısı
Vitamin 50-60 mg
C
50-60 mg
Sağladığı
yararlar
Eksikliğindeki
bulgular.
Sağlıklı hücre ve Gece körlüğü,
doku gelişimi göz enfeksiyonlara
sağlığı,
yatkınlık, kuru
enfeksiyonla savaş, der ve tat alma
diş ve kemik
duyusunda
gelişimi
azalma,
yorgunluk,
gözyaşı
kuruluğu, diş ve
dişeti
bozuklukları,
büyüme geriliği
Portakal,greyfurt,çilek, Sindirim
Sağlıksız diş ve
kivi, brokkoli, biber sisteminde demir dişetleri,eklem
emiliminin
rahatsızlıkları,
hızlanması, sağlıklı yara ve
diş ve diş etleri,
kırıkların yavaş
kemikler ve
iyileşmesi, iştah
kasların dayanımı, kaybı, kaslarda
yara iyileşmesi,
güçsüzlük, cilt
enfeksiyonlar ile kanamaları,
savaş, vücut
anemi, sindirim
hücrelerini
bozuklukları.
koruyan kuvvetli
antioksidan etkisi
Vitamin 5-10
5-10
Süt,yumurta,
Kalsiyum ve
Kemik
D
mikrogram mikrogram margarin, somon
fosforun sindirim bozukluğu, diş
balığı, yulaf ezmesi sisteminden
bozuklukları,
emilimini sağlar. kemiklerin
Böbreklerden
sertliğini
kalsiyum kaybını yitirmesi, kas
önler, sağlıklı sinir zayıflığı,
sistemi ve normal yetersiz
kalp
kalsiyum
fonksiyonlarının emilimi,
devamlılığında rol böbreklerde
alır.
fosfor
retansiyonu.,
Vitamin 10 mg
8 mg
Ayçiçeği,buğday,
Kırmızı kan
Kırmızı kan
E
fıstık ezmesi,ton
hücreleri de dahil hücresi yıkımı,
balığı, zeytinyağı,
olmak üzere tüm üreme sistemi
ıstakoz, badem
vücut hücrelerini bozukluğu,
koruyan kuvvetli cinsel güç
antioksidan etkisi, kaybı, kaslarda
doymamış yağ
yağ
asitlerini oksijenin depolanması,
hasar verici
kalp ve diğer
etkisine karşı
kaslarda
koruma
bozulma,cilt
kuruluğu.
Vitamin 1.2-1.5 mg 1-1.1 mg Bira mayası, sakatat, Vücudun enerji
İştah kaybı,
B1
tahıl, balık, fındık,
üretimi için gerekli yorgunluk, felç,
kuru fasulye, ıspanak, metabolik döngüde sinir sistemi
karnabahar, avokado, anahtar rolü,
duyarlılığı, kilo
yulaf ezmesi
Karbonhidrat
kaybı, ağrı,
sindirimine
depresyon,
yardımcılık ,sinir sersemlik hali,
sistemi, kas ve
kabızlık,
kalbin normal
sindirim sistemi
fonksiyonu için
problemleri.
gereklilik, iştahı
düzenleme,büyüme
ve kas dokusunu
arttırma.
Vitamin 1.4-2 mg
B6
1.4-1.6 mg Muz, somon balığı,
tavuk, hindi, patates,
sığır eti, kavun
ıspanak
Aminoasit yapım Sinirlilik,cilt
ve yıkımı,
hastalıkları, Kas
hemoglobin
zayıflığı, anemi,
üretimi,
ağız içi
enfeksiyonlarla
hastalıkları, kol
savaş, yağ ve
ve bacaklarda
karbonhidrat
kramplar, saç
mekanizması,
dökülmesi,
antikorların
yavaş
oluşumu, vücuttaki öğrenme,vücutta
sıvı fazlasının
su tutulması.
uzaklaştırılması,
sağlıklı cilt
devamlılığı rolü.
Vitamin 2
2
Yulaf ezmesi, sığır eti, Folik asit ile
Anemi,
B12
mikrogram mikrogram ton balığı, tavuk,
birlikte kırmızı kan iştahsızlık,
hindi, süt, yoğurt,
hücresi yapımı ve çocuklarda
mozzarella peyniri,
aneminin
büyüme
balık
önlenmesi,
gecikmesi,
sinirlerin normal yorgunluk,
gelişimi, sağlıklı sinirlilik,
sinir sistemi
depresyon.
devamlılığı,
kalsiyum emilimi
yoluyla çocukların
büyümesinin
hızlandırılması
Folik 150-20
150-180
Yulaf ezmesi, ıspanak, Sağlıklı kırmızı
Sindirim sistemi
Asit
mikrogram mikrogram mercimek,
kan hücresi
hastalıkları,
kuşkonmaz, portakal, yapımı, sağlıklı
anemi, vitamin
nohut, barbunya,
hücre
B12 eksikliği.
ekmek, pirinç,makarna yapımı(özellikle
gebelik süresince
ve sindirim
sisteminde) rol
oynar.
* Günlük dozlar, Dünya Sağlık Örgütü tarafından sağlıklı kişiler için önerilmiştir.
Vitamin nedir?
Vitaminler, vücutta metabolik olayların normal bir şekilde meydana gelmesi ve sağlıklı
durumun sürdürülmesi için gerekli olan ve besinler içinde ufak miktarlarda alınan
maddelerdir. Vitaminler iki grupta toplanır :
Suda gözünen vitaminler: C ve B grubu vitaminleri (B1, B6 gibi)
Yağda çözünen vitaminler: A, D, E, K vitaminleri
Sağlıklı yaşam için hangi besinler gereklidir?
Besinlerin dört ana öğesi olan proteinler, yağlar, karbonhidratlar ve yemek tuzu gibi makro
besleyiciler saf olarak alındıklarında, yeterli miktarlarda vücuda girseler bile, sağlıklı
durumun sürdürülmesini sağlayamazlar. Bunlarla birlikte vitaminlerin ve demir, çinko, bakır,
iyod, krom, magnezyum, manganez, molibden, vanadyum, ve silisyum gibi esansiyel
minerallerin de alınması gereklidir.
Vücudumuz için gerekli olan vitaminlerin tümünü besinlerden alabilir miyiz?
Evet. Karbonhidrat, protein ve yağ gibi ana besin öğelerini yeterli miktarda içeren besinlerle
yapılan dengeli beslenme, bazı özel durumlar hariç vücudun günlük gereksinimine yetecek
kadar vitamin sağlar. Ancak, günlük beslenmeniz sebzemeyve, hububat, süt ürünleri, etyumurta gibi protein açısından zengin besinlerden herhangi birini içermiyor ya da az miktarda
içeriyorsa, ihtiyacınız olan vitaminlerin tümünü besinlerden sağlanamayacağından vitamin
takviyesi gerekir.
Besinler beklediğinde vitamin kaybına uğrarlar mı?
Besinler pişirme, saklama ve ısıtma sırasında vitamin kaybına uğrayabilirler. Besinler içindeki
yağda çözünen vitaminler ısı hava ve ışıktan pek etkilenmezler. Tıamin (B1 vitamini), folik
asid, pantotenik asid (B5 vitamini) ve özellikle askorbik asit (C vitamini) gibi suda çözünen
vitaminler ise, besin maddelerinin kaynatma ve kızartılmaları sırasında kısmen parçalanırlar.
Yemek suyunun atılması da, besinler içindeki suda-çözünen bir kısım vitaminlerin
yitirilmesine neden olur.
Kadınlar, erkeklere oranla beslenme bozukluklarına daha mı duyarlıdırlar?
Kadınların çoğunun kalori gereksinimi ve aldıkları kalori miktarı, erkeklerden azdır. Bu
nedenle, yeterli vitamin ve mineral alımını sağlayabilmek için, besinsel içeriği yoğun bir diyet
uygulamaları gerekir. Kadınların kalsiyum ve demir gereksinimi erkeklerden fazladır.
Gebelik, laktasyon ve oral kontraseptif kullanımı da vücudun vitamin dengesini bozar;
vitamin eksikliği, bazı kadınların yakındığı premenstrüel şikayetlere de neden olabilir.
Gebe ve emziren kadınların hangi vitaminlere gereksinimi vardır?
Gebelik ya da süt verme süresince gerek anne gerekse fetus veya bebeğin, A, C, B1, B6, B12,
folik asit vitaminlerinin yanı sıra, demir, kalsiyum gibi mineral gereksinimleri artar ve bu
ihtiyacı karşılayabilmek için vitamin preparatlarına başvurmak gerekebilir.
Kalsiyumun vücut için önemi nedir?
Kalsiyum; doğumdan yaşlılığa kadar, kemik, diş ve tırnakların sağlıklı oluşumunu ve
devamını sağlamanın yanında kemik kaybının önlenmesi için gereklidir. Yaş ilerledikçe
kalsiyum emilimi azalır.
30 yaşın üzerinde kadınların vitamin + kalsiyum takviyesine neden ihtiyacı vardır?
Özellikle 30 yaşından sonra kadınlar daha fazla kalsiyum kaybetmeye başlarlar. Menapoz'la
birlikte bu kayıp hızlanır ve osteoporoz belirtileri (kemiklerde zayıflama, ağrı) görülebilir.
Kalsiyumun emilmesi ve vücut tarafından tam olarak kullanılabilmesi için D vitamini ve
genel sağlığın korunmasında vitaminler önemlidir. Kadınlar, 30'lu yaşlardan sonra, süt ve süt
ürünlerini daha çok tüketmeli, güneş ışığından daha fazla yararlanmalı ve egzersize önem
vermelidirler.
Demirin insan vücudu için önemi nedir?
Kanın en önemli fonksiyonel komponentini oluşturan demir, dokuya oksijen taşınması ve
böylece dokudaki oksidasyon olaylarının sürdürülmesi için gereklidir. Demir eksikliğine bağlı
olarak kansızlık, yorgunluk ve çalışma kapasitesinde azalma görülür.
Kadınların erkeklerden daha fazla demire ihtiyacı var mıdır?
Erkeklerin demir ihtiyacı günde 10 mg, kadınların 15 mg'dır. Kadınlarda her ay adet
(menstruasyon) dönemlerinde kan kaybı olduğundan, ayrıca gebelik ve emzirme
dönemlerinde bebeğin demir ihtiyacını da anne karşıladığından demir gereksinimi artar. Buna
karşın kadınların demir depolama kapasitesi düşük olduğundan demir takviyesine özellikle
ihtiyaç duyarlar.
Adet öncesi gerginlik (Premenstrüel sendrom) belirtileri nedir?
Adet öncesi gerginlik olarak da bilinen premenstrüel sendrom (PMS) kadınlarda adetten 5 ile
11.gün önce başlayan belirtiler topluluğudur. Halsizlik, uyku bozuklukları, huzursuzluk, ağrı
gibi birçok belirtisi bulunur.
Adet öncesi gerginlik (Premenstrüel sendrom) nasıl önlenir?
Bu tip şikayetleri önlemek için egzersiz yapmalı, özellikle bu dönemlerde beslenmeye özen
gösterilmelidir. Çay, kahve, sigarayı kesip sebze, meyve yenmeli ve bol su içilmelidir. Ayrıca
B6, E, C ve D vitamini, kalsiyum ve magneryum alımının bu şikayetleri azalttığı görülmüştür.
Evening Primrose bitkisinin tohumlarından elde edilen yağın (EPO) kullanımı sonucu PMS
(premenstrüel sendrom) belirtilerinde anlamlı düzelmeler (karın şişkinliği ve göğüslerdeki
duyarlılıkta %95, huzursuzlukta %80 gibi) görülmüştür.
Vitamin hapları günün hangi saatinde alınır? Belli saatlerde almanın önemi var mıdır?
Vitamin hapları günün herhangi bir saatinde alınabilir. Ancak, diş fırçalamak gibi her gün
düzenli olarak aynı saatte yapılan bir iş olarak görülmesinin, ilacı almayı hatırlama açısından
yararı vardır.
Vitamin hapları uzun süre kullanılabilir mi?
Evet. Özellikle Avrupa Gıda Konseyi tarafından kabul edilen RDA değerlerine (önerilen
günlük alım miktarı) uygun vitamin ve mineral haplarını sağlığınızı korumak için
alabilirsiniz. Ancak hapların A ve D vitamin içeriğinin çok yüksek olmamasına dikkat
edilmelidir. A vitamininin 5000 ünite, D vitamininin 500 ünite düzeyinin üstünde ve sürekli
kullanımı zararlı olabilir.
İklim ve coğrafi bölge vitamin gereksinimini etkiler mi?
İklim ve coğrafi bölge koşullarına göre D vitaminine olan gereksinim değişebilir. Güneşli bir
çevrede, açık havada yaşıyanlarda ciltte yeterli derecede vitamin sentez edildiği için bu
vitamine gereksinim azalır. D vitamininin en önemli kaynağı cilttir. Kuzey ülkeleri ve derin
vadi içlerindeki yerleşme yerleri gibi az güneşli yerlerde yaşayanlarda veya mesleki
nedenlerle gündüz vaktini kapalı yerlerde geçirenlerde D vitamini gereksinimi artar. Güneşli
ortamda yaşadığı. halde geleneksel nedenlerle fazla örtünen kadınlarda da aynı durum
sözkonusu olabilir.
www.toptansuaritma.com
su arıtma Ters Ozmos Nedir
Download