ROSENDA® 8 mg FİLM TABLET Tiazolidindion grubu ilaçlar (Rosiglitazon) konjestif kalp yetmezliğine neden olabilir ya da mevcut konjestif kalp yetmezliğini şiddetlendirebilir. Bu nedenle, bu grup ilaçların kullanımı konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda (NYHA Sınıf 1-4) kontrendikedir. Her film tablet; 8 mg Rosiglitazon’a eşdeğer Rosiglitazon maleat içerir. Boyar madde olarak; Titanyum dioksit, Karmosin Al. lak, FD&C mavi #2 / İndigo karmin Al. lak, Siyah demir oksit kullanılmıştır. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ : Farmakodinamik Özellikleri : Etki mekanizması : Rosiglitazon insüline karşı duyarlılığı arttırarak anti-hiperglisemik etki gösteren tiyazolidindion sınıfından bir antidiyabetik ilaçtır. Rosiglitazon PPARγ reseptörlerinde (peroksizom proliferatör tarafından aktive edilen reseptör-gamma) yüksek derecede selektivite ve agonistik aktivite gösterir. İnsanlarda PPARγ reseptörleri insülinin etkisini göstermesi için hedef dokuları olan yağ dokusu, iskelet kasları ve karaciğerde bulunur. PPARγ reseptörleri aktive olduğunda glukoz metabolizmasını (glukozun yapımı, taşınması ve kullanımını) kontrol eden ve insülinle çalışan genlerin transkripsiyonunu düzenlerler. PPARγ reseptörlerine cevap veren genler aynı zamanda yağ asitleri metabolizmasının düzenlenmesine de katkıda bulunurlar. Rosiglitazon tip-2 diyabetik deneysel modellerde hipoglisemiye neden olmamıştır. Rosiglitazon açlık kan şekerini ve hemoglobin A1c (HbA1c)’yi düşürür. Bunun yanı sıra insülinemi ve C-peptid düzeyi de azalır. Postprandial glukoz ve insülin düzeylerinde de azalma görülür. Bu etkiler rosiglitazon’un insülin duyarlılığını arttırıcı etkisiyle uyumludur. Rosiglitazon metformin veya bir sulfonilüre ile kombine edildiğinde hipoglisemik etki bu ilaçlardan her biriyle görülenden daha fazla olur. Rosiglitazon tedavisi sırasında vücut ağırlığında artış görülür. 6 ay süren bir tedavide günde 4 mg rosiglitazonla ortalama ağırlık artışı 1.2 kg, günde 8 mg dozla 3.5 kg’dır. Rosiglitazon tedavisinde düşük dansiteli lipoprotein (LDL), yüksek dansiteli lipoprotein (HDL) ve total kolesterol artar, serbest yağ asitleri (FFA) azalır, trigliseridler (TG) değişmez. LDL/HDL oranı önce artar sonra azalır. Farmakokinetik Özellikleri : Terapötik doz sınırları içinde rosiglitazon’un maksimum plazma konsantrasyonu (Cmax) ve eğrinin altındaki alan (EAA) verilen dozla orantılı olarak artar. Eliminasyon yarı ömrü ise (3-4 saat) verilen dozdan bağımsızdır. Absorpsiyon : Rosiglitazon’un mutlak biyoyararlanımı % 99’dur. ROSENDA aç veya tok karnına alınabilir. Dağılım : İlaç plazma proteinleri özellikle albümine % 99.8 bağlanır. Metabolizma : Rosiglitazon karaciğerde başlıca CYP2C8 ve az ölçüde CYP2C9 enzimleriyle metabolize olur. İdrarda hiç değişmemiş ilaç çıkmaz. Metabolitlerinin antidiyabetik aktivitesi önemsiz ölçüdedir. Metabolik değişim N-demetilasyon, hidroksilasyon ve ardından sülfat ve glukuronid konjugasyonu ile olur. Eliminasyon : Oral veya intravenöz yolla verilen bir rosiglitazon dozunun % 64’ü idrarla, % 23’ü feçes ile çıkar. Plazma yarı ömrü 103-158 saat arasındadır. Karaciğer hastalığı : Orta ve ağır derecede karaciğer hastalığında (Child-Plugh Klas B/C) rosiglitazon’un oral klirensi önemli ölçüde azalır. Serbest Cmax 2 kat, EAAo-inf 3 kat artar, eliminasyon yarı ömrü de 2 saat uzar. ROSENDA aktif karaciğer hastalığı olanlarda ve transaminaz (ALT) düzeyi normal üst sınırını 2.5 kat geçmişse kullanılmamalıdır. Böbrek hastalığı : Böbrek fonksiyonu azalmış olan ve hemodiyalizdeki hastalarda rosiglitazon farmakokinetiği değişmez ve ROSENDA dozunun ayarlanması gerekmez. Pediyatrik hastalar : Rosiglitazon’un pediyatrik yaş gruplarında emniyet ve etkinliği araştırılmamıştır. ENDİKASYONLARI : ROSENDA tip 2 diyabeti olan hastalarda kan şekeri kontrolü sağlamak için diyet ve egzersize ek olarak endikedir. Bu amaçla ROSENDA monoterapi olarak kullanılır. ROSENDA ayrıca bir sulfonilüre veya metformin ile kombinasyon halinde, bu ilaçlardan yalnız başına birinin diyet ve egzersizle birlikte glisemik kontrolü sağlayamadığı hallerde endikedir. Bu amaçla kullanıldığında ROSENDA sulfonilüre veya metformin yerine değil onlara ek olarak verilmelidir. Tip 2 diyabet tedavisinde diyet, kalori kısıtlaması, ağırlık azaltılması ve egzersiz esastır. Çünkü bunlar insüline duyarlılığı arttırırlar. Bu yalnız tedavinin başlangıcında glisemik kontrolü sağlamak için değil, ilacın etkenliğinin sürdürülmesi için de önemlidir. KONTRENDİKASYONLARI : - ROSENDA preparattaki maddelerden herhangi birine karşı alerjisi olanlarda kontrendikedir. - ROSENDA kalp yetmezliği ve kalp yetmezliği öyküsü olan hastalarda (NYHA 1-4) kontrendikedir. - ROSENDA aktif karaciğer hastalığı olanlarda kontrendikedir. - ROSENDA diabetik ketoasidoz ve diabetik pre-koma’da kontrendikedir. - Akut koroner sendrom’da (unstabil angina, ST yükselmeli ve ST yükselmesiz miyokard enfarktüs) kontrendikedir. Ayrıca Rosiglitazonun insülin ile kombinasyon halinde kullanımı kontrendikedir. UYARILAR / ÖNLEMLER : Sıvı tutulumu ve kalp yetmezliği Tiazolidindionlar sıvı tutulumuna neden olarak konjestif kalp yetmezliğinin belirti ve yakınmalarını şiddetlendirip hızlandırabilir. Rosiglitazon doza bağlı sıvı tutulumuna neden olabilir. Ani ve hızlı kilo artışı nadir olarak sıvı tutulumunun bir göstergesi olsa da sıvı tutulumunun kilo artışına muhtemel katkıları tek başına değerlendirilmelidir. Tüm hastalar, özellikle eş zamanlı olarak Sülfonilüre grubu ilaçlar ile tedavi görenler, kalp yetmezliği riski taşıyanlar ve azalmış kardiyak kapasiteye sahip olanlar kilo artışı ve kalp yetmezliğini içeren sıvı tutulumu ile ilgili yan etkiler yönünden izlenmelidirler. Kardiyak durumda herhangi bir bozulma meydana gelirse Rosiglitazon tedavisi kesilmelidir. Klinik çalışmalarda Rosiglitazonun insülin ile kombinasyon halinde kullanılmasının kalp yetmezliği riskini arttırdığı gözlenmiştir. Bu nedenle Rosiglitazon insülin ile kombinasyon halinde kontrendikedir. Kalp yetmezliği ayrıca daha önce kalp yetmezliği hikayesi olanlarda , yaşlılarda ve hafif veya orta derecede böbrek yetmezliği olanlarda daha sık olarak rapor edilmiştir. 75 yaşın üzerindeki hasta grubunda sınırlı deneyim olduğu için, bu hastalara uyarıda bulunulmalıdır. Hem NSAID grubu ilaçlar hem de Rosiglitazon sıvı tutulumu ile alakalı olduğu için, bunların eş zamanlı olarak kullanımı ödem riskini arttırabilir. İskemik kalp hastalığı olan hastalarda ancak her hastanın bireysel riski dikkatle değerlendirildikten sonra rosiglitazon kullanılmalıdır. Literatürdeki mevcut veriler rosiglitazon tedavisinin artmış miyokard iskemik olaylar ile ilişkili olduğunu göstermektedir. İskemik kalp hastalığı ve/veya periferal arter hastalığında rosiglitazon kullanımı ile ilgili sınırlı klinik veri mevcuttur. Bu nedenle önlem olarak rosiglitazonun bu grup hastalarda özellikle miyokard iskemisi semptomları olanlarda kullanılmaması önerilir. Karaciğer Fonksiyonlarının izlenmesi Pazarlama sonrası deneyimlerde hepatoselüler disfonksiyona nadir olarak rastlanmıştır. Karaciğer enzim düzeyi yükselmiş (ALT > 2,5 x normal üst limit) kimselerde, Rosiglitazon ile ilgili sınırlı çalışma mevcuttur. Bu nedenle tüm hastalarda karaciğer enzimleri, Rosiglitazon tedavisine başlanmadan önce periyodik olarak ölçülmeli bundan sonra klinik bir sonuca varılmalıdır. Karaciğer enzim düzeyi (ALT >2,5 x normal üst limit) yükselmiş olan hastalarda veya herhangi bir karaciğer hastalığı olanlarda Rosiglitazon tedavisine başlanmamalıdır. Eğer Rosiglitazon tedavisi sırasında ALT değeri normal üst limitin 3 katının yukarısına çıkarsa, karaciğer enzim düzeyi en kısa sürede tekrar değerlendirilmelidir. Eğer ALT değeri hala üst limitin 3 katından fazla ise Rosiglitazon tedavisi kesilmelidir.Eğer hastada hepatik fonksiyon bozukluğunu işaret eden açıklanamayan bulantı, kusma, karın ağrısı, halsizlik, anoreksi ve/veya idrarın koyu renk alması gibi semptomlar gelişirse karaciğer enzimleri ölçülmelidir. Hastanın Rosigilitazon tedavisine devam edip etmeyeceğine laboratuar bulgularına bakılarak, klinik bir değerlendirmeden sonra karar verilir. Sarılık görülmesi durumunda tedavi bırakılmalıdır. Göz bozukluğu Pazarlama sonrası araştırmalar, Rosiglitazonun içinde bulunduğu tiazolidindionlar ile tedavide, görme keskinliğinde azalmanın eşlik ettiği diabetik makular ödem ataklarının varlığının arttığını veya varolan atakların kötüleştiğini raporlamıştır.Bu hastaların çoğunda periferik ödemin eşlik ettiği görülmüştür. Rosiglitazon ve makular ödem arasında direkt bir bağlantı olup olmadığı açık değildir fakat hastaların görme keskinliğinde bozukluklukların oluşması durumunda tedavi ediciler maküler ödem riskini düşünmelidir ve göz muayenesi yapılmalıdır. Kilo artışı Rosiglitazon ile yapılan klinik çalışmalarda doza bağlı kilo artışı saptanmıştır ve bu nedenle vücut ağırlığı yakından izlenmelidir. Anemi Rosiglitazon tedavisi, doza bağımlı olarak hemoglobin değerlerinin düşmesi ile ilişkilendirilmektedir. Tedaviye başlamadan önceki hemoglobin değeri düşük olan hastalar için Rosiglitazon tedavisi sırasında oluşabilecek anemi riski artar. Hipoglisemi Bir sülfonilüre ile ikili yada üçlü oral tedavi sırasında Rosiglitazon alan hastalarda doza bağımlı olarak hipoglisemi gelişebilir ve sülfonilüre dozunda azalmaya gidilebilir. Üçlü oral tedavi Rosiglitazonun üçlü oral terapide Metformin ve bir Sülfonilüre ile birlikte kullanımı sıvı tutulumu, kalp yetmezliği ve aynı zamanda hipoglisemi riskini arttırabilir. Hastaların yakından izlenmesi tavsiye edilir ve gerekirse Sülfonilüre dozunda ayarlama yapılabilir. Üçlü oral tedaviye başlanırken alternatif tedavi de göz önünde bulundurulmalıdır. Kemik yapısında bozukluk Bir uzun dönem çalışmasında, sadece Rosiglitazon ile tedavi edilen kadın hastalarda kemik kırıklarının (ayak, el ve kol) sıklığının arttığı gözlenmiştir. Kemik kırıklarında artış 1 yıllık tedaviden sonra gözlenmiş ve çalışma boyunca sabit kalmıştır. Rosiglitazon ile tedavi edilen hastalarda özellikle, kadınlarda kemik kırığı riski göz önünde bulundurulmalıdır. Diğerleri Klinik çalışmalarda menopoz öncesi dönemdeki kadınlar Rosiglitazon almışlar, preklinik çalışmalarda hormonal dengesizlik gözlenmiş ise de menstural bozukluk ile ilişkilendirilebilecek belli başlı istenmeyen etkiler gözlenmemiştir. İnsüline duyarlılığın artmasının bir sonucu olarak, insülin direncinden dolayı ovülasyonun gerçekleşmediği kadınlarda ovülasyon tekrar başlayabilir. Bu nedenle hastalar gebelik riski yönünden uyarılmalıdır. Hasta gebe kalmayı planlıyor ise ya da tedavi sırasında gebelik oluşursa, Rosiglitazon tedavisi bırakılmalıdır. Rosiglitazon, ağır renal yetmezliği bulunan hastalarda (Kreatinin klerensi< 30 ml/dk) dikkatli kullanılmalıdır. Rosiglitazon CYP2C8 inhibitörleri (örn. Gemfibrozil) veya CYP2C8 indükleyicileri (örn. Rifampicin) ile birlikte dikkatli kullanılmalıdır.Şeker düzeyi yakından izlenmelidir. Önerilen doz aralığında Rosiglitazon doz ayarlaması veya diyabetik tedavide herhangi bir değişiklik yapılmalıdır. ROSENDA tabletleri laktoz içermektedir, bu nedenle galaktoz intoleransı, Lapp laktoz eksikliği veya glukoz – galaktoz malabsorpsiyonu gibi kalıtsal hastalığı olanlarda kullanılmamalıdır. Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanım : Gebelik : Gebelik kategorisi C’dir. ROSENDA gebelikte umulan faydaları potansiyel risklerden üstün olmadıkça kullanılmamalıdır. Emzirme Dönemi : Rosiglitazon deneysel çalışmalarda süte geçer. İnsanlarda süte geçip geçmediği bilinmemektedir. Ancak birçok ilaç süte geçtiğinden ROSENDA emziren annelerde kullanılmamalıdır. Araç ve Makine Kullanmaya Etkisi ROSENDA’nın araç ve makine kullanma yeteneği üzerine belirgin bir etkisi yoktur. YAN ETKİLER / ADVERS ETKİLER : Klinik çalışma dataları Her tedavi rejimi için yan etkiler organ ve sistemlere göre sıklıkları ile aşağıda sıralanmıştır. Doza bağımlı yan etkiler için sıklık kategorisi Rosiglitazonun yüksek dozuna göre belirtilmiştir. Sıklık faktörü değişen klinik çalışma süresi, önceden var olan faktörler, kişisel özellikleri içine alan diğer faktörlerin etkisini kapsamaz. Yapılan klinik çalışmalarda belirlenen yan etki sıklığı, ilacın klinikte normal kullanımı sırasında oluşabilecek yan etkileri yansıtmayabilir. Sıklıklar şu şekilde tanımlanmıştır; Çok sık ≥ 1/10; sık ≥ 1/100, < 1/10; seyrek ≥ 1/1000, < 1/100. Tablo 1 de sıralanan yan etkiler, Rosiglitazon tedavisi gören 5,000 kişilik bir klinik çalışma grubundan elde edilen yan etkilerdir. Organ ve sistemlerde görülen yan etkiler kendi içende Rosiglitazon monoterapi rejimine göre azalan sıklığa göre verilmişlerdir. Sıklık grupları içerisindeki yan etkiler azalan ciddiyetlerine göre verilmişlerdir. Tablo 1. Klinik çalışmalardan elde edilen yan etkiler ve sıklıkları Yan etki Tedavi rejimine göre yan etkilerin sıklığı RSG RSG + MET RSG + SU Kan ve lenf sistemi bozuklukları Anemi Sık Lökopeni Trompositopeni Granülositopeni Metabolizma ve beslenme bozuklukları Hiperkolesterolemi1 Sık Hipertrigliseritemi Sık Hiperlipidemi Sık Kilo artışı Sık İştah artışı Sık Hipoglisemi Sinir sistemi bozuklukları Baş dönmesi* Baş ağrısı* Kalp bozuklukları Kalp yetmezliği2 * Kardiak iskemi3 * Sık Gastrointestinal bozukluk Kabızlık Sık Sık Sık Sık Sık RSG + MET + SU Sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Seyrek Çok sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Çok sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Sık Kas-iskelet ve eklem dokusunda bozukluk Kemik kırığı4 Sık Miyalji* Genel bozukluklar ve uygulama bölgesinin durumu Ödem Sık Sık Sık Çok sık Çok sık RSG- Rosiglitazon monoterapisi; RSG + MET- Rosiglitazon ve Metformin; RSG + SURosiglitazon ve Sülfonilüre; RSG + MET + SU- Rosiglitazon, Metformin ve Sülfonilüre *Klinik çalışmalardaki plasebo gruplarından edinilen bilgiye göre bu bulguların geçmişteki rastlanma sıklığı “Sık” tır. 1 Rosiglitazon tedavisi (monoterapi, ikili veya üçlü terapi) gören hastaların % 5.3’ e kadar olan bölümünde Hiperkolesterolemi rapor edilmiştir. Kolesterol seviyesinin yükselmesi hem LDLc hem de HDLc düzeylerindeki artışa bağlıdır, fakat uzun süreli çalışmalarda Toplam kolesterol:HDLc oranı sabit kalmış yada büyümüştür. Sonuç olarak, bu artışlar hafif ve orta düzeyde kalmış ve genel olarak tedavinin bırakılmasını gerektirmemiştir. 2 Tedavi rejimlerine Rosiglitazon’un bir Sülfonilüre ile birlikte ilave edildiği (ikili veya üçlü tedavide) durumlarda kalp yetmezliği sıklığında bir artış gözlenmiştir ve 8 mg’lık dozun 4 mg’lık doza (toplam günlük doz) göre daha yüksek bir risk oluşturduğu görülmüştür. Yapılan bir çift körlü çalışmada Rosiglitazon- metformin veya Rosiglitazon- Sülfonilüre ikili tedavilerinde kalp yetmezliğinin rastlanma sıklığı % 0.4 iken, üçlü tedavilerde sıklık % 1.4 tür. Tek başına insülin tedavisinde kalp yetmezliği rastlanma sıklığı % 1.1 iken, kombinasyon halinde (Rosiglitazon insülin terapilerine eklenir) bu sıklık % 2.4’ tür. Bundan başka sınıf I-II NYHA kalp yetmezliği olan hastalar ile plasebo kontrollü 1 yıllık bir çalışma yapılmış, plasebo alanlarda kalp yetmezliğinin kötüleşme riski % 3.5 iken Rosiglitazon tedavisi görenlerde bu sıklık % 6.4’tür. 3 Klinik çalışmalarda elde edilen dataların retrospektif analizinde, kardiyak iskemi ile ilişkilendirilebilecek bulguların rastlanma sıklığı Rosiglitazon içeren tedavi rejimlerinde daha yüksek bulunmuştur %1.99 - % 1.51 [Hazard ratio 1.31 (% 95 güven aralığı 1.01 – 1.70)] Temelde tüm hastaların benzer olduğu büyük bir gözlem çalışmasında, Rosiglitazon içeren tedavi rejimlerinde composite endpoint miyokard enfarktüsü ve arteriyel revaskülarizasyon rastlanma sıklığı 17.46 / 100 kişi iken diğer antidiyabetik tedavilerde bu sıklık 17.57 / 100 kişidir [Hazard ratio: 0.93 (% 95 güven aralığı 0.80 – 1.10)]. 4 Bir uzun süreli, randomize (4 – 6 yıl) monoterapi çalışmasında, tip II diyabet teşhisi konmuş kadın hastaların % 9.3 ünde (100 hastada 2.7 hasta) bir yıllık Rosiglitazon tedavisinden sonra kemik kırığına rastlanmıştır bu oran Metformin’de % 5.1 (100 hastada 1.5 hasta), Gliburid/Glibenklamid’de % 3.5 (100 hastada 1.3 hasta)’ tir. Bu yüksek risk çalışma süresince sabit kalmıştır. Rosiglitazon tedavisi gören kadın hastalarda kırıkların büyük çoğunluğu el, ayak ve kollarda meydana gelmektedir. Karaciğer ve safra ile ilgili tüm yan etkilerin rastlanma sıklığı tüm tedavi gruplarında ve plasebo grubunda % 1.5’ten küçüktür. Pazarlama sonrası veriler Klinik çalışma verilerinden elde edilen yan etkilere ek olarak, Rosiglitazon’un pazarlama sonrası kullanımında elde edilen yan etkiler Tablo 2 de belirtilmiştir. Görülme sıklıkları şu şekilde tanımlanmıştır; seyrek ≥ 1/10,000, < 1/1000 ve çok seyrek < 1/10,000. Tablo 2. Pazarlama sonrası elde edilen yan etkilerin rastlanma sıklığı Yan Etki Sıklık Metabolizma ve Beslenme bozuklukları Hızlı ve fazla miktarda kilo artışı Çok Seyrek Bağışıklık Sistemi bozuklukları (bkz. Deri ve Subkütanöz doku bozuklukları) Anaflaktik reaksiyon Çok seyrek Göz bozuklukları Makular ödem Seyrek Kardiak bozukluk Konjestif Kalp Yetmezliği/ Pulmoner ödem Seyrek Karaciğer – Safra Bozuklukları Hepatik disfonksiyon, başlıca hepatik enzimlerin yükselmesi5 Seyrek Deri ve Subkütanöz doku bozuklukları (bkz. Bağışıklık Sistemi bozuklukları) Anjiyoödem Çok seyrek Deri reaksiyonlar (örn. Ürtiker, kaşıntı, kızarıklık) Çok seyrek 5 Hepatik disfonksiyon ve karaciğer enzimlerinin yükselmesi nadir olarak görülmüştür. Çok nadir olaylarda hayati sonuçlar rapor edilmiştir. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ. İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ : In vitro çalışmalar Rosiglitazonun başlıca CYP2C8 ve minör olarak da CYP2C9 enzimleri tarafından metabolize edildiğini göstermiştir. Rosiglitazon ve gemfibrozilin(CYP2C8 inhibitörü) birlikte uygulanması sonucu plazmadaki Rosiglitazon konsantrasyonu 2 kat artmıştır. Doza bağımlı olarak yan etkiler de artacağından, Rosiglitazon dozunun düşürülmesi gerekebilir. Şeker düzeyi yakından izlenmelidir. Rosiglitazon ve rifampisinin ( CYP2C8 indüktörü) birlikte uygulanması sonucu plazmadaki Rosiglitazon konsantrasyonu %66 azalmıştır. Diğer indükleyicilerin (örn. Fenitoin, karbamazepin, fenobarbital, St. John’s wort ) Rosiglitazon değerini değiştirmediği düşünülemez. Rosiglitazon dozunun yükseltilmesi gerekebilir. Şeker düzeyi yakından izlenmelidir. Klinik olarak CYP2C9 substratları veya inhibitörleri ile belirgin bir etkileşim beklenmez. Metformin, glibenklamid ve akarboz gibi oral antidiyabetikler ile Rosiglitazonun birlikte verilmesi sonucu klinik olarak farmakokinetikte herhangi bir etkileşim açığa çıkmamıştır. Rosiglitazon ile birlikte orta derecede alkol alımı şeker düzeyini etkilemez. Digoxin, CYP2C9 substratı varfarin veya CYP3A4 substratları Nifedifin, Etinilestradiol, Noretindronun Rosiglitazon ile birlikte verilmesi sonucu klinikte belirgin bir etkileşim gözlenmemiştir. KULLANIM ŞEKLİ VE DOZU : Tip 2 diyabet tedavisi için ROSENDA monoterapi olarak günde 4 mg tek doz halinde verilir ya da günlük doz ikiye bölünerek 2 mg sabah, 2 mg akşam verilir. 8-12 hafta sonra açlık kan şekeri normale dönmezse günlük doz 8 mg’a yükseltilir. Bu ya tek doz halinde ya da ikiye bölünerek günde 2 kez 4 mg olarak verilir. Rosiglitazon günde 2 kez 4 mg’lık dozlar şeklinde verildiğinde daha iyi glisemik kontrol sağlamaktadır. ROSENDA mevcut tedavilere eklendiğinde, alınmakta olan sulfonilüre, metformin veya insülin dozları aynen korunur. Sulfonilüre ile : Hasta bir sulfonilüre alıyorsa ROSENDA 4 mg dozda bu tedaviye eklenir. ROSENDA ya 4 mg’lık tek doz şeklinde ya da ikiye bölünerek 2 mg’lık iki doz şeklinde verilir. Hipoglisemik reaksiyon görülürse sulfonilüre dozu azaltılmalıdır. Metformin ile : Hasta metformin alıyorsa ROSENDA için başlangıç dozu 4 mg olup bu ya tek doz olarak bir defada ya da ikiye bölünerek iki defada verilir. Kombinasyon nedeniyle hipoglisemik reaksiyon görülme olasılığı zayıftır. Önerilen maksimum doz : Rosiglitazon’un günlük dozu 8 mg’ı geçmemelidir. Klinik araştırmalarda günde 8 mg’lık doz tek başına veya metforminle kombine olarak etkili ve güvenli bulunmuştur. Rosiglitazon’un 4 mg üstünde dozlarıyla sulfonilüre kombinasyonun etkenlik ve güvencesi araştırılmamıştır. Kan şekeri ve HbA1c düzeylerinde en yüksek düşüşler 8 mg rosiglitazon ile sağlanmıştır. Yaşlılarda doz azaltılması gerekmez. Böbrek yetmezliğinde doz azaltılması gerekmez. Bu hastalarda metformin kontrendikedir. Aktif karaciğer hastalığında ve ALT düzeyi normalin üst sınırının 2.5 katından yüksekse ROSENDA kontrendikedir. ROSENDA aç veya tok karnına alınabilir. DOZ AŞIMI VE TEDAVİSİ : İnsanlardaki doz aşımı ile ilgili sınırlı veri mevcuttur. Gönüllülerle yapılan klinik çalışmalarda Rosiglitazon 20 mg’ a kadar tek doz olarak uygulanmış ve iyi tolere edilmiştir. Doz aşımı durumunda, öncelikli olarak hastanın klinik durumu göz önünde bulundurularak uygun destekleyici tedavi uygulanmalıdır. Rosiglitazon yüksek oranda proteinlere bağlanır ve hemodiyaliz ile ayrıştırılamaz. SAKLAMA KOŞULLARI : Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. 25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ VE AMBALAJ MUHTEVASI : ROSENDA 8 mg Film Tablet, 28 tablet içeren blisterde PİYASADA MEVCUT DİĞER FARMASÖTİK DOZAJ ŞEKLİ : ROSENDA 4 mg Film Tablet, 28 tablet içeren blisterde RUHSAT SAHİBİ VE ÜRETİM YERİ : Biofarma İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Samandıra / Sancaktepe / İSTANBUL RUHSAT NUMARASI : 17.05.2005 – 205/75 PROSPEKTÜS ONAY TARİHİ : 07.05.2008 Reçete ile satılır.