T. B. M. M. B : 24 Sayın milletvekilleri, bir bitkiden ilacın elde edilebilmesi için, o bitkide et­ kili olan madde nedir, o araştırılır, bulunur. Eğer, bu ayrılan madde yepyeni bir madde ise, bunun diğer farmakolojik etkileri ve toksikolojisi, farmakoloji ve! toksikoloji laboratuvarlarında tahlil edi­ lir. Eğer bir ümit varsa, bu defa da spe­ sifik bulgular için özel araştırma laboratuvarlarıında, konu, hayvanlar üzerin­ de incelenir. Gerçekten etkili madde bulunur ise, bu defa klinik faz deneme­ lerinle geçilir, yani insanlar üzerinde de­ nemeye geçilir. Bu faz denemeleri, gö­ nüllüler üzerinde yapılır. Bunun için, Helsinki Deklarasyonunda belirtilen bü­ tün kurallara riayet edilerek, etkisinin insanlar üzerinde ne gibi bir tepki yarat­ tığı tespit edilir,, Klinik faz denemeleri, mutlaka modem donatımı haiz klinik farmakoloji uzmanlarının denetimi ve gözetiminde yapılır. Bütün bu süreçler tamamlandıktan sonra, ilaç şekline dö­ nüşebilmesi için Sağlık Bakanlığının bil­ gisinle sunularak ruhsat talep edilir. Sağlık Bakanlığı bünyesin/de, tıp fa­ kültelerinin bu konudaki bildim adamlaırından oluşan bir bilim kumulunda, ilaç olarak ruhsatlandırılması tallep edâen bu madlde A'dan Ztye ıtititziikle incele­ nir; maddenin emsalleri de dikkate alı­ narak, fayda ve zararları, fayda ve fiyat analizleri yapılarak, eğer uygun ıgörültürse bu maddeye ilaç ruhsatı verilir. Sayın milîetvekÜlileri1, bütün bu süreçîeıri geçmeden ve ilaç olmadığı halde bilr maddeyi bir insan üzerinde nasıl dene­ yebilirsiniz? Haydi bu olayı bilr hekim yaptı diyel'iım, Tababet Tüzüğüne göre suç olan bu uyguliama karşısında cuimhuırîyet Hükümetinin bir Sağlık ıBakanı na­ sıltoayıltsızkalabilir? Bu konuda Anaya­ sanın (17 nci ve 56 ncı maddeleri- gayet 18 . 2 . 1988 0: 1 sarihtir. Yine, Sayın özal Hükümetîınih çıkarmış olduğu Sağlık Hi&metleriı Te­ mel Kanununun 3 üncü maddesinin son fıkrasında ne deniyor (bir bakalım: «özeli mevzuatına göre izin veya ıruhsat alınmamıtş ilaç ve terkiplerin üretimi, İthal, sa­ tışı ile ıruhsat veya izıin alhnımış dahi olsa ilaç ve terkiplerin bilimsel araşjtıırmıa ama­ cıyla Sağlak ve Sosyal' Yardım Bakanlığı ve ilgili kişinin ozası olmadan linsan üze­ rinde kufanımı yasaktır.» Zakkum olayımda, Anaıyasaımız gere­ ğince hangi denetim yapılmıştır? Temel Sağlık Hizmetleri) Kanununa göre, uygu'Janması yasak olan ve hiçbir bilimsel de­ ğeri olmayan bir madde, 'Sayın Bakanını da bulunduğu bir açık oturumda televiz­ yon ekranından hangi düşünce ve cesaırdtle 55 miıltyon 'insana bir umut kapısı olarak gösterilmiştik:? Bu umutların ha­ yal kırıklığı âe sonuçlanmasının vebali fciıme ait olacaktır? İlim yuvalarında der­ dine derman arayan vatandaşlar, TRT kanal'iyla karşı karşıya bırakılmışlardır. Korkanım, çok ciddî bir soırun olan diğer sağlık konularında da bu .yanlışlıklar yaıpılimış olsun. Adı geçen maddenin uygulSanması «onunda 9 vakanın müspet neticelendiği söyleniliyor; ancak, iyileştiği söylenilen 9 vakanın, kanser uzmanl'ao tarafından (incelemeleri ve bir ıraporla tespitti yapılımamışıtiır. Haydi bu 9 vaka iyi olldu diyelim ya ölenlerin sayısı nedir? Bun­ ların sorumluluğu kime ait olacaktır; bu hesabı kim verecektir? Sayın Sağhk Ba­ kanı, «Efendim, biz bu maddeyi patent için yabancı fiırmalara gönderdik. Onlar, bizim bu buluşumuzu çalmasınlar diye televizyonda açıkladık» (gibilerden bahaneDarJe bu soırumıiulluflöfcan kurtulacağını sanııyorsa (büyük bir yanılgı içerisine dü­ şüyor. — 542 —