SAĞLIK >> Bitkilerin tıpta alternatif ilaç olarak kullanılması ameliyat öncesinde ve anestezide risk yaratır mı? Özel TOBB ETÜ Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Esra Özer, “Otlar hakkında daha fazla bilgi elde edilene kadar, bitkisel kökenli ilaç kullanımına ameliyattan en az 2-3 hafta önce son verilmeli” diyor. BİTKİLERLE T GELEN SAĞLIK YAŞAMINIZI TEHLİKEYE ATMASIN! ıbbi amaçla bitkisel kökenli ilaç kullanımında son 10 yılda artış olduğu gözleniyor. Günümüzde tıbbi alanda kullanılan ilaçların % 80’i bitkilerden elde ediliyor. Ancak tıp alanında kullanılan bu ilaçların hazırlık aşamasında birtakım işlemlerden geçirilerek etkinlikleri artırılırken, olası risklerinin de asgari düzeyde olması sağlanıyor. Tüm hekimlerin uzmanlık alanları ne olursa olsun ilaç etkileşimleri ve potansiyel riskleri açısından dikkatli olmaları gerekiyor. Çünkü günümüzde şeker, romatizma, AIDS ve kanser gibi kronik hastalıkları olan hastaların % 42’si hastalık semptomlarını giderebilmek için alternatif ilaçlardan faydalanıyor. Bu nedenle de ilaç firmaları bu gruptaki hastalara bitkisel otları alternatif ilaçlar olarak sunuyor. 40 EKONOMİK FORUM l Mayıs 2011 SAĞLIK Özel TOBB ETÜ Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Esra Özer, reçetelenmiş ilaçlarla birlikte ot içeren ilaçların kullanımının hastayı bilinmeyen bir riske atabileceği uyarısında bulunuyor. BİTKİSEL OTLARIN İLAÇLARLA ETKİLEŞİMİ Tıbbi kaynaklarda bu konuya tam olarak açıklık getirilmemesine rağmen, bitkisel otlarla birlikte reçetelenmiş ilaç kullananlarda ameliyat esnasında anesteziklerle etkileşim olabileceği üzerinde duruluyor. Anestezik ilaçlarla etkileşimde kalp-damar sisteminde düzensizlik, kanama ve uyanmada problem gibi beklenmedik yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Sarımsak, zencefil, ginko biloba ve ginseng türü ilaçları kullananlarda ameliyattaki kanama riskinde artış olduğu biliniyor. Yine, ginko biloba, kava kava ve ekinezya gibi otlar anestezide uyutma amacı ile kullanılan barbitürat grubu ilaçlarla etkileşerek uyanmada gecikmeye neden oluyor. Özellikle ekinezyanın, karaciğere toksin etkisi olan ilaçlarla (amiodarone- ritim düzenleyici kalp ilacı, metotreksat-kanser ilacı veya ketakonazol-mantar ilacı) birlikte alınmasının karaciğer yetmezliğine neden olabileceği belirtiliyor. Uzun süre (8 hafta gibi) ekinezya kullananlarda ameliyat sonrası yara iyileşmesinde yavaşlama ve yaranın mikrop kapma riskinde (infeksiyon) artış olabileceği üzerinde duruluyor. Çünkü bu otun bilinenin aksine bağışıklık sistemini ameliyat olanlarda zayıf düşürebileceği belirtiliyor. Efedra (depresyon amacı ile kullanılan bir ot türü) ve ginseng türü otlar uzun süre kullanıldığında kalpte çarpıntı, kan basıncında yükselme; halotan, enfluran veya izofluran gibi anestezik gazların solutularak anestezi devamlılığının sağlandığı kişilerde de ilaç etkinliğinde artmaya, kalpte ritim bozukluğuna ve uyanmada gecikmeye yol açıyor. Sakinleştirici özelliği nedeni ile sık kullanılan St. John’s Wort otu, kalp (digoksin gibi), astım (ventolin gibi), sara nöbeti ilaçları ile birlikte kullanıldığında ameliyatta kanama artışına ve kullanılan ilaç etkisinde azalmaya neden oluyor. Yine tetrasiklin, siklofosfamid ve retinoid grubu antibiyotik alanlarda da ışığa duyarlılıkta (fotosensitivite) artışa yol açıyor. Yine reçetelenmiş ilaçlarla etkileşebileceği düşünülen greyfurt suyunun da kalp ve tansiyon ilacı (kalsiyum kanal blokerleri), kolesterol düşürücü ilaç (HMG-CoA redüktaz inhibitörleri) ve alerji (antihistaminik) ilacı kullananlarda ilaç etkinliğinde artışa yol açtığı biliniyor. Ot türü ilaçlar, anestezik ilaçlar ve reçetelenmiş diğer ilaçlar arasındaki etkileşim tıbbi kaynaklarda tam olarak açıklığa kavuşturulmamış olmasına rağmen, kullanımlarının ameliyat öncesinde sınırlı tutulması önemli. İşte bu nedenle, anestezistlerin ve cerrahların ot içeren ilaçlar konusunda ameliyat öncesinde bilgi sahibi olmaları gerekiyor. Çünkü reçetelenmiş ilaçlarla birlikte ot içeren ilaçların kullanımının hastayı bilinmeyen bir riske atabileceği hatırda tutulmalı. Otlar hakkında daha fazla bilgi elde edilene kadar, bitkisel kökenli ilaç kullanımına ameliyattan en az 2-3 hafta önce son verilmesi sağlanmalı. Mayıs 2011 k EKONOMİK FORUM 41