Must: -meli, -malı Can: -ebilmek Could: -ebilmek (Geçmiş için) Will: -ecek, -acak Here: buraya, burada There: oraya, orada There is / There are: var There was / There were: vardı At the moment: şu anda Bracelet: bilezik Briefcase: evrak çantası Burglar: ev hırsızı Clue: ipucu Crime scene: suç mahalli, olay yeri Crime: suç Criminal: suçlu Drawer: çekmece Fingerprint: parmak izi Footprint: ayak izi Gang: çete Inspector: müfettiş Jewelry: mücevher Magnifier: büyüteç Necklace: kolye Prison: hapishane Rob: soymak Robber: soyguncu Robbery: soygun Safe: kasa Suspect: şüpheli Wallet: cüzdan Witness: şahit How many: kaç tane How: nasıl What: ne, hangi When: ne zaman Where: nereye, nerede Who: kim First of all: ilk olarak Nobody: hiç kimse Somebody: birisi Something: bir şey Immediately: hemen Quickly: hızlı bir şekilde Suddenly: aniden Vacation: tatil Holiday: tatil Today: bugün Weekend: hafta sonu Another: başka bir Alone: yalnız Blond: sarışın Curly: kıvırcık Early: erken Few: az, birkaç Last: geçen, son Little: küçük, az Middle: orta Missing: eksik, kayıp Only: sadece, tek Scary: korkunç Thin: ince, zayıf UNIT 8 – DETECTIVES AT WORK Around: civarında, etrafında Cash: nakit para Concert: konser Conversation: sohbet Daughter: kız evlat Daylight: gün ışığı Extinction: nesli tükenme Glasses: gözlük Jeans: kot pantolon Lady: bayan Minute: dakika Moustache: bıyık News: haberler Noise: gürültü Painting: tablo Person: kişi Purse: para çantası Security camera: güvenlik kamerası Shelter: barınak Step: adım Thing: şey Trousers: pantolon Worth: değerinde Ask: sormak, istemek Be: olmak Break into: zorla girmek Call: aramak Calm down: sakinleşmek Carry: taşımak Catch: yakalamak Donate: bağışlamak (para) Drive away: arabayla kaçmak Escape: kaçmak Feel: hissetmek Find out: öğrenmek, bulup çıkarmak Find: bulmak Give: vermek Have to: zorunda olmak Hear: duymak Hurry up: acele etmek Imagine: hayal etmek, düşünmek Inform: bilgilendirmek Investigate: araştırmak, incelemek Look for: aramak Lose: kaybetmek Move: taşınmak Need: ihtiyacı olmak Notice: fark etmek Order: sipariş vermek Prepare: hazırlamak Put: koymak Question: sorgulamak Report: bildirmek, haber vermek Run away: koşarak kaçmak Stay on line: hatta kalmak (telefon) Stay: kalmak Steal: çalmak Try: denemek, çabalamak, uğraşmak Wait: beklemek Hundred: yüz Thousand: bin Million: milyon tumingilizce.com