tc gazi üniversitesi eğitim bilimleri enstitüsü güzel sanatlar eğitimi

advertisement
T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI
MÜZİK EĞİTİMİ BİLİM DALI
GELENEKSEL TÜRK SANAT MÜZİĞİ ÇALGILARINDAN UDUN MÜZİK
DERSLERİNDE KULLANILABİLİRLİĞİ KONUSUNDA ÖĞRETMEN
GÖRÜŞLERİ
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Leyla DEMİR
Ankara-2007
T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI
MÜZİK EĞİTİMİ BİLİM DALI
GELENEKSEL TÜRK SANAT MÜZİĞİ ÇALGILARINDAN UDUN MÜZİK
DERSLERİNDE KULLANILABİLİRLİĞİ KONUSUNDA ÖĞRETMEN
GÖRÜŞLERİ
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Hazırlayan
Leyla DEMİR
Tez Danışmanı
Doç.Dr Gülçin YAHYA KAÇAR
Ankara–2007
i
JÜRİ ÜYELERİNİN İMZA SAYFASI
Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü’ne:
Leyla DEMİR’in “Geleneksel Türk Sanat Müziği Çalgılarından Udun Müzik
Derslerinde Kullanılabilirliği Konusunda Öğretmen Görüşleri” başlıklı tezi, jürimiz
tarafından Müzik Öğretmenliği Programı Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans Tezi
olarak kabul edilmiştir.
Adı Soyadı :
İmza
Üye (Tez Danışmanı): Doç. Dr. Gülçin Yahya KAÇAR
.......................
Üye : Doç. Dr. Aytekin ALBUZ
.......................
Üye : Yrd. Doç. Dr. Melek ÇAKMAK
.......................
ii
TEŞEKKÜR
Araştırmanın her aşamasında bana destek olan, yol gösteren, bilgi ve
birikimlerini benimle paylaşan saygıdeğer danışmanım Sayın Doç. Dr. Gülçin
YAHYA KAÇAR’a ve yoğun iş temposunda bana zaman ayırıp yardımını
esirgemeyen Sayın Yrd. Doç. Dr. Melek ÇAKMAK’ a sonsuz teşekkürlerimi
sunuyorum. Ayrıca bütün çalışmalarım boyunca yanımda olan ve sabırla beni
destekleyen sevgili hayat arkadaşım Durmuş DEMİR’e, çalışmalarım sırasında
manevi ve akademik destekte bulunan canım arkadaşlarım Hande ÖZMEN, Onur
ÖZMEN ve Sevilay SAKIZLI’ya, çok kıymetli aileme ve yaptığım araştırmada
değerli görüşlerini benden esirgemeyen müzik öğretmeni arkadaşlarıma
teşekkür ederim.
çok
iii
ÖZET
GELENEKSEL TÜRK SANAT MÜZİĞİ ÇALGILARINDAN UDUN MÜZİK
DERSLERİNDE KULLANILABİLİRLİĞİ KONUSUNDA ÖĞRETMEN
GÖRÜŞLERİ
Demir, Leyla
Yüksek Lisans, Müzik Eğitimi Anabilim Dalı
Tez Danışmanı: Doç. Dr. Gülçin YAHYA KAÇAR
Ankara-2007
Bu araştırma, Geleneksel Türk Sanat Müziği Çalgılarından Udun Müzik Derslerinde
Kullanılabilirliğini ud çalan müzik öğretmenlerinin görüşleriyle betimlemek ve
müzik derslerinde ne derece etkili olduğunu incelemek amacıyla yapılmıştır.
Araştırma için çeşitli illerdeki okullarda görev yapan ve ud çalan 15 müzik
öğretmeniyle görüşülmüştür. Bu görüşmeler sonucunda, udun müzik derslerinde
nasıl ve ne ölçüde kullanıldığı tespit edilmiştir. Görüşme yoluyla elde edilen bilgiler
doğrultusunda udun çeşitli konuların anlatımında, farklı formlardaki şarkıların
öğretiminde ve ders dışı sosyal etkinliklerde kullanmak için yeterli ve etkin bir çalgı
olduğu gözlemlenmiştir.
Bilim Kodu
: Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı
Müzik Öğretmenliği Bilim Dalı
Anahtar Kelimeler : Müzik Dersi, Ud, Geleneksel Çalgılar
Sayfa Adedi
: 85
Tez Yöneticisi
: Doç. Dr. Gülçin YAHYA KAÇAR
iv
ABSTRACT
OPINIONS OF TEACHERS ON THE APPLICABILITY OF A
TRADITIONAL TURKISH ART MUSIC INSTRUMENT, LUTE IN MUSIC
TEACHING
Demir, Leyla
Master of Fine Arts in Musical Education
Supervisor: Doç. Dr. Gülçin YAHYA KAÇAR
Ankara-2007
This study aimed to define the applicability of a traditional Turkish art musical
instrument, lute and to investigate its effectiveness in music teaching by referring to
the opinion of music teachers using lute in teaching. Interviews were conducted with
15 teachers who can play the lute and work in various geographical locations. As a
result of these interviews, the extent and the form of its use in music teaching was
determined. Based on the information gathered from the data, the effectiveness of
lute in teaching various subjects, teaching different songs in different forms and
using out-of-school activities was observed.
Science Code
: Fine Arts Education Department
Music Teaching Department
Key Words
: Music Lesson, Lute, Traditional Instruments
Number of Pages : 85
Supervisor
: Doç. Dr. Gülçin YAHYA KAÇAR
v
İÇİNDEKİLER
JÜRİ ÜYELERİNİN İMZA SAYFASI ........................................................................ i TEŞEKKÜR ................................................................................................................. ii ÖZET .......................................................................................................................... iii ABSTRACT ................................................................................................................ iv İÇİNDEKİLER ............................................................................................................ v ŞEKİLLER VE TABLOLAR LİSTESİ ..................................................................... vii KISALTMALAR ...................................................................................................... viii BÖLÜM I .................................................................................................................... 1 GİRİŞ ........................................................................................................................... 1 1.1 Türkiye’de Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumların Gelişimine Tarihsel Bir
Bakış ......................................................................................................................... 3 1. 2 Müzik Eğitimi ................................................................................................... 7 1.3 Türk Müzik Eğitiminde Geleneksel Müziklerin Yeri ve Önemi ....................... 8 1.4 Udun Tarihçesi ................................................................................................. 19 1.4.1 Udun Teknik Yapısı ve Özellikleri ........................................................... 20 1.5 Problem Durumu .............................................................................................. 24 1.6 Problem Cümlesi .............................................................................................. 25 1.7 Alt problemler: ................................................................................................. 25 1.9 Varsayımlar ...................................................................................................... 26 1.10 Sınırlılıklar ..................................................................................................... 26 1.11 Araştırmanın Amacı ....................................................................................... 27 1.12 Araştırmanın Önemi ....................................................................................... 27 1.13 Tanımlar ......................................................................................................... 28 BÖLÜM II.................................................................................................................. 30 İLGİLİ ARAŞTIRMALAR ....................................................................................... 30 BÖLÜM III ................................................................................................................ 33 YÖNTEM................................................................................................................... 33 3.1 Araştırmanın Modeli ........................................................................................ 33 3.2 Evren ve Örneklem .......................................................................................... 33 3.3 Verilerin Toplanması ....................................................................................... 34 vi
3.4 Verilerin Çözümlenmesi ve Yorumu ............................................................... 39 BÖLÜM IV ................................................................................................................ 42 BULGULAR VE YORUMLAR ................................................................................ 42 4.1 Müzik Derslerinde Çalgı Kullanımının Gerekliliği Konusunda Müzik
Öğretmenlerinin Görüşlerine İlişkin Bulgular ....................................................... 42 4.2 Ud’un Müzik Derslerinde Kullanımının Etkililiğine İlişkin Bulgular ............. 44 4.3 Udun Müzik Derslerinde Konu Anlatımındaki Yeterliliği Konusunda Müzik
Öğretmenlerinin Görüşlerine İlişkin Bulgular ....................................................... 47 4.4 Udun Şarkı Öğretimindeki (GTSM, GTHM, Batı Müziği vs.) Yeterliliği
Konusunda Müzik Öğretmenlerinin Görüşlerine İlişkin Bulgular......................... 49 4.5 Udun Ders Dışı Faaliyetlerde Kullanımı Konusunda Müzik Öğretmenlerinin
Görüşlerine İlişkin Bulgular ................................................................................... 52 4.6 Geleneksel Müziğin Öğrencilere Tanıtılması ve Öğretilmesi Açısından Udun
Katkısına İlişkin Bulgular ...................................................................................... 54 4.7 MÖYK’da Geleneksel Çalgıların Programlarda Yetersiz Olmasına İlişkin
Öğretmen Görüşlerinin Bulguları .......................................................................... 55 4.8 Ud ile yapılan müzik derslerinde Öğrenci Yaklaşımına İlişkin Öğretmen
Görüşlerinin Bulguları ........................................................................................... 57 BÖLÜM V ................................................................................................................. 60 SONUÇ VE ÖNERİLER ........................................................................................... 60 5.1. Sonuçlar........................................................................................................... 60 5.2 Öneriler ............................................................................................................ 62 KAYNAKÇA ......................................................................................................... 64 EKLER ....................................................................................................................... 68 EK- 1: Görüşme Formu Örneği.............................................................................. 69 EK- 2: Öğretmen Bilgileri ...................................................................................... 72 EK- 3: Sorulara verilen cevaplar ............................................................................ 73 vii
ŞEKİLLER VE TABLOLAR LİSTESİ
Şekil 1. 1 Türk müziği akord sisteminde udun ses sınırları ....................................... 15 Şekil 1. 2 Batı müziği akord sisteminde udun ses sınırları ........................................ 15 Şekil 1. 3 Batı müziği ton sistemine göre yazılmış marşa ait nota örneği. ................ 16 Şekil 1. 4 Batı müziği ton sisteminde yazılan marşın Türk müziği sistemine göre
transpoze edilmiş nota örneği..................................................................................... 17 Şekil 1. 5 Udun Türk müziğine göre akord düzeni. ................................................... 22 Şekil 1. 6 Udun Batı müziğine göre akord düzeni. .................................................... 22 Şekil 1. 7 Udun Bölümleri. ........................................................................................ 23
Tablo 4.1. 1 Çalgı Kullanımının Gerekliliği .............................................................. 42 Tablo 4.1. 2 Çalgı Kullanımının Derslere Etkisi........................................................ 43
Tablo 4.2. 1 Ud’un Müzik Derslerinde Kullanımının Etkililiği................................. 45 Tablo 4.2. 2 Öğretmenlerin Ud’un Müzik Derslerine Etkililiğine İlişkin Görüşleri . 45
Tablo 4.3. 1 Udun Konu Anlatımında Kullanımının Yeterliliği ................................ 47
Tablo 4.4. 1 Udun Çeşitli Şarkı Öğretiminde Yeterliliği ........................................... 49 Tablo 4.4. 2 Ud Kullanımının Şarkı Öğretiminde Yeterlilik Sebepleri ..................... 50
Tablo 4.5. 1 Udun Ders Dışı Faaliyetlerde Kullanımı ............................................... 52 Tablo 4.5. 2 Udun Kullanıldığı Ders Dışı Faaliyetler ................................................ 52
Tablo 4.6. 1 Udun Geleneksel Müzik Öğretimine Katkısı......................................... 54
Tablo 4.7. 1 MÖYK’da Geleneksel Çalgıların Programlarda Yetersiz Olması
Hakkındaki Öğretmen Görüşleri ................................................................................ 56
Tablo 4.8. 1 Uda Karşı Öğrenci Yaklaşımlarına İlişkin Öğretmen Gözlemleri......... 58 viii
KISALTMALAR
GTHM
: Geleneksel Türk Halk Müziği
GTSM
: Geleneksel Türk Sanat Müziği
MEB
: Milli Eğitim Bakanlığı
MMM
: Musiki Muallim Mektebi
MÖYK
: Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlar
YÖK
: Yükseköğretim Kurulu
BÖLÜM I
GİRİŞ
Türkiye’de öğretmenlik mesleği 16 Mart 1848 yılında Darülmuallimin-i
Rüşdi’nin kurulmasıyla birlikte okul haline dönüşmüştür. Bu kurumun amacı
ortaokullara öğretmen yetiştirmektir. Darülmuallimin-i Rüşdi’nin kurulması, modern
bir eğitim anlayışı yolunda atılan ilk adım olarak kabul edilmiştir (Ergün, 2007).
Daha sonra ilkokul öğretmenleri yetiştirmek için 1868 yılında ‘‘Darülmuallimin-i
Sıbyan’’ okulu kurulmuştur. 1869 tarihli ‘‘Maarif-i Umumiye Nizamesi’’nde (Genel
Eğitim Yönetmeliği) 1891 yılındaki yeni oluşumlar ile ilk orta ve yüksek öğretmen
okulları, ‘‘İptidaiye, Rüşdiye, Aliye’’ her şube iki yıllık olmak üzere düzenlenmiştir
(Akyüz, 1999, s.214).
1924–1925 öğretim yılında bu kurumlar yeniden yapılanmış ve Darülmuallim’in
adı Muallim Mektebi ve 1935’lerden itibaren de öğretmen okulu haline dönüşmüştür.
17 Nisan 1940 yılında ise 3803 sayılı Köy Enstitüsü ve Sanat Erbabı Yetiştirme
Kanunu çıkarılarak Köy Enstitüleri kurulmuştur (Başer, 1995, s. 16). Akyüz’e göre
köy enstitülerinin kuruluş amacı “bilgisizlikle daha etkili mücadele etmek, bunu
yaparken köylerin sosyal ve ekonomik yapısında öğretmen ve eğitim yoluyla
düzenlemeler, gelişmeler sağlamak; köy kökenli, yalnızca köye yararlı olabilecek,
ellerinde kalem ve kitaptan çok kazma, kürek, çapa bulunan öğretmenler
yetiştirmektir.’’ (Akt. Başer, 1995, s. 17). Köy enstitülerinin programları 1947
yılında kısmen değiştirilmiştir. Bu değişiklikte kültür derslerine teknik derslere
oranla daha fazla zaman ayrılmıştır. Bu değişiklik, Köy Enstitüsü felsefesinden ilk
belirgin uzaklaşma olarak yorumlanmıştır. Şubat 1954 yılında yayınlanan 6234 sayılı
kanunla Köy Enstitüleri kapatılmış ve ilk öğretmen okullarıyla birleştirilmiştir
(Akyüz, 1999, s. 341 – 342).
2
“1950 yılından itibaren öğretmenlik mesleğinin üçüncü gelişim aşamasında
öğretmen yetiştiren kurumlarda lisans düzeyinde eğitimin esas alınması, eğitimde
uzmanlık anlayışının geliştirilmesi ve eğitimde meslek insanı yetiştirmenin bilimsel
bir süreç olduğu anlayışı gündeme gelmiştir.” (Özen, 1998, s.3).
1973 yılında çıkarılan 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ile bütün
öğretmen adaylarının yüksek öğretimden geçmesi öngörülmüştür. Bunun üzerine
1974 -1975 öğretim yılından itibaren İlköğretmen okullarının bazıları Öğretmen
Lisesi, bazıları da 1. kademeye öğretmen yetiştirmek amacıyla iki yıllık Eğitim
Enstitüsüne dönüşmüştür. II. Kademedeki ticaret, iş teknik, ev ekonomisi ve tarım
derslerini okutacak öğretmenleri yetiştirmek amacıyla da 1975 yılında Endüstriyel
Sanatlar Yüksek Öğretmen Okulu açılmıştır ( Duman, 2005, s. 71 ).
“1982 yılında çıkarılan YÖK yasası ile birlikte,
MEB’e bağlı öğretmen
yetiştirme sorumluluğu üniversitelere devredilmiştir. Bu aşamada öğretmenlik
mesleğinde okul sisteminden fakülte sistemine geçilmiş ve meslekte öğretmen
yetiştiren ve istihdam eden kurumların ayırımı esas alınmıştır. Ayrıca lisans üstü
düzeyde öğrenimi özendirici önlemlere yer verilmiştir.”(Özen, 1998, s. 4).
Öğretmenlik mesleğinin Cumhuriyet dönemindeki gelişimine bakıldığında
eğitimde en önemli unsur öğretmenliktir. Bu dönemde çağdaş, bilgili insanlar
yetiştirmek hedeflenmiş ve bu amaçla köy enstitüleri modeli geliştirilmiştir. Daha
sonraki gelişim aşamalarında, akademik yönde gelişme kaydetmenin yanı sıra çeşitli
meslek insanı yetiştirilmeye başlanmıştır.
3
1.1 Türkiye’de Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumların Gelişimine Tarihsel
Bir Bakış
“Ülkemizde profesyonel anlamda müzikçi yetiştiren kurumların tarihçesi, 13.
yy.’da askeri müzik eğitimi veren “Tabılhaneler”den başlatılabilir’’denilebilir. (Say,
1998, s.227)” Tabılhane deyiminin, aynı anlama gelmek üzere Osmanlı
İmparatorluğu devrinde XVI. yy “Mehterhane”deyimiyle karşılandığı görülür
(Yenal, 1996, s. 2).
1826 yılında Mehterhane kaldırılmış, yerine “Muzıka-i Hümayun’’açılmıştır. Bu
kurum padişahın şahsına ve saraya bağlı bir teşkilattı. Bu kurumda Batı ve Türk
müziği bölümleri vardı. Her iki müziği de öğrenen ilk Türkler bu kurumdan çıkmıştır
(Ak, 2002, s. 28).
Türkiye’de örgün müzik eğitiminin Cumhuriyet öncesinden oldukça gerilere
uzanan bir geçmişi vardır. İmparatorluk dönemi eğitim düzeni içerisinde yer alan
başlıca örgün sivil eğitim kurumları Sıbyan Okulları,
Medreseler ve Enderun
Okullarıdır (Uçan, 1997, s. 41).
“Sıbyan Okulları, imparatorluk eğitim düzeni içinde bir bakıma temel eğitim
kurumu işlevi gören okullardı. Medreseler ise, İslamiyetle birlikte Türk eğitim
sistemine giren, temel eğitimden yüksek öğretime kadar değişen kademelerde
öğretim yapılan eğitim kurumlarıydı. Sıbyan Okulları’nda ve Medreseler’de ezan,
Kur’an ve ilahilerin makamsal denilebilen bir çerçevede, ezgisel kalıplar içinde güzel
sesle ve kuralla okunup söylenmesine önem verildiği bilinmektedir. Bu bakımdan,
programlarında ayrı bir ‘müzik’ dersinin yer almadığı bu okullarda, doğrudan olmasa
bile dolaylı bir ‘dinsel müzik eğitimi’ yapıldığından söz edilebilir” (Uçan, 1997,
s.41-42).
4
Enderun okullarında ise gerek dini gerekse dindışı müzik eğitimine yer verildiği
bilinmektedir. Bu okullarda musiki dersleri “meşkhane” denilen yerde yapılırdı.
Musikiye yatkın gençler belirlenip saz ve ses sanatçısı olmaları için bir ustanın
yanına çırak olarak verilirdi. Bu öğrenciler musikinin tüm inceliklerini öğrenip
ustalaşırdı. Burada yapılan eğitim bir üniversite niteliğindeydi. Bu okul sayesinde
çok sayıda ünlü saz ve ses sanatkarları yetişmiştir (Özalp, 2000, s. 30-31).
Türkiye’de müzik öğretmeni yetiştirme amacıyla, ilk öğretmen okulunun
kuruluşundan 76 yıl sonra 1924 yılında MMM (Musiki Muallim Mektebi)
kurulmuştur. Bu ilk kurumsal yapılanma ile Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal
Atatürk’ün Cumhuriyet Devrimi ve Çağdaşlaşma Programı çerçevesinde lise ve orta
mektepler ile muallim mektepleri için musiki muallimi yetiştirmek amaçlanmıştır
(Uçan, 2004, s. 6).
“Osmanlı
döneminin
son
evrelerinde
genel
anlamda
Nizam-ı
Cedit
programından kaynaklanan ‘yeni düzen, yeni eğitim, yeni okul, yeni öğretmen’
ilkesiyle başlayan süreç Cumhuriyet döneminin başlarından itibaren Muasır
Medeniyet programından kaynaklanan ‘çağdaş düzen, çağdaş eğitim, çağdaş okul,
çağdaş öğretmen’ ilkesine dönüşmüştür. Bu dönüşümün en temel alanlarından biri
MMM, en temel öğretmenlik kollarından biri Müzik Öğretmenliği olmuştur” (Uçan,
2004, s. 6-7).
1 Kasım1924 yılında Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin
ilk kurumlarından biri olan MMM’nin kuruluş amacı ortaokul ve liseler ile
ilköğretmen okullarına müzik öğretmeni yetiştirmektir (Uçan, 2004, s.14). Ancak
MMM’nin işleyişi giderek sanatçı yetiştiren bir kurum haline gelmiştir. Bunun
üzerine 1937–1938 eğitim yılında Gazi Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü
5
açılmış, bu mektebin müzik şubesinde müzik öğretmeni yetiştirilmeye başlanmıştır
(Çimen, 2004, s.127).
Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü 1969 yılına kadar Türkiye’de müzik
öğretmeni yetiştiren tek kurum olmuştur. 1969 yılında Marmara Üniversitesi İstanbul
Atatürk Eğitim Enstitüsü, 1973 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Buca Eğitim
Enstitüsü ve 1981 yılında da Uludağ Üniversitesi Bursa Eğitim Enstitüsü’nün
açılmasıyla müzik öğretmeni yetiştiren kurum sayısı dörde yükselmiştir. 1978’de
eğitim enstitüleri ‘Yüksek Öğretmen Okulu’ adını almış ve öğretim süresi dört yıla
çıkmıştır (Çimen, 2004, s.128) .
“Müzik öğretmeni yetiştirme 1982 yılında çıkarılan 2547 sayılı Yüksek Öğretim
Yasası ile üniversitelerin eğitim fakültelerine devredilmiştir. Böylece müzik
öğretmeni yetiştirme yaklaşık atmış yıllık gelenekselleşmiş bir yapıdan, üniversiter
bir yapıya dönüşmüş, lisans, yüksek lisans, sanatta yeterlilik ve doktora gibi daha üst
düzeylerde eğitim ile araştırma, geliştirme ve akademik olanaklara kavuşmuştur.”
(Özen, 1998, s. 14).
Cumhuriyet öncesine bakıldığında doğrudan müzik eğitimi veren kurum olarak
Enderun Okulları göze çarpar. Cumhuriyet döneminde ise öğretmen yetiştirmek
amacıyla ilk kez 1924 yılında Musiki Muallim Mektebi kurulmuştur. 1982 yılına
kadar müzik öğretmeni yetiştirmek için Milli Eğitim Bakanlığında gösterilen çabalar,
YÖK yasası ile üniversitelere devredilmiştir. Daha önceleri Yüksek Öğretim
Okulları, Müzik Bölümleri olarak müzik öğretmeni yetiştiren kurumlar genelde
Eğitim Fakültelerine devredilmiştir.
Türkiye’de Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü, daha sonra İstanbul, İzmir ve
Bursa’daki üniversitelerin ardından müzik öğretmeni yetiştiren pek çok kurum daha
açılmıştır. Bunlar; Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Konya), Kradeniz Teknik
6
Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi (Trabzon), İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi
(Malatya), Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi (Erzurum),
Erzincan Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Erzincan), Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
Eğitim Fakültesi (Burdur), Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Bolu),
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Van), Pamukkale Üniversitesi Eğitim
Fakültesi (Denizli), Niğde Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Niğde), Harran Üniversitesi
Fen Edebiyat Fakültesi (Şanlıurfa), Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi (
Çanakkale), Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Sivas), Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Samsun Eğitim Fakültesi (Samsun) Gazi Osman Paşa Üniversitesi
Eğitim Fakültesi (Tokat), Muğla Üniversitesi Eğitim Fakültesi (Muğla), Balıkesir
Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi (Balıkesir), Adnan Menderes Üniversitesi
Eğitim Fakültesi (Aydın) Müzik Öğretmenliği bölümleridir .
(http://www.yok.gov.tr/hakkinda/uni_bag_bir_2006.zip). Böylelikle müzik öğretmeni yetiştiren kurumlar tüm Türkiye geneline yayılmıştır. 1998 yılından İtibaren de
YÖK’ün Eğitim Fakültelerinde başlatmış olduğu yapılandırma süreci sonucunda
Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümleri Müzik Öğretmenliği Ana bilim /
Anasanat Dalına dönüştürülmüştür (Yayla, 2003, s. 3).
YÖK’ün eğitim programlarında 2006–2007 yılında yeniden düzenlemeye
gidilmiştir. Düzenleme, mevcut yapılanmayı değiştirmeyi değil, programların
güncellenmesi ve modelin aksayan yönlerini düzenlemesini amaçlamıştır. Bu tarihten
itibaren müzik bölümlerinin ders içerikleri yeniden düzenlenmiş ve Müzik
Öğretmenliği Anabilim Dalı olarak programda yerini almaya devam etmiştir (Kavak,
Aydın ve Akbaba Altun, 2007, s. 62).
Müzik öğretmeni yetiştiren kurumlara bakıldığında Cumhuriyetin ilanından
bir yıl sonra açılan Musiki Muallim Mektebi, Eğitim Enstitüsü Yüksek Öğretmen
Okulu ve Eğitim Fakültesi müzik öğretmeni yetiştiren kurumlar olarak göze çarpar.
Bu kurumlar ortaöğretime öğretmen yetiştiren kurumlardır. Bu kurumların amaçları,
yapıları her sisteme göre farklılık göstermiş ve artarak günümüze kadar gelmiştir.
7
1. 2 Müzik Eğitimi
Müzik eğitimi temelde bir müziksel davranış kazandırma, değiştirme ve
geliştirme sürecidir. Bu süreç içerisinde eğitim gören bireyin müziksel yaşantısı
temel alınır, bu temelden yola çıkılarak planlı, düzenli ve yöntemli bir yol izlenir. Bu
yolla da belirli hedeflere erişilir. Müzik eğitimi yoluyla birey ile çevresi, özellikle de
müziksel çevresi arasındaki iletişim ve etkileşimin daha sağlıklı, etkili ve verimli
olması beklenir (Uçan, 1997, s. 14).
Müzik eğitimi bireylerin ve toplumların sağlıklı, saygın, becerikli, yordamlı,
dürüst, çalışkan, üretken, uyumlu ve çağdaş olabilmeleri için bir düşünce ve davranış
eğitimidir. Müzik eğitimi yoluyla kazandırılmak istenen her boyut kişiyi ve giderek
toplum ya da toplumları maddi ve manevi olarak besler, biçimlendirir ve yüceltir.
Maddi ve manevi yönden sağlam yetişmiş bireylerden sağlam yapılı toplumlar oluşur
(Ünal, 1989, s. 240).
Müzik eğitimi, genel müzik eğitimi, özengen müzik eğitimi ve mesleki müzik
eğitimi olmak üzere üç ana türe ayrılır:
1. ) Genel Müzik Eğitimi: Müzikle ilişkisi ne olursa olsun herkese yönelik olup
asgari-ortak genel müzik kültürümüzü kazandırmayı amaçlar. Genel müzik eğitimi,
genellikle ilköğretim öncesinde anaokulu, ilkokulda sınıf, ortaokul ve lisede ise
müzik öğretmeni tarafından okutulur.
2. ) Özengen Müzik Eğitimi: Müziğe ilgisi, isteği ve yatkınlığı olan kişilere
yöneliktir. Çeşitli müzik kursları, özel dersler, bireysel ve toplu çalışmalar, konserler,
şölenler vb. etkinlikler özengen müzik eğitiminde ağırlıklı bir yere sahiptir.
8
3. ) Mesleki Müzik Eğitimi: müziğe belli düzeyde yeteneği olup, müziği
kendisine bir iş, bir meslek, sürekli uğraş edinen kişilere yöneliktir (Uçan, 1997,s.3132).
Müzik öğretmenleri okullarda öncelikle genel müzik eğitimi vermektedir.
Bunun yanı sıra okul içi müziksel faaliyetlerde ve şenliklerde müziğe istekli, yatkın
olan öğrencilerle birlikte çeşitli müziksel etkinliklerde bulunarak özengen müzik
eğitimine de yer verir. Ayrıca okullarda müziği meslek edinmek isteyen ve belli
yeteneği olan öğrencilere rehberlik ederek mesleki müzik eğitimine de katkı sağlar.
Müzik dersinin amaçları sesi, kulağı ve zevki eğitmektir. Müzik dersi
öğrencilere müziği tanıyacak, sevdirecek ve öğrencilerde müzik dinleme, müzik
yapma alışkanlığı ve gereksinimini yaratacaktır. Müzik dersinde müziği sevdirmek
amacıyla zevk eğitimine önem verilmelidir. Zevk eğitimi araçları ise okul şarkıları,
koro, çok seslilik, öğretmenin çalgısı, sesi, plak ve radyodur (Say, 1998, s. 71).
1.3 Türk Müzik Eğitiminde Geleneksel Müziklerin Yeri ve Önemi
Çocukların müzik zevklerini geliştirmede ve onların kaliteli bir müzik anlayışı
kazanmalarında geleneksel müzik eğitiminin önemi büyüktür. Nitelikli bir müzik
eğitimi için öğrenciler öncelikli olarak kendi kültürleri olan Türk müziğini
tanımalıdır. Eğitimin yakından uzağa, somuttan soyuta, yalından karmaşığa vb.
ilkelerinden yola çıkarak, müzik eğitiminde de bilinenden bilinmeyene gidilmesi
etkili bir müzik eğitimi için önemlidir. Çünkü çocuklarda yerel ezgilere olan ilgi ve
kulak yatkınlığı daha fazla olması nedeniyle eğitime yerel ezgilerden başlanması,
evrensel değerdeki müzikleri öğretmek açısından daha etkili olacaktır. Bu da onların
evrensel değerdeki müzikleri daha iyi anlamalarını sağlayacak ve böylelikle
kendilerini müzik alanında geliştirip kabul ettirebilmeleri daha kolay olacaktır.
9
Müzik eğitiminde geleneksel müziklere yer verilmesi ulusal eğitimin önemli bir
faktörüdür. Bu amaçla eğitsel müziğin sağlam temellere oturtulması ve çağdaş bir
müzik eğitiminin sağlanabilmesi için Türk okul müziğinin önemi büyüktür. Sun bu
konuyla ilgili görüşlerini şu şekilde ifade etmiştir:
"Eğitim açısından müzik sorunumuzun çözümü konusunda temel görüş;
çağdaş bir anlayışla Türk okul müziği eserlerinin yaratılması ve eğitimde müzik
öğretimine temel alınmasıdır; Türk okul müziği temel olmak üzere eski
eserlerin ve evrensel değerdeki müziklerin seçkin örneklerine de eğitsel müzik
öğretiminde önemleri oranında yer verilmesidir. Kaynağı yerel müziklerimizde
olan, evrensel değerlerden yararlanarak çağdaş bir anlayışla yaratılan okul
müziklerine "Türk okul müziği" denir. Bu türlü müziklerin yaratılması, eğitsel
müzik öğretimini ulusal bir yörüngeye oturtacaktır. Türk okul müziği yurt
içinde ve yurt dışında ancak o zaman var sayılabilecek, gerçek kişiliğini bu
yoldan ortaya koyabilecektir. Eski müzik eserlerimize; özellikle çevreden
derlenecek (tekerleme, sayışma, türkü vb.) müziklere eğitsel müzik öğretiminde
yer verilmesi, öğrencinin, çevresinde duyduğu müzikleri okulda da yaşatması,
çevresine ve kendisine yabancılaşmasını önleyecek; çevre müziklerinin
gelişmesini, bunlar içinden seçkin değer taşıyanların bütün yurda yayılarak
ulusallaşmasını sağlayacak, değişik bölgeler arasında ve bütün Türkiye'de
müzik birliğinin kurulmasını hızlandıracaktır. Çevre müzikleri; Türk okul
müziğinin mayası olacak ve ikisi birlikte Türk Ulusal Müzik Eğitimi
Dağarcığını oluşturacaktır." (Sun, 1988, s. 175).
Türk müziğinin evrensel bir boyuta ulaşması için okullarda geleneksel müzik
eğitimine gereken önem verilmelidir. Bu açıdan konuların öğrencilere iyi bir şekilde
aktarılması gerekmektedir. Bunun sağlanabilmesi için de müzik öğretmenlerinin bu
konuların öğretimi için yeterli olan bilgi birikimine sahip olmaları gerekmektedir. Bu
bilgi birikiminin oluşabilmesi de mezun oldukları okullardan almış oldukları
geleneksel müzik eğitiminin yeterli düzeyde olmasına bağlıdır. Ancak MÖYK’ın
(Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlar) programlarına bakıldığında verilen eğitimin
Batı müziği ağırlıklı bir eğitim olduğu görülür. Bu durum yetişen müzik
öğretmenlerinin geleneksel müzik eğitimi konularının öğretiminde zorlanmalarına
neden olmaktadır. Sadece konu anlatımlarında değil, makamsal şarkıların
öğretiminde de zorlandıkları müzik öğretmenleri tarafından belirtilmektedir.
10
MMM’den bugüne, Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği
eğitim programlarına bakıldığında geleneksel müziklerle ilgili şu sonuçlar ortaya
çıkmıştır:
•
1925 MMM eğitim programına bakıldığında programda geleneksel müziklere
yer verilmediği görülmektedir.
•
1931 MMM eğitim programına bakıldığında programda geleneksel müziklere
yer verilmediği görülmektedir.
•
1941 Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Şubesi Eğitim Programında geleneksel
müziklere yer verilmediği görülmektedir.
•
1970 Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Şubesi Eğitim Programında geleneksel
müziklere yer verilmediği görülmektedir.
•
1978 Gazi Yüksek Öğretmen Okulu Müzik Şubesi Eğitim Programında; II.
yılda Geleneksel Türk Sanat Müziği I-II adı altında her iki dönemde ikişer
saat olarak ve III. yılda da Türk Halk Müziği adı altında II. dönem iki saat
olmak üzere geleneksel müziklere ilk defa yer verildiği görülmektedir (Uçan,
1982, s.158-191).
•
1983-1984 Müzik Öğretmenliği Programında geleneksel müzik eğitimine; II.
Yılda Türk Halk Müziği II.dönem iki ders saati olarak, III. Yılda Geleneksel
Türk Sanat Müziği adı altında II. Dönem iki ders saati olarak ve IV. Yılda
Türk Müzik Tarihi adı altında II. Dönem ve iki ders saati olarak geleneksel
müziklere yer verilmiştir.
11
•
1996 Müzik Eğitimi Bölümü programında geleneksel müzik eğitimine; V.
Yarıyılda Geleneksel Türk Halk Müziği adı altında haftada üç saat, VI.
Yarıyılda Geleneksel Türk Halk Müziği Uygulaması adı altında haftada üç
saat, VII. Yarıyılda Geleneksel Türk Sanat Müziği adı altında haftada üç saat,
VIII. Yarıyılda Geleneksel Türk Sanat Müziği Uygulaması adı altında haftada
üç saat ve Türk Müzik Tarihi adı altında haftada üç saat olarak geleneksel
müziklere yer verilmiştir.
•
1998-1999 Güzel Sanatlar Eğitimi Müzik Öğretmenliği Programında
geleneksel müzik eğitimine; V. Yarıyılda Türk Halk Müziği adı altında
haftada iki saat ve VI. Yarıyılda Türk Sanat Müziği adı altında haftada iki
saat olarak yer verilmiştir.
•
2006-2007 Müzik Öğretmenliği Lisans Programında geleneksel müzik
eğitimine; III.yarıyılda Geleneksel Türk Halk Müziği adı altında haftada iki
saat, Türk Müzik Tarihi adı altında haftada iki saat, IV. Yarıyılda Geleneksel
Türk Halk Müziği Uygulaması adı altında haftada üç saat, V. Yarıyılda
Geleneksel Türk Sanat Müziği adı altında haftada iki saat ve VI. Yarıyılda
Geleneksel Türk Sanat Müziği Uygulaması adı altında haftada üç saat ve
olarak geleneksel müziklere yer verilmiştir (Kavak, Aydın ve Akbaba Altun,
2007, s.139, 185, 221).
Görüldüğü gibi 1978 yılından bu yana geleneksel müzik eğitimi MÖYK’ın
programlarında yer alsa da bu derslere ayrılan sürenin yetersiz olması yetişen müzik
öğretmenlerinin bu konuları yeterince öğrenemeden mezun olmalarına neden
olmaktadır. Eğitim fakültelerinin bölüm amaçları, müzik öğretmenlerinin geleneksel
müziği her yönüyle tanıması gerektiğini belirtirken MÖYK’ın programlarına
bakıldığında bunun sağlanması pek mümkün görülmemektedir. Sarı bu konuyla ilgili
tespitini şu şekilde belirtmiştir:
12
“Eğitim fakültelerinin bölüm amaçlarının ikinci maddesinde, Türk müzik
öğretmeninin, Türk müziğini tüm yönleriyle yakından tanıması gerektiği
belirtilirken, bugün eğitim fakültelerinin müzik bölümlerinde, 34 adet müzik
dersinden yalnızca 6 tanesi doğrudan Türk müziği ile ilgilidir. Bu 6 ders için
program üzerinde gösterilen 16 saatlik süre ise tüm müzik dersleri için
belirtilen toplam 179 saatlik sürenin % 8,9’unu içermektedir. 1941’den 1982’ye
değin 70, 80, 82 yıllarında, eğitim fakülteleri müfredat programlarında
değişmeler oluyor fakat 1982’ye değin değişim genelde Batı müziği ağırlıklı
gösteriyor kendini”(Sarı, 1993, s. 31).
Bu durum bu okullardan mezun olan müzik öğretmenlerinin Türk müziği
konularının
öğretiminde
yetersiz
kalmalarına
neden
olmaktadır.
Bunun
sağlanabilmesi için uygulanacak en etkili yöntemlerden biri de geleneksel çalgı
kullanımıdır. Çünkü geleneksel çalgılardan birini çalabilen müzik öğretmeni, Türk
müziğinin inceliklerini, koma seslerini tam olarak ancak Türk müziği çalgılarıyla
duyurabilir. Aynı zamanda Türk müziği nazari bilgilerini de yine Türk müziği çalgısı
yardımıyla daha etkili ve anlaşılır bir şekilde anlatabilir. Bu bakımdan müzik
öğretmenlerinin derslerinde geleneksel çalgılarımızdan birini çalabiliyor olmaları
derslerin verimli işlenişi açısından faydalı olacaktır.
Ancak MMM’den bugüne MÖYK’a bakıldığında uzun yıllar geleneksel
çalgıların programlarda yer almadığı görülür. 1978 yılına kadar sadece Batı müziği
çalgıları programlarda yer almıştır. Bu programlarda bireysel çalgı dersinde keman,
viyola, viyolonsel, yan flüt, obua, klarinet, piyano ve şan gibi dallara yer verilmiştir
Yardımcı çalgı olarak blok flüt ailesi de programlarda yer almıştır. 1978 yılında ise
ilk kez “Ana Çalgı Bağlama” adı altında geleneksel çalgı öğretimine başlanmıştır.
Daha sonra 1987 yılında kurulan Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik
Bölümü’nde ud, kanun, ney gibi çalgıların öğretimine başlanmıştır (Yahya, 2007, s.
112).
13
Müzik öğretmenleri genel olarak Batı müziği eğitim ve öğretimiyle yetiştirilmiş
ve uzun yıllar geleneksel müzik ve geleneksel çalgı eğitimi müfredatlarda hiç yer
almamıştır. 1978 yılından itibaren geleneksel müzik ve çalgı eğitimine başlanmışsa
da verilen eğitim yetersiz kalmıştır. Geleneksel müzikler Batı müziğinin yanında geri
planda kalmıştır. Makam usul ve repertuar açısından zengin olan Türk müziği bu
okullarda yeterince öğrenilememiştir. Türk müziğinin gelişmesinin, müzik
kültürünün evrensel yörüngeye oturtulmasının en önemli şartının geleneksel müziğin
iyi bilinmesi gerekliliği göz ardı edilmiştir. Bu durum müzik öğretmenlerinin meslek
hayatlarında zorlanmalarına neden olmaktadır. Özellikle ders dışı sosyal etkinliklerde
müzik öğretmenlerinden geleneksel müzik eserlerinin seslendirilmesinin istenmesi,
müzik öğretmenlerini daha da zor durumda kalmalarına neden olmaktadır. Bu
durumda geleneksel müzik bilgisi ve çalgı kullanımı daha da gerekli hale
gelmektedir.
Ancak günümüzde MÖYK’a bakıldığında, bu kurumların çoğunda bireysel çalgı
dersi
olarak
geleneksel
çalgıların
programlarda
yeterince
yer
almadığı
gözlenmektedir. Araştırmacının konuyla ilgili yaptığı görüşmelerde araştırmada daha
önce belirtilen 22 üniversiteden sadece 12 tanesinde geleneksel çalgıların
programlarda yer aldığı belirlenmiştir. Söz konusu 12 üniversitenin ilgili bölümünde
en çok bağlama (12), ud (8), kanun (3), tar (2), ney (1) bulunmaktadır. Bu sayısal
sonuçlar üniversitelerde geleneksel müziğin öğretilmesi açısından geleneksel
çalgılara çok yer verilmediğini göstermektedir. Üniversitelerde geleneksel müzik
eğitimine ayrılan sürenin yetersiz olması gibi, geleneksel çalgıların da programlarda
yeterince yer almaması geleneksel müziğin öğretilmesi açısından önemli bir eksiklik
olarak düşünülebilir.
“Müzik öğretmeni, çalmasını şu ya da bu derecede öğrendiği çalgısını sınıfta
çocuklara solfej öğretirken didaktik bir araç; eserler çalar ya da şarkılara eşlik
ederken de estetik bir araç olarak kullanır, kullanması gereklidir. Öyleyse çalgının
14
öğretimde öğretici ve estetik amaçlara göre işlevleri de var demektir.” (Say, 1998, s.
69).
Görülüyor ki müzik öğretmenlerinin derslerini etkili bir şekilde işlemesine
yardımcı olacak en önemli araçlardan biri çalgıdır. Çalgı kullanımı derslerin daha
etkili, anlaşılır ve kalıcı bir şekilde işlenmesine yardımcı olacağı gibi, çocuklara
müziği sevdirmede ve öğretmenlerin kendilerini kabul ettirmelerinde de önemli bir
rol oynar.
Okul müzik eğitiminde müzik öğretmenlerinin derslerinde kullanabileceği,
Türk müziğinin tanıtılmasına önemli katkılar sağlayabileceği en etkili çalgılardan biri
de GTSM (Geleneksel Türk Sanat Müziği) çalgısı olan uddur. Çünkü ud ile GTSM,
GTHM (Geleneksel Türk Halk Müziği) eserleri seslendirilebildiği gibi okul şarkıları
ve marşların da seslendirilmesi mümkündür. Ayrıca ud sadece müzik eserlerin
seslendirilmesinde değil müzikle ilgili teorik bilgilerin öğretilmesinde de rahatlıkla
kullanılabilir. Müzik alanında evrenselliğe ulaşmak için geleneksel müzikten yola
çıkılması gerektiği düşünülürse ud bu konuda çok fonksiyonel bir çalgıdır. Türk
müziği şarkılarının öğretilmesinde, makamları duyuş itibariyle örneklendirebilmede
ve nazari bilgilerin öğretilmesinde oldukça etkilidir.
Ud ile sadece geleneksel Türk müziğine değil, her türlü müziğe de eşlik
etmek mümkündür. Çünkü udun perdesiz bir çalgı olması ve geniş ses alanına sahip
olması farklı müzik türlerine eşlik etmek için yeterli gelmektedir. Bunun yanı sıra ud
çok sesli özelliği de olan bir çalgıdır. Bu nedenle Batı müziği eğitiminde de
kullanılabilmektedir. Ayrıca udun hem çalıp hem söylemeye elverişli bir çalgı olması
da şarkı öğretimi için müzik öğretmenlerine büyük kolaylık sağlar. Ud, müzik
derslerinin yanısıra her türlü ders dışı sosyal etkinliklerde de çok rahat
kullanılabilecek bir çalgıdır. Udun üç buçuk oktavlık ses alanına sahip olması, her
yaş grubundan olan öğrencilerin ses sınırlarına yeterli gelecek düzeydedir.
15
Çocukların
ses
sınırları
doğuştan
ergenlik
çağına
kadar
genişlemeyi
sürdürmektedir. Çocuklarda ses değişimi ırksal, ulusal, coğrafi ve kültürel faktörlerin
etkisiyle farklılık gösterebilir. Çocukların ses aralıkları onların fiziksel gelişimleri ile
de ilgidir. Çocukların ses kapasiteleri 1–2 yaşına kadar 5 yarım ton iken 12 yaşında
(bluğ öncesi) 14–19 yarım tona (yaklaşık 1,5 oktav) çıkar. Bu dönemlerde kız ve
erkek çocuk seslerinde farklılık yoktur. Çocuk sesleri, gelişmekte olan seslerdir ve
henüz gelişimini tamamlamamışlardır. Bu gelişme, ergenlikten sonra kızlarda
yaklaşık 17, erkek çocuklarda 19 yaşına kadar sürebilir (Çevik, 1999, s. 31). Bu
durumda udun 3,5 oktavlık ses genişliği göz önünde bulundurulduğunda, ilköğretim
ve lise dönemindeki çocukların ses aralıklarına fazlasıyla yeterli gelecek düzeyde bir
çalgı olduğu görülür.
Udun ses sınırları Geleneksel Türk müziği ve Batı müziği akord sistemine göre
şu şekildedir:
Şekil 1. 1 Türk müziği akord
sisteminde udun ses sınırları
Şekil 1. 2 Batı müziği akord
sisteminde udun ses sınırları
Geleneksel Türk müziğinde notalar sol anahtarına göre yazılır. Ancak çıkan
ses Batı müziği notalarından farklı frekanstadır. Batı müziğinde 440 frekanslı ses La
notası iken, Türk müziğinde Re (Neva) notasına denk gelir. Bu nedenle udun ses
sınırları Türk müziği ve Batı müziğine göre ayrı ayrı gösterilmiştir. Bu durumda Batı
müziğine ait bir eser Türk müziği çalgılarıyla seslendirirken, Batı müziği ile aynı
frekansta olabilmesi için transpoze çalınması gerekmektedir.
16
Aşağıda örnek olarak Batı müziği ton sistemine göre yazılmış “Öğretmen
Marşı”, şekil 1.3’de orijinal notası ile, 1.4’de ise marşın Türk müziği çalgılarıyla
nasıl seslendirileceği notalar transpoze edilerek gösterilmiştir:
Şekil 1. 3 Batı müziği ton sistemine göre yazılmış marşa ait nota örneği.
17
Şekil 1. 4 Batı müziği ton sisteminde yazılan marşın Türk müziği sistemine göre
transpoze edilmiş nota örneği.
Aynı zamanda Geleneksel Türk müziği ses sistemi de Batı müziği ses
sisteminden farklılık gösterir. Batı müziğinde aralıklar yarım veya tamdır. Ayrıca
eksik ve artık aralıklar da mevcuttur. Türk müziğinde de tam aralıklar aynen vardır
ancak; yarım, eksik, artık gibi sıfatlar Türk müziğinde daha farklıdır. Türk müziğinde
tam aralıklar birbirine eşit dokuz eşit parçaya bölünmüş ve her bir parçasına da koma
18
adı verilmiştir. Batı müziğinde ise 9 koma olan tam ikili aralık, 4,5 komadan ikiye
bölünmüştür. Bir önceki sesin diyezi ile bir sonraki sesin bemolü aynı frekansa denk
gelmektedir. Batı müziğinde bir sekizlide (dizi) 12 eşit yarım ses meydana gelen
tampere sistemine karşın Türk müziğinde durum daha farklıdır.
Türk müziğinde tam ikili aralık 9 komadan meydana gelmiştir. 9 koma alan
tam ikili aralık kalın sesten bir ince sese doğru birinci, dördüncü, beşinci, sekizinci
ve dokuzuncu komalardan bölünmüştür. Bu bölünmeler kalın sesten ince sese doğru
diyezlerle, ince sesten kalın sese doğru ise bemollerle gösterilmiştir. Bu diyez ve
bemollerin kendilerine göre harfleri, işaretleri ve şekilleri vardır. Böylelikle Türk
müziğinde tam ikili aralığın bu şekilde bölünmesiyle bir sekizli içerisinde 24 eşit
olmayan ses meydana gelmiştir. Ayrıca bu sesler (ikili aralıklar) muhtelif şekilde
birleşerek Türk müziğinin esasını teşkil eden tam 4'lü ve tam 5'lileri ve yine tam 4'lü
ve tam 5'lilerin birleşimlerinden makam dizilerini ve bu diziler de çeşitli şekiller
alarak makamları meydana getirmişlerdir.
Kısacası Batı müziğinde 1 tane diyez, 1 tane bemol çeşidi varken Türk
müziğinde 1 koma (koma-fazla), 4 koma (bakıye), 5 koma (küçük mücennep), 8
koma (büyük mücennep), 9 koma(tanini)’lık diyez ve bemol çeşidi vardır. Aynı
zamanda Türk müziğinde aralıklar bazen 9 komanın üzerinde de olabilir. Böyle
aralıklara da artık ikili aralığı denir. Bu durumda Türk müziği ses sisteminde arlıklar
komalarla ifade edilmektedir. Batı müziği sesleri komalarla ifade edilmediğinden
Batı müziği çalgılarında da komalı sesler bulunmamaktadır. Dolayısıyla Batı müziği
çalgılarıyla Türk müziğine ait komalı sesleri çalmak mümkün değildir. Yalnızca Batı
müziğine ait perdesiz çalgılarla bu komalı sesler verilebilir ancak; MÖYK’da bu
çalgılar Batı müziği sistemine göre öğretilmektedir. Dolayısıyla bu çalgıları öğrenen
müzik öğretmenleri geleneksel müziklere ait makamsal eserleri çalgılarıyla
seslendirememektedirler. Bu açıdan müzik öğretmenlerinin geleneksel müziği
öğrencilere en iyi şekilde öğretmesi için geleneksel çalgı kullanımı ihtiyacı ortaya
çıkmaktadır.
19
GTSM çalgısı olan ud, müzik öğretmenlerinin derslerini etkili bir şekilde
işleyebileceği; sesi, kulağı eğitmede ve zevk eğitiminde de kullanabileceği bir
çalgıdır. Ud, öğrencilerin müziğe karşı ilgi ve sevgilerini arttırmada da önemli bir rol
oynar. Birçok müzik öğretmeni MÖYK’da görmüş oldukları çalgılarını derslerinde
kullanamamaktadırlar. Bunun sebeplerinden bazıları da çalgılarının taşınabilir
olmaması, akord zorluğunun bulunmasıdır. Diğer bir açıdan bakıldığında ise;
üflemeli çalgı eğitimi almış bir müzik öğretmeni, şarkı öğretimlerinde hem çalıp hem
söyleyememesi
nedeniyle
de
derslerinde
çalgısını
tam
olarak
etkili
kullanamamaktadır. Ud bu açılardan bakılırsa, gerek taşıma ve akord kolaylığının
olması, gerekse şarkı öğretiminde hem çalıp hem söyleyebilme olanağının olması
nedeniyle de daha etkili bir çalgıdır. Türk müziği eğitiminde Türk müziği çalgı
kullanımının gerekliliği de göz önünde bulundurulursa, ud birçok açıdan müzik
öğretmenlerinin derslerinde rahat kullanabilecekleri bir çalgıdır. Ayrıca ud, müzik
derslerinin yanı sıra okul içi sosyal etkinliklerde de kullanılabilmesi açısından da
önemli bir çalgıdır.
1.4 Udun Tarihçesi
Ud dünyada çok geniş bir alanda kullanılmış, Müslüman topluluklarında daha
yaygınlık kazanmıştır. Ud kelimesinin aslı Arapçadır ve ağaç-tahta anlamına gelir.
Çalgının sarı sabır ya da öd ağacından yapılması sebebiyle ud adının verildiği görüşü
yaygınlık kazanmıştır. Udun tarih boyunca çokça çeşidine rastlanmış ve bu çalgı için
çeşitli adlar verilmiştir. Çin’de pipa, İranda barbat, çeşitli Arap ülkelerinde el-ud,
Doğu Türkistan ve Balkanlarda da kopuz, kobza ve kupuz gibi adlar kullanılmıştır
(Can, 1995, s. 8).
Ud ile ilgili en eski belge MÖ. 8. yy. Batı Türkistan’daki küçük
heykelciklerde ve elinde bu çalgıyı tutan insan figürlerinde rastlanmaktadır. Daha
sonra MS. 1. yy.’da Doğu Türkistan’daki ve 2. yy.’da da Kuzey Hindistan’ da ki
sanat eserlerinde de bu çalgıya rastlanmıştır. Ud ilk kez 7. yy.’ın başlarında
20
Müslümanların İspanya’ya yaptıkları fetihlerle ve Haçlı Seferleri ile Avrupa’da
tanınıp yayılmıştır. Bu çalgı Bach ve Haendel zamanına kadar yaygın olarak
kullanılmış ve bu dönemde orkestralarda da kullanılmıştır (Can, 1995, s. 8).
Ziryap, İspanya’da İslam müziğinin gelişmesini ve yayılmasını sağlayan en
önemli kişilerdendir. 8. yy’ a kadar dört telli bir çalgı olan uda beşinci telini ilave
ederek udun ses alanını genişletmiştir. 9. ve 10. yy.’larda ise Farabi ve İbn-i Sina
yeni perdeler kullanarak udun gelişmesine katkı sağlamışlardır. Ud Karahanlı ve
Selçuklular döneminde de önemli bir çalgı olmuştur. 15. yy.’da Osmanlı müzik
hayatının önde gelen çalgılarından biri olmuştur. Ancak 17. ve 18. yy.’larda eskisi
kadar kullanılmamış, bu dönemde tanbur ön plana çıkmıştır. Daha sonra 19. yy.’da
eski itibarına kavuşmuştur (Can, 1995, s. 10).
Udun yeniden önde gelen çalgılardan biri olmasında Şakir Paşa ve Udi Afet
gibi icracıların etkisi büyük olmuştur. Şekerci Cemil Bey, Ali Rıfat Çağatay, Refik
Talat Alpman da bilinen ud icracılarındandır. Ayrıca Udi Nevres Bey, Yorgo
Bacanos, Şerif Muhittin Targan, Cinuçen Tanrıkorur, Mutlu Torun gibi sanatçılarda
ud icrasının gelişmesinde etkili olmuşlardır (Can, 1995, s. 27-28 ).
1.4.1 Udun Teknik Yapısı ve Özellikleri
Ud; gövde, sap ve burguluk olmak üzere üç bölüme ayrılır. Perdesiz ve
mızrapla çalınan GTSM çalgılarındandır.
Udun gövde kısmı, çıkan sesin gürlüğünün ve ses renginin oluşmasını sağlar.
Udun gövdesindeki yarım armudi ve bombeli kısmına tekne denir. 19 ile 25 dilimden
oluşan eğimle uzun ağaç parçalarından meydana gelir ve her dilimin arasında fleto
denilen çok ince tahta şeritler bulunmaktadır. Dilimlerin birleşim noktalarını
kapatmaya yarayan kısma ayna adı verilir. Dilimlerin sap ile birleştiği noktada yer
21
alan klavyenin arka kısmında bulunan ince ağaç şerite de bilezik denir. Teknenin ön
yüzündeki düz kısma ise göğüs adı verilir. Udun göğüs kısmında bir büyük, iki
küçük daire şeklindeki delikler bulunmaktadır. Kafes adı verilen bu deliklere ağaçtan
ya da bağdan yapılmış işlemeli parçalar takılır. Gövde içinden gelen titreşim bu
bölümden dışarıya çıkar. Göğüs tahtasının üzerinde tellerin bir uçlarının bağlandığı
13 cm uzunluğundaki parçaya büyük eşik adı verilir. Mızrap vuruşunun yapıldığı
bölgeyi korumak için büyük eşik ve büyük kafes arasındaki bölgeye yapıştırılan
ahşap parçaya da mızraplık adı verilmektedir (Yahya, 2002, s. 9).
Udun sap kısmı, parmakların basıldığı ve seslerin çıkarıldığı bölümdür. Sapın
arka tarafına sap sırtı, ön tarafına da klavye adı verilir. Klavye üzerinde bulunan
tellere basılarak udun çalınması sağlanır. Sap ile burguluğun birleştiği yerde, tellerin
burguluğa geçişini sağlayan 4. cm uzunluğundaki bölüme de küçük eşik adı
verilmektedir (Yahya, 2002, s. 9).
Udun burguluk kısmı, tellerin takıldığı ve akordun yapıldığı bölümdür.
Burguluk kısmında yer alan burgu, on bir adet telin diğer uçlarının bağlandığı
parçalardır. Burguluk tahtasının iki yanında beşi aşağıda altısı da yukarıda duran ve
tellerin akord edilmesini sağlayan bölümdür. Burguların elle tutulan kısmına kulak,
burguluğun uç noktasındaki içe kıvrımlı bölümüne de gaga adı verilir (Yahya, 2002,
s. 9-10).
Udun beşi çift biri de tek olmak üzere on bir adet teli bulunmaktadır. Bu teller
alttan itibaren sırasıyla ; gerdaniye, neva, dügah, hüseyniaşiran, kaba buselik ve kaba
geveşt (Sol, re, la, mi, si, fa diyez ) olarak adlandırılır. Tel çapları ise gerdaniye
telinde 0.60, 0.65, 0.70 mm, neva telinde 0.70, 0.75, 0.80 mm, dügah telinde 0.50
mm, hüseyniaşiran telinde 0.65 mm, kaba buselik telinde 0.75 mm ve kaba geveşt
telinde ise 1.10 mm’dir. Gerdaniye ve neva telleri naylon, diğer teller ise ipek
sarmadan yapılmaktadır. Udu çalmaya yarayan mızrap ise yaklaşık 15cm uzunlukta,
22
1 cm genişlikte ve 3 mm kalınlığındadır. Eskiden uzun süre zeytinyağına yatırılan
genç ve erkek kartalın kanadından yapılan mızrap, şimdi daha kolay temin edilmesi
ve dayanıklı olması sebebiyle plastikten yapılmaktadır (Yahya, 2002, s. 10).
Udun akord düzeni aşağıda gösterilmiştir:
Şekil 1. 5 Udun Türk müziğine göre akord düzeni.
Şekil 1. 6 Udun Batı müziğine göre akord düzeni.
23
Şekil 1. 7 Udun Bölümleri.
24
1.5 Problem Durumu
Okul müzik eğitiminde müzik derslerinin daha verimli geçmesini sağlayacak
yöntemlerden biri, müzik öğretmeninin derslerinde çalgı kullanmalarıdır. Çalgı
kullanımı müzik derslerinin daha etkili, anlaşılır ve kalıcı bir şekilde işlenmesine
yardımcı olacağı gibi, öğretmenlerin kendilerini kabul ettirmelerinde de önemli bir
rol oynar. Müzik öğretmeni çalgısını şarkı öğretimi, konu anlatımı ve sosyal etkinlik
çalışmaları gibi çeşitli alanlarda kullanabilir. Ayrıca müzik derslerinde çalgı
kullanımı müziği sevdirmek açısından da etkili olacaktır. Bu nedenle müzik
derslerinde çalgı kullanımı derslerin verimliliği açısından faydalı olacaktır.
Müzik öğretmenlerinin
mezun
oldukları okullarda öğrenmiş oldukları
çalgılarının müzik derslerinde kullanılabilir olması önemlidir. Her çalgı müzik
derslerinde etkili bir şekilde kullanılamayabilir. Çalgının taşınma zorluğunun olması,
akord probleminin olması, hem çalıp hem söylemeye elverişli bir çalgı olmaması,
Türk müziği eserlerinin seslendirilmesine uygun olmaması gibi çok çeşitli sebepler,
müzik öğretmenlerinin bu tür çalgılarını derslerinde etkin olarak kullanamamalarına
neden olmaktadır. Bu açıdan müzik öğretmeni adaylarının MÖYK’da öğrenecekleri
çalgılarının meslek hayatlarında kullanılabilir olması, etkili bir müzik eğitimi için
gereklidir.
Geleneksel Türk Sanat Müziği çalgısı olan ud ise müzik öğretmenlerinin
derslerinde kullanabilecekleri çok yönlü bir çalgıdır. Udun eşlik çalgısı olması,
çalarken söyleyebilme kolaylığının bulunması, sosyal ekinliklerde rahatlıkla
kullanılabilmesi, geleneksel müziğin öğretilmesinde etkili bir çalgı olması ve tonal
müziklerde de kullanılabilir bir çalgı olması, müzik eğitiminde etkin olarak
kullanılabileceğini gösterir. Ancak udun müzik eğitimine olan katkısı MÖYK’da göz
önünde bulundurulmamıştır.
25
1.6 Problem Cümlesi
“Geleneksel Türk Sanat Müziği Çalgılarından Udun Müzik Derslerinde
Kullanılabilirliğine Yönelik Öğretmen Görüşleri Nelerdir?” sorusu bu araştırmanın
temel problem cümlesidir.
1.7 Alt problemler:
1-
Müzik
derslerinde
çalgı
kullanımının
gerekliliği
konusunda
müzik
öğretmenlerinin görüşleri nelerdir?
2- Udun müzik derslerinde kullanmak için etkili bir çalgı olup olmadığına yönelik
müzik öğretmenlerinin görüşleri nelerdir?
3- Udun çeşitli konuların öğretiminde (GTSM, GTHM., Batı Müziği) ne ölçüde
kullanılabileceğine yönelik öğretmen görüşleri nelerdir?
4- Udun her türlü şarkı öğretiminde kullanmak için yeterli bir çalgı olup olmadığı
yönündeki öğretmen görüşleri nelerdir?
5- Ders dışı sosyal etkinliklerde udun kullanımı ve hangi etkinliklerde kullanıldığına
yönelik öğretmen görüşleri nelerdir?
6- Geleneksel müziğin öğrencilere tanıtılması ve öğretilmesi açısından udun
katkısının neler olduğu yönündeki öğretmen görüşleri nelerdir?
7- Geleneksel çalgıların Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumların programlarında
yeterince yer almaması konusunda müzik öğretmenlerinin değerlendirmeleri
nelerdir?
26
8- Ud eşliğinde yapılan müzik derslerinde öğrenci yaklaşımlarının neler olduğuna
yönelik müzik öğretmenlerinin gözlemleri nelerdir?
1.9 Varsayımlar
Bu araştırmada;
1. Araştırma için seçilen örneklemin evreni temsil ettiği,
2. Araştırmaya katılan müzik öğretmenlerinin doğru ve samimi cevaplar
verdiği, bu yüzden araştırmada verilerin geçerlik ve güvenirlik derecesinin yüksek
olduğu,
3. Veri toplama aracının amaca yönelik olduğu düşünülmektedir
1.10 Sınırlılıklar
Bu araştırma;
1. Eğitim Fakültelerinin Müzik Öğretmenliği Anabilim Dallarından mezun
olmuş müzik öğretmenleriyle,
2.
MEB’e bağlı resmi/özel ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında çeşitli
illerde görev yapan ve ud çalan müzik öğretmenleriyle,
3. Görüşme yapılacak müzik öğretmenlerinin verecekleri cevaplarla,
4. Ulaşılabilen tüm Türkçe kaynaklarla, elektronik iletişim araçlarıyla
sınırlıdır.
27
1.11 Araştırmanın Amacı
Bu araştırmanın amacı, Geleneksel Türk Sanat Müziği çalgılarından udun müzik
dersinin öğretiminde kullanımının öğretmen görüşlerine göre değerlendirilmesidir.
1.12 Araştırmanın Önemi
Türk kültürünü oluşturan en önemli unsurlardan biri de geleneksel Türk
müziğidir. Geleneksel müziğin öğrenciye en iyi şekilde öğretilmesi, gelecek
kuşaklara aktarılması ve Türk kültürüne sahip çıkılması bakımından oldukça
önemlidir. Müzik alanında evrensel ve çağdaş bir boyuta ulaşmanın en önemli
unsuru da geleneksel müziğin iyi bilinmesi ve özümsenmesinden geçer. Kendi
müziğini iyi bilmeyen bir birey diğer müzikleri anlamakta ve kendini bu alanda
geliştirmekte güçlük çeker. Bu bakımdan müzik öğretiminde geleneksel müzik
eğitimine gereken önemin verilmesi gerekmektedir. Ayrıca geleneksel müzik eğitimi
manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren bireyler
yetiştirmede de önemli bir rol oynar. Bu amaçla müzik öğretmenlerinin bu konuların
öğrencilere en iyi şekilde aktarılması için gerekli olan bilgi birikimine sahip olmaları
gerekmektedir. Bunun sağlanabilmesinde geleneksel çalgı kullanımı da önemli bir
rol oynar. GTSM çalgısı olan ud, müzik öğretmenliğinde bu konuların en iyi şekilde
öğrencilere
kavratılması
ve
geleneksel
müziklerden
seçkin
eserlerin
örneklendirilmesi bakımından etkili bir çalgıdır. Ud ile konular öğrencilere
uygulamalı olarak anlatılabilir ve öğrencilerin konuyu daha iyi kavraması
sağlanabilir. Bu açıdan bakıldığında udun ülke müzik kültürüne etki ve katkıları
büyüktür.
Ayrıca ud, müzik derslerinde sadece geleneksel müzik eğitiminde değil, diğer
tüm alanlarda da kullanılabilecek çok yönlü bir çalgıdır. Udun perdesiz bir çalgı
olması ve geniş ses alanına sahip olması, her türlü müziğin seslendirebilmesine
olanak sağlar. Ud, çeşitli şarkıların öğretiminin yanında teorik konuların öğretiminde
de kullanılabilecek bir çalgıdır. Ud sadece müzik derslerinde değil, okul içi sosyal
28
etkinliklere de çok rahat kullanılabilecek bir çalgıdır. Aynı zamanda udun taşıma ve
akord kolaylığının olması müzik öğretmenlerine ayrı bir avantaj sağlar. İlköğretim ve
lise okul içi sosyal etkinliklerde koro çalışmalarında, ulusal bayramlarda, önemli
günlerde, şenliklerde ve diğer etkinliklerde kültürümüz gereği çoğunlukla geleneksel
müzikler tercih edilmektedir. Bu müziklerin ve müziklere ait eserlerin öğrencilere
öğretiminde en etkili araç geleneksel çalgılardır. Ud da bu ihtiyacı karşılayabilecek
ve geniş ses alanı sayesinde de her türlü müziklere eşlik edebilecek nitelikte bir
geleneksel çalgıdır.
Bu araştırma, okul müzik eğitiminde udun ne derece etkili kullanıldığını ud
çalan müzik öğretmenlerinin görüşleriyle tespit etmek, geleneksel müzik eğitiminde
udun katkılarını belirlemek açısından önemlidir. Ayrıca bu araştırma, müzik
öğretmenlerinin mezun oldukları okullarda öğrenmiş oldukları çalgılarının
derslerinde kullanmaya elverişli çalgılar olmasının gerekliliğini vurgulamak
açısından da önemlidir.
1.13 Tanımlar
Eğitim: “Bireyde kendi yaşantıları yoluyla davranış değişikliği meydana getirme
sürecidir” ( Erden, 2005).
Ud: “Klasik Türk müziği araçlarından, iri karınlı, kirişli, mızrapla çalınan bir
çalgı.”(Türk Dil Kurumu, 1998, s.2288)
Dizi: “Herhangi bir notadan başlayıp inici veya çıkıcı olarak sekiz komşu notanın hiç
kopmadan sıralanmasına denir.” ( Özkan, 2000, s. 32).
Aralık: “Birbirlerine olan uzaklıkları ne olursa olsun, iki sesi ayıran uzaklığa denir.”
(Baran, 1997, s. 29).
29
Anahtar: “ Notaların adlarını, dizek üzerinde saptamaya yarayan işaretlerdir.
(Baran, 1997, s. 14).
Diyez: “Önüne konulduğu notayı yarım ses incelten işarettir.” (Çalışır, 1999, s. 76)
“ Önündeki notayı değeri kadar tizleştiren işarete denir.” ( Özkan, 2000, s.35).
Bemol: “Önüne konulduğu notayı yarım ses kalınlaştıran işarettir.” (Çalışır, 1999, s.
39)
“ Önündeki notayı değeri kadar pestleştiren işarete denir.” ( Özkan, 2000, s. 35).
Makam: “ Bir dizide durak ve güçlünün önemi belirtilmek ve diğer kurallara da
bağlı kalmak suretiyle nağmeler meydana getirerek gezinmeye denir.” ( Özkan,
2000, s.77).
Ton( Tonalite) : “Dizilerin kuruluşlarını meydana getiren kuralların tümüdür.”
(Baran, 1997, s.39).
Akord: “ Herhangi bir sazın perde veya tellerinin belli bir sese göre
düzenlenmesidir.” ( Özkan, 2000, s. 70).
Transpoze: “Bir parçayı yazılı bulunduğu eksenden başka bir eksene aktarmak.”
(Çalışır, 1999, s. 218)
BÖLÜM II
İLGİLİ ARAŞTIRMALAR
Bu bölümde, bu araştırmada yararlanılan, konu ile ilgili araştırmalara ilişkin
bilgilere yer verilmiştir.
Yahya (2007) “Geleneksel Çalgılardan Udun Müzik Öğretmenliğinde
Kullanılması” konulu makalesinde, müzik derslerinin en önemli amacının müzik
kültürünü geliştirici bir beğeni eğitimi yapmak olduğunu; müzik derslerinde özünü
kendi geleneksel kültüründen alan Türk müziğine ait türkü, şarkı dağarcığının
oluşturulması ve öğretilmesinin faydalı olacağını savunmuştur. Geleneksel müziğin
ve kültürün en doğru şekilde genç kuşaklara aktarılabilmesi için geleneksel çalgıların
müzik eğitiminde mutlaka yer alması gerektiği belirtilmiştir. Geleneksel çalgılardan
udun ise bir eşlik çalgısı olarak hem geleneksel müziğin öğretiminde, hem de batı
müziğinin öğretiminde kullanılabilen bir çalgı olması sebebiyle MÖYK’da udun bu
özelliğini göz ardı edilmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Tuğcular (1992) “Türkiye’de Müzik Öğretmenlerinin Müzik Eğitimi
Bölümlerinde Aldıkları Çalgı Eğitiminin Müzik öğretmenliklerine yansıması” konulu
yüksek lisans tezinde, 1982–1990 yılları arasında dört yıllık yüksek eğitim alarak
mezun olan müzik öğretmenlerine uygulanan anketin değerlendirilmesi sonucunda;
aldıkları çalgı eğitimin mesleklerine aynen yansımadığı, yansımada farklılıklar
gözlendiği, müzik derslerinde bazı çalgıların ya hiç kullanılmadığı, ya da çok az
kullanıldığı, eğitimi alınmayan bazı çalgıların kullanıldığı, bu bakımdan verilen çalgı
eğitiminin bazı çalgılar dışında yeterince işlevsel olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu
durum işlevsel olan çalgıların eğitiminin yeniden gözden geçirilmesi ve daha yeterli
eğitim verilir duruma getirilmesinin gerekliliği vurgulanmıştır.
31
Acartürk (2000) “Türk Halk Müziği Çalgılarından Kavalın Ortaokul ve
Liselerdeki Müzik Eğitimi Derslerinde Kullanımı” konulu yüksek lisans tezinde;
müzik eğitimindeki çalgı eğitiminin yalnızca blokflüt üzerine yoğunlaştırılmasının
dolaylı olarak Türk müziği eserlerinin Batı müziği ses sistemine göre icra edilmesi
gibi yanlış bir durumu ortaya çıkardığını; böylelikle Türk müziği eserlerinin
çoğunlukla otantik şekline uygun biçimde öğretilmediği vurgulanmıştır. Bu sebeple
blok flütün yanında bir Türk Halk Çalgısı olan kavalın da kullanılabileceği
belirtilmiştir. Konuyla ilgili yapılan ankette kavalın Türk Halk Müziği eserlerinin
kavalla çalınabilmesi konusunda öğretmenlerin olumlu görüş bildirdikleri sonucuna
varılmıştır.
Tebiş
(2002)
“Müzik
Öğretmeni
Yetiştiren
Kurumlardaki
Keman
Öğretiminin Müzik Öğretmenlerinin Görüşlerine Dayalı Olarak Müzik Öğretmenliği
Formasyonu Açısından Değerlendirilmesi” konulu doktora tezinde; keman
öğretiminde uygulanan öğretim yöntemlerinin meslek yaşamlarında sınıfta keman
kullanımı açısından toplam destekleme oranının %45 olarak belirlenmiştir.
Belirlenen bu oranla müzik öğretmenleri, uygulanan öğretim yöntemlerini beklenen
düzeyde değerlendiremedikleri ve meslek yaşamlarına aktaramadıkları görüşü ortaya
çıkmıştır.
Eldemir (2006) “Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlardaki Geleneksel Türk
Sanat Müziği Eğitiminin Müzik Öğretmenlerince Kullanılma Durumu” konulu
yüksek lisans tezinde; müzik öğretmenlerinin lisans öğreniminde aldıkları GTSM
eğitimi sonrasında kazanmış oldukları mesleğe yönelik GTSM dağarcığının % 50
oranında yeterli olmadığı belirlenmiştir. Ayrıca aldıklar bu eğitimin ilköğretim ve
ortaöğretim müzik programlarında belirlenmiş konuların işleniş sırasında da
hedeflenen ölçüde faydalanamama durumları ortaya çıkmıştır. Bu durumda
MÖYK’ın programlarında GTSM eğitimin yeniden oluşturulup geliştirilmesi
gerekliliği ortaya konmuştur.
32
İlgili çalışmalar incelendiğinde, genel olarak müzik eğitiminde çalgı
kullanımının önemi ve müzik derslerinde kullanılacak olan çalgıların müzik
öğretmenlerinin meslek hayatlarına yansıması üzerinde durulduğu gözlenmiştir.
Ayrıca bu çalışmaların çoğunda müzik eğitiminde geleneksel müzik eğitimi ve
geleneksel çalgı kullanımının gerekliliği vurgulanmıştır. Bu araştırmada araştırmacı,
müzik dersinde geleneksel çalgılardan biri olan udun kullanımı ve geleneksel müzik
eğitiminin önemi üzerinde durmuştur. Bu araştırma için ud çalan müzik
öğretmenlerinin görüşleri alınmış ve ilgili araştırmalarla benzer sonuçlar elde
etmiştir.
BÖLÜM III
YÖNTEM
Bu bölümde araştırmanın modeli, evreni ve örneklemi, kullanılan veri
toplama araçları, verilerin toplanması için izlenen yol ve toplanan verilerin
çözümlenmesinde kullanılan yöntem ve teknikler konusunda bilgi verilmiştir.
3.1 Araştırmanın Modeli
Bu araştırma Geleneksel Türk Sanat Müziği çalgılarından udun müzik
öğretmenliğinde kullanılabilirliğini öğretmen görüşleriyle belirlemeye yönelik
betimsel bir çalışmadır. Bu amaçla, ud çalan müzik öğretmenleriyle görüşme tekniği
uygulanmıştır. Müzik öğretmenlerinin görüşleri esas alınmış ve bu görüşler
doğrultusunda var olan durum betimlenmeye çalışılmıştır.
3.2 Evren ve Örneklem
Bu araştırmanın evreni MEB’e bağlı resmi/özel ilköğretim ve ortaöğretim
okullarında görev yapan ud çalan müzik öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmanın
örneklemi, 2006–2007 eğitim-öğretim yılında Batman, Yozgat, Ağrı, Samsun, İzmir,
Şanlıurfa, Tokat, Konya, Ankara, Van ve Kırıkkale illerinde görev yapan ve ud çalan
25–35 yaşları arasındaki, danışman hocanın rehberliğiyle ulaşılabilen 15 müzik
öğretmeni oluşturmaktadır. Bu müzik öğretmenlerinden 9’u erkek, 6’sı bayandır.
Erkek ud çalan müzik öğretmenlerinin yaş ortalaması 29,6 olurken bayan ud çalan
müzik öğretmenlerinin yaş ortalaması ise 29,8’dir. Araştırmaya katılacak müzik
34
öğretmenlerini belirlemede Geleneksel Türk Sanat Müziği çalgılarından udu çalma
durumları dikkate alınmıştır.
3.3 Verilerin Toplanması
Bu araştırmada verilerin bir kısmı kaynak taraması yoluyla elde edilmiştir.
Araştırma için konuyla ilgili kitap, dergi ve konuya ışık tutacak tezlerden
faydalanarak kuramsal bilgiler toplanmıştır. Verilerin toplanmasında nitel araştırma
tekniği uygulanmış ve araştırmacı tarafından bir görüşme formu oluşturulmuştur.
Nitel araştırma; ‘’Gözlem, görüşme ve doküman değerlendirmesi gibi veri toplama
yöntemlerinin kullanıldığı, algıların ve olayların doğal ortamda gerçekçi ve bütüncül
bir biçimde ortaya konmasına yönelik nitel bir sürecin izlendiği araştırma
yöntemidir” (Yıldırım ve Şimşek, 2004, s. 35).
“Nitel araştırma, farklı araştırma yöntemleriyle bir sosyal ya da insani
problemi anlamayı amaçlayan bir sorgulama ve araştırma sürecidir. Araştırmacı,
karmaşık, bütüncül bir resim oluşturur, kelimeleri analiz eder, katılımcıların
görüşlerini detaylı olarak rapor eder ve çalışmayı doğal bir ortamda sürdürür”
(Cresswell, 1998, s.15).
Nitel araştırma belli bir davranışı, açıklamak, yordamak ya da kontrol
etmekten ziyade, sosyal dünyayı bütüncül olarak anlamaya yönelik irdeleme
amacındadır. Nitel araştırmanın odak noktası, sosyal dünyadaki karmaşık ilişkileri
“ne” ve “nasıl” gibi sorulara odaklanarak anlamaya çalışmaktır. Nitel araştırmacılar,
araştırmacının süreci yapılandıran, algı ve yorumlarıyla süreci etkileyen ana
unsurlardan biri olduğunu kabul etmektedirler (Finlay, 2006, Akt. Diyarbekirli, 2007,
s. 40).
Bu araştırmanın nitel araştırma tekniği kullanılarak yapılmış olmasının
nedeni, var olan bir sosyal durumu derinlemesine inceleyerek gözler önüne sunma,
araştırma öznelerinin, problemi kendi bakış açılarıyla, kendi anlam dünyalarıyla
ortaya koymalarını vurgulama isteğidir. Bu araştırmada, araştırma problemi hakkında
35
nicel yöntemlerden farklı olarak yüzeysel değil de daha detaylı ve derin bilgiler elde
etmek amacıyla uygun olan nitel araştırma tekniği kullanılmıştır (Diyarbekirli, 2007,
s. 41).
Araştırmanın problem ve alt problemleri dikkate alındığında öğretmenlerden
konuyla ilgili en detaylı biçimde görüşme tekniği kullanılarak bilgi sağlanabileceği
düşünülmüştür.
Görüşme tekniği; ‘’Görüşmecinin cevap almak amacıyla soruları, sözlü ve
genellikle yüz-yüze olmak koşulu ile deneklere yönelttiği bir şekildir.’’(Kaptan,
1998, s. 143).
Stewart ve Cash’e (1985) göre görüşme, “önceden belirlenmiş ve ciddi bir
amaç için yapılan, soru sorma ve yanıtlama tarzına dayalı karşılıklı ve etkileşimli bir
iletişim süreci” dir. Görüşme yoluyla deneyimler, tutumlar, düşünceler, niyetler ve
yorumlar ve zihinsel algılar ve tepkiler gibi gözlenemeyeni anlamaya çalışırız (Akt.
Yıldırım ve Şimşek, 2004, s. 106).
Bailey’e (1982) göre nicel araştırma yöntemlerinden olan anketlerle
karşılaştırıldığında, görüşme yönteminin bazı artıları aşağıda sıralanmıştır :
• Esneklik: Araştırmacı ek sorular sorabilir, yanlış anlama halinde tekrar
edebilir. Bu teknikte araştırmacı veri toplama sürecinde daha çok kontrole
sahiptir.
• Yanıt Oranı: Araştırmacı veri toplama sürecinde bizzat bulunduğu için
anketlere göre yanıt oranı yüksek olmaktadır. Okuma ve yazma
bilmeyenler, ankette bir dizi soruyu işaretlemek istemeyenler veya
konuşmayı sevenler bu tekniği tercih edebilirler.
36
• Sözel Olmayan Davranış: Araştırmacı, görüşme sürecinde karşı tarafın
davranış, yüz ifadesi ve vücut hareketlerini gözleme ve kayıt etme
olanağına sahiptir.
• Ortam Üzerindeki Kontrol: Bir anket çalışmasında ortam üzerinde
araştırmacının herhangi bir kontrolü yoktur. Oysa bir görüşme sürecinde
araştırmacı ortamda bulunarak etkili bir görüşme ortamı hazırlayabilir.
• Soruların Sırası: Bu yöntem, soruların sırasında da araştırmacıya
esneklik sağlar, araştırmacı soruları istediği sırayla sorabilir.
•
Anlık Tepki: Görüşme sürecinde araştırmacı, karşısındaki bireyin anlık
geliştirdiği yanıtları ve tepkileri kaydetme şansına sahiptir.
•
Veri Kaynağının Teyit Edilmesi: Görüşmede önceden belirlenen sorular
doğrudan bireye yöneltildiği için bu yolla elde edilen verinin anket
yoluyla elde edilen veriye göre geçerliği daha yüksektir.
•
Tamlık: Görüşme yönteminde sorulara alınan yanıtlar hemen hemen
tamdır.
•
Derinlemesine Bilgi: Bu yöntemde becerikli ve deneyimli görüşmeciler
karmaşık bir konu hakkında bile istedikleri bilgiyi elde edebilirler (Akt.
Yıldırım ve Şimşek, 2004, s. 109-110).
Veri toplama aracı olarak görüşme formu kullanılmıştır. Görüşme formunun
hazırlanması aşamasında, dikkate alınması gerekli bir takım ilkeler vardır: Kolay
anlaşılabilecek sorular yazma, odaklı sorular hazırlama, açık uçlu sorular sorma,
yönlendirmekten kaçınma, çok boyutlu soru sormaktan kaçınma, alternatif sorular ve
sondalar hazırlama, farklı türden sorular yazma, soruları mantıklı bir biçimde
37
organize etme, soruları geliştirme (Bogdan ve Biklen, 1992, Akt. Yıldırım ve
Şimşek, 2004, s.113).
Bu araştırmada veri toplamak için kullanılan görüşme formu da araştırmanın
problemine yönelik soruları oluşturmak için, bu ilkeler temel alınarak hazırlanmıştır.
Görüşme formunun hazırlanması aşamasında literatür araştırması sırasında
araştırmanın problemine uygun olabilecek soru ifadeleri kaydedilmiş ve bir havuz
oluşturulmuştur. Bunlar arasından araştırma problemine doğrudan yardımcı
olabilecek görüşme ifadelerinden oluşan bir ön görüşme formu hazırlanmıştır.
Hazırlanmış olan forma ait görüşme soruları aşağıda belirtilmiştir:
Görüşme Soruları:
1) Müzik derslerinde çalgı kullanımının gerekliliği ve derslere ne derece etkili
olduğu konusunda ne düşünüyorsunuz?
2) Ud, müzik derslerinde kullanmak için etkili bir çalgı mıdır? Bu konudaki
düşünceleriniz nelerdir?
3) Ud, her türlü konu anlatımında kullanmak için yeterli bir çalgı mıdır? Bu
konudaki düşünceleriniz nelerdir?
4) Ud, her türlü şarkı öğretiminde (GTSM, GTHM, Batı Müziği vs.) kullanmak için
yeterli bir çalgı mıdır? Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?
5) Ders dışı sosyal faaliyetlerde udu kullanıyor musunuz? Kullanıyorsanız hangi
etkinliklerde kullanıyorsunuz?
6) Geleneksel Müziğimizin öğrencilere tanıtılması ve öğretilmesi açısından udun
katkısı hakkında ne düşünüyorsunuz?
38
7) Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumların programlarında geleneksel çalgıların
yeterince yer almaması konusunda neler düşünüyorsunuz?
8) Ud ile yapılan müzik derslerinde öğrenci yaklaşımları ile ilgili gözlemleriniz
nelerdir?
Araştırmanın Geçerliliği ve Güvenirliği:
Araştırmacı hazır hale getirdiği görüşme formundaki soruların işlerliğini test
etmek
amacıyla
örneklemde
olmayan
beş
farklı
okulda
çalışan
müzik
öğretmenleriyle görüşme sorularını sınamıştır. Bu sınanan görüşme form soruları
danışman hocanın ve konuyla ilgili farklı üniversitelerde görev yapan üç uzmanın
rehberliğinde yeniden gözden geçirilmiş, alınan geri bildirimler dikkate alınarak
form uygulamaya hazır hale getirilmiştir. Sonuç olarak görüşme formu
standartlaştırılmış açık-uçlu görüşme sorularından oluşan yapılandırılmış bir
görüşme formu olarak ortaya çıkmıştır.
Araştırmada
yapılandırılmış
görüşmenin
seçilmesinin
nedeni;
yapılandırılmış görüşmenin amacıyla araştırma problem yönteminin birebir
örtüşmesidir. Yapılandırılmış görüşmede amaç, görüşülen bireylerin verdikleri
bilgiler arasındaki paralelliği ve farklılığı saptamak ve buna göre karşılaştırmalar
yapmaktır (Branningan, 1985, Akt. Yıldırım ve Şimşek, 2004, s.106). Gilhooly ve
arkadaşlarına (1996, Akt. Diyarbekirli, 2007, s.44) göre, nitel bir araştırmada veri
toplama aracı olarak kullanılan bir görüşmenin yapılandırılmış olması, toplanan
verinin de yapılandırılmasını kolaylaştıracak ve bu şekilde toplanan veriden daha
güvenilir ve geçerli yorumlar yapma olanağı olacaktır.
Araştırmacı, görüşme tekniğinin uygulanmasında öğretmenlerin farklı illerde
bulunmasından dolayı telefonla görüşme yoluna gitmiştir. Bu öğretmenlerden
Ankara’da bulunanlarla yüz yüze görüşme yapılmıştır. Görüşmelerde bir ön görüşme
yoluyla uygun zaman tespiti yapılıştır. Ankara dışında bulunan öğretmenlere ise e-
39
mail ve posta yoluyla ulaşılmıştır. Belirlenen onbeş kişi de araştırmacıya geri dönüş
yapmıştır.
3.4 Verilerin Çözümlenmesi ve Yorumu
Verilerin çözümlenmesinde nitel veri analizi tekniklerinden biri olan içerik
analizinden yararlanılmıştır.
İçerik analizinin temel amacı, toplanan verileri açıklayabilecek kavramlara ve
ilişkilere ulaşmaktır. İçerik analizi ile verileri tamamlamaya, verilerin içerisinde saklı
olabilecek temaları ortaya çıkarmaya çalışılır. İçerik analizinde temel olarak yapılan
işlem, birbirine benzeyen verileri belirli kavramlar ve temalar çerçevesinde bir araya
getirmek ve bunları okuyucunun anlayabileceği bir biçimde organize ederek
yorumlamaktır (Yıldırım ve Şimşek, 2004, s. 174-175).
“İçerik analizi, yüz yüze yapılan görüşmelerden, filmlere; reklâmlardan çizgi
filmlere; tiyatrodan politik sohbetlere kadar uzanan geniş bir yelpazede yer alan,
iletişimsel ve görsel (sembolik) medya kaynaklarından oluşan veriler üzerinde
çalışmayı içeren bir analiz yaklaşımıdır.” (Gilhooly ve arkadaşları, 1996, s. 33).
İçerik analizi, toplanan sözel ve davranışsal veriyi sınıflandırma, özetleme ve
tablolaştırma amacıyla kategorilere ayırma işlemidir (Hancock, 1998).
İçerik analizi, açık uçlu sorularla elde edilen nitel bilgileri nicel verilere
dönüştürmeye yarar ve kodlama sürecini, kodlanan verinin güvenirliğinin
incelenmesini, titiz bir veri eleme ve temizleme sürecini içermektedir (Marczyk,
DeMatteo & Festinger, 2005; Akt. Diyarbekirli, 2007, s.46). Bu amaçla veri üzerinde
kodlama ve sınıflandırmalar yapılır. Bu süreç belli adımlardan oluşmaktadır
(Hancock, 1998).
40
Araştırmada veri çözümleme sürecinde izlenen yol şu şekilde özetlenmiştir:
1.
Bu aşamada araştırmacı ilk olarak 15 öğretmenle e-mail, posta ve
telefonla görüşme yoluyla elde ettiği tüm bilgileri birebir
raporlaştırmıştır.
2.
Tüm öğretmenlerin her bir soruya ait verdikleri cevaplar için tablo
hazırlanmıştır.
3.
Bu tablolar ve raporlaştırılan görüşme kayıtları ışığında araştırmacı
çarpıcı ve araştırma konusuyla yakından ilişkili verileri renkli
kalemlerle altını çizerek listelemiştir.
4.
Araştırmacı bu listedeki verilerin neyi tanımladıklarını dikkate
alarak kategorileri oluşturmuştur.
5.
Bu aşamada birbirinden bir şekilde farklı olabileceği düşünülen tüm
bölümler ayrı kategoriler altında sınıflandırılmıştır. Böylelikle
birçok kategori elde edilmiş ancak bu kategoriler daha sonraki
aşamalarda birbiriyle ilişkili olduğu düşünülen kategorilerin
birleştirilmesi yoluyla azaltılmıştır.
6.
Daha
sonra,
önce
oluşturulan
kategorilerle
sonra
onların
birleştirilmesi yoluyla elde edilen daha kapsamlı kategoriler,
araştırmacı tarafından bazı değişiklikler yapılabileceği öngörüsüyle
karşılaştırılmıştır. Bu mantıkla hareket ederek en kapsamlı, aynı
zamanda
da
çalışılmıştır.
birbirinden
farklı
kategoriler
elde
edilmeye
41
7.
Tüm deşifre kayıtlarından elde edilen bilgiler bu şekilde kapsamlı
kategorilere ayrıldıktan sonra tekrar en başa dönülmüş ve işlem
sırasında kategoriler altına alınamadığı için çıkarılan bilgiler tekrar
gözden geçirilmiştir.
8.
Bu aşamadan sonra konunun üç uzmanıyla, araştırmacının
belirlemiş olduğu kategoriler yeniden gözden geçirilmiş ve yapılan
düzeltmeler araştırmacı tarafından gerçekleştirilmiştir.
BÖLÜM IV
BULGULAR VE YORUMLAR
Bu bölümde bulgu ve yorumlar, Türkiye’deki ilk ve orta dereceli okullarda
görev yapan, ud çalan müzik öğretmenlerinin görüşme formlarındaki soruların
sıralarına göre sunulmaktadır.
4.1 Müzik Derslerinde Çalgı Kullanımının Gerekliliği Konusunda Müzik
Öğretmenlerinin Görüşlerine İlişkin Bulgular
“Müzik derslerinde çalgı kullanımının gerekliliği ve derslere ne derece etkili
olduğu konusunda ne düşünüyorsunuz?” sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği
yanıtlarla ilgili analizler Tablo 4.1.1’de verilmiştir.
Tablo 4.1. 1 Çalgı Kullanımının Gerekliliği
Çalgı Kullanımının
Gerekliliği
Gerekli
Gereksiz
f
%
15
-
100
-
Müzik öğretmenlerinin 15’i de müzik derslerinde çalgı kullanımının
gerekliliğini ifade etmişlerdir. Bu da müzik öğretmenlerinin derslerde çalgı
kullanımına yönelik olumlu düşündüklerini göstermektedir.
“Derslere ne derece etkili olduğu konusunda ne düşünüyorsunuz? sorusuna
müzik öğretmenlerinin verdiği yanıtlar için ilgili analizler, Tablo 4.1.2’de verilmiştir.
Görüşme formundaki birinci soruya verilen yanıtlar için içerik analizi yapıldığında
çalgı kullanımının gerekliliği ve derslere etkileri konularında iki kategori
çıkarılmıştır. Bu kategorilerde kendi içlerinde kategorize edilmiştir. Derslere etkileri
kategorisi; öğrenci motivasyonu, ders verimini artırma, bireysel yeteneklerin ortaya
çıkarılması (öğrencilerin kendilerini tanımaları ve yeteneklerini ortaya çıkarmasını
43
kapsamaktadır.), özgüven kazanımı (çalgı çalan öğrencilerin kendilerine olan
güvenlerini artırmasını kapsamaktadır.), dersi somutlaştırma (soyut olan kavramların
çalgılarla birlikte somutlaştırılmasını sağlamayı kapsamaktadır.), derse ilgiyi artırma
(ders esnasında dikkatini toplama, merakının tamamını derse verme durumlarını
kapsamaktadır.) olarak kategorilere ayrılmıştır.
Tablo 4.1. 2 Çalgı Kullanımının Derslere Etkisi
Çalgı Kullanımının
Derslere Etkisi
Öğrenci
Motivasyonunu
sağlama
Ders Verimini Artırma
Bireysel Yeteneklerin
Ortaya Çıkarılması
Özgüven Kazanımı
Dersi Somutlaştırma
Derse İlgiyi Artırma
f
%
3
20
2
1
13
7
1
5
4
7
33
27
Müzik derslerinde çalgı kullanımının hangi konularda etkili olduğuna yönelik
öğretmen görüşleri şu şekildedir: Araştırmaya katılan müzik öğretmenlerinin üçü
öğrencinin derse karşı motivasyonunu olumlu yönde artırıcı bir etkisi olduğunu ifade
etmişlerdir. İki müzik öğretmeni çalgı kullanımının ders verimini artırdığını
söylemişlerdir. Bir müzik öğretmeni sınıf içinde öğrencilerin bireysel yeteneklerini
fark edip ön plana çıkartmada yardımcı olduğunu ifade etmiştir. Diğer bir müzik
öğretmeni de öğrencilerin kendilerine güvenlerini artırıcı özelliğe yaradığını
belirtmiştir. Müzik öğretmenlerinin beşi çalgı kullanımının soyut olan müzik dersini
somutlaştırdığını vurgulayarak ifade etmişlerdir. Son olarak dört müzik öğretmeni de
çalgı kullanımının öğrencinin derse olan ilgisini artırdığını belirtmişlerdir.
Bu sayısal sonuçlar incelendiğinde öğretmenler çalgı kullanımının en çok
dersi somutlaştırmada etkisi olduğu yönündeki görüşlerini belirtmişlerdir.
44
Müzik
derslerinde
çalgı
kullanımının
gerekliliği
konusunda
müzik
öğretmenlerinden bazıları şunları söylemiştir:
“Müzik dersi uygulanabilirliği yönünden oldukça geniş yelpazeye sahip bir
derstir. İlk ve ortaöğretim düzeyinde olanaklar çerçevesinde düşünüldüğünde çalgı
kullanımı bu yönden önemli bir yere sahiptir, hatta en önemli konumdadır. İçeriğin
öğrenilmesi, özellikle kavrama aşaması durumunda kilit role sahip bir özellik
gösterir ki, bu da müzik eğitimcilerinin işini kolaylaştırmaktadır. Ayrıca derslerde
çalgı kullanımı öğrencinin ilgisini oldukça yükseltmekte ve dersin daha etkin
geçmesini sağlamaktadır. Sonuç olarak müzik derslerinde çalgı kullanımı gereklidir
ve oldukça etkilidir.”
“Bence müzik derslerinde çalgı kullanılmaması zaten soyut anlatımın hakim
olduğu müzik eğitimi alanını daha da soyutlaştırır. Öğretmenin anlattığı müzikal
unsurları sıcağı sıcağına örneklendirmesi gerekir. Çalgı, uygulamalı bir alan olan
müzik eğitiminin vazgeçilmezi olmalıdır. Tabi uygulayabilme yeterliliğine sahip
olanlar için.”
“Çalgı kullanımı derslerde mutlaka gereklidir. Öğrencinin derse bakış açısını
tamamen değiştiriyor. Derse olan ilgiyi artırıyor, dersle hiç ilgisi olmayan öğrenciyi
dahi motive ediyor.”
4.2 Ud’un Müzik Derslerinde Kullanımının Etkililiğine İlişkin Bulgular
“Ud, müzik derslerinde kullanmak için etkili bir çalgı mıdır? Bu konudaki
düşünceleriniz nelerdir?” sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili
analizler Tablo 4.2.1’de verilmiştir.
45
Tablo 4.2. 1 Ud’un Müzik Derslerinde Kullanımının Etkililiği
Ud’un Müzik
Derslerine Etkililiği
Etkili
Etkisiz
f
%
15
-
100
-
Müzik öğretmenlerinin 15’i de müzik derslerinde ud kullanımının derslerin
işlenişini olumlu yönde etkilediğini ifade etmişlerdir. Bu tablodan çıkan sonuca göre,
müzik öğretmenleri udun müzik derslerinde kullanmak için etkili bir çalgı olduğu
yönünde görüş birliğine vardıkları anlaşılmaktadır.
“Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?” sorusuna müzik öğretmenlerinin
verdiği yanıtlarla ilgili analizler, Tablo 4.2.2’de verilmiştir. Görüşme yapılan müzik
öğretmenlerinin ikinci soruya verdikleri yanıtlar şu şekilde kategorize edilmiştir:
Öğretmenlerin Ud’un Müzik Derslerine Etkililiğine İlişkin Görüşleri,
teknik
özellikler (udun perdesiz bir çalgı olması ve ses alanının geniş olmasını
kapsamaktadır.), fiziksel özellikler (Udun klavyesinin kısa olmasından dolayı öğrenci
ile göz temasının sağlanmasına olanak vermesi, hafifliğinden dolayı kolay taşınabilir
olması, yapısından dolayı öğretmenin udu çalarken aynı anda söyleyebilme
özelliğinin olmasını kapsamaktadır.), kültüre yakınlık (Geleneksel müziğimizin
içinde olması, kültürel dokumuzu yansıtması durumlarını kapsamaktadır.),
motivasyon, derste verimi artırma olarak kategorilere ayrılmıştır.
Tablo 4.2. 2 Öğretmenlerin Ud’un Müzik Derslerine Etkililiğine İlişkin
Görüşleri
Öğretmenlerin Ud’un
Müzik Derslerine
Etkililiğine İlişkin
Görüşleri
Teknik Özellikler
Fiziksel Özellikler
Kültüre Yakınlık
Motivasyon
Derste Verimi Artırma
f
%
5
4
3
2
2
33
27
20
13
13
46
Müzik derslerinde ud kullanımının hangi konularda etkili olduğuna yönelik
öğretmen görüşleri şu şekildedir: Müzik öğretmenlerinin beşi udun teknik
özelliklerinden dolayı dersin işlenişine olumlu etkisi olduğunu dile getirmişlerdir. Bu
teknik özelliklerden sıraladıkları; udun perdesiz bir çalgı olması ve ses alanının geniş
olmasıdır. Dört öğretmen ise udun fiziksel özelliklerinden dolayı dersin işlenişine
olumlu katkı sağladıklarını ifade etmişlerdir. Udun fiziksel özelliklerine verdikleri
örnekler ise şunlardır: Udun klavyesinin kısa olmasından dolayı öğrenci ile göz
temasının sağlanmasına olanak vermesi, hafifliğinden dolayı kolay taşınabilir olması,
yapısından dolayı öğretmenin udu çalarken aynı anda söyleyebilme özelliğinin
olmasıdır. Üç müzik öğretmeni de udun kültürümüze ait bir çalgı olmasının derslerde
kullanılmasındaki etkililiği artırdığını belirtmişlerdir. İki müzik öğretmeni ise derste
udun kullanılmasının öğrencilerin motivasyonunu artırdığını ve derse daha fazla
katılımın sağlandığını ifade etmişlerdir. Son olarak iki öğretmen de udun ders
işlenişinde kullanımının dersin veriminin artmasında önemli bir yere sahip olduğunu
dile getirmişlerdir.
Bu veriler incelendiğinde öğretmenler en çok, udun derslerde teknik
özelliklerinden dolayı rahatlık sağladığını ve müzik derslerini olumlu şekilde
etkilediğini belirtmişlerdir.
Müzik derslerinde ud kullanımının derslere etkisi konusundaki görüşlerini
müzik öğretmenlerinden bazıları şu şekilde belirtmiştir:
“Bence ud, sesini de aktif olarak sürekli kullanmak zorunda olan müzik
öğretmeninin vazgeçilmez bir parçasıdır. Klavyesinin kısa olması gerekçesi ile gözle
takip gerektirmemesi ve bu yolla çok önemli olduğunu düşündüğüm öğrenci ile
kurulan göz temasının kaybolmaması, sesin kullanımı esnasında sazın tabiatı
itibariyle özellikle ağza, hançereye ve boyun bölgesine baskı yapmamasının ve
engellememesinin rahatlığı, özellikle ilk ve orta öğretimde çocukların ses yapısına
uygun olarak icraların 4 veya 5 ses olarak yapılması ve bunun da udda çok güzel bir
eşlik imkânı sağlaması gibi daha da artırılabilecek örneklerle, udun müzik
eğitiminde kullanılabilecek en uygun saz olduğunu düşünüyorum.”
47
“Birçok çalgı müzik eğitimi için uygundur; fakat fiziki ortama uygunluk,
taşınabilirlik vs. gibi nedenlerle her çalgıyı okullarımızda kullanamıyoruz. Ud bu
bakımdan uygun ve en ücra memlekete taşınabilecek bir çalgıdır. Başka bir yönden
bakacak olursak ki bu daha önemlidir; ud ülkemizdeki müzik kültürü yönünden
avantajlı bir çalgıdır. Şöyle ki; özellikle taşradaki öğrencilerin Türk müziği
makamlarına, ezgilerine karşı yatkınlığı bulunmaktadır, bu durum müzik eğitimini ud
ile yapan eğitimcilere büyük kolaylık, öğrencilere ise motivasyon sağlamaktadır.”
4.3 Udun Müzik Derslerinde Konu Anlatımındaki Yeterliliği Konusunda Müzik
Öğretmenlerinin Görüşlerine İlişkin Bulgular
“Ud, her türlü konu anlatımında kullanmak için yeterli bir çalgı mıdır?”
sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler Tablo 4.3.1’de
verilmiştir.
Tablo 4.3. 1 Udun Konu Anlatımında Kullanımının Yeterliliği
Udun Konu
Anlatımındaki
Yeterliliği
Yeterli
Yetersiz
f
%
15
1
100
7
Müzik öğretmenlerinin 15’i müzik derslerinde konu anlatımında udun yeterli
bir çalgı olduğunu ifade etmişlerdir. Bu öğretmenlerin bir tanesi ise aynı zamanda
udun konu anlatımında hem yeterli hem de yetersiz olabileceği şeklinde görüş
bildirmiştir.
“Derslerde konu anlatımındaki yeterliliği konusunda ne düşünüyorsunuz?”
sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler, Tablo 4.3.2’de
verilmiştir. Görüşme yapılan müzik öğretmenlerinin üçüncü soruya verdikleri
yanıtlar şu şekilde kategorize edilmiştir: Çalgı Kullanımının Derslere Etkisi, teknik
yapı (udun perdesiz bir çalgı olması ve ses alanının geniş olmasını kapsamaktadır.),
48
geleneksellik
(kültürel
dokumuzu
yansıtması,
kültüre
yakınlık
durumlarını
kapsamaktadır.), konuların pekiştirilmesi olarak kategorilere ayrılmıştır.
Tablo 4.3.2. Ud Kullanımının Derslerdeki Yeterlilik Sebepleri
Udu Kullanımını
Derslerdeki Yeterlilik
Sebepleri
Teknik Yapısı
Geleneksellik
Konuların Pekiştirilmesi
f
%
4
2
1
27
13
7
Müzik derslerinde udun konu anlatımındaki yeterliliğine yönelik öğretmen
görüşleri şu şekildedir: Müzik öğretmenlerinin dördü udun teknik özellikleri
nedeniyle konu anlatımında oldukça yeterli bir çalgı olduğunu söylemişlerdir. Teknik
yapısıyla ilgili olarak öğretmenlerin verdiği örnekler arasında ise udun perdesiz bir
çalgı olması, ses alanının geniş olması, çok sesli bir özellik gösterebilmesinden
dolayı her türlü sesi elde etmeye imkan veren bir çalgı olması yer almaktadır. İki
müzik öğretmeni geleneksel bir çalgı olmasından dolayı, geleneksel müziğin
öğretiminde udun oldukça “yeterli” bir çalgı olabileceği şeklinde görüş
belirtmişlerdir. Son olarak, bir önceki görüşe paralel anlamda, bir öğretmen de, udun
konuların pekiştirilmesine yardımcı olabilecek bir çalgı olduğu görüşünü ifade
etmiştir.
Öğretmenlerin çoğu derslerde udun konu anlatımı esnasındaki kullanımlarındaki
yeterliliğinin teknik özelliklerinden dolayı olduğunu ifade etmişlerdir.
Çeşitli konuların öğretiminde udun yeterliliği konusunda müzik öğretmenlerinin
bazılarının görüşleri şunlardır:
“Ud’u birçok konu anlatımında kullanmak mümkündür. Udun çok yönlü bir
çalgı olması bu anlamda işlevselliğini arttırıyor. Özellikle udun çok sesliliğe müsait
olması da bu durumu destekler niteliktedir. Zaten ud Türk müziği çalgısı olduğu
içinTürk müziği konularının öğretiminde etkin olarak kullanılır.”
49
“Müzik dersi programı birçok konuyu kapsar. Bu konular kimi zaman
uluslararası kimi zaman ise yerel müzik kültürü özellikleri gösterir. Bu açıdan
bakarsak müzik eğitiminde hiç bir çalgı tam olarak tek başına yeterli değildir. Ud;
her çalgıda olduğu gibi müziksel tekniklerin, ifadelerin vs. kullanılabildiği bir
çalgıdır ve yeterlilik derecesi (ülkemiz müzik kültürü de düşünüldüğünde) diğer
çalgılarla aynı düzeydedir.”
“Udun konu anlatım yelpazesi çok geniştir. Çoğu konunun anlatımında ud
kullanılabilir. Tabi ki bunu yapabilmek için udu iyi bir şekilde icra edebilmek
gerekir. Ancak en kapsamlı konu anlatımı, udun GTSM çalgısı olması sebebiyle
özellikle makamsal konuların ve Türk müziği ses sistemi gibi konuların anlatımında
daha etkin bir şekilde kullanılır.”
4.4 Udun Şarkı Öğretimindeki (GTSM, GTHM, Batı Müziği vs.) Yeterliliği
Konusunda Müzik Öğretmenlerinin Görüşlerine İlişkin Bulgular
“Ud, her türlü şarkı öğretiminde kullanmak için yeterli bir çalgı mıdır?”
sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler Tablo 4.4.1’de
verilmiştir.
Tablo 4.4. 1 Udun Çeşitli Şarkı Öğretiminde Yeterliliği
Udun Şarkı
Öğretimindeki
Yeterliliği
Yeterli
Yetersiz
f
%
15
-
100
-
Müzik öğretmenlerinin 15’i şarkı öğretiminde udun yeterli bir çalgı olduğunu
ifade etmişlerdir. Bu da araştırmaya katılan her öğretmenin udun şarkı öğretiminde
yeterli bir çalgı olduğu görüşünde birleştiklerini göstermektedir.
50
“Udun şarkı öğretimindeki yeterliliği konusunda ne düşünüyorsunuz?”
sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler, Tablo 4.4.2’de
verilmiştir. Görüşme yapılan müzik öğretmenlerinin dördüncü soruya verdikleri
yanıtlar şu şekilde kategorize edilmiştir: Öğretmenlerin Ud’un Müzik Derslerindeki
Şarkı Öğretimindeki Yeterliliğine İlişkin Görüşleri, teknik özellikler (udun perdesiz
bir çalgı olması ve ses alanının geniş olmasını kapsamaktadır.), fiziksel özellikler
(Udun klavyesinin kısa olmasından dolayı öğrenci ile göz temasının sağlanmasına
olanak vermesi, hafifliğinden dolayı kolay taşınabilir olması, yapısından dolayı
öğretmenin
udu
çalarken
aynı
anda
söyleyebilme
özelliğinin
olmasını
kapsamaktadır.) olarak kategorilere ayrılmıştır.
Tablo 4.4. 2 Ud Kullanımının Şarkı Öğretiminde Yeterlilik Sebepleri
Ud Kullanımının Şarkı
Öğretimindeki
Yeterlilik Sebepleri
Teknik Özellikler
Fiziksel Özellikler
f
%
11
1
73
7
Şarkı öğretiminde udun yeterliliğine ilişkin öğretmen görüşleri şu şekildedir:
Müzik öğretmenlerinin 11’i de udun teknik özellikleri nedeniyle şarkı öğretiminde
oldukça yeterli bir çalgı olduğunu söylemiştir. Teknik özelliklerle ilgili olarak
öğretmenlerin verdiği örnekler arasında ise, 3. soruya verilen cevapta olduğu gibi
udun perdesiz bir çalgı olması, ses alanının geniş olması, çok sesli özelliği
gösterebilmesinden dolayı her türlü sesi elde etmeye imkân veren bir çalgı olması yer
almaktadır. Bir müzik öğretmeni ise udun; hafif olmasından dolayı kolay taşınabilir
olması, yapısı dolayısıyla öğretmenin hem çalıp hem de söyleyebilmesine olanak
sağlaması, klavyesinin kısa olmasından dolayı öğrencilerle göz temasının
sağlanmasındaki kolaylığı gibi fiziksel özelliklerinin şarkı öğretiminde “yeterliliğini
artırıcı” bir çalgı olabileceği şeklinde görüş belirtmiştir.
51
Bu sayısal sonuçlar incelendiğinde, ud çalan müzik öğretmenleri şarkı
öğretiminde udun en çok teknik özelliklerinden dolayı yeterli bir çalgı olduğunu
belirtmişlerdir.
Her türlü şarkının (GTSM, GTHM, Batı Müziği) öğretiminde udun yeterliliğine
ilişkin müzik öğretmenlerinin bazılarının görüşleri şu şekildedir:
“Evet yeterli olduğunu düşünüyorum. Ud, GTSM’ nin ana çalgılarından biridir
ve bu alanda yeterli olmaması mümkün mü?. GTHM’de de kullanılacağını
düşünüyorum ve nitekim kullanıyorum da. Bağlamayla dinlemeye alışık olduğumuz
türküler çok hoş bir tını oluşturuyor. Batı müziğinde ise kullanılan sesler udda da
mevcuttur. Bu nedenle kullanılmaması için bir sebep yoktur. Ud, perdesiz bir çalgı
olduğu için daha çok zenginliğe sahiptir.”
“Ud ile her formdaki müziklere eşlik etmek mümkündür. Diğer taraftan her
formun kendine has özelliği düşünülürse o eserleri seslendirmek, en iyi o forma
uygun çalgılarla olur. Örneğin halk müziği formunda yörelere göre farklı tezene
teknikleri kullanılır. Bunu udla gösteremezsiniz. Ya da Batı müziği formlarının
gerekli tonal alt yapısını gerektiği ölçüde udla veremezsiniz. Bu düşünceyle farklı
formdaki şarkıları o forma uygun çalgılarla seslendirmek gerekmektedir. Ancak
gerçekçi bakılırsa böyle bir şeyin olma olasılığı pek yoktur. Bu açıdan ud ile her ne
kadar farklı formlardaki eserler tam gerektiği gibi seslendirilemese de geniş ses
alanı sayesinde melodik olarak seslendirmek mümkündür. Bu anlamda ud, birçok
çalgıya göre daha yeterli bir çalgıdır.”
“Ud, çok sesli özellik gösterebilen bir çalgıdır. Bu anlamda Batı müziği öğretiminde
kullanılabilir. Fakat bu durum temel müzik eğitimi için geçerlidir. Geleneksel
özelliği olmasından dolayı GTSM, GTHM şarkılarının öğretiminde bir sıkıntı
yoktur.”
52
4.5 Udun Ders Dışı Faaliyetlerde Kullanımı Konusunda Müzik Öğretmenlerinin
Görüşlerine İlişkin Bulgular
“Ders dışı faaliyetlerde udu kullanıyor musunuz?” sorusuna müzik
öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler Tablo 4.5.1’de verilmiştir.
Tablo 4.5. 1 Udun Ders Dışı Faaliyetlerde Kullanımı
Udun Ders Dışı
Faaliyetlerde
Kullanımı
Evet
Hayır
f
%
15
-
100
-
Müzik öğretmenlerinin 15’i de udu ders dışı faaliyetlerde kullandıklarını
ifade etmişlerdir. Bu da her müzik öğretmeninin udu ders dışındaki faaliyetlerde
etkin şekilde kullandığını göstermektedir.
“Hangi
ders
dışı
etkinliklerde
kullanıyorsunuz?
sorusuna
müzik
öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler, Tablo 4.5.2’de verilmiştir.
Görüşme yapılan müzik öğretmenlerinin beşinci soruya verdikleri yanıtlar şu şekilde
kategorize edilmiştir.
kulüp çalışması, koro çalışması, müzik dinletisi, ulusal
programlar, uluslararası programlar, şiir dinletisi, tiyatro oyunu’dur.
Tablo 4.5. 2 Udun Kullanıldığı Ders Dışı Faaliyetler
Udun Kullanıldığı Ders Dışı
Faaliyetler
Kulüp Çalışması
Koro Çalışması
Müzik Dinletisi
Ulusal Programlar
Uluslararası Programlar
Şiir Dinletisi
Tiyatro Oyunu
f
%
1
4
1
2
1
1
1
7
27
7
13
7
7
7
53
Udun ders dışı faaliyetlerde kullanımına ilişkin öğretmen görüşleri şu
şekildedir: Müzik öğretmenleri farklı faaliyet alanlarında udu kullandıklarını ifade
etmişlerdir. Bu faaliyetler arasında bir öğretmen kulüp çalışmalarını, dört öğretmen
koro çalışmalarını, bir öğretmen müzik dinletisini, iki öğretmen ulusal programları,
bir öğretmen uluslararası programları, bir öğretmen şiir dinletisini ve bir öğretmen de
tiyatro oyununu belirtmişlerdir. Başka bir deyişle müzik öğretmenleri udu farklı ders
dışı faaliyetlerde kullanmaktadırlar.
Müzik öğretmenleri udu en fazla, ders dışı etkinliklerinden biri olan koro
çalışmalarında kullandıklarını belirtmişlerdir.
Ders dışı sosyal etkinliklerde udun kullanımı ve kullanım alanları ile ilgili müzik
öğretmenlerinin bazıları şunları söylemiştir :
“Ders dışı etkinliklerde okul korosunda kullanıyorum. Genelde ders dışı sosyal
faaliyetlerde geleneksel müziklerimiz daha çok tercih ediliyor. Ud da geleneksel
müziğimizin seslendirilmesi açısından çok kullanışlı bir çalgıdır. Bu anlamda ud
sayesinde eşlik sıkıntısı sorunum olmadı.”
“Ben udu sosyal faaliyetlerin çok çeşitli alanlarında kullanıyorum. Müzik
etkinliklerinde kullandığım gibi okulda yapılan şiir dinletilerinde, zaman zaman
tiyatro oyunlarının bazı bölümlerinde de kullanıyorum. Çok da beğeniliyor. Bu
nedenle ud benim için sosyal faaliyetlerde kullanılabilecek vazgeçilmez bir çalgıdır.”
“Ders dışı sosyal faaliyetlerde udu her zaman kullanırım. Örneğin milli
bayramlarımızda türkülere, şarkılara eşlik etmek için kullanıyorum. Ya da bir marş
seslendirirken öğrenciler blok flüt çalıyorlar ben de onlara ud ile eşlik ediyorum.
Güncel müziklerin seslendirilmesinde de udu kullanıyorum.”
“Özel olarak yaptığım pek çok ulusal ve uluslar arası icrada kullanıyorum.
Udun klasik mûsikîmizde özellikle dem seslerin pekiştirilmesi açısından, diğer
54
sazlardan daha tok bir tınıya sahip olması yönüyle kaynaştırıcı bir etkisi ve
vazgeçilmez bir yeri vardır diye düşünüyorum.”
4.6 Geleneksel Müziğin Öğrencilere Tanıtılması ve Öğretilmesi Açısından Udun
Katkısına İlişkin Bulgular
“Geleneksel Müziğimizin öğrencilere tanıtılması ve öğretilmesi açısından
udun katkısı hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği
yanıtlarla ilgili analizler Tablo 4.6.1’de verilmiştir.
Tablo 4.6. 1 Udun Geleneksel Müzik Öğretimine Katkısı
Ud’un Geleneksel
Müzik Öğretimine
Katkısı
Olumlu
Olumsuz
f
%
15
-
100
-
Müzik öğretmenlerinin 15’i de ud kullanımının geleneksel müzik öğretimine
olumlu yönde katkı sağladığını ifade etmişlerdir. Bu durum, geleneksel
çalgılarımızdan biri olan udun geleneksel müzik eğitimindeki yeterliliği konusunda
öğretmenlerin görüş birliğine vardığını göstermektedir.
Geleneksel müziğin öğrencilere tanıtılması ve öğretilmesi açısından udun
katkılarının neler olduğu ile ilgili bazı müzik öğretmenlerinin görüşleri şunlardır:
“Geleneksel müziğimizdeki makamların öğretilmesinde ud çok önemli bir
çalgıdır. Örneğin piyanoda öğreteceğiniz bir segah makamı için makamın
karakteristik yapısında yer alan bir komalık si bemol piyanoda naturel olmak
zorunda kalıyor. Kaldı ki bir koma si bemol bazen iki-üç koma olarak bile çalındığı
yerler oluyor. Batı müziğinde eğitime ağırlık verenler bunu önemsemiyor ama
geleneksel müziğimizdeki önemi çok büyüktür. Makamdaki bu güzel tınıyı hissetmek
için ud çok ideal bir çalgıdır.”
55
“Bence udun perdesiz bir çalgı olması ciddi bir kulak kalitesi ve yetkinliği
gerektiriyor. Eğer icracısı bu vasıfları taşıyorsa ve Klasik Türk Mûsikîsi konusunda
yeterliyse yadsınamaz bir katkısı olduğunu ve uda kesin bir mecburiyet olduğunu
söyleyebilirim.”
“Geleneksel müziğin öğretilmesinde ud kullanılabilecek en etkili çalgılardandır.
Geleneksel müziğimizi en iyi geleneksel çalgılarla öğretebiliriz. Ud da geleneksel bir
çalgı olduğu için katkısı oldukça büyüktür.”
“Diğer Türk müziği çalgıları gibi ud da sözü edilen müziğin tanıtılması
hususunda çok faydalı bir çalgıdır. Ud ile Türk müziği sesleri gösterebilmek ve Türk
müziğinin zengin tınısını duyurmak mümkündür. Bu nedenle udun geleneksel
müziğimizin tanıtılmasında katkısı çok büyüktür.”
4.7 MÖYK’da Geleneksel Çalgıların Programlarda Yetersiz Olmasına İlişkin
Öğretmen Görüşlerinin Bulguları
“Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlarda GTSM çalgılarının programlarda
az olması ya da hiç olmaması konusunda neler düşünüyorsunuz?” sorusuna müzik
öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler Tablo 4.7.1’de verilmiştir. Görüşme
yapılan müzik öğretmenlerinin yedinci soruya verdikleri yanıtlar şu şekilde
kategorilere ayrılmıştır. Geleneksel kültür zedelenmesi (öz müziğinin bilinmemesini,
kültür yozlaşmasını, geleneksel müzik kültüründen çok Batı müziğine özenmeyi
kapsamaktadır.), Türk müziğinin gelişememesi, politika eksikliği (geleneksel müzik
çalgılarına fazla yer verilmemesinin eleştirilmesi, Batı müziği çalgılarının bizim
geleneksel çalgılarımıza oranla fazlaca özendirilmesi, okul programlarındaki Türk
müziği
kısmının
az
olması
durumlarını
kapsamaktadır.),
duygusal
tepki
(programların yetersizliğinin öğretmenlerde oluşturmuş olduğu üzüntü, öfke, sinir
duygularını kapsamaktadır.) öğretim görevlisi azlığıdır.
56
Tablo 4.7. 1 MÖYK’da Geleneksel Çalgıların Programlarda Yetersiz Olması
Hakkındaki Öğretmen Görüşleri
MÖYK’da Geleneksel
Çalgıların Yetersiz
Olması Hakkındaki
Öğretmenlerin
Görüşleri
Geleneksel Kültür
Zedelenmesi
Türk Müziğinin
Gelişememesi
Politika Eksikliği
Duygusal Tepki
Öğretim Görevlisi
Azlığı
f
%
10
67
1
7
5
8
1
33
53
7
Müzik öğretmenlerinin 10’u MÖYK’da geleneksel çalgıların programda
yeterince yer almamasını geleneksel kültür zedelenmesi ve Batı müziğine özenme
olarak ifade etmişlerdir. Bir müzik öğretmeni ise bu durumun Türk müziğinin
gelişmesini engellediğini belirtmiştir. Beş müzik öğretmeni, bu durumun MÖYK’ın
politika eksikliklerinden kaynaklandığını ifade etmişlerdir. Sekiz müzik öğretmeni
de duygusal anlamda bu durumu üzücü olarak ifade etmişlerdir. Bir müzik öğretmeni
ise üniversitelerde öğretim görevlisi azlığının bu duruma yol açtığını dile getirmiştir.
Bu sayısal sonuçlar doğrultusunda, geleneksel çalgıların MÖYK’da yeterince
yer almamasının geleneksel kültür zedelenmesine neden olduğu görüşü çoğu müzik
öğretmeni tarafından dile getirildiği gözlemlenmiştir.
Geleneksel çalgıların MÖYK’ın programlarında yeterince yer almaması
konusundaki bazı müzik öğretmenlerinin görüşleri şunlardır:
“Geleneksel müziğimizin bizim için geçmişten bugüne kadar çok köklü bir
uzantısı vardır. Eğitim programlarında az yer verilmesinin nedeni olarak geçmişle
bağların koparılmak istenmesi olarak düşünüyorum. Bize ait olmayan bir müziği alıp
kültürümüzle hiç ilgisi yokken ilişkilendirmek insana kim olduğunu, nerden geldiğini
unutturmaktır diye düşünüyorum. Hiç dinlemeyelim anlamında söylemiyorum ama,
bize ait olanı da unutmayalım diye düşünüyorum. Tabi böyle bir politika sonucunda
57
yetiştirilen kişi sayısı da az olabilir. Bu nedenle belki de kurumlarda çalışacak yeterli
kişi bulunamıyordur.”
“Bunun kültürümüzün tahrip edilmesi olarak değerlendiriyorum. ‘Eğitim
müziğinde temel çalgı piyanodur’ deniyor. Ancak müzik öğretmenleri gittikleri
okullarda piyano bulamıyor veya bulduğu zaman hakkıyla icra edemiyor. Bu
durumun göz ardı edildiğini düşünüyorum. Bu durum göz önünde bulundurulmalıdır.
Ancak görülüyor ki öğrenciliği esnasında ana sazı Türk Musikisi sazları olmayan
birçok müzik öğretmeni meslektaşımız daha sonradan kendi gayretleriyle bu sazları
öğrenip derslerinde kullanmaya çalışıyorlar.”
“Büyük üzüntüyle karşılıyorum. Müzik uluslararası bir özellik gösterir ve bu konu
önemlidir. Fakat bu işin temeli kendi öz müziğimizdir diye düşünüyorum. Müzik
öğretmeni kendi öz müziğini bilmeli ve bunun üstüne uluslararası standartlara
ulaşmaya çalışmalıdır. Kendi özünü hiç bilmeden, farkında olmadan yapılan müzik
eğitimi havada kalmaktadır ve beraberinde kültür erozyonu dediğimiz olgu ortaya
çıkmaktadır.”
“Bu çok önemli bir konu özellikle son yıllarda ülkemizde güdülen müzik eğitimi
politikasını çok eksik ve yetersiz buluyorum. Adeta Türk müziğinden bihaber nesil
yetiştirilmeye çalışılıyor. Bu durum çok üzücü bu ülkede yaşayan insanlar kendi öz
kültürlerini daha iyi tanıma hakkına sahip olmalıdırlar. Okullarda verilen müzik
dersleri programlarına Türk müziği daha fazla dahil edilmelidir.”
4.8 Ud ile yapılan müzik derslerinde Öğrenci Yaklaşımına İlişkin Öğretmen
Görüşlerinin Bulguları
“Ud ile yapılan müzik derslerinde öğrenci yaklaşımları ile ilgili gözlemleriniz
nelerdir?” sorusuna müzik öğretmenlerinin verdiği yanıtlarla ilgili analizler Tablo
4.8.1’de verilmiştir. Görüşme yapılan müzik öğretmenlerinin sekizinci soruya
58
verdikleri yanıtları şu şekilde kategorileri ayrılmıştır. Derse ilgiyi artırma,
motivasyon, beğeni (çalgının hoşlarına gitmesi, ud eşliğinde ders esnasında şarkı ve
türkülerin seslendirilmesini beğenmeleri durumlarını kapsamaktadır.), konuyu
kavrama, geleneksel müziğe ilgiyi artırmadır.
Tablo 4.8. 1 Uda Karşı Öğrenci Yaklaşımlarına İlişkin Öğretmen Gözlemleri
Uda Karşı Öğrenci
Yaklaşımlarına İlişkin
Öğretmen Gözlemleri
Derse İlgiyi Artırma
Motivasyon
Beğeni
Konuyu Kavrama
Geleneksel Müziğe
İlgiyi Artırma
f
%
10
1
6
1
67
7
40
7
3
20
Müzik öğretmenlerinin 10’u ud ile yapılan müzik derslerinde öğrencilerin
derse olan ilgisinin arttığını, bir diğer müzik öğretmeni de öğrencinin motivasyonunu
yükselttiğini ifade etmiştir. Altı müzik öğretmeni udla yapılan müzik derslerinin
öğrencinin uda olan beğenisini artırdığını ve bazı öğrencilerde ud çalma isteğini
uyandırdığını gözlemlediklerini ifade etmişlerdir. Bir müzik öğretmeni ise udla
yapılan müzik derslerinin öğrenciler tarafından daha iyi kavrandığını belirtmiştir.
Son olarak üç müzik öğretmeni de öğrencilerin udla yapılan dersler sayesinde
Geleneksel Müziğe olan ilgilerinin artmış olduğunu gözlemlediklerini ifade
etmişlerdir.
Udun geleneksel bir çalgı olması sebebiyle, öğrencilerin daha çok dikkatlerini
çektiğini; bu durumun da öğrencilerin derse olan ilgilerini artırıcı nitelikte olduğunu
öğretmenlerin çoğu, görüşlerinde belirtmişlerdir.
Ud ile yapılan müzik derslerine öğrenci yaklaşımlarının neler olduğu ile ilgili
bazı müzik öğretmenlerinin gözlemleri şunlardır:
“Müzik dersinde udu ilk kullandığımda öğrencilerin tepkileri çok olumlu oldu.
Daha önce canlı olarak udu hiç görmediklerini ve dinlemediklerini söylediler. Ayrıca
59
udun ses rengini de çok beğendiler. Sonraki derslerde de udu kullanmam için adeta
sabırsızlandıklarını belirtiler. Müzik derslerinde udu kullanmam öğrencilerin derse
olan ilgisini arttırmak açısından çok faydalı oldu.”
“Derslerde udu kullanmam öğrencilerin çok hoşuna gidiyor. Anlattığım konuları
ud ile örneklendirdiğimde, onlardan konuları daha iyi kavradıkları yönünde dönütler
alıyorum. Daha önceleri pek fazla görmeye alışık olmadıkları bu çalgı, onların
ilgisini çekti ve hatta bazı öğrenciler ud çalmak istediklerini bile söylediler.”
“Ud ile yaptığım müzik derslerine öğrenci yaklaşımları oldukça olumlu oldu.
Zaten hangi çalgıyı kullanırsanız kullanın, bu durum öğrencilerin çok hoşuna
gidiyor. Ancak genelde çevrelerinde gitar, bağlama gibi çalgılar görmeye alışık
oldukları için ud onlara daha farklı geliyor ve onların ilgisini daha çok çekiyor. Ud
eşliğinde şarkı söylemeyi çok seviyorlar.”
“Udu derslerimde çok sık kullanırım ve öğrenciler de bu durumdan gayet
memnunlar. Konu anlatırken, şarkı öğretirken udu etkin olarak kullanırım. Bu
durum, öğrencilerin derse olan ilgilerini arttırmaktadır. Ayrıca GTSM’yi pek fazla
dinlemeyen öğrenciler, ud sayesinde bu müziği sevmeye ve icra etmeye başladılar.
Ud ile yapılan müzik derslerine öğrenci yaklaşımları oldukça olumludur.”
BÖLÜM V
SONUÇ VE ÖNERİLER
Bu bölümde Geleneksel Türk Sanat Müziği Çalgılarından Udun Müzik
Öğretmenliğinde Kullanılabilirliğini tespit etmek amacıyla elde edilen bulgular ve
onlara ilişkin yorumlar ışığında aşağıdaki sonuçlara ulaşılmış ve buna ilişkin
önerilerde bulunulmuştur.
5.1. Sonuçlar
•
Müzik derslerini etkili, zevkli ve anlaşılır olmasını ve öğretmenlerin
kendilerini kabul ettirebilmelerini sağlayan en önemli araçlardan birinin
müzik öğretmenlerinin derslerinde çalgı kullanmaları olduğu,
•
Udun ses sınırlarının geniş olması sebebiyle ilköğretim ve lise
düzeyindeki öğrencilerin ses yapılarına uygun olduğu,
•
Udun taşınabilir bir çalgı olması, çok kısa sürede akord edilebilmesi,
hem çalıp hem söyleyebilmeye uygun bir çalgı olması sebebiyle ders
işlenişine önemli katkılar sağladığı,
•
Çeşitli konu anlatımlarında, özellikle makamsal konuların ve şarkıların
öğretiminde bazı çalgılarının yeterli gelmediği, üflemeli çalgılarda hem
çalıp hem söyleyebilme olanağının olmadığı, bazı çalgıların taşıma
güçlüğü olması sebebiyle derslerde kullanılamadığı gibi sebepler göz
önünde bulundurularak udun birçok çalgıya göre çeşitli konu
anlatımlarında daha kullanışlı bir çalgı olduğu,
61
•
Geleneksel müziklerin öğretilmesinde ve geleneksel müziklere ait koma
seslerinin duyurulmasında kullanılacak en etkili yöntemin geleneksel
çalgı kullanımı olduğu, udun da GTSM çalgısı olduğu için bu konuların
öğretiminde gerekli yeterliliği sağladığından udun bu konuların
öğretilmesinde özellikle etkili bir çalgı olduğu,
•
Udun geniş ses alanı sayesinde şarkı, türkü, marş, çocuk şarkıları gibi
çok çeşitli müzikleri çalmak mümkün olduğu için genel olarak her türlü
müziğe uyum sağlayabilen bir çalgı olduğu,
•
Ud ile çeşitli formdaki müzikleri çalabilmek mümkün olduğu için, ders
dışı sosyal etkinliklerde de udun çalgı ihtiyacını büyük ölçüde
karşıladığı,
•
Ud eşliğinde yapılan müzik derslerinde öğrencilerin derse olan ilgilerinin
ve katılımlarının arttığı,
•
Müzik alanında gelişme kaydetmek ve evrensel boyut kazanmak için
öncelikle geleneksel müziğin iyi bilinmesi gerektiği,
•
Geleneksel müziklerin öğretilmesinde udun etkili bir çalgı olmasından
dolayı geleneksel müziğin öğrencilere tanıtılması ve öğretilmesinde ud
kullanımının büyük katkıları olduğu,
katılımcı müzik öğretmenleri tarafından yoğunlukla vurgulanan noktalar
olarak göze çarpmaktadır. Katılımcıların görüşme formlarında verdiği
ayrıntılı fikir ve görüşler, geleneksel bir çalgı olan udun müzik eğitiminde
kullanılması ile ilgili farklı ve zengin içerikli eğitimci görüşlerinin ortaya
konabileceğini ve elde edilen bu bilgilerin udun müzik eğitiminde kullanımı
ile ilgili araştırmalara farklı katkılar sağlayabileceğini gösterebilir. Katılımcı
müzik öğretmenlerinin yoğunlukla söz ettiği görüşlere paralel olarak, müzik
62
derslerinde araştırmacı tarafından da sıklıkla kullanılan udun, derslerin
verimliliği ve etkililiğine katkı sağlayabilecek önemli bir çalgı olabileceği
düşünülmektedir. Bu konuda katılımcıların tümünden elde edilen fikir ve
görüşlerin araştırmacının gözlemleriyle de paralel olarak, geleneksel müzik
çalgılarından udun müzik eğitiminde kullanılması konusunda bütüncül bir
betimleme ortaya koymasına katkıda bulunabileceği ifade edilebilir.
5.2 Öneriler
Bu bölümde araştırma neticesinde elde edilen sonuçlardan yola çıkarak
önerilerde bulunulmuştur.
•
MÖYK’ın programlarında yer alan çalgıların, müzik öğretmenliğinde
etkin olarak kullanılabilir çalgılar olabileceği,
•
Geleneksel
müziğin
öğrencilere
öğretilmesinde
geleneksel
çalgı
kullanımının katkısı düşünüldüğünde, MÖYK’ların programlarında
geleneksel çalgıların yer alabileceği,
•
MÖYK’ın programlarında lisans eğitimi boyunca geleneksel çalgılardan
birinin öncelikli olarak öğretilebileceği,
•
Müzik öğretmeni adaylarının lisans eğitimlerinde çalgılarını seçerken,
meslek
hayatlarında
kullanabilecekleri
çalgılar
olmasına
dikkat
etmelerinin önemli olabileceği,
•
Müzik öğretmenlerinin etkili bir müzik eğitimi için derslerinde
geleneksel müzik eğitimine ağırlık vermeleri, geleneksel çalgıları
tanıtmaları ve geleneksel müzik dinletileri yapmalarının geleneksel
çalgıların tanıtımına önemli katkılar sağlayabileceği,
63
•
Ud çalan müzik öğretmenlerinin etkili bir müzik eğitimi için derslerinde
udu her türlü konu anlatımlarının örneklendirilmesinde, şarkı, türkü,
marş gibi çeşitli müziklerin öğretilmesinde ve her türlü sosyal
etkinliklerde etkin bir şekilde kullanabileceği,
katılımcı müzik öğretmenleri ve ve araştırmacının gözlemlerine dayanarak
düşünülebilir. Benzer şekilde yapılan bu betimleyici çalışmanın, udun müzik
eğitiminde kullanımına yönelik yapılacak nicel ve nitel araştırmalara, ortaya
konabilecek teorilere, geliştirilecek ölçek ve anketlere yönelik katkılar
sağlayabileceği düşünülmektedir.
64
KAYNAKÇA
ACARTÜRK, N. (2000). Türk Halk Müziği Çalgılarından Kavalın Ortaokul ve
Liselerdeki Müzik Eğitimi Derslerinde Kullanımı. Trabzon: Karadeniz
Teknik Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Müzik Eğitimi Anasanat Dalı,
Müzik Eğitimi Programı. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
AK, A. Ş. (2002). Türk Musikisi Tarihi. Ankara : Akçağ Yayınları
AKYÜZ, Y. (1999). Türk Eğitim Tarihi. Ankara : Alfa Yayınları
BARAN, İ. (1997). Temel Müzik Kuralları. Ankara : Önder Matbaası
BAŞER, N., KIRCI, F., BAŞBUĞ, E., TEZCAN, C., ŞİBİK, N. (1995). Türkiye’de
Öğretmen Yetiştirme (1848-1995). Ankara : ÇIRAKLIK VE YAYGIN
EĞİTİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Mesleki ve Teknik Açıköğretim Okulu
Matbaası
CAN, C. ve CAN, N. (1995). Tarih İçinde Ud. Milli Folklor Dergisi. Ankara:
Cilt : 4. Sayı 26, 27.
CRESSWELL, J.W. (1998). Qualitative inquiry and research design: Choosing
among five traditions. Thousand Oaks, CA: Sage.
ÇALIŞIR, F. (1999). Müzik Dili Sözlüğü. Ankara : Ataçağ Sanatevi Yayınları
ÇEVİK, S. (1999). Koro Eğitimi Yönetimi Ve Teknikleri. Ankara : Yurtrenkleri
Yayınevi
ÇİMEN, G. (2004). Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Öğretmen Yetiştiren
Kurumlarda Piyano Eğitimi. 1994-2004 Musiki Muallim Mektebinden
Günümüze Müzik Öğretmeni Yetiştirme Sempozyumu. ( 7-10 Nisan
2004 ). Süleyman Demirel Üniversitesi Burdur Eğitim Fakültesi: SDÜ
Basımevi.
DİYARBEKİRLİ, H. (2007). Ergen Ve Yetişkin Kadınların Ergenlik
Dönemlerindeki Flört İlişkilerinin Karşılaştırılması. Ankara: Ankara
Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı
Eğitimde Psikolojik Hizmetler Bilim Dalı (Eğitim Psikolojisi Programı).
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
DUMAN, T. (2005). Öğretmen Yetiştirmenin Tarihçesi. Eğitim Fakültelerinde
Yeniden Yapılandırmanın Sonuçları ve Öğretmen Yetiştirme
Sempozyumu. ( 22-23-24 Eylül 2005 ). Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim
Fakültesi, Ankara.
65
ELDEMİR, A. C. (2006). Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlardaki Geleneksel
Türk Sanat Müziği Eğitiminin Müzik Öğretmenlerince Kullanılma
Durumu. Ankara: Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Müzik
Öğretmenliği Programı Anabilim Dalı. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi
ERDEN , M. (2005). Öğretmenlik Mesleğine Giriş –Ankara :Epsilon Yayınları
ERGÜN, M. (2006, Aralık 10). Türk Eğitim Tarihi.
<http://egitim.aku.edu.tr/tet04.htm> (2007, Mart 13)
GILHOOLY, K., GILL, R., GREEN, C., HAMMERSLEY, M., HENWOOD, K.,
KING, E., PIDGEON, N., POTTER, J., RACHEL, J., SMITH, J., TOREN,
C., & WOOLGAR, S. (1996). Handbook of qualitative research for
psychology and methods the social sciences. In John T. E. Richardson
(Eds.). Oxford: The British Psychological Society Publications.
HANCOCK, B. (1998). Trent focus for research and development in primary
health care: An Introduction to the research process. Leicester, UK:
Trent Focus.
KAPTAN, S. (1998). Bilimsel Araştırma ve İstatistik Teknikleri.(11. Baskı).
Ankara: Tekışık Web Ofset Tesisleri
KAVAK, Y., AYDIN, A., AKBABA ALTUN, S. ( 2007). Öğretmen Yetiştirme ve
Eğitim Fakülteleri. ( 1982-2007 Temmuz 2007 ).
<http://www.yok.gov.tr/duyuru/yok_ogretmen_kitabi.pdf> (2007, Ekim 15)
ÖZALP, N. ( 2000 ). Türk Musikisi Tarihi. İstanbul: M.E.B Yayınları
ÖZEN, M. ( 1998 ). Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Öğretimi
Bölümü Son Sınıf Öğrencilerinin Piyanoyu Müzik Öğretmenliğinin
Gerekleri Doğrultusunda Kullanma Becerileri. Ankara: Gazi Üniversitesi
Eğitim Bilimleri Enstitüsü ( Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi )
ÖZKAN, İ.H. (2000). Türk Musikisi Nazariyatı ve Usulleri Kudüm Velveleleri.
(6. Baskı). İstanbul: Ötüken Yayınları
SARI, A. (1993). Türkiye’de Müzik Eğitimi Veren Kurumlar Üçgeni. 1. Ulusal
Müzik Eğitimi Sempozyumu (26-28 Nisan 1993 ). Karadeniz Teknik
Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi, Trabzon.
SAY, A. ( 1998 ). Müzik Öğretimi. Ankara: Müzik Ansiklopedisi Yayınları
SAY, A. ( 1998 ). Türkiye’nin Müzik Atlası. İstanbul: Müzik Ansiklopedisi
Yayınları.
66
SUN, M. (1988). Türk Toplumunun Müzik Sorunlarının Çözümünde Temel Görüş
Ne Olmalıdır? Kültür ve Turizm Bakanlığı I. Müzik Kongresi Bildirileri
(14-18 Haziran 1988 ), Ankara
TEBİŞ, C. (2002). Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumlardaki Keman
Öğretiminin Müzik Öğretmenlerinin Görüşlerine Dayalı Olarak Müzik
Öğretmenliği Formasyonu Açısından Değerlendirilmesi. Ankara: Gazi
Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü. Yayınlanmamış Doktora Tezi
TUĞCULAR, E. (1992). Türkiye’de Müzik Öğretmenlerinin Müzik Eğitimi
Bölümlerinde Aldıkları Çalgı Eğitiminin Müzik Öğretmenliklerine
Yansıması. Ankara: Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü.
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi
Türk Dil Kurumu, TÜRKÇE SÖZLÜK 2 K-Z (9. Baskı). 1998. Ankara, Türk Tarih
Kurumu Basımevi
UÇAN, A. (1982). Gazi Yüksek Öğretmen Okulu Müzik Bölümü Müzik Alanı
Birinci Yıl Programının Değerlendirilmesi. Ankara : Çağrı Matbaası
UÇAN, A. ( 1997 ). Müzik Eğitimi Temel Kavramlar-İlkeler Yaklaşımlar.
Ankara: Müzik Ansiklopedisi Yayınları
UÇAN, A. ( 2004 ). Musiki Muallim Mektebi ve Müzik Eğitimi 80 Yıldır Yanan
Işık Musiki Muallim Mektebi. Ankara: MÜZED Yayınları
ÜNAL, S. (1989). Orta Öğretim Kurumlarında Müzik Öğretimi ve
Sorunları. Müzik Öğretimi Nasıl Geliştirilebilir? Konulu Panel’den, Ankara:
Türk Eğitim Derneği Yayınları
YAHYA, G. ( 2002 ). Ud Metodu. Ankara: Yurt Renkleri Yayınevi
YAHYA KAÇAR, G. (2007). Geleneksel Çalgılardan Udun Müzik
Öğretmenliğinde Kullanılması. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi , Kayseri,
Sayı:22, (111-121)
YAYLA, F. (2003). Cumhuriyet Dönemindeki Müzik Öğretmeni Yetiştirme
Sürecinin İncelenmesi. Doktora Tezi, Gazi Üniversitesi , Eğitim Bilimleri
Enstitüsü, Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim dalı , Müzik Öğretmenliği Bilim
Dalı. Yayınlanmamış Doktora Tezi
YENAL, E. (1996) Türk Silahlı Kuvvetlerinde Bandoculuk Hareketleri ve
Eğitimi. Gazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü. Yayınlanmamış Doktora
Tezi.
67
YILDIRIM, A. , ŞİMŞEK, H. (2004). Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma
Yöntemleri. (4. Baskı). Ankara : Seçkin Yayınları
YÖK, Üniversitelerin ve bağlı birimlerinin kuruluş tarihleri.( 2007).
<http://www.yok.gov.tr/hakkinda/uni_bag_bir_2006.zip >, (2007, Eylül 02)
EKLER
EK 1: Görüşme Formu Örneği
EK 2: Öğretmen Bilgileri
EK 3: Sorulara Verilen Cevaplar
69
EK- 1: Görüşme Formu Örneği
Değerli Meslektaşım;
Ekte gönderilen görüşme soruları Geleneksel Türk Sanat Müziği
Çalgılarından
Ud’un
Müzik
Derslerinde
Kullanılabilirliği
Konusunda
Öğretmen Görüşleri konulu yüksek lisans tezime veri toplamak amacıyla ud çalan
müzik öğretmenleri için hazırlanmıştır.
Sorulara ayırdığınız değerli vaktiniz, tezim için büyük önem taşımaktadır.
Yardımlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim.
Leyla DEMİR
Yüksek Lisans Öğrencisi
70
GÖRÜŞME SORULARI
Adınız, soyadınız, okul ve kişisel bilgileriniz hiçbir yerde kullanılmayacaktır.
Tarafımdan gizli tutulacaktır. Sadece bu görüşmeyi şehirler bazında incelediğimiz
için bulunduğunuz şehir adı kullanılacaktır.
Adınız:
Soyadınız:
Yaşınız:
Okulunuzun Adı:
Okulunuzun Bulunduğu Şehir:
Meslekte Kaçıncı Yılınız:
S1) Müzik derslerinde çalgı kullanımının gerekliliği ve derslere ne derece etkili
olduğu konusunda ne düşünüyorsunuz?
S2) Ud, müzik derslerinde kullanmak için etkili bir çalgı mıdır? Bu konudaki
düşünceleriniz nelerdir?
S3) Ud, her türlü konu anlatımında kullanmak için yeterli bir çalgı mıdır? Bu
konudaki düşünceleriniz nelerdir?
S4) Ud, her türlü şarkı öğretiminde (GTSM, GTHM, Batı Müziği vs.) kullanmak için
yeterli bir çalgı mıdır? Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?
S5) Ders dışı sosyal faaliyetlerde udu kullanıyor musunuz? Kullanıyorsanız hangi
etkinliklerde kullanıyorsunuz?
S6) Geleneksel Müziğimizin öğrencilere tanıtılması ve öğretilmesi açısından udun
katkısı hakkında ne düşünüyorsunuz?
71
S7) Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumların programlarında geleneksel çalgıların
yeterince yer almaması konusunda neler düşünüyorsunuz?
S8) Ud ile yapılan müzik derslerinde öğrenci yaklaşımları ile ilgili gözlemleriniz
nelerdir?
72
EK- 2: Öğretmen Bilgileri
Öğrt.
No
Yaş
Cinsiyet
Hizmet Süresi
Bulunduğu Şehir
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
25
27
35
32
25
25
30
30
35
30
Bay
Bayan
Bay
Bay
Bay
Bay
Bay
Bayan
Bay
Bayan
2
2
9
9
2
2
7
8
5
7
Batman
Kırıkkale
Van
Konya
Şanlıurfa
Ağrı
Yozgat
Tokat
Ankara
Konya
11
12
13
14
15
31
27
33
28
32
Bayan
Bayan
Bayan
Bay
Bay
8
5
5
3
8
Kırıkkale
Samsun
Ankara
İzmir
Konya
73
EK- 3: Sorulara verilen cevaplar
Soru: S1) Müzik derslerinde çalgı kullanımının gerekliliği ve derslere ne
Öğrt. derece etkili olduğu konusunda ne düşünüyorsunuz?
No:
Müzik dersi uygulanabilirliği yönünden oldukça geniş yelpazeye sahip
bir derstir. İlköğretim düzeyinde olanaklar çerçevesinde düşünüldüğünde
çalgı kullanımı bu yönden önemli bir yere sahiptir, hatta en önemli
konumdadır.İçeriğin öğrenilmesi, özellikle kavrama aşaması durumunda
kilit role sahip bir özellik gösterir ki bu müzik eğitimcilerinin işini
1
kolaylaştırmaktadır.ayrıca derslerde çalgı kullanımı öğrencinin ilgisini
oldukça
yükseltmekte
ve
dersin
daha
etkin
geçmesini
sağlamaktadır.Sonuç olarak müzik derslerinde çalgı kullanımı gereklidir
ve oldukça etkilidir.
2
3
4
5
Çalgı kullanımı derslerde mutlaka gereklidir. Öğrencinin derse bakış
açısını tamamen değiştiriyor. Derse olan ilgiyi artırıyor, dersle hiç ilgisi
olmayan öğrenci dahi motive oluyor.
Müzik derslerinde çalgı kullanmak elbette çok önemlidir ve
gereklidir.Çalgı eşliğinde yapılan müzik dersi daha anlaşılır daha
zevklidir.
Bence müzik derslerinde çalgı kullanılmaması zaten soyut anlatımın
hakim olduğu Müzik eğitimi alanını daha da soyutlaştırır. Öğretmenin
anlattığı müzikal unsurları sıcağı sıcağına örneklendirmesi gerekir. Çalgı,
uygulamalı bir alan olan müzik eğitiminin vazgeçilmezi olmalıdır. Tabii
uygulayabilme yeterliliğine sahip olanlar için…
Müzik derslerinde kesinlikle çalgı kullanılmalıdır.Çünkü çalgı, derslerin
daha anlaşılır ve katılımın daha fazla olmasını sağlıyor.
8
Müzik öğretmenlerinin derslerinde kullanacağı en önemli araç
çalgısıdır.Çünkü çalgıkullanımı sayesinde konular daha anlaşılır ve
eğlenceli hale geliyor.Çocukların derse olan ilgisi de yine çalgı kullanımı
sayesinde artıyor.Çocuklarda müzik yapma isteği doğuyor.
Bence müzik derslerinde bir müzik aletinin kullanılması ya da
kullandırılması kişiye bir özgüven verir. Derslere ise tabiî ki ilgili olduğu
alan bazında etkili olur. Ama bence kullanılmalı kişinin bireysel
yeteneklerini ortaya çıkarmada çok yararlı olacaktır.
Çok etkili olduğunu düşünüyorum. Daha verimli bir müzik dersi için
dersin hemen hemen her aşamasında kullanmak gerekir.
9
Çalgı kullanımının müzik derslerine olan katkısı yadsınamaz. Derslerde
kullanılacak en önemli araçtır.
6
7
10
Müzik derslerinde çalgı kullanımı gereklidir. Müzik dersi çalgısız olmaz.
Çalgı, müzik dersini daha zevkli daha işlenir hale getirir.
74
11
12
13
14
15
Çok gerekli olduğunu düşünüyorum.Adeta müzik derslerinin
tamamlayıcısıdır.
Müzik derslerinde çalgı kullanımı tabi ki gereklidir. Vereceğiniz
konuların birebir uygulamasını çalgınızla yaparsınız.Müzik derslerinde
herhangi bir çalgının kullanılmaması düşünülemez.Çalgı kullanımının
öğrenci üzerinde etkisi çok büyüktür.
Derslerin etkili işlenmesi için çalgı kullanımı çok gereklidir.
Çalgı kullanımı olmayan bir müzik dersi düşünülemez. Çalgı kullanımı
tabi ki çok gereklidir.Müzik öğretmenlerinin derslerinde kullanacakları
en önemli araç- gereci çalgısıdır.
Müzik derslerinde çalgı kullanımı çok gereklidir. Vereceğiniz konunun
birebir uygulamasını çalgınızla yaparsınız. Müzik dersinde herhangi bir
çalgının olmaması düşünülemez. O müzik dersi olmaz. Çalgı kullanımı
öğrenci üzerinde direkt etkilidir. Çünkü anlattığınız konunun
uygulamasını gösteriyorsunuz onunla.
Soru: S2) Ud, müzik derslerinde kullanmak için etkili bir çalgı mıdır? Bu
Öğrt. konudaki düşünceleriniz nelerdir?
No:
Her çalgı müzik eğitimi için uygundur; fakat fiziki ortama uygunluk,
taşınabilirlik vs. gibi nedenlerle
her çalgıyı okullarımızda
kullanamıyoruz. Ud bu bakımdan uygun ,en ücra memlekete taşınabilir
bir çalgıdır. Başka bir yönden bakacak olursak ki bu daha önemlidir, ud
1
ülkemizdeki müzik kültürü yönünden avantajlı bir çalgıdır şöyle ki;
özellikle taşradaki öğrencilerin Türk müziği makamlarına, ezgilerine
karşı yatkınlığı bulunmaktadır. Bu durum müzik eğitimini ud ile yapan
eğitimcilere büyük kolaylık; öğrencilere ise motivasyon sağlamaktadır.
2
3
4
Evet etkin bir çalgıdır. Çalgıya tam olarak hakim olan için her alanda
kullanılabilir diye düşünüyorum.
Bu tartışmalar sürekli yapılmaktadır.Ancak; bence herhangi bir çalgı
olması önemlidir.Ud da çok rahatlıkla kullanılabilen gayet pratik bir
sazdır.
Bence Ud, sesini de aktif olarak sürekli kullanmak zorunda olan müzik
öğretmeninin, vazgeçilmez bir parçasıdır. Klavyesinin kısa olması
gerekçesi ile gözle takip gerektirmemesi ve bu yolla çok önemli
olduğunu düşündüğüm öğrenci ile kurulan göz temasının kaybolmaması,
sesin kullanımı esnasında sazın tabiatı itibariyle özellikle ağza, hançereye
ve boyun bölgesine baskı yapmamasının ve engellememesinin rahatlığı,
özellikle ilk ve orta öğretimde çocukların ses yapısına uygun olarak
icraların 4 veya 5 ses olarak yapılması ve bununda udda çok güzel bir
75
5
6
7
8
9
10
11
12
13
eşlik imkanı sağlaması vs.. daha da artırılabilecek örneklerle udun müzik
eğitiminde kullanılabilecek en uygun saz olduğunu düşünüyorum.
Bence çok etkili bir çalgıdır.Ud, kendi kültürümüzden gelen bir çalgı
olduğu için öğrencilerin derse daha iyi bir şekilde adapte olmasını
sağlıyor.
Eğer udu iyi derecede çalıyorsanız etkili bir çalgıdır.
Bilindiği gibi Ud bir Türk müziği çalgısıdır genel olarak konuları (ders
konularını)ele alacak olursak birebir içerikle örtüşüyor. Ayrıca kullanım
bakımından Ud icrası ve donanımı zengin bir müzik aletidir. Şahsen
benim sınıfımda piyano da var ama ben genelde udu tercih ediyorum.
Çünkü Türk müziği formatında olan her hangi bir eseri en iyi bir Türk
müziği çalgısıyla örnekleyebilir ve sergileyebilirsiniz.
Her çalgıyı derslerde kullanabilirsiniz. Ancak ud, bazı özelliklerinden
dolayı çoğu çalgıya göre daha avantajlıdır.
Etkili olduğunu düşünüyorum. Derste yapılacak her şeyi udla göstermek
mümkün.
Bence ud, müzik öğretmenliğinde kullanılabilir. Kullanılabilir derken bir
öğretmen her dersini udla işleyemez bence ama bir çok derste
kullanılabilir.
Ud birçok çalgıya göre daha etkili bir çalgıdır. Udu müzik derslerinin
hemen hemen her aşamasında rahatlıkla kullanabilirsiniz.
Etkilidir. Çünkü bir çalgıyla yapacağınız birçok şeyi ud ile de
yapabilirsiniz.
Ud müzik derslerinde kullanmak için her açıdan ideal bir çalgıdır.
14
Bence etkilidir.Çünkü derslerimde
udumu
kullanıyorum. Dersler çok daha verimli oluyor.
etkin
bir
şekilde
15
Etkilidir diyebiliriz. Düşündüğünüzde hiçbir çalgı tek başına % 100 etkili
değildir. Ud da % 100 etkili olmayabilir ama büyük ölçüde etkilidir.
76
Soru: S3) Ud, her türlü konu anlatımında kullanmak için yeterli bir çalgı
Öğrt. mıdır? Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?
No:
Müzik dersi programı bir çok konuyu kapsar.Bu konular kimi zaman
uluslararası kimi zaman ise yerel müzik kültürü özellikleri gösterir.Bu
açıdan bakarsak müzik eğitiminde hiç bir çalgı tam olarak tek başına
yeterli değildir.Ud ;her
çalgıda olduğu gibi müziksel
1
tekniklerin,ifadelerin vs kullanılabildiği bir çalgıdır ve yeterlilik derecesi
(ülkemiz müzik kültürü de düşünüldüğünde) diğer çalgılarla aynı
düzeydedir.
2
3
Evet yeterli bir çalgı ama sınıf mevcudunun elli-ellibeş kişi olduğunu
düşünürsek volüm olarak yetersiz kalıyor.
Her tür kullanım için büyük ölçüde kullanılabilir bir çalgıdır.
7
Evet yeterlidir.Daha ziyade modal yapıların anlatımında çok daha
etkilidir diye düşünüyorum.
Udun konu anlatım yelpazesi çok geniştir. Çoğu konunun anlatımında ud
kullanılabilir. Tabi ki bunu yapabilmek için udu iyi bir şekilde icra
edebilmek gerekir. Ancak en kapsamlı konu anlatımı, udun GTSM
çalgısı olması sebebiyle özellikle makamsal konuların ve Türk müziği ses
sistemi gibi konuların anlatımında daha etkin bir şekilde kullanılır.
Müzik dersi konuları çok çeşitlilik gösterir. Farklı konuların anlatımında
farkılı farklı çalgılar gerekebilir.Bu da pek mümkün değildir.Eğer bunu
tek bir çalgı ile gerçekleştirmek gerekirse ud bu ihtiycı karşılayacak
çalgıların başında gelir.
Tabi ki kullanılır. Ben Batı müziğini de Türk müziğini de ud ile çok rahat
kullanıyorum.
8
Bence yeterlidir. Çünkü udun yapısı ve özellikleri her türlü konuyu
anlatmaya yeterli gelecek düzeydedir.
9
Konu anlatımlarında çalgı ile
kullanabilirsiniz. Yeterli bir çalgıdır.
10
İkinci soruda cevapladığım gibi her dersi işleyemez ama birçok derste
kullanılabilir. İşlediği konulara göre değişir.
4
5
6
11
12
gösterilecek
durumlarda
udu
Ud’u birçok konu anlatımında kullanmak mümkündür. Udun çok yönlü
bir çalgı olması bu anlamda işlevselliğini arttırıyor. Özellikle udun çok
sesliliğe müsait olması da bu durumu destekler niteliktedir. Zaten ud
Türk müziği çalgısı olduğu içinTürk müziği konularının öğretiminde
etkin olarak kullanılır.
Udu birçok konu anlatımında kullanmak mümkündür.Udun çok yönlü bir
çalgı olması bu anlamda işlevselliğini arttırıyor.Özellikle Türk müziği
konularının öğretiminde Türk müziği çalgılarının kullanılması gerekliliği
77
13
14
15
düşünülürse ud bu konuların öğretimi için çok etkili bir çalgıdır.Ud bu
açıdan konu anlatımlarında birçok çalgıya göre daha kullanışlıdır.
Müzik derslerinde konuların pekişmesi için çalgı kullanımı önemlidir. Ud
ise konu anlatımlarını pekiştirmek için kullanılabilecek yeterli bir
çalgıdır.
İkinci soruda da belirttiğim gibi udumu derslerimde etkin bir şekilde
kullanıyorum. Anlatacağım konu ne ise o konuyla ilgili örnekler
veriyorum. Dolayısıyla her türlü konu anlatımlarında yeterlidir.
Birçok konunun anlatımında kullanılabilir. Eğer sınıfınızda org varsa
Batı müziği konuları org ile daha iyi öğretilebilir. Ancak yoksa udla da
bu konular anlatılabilir.
Soru: S4) Ud, her türlü şarkı öğretiminde (GTSM, GTHM, Batı Müziği vs.)
Öğrt. kullanmak için yeterli bir çalgı mıdır? Bu konudaki düşünceleriniz
nelerdir?
No:
Ud çok sesli özellik gösterebilen bir çalgıdır.Bu anlamda Batı müziği
öğretiminde kullanılabilir.Fakat bu durum temel müzik eğitimi için
1
geçerlidir. Geleneksel yönü
olmasından dolayı GTSM,GTHM
konularında bir sıkıntı yoktur..
2
3
4
5
6
Evet yeterli olduğunu düşünüyorum. Ud, GTSM’ nin ana çalgılarından
biridir ve bu alanda yeterli olmaması mümkün mü?. GTHM’de de
kullanılacağını düşünüyorum ve nitekim kullanıyorum da. Bağlamayla
dinlemeye alışık olduğumuz türküler çok hoş bir tını oluşturuyor. Batı
müziğinde ise kullanılan sesler udda da mevcuttur. Bu nedenle
kullanılmaması için bir sebep yoktur. Ud, perdesiz bir çalgı olduğu için
daha çok zenginliğe sahiptir.
Her türlü eserler seslendirilebilir. Özellikle Türk müziği konusunda çok
kullanışlı bir çalgıdır.
Evet. Öğreteceğiniz eserleri daha ziyade melodik olarak icra edecek ve
sesinizle de icrayı pekiştirecekseniz en idealidir diyebilirim.
Ud her türlü müziğe (GTSM,GTHM,Batı Müziği vs.) uyum sağlayabilen
bir çalgı olduğu için şarkı öğretiminde de çok fazla katkısı olmaktadır.
Ud ile her formdaki müziklere eşlik etmek mümkündür.Diğer taraftan her
formun kendine has özelliği düşünülürse o eserleri seslendirmek en iyi o
forma uygun çalgılarla olur.Örneğin halk müziği formunda yörelere göre
farklı tezene teknikleri kullanılır.Bunu udla gösteremezsiniz.Ya da batı
üziği formlarının tonal alt yapısını gerektiği ölçüde udla veremezsiniz.Bu
düşünceyle farklı formdaki şarkıları o forma uygun çalgılarla
seslendirmek gerekmektedir. Ancak gerçekçi bakılırsa böyle bir şeyin
olma olasılığı pek yoktur. Bu açıdan ud ile her ne kadar farklı
78
formlardaki eserler tam gerektiği gibi seslendirilemese de geniş ses alanı
sayesinde melodik olarak seslendirmek mümkündür. Bu anlamda ud,
birçok çalgıya göre daha yeterli bir çalgıdır.
7
Udun ses sınırlarının geniş olması ve perdesiz bir çalgı olması çeşitli
formlardaki şarkıların öğretimine olanak sağlar.
8
Udu en iyi Türk müziği şarkılarının öğretiminde kullanırız. Ama diğer
müzikleri de ezgisel olarak ud ile çok rahat çalabiliriz.
9
10
11
Yeterlidir. Çünkü udun yapısı buna müsait ve ben kullanıyorum.
Udla birçok müzik yapabiliriz.
Ud perdesiz bir çalgı ve ses alanı oldukça geniş bir çalgı olduğu için ve
daha önce de belirttiğim gibi çokseslilik özelliği de gösterebildiği için her
türlü şarkı öğretiminde kullanılabilir.
12
Ud perdesiz bir çalgı ve geniş ses alanına sahip bir çalgı olduğu için her
türlü şarkıyı öğretmede yeterli bir çalgıdır.
13
Ud ile her türlü şarkıyı öğretebilirsiniz. Müfredatlarda yer alan şarkıları
öğretmede yeterlidir.
14
15
Ud çeşitli konu anlatımlarında olduğu gibi çeşitli şarkıların
öğretilmesinde de yeterli gelecek düzeydedir.Çünkü udun ses alanının
geniş olması,çoksesli özellik gösterebilmesi gibi çeşitli sebepler önemli
etkileridir.
Tabi ki udla GTSM,GTHM, Batı Müziği, Tasavvuf Müziğ,popu,cazı
çalabilirsiniz.Hatta folklorik bir çalgıdır ama tını olarak hepsini
kaldırmaz.Ama ezgi olarak hepsi çalınabilir.
79
Soru: S5) Ders dışı sosyal faaliyetlerde udu kullanıyor musunuz?
Öğrt. Kullanıyorsanız hangi etkinliklerde kullanıyorsunuz?
No:
Kullanıyorum. Okulda yapılan gösterilerde, çeşitli etkinliklerde
1
kullanıyorum. Çalgı eşliği konusundaki ihtiyacımı da karşılıyor.
Evet. Ders dışı etkinliklerde okul korosunda kullanıyorum. Genelde ders
dışı sosyal faaliyetlerde geleneksel müziklerimiz daha çok tercih ediliyor.
2
Ud da geleneksel müziğimizin seslendirilmesi açısından çok kullanışlı bir
çalgıdır. Bu anlamda ud sayesinde eşlik sıkıntısı sorunum olmadı.
3
4
5
6
7
8
9
10
Kullanıyorum.Ben ders dışında dernek faaliyetleri kapsamında sürekli ud
kullanıyorum.Özellikle TSM alanında çok ideal bir eşlik sazıdır.
Sık sık kullanırım.Özel olarak yaptığım pek çok ulusal ve uluslar arası
icrada kullanıyorum. Udun klasik mûsikîmizde özellikle dem seslerin
pekiştirilmesi açısından, diğer sazlardan daha tok bir tınıya sahip olması
yönüyle kaynaştırıcı bir etkisi ve vazgeçilmez bir yeri vardır diye
düşünüyorum.
Kullanıyorum. Ders dışında ud taksimleri yaparak, şarkı ve türküler
eşliğinde de ud'u kullanıyorum.Eşlik ihtiyacını yeterli bir ölçüde
gideriyor.
Kullanıyorum tabi.Ders dışı sosyal faaliyetlerde udu her zaman
kullanırım. Örneğin milli bayramlarımızda türkülere, şarkılara eşlik
etmek için kullanıyorum. Ya da bir marş seslendirirken öğrenciler blok
flüt çalıyorlar ben de onlara ud ile eşlik ediyorum. Güncel müziklerin
seslendirilmesinde de udu kullanıyorum.
Genelde kullanıyorum. Ders dışı faaliyetlerde ben udu birimimde kurmuş
olduğum Türk müziği korosunda kullanıyorum tabiî ki olması gerekli.
Ama çok sesli Batı müziği içerikli koromda kullanamıyorum. Ha çalgı
eşliği ihtiyacını fevkalade yerine getiriyor. Sevgili meslektaşım şunu
unutmayalım ki bütün müzik aletleri çok harikadır ancak kimin
kullandığına bakmak lazım diye düşünüyorum.
Sık sık kullanıyorum. Zaten genelde sosyal faaliyetlerim Türk müziği
eserlerinden oluştuğu için çalgı eşliği ihtiyacımı çok iyi karşılıyor.
Sürekli kullanıyorum. Bu açıdan çok ideal bir sazdır.
Evet kullanıyorum. Ben ders dışı sosyal faaliyet olarak TSM ve THM
müziği yapıyorum ve öğrencilerime kendi çaldıkları müzik aletleri ile
program yaptırıyorum. TSM ve THM müziği yaparken udu tabiî ki
kullanıyorum.
80
11
12
13
14
15
Evet kullanıyorum. Söylediğim sebeplerden dolayı ud ders dışı sosyal
faaliyetlerde de rahat bir şekilde kullanılabilir.
Kullanıyorum. Birçok şarkıya eşlik edebilen bir çalgı olduğu için ders
dışı faaliyetlerde de önemli ölçüde kullanılabilir bir çalgıdır. Bütün
etkinliklerimde kullanırım.
Kullanıyorum.Ben udu sosyal faaliyetlerin çok çeşitli alanlarında
kullanıyorum. Müzik etkinliklerinde kullandığım gibi okulda yapılan şiir
dinletilerinde, zaman zaman tiyatro oyunlarının bazı bölümlerinde de
kullanıyorum. Çok da beğeniliyor. Bu nedenle ud benim için sosyal
faaliyetlerde kullanılabilecek vazgeçilmez bir çalgıdır.
Ben ders dışı faaliyetlerde her zaman kullanırım. Başka enstruman çalan
öğencilerle birlikte müzik dinletilerinde,şarkılara eşlik etmek için de
kullanıyorum. Ud ile çalgı eşliği sorunu yaşamadım .
Kullanıyorum tabi.Özellikle TSM’de sizin de bildiğiniz gibi çok güzel bir
eşlik çalgısıdır. Diğer formdaki müziklerde de udu başka çalgılarla
birlikte kullanarak çok hoş tınılar elde edilebilir. Bu nedenle ders dışı
sosyal faaliyetlerde kullanılabilir.
Soru: S6) Geleneksel Müziğimizin öğrencilere tanıtılması ve öğretilmesi
Öğrt. açısından udun katkısı hakkında ne düşünüyorsunuz?
No:
1
Ud çalgısı bu iş için biçilmiş kaftandır diyebilirim
Geleneksel müziğimizdeki makamların öğretilmesinde Ud çok önemli bir
çalgıdır.Örneğin Piyanoda öğreteceğiniz bir segah makamı için makamın
karakteristik yapısında yer alan bir komalık si bemol Piyanoda naturel
olmak zorunda kalıyor.Kaldı ki bir koma si bemol bazen iki-üç koma
olarak bile çalındığı yerler oluyor.Batı müziğinde eğitime ağırlık verenler
bunu önemsemiyor ama geleneksel müziğimizdeki önemi çok
büyük.Makamdaki bu güzel tınıyı hissetmek için Ud çok ideal bir
çalgıdır.
Sınıfta Ud’ tanıtmadan önce nasıl bir çalgı daha önce hiç gördünüz mü?
2
diye sorular yönelttiğimde Gitar gibi bir çalgı demişlerdi.Aslında Gitar
cevabı değişen müzik dinleme kültürünün ve bu konudaki müziksel
beğeninin artık değiştiğinin bir göstergesi.İnsanlar artık kolay ve az emek
gerektiren ürünleri seviyorlar.Herhalde sadece ritim olarak müziği duyup
anlamını bile düşünmüyorlar.En azından benim çocuklarda
gözlemlediğim bu.Dolayısıyla Ud’un anlatılmasına mutlaka ihtiyaç
var.Geleneksel müziğimizdeki makamları doğru duyurmak için ve
öğretmek için Ud önemli bir çalgı.
81
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
Diğer Türk müziği çalgıları gibi ud da sözü edilen müziğin tanıtılması
hususunda çok faydalı bir çalgıdır. Ud ile Türk müziği sesleri
gösterebilmek ve Türk müziğinin zengin tınısını duyurmak mümkündür.
Bu nedenle udun geleneksel müziğimizin tanıtılmasında katkısı çok
büyüktür.
Bence perdesiz olması ciddi bir kulak kalitesi ve yetkinliği gerektiriyor.
Eğer icracısı bu vasıfları taşıyorsa ve klasik Türk Mûsikîsi konusunda
yeterliyse yadsınamaz bir katkısı olduğunu ve uda kesin bir mecburiyet
olduğunu söyleyebilirim.
Ud'un geleneksel müziğimize katkısı yeterli ölçüdedir. Zaten
öğrencilerimizin geleneksel müziğimize daha önceden de ilgileri olduğu
için ud'la bunu daha da fazla pekiştiriyoruz.
Udun geleneksel müziğimizin öğretilmesinde katkısı çok büyüktür. Zaten
öğrencilerimizin geleneksel müziğimize daha önceden de ilgileri ve kulak
yatkınlıkları vardır. Ud sayesinde bunu daha da fazla pekiştiriyoruz.
Elbette olumlu düşünüyorum çorbayı çatalla içmek yerine kaşıkla içmeyi
tercih ederim. Çünkü çorbayı tamamlayan araç kaşıktır, çatal değil.
Bizzat öğrencilerimiz üzerinde çok etkili olmaktadır.
Ud zaten geleneksel bir çalgıdır. Bu nedenle geleneksel müziğin
öğrenciye tanıtmada çok önemli katkıları vardır. Geleneksel müziğimiz
ud ile çok iyi tanıtılabilir.Makamsal şarkılar, nazari bilgiler ud ile etkili
bir şekilde öğretilebilir.
Çok büyüktür.Çünkü ud da geleneksel bir çalgıdır.Bu nedenle geleneksel
müziği ud ile en iyi şekilde öğretebiliriz.
Çalan kişi eğer güzel çalıyorsa udun katkısı çok büyük olur. Birde
geleneksel müziğimizde insanların ilk dikkatini çeken çalgı uddur.
(Mesela öğrencilerimizin TSM de ilk çalmak istedikleri çalgı ud oluyor)
Zaten geleneksel müziğimizi Türk müziği çalgılarından başka daha iyi
tanıtacak bir çalgı yoktur.Ud da geleneksel bir çalgıdır ve bu konuda
oldukça etkilidir.Hatta bazı özelliklerinden dolayı birçok Türk müziği
çalgısından daha etkilidir.
Udun GTSM ve GTHM’nin öğretilmesinde birçok çalgıya göre çok daha
fazla katkısı olduğunu düşünüyorum. Udun ses rengi, gerek GTSM,
gerekse GTHM eserlerini güzel bir şekilde duyurmaya müsaittir. Bu
nedenle de geleneksel müziğimizin öğretilmesinde ud vazgeçilmez bir
çalgıdır.
Geleneksel müzik öğretiminde ud kullanılabilecek
çalgıdır.Çünkü ud da bir geleneksel çalgıdır.
en
etkili
Geleneksel müziğin öğretilmesinde ud kullanılabilecek en etkili
çalgılardandır. Geleneksel müziğimizi en iyi geleneksel çalgılarla
82
öğretebiliriz. Ud da geleneksel bir çalgı olduğu için katkısı oldukça
büyüktür.
15
Bunu udu çalanın ustalığı belirler. Eğer müzik öğretmeni udunu iyi
çalıyorsa geleneksel müziğimiz udla çok iyi bir şekilde tanıtılabilir.
Soru: S7) Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumların programlarında
Öğrt. geleneksel çalgıların yeterince yer almaması konusunda neler
düşünüyorsunuz?
No:
Büyük üzüntüyle karşılıyorum. Müzik uluslararası bir özellik gösterir ve
bu konu önemlidir. Fakat bu işin temeli kendi öz müziğimizdir diye
düşünüyorum. Müzik öğretmeni kendi öz müziğini bilmeli ve bunun
1
üstüne uluslararası standartlara ulaşmaya çalışmalıdır. Kendi özünü hiç
bilmeden, farkında olmadan yapılan müzik eğitimi havada kalmaktadır
ve beraberinde kültür erozyonu dediğimiz olgu ortaya çıkmaktadır.
GTSM nin bizim için geçmişten bugüne kadar çok köklü bir uzantısı
var.Eğitim programlarında az yer verilmesinin nedeni olarak geçmişle
bağların koparılmak istenmesi olarak düşünüyorum.Bize ait olmayan bir
müziği alıp kültürümüzle hiç ilgisi yokken ilişkilendirmek insana kim
2
olduğunu ,nerden geldiğini unutturmaktır diye düşünüyorum.Hiç
dinlemeyelim anlamında söylemiyorum ama bize ait olanı da
unutmayalım diye düşünüyorum.Tabi böyle bir politika sonucunda
yetiştirilen kişi sayısı da az olabilir belki kurumlarda çalışacak yeterli
kişi bulunamıyordur.
Bu çok önemli bir konu özellikle son yıllarda ülkemizde güdülen müzik
eğitimi politikasını çok eksik ve yetersiz buluyorum.Adeta Türk
müziğine düşman bir nesil yetiştirilmeye çalışılıyor.Bu durum çok üzücü
3
bu ülkede yaşayan insanlar kendi öz kültürlerini daha iyi tanıma hakkına
sahip olmalıdırlar.Okullarda verilen müzik dersleri programlarına Türk
müziği daha çok dahil edilmelidir.
Bunun kültürümüzün tahrip edilmesi olarak değerlendiriyorum. ‘Eğitim
müziğinde temel çalgı piyanodur’ deniyor. Ancak müzik öğretmenleri
gittikleri okullarda piyano bulamıyor veya bulduğu zaman hakkıyla icra
edemiyor. Bu durumun göz ardı edildiğini düşünüyorum. Bu durum göz
4
önünde bulundurulmalıdır. Ancak görülüyor ki öğrenciliği esnasında ana
sazı Türk musikisi sazları olmayan birçok müzik öğretmeni
meslektaşımız daha sonradan kendi gayretleriyle bu sazları öğrenip
derslerinde kullanmaya çalışıyorlar.
5
6
Bence ülkemizdeki Müzik Öğretmeni Yetiştiren Kurumların çoğu Batı'ya
özeniyorlar. Ama hiçbirisi onlar gibi olamıyorlar.Oysa biz ilk önce kendi
müziğimizi icra edersek ve öğrenirsek, daha sonra diğer her türlü müziği
çok kolay bir şekilde öğreniriz.
Üzücü bir durum tabi. Müzik kültürümüzün yok olmaması için bu tür
yaklaşımların bir an önce düzeltilmesi gerektiğini düşünüyorum.
83
7
8
9
10
11
12
13
14
15
Üzücü bir durum tabi. Müzik öğretmenler derslerde ve sosyal
etkinliklede geleneksel çalgılara çok ihtiyaç duyuyorlar.Ancak bu durum
hiç düşünülmüyor.İnşallah bu hep böyle gitmez.
GTSM Bizim müziğimiz ama nedense bu çalgıların öğretimine yeterince
yer verilmiyor. Kendi kendimizi kültürümüzden uzaklaştırmaya
çalışıyoruz maalesef.
Çok yadırgıyorum. Çünkü bunlar bizim çalgılarımız.Bizim bu çalgılara
sahip çıkmamız gerekirken reddediyoruz.Umarım en kısa zamanda bu
sorun çözülür.
Olması gerekir diye düşünüyorum. Bizlerinde kendimizi iyi yetiştirip
GTSM’ mizi güzel bir şekilde tanıtmamız gerekir.
Maalesef bu durum Türk müziğinin gelişmesi açısından çok önemli bir
eksikliktir. Türkiye’ye müzik öğretmeni yetiştiren kurumlarda bu çalgılar
yerine Batı müziği çalgıların ağırlıkta olması maalesef trajikomik bir
durumdur.
Ne yazık ki bu durum müzik eğitimi adına kanayan bir yaradır.Kendi
müziğimize bizler sahip çıkmazsak kimler çıkacak.Neden böyle
olduğunu da anlamış değilim.Umarım önümüzdeki yıllarda bu duruma
bir çözüm bulunur.
Çok üzücü tabi. Halbu ki geleneksel çalgıların daha fazla yer alması
gerekirken tam tersi bi durum söz konusu.Geleneksel müzik eğitiminin
etkili olması için bu çalgılara daha fazla yer verilmesi gerektiğini
düşünüyorum.
Bence çok büyük bir eksiklik. Kendimize ait çalgıların bu kurumlarda
fazla olmaması çok üzücü.Bu durumu müzik kültürümüzün zedelenmesi
olarak değerlendiriyorum.
Bu konu bizi aşar fakat biz geleneksel Türk müziği çalan kişiler olarak
üzerimize düşen görevlerimizi yerine getirmemiz lazım. Yani udu eğer
eğitimde kullanacaksak bunun için sadece siz değil bütün müzik
öğretmenleri kafa yormalıdır. Çalışmalar yapmalı ki bu çalgılar bu
okullarda daha fazla yer alsın .
84
Soru: S8) Ud ile yapılan müzik derslerinde öğrenci yaklaşımları ile ilgili
Öğrt. gözlemleriniz nelerdir?
No:
Müzik dersinde udu ilk kullandığımda öğrencilerin tepkileri çok olumlu
oldu. Daha önce canlı olarak udu hiç görmediklerini ve dinlemediklerini
söylediler. Ayrıca udun ses rengini de çok beğendiler. Sonraki derslerde
1
de udu kullanmam için adeta sabırsızlandıklarını belirtiler. Müzik
derslerinde udu kullanmam öğrencilerin derse olan ilgisini arttırmak
açısından çok faydalı oldu.
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
Derslerde udu kullanmam öğrencilerin çok hoşuna gidiyor. Anlattığım
konuları ud ile örneklendirdiğimde, onlardan konuları daha iyi
kavradıkları yönünde dönütler alıyorum. Daha önceleri pek fazla
görmeye alışık olmadıkları bu çalgı, onların ilgisini çekti ve hatta bazı
öğrenciler ud çalmak istediklerini bile söylediler.
Hangi çalgı olursa olsun çalgı derse olan ilgiyi arttırır ve öğrenci
yaklaşımları olumludur.Ud ile yapılan dersler de öğrencilerin ilgisini
çekiyor.
Öğrenciler ud eşliğinde şarkı söylemekten çok büyük zevk
alıyorlar.Yaklaşım olumlu.
Çok önemli olduğunu düşündüğüm çalışmanızın, Klasik Musikimiz
açısından ve kültürümüzün gelecek nesillere layıkiyle aktarımı
konusunda ciddi hizmetlerde bulunabilmesi umudu ve duası ile…
Burada zaten çocuklar Türk müziğine daha ilgililer.Bu yüzden udu
derslerimde kullanmam onların derse ilgisini arttırıyor.
Derste udu kullanmam çocukların uda olan ilgisini arttırıyor. Hatta
aralarında çalmak isteyenler bile var.
Öğrenciler müzik dersine daha istekli geliyorlar.
Çocukların çok hoşlarına gidiyor.
Öğrenciler derse daha istekli katılıyorlar ve udla yaptığım eşliklerden
büyük zevk alıyorlar.
Derse karşı ilgili oluyorlar, her zaman ud çalmam için istekte
bulunuyorlar.
Şimdiye kadar olan gözlemlerim çocukların çalgıyla yapılan derslere olan
ilgisi daha fazla olduğu yönünde.Ud ile yapılan dersler de çok hoşlarına
gidiyor.
Öğrenciler derslerde ud kullandığımda dersi daha bir ilgili dinliyorlar.
Ud ile yaptığım müzik derslerine öğrenci yaklaşımları oldukça olumlu
odlu. Zaten hangi çalgıyı kullansanız kullanın, bu durum öğrencilerin çok
hoşuna gidiyor. Ancak genelde çevrelerinde gitar, bağlama gibi çalgılar
85
14
15
görmeye alışık oldukları için ud onlara daha farklı geliyor ve onların
ilgisini daha çok çekiyor. Ud eşliğinde şarkı söylemeyi çok seviyorlar.
Udu derslerimde çok sık kullanırım ve öğrenciler de bu durumdan gayet
memnunlar. Konu anlatırken, şarkı öğretirken udu etkin olarak
kullanırım. Bu durum, öğrencilerin derse olan ilgilerini arttırmaktadır.
Ayrıca GTSM’yi pek fazla dinlemeyen öğrenciler, ud sayesinde bu
müziği sevmeye ve icra etmeye başladılar. Ud ile yapılan müzik
derslerine öğrenci yaklaşımları oldukça olumludur.
Zaten derste çalgı kullanılması öğrencilerin çok ilgisini çekiyor. Uda
karşı da çok olumlu ve ılımlılar . Severek dinliyorlar.
Download