Peygamberimizi örnek almak demek sadece tarihe gidip orada kalmak demek değildir. Onu tanımak, sevmek ve yüksek ahlakını örnek almak ve kendisine rehber edinmektir. Bugünün eğitim anlayışında uygulanan veya uygulanmayan birçok prensipleri Peygamberimizin hayatında çokça görmekteyiz. Peygamberimiz (asm) bütün hayatında evde, sokakta, mescidde ve her yerde bütün Müslümanların terbiyecisi yani Muallim-i Ekberi olmuştur. Eğitim ve terbiyeyi her zaman ve her yerde devam ettirip ders vermiştir. “Bir kimsenin çocuğunu terbiye etmesi, bir ölçek sadaka vermesinden daha hayırlıdır. Hiçbir baba çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir hediye vermiş olamaz.” (Tirmizi, Birr, 33) buyurmuştur. Anne- babanın eğitimi ve yetişmesi değerler eğitimi için çok önemlidir. Zira kendini ıslah edemeyen başkasını ıslah edemez. Günümüz pedagojisinde çocuk eğitimine dair yapılan bütün çalışmaları ve gelişmeleri aslında peygamberimizin hayatında çok net bir şekilde görüyoruz. Çocuğun eğitiminin doğumdan başlaması; şefkat, merhamet, değer verip alakadar olma, sorularını ciddiye alma, manevi değerleri yaşayarak örnek olma gibi hususların en güzel misallerini peygamberimizin hayatında görmekteyiz. Çocuk doğar doğmaz alim ve fazıl bir zata bir kulağına ezan, bir kulağına kamet okutulması, güzel bir isim verilmesi, Allah’a şükrün bir ifadesi olarak kurban kesilmesi çocuğa verilen değerin ve eğitimin beşikten mezara kadar olduğunun bir göstergesidir. Buradan hareketle çocuklara manevi değerlerin kazandırılmasına etki edecek faktörlerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz: 1- Çocuğa sevgi ve şefkatle yaklaşmak gerekir. Çünkü temelinde sevgi olmayan hiçbir eğitim başarılı olamaz. 2- Çocukların sorularından istifade ederek sıkılmadan onların anlayabileceği şekilde ikna edi- ci cevaplar vermek. 3- Tarihe mal olmuş örnek şahsiyetlerin hayatlarını çeşitli teknolojik materyalleri kullanarak öğretmek. 4- Mabetlere ve tarihi yerlere götürmek; kitap fuarlarını, hat sergilerini gezdirmek; müze ziyaretleri yapmak; sempozyum, panel, konferans ve seminer gibi İslami etkinliklere katılmalarını teşvik etmek. 5- Hastalık ve ölüm anında çocuğun ruh halinden yararlanıp ahiret inancını, cennet hayatını, ebedi hayatta beraberliği anlatarak imanın güzelliklerini ders vermek. İyi bilinmelidir ki evdeki dini tablolar, kullanılan dil, çalınan müzik, ibadet atmosferi, okunan kitaplar çocuğun zihninde iz bırakan önemli unsurlardır. Netice olarak; İslamiyet cihanşumül bir dindir. Ortaya koyduğu ilkeler bütün zaman ve mekanlar için geçerlidir. İslam’ın ortaya koyduğu değerler eğitimi; insanın manevi hayatını, ferdi ve sosyal davranışlarını düzenleyen, Allah inancını içinde barındıran, insanın nefsiyle muhasebe etmesini sağlayan, mesuliyet hissini geliştiren bir sistemdir. İslam, insanı hak, adalet ve eşitlik gibi değerlere yönelterek, kötülüğe düşmekten muhafaza eder. Ahiret inancıyla insanın davranışlarında istikamet üzere gitmesini sağlar. Toplumdaki genel ahlakın düzeltilmesini gaye edinerek, geniş bir ümmet birliği yani ittihad-ı İslam ve uhuvvet ruhunun oluşmasını hedefler. İslam genel ahlakın düzeltilmesini gaye edinerek, ittihad-ı İslam ve uhuvvet ruhunun oluşmasını hedefler. En büyük muallim olan Peygamberimizin yolunda biz muallimlerin Kur’an ve sünnet ışığında çocuklarımızı hak ve hakikate, güzelliklere yönlendirmemizi ve bu değerlerin toplum hayatında ve eğitim sistemimizde geniş bir şekilde intişar etmesi için Cenab-ı Hakk’ın muvaffakıyet ihsan etmesini niyaz ediyor hepinizi hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. İlkbahar 2013 , Eğitimde Satırbaşı 21