MEDYA SOSYOLOJİ KISA ÖZET KOLAYAOF MEDYA SOSYOLOJİSİ DİKKAT…Burada ilk 4 sayfa gösterilmektedir. Özetin tamamı için sipariş veriniz… www.kolayaof.com 2 Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 2 MEDYA SOSYOLOJİSİ İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE- Bilim, Toplum, Sosyoloji ve iletişim Bağı………………………..…………………….………4 2. ÜNİTE-Doğaldan Aracılanmışa insan iletişiminin Temel Yapısı…………………………….…..8 3. ÜNİTE-Biyolojik, Kişisel ve Kişiler Arası Yapılar.... ……………………………..…...........…....11 4. ÜNİTE-Örgütsel Yapılar ve iletişim...........................................................................16 5.ÜNİTE- Kitle iletişimi: Sosyal Anlam, Gelişim, Örgütlenme ve Örgütsel ilişkiler...... ..18 6. ÜNİTE- Kitle iletişiminde Üretim, Dağıtım, Tüketim, Kontrol ve Yaklaşımlar............20 7. ÜNİTE- Yeni Teknolojilerle Aracılanmış iletişim……………..........................................21 8. ÜNİTE- Ulus içi ve Uluslararası Sistem……………………................................................22 3 Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 3 MEDYA SOSYOLOJİSİ 1. Ünite – Bilim, Toplum, Sosyoloji ve iletişim Bağı BiLiM VE BiLiMSEL AÇIKLAMA Bilim ve Bilme Bilim, belirsizlikleri azaltarak ve mümkünse ortadan kaldırarak bilme girişimini ifade eder. Bilme var olan bilginin seviyesine göre değişir. Hiç bilgi yoksa ilk yapılacak şey isimlendirme ve tanımlamadır. Ardından gruplandırma, ilişkiler kurma, nedensellik bağlarıyla açıklama, ileriyi tahmin ve kontrol gelir. A. isimlendirme, tanımlama/açıklama: Bilme bir şeyi isimlendirme ve özelliklerini inceleyerek/araştırarak tanımlama ile başlar ve en üst seviyede ise ileriyi doğru tahmin etmeye kadar uzanır. Dolayısıyla, bilimsel girişimde ilk önce bir şey isimlendirilir ve böylece o şeyin ne olduğu (aynı zamanda ne olmadığı) ile ilgili ilk temel belirleme yapılır. Açıklamalar her zaman yeterli ve doğru olabilir mi? Yapılan her tanım/açıklama, belirsizlik seviyesine, tanımlayanın amacına, çıkarına, aradığı sonuca, yeteneğine ve üretilen bilginin doğasına göre değişebilir. Dolayısıyla yapılan tanım/açıklama: (a) Tanımlananın/açıklananın özelliklerini yansıtan “doğru bir açıklama” olabilir. (b) Farkında olmadan yapılan yanlış bir tanım olabilir; bu yanlış tanım masum/ zararsız olabileceği gibi, çeşitli gerekçelerle katliam yapma sonucunu da getirebilir. (c) Birilerinin kendi çıkarlarına ve/veya birilerinin çıkarlarına göre yaptığı ve doğru diye sunduğu bir tanımı ve açıklamayı farkında olmadan doğru diye yeniden-üretme olabilir. (d) Başkalarının belli çıkarlar için yaptığı bir tanımı/açıklamayı, birilerinin bilinçli olarak ve isteyerek “doğru” diye yeniden-üretmesi olabilir. (e) Başkalarının belli çıkarlar için yaptığı bir tanımı, yanlış olduğunu bildiği hâlde, istemeyerek, örneğin işini kaybetmemek için, “doğru” diye yenidenüretme olabilir. (f) Tanım/açıklama, “doğru olarak kabul edilen” veya “doğru olarak kabul edilmesi istenen” yanlış imajlar yaratmak için yapılmış olabilir; yanlış bilişler işlemek, yanlış bilgiler vermek ve yanlış davranışlar sergilenmesini sağlamak için biçimlendirilmiş olabilir. Sosyal bilimlerde bir şeyi isimlendirme ve açıklama, sadece bir şeyin kelimelerle anlatısı ötesinde, beraberinde meşrulaştırmalar ve gayrimeşrulaştırmalar, doğrulamalar ve yanlışlamalar gibi değerlendirmeler yoluyla yönetimsel ve ilişkisel sonuçlar ve bu sonuçların sonuçlarını getirir. Bu işlenmiş ve kabullenilmiş bilmeler ve sonuçlardan geçerek çıkarlar gerçekleştirilir ve toplumlar yönetilir. Egemen tanımlar ve alternatif tanımlar “tanımlananın gerçeğini yansıtan” tanımlar olarak önceden asla kabul edilmemelidir: Bir tanımın ve açıklamanın doğruluğu, “tanımladığını ne ölçüde doğru olarak açıkladığına” bağlıdır. Doğruluğun ölçütü, açıklanan şeyin içerdiği ve içermediği özelliklerin geçerli bir şekilde belirlenmesinde ve bu özelliklerin geçerli bir şekilde açıklamasında yatar. B. Kategorilere yerleştirme/ayırma: Bilimsel girişim bir şeyin ne olduğunu tanımlayan açıklamalar getirdikten sonra şeylerin benzer ve ayırt edici özelliklerinden hareket ederek Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 4 4 MEDYA SOSYOLOJİSİ kategoriler/gruplar ve alt-gruplar oluşturulur Kategorilere yerleştirmeyi örnek vererek açıklayalım: Bize okulda, örneğin “elmalarla armutlar toplanmaz” diye öğrettiler. “Gece var, çünkü gündüz var” denildi. Bunlar doğru mu? (1) Doğru, çünkü bir tanımla oluşturulan bir kategori ele alınır, o kategori çerçevesi içinde, ancak elmalar olduğu için elmalarla ilgili aritmetik/matematik işlemler yapılabilir. iki elma ile iki elma toplanabilir, çünkü aynı kategori içinde türdeştir. (2) Yanlış, çünkü elma ve armut meyve kategorisinin göstergeleridir (alt-kategorileri, belirleyen ögeleridir), bu nedenle, iki elma ile üç armudu toplarsak beş meyve eder. C. ilişki kurma, nedensellik bağı ve ileriyi tahmin: Bilimin en önemli amaçlarından biri şeyler hakkında veya şeyler arası ilişkiler hakkında belirsizlikleri mümkün olduğu kadar azaltarak şeyleri ve ilişkileri kontrol edecek bilgiyi elde edebilmektir. Bilme ileriyi tahmin olanakları da verir. Bilme yoluyla etkenler kontrol edilerek sonuçlar istenilen biçimde değiştirilebilir, dönüştürülebilir Bilgi Üretimi ve Kontrolü İnsan kendi tarihini kendini içinde bulduğu koşullara bağlı olarak yapar. Bunu yapabilmesinin birinci koşulu, düşüncesini yaşam pratiklerine ve yaşam pratiklerinin düşünsel ve duygusal açıklamalarına (düşüncelere) yansıtabilmesidir. Yani hem maddi hayat hem de düşünceler, duygular ve inançlar üzerinde düşünebilmelidir. İnsan bu yeteneğe doğuştan, biyolojik olarak sahiptir Kitle iletişim araçları (ve elbette resmî eğitim) hem endüstriyel ekonomik ve siyasal yapıyı meşrulaştırma işinde gözde araç oldular hem de alternatif görüşleri, hoşnutsuzlukları ve başkaldırıları gayrimeşrulaştırma, yanlışlama ve marjinal/değersiz gösterme gibi görevleri yüklendiler. Orta Çağ Avrupası’nda, bilgi üretimi ve yayma kilisenin kontrolü altındaydı ve kilisenin öğretisi çerçevesi dışında bilgi üretimi ve üretim ilişkisi yasaktı. Bu nedenle ki Luther aforoz edildi ve 10 binlerce kadın cadı diye yakıldı. Kapitalizmin gelmesiyle bilgi üretimi laikleşti ve kilisenin dışına taşındı. Ama kısa zamanda, kapitalist yapı bilgi üretimini kontrol etme gereksinimi duydu. Bu gereksinimin önde gelen nedenleri: (a) şirketlerin ve devlet kurumlarının ekonomik ve siyasal yönetimde ilerlemek için bilgiye gereksinim duymaları ve diğerlerinden üstün olmak için bu bilgiyi gizlemeleri en önemli nedenlerden biridir (b) 19. ve 20. yüzyılda kitleleri çığ gibi büyüyen bir şekilde demokrasi ve özgürlük hakları talep etmeye başladı. Kapitalizm kitlelere insanca yaşam haklarını vermemek için tedbirler getirmek zorunda kalmıştır. Bu da kaçınılmaz olarak baskılarla ve katliamlarla birlikte, yoğun bir şekilde biliş ve davranış yönetimi gereksinimini çıkardı. (c) Özellikle 20. yüzyılın başından itibaren artan bir şekilde kitle üretimi yapılmaya başlandı. Kitle üretimi kitle tüketimine gereksinim duyar. Kitleler hâlinde üretim yapan bir endüstriyel Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 5 5 MEDYA SOSYOLOJİSİ yapı, sadece ürünü üretmekle asla yetinemez, tüketimi, kullanımı, rızayla katılmayı ve oy vermeyi de üretmek zorundadır. Birinci Tür işlevsel Bilgi: Bilim ve Teknolojinin Üretimi Birinci tür işlevsel bilgi üretimi, hem sosyal bilimler hem de diğer bilimlerde, toplumları kontrol eden güçlerin çıkarlarına uygun bilimsel gelişmeyi sağlayan bilginin üretimidir. Bu tür bilgi üretimi, kapitalizmde özel şirketlerin ve devletin özellikle ordu ve polis gibi meşrulaştırılmış baskı ve ikna kurumlarının kendi bünyelerinde açtıkları bölümlerde kiraladıkları bilim adamlarıyla planlanır ve yürütülür Güç yapıları sadece kendilerine işlevsel olan bilgiyi üretmekle kalmazlar, rakiplerinin üretimini durdurma mekanizmalarını kurar, geliştirir ve uygularlar İkinci Tür işlevsel Bilgi: Yönetimsel Bilgi Bu tür yönetim de özellikle birbirine bağlı birkaç temel üzerine inşa edilmiştir: (a) Örgütlenmiş din, (b) Cinsel ilişkiye ve alkollü içki gibi madde kullanımına indirgenen örgütlenmiş ahlak, (c) Bizi her an yutmak, yok etmek isteyen en az bir öcü/düşman (örneğin 1990’lara kadar komünist düşman vardı; şimdi de terörist düşman yaratıldı) ve elbette (d) Önce insanın kendini üretme olanaklarını elinden alıp ardından ona tanrısı, vatanı, ahlakı ve düşmanı yanında ekmeğini de vererek karnını doyuran ve onu belli statülere yerleştirerek ona güven ve görece güç veren bir yapıya dayanan bireysel çıkar düşüncesi. Bu tür yönetim öncelikle hem resmî eğitim yoluyla hem de kitle iletişim araçları yoluyla yapılır. Eski imparatorluklarda bile, kitlelerin yönetimi, kılıçların gölgesinde yaygın cehaletin üretilmesiyle kolaylaştırılmıştır. Tüm alanlarda yetişen bilim adamlarının ve aydınların önemli bir kısmı endüstriyel ve siyasal yapıların çıkarlarını gerçekleştirmek ve sorunlarını çözmek işine soyunmuşlardır. Bunun karşılığında statüyle ve çeşitli yollarla sağlanan paralarla ödüllendirilirler. SOSYALi BiLME VE SOSYOLOJi Sosyolojinin çıkışı, Aydınlanma Çağıyla başlar ve akademik alan olarak üniversitelere 20. yüzyılda girer. Aslında sosyolojiyi, resmî bir akademik şeklinde olarak değil de, “insanı ve toplumunu anlama” olarak ele aldığımızda, örgütlü olarak yaşayan ve bu yaşam üzerinde düşünen eski çağlardaki insanlara kadar gideriz. Dolayısıyla eski yazıtlar, efsaneler ve masallar aynı zamanda insanın, örgütlü yaşamın, yaşam koşullarının, bu örgütlü yaşamdaki insan ilişkilerinin, beklentilerinin, sınıflaşmasının, güç yapılarının ve güç ilişkilerinin, nereye kadar gidebilecekleriyle ilgili bilme, egemenlik ve mücadele sınırlarının ve daha birçok şeyin özlüce sosyal yaşamın açıklanmasının ifadeleridir. Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 6 6