T.B.M.M. B : 47 5 . 1 . 2005 O :1 BAŞKAN - Sayın Güven, Genel Kurul, bugün, gecenin geç saatlerine kadar çalışacaktır; lüt­ fen, teşekkür ederseniz, memnun olurum. ALAETTİN GÜVEN (Devamla) - Arkadaşların tahammül gücünü... Bitiriyorum. BAŞKAN - Buyurun Sayın Güven. ALİ RIZA BODUR (İzmir) - Kütahya'yı çok güzel anlattı; devam etsin Sayın Başkan. ALAETTİN GÜVEN (Devamla) - Teşekkür ederim. Misafirimiz olursanız seviniriz. ... emeğin tarihe tanıklığı, hamlığın, yanmışlığın, pişmişliğin olgunluğu, toprak ile elin kaynaş­ ması, toprak ile gönlün oynaşması, halleşmesi, dilleşmesi ve hayatın güzelleşmesidir. Kurulacak bir çini kültür merkezi bu sanatın aydınlık geleceği olacaktır diyor, siz Yüce Mec­ lisin temsilcilerine ve Yüce Türk Milletine saygılarımı sunuyor, teşekkür ediyorum. (Alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Güven. Gündemdışı ikinci söz, 5 Ocak 1915'te Sarıkamış Allahüekber Dağlarında 90 000 askerimizin donarak şehit olmasının 90 inci yıldönümü münasebetiyle söz isteyen Kars Milletvekili Selami Yiğit'e aittir. Buyurun Sayın Yiğit. (CHP sıralarından alkışlar) 2. - Kars Milletvekili Selami Yiğit'in, 90 000 askerimizin donarak şehit olmasıyla sonuçlanan Sarıkamış Harekâtının 90 inci yıldönümüne ilişkin gündemdışı konuşması SELAMİ YİĞİT (Kars) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 22 Aralık 1914'te başlayan, 3 Ocak 1915'e kadar devam eden ve 90 000 askerimizin şehit olmasıyla sonuçlanan Sarıkamış Harekâtının 90 inci yıldönümü nedeniyle söz almış bulunuyorum; hepinizi saygıyla selamlıyorum; bu vesileyle, bizleri televizyonları başında izleyen çok değerli Karslı ve Sarıkamışlı hemşerilerimi de saygıyla selamlıyorum. Değerli milletvekilleri, Sarıkamış Harekâtı başlamadan önce Osmanlı Devletindeki genel duruma bir göz atacak olursak, genç subaylardan oluşan İttihat ve Terakkinin etkisiyle, Temmuz 1908'de meşrutiyet ilan edilmiştir. Ertesi yıl, Padişah Abdulhamit tahttan indirilerek, yerine Meh­ met Reşat atanmıştır. Böylece, Osmanlı yönetimi İttihatçıların eline geçmiştir. Mehmet Reşat'ın padişah olmasıyla birlikte, Trablusgarp ve arkasından 1912 yılının son­ baharında cereyan eden Balkan Savaşı, ağır bir yenilgiyle sonuçlanmıştır. Balkanlardaki bozgunun ardından, Başkomutan Vekili Enver Paşa, Osmanlının kurtuluşunu, yeni topraklar elde edilmesi gerekçesine bağlamıştır. Enver Paşa, Osmanlının Almanlarla birlikte savaşa girmesi gerektiğini düşünüyordu ve Birinci Dünya Savaşının Almanlar tarafından kazanılacağına inanıyordu. Padişah Mehmet Reşat, tüm Müslümanların, Rus, Fransız ve İngilizlere karşı savaşması gerek­ tiğini düşünerek "cihat" ilan etmişti. Bilindiği üzere, Yavuz ve Midilli Gemilerinin Rus limanlarını ve donanmasını bombalamasıyla birlikte, Osmanlı Devleti, 1 Kasım 1914'ten itibaren İttifak Devletleri saflarında Birinci Dünya Savaşına katılmıştır. Böylece, savaş, Polonya'dan Süveyş Kanalına, Çanakkale'den Kafkaslara ve Sarıkamış'a kadar uzanan bir coğrafyada cereyan etmiştir. Değerli milletvekilleri. Birinci Dünya Savaşının ana cephesi, aslında, Fransa'nın Verdun böl­ gesidir. Burada, Almanya, Fransız ve İngiliz kuvvetleriyle çetin çatışmalara girmiş ve taraflar bir­ birlerini yenemez duruma düşmüşlerdir ve böylece, savaşta bir tıkanma gerçekleşmiştir. Alman­ ya'nın amacı, bu tıkanıklığı aşmak için, Osmanlı topraklarında yeni cepheler açarak, İngiliz ve Rus kuvvetlerini bölmektir. Enver Paşa, saraya damat olmasının ardından, alay, tümen, kolordu ve ordu komutanları ol­ madan, Almanların da desteğiyle Başkomutan Vekilliğine atanmıştır. O dönemde, Almanlar, Os­ manlı ordusunu kontrol eder hale gelmişlerdir. -710-